22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel sayıb Ünlversiteler Yaaası'nm 2. maddesl ünlversltelerL «ozerk Uğe ve kamu tuzel kişiligine sa hip yüksek billm. araştırma, öğretim ve ya yun birllkleri» olarak tanımlamaktadır. Bunun anlamı ve amacı, her türlü bilimsel ça ]ışmalarınj siyasal yönetimlerin baskısından nzak ve nesnellik ölçüleri içinde sürdürmeterim sağlam&ktır. Ancak. k&psaıtu ve sırur lan açıkça belirlenmediğinden ve etkili bir •özdenetım» (otokontrol) bir türîü işletilemediğinden, •özerklik» kavramı üniversitele rln kötü kullanımına. ünıversite dışı kimi çevrelerin ise. haklı eleştirilerine ugramaktadır. ? yılı aşkın uygulaması, 1750 sayılı yaMCUI üniversitelere geniş bir bilimsel özerk lik tamdığını gösterraiştir. Öğretim ve araştırma gibi bihmsel etkinlikler, bugün tam bir özgürlük içinde yunitulmektedir. Özellik le, gunümüzde çok pahalı bir ugras olan araştırmaların yarayışhhtım ve eşgüdümünü denetleyecek etkili bir mek&nizma bile yoktur. Oysa. en varlıklı ülkelenle büe biliınsel özerklik, en azından, o ülkenin gereksinimleri, parasal kaynaklan ve kalkınma plarJanyla az çok sınırlandınlabihnektedir. Kendi yönetlmlertni kendüert beürleyen toiversitelerimiz, yönetsel açıdan da, cnşa karşı sözcuğün tam anlamıyla özerkttrler.. Örneğin. siyasal nitelikli bükümetlerin yönetime el koyması, yalnızca yasanın 69. mad âesinde belirtilen olağandışı durumlar için söz konusudur ki, o konuda bıle, ileri sürülebilecek tek eksiklik. olsa olsa, üniversitenin göruşune gerek duyulmamış olmasıdır.. Buna karsm. bugun üniversitelerin akçai (mali) konularda tam bir özerkliğe sahip olduklar ileri sürülemez Çunkü gunün koçullanna uymayan katı kurallar ve sınırlamalar, harcamalann en gerekli yerlere ve en uygun zamanlarda yapılmasını engelledi gi gibi. çeşitü savurganlıklara da neden olmaktadır. Bugün bu güçlükleri, anc&K global bütçe alabilen birkaç universite o da bir ölçude, yenebilmiştir.. Böylesine geniş bir bilimsel ve yönetsel özerkliğe sahip olmalanna karşın. üniversitelerimizin hızh bir yozlaşma içine girdikle ri de bir gerçektir. Özellikle son yıllarda öğretimin düzeyi hızla düşerken. paralı ek ders ve döner sennaye uygulamalan sonucu araştırma ve benzeri bilimsel etkinlikler buyük ölçüde aksamakta ve universiteleri toplumdan ayıran duvarlar giderek kalınlas maktadır O halde. bu yozlaşmanm geroek nedenlerini araştırmak gerekmektedir Çunkü kamuoyunda doğru tanı konulamayan bu nedenler, doğrudan doğnıya üniversitelerin özerk olujlanna baglanmakta ve özerk liğin kısılması gerektiği yolundakl yanlış gö OLAYIAR ve GÜRÜŞLER 28 OCAK 1981 Özerklik, Demokratikleşme Prof. Dr. Metin ŞENGONCA Ege Üniversltesi Öğretim Üyesi rüşler, ne yazıfc ki, giderek dana. çofc yandas bulmaktadır Üıuversitelere yönelen bu eleştiriier aslmda büyük ölçude hakhlık da kazanmaktadır. Çunkü, özerkliğin sözlükler deki anlamı, bizde anlaşıldığı ve uygulandı ğı gibi, bağımsızlık ya da sorumsuzluk de ğildir Aynca bu hak kişüerln degil, bilimin yararına kullanılmak için ve kişilere, degil unıversıtedeki belirli kurumlara tanınmış bir haktır. Oysa bizde genellikle hem kurumlar, hem de kişiler içm «deneumden uzak kalmak» ya da «bağımsızlık»la eş anlamlı kabul edllmektedir. Demek kl, gerçek te eleşürilmesi gereken, özerkliğin kendisi degil, onu zaman içinde yozlaştıranlardır... ••* Kanımızca üniversitelerin bu noktaya gelişlerinin en önemli nedeni, özerkliğin doğ ru yolda ve salt bilimin yaranna kullanılmasını sağlayacak olan etkili bir özdenetlmin olmayışıdır. Çünkü, bizde bu kavraav da ne yazık kl, genellikle çok yanlış anlaşılmaktadır.. Birçok ögretim üyesi bile. özdenetinü yalnızca biçimsel bir otorite, örneğin yasanın 7. maddesindeki Ûniversite Denetleme Kurulu gibi bir organ, ya da 41. maddesm de tanımlanan bir yöntem oîarak anlamak tadır. Oysa özdenetim kavramı. kanımızaı, üniversitelerin bugünkü yapılanna bir yasayla monte ediliverecek bir nitelik degildir. Tam tersine. sistemln yapısmdan geien, o yapıda var ya da yok olan bir ozelllktir, Başka bir deyişle. soyut bir kavram olarak degil. üniversitenin yapısı ve yönetim blçl miyle birlikte ele alınması gereken btr konudur BugUn yeryüzünde yönetenlertn yöneOlenlerce en iyi denetleneblldigl ve en lteri yönetim biçiminin demokrasi oldugu kabul edilmektedir. Çunkü denetim, demokrasintn doğasmda var olan. onun kurumlannın yapısından gelen bır özelligidir. Bu gerçegi ka bullendiğimizde. özerkliği ve özdenetımi, üniversitcde yapmın (çalışma birimlerinln) ve yönetimin (kurullann) demokratikleçtirilmesi sorunuyla birlikte ele alma zorunıulugu da, kendiliginden ortaya çıkmaktadır.. özellikle. demokrasiyi yönetim biçtml olarak olan toplumlarda, toplımniB t» mel kurumlanndan olan universiteleri d» bu düzenin içinde duşünmek, kaçınıljrutf. bir zorunluluktur Ne var ki. bizde özerklik gibi demokr» si kavramı da, yanlış arüaşıhp uygulandıgı için, urküntü duyulan ve hor görülen bir kavramdır. Oysa her ikisl de, iyl denetlenmek ve dogru kullanılmak koşuluyla. toplumlan yozlaşbrmayan, tam tersine, yuoelten kurumlardır. Demek ki, asü eleştirümesl gereken, ytne demokrasinln kendisl degil, onu zaman içinde yozlastrranlardır. Demokratik bir universite yönetimt ba fun ne yazık ki. dıs kamuoyundan çok fiztf* versltelerimizde istenmeyen, ya da çekinilen bir gelişmedir. Bunu istemeyenler, demokra sinin kendisinden degil, onun getlrecegl de netimden korkan kesimdir. Bir y&ndan hak sw çıkarlannı yitirmekten, öte yandan bilim sel yetersizüklerinin ortaya çıkmasmdan korkmaktadırlar. Bundan çekinenler lae, ashnda iyi niyetli, kabuguna çekilmis, genelükle edilgen yaradılışlı insanlardır. Demokrasiye inanmakla birlikte. toplumda hor lanmaktan, karalanmaktan çeklnlrler. Çun ku, demokrasiden, haktan, hukuktan, somü rtden söz eden dürust kişiler, çıkarcı kesimoe en agır biçimde suçlanmakta, karalanmaktadır. tşte bu çekişmeler İçinde demokratikleşme süreci uzun yıllar surekll er telenmiş. üniversiteler içinden ve dışardan denetlenmemenin rahatına alıçmışlardjr.. Kendi içlerinden de denetlenememişlerdlrÇünkü yıllardır universiteleri yöneten de. denetleyen de aynı kesim, yanl ögretim flye leridir Hatta daba çok profesorlerdir. Uzun yıllar denetlenmeyen bir kurumun sorumluluklanndan uzaklaşması ve giderek dene Umden daha çok kaçması ise, dogal bir sonuştur. Kimi çevreleroe tersl savunulmakla blr likte, bugün üniversitelerimizde gerek organ lannın olusumu ve bilesiml. gerekse yasanın 33. ve 58. maddelerinde yer alan yönetime katılma açısından. demokratik bir yapının variığından söz etmek olanaksızdır. Çünkü, kurullann surekll uyesi olmadan, hele oy hftklan bile yoksa, a«tst«D r e ogrencilerin ytoetimde temsil edildiklerini soylemek güç tur.. Bugün Yüksek Öğretim Yasası'nı hanrlayan yetkili katlann özerklik ve yönetime katılma konusunda neler düşündüğunü bilemiyoruz Ancak, ictenlikle inandığınıız bir gerçeği burada vurgulamayı bir görev «ayıyoruz. Batı ülkelerinde oldugu gibi, üniversitelerimizin bilimsel açıdan özerk, ve rimli. huzur içinde çalışan ve kendi lçlerin den iyl denetlenebilen kurumlar olmalan 1» teniyorsa, ki bundan kuşku duymuyoruz. ak çal ve yönetsel açılardan da özerk olmalan ve demokratik bir yapıya lsavıışturulmalan kaçınılmaz bir zorunluluktur. Bu amaçlar, universiteleri yeniden bir tek kesımin eline. yönetimine bırakarak gerçekleştirilemez. Ba tı ülkelerinde 1968 lerde baslayan universite olaylannın kssa sürede önlenebilmesı ve universitelerin verimli bir çalışma ortamına kavuşmalan, yönetimde demokratikleşmeyl temel alan reformlarla sağlanmıştır. Ornegln, Fransa'da UER sisteminde kurullann 1/3 unü ögretim üyelerl ve yardımcüannın. 1/3 unü memurlann ve 1/3 ünü de öferencilerin oluşturdugu bilinen ve söylenen blr »erçektir. Bizde oranın bu denli yüksek ta tulması da düşünülmeyebilir. Önemli olan, unlversiteyi oluşturan tüm kesimlerin ilgiü olduklan akacemik ve yönetsel kurullann •eçimlerinde ve bileşimlerinde. daha küçuk oranda da olsa, oy hakkıyla temsil edllmelerl, universite yönetiminin sorumluluklanna katılmalan ve ona yardrmcı otaıalandır. Baştanbert açıklamaya çalıştıgunız ne denlerle. blr kez daha yineleyelim kl, üniversitelerimizde huzurlu ve verimli blr çe, hşma ortamı yaratmanın yolu, bugünkünden daha geriye giderek özerkliklert kısmaktan ve yannki siyasal yönetimlerin ola •ı baskılan karşısında savunmasız bırakmaktan degil, tam tersine, kendi kendilerini denetlemelerine olanak verecek demokratik bir yapıya kavuşturmaktan geçer. Bundan çekinmek de. yersiz ve gereksizdlr. özellikle blz ögretim üyelerinln. kendi çocuklanmız olan öğrencilenmlze ve birlikte çalıştıgımız genç bilim adamlanna bu hakkı çok görme memiz gerekir. Unutmayalım ki. Büyük Önder Atatürk'ün Cumhuriyet'l emanet et ügi bu genç kuşaklar, yann ulkenin yöne tim sorumluluğunu yukleneceklerdir. Çalışkan ve sorumluluklarının bihncinde kusaklar yetiştirmek. biraz da onlara daha ?ım diden ve hiç olmazsa kendi okuJlarının yönetiminde kimi sorumluluklar vermekle olanak kazanır. Yine unutmayalım ki. bugün üniversitenin yönetiminden sorumîu olan öğretim üyeleri de bunu uygulamanın için de öğrenmişlerdir. Demokrasi salt bir yönetim biçimi degil, aynı zamanda kitlelen egi ten bir süreçtir.. Yeter ki, onun erdemlerine ictenlikle lnanaJım. înşallah!.. M aHye Bakanı Kaya Erdem, tstanbul Itearet Odası'nda tüccarla konuştu. 23 ocak 1981 günlü gazetelerde Sayın Bakanm şu sözlerl yer alıyor. • I98l'de enflasyon belasmın bellnl kırmak zorundayız. Hepi /.izin fedak&rhkta bulunması gerekiyor. Enflasyon hızmı durduramazs&k, bu hepimizin «onu olur.» Sayın Erdem'ln konuşmasma bakılırsa enflasyon belasının belini kıramamışız, id8l'de kırmak zorundayı». Ne var M, bazı çevreler Mallye Bakanı gibi döçunmüyorlar. Gazeteleri izliyorum; kimi zaman 24, kimi zaman 25 ocak kararlan diye anılan ekonomik önlemîer uygulamada birincı yıhnı doldurdu diye basuı konuya eğıhyon çeşitli demeçler veriliyor, konuşmalar yapıhyor. Ve denıyor kis Enflasyon belasuıın beli kınldu Yaşasm 24 ocak önlemlerL. Soruyorsunuz: Nasü kırüdı enflasyon belasının beli? Çıtııur diye» Acaba? Hesap açık: Şubat 1980'i geç, martı atla, nîsanı da hesaba katmadın mı enflasyon yüzde 48... Yaaaa? • 1980'de dışsatım miktar bakımrndan yuzde 2,2 gerüedi; ulusal gelir (nufus artışı da hesaplanırsa) yuzde 5 dolaymda düştü; dış alım satım açıgı, 3.5 milyar dolara yükseldi; enflasyon (IMF verilerine göre) yüzde 130 oranında gerçekleştl; dolann fiyatı 1980 başında 47 lira. 1981'de 90 lira... Peki, 1980 yılı ve 24 ocak kararlan neden başanlı sayılıyor? Bilmem?.. Ben bıliyorum. Sözgelimi 29 özel şirket sigara fabrikası kurmak için devlete başvurmuş. Hepsinin amacı Türkiye'yi yabancı sermayenin pazan yapmak. Oysa devletin elindeki sigara fabrikalan tam kapasiteyle çalışrmyor. Devlet elindeki fabrikalan çalıştırmadan yabano sigara fabrikasına ruhsat mı verecek? 24 ocak kararları bazı çevrelerin Işine geliyor. Ekonomide her önlem paketi bazı çevrelerin işıne gelir, bazı çevrelerin işıne gelmez. Sennaye çevreleri elbette 24 ocak önlem pakeUni göklere çıkaracaktır. Bu doğal değil ml? DoftaL • Gerçek şudur. 1880 yılında ekonomide blr îyiîeşme gormek zor. Umutlar 1981'e baglanmışUr. Bir ülkeda para miktarmı denetim altma aldın mı enflasyonun hızını kesebilirsin. Ama salt parasal araçlarla ne olur? 1&81'de dövize yönelik istem bastınrsa; maliyet enflasyonu durdurulamazsa; üretim artmazsa; Turkiye ne yapacaktır? Ne yapmalıdır?. Hele bir petrol zamnu daha gündeme girerse hasta ekonomik yapı busbütün saUanmaz mı? 1981 İçin gerekslz lyimserlik sınngalan yapılar caguıa gerçekleri oldugu gibi söyleyip ulusal özverinin kamuoyunu yaratmak daha dogru bir yöntem değll midlr? 1880de CVCT OKTAY AKBAL Hflvm Kitaplar Arasında /TAHVMER/ MEBAN1N TA8ARRUFLARINIZA ÜLKEMİZİN EN SEÇKİN KURULUŞLARI TARAFINDAN İHRAC EDİLMİŞ OLAN TAHVİLLERE SUNOUÖU OLANAKLAR. itaplar. kitaplar. kitaplar... hrt yOz Hra, yOz seksen lira. ikl yüz yetmie bes llra, Oc yuz llro, yüz elii IIra. Dört bes formalık ufacık olanı blle seksen, yuz lira... Dergiler bile yüz. yüz elll llra... Kim olacak, klm okuyacak?... Ya blr de posto poralon?... Yüz elli llralık kltabı göndermek lcln bir o kadar pul parası gereklyor. Şaşılacak sey. Költür yasamı yine de bösbütün felce uğramıyor, ylne de kitaplar çıkryor. olınıyor, okunuyor. ıkincl, üçüncü baskılar yapıyor... K MEBAN MENKILDEIJERLER Tel 430932456420 451765442836 Odokule h Merke». Itmbl Cod No 286 EUyo^lulSTANBUl Tel 4309 32456450 45176544 28 36 Teiekir 24124 mbaotr KADtKOV SU8ESİ Rıht.aı Coddesı Owya h Me ^4o 99 Kc* 3 İSTA1*UL Tel 36346037004738= • emlMUtr HM Ml t TU »Uı. 1 Tü mt geUr. 3 Tü Mt r 3 yU •BUI BANKERLİK \t FİNANSMAN A.$. «rUfc *»•* Masamda yığılı kitaplar... Her blrl İçin yaztlar yazmalı. düşünceler belirtmeli. gereğl glbi değerlendlrmeli. Kım yapacak bunu?... Bu suturtda arada sırada okuduğum kıtaplardan söz ederim. Ama yetmez. Gazetelerın yeni yayınlan tanıtmak ıcin daha genls yerteri olma iı, değışık konulardakı kitaplan okuyup inceleyecek, son ra da okurlara tanıtacak uzman yazarları olmalıdır... Aylık dergılerde bile k toplara öyleslrte az yer verlliyor kl kitap tanıtmak diye blr yazı türü vardır. Kısa. özlu biçlm de oyle cok derinlere dalmadan blr kltamı tanıtmok koloy Iş değıldır. Bu yüzden yeni çıkan kıtaplar okuma tutkunu yurttoşlarımiîın korşısına çıkamıyor, kitapevlerinin tozlu ratlarmdo kalıveriyor... HİaODteı Odvu %lljt mt Ben ekonomide çıkıs yolunu Atatürk'ün halka dönuk planlı devletçilik yönteminde görüyorum. 24 ocak 1980'e karşı seçenek budur. Atatürk'ün 100'üncü doğum yılında Atatürk devletçiliğine dönuş yerinde olmaz mı? Ama sennaye çevreleri diyorlar ki 1981'de köşeyi döneceğiz înşallah... APEL ÖDEMEIERİ | KASA8 : * 3S amundOt %. Apel 10 tubet 1981 ttrthin» kadu MesmeüdlT. RÜCHAN HAKLARI : A AKÇIMEÎÎTO ; 14 M blrtr» apel 8 «ubst 1981 tarüJtae tedaı ödenmelidlr HER TUHLâ YATIRIM KABAKLARIN1ZDA 81» Tarduneı olabOmek KE8ANm •o önemli amacıdiT. BULMACA (Cumhuriyet: 598) Emin özdemir"in Ankara Oniversltesl yayınlanrtda c«kan «Türk ve Dunya Edebiyutı» adh yapıtı. Kavramlar, Dönemler. Yönellmler'e ağıriık vermış. önsözde «Bir ulu sun edebıyatı, o ulusun cağlar boyunca oluşturdugu söz 10 ve vazılı tüm yaratılorını kuşatır. Kültür ve uygarlığının da ayrıimaz blr parcasıdır. Ben2etlli bir anlatımla söyleyelım bir ulusun edebiyatı, o ulusun duygu, düşjnca, duş gücu, özlem ve tutkular evreninln bir harltası gıbıdr» tiemiş Oeğerli dilci ve edebıyatcı Özdemir* in fTürk ve Dünya Edeblyatıı adlı mcelemesi her yazınseverm seveceği, özellikle öğrencilere cok yorar eoölayacak blr yapıt... H. 1. Dinomo... Yartm yuzyıtı aşkm bir süredlr şlirie rl, yazılan, romanları: aynca deneyımlerie dolu seruvenlı yaşamıvla da etkisinı ağ rlığını duvurmus bır sa notçı... «Kutsal İsyan*. tKuteal Banşı ve daha bir cok romanı bızım kuşağı en genç çağımızda etkılemış şıırlerıyle Oınamo bugün de hızlı bır verimlllık içlndedir... Son otarak Vaicm Yayıntarında W vapıtt çıktı.. Bırinl ye nı bıtırdım «Açlık» İster bır anılar toplamı deyln, ıster roman... Bır so!u<ta okuyup bitlriyorsunuz.. 1928 yıiında bır öğrencının istanbu! seruventeri... Bir yaşama. geç.r.me karnını doyurtna, ayakta kalma savaşı demek doha doı^ru Dınamo'nun özel yaşamından kesitler de var muhakkak ama yazar bu dönemi bir romon havas'nda vermış. Yer yer inanamıyorsunuz, ama bir cok bölümierde o genc öğrencinin duygu, hayal. özlem evrenmde siz ae yer alıvorsunuz, özdeşleşiyorsunuz.. ttnamo nun cAteş Yıllarıı da Bağımsızlık Savaşımıza katilmış blr gencm öyküsüdur, o da llgiyle. hızlı biçimde okunacak türde... cEilf'in TürVOsö». Erhan Bener'in romem dalımJaM yedincı urünu Betıer usta bir vazardır, rahot bir anlatıma, kişinın iç ve dıs dünyosı arasmdakl catışmakjrı ge'ışkıierı başarıyla vetea üır ustalığo uloşmıştır İlk romanından beri ictenlıkle. yalm blr dille anlatır bildığını, gördüğünü, vasadığını. Okur, ortok cıkar o seruv^niere o kısivle dostluk kurar roman boyunca... Elif de bır köv kızı: evlâtlık oluyor, sonra kente geliyor. ne olabıiecekse işte öyle oluyor... Bener'ın kitabt Hür Yayınlcrda çıktı. Gazı Muslafo Kemal Bulvon Ktas Han No 8/K) Kızıby Tet 174766252932 Telefcv 43105 mean tr IZMIRSUKSİ Comhufiyet Bulvarı O78 SoVol No 4/4AİK»K<A Tel 140164147145 TeWs 52731 eb™ tr Asgarl verün earantlll ouaa ttbslan «elen aınal kuruluşlanna ait 0 Yıllık asRan '»50 deter arto* gknntiU # Deger arö» Iraktm npirmıı. # Gen alma tuhHOtlfl hiH* lenedl •atıslan. MYF MEBAN YATIRIM FONU OUCEMlZİN İLK YATIRIM FONU OCAK AYINDA MYF 1 VEFAT Amotya eeratından Hacı idrie ve Sıdıka Cırıkcı'nın gellnleri HCırrem Cırıkcı'nın eşi, Ferldun Cırıkçı ve GCılören Koza'mn annelerl Suat Koza ve Tülin Cırıkc 'nm kayınvalidelert, Selma, Belma Koza'nın anneannelerl, Petek Cırıkcı'nın babaannesı w.nt HİSSE SENETLERİ İLE İL6İÜ TÜM İŞLERİNİZDE MEBAN HİZMETİNİZDEDİR. ARANAN HİSSE SENETLERİ ANADOLD ÇIMENTü KOC YATIRIU KORDSA BAĞPAS EGE GÜBRE ENKA GTJBRE FABRÎKALAB1 ISKüR KARTOîraAN KORDMA TARM LASSA PINAK SOT SARKUYSAN SİFAS Uralık bels* MYFJ Urmlık belf» UTPS ttnbk balc* UJn< İMM^ Ö.Mt Meliha CIRIKÇI Honımefendı v»fat etmlatlr. Cenazeei 28 ocak 1981 carşamba gOnu Kücökyalı camilnde kılınacak öğle namozını mOteakip aile kabristanına defnedllecekttr. Tonn rahmet eylesln. (Cumhuriyet: 607) SOLDAN &AG4 : 1 Bir oturunnm «1 için gereken üye »1.71si. 3 tnsanlann toplum lçta gere^'ı clan ue&nelerl saŞlamak O a n çevrelertnı dogistirmeleri. 3 Mec&zl anlacıda lc'Ke sürraek 4 Meslek bügistnı »rtırmak Ufin praük öşrenme devrest Tenl erişllmek istenileD sonuç 5 Blr emlr Siclra 6 Tersl hlçhlr denemeyc dayanrnt dao yslruı akıl yoluyla, önsel 7 Tantalm slniRes! NlkeUn slmgesı. 8 Amaçlüık ve Bonuçlu tebeplerl lnceleyen fel aets kolu, teleoloft S Blr & • nermeden sonuç olarak yeni bu önerme CiSanna lsl, lntlluJ. TVKAIUD.UJ AŞACITA ; 1 Ak'Jnlano 1^ yarar etölertnj artırmay» yarayan »raç, •cıpUIUcatör. 2 Aşunıtsu a», keriertn genal adı Saf. i Ranuzaada fchnau namaz Iiave 4 RaSı, kapaisıl tişıoir flolsp Ter«l btr reolc 5 Tersi bir mOzlk alett Oneral rütbeslnde blr a?Ejna Bromun sîm^esl. 6 Voleybolâa topa vurus çeStfllerinden Tersi büyüS tepsi 7 Eskj dıi ât su Tersi bir seyi elde eder bl rsöî. 8 Tek gö 9 3 4= 5 6 7 8 | 1 2 1 2 3 4 5 6 789 1 M M II ! I •r 1I rell blr etnlı Bellrtt, O. 9 Gemlyl tootan klraiam». DCNKC BVLMACANIN ÇÖZtMf) 1 1 IOEBAN SEBMATB BI BÜLTENİ : Ayö» VU k Aynı» Qrat UstM UT. Tıllı* »bone * » TL •bone S O TL. O HISSE SENEDİ HKDÖW Ky»tı Î5 TL. TAHVİL NEDtB» Piyatı S TL. MEBAN YAYMIAM SOLDAN &AGA : 1 Fantastlk 2 EiJnseJ. 3 Oymalı arct. 4 Dub Aa. 5 Avusıuıya. 6 lasA An 7 trlanda. » atrıT 9 Mor iaM TflTtARIDAN AŞ4Ğ1YA : 1 Feovtalızm '? Akyuvsj 3 Nimbuslar 4 üoA Saat 5 Askat nH 6 Se UvdJ 7 üA Atı 8 Maya 9 Krizantem Istanbul Telefon Başmüdürlüğünden KUM VE ÇAKIL SATIN ALINACAKTIR Başmüdürluğümuz Anadolu Yakası ihtryacı olarak 3(700 m3 kum ve 1150 m3 çakıl kapalı teklif airrva surettyle satın alınccoktır. Bu ise ait sartname Gavrettepe Yıldız Posta Caddesindeki binamız 1. katında Malzeme Mudürlüğümuzden te min edilebilir. Istekll olanlann bu Işe ait kapalı teklif mektuplannı •ngec 12.2.1961 Perşembs gjnü saat 1100'e kadar Malzeme MudurlüğOmuze tevdi etmeleri Han olunur. (Basın: 10071) 602 • 09 665 . 010 0 Slcll no'lu Emekll Sandığı Cek Defterlmi kaybeUlm. Hükümsüzdür. Allye TEKELİOĞLU • NOfus kağıdımı koybettlm. HOkumsuzdür. Şafak GÛNEL • Artvte ffl Şavçst dan aldıgıra nttfus cüzd&nmu kaybetttm. Geçersızdir. VASİF Kadıköy clvarı'ndakl ORTA ve LİSE talebelerlne garantıll ingılizce dersl verilir. Tel.: 37 24 20 • İTÜ klmllk kartımı kaybettim. Geçersızdir. Adil YH.DIR1M Imsafc 8.34 Günes 8 14 CumhurİYet SohlM: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gozetecilik T.A.Ş. adına NADİR NADİ Genel Yayın Müdürü OKTAY KURTBÖKE Müessese Müdürü EMİNE UŞAKLIGİL Yaz) İşlerl Müdürü TURHAN ILGAZ Basan ve Yoyan: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecılik TAŞ. Cağaloğlu, TürVocağı Cad. No • 39 41 Posta Kutusu : 246 İSTANBUL Tel.: 20 97 03 BÜROLAR • ANKARA : Konur Sokak 24/4 YENIŞEHİR Tel.: 17 58 25 17 58 66 idare • 18 33 35 • İZMİR : Hatıt Zlyo Bulva'i No : 65 Kat : 3 Tel.: 25 47 09 1312 30 • ADANA : Atatürk Cadties) Türk Havo Kurumu İşhanı Kat: 2 No : 13 Tel : 14 550 19 731 TAK V İ M 28 OCAK 1981 Oğte 13.27 Ikındl 16 04 Akşam 13 20 Yauı 19 55 GENEL KURULA ÇAĞR1 TMMOB. Zlraat Muhendislerl Odası Adana Bölge Şubesl 5. Olağcn Genel Kurulu aşağıdakl gündeme göre yönetmelık gereği coğunluk aranarak 11 Şubat 1981 güno saat 11 OO'de. coğunluk sağlanmaz İse, 14 Şubat cumartesı gunu saat 11 OO'de şube lokalinde toplanocaktır. TMMOB, ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA BÖLGE ŞUBESİ YÖNETİM KURULU G 0 NDE M : 1. 2 3 4. 5. Acılış ve Soygı Dunrşu Drvon Seciml Çalışma raporunun okunması ve Öneriler, dılekler ve aklama Secımler... a. Üc kislllk oy ayrım kurulu b. Sube Yönetim Kurulu c. Adana lli Delegasyonu 8. Kapanıs (Cumhuriyet: + Gazetecl Nail Gürell de Gur Yayınlarında l'gtnc blr kltap yayıniadı: «Ataturk'ten Sonra Atatürk...» Bu belgeseı Kıtaota 10 Kasım 1938't Izleyen günlerde Türk bosınındo Atatürk konusunda yayınlanmış yazılar. şlirler denenmıştır Güreiı o günıerln koleks yonlarını taromış. hemen hemen tüT* yazılan, şiiriert bır araya getlrmlş... Her <ıtoplıkta yeralması gereken bir derieme... Yeni yayınlanan ötekl kıtaplardan, başka blr yazıda sözetmek uzere...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle