Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
iDÖRT CUMHURİYET 7 EYLÜL 1980 \/E ÖTESİ Büyükadaya Gittim MEHMED KEMAL pey var, Ad&'ya gitmişHğtm yoktu. Ada, deyınce Kınalı, Burgaz, Heybeli anlaşılmaz. Buyükada olduğu bilinir. Eskiden biri: «Ada'ya gidiyorum» dedi mi, şimdiki sonradan görmeler gibi: •Hangisine?» diyen çıkmazdı. Gunümüzde adalar da, orada eyleşenler de çok degişti. Daha vapurda anhyorsunuz, «Bunlar, buralann adamı degil» diyorsunuz. Paranm el degiştirmesi, adarun eyleşenlarinl de değiştinniştir. Boğaz köprüsü. her paralının bir araba edinmesi, ada yolculuğunu da degişürmiştir. Artık, Sirkeci yoluyla gidenler azalmış, Bostancı ustünden işliyoriar. Zaman da, mesaie de sanıf degişürmiştir. Bostancı Ada arası git, gel 25 daklka çeklyor. Bostancı'dan vapura bindik. Bildik yüzlerl 11e Yassıada'dan kalma, birkaç dönemdir milletvekili olmuş, ya da olmamış Anadolu Kulübü üyelerine gözüm takıhyor. İçlerinde güleç yüzuyle selam verenler, gözlerimiz takıldıkça yönünü öte dönenler var. Türkiye öyle anlaşılıyor ki. sadece gençler arasmda değil, orta yaşldar arasında da Ikiye bölünmuş... E&ki mllletvekill, eski Bakan Turhan Bilgin"e rasthyoruz. Malboro sıgarasından sunuyor, çakmagmı aranıyor. Biz yaktık ama, onun aranışı hâlâ çakmagında... Pantalon cebinden çakmağını zarzor çıkardı. Gözüm takıldığmda, «Londra'da idtm. bir çakmakla dönduk» dedi. «Bari onu yitirmiyelim.» Baktun, lri kıyım, altm bir çakmak. Politika konuşuyoruz. «Errurum'dan gene istiyorlar,» dedi. «Bu kez kırmıyacagım arkadaşlan... Seçimler erkene ahnırsa, gidip yoklamalara girecegim. Bütun bu pislikleri ancak seçim temizler. Başka çaresi yoktur.» Gülesim geliyor. kendimi tutuyorum. Hepsi de bir agızdan konuşan robotlar gibi şu poütikacıîar. Bir şey atıyorlar ortaya, sonra onu bir gerçek sanıp hepsi dört elle sanlıyorlar. •Peki, seçim oimazsa?» •Memleketin hali bitiktlr.» Seçim, sanki ekmek, gaz, tuz, şeker, maroi geçtm sıkmtısı imişcesine sanlmışlar ona... Seçimden başka bir şey düşündukleri yok. Uzaktan Anadolu Kulübünün geçen yıl yanmış oian kuleleri san san sıntıyor. Tahtalar çakmışlar. onarıyorlar. Anadolu Kulübu, bilirim mebuslar için bir sıgmakür. Orada bannır, oyun oynar, kafayı çekerlerken aralannda hiç bir geçiınsizlik yoktur. Kardeş, kardeş geçinirler. «Bezigin vidosu on bin liraya çıkmış?» diye soruyorum. «Yok canım,» dedi «Büyudu ama, o kadar degil.» Sır saklıyor. Vapurdan indlk. Turhan Biîgüı Kuîübe dogrtı yöneldi. Biz, arkadasraüa birlikte İskete caddesinden sola krmldık. îner lnmez Ada'da bir koku duydum. Burunlan, genizleri tıkayan bir koku var. Var ama ne? Sonra anladım at dışkısı ve at sidiği... Arabelar artrnış. Eskiden 3040 binek arabesı varmış. Şimdi bunun sayısı 160 170e çıkmış. Atlar pisliyorlar, lşiyorlar. Temizleyen olmadığı için de Ada böyte kokuyor. Ülkenin kakuşmuşluğu Ada'da fışka ve sidiğe dönüşmuş... Akşamüstleri lakele caddesmde piyasaya çıkan guzeller vardı... Şîmdi onların yerini şişroan şiş marı, etli butlu kadınlar almış... Erk&kler de öyle. çoğu yemiş y&miş şişinmiş... Bu iskele caddesini Beyoğlu'na ben2etîrlerdi. Beyoğlu kaLmadı ki. iskele gezintileri kalsın! Ticaret burjuvazisinin Ada' ya üşüşmesi karşısmda. kendilerini biraz soylu vıyan öteM zenginler, Ada'nuı a n yanlarma Madene do^ru çekümişler... Öyle kl kendilerini bu görgüsuz kslabaiıktan soyutlamak istiyorlar. Kıyıyı kuşatmışlar, içeri ile ilıçilerini nerdeyse kesmişler. Yatlan, kotralan, motorlan var... Yiyeceklerini, iceceklerini de onlarla taşıyorlar. Birkaç görkemli ev gördüm, içinde yuzme havuzlan. Ada suyu ile kendi özel sulannda yüzüyorlar. Maden deniyor ya buralara, hiç ohnazsa Ada'yı Madenie kurtarmanın yoluna bakıyorlar. •OUTIKA TÜRKJYE'DE EKONOMI / TICAREI Cumhuriyet EKONOMİ SERVİSİ E Türkiye İhracat Bankasının sermayesi 1 milyar olacak Cumhurlyet Ekonoml 8wvlsi İTO uyelerinln kurmayı omacladıkları Turkıye ihracat Bankosı İle llgill toplantı 6nceki gün yapılmış ve bankonın sermayesinın 1 milyar lira olrrası planlanmıştır. Girişimcl Kurul Başkanı Necati Çokuslu çalışmalara lüskın olarak yaptığı açıklamada, Banka Genel Merkezinin İstan bul'da, şubelerinın de Anko/a. İzmlr, Samsun ve Mersin'de acılacağını belirtmlştlr. Cokuslu, uyeleri arasmda Tacirler Bankası uyelerinln de yeraldığını acıklayorak. Türkiye ihracatçı Bankası'nın bu bankaya <karşı olmadığını» vurgulamıştır. Kumlması keslnleşen bankanın özeillkle dışsatım konusuna oğırlrk vereceğlni oçık layan Cokuslu şunlan söylemiştir: cBankamiz bu arada Türkiye Sınaî Kalkmma Bankasının görevlnl de üstlenecektir. Dış kavnaklı kredller bankamız kanalıyla Türkiye'ye getirilecek ve dışsatımcılara yönelecektlr. Türkiye İhracat Bankosı'nın kuruîuş hazırlıklan birbucuk yıl önce başlatılmış ve gunümüzdekl aşarraya gelinmiştir.» izln almak konusundo ınrıut lu olduklariPı da beürten Cokuslu, sermaye toplonmosı işleminln izin sonrasında çrercekleştirilecediinl, yapıion toolantıda apellerin saptanınasıyta yetinlldiğlni bfldırmiştlr. «DÖVİZ KREDİSİYLE YATIRIM GERÇEKLEŞTİREN SANAYJCİLER İFLASLARLA YÜZYÜZEDİR» Cumhuriyet Ekonomı Servlsl Adana Sanayı Odası'nco ha zjrionan bır raporda, döviz kre dlsi kullanarak yatırım gercekleştiren sanayicilerin iflâs tehlıkesiyle yüzyüze bulunduğu ileri sürulmüş ve hükümetin bu krediler9 kur garantisı getirmesi, uygulamanın da 25 ocak'tan gecerli olarak başlatılması Istenmiştir. «Kur Farkları Cozüm Bekllyor» başlıklı raporda ozetle çu görüşlere yer verilmiştir: «Kur garantısınin kaidırılması, muktesap hokların ihlali mahıyesarsılmıştır; fırmaiarı, aldıkları tmde oimuş ve devlete ınanc ruma getiren mali yüklerln icı özel kredıleri ödeyemeyecek du ne itmiştir. Butun gucünü kur farkına yatıran sanaylcinin lc kredi temıni zorlaşmıs, mallyet lerl yükselmiş, sermayeieri yetersiz kalarak bazılarının Ifla Adana Sanayi Odası'nın «Kur Farkları Çözüm Bekliyor» başlıklı raporunda, «Kur garantisinin kaldırılmasıyla, devlete inanç sarsılmıştır» deniyor. hmden gecerii oimak uzere baş iatılmasının da Istendiğı raporda şu görüşlere ağırtık tanınmıştır: «Kur garantıs: kuiianarak yctırım gerçekleştıren firmaların yenıden çalışır hale gelmesl. iflâslarının onlenmesı, rekabet gücüne kavuşabilmeleri lcin bugüne kadar ki bırıkmlş ana para ve faız borçları da taksitlendirilmelidır. Taksitlendırmeler, OECD ile yapıtaca* toplantılarda ele alınmalı, soruna bu espri lcinde çare bulunmalıdır.» tıno neden olmu?, blrçoğu da Iflâsın eşigine geımıştir.» Raporda döviz kredisi kullanarak yatırım yapan sanayicilerin, ötekl sanayicilere oronla hoksız rekabetle karşılaştığı da savunularak «serbest rekab9tın can olduğu blr piyasada özel dış krediyle makine Ithal eden firmalar, kotaiardan döviz sağ layan firmalar karşısmda yemk dunıma düşmüştür» denilmektedir. Adana Sanayi Odası raporun da, kur forkiarının yanısıra ta Iz yüklennln de arttığı ve bazı firmaların kur farkından doğan ona para yükunü değil, ta ızj ödemek zorunda kaldıkları vurgulanmıştır. Oneriier: Raporun «Önerller» bolümünde, firmalardan ve ceşıtli sanayii kuruluşlarından orneklsr verılmış, doviz kredısı kulanan sanayicının yükünün yüzde 400 oranında arttığı vur gulanarak, söz konusu krediiere kur garantisı getırilmesl tstenmiştir. Kur garantisı uygulamosının 25 ocak 1980 tari ÖZAL'IN TAVRI: Ote ycndon , j konu, İSO Mecl:sı'nas BaşoaKanıık Muste şarı Turgut Ozal'a iıetıımıştT. Ozol sanayicliere «haklı oldukiarmı bıldırmış ancaK, kur gorant:sınden soz etmemeye özert göstermıştır. Özal döviz kredils rinin bundan böyle daha düşük faızle sağlanabileceğini ve suresinden önce odeme yapma oianağı getireceğini söylemakle yetınmıştT: Bu açıklama nın kur garantisınde ısrar eaen Adana Sanavi Odası raporuyla ceiıştıği net bir biçlmde ortaya cıkmaktadır. «LİRANIN DALGALANMAYA BIRAKILMASI EKONOMİYİ VAHİM YERLERE GÖTÜRÜR« | Prof. Ergin: Uygulama, çok yiyecek maddeleri £iyatlannı, oniki ayda üç haneli rakamlara yukseltti. Prof. Ülker: Türk parasının değerindekî istikrarsızlık ve döviz kıtbğı, dalgalanma ve konvertibiliteyi olanaksız kılar. îbrahimoğlu: Türk parasını dalgalanmaya bırakmak gibi her türlü takibi üzerinden kaldıracak bir işletn, busfün için erken gorülmek tedir. L Ü. İktisat Fakültesi ÖğreÜm Cyesi Prof. Dr. Feridun Ergin» «Konvertibilite, paranın aerbestce dövize çevrilmesidir. Tam veya kısmi olabilir. Tam konvertibllitede isteyen resmi kurla dilediğı kadar döviz alabilir. Dış ülkelere gidecekîere, dış ahm yapacaklara ve dışanya varlıklannı çıkartacaklara Merkez Bankası ve öbur bankalar istedıklerı dövizi satabilirler. Kısmj konvertibilitede, örneğin dış alım veya turizm için döviz harcamalan konvertibilite kapsamuia alınabilir ve dışanya sermaye transferleri kısıtlamaya bağh tutulabilir. Döviz gelirleri harcamalanna denk veya yaklaşık olan ülkeler konvertibilite rejimini uygulayabilirler. Döviz darlıfı çeken ve hızh enflasyon geçiren ülkelerde konvertibilite uy^ulanamaz. Denemeye kalkışıhrça beklenebilerek sonuç rezervlenn kısa zamanda yağma edilerek tüketilmesidir. Dalgalı kur sisteminde paranm dış değeri arz ve talebe bırakılır. Ekonomisj enflasyon batagına gömülmüş olan ve yöneticileri dünyayı dolaşarak borc arayan bir ulke dalgalı kur sistemine geçtiğinde, bek lenebilecek sonuç döviz fiyatlannm hızia yükselmesidir. Döviz fiyatlannın giderek artaca&ın! hesaplayan firmalar. dış satımlannı erteler'er. İleride daha pahalıya ma! alacakiarını bildiklerinden. dışandan ma! ge tirtecekler, aîımlannî mumkun olan en yüksek miktara çıkartacaklardır. Türkiye'de daha uzun yıllar ne konvertibılife ne de dalgah kur baçany!» uygulanabilir. Uygulanırsa ne olur? Kesin yanıt verebilmek için hazırlanacak konvertibilite modeîir.i görmek lâzımdır. Kısır.tisiz tam kon Cumhuriyet Ekonomi Servisî Türk ekonomisinin durumunu görüşmek üzere IMF yetkilileri ile Londra'da yapılan toplantıda, DPT Müsteşan Vekili ve Başbakanlık Müsteşan Turgut Özal'ın yalanlanmasına karşılık, ilgili çevrelerin görüşüldügünü öne sürdükleri, Türk parasmin değerinin dalgalanmaya bırakılması ve dış konvertibilitesinin sağlan. ması konulannın ekonomi üzerinde yaratacağı etkiler bilimspl çevrelerde de tartışma konusu edllmektedir. IMF tarafmdan önerilen «paranın değerinin dalgalanmaya bırakılması» istegi ile, Türkiye Ekonomisi 1980 adıyla yayınlanan TÜSİAD raporunda paranm piyasa içinde »erbestce degerlendirilmesi görüşü ilginç bir paralellik göstermektedir. Yine TÜSİAD tarafmdan aylık olarak yayınlanan •Görüş» dergisinin agustos sayısında dış konvertibi. liteyi tartışan bir yazı yayınlanması da billmsel çevrelerde ve ilgililer arasında aynı derecede ilginç olarak nitelenmistir. Bllimsel çe%xelerce dalgalanma karannın ekonomlyi vahim olarak nitelenebilinecek yerlere götürüleceği belirtilirken, işveren sendfkalan ise, böyle bir karan şimdilik erken olarak nitelemiş. ancak «gelecekte parayı kon vertible görmek amacında olduklarınu belirtmişlerdir. Iş ve İşçi Bulma Kurumu'na başvuran 213 bin kişiden ancak 39 binine iş bulunabildi ANKARA, (ANKA) Bu vr| ocok mayıs aylarını icine alan ilk beş aylık dönemde, İş ve İşCi Bulma Kurumuna başvuran 213 bin kişiden ancak 39 binl işe yerleştirilebilmiştir. iş ve İşçi Bulma Kurumu verilerine dayanılarak yapılan he saplamalar, Kurum oracılığıyla işe yerleştirme oianağın'n giderek daraldığım göstermektedır. Geçen yılın İlk beş aylık döneminde İş ve işçi Bulma Ku rumuna başvuranlardan yüzde 25'l ise yerleştirilBiişken, bu oran bu yılın eşdöneminde yuz de 18'e düşmüştür. Öte vaqdan, İş ve Işcl Bulmo Kurumuna özel ve kamu kssırrmdekı ceşıtli iş/erlerl tarofmdan bildırılen acık ışler savısmda da önemli gerileme gözlenmehtedir. Bu yılın ocakmaV'S dönemınds 22 bin 86O'ı kadmlar icin, 54 bin 634 acık tş bıldıriminde bulunulmuştur. Bu na göre, acık Işler bildlriminae gecen yıla göre vüzde 43,3 oranında czalma söz konusudur. Yılbaşından bu yana bankalar 1,9 milyarlık sermaye arttınmına gittiler ANKARA, (ANKA) Tör*V ve'de ha!en faalivette bulunon 44 bankanm eermaye toplamlannda 1980 yılınm i ç vonsı H lclnde 1,9 roilyar llralrk blr artış olduŞu ve toplam sermo ve tutorının 72,63 milyar liraya yukselcilği acık'onmıştır. TOrklye Bankalar Birllği'nden verüen bilglve göre, bankalardok! serrraye artısı butünüyie ticaret bankaîarının bünyesinde gercekleşmlştir. Böviece, 24 adet ticaret bankasınm. 1979 yılı sonundo 4,87 milyar l!ra olan toplam itibari sermaye tutan 6,77 milyar liroya vükselmlstır. Ancak, artışa konu olan sermaye ve ödenmeml$ vo ticoret bankalarının ödenmiş sermaye tutan 4,61 milyar liralık düzeylnl korumuştur. 1980 yılmm Hk vansı sonun da, bankalann Ihtiyat okcelerı toplcvnında ise 393 miiyon ITOIIV bir artış meydana celerek 13,5 müvar lirayo Cikıirıştır. lht;yot okce^eri. özel'iMe ticaret bankolan acısından önerr toşımaktcdır. 1979 yı'ı sonu değer'erlne göre, ticaret bonkalarının Ihtiyat akçe'erl sermave toplamlarından yüzde 27 oranında daha fazlo olarak 6.18 mıivar liro düzeyinde hesGDlanmıştır. 1980 yılmm llk yonsı icmdeki ihtiyat akcele^i topiamında tıaydana ae!en ort'Sin da 335 miiyon iırg. sı ticaret bankalanndo gercek leşmıştir. Arcok, ticaret bankalarınm 1979 yılı sonundo yüzde 127 oranıyîa Ihtiyat ckceleri lehine oion sermcsve îht'vat akcesi dengesı, hozıran 1980 sonunda yüzde 93 oronıvla sermaye lehine dönmüştür. düşüşün zaman zaman resmen saptanması bazen gecikmeli olmaktadır. Bunun Türk ekonomlslne ma'iyeti aslmda oldukça ağırdır. Devamlı düşüşün getirdiği bu sakmca kar. çısında, belli ölçude bu düşüşlerin saptanmasım objektif bir mekanizmaya bırakmak belkj daha uygun Körülebilir. Ancak işin çıkmaz yönü de buradadır. Dalgalanmaya bırakmak ve daha ileriki aşamalarda konvertibiliteye geçmek paranm isti'trar kazanmasını ve belll bir döviz rezervinin bulunmasını zorunlu sayar. Türk parasmm değerindeki istikrarsızlık v e belli bir döviz rezervinin bulunmaması alınmış bütün önlemlere ve dış krediîere rağmen dalgalanmayı ve konvertibiliteyi olanak?ız kılar.» TİSK Genel Sekret«n rahimoğlu: Hoy Allah... Gene parayı duşürduler 150 bin ton «tüpgaz» dışalımı yapılacak ANKARA fANKA) Evlül aralık dönemi için 150 bin tonluk LPG gaxının ithalinin programlandığı açıklanmıştır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanhğı yetkililerinin verdıgj bilgiye göre, ocak agustos döneminde 200 bin toniuk ithalat yapılmıştır. Yetkililer. kamuoyunda •tupgaz» olarak bilınen LPG üretiminın bu yıl 450 bin tonu bulmasının beklendiğini, toplam 350 bin tonluk ithalat programıyla 750 800 bin ton dolayında tahmin edilen tüketimin karşılanmış olacagını bildirmişlerdir. Öte yandan, ithalat yaptlmasma karşm, Güney iüerinde stok kapasitesinin dolması nedeniyle 17 agustos günü imhasına başlanan LPG gazıyla ilgili olarak yeni bir du zenleme yapıldığı ve imha olayuıın önlendiği acıklanmıştır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanhğı yetkililerinin verdiği bügiye göre, ATAŞ Rafinerisınden LPG gazınm alıcısı 16 firmanm çekim tarihleri ayarlanmış ve üretimin imhası önlenmiştir. Yetkililer, 17 agustos günü başlayan imha olayında, a h a firmalardan birisinin kendisi ne tanınan süre îçinde ahm yapmamasmın da etken olduğunu vurgulayarak, bu aksaklık sonucu, stokların da dolu olması nedeniyie kısa bir süre ATAŞ'da üretiien LPG gazırun değerlendirilemediğini belirtmişlerdir. Rafet tb Yakup Kadri, Edebiyat Hatıralan'nda anlatır. Kimi genç bir yazar. kimi genç bir şair iken Adalar Şairi Tahsin Nahifin evine giderlermiş... Âşıklar yolu. bir zamanlar dillere destan... Simdi tse aştklar yolunda at pisüği ve süıekten geçilrrüyor ya, neyse... Kızîı, erkekli buralarm tadını çıkarırlarken Yahya Kemai de «irticalen» şiirler söylermiş. Bir tanesi şöyle: Tepelerden vaza ettik de vedâ Sızhyor bağnmız üstundehi dağ Seni hatırlıyoruz Viran Bağ Acı duymuş diye aşkın tadını Hepimiz sevdik o solgun hadım Ve o gün râhibe koyduk adını Maden yöresinde kumsalda, gezlnirken aHını rahibe koyduklan kadın su istiyor. Hemen bir arkadaşlan. «Başustüne» deyip seglrtiyor. Simdiki evler, çimdiki ypJılar yok ki birisinden istesin, ta Hiristos tepesine değın uzamyor. Aradan yanm saat, bir saat geçiyor. Sonunda soluk soluga elinde bır $İ5« su uzalrtan görünüyor. Bu kez genç râhibe, unlü aşıgına bir oyun oynamak istiyon «Gelin, saklanakm» diyor. «Bizl amsın, buîamasın.» Genç âşık bir elinde şiçe, bir elinde bard&k aranmaya başhyor. Tam umudunu keseceği anda. ince bir kadın kahkahası çamlann arasından yükseliyor. Yahya Kemal, bu şaka içte de fld saür döşeniyor: Afik, râhibe aşkına tek beklettr bint E$ek sudan gelinceye dek bektetir biü Beni çağıran dostum, ertesi gün büyHk bir ada turu yaptırdı. Osmaalı beyleri ve hanımlannra âsıktaşlık ettikleri o yerlerde, çama, onnana, ağaca, görgüye ve her türlü guzellige kıyan bir hürrln dolaçıyordu. Hiristo tepesinde, belü bir rum meyhanesi. içki istedik vermedilsr. «Neden vermiyorsun?» •Patron kandil bugün, satmayın!» dedi. Kandil'e saygılı patrön meyhane işletiyordu ve manzaranın en görkemli noktasında bir kadeh icki içmek isteyenlere mum tutturuyordu. Oysa bir barba işletse burayı böyle cana kıyar rraydı? Bir düzeni paralı adamlar yetiştirerek yıktık ama. galiba yerine koydugumuzu kendimiz de begenmiyoruz. Ben Ada'ya kırk yüın başı bir gidertm, ya her yıl gidenler!.. «Gunümüzde uîkelerin paralan üretim güçlerine ve milletlerarası piyasadaki ticaret hacimlerine göre tayin edilmektedir. Türk parası da son zamanlarda bu değerlerin yardımı ile gerçekçi bir bakıştan ele alınarak kücük ayar lamalarla gerçek değerine yakın tutulmaya çahşılmakta.dır. Bu, paranm bır olçüde yakmdan takip edildiğini ifade etmektedir. Ancak. Türk parasını dalgalanmaya bırakmak gibi her türiü takibi üzerinden kaldıracak bir işlem, bugün için erken görulmektedir. Bununla beraber ileride Türk ekonomisinin ve dış ticaret hacminin senişlediği günlerde paramızı kısmen de olsa konvertibil görmek ar7usu hepimizin temennisi olmaktadır.» vertibilite rejünine dalgalı kur sistemi ile bir arada geçilirse, bir çok yiyecek maddeleri fiyatlannın üç haneli rakamlarla ölçülebilecek derecede pahahlaşmasına oniki aylık bir süre yetebüir. Başlanmış inşaat ve yatınmlar tamamlanamaz. Döviz ve altm fiyatlan. şimdiden tahmin edilemeyecek yüksekliklere dogru tınnanîr.» t. Ü. iktisat Fakültesl Öğretim Cyesi Prof. Dr. Yüksel Ülken: «Son yıllarda enflasyonda görül<în devamlı tırman!?. Türk lirasmın değerini sürekii düşürmektedir. Bu DemirÇelik üretimindeki düşüşü durdurmak için hammadde dışalımına gidiliyor (Cumhuriyet Ekonomi Servlsl) Türk demırcelık sanayiinin hammadde ve enerji dorlığı nedeniyle içinde bulunduğu siKintıyı kısmen aşmasını eağlayacak hammadde dışalımına gldildlğl görulmektedir. Hammadde darboğazını aşmak icin eylül ayında Sovyetler Blrllğtnden 10 bin ton kütük demir ahnacağı acıklanmıştır. Demirceük sanayiinin hammadde eksikligi ve ener|l darboğazı nedeniyle üretim düşuklüğü içlnde bulunduğu, bunun kısmen giderilmesi lcln yoğun bir şekılde hammadde dışalımı yapılacağı acıklık kazanmaktadır. Demlrcelik sanayiinin diğer sorunlorı olan enerji ve alt yapı eksikliğinln glderllmesinin ise uzun dönemli olduğu bildirilerek uzmanlar ve DPT yetkililerince yapılabilecek zamanlama ve planlama calışmaları iie, bu sorunların neden olduğu eksik kapasitede calısmonm asgariye indirılebıleceği belirtilmiştir. ÜRETİM DÜŞÜŞÜ: 1980 yılınm ilk yansma ülşkln olarak verilen rakamlara göre uretim duzeylnin blr öncek! yılo göre önemil olçude düştuğü belirtilerek, bu düşüşün pik demir üretiminde yüzde 41.3, ham demir üretlminde yüzda 6.4, srvı cellk üretiminde yüzde 4.5 ve kok üretlminde yüzde 15.5 olduğu bildlrilmiştlr. Aynı kaynaklar üretiminde artış olan tek alanm çelik çekme boru uretiml olduğunu biidirmlşlerdlr. Bu artış yüzde 37.5 oranına kadar ulaşmıştır. Türklye'nin bu yıl demircelik üretlminde surekll olarok hedefierin altında kaldığı belirtilerek şu gercekleşme rakamları verilmiştir, Kok uretimi vüzde 6S9, ham demir yuzde 75, pik demır yüzde 58.2 ve sıvı celık üretimi yüzde 77,7'dlr. Programların gerlsinde kolan bu üretımin Türk ekonomisine 210 milyon dolarlık ek bir maliyet yüklediği acıkian mıştır. DÜNYADAKİ DURUM: Öte yandan TÜSİAD'ın ovlık «Görüş» dergisine göre dünya dernirçelık üretiminin de son yıllarda önemli sorunlarla karş! karşıya olduıŞu belirtilmiştir. Dünya demtrcelik kaynaklarının verdiğl bilgıy© göre, demirçeük sanayiinde uretım kopasitesinln ortmasına karşılık tuketim miktannın düşmesi büyük stokların birikmesine yol acmışttr. Dünya demirçelık sanayiinin bunalımda bulunmasının bır diğer nedenl olan döviz kurlarındaki istikrarsızhk ve uluslararası ticaretteki den gesizlik gösterilerek, bu etkenlerın oşılabilmesl icln «dünya ekonomisının uzun dönemii dengeye girmesi gereklidir» denilmiştir. Dünya demircelik uretiml, 1978 yıItnda 1977'ye göre yuzde 6 artmasına kar şılık, tüketim 1977'ye oranla en çok yuzde 4 artmıştır. Gelışmış uîkelerin demircelık kullanımlarının inşaat sanoyıinın gerilemesi ve alimlnyum kullanımınm arttığı vurguianmıştır. Demircelik yatınmlarının bu şeklı ile ancak devletin vatırım yapabilsceğl blr alan hallne geldiği öne sürülerek, dünyada demırcehk yatınmlarının yuzde 45'inin devlet tarafmdan gercekleştirildiğine dikkat cekılmıştır. Demirçelık sanayiinin yakın bır gelecekte metaiur|ik taş kömürunün azalması sorunu ile de karşılaşacağı bildiril miştır. Termik santrallerde elektrik SERMAYE ARTTIRIMLARI ELMOR Elmor Tesisat Malzemeterl Ticaret Anonim Şlrkstlnin halen 80 milyon lira olan sermayesi, 220 milyon llra daha orttırtlarak 300 milyon lirava cıkar tılacaktır, Sermaye artısını karara bağlamak üzere, sırket Ge nel Kurulu'nun 24 eylülde olağanüstu toplanacağı bildırümış »ir. SANKUR Sankur Yatırım Holding Anonlm Sirketinln 6 milyon llra olan sermayesi. 218 milyon 505 b>n lıro daha arttırılarak 237 milyon 505 bin liraya yükseltılmiştlr. Ticaret Bakanlığınca onoylanan sermaye artışına YGnl Kontraplak ve Mobilya Son. A.Ş. adına ceşitli kışıler katılmıslaraır. üretimi düşüyor ANKARA tANKA) Bu yılın ilk yansmda termik Bantralların elektrik ureîiminin 1979a göre yüzde ıı oranında daha düşük olduğu belirlenmiştır. Devlet Planlama Teşkilâtı'nın eiektrik üretimivle ilgili olarak hazırladığı raporda, akaryakıtla çahşan termik santrallardaki üre tim düşüklüçünün zamanında yakıt sağlanamamasmdan, kömürle çalışanlarda ise tamir ve bakım işlerinden kaynaklandığı belirtilmiştir. Elektrik üretimine illşkin ilk altı aylık verilere göre, hidrolik santrallarda program hedofi yüzde i'i aşılirken. termik santrallarda aynı dönem program uygulaması yuzde 88.9'da kaimıştır