22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÖRT CUMHURÎYET 25 TEMMUZ 1980 25 Ocak kararları altıncı ayını doldurdu C umhurfyet Ekonoml S«rvtsl 25 ocak karorları oltıncı oyını doldunırken, ekonomik söstergelerın gellşıml, Türk •konomislnın IMF Dünya Bankası va OECD denetlminde. Turgut özal elıyte nereye getdlÖınl de belgelemektedlr. IMF'nln Oç Koşulu olarok bllinen sürekli devalüasyonlar ve taiz oranlarının serbest bırakılmosı vo Işçı ucretlerıyle haklannın kısıtlanmasından llk fkisl kesınlıkle gercekleştlrllmiş: ücuncusünün fsezdlrilmedem eerceklestlrllmesı iein calışmolar yoğunlaştırılmıştır. Bunlaro karşın karorlorlo amaclondığı lleri sürulen gelişmelerden hon gılerı gercekleştırıtebılrnştır; va da en azından hangilerl ne ölcüde gerçekleşme yolundadır. Türk ekonomisini IMF, Dünya Bankası ve OECD gibi uluslararası flnans kapital kuruluşlarına teslim eden kararlar, altı ayda olumsuz sonuçlar getirdi.. OECD, AET, Dönya Bonkasr ve benzerl kurukjşlardan soğlo non dış kredılerin Türk ekonomlslne ne ölcüde doğrudan yan sryabıleceği de tortışmalıdır. Ör neğın bu kredllenn büyük bır bölümünün, krediyi veren ülkelerden yapılacak dışalımlar ıcm kullanılacağı; bu kredllerin yalnızca üctebirınln Merkez Bankası dövtz kasosına gırebıldığl ve genye kalan ücteıkinmse krediyi açon ülkeferın merkez bankalarında bloke edıldtgi bılınmektedlr. Ostelık, dış kredılerin hepsl oynı anda devreye gıremedığın den böluk pörcüfc gelen paralonn yanlış yönde kullanımlorı da sözkonusudur. lara yükselmlştlr. Buna kar$tlık, tum dıssotımlorımızın toplarm, ryimser bfr yaklaşımla 2 mılyar dolar doJaylarında kala caktır. Yopıtan öngdrülerde. Türicıye hedeflenen kalkınma hızına uloşrrok şöyle dursun, yuz de 2'yl bıle zor tutturacok durumdadır. O da, dışsatım tutorının 4 mılyar doları bulması du rumunda. 1980 yılınm ilk beş oyı sonundakı toplam dışsatımlarımız 1 milyar 104 mllyon dolardır. Parosol olorok gecen yılın aynı dönemıne oranla artış gösterdiğl belırtllen bu dışsatım mfktor olarak düşmuş, diğer bır de yışle. reel clarak gerılemıştır. Nıtekfm, ozel sektorün onde gelen kuruluşlannı yönetenler bıle: cGecen yılki mrktarlar tırt turulabılseydl, bu yıl şlmdiye değin 6 rotryar dolarlrk dışsatwn gercefcleştıriHrdt.» demek Uygulamalar işçi, memur, sanayici ve tarım kesimlerinde değişik bunalımlara yol açarken gelişmelerin yalnızca dışa bağımlı tekelleri memnun edebileceği anlaşılıyor ten kendilerinJ alamomaktcdırlar. mosı Icln bır yandon tuketlmln kısılaccğı, bfr yandan da üretirrln artırılacoğı gıbı örneğı gorulmedık bır yaklaşımla karar almmasma karsnm. yılın ılk yarısında sanoyı kapasıte kullanım oranı yuzde 55'e ınmı$ ve 100 temel ürunün 68'ınde uretım düşüşlen çörülmüstür. Oretim duşüslerının hatta d'ir rrolarının başhca nedervyse ızlenen para ve kredı polıtıkasında bulunmaktadır tarofc yOzde 6075 gibl boyub lara ulaçması otgusuyla blrleşerek once kücuk sanoytellerl, ardından da orta ölceklllerl cenderesfne almtştır. Basla Anodolu sorKjyli olmok koşuluyla. tüm kücük ve orta sanaylin tflasın eşığınde olduğu bıtmmektedir. Ustelık, son günlerde, sırtlarmı bırer bankaya dayomamış tüm sartaytciler, kredl bulamadıklartndan yokınmaya başlomıslar ve hotta hükumete bır muhtıra sunma calışma4anno gırfşmişlerdır. Büyük capiı sanavıcller bfte. 25 Ocok Ka'arlan uygulamasının kendılerını ucuruma gotürduğunu ve ekonomınin belıril bırkac tekelın egemenlığine g'rrrek üzere olduğunu gormekte ve Türk sonayıının bu sekılde kurtarılamayacoğındo bırleşmektedırler YORUM İşçi dövizleri: işçi dövizleri ginşl yılın Itk yarısında 586 mılyon dolar dctaylarında kolmıştır. Bunun antornı, 25 ocak karartonnın umduğu Işcl dovızl patlamasının gercekleşmediğı v « gerçekleşmeyeceğıdlr. Düze çıkartmak mı, dümdüz etmek rai? Pinç TAYANÇ £ Dış yardımlar: Turgut özol. son OECD ertelemelerıyle bırlıkte, Türklve've toplam 7 mılyar dolarltk bır olanak sağlandığını ısrarla savunmaktadır. Bu tutann 3 mılvor dolan ertelenen borclardır. Borcların ertelenmesl ılk bakış to blr basorı soyılabılirse de. bugün ödenemeyen borcların gelecekte ödenebileceğı konusunda tyimser olmok icın bir ne den yoktur Nltekım, soz konusıı ertelemenln bır bölümu de oecen dönemlerde ertelenmfş borcların yenıden ertelettinlme slnden kaynaklanrraktadır. % Zamlar: Yılın boşından bu yana. alınon kararlann etkısıyle başiayan zamlar cok yuksek boyutlara ulaşmıştır Bu alanda, soylenebılecek ıkıncı b r olguysa, bazı kuruluşların sendıkal uyuşmazlıkiarı adeta korukleyerek greve gıtmelerı, bu süre ıcınde ellenndekı stokları zamlı fıyatlcrla erıtmelerı olgusunun do yaşandığıdır. 25 Ocak Kararlan'ndon kaynaklanan bazı zamları sıralamakta yarar olabllır: Gübreye yüzde 500. cimentoya yuzde 80 (hâlö pıyasoda bulunmamaktodır), elektrık yüzde 50. otomotiv yuzde 6080, dokuma yüzde 25. 8ivt celik yüzde 11; kağıda yuzde 400. ılaca yüzde 200. ampule yuzde 65... Rakamlan coğaltmak kolaydır. özellıkle temel gıda maddeleri. klra. ulaştırma gıderlerinin hızlı ve yuksek artıslan ücret ve moaşiarıyla gecınmeye calışan kesımlerı daha da kotü duruma duşurmüştur. Zamlar, «Fıyatlorı yukselterek tüketiml duşürür. ondan sonra da üret'mı ortırırız» mantığının ne denlı cagdışı kaldığını kanıtlamaktadır. 0 Yabana sermaye: £ Petrol fatarası ve kalkınma: Gercekleşmedığl açıklık kazo nap dığer blr beklentı de vabancı sermaye Jjırişl konusundadır. Özellıkle tunzm ve ulaştırma alanlarmda yoğun ola rok beklenen yabancı sermaye, Türkiye'nın dengesızlığl ve geleceğıne duyulon guvenden ötü rü gırmemektedtr. £ Para darhğı: T Türkiye'm'n petrol foturtraı oydo 330 mlhyon dolor üzermden yılda yaklaşık 4 mflyor do 0 Üretimkapasite: Ekonomtnin duzlüğe cıkartıl 25 ocak kcrorlo'ımn temel felsefelerınden bın de para arzını denetım altında tutmakîı Bunda başanlı oiunduğu ya da olunomadığı konusunda tartışmalor sürmektedır. Ancak, pıya sada korkunc bır para darlığı yoşandığı da bır gercektır. Nıtekım bu darlık, serbest bırakılan foizler nedenıyle kredi rralıyetlednln de olağanüstü or CRKÎYE'nln ekonomik yapıa. daha 19501i yıllann başında, ke&ın çızgılenyle Batı kapitaHzmiaın yönlendınlmesıne bırakılmış ve tüketım ekonomisinin ılk adımlan dıs yardımlar. borçlar, devalüasyonlarla beslenen bır montaj sanayii ıls at'lmıştı Turkıye, Ikıncı Dunya Savaşı sonrasının savasa gırmemış bır ülkeye sağladıgı tum dövız bo>luguyla ve dışardan hiç kesılmeyecekmışcesine «.1dığı yardımlarla gorunurde buyuyor. sanayileşiyor ve o gunlenn yaygın deyimiyle «nurlu ufuklara» doğru guvenlı adımlarla yol ahyordu. Çok surmedi bu dösten karabasana geçılmesi ve önce 1958 devalüasyonu geldı. Artık dovız kasaları bosalmı; olan Türkiye, giderek artan oranlarda dı; borç yukleri altına giriyor ve hâlâ tuketime yöneIık «kalkmmasmı surdürüyordu. 196O'lı yıllarda baslayao planlı dönem, ulkeye ekonomi yoluyla egemen olmak isteyen çevrelerce tepkiyle karşılanıyor ve «Plan değil plav. sloganı dış» dayalı sermaye çevreleri arasında yaygınlası yordu; planlı dönemle birlikte ışçı sınıfı haklan da toplumsal gundeme geldi ve grev ve toplu sözleşme haklan kazamlıp benlmseniverdi. Artık Turkıye, emeğın «ılabıldığmoe ucuz ve kârlann o oranda yuksek oldugu bir ülke olmamahydı. olmamahydı ama tuketim hâla alabildigince pompalanıyordu. Aynı dönemin ortalannda başlayan «işçi dışsatımı» ulkenın dö\ız gırdılennde önemli patlamalara yol açmaya başladı ve 1970'e gelındiğınde ya. pılan cok yuksek oranlı bir devalaüsyonun ardından, Turkiye'nın dövız kasası, 1950'lenn başındakıni andınr sekılde doldu. Bu dfivizler. uretime yönehk yatınmlara yörtet tllmedl. tuketim. daha da hızlandınlarak surdurul. du ve bu aşamada Batı kapıtalizmı 197374 petrol bunalımına gınverdl. Petrol bunalımı, aslında gelışmiş ülkelerden çok gelişmekte olan ve tum ener li üretimini kara altına bağlayan ülkeleri ve dogal olarak bunlar arasında Turkiye'yl de etkıledı. Ekonoml artık tam bir kısır döngünün içindeydı, devalüasyonlar «para ayarlaması» adıyla güncellik kazanırken dış borçlar alabildigince artıvor. döviz darbo&azlan sanayi üretimının bağımh oldugu dışalımlann yapılmasına olanak tanımıyor, ıç pazar dış pazarlardan çok daha çekici ve kazanch oldugundan dışsatım gerektıği gibi yükseltilemiyor ve bir yandan ödemeler dengesi açıgı hızla artarken bir yandan da iç tuketim ve ona bağlı olarak da fivatlar alabildigince artıyor. Sermaye çevrelennin israrla işçi ücretlerindeki artışlara baflamak istedlkleri. aslında karlann yüksekhği ve dış gırdi oranınm aşınlığmdan kaynaklanan enflasyon, 19"O lî yıllann sonuna gelinirken once ikl hanelı rakamlar» çıktı ve çok kısa bir surede üç hanelılere yaklaşıverdi, oralarda da fazla durmavacak ve uç haneli rakamlarda ilerlemesini surdürecektı. Bugun altıncı ayını dolduran 25 ocak kararlan, aslında Turkiye'nın 30 vıldır uygulayageldıği ekonomik kalkınma modelınm ülke ekonomisini getirdiği noktayı vurgulamaktadır. Kapitalıst kalkınna modeliyle yatınmlar tuketim mallan uretimıne v6n lendirilmiş, üretim içerde tüketıldığmden dışsatım arttınlamazken dışalımlar ve bundan kavnaklanan borçlar alabildigince artmış. dış girdi mahvet İ Q nne bir de yuksek kârlar eklenınce enflasyon tut'iia''.a vacak boyutlara ulaşmıs ve sonunda Turkıye ıH&3 masasına oturmak zorunda kalmıştır. TMF. Dünya Bankası ve OECD gibi ul finans kapital kuruluşlannın ısteklen doğrultusun da. Turgut Özal eliyle aldırtılıp uygulamaya soWulan karariarla Türkiye'nin nereye gelebüeceği beihdır 25 ocak kararlan'nı «bir devrimdır. dıve nıtel» yebilen Özai kararlann uzun dönemde etkisini çöi terecegini ve dortbeş yıllık bir süre içınde ekonomınm du?lüğe çıkacağını savunmakta ve «özvpn» Is temektedir. Oysa, kararlar ve uygulamalannm kesınlıkle ortaya çıkan ilk sonucu. bunlann tumüvla emekçi kesimlerin zaranna olduğunu kanıtlamakta/ dtr.. Difer bir deyişle ekonomi aynıyla son 30 yılda yurüdujü yolda yürütulecek, ancak «tanh tekerrur ettirilirken» iş ışci hakîanna, emekçi kesimlerin geKr böîuşümündeki paylannm arttınlmasına geîdiğınde Batı'mn istediği kurallar uygulanacaktır. Bu durumda, istenen «özven» kimın yarann* kimler tarafından venlecektir: Kuşkusuz Özal mantıgıaa göre özvenyi verecek olanlar emeklenyle geçineo. maas ve ücreüennin dışında gelirleri olmayan ve her ay başında vergileri bordrolardan kesilen kesimler olmahdır. Başbakanlık Musteşarhğı ve DPT Musteşar Vakilliği'ne getirilmeden önce, sermayenın en guçlü örgütü olan MESS'in başkanlığmı yapan ve daha sonra da yayınlattıgı bır genelgede işverenlere «sendikalaşın. sendikamz olmayan iskollannda da sendikalar kurup birleşin» dıyebilen OzaJ'ın başka turlü düşunebileceğini varsaymak «eşyanın tabıatına aykın» olacaktu:. Nitekim daha ilk alU avda DPT fiilen ortadaa kaldınlmış, Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Plânı rafa konmus, uluslararası finanskapital kuruluşlannın istekleri bir bir yerine getirilmış ve sıra şimdl lerde işçi smıfı haklannm. kısıtlanmasına ve kaza nılmış haklannın ortadaa kaldınlmasına gelmiş gibıdırBuna karşın. ne dışsatunlar istenildigl ölcude arbnlabilmıs, ne işçi dövizi girişlerinde ve yabancı sermaye yatınmlannda düşlenen patlamalar ger çekleçmiş, ne tuketim gercek anlamıyla kısılabilmiş, ne üretim ve sanayi kapasitesi arttınlabilmiş ve de üerl süruldüğu gibi enflasyon gemlenebilmiştir» Bu koşullar altında. uygulamalar zengtoln daha zengin ohnasına, maaş ve ücretlerfyle geçin mek zorunda kalanlannsa «geçınemez» duruma düşürülmesine yönelmekte ve akla bir soru geörmektedir: «Sakın amaç ekonomiyi duzlüge çıkartmak ka dar emekleriyle geçinenleri dumdüz etmek olma«an? • Kenan MORTAN " ZMIR Erdoğon Demlrdöğen blr kücuk sanakara demlrcıliğe dayanıyor. Uc cocuğu ile Türkiye'de ılk kez patates sokme makınasının yapımını gercekleştırmış. 7O'II yıllar sonrası patatesın mutfağımızda onem kazanması patates soküm mokınasının yapımı İle başlryor. Bu makına ithal benzerlenne gore yiızde 100 daha ucuz. Soküm makinosının Turkıye'ye özgü uygulanmış yanları pek cok. Demırdoğen'lerın yıllık clrosu 2 2 5 mılyon llra cıvarında. Ozetle, Demırdoğen'ler Anadolu sanayıı dedığımizın tipık btr örnegl. 25 ocak kararlanndan sonra bu üretken ınsana ne verebıldık? Banka kredısı desenlz artık yok. Cunkü, cFaız serbestleştlrflmiştir» Dağıtım Sısteml desenlz o da öyle. Eskıden tarımsal oletlerln dağıtımı, kooperatıfler ve Zırai Donatım örgütu aracılığı ile yapılırken, <Dağıtım serbestısı» dıye uygulama durduruldu. Aletın yaygınlaşması İcın I50 yaşlarında yıcl. Gecmışı, ÜRETİM VE KİT'LER ÇIKMAZA SOKULUYOR tanmın planlonması gerek. Oysa. (Tanmsal kesımın desteklenmesıne son verllecek» dıyerek tarım cezalandınldı. Buyük bır olosılıkla bır aracı flrma yokın günlerde bu aletl gümrüksüz uygulamadan yorarlanıp İthal de edecek, Demlrdöğen'ler de, cBiz de bundan sonra üretlmcılık değıl, tamırcılık yaparız» dıyor. KİT'LER Uretken Insana hlc btr şey kotmayan 25 ocak kararları şimdl de «Kendi yaflryla kavrulsun> diyerek KIT'lerı ortadon kaldırmaya yoneldl. Oysa Demlrdöğen gıbi uretıcl Insanı Türklye'da yetlştıren okul KİTIer. Hatta dahası Prof. Soysol'ın dediğl gıbl, «Türkiye de devletcllık çok Iş yaptı. Ama yaptığı en büyuk Iş şimdlkl 6zel keslmln öretılmesıdlr» sözleri. koca gerçeğl ne güzel irdelemekte. Kurdun govdeyl Içten vemesl glbl kısa vadell hazıne avanslarını kısıtlayarak gün gelecek bu kuruluşlar işçılerine ücret blle odeyemeyecek, sonra da Istenen Işci tasfiyesl kendılığınden başlayacak. Türklye'de özel kesım Icln kaynak. yetışkın Insangucu ve gırdl sagiayan KITIertn devrt gercekte hlc bır zaman düşünülmüş değil. Prof. Yaşo, bir calışmasında DP dönemırtde KIT'lerln devrl yasa tasansının hic bır zaman Mecllslerden gecmedlğinl anlatır. Ama ylne de devir derseniz bır fkl kesim wr. Sut ve tekstil, bunların başında gelmektedlr. Oysa süt fabrikalannı özel keslme devredecek cHursanız sonuc şımdlden bellıtJln 01 ya? dlHmindeki cocuk ölümlerl tez zamanda ikl katına cıkocaktır. Altı ayın sonunda. tBırokınrz yapsınlar, bırakınız ezsinler» felsefeslnden kaynaklanan progrom oşağı yukarı başarıya ulaşmıştır. KİT'lenn uretım kapasıtesınin ancak yüzde 55'l kullanılmıştır. Şamaroğlanı orneğl her fırsatto KIT'lere yüklenenler, öte yandan KIT gırdılerınl Indınmlı kullanmakta, KIT'lerin gercek üretım programını ıse hançerlemektedır. MKE'nın hassas celık üretımlnın Dunya Bankasına taohnOt mektubu verllerek durdurulduğu gunleri yoşamaktodır Turkıye. Bunaııtnn Ka mudan kaynaklanmodıği, güne$ın balcıkla srvanamaması gıbl ccıktır. Sorun, KİT'ler değıldir. Ofuy montajcı sanay) anlayışı Ha gerceK sanayi arasındaki gızll saiioşıan doğmaktadır. Montaj sanayllnın modelı Brezllya'dır. Denendiğl lc'n kolay ve taklitçt blr yoldur. Ve bu yo! kücük ama gerçak sanayicl Erdoğan Demlrdöâen ve onun glbl bfnlerce üretken Insanı meşln körüöun arkasındakl potadan alıkoyduğu Icln cıkmaz bır yoldur ^ Enflasyon: NASIL DEÖERLENDIRIYORLAR? Prof. Ergin: Tamamlanmamış tablo ^ «Türk ekonomisinin tehlikede olduğunu S.O.S. raesajları ile dünyaya duyurarak temin edilraiş dış kredilerin geçici ferahlığı şu dakikada gerçekleri örtüyor..» Son zamlorda flyat artışlorındo durulma gozüktüğu ve enflasyonun yıl sonuna değın yuzdo 55 duzeyıne Indırileceğl soylentılen resml ağızlarca da doğrulanmaktodır. Oysa. yap1lan olcümiemeler, yıl sonuna değın her şeyın tom anlamıyk) yolunda gıtmesi durumunda enflasyonun yüzde 93'un altına düşemeyeceğını vurgulomokta: bu oranın elvenşsız koşullor yüzünden yüzde 130'lan bulabıleceğıni de ortaya koymaktadır. İşçi ücretleri: Bu aroda, işcl ucretleıinln reel rakamlarla yuzde 6 5 genledığı de bılinmektedır. Enflasyonun temel nedenının işcl ücretlerindeki artış olduğunu duşunen mantık, dışardan gelen baskı ve ıstekler doğrultusunda, son günlerde ışcı haklannı kısıtlamaya ve kazanılmış hakları da gerl almaya çalışmaktadır. Bu amacla lokavt uygulamaian yaygınlaştırılırken, bir yandan da grev erteiemelerıne hız verılmektedır. ' Sanayiciler: Başarısız uygulama % «Ekonomide bir karar almak, bunun biitün dertlere ilaç olduğu anlamma gebnez..» nmhuriyet Ekonoml Servlsl 25 ocak kararları komasund» sanayiciler, kararlann olumlu olduğunu ancak uygulamanın başansızlıjfr nedenıyle hedeflere vanlamadıtmı soylemıslerdır. • Sanayi Odalan, Türkiye Ticaret Odalan ve Ticaret Borsalan Bırliği tarafından hazırlanan üc aylık ekonomik raporda «henüz gercek bır uretım artışı saglanamadığı» belırtilmıştır. Raporda 25 ocajc tedbırlennln ilk sonuçlannın kendını hıssettırmeye başladıgı, enflasyonu önleyıci kararlann ısabeth oldugu ancak uretımde gercek bır artışın saglananoamış olduğu halde ıthalattaki tıkanıkhgm gıderilmesı ve emısyon hacmının artışının %1O.6 ile sınırlanmış olmasının kısmi iytleşmeye yol açtıgma değınılmiştır. • Bu konuda, Istanbul Sanayi Odası Yonetım Kurulu Başkan VeklU AJi Coşkun ıse 25 ocak kararlarmı alınmausı gereklı kararlar olarak gördugünü soylemış ancak ekonomınin çok yönlü bir olay olması nedenıyle bu kararlan n iç banşı sağlayacak yasalar ve sosyal adaletı gerçekleştırecek vergl yasalannm çıkarılması gerektigini söyleyerek bunlann gerçekleştıribneHiiş ohnası nedenjyle kararlann tam etkisinin ahn C madıguıı belirtmıştir. Flyat düşüşleriade açık ve iyi sonuçlar alındıgım ancak para ve kredi konusundaki önlemlenn sınınnı çok iyi çızmek gerektigini vurgulamıştır. Bu yönde tedbır alınmazsa uretunm durma noktasına geleceğini ve tedbırlerin olumsuz sonuçlanacagını söylemıştır. • Kararlan olumlu olarak yorumlayan Istanbul Sanayi Odası Mechs Ba> kanı Ibrahim Bodur da göruşlerini şoyle özetlemiştir. «25 ocak kararlan ekonomlnin içins süruklendiğl durum ıtıbariyle ftlınması gerekli karari&nu. Alınmış olması olumludur. tKonomide bır karar almak. bunun bütun dertlere ılaç oldugu anlamına gelmez. Çunkü ekonomıyı yaşayan, durum ve şartlara gore ayarlamak gerekır. Bu yola gıdılmedığınce, gereklı duzenlemeler yapümadıgı takdırde çok isabetli olan ba kararlardan istenen netıce ahnmayabilir. Bu kararlarU Ügüi değısıklikleri yapılmasını arzu edilen hedeflere varma açısından zaruri görmekteyım. • Istanbul Ticaret Odası Yönetım Kurulu Başkan Vekıli Yaşar Onal da kararlann olumluluğunu belırterek vergı yasalannm çıkmamıs olmasının olumsuz olduğunu belirtmıştır. Uygulanamayan kararlardan örnekler veren Yaşar Ünal «25 ocak kararlarmı uygulaması kolay, pratıkte geçerli tedbirleıie takviye etmek gerekir aksi halde iyimser olmamız mumkün değıldir» demiştlr. ^ Tanm kesimi: C umhuriyet Ekonoml Servlsl Demirel hükümetlrtln 24 25 ocak kararlarının 6 oylık değerlendtrılmesi konusunda duşüncelerını aldığımız Prof. Dr. i^eridun Ergın goruşıermı şoyle acıklamıştır cAltı aylık sonuçlar, tamamlanmamış bır tabloya benzetılebılır. 25 ocak kararlarının etkılerı henüz ofuşum halındedır Ve bıianço cıkarmak icın zaman erkendır. •Geçırmekte olduğumuz ıktısadı bunalımın belirgın karokter cızgılerl tumuyle 1981 sonuna doğru su yüzüne cıkabılır. Ancak o zaman ışlenmış ağır hataları düzeltmek ıcm cok gec olacaktır. Turk ekonomisinin tehlikede olduğunu SOS mesaıları ile dunyaya duyurarak temın edılmış dış kredılerin gecıci ferahlığı şu dakikada gerçekleri ortmektedır. Dış kredılerle gelen toze dovızın Türk lırası İle sotışı bır süre ıcm emısyonu frenlemış ve fryat hareketlennı dızgınlemıştır. Onumüzdekı donemde bu gecıci ferohlığm kaybolması ile dovız darlıgmm ylne şıddetlenmesı ve enflasyonun hızlanması beklenmektedır > Prof. Dr. Feridun Ergln, 22 temmuz 1980 salı günü ertelenen dış borcların ekonomıye etkısı konusunu da, «Dış borclar ana para ve faiz taksıtlerl dış ticaret gellri ile başabaştır. Erteleme Ithalatın btr süre daha sürmesın! sağlayacaktır. Ancak bugun borclannı ödeyememiş bir ülkenln gelecekte de bu borclannı ödeyemeyecek olması borc bulmayı tehlıkeye duşurOn şeklinde özetlemıştır. Turkıye'nin bugünku dummunu 1920'lertn Almonyasma benzeten Prof. Feridun Ergin. aerekcelerinl şoyle acıklamıştır. cVergl geliıierlnin harcamalara oranı endlşe uyarv dıracak derecede gerilemektedir. Destekleme alımlanna bu yıl emısyon kaynaklanndan 10 milyarlarca lira ödemek gerekecektır. KİT sorunu askıda bekletllmektedır. Memur ve emeklılerın aylıklarını ödemek Icln dohl Merkez Bankasından avans istenmektedir. Kamu sektörünün büyüyen fınansman açığı parolellnde özel sektör de Merkez Bankasından glderek artacak hacımde kredl tahsıs etmek eğılıml güçlenmektedlr. Bunlar emisyon uzerindekl baskının büyümekte olduğunu ve bellrll blr noktadan sonra yenl para bosılmasının korkunc boyutlara erlşeceğlnden korkulmaktodır. Gerek sosyal gerglnlikler ve gerek ekonomık dongeslzlik. model tahlıllennde 1920 Almanyasının sorunlanm andırmaktadır.» Tanm keslmınde uygulanan oldukca yuksek taban fıyatlan, Turgut Özal'ın bır sure önce acıkça soyledığı gıbl cmassedılmış» ve üretıcının alacağı olan 12 mılyann yalnızca 5 mılyarlık bolumu Toprak Mahsullerı Ofısıne venlmıştır. TMO' nun 38 mıiyarlık aiım yapacağı belırtılmekte. ancak üretıcının ne kadar para alabıleceğı askıdo tutulmaktadır. f | Sonuç: Yukardakı göstergeler koranlık bir tabloyu gozler onune sermektedır. Bu tabio. bır anda ortayo cıkmıs değıldın yıllar suren uygulamalar ekonomıyı bugüne getirmış bulunmaktadır. 25 Ocak Kararları'ysa bılınen ve düşülmüs hatalarm bır kez daha ve daha ağır bıcımde yınelenmesınden oteye gecemeyecektır Nıteklm, son haftalarda özellıkle Başbakan Demırel'm Özal tarafından oldırtmak ıstenen hatta aldırtıKmış olan bazı kararlora karsı cıkmaya başlaması «polıtik kay gılark» da olsa, kararlardaki İlk catlağı sımgelemektedır. 25 Ocak'ın üzennden tam d t ay geçmış v e uygulamalar ycpılmıştır; yapılmaktadır. A I H nan sonuclardon, kısa ve uzun donem göz önünde tutularak emekcl kesimler de. gercek sc~ naylciler de, tanm üretıcılerl de ve hatta kararlan başlangıcta lctenlıkle destekleyenler de memnun değıldir. öyleyse, uzun dönemde çıkılacağı llen sürulen düzlük kımi memnun edecektır; dışa bağimlı, çokuluslu şlrketlerle yakın tşbirliğl lclndekl yerti tekellerden başka memnun olabılecek kım kalmaktadırZ Petrol İş: «Yük, çahşanlarda» ^ «Verilere göre yıl sonunda fiyat artışlaruun yüzde 150' ye yüksehnesi bekleniyor..» umhuriyet Ekonoml Servtaı Demirel Venlere göre yıl sonunda %150'ye var ması beklenıyor. Faiz nadlerinin serbest bı rokılması ile bu ortış dana da hızianacoktır. • Alınan kararlann ocıklonmayon an cak bızce temel nıteliğl ucretlerln dondurulmosıdır. Gecen altı ay lcerisinde bu ilke toplu 8özlesme koordırvasyon kuruiu, TİSTerın süruncemed» bırakılması, kıdem tazminatlan ve bırtkmlş işcl alacokiannm taksite bağlanmosı glbi yoltarla hayata geCirildL Bu tedbirlerln yanısıra demokratık hak v« özgürlüklerl kısıtlayan bir tokım baskı yasolannın tezgahlondığını görmekteyiz. Bu tedblrlert savunon tekelcl sermaye gruplarının destektediklert bu Iktidar işboşından uzaklaşmadıkça. gelişmelerin kötö leserek aynı çizgıde surmesl kacınılmaz Oörönüyor.» C hukümetı'nin aidığı ekonomfk önlemlenn ağırlaşan bunalımın yükünü calı şan sınıflara yuklenmesı hedefıni güttüğünü söyleyen Petrol • Iş Genel Başkanı Cevdet Selvı, kararlann üstünden altı ay gecmesinden sonra bu yargıkınnın kanıtlondığını söylemıştır. Görüşlerini şoyle özetlemıştır. «Ekonomik durgunluk ve Oretlm duşuklüğu tarıhteki en alt dözeye Indl. Grup halinde Işten cıkarmalar sonucu Işsızlık arttı • Ryatlar genel duzeyl anormai artışlar göstererek %SS boyutuna uVJstı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle