Katalog

CUMHURÎYET 27 HAZİRAN 1980 * • • » DOKÜZ Kırşehir'deki ~~ (•aştarotı 1. Sayfoaa) |mda, Malıye'de memur olarak eaJısan Yılmoz TürKer sıighiı saldırıya uğrayarck can vermiş tir. Türker'ın, sol gorüşlu oldufiu öne sürülmuştur. Olayların büyum»sı kgrşısmda Jandarma Alay Komutanı Albay Suat Sönmez, sokağa çıkma yasağı ılğn etrpıştjr. Daha sonro kente gelen Vall, Iç şierl Bakanını arayarak olaylgrı bıl. dirmıştir. İçişleri Bakanı Gülcugil'ın daha önce kendısını arayan ÇHP'lüere «Vali gelınceye kaaar durumu idare edın. Voli de beni gelınce arasın» dediği ve faşıstlerm saldırısını onemsamez bir hovg içinde konuştu Öunu öne 6ürüimuştgr. Aşıkpaşa mghgllesind» olgyı yaşayonlar «Faşistler, sol görüşlülere saldırıyordu, herşeyi kırıp geçıriyorlar. kurşun yoğdırıyorlardı. Bu mahallede olum olmoması. bir landarma ossubtı yının yönetlmindeki 1015 jan« darmanın yoğun gayretleri sonueudur.» demislerdır. Türkoş'ın. gecen hofto Kırşehir'e yaptığı gezıden pek momnun ayrılmaaığı, bunun uzer.ne de Eğitım EnstıtüBünde okuyan fastst gruplgrın, sınav sonrgsı memlekotlerine giderken bu olgy lorı tezgâhladıkları ve Kırsehır'l 4e •Kurtgrılmış Bolgetlere kotmgyı amgçlodıklân belirtiîmis. t)r. Sokağg cıkma yasgğının dğn de Surdürülmesı üzerıne kentte ekmek sıkıntısı başgosterm ştır. Oiaylarla ilgıli olarak 10 kişinin gozaltına alındfğı belirtllmıştir. Kırşehir'deki olayların boşını, bundan bir süre önce Valinln eglunu döven, artcak Vali 8arıoglg tarafından «lı öpülerek erffedılen «Memekı adlı faşistın yönettığl söylenmektedir. ÖLÜ BULUNDU TRAB2ON Hos mevkli civa nnda*l VSE'ye ait inşaat hallndeki egıtım tesislerinin alt katınöa, VSE'de gecıcı elcrak çalıson Hasan Ayyıldız (30) eldurülmuş olarak bulunmuştur. O» lay yerinde 3 edet boş kovanlg. 5 adat mermi eakirdeğı ale gee mıs. oloyırt siycsı yönünün bulunup bulunmacığını araştırıloığı belirtılmıştiF. OAZİANTEP Mehmel Guler OBlı Eğıtım EnstıtüEü oğrenclai, Günaldı nr.ohallesınde kendilerine ait bakkai dükkanı önun* de silahlı üç kişinin saldırısı so nueu ağır yoralanmıştır. ©|gy 8ıra6inda, yoldan geçmekte elan 1â yosında bir kız cocuğu da sakan kurşunlardcn yarakınmıştır. KONVA'DA OLAYLAR KONVA Hükümet konağı10 60 metre meeofedeki CHP Konye rl binası enceki gun top lanan bir grup tarafından sarılmış. ancak emniyetin hgberdar edilmesi üzerine doğılmıştır. Oloy sırasında perti binasına gelmekte oien Merkez ilçe Genelik Kolu Sekreteri Abdul'ah Kart, kendisıne saldırılmak istenmesı üzerine il binasına sığın rnıçtır. • Selçgk Üniversitesı Edeblyot Fakülteşı önünde toplcnan sağ görüşlü bir grup, slogan otarak Dekan Prof. Yusuf BorBal'm iştıfasını Isteyen slpganlar atmıştır. Grup daha sonra bir olay çıkmasıno meydan verılmeden dağıtılmıştif. • Konya Sağlık Müduru İhsan Baypolct. önçeki akşam beraberinde oğlu otduğu halde Işınden çıkarken, bir grubun saldırısma uğramış, başınq ygrjlan sopa darbelerıyle yaratanmıştır. • Seydışehir'de Muqrr.mer Kalkan adlı genç, eflehlı saldırıda yaralanmış, olayla ilgıli 5 kişinin arandığı büdirilmiştir. • Ereğlı'de Nevriye Aygıc'ın evi kurşunlanmış, Ermenek Balediyesine a>t ftarU içindekı eay ocağı da kimlıği bilinmeyer kişilerce ateşe verilerek yakıimış tif. ÇATJŞMADA ÛYD 2. BAŞKANI ÛLDÜ KÜTAHYA Karayotiorı sem linde fki §rup OFflsında cıkan eatışmada, Ülkü Volu Derneği 2. Başkanı Salih Zincir öimüş, sqğ gerüşlü Vşyşel Eraelan ile Sfll gorüşiu Cahit Diier ağır ya rglaRmışiafıjır. Yorolılar, Kğtah ya Daviet Hastanesine kgldifil mış ve olayia ligılı 6orgştgr> fngyo başlgnmıştır. Olay yerjn aa yspılgn oramaĞa £ adat 76S rnm. çopmda tabonca, 3 şoF|ör, 8 merrrıi kovanı ıle 1§ eiie pecirilmıştir. ŞİİRT Botman'da davriye görevi ygpan asayiş ekibi, Uas tşne çflddesinden gecerken silahlı saldırıya uğramış, kışa §uren şilghlı cstışma eânunda guvenllk kuvvetlgrına ateş gr çotı Selçhatin Baysal adlı kışi eiâ elsrak ele geçirılfnıştır. SOL GÖRUŞLÜ M€MUR OLPU8ÜLDÜ CORUM « Faşistler tarafın> dan onceki gün feaeırılan SSK Hastanesı memurlanndan sol gofüşjü Necatı Goktaş ın tabanca ile öldurülmüş cesed1, ElvORçelebi Köyü yakmlarında ^ir su kanalınaa bulunmuştur. Faşistlerın kurtarılmış bbıgesl 0urumunda bulunan SSK HaslflRB6inde calışmaktg olan Nar cati Göktaş, Çorum'da bir sura ence raeydaRa gelen eloylar aar. soBFa gereve gideflasdiği (ein rapof elmış, ropsru Ditlığl halde gerevine döRmeyi^i özarine aranmasiRa ksrşın bulunamamıştı. {Söktsş'ın Sunguflu'nun AkpiRcr ksyünaeR otduğu vs âldüfutduğü yşr elan ElygnŞİLAHLI CATIŞMAOA Ö Ü Ü Erbakan (Bosiarati 1. Sayfotf*) CHP liderı bu goruşmesınae. son dakıkaya kaaar kesin bir şey soylenemeyeceğını AmerıKaıı gazetecıye açıkça beiırtm»kten gerı kalmomışu. Bg »on dakıko; eelacek cor şomba gunu ogladan sonra üçe beş kaladır herhalde. O gun. o saatte Mılet Meclısı Genel Kuruiu hükumstın yazgısmı b% lirleyeoak oylgma içın bir argya geiecektır. Ve o saate kadar MSP Grubunun ne yapaca ğı ister ıstsmez bekleneeektir. Başkentın polıtıka kulislermde şımdılık genel kanı, Erbakan Hoca'nın dolaylı yollardan da olsa Demirel hükümetıne desteğını surdureceğı yolundadır. En tepedekı MSP yoneticılerıyle bızım yaptığımız sohbetler de bu genel kanıyı destekler nıtelıktedır. Ancak, Seıametcılerın bu ko nuda yine de bir açık kapı bıraktıkları dıkkatı cekıyor. Ozeilıkıe onceki gün cok üst duzeyde bir MSP yonaticısı ila yaptığımız sghbette, Erbakan Hoca'nın pozorlık kapısını CHP' ye açık bırgktığı jzleniminı edındik. Egor MSP lıd»ri ut çımlere kgdar bir «geoış dön©. mı» hukumati konusunda kendı gzlemlerıne bir öicüde yokın bir hukümst fermulünda CHP ıle uziaşabilirse çarşamba günkü oylama, gena.1 kgnının aksıne, Demirel hukumatinin so nunu nokUJ'ayabılır. Ama bu hükümet formülü n» olabılır? Bu soruya Selametçı üst duzey yonetıcılenyle yaptığımız gorüşmelerde net bir ya mt oigbıldıgımızj soyiemek guc tür. «Milli çozüme uygun bir hükümet» modelı ortaya çıkmodan MSP'nın Oemirel hükü metmi duşürmeysceğinl oğlllorından sürekli duymak mümkün. «Tek başına bir MSP hü kümeti de olur» derler. Hatta «Erbakan • Bgşbakan» sloggnı da çok hoşlarına gıdıyor. Ne var ki, her ikı formülün de güncei koşullorda gaeerli olamayacağını değerlendırebiiecek kader sağduyu sahlbidır ler. Onun içındır kı, yenı bir hükümet pazarlığını yalnızca bu değındiğımız çizgilerde yürütmsye kalkışırlarsa, o zaman, MSP yonetımının ipe un ssrdiğıni söylemekten baska çare kalmayaeak. Ancak her çıkışın politikada bir pazarlık mar|ı taşıdığı gozonünde tutulursa, o zaman meseleye bir başka açıdan yaklaşmak mümkundür. O da. MSP'nın CHP ile bir hükümet pazarlığına acık kapı bıraktığı dır. Nıtekım, oneekı gün çok üst düzeyde bir MSP yoneticisı ile yaptığımız sohbette boy la pır izlenım edındık. Bunun sactaoa bir izlenım, hatto ypn>lış bir izlenim olarak kalması olasılığı da haylı yüksektır. Çünku MSP konusunda deneyımlerimız bynu goşterıyor. A> ma yine de bu izlenimimiii ak taralım. Milli Selamet yönetimı önümüzdeki çarşamba gününe kadar gsçecek sürenin önemini durmoksızın yinelemektadır. «O güne kador kapımız ağzına ka dar açıktır» diyorar. Bu sözlsriyle ozellikle CHP'ye göz kırp tıkları belli oluyor. Bir pazarlık bekleyişj İçinde elduklarını doğru, yanlış hıssettinyorlgr. Ve tjıyorlar ki: « Eğer, dgha iyl Wr hükümet formülü bulunamaz ve da Demirel hükümeti de yerinda kolırsa, parlamento 5 hoziran 1981'e dek kilitli kalacaktır. Tür kıya bir yıl daha bu hükâmetin zulmü altında inim inim inİ9yeeektır. Ve bunun sorumluluğu bize ait olmayacaktır.» Bunun sorumluluğunun M3P* ye ait elmayaeağını düşunmek tobiatıyla olanaksızdır. Pazarte si gunü Meclis kürsüsünde De miffl hükümetine MSP şÖ76«« sünün verıp veriştırmesinden bir gün sonra MSP Grubunun iKfidgr partısıne desteğini şu, ya da bu biçimde sürdürmesi Milli Şslametçileri bu sorumlUT luktan kesin olarak kurtarma» ygcaktır. Bu konuyu gecelım., Eğer MSP, haziran 1981'e dek bu hukurnetın yerinde kal masını ylke cıkarları açısından zargrlı görüyor ise, o zaman örneğın, erken s3Cima kadar bir kışa şureii hükümet formülyne ne dıyecektır? Bu soruyg dg Şelgmetcı yönetiçiier, «Ngsıi bir hykümet?» diya karşı? |ık veriyorlar. Sohbet sırasında, «Sadece Ulaştırma, İçişlsri ve Adglet Bakanlıklarının 6eÇirr) sırasında önem taşımadığını, Milli Eğitim, Bayındırlık, Ormon ve Kpyişleri Baksnlıklar rmın dg ygşamsal olduğumj» vyrgulgdıklan dikkatimizi çekti... MSP'li üst düzey yönetlcileri Ile yaptığımız sohbetlerde, Se lametçılerın yeni bir hükümet pazorlığı konusunda özelliklo CHP'ye dönük olarak kapıyı açık bırakma çabasında oidukIgrını gördük. Bu belki da ipe un serme taktiklerınin bir par cgsıdır. Bu olasılığın büyük pldı^ğunu teslım etmek gsrskır. Tabiatıylg bu işin bir ygnıdır. Hglk Partisı eephesinin yak laşımı ne olacaktır? Grubu dar madağınık CHP'de, yöHetimiH bu konuda umut besledi#in» t lişkın fgzlfl bir belirti elduğu nu şöylemek \sq mümküfl deŞimdilik, Demirel hukümfitir nln eiyaeal varlığım sürdürees? ğm? Ilişkin genel kanı, politlka kulislBfinda gecarliliğini ERKMEN (Baatarafı i. Savtodo) temlnln 60 bine ulaştığını ve bu durumun Alman ekonomik ve toplumsal yaşamını derinden etkiledığini belirtmiş sıyasoi sığmmg hokkı isteyenlere Alman hükümetince yapılan ekonomiK' vardımm Alman büt cesinin sınırlarını zorlamaya boeladıâını öne sürorek, itteklerln yüksek olduğu üo ülkeyi dikkgt alorak bu Ü ülkevi vize C zorunluğu kapsamına glmıştır. Karar dün Türkiye'ye resmen büdirilmiştir. GEN8CHER ERKMEN GÖRÜŞMESİ NATO Bakanlar Konseyl nedeniyle Ankaro'da bulunan Alman Dışişleri Bakanı Genscher İİ6 Türk Dışişleri Bakanı Hayrettin Erkmen dün sabah kahvaltıda bir araya gelmişler ce ozellikle vize sorununu görüşmüşlerdir. Bir buçuk saat suren Gensc hfr • Erkmen aörüşmesi başIgrken olumsuz bir havanın es tiği gözlenmıs, Genscher'in cinglliıce mi yoksa Fransızca mı konuşalım ekselans? soru suna Erkmen, qsık bir yüzle, «Siz Almanca konujun, ben Türkça konuşapağım arkadgşlar çovirirler» korşılığını vormiştir. Görüşmeden sonro acıklama vapan Oenşcher şunları sgylemişitr: «Vize karannın gerekeesı ortadadır. Siyaeal Siğınmg jttek' lan Alman hükümetinln gücünü aşmaktadır. Alman ekono misine yaptıkları katkılardan do layı Türk işcilerıne teşekkür borçlgyuz. Hemen belirteyim ki bizim aldığımız karar Türk Alman dostluğunu etkilemez, Vize zorunluğu ekimde başlayacak. Aneak, viza dı»md0 baş ka Idart gnltmler OİUP olmadığı konusundaki görüşmeler icin iki ülke arasında temaslar da derrtol baslayacak. Bunun nedoni vızeyl daha ilerde kaldır mak icindır. Ne vgr ki ekime kadgr. yani vizenln başlayocağı tarihe kadar ikili görüşmelerde idari önlem kongsunda Öpemli adımlar atılacgğını san mıoyrum.» ERKMEN'İN SÖZLERİ Görüşmedsn sonra Hayrettln Erkmen ise sunları söylemıstırı «Almanya'nın koyduğu vize zorunluğu Türk Alman dostluğuna sığmaz. Almonya bu kgrgrı iş ararna şaıkınin yel ao tığı tgleplerden doğan siyasî iltica hokkına pağlamaktodır. Bize vize uygulamasınm iltica taleplerinin önlenmesinde yete rince etkili olacağına inanmıyorum. Bu uygulama yerine ko nulabilecek başka tedbirler de vardır. Viza uygulaması orglarında Türkiye'nm de yar eldığı yalnızca üc ülkeye değil de, bütün ülkelere uygulandığı tak dirde Turkiye'njn bgng hiçbir Hirazı olmaz. İltıca ialoplerinın vızeya Doşvurulmasındon önee Türk Alman yetkililerı atrafın don ortaklgşa alıngçgk idari tedbirler de cözümü mümkündü. Bu iltica hakkının önlenme şı mumkündü. Vize uygulomosına geçılmeden önce idarî ted birler üzerınde derhal gârüşmelere başlayacağız. Bunların Oyrıntılon gorüşmelerde ortaya eıkaoaktır. Ancak bunlardan birisjni biz şimdlden uyguluyaruz. İltica isteyenlerın vatandaş lıkları devam etmekle birlikte ifCi pasaportlarım iptal ederek kendilerine bu belgenin sağladığı hakları ortadan kald:rıyonıx. Ayrıca iltic a talep edenlerin gösterdikleri gerekceleri de ecıklıyoruz.» Erkmen Almanya'nın vize zorunluğu koyması karşısında Türkiye'nin nasıl bir tavır alacağı konusunda sorulgn bir soruya şu karsılığı vermiştir: «Almanya'nın hareketimn gerekçesj ortadg. Biz de vize ko yarsak bu 19 buradg kapanır. Amac Olmgn yanlış karann dü zeltilmesidır. Biz bu yolo gitmeyecağız kgldı ki siyasf iltica talepleri ortada Iken, Almanya'nın karannın gerekçesi doğrultgsundg haşmane bir ha reket görmüvoruz.» Konuyla llgjli Dışişleri Bakan lığı'ndan olınon bilgilere göre. asıl sorunun Almanya'da uygulanmokat olan «göc yasası >ilkelerinde yattığı bildirilmektedır. Siyasal sığınma hakkı isteyenlere bu yasa hükümetin 7 yıl süreyle ekonomik ve sosyal yardım yapma yükümlülüğü vermektedir. Doloyısıylg Alman ya'daki bu yasa yürürlukte kal dığı sürece, Türk yetkilileri «Bu yönde alınacak herhangi bir önlemin, bu vize de olsa, geçerli bir önlem olmayacağını» one sürmüşlerdir. TÜRKİYE'OE 6A8IN ÖZGÜRLÜÖÜ Öte yandan Genscher Erk men görüşmesinden elde edilen bilgilere göre Almanya Türkiye'dekı yabancı gazeteçilere tg nıngn basın özgürlüğü konusunu gündeme getirmiştir. Öne sü rüldüğüne göre bundan bir süre önce Almanya'nın bazı gazete ve dergılerinden Türkiye ye gelen gazetecilere Türkiye ropörtaj iznl vermemiş, ygbanvı gazetecılerin Doğu Anadolu' ya gitmeleri engellenmiştir. Konu gazeteciler tarafından Alman Dışişleri'ne yansıtılmış, AJ manyg Türk Dışişleri katında bu yönde girişimde bulunmuştur. Ozetlenen izin sorununun dünkü Erkmen • Genscher görüşmesinde Alman Bakan tara. fından dile getirildiği, buna karşı Erkmen'in tTürkiye'de ba sın özgürlüğü konusunda herhapgi bir kuşku yoktur» dedığ| Öğrenilmiştir. ceiebi köyünün de faşistîertn kurtarılmış köylerinden olması, kaçırılmış olduğunu kanıtlamaK tadır. İŞKENCE İDDIASI Bir süre önce mtydana gelen olgylarla ılflili olarok gözaltırıa alınan ve daha sonra da tutuklanan Alı Kurt adlı yurttaşa işkence yapıldığı one surulmuftür. Ali Kurt. kendisimn, sorguda görevlı olmayan Ekrem ve Nevzat adlı polisler tarafından işkenceye tabı tutulduğunu iddla edorek Sovcılığa başvurmuştur. Savcılıkça Hükümet Tabıb.ne gönderılen Kurt' un muayaneşinoa işkence yapı! dığı belırlenmış. vücydunun balı yerıerınde darp Uierine rastlanmıştır. Doktor raporunun. işkence oigyından ancak dört 0ün sonra qlınabildiğini belirten Ali Kurt, bu konudaki şikayet dılekcesıni Savcılığa verdiğini bıldirrnlştir. Bu arada Çorum'da yer yer eiloh sesleri duyulmakta, ana ccdde üzerınde sol görüşlu kiçiler, fafistlerin saldırısma uğramoktadır Güvenlık önlemlerinin artırılmbsıno korşın eylemlerın yer yer sürdüğü görüU mektedir. MAMAKTA OLAYLAR: 1 0LÖ VAR ANKARA Mamak t mahallesinda dün 07.30 sırolarında meydgna gelen eleydg, stlahlı saldırıyo uğrayan sağ Görüşlü olduklorı bıldiri'en Hü' eeyin Yücel, Hasan Yücel Şevket ÖZtÜrk ve Hüseyin Çoban yaralanmışlardır. Bunlardan Tıp Fakültesinde tedavı a.tına Olman Coban elmüstür. Yetkilıler, ölen Çoban'ın Şentepe'de oturduğunu. evinin daha önce bombalandığını ve kendisinin yaralandığını Söylo^ mişlerdir. Coban'ın hayati tehlike karşısında bulunması nede r.ıyle ruhsatlı tabanca taşıdığı nı ancak olay sırasında kullana madığı belırtilmiştır. Olaylar üzerıne Mamak'ta gerginleşrr.ış ve sol görüşlü olarak tanınan bozı kişilerın işyerlermin tohrıp edıldığı, bolgede genış enlem alındığı bıldir Imıçtir. • CHP Keskın eski Gençlik Kolları Başkanı slan Atılgen ile kardeçlerı Fahrettin ve Yueuf Atılgan, ilçede nolere gıderken, VıHP binasımn yakınlarında bir grup taşıstın saldırısma uğrarnışlardır. Kardeşler, taş, sopa ve muşlalarla yaralanmıs, Kınkkale'de tedavi altına alınmış lcrdır. İSTANBUL Fatih Hoçaüveyız Mohallesi Muhtarı CHP* |i Baki Duru. dün 12.30 sıralarında. bürosunda calışırken ikl kişinin silahlı saldırısma uğrayarak ağır yaralanmış. Tıp Fakültesi Hastanesine kal Cfırılırkeri yolda olmuştür. Duru'nun öldürüldüğü yerde 5 adet 7.65 çapında boş kovan bulunmuştur. Duru'nun gecen hcfta Süahtarağa Eeentaps Viuhtarı AP'li Hüseyin Demirbaş'a misılleme olarak öldürül dyğU şgnılmgktadır. Törene. MHP Genel Sekreter Yardımcıları Nevzat Köseoğlu i'e Yaşar Okuyan, İl Baş kcnı Nuri Eroğan. MHP'liler katılmışlardır. • MHP Gazlosmanpaşa ilC& Başkanı emekli Yüzbaşı Ali Rıza Altınok. eşi. Fahrıye Altınok ve kızı Nilgül Altınokun cenazeleri dur» ŞişI: Camisınde kılınan öğle ncmazından sonra Rumelihjsan Aşıyan Mezarlığında toprg^a verılmışlerdır. Aynı camide, hafta içinde arabasından indırilerek öldğrü len insa Fabrikası Müdüru, Yüksek Mühendis Mesut Oz'gn cenazesi de kaldırılmıştır . Cenaze namazından sonra Altınok ıçln gşkerı törşn ygpıl mış, Türk bayrağına sarılı tabutu eller üzennela ve tekbir sesleri arasmdo eenaze arabasına taşınmıştır. Cenazeler dolayısıyla Şişll Camısinin cavresındeki tum yollar kesilmiş ve yaya trafiğine kapatılmıştır. • TIKP İstanbul il Başkan!ığı imzasıyla yayınlanan bildiride, MHP İlce Başkanı. eşı ve kızının öldürülmelerinin devrimcilikle, ilericilikle, faşızms karşı olmakla hicbır ilgısi olma dığı koydedılmekte, fBu cınavetler MHP'^i tecrıt etmemekte. tem tersine yeni cinayetler iem Türkeş'lere zemin hazırlamaktadır. Bu terör cetelerıni solGU göstermeye çalışaHİerın fialka ne büyük ketğlük ettiklerı, bu olaylarla umarız arıt( ortaya cıkfnaktadır.i • Çeliktepe Şanayj mohallesifide, bir rnobilya mgğazasında pturgn, Şişji İmam Hatıp Lisesi matBmatik öğretmenj Tahsin Kahraman önceki gün 18 sırfllarında, bir kışi tarefınr dOR oteş edılmek 6uretıyle öldurülmüştür. Üç kişi olan sal» dırganlsrdan biri de kaçarken oiayı garen kunduracı Şevket Subaeı'nı ağır yoralamıştır. Sım Atalay'm kardeşi Zihni Atalay Göle'de kalp krizinden öldü ANKARA, (CumhuriyM Böresu) CHP Kars Senatörü Sırrı Atalay'm kardeşi Zihni Atolay. Kors'ın Göle ilcesinde kolp kı rizi sonucu ölmüştür. 58 yaşın da olan Zihni Atalay, 1977'de CHP'den mllletvekili adayı ol muştu. Sırrı Atalay, ile blrliVte CHP Kcr$ milletvekîllerinden İsmet Atglay da cenaze töreninde bu lunmak için Kars'g gitmişlır. GÖZLE M (Baştarafı 1. Sayfada) böylelerini. Jcontenjan ve merkez yoklaması yoluyla seçmede çok hunerli davranır. Vakıflar Bankasmdan yeni kurulan «Kale gibi» banka Hisarbauk'a düşük fftizle yüz milyon yatıran Genel Müdürlari atayan Devlet BpJianı Metin Mu,saoğlu da CHP'den merkez kontenjanı olduktan sonra Parlamentoya girip, bir vücut çalımı ile AP'ye kapılanan, buradan da bakanlık koltuğuna şıçrayaa yem şöhretlerdendir. CHP, hiç şüphem yok. önümüzdeki secimlerde, yine merkez yoklaması ve kontenjan yoluyla ilerda AP'ye geçeeek adayları seçmekte, büyük isabet kaydedecektir!. Neyse efendim. bu zorunlu girişten spnra, bu Selahattin Kılıç beyefendinin «Bayındırlık Bakanlığı ÖzeU baslıklı «5558» kayıt sayılı, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Münif İslamoğlu'na gönderdiği «zata mahsus, gizli» mektubunu birlikte okuyalun: • Adana, Osmaniye ilçemizde bulunan Sıtma Savaş şubesinde görevli asağıda isim ve ünvanları yazılı personelin zararlı faaliyetlerda bulunduklan belirtilerek en kısa zamanda görevden alınmalan Osmaniye İlçe Teşkilatından talep edilmektedir. Tajkdirlerjnize arz eder, saygılar sunarım.» Mektubun alt kısmında yedi kişinin adlan yazılmıştır. Bir başka mektup da şöyledir: Halen Adana Osmaniye ilçemizde Sıtma Savaş şefliğine bağlı olup, Bahçe ilçemizin Haruniye nahiyesinde ve Hacılar kasabasında görevli Sıtma Savaş personelinden.... acilen görevden a!mması, Bahçe İlçe Teşkilatımızca talep edilmektedir. Takdirlerjnize arz eder, saygılar sunanm..Bu mektubun altında Bayındırlık Bakanı olarak Selahattin Kılıç'ın imzası, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanhğı Müsteşarlığmın 188, aynı Bakanlık Kaleminin 28.5.1980 gün ve 445 sayılı notlan bulunmaktadır. Müsteşarlığm 189, Özel Kalemin 447 sayılı notu ile kaydedilen bir mektup daha vardır. Bu mektupta da Sıtma Savaş Örgütünde görevli dokuz kişinin görevden alınmalan istenmektedir. Devlete bakın devlete! AP İlçe Başkanlığı, «şu, şu, şu devlet memurlannı görevden alın» diye Bayındırlık Bakanına başvuruyorlar, o da bunlan «aidiyeti ciheti ile» Sağlık ve Sosyal Yardim Bakanlığına bildiriyor. Sağlık ve Sosya,l Yardun Bakanı da dünden hazır, adam kıymada. sürmede, üzerine yok; hemen başlıyor işjemlere.. Bu belgeleri, AP iktidannın, devlet bürokrasisini ne yolla değiştirdiğini somut öroeklerle kanıtlamak için yayınhyorum. Adana Sıtma Savaş Örgütünde son iki ay içinde başka görevlere atananlar varsa, elimdeki bu belgeleri, Danıştay dilekçelerine eklenmek üzere, kendilerine vereceğim. Bunu da duyuruyoruHi. Maden Müstahsilleri Derneği, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanına mektup yazıp, «Madenlerimizi gerl verin» der, madenler, bir çırpıda maden ağalanna teslim edllir. AP örgütleri, «§u, şu, şu adamlan görevlerinden alın» diye mektuplar yazar, bu 4u^ rüfit devlet memurlan görevlerinden almır.. Bunlar, elimize geçen belge ve mektuplar.. Ya geçmeyenler? Gerisini siz {iüşünü4 artık.. DtSE (Bgştanjfı 1. Sayfada) oturtımundg yerli ve yabancı konukların konuşmalan sürdğrülmüş SDP Genel Başkanı Cenan Baçıkçı DİSK Genel Yö netlm Kurulu üyesl olduğu ICin yerine Genel Sekreter Ertem Sgatçioğlu kongşmuştyr. SDP Genel Sekreteri teorik olarak ayakta duramamaları ge reken emperyalist kapitalist sıs temin temsilcisj iktidorlann olabildigini vurgulamış «Dahası ygndgş bulobıliyorlar. Halka kan kusturullar. Emperyalist kapitalist sistem ean cekişlyor..ı diyerek «Ellerlndeki gücü gormemezlikten gelemeyiz. Yıi lardan beri can cekiştiğı söylenen emperyolizm dehşet ve rici niteliğini sürdürüyor. Şüphesiz bilimsel olarak scnu ge lecektlr. Ama düşmamn gercek gücünü tanımadan müca dele edenler başarıya ulaşomaz lar.. Kolıöların tutsgkhğından kur tulmodan gerceklerı görmek olanaksızdır. Türkiye'de ken dl zararına işleyen düzen sol güclerl de bölmeyi başarmıştır. Dünya tarihinde bu öicüde parçalanmış sol güc yoktur. Sol eiyasetler demokratik kitle ör gütlerine yukardan gelecek gue kazanacoklarını sanmak tadır.. Sonuc olarak den^okratik kitle ergütlerinl ve sendika ların parcalamakta ya da icle ri boş örgütler haline getirmektedirler. Bu örgütlerln guclü elması nı istiyorsak boğımsızlığına say gı duymak zorgndayız,.» Genel Kurulda 6ÖZ plan Ankgra Belediye Başkgnı Ali Din çer isç Tgrkiye'nin ieinde bg lunduğu bunalımın bir değerlentdrmesini ve hükümetin uypuladığı vahşi, acımasız kapi tolizm ekonomik modelini anIgttıkton sonra belediyelerle hu tıümetin cehşkisıne değinmiş ve fizetle şöyle demiştir: «Amacla rı halkın saygı duyacağı tek bir örggtlü güc bırakmomak.. jktider belediyeleri hedef secmıştir. Halkın insanca yaşarra özlemini karşılayan yerel yönetimlerde egemen olomamak Qnlqrın büyğk hendikapıdır. Hal kın ve demokrasinin umut kay nağı olabilecek belediyeler, iş lemez hale getirilerek halka başkg secenek kalmadığı onlotılmgk istenmektedir. İktidarın belediyelere ekonomik amborggsgnun nedeni budur. Bu düşmanca politikalar güclü mu halefet odaMarını yok etmek icindir. Vahşi kapjtalizmi rahatlıklo uygulayabilmek i Konuk konuşmalgrmın bitme 8irtden sonra Genel Kurul §ün demine dönülmüş çalışma raperu üzerinde görüşmeler baş. lamıştır. Genel Yönetim Kuru lu üyeterinden Nusret Aydın, Mehmet Kılıç, Cenan Bıcakcı farkın nedenlerle calışma ra poruna karşı olduklarını bildir mişlerdir. NATO içi (Baştarafı 1. Sayfada) rumunda, B.rleşik Amenkg Pışişleri Bakanı Edmund, Muskie, ülkeeinin Avrupalı müttefiKlerınin bazı konulara ilişkin tuiumlarını amaclamadığını belirtmiştir. Nitekim, NATO Bakanlar Kon seyi'nin dün sabahki gızli oturumynda ABD'nın iran'!a ılgiiı bir girişimı sonuçsuz kalmıştır. ABD Dışişleri Bakanı Muskie, İran'doki Amerikalı rehinelerden dolayı İran'ı kınayan bir bö!ümün NATO Bakonlar Konsey'nin nihal bildirişinde yeralmasını önermiştir. Amerikan tarafının bu önerisine Fransa Dışişlerı Bakgnı Poncet karşı çıkmıştır. Fransg'nın bu karşı çıkı şını bazı Avrupa ülkeleri Dışişleri Bakanlgrı da destekleyince Amerikan tarafının önerisinl gerj almıs. ve ikinci bir öneri yapmıştır. Bu öneri kabul edılmiş ve İran'lg ilgiii olarak NATO Dışişleri Bakanlarının imzalarını içeren ayrı bir özeı deklarasyon yayınlanması kabuı edilmiştir. ÖZEL DEKLARASYON NATO Bakanlar Konseyi'nin son ggnlerde NATO Bakanlar Konseyine katılan 15 Dışişleri Bakanı ortak bildiriden ayrı olarak jran'doki Amerikan rehinelerine ilişkin özel bir bildiri yayınlamışlardır. Konuyla ilgiii yayınlgnen bildiri aynen şöyledir: «Dışişleri Bakan|grı ve temsM cjleri diplomatik şghsiyetlere yönelen saldın ve rehin alma gib: terorist playlardan cıddiyetle etkilendiklerini belirtir, bu tür dayranışlare karşı mücadele ve çoydıneılık konusundaki kararlılıklarını bir kez daha acık larlar. Belçika, Kanada, Danımarka, prgnss, Almanya, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Lüksemburg. Hşllanea, Norveç, Portekiz, Türkiye, İnfliltere, ABD, Bakanları hükümetlerin teroristlerin bu tür caniyane hareketlerinden bir faydg sağlayamayacaklgrını gösteren siyasetler benimsemesini önerir. Temel insan haklarına ve uluslararası yasalaro aykırı olan diplomatların yaşamlarına yönelik saldırılorı. Bunların rehin alınmalarını şiddetle kırarlar. Özel olarak İran'dg tutuklu pulunan Amerikan diplomatlarının yasa dışı rehin tutulmaları kenusundaki gprjn yguntğlşrini bi|dirirler. Iran ypnetimlnden rşhinele» re herhangi bir zarar gelmeden onların hemen serbest bırckılmgs.ını jalep edefler.r MÜTTcFİKLER ARASINDA TARTIŞMALAR Bu arada( Fransa'nın geçen yıl ortaya attığı bir öneriyi bu kez de, Ankaro'dakj Bakanlar Konseyi toplantısındo yeniledir ğı öğrenilmiştir. Fransa'nın, A? merıka ve lng:!tere'nin «Biraz soğuk karşıladıklgrıı bıldırılen bu onerısi, Doğu ile Batı arasında, Atlantık'ten Ural'lara ka? dar uzanan geniş bir bolgede, karşılıklı bir güven ortamı yaratılması icin ortak eyleme ge? çilmesinı öngörmektedır. Bu arada, Sovyetler Birliği'nin Afganistan'ı ışgglinin dftvam ettığı bir sırada Fransa Cumhurbaşkanı aVler; Gıseard d'Estaıng'ın Varşova'da Sovyet ler Bırlıği Devlet Başkanı Brej nev ile görüşmesi ve Federal Al menya Başbakanı Helmut Sehmidt'ın de bu ay sonunda Moskovaya yapacağı resmi zıyaret konuları üzerınde konsey toplontılarında, ozellikle Birleşık Amerikg Dışişleri Bakanı Edmund Muskie, Bırleşik Amerika'nın, Batı dünyasının öndari olmaya devam ettiğini ve Batılı müttefiklerinden hiç bir şey t!'nın da, Amerika'nın aldığı tedbirlere aykırı olarak Sovyetler Birlıği'ne stratejik önem ta şıyan mallar ile yüksek teknoloji satmaktan vazgecmesini isetmıştir. Bazı Avrupa ülkeleri îşe, A? merika'yı, İran'daki son kurtar ma operasyonu öncesınde, Av rupa'ya danışmadığı için eleştırmiş va ittifakın danışma mekanızmasmın yeeri kadar etkjn bir şekılde çalışmadığındgn şi.kâyet etmişlerdır. FÜZELER KONUSU Amerika ile Avrupa'nın ortjştnı acan konulgrdan bıri de, Batı Avrupa'yc 582 Cruışe ~ye Pershing füzesinin yerleştirif? mesj ile ilgilidir. Belçika, geçen yılın sonlarına doğru yapir lan NATO Bakanlar Konseyınr de alınan karara rağmen bu füzelerden önemlı bir kısmının kendi topraklarına yerleştirilmesine «şimdılıkı kaydıylg kar şı çıkmıştır. Federal Almanyg da 6chr midt'i» Moskova'dskı temasları öncesinde bu konuda kesin bir adım atmaktan kgçınmgkta dır. Tnnanistan'ın (Baştarafı 1. fgyfada) rglntediğini eöylemlslerdir. İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Carrington ile Yunanistan Dışişleri Bakanı Konstan tin Mitsotakis arosmda yapılan görüşmeye ilişkin bilgi ve ren ingiliz cevreleri, Yunanistan'ın NATO'nun askeri kena dına dönmek icin öne Sürdüğü özel şartlar ve ozel statüde israr ettiğini bildirmişlerdir. YUNANİSTAN'IN ÖNE SÜRDÜKLERİ Bu cevrelere göre Yunanlstan, Ege Hava Sahası kontrolunün kendisine verilmesini is tarHen, İzmjr'deki NATO ©ür neydpğu Avrupa müttefik kuvvetleri kgrargâhına dönmeşinin sözkonusu olamayacağını Yu ngn silahlı kuvvetlerınin, Yu: nqn|ı bir generglin kgmutgşı al tında Girit vş Larissq'da kuru Igcak iki merkezde NATO ile kaynaşabileceğini öne şürmektedir. Türkiye'nin, Yunonistan'ın NATO'nun askeri kanadına dön mesine hie bir itirezı olmadığı, eneak ezel bir stetü öıbi hessas bir konuda, oldubittilere karşı olduğu belirtilmiştir» YUNAN HÜKÜMETJNİN DİLEKCESİ Yunan hükümeti, NATO'nun askeri kanadına dönrrek icin hazırladığı dilekceyi NATO Ge neJ mefkezina vermiştir. An? cgk kpnu NATO'nun ilgiii pf* ganlgnnda görüşülmediği gibi en yüksek kgror organı eien Bakanlar Konseyinin dikkatina. bile sunulmamıştır.. Ancak bü tün ikili temaslarda bu sorun eiİ9 getirilmış, ozellikle Bir leşik Amerika, ingiltere ve Ka neda Yunanistan'ın en kısa za mando askeri kanada dönmesini dilemışlerdir. NATO'NUN TELAŞI NATO cevrelerinin belirttikî lerine göre Yunanistan'ın en kısa zamanda NATO'nun aske ri kanadına entegre olması, ba? zı beklentilerin ışığında şart haline çelmiştir. Yunanistan'da bu yıl icinde yopılocak genel secimlerde, Andreas Papgndreu'nun Sosyalist Partisi (Pasok) coğunluğu elde etmesi ha linda, onemli bir fırsat kaeırıl mış olacaktır. Vunanistan Oışişlerl Bekanı Konstantin Mitsotakis ile görüşen Batılı bir Oışişlerl Ba kanı. NATO'ya karşı olan Pa pandreu'nun secimleri kazan rrası durumunda Vunanistan' ın txr daha askeri kanada dön mesinin kelay koloy mümkün olamayaeağını, bu bokımdan sorunun en kısa zemaRda cö zümlenmeslnin zorunlu olduğu nu anlatmıştır.. LüDS (Baştarafı 1. Sayfada) şındaki ülkelerle uğraşmak değıldır» şeklinde konuşmuştur. Jaseph Luns, üye ülkelerin Sovyetler Birliği'nin Afggnistan'dan çekılmelerıni isteyeceklerini belirtmiş, Konsey toplantısındg DoğuBatı ilışkılerinin va özçllıkle Afganıstan'ın Sovyetlar Bırliğj tarafından işgaiınin incelendığıni, gynco silahsızlan ma ve gslişmekte olan ülkelerin durumg konulonnın da ele alındığını kaydetmiştir. Silahlanmcnın en düşük düzeyde tutulmgsı konusunda görüş birfiğine varıldığını soyleyen Luns, ittifak üyelerinın Sovyetler'İ6 diyaloğu devam ettirmeye Karar yerdjklerinı de sözlerine eklemiştir. Tijrkiye'nin, Yunanistan'ın ve Portakiz'in ekonomik durum larının gözden gecirildiğini ifade eden NATO Genel Sekreteri, «bunların güclendirilmesı ko nusundg Bakanlar görüş birliği İCindeydi. Savunma yardımları kabul edilmıştir.» şeklinde konuşmuştur. Dgha sonra sureleri cevoplandıran Joseph Luns, bir soru üzerine Afgan Mücahitlerine özel yardım yapılmasının Konsey'de görüşülmediğini kaydetmiştir. Luns, tNATO'nun stratejik kapşamının genişletiimes! konusunda bir ilerleme kaydedıl di mit şeklır.deki soruya dg şu yanıtı vermiştir: fHoyır. ittifakın durumu dsğlşmemiştir. Sorunumuz ittifakın dışında ki ülkelerle uğraşmak değildir.» NATO GeneJ Sekreteri. Türkiye'ya yerjlecek asksri ygrdımifl ittifak çerçevesınde görüŞüldüğünü kaydederek, «ittifak silah vermemektedır. Tek tek ül keler bunu yapıyor» demiştir. Yunanistan'ın NATO'nun askeri kanadıng dönüşünün günr demde 9İmad»0ını belirt#i| Lgns, ©rtak bildiride bu konuda iki ülke arasında görüşmelerin sür dürülmesini ıfade eden kıs a bir paragraf dışında başka bir ifade bulunmadığını kaydetmiştir. Luns, Türkiye'ye yapılacak ekonomik yardımın keordinasyoBU icin btr «Komite» kurulma SIHIR gerekmediğini da eözlerine eklemiştir. Taristlere fPostarofı 1. Sayfada) ğı bir teblığle, «ihracat sayılması kgrarlaştırılmıştır. Başbakanlığa bağlı teşvik ve uygulama dairesi yayınladığı bir tebliğle, «ihracat sayılması kgrarlgştırılan satış ve teslimleri «belirlemiş, bu satış ve teslimlerin, ihracatı teşvık tedbirlerinden olan krediler de, vergi, resim ve harc istisngsı, fai| farkı ödemesi, îhraçattan önçe ve sonra döviz tghsisi ve gümrük muafiyetinden fay^alanabılmesi jçın <ihrgcgtı teşvik belgesi» almaları gerektiği acıklanmıştır. Ayrıca, ihfacat sayılan satışların vergi iadesinden de fgydalanebıleceği, ancak, bunun iein satılan mal ve teslimlerin kesin ya da gepici ihracatta vergi iadesi listelerınde yer almaları koşulunun aranacağı be Ifrtilmiştir. Karakaş (Baştarafı 1. Sayfada) İC<n. Genel Bgşkra Bülent Ecevıt'ın de oze| bir aırışimde bu lunmadığını söylemişlerdir. Gazetecılerin, «Kulislerde, Genel Merkez yanlılarının Karakaş'ın eecümesı iein kulis yaptıklafi ve Genel Başkan §.ceyit'in de bundan haberi oldu ğu yolunda haberlerin bulynr duğunu» söylemeleri üzerine CHP'lı yönetiçiier şöyle kenuşmuşlordır: «6rup toplantısmdon önceki geee. 6enel Bgşkonın yanından en son biz ayrıldık.' Boyle bir girışim ve telkin olmomıştır. En ozından bize böyle bir telkin aelmedi.» Aykon AKKQÇ ıle Cemal AKKOC ofullen Ahmed in doğumunu. akraba ve dostlarına duyururlar. « M İ U İ KONUT POLİTİKASI» VE KONUT SORUNU SSK (Baştarafı 1 Soyfado) Işyeflerınden toplom 19 milysr 746 milyon 88 bın lira prlm alocağı oldu#u, 1989 oeak ayıng kadar alocaklarm ancak yuzde 77'6inın tsheil edilebildığı bildirilmektedir. Tartışmah toplantı 87 Hsziran 1986 Saat: 10.00 İstanbul Tabipler Gaası Koflferans Salonu/Coğaloğlu İnşaat Mühendislerl Odası fstanbul Şubesi Mimarlaf Odosı İstanbul Şubesj 3646)