Katalog

İKt 1905 yılının 21 haziran günü Paris'te İSoğan 75 yü bu dünyada kaldıktan sonra, 1860 yüının 15 nisan gunü, yine Paris'te ölen JeanPaul Sartre, çağunızın en büyük insanlanndan biriydi. Böyle bir yazıda, böyle bir in.<ranın enine boyuna tartışılması şdyle dursun, onun ancak özetlenebıieceği. ya da, tek bir yönü uzerinde, o da kısaca durulabileoeği açıktır. Biz de öyle yapacağız, Aşagıdaki satırlarda. Sartre'ın özgürlük ve sorumluluk anlayışına değinmeye cahşacagız: CUMHUEÎYET 14 HAZÎRAN I9SÖ olaylar ve görüşler özgürlük ve Sorumluluk Pr. Gurhan TÜMER Ege Üniversitesi Güzel Sonatlor Fak. «andır da Kendine karşı sorumludur öteki insanlara karşı sorumludur, geçıruşe geleceğe karşı sorumludur. Üstelik bu sorumluluğun gereklerini yerine geürmeye, bu sorumlulugun kendisi dışında, hiç bir şey onu zorlamamaktadır. Sartre'ın, kahramanlarmdan biri şöyle der: «Ben özgurüm... Eylemimi yaptım... Ve bu eylem iyiydi. İnsanlan sudan geçiren hamaiın. o insanlan taşıması gibi, ben de onu omuzlanmda taşıyacağım, onu karşı yakaya geçireceğim. Ve bu yük ne kadar ağır olursa, o kadar mutlu olacağım. Çünkü o, özgürlüktür». Yazar Sartre'ın yanı sıra, yaşayan Sartre da hep böyle özgür, hep böyle sorumlu ve hep böyle eylemli olmuştur. Onun da SaintGermain kahvelerinde oturup gevezelik ettiğini, kitaplannda, sapık, anarşist tipler yaratmak için saatlerce masa başında çahştığını biliyoruz. Ama, sonsuz, mutlak, saçma, bir başka deyişle felsefi açıdan duşünülebilecek en karmaşık özgürlüğü ta içinde duyan bu insan, sonuçta her zaman olumluya, her zaman yaşama yönelmiştir. O koskocaman özgürlüğüyle, kimi zaman, edebiyatın işe yarayıp yaramadığını tartışmak için edebiyat yapmış, kimi zaman, haksız t i r savaşa karşı bütün ağırlığını koymuş, bildiriler yayınlamış, bildiriler imzalamış, gösteri yürüyüşlerine katılmış, Vietnam'da işlenen savaş suçlannı incelemek için, Russel'ın kurduğu uluslararası mahkemeye başkanlık etmiş, kimi zaman da oturmuş, bilinçaltını kurcalamıştır. Marksçalıgı vazgeçilmez bilmiş, fakat bu öğretinin aklına yatmayan yönlerini eleştirmekten de geri kalmamıştır. Yaptıkları, doğru ya da yanlış, ama hep «kayda değer» olmuştur. özgürlük JeanPaul Sartre'ı bunaltmış, ama sorumluluğunu yitirmesine hiç bir zaman neden olmamıştır. Tam tersine. onu iki yüzlü keskin bir kılıç örneği bilemiştir. SiJâh Zoruyla da Ayakta Duramaz... Türkiye kanlı bir tımarhaneye döndü.. Kurtarılmtş bölgeler.. iç savaş söylentilerf.. Memur kıyımı.. İnsan kıyımı.. Can güvenliğinden yoksunluk.. Hukuk güvenliğinden yoksunluk.. Kaçakçılık.. Tefecilik.. Mafiacılık.. İşsizlik.. Pahalılık.. Darlık.. Yurt dışına göç.. Yurt düzeymde göc.. Herşey icice... Hükümet fiyatlan durmadan artınyor, faiz oranlarını yukseltiyor, sürekli devalüasyon yapıyor. Parlamento kiHtlenmiş... İnsanlar sllahlanıyor.. Sermayeci sermayesiyle birlikte sınır dışına kaçıyor.. Sıkıyönetimler yetersiz kalıyor. Siyosal cinayetler blrbirini izliyor. Fabrikaların carkları dönmüyor. Memurlar aybaşını bulamıyor.. Gırtlağına dek borçlu devlet yeniden borclanmaları başarı sayıyor.. Pislik, rezalet, yolsuzluk, anarşi, kepazelik gırla.. Karabasan gibi korku topluma çokeliyor.. Tasmı tarağını toplayan kapağı dışarıya atmaya çabalıyor.. Çok sotışlı gazeteler birincl sayfaların manşetinde cığlık atıyorlar: Kacan kaçana... İkinci Dünya Savaşından sonra Türkiye'de uygulanmak istenen «ekonomik model» iflas etti.. İşin özeti budur.. Her mahallede bfr milyoner yaratarak Amerikan güdümünde kalkınma, fiyasko vermiştır.. Ne IMF bu modell kurtarabilir, ne süngü zoruyla bu model uygulanabılir, ne de parlomenter faşızmle işin içinden çıkılabılır. Ancak ıktidar bu gerceğı örtmek için yapay bir düşman yaratmoya cabalamckta ve hergün yınelemektedir: Türkiye komunist saldırısı karşısmdadır, Turkive dışardan rahatsız edilmektedir.. Oysa Türkiye'yi komünistlerin batırdığını söylemek olası değildir.. Komünistler İskenderun DemirÇelik fabrıkasını yaptılar.. Ancak 8 bin kışılık fabrıkaya 18 bın kişiyi yerleştiren komünistler değildir.. Ülke endustrisinin yarısmı oluşturan KİT'leri yönetenler komünistler değildir.. KİT'leri arpalık durumuna dönüştürüp tümünün canına okuduktan sonra zararlarını zam üstüne zamla kapatmaya yönelenler komünistler değildir.. Dış ödeme acıklarını büyütenler komünistler değildir.. Türk parasını pula cevirenler komünistler değildir.. Tahtakale Merkez Bankasını kuronlar komünistler değildir.. Yılda 2 milyar dolarlık kaçok ithalât yapanlar komünistler değildir. Vergi kaçıran lar komünistler değildir. Türkiye'yi vergi kaçakcılarınm cen neti yapanlar komünistler değildir. Faız oranlarını yüksel tenler komünistler değildir. Ülke ulaşımını petrole bağlayıp demiryollarını iflas ettirenler komünistler değildir. 5 milyon yurttaşı işsiz bırakanlar komünistler değildir. Devleti üc yılda 7 milyar dolarlık kısa süreli borç batağına düşürenler komünistler değildir.. Dış borclan 18 milyar dolara cıkaranlar komünistler değildir. Türkiye'yi 70 sente muhtac ettikten sonra ekonomıyi felcli durumuna düşürenler komünistler değildir.. Fiyatlan durmadan yükseltıp enflasyonu pompalıyanlar komünistler değildir. Özgürlük Dedikleri Insanoflu, hep özgürlüirün, nun peşindedir. Özgürlük, kutsal, tapılası bir şeydir onun için. Inanmıştır ki, ozgürlük her şeyin başıdır, en yuce değerdir. Özgürlüfrünü yitiren insan acı çeker. Bıreyler ve toplumlar, ekonomik, ekinsel, dinsel, politik özgürlük içinde yaşamalıdırlar. Nice savaşlar verilmiştir bu uğurda nice kan akmıştır. Ozgürlüğün, kendilerine, ya da kendileriyle aynı tastan çorba içenlere değil ama, başkalanna (ötekilere) zararh olduğunu savunanlar olmuştur. Kiml insanlara fazla özgürlük vermenin, ekonomik, poliük, topIıunsal kargaşa ve bunalımlara yol açacağına inanıldığı da olmuştur. Ama, pek az İnsan, mutlak, felsefi bir özgürlüğün, iasaru bunalıma Eürükleyebileceğtni düşünmüş olmalıdır. Bu insanlardan birl de, JeanPaul Sartre'dır. düzenleyicmln varolmayışıdn, Gökyüzü de. yeryüzu de, insanın varoluşu dışında, bomboştur. Ne Tann vardır, ne Cennet, ne de Cehennem. Yalnızca insan vardır. Tann dediğimiz, «Suskunluktur», «yokluktur», «lnsanlarm yalnızlığıdır». Böyle bir dunyada, insanoğlu, kendi yasalannı kendi koymak, kendi cezasım kendi biçmek, kısaca kendi göbeğini kendi kesmek zorunda olan bir öksüz oğlancıktır. İnsanoflu, özgürlüğe «mah&um olmuştur». Sartre'ın insanı, ne Tann'nın, ne Marks'm, ne de Freud'un insanına benzer özgürlük açısından bakıldığında. Çunkü, Tann'nın dünyasında tutunacak bir dal vardır: Tann. Marks'ın dünyasında tutunacak dallar vardır: Ekonomik alt yapı, ekinsel üst yapı. eytişimsel özdekçilik. Freud'un insanını ise, büyük ölçüde bilinçaltı yönetir. Freud'un insanı, gerektiğinde bilinçaltına sığınabilir. Oysa Sartre'ın in«utr»ı, doğal yasalar bir yana bırakılırsa, kendine bir biçim vermeden önce bomboştur. Sartre'ın yapıtlan, kendilerine kimin tarafından neden verildiği belli obnayan özgürlüklerinin yükü altmda bunalan insanlarla doludur: •Bulantı»nın Roquentin'i kendisinin varolduğunun, başkalannın varolduklannın ve asıl önemlisi, bütün bu var> oluşlann, hiç bir nedenle acıklanamıyaca Sartre ve Özgürlük Sartre için özgürlük. (ki somut bir alana özgü, sınırü bir özgürlük değil, tam, kayıtsız koşulsuz, fizikötesi bir özgürlük söz konusudur burada) bir bunalım kaynağıdır. Gerçekten de, Sartre'ın özgürlüğü, ineanı bunaltan tutsak eden bir özgürlüktür. Sartre'ın insanı, sonsuzca özgürdur. Bu özgürlüğün, dolayısıyla da bunalınıın nedeni. bir Tann'nm. bir yol göstericinin, insanın kendisi dışında bir kural koyucunun, bir ğınm bilincindedir. Varoluş, zorunlu değil tam tersine, nedensiz, bedavadır. Roquentin, eline kalemini alır, bir köşeye çekilir, bu bilinç durumunu kağıda geçirir. «Özgürlugün Yollan» adlı dizide ise, Mathieu, insanın, sözünü ettiğimiz bedava özgurlüğüne bir biçim verebilmek, onu kullanabilmek, ona bir yön verebilmek için bir şeyler yapmaya çalışır. Fakat, yaptıklannı beğenmez. Daha doğrusu, yetmez bunlar ona. Sonunda da, nereye koyacağını bir türlü bilemediği bu saçma özgürlüğü, sacma bir savaşın içinde, bir binanın penceresinden, ona buna sonımsuzca ateş ederek boşaltır, tüketir. Mathieu o pencereden İnsan a da kurşun sıkar. Erdem'e de, yazamadıgı kitaplara da, gidemedigi gezilere de. Özgürlük serüveni,ri«g»rfaı.Tiıma*\ ıîrtn fiyaskoyla son bulur. Görüldüğü gibi, böylesi bir özgürlük felsefesinin, bir insanı, neşeli ya da somurtkan bir vurdumduymaz, çekilmez bir geveze, saçma bir anarşist, ucuz bir tanntanımaz, zavallı bir katil, sumsük bir bunalımh yapması kolay mı kolaydır. Oysa Sartre, bunlardan hiç biri olmamıştır. Sartre'ın tepeden tırnaga özgur insanı, salt bu nedenle. tepeden tırnaga sorumlu in • Eylemli ve Sorumlu Sartre OKTAY AKBAL EVET HAYIR Faşizm Nasıl Yerleşir? GszetecUer aleyhlne &ame edilen davalara alt karar bugün Bursa Asliyo cesa Mahkemeslnde venleeektlr. Gazeteciler kararm tefhıminde hazır bultmmalc üzer» dün sabah Bur I930 NÜSHASI HER YERDE S KURUŞTUR 14 Haziran Benito Mussollnl foşizml çöyle tanımlar: «Foşist anloyış bir devlet blreyc liğıdir. Faşlst Icln herşey devlet iclndir, devlet dışında insansal ya da ruhsal hiç bir şey yoktur. Devlet dışında ne bireyler, ne de sıyasal partiler, sendikalor, dernekler gibi gruplar vardır. Onun için faşizm sınıflon tek bir ekonomik ve ahlaksol gercckiikle birteştiren devlet bütünlüğünü tanımayan ve sınıf savaşı ile tarihsel akısı sertleştiren sosyalizmin karşısmdadır. Faşizm sınıf çıkarlannı devlet birliğinde birleştiren korporasyonlar sistemine değer verir.* Bir de şu sczleri dinleyin: cMHP samimi bir manevlyat ve milll bir ohlokın, Devletin temeli olması inancındadır. Bu temel uzerinde yükseiecek Mılli Devletin hak'a hak ve adaleti tecelli ettireceğıne inanıyoruz. Oevletin yönetimine yuz akı ile talibiz. Zira bu Yüce Milletin Devletine yuce mıllete yakışır bir sistem getireceğiz. Düşündüğümüz Devlet sistemı de oslında aziz milletimizin kendi gelenekeel Devlet anlayışından başka bir şey değildir... Devıet idaresinde Türk Devlet geleneğinin hâkim olması şarttır. Bu geieneğin temeli samimi bir maneviyat, Milll Ahlâk ve Milli Kültürdür... İşte bu esaslar ve sistem uzerinde oturacak Devlet senın bütün dertlerine çare bulacak idareyl getirecektir... Sana senden yakın bir Devlet ıdealimizdır.» (Gün Sozak'ın 1977 Rodyo Konuşmasından)... Mussolini'nin Ulusal Faşist Partisi İle Turkeş'in Milli Hareket Partisi'nin eş doğrultudo eş anlamdo, eş cmocta birleştiğini gösteren pek cok bellrti vardır. İki portinin politika alanında izlediğl yol da birbirtne benzemektedir. Mussolini'nin lideri olduğu partj 1919'da yapılcn seçımlerde oncak dört bin oy alabilmişti. Oysa İtalyan Sosyallst Partisi 56, Halkçı Partl 100 milletvekili cıkarmışlardı. Faşistlerln 'manga' örgütlerj vardı. Bunlar sürekli saldırılar yapıyor, olay cıkarıyor. sosyalizmin gelişmesinden urken kapital sahiplerince destekleniyorlardı. Halka değil, kapital gücüne ve vurucu 'faşist manga'lara dayanan Mussolini partısi 1919'da uğradığı bozguna rağmen 192Vde yapıîan seçimlerde tam 35 milletvekili kazandı. 1921'de Sosyclıst Partisl bölunmuş, Komunist Partisl doğmuştu. Bu seçimlerds Sosyalistler 122, Komünistler 16 sandalya elde ettıler. Halkçı Parti de önemli sayıda milletvekili çıkartnıştı. 1919 ve 1921 secimlerinde Faşist Partl bunca gürultusüne, bunca kanlı eylemine, baskı gücüne karşın önemli bir varlık gösterememişti. Ûzerinde durulacak nokta 1921'de Parlamentoda ancak 35 uyesi bulunan bir portinin 1922'de iktidan elde etmesidir! Soldan. sosyalizmden ürken liberaller. sosyal demokratlar, Faşistleri Ulusal Cepbe Içine almakto bir sakınco görmemişlerdi. Mussolini 'faşist manaalan' İle büyük korku yaratıyordu ülkede. Slyah gömleklileri Romo'ya yürumeye coğırmıştı. 'Milli 1 Cephe hükümeti istese bu kara gömlekli çetelerl kolaylıkla dağıtabilirdi, amo yapamadı, Kral, Mussolini'yi Başbakan olarok atomak zorunda kaidı. Böylece 35 kişilik bir grubun lideri, 122 Sosyalist. 16 Komunist milletvekllinin yer aldığı bir Parlamentonun karşısına Başbakon olarak Ciktı. Solcuların yanlışlıkları Halkcılann korkaklığı. liberallerin. katoliklerin desteğiyle Mussolini seçim yasasını değiştirdi. böylece 1924 secimlerinde 35 sondalyeyi 286'ya çıkardı. Artık Foşist Devleti kurmok yolundo hiç bir engel kalmamıştı. Italya'da foşlzm, sosyal demokratlann. sosyalistlerin ve komünistlerin yanlış hareketleri, birbirlerine girmelerl. bötunmelerl. Faşizm tehllkesinl ciddiye almomalorı yüzünden gelişmiş. iktıdar olmuş ve 1945'e kadar bir dikta yönetimi kurup sürdürmüştür. Bizdeki MHP'nin çizgisi de. italyan Faşist Partisinin gelişme çızgisine pek benzip yor. 1969'da bir. 1973'de üç, 1977 de on seklz sandalya kazanan MHP'nin önümuzdekl seçimde en azındon otuzkırk milletvekili cıkaracağı kesindir. Üç kişiyle MC iktldarında etkin olan. 18 kişiyle üyesi bile olmodığı bir iktidarı yönlendiren Bir MHP kalabalık bir grupla Meclis'e girince ne aiN sonuçlar doğurur bilinmez. Türkiye'de sol, orta sol. aşın sol birbiriyle savaşım hallndedir bugün... Sağcı partiler ise belirli bir çizgide birleşmektedirler. Küçük bir porti sayılan MHP'nin yarın Icin ne büyük bir tehlike olduğunu ya da olacağım şimdiden görmeliyiz. önlemlen almakta geç kolmamalıyız. GAZETECİLER DAVASI KARARI BUGÜN AUna 13 | u . | Hartdje Eneüıneni cunıarte&i sababı toplanacaktır M Venizelos, Türkiye İle aktolunan itUâfnameye ve muhtelit komisyonun bltaraf tzasının ecoebt eml&kinin tasfiyes< meBelesine ait matalealanna dalr iahatta bulunacaktiT. TOrk Yunan iHlatnunstedir İtUa matbuatta ne«r< rrrahtemeldlr. Mehaüli resmiyenln kanaatine göre itU&tnamenbı tasdikl Icin bebemahal bOyfik hartciye komlsyommun toplamnaa elsem değildir. Hükümet sryas) fırkalann leytal evvelce almış olduŞundan yenlden müzakereye hacet joktur Cum&rtesi ak?amı tülâtname mecllsi mebusan tarafından taıdik olucacaktır. Haydar Rifat Bey Adlive VeMlinin Ray dar Rifat Bey aleyhine actıgı davanın intaç edildijinı ve Ht.ydar Rifat Beyin 3 sene hapse 370 lira agır naktl cewıya mahkum olduğunu vannıştık. Mahkumiyet. ilanıı henüz Haydar BUat Beye tebllğ edllmenü»Ur. Htydar BUat Bey, suratle teblığ edllmesıne intizar edilen ilamı tebellüg ettikten sonra temyte edeeektir. Hapisanei umuml bastanesinde mahpus bulunan Haydar Rlfat Beyl dün siyaret günü olduÇu cihetle, pek çok dostlan ziyaret et miştir. • Fenerbahçe Beşiktaş'ı yenerek «Istanbul ŞÜdi» maçını da kazandı Fenerbahçe takımı dün Beşlkte?!» C J I F . tarafından 10 sene için vazedilen Istanbul şll dme de sabip oimuştur Penerbahçelller dün aldıkl&n netlce ıle bu senefc muTaftalbyetlcrini tetrlç etmijlerdlr. TörkYunan itilâfı Gazi Hz Boğaz'da bir tenezzüh yaptılar Errelkı gec» feç v s kit Yalova'dan Ertugrul yan üc avdet buyuran Relslcumiur Baz rctlert dün DoUnabahçe sarayınd&kı mesai bürolanyla mejful olmuslardır. Beialcumhur B a m t leri dün Bogaıda bir tenezzüh icra buyurmu^ardır Gazi Hazretlert İM hatta sonra Yalova'yı tesrif buyuracaklar ve bir müddet orada ikamet edeceklerdir Hangl az gelişmiş ülkede komünizm psikozu toplumu sarmışsa, o ülke iflah olamamıştır. örnekler ortadadır.. Oysa bugün Demirel'in azınlık iktidan teröre ve anarşiye karşı savaşımı, komünizmle ve solla savaşım saymaktadır.. Bu yanlış (ama bilinçli) tutum, ülkeyı büyük felaketlere doğru adım adım sürüklemektedir.. Sıkıyönetim bildirilerinde her gun silahlı sağın da dökümü yapılırken, hükümetin silahlı saği hâlâ görmezlikten gelişi, vurgulanması gereken bir noktadır.. İktidar bir ic düşman yaratarak ulusal davaların üstüne sünger çekme politlkası uyguluyor. Amaç nedir?... Fiyasko vermlş^ye İflas etmış bir ekonomik raodell yurütmek için rejlme ürîrförma giydirmek sermaye ıktidarının amacıdır.. Ne var kl Türkiye'de dışa bağımlı kapitalizmin modeli öylesine çürümüştür ki, silah zoruyla da ayakta tutulamaz. Hint kadınları da ihtilâl harekâtına iştirak ediyorlar Borabsy U Geçan ay ŞoUrıur'da llan edilmis olan örfi id&renin ay dönümü mücasebetiTİe Htot kongresl t » " ^ " ' » " ter üp edilmış olan gönüllüler alayına yü>lercs kadın Işttrak etmistlr. Polls, aUyıri kısmı kUlUsine bOcum etmek mecbtıriretİDde kateu», 12 Mst yam> Hacı Turacgazl lnta »tmın bombardımanjoa devam edilmektedir 10 haztran tarinin de yapılan bornbardırabn netıcesinde hacının adamlanndan bir cojunun telel olduğu blldirtüyor. Raşit, Rıza arkadaşları temsil verecek 12 (BB. Ma) Eaşlt Bıza ve ark&daslan bugun buraya v&sıl oldıılsr. TemsiIIer Tereceklerdir. GüzMe saoatkanmızm buraya gelmesl Ereurumlulan cek styade sevtndlrmlstir. ve Vapur lskeleleriyle lstasyondaki hamallar İCin bir kıyafet kabıü edilmistir Bu kıyafete söre her haraal mut laka mavi renkli bir frömlek Riyecelc, başında bir kasket, belinde bir kayıs bulunacaktır. Hamall&T bu kıyafeü hazıranın 25 ıne kadar tedarik etmege mecbardur Hamaüar mavi renkli görnlek giyecekler NAZIM HlKMET'in Türkiye'iJe'bu güne dek hiç )rayınlanmamıs bir.şiiri Ö N K Ş G0NL0K ED6BİYAT GAZETESİ Yalova vapur seferleri çoğaltıldı Seyrlsefain Yalova seferlerlnl teayit etmisttr, Eslt, tarl fede geceyı Yalova'da çesirenler sabahlevia Istenbul'» avdet ederoemekte idüer, Yeni tarifede bu husus tetnin edilmı?tir Evvah, vozoeok mevzu kalmadıl BANA SORARSANIZ İlk tedrisat müfettişleri kongresi Hef sene toptamn&ıı mukarrer bulunan m tedrisat mOfettişIert kongresi bu ayın 25 inc) çu^amba gunO İx mir'de toplanacak 1 temnnn salı gOrjfine kadar bir sene içinde müsanedab tesekkür edeeektir Kongreye İz mlr maarif emlni Paat Bey rtyaset edeeektir Sporcu hayat adamı değil midir? Gecenlerde «sporcn fle ml evlenmeli, sanstkarla mı?» diye bu sütunlarda çapkm bir kıza ccvap yaznuştjn, Bu cevabı ciddiye al&s bazı sporcular buna gücenmisler. Aldığım mektuplardan birinde bir kari diyor ki «Sporcu hayat ada mı değil midir?. Cetn neden delik olsun Bangl sporcu bayabnı kaz&namaz?> Kari bu yazmın alay tarafını bir yana bırakmıs ciddi tarafına kızmış görünOyor. Da bt> hayatın kapısından girerken. bir ellnl koca diye bir erkege, Otekı elini &sık diye birtne nzatan mnç kıza dddi cevap vermek bu suale ebemmlyet vermek olurdu. Ba yazrra ne sporcu, ne artist, ne de tüccar gflcenmell. Bence buna gucenmesi icap eden, böyle aç kafalı, acube seklindeki yuv&ya gtrmeğe talip olan genç kıa ve bu Kenç ktt zihciyoüdir. Ben genc kuın bu alaydan bu manayı çıkaracaŞını fimit etmisOm. Sporcular ba? ka mana çıkarmışlar... Zannederim. Bu saüriarla anlasbk. Ualiye mütehassısı M. Bist bugün sehrimlze gelecektir. M. Rist şehrimiale tetkikatına devam edecek ve raporunu kısmen hazırlayacaktır. M. Rist Tarkbya'da Tokat lıyan'da oturacaktn. M. Rist bugün ror geliy< Nlgde 12 <U. Mn.) ulukışla Kayseri «Jmendifer hattının 110 uncu kilometreye kadar olan kısmı yakında bitiyor. İnşaatın 25 kilometrelik kısmım gezdim BU hassa Sabur Sami Bey, grubunun çalıştıS^ k*sımda hummalı bir faalivet var. Btşmühendis M. Snayder Ue »örüstüm. Bir buçuk senede bu bsttın tama men bitecegini söylüyor. Hattın tulu 173 kilometredir. Ulukışla Kayseri hattı 110'uncu kilometreye geldi edebiyat cephesi Abone koşultarc Yıllılc 3 0 0 T L 6 aylık: 150TL Yabancı ülkeler için yılhk: 24 OM Cagaloilu.TasvirSok.Kul Han No: 1618. ISTJ1 tütünler Tfltün inhisan muhafaza memurları tarafından Küçükpazardakı kömüreü dükkânında 200 kilo kaçak tütun yak&Iantmştır. ÇIKTI • OKTAY v AKBAL MEVLİT Kıymetll eşim. MatbaKtlm n k Sanlbl : Cumnurlyet Gasçtecülk T ^ S adına : NADIK NADI t Genel Yayın MOdttrtt : Oktay KtJRTBOKK t S. Yanisleri MüdürO ! Cettn ÛZBAYBAK I Baaao «• I O B : CumııuUW Matbaacüı* ve Gazetedlik TJL8. Ca?aloeto Tortoc» CUMHURtYET BASIN AHLAK IASA8INA OYMAYI TAAHHÜT EOER m bÜROLAK ANKARA Konur sokak 24/t YenUemr Tel 18 33 35 17 5135 • tZMİB: Halit Ziya Bulvan No. 65. Kat: 3 Tel : 2 5 « 0 9 13 1330 • âDANA : Atsturk Cad. Türk Bava Kururmı U Bam Kat : 3 No : 13 Tel. 14550 1 9 7 » ABONE ÜCRETLERİ Ariır Yurt K) Yurt dt« 1 X 8 12 800 900 1.800 3.600 «00 1JO0 3.600 7200 TAKVİM 14 HA2IRAN tmsak Gfinef 3 09 526 . 1980 öfje 13.14 Yatn 32.45 Hidayet Özgelen in vefottnın 52. günöne rostlayan 15 hazlron 1980 pozor günü Ûskudor Yeni eaml'de öğle namazından sonra mevüt ve kuranı kertm okunacokhr. Krymetll okraba. dost ve dlndasJonmızm buyurmolannı rtea ederteAllesl odmo C«IT Hflktc, ÖZOELEN f B Cad. No. ; t FMts Kutmu : foo: » 9 7 03 »41 M« İSTArTBm. = TM» Deak •etctl ctvpUnna v» alfırlı tttndi Akaam 17.14 20.42 Cumhuriyet 97980 150 LtBA tSTEUS ADRESti Turkoeağir Caddtti 38/41, Cağaloğlu . tSTANBUL FRANSIZCA STRAS8OURÖ ÖNİVERSİTES! MEZUNU ÖĞRETMEN RARNOAN FRANSIZCA OERS VERİLİR™ Tel: 58 68 96