25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÖRT CUMHURİYET 23 MAYIS 198C ANKARA NOTLARI MUSTAÎft EKMEKÇİ EMONOMI/T1CAFET Ulnç GÜRKAN urklye'de, 1979 ytlında yuzde 63.7 oranında bir enflasyon hızı yaşandıktan sonra, 1980 icin üc haneli enflasyon kacınılmaz görunüyor. Nisan ayından başlayarak fıyatlar genel seviyesinde hıcbir artışın olmaması halinde dahl, 1980 yılında enflasyon yuzde 85 oranında blr büyüklü ğe ulaşmış olacaktır. Nisan • aralık dönemtnde, fryatların ayda ortalama yüzde 2 dolayında yükselmesi Ise. üc haneli enflasyon oranına va rılmış olmasına yetecek. Bu dönemde. enflasyonun gecen yılki gibi yüzde 30'luk toplam bir değere ulaşması aa, uc ha nell enflasyonu oldukça llerl boyutlara cekmeye yetecektır. sı glbl, Türk ekonomlslnln 5nde çeien sorunlarıyla birilkte, kısıtlayıcı parakredl politikala rı, enflasyonu önlemede başarılı olamamaktadır. Buna karşın, cok sayıda kuruluş 6deme güçlüklerine düşmuş ve protesto edilen senetler lle kar şıhksız ceklerln sayısında buyuk artışlar gözlenmlştir. Devlet İstatlstik Enstltüsü'nün derlediği bilgilere göre, bu ytt ocak ve şubat aylarında 7.1 mllyar llralık senet orotesto edilirken. gecen yılo göre yuzde 58 oranında bır artışla karşı karşıya kalınmış bulunmaktadtr. Plyasolann glderek ortan durgunluğuna da bağlı olarak, para sıkıntısının devam edece ğ\ banka kredllerinin bir süre daha para gerekslnlmlnl karşılamaktan uzak kalacağı anlaşıltraktadır. Ancok, Türk ekonomislnin parasal dengesl, 25 ocak 1980 günlü Resmi Gazete'de yayınlanan Istikrar önlemleriyle daraltılan tüketlm ve üretim kaiıplarına uyum gösterememektedir. Piyasadakl durgunluğu daha da körukleyeo bu uyumsuzluk, blr yandan maliyetlerln bir anda Iklye katlanmasıyla sonuclanan sürekll fiyat artışları, blr yandan da geriye dönük parasal bağlantOann boyutlarının büyüklüğünden kaynaklanmaktadır. Cumhuriyet EKONOMİ SERVİSİ Başkent'in Sokakları Kİ yıllık Ankora Eğltlm Enstitüsu'nün Wr bdfümü bir süreden bert, ceza ve tutukevi giW kullanılmaya başlandı. İkiyuz yotoklı olan bu bölürrde. soruşturma açılan kız öğrencilet banndırılıyor. Eğitim Enstitüsu'nün bu bölumü, Momak'ın bir şubes< gibl. Bitlşıkteki binado arkadaşlan öğrenlm görürken, burodokJ kızlar koridorlarda volta atıyorlor. Degişik fakültelerden kız öğrenciler bunlar. Bina cezaevi olarak değil, okul olarak yapıldığı lcin, gözoftındaki kızlann buyük sorjnları oluyor. olmaz mı? Kapı|ort zlncfril yahut demirli Pencerelerl de öyle mi?. Gelip gecenlsr şaşırıyorlar. Ataturk, her ne kodor tHayatta en hakikl mürşit llimdir» demişse de, şlmdilik yenl binalar yapılana değin, kızlar okulkJrının bir bölümünde volta atmayı sürdürecekler, yok başka yolu.. Dışarısı da bir ceza ve tutukevi gibi değil ml? K o co Artkarada okşam olduktan sonra kim sokağo cıkabilıyor? Komşu. arkadaş gezmeleri gecmişlerde kaldı. Sokaklor parsellendi. Aydınlıkevler'de. lcaydınlık'ta bir sokak bazan bir grubun. bazan bir başka grubun elıne geciyor. Mahalleler arastndokl cizgide, askerler dclaşıyor sılahlı.. Bir süreden berl. askerle polisin birfikte calıştıkları gözleniyordu. «Asayiş Toburu» odı altında. yeni bir ttimı mi kuruluyor ne? Faşo komandolar, MC. yemece dönemlerinde, tBiz, devlet kuvvetlerine yardımcı oluyorjzl» derlerdl. karakoilardan salıverilirlerdl böylece. Eksik artık, CHP donemlerinde sünçuleri düşer gıtH oldu. Suc Işleyen faşolar da kovalanıyor, yakalanryorlardı. Hacı Başbuğ başta, cığlığı bastılar: Bunlar milliyetcilerl yokalıyoflarl diye.. Yakalananlor kacmafc lcin törtülu MC»nln Işbaşına gelmesini beklediler.. Sıkıyönetim Mahkemelerinde dava dosyaları azalmtş, Sanıklar yok ki ortada, Sanıksiz davoya nasıl baksın yargıclar? Bol bol. slogan söyleyenlerin, duvariara afiş yapıştıranların duruşmalan vor.. CHP döneminde. güzelim öğretim yapılon Gazl Eğitlrrı Enstitusü, yine karıştınlmak Isteniyor. Orada şimdiye değin olay olmamasının bir nedenl de güvenllğl sağlamakla görevli. |andarma yetkilisinin yonsızlığıydı. Polisi yansızlaştıracak yerde. POLBİR'II militon pollslerl oksayan örtülu MC. olayların da başlıca sorumlusu olmuştur. Can korkusundan Ankaro'lılar, soğanın 130 liraya cıktığım bile görmediler. Can bu. soğan değli... diyorlar. Bir baş soğan 20 lira. Can desen. soğandan ucuz... CHP'nin hczıricdığı rapora göre, Hacı Başbuğ'un «9 Işık» kitabında şoyle bir söz de var . iyi veya kötü başkent sokoklarına haklm olan, devlet yönetimlne hakim olabillr (9 ışık, sayfa 110 111). Başkent sokaklannın nasıl porssllendlğinl, nasıı e!e gecirfldiğint Ankara'da bllmeyen yok. Ceza ve tutukevi durumuna getlrllen Ikf yıllık Ankora Eğitim Enstitüsu'nün çevresine bir gozatanlar, şunlan da görurler... Atatürk Orman Clftlığine cıkark6n, hemen yakında bir Mehmet Akif Kız Öğrenci Yurdu var. Onun da hemen altında <Bolu Kavşak Lokantası»... Î Üç haneli enflasyon kesinleşiyor T Kurumlar Vergisi toplamı 12,9 milyar 1979 MALÎ YILpsDA TOPLANAN VERGİLERDEDE YÜZDE 65.6'LIK BİR ARTIŞ SAPTANDI. EN ÇOK ARTIŞLAR GELÎRLERDEN ALINAN VERGİLER İLE MAL VERGtLERİNDE.. Bütçe tırmanıyor 770,04 mltyar llra olarak yasalaşan 1980 yılı butcesl. enflas yondan etküenerek 1 trilyon Tl" nln üzerinde bir büyüklüğe tırmanma eğilimıne gırmış bulunmaktadır. Bütce yılının mart ve nisan aylarını kapsayan llk ik| ayındakl gelişmeler dikkate aiınarak yapılan resml hesaplamalar, yatırım harcamala rının yan yarıya düşürülmesl halinde dahl, bütcenin 300 mllyar llra dolayında büyütülmesl gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle, mali yılın yarısı aşılmadan yaz oylan lclnde, Meclislerden bütce lcin ek öde nek istenmesi beklenmektedir. Meclislerden Bütce icin ek 6denek Istenmesl, yıllardır ılk kez söz konusu olmaktadır. Ctnnhurivet Ekonoml S«nrtal Istanbul Defterdarlığı, Kurumlar Verglsl ıle ilg'li olarak yaptığı acıklamada, 1980 yılında tahakkuk eden vergı miktcrının 12.911.123.196 Hra. tahsil edilen miktann Ise 3.751.322.804 lira olduğunu bildirmiştir. Istanbui Oefterdan Adnan Barlas, 1979 yılı ıle 1980 yılı arasındaki tahakkuk mıktormdaki artış oranının yüzde 45. tahsılat miktarmın da yüzde 40 olduğunu eöylemiştir. İstanbul Bankası, Yapt Kredi Bonka8i, Türkiye Garanti Bankası, Anadolu BcnKası bağlı oldukları vergi doırelerine zarar beyannamesl verirken Smal Kalkınmc Bankası 201.085.205, Pamukbank 100.706.195 lira kurumlar vergisi ödemışlerdır Kurumlar Vergisinde llk sırayı alcn kurulfşlar şöyledlr: Sınal Kalkınma Bankası 201.085.205, Rabak 160.597.202, Northern Elektrik 111411.572, Sümerbank Türk Kimva Sartayii 72.524.310 Canakkale Seromik 72.976.503, Pamukbank 100 706 195, Türk Pırellı 110.118.192. Plastel iPastık Kaucuk 78.522,055, Polısan Kimya 98.831.130, Sarkuysan 99.079.13, Maıs Motor 197.489.353. Korfsa 126.446.692, Temsa Temizlık 82153.911, Sümerbank Denş 109.877.344, Arcelık 79.653.000, Yücel Bor 107.052.459, Mobll Oil 75.268 369. Ünilever 68.727.244, Paşabahce Ticaret LMD Şlrketi 53.092.092, Vokko Satış Mağazasi 10.319.794, Good Year Lostiklerı 51.162.301, Lassa 5.160.091. Sheel 180.719.709, Tofaş 55.372.686, AkfH 47.968.424, Pancar Motor Sanay1 51.153.446, Turk Bektrik Endüstrisl 53.458.880, Genoto General 69.764.300, Atılım Dayanıklı Tuketım Malları Pazarlama 47.772.469. Hürriyet Gazetealık ve Matbaacılık Anonim Şirketi 40.526.28S, Mılliyet Gazetecılik 6.475.000, Mıllıyet Holding 8.598.179. Hürriyet Holding 8.209.956, Tercümen Gozetecilık ve Matbaacılık 15.051,472, Günaydın Vebofset 50.089.772, Cumhuriyet Gazetecılik 86.108, Yenldevtr. Mılli Gczete zarar göstermış Yenl Sabah Gczetesi Ise 786.256 lira kurumlar vergisi ödemlşt'r. VERGİ GELİRLERİ: Öte yandan Devlet tstatlstik Enstltüsö tarafmdon yayınlanan rakamlara göre, 1979 mali yılı .cerısinde toplnna tüm vergı gelirlerinde de yüzde 65,6'iık bir artış saptanmıştır. Böyleiikle toplanan vergiier de 403,8 mllyar liraya ulaşmış olmaktadıf. Bır önceki yıl vergl gellrleti toplomıyso 243,9 milyar llra olarak belirlenmlştl. DİE'nin saptanımlannda. vergıler İcinde en cok gelirden alınonlarlo maılardan olınan vergılerın paylarında Oir artış gorülmektedir. Geroekten de 1978 mali yılında 137,6 milyar lirayla toplom vergl gelirlerinin yüzde 56,4'unü oluşturan gelir vergılerinin bu yılkl tutarı 231,7 milyara. payıysa yüzde 57,4'e yükselmiştlr. Önceki yıl 37,9 milyar lira olarok saptanan mallardan alınan vergiier de yüzde 81,!ik bir ortışlo 68,5 milyarı bulmuştur. Böyleiikle mallardan olınan vergilerin toplam gelirlerdekl payı do yüzde 15.5'ten yüzde 17'ye yükselmış olmaktadır. SINAİ KALKINMA BANKASI'NA TEPKİLER ARTIYOR Kenan MORTAN İstanbul Hober Servisl ' İSO Meclısinde konuşan sana* yicller, hükümetln tüketiml kısmaya yönelik polltlkasını, daha acık secik blr dille halka onlatması gerektiğini bellrtmişler dir. Toplantıda söz olan ktmi sanayicller de halkın alım gücünü sıfıra Indlrerek enflasyonun önlenemeyeceğini söylemiş ler ve «bu durumda sosyal patlama olur» demlşlerdlr. İSO Mecllslnin öncek! gön yapılan olağan toplantısında. hükümetin uyguladığı ekonomik politika ve bunun sonucion geniş blçlmds değerlendlrllmiştir. Söz alan kimi sanayicller özetle şu görüşlerl savunmuşlardır: • Hükümetln uyguladığı sıkı parakredl politikası yerindedır. Bu politika sonucu sanaylciler kendi paralan lle üretim yapma alışkanlığı kazanacaklardır. • Hükümet yıllardır gereğlnden fazla tüketnre><e aiıştırılan halkı fakirleştirmeyi, daha da fakirleştirmeyi amaclayan blr politikayı sürdürmektedlr. Bu durumda Türk halkı enaz uç yıl daha fakir yaşamayı göze almak zorundadır. Hükümet de uyguiadığı politikanın sonuclarını halka acık secik bildirmelldır. Hükümet özellikle «bolluk, fiyatlar düştü, ne orarsanız bulacaksınız» a ibl acıklamalardan kacmmalıdır. İŞCİİŞVEREN İLİŞKİLERİ Bu görüşlerl savunan * o nayiciler aynca Işcllşveren Kaü para politikası Turklye'de enflasyonun, •konominln dışında, slyasal ve sosyal alanlarda da tehlikell sonuclan düşündürten ölculerdekl hızlı tırmanışı, IMF'nn stand . by düzenlemelerlne de yansımaktadır. 1978 yılında yopılan ve uygulamadakl başarısızlığı nedeniyle Iptal edilen düzenlemede, yüzde 20 dolayın do blr enflasyon hedeflenmekteydl. 1979'do Ise, iptal edilen bir öncekl düzenleme revize edilirken yüzde 33 oranına razı olundu. Her lk| yılda da, enflasyonu öngörülen oranlara duşürmek uzere. oldukca katı para polltikalarının uygulamasında enflasyonun ıkiyg katlanmosı önlenememiştır. Bu gerçeğe karşın, bugün de yüzde 50 oranından söz edilebilmektedir. Sanayiciler, u ahm gücünün düşürülmesini eleştiriyorlar lllşkllerl uzerlnde durmuşlardır. Türkiye'de işcl ücretlerinın AET ülkelerlne göre sekız kat duşük olduğunu savunan eanayiciler, «Türk Işcisi AET üye8İ ülkeler işcısinden sekiz kat duşük randımanla cahşmarraktadır» demişler özetle şunlan söylemişlerdir: «Ancak Türkiye'de banşcı emek bütunüyle ka'ybedilmlştir. Sendikacılar işclyl ideoloiik grev ve direnişlere sürüklemektedır. işcl bu sendikacıların elinden kurtanldığı, kendısine yeterii düzeyde ucret ve alım gücü sağlandığı taktlrde sorun temelinden cözümlenecektir. Bu olmadığı taktirde, para kredl politikası değişse, hammadde ve enerji sorunu cözümlense bile Türk sanayiinin dısa dönük üretim yapabilmesi rrümkün değlldlr.» Konuya lllşkln göruşlerin] ocıklayan kimi sanaylciler de hükümetin uyguladığı parakredl polltlkasını eleştlrmişler, bunun üretim gertlemesine yol actığını blldlrmlş'erdtr. Oretlmdeki gerılemenin tehlikell boyutlara ulaştığını, orta ve kucük boy Işletmeierin kapanmaya başladığını bellrten sanaylciler «hükümetln sıkı para kredi politikası, orta ve kucük ışletmeierin tahtakurusu, sivrisınek gibl ezümesine yol açıyor. Bu politika terkedllmelidir» blclrrinde konuşmuşlardır. Halkın aiım gücunü sıfıra Indirerek f i ^ t artışlarını durdurmanın sağlıklı bir yol olmadığtnı da da belirten sanayiciler, «bu enflasyonu önlemek anlamına gelmez» demişler özetle şunlan söylemişlerdir: «Işsizliğl artırarak, halkı oclığa yoksulluğa mahkum ederek fiyatlan duşürmek enflasyonla mücadele etmek değildir. Bakkal dukkanları önünde peynıre bakarak yaiananlann sayısı arttığı taktirde sosyal patlamaları önlemek mürrkun olamayacaktır. Bu tehlikeli bir gellşmedir.ı E ge Bölgesl Sanoyl Odotı 52 şırketın Türkiye Sınal Kalkınma Bankasına kur borcu olduğu gerekçesıyle haclz tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu acıklamıştır. Oda, durumun cözümlenmesl lcin Maliye Bakanlığına' Ilettiğl raporda, «Bankanın ne ekonomik yönden, ne de hakkaniyet ocısından hoş görülmeyecek blr esttslzlik ortamı yoTottrğr» H fade edilmiştır. Konuya ilişkin olarak Cumhuriyet'e bir acıkla ma yapan Ege Sanayl Odası Başkanı Yılmaz Adıgüzel. «Biz Bankanın şırketler arasında ayırım yaparak özel anlaşmalor yapmasını tasvib etmiyonız. Banka tüm şırketlere karşı kur farkları lcm yeni blr Itfa planı hazırtamalıdır» demiştlr. TEPKİLER SELİ Dunya Bankasmın Turklye kredilertni dağıtmak icin kurulu bulunan Türkiye Sınai Kalkınma Bankasmın Anadolu' nun oeşitll bölgelerinde kurulu cok ortaklı şirketlere karşı surdurdüğü «katı ve acımasız» po litikanın eleştirileri sürmektedır. Konya Sanayl Odası, Eskişehir Sanayl Odasından sonra bu kez de Ege Sanayi Odası kendi odasına bağlı 52 şırketın. banka tarafından sürekll protesto yollonması ve hacız ite tehdit edilmesı üzenne Başbakanlık ve Maliye Bakanlığına başvurmuştur. Oda bu amacla hazırladığı raporda banka icin, «kat kat ağırlaşan ve yerin* g» tirılebılmesl şüpheli borc yuklerı altına sokmakta ve kapon ma tehlikesiyle karşı karşıya br rakmaktadır» denilmiştir. Oda raporunda banka torofından kredılenmış şırketlerin «Türkiye ekonomisi icin en üst seviyede önoelık taşıyan ya tırım alanlarına yönlendlrilmlş olduğu» belirtilerek, bellren olumsuz sonucların. «hükümetlmizın genel ekonomik politikasıyla belirlenen ve darboğazların acılması icin amaclanan he deflere ulaşılmasınt olanaksız kılacaktır» denilmiştir. «İşlevini yitinniş» politika Türkiye lcin ekonominln yö^ netiminde sorun, öyle görünrrjektedir ki, Merkez Bankası Başkanı ismall Hakkı Aydınoğlu'nun. haklı olarafc vurguladığı gibl, «İşlevini yltirmiş» parakredl politikalanna bel bağlayarak, gercekleştirilrresl olanaksız hedefler peşinde boşuna koşmak değlldir. Akslne. gercekci bir enflosyon olgusunu kabullenmek ve ekonominin parasallaşma gereklerinl bu ölcüler Içlnde karsılamaktır. Aksi yaklaşımlann üretimdekl daralmayı daha llerl boyutlai ro götürmesl kacınılmazdır. ithalattaki aksamalar, arztalep dengesinln kurulamamo Bolu Kavşak Lokantası ülkücülertn, oturup sağı so!u gozledikierı yerlerdendi. Burada İCki lcerler, Mehmet Akif Kız Oğrencj Yurdu'nda kalan kız öğrencilerin yollarını kesip dcverlerdı. 17 mayıs cuma günü. bir ekip Bolu Kavşak Lokantcsı'nı bastı. tBurada izinsiz ickl lç<liyor» gerekçesıyle lokanta kapatıldı. Ülkücülerin Ikincl üslsri. oraya yakın, Emek mahallesı sekizincl caddedek) «Anayasa Parkunın altındoki «Cağlor Postanesi»ydl. Ülkücüler, Bolu Kovşak Lokantasıyla, Çağlaf Pastanesi arasında «Devriye» dolaştırırlar, böylece «Anayasa Parkı»nı denetim altındo tutariardı. Cağlar Pastanesine bir sandaly6 atıp oturan faşo, gelıp gecene bakar, parkta kimlerin oturduğunu gözlerdi. Ayrıca buradan «devriye»ler de denetlenirdı... Kız öğrencilerin faşolardan dayak yemeleri icin, Mehmet Akif Kız Oğrencl Yurdu'nda kalmaian yeterii nedendi. Buroda kalcn bir kac faşiğe kız öğrenciyi de, faşoların ajan olarak kullandıkları söylenirdl. Bu kız öğrenciler, Anayasa Parkı'nda ülküculerle bir arada otururlar, sonra da ziyaretci gibi, birlıkte yurda gellrlerdi. Kimse: Ziyaretciyse, parkta oturup görüştüler ya, yurda neden gelıyorlar? diyemezdi. Yurdun kapıcısı da milllyetçi miydi? Yurdun hemen yakınında, «Şenyuva» diye anılon evIsr vardı. Yurtta barmamayan faşiğe kızlar, «Şenyuva»da ev tutar, otururlardı Burası, ülkücülerin «Şen Yuva Obasmydı. Bu Oba'da üikücü kati| sanıklarının saklandıkları, burcda yapıian aramalarda bir cok suc oracının ele gectiği gozetelerde yayınlanmışt!. Guveniik gücierini yansızlaştırma yerine, onlan yanİ! tutum ıcins sokar.lar, büyük sorumluluk altındadırlar. Bunu askeriere de bi'laştırma hevesleriyse ateşle oynamaktan başka bir şey değil... Bunlaro gâzleri dört acıp bakmak gerek. Olaylan komuoyuna sergilemede, CHP cok ama cok gec kaldı. Bir yanda ıl başkanları, Belediye 3aşkanları ardı ardına öldürülürken, hâlâ, caman şu sözcüğü kullanmayalım, aman sert cıkmayalırn! «Havası icinde bugünlere değin geldi Faşizme karşı bir başına duran DİSK'in yanında yer alacak, onu savunacakken. karşı cıktı. Ne yapıp edıp, parlamentoda, bu örtülü MC'yl yıkabliecek tek güç iken. muhalefet görevini blle yapamaz duruma geldı. Gün gelir, artık gerceklert söylemek de yetmez olur. Geç söylenen gerçeklere inanacaklar bulunmaz olur. Aylar oluyor bir özel görüşmemtz sırasında llglnc Mr izlenımi de edinmiştim. CHP Genel Başkanı Ecevlt, sotır aralarmda söyle mi demek ıstemıştı: Içımize sinairmeyeceğimiz koşuüar do dahil, her olanağı deneyerek bu hükümetten kurtulmamız gerekir. Ne gorüyoru? oysa, öyle günier vaşanıyor ki, sokaklarda sola Cönmek yasaklanmakta nerdeyse. Gerek Cumhurbaşkanı seclmınde. gerekse yenl blr hükumet oluşturmado «diyalog» kurulacaksa, bu Süleyman Bey'le olamazdı. Süleyman Bey'le «dlyalog» kurmak istemek, Hacı Başbuğ'la «diyalog» kurmak demekti Yenl yeni işin farkıno vardılar mı? Cok kimse sanmıyor... Eleştirilere karşı do yanıt hazm Ama efendim, filanla da olmaz kl... CHP uyusun bakalım, uyusun da buyüsün... EŞİTSİZLİK ORTAIVn SAYIN YOLCULARA DUYURU 23Mayıs2 Haziran uygulayacağımız geçici tarifeye 24 Mayıs 27 Mayıs 14.50 30 Mayıs 10.35 30 Mayıs 11.45 31 Mayıs 09.00 V 10.50 K 11.50 V 16.05 K 17.05 V 12.05 K 13.05 V 14.00 K 15.00 V 20.15 K 21.00 15.30 21.50 16.25 19.05 15.30 İSTANBUL Kalkıs BERLIN VİYANA MÜNİH PARİS İZMİR 09.00 V 10.50 K 11.50 İSTANBUL Vanş NORMAL YAZ JARİFEMİZE 2 HAZİRANDA BAŞLANACAKTIR ^ TÜRK HAVA YOLLARI maktadır. Blr ömekle belirtllmek gerekirse, 16 mılyon Tl karşıiığ, döviz alan bir firmanın bugüne kadar bankaya 50 mılyon TL ödediği halde, bugün yürürlükte bulunan kur ve 2 Buna ek oiarak faiz yüfaiz oranı artmadığı taktirde, kü de hem kur ayarlamasından ana parj borcjnun 100 milhem de faiz oranlarının yükselyon Tl ve ödeyeceği yıiiık fomesinden dolayı katlanarak art iz tutarının 25 milyon TL. oldu ğu carpıcı ve dikkate değer bır vakıadır. 3 Bu durum, birbirinl Izleyen kur ayarlamaları ve faiz oranı artışlannı ağır yükler ge tiren toplu sözleşmeler ve benzerı yükümlülükler yüzünden esasen büyük bir finansman dar konulan yeni seferierimiz sunlardır. lığı icinde bulunan sınal flrmo ları, kat kat ağırlaşan ve yerine getiriimesı oldukca şüpheli borc yüklen altına sokmakta ve kapanma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmaktadır. 4 Öte yandan, ıc piyasadan TL olarak yatırım kredisl almış fırmalarla yatırımını dovız kredısiyie gercekleştırmış firmalar arasında olağanüstü bır rekabet eşitsızliği doğmaktadır. Örneğin oynı anda, ay'nı işkolunda yatırıma başloyan ve aynı tutarda kredıden yarar lanan eşdeğer iki kuruluştan 2 HAZİRAN'A KADAR HER GÜN TL kredisi alanın, yıllık faız yükü 10 milyon TL ise döviz cinKalkış sinden kredı alanın faız yükü bunun altı katı, yani 60 miltSTANBUL 08.00 ANKARA yon TL olmakta, böylece ne e09.30 ANKARA İSTANBUL konomik yönden, ne de hakkoniyet acısından hoş görülmeye 08.30 İSTANBUL İZMİR eek bır eşıtsızlik ortamı yaraİZMİR 10.00 İSTANBUL tılmış olmaktadır. 5 Ayrıca dış rakip firmaların kredi kaynakiarına uygulanan faiz oranları daha büyuk ve genellikle sabittir. Bunun yanısıra, o ülkelerde devalüasyon lara da sık sık başvurulmamak tadır. Dolayısıyle, coğunluğu Ih racata dönük olan yatırımlarımızın dış pıyasado da nkabet gücu azalmakta ve Türkiye'nin Ihracat potansiyell olumsuz (Basın: 15083) 2802 yönde etkilenmektedfr.» R aporda bu gelişmeler oynen şöyle yansıtılmıştır: «1 Yapılan her yeni kur ayarlaması borc yükünü bir kat daha artırmaktadır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle