Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
O N CUM'IUPJYET 14 M'YIS 1980 Küçük barışı,, korumak için"Büyük savaş,,ı göze alan strateji Dış Haberler Servisi ON YILLARIN ULUSLARARASI GELIŞMELERI DUNYANIN STRATEJIK ÇERCEVESINI DEGIŞTIRDI BU DURUM BATININ CIKARLARININ KORUNMASI ACISINDAN AMERIKAYI YENI ASKERI YAKLAŞIMLARA YO NELTMEKTEDIR VVASHINGTON SIYASAL B1LIMLER ENSTITUSU YÖNETICISI MICHAEL T KLARE «LE MONDE DIPLOMATIQUE»DE YAYINLANAN AŞAGIYA ALDIĞIMIZ YAZISINDA ABÛ' NIN. UCUNCU DUNYAYI HEDEF ALAN YENI ASKERI STRATEJISININ OLUŞUMUNU VE RIZIKOLARI INCELIYOR .. S İRAN DEVRİMİ KÜÇÜK ÜLKELERİ HİZAYA GETİRME GÖREVİNİ BOLGESEL «JANDARMALARA» BIRAKAN NİXON DOKTRİNİNİ YERLE BİR ETTİ. STRATEJİK HESAPLARDA NATO ARTIK BİRİNCİL SIRADA DEĞİL. ONUN YERİNE, ÜÇÜNCÜ DÜNYA ÜLKELERİNDE MEYDANA GELEBİLECEK «KARISIKLIKLARIN» BASTIRILMASI ÖN PLANA GEÇTİ... Başkan Carter, 24 ocak tarlhll mesa|ında, bolgeye yonelık Sovyet tehdıdıne karşı OrtaDoğu ulkelenyle oluşturulacak bır «ortak guvenlık cemberı»nden sozetmekteydı Hemen «Carter doktrını» adı verılen bu onerı, o gunden buyana, ozelıkle Kongredekı oskersel sorunlora ılışkın tar tışmaların başlıca teması oldu Oysa, Savunma Bakanı Harold Brovvn'ın, 1981 malı yılı dolayısıyla yayınladığı raporda Carter'ınkınden tümuyle değı şık bır guvenlık kavramı acıklanmaktadır Brovvn, Amerıka nın guvenlığı acıstndan başlıca tehlıkenın Ucuncu Dunyo'dakı denetlenemeyen «karışık lıklar» oldugunu soylemektedır Bu nedenle, özellıkle petrol alanında, Amerıka'nın yaşamsal cıkar larını tehdıt eden bu «karışıklıklar»a karşı, bolgeyı savunmak uzere kuvvet kullanmaya hazir olmak gerekmektedır B J yonı yakloşımın temelınde, Amerıka'nın ya bancı pazarlara ve hammadde kaynaklarına gıderek buyuyen olculerde bağımlı olduğu ınancı yatıyor Bu noktada ıse, ozellıkle Orta Dogu oetrol j onem kazanmaktcdır. Topluca karşılık doktrini ve muhalifleri Daha 50'lerde Eısenhovver'ın «topluca karşıItk» polıtıkasını eleştırenler, nukleer savaşın ancak Sovyetlerce ABD'ye karşı genel bır saldırıya gırışılmesı durumunda etkılı bır caydırma yontemı olabıleceğını savunuyorlardı General Maxvell Taylor «1945 den buyana başgosteren bolgesel savaşlar, topluca karşılık strateıımızın bır buyuk savaşı ucuncu dunya sovaşmı onlemekle beraber kuçuk barışı ayakta tutamadığını gosterıyor» dıye yazmaktaydı Aynı goruş, Senato Dış llışkıler Komıtesının dış yardımlar programına ılışkın raporunda da şoyle dıle getırılmıştı «Topluca karşılık polıtiKası, demır perde dışında kalan ve yenı polıt k ve e<onomık bılınce erışmekte olan halkların bugün, bagımsız bırer karışıklık ve değışıklık kaynağı halıne gelmelennın gerçek bır olasılık taşıdığını dıkkate almamaktadır» ABD, Uçüncü Dünya Ulkelerine müdahaleye kararlı (FRANSIZ KARIKATÜRÜ) YENİ STRATEJİ OYNAK BİRLİKLERİN HIZLA «KARIŞIKLIK» BÖLGELERİNE SEVKEDİLEREK ABD'NİN DOĞRUDAN MÜ DAHALESİNİ ÖNGÖRÜYOR. AMA BÖYLE BİR PROGRAMIN RİZİKOLARI, BUGÜN HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK. ÇÜNKÜ BİR SOVYET KARŞI MÜDAHALESİNE YOLAÇABİLİR. O AŞAMADA İSE HER ŞEY SÖZKONUSU OLABİLECEKTİ R, BİR ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVASl BİLE... Kennedy benimsiyor Ucuncu Dunya'dakı karışıklıklara karşı savaşma düşuncesını Kennedy yonetımı benımsedı. Savunma Bakartı McNamara, «ulusal kurtuluş hareketlennın» gıderek artan tehdıdıne karşı koyabılmek icın Amerıka'nın ıki seoeneğı oldugu goru şundeydı «Ya tum olası karışıklık bolgelen yakınında buyuk askerı kuvvet ve malzeme bulundurabılırız, ya da daha kucuk olcude bır kuvvetı ABD ıcınde uslendırıp gerektığınde hızla gereken bolgeye sevkederız» Bırıncl yontemın pahalılıgı karşısında, McNamora, daha ekonomık olan Iklncı yolla «ateş tugoyları» kurmanın gereklılığını savunuyordu McNamara ve Genelkurmay Başkanı General Taylor, «Ateş tugayları»na istenen hareketlılıği sağlayacak ıkı proıe onerdıler Dev naklıye ucağı C5A ve loııstık mudahale gemısı (FDL Fast Depleyment Logıstıcs) Hızlı mudahale strateıısını pek tutan Kongre o hızla C5A ucakları ıcm sonradan Lockheed ın bıtmez tukenmez «malıyet artışlan» karşısında 6 mılyara çıkartılan 3 mılyar dolarlık odeneğl onayladı Ama FDL gemılerıne sıra geldığınde, Amerıka gırt lagına kadar Vıetnam savaşına batmıştı ve ulke yı bu karışıklıgın ıcıne ıten yenı strateiı pekçon u/e tarafından suçlanmaya başlanmıştı Senato n j n Askerı Hızmetler Komısyonu FDL projesnı eleştınrken «Malıyetın de otesınde Komısyonu. ABD n n dunyada bır polıs rolu ustlenmeyı secmesının yaratabıleceğı ızlenım duşundurmektedır» dıyordu. Nixon doktrini Vıetnam seruvenl, Amerıkan cıkarlarını korumak Içın VVasnıngton u boşka yontemler gelıştırmeye Ittı Boylece ortaya çıkan <Nıxon aoktrın » ıyarınca ABD nın, Iran glbı gozde muttefıklen, Ucuncu Dunya'nın krıtık bolgelerınde «duzenı korumak» üzere «landarma» olarak gorevlendırıldıler Ancak tıpkı 50 lerde, yalnız Sovyetler'ı hedeî alan topluca karşılık strateıısının eleştırıldıgı g. bı 70'lerın askeri planlaması da eleştirılere uğradı B rcoklan Amerıkan eKonom smın gıderek artan dışa bogımlılıgını ve hammadde kaynaklarını elde tutma geregını one surerek Vıetnam ezıklıgını sılmek, bır yandan da mudahaleyi Ucuncu Dunya dck' «karışıklıklara» karşı koymak ıcm meşru bır yontem olarak kullanmak uzere kampapya actılar Bır kez daha General Taylor, Amerıka'nın Ucuncu Dunya'dakı «karışıklık ve duzensızlıklenn» tehdıdı altında oldugunu öne surdü Foreıgn Affaırs dergısınde 1974 de cıkan bır yazısında şoyle dıyordu «Zengınler arasındo onde gelen guç olarak, ulusal değerierımızi ta kırlerın ac gozlulugunden korumak ıcm mücadelelere aınşmek zorunda kalmaya hazırlıklı olma'ıyız» Ve 50'lerdeki onensıni yınelıyor «Cotışma ları caydırmak veya daha onemli bır hale gelmeden sona erdırmek içın hazır, oynak kuvvetler» ıstıyordu Bu görüş 1977'de Rand Corparatıon tarafın aan hazırlanmıs bır raporaa Guy Pauker ımzasıyla temellendınlmektedır Yazar «80'lı yıllardo • nsanlık ıcın toplumsaı duzensızlık donemınin a cılabılecegıne ve endustrıleşmış demokrasılerın Ucuncu Dunya ı!e catışması karşısında genel du zenın yok olabılecegıne» Işaret etmekte bu durumda, «ABD'nın dunya duzenının tümuyle yıkıl mas nı engellemek ya da en azından Amerıka" vatandcşının ozgun cıl'or arını korurrak ıcln as kerı ktvvete başvurmak zorunda kalabıleceğını» eklemektedır 21 ıtkı Yırcalı, DP'nın aslarındandır ama, dort kurucusundan bırı değıldır Onun muhalefete geçışı ve DPde parlayışı Balıkesırde olur Zaten ıcınde çok genç yaşlarda gelışen muhalefet tomurcukları vardır, bu tomurcukların nasıl fılızlenecegı ve patlıyacağı bellı değıldır Bır fırsat gozlemektedır ama nasıl olacaktır' Bunu kendısı de bılmez Sıtk» Yırcalıyı, bır 30 yılı aşkın sureden ben tanıyorum DP muhalefetının başladıgı, bızlerın cıceğı burnunda bırer gazeteci olduğumuz donemlerden Şımdı karşılıklı olarak oturduğumuzda bakıyorum da gozlerımın onunden neler gecıyor O yıllarda bızler neler duşunerek DPyı duşiemıştık demokrası nelsr harcandıktan sonra gelıp bugunıere erdı Sacları bıyıkları agarmış bır adam oturuyorau Gene telaşlı heyecanlı konuşuyordu gene gozlen ve sozlerı ılenye nonuktu ama gerıde ozlenecek cok şey kalmamıştı «Sıyasete» dedım «Nasıl gırdınız 9 Istersenız oradan başlayalım » «En başından mı'?» dıye sordu tNasıl ıstersenız en Daşından olsun» «Oyleyse cok gerılerden aıayırr Mıllı Kurtuluş Savaşı sıralarındaydı Delkı on yaşında vardım Balıkesır Ataturk'dn Somsuna cıkmasından once Soma da bır aycklanma ve dırenma cephesı kurmuştu Bu cephe 13 ay kadar surdu Sonra gerı gerı kalınmak zorunda kalındı » tKımler kurmuştu bu cepheyı 9 » «Halk kurmuştu Mudatayı Hukuk Cephes . lclerınde babam $ukru Yırcalı Vehbı Bulak Bey (Aydın Bulak ın babası), Hasan Basn Çantay Mehmet Kocabıyıkoglu (Mılletvekılı Kocabıyık ın babası) Balyalı Mustafo Çavuş. Sarı Haşım Vosıf Cınar Daha bır cok kışl vardı hatırlayamıyorum » 9 «Eşraf mıydı bunlar » «lclerınde eşraf da vardı halk da vardı» «Evet gerı cekıldınız » «Cephe bozuldu, gerı cekılmek zorunda kalındı Bız ıkı yaylı arabayla Eskışehıre kodar geldık Istasyonda bır türlü trene bındırmıyorlardı Öârendık kı bunu yapan mutasarrıftır Soma Cephesı kurulduktan sonra bu mutasarrıfı Balıkesır e Istanbul'dan gondermıslerdı Istanbul un adamıydı Cepheyı kurdurmak ıstememıştı O zaman Balıkesır ın 40 kışılık Reddı Hhak ve Müdafayı Hukuk kuzey cephesı yonetım kurulu vardı Vehbı Bey babam Vasıf Cmar, mutasarrıfı ulusal cepheve katmak ıstemışlerdı O da kabui etmemışu Vasıf Cmar tabancasını cekerek mutasarrıtı teslım almış, trene bındırerek Istanblu'o gerı göndermışti Sımdı o mutasarrıfın elıne fırsat gecmıstı Bızım Ankara'ya gıtmemıze ızın vermıyordu Babam ve arkadasları baktılar kı olmayacak Ankara'ya telgraf cekıldı Mustafa Kemal Paşa ımzalı bır telgraf geldi istedığımız yere gıtmemıze Izın verıldı Mutasarrıfın durumu Ankara'ca belli olmuştu. Izm cıkmışlı ama gene de günierce blr kara vagon ıcınde bekledık Sonra Ankara'ya S Raftaki Demokrasi Mehmed KEMAL Beyler. polıtıka kendı kuralları olan blr Bonattır, teorı kurrrak değıldır Onlardan yararlanmaktır Duşuncelerı, prensıpleri uygulayıp yurutmektır Halk toplulukları ve polıtıka adarriları ancak bu uygulamalara karıştıkca sanatı oğrenır ve onu başarıya ulaştırabılırler. Tıpkı lyı bır hukuk bılgınının lyı bır hakım olafnıyacağı gıbı Bır ceza yasası profesorü belkı bır ağır ceza mahkemesıni düzgünce >önetemez Eğer memlekette yurttaşlarımızın okumalarını bekleseydık demokrası hayai olurdu Bu mantık ve bu onlayışla parlamentolarımızın polıtıkacılardan değıl tanınmış ıktısatcı, hukukcu ve yönetıcılerden kurulması gerekırdı Oyso, otiların yeri kursüler, akaderrılerdır Halkı da polıtıkacıyı da gene pohtıka yetıştırır. Sorun bunların bırbırlerıni hor görmemelen. demokratık reııme gırmelerıdır. Sonunda şunu soyledl Beyler, once. her şeyden önce, kendınıze ve uluslarımza ınanınız Bu canlı konuşmayı polıtıkaya atılırken hep bılınçaltımda duydum » «Fransa'da da polıtıka ıle ılgılendınız öyle mı 9 » «Oyle sayılır » «Sızm Parıs'te öğrenc! ıken bazı solcu gruploria polıtıka yaptığınız sözlen vardır ı Guldu. alıngon bır tavır takındı Bazı solcu sataşmalar, karalamalar başından gecmıştı onları anımsar gıbı oldu «Porıs'te okuyan her gencın başına gelır» dedı. Sonra şunlan ekledr «Almanya'da Hıtler, italya'da Mussolınl var Bız Paris'te dünyanın dort bır yanından gelmış genclerle oturup ozgurce tartısıyoruz Her türlü eleştırıye açığız. Memleketten de ınsanlar gelıyor, onlarla do tartısıyoruz» «Kımler gelıyor?» tRecep Peker Halk Partisi Genel Sekreterl gelıyor, Saracoğlu, Tevfık Ruştu gelıyor, onlarla da konuşuyoruz Bızı cağırıyorlar Bızl bırısi öğrencı derneğıne şıkâyet etmış» «Ne demış'?» «1leri gerı konuşuyorlar, derriş Reşat Şemsettın Sırer öğrencı müfettışı, o da geldl Ona da durumu anlottık. Kemalettm Kamu, şaır, o zamanlar Anadolu A|ansı muhabırı, benımle bırlıkte Sıyasal Bılgılerde semınerlere katılıyordu. Tevfık Rüştü'ye durum anlatıldı Ama adam oyle ıhbar etmlş ki, bu ıhbor yıllarca benı ızledı» «Coğu kısıye yapılmıştır bu. » «Evet, yapılmıştır» «Sonunda ne oldu'» «Ben yurda dondüm, polıtıkaya atıldım, bu Ihbar devlet arşivlerıne gırdıği ızın peşınden, durmaksızın hep benı Izledi» Gulerek sordum: «Hâlâ da Izlıyor rru?» O da gülerek yüzume boktı* «Bılmıyorum.» dedi «Sız ne dersiniz''» «Değişen hlc bır şey olmomıstır, ben hâlâ ızlryordur, derim » YARIN: HUSUMET ANDI İran de\Tİmi ve getirdikleri Iran devnmı ve Şah'ın gıdışı, Ucüncü Dünya'yı hızaya getırme gorev nı yerel «landarmala ra» bırakan «Nıxon doktrınunı ılk sarsan olay oldu Aynı zamanda Iran dan gelen petrolun ke cıntıye uğrcması, AED de bır «enenı bunalımı»nı gundeme getırırken bır kez dcha ulkenın ne den (ı dışa'ımlarına bağımlı hale geldıgını gosterdı Bunun uzerıne yonetım Amerıka'nın "DrtadoğL petrolu ıle bes'enmesını surdurmek Içın kend askerı kuvvetlerını kullanmayo hazır oldugunu açıklayarak «Vıetnam ezıklıgını» resmen bır ya na uırcktı Savunma Bakanı 1979 şubatında, «Ortada ğu'dan gelen petrolun akışını korumok yaşamsaı çıkarlarımızın parcasıdır Bu yaşamsal cıkarlaı uğruna. askerı kuvvet kullanmak da ıcınde olmak uzere elverışlı her türlu eyleme başvururuz» d yordu Hukumet. once bu prensıbın uygulanışını ABD nın salt petrol gereksınımıne yonelık tehdı* ıer!e s nırlamak ıstedı Ancak Sovyetler'ın Orta dogu ve Afr ka dakı yayılma hareketı askerı etkın'ıgm genıslemesıne yol actı Busıness Weex 1979 martında çıkardığı ozel sayıda Sovyet as kerı gucünun cıddı bır tehlıke oluşturduğuna değınırken ABD nın bır dunya landorması rolunL bırakmasındon doğan ekonomık rızıkolara dıkkat cekı/ordu Tahran dakı elcıl.k ısgal ed Idıg nde bu goru= ler Kongr° de de genıs ycndas toolar olmuştu Strtepk hesaplarda NATO bırıncıl yerını Ucuncu Dunya dakı «karışıklıkları» bastırmak gereklılığıne bırakmıstı Boylece bır zamanlar McNamara nın onerd ğ, «At°s tugayları» ıle Brovvn ın dünyanın her hangı b r kosesıne mudahale edebıiecek ozel vu rucu gucu (Yeşıl berel ler) aynı şey olmaktadr Şımdıkı Savunma Bakanı da bu oskerı gücü1" gerektığı anda hızla gorev yerıne uloş t ırılma t ; ıcın ıkı proıe getırmektedır Kıtalararası naklıye ucağı «CX» ve «Bağlantı gemılerı» MPS Ma rıtıme Preposıtıonıng Shıps) fılosu Bu gemıier Hınt Okyanusunda Akdenız ve Arap denız nde potansıyel huzursuzluk bolgelen acıklarında de mırleyecekler Gerek bunlar gerek CX ler Mc Namara'nm C5A ve FDL lerındetı değışık değiılerdır Mudahale senaryosu bıle avnıdır Bir b j nalım anında bugun Hızlı Mudahale Kuvvetı de nen «Ateş Tugaylan» C5A'larla catışma bolaplerıne komsu muttef k ülkelsrm havaa'anlannn ındırılecsk burada FDL <y" da MPS'> gemılerın den gelen donatım ve cephareyı alaraK savcış alanına sevkedıleceklerdır YIRCALI PARIS'TE ÖGRENCİYKEN DÜZENLENEN BIR RAPOR YILLAR YILI KENDİSİNI İZLEDI... değı! de Afyon'a doğru gıden bır kara vagona bmdırıldık Dura kalka Afyon a kadar geldık. Orada ındık Konya ya gıtmek ıcm bekledık Konya'ya geldık orada da Delıbaş ısyanı cıktı Oradan Antalya'ya gıttık Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında dolaştık, durduk > «Sonra ne oldu'» «Butun bunlar benım cocukluk günlerır rl de gozlerımın polıtıkaya acılması demektı Babam Antalya'dan cepheye gıttı Polıtıka, bır duşman ve onunla savaşan yerh halk gıbıydi kafamda . Ucak gelıyor.. derlerdı Hepımız yerlere yatardık Ittıhatçıların yerlı mallar kampanyası vardı, cocukken ona katılırdık Cocukken boyle şeylerle ılgılenırdık Kâzım Özalp Paşa geldı, Balıkesır cephesı tyıoe kuruldu Ben Balıkesır Sultanısınde okuvordum, yarım kaldı Oradan Istanbul'a geldım Istanbul llsesıne gırdım Bır Arapca oğretmenımız vardı, onun ıskemlesıne Iğne koydular Bu yüzden 45 oğrencı okuldan otıldı Aralarında ben de vardım Oysa ığneyl bız koymamıştık, daha yüksek sınıfta okuyanlar koymuştu Bunu arkadaşlarım gıbi ben de haksızlık saydım Yapmadığımız bır ış ıcm okuldan kovuluyorduk. Bır süre Saınt Benoıt'da, sonra Kabataş'da okudum Bıtırdığım okul Kabataş tır Burada çok aegerlt hocalarımız vardı, Hasan Âlı Yucel, Hotemı Senıh Buradan hukuka gectım Hukukta ıken gazetecılık yaptım Izmırde Anadolu. Balıkesırde Hayrı Karan beyın gazetelennın muhabırı oldum 15 lıra aylık alırdım » «Epeyce cok para o zamanlar ıcm » «Oyle sayılır. Hukuku bıtırdım memur oldum > 9 «Nereye » «Malıye'ye... Ben o sırada Osmonlı borçlarından Türkıye'ye duşmüş yarım üyelık odentısınden bolünüp beş öğrencıye verılen burslardan yararlanmıştım Ötekı arkadaşlarım da, Kıbrıs'in Turkıye eskı elcısi Mehmet Ertuğrul, Turkıye'nın Kıbrıs Buyukelcısı Mazha' Orkol, Profesör Fadıl Hakkı Sur, Saıt Kandan'dı. 1931 32 yıllarında Paris'e gıttım, 1936 yılına kadar kaldım » «Ne okudunuz 1 ?» «Ben scıences polıtlques okudum Blr hocomız vardı, «geopolıtlques» deyımınl ılk ondan öğrenmlştım. Bır gün derste şunları soyledi bıze: Prosrram ve rkikosu Ancak boylesı bır programın tasıdığı tehlıke 60'larda McNamara ve Tay'or'un gorevde olduk lart dönemden bugün daha fazladır Cunku dun yanın strateıık çehresı değışmıstır Önce Sovy=" gücunün yayılması nedenıyle Pentagon'un tersını kanıtlamaya calısan soylev'erıne rağmen 60'lardo SSCB'nın Sovyet bloku dısındokı askerı harekâtlara atılabılecek yeteneklerı yoktu Oysa şımdı gercek b r okyanuslararası savaş fılosuna üstün nıtelıklı naklıye ucaklarına sahıpler Ayrıca Sovyetler, Orta Asya'dakı topraklanndan. kara yolu (Arkası 9. Sayfada)