Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ON CUMHUKIYÜT a 1980 SI A'nın imzalanmasıyla Türk dış politikası yeni bir yola girecek Hazırlayan: Sedat ERGİN ANKARA (Cumhurlyet Bürosu) ABD ıle yenl Ekonomık ve Savunma Işbırlığı Anlaşma sının gecen hafta Ankara'da imzalanması i!e bırlıkte, Turkıye'nın ABD ıle ılışkılerınde etkıleri ve sonuçları Türk dış po lıtıkasını büyuk ölcüde yonlen dırecek yenı bır dönemeç noktası da gerıde bırakılmıştır. Anlaşmanın imzalanrrası Ile birbuçuk yıl süren bır görüşme sürecı ds gerıde kalmaktodır ABD'nın Türkıye'ye uygulamak ta olduğu ambargonun kalkmasından sonra Türklye'dekı ortak savunma teslslerinın fo alryetlerıne Izın veren gecıcı statü ilan eaılmış ve bu arada Carter yönetıml Ile Ecevıt hükümetl yenl bır Savunma Iş bırlığl anlaşması İmzalanması konusunda gorüş bırliğıne var mışlardır. • GEÇEN HAFTA ANKARA'DA İMZALANAN YENİ ANLAŞMANIN GETİRDİĞİ BIR YENILIK, HİÇBİR YORUM VE TARTIŞMAYA YER BIRAKMAYACAK BİÇIMDE AMERIKAN US VE TESİSLERİNİN FAALİYETLERINI İLK KEZ UYGULAMA ANLASMALARI ILE DUZENLEMİŞ OLMASIDIR. devralınacak olan Kargaburun ve Belbaşı tesıslerı konu alın maktadır. Ucuncü kategorıde de aktıf tesıs olarak tanımlanan Incırlık Ussu ıle Sınop ve Pırınçlık'tekı faalıyetler duzenlenmektedır. Onüçuncü uygula ma anlaşması ıse bu tesıslerde kı ıdare ve loııstık hızmetlerıni düzenlemektedır. Gorüştüğümüz bır Dışışlerl yetkılısı göruşmelerın «cok renklı ve ılgınç gectığını» söylemiştır. Dışışlerl Bakanı Erkmen de gecen hafta anlaşmaya ımzayı attıktan sonra «hayırlı olsun» demıştır. Anlaşmanın getıreceğl «hayır'ar»ı onumuzdekı gunterde hep bırlıkte goreceğız rafındon başlatılmıştır. Acış toplantısından bır hafta sonra 25 ocakta daha önce Ecevıt hükumetı tarafından hazırlanmış olan anlaşma metınlen ıle ılgılı taslaklar karşı tarafa ıletılmıştır. Amerıkalılar bır süre önerllen taslaklan Inceledıkten son ra bunlarla ılgılı kendı çöruşlerını masaya getırmışler ve böylece resmı muzakerelere gecılmıştır Burada ılgınç nok ta görüşmelerın Turk tarafının sunduğu taslaklor üzerlnde yürutülmüş olmasıdır. Geçıcl statünün sona erdlğı ekım 1979"a gelındığınde anlaşmalar ana hatları bıcımlenmış olrrakla bırlıkte, bazı temel noktalardo tarafların muzakere pozısyonlarının farklı olduğu gozlenmıştir. Bu sırada, Turkıye bır hükümet değışlklığıne sahne olmuş ve Demırel hükumetı SİA goruşmelennl kalındığı yerden alarak sürdürmüştür Dışişlerı Bakanı Erkmen'ın gecen aralık ayında Brüksel'de ABD Dışışlerl Bakanı Cyrus Vance ile yaptığı gorüşmede anlaşmanın bır an once ımzalonması kararlaştırılmış ve ertesı gunü Brüksel'de Başkon Carter ın danışmartı Matthevv Nımetz ıle Buyükelcı Sahinbaş bır dızl gorüşme yapmışlardır Brüksel de yapılan terrasla nn ardından Nımetz ocak oyı başında Ankara'ya gelmış ve uc gun suren toplantılar sonunda onloşmalar sonuclandırılarak parafe edılmıştır. Imzalanon anlaşmalar ana hatları ıle Ecevıt hükumetının polıtıkalarını yansıtmaktadır Demırel hukümetl anlaşmalar uzerınde rotuşlar dışında herhangı bır cıddı değışlkllk yapmamış goruşmelerı aynı müzakere pozısyonunda sürdurmuştur. Bundan öncekılere kıyosla anlaşmaya getırılen blr değişık hk anlaşmanın adı ile ügılıdır Bundan oncekl yalnızca «Savunma işbırlıği Anlaşması» olarak anılırken. bu kez Isim ge mşletılmış ve «Savunma ve Ekonomık Işbırlığı Anlaşmasn olmuştur Anlaşmanın en onem lı ogelerınden bırı bu noktado dır Daha oncekı anlaşmalar yalnızca ışbırlığını öngören NATO anlaşmasının savunma ala nına ıhşkın ücüncu maddesıne dayandırılarak hazırlanırken bu kez NATO üyelerının ekoro m'lerın! karşılıklı olarak guc lendırmelenne ılışkın ucuncu rnadde de esas alınmıstır Bu radakı cıkış noktası do Ecev t hükumetının getırdığı Demırel hukümetmın de ustlendığı «Ekonomı ıle savunmanın ayrılmazlığı» ılkesıdır ruşülmesl sonraya bırakılmıştır. Anlaşma ımzalandıktan sonra uygulomo anlaşmalan ıle llgill muzakereler ıkı yıl sürmüş, an cak bır sonuca varılamamıştır. Işte bu deney, Turk tarafını uygulama anlaşmalan konusun da hassas davranmaya ıtmıs ve ozellıkle Genelkurmay Başkanlı gının bu konuda tıtız davranma sına yol acmıştır Amerıkalılar bu kez de uygulama anlaşma larının daha sonra goruşulebıleceğını belırterek temel anlaşmaların oncelıkle imzalanması nı Istemışlerse de bu ıstek Tjrk tarafınca kabul edılmemıştır SİA an'aşması ıle bırlıkte 13 ayrı uygulama anlaşması ımzalanmıştır Uygulama, anlaş maları dort kategorıde toplanmaktadır Bırıncı kategorıde Ya manlar, Karataş, Şahıntepe, Elmadağ, Mohmurdağ, Elmadağ ve Kurecık muhabere mer kezlennın her bırı ıcın ayrı bır uygulama onlaşması bulunmak tadır Ikıncı kategorıde ıse tamamen Turk makamlarca TESİSLERİN FAAUYETLERİNİ TÜRK MAKAMLARINİN DENETLEYEMEDIĞİ ARTIK BİR SIR DEĞİL £ SİA'nın 3 tamamlayıcı anlasmasindan ilki olan Savunma Desteği Anlaşması'nda ABD'nin Türkije'ye askeri yardıdımı konusu isleniyor. Savunma Sanayiinde İşbirliğini öngören ikinci tamamlayıcı anlaşmada ekonomi ve savunma konuları arasmdaki iliskiden ve Türkiye'nin ekonomisiyle dışsatımına olumlu katkıların sağlanmasından söz ediliyor. Tesislerle ilgili üçüncü tamamlayıcı anlaşmada ise, tesislerde yürütülecek ortak savunma önlemlerine ABD'nin katılmasına ilişkin ilke ve usuller yer abyor. MSP, SİA TBMM'de red oyıı verecek ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) MSP'nın ABD ıle ımzalanan Savunma ve Ekonomık Işbırlığı Anlaşmasrnın TBMM'de onaylanması sırasındakı goruşmelerde red oyu kullanacağı acıklanmıştır MSP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Kazan, «Cum hünyet»e bu konuda yapttğı aCiVlamada, red oyu kullonaca'klarını bilcjirmlş ve, «Bızım parlamerrtoda bu noktada fonksıyonumuz red oyu kullanmoktır. Eğer CHP ve AP olurrlu oy kullanırlarsa anlaşmanın sorum luluğu onlara crit olun demıştır «ANLAŞMA SAKINCALI NOKTALAR TAŞIYOR» Anlaşmanın onay ışlemı sırasında MSP'nın ızleyeceğı tutumun hafta sonunda Başkanlık Dıvonında goruşulduğunu anlatan Kazan, MSP olarak anlaşmanın rvedılıkle Meclıs'e sunularak görüşulmesını ıstadıklerıni belırtmıştır Anlaşmanın bırcok sokıncalı nokta taşıdığını da belirten Kazan, anlaşmayı, «mıllı menfaatlara aykırı» olarak nıtelendırmıştır Kazan, SİA anlaşması ıcın «Turkıye de Batı Kulubü uyesı hukumetlerın yaptığı klosık anlaşmalardan b.rı» demıştır Şevket Kazan, partı goruşlerım cçıklarken, an'aşmanın tumuyle yuvarlak sozlerden oluştuğunu Başkan Carter ın Başbakcn Demrel'e gonderdıgı mesa|in da aynı havayı taşıdığını soylemış, gerek savunma aesteğ' onlaşması, gerekse savunma sanayıınde ışbırlığıne ılıçkın tomamlayıcı anlaşmalarda huKumlerın hep yuvorlak ıfadelerle gecıştırıldığını one surn.u&tur. Şevket Kazan, bu konuda, «Örneğın ortak savunma ımalatında hangı proıelerın ne zaman yururluğe konacağı belırtılmemektedır ABD'nın bu proıeleri nasıl destekleyeceğını tarıh ve rakam olarak gormuyoruz. Bır başka örnek vermek gerekır se, anlaşma ıle bu proıelerle imal edılecek techızat NATO ülkelerınde daha ucuza cıkarsa, ABD bunların satışını nasıl kolaylaştıracaktır''» şeklınde konuşmuştur. ÖZDE KARŞI DEĞİLİZ MSP Genel Başkan Yardırrcısı, daha sonra Savunma Işbırlığı Anlaşmasma ozde değıl, taşıdığı sakıncalar acısından karşı çıktıklannı bıldırmıştır. Kazan, bu cercevede, «Batı'ya karşı cıkıyorsunuz, ancak ABD ıle ımzalanan bır anlaşmaya çosterdığınız tepkl ozunden cok taşıdığı sakıncalarda ve acık olmamasında toplanıyor. Bu bır celışkı değıl mıdır?» şeklındekı bır soruya da, «Bızım Batı ile ilışkı kurmayolım dıye bır düşuncemız yok. Bız önce Batı ıle ılışkılerde denge istıyoruz. Sonra Turkıye'nın ağır sanayıını kurmasını, daha sonra da İslam ulkelerı ıle ışbırlığini gelıştırmesını ıstıyoruz. Bu 3 ko rı.da bugün Türkıye'de herşey Batılıların keyfıne gore yürütüluyora demıştır. Kazan, onlaşmaya karşı çıfcış gerekcelerını gösterırken de. «Bu anlaşma Turkıye'nın aleyhine oalıştırılabılır. Bundan başka karşı tarafın yükümlulüklerl de bugune kadar olduğu gıbi yıne acıklığa kavuşturulmarrıştır» bıcimlnde konuşmuştur. ANLAŞMAYA KARŞI KULİS YAPACAĞIZ Kazan, aynca, «MSP olarok" milli menfaatlerimıze aykırı gör düğümuz yasama kararlarının Meclısten cıkmaması icın bugüna kadar yapageldığımlz gıbl bu kez de Savunma İşblrliğl Anlaşmasının onaylanmaması açı sından kulıs yapacağız» dıye eklemıştır. anlaşmasma Uygulama anlaşmalan Yenl anlaşmanın bır dığer yenılıği de Türkıye'dekl ortak savunma tesıslerınm faalıyetle rınln ılk kez hıcbır yorum ve tartışmaya acık kapı bırakmayacak bıcımde uygulama anlaş ması Ile düzenlenmış olması dır Bundan öncekı 1969 anlaş ması gorüşülurken uygulama anlaşmalan hazırlanması karar laştırılmış, oncak bunların go Ecevit'ten Demirel'e SİA Anlaşması Ile llgıll resmi göruşmeler resml olarok 18 ocak 1979 tarihinde Ankara'da. daha sonra göruşrrelerde Türk heyetıne başkanlık edecek olan Dışişlerı Genel Sekreter Ortak Güvenlık işlerl Yardımcısı Büyükelcl Faruk Şahınbaş ile ABD Büyükelçısl Spiers ta Demokrasi Açısmdan Avrupa 5 on yılarda Ingıltere'ye glden blr ktşl, bu toplumun en carpıcı olayı olarak kodın ha reketını, daha doğrusu. çeşıtlı kadın hareketlerınl gorecektır sanıyorum Bu olay hakkında uç beş sozle blr yargıya varmak guc Cunku hem homoıen bır oıay değıl, hem de haz.r teorık araştırma araçlarına uygun sayılmaz. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Savunma Ekonomık Işbırlığı Anlaşması uyarınca Turkıye ıle ABD arasındakı ışbırlığı NATO bolgesı ve NATO yukumluluklerı ıle sınırlandınlmakta ve ılke olarak Turk Sılahlı Kuvvetlerıne aıt bazı tesıslerdekı ortak savunma faalıyetlerıne, ABD'nın katılmasına ızın venlmektedır Anlaşmaya göre «Bu tesıslerın komutanları Turktur ve burada yurutülecek savunma faalıyetlerı ıcın Türk hükumetının önceden mutabakatının alınması zorunludur» SİA Anlaşması. genel Jkelerı düzenleyen bır temel anlaşma ile ona bağlı üc ayrı tamamlayıcı anlaşmadon oluşmaktadır. İmzalanan bır numaralı anlaşma «Savunma Desteği Anlaşması»dır Bu anlaşmada ABD'nın Türkıye'ye yapacağı askeri yardım konusunda kesın bır rokam gösterılmemekte, buna karşılık yardım konusu kavram olarak ışlenmektedır Bununla bırlı^te anlaşmada. Turk Sılahlı Kuvvetlennın gorevlennı yapabılmesı ıcın blr modernızasyon programına gereksınım duyulduğu kabul edılmekte ve bunun saglanması Icın ABD elınden gelen her turlu cobayı gostermeyı taahhüt etmektedır Anlaşmada, konuya ma'ı acıdan değıl. Turk Sılahlı Kuvvetlerı' nın ortak savunma gereklerınden doğan gereksınmelerinın karşılanması acısından yaklaşıimaktadır Bu gereksınmeler beş yıllık bır plan uyarınca karşılanacak ve söz konusu plan her yıl gozden gecırılerek bır yıl daha ılerıye aktarılacaktır Boylelıkle beş yıllık planlama sureklı olarak korunacaktır Beş yıllık plnnın, yıllık tedarık programları ıle karşılanması ongorulmektedır Soz konusu programın uygulanması ıcm ABD askeri yetkılılennın de katılacağı bır ortak komısyon kurulacak ve komısyon Turk Ordusu ıcm gereken yıl'ık yardım mıktarlarını ABD hukumetıne tavs ye edecek gereksınmelerın en etkın b cımde karşılanması yollarını araştıracaktır Gereksınmelerın karşılanmasında odunc verme kıra ve dığer olanaklar kullanılablleceğınden bellı askeri gereksınmelerın karşılanması dar bır malı cerce/e ıcıne sıkıştırılmamış olacaktır SAVUNMA SANAYIINDE İŞBIRLİĞI Ortak savunma yapımına ılışkın ikl numaralı tamamlayıcı anlaşma ıse ekonomı ve savunma konuları aras ndakı ılışkıyı ve Turk.ye nın ekonomısıne ve dışsatımına olumlu katkıların saglanmasını dıkkate alarak haztrlanmıştır Bu anlaşma ıle Turkıye'nın urettığı savunma malzemesı ve donatımının NATO ülkelerıne satışı kolaylaşacak ve ABD mumkun olduğu ölcüde bedelsız teknoloıı verecektır Aynca ABD kalıte ve rekabet koşullarını en az duzeyde tutacaktır Söz konu6u ortak proıeler, sadece Turkıye tarafından. TürkABD ıkılı proıelerı olarak ya da dığer NATO ülkelerının katılmasıyla cok taraflı proıeler olarak gercekleştirılecektır Ilk aşamada Turk S.lahlı Kuvvetlerı acısından en onemlı gorulen 7 proıenın uygulamasına gecılecektır ABD yıne ılk aşarrada değsrı 29 mılyon dolar olduğu ıfade edılen donatımı Turkıys'ye vermeyı kabul etmıştir. TESİSLERLE İLGİLİ ANLAŞMA Ücüncü tamamlayıcı anlaşmada Ise tesislerde yürütulecek ortak savunma önlemlerıne ABD'nın katılmasına ılışkın ılke ve usuller düzenlenmektedır. Anlaşmada ongorulen faalıyetlerln ortak olarak yürutuleceğı, tesıslerın Turk tesıslerı olduğu ve Turk komutanlarınca yonetıleceğı, Turk yetkılılerce süreklı olarak vurgulanmaktadır Ancak bu konuda gosterılen tüm duyarlığa karşın, soz konusu tesıslerde yürütülen bır kısım faalıyetlerın Turk makamlarınca denetlenmesıne o'anak olmadıgı Turk makamlarının bılgısı dışında yurutulduğu artık dıplomatık cevrelerde bır sır olmaktan Cikmıştır. B E L G E S Ingılız Komünıst Partısl her yaz Londra Unr versıtesınde on gun kadar süren bır eğıtım semınerı yapar (bu da demokrasıye bır başka ornek Legal Komünıst Portısı bır yana, resmı devlet unıversıtesının bu olaya bına vsrdığını duşunun ) Londra Komünıst Unıversıtesl adıyla bılınen bu semınerın teorık duzeyi genelllkle cok yüksok degıldır Partı nın kendı demokratık tutumuna bır ornek, en canlı ve başarılı semınerlerm genelllkle paf tl dışı hattâ partıye muhalif Marksıst aydınlarca verılmesıdır (ama partının de ılgınç analızler yapa bılen aydınları var.) Gecen yaz, semıner Dır açık oturumla başladı. Oturumun üç ana konusu, ışc sınıfı, ırkcılık ve kadın hareketıydı. Ama en az ko nuşulan konu ışçı sınıfı, en cok konuşulan da ka dın hareketı oldu.. Hareketın, toplum capında etkılılığını yansıtıyordu bu durum. Kişısel dostlarımız da, son yıllar ıçınde Ingıltere'de devrımci cev relerde yenı bır dınamızm yaratan tek olaym femınızm olduğunu soyledıler Sanırım Ingıltere ve Amerıka bu bakımdan başı cekıyor Fransa da epey hareketlı Tabıı Iskandınavya da Almanya veya Akdenız ulkelerı bu bakımdan cok canlı sayılmaz. B urada an'atacağım ayrıntılar icınde aşın. abartılmış olanları var. Ama sorunun ozü nu doğru ve haklı bulunduğumu, erkeklen kızdırmakı pahasına. en baştan söyleyımBızde kadın sorunu gündeme geldığınde «ekono mık bağımsızlık» gıbı şeylerden konuşulur.. Kendı yapımız ıcınde hıc şuphe yok kı kucümsenmeyecek bır sorunaur. kadın özgürlüğünün temeli olarak kadının ekonomık bağımsızlığını kazanması Ne var kı, bu kendı başına yeterll değıl. 01madıgı bu bağımsızlığın coktan kazanılmış oldu ğu Ingıltere gıbı ülkelerde bu mücadelenın sürmesınden de an'aşılıyor.. Şuphesız orada da, kadının toplumda bağımlı blr konumda olması. bazı ekonomık belırlemelere dayandırılmak ıstenıyor «Bağımlılık», cıplak gozle ve bırcok duzeyde gorülebılecek bır olgu.. Bılımsel tutum bunun maddı temelın) araştırmak demek olduğuna göre, eskı bır alışkanlığa uyuloraK bu «maddı» temel, «ekonomık» temelle özdeşlenc yor. Bu tür «ekonomıst» denebılecek acıklama tarz larının en önemlısı, «evıcı emeğı» kavramını temel alıyor Denıyor kı, kadın evde harcadığı eme< la kapıtalızmde emekgucunun yenıden üretılmesıne katkıda bulunur Ama harcadığı bu emeğın karşılığı kendısıne odenmez. Dolayısıyla bu da bır ce şıt artıkdeğerdır Fakot tek başına bu tesbıtın kabulü de kı bence tamamen yanlış sorunu cozmeye yetmiyor ve bundan sonra teorı ceşıtlı yönlerde gelıştırllebılıyor Bır anlayışa gore, kad.nı somüren kapıtalızmdır, dolayısıyla kadının kurtuluşu, Işcılerle bırlıkte kapıtalızme karşı vereceğı mücadele ıle kazanılır.. Ama başka blr anlayış da, er keklerı, kadının «sınıf düşmanı» olarak gormektedır. Bunu kabul ettıkten sonra benımsenebılecek tutumlar gene deg şır Bırıncısı belkı daha uzlaşmacı, çünkü erkeklerın mücadele boyunca eğıtılerek sonunda ıki cıns arasında eşıt ılışkıler kurulma sını tasarlıyor. Daha radıkalı ıse erkekleri ya yok sayarak, ya da yok ederek kadınlara özgü bır dun ya önerıyor Bunıaro göre yapay tohumlanmayla soy devam eder, cmsel hazzı da kadınlar bırbırle nnden alır Bu tür akımlar belkı cok sayıda ınsana cekıcı gelmıyor, ama büsbutün etkısız de değıller ukarıda sıraladığım femınızm dalları şuphesız yalnız ekonomık ölcülere göre ayrışmıyor Ekonomık olcülerı Marksıst analız ıcmde kullananlar olduğu gıbl, kendılerı Marksıst olmadan Marksıst analız ögelerı kullananlar da var Bunun dışında, erkekkadın eşıtslzlığınl sırf ekonomıde değıl. hayatın bütun duzeylerınde araştıran Marksıstler ve gene «ataerkıllık» gıbl te rımlerle. ekonomı dışı acıklamalar arayan Marksıst olmayan femınıst sozcülerı görülüyor. Femınizmin dergılerı kulup ve dergılerı. kendıne özgü bır sanat ve edebıyatı. fılmlerı ve romanlan, ozel kitapçı dükkânları bıie var. Feminizm, İngiliz toplumuna gerçekten önemli bir dinamizm getirmiş ket olduğu halde, hareketln tutarlı bır teorlsi bıllurlaşmamış. Ampırık bır olgu olduğunu gorduğümuz esıtsızlığın doyurucu bır teorık acıkiaması henuz hıc bır yerde yapılmamıştır, dıyebılınz Fakat son bırkaç yıldır bu alanda gerçekten cıddî calışmalar başlamış durumda. özünü ettığım görece aşırılaşmış akımlar belki de gereğınden fazla dıkkat cekıyor. Aslında önemli olan, belırli blr eğıtılmişlık ve belırli bır uygarlık düzeyınde olan kımseler arasında, eşıtlığin sağlanmasına doğru önemli adımlar atılmış olması. Bellrleyıcl sorunlar, kadının, erkek gıbi zıhnî emeğe, kendını gellştlrmeye ya da ıstedığı gıbı eğlenreye duyduğu Ihtîyacı kısıtlayan ev işleri ve cocuk bakımı. Bunlar ortık büyük öiçüde paylaşılıyor Baba, otorıtesini beül blr uzaklıktan surduren aıle başkanı rolunde değıl artık. Bıberon vermekten altını temızlemeye kadar, çocuğun bakımına katkıda bulunuyor Gezmeye cıkıyor, oynuyor cocukla Her türden her ışi artık paylaşılıyor. Erkek bunları kendıne saygı duyabılmek lcin gönullu olarak yapıyor. (Bunları yapmak zorunda kalırsa kendıne saygısını yıtırecek olan ortalama Türk erkeğının tersıne) Kadına özgü olduğu lcln mi kucümserız acaba ev Işlerınl, yoksa ev Işlerlnl aşağılık bulduğumuz lcln mi kadına yaptırmz? Bir antlk dönemın. analız edılebılir herhangi blr Işbölümü zorunluğu içınde boylece ayrılan bu Işler. çağımızın hayatında. elbette her Iş. emek gerektıren tıer şey kadar kutsal ve aynı zamanda doğal. Bu Işleri paylaşmaktan yüksünmek, blr başkasın yaptırmak. bugunün aydın Batılı erkeğl lcin. bunian yapmaktan cok daha utanç verıcl. Şüpheslz kolay olmuyor bütün bunlan oksa madan yapmak. Cünkü bınyıllardır bırikmış olıçkanlıklardan sıynlmayı gerektırıyor Sozkonusu eşıtsızlık karşısında kadıniarın tarıhi haklılığı, ner blreysel kadında aklayokın kalıpıarla ortaya çıkmıyor elbette Duygusal aşırılıklara raslanıyor Ama başka türlu olması duşunulebılir mı"7 llışkılerde zaman zaman gerılımler oluyor Ama bu da zamanla, bır kendını denetleme dısıplını getmyor Insanlar kendı ısteklerının ve eğılımlerının ardından koşturabıldıklerl olcude rahat clur (tabıi kırrın bu ışı engeüemeden yupacagı, topiumaa varolan ceşıtlı hıyerarşıler ıcınde belırlenır) Ama hor davranışımızı yapmodan once bır başkasının isteklerını ve eğılımlerını duşunmek, sınırlerı gerebılır. TaTi kahvemı ıcıp gazetemı okumak ıstedığim sırada. korım kahvaltı sofrasını toplamamı isterse (ama kendısı de belkı yatak odasını topluyor o s.rada) ya da cocuğum bozulan btr oyuncağını onarmamı isterse (o anda oyuncak cocuk icın evrenın en onemlı sorunudur ve boyle olrradığına Inandırcj. mam onu, sadece caresız bırakabılırım) «ıilallah» dıyecek hale gelebılırım Boyle durumlarda. bu paylaşma ve demokratıkleşmenın ne ıcın yapıldığını hatırlayarok kendımı dısıplıne sokmam gerek Cunku en ılerı Batı toplumu da temelınde kapıtaiıst. yanı ancak hıyerarşı ıcınde varolabılen bır toplum ve bu yapıda ınsan ılışkılerının dönuştürulmesı büyjk olcude ıradeye dayanan bır sorun Hıyerarşık toplumlarda da bırevseı yetenekler gelışır. hem de cok gelışır arra. başka bıreylerin yeteneklerlnln çehşmemesı pahosına Bu anlamda Insan llışkılerınln dönuştürulmesı, gercek yeteneklerın ancaK esıt ve ozgur blreyler arasında varolabıleceğı inancına dayalıdır Sonuçta bır secme işı Kendl yeteneklerımi başkalarının sırtından mı gelıştıreceğım, yoksa öyle kazanılacak yetenekterın bazılarınaan gonullü olarak vozgecıp başka. yenı bır ınsan lipinın oluşumu ıcın mi calışacağım? Şu onda sorun, varolan bir yapı Icınde, başka bır yapıya gecmek ıcın. bazı ılışkılerı değıştırme sorunu olduğuna göre. boyle bır işe ancok belırli bır bılınce erışmış kımseler gırışebılıyor Ama onların belkı bır oncu Konumunda başkolarından önce somut hayatlarmda başlattıkları bu ış, tesbıt ettıkleri ıhtıyac gercek, ınsanî ve evrensel olduğu ölçude, başka ınsanların özlemlerı ıle de cakışıyor Dolayısıyla yaygınlaşablIryor. lşte bu onlamda. ferrıntzm Ingıltere toplumuna gerçekten önemli blr dınamızm getirmiş. Daha verımlı olmamasının nedenlen. coğu zaman da kendı duygusal abartmaları yuzünden, kendlnl başka sorunlardan ayırmusı ıle acıklanabılır. Gene ae, her ne kadar yalnız başına kadın haklarının gelişmesınden toplumun dolaysızca dönüşmesl bexlenemezse de, bır alanda değışen ilişkiler, sırosında. başka alanları da etkıler. Bir alanda demokratıkleşen blr toplum, başka alanlarda antıdemokratık kalamaz. Ustelık kadın sorunu, toplumun bütün katiarını boydan boya kestığı icın, etkılerınln yaygınlığı da ' kacınılmaz bır şey. Olumlu gördüğum bu özellıklere dıkkat cektıkten sonra, femınızm üstune eleştırıml kısa bır örnekte vermeye calışacağım Bır afış gördüm. «Bız» dıye başlıyor ve kadınlar ıçın söylenegelmlş yırmi otuz sıfatı sıralıyor, coğu «komplıman» sayılmayan sıfatlar bunlar «kaltak», «dedıkoducu». «kafasız», «aklı kısa», «afışte» fılan gıbı. Sonra daha buyük harflerle, erkeklenn şimdıye kadar bızı hakkında uyardığı kadınlarız dıye son buluyor afış. Epey duşundüm bu afış üstüne. Kadınlar ıcm soylenegelmış her şeye kıvancla sahıp cıkılıyor (zencılerın de, bır zaman kendılennl aşağıiık yapan ışaretler olan kıvırcık saca. kalın dudağa v b. simdı «bız m» dıye kıvancla sahıp cıkmaları gibı) fakat bu özellıkler. zencılerın fızıksei karakterıstıklennden bıraz farklı, cunkü bunlar bınlerce yıl baskı altında yaşamış kadınlann, bu baskı altında var olabılmek ıcın edındıkleri tarıhî özellıklerl sımgeliyor. O zaman bunlara sahip ml cıkmalı, yoksa bunların donüştürülmesın Imi amaclamalı? Bır zamanlar, kalın ve güçlü kollu, ama küçük kafan ılşçl afişlerl ustüne yazdığım blr yazıyı hatırladım. İşcının kol kaslan da. kendısıne sadece blr alanda imkan tanınıp kafasını gelıştırmesıne Izin verılmemesının blr sonucu. Öyleyse kas değll vurgulanacak olan. Işclyl ışcl yapan şey değıl. ondan insanlığı esırgeyen şey vurgulanmalı. Kadınlar i~ın de böyle Insanlığın genel gıdlşınden ayn bir kadınlıkla değil bütün Insanlığı bır düzeyde büünloyen eşitlık ve özgürlükle varılır güzel dunyaara. ABD 3. Dünya ülkelerinde baskı ile kısırlaştırma programı uygulatıyor Dış Haberler Servisi ABD'de Rıchrrond Tımes Dıspatch gazetesının verdığı bır habere göre, Amerıka Bırleşık Devletlerı, sekız yıidan bu yana 3 dünya ülkelerınde ınsanların kısırlaştırılması programı ıcm 100 mılyon dolar harcamıştır. ABD'nın ünlü Internatıonal Herald Trıbune gazetesının aktardığı bu haberde AID (Uluslarorası Gelışme Orgütü) aracılığıyla ceşıtlı ülkelere ulaş'ırılan 100 mılyon dolar 1972'den bu yana mılyonlarca ınsanın kısırlaştırıl masında kullanılmıştır. AID yetkilılen. kısırlaştırılmaya ıkna edılen kışıter den yazılı bır belge almaktadır Amerıkan Harvard Universıtesı Nüfus Hareketı Profesörü Phılıp Clark'm ifadesine gore doğum kontrol önlemlennin uygulanmosı ıcın AID tarafından başvurulan yontemlerl Bırleşmış Mılletler Araştırma Bürosu yetkilılen «Doğrudan ya da dolaylı baskı» sonucu yapılrrış Işler olarak nıtelemektedırler Profesör Clark'ın verdığı bılgıden, Fılıpınler'de kısırloştırılan kışılere. rıza gostermedikleri takdlrde ışlerinden atılacoklarının Ihtar edlldığı anlaşılmaktadır ö t e yandan, kısırlaştırılmaya ikna edıimek lcln verilen bılgının hem yeterlı olmadıgı hem de gelışmekte olan ülke ınsanlannca olgunun onemının yeterince an laşılamadığı ifade edılmektedır Herald Trıbune gazetesl. adı gecen Richmond Tlmes Dıspatch gazetesl araştırmacılarının kısırlaştırılmo olgusunun baskı altında yapıldığı kanısını taşıdıklannı belirtmektedır. S Y Kadınlan bütün bu değişlk görüşlu ve amac'ı blrllklerde toplayan dürtüler henüz büyük ölcüde duygusal Ozellıkle ingıltere'de ondokuzuncu yüzyıl sonlarından bu yana süren etkıll bir femlnıst haro YARIN: Toplumun Demokratikleşmesi ı