Katalog

İKt Şubat 1980 tarthlı Resmî GerceteVfe bfc V°5Ci yayımlandı. Bu yasaya «Tedblrler paketi» denmektedır; asıl odı «Kamu guvenllğine ve kolluk hizmetlerine llişkin bazı kanunlarda değişiklik yopılması ve bunlara yenl hükümler eklenmesi hakkında kanun>dur. Bu yatadakl yeni hükünrler, polis vazife ve salahiyet kanununda, il Idaresî kanununda bazı maddeler\ değiştirerek volilere, kaymakamlara polise emlr vermek yetkisini sağlamış. Errniyet Teşkilatı yasasindaki değişikliklerle içişlerl Bakanlığının bazı dfsiplin kurulları aracılığı ile polislere dlsiplin cezası vermek olanağını tonımıştır. Böylece, sonuçta, valilerin ve kaymakamların polis Dzerinde etkili olması ya da etkilerinin pekiştiril mesl amacı güdülmüştür. Yasa, pollsln, suç işlenmeden öncekî ödevlerinı ılgilendırdiği gibl. •uc İşlendikten sonraki ödevlerine ilişkin hükümlere de değinmektedir. Suo işlendikten •onra polisin ömiri durumunda olonlar arasın«Ja savcı da vardır. Ceza Muhakemelerl Yasası. eavcının polisin amiri olduğunu kabul etmiş görünrrektedir. Görünmektedir, diyoruz; cünkü, yasa bır amirin elinde bulunması gerekli yetkllerin hic birini savcıya vermiş değildir. Bir amlr, emrindeki kişi onu dinlemediğinde, bazı yetkilerle donatılmış olmalıdır. Bu yetkl, memurun yüküelmesi yani maaşının artması bakımından onun da fikrinin sorulması, memura disiplin cezası verilmesinde ona da yetki tanınması, nakll ya da rreslekten cıkarılmasında onun da söz haklcı olması bıçimlerinde görünmektedir. Savcı bu yetkilerden yoksunsa, yasanın, onu polisin amlrl llân etmesi sözde kalmaktadır. Bizde savcılorın durumu böyledir. Bu yüzden, savcı polise emrinl dinletememektedir. Avrupa ülkelerinin en demokratiklerinde bile savcı bu yetkilere sahıptir. İtalya, Fransa, Belcika, vs. gibi ülkelerde polisin bir kısmı savcının emrine verilmlştir. Savcı da bir suc işlendiğinde bu polisl arac olarak kullanabilmektedir. Polis görevinl savcımn Istediği gibi yürütmedığinde, savcı bu yetkilerini DOnyanm fîemen hemen fierflTkeertnde,po« fte Içlnde bir çeşitlilik kabul edılmektedir. Bazı ülkelerde federal polisin yanında federe polis: bazı ülkelerde yönetimsel polis yanında adlî polis; devlet polisi yanında belediye polisl; hatta yönetimsel polis yanında (andarma bulunmaktadır. Zaman zaman bu ayrı kuruluşlar arasında uyuşmazlıklar çıkabilmektedir; fakat bu sakınoaya rağmen bu kuruluşların tek elde toplanmasına kalkışılmamaktadır. Bunun nedenl, bizce, suçların mutlaka ortaya çıkarılması, suçhjların mutlaka yakalanması bakımından bu çeşitlillğin daha yararlı sayılmasıdır. Kolluk kuvvetleri, yargıçlarm yararlandığı bağımsızlıktan yararlanamaz; yani bunlar emir almak durumun dadır. Emir kulu olmaları, az rastlanan durumlarda da olsa, bazen onların görevlerini yapmasını blle engelleyebilir. Bir kısım suçluları amirlerl korumaya kalkabllir. Böyle durumlarda. başka amirlerin etkisinde olanlar için böyle bir engel söz konusu olmadığından, hiç olmazsa onlar görevlerini yerine getirme olanağına sahip kalırlar. İşte bu yüzden, aynı ülkede. başka başka amirlerden emir alan kolluk kuvvetlerinin varlığından vazgeçılmemektedir. Ölkemizde de bu çeşitliliğin yararları zaman zaman görülmüştür. Polisin etkili olamadığı zamanlarda iandarma onun eksikliğlnl gidermiştir. Sonuç olarak, savcıya bağlı bir polis kuruluşu yaratmakta hlçbir sakınca yoktur; tersine. Buçları kovuşturacak olan savcı. böylece daha etkln kılmmış olacaktır. Avrupa'nın uygar ülkelerlnde de yapılan budur. Bu yüzden, savcıyı polisin sözde amirl sayan Ceza Muhakemelerl Usulü Yasasının 154. maddesine gerçekten amlrl kılacak değişiklikler getirilmelidlr. Savcı, kendlsine bağlı polisln özlük hakları konusunda yetkili kılınmalıdır; onun yükselmesinde, nakllnde, disiplin cezası almasında Işlevı olmalıdır. Ancak o zamandır ki, onun buyruklarını Istenen blçlmde yerine getlren bir güç olacaktır. CUMHURÎYET 31 MAET 198Ö Ç olaylar ve görüşler Savcı Etkin Kılınmalı Prof. Dr. öztekin TOSUN j Burjuvalaşamamış Sermayeci; Sanayisiz Kapitalizm... anıyorum 1940'larda Rıfat llgaz bir şllr kltabının adını eSınıf» koydu diye yargılanmış, bilmem kaç yıl ceza yemişti. llgaz savunmasında diyordu ki: Şiir kitabımın üstündekl sınıf, okullarda heplmlzln glrlp oturduğu, ders dinlediği sınıftır. Hayır... Peki. nedir? Sen kltabına özellikle sınıf adını koydun! Amactn bir toplumsal sınıfı, öteki toplumsal sınıfa karşı kışkırtmak, toplum düzenini bozmak... Rıfat llgaz, Cide'ye yerleşti şimdi; kulakları çınlasınl Ben öyküyü biraz değiştirerek anlattım. O günlerden bu günlere kolay gelmedik. Gecmişl biraz kurcalarsanız, 1940'lar Türkiye'sindekl sınıfların bugünkü Türkiye yanında cok renksiz, cılız, gücsüz kaldığını görürsünüz. Kapitalist büyüme ve gelişme yolunda bir arpa boyu yol aldığımızdan Türkiye'de sınıflar geMştiler. Bugün örgütlü bir işçi sınıfımız var; örgütlü bir sermaye sınıfı da var. Ne yazık ki, tam emekçi sınıfımız gelişip toparlanırken basınımızda <sınıf> kavramı neredeyse aforoz edildl, Babıâli'de 1960'larda çoğu yazar toplumsal olaylara 8inıfsal acıdan yaklaşırdı. Şimdi sınıfsallık neden tu kaka oldu? Ayrıca incelemeye değer... S k'ufîanabiimektedlr. Adil polis, suç kolluflu (polloe judıciaıre) dediğimiz bu kısım polis. doha doğru olarak Savcılık polisi diye adlandırıldığında, konunun anlaşılrrası da kolaylaşmaktadır. Ülkemizde, nedense savcıiarın hic olmazsa bazı büyük merkezlerde bir mlktar pollsln amlrl durumunda olmasına calışılmamıştır; oysa, 8avcılık polisi euc İşlendikten sonraki Işlerl yapmakta uzman olduğundan. başka idarl görevlerle uğraşmıyacağından suçlulann bulunmasında çok yararlı olmaktadır. Suciular bulunmadığı için Sıkıyönetimlerin ilan edildlğl ve Ordu büyüklerinin sfkıntılı durumlara düşörüldüğü Türkiye'de. acaba sucları araştırmakta ve suçlulan yakalamakta daha uzman olan böyle bir kuruluştan nicin çeklnilmektedir? Vali ve Kaymakamlar amlr durumuna getirilmek lcin çeşitli yasalarda değişiklikler yapılırken, nloln savcılar amir durumuna getirilmemektedir? Kanımızca, polisin İçişlerl Bakanlığının etklsi altında kalması ile onun daha iyl görev yapacağı zannedilmektedir. Oysa, durum ortadadır. Polisimiz beklenen başarıyı verememektedir. Bu durumda, başka demokratik ülkelerde geçerll ve denenmlş olan yönteml bîzlm de Jcabul etmemiz yararlı olacaktır. Savcılar da bu ülkenin insanlarıdır; bir kısım polisln onların emri altında olması durumunda. Devlet bu polislerin hizmetinden yoksun kalacak değildir. Tam tersine, suç işlendikten sonra failin yakalanması, suç lzlerinin ele geçlrhmesl lşlerî. artık bunlarda uzmanlaşan kişllerce daha İyl bir biçimde gerçekleştirilecektir. Kolluk içinde yer alan pollsln bir kısmının Savcının buyruğu altında olması. bir kısmının Ise içişleri Bakanlığına daha yakın kendi aml' rl buyruğu atında olması durumunun polis gücünü böldüğü kabul edllmemelidir. Polis yine bir bütün olacaktır; şöyle ki, yönetimsel Idari görevle yüklü olan polisln adlî görevle yüklü olan polise yardımda bulunması. suçları bulup ona haber vermesi, suçlulan yakalayıp ona teslim etmesi yetkisi elinden alınmış değildir; ayırım sadece suçlulardan fazlaca şikayet edllen yer ve zamanlarda daha uzmanlaşmış polise sahip olma amacını gütmektedir; ondan daha az uzman olan polisin yetkilerl elinden alınmış defiildlr. OKTAY AKBAL «Tavuk açlığa alıştırılırken öimemesine "dlkkat edîlmelidir. Tavuk ölürse yumurta da elden gider» diyor Tür* kiye Odalar Birliği Başkanı Bay Mehrret Yazar... Neden böyle dlyor? Bir okurum, emekli bankacı 6ayın O. Topçuoğiu bu konuda bana gönderdiği bîr yazıda Bay Yazar'ın sözlerini şöyle yorumlamış: «Sayın Yazar şunu de* mek Istiyor: Biz bol kredlye alıştık. Aldığımız krediler az gellyor. daha tazlasım istiyoruz. Siz bizim kredîlerlmlzl çoğaltmozsanız bizi açlığa terkederseniz blz ölürüz. O zaman da Bankaîar vermiş olduklarını geri alamaz. Hem tavuk ölür, hem de yumurtası elden gider. Sayın Yazar'a sormak gerek: 'Bankolarda kaç liranız var? Kaç milyon kredi kullanıyorsunuz?.' Okuruma göre, bankalardakl kredi dağıtım politikat i düzelrredikçe Türkiye'de ekonominin iyileşmesine ola* nak yoktur. Bunun İçin de Yapı ve Kredi Bankası'nın pîasmon politikasını dikkatie okumok gerekir. Topcuoğlu, bu bankanın plasman kredisiyle Ngili genelgesinin bir parcasını yollamış. Bakın Yapı ve Kredi Bankası'nın yetklll* leri ne dıyoriar: « Malum buiunduğu uzere, gerek Bankaîar Kanununun metln, ruh ve maksadı ve gerekse bankacılık ge» nel prensipleri, plâsmanların yczygın ve seyyal temellere dayanmasını öngörmekte ve bu suretle dağıtılan riskler5e de mevduatın emniyet oltına aiınması amaçlanmış bulunmaktcdır. 8u temel llke ve düşünce doğrultusunda glrlşilen Ince!eme!er sırasında yapılan tesbftlerde, kredi yaygınlığının gereğl gibi sağlananradığı ve bu durumun mevduatı da olumsuz yönde etkilediği, mıktar ve oran Itlbariyle önemli sayılabilecek bir kredi diiiminin adeta sermaye haiîne geldıği aniaşılmış ve daha da sıralanabliecek nedenlerle Bankamız plösman politikası uygulamasında ve kredi tesbıt usullerinde yenı esas ve düzenlemelere ihtjyaç buiunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Plasman Poittıkası İlkeferi: 1. Az sayıdaki müşteriler© buyük krediler tahsls ve kullandınlması yerine yaygın bir kredi sısteml uygulanacak ve bu suretle bir yandan riskln dağılması dlğer yondan geniş halk kitleîerinm ihtiyaçlarına cevap verilmesl Imkân dahîline sokulmuş olacaktır. Bu tur bir uygulama, kredi mevduat yaratır ilkesiyle de bağdaşacağından, mevduatımızı istikrarüı ve olumlu yönden etkileyip geliştirecektir. 2. Bankaiar Kanunu île ödenmiş sermaye ve Ihtlyotlarımıza göre verllebüecek kredi tutarı ne kadar yük« fcek olursa olsun. bir firmaya, Bonkamız kaynaklarından tahsis vo kuüandırıiacak nakıt kredi toplamı, (100 milyon liradan fazia olmayacaktır Verim ve dığer herhangi bir müsaid şart nedenıyie de bu tovan kat'iyyen aşılmayacaktır. Nakld kredilerl harlclndekl krediier ile reeskont ve DÇM gibi kaynağı sağlanan krediler, bu «100 milyon» ll« rahk tavanın dışmda kabut ve mütalâa edileceklerdir. > Örneğin; haien rrevcut «200 mılvon» llralık Kanunl Hmitimizin ancak «100 mîiyon» lirası Bankomız kaynaklı nakid kredilerinde, bakiye «110 milyon» lirası da kefaletiyle ya da kaynağı sağlanan nakid kredilerinde kullanılabılecektir. Bu hükmün uyguianmasmda. birden fazla firmanın sermaye veya idaresine hâkim buiunan firmalar He bunların hâkim otduklcrı firmoiar, bir gurup yani tek flrma ad edîlecek ve yukanda yazılı tavan îçinde mütalâa Oîunacaktır. örneğin; aym klşi ya da firmaların hâkim oiduğu bçş şlrket tavon yönünden bir firma, gurup sayılarak kredileme Işlerrine îâbl tutulocak ve (100 mllyon) llratık tavanîa sınırtı kolacaktif 3. Şimdiye kador verümış oîan kredllerden, sftzu geoen tavam aşmış firma ve flrma guruplorına. Idare Meclisince takdlr odüecek Istısnaî ve muhik sebepler harıç olmak üzere, yeni kredi verilmeyecek ve tavanı aşan mlkdar tedrlcen azaltılarak (100 milyon) llraya düşurölecektlr.» Emekli bankacı. Topçuoğlu'nun bu llginç yazısım kamuoyunun dlkkatlne sunmak Isterim. Yazıyı okurumun sözleriyle bitirmek istiyorum: t işte. boşkalarımn Bankalara yatırdıkları paralan AL. KULUN. KÖSEYİ DÖN. Bankacılık ve Kredi düzeni değişmedlkçe, ekonomimizin düzlüğe çıkmasına olanak yoktur. Türklye Odalar Birllğı Başkanının sözlerlnlze dikkotlnlzl çekmek Isterim, Anîamco şunu demek Istiyor, t Ya ©k kredi verirslnSz, yokea verdiklerlnlzl de gerl alamazsınız.» Bankacıların bu söz üzernde durup gerekli önlemlerl almalan gereklr.» EVET HAYIR Krediyi Al Köşeyi Dön! mhuri Zaferin yıldönümö bugün kutlanıyor Eugun İkina tnönO Zaferinin 10'uncu yıldönümüne müsadiftir. O gün Yunan ordusu İngiltere'nin teşvildyle, hali teşekkülde bulunan ordumuza saldırmıştır. Ancak Yunan taamızu orada bir k&yaya çarpan dalgalar gibi darmadağın oldu. İkinci İnönü Zaferi milli mücadelenln temellerinden biri olmuştur. Bu şanlı zater ne aBİm ve yoksulluklar içinde kazanılmıştır? Milli ordu yenl teçekkül ediyordu. Her şeyimiz noksandı, her çey yeniden yeniye y*pılıyordu. Tüfeklerimisin yüzde sekseni süngüsüzdü. F&kat Türk süngüsüz de bücum etti Süngünün yapabileceğl işi yumruklanyla, tüfegin dlpçigiyle yaptı. 31 mart gece yansı mukabil taarruzumuiü başlamıştı.. Ufuk kızıl. harp meydanı kızıl, Türk askerlerinin kurtuluş yolunda savaşan özlü imanı kızıldı. Sabaha karşı topçu, makineli ateşi yer» gögü sarsıyordu Birden toplar sustu Sesler keBildl, gürültü dindl, düşman kaçıyordu. X nisan sabahı güneş tan yerinde parlarken Türk'ün büyük zafert de doğmuştu. 10 sene evvel tnönO* de böyle dögüştük ve böyle kazandık. 1930 31.Mart Türklye, iklncl Dunya Savaşından bu yana sanaylleşemedi. Dışa bağımlı ve yabancı kökenli garlp bir kapitalizmle birlikte devlet eliyle ite kaka yolunu açtığımız, besleyip palazlandırdığımız bir sermaye sınıfı türettik ki, dostlar başına!... Eh, bugün bir apartıman katı 50 mllyon lira, bir lüks araba 10 milyon lira, lüks gazinoda bir akşam yemeği 100 bin lira, sosyete kulübündeki yeşil çuhalı masada bir rest 1 mılyon lira... Iran petrol zenginlerl yetiştirmiştl, btz petrolsüz Türklye'de bunca şeyhi. kralı, kapitalistl, mültimilyonerl nasıl yetlştirdik? Yabancı kapitalist ülkelere bakıyorum: Adam otomobil kralı, uçak kralı, elektronik kralı... Demek kl, krallığı bilime ve uretîme dayanıyor. Bizde üretlm yok. kral çok... Oysa üretimsiz krallar yeryüzünde birer blrer yıkılıyor. Suudî Arabistan'daki düzen de beş yıla kalmaz sizlere ömür olacak. Türkiye'de bunca uretimsizlik üzerine bir sermay^ sınıfı yaratmak için neden çaba harcamışız? Kolay mı gerçek bir kapitalist sınıfı yetiştirmek? Kolay mı sanayi bur|uvazisi kurmak? Sanayisiz burjuvazi olmaz. Olursa Türkiye'deki gibl olur; ve 50 milyonluk toplumu bunalımların anaforunda şaşkına cevirir. Eğer sınıf kavramını lyice bellersek, bu gerçekleri de öğrenebiliriz. içinde yaşadığımız bunalımın aniamını da sökebilirlz. Çok partili demokrasi sınıflar arasındaki diyalog ve tartışmayla oluşan bir rejimdır. Sınıf kavramını yadsıyarak, sınıfsal mantığı kullananlan mahpushanelere atarak demokrasi olmaz. Olursa işte bugünkü gibS olur. Türkiye'de sınıfsallık bilinci gelişseydi, bugun Dölücülük» diye nitelediğimiz akımlar beslenemezdl. Uiusal sımrlar içinde sınıfsal hesaplaşmanın tartışmasmda demokrasi bilinci oluşabilirdi. Oysa bu yolda yaya kaldık. Ikinci fnöraü Zaferinin Onuncu Yıl Dönümü Kadınlar mebus olunca Sarhoş Çocuklar! Masum çocuklara rakı satmak yalnız çocuklara karsı değil, bir nesle, bir içtimai heyete k&Tşı irtikâp edilmiş bir cürümdür. Bakkal Sava bizce Türk nesline karşı afledilmez bir harekette bulunmuştur. Bu sebeple hakkında yapıla. cak tahkikata layık oldu gu ehemmiyet» vermelidir. DünkU nüsh&mızda Mevlanekapı'sındaki 22 nci Mektep talebesini sigara içmeye alıştıran ve son defa da onlara rakı verdiği anlaşılan Sava hakkındaki tahkikata Şehremini polis merkezi tarafından baş lanmıştır. Mektep idaresi bakkalın bu harekâtında kazanç bırsıodan b&şka çocuklan menhiyata teşvik kasdı bulunduguna kanidir. MEBUSLAR SÖZ İSTERİZ, SÖZ İSTERİZ1... REİS VEKİLİ HANIM MÜSAADE BUYURUN. ŞU DUDAKLARIMIN RUJUNU SÜREYİM. M. Venizelos: "500 senelik davamızdan vazgeçtik,. Mîmar Sinan'ı 342 sene evvel kaybetmiştik Attn» 80 (Runtd) M. Venizelos, Yunan «stlklalinln yüzüncü se nel devriyesi senliklert münasebetlyle Amerlka'dan Relen Yunanhlardan bir heyeti kabıu ederek beyanatta bulunmus ve bu meyanda Türk • Yunan münasebatından da bahsederek demiçtir ki : «Türkiye İle beşyüa «eneden ber< başlayan bir davamıa vardır. 91mdl ise istinaf ve temyla hukukumuzdu» feragat ederek hasmımısla mütekabilen samlmi bir mUsaleba yaptık.» Osmanlı Bankasında tensikat Haber alındığına göre Osmanlı Buıkasında tasarruf maksadiyle memurin kadrosunda bazı tensikat yapılacaktır. Kadro harid kfalacak memurların adedi 30 olup ekseriyetinı gayri müslimler teşkil etmekte oldugu göylenmektedlr. Bugün 31 M&rt... 342 yıl evvel büyük bir Türk, arkasınd» ölmeyen bir mazi zinda bir ebediyet bırakarak tarihe kanç mısti. Koca Sinan: tnuhtesem bedlalan nın iftiharını, şerefin\ bize bırakarak töçmüştü Ankara 30 (Teleloula) Fransız artisti Mel. Mari Bel bugün senrimize geldi. İlk temsilini bu akşam Türk Ocaklan merkez binası sahnesinde verecektir. Temsili Reisicumhur Hz teşrit buyuracaklardır. «Komedi Franseznin en genç sosyeteri Mel Mari Bel son birkaç sene içinde birden parladı. Komedi Fr&nsez'de Piyera, Sesil Sorel. Vantura gibi büyük kadın artistlerin arasında lkinci derece rollere çıkan Mel Mari Bel son samanlarda Fransa'nm en parlak bir sanat yıldızı haline geldi. Hele sinema hayatu na atılıp çevirdigi sesli film kendisine bütün dünyada ebedi bir söhret temin etti Mari Bel, Ankara'da lkl. üç gü.. kalacak çar gamba günu şehrtmizde de on piyes temstl edecektir. Mari Bel Ankara'da temsil verecek 1940'ta Rıfat llgaz «Sınıf» adlı şlfr kîtab'ının Hesobtn» yerll egemenlere verlyordu. 1980'de Turgut özaî «ekonomik önlemler paketi»nin hesabını IMF'ye ve OECD'ye veriyor. 1940'ta Türkiye'yi kurtarmak içîn «Sınıf» adlı şilr kitabını yok etmeye kalkışanlar; 1980'de Türkiye'yi kurtarmak îçin ABD'nin görevlendlrdiği Almanya'dan medet umuyor. Ve çoğu büyük kapitalistimiz. «Bu Türkiye'de artış yaşanmaz» diye Avrupa'ya. Amerika'ya sermaye kaçırıyor. Tam kırk yıl uğraştık, didlndik, çabaladık; ama şu kapitalizmi doğru dürüst tutturamadık Türkiye'de... Bakın alınterinin şairl var. yazarı var. romancısı var. ressamı var; müzisyeni var; ama sermayenin yok. Bu ne demektir billr mişiniz? Buriuvalaşmamış kapitalist sınıf. en olumsuz sınıfı Slmgeler çağımızda... Köylümüz geroek köylüdür, saygıya değer; Işçlmiz yaşamın potasında biçimlenmiştir. sevglye değer; ama. buriuvalaşmamış sermayeci ancak çağ dışılığı simgeier..* CİHAT ÖZEGEIVBEN 31 Mart 12 Nisan/ / HMİTYR§ERW SANAT GÂLERİSt istiklal Codde$i.Pojobfl»i(»1ftnH YapıVtr Honı Kat.l Tel 44 9633 ResimSergisi Kumbarası olanlar 1 mart t&rihine kadar kumbara almış olanların kumbara numaralan üzerinden Ankara Merkezinde 1 nisan salı günü kura çekilecektir. Numaralanna kura düşenlere (1000) lira tevzi edilecektir. 2. kura birınci teşrlnde çekilecektir, Bu kuradan istifade İçin Biz de kumbara alınıs. Standard Oil'den 600 bin lîra isteniyor tzmlr 80 (a. a.) Yunan işgall e»nasında Standard OU kumpanyası namına gelen gazlann baliğ oldugu 600 bin küsur llralık gümrük resml İçin kumpanya aleyhine bir dava ikame edilmiştir. Fransa Türkiye dostluk misakı Ankarft 80 (Telefonla) Hartdye Encümenl Türklye Ue Fransa arasında aktedllen dostluk, unlasmtt muahedeslnl kabul etmistir. Muahede yakmda maeIlste müzakere edilecektir. Paris'te Krallık taraftarlarının nümayisi Paris 29 (auı.) Krallık taraftarlan teskilâtına mensup birtakım gençler mebusan meclis, önünde nümbyiş yapmaya çalışmıslardır. Zabıta nümayişçileri dağıtmıştır. (Cumhuriyet: 1782) £• S&Mbl: Cumhuriyet Hatbaacılık ve Gazetecütt T.A.Ş. adınas NADİR NADİ # Genel Ytyın Müdurü : Oktay KURTBÖKE * S Tanlşlorl Mudüru: OrlMO ERtNÇ #> Baaan v« ysyan: Cumhnrtye» Matbaaalıfe ve GazetecUik T ^ ^ . Cfcğaloglu Turkocaftı Cad. No. 3941 m< Posta KutuBo: 346 İ8TANBÜL Tel». ton: 20 97 03 CUMHURÎYET BASIN AHLAK YASASINA ÜYMAYI TAAHHÜT EDEB. A BÛKOLAR: ANKARA Konur Öokak 24/4 Yenişehlr Tel: 18 33 35 İ7 68 25 A tZMİR: Hallt Ziya Bulvan Ne. 65, Kat: 3. Tel: 35 47 00 1312 30 # ADANAs Atatürk Cad. Türk Hfcva Kurumu U Ham Kat 2 No: 13 Tel: 14 550 10 731 ABONE ÜCRETLERİ Aytar Yurt 1 * TUrt <b« t • • U M» 900 1J00 S.600 900 1.800 SJ0O 1200 TAKVÎM Sl MART 1989 tnuak sJ» tkindi 16.52 Güne» Öfile MALİYE BAKANLIĞINDAN MALİYE MÜFETTİŞ MUAVİNLİĞI GİRİŞ SINAVI Maüye Teftlş Kurulu Başkanlığınca 16.4.1980 0or> eamba günü $aat 9.30'da. Ankara ve istanbul'da Mallye Müfettiş Muavinllği giriş sınavı acılacaktır. GİRİŞ SINAVINA KATILABİLMEK İQIN: a) Devlet Memurları Kanununun 48. maddeslnde yozılı niteliklere sahip olmak; b) 1.1.1980 tarihlnda (30) yaşını doldurmamış bu* hınmak; c) Slyasal Bilgiler. Iktlsat. Hukuk, Işletme. Ortadoğu Teknik Ünlversltesl İdarl lllmler. Hacettepe Ünlversitesi Sosyal ve idarl Bilimler. Boğaziçl Ünlversites) Sosyal Bilimler Fakültelerl İle Iktlsadî ve Ticari lllmler Akademllerlnden veya bunlara denkliğ! Millî Eğitim Bakanlığınco kabul edilen yurt Içl ve yurt dışı fakülte veya yüksek okullardan blrinl bJtlrmiş olmak, gerekmektedir. Isteklilerin sınav Için gerekli belgelerle sınav konularını bellrten broşürü. adları geçen Fakülte ve Akademilerle. Ankara'da Teftlş Kurulu Başkanlığından. istanbul ve Izmlr Defterdarlıklannda Mallye Müfettlşlerlnden. blzzat veya mektupla sağlayarak. başvurma ve ka* yıt işleml İçin en geç 7.4.1980 Pazartesi günü çalışma saatinın bitimıne kadar Maliye Teftiş Kurulu Ba&kanlıgı* na başvurmaları llân olunur. (Basın; 11127) t 177» üçak ücretl gruplanna ve ftma göre aynca uygulamf 6.45 13.18 Afcşam Tatsı 19.32 21.05 BLUE JEAPslS HALA UCUZ (»Iftneılıfc 3687) 1744 ÇAâDAŞ TATfNtAM ÇIKTIr ISMET ZEK! EYOBOGLU însanın Boyutları VAJUtAM MtANM •OVU1UUIM MvHAMAOAN. M f A f l f . MtOMJNM TURKOCAGl CAD. 3941 CACALOCLUISTANIUL Ederl t 40 Ur*