23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
(2) Cumhuriyet ksfc kalan bir şeyl tamamlcma demek olan «Butunlens»nın okullorda özel bır ortlamı vardır. Sınavda bır derse giremeyen veya gırıp de yeterınce not alamayan ogenc bır sonrakı sınova g rıp eksığını tamamlar. Sayın okurlarıma bıldıreyım kl, bır yayın orgonı olan TRT, 15 ekım gunü yoptığım konuşmanın sonunu keserek benl butünl9meye bıraktı. Izın venrsenız şımdı bu eksığı, yine bır yoyın organı olan. gazstede tamamlamak ıstiyorum Bu yılırs nısan ayındaydı Bır gün Ankara'dan telefon geldı 15 ekım 1980, Ataturk'un Büyuk Soylev'mı verdığı gunün elluçuncu yıldonümü olduğundan, TV de bu konuaa bır konuşma yop.p yapmayacağım soruiuyordu Çskimın Btudyoda degıl. evımda yapılması koşuiuyla, fconuşmaktan büyük memnunliK duyacağımı eoyledım. (Bovla bır koşu! koymamın nedenı, eskıden studycaokı cekımlerde ıki kez hastaIcnmaklığım, hatta bınsınde zatulcenp olmaKİJflımdı). 7 ABALIK 1980 C boşka ldeolo|ller doldurmayo baştamıştır. Şimdi bunun ceremesini kanla öduyoruz > İşte sayın okurlarım, bu parcayı TRT yönetlıml benım konuşmamın sonundan cıkardı Ben de bu sonu şımdı boylece bütuniemış oldum Bır kücuk nokta dah a var Konuşmamın ortasından da bır parça çıkarılmış Onu da aşağıya aktararak, butunlemeyı tam yapmak ıstıyorum Parca şudur «Soylev ulkemızde gerektıgı kador vay'1" mamış ve tanınmamıştır Bunun nedenlerl türlu türludur llgısızlık, devrım duşmanlıgı. Aîoturk dusmanlığı gıbı haymlığo kadar varan nedenlerl bır yana bırak'rsak, obur nedenlerın başında «dıl» engelıni gorjruz. Ataturk'un genış ve güclü bır Osmanlıca kultürü vardı Kencısınln gerçekleştırdığl yazı ve dı1 devnmıne değ'n onun kullandığı dıl seçkın, fakat ağaalı bir Osmanlıcadır Bu nedenle Soylev'ın gerek eskı, gerek yenı harflerle yayımlanmış olan re6mî basılarındak! dıl de doğcl olarak Osmanlıcadır Bunu yalnız yenı kuşaKların değıl, lyı Osmanlıca bılgısı olmayan eskı kuşaklardon kışılerln bile bır sozlu§e başvurmadon anlaması guctur Atatürk So/levınn adına «Nutifk» dedi. Çünku onun verıldığı 1927'de henuz Dll Devrimı yapılmamıştı Bugjn eağ olsoydı tSoylev» derdı Nıtekım sonraları «beyanat» yerır>e cdemeç», cvazlfe» yerine codev», gorev> gıbl Turkce sozcukler coktan dılırrlze yerleşmıştır Gorev sozcüğu Anayasada blle yer olmıştır Hete onun matematık, geometrı oskerlık alanSorında doğrudan doğruya kendısının duyduğu oz Türkca terımler orneğın (ücgen, dortgen v b) asteğmen ustegmen, yarboy. tugay, tümen, genelkurmay tenmlerı d'ımızde yerieşmıştır ve rahatlıkla kullanılmoktadır Demek kı Turkçemız Arapca'nın egemenııgınden kurtulmuştur» Bu •küçük parcanın TRT'de sonsüre uğroyışını bır dereceye kadar mazur gördüm Sayın Başbokanımız iktldara geldiğının Iklncı gunü dılde aşırılık ve duşurulukten (ıfrat ve tefritten) sokımlması konusunda demeç verınce TRT politık bakımdan dikkatll olmak zorundaydı Bugun bazı gencler bı!e Soylev'e hâlâ «Nutuk» dıyor Benım gıbı Atatu'k donemını yaşamış, ama daha önce orta ve yüksek okullarda Osmanlıca «kulturuyle yetışmış yaşlı bır kl>ı ıse buna tSöylev» dryor Cunku tNutuk» Arapca. tSoylev» Turkcedir Arapcanın tehlikesl şuradadır Dılımıze Arapca bır kok gırınce vavaş yavaş buturt sülölesml. yedi kusoğını ge'ırır oturtur dılımızın ortasına Orneğın tnutuk» tan «nâtıK, nâtıka, natuk montuk intak» sozleri gelıo yerleşmıştır dılımıze Eskı deyımle «lugat Catlatmakıtan hoşlanonlar cıntakı hakf der Bır kışının kendi haksızlığını boş bulunup kendı ağzıylo soylemesı anlamına gelır bu Bu ağdaıı Arapca yerine halk «Tanrı soylettı» der Ne guzel, değll mı> tFart» sözcüğü de öy'eKendı sulâiesınden olan «frat», «tefnt» «müfrıt» gıbı sozcuklerı de getırıp yerleştırmış Turkceye Alrştığımız icm, atmak zor gelıyor Ama Atatürk devrımcllığfnın ve genel o'arak devrımm en baş ılkesı, sosyal yaşamda kıml alıskonlıklardan kurtulmak, ulusallığa ve cağa yönelmektlr. ••• Server Tanilli Yanıyor!.. i nsanoğ'u tekerlegi bulduğu zaman kımbılır naI sü sevınmıştır? dıye düşundum sandalyenin teI kerleğıne bakarak . Tarıhte bınncıl ıcatlardan bırıydı tekerlek, once Asya bozkırlannda kullanılmış, sonra Avrupa'ya geçmış, toplum yaşamında bir devrim yaratmıştı. Bır devrım?.. Düşunüyordum. Akşam karanlığı bastırmıştı Gökyüzünde sapsar n testekerlek bır ay oSmalı dıye düşunüyordum Gozte pe'de yuksek bır apartımanın en ust katlanndan birınde, sıcak bır salondaydık. Karşımda tekerlekli sandalyede Doçent Dr. Server Tanılh oturuyordu. Ünıversıte'de uygarlık tarıhı hocası Tanilli, yine boyle bır akşam karanlığında, evine gıderken arkadan kurşunlanmıştı. Kaç yıl geçmışti aradan? Çevremızde dostlar konuşuyorlardı Duyuyordum, ama dınlemıyor, anlamıyordum Server'e bakıyordum. Uygarlık tarihı hocasının yüksek alnı, insan büincinin sıcaklığıyla alev alev yanıyordu. Acaba ne duşünüyordu? Duşunmeye başladın mı bir kez; kımse engelllyemez senı, nerede olursan ol, ister dört duvar arasında, ister tekerlekll koltukta ol, gözlerini kapayıp akhnı çalıştırmaya başladın mı, fıkırlenn devinmeye yönelir, tutunursun ışık hızının saçaklanna; ve bılinçlenmenın aydınlıgına erişırsın Insanlık tanhinde şımdiye değin hiçbir güç fikirlere zincir vuramadı. Tanilli'yi öldurmek isteyen kimdi? Bi r alçak? Bir robot? Bır kiralık katıl? Bır kukla? Bır soytan? Bır bıhnçsız? Bır bıhnçlı' Ne degişır kı? Öldurülmek istenen Server Tanilli değıl. fıkirlerıydi Peki, şimdı o fıkırler tekerlekli koltuga mı çakıldı? Kafama takılan bu sorunun kaygısıyla Server'e baktım, bir yarut arayarak... Yuksek alnı ateş gıbi yanıyordu Server'ln... Gözleri kor gibı. Yanıyordu Server; hergun yanıyordu, yaşam alev alev bır yangındı onun ıçın, hayat her sabah gıyılen bır ateşten gomlektı Her sabah yatagmda dogrulup tekerleklı sandalyesıne geçmek ıçın harcadığı çaba, on ınsanın on gunluk çabasına öedeldı Hergun tekerleklı sandalyesınde yaşadıgı ofkelenhın, tepkılerının, duygularının, coşkularının, sevgılerının, ısteklerınm gucunu kahpe kurşunun yaraladıgı belkemığınden aşırıp bacaklarına yansıtabılse gezegenımızın yedı ıkhmıni yedi kez koşarak dolaşabıhrdi. Server. koltugunda yanıyordu, kendısıni bılen, bılmeyen, tanıyan, tanımayan mazlum ınsanlar ıçın yanıyordu Işık saçan bir meşaleydi tekerlekll sandalyesınde . Karanlıga karşı çağdaşhgın, somuruye karşı özgurlugun kolelıge karşı msan onurunun yontusunu yapmak ısteyen sanatçımızın soyutlaşmaya gereksınmesi yok artık, tekerlekli sandalyesmde Sener'! somutlaştırmak kolaylıgına kavuşmuştur. Bazen gerçek bır ınsanın özyaşamı, özgürlügun yontusunu ınsanlığa karşüıksız bagışlar. • Server Tanilli, Göztepe Köprusunun yanıbaşmda yukseic bır apartımanın ust katında oturuyor Aydınlik bır salonun gokyüzüne açık pencerelen arar smda tekerlekli sandalyesıyle gıdıp geliyor, duşunüyor; konuşuyor, yurda yenıden kavuşmanın s1caklıgında dostlanyla söyleşılere gırışlyor; geçmışm acılanyla gelecegln" umuthm arasında sagduyunun devnmcı denklemıni kunnaya çalısıyor. Severım sayanm Server'ı ben Gıdıp. gördum, konuştum.. Yuksek alnı ates gıbıydı Gozlerı kor gıbı Sen yanmasan Server Tanilli, sen yanmasan, sen yanmasan, sen yanmasan, guneş nasıl dogar hergun? Gun nasü ışır? Mazlum uluslann ufku nasıl aganr? Bütünleme Hıfzı Veldet VELİDEDEOGLU Söylevinde Ulusal Kurtulu? Savaşı'nın nasıl bır çaba, bOgı, yürekhhk ve tpcrübe sonucunda kazamlmış oldugunu anlatır. Söylev'm en sonundakı hıtabede vatanı korumanla görevlendırdıgi genç kıışaklara daha önce bu örneklen verır Şuradan buradan derlenmış bır takım el kıtaplarıy la ülke jonetmenm ve duzen degıştırmenın olanagı bulunmadığmı gençierımıze ogretmehyız Yakın tarıhın önumuze yıgdığı bılgı ve tecrübeye dayanmadan gelecegı güvence altına alamayız. Atatürk Soylev'mde bıze ışte bunu anlatmak ıstemıştır Atatürk gerçekçı, çok gerçekçı Ur devlet adamı olduğundan Büyuh Söylev'inde lslamcılık Turancıhh ve enternasyonal feomümstlm honularında da avdınlatmalarda bulunmuştur. Y\ne Söylev'den aktarayım. O dıyor kı İSLAMCILIK 'Osmanh padışahlannın bın butün Islâm dunyasmı bır merkeze bağlayarak yonetmeyı düşündu Bu amaçla, Surıye'yı, Mısır'ı ele geçırdı Halıte sanım takındı .. Boylece bütun dünyayı ele geçırme doğrultusundakı düşünce ve amaçlarla tek sınır ıçme alınan türlu halklann bırbınyle kaynaşamaması, en sonunda Osmanh Imparatorlugunu îarıhm bağrına gömdü TURANCILIK 'Hiç bır sınır tanırnayarak dünyadakı bütün Türklerı tek bır devlet olorak bırleştırnsk, ulaşılamayacak bir amaçtır. Bu, yuzyıllann ve yuzyıltar boyunca yaşamaKta olan ınsanlann çok acı, çok kanlı olaylarla o*taya kovduğu bır ger çektır tslâmcıhk ve Turancılık sıyasasımn bafarı hazanaıgına ve dunyayı uygulama alanı yapabddıg.ne tanhte rasilanamamaktadır ULUSLARARASI KOMUNİSTLÎK kc nusunda da Atatürk Soylev'de şöyle der 'Soy ayınmı gozetmeksızm bütün ınsanlığı kapsayacak bır dunva de\letı kurma tutkularının sonuçlan da tanhte lazıhâır Insanlara her turlu özel duygu ve baglantılannı unutturup onları kardeşhk ve tam eşıtlık ıçınde bırleştırerek ınsancı bır devlet kuramının kendme özgu kurallan vardır Dünyanın bugünku genel koşullan ve yüzyıllann kafalarda ve ınsanlann Gzyamlannda yerleştırdıgı gerçekler karşısmda hayalcı olmak kadar buyuk yanılgı olamaz. Tarıhın dedıgı budur, bılimm, aklın. mantığın dedigı budur ULUSAL POLİTIKA Bızım aydınUk ve uygulanabılır gordügumuz sıyasal yontem. ulusal sıyasadır Ulusumuzun puçiü, mutlu ve saglam bır duzen ıçınde yaşayabıU mesı içın devletın tumüyle ulusal bır sıya»a gütmesi ve bu sıyasanın iç örgütlerımızle tam uyumlu olması gerekhdır Ulusal styasa demekle anlatmak ıstedıgım şudur Ulusal sınırlanmız ıçınde herşeyden once hendı gücümuze dayanarak varhğımıa koruyup ulusun ve yurdun gerçek mutluluğuna ve bayındırhgına çalıjmak, gelışi guzel, ulaşılamayacak ıstekler ardında ulusu ugrat tırmamak ve zarara sokmamak, uygarlık dunyasının uygarca ve ınsanca davranışını ve karşıhkh dostlugımu beklemek İşte bızım sıyasal yöntemımız» Atatürk'un ölümünden sonra Atatürkçüluğön çağa dcnük, devrımcl 6zü unutturulmaya, Atatürkçulük bıçımsel duruma getırılmeye başlanmıştır Kemalıst ıdeolojlyl sos/al adolet yonünde gel ştırmek Isteyenler, gelıştırmeye çabalayanlar, blr yandan tdevrlm yobazu, fdevrımboz», öte yandan «kufir» hotta fkomünıst» olorak, bır başka yönden de «burıuva ıdeologtr» olarak nltelendlrllmlş, böylece gercek Atutürkculer sağdan ve soldan gelen saldırılarla çapraz ateşine alınmıştır. Bunun sonucunda yenl kuşa^lara Atatürk sSakarya ve Dumlupınar Savaşlannın muzaffer komutanı, Cumhurıyeti kuran, halka şopka gıyd ren. lâtın kokenlı yeni Turk alfabesını getren mılll kahroman» olarak ogretılmıştır Sadece bu kadar. O nun ulusal bağımsızlık ülkusü. emperyallzmın cenderesınde ezılen uluslara kurtuluş yolunda örnek ve onder oluşu, ekonomıde ba kçılık ve devletcllık ılkesını benımseyereK bunlon Anayasaya koyduruşu, sıvasal bağ msızlığm ancak e<onomiK Dagırrsıziıkla a/akta duraöıleceğini her fırsatta vurgulayışı, la/ıklığın gercek artlamı ve bunun dınsızl k demek olmadığı gencllğe oğretılrnemıştlr Başka bır dsylşle, gercek Kemalıst ıdeolon gen/e ıMmış ve böylece bır başluk doğmuştur Sunun sonucunda da o boşluğu Kabul ettıler Progrom nlsanda onaylonmış Ne var ki bır süra sonra geç.rdığım rahatsızlık yuzunderı cekım ekım oaşıno kaldı. Bu arada gelen 12 Eylu! yonetımı beş ay önce a!ırmış c~ nayda bır değışıkiık yapmamış Boyleo6 program 15 eKim gunu akşam haberlerınden once üygulandı ve ben konuştum. •*• Ekranda kendısıni sankı blr yabancı gıb! teyredıp dınlemeK tuhat gelıyor ınsana Kimısı yakın öostum olan kışılerden zamon zarron ekrana getırılılsnlerı seyreder gibı suzdum <endımi!. Vonık ve yokluğun ne kerieds goreli (ızafı) olduğjnu duşurerek kısa bır felsefe ds yaptırn ıc mdon O dostlar coktan gecmışe kanşmışlardı Ama işte karşıdaki ekranda eskıs. glbı gorunüyor, konuşuyor, gülümsuyor, hareket edıyorlardı vs sankı o anda bızımle bırlıkte yaşıyorlardı. Ne var kı kaikıp telefon edemezdık onloro. Artık zlyaretlerıne de gıdemezdık özleyip ertesı günu gıtS9k bıle bızı kendı!9rl degiı, yazılı beyaz mermerler ve kara selvıler kcrçılardı orada. Varlık ve yoklu£un, yaşam ve olümün cölülmeyen gızl ve sonsuz dramıdır bu. Daha nlce nlcs klşıler gelip gscecek TV'nın, daha onemlisl, bu dünyanın ekranında" Ne yrzık kl coğu kımse hotkın deyımıyle dunyado kazık kakacağını sanıyor ve butun kötulukler de bundan doğuyoı Elımden gelse herkese TV ekranındai kendl davranışlannı, kım sıne da acımasızca adam oldurüşlerınf gösternek, kendl seslerfnl duyurmak sonra da hıc değılse kı sa bır sure benım g.bı duşüncsye salmok ısterd m onları Yaşcmın gore.ıllğım (ızafıligını) onlara da anlatmak icın .. Boş hayal!.. Şımdı gelelim TRTdekı konuşmamm en eonundan makaslanan yenn butunlemesıne O parçayı oldugu gîbı aşağıya geçınycrum «JVe vazık kı Atatürkun, Turkiye CumhunyeUm korumnkla görevlendırdıgi Türk gençlıgı^ın bır bo'ümu başka arayıslar aravna dustu Şunu çote lyı bılmek gerekır kı Ataturnu^ Cençlıge Hıtabesmı O'nun Buyuh Söylev'ınden soyutlayarak tek basına ele alma olanagı yoktur. Büyük kurtancı bu •*• İVÇT OKTAY AKBAL HflVİB Bir vıl sonra Tütengil. BİLİM DÜNYASI Vehbi BELGİL Tıp Alanından Haberler Başkasmm sigarası lgara ıcmeyenler, oıcnus, mınıbus, sınama, beKlerne salanu... gıbı kapalı yerlerde s gara lcılmemesı ıçin yıl larca savaşım vermışier, bır çok yerlerde başarı kazanmışlardır Bu konuda ılerı surulen nedsn, ıcmeyenlenn kötu koku'arla ranatsız olmaiarı \e cozlerının yaşarmaiarı, yanmaları Idi Sıgara icenlsr, buna korsılık, slgaranın sodece keniılerlne zanr verdığmı bu »uzden. kapalı yerlerde sıgara ıCıTisnın ıcmeypnlerı tehlıksye sokmadığını soyluyorlardı Fckct, bu karşılıqn yanhş olduğu Son ıncelemaler sonucu ortjya cıkmıştır Amerika nın San Dlego kentlndeki Kalıfornıya Unıvesıtesınde konu üzennde yopı'an calışma'ar, s gara dumanının, ıcmeyenler üzsrınde de zararlı etkı yaDtığını ortaya koynuştur Yenı lngılter3 Tıp Gazetesınde (New England Journal of ! Medıc'ne) yayınlanan b r Incelemeye çöre, James '^hite ve Dr Hemon Froeb, sıga'a lcmenln etkılerını ıncelîmek uzere r 2100 fadın ve e kek uzer.nde denemeler vapmıslor, şu sonuc lara varmış'ardır • Su 2100 k'sl Iclnde slgara dumonsız yerlerde calışanlaHa akcığprlerın nefes alıp vsrmedekı kolaylık an zorluk an incelsnmış en lyı sonuclor alınmıştır • Vırmt yı! süre lle gönde 40'tan fozla sıgara ıcm.ş olanlarda ıse en kotu sonuc'at alın nıştır. • Fakat, sıgara ıcmodlğ' halde sıgara dumanlı kapa ı yerlerde 20 yıl calısmış o anlarda az ıcenlerm cığsrlenn'ICKİ zorarlara aynen rcstlanmışî'r Bu rada az ıçenden maksat dıjmanı lcıne cskmsden ıcenlerle gtinde en cok 11 sıgara ıcenlerdır. Inceiemede şu sonuca varılmıştır: «Sıgara dumanıı ysrlerde uzun sure co'ısTiak da fcmeyenler ıcın zararlıdır ı e cok şey anımsryorum Tötengin dOşürdükce .. Hangı bırını one almalı, blmlyorum Uzun yılların lyakınlığı var Duşünce beraberlıgl, ahenkli, anlayı$lı bır crkadcrşlık var... Belıeğımde bir pencere acılıyor Levent'ten Baltalımanı'na ınışımız, dınlenerek, konuşarak . Sonra Rumenhısar'da kucuk b r gazınoda bır ıkı kadeh rakı .. Derken DOŞKO bır anı Ankara yolculukları... Gazetedekl soyleşıler... Ama daha cok yururken, konuşurken, dınlerken gorüyorum onu... N S beyln foallyatlerınln veya okıl hastanklannın incslenmeslnde yararlı olabıleceğı kanısındadırlar. Reçete yazüan Recete yazılarmın okunmazlıfiı sadece bızde degıl dunyado da buyuk sorundur Doktorun elyazısı ıle yazılan bu recetelerı hastaların yüzde doksanı okuyamadığı gıbl, eczacıların, hemşırslerin, hastabakıcıların bıle kolay okuyamadıkları, cok kez yanıldıkları bılınmektedır. Recetelenn okunaklı yazılması İcm yasalarda hükumler bulunduğu halde bunlar blr türlu uygulanamamaktadır. Sorun. araştırmalora konu olmuştur Ör neğın, Amerıka'da New Englandeyaletındekl 500 yataklı bir has tanede gecenlerde yapılan blr araştırmada müesesenin her altı doktorundan bırının okunmaz recete yazdığı ve hastalara okunmaz talımat verdıği saptanmıştır Doktorların %17 slnin recetelermin de «şöyle böyle okunur» olduğu da saptanmıştır. Amerikan Tıp Derglsl Gazete sınde (The Journol of the Amerıcan Medıcal Associatlon JAMA) imzasız yayınlanan araş tırmada, bır çok recetelerin, Mç okunamamalan nedenlyle uygulanmadığı da belırtılmıştır. Bır yetkılı bu konuda şoyle demıştır «Receteyı yazan doktor cok kez g tmıs bulunuyor. Bu yüzden, doktor önerılennin yer!ne getir'! p getmlmed ğlni anlamak ıcın geldığı zaman receîeyı ve onerılerı kendısme oku tup gereğınce ışlem yapıyoruz ı Dergının baş yazan VVılllam Barclay, araştırmadakl bulgula Herşey masol oluyori 'Mışlarla anlatılıyor yaşom öykulsn... Varmış, derken yokmuşi VaTnışiz, blr de bakıyorsun yokmuşuz' Zaman aldatıcı bır kavramdır, yaşam da oyle .. yazdığımız, konustuğumuz, sevdıgımiz, bırşey'er duyduğumuz icm 'var ız. Bunlar olmayınca, 'o'um' dıyoruz, yok oluş dıyoruz o duruma... Herkesın gel p gececeğı bır evre Yırmı, kırk, altmış, seksen yıl, sonrası yok, olmuyor, olmayacak... Ne var kl Insanlık düşmanı klmselerfn canavarlaşmış robotlar eliyle bır ınsana kıymaları, hele o Insan Tötengıl g bı b rıyse ışte bu korkunc, ışte bu dayanılmaz bır şey . 7 aralık 1979 sabchı evınden çıkıp Fakultedekı dersıne yetışnek iCın otcbus aurağına hızlı hızlı yuruyen bır bılım odamının yolunu kesıp, Ikl yanlı ateş acarak onu oldurenler. bu cınayetın planını kuranlar.t ert pleyenler ktmlerdı? Gerpı Tutergll'ı ve daha başkalarını oldurenlenn va! olandığım Sıkıyonetim blldirilerinden öğrendık ama ayrıntıları biımıyoruz «Az Gelşmenln Sosyoloıısl» adli kltafcının ucüncö baskısı onumde... Arka <apakta Tutengıl'ın resmi... Levent tek evınin calışma odasında. kıtapl'ğının onunas .. Ben çekmıştım bu resTi, o da kıtabına koymuştu. altına adımı yazarok, ya 1 9 ^ ya oa 1970 ın başlaM... K'm bılebılırdı kı Cavıt Orhan Tutsıgıl sıbı gercekten ınsan, ge'çekten aydın. gercekten du/arlı; nerdeyss blr sanatcı, guclü bır yazın adamı kadar derıne ayrıntıya. anlamlıya ınebnen, djyabılen gerektıgınde de vazabılen bır kşının korkunc bir kıyımm kurbanı olocağını... <Az Gsllşmen n Sosyoıoııısı» güncell ğl g blr kııaptır Yayınlandığından on yıl sonra da ılg'yle okunması gerekır Herkes okumatı bu kıtabı... Yön6tenler yonetılsnler, acı çekenler cek'ıren'er, b.lenler bllmeyertier oğrencıler öğretmenler... Sorular var kafatarda: Nedeni, nıçını soruluyor bır toKim durumlarm... Işte Tutençıl ın bu kıtabında bunlara bır aydınlık tutuluyor «Az Gslışmış ıkı surecındekı tum top'uıııarın bu cada Turkiye'nın cıkmazları. olumsuz yonlerı acıları, anarşıyl ve terorü doğuran beseysn kaynaklar, nedenler hepsının temelınaa yator. ned r"> Tutengıî'e gore az gelışrmşlik deglşık nedenlerin meydana getırdığı bır sonuctur O reaenler arasında doğadan gelen gücluk ve engellemeler kaynak arın kıtlığı ve yeterınce kullanılmamosı, sosyo kulturel güçlukler, gelışme hızn" kesen rufus artışı, top'umları derınden etklSeyen buyuk donuşum'erın dışında kalınması tekno'oıi ve cganızasvondc gecıknısl k dış guclerm yararına ışleyen bır ıiışkııer duzenı, >nsan ve madde kaynaklarının kotu kullanılmcs! ya da elden kacırılmasını sayar Tutengll . Işte bu "en gerçekçı bıcımde' olayian ve toplumsal olgu'arı ıncelemek anlatmak duyurmak Tutengıl'l Insanlık duşmanı guclerın hedefı yapmıştır Onu zararlı tehl kelı gormuşierse bu vuzdendır ÖldurL'mesınden bır yıl sonra Cavıt Orhan Tuteng l anıiarıyla dostiarının yüregınde yaşıyoı Yapıtlar.yıe soglam ve guclu gozlemlen, saptamrlarıyle de Türk ha'ronın beıleğ nde uzun yıllar yaşayacak... ra ve sonuclara aynen katıldığmı, kotu yazılmış recetelerin zaman kaybına, hastanın gec tedavl gormesıne, bazan da ölmesıne yol actığını eklemıştır Bence, kotu yazılı recete duzenlemenın psıkoloıık nedenlerl uzerınde durulması da yerınde olur. Doktorlorın büyük bir çoğunluğu neden böyle yaparlar? Yuksek yeteneklı gorünmek icm mı? Boş verdlklerı ıcin ml? Boş verdıklerl ıclnse neden boş verirler recete yozmaya? Avuc icı kodar bır kağıda bır kac sotır yazı yazmak o kadar fazlo vakıt mı alır? iyısi ml. bız bu alışkanlığı. bazı yozarlann bilerek veya bilmeyerek anlaşılmaz yazı, kltap, rapor... yazmaları alışkanlığı ile bırleştlrelim. Koşma kalp hastahğını azaltıyor mu? maddeleri vucııtton dışon atmaktadır. Bu maddelerde fazla mfktarda proteın bulunmaktadır. Soğan, sobun, dumanla ağlamalorda boyle bır şey yoktur Doktor Frey, şımdı, bu protemlerın ne olduklarını anlamak ıcın calışmalar yapmaktadır. Doktor, gözyaşında, özelhkl« hormon ve dıger maddeler aramaktadır. Çunkü bunlar, ınsonın gergınlik zamanında vucut torafından üretılmektedir. Gözyaşlarmın tncelenmesl gercekten yararlıdır Nedenı, canlılar ıçınde yaş çıkararak aâlayanın hemen sadece Insanların olmasıdır. BULMACA SOLDVN 8AĞA : 1 Bıleşlmlndekl yerins maden alarak tuz oluşturaoiıen kımvasal büeştk Yarı olüm ^aa 2 Kuîaîa hoç gelmeyen sesler çıi&ran 3 Eskt Mısı* tannlanndan Kanşıs renkll 4 Plyat. bır ıralın bedelı Tersl bir kadm aaı 5 Çayın kolcn ve rengınl suya salması Tersi üzerine şilte kovularafe yatıl&n eşja 6 Eımrlere, talimatlara uyma Tersı blr Olkenln simgesl 7 BüvüX tutkuy.a mrne 8 Bırlıkte, beraberce Klmyads molibdenin sırogssl Kimyada sodrjnıun sımgESl 9 Ttnm aıetlennden. rCKARIDAN AŞAGITA : 1 Bir barkanm baska *lr bankaya açurdıgı itıbar hesabı 2 Mutluluk 3 Tersi koşul eki Herhargi bir e?sa>ı geçioi o'arak socradan almak üz« re bir yere bırakmak 4 Ters, kısa ince y«îU bitkl S Müıiitta bir nota Tayin etmelc g Zor olmayan, baslt yol Ani ve tesırli etkl 7 Taınir etmek, bozufe yanlanru daze.tmek 8 Soru eki Im dat uteme slnybiı Tersl go 1234 Gözyaşı testi Heyeconlanıp ağlamanın «tlziyolojık • kımyasal» ned«nlennın araştırılması icın gozyaşlarının da tahlıl edılmesı gerektıği ilen sürülmüştur Saint PaulRamsey Tıp Merkezl biyos mı uzmanı VVıllıam H. Frey, hastalarından sogo/ı suyu, eabun, sıgara dumanı nedenlerıyle gözlerı yasardığı zaman değil, bır heyecan, üzuntu... nedenıyle ağladıkları zaman gözyaşlarını bır tube koyarok kendısıne getırmelerını ıstemektedır. Doktora gore, kan, idrar, dışkı tahlılı ötedenberı yapıldığı halde gozyaşı tahlılı üzerinde hıc durulmamıştır Oysa, gozyaşındakı kımyasal maddelerın araştırılmaları oğlamamn kimyasal nedenlerl hokkınca bıze ıpucu verebılır. İCten gelerek ağlamalarda cozyaşları, bır takım zehırlı M DUYURU Beyinde yeni bir madde Milli Savunma Bakanlığından M'S B lığı tarafından, Marmara bolgeslndekı b navaalanında yaptırılacak olan pıst ve yol onanmı ışı ıçm onerı kabul edılecektır Işın yaklaşık tutcr 167 000 000 TL'dır Isteklı fırmaların geçerlı NATO guvenlk belgelen bulunması ön kcşuldur Yetsrlık belge sı seçımıne gırmek ısteyen fırmalar on duyuru formlarını bır başvuru yazısı ıle M S B NATO Enf D. Bşk.'lığı Bakanlıklar Ankara adresınden en gec 18 aralık 1980 perşeTibe gunu saat 16 00'ya dek alabllırler. ön duyuru formunda ıstenen belgelerın en gec 29 araltk 1980 pazartesl gunu saat 11 00'e dek İdar9'ye verılmesl gereklldır Bugunden sonra yapıiacak başvurular ve postada o abılecek gecıkmeler dıkkate alınmayacaktır. Duyurulur. (Basıo 25256) 6807 !<•«*«•»*»•«• •«••*mn Beyhde mortlnden 200 kat daha kuvvetlı ve evvelce b''men baska uyuşturuculardan 50 kez daha güclu yenı b r madc'e bulunmus ve cdynorph n» aiyt adlandınlmıştır Stanford Oi'ivarsı tesi ve Kalıfornıya Teknoloıi Enstıtjsu bılımadamların^o bulunan bu kımvasa! maidFnın et kısl hakkında henuz tam bır bıl gı ed pılemeTistır Maddenın vücutta acı dındrıci bır rol oy nadığı heyecanları yatıştırdığı veya henuz bılınmeyen bo<5ka bir l$e yaradığı sanılmcktadır Uzmanlar, madden'n, normo! oraton koşuculannm, koşucuların ve günlerinl daha cok oturarak gecirenlerln kanlarından alınan nümuneler üzerındekl Incelemeler hareket halınde olmanın kalp hastalıklarını azalttığını «bir kez daha» ortaya koymuş tur. Texas"ın Houston kentlndekl Methodist Hastaneslnde yapılan ve ünlu «New England Journal of Medıcıne»de yayın lanan blr Incelemeye göre, bır Insan ne kadar cok koşarso kanında o kadar cok «yük sek yogunlukta lıpoprotem cnolesterolHDL» bulunur. Bu madde koroner kalp hastalığt olmayanlann kanında bol mık tarda vardır incelemecıler, 59 maraton koşucusundan, 65 kosucudan ve 74 hareketslz Insandan kan nümunelerı almışlardır Bu in8anların heosı 35 66 yaşlan arasında Idıler Maraton koşu cularn kanlarındo, desılıtrede 65 mılıgram, koşucularınkınde 58 mıligram, hareketsizlennkinde de 43 mılıgrom HDL bulunmuştur. Raporda OYrıca bellrtildığlne göre, bu 0c tOr Insanın aldıkları besınln aynı olmosına dıkkat edılmıştir. Bu yüzden, kalp hastalıklarını önleven HDL'nın yenen besınlerden değll, hareketten ilerl gel dığı sonucuna varılmıştır NOT; Sayın okuyuculartmın bu yeni haber! okuyarak hemen koşmaya başlomalanrtı önermem Cünkü duzenslz kosma, kalp uzerlnde daho da kötö etkl yapar, hatta ölume götürür Uzun yürüyüşler daha yararlı olmaktadır Kosma Icln dokto tavsfyesl almak en uvgun yoldur Buroda verdiflltnlz haber nlhavet blr haberdlr blfofn orostırmolannın sonucu olan blr haber Bunun bütun tm dfmvasınca kabulö av blr konudur. rönen vü», oephe 9 Ani te» ceye, gı>jne e« olarak ve genellıkle süi niyetlvle kuUanılaa şeyler DC~VK€ BULMACANIN SOLD\N SAĞA : 1 Tulumbaeı 2 ülik AsıX 3 nunaK Kal. 4 tlize S Erkan raK 6 İO Af 7 inhaY Tik 8 Yemeıu 9 Ema Ilam YIK\P.ID\N ASAGIT4 : 1 Torcelı 2 Clu roneT 3 lan&K 4 Cka!« Ay» 5 Kınaye 6 bA Mı 7 Aiker Tel 8 Cı& Atına 9 Ikl'k Klm çözt^ru Cumhuriyet Sohlbl: Cumhuriyet Matbaacıiık ve Gazetecıllk T A. Ş adına NADİR NADİ Genel Yayın Müdürü OKTAY KURTBÖKE Muessese Muduru EMINE UŞAKLIGIL Yazı İşlerı Muduru TURHAN ILGAZ Basan ve Yayart: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecılık T A Ş , Cağaloğlu Turkocağı Caa No 3941, Posta Kutusu: 246 ISTANBUL Tel. : 20 97 03 • • • B U RO LA R. ANKARA: Konur Sokak 24/4 YENI$EHİR Tel. : 17 58 25 17 58 66 18 33 35 İZMİR: Halıt Zıya Bjlvarı No 65, Kat 3 Tel.: 25 47 09 13 12 30 ADANA: Atatürk Caddesı, Turk Hava Kurumu îş Hanı Kat 2, No 13 Tel : 14 550 19 731 ABONE ÜCRETLERİ AYLAR 1 3 6 12 YURT ICİ 300 900 1800 3 600 YURT DIŞI 600 1800 3 600 7 200 Ucak ücreti gruplanna ve ağırlığma gore aynca uygulanır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle