Katalog

Cumhurîyet anl. televlzyon reklumında, lstedlğı göreve otanmayan, fakat müdürun yakasını da bır türlü bırakmayıp hıc olmodık ve umulmadtk yer ve zamanlarda karşısıno çıkarak ono tatlı bir gülücük ve şeytan bakışlarla «Nerene kaimıştık?» diye soron artıst var ya; ışte ben bugünkü pazar söyleşısınl yozmak içın kalerm •lime aldığtmda, bırdenbıre o gorüntudeki «Nerede kalmıştık?» sorusunu anımsodım. Sahi, nereda kalmıştık. sevgili okurlarım? Bundan onceki son pazar soyleşisi 27 temmuz 1980 de çıktığına gore, o günden bugune tomı tamına yuz yirmı altı gün geçmiş. Dort oyöon beş gun fozla. Ne de cabuk geciyor, şu zaman demlen soyut gercek»... Eğer onun canh v» cansız varlıkları aşındırıp değıştıren, EOnunda da yok eden ve boylece «Ben vanm1» dlyert somut etkısl olmasa, haberımlz bıle olmoz<Jı zcmandan. Yukankı hesaba gore 27 temmuz'<Jan bu yana on yedı pazor g.9çmış. YıNordan berı h;c bu deniı uzun sure uzak kalmamıştım okurlarımdan Doğrusunu Istersenlz, kart, mektup, telefon ve birkacı da telgrafla hotır soran okurlarımdan ruhça hıc de uzak kalmış sayma<iım kendımı. Ama on yedi hafta gazeteden uzak kaldığıma gore, kendı kendıme «Nerede kalmıştık"»» sorusunu yöneltmek pek yerstz olma4t sanırım. *** Bu yıîın 27 temmuzundo çıkan son yazımızın başlıği «Ataturk ve Reşlt Galıp» ıdı. Bırak tığımız yerden başlamadan önce bana bunca s«vgi gosteren değerlı okurlarımın mercklarını ojdermek içın. tam on yedl pazar yazomamaklıOttnın nedenını anlatayımEfendim, bır süreden berl duyduğum halsizffğl yaşlılığa yoruyor. yoğurt oalışmalarımı sürdurmeye uğraşıyordum. Sevgili doktorumun 18teğı üzerıne bir kon tohlıll yaptırdık. Meğer hemoglobın ve heklmllkdilindeeritrositdenılenalyuvarlar normal sınırın çok altına duşmuş. Lokoslt, yanı akyuvariar ise blraz çoğalmış. Doktor, kesınlıkle calışmayı bırakıp bır süre açık hovaya, güneşe, denıze, ve yüruyuşe cıkmamı gereklı gordu. Ben hekımlerln Istekteıine oyle kolay kolay uyon kışılerden değılimdir. Nederji de, hekımlerın hastalarıno uygutadıklan sıkı relimlerı coğu kez kendilerıne uygulamadıklarına cok kez tanık olmamdır. Bır gün fırsat duşerM bunun orneklerinl vereceğtm burnda. Ne var ki bu kez somut bir tehlıke bellrtısi olan tohlıl raporu vardı elde. ister ıstemez uysal bır hasto oluverdık ve denilenleri yaptık. Şlmdl cok şukur iyiyım ve ışte Kosım ayının son pazarın<Ja yıne karşınızdayım 30 KASIM 1980 H Nerede Kalmıştık? Hıfzı Veldet VELİDEDEOĞLU yazart; Erzurum Ataturk Oniverslteslnde yenl profesor oimuş bır kışınin (bu zat şlmdl Ege Unıversıtesı Hukuk Fakültesı Csza Hukuku Protesorüdur) Istanbul Bılım Kurulunun kabul ettığl ilkelere göre taslağı Uludoğda tarafımdan kaieme olınan • 1961 Anayasasına tUludağ'm sa fahat Anayasası» dedıkten sonra, dogrudan doğ ruya kışillğ'me yönelık hakoretlerle dolu bır yazısını kendı köşesınde yayınladı. Sorup soruşturdum; hem bu gönc profesor, hem de onun yazısına koşesinde yer veren yazar, Istanbul Hukuk Fakultesınde eski ogrencılerımdenmış. Ya zar zoten bunu saklamıyordu Bu durum karşısındo onları d^vo etmeyi eski bır hoca olarak kucukluk saydım Izmır'de bana karşı yazan kışl de yıne ogrencılerımdenmış. Ne yapayım, ben bu öğrencılerımın tuttukları yolda kendılerınl geçemem. Vorsın onlar diiedıklen gıbı kolem oynatsınlar ve karan okuyucular versınler1... Bu kez yenıden bana saldıran gazetenin genc sahıbesı ve yozarı da geçen yıllardaki bır yazısındo benden «TBMM zabıt kâtipliğinden Ordinaryü8 Profesorlüğe getırılen Veltdedeoğlu» dıye soz etmıştı Henuz bu aşamada bulunan bır hanım yazara yanıt venlır ve onunla tartışmayo gırılır mı, sevgılı okurlarım'»... * * * Şimdl gelelim sayın Burhan Felek konusuna: 27 temmuz 1980'de çıkan tAtatürk ve Reşlt Gallp» başlıklı yozımdan sonra gerek mektup ve telefonla, gerek yuzyüze olarak şu soru ıle korşılaştım. Sımdıierde bıle zaman zaman soran oluyor: «Burhan Felek o yazınıza cevap verdl mı'» Burhan Felek 22 Haziran 1980 tarihll Milllyet'ln ikınci sayfasında cıkon «Devlet Rıcalımız Ve Ben» başlıklı köşe yazısının bir yerınde: «...Oloy malOmdur Ataturk merhum, btr tcki sofrasmda hoşuna giden bir yabancı artist kadına onbeşbln llralık bir cek ımza ederfcen Reşıt Gallp Bey Ataturk'o: Paşam bu para merhum pedertnlzden ml sıze kaldı? dıye soracak olmuş. Tabil sofradan kovulmuş, fakat cek de Imzalanmamıştı...» dıyordu Azız Atatürk'ü kücük düşCırücu nltelikte gordüğum bu hıkâye Dzerlne «Ataturk ve Reşıt Galıp» başlıklı yazımda Burhan Felek'ten har fı harfıne şunları sormuştum «Olay malumdur, ne demektır'' Nereden ma lum olmuştur'' Sayın Felek olay sırasında oroda olmadığına gore, bu hıkayeyi kımden duymuştur? Bu yabancı artıst kadın kımdır'? (...) Aydınlatılması dıleğınde buiunduğum şu noktaları kendl kösesınde anlatmak lutfunda bulunmasını Sayın Burhan Felek ten rıca edebılır rmyım? Ataturk'u llgıiendıren en ufak bır konuda bıle cok dıkkatlı olmamız gerektığı kanısındayım » İstanbul Gazetecı er Cemıyetı Başkanı ve Basın Ahlâk Yasasıyla bağlı «Şayhül Muharrinn» Burnan Felek Beyefendı, kendısıne cok saygılı ve nazık bır ifade ıle sorduğum yukarıki sorulara yanıt vermeyl gerekll gormedıler. Ben de o tarthten berl yazı yazamadığım İçın üsteleyemedım Ama Turk Tarıh Kurumu Genel Müdurü Sayın dostum Uluğ Iğdemır'dea bu konuda 7 ekım 1980 tarıhını taşıyan aydınlatıcı bir mektup aldım Onda «Atatürk'un hoşuna gıden bır vabancı artıst kadına b>r ıckı sofrasmda on beş bın liralık bır cek imzalamasımn» sozkonusu olmadıgı belırtıldıkten sonra, Dolmabahce Sarayı'naakı tartışma olayı şoyle anlatılmaktadır«Reşıt Galıp o sırada CHP Genel Idare Kurulunda Halkevlerl Bürosunun başkanı idi. Halkevlerinde yapılan temslllere kız llselerinden de genç kızlar katılıyordu. Miltl Eğltım Bakanı Esat Bey, herhalde bazı valllerln şlköyetl uzerine, Hclkevlerindeki temsillere kız oğrencilerın katılmaması icin llselere emlr verlr. O gece sofrada yıne CHP Genel İdare Kurulunda spor tş* lerine bakan rahmetll Hasan Cemil Cambel I I * yanyana oturan Reşit Galıp, Esat Beyln bu emrinden fikâyst eder. Ataturk kulak misafirl olmuş olacak kl, Reşit Galıp'e «Ne konuşuyorsunuz?» der. Reşit Gotip de Esat Beyın emrinden bahsedince Ataturk, «Hocamın aleyhlnde konuşmaym» der, icklll olan Reşit Gallp bunun uzerine Atatürfc'e yakası yırtık gomlegınl gostererek: «Biz fisebllillâh çalısıyoruz, siz bizl azarlıyorsunuz» deylnce Ataturk sofrayt terk etmesini söyler. Reşit Galip de: «Burası slzin sofranız değll, mılletın »otrasıdır» yar.ıttnı verlr. Ataturk: «O halde ben kalkıyorum» dıyerek, sofrayı dağıtır. Reşit Galıp .sarayda kendısıne ayrılmış ozel bir odada yatardı. Sonra bana şunları anlatmıstı: «Sofradan sonra soraydan çıkarak Kadıköy'une geçtım. Bır muddet şurda burada vakit geçırerek sabahleyın bir berbere traş oldum. Ceblmdekl son parayı da berbere vererek Haydarpaşa'ya geçtım ve ilk trenle Ankara'yo glttim. İstasyondan Keciören'dekl evime gıdecek kadar param yoktu. Bir takslye atladım ve evde honımdan para alarak taksi parasını verdım» demlştı. Reşıt Galip daha sonra yaptığma pışman olarak Atatürk'e bir ozur dıleme mektubu yazmıştır. Ataturk, uzunca bır sure Reşlt Galip'l sofrasıno cağırmamış, daha sonra Çankayc'da bir ak •om yemeğlne davet etmlş, yanına oturtmuş «e Ikt nefer çagırarak Reşlt Galip'l sondalyosı Ile birlikte havaya kaldırtmış ve: «işte blz adamı boyle kaldırırız» dlyerek şakalaşmıştır, Kısa bir sure sonra Ataturk hocası Esat Beyi: «Hocam ortık siz yoruldunuz. Yerinizi blraz da gençlere bırakın» dlyerek Istifaya çağırmış ve Reşlt Galip'l Mılll Eğitim Bakanı yapmıştı.» Yakından tanık olduğu tarıhsel bir olguyu aydınlattığı ve bızım yazımızı duzelttığı İcin Sayın Uiug iğdemir'e yurekten teşekkur ederım. İğdemır bu mektubunda rahmetlı Reşıt Galıp'm M'lli Eğıtım Bakanlığından cekilmesi olayını da anlatıyor. Bu, ayrı bır konu olduğu ıçın belkı başka bır yazıda ele alırım *** Benım sorularımı yanıtlamayı gereksiz bulan Burhan Felek Beyefendiye gelınce; herhalde Ataturk icin yazdığı o yakışıksız satırlar dolayısıyle dogrudan doğruya kendısının bazı okur ları da yakasını bırakmamış olaacklar ki, Mılhyet'tekı koşesinde. 13 eklm 1980'de cıkan «Yazı»maiar» başlıklı fıkrasının en sonunda bır okuruna yanıt olarak şunları yazdı: «Sayın İsmet özden Bey'e: Ataturk ve Reşlt Galip merhumlann karıştığı ve benkn de sütunumda yazmak kustahlığında buiunduğum on beş bın llralık cek hlkâyesınl Ataturk ün cok yakını merhum bir gazeteci dostumdan dlnlemıştim. Ben o yazımla, bütun ofkesine ragmen Ataturk'un kendıslne hatırlatılan bazı gerceklerl kabul etmek buyuklüğünu gosterdlğlnl anlatmak Istemiştlm. Netlce maalesef benim istedığim glbi olmadı. Sızler glbl birkaç dlğer zatın da bu yarıdan dolayı tekdirine uğradım, İnsan hatadan munezzeh olamıyor. Hata etmlşlz. Ama Zatı âlınizin bu işln hakikatını benden fazla bllmenlzin sebebıni cok merak ettim. Acaba o sırada masada mıydınız, Cevap beklemlyonım. ö zür ve saygılarımla...» Onun kalemınden cıkmış bu satırlan okuduk tan sonra ben de artık kendisinden cevap beklemlyorum .(*) (•) Işte böylo sevgili okurlarım; 27 temmuzda kaldığımız yerden başlarken hem Burhan Felek'In bana cevap verıp vermedıği konusundokı sorulan yanıtlamış, hem de sayın Uluğ Iğdemır ın benım 27 temmuz 1980 tanhll yazımda rahmetlı Necıp All Kucuko'dan aktararak verdlğım bılgıleri düzeltıci nıtelıkteki acıklamalarına yer vermış oldum. Okur mektuplarının hepsıne ayrı ayrı yanıt verme olanağım bulunmadığını öncekl yıllarda bırkac kez belırtmıştım. Buna karşın adres vererek, hatta ıcıne posta pulu koyarak bana soru mektupları gelıyor. Atatürk'un benım tarafımdan Turkceleştırılıp kısaltılan ve Cağdaş Yayınları'nca basılan Söylev'inı dogrudan doğruya benden odemelı olarak isteyen)er de oluyor. Benım Çağdaş Yayınlan'yla. yazarlık dışında. bır ılgım yok Bu nedenle kltap yoNamak olanağım da yok Sayın okurlarımın bağışlamalarını ve bu konuda Cağdaş Yayınları adresıne başvurmalannı dılerım Benı gecen yıl cıkan «Anadolu Gezllerl» başlıklı bir yazım dolayısıyla çok tatlı Dlr dille Trakya'daki köylerıne cağıran «Senl ellmle Trak ya'da gezdıreyim» dıye ıctenlıkle mektup yazan ıkı vatandaşıma da bu veslle ıle yurekten teşekkür etmeyi borc bılırim. H.V.V. Kara Çek. B lzlm gozü kara Turkiye'mlzde öteden berl kendlne ozgü parasal ışlemler turetılmiştır. Karapara piyasası bu olağanüstü işlemlerle zenglnleşiyor Karapara nedır? Sakın elınızdekl banknotlara bakarak rengınde bfr karalık aramayın. Karapara pıyasasında yalnız banknot kullanılmıyor kil... Kacak dövız, altın, tahvil, senet, vadeII cek ne güne duruyor? Karapara arasında vadeli cekler özel bır yer tutuyor. Çek, bankadakı hazır karşılık Ozerıne çekılen kayıtsız şartsız bır odeme emridır. Diyelim ki bankada 555 bın lıran duruyor; bu hazır para üzerine cek yazabılırsın; 556 bın lıra üstune cek yazmayı yasalar engeller. Ayrıca çekın üstune ancak gunün tarihl yazılabüır; daha başka deytmle vadeli cek yasaktır. Eğer bugün 30 kasım 1980 ıse 20 aralık 1980 torlhınl cekln üstune yazdın mı, yasalara aykırı bir iş yapmış olursun. Çunkü böyle bır cek de yazıldığı günden geçerlidır. Eğer çeki atan kışı bankava başvurup parasını a'amazsa, «karşılıksız cek yazma» suçundan yakana yapışırıar. Kısacası cek bir ceşit para Işlevi görur. Ama Türkıye'de pıyasada dolaşan cekler büyük çapta karapara nitelığı taşımaktadır. * * * Soğlık durumum konusundakl soruları böylece yanıtladıktan sonra, okurlarımın bır noktadakı meraklarını da gidereyım: Yazı yazmadıj ı m aylarda Istanbul ve izmir'dekl bazı gazetelerde bana karşı yazılar cıkmış ve bunlar klmı okurlarımı ofkelendırmiş. «Ne zaman cevap verecekslnlz?» dıye soruyorlardı. O gazeteierde, hele bırısının hem başyazılarında, hem koşe fıkrolarının hemen hepsınde zaman zaman bona karşı saldırıiar belırır. Hakaretlerlyle bır ara sabrımı tuketen o gazete, on yıl önce açtığım dcva uzenne ellı bın lıra manevi tazminat ödemeye hukum gıydı ve karar kesınleştı. Uzun sure (jeçtikten sonra yıne aynı gazetenın bir köşe Nasıl? Oıyelım kl AbOzlttlnin ellnde yOklö bfr mot var. Abüzitt'n satıcıdır. Bunu sen bılıyorsun. Mal 100 mılyon edıyor; ama, bankada 100 mılyon liran yok. O sıra Recaı'nln böyle bir mal arodığını da sen billyorsun. Abuzıttın'm elındeki mal kacak olduğundan fatura da vermiyecek, ışıni gızli görecek. Ne yapmalı? 10 gün vadeli bır cek yazıp Abüzıttın'den malı alırsın; Recaı'ye 110 mılyona satarsın; böylece 10 günde 10 mılyon kazanmış olursun. Abüzittln 10 günlük cek süresl dolduğunda senln çekini bankaya gotürür, 100 milyonluk alacağım ceker, semn hesabtnda 10 mılyon liralık b r fazlalık kaiır. Bu anlattığımız olay, kücuk, kaba, yalın bır oyunu sergılıyor Dış ve ıc pıyasada öylesıne karmaşık olaylar yaşanıyor kl bu koşede sergılenmesi kafalan kanştırabilır Coğu zaman vadeli tican bono yerıne cek kullanılır. Kara pıyasa erbabı nıcm damga resmi yascsına uyup bınde 5 harc versin? Vadeli cek yazarak Işın lcınden cıkıverır; hem daha sağlam, hem daha kolay... Bızde bankacılık yozlaştığı icin vadeli cekler bır ceşıt kara para niteliğinde elden ele dolaşırlar. Ver malını, al çekını... Bazı durumlarda çek bıle gerekslzdır, bu pıyasanın alıcısıyla satıcısı bırbırınl iyi tanır; söz ye terlıdır: sözunü tutmayam pıyasadan sılerier; başka yontemlerle de cezalandırırlar. • OKTAY AKBAL HflVIR Şiire Adanan Yasam BİLİM DÜNYASI Âltm Kuşaklı Gezegen merlkart Uzay ri, Havacılık Daıresınden (NASA'dan) bır uzman «Satürn hakkın da son bır hafta Içlnde ogrendıklerımız, 7 000 kusur yıllık yazılı tarıh boyunca öğrendıklerırnızden kat kat fozladır» demıstır Satum gezegen I kusak, uydular ve atıl gezegen'den oluş tuğundan. yeni bilgılerl uç baş lık altında sunmak istiyoruz. Oysa kapltallzmin bır üretlm slsteml olarak Işledlğl boşko ülkelerde cok günlük yaşama girmiştlr. Ev kadınları bile cek kullanıriar. Boylece bankalar ve bonkacılık düzenl sokaktakı msanın bır guvencesı görünümünü kazanır. Türkiye'de sermayecılık bır üretim düzenı olmaktan cıkıp türetım sıstemı nıtelığıni kazandığından isler değışıktır. Yenı cıkan Damga Resmi Yasasına göre ceklerln binde 5 vergılendırılmesi belkı «karaçek» alışverişlnl engellemek İcin düşunülmüştür. Ancak bu tur önlemler gecersizdır. Karoçek lerle öylesıne yuksek kârlar soğlanH yor. öylesine soygunlar yapıftyor ki binde 5'ln eeamiel okunmaz. Ne var ki böyle Işlerin lcyuzunfl de Cumhurîyet ®<^ zetesınden başka yerde okumak olanaksızdır. Uzmanlar Türkıye'dekl karapara bütceslnln devlet bütcesi duzeyıne ulaşacağını yazıyorlar. 1981'de Devlet Bütcesi 1 trılyon 500 mılyar dolayında olacak; lk| yıl icmde karapara butçesı de 1 trılyona tırmanır diyenler var. «V e derim kl yazılan her çllr vurulmuş küçulc bir geyıktır, ama yazamadıfım bir şıir, buyuk peşınde koştugum bu geyıktır hayatımÖa Her tutkulu msanın bır slmgesı olur. Pohtıkacı lçm başkadır, zenaatkar ıçm başkadır «Gteyıksız» ınsanlar duz bır ya^am surerler Yatarlar, kalkarlar bır kaygüan yoktur Hayatm kendılenne verdlklennden fazla bır şey ıstemezler. Tutkulu ınsanlar içın böyle degıldır» Necatı Cumalı bir gazeteye verdığrl demeçte «Yaralı Geyık oyunu içın boyle soylemış. Bır genelleme yapmış, bır simgelestırme .. Her tutkulu insan bir «Av» ardmda koşar Bır .Geyık»tir o... Yanı, ulaşılması duşlenen, bır gun vanlması. elde edilmesi istenen bır amaç, bır erek... «Aç Guneş», koskoca bır şur kıtabı... Günlerdlr gecelerdır elunde, yanı başımda, masamm ustunde.™ Bir dost gıbı konuşuyorum onunla .. 7»Tnqn zaman orasından burasından açıp okuyorum. Yirmi yaşın ozanı da bu kıtapta, bugunün olgun ozaru da.. Her dönemin bır ozanı var. Cumalı'sı var.. Yırmi yaştan altmış yaşa dek uzanan koskoca, kalm bır çızgıde yuruyorum Cumalı'nm dizeleriyle. Hıdırellez gunü, Kızılçullu yolu Beni herkes severdı çocuklugumda Arabacı yanına oturtur Kırbacı bana verırdi» diye başlıyor, «Ey yaşlı deniz Hep gelıp geçeceğız Bu aç guneşın altmda Esen ruzgârda savrula savrula Toz toprak olacağız» dıye bıtıyorCumalı'nın ilk sıir kitabı, «Kızılçullu Yolu» 1943 de çıkmıştı. Son kıtabı «Aç Guneş» 1980de... Bu arada «Güzel Aydınlık», «Imbatla Gelen», Guneş Çızgısı». «Yağmurlu Denız», «Başaklar Gebe», «Ceylan Agıdı» var... Bunlar yalnız şurler. Necatı Cumalı'nın oyunlan, romanları, oykülen, denemelerı de cıltler dolusu... Onun tum yapıtlan, gerçek yazar ve ozan kışılığıyle anlatmak, tanıtmak ıçın genış kapsamh incemeler gerekır. Ne yazık ki çıkmıyor daha, oysa Cumalı gıbı çağımızın sanatçıları kışılıklerı ve yapıtlanyle boyîe mcemecılerı beklemektedır. Necaü Cumah'nın şiirlenni, ilk okudugum gunden, sanınm 1940'tan ben sevmışundır. Kendune yakın bulmuşumdur, yaşamışımdır o dızelerde, aaüar, ızlenımler bırakmısımdır. 1946 dan ben sürüp gıden dostluğumuz hep bu ıçtenhklı sanatçı ibşkısıyle gucünü korumuştur. Cumalı içın pek çok yazı yazdım. Bunun nedenı Cumalı'nın. özellıkle şıırlerıne karşı, apayn bır sevgi ve yakınlık duymamdır. Hiç eskimemiş bütun o dızeler. O'nar tanesınden taz»' güzellıklennı sürdürüyorlar yıllardır.. Aç Guneş» bır şnrler toplamıdır, ama Cumalı'nm «Tum Çıirleri» degıldır Ozanlar yaşadıkça, daha doğrusu ozanlıklannı surdürdükçe son noktayı koymazlar. Kımileri sık sık degışır; komilen de belırh bır kışıhgı, anlamı, tadı dennleştirerek. yaygınlaştırarak surdurür. Cumalı'nın dızeleri, 1940'lardan 1980' e dek «kendı»ne vergi bir çızgıde uzanırlar. «Aç Güneşteki şıır topîamının üstune ozanm yeni yenı şıırlen gelecektlr, gelmıştır de.. Dergılerde goruyoruz yenı dızeıen, daha da goreceğız. «Aç Güneş»ı de ötekı tum şıırlenn yanına koydum. «Bazen mınldanınm N e çabuk ne çabuk Aüannın hızından beUd Belkı benım benım gündüz uykulanm Gende hep geride kaldım Bır gun ardından baktam Pembe bir toz buiutu ufuk Aştıgın dagın yuzu Yüzunden vuran aydmlık » Şiirter. sewdıgım32 ş.iirler. «n iyı dosüanmızdır Onlarm ışıgı bır dustü mü ustumuze. o aydınlık yaşara boyu sürer . A Vehbi BELGİL tat. Bu yözden bu kuşağa «Bur ma FKuşağı Braıded FRıng» odı verılmıştır. Şımdi zıhınlere şu soru takılmıştır Kuşaklar. Satürn'un, daha doğrusu Guneş Kumemlzın, 4,6 mılyar yıl önce oluştuğu zamandan mı kalmadır. yoksa gezegenın yakıntndan geçerken parcalanan bir gök cısmlnin kalıntıları mıdır? Yahut, Satürn'un kendıne cektlği başka gok clsımleri mıdlr? bulunanlardır ve atJTan fienöz acıklanmamıştır Satürn'un uydulan hakkında genel olarak soylenecek şudur: Bunların heosı kaya parcaları ve buzlardan oluşmuştur. Atmosferınde cok azot bulunan T\ tanda sıvı azot denlzlerlnın var lığına kuşkusuz gozuyle bakılmaktadır, Bu uydunun atmosfer sıcaklığı eksl 183 dolaymdadır. Bundan aşağıya indığı gi bi yukanya da cıkabilır. Azot eksl 196 derecede donduğundan bu azotlannın bır kısmı sıvı halde uydunun çukurlanna dolmuş olabılır. ço, buluttaria kaplı olan Saturn'ün bir kaya kutlesl çevresmde gazlardan oluşmuş bulunduğuna kesln gözüyle bakılmaktadır. Gezegenın üzerınde saatte 1500 kılometre hızla ruz gârlar esmektedtr. Satürn'un yoğunluğu dünyanınkınden cok azdır O derecedeki, bu gezegenı, denızlerlmızden bırine koyabtlse Idık yuzduğünu görurduk Nakliyeci Aranıyor Yılın 365 gununde AksarayErenköy arasında. soot 02 00 ila 05 30 arasında yapılacak naklıye lcm BMC tıpl araçlaro Ihtıyaç vardır. Isteklilerin 26 30 40/28 5012 nolu telofonlara müracoatları(Cumhurîyet: 6612) 1) Kuşak atürn'un kuşağının İlk farkına varan, Italyan Yıldızbılımcı Galıleo Galllel (15 641642) olmuştur. Kuşak, İlk zamanlar, tek par ca sanılmıştı. Fakat, bunun tek parca olmadığım, kuşağın içınde eıyah bir boşluk bulunduğunu Italyan Yıldızbılımcı Gl ovannl Domenıco CASSINİ (16 251712) daha 1675 yılında ortaya atmıştır. «Gezgın1»den alınan bılgiler kuşakiarın once 90 kusur, sonra 500 küsur ve son olarak da 1 OOO'den fazla olduğunu ortaya koymuştur. Kuşaklorın buz yutmuş küçük gok cısmı artıklarından, kayalardan küçük bır otomobil kadar kar toplarmdan oluştuklan saptanmıştır. Yıldızbıhmcıterı hayrette bırakan bır olay şu olmuştur Sa turnden 80 000 kusur kılometre uzaklıkta yeni bır kuşak gorulmuştur. Ancak, bu kuşak oburleri gıbi keskın kenarlı degıldır, daha cok halata bsnzemek tedır, yanı lıflerı burulu bır ha S Doğum Gazetecı Cevdet Uygun ite oğretmen Edıbe Uygun' un erkek çocuğunun dunyaya geldlğını dost ve akrabaiarına müıde' lerler. 2) Uydular atürn, güneş kumemlz Içlnde uydusu (Ay'ı) en cok olan gezegendir. Güneşln topu topu 9 uydusu olduğu halde (Merkur, Venüs, Mars, Jüplter, Satürn, Uranüs, Neptün ve Plüton» Satürn'ün, son bulunan üc tane ıle birlikte 15 uydusu vardır. Bunların adları. Satüm'den uzakiıklarına göre şöyledır Janus. Mımas, Enceladus, Tathys, Dıone, Rhea, Tıbe. Bundan sonrakı 5 uydu yenl tan, Hyperıon, Lapetus. Phoe S 3) Asü Gezegen BULMACA I SOLDAN 1 Sulan aynı denlze, gfito 7* da ınnaSa akan kara p&rçam Ego bölgesl yıjlâl 3 Yağlarda glıserta Ile olrlikte bn lunan bır mful<}enln UmyBsal de glşütllge u£rannş duramlfanndao. 3 Kücük kitap, broşüı Ilave 4 Tersv klmyada mollbdenln «lmgesl Iran"ıa gürseybabsmd» oturanlann konııştuklan dllle CgUt 5 Sayı . 6 Düafiy T u > , du« rerJül 7 U'etlm S Tersı yas» GOnön dojusa. • Ter« jasılgı Keder. TOKARIDAN AŞAĞITA : 1 KayabaJıgı tamüyssıadan küçuk bır balık 2 Bılgm Düty 3 l e r s ı büyıı» tuLkuyla bağl&n aalannnda emlr Irl taaeli bir tılr bezelye « Tersi bdünç para venldiŞinde alman prlnj Tersl bır katün adı 5 Temlze çıkma)t, yapılan ıslerin olurolu olduğımun belgelenmesl 6 Hava Itoşullarıy'» itetlU tlzlksel yapı ge*eklerİEe venlen bıîimsel ad. 7 Müzlkte âuraklam» Işaıetj Tersi btoek hayvam. S Pesüval, egleatt Kagıt K endisl ve kuşaklan uzaktan altın gıbı sapsarı göru nen Satürn gezegenı, yakın dan bir renk cumbuşü sergıiemektedır. Eskıden Satürn'ün at mosferlnin metan gazını daha çok ıhtıva ettığı sanılırken bu kez, Evren'ın yapı taşı olan hıdroıenle helyumun coklukta olduğu anlaşılmıştır. Baştan ba 23456789 w I Hulya DİLMAÇ Ahmet BAYKARA Evtendıler 29 111980 Ankara ıie V MÜMTAZ YENER RESÎM SERGISİ 21 KAŞIM 5 ARALIK 1980 TAKSİM SANAT GALERÎSİ oynmmda btrU. 9 Testr Bır ırtr.ak. •••••m •* •• • • • « «• «• « < • • • • « « BOLMACANtN ÇOZUMÜ SOLDAN SAĞAl 1 Kategonk. 3 ApışaS Fa 3 r&N TTıey. 4 Alalama. £ Bazufca AL 6 Ak Nl An 1 Bat> naS 8 Asa araK. 9 naS Hamak 1 Karasaban. 2 Apalak Sa. 3 TIHM Bas. 4 YOZGAT DEFTERDARLIĞINDAN Adı ve Soyodı: Mustafa Ozturk Yusuf Demırer Celebl Baykara Hacı Yardım All Baykara Mehmet Akdemıı Yusuf Yıldınm Mustafa Boz Durak Gencef Murat Kılıcasiah Murat Kılıcaslan Osman Pırhan Hüseyın Ak Bllınen Adresı: Yenı Ma1!. Sancy • Cod Sule\manlı Kovu Suletnanlı Kovu Suıeymanlı Köyü Suleymanlı Koyu Dortyol Yenıcam, yanı Ankaro Ka>aşar Mah Selvı Cad. Vatan Cad No 57 Talatpaşa Cad Adl ve Karşısı Yerkoy Saray Koyü Saray Koyü Toplum Zabtta Mud Ankara Vatan Cad. No. 24 V. Turö Gslir Tavızot Tavızat Tavızat Tavızat M Harcı Gelir Gelır Gelir Gelir Gelir Gelir Geiir V. Cezatı Kaçakçılık Hesap No: GA/1692 TAV/276 TAV/276 TAV/274 TAV/276 113 GA/884 GA/24 GV863 GA/706 GA/706 GA/1134 GA/1551 Tofcıp No: Yılıs TeptamV. Miktarı: 23 621. 10930. 12000 13 380. 26 365. 13 655 12 588 15 288. 18188 20 458 31288 18188 12 588. 3133 1975 371 1972975 380 1972975 890 1972 900 1976 2771 1975 Sobacı 1976 Lokantacı 1978 Döşemeci 1978 Naklıyecl Naklıyecl Terzı Tuhaflyecl 1976 1977 1979 1978 Ej Lura. 5 Ga «Wr»w fi Okuma ırA 7 sA anaM 8 Ira Araka. t Ksyalık. Cumhuriyet 8ohfW: Cumhurîyet MatbaacılıK ve Gazetecil k T.A.Ş. adına „ NADİR MADİ Genel Yayın Müdürü OKTAY KURTBÖKE Muessese Müdüru ......... EMINE UŞAKLIGIL Ya» İştorl Müdurü TURHAN ILGA2 Basan ve Yayan: Cumhurıyet Matbaacılık ve Gazetecllık TAŞ Cağaloğlu Turkocağı Cad No: 3941 Posta Kutusu: 246 ISTANBUL Tel 20 97 03 BÜROLAR: • ANKARA: Konur Sokck 24/4 Yenlşenir Tel: 17 58 25 * 17 58 66 18 33 35 • İZMİR • Hallt Zlya Bulv. No 65. Kat: 3 Tel: 25 47 09 • ADANAı Ataturk Cad Türk Hava Kurumu iş Hara Kat: 2 N o : 13 Tel: 14 550 19 731 ABONE UCRETLERI AYLAR 1 3 6 12 YURT İCİ 300 900 1800 3600 YURT DıSÎ 600 1800 3.600 7 200 Ucak ücretı flrvoîarme ve ağırlığına göre aynca uvgutanır. V. Cezası V Cezası V. Cezası V. V V. V. Cezası Cezası Cezası Cezası 1! Yukanda Istm'erl ve aîresfen yazılı ve muhtehf yıllara a<! Gelır Vergisl Ile Tavlzat ve Mahkeme harcından dairemlze borclu bulunan mukellefiere alt âdeme emırlerı b'llpen cdreslert ne> PTT Ile tebliğl \ç\n gonderıHn'ş ıse de bılınen adreslennde bulunamamışiard'r Adı gecenlerii !ş bu ilanın neşir tarlMnden başfavarak Vsr gl Do''es! Mudur'uğüne blzzot vsya bılvekale muracaat «tmeîei taahhötlü nektuD veyc te!g>af'a c e k adresie'ni bld'f n>e erl ha'lnde kendı'enne süre ıle kayıtlı resmı tebMğ yapıiocağı aksl takdirae Verg USÜI Kanunuru> 106'cı maddes uyannoo kenci leipe teblığ yooı'.m'ş savı'acağı üanen du(Basın. 24879) 663*