20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CUMHURİYET 15 ŞUBAT 1979 anılmıyorsam Bernard Shaw, hani ^u Ingıhz yazınuvn oa$ koşesıne k&leny.nln ve kafasının frucüyle oturup. İn£ilizlere veryansm eden yazar var ya, işte O şoyîe diyor. «Hiç bır toplum dınsiz yaşı, yamaz. Ne var kl. onun din diye nitelenÜrdıği şey, bir inanç, sadece. Şu, onlarca yüzyıl ötelerden kalma. kutsal dıye bellenen dın kitaplannın dışında, insan aklının. insan düşuncesinin enginlerinde oluşagelmış. oluşagelecek olan bir ins&nca yaşam özlemınin ideal düzenıdir onca Evet. bırşeye birşeylere inanmak zoı un.dad:r insanoglu Şu. ta.ş çatlasa, sının yüzyılı bulmayan. bulsa da, bıtkiselleşecek bir yaşamda. akla mantığa sırt çeviren. ımanı, insanları ayakta ne tutabilir, olum otesi bir dunya masalmın hurili gılmanh özleminden başka? •*• Ardımızda kalan yuzyıl. bir bilim ağnrlışı bir bilim gerçeğı getirdi dunyamı/a. aklm acımasız. katı bir tutumla sunduğu, yo'i olup gitme. topraga karışma. doğada erime. eriyip hıçlige karışma dogrultusuntia. Bihmın, yani insan aklının. akıldışı guçlere açtığı yurekli ve süıekli bir savasım. yirmınci yuzyıl ınsanına yeni bir inanç getirdı Rönesanstan kaynaklanarak: Insanlık gerçeği. Bu açıdan bakarsak. Freud un. insan bilinciır.n alt katlanndan bilinç üstune çıkardığı gerçekler yanında, Marks'ın ekonomi alanında. uretim ilişkilerinin çelişkilerinden yola çıkarak ortaya koyduğu gerçskler. basta somüru gerçegi, ınsan mutiuluguna yönehk yeni bir inanç (çekinmeden söyleye1ün I. bir dın oluşturdu. Bu din. yeryuzünde insandan başka gerçek tanımayan bir inanışın besledig: dindir, insanı dünyada mutlu kılmaktan başka ereğı olmayan bir dm. Bu dünyada. insandan başka. eti kemifri. uımjdu umutsuzlugu. kanı canı. varı yoğuyla. bir varmış bir yokmuşluğuyla ayakta duran. durabüen. bir kurşun. bir bıçak vuruşuyla saniyenın onda birinde. yüzde bırinde yok olup gidebılen. ama gökdeîenler kuran. feyayı arşınlayan ınsan'dan başka ne var. elie tutulur. akılla. düşunceyle kavranabılir somut bir varlık? Uzayın derinliklerinden bir turuncu portakal gorunümüyle yüreğimizi hoplatan dunyamız var ya. Işte o yuvarlak uzerindeviz. Uçsuz bucaksız açıklarda Boşluklarda dcsteksiz. dayanaksız. Sen. ben. o, kimiz? Soyleyın kimiz. bu eugjn, bu uçsuz bucaksız evrende9.. Hiç! Bir hiç! B'j boşlukta neye sanlabiliriz. ya/gısı, doğumla olum arasında. acımasızca «ınırh senden bendpn başka. eti kemiği lle adınn insan dediğrimiz tek dünya gerçeginden başka? Adma Türkiye dedipimız. tâ Selcuklu Y inanç ve Çıkar Ustüne Vedat GÜNYOL lardan, Omanhlardan bu yana jrelişe açv la buyuye genişleye dünyayr korkular yılgılar sala sala. topu tufegi kılıcı palasıyla Vıyana kapılanna vanp. sonra sonra. geriliye çekile. kendi kabuğuna girlp. büzüle küçüle buguı*ku cz sınıriarma erişen bir yurt topıağında bulunuyoruz Bu toprakta, geçmişten miras Halan, çağdışı inançların etkisı altındayız ha!â. Muslumanlığı benimseyen Türk toplumunun başına gelen belaların en büyügu. din adına dincihk adına. çoğu çıkarcı hacılardan hocalardan. din adma söz sahibi olan bilg;siz. ilkeün ilkeli. gerinin gerısi ınsanlardan gelmiştir. Türk kamuoyu çoktan göımüş olup bitoni yargısını vermiş. kendini sömüren sömürmekte dırenen in^anlar için. Olü evinde yaf, imam evinde aş, boşuna mı soylenmiş'' Ne diyor bir başka atasozu: Evı baca. koyü hoca yıkar. Bugun kcyu, köyun yaşammı kim yonetiyor alttan alta dersıniz? Başında sarık, kafasında boşluk. cebınde koyun parası pulu keklik, hacılar hocalar degil mi? Köy Enstituleri niye kuruldu? Bu çaîfdaş bilgıden yoksun. bu çıkarcı hocaların etkisini sıfıra indirip. köye, aktın raantığm verilerıni götünnek için değil mj n Türk ulusunun parası puluyia yetiştirihp okutulmuş, Avrupalara eğitim kurumlarına gönderilip adam olsun diye gözünun içine bakılmış birtakım (affedersiniz) profesörler. paraya pııla. konfora şrönu! verip karşı"~çıktılar bu güzelim atılıma. Türkiye'nln yaşî>mmda iki öge var. bugune bugün. etkisinde etkili. tutkusunda tutkulu: Biri bağnazhk. biri de Menderes'd>n başlayarak Turk halkım sanp sarmalayan, hayoeden, vurgunla. kazık mazıKİa, alınteri dökmeden kestirmeden zengin olma tutkus'j.. Kultürsuz Dcmirerin başını çaktiei, kultürsuz Türkeş'in destek oiduğu. faşizm dogıultusunda bir yaşam CılkUsü egemen oldu bir süre: Vur kırla. çalıp çırpmayla, küpünü doldurmayla sürüp jriden bir ulkü. nayasa'nın ücuncü kısmının Yürütme» başiığı nı toşıyan ıkinci bblü mü, önca Cumhurbofkanı. son ra Bakanlar Kurulu, daha son ra İdare, son oiarak İktitadl ve Mall Hükümler ile Ilgilı hususlan düzenieyerek Cumhurbaşkanlığı ve Bakanlar Kurulu ılışkılerinin sının yonund«n açıklık da getirmiştir. Bakanlar Kurutu'nun Gârev ve Siyosi Sorumluluğu'na ılışkın 105. madde «BasboVan, Ba kanlar Kurulu'mirl "bd$konı d * 1 rak. Bakanlıklar arasında işbır Uğini saglor ve Hükümetin ge nel siyasetinln yürütülmosınl gözetir. Bakonlar Kurulu, bu siyasetin yurütulrne«ınden bır hkte sorıımludur. Her Bakan, kendı yetkisi icindeki işlerden ve emrı altındakilerin »vlem ve Işlemlerinden ayrıca sorurr.lu dur.» diyor. Türkiye'yi gerçekten ValkındirmaV yenier b;r yana ıtildı MiÜet. mıüet. deyip millete kazık atan ahlâk haruus deyip ahiâka çelme takan. çuruk agızlı. sinsının sinsisı, kaypak bakışlı. göz süzüp goz kırpan, ıçinden Yedim seni> deyip sağı so!u avucunun içine alan Allahın belası. insan cellad;. hamoâlu hain politikacılar sardı ortahğı. Türkiye Cumhuriyetı layik bir cumhuriyettîr. Ne demektir bu? Layıklik. din duşmanhğ; mıdır? Kesinlikle hayır Layıklik demek. ashnda. din düşmanhgı de2:ildir. din duygusunun politik açıdan âöoıürülmes.ne karşı geimektır. A • •• Buprün, Türkiyede din sömürusu alabildifine sürüp gitmektodir.' Bir rastlantıyla. Denizli'nin Tavas ilçesıne gittim. İlçenin nüfusu 8000 ciolaylannda. Konok oldugurtv evin penc«;resınden baktıgımda. yüzer metre arahkla, tam 18 mınare, dızi din, görkem görkem, gözlerimın önüne senldi. Sordum Ilçede 26 mescit olduğunu söylediler Dolaştim ılçeyi karış Ranş. Kızlarla oglanlara aynlmış iki büyük Kur'an kursu yapısı, bir buyuk İmam Hatip Okulu cıktı karşıma. Çarşıda pa/arda doîaştım. En açık seks filimlerinin ilanianyla karşılaştım. Bir yetkili soyledi: ftçede 116 dernekten S4ü caroi kurma dernegi imis' Hesapladım. 500 kişiye bir cami duşüyordu. Oysa, hastane denilen klınikte topu topu 25 yatak vardı. Sonra bir genç arkadaş. «O da laf mı?» diye girdi araya. nüfusu 40 bine ulasan Karamanda tam 205 cami olduğunu söyledi Şimdi şimdi düşünüyorum ve diyorum ki kendı kendime Seks filimlerinin alabildıgine bol olduğu. meyhanelerin dolup taştıg\, camilenn ıssızlaştıg: bu yerlerde. bunca derneğin ne anlamı var diye? Erdal Atabek e sordum. Türkiye'de 10 bin nüfusa 21 yatak 2900 kişiye bir doktor • • • duşuyormuş Sonra Tavas'a çevirdim mü ve kafamı Başım dondu. cotaladım. sendeledim. Ne demekn bu? Bııime a.kla mantığa sırt çevirmek degil miydi bu? Pıne saygımız sonsuz. Ama okul. hastane. bakımevi.. Yurdumuz içm az mı gerekh'' Sonra. halkımız çok şükür camisiz kalm.ş değil ki! Yazık ki dini. katı kurallara bnğlanmış bir inanç haline getirdi din ticaret: yapanlar. Şüphesı kuşkusu o.mayan. şüphe kuşku tanımayan bir inanç. Oysa. Ispanyo! bilgini L'namuno. •İçmde kuşku oimayan bir manç. olu bir inançür» diyor haklı oiarak. Gerçek dindarlarla. bılgın Muslümanlarda da katılık yok Cami. kilise. havra medrese dışında. hiç bir inanca yer vermeyen. hak tanımayan bir inanç, 6lü bir nanç değil midir? •*• Türkiye ancak cr.nle (Islâmlıklo) ancak Marksçıhkla kurtulabılir diyenıerırı karşısına sağduyu gerçek koşullar. günün gereks.nmeleri ı!e çıkarsak. revizyonculuk tepkisıy!e. ah^ageldigimız. ezberden benirnsediğimiz re^zyonculuk tepkisıyle karşılaşmaz mıyız? Nedır revizyoncutufe? Degişmez. kılma dokunulmaz mançlarda. sunün koşullan gereğınce yapılması ger<?ken bir degişim deneyı. atılımı değil mi? Lenin'den bu yana revizyonculuk. anlamvndan çok şeyler yiîirdi. Hâla o goruşe bağlanıp kalmak olası mı? Dunya bir gelişım. bır akışım. bir yltişim içindir. Bugünün dogrusu, yarının doğrusu olmayabüişor. olmuyor da Bütün sorun, insanın içtenlig:nde. semıaye karşısında onurunu. kişiliğinı sapa saglam tutabilmektedir. Emekçi binınndan bir insanın sermaye sınıfına vanaşması elbette ki iğrenç, tiksinç bir tut.umdur Ama. emekçi kalan>k. kendi sınıfı içerisinde. namuslu. durust bir revizyona yönelme^inde, hiç bir tiksinç yan yoktur bence Son söz oiarak ne söyleyebilhim? Türkiye'nin iki düşmanı var Biri. gerçek din adamı olma\anlann yüzyıllardan beri oluşturageîdikleri bagna^lık. îkincisi de, Menderes dönemınden ba ; !ayarak. MC. VEME CE donemlennde. üretmeden tuketmek. çalısmadan kazanmak. alınteri dökmeden haybeden mal mulk sahibi olmak doğrultusunda. bencil. inssn sagıs.ndan uzak. varsam yoksam ben. dıyen bir dunya görüşü. Ecevit dönemı bu iki düşmanla 5avaşmak zorundadır. Zor bir savastır bu Ama. zor olduğu ölçüde de. kutsal bır savaştır. Bu savaşımm ağııiık noktalarından Diri, inanç'ı çıkarcılıktan çıkar'ı da inanççılıktan kurtarmak olacaktır. da ışb'rliğını sağlama ve Hukunetın genel siyasetınin yurutülmesinı gözetme gorevıne, Bakanlar Kurulu'nun birlikte ayrıca her Bakan'm oyrı ayrı sorumluluğunc değindlkten son ra sözü, gunun konusu olon «Bakanlar Kuruluna oit bir tokım görev ve yetkilerin ilgill bakantıklara verllmesine ilişkln yosa tasorısı»na getireceğım. Yaratmak?.. S üleyman Demirel, AP'nin 18inci kuruluş yıldönftmünde konuştu. Ama ne konuştu? , Devri sabık yaratacağızn dedi. Ne demek «dsvrl sabık yaratmak»? Siyasal hoyatımızın ozel sözluğüne göre »devrl sabık yaratmok» geçmiş donemden hssap sormak demektir. Yani Süleyman Efendi diyor ki: Biz ilerde iktldora gecersek Ecevit hukümetinı yaptıkiorından öturü yargılayocağız. Süleyman Efendi ocoba nosıl bir mahkeme kurup «devri sobık» ycratccak? Bir duşunun bakalım olağanüstu mahkeme kurulunu: Başkan: Süleyman Demirel Üye: Hacı Ali Demirel Üye; Yahya Demirel Savcı: Mıgırdıc Şellefyan Sanık: Bolent Ecevit Oimaz demeyin, olmoz olmaz. Süleymon Efendi ylne iktidara gecîiğinde yurt dışına kaçmış buiunan yeğeni Yahya iie yarı vefakârı Selsfycn'ın yurda donerek «devri sabık yaratmak» uzere cubbe giymeleri olasıdır. Ülkcyi 70 sente muhtac eden İslamkoylu bugun böyle konuşabiliyorsa, yarın Mıgırdıc Sellef\cn'ın «vatan kahramanı» sıfatıyla ulkenin tum namuslu adamlannı sorguya cekmesine de şaşılmaz. Oyun Biiyük Ovnanıyor OKTAY AKBAL A Birkac gun once eski gozetelerl karıştırırken 25 kasım 1969da bu koşede çıkon «Vatnn satı'K b r orsa m a;7> başlıklı yazım gozüme ilişti. Zamanın Başbakanı ve AP Genel Başkanı Suleymon Demirel o gunlerde parlamentoda şöyle konusmuş: « ^ 1S54'Î9 Yabarcı Semcve Kanunu cıkarmışız, Petrol Kanunu cıkormışız. Bugün 1969 senestnde Turkiye'nın petroi istihsal dört mılyon tondur. Ve Türkiye şimdi iki şıktan bınnı secmeve rreccjrdur: i| Madenlerinın üzermöe oturmaK, petrolün uzerıne oturmak. karnı aç, ayagı cıplak, bunlann uzerıne otjrmak, geiecek nesiüere kaisın, ş.Tsdı tukenır bslkı diye... 2 Kendı ımkanİGrı ve gücu /etiyor da bun'arı çıkarmı/or mu? Kendı imkanlcn ve gücu yetmediğ. takdirde de karşılıklı menfaatier esası uzer.nden /atancı teknoloti ve sermayeden yararlcnmak... Ve bövlece ovağımıza avakksbı bL'lmck. rıdemize s cak bır ,'e,nek bulmak. Hangısin; yapaliTi? Halka sorduk: Surada bir arsan var. Paran yok, uzerıne bir ev yapamıyorsun. birisi geii/or diyor ki' Ben bunun üzerine üc katlı b r ev yapacağım, bır katını sana vereceğ T , bır kotında kend'm oturacağım. b'r kattnı da satacağım Hıc bir şekilde o arsavı ev halıne getirmek imkamn vok Arsamn üzermde /aşavarnayacağıma gore anlaşırım. B r kat sahibi olurum Katın bçdeli arsanm bedelindsn !nt kat fozladır. Bosırrı =;okacok b.r yerırr olur. Aynı şeydT yani petrolün ve mademn uzerınde oturjp yabancıiara koptırrrnyocağız fobısi iç;nde kenrtımizi fuknrolığa mahkum etrr.gn'n akıl'a bağdsşır tcrafı yoktur.» Eyet Hayır yuna gelrnem«k g»r«(clyor Oyuna g»lm*mek .. Ama el oğlu durmadan yeni oyunlar bulup ortaya cıkarıyor. Hep tetlk duracaksınız, hep uyanıK, hep gözleriniz açık. Yalnızco gormtk, duymak, dokıınmak gibl duyular yetmiyor olop bitenl«ti anlamaya anlamlandırmaya, değerlendlrm«Y«. Sezgi gucıi bile yetmiyor. Bir kez basarıyorsunuz, onladım oyunun dalavereli yönünü, yutmam artık, dıyorsunuz. Bir de bakıyorsunuz oyuna getirtlmlşsln!z bile... CHP Iktldarından, Ecevit'in Bo?bakonlıgından herke» • cok iş» bekllyordu. Şlmdi Mki kitaptan, goıet» kolek»lyonlarını açıp «Bok Taksim'de n« dedin, radyoda nasıl konustun, secim meydanlarınaa MC'den hesop «orulocağını avaz avat bağırd.n, «onro ne yaplın?» demek kolaydır. Mektuplar geliyor yurdun dört bir yanından. Buna benzer yakınmolarla dolu. Bir emekll memur Kırşehir'den yozıyor: Bir takrm gorevlilerden soz ediyor En guvenilir olması gereken yerlerde «façizm, gericilik ve baskı kol geziyort diyor. Hepsi itglnc acıklamalar. Sağcılarla tcplantılar yapan Necla Çarpan adlı hanımın akıllara durgunluk veric: kitabını devlet doirelerinde sattıran, bir yondan devlet memuriuğunıı, bir yandan tlcoreti yürütenler. A\alürk'e hakaret edenlerl koruyanlar... «Şlmdi yan oturup dogru konuşalım Ankora'ya yakın bu llde durum boyla olursa, bunun sonu nereye varocaklır?» Okurumun mektubunda sözu gecen olayları ve adı gecen görevtlleri ilgili Bakana vansıtmayo cahsacağım. Sıvas'tan başka bir görevli okur da MC ve YeMeCo Iktidorlorındo onemll yertare getirilen kisflerln simdiki hukumot lamanındo «terfı» ettirilmelerlnln, böylelerine daho buyuk sorumluluk verilmesinin anlamsızlığını soruyor benden MC nin yarım kolan i$lerini CHP tamamlamışı MC'nın yanlış, ters i»l«r;re karsı koyon görevliter şo?ınp kolmıslar. «Bcnim calıştığım isyerind^ memur olup da, MHPnin 15 nisandoki Ankara milingine katılanlonn gazetelerde boy boy resimlerl cıktı. Bunlaıa ne yapıldı» dlyor bu Sıvaslı okur. MC'nin, memur kadroSarını Işine getenlerle doldurduğunu, şlmdi bu memurlorla is yapmanın olanaksızlığını belirtlyor. Gelin de yanlıs deyin!... Hepsi doğru, hepsl haklı... CHP bir yıldır devlete sat.ip oıamadı, daha dogrusu Ataturk Cumhurlyetlni eskl dogruitusuna. eski tsmeline oturtamadı. Anlıyoruz, MC iktidarlormın bir bölük sorumlusu cok yetenekli, cok becerikli imış bu alanlarda .. Kıso zamanda partizanlarını doldurdulor rer yere. CHP iktidarı ice bu «portlzanlarnın engeüemelerine karşm, ayakta kalmak, hem de InsoncA bir tutumla bu MC artıklcrını da doğru yola cekmek l»tiyor. Ama bu cabalar, yetersız, gerekslz, yararsızdır. Nedsni de, CHP ağırlıklı bü hükümetin her gün gittl gidecek bir havada görunmesi, daha dogrusu gosterilmesldir. Muhalefet durmadan «yeni bir hükümet, yeni bir Iktidar» olusturma hovostndo. MHP'nin Genel İdare Kurulunun son bildlrtsine bokın; «Hükümet değigikliğl lcln parlamentoda yeterli sayı vardır» diyor. Nerde o sayı diys sorsanız isinden cıkamazlar, ama bunu söylüyoriar durmadan Oemtrel bir yandan, oteKiler Dir yandan on üç aydır iktidarda bulunon bir hukümetl on üç aydan beri yıktılor. yıkacakıar. Ama sonucsuz kalıyor cabaları. Kalacak da... Bu arada, bizler de, yanl CHP ağırlıklı hukümetl AtaturK Cumhuriyetıni yasatma. kalkındırma, yüceltme yolunda tek umut. tek güç. tek etken oiarak gören bizler de, zaman zamar. öfnsye kapılıp, umutsuzluğa düşüp hele son öldurmeler. hele hsle İoekci'nin öldurülmesl gibi olaylarla bezginlik icinde iktidarı uyarıcı yazılar yazmak zorunda kalıyoruz. Bu kez MC yandaşları, MC'lerl surgit bu ülkede yasatmak heveslileri daho buyük umutlara kapılıyorlar. Yani, oyuna geliyoruz, getiriliyoruz. Buyük bir hesap var ortoda, ince bir hesap var. Bizim MC'cilerin zekâ. bllgl görgü, anlayıs, kavrayış yeteneklerirtl ason buyuk bir beynin yaptığı bir hesaptır bu... Oyuna getirmek Istiyorlar bizi, tüm ulusumuzu... Purtik bir oyun bu. Matematik hesaplarla kurulmuş bir oyun. Bir cok yerde sonucu alınmış, basarılı olduğu konıtlanmıç bir oyun Aliendeyi anımsayın yalnız, yeter. Gecen gun yazdığır* gibi, «Başka Secenek Yok». Sayın N«cöet Uğur ne dedi gecen gün Senato'da, «Ya beraber gideceğiz. Ya beraber gideceğiz». Berober. yani tüm 1 ulusca .... Gideceğimiz yer neresi mi? Karanlık, bir batak, bir uçurum. Tum ulusu cokertmek isleyen büyük guçlerin hazırladığı buyuk oyunlar dönduruluyor. Bizler, sizler, hepimlz bu oyunun orocları. piyonları olmamaya cok dikkat etmeliyiz. Türkiye, Ecevit iktidonno sımsıkı sarılmak zorundoâır. Başka care yok, boşka yol yok. Hiç değiise şimdilik yok. O Bakanlıkları Etkin Kılma , , ' 11 J • . Gerçek bir hizmet Bu tasarıya donuk uğroşı gerçek bir hizmettir, erreğ;pe• cenlerrcondon kutlarım* Baîcan "^ lar Kurulu'nca T.B.M. Meclisıne sunuldugunu hepimiz bıllyoruz. 25 ocak 1979 gunku Mılüyer'te Başbakanlık Müsteşarı Sayın A*ımet Durokoğlu'nun «BAKANLAR KURULU VE YETKİ DUZENİ» boşlıkh yozısı yayınlandı. Bu yazı tasarıyı ve hazırlonma nedenlerinı büfün acıtlığıylc sergılemekteydı. Ayrıca. 29 ocok 1979 günu Cumhuriyet'in 6. savfcsmda g« nış şekilde ver almış buiunan bu tasarının en kısa sürede yasolaşmosını bekliyoruz. Durakoğlu'nun degındik'erl gıbi bunu, Bckanlıklor Kurulus Yasası, Başbokanlık Kuruluş ve Bakonlor Kurulu İçtüzüğü kovolarsa oynca sevineceğiz. Bakanlar Kuruluna gelmeme sı mümkün, hotto gerekli bır iş ve işlem bundcn sonra olsun Bakanlar Kuruluno gelmemeii, bu Kurulu bunaltmamalı. yeri nere ise oraya yönelmeiıdır. Yazımı, bu konuda verümesl mümkun yuzlerco örnekten önemli gördügüm birislyle bağlayacağım. Bakanlar Kurulu'nun görev ve siyasi sorumluluğunu duzeııleyen Anayosa'nın 105. madcleslne yukanda değindim. Her\rtangi bir kurulun hukuki ve cezal sorumluluğu o kurulu oluşturan kışilere yöne'ir. Bu, Bakanlar Kurulu için 105. moddenin dışmda yer alır. Örneğın. bir kimsenın su veva bu kurumun belü görevlerine atanabiımesi Için yasal koşullardan birtsl de o kurumun uğraşı alanında yüksek öğrenlm yapmış olmok İse ve bu kosuldan yoksun bır kimse o kuruma onunlo cclısmak isteyen bir Saym Bokan'ın ısteğı, teklifi ıle Bokanlar Kurulu karanvla otanmışsa, bundan sıyasl sorumluluk dışında boşka sorumluluklar da doğabilir. Bu sorumluluklar ise sodece o atoma yı öneren Sakan'a de§il, kendi siyle birlikte Bakanlor Kurulu'na da birlikte sorumluluk olarok kanımca vonelir. Oysa öbür Bakanlar ve Başbakan'ın bu atomo isteğinin yasolara uygun bıcimde geldiginı düşünerek ve pek yogun bır uğraşı nedeniyie veterınce inceleme ve Inceletme olasılığını da bulamadan kararnameyi imza etmeleri doğaldır. Bakanlar Kurulu'nu sadece bu örnekte olduğu gibi gereksız ve bunolîan uğraşılardan kurtarmak ve bir vetkl büzeni sağlornak zorunludur. Bu yasa tasansını, Bakanlar Kurulu'nu gercekten ferahlatacak, Hükümetin genel sıyasetine dönük islenne yönelme 0losılığmı ycrotacok ve höylece hizmette etkinlıği sağlamoda çok büyük vararlan olacak bir yasanın müıdecsı oiarak goruyoruz: emeği gecenlerı tekrar kutluyoruz. BAKANLAR KURULU'NU GEREKSİZ YERE UĞRAŞTIRAN İŞLERDEN KURTARACAK BİR YET Kİ DÜZENİ OLUŞTURULMALIDIR. YENİ TASARI YASALAŞIRSA. BAKANUKLARIN HİZMET ETKİNLİĞİ ARTMIŞ OLACAKTIR. 1969 un Başbakanı ve AP Genel Baskanının porlomentodaki bu konusması üzerine sormusuz: « Vatan sctılık arsa mıdır?» Sen «Milliyetci Cephe» ortağı, yurdunu özel orsa sayarak yabancılara satrnayı benimsersen sonunda Türkiye'yl «70 sente muhtaç» edersin; va Morrison polltikası, Şellefyan ortaklığı, yeğen yolsuzluğu ustüne yaşanan on yıl sonra bugun, herkesi aptal yerine koyup kürsüye cıkor bağırırsın: « Devri sabık varatacağız.» H«y~ yüce yaratan! Sen Süleyman glbl bir yaratığı nasıl yaratmışsm? Yüceliğlnden sual olunmaz; ama, bir yanlıslık mı yaptın? Yoksa hepimize Ibret olsun diye ml halkettin şu Süleyman Efendiyi? İşbirliği Genel Siyasa Bakonlor Kurulu nun başkanı oiarak Bo.8bo.kon. Bakanlıklar arasınoo ışbırlığıni sağlamakla yukumludur. Bunun ıcın, sağla nacak işbırlığının esaslarınm oncedsn belırlenmış olması g» rekır. İşte burada Hükümetin fle nel s yasetım saptoma, belıri* me olayı ıl» karşı karşıya gel> riz. Onoe belırlenecek, sonro uygulaması sağlanacaktır. Hukumetı (Bokanlor Kurulunu co dıyebıtınzl oluşturan si yasal portının (Koaiısyonda partilerin) program ve secm bildirgelermde yer almış nızmet vaadlerı Hukumet Programına yansıyocoktır, guven 0>u nu bu programı ıle almış olocaktır. Bakanlar Kurulu Du riu kumet programını uvoulOTia durumundadır. Bu nedenle hu kumetın genel siyosetinin esas ları ve çercevesı bu program da belırlenrrıştir, yurutüleceK olan genel sıyasette ağırlık bu programı uygulama, yaşama koymadır. Başbakan, Boşbakanltk ve Bakanlıklar arası çalışmalar da eşgudüm ve işbırliğmi gozetecek, soğlayacaktır. Hükumetlerin genel sıyaset9n| r lerı, Devletın daha B Ş D' kapsam, anlam ve zaman sü recmi içerecek biçımds, piân lanmış genel sıyasetinden etkı leneceğı gibi, hizmetin gotev süresine ' dönük gereğinden de etküenecaktır. Ancak. kanı mızca, Anayasa'nın 105. mad desınde sözu edilen genel stya set, kurulmuş ve güven oyu al mış buiunan Hükümstin yoneti me dönük genel siyasetidır. Bokanlar Kurulu Başkanı Baş bakan Hükümetin bütün yükünü taşır hesabını verir; fakat, Bokanlann âmirl oiarak dsğıl, Bakanlar Kurulu'nun başkonı o'arak, Bakanlıklar arosnda ışbirliğini sağlar ve Hü'KÜmetın genel siyasetınin yurütOlmesini gözetir. Bakonlor Kurulu, İşte bu »Iyasetln yürütülmesinden birlikte sorumludur. Çünku, ağırlıklı yönlerini, esaslorını, hızmet vaadl oiarak birlikte soptamış, kararlaştırmış ve belirlemı$ıerdir. Yine birlikte ve Başbokonın soğla/ıp, yuruteceği eşgudum ve ışbirliğiyle hızmet ver^lecektir, Hükümetin boşarısı buna bağlıdır. Her Bakan'ın, kendl yetkısl lcmdekı Bakonhğına donük H. Avni USLUOCLU Orman Bakanlığı Müsteşar Vrd. işlerden ve emrı oltındeki gorevlılerın evlem ve ışlemlerlnden ayrıca sorumlu olması gorev bölümunün ve nızmetın gereğıdır. Anayasa'nın Bakanlar Kurulu'na özellikl* verdiği bazı görevler konımca daha cok Dewletin genel siyasetine, yapısına, değişmemesi gereken, devomlılık, genel guvence isteyen ve komu düzenine dönük, errredıcl yönlere lllşkindir Bu siyasetin ilkeleri amccları, iceriği, kultonılrtva şekll, yol ve usulü v« orvdon beklenen genel yoror, görev ve yetkiler halinde, Anayosal duzeolem* oiarak oö runmekte, bilinmektedir. Hükumot Programında bellrlenen Hükümetin genel sıyasetı ise. yme tamam«n Anoyosa icinde fakat. Hükumetten bir yeni Hükümete değişikiık'er gosterecek uğroşılor oiocaktır. Hükümetin bu değmdığimız 6.yasetınln yürütülmeSındeT Cumhurbaşkcnı nın sorumlu olmadığına, Hükümetin genel siyasetınin 'ce'iğine, Başbakonın Bakanlar Kurulu'nun üav kanı olarok, Bakanlıklar atısın ARA REJİM KARA REJİM Mehmed Kemal'm, 12 Mart Retımının kopkara uygulamalarını sergıleyen bu yapıtı yakınaa çıkıyor. EDERİ: 30 LIRA AYRICA Orhan Apaydın'ın «KİM ÖLDÜRÜYOR, NİÇİN ÖLDÜRÜYOR?» odlı yopıtı da cok kısa sürede tükenmışîır. Ikinci bas»sının dızgıde olduğunu duyururuz. ÇAĞDAŞ YAYINLARI Türkocooı C«KJ. 3941 Cağaloğlu İSTANBUL «Cumhuriyet: 1439) CEBRAHPAŞA TIP FAKÜITESI DEKANLICIND&N Fakultemızm aşağıda beltrtilen kürsülerınde açık Asistanlık ve Uzmanlık Oğrencilıği kadroları vardır. isteklılerın yabancı dıl imtıhanları 26 şubat 1979 pozartesı günü soat 10.00'ba, bılim da!ı ımtihanlan 5 mart 1979 pazartesı günu oynı saatte Fakültemız Fakulte Kurulu Salonunda yapılacaktır. Adayların 22 şubat 1979 perşembe gür.u saot 17.00'ye kadar br dılekçe. 4 fotoğraf ve mezun oiduklan Fakulteden olacakıarı 4 adet ders notlannı belirtır mezunıyet belgelerı ıle bırlıkıe Dekanlığa müracaatları. Açık Aslstanlık Kadrosu Olart Kürsusü: Anatomi ve Klınik Anotomisı Fizyoloji ve Biofizik (Fızyoloıı Asıs Tıp mezunu) Mıkrobiyoloıı, Parazıtoloi' ve Enfeksıyon Hastalıkları Koruyucu Hekımlık ve Halk Sağlığı Göz Hastalıkları Uroloıı Cocuk Sağlığı ve Hastalıkları iç Hastalıklan Acık Uzmanhk Öğrencitlğl Olan Kursüler: Adet 1 1 1 1 1 1 1 1 1 T.C. Dz. K.K. TAŞKIZAK TERSANESİ DÖNER SERMAYE GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HASKÖY İSTANBUL ONAY NO: 740 Genel Müdürlüğümüzce aşağıda cins ve mik'.on yazılı (24> Ka'em malzeme ılgılı Idarı ve Teknık Şartnamesıne gore KAPALI ZARF USULU iie satın olmocaktır. MALZEMENİN CINSİ MIKTARI MUHTEÜF ELEKTRİK MALZEMESİ 24 KALEM 1 Malzemenın tahiiiaı bedelı 279,350 TL (İkıyüzyetmışdokuzbınuçyüzelli), geçıcı termratı ise 14.924. TL (Ondortbındokuzyuzyirmıdor;) lıradır. 2 Teklifler İdari Şartnamede yazılı o'duğu g.bi verılecektir. 3 Satın alınacak (241 kaiem mclzemeye aıt İdori ve Teknik Şartnameler Satınalma Komısyonu Başkanlığından 100. TL <.Yüz) lıro Donanma Vaktma yardım makbuzu karşıhğında temln edüır. 4 Posta ile şartname gönderilmez, bu husustoki müracaatlar cevapiandırılmaz ve posloda vakı gecıkmeler kabul edilmez. 5 Genel Müdürlüğümüz 2490 sayıiı kanuna tabi değildir. 6 Genel MudürlüğümLzce herhangi bır teklıfın secilmesı ve uzernde muameieye gaç.Smesı Genei Mudürlük ıle satıcı arasında bağlantı garant.s. yuklemez. 7 İhaleye iştırak etmek isteyen fırmalar gsçıcı teminat, devlet ıç ıstıkroz tarıvili veya vadesız banka tsmınat mektubunu doner sermaye muhasebe veznssıne yatırorak alocakları makbuzu teklıf zarflonnın ıçrne koyarak satınaima ofısne koyıt ettıreceklor, daha sonra teklif zorflarını Sotınalma Kom;syonu Başkanına vereceklerdır. 8 Teklifler en gec 26 sübat 1979 pO7orles gjıü çaat 14.00'e kadar verilecek aynı gun saat 14 30'da Satmalmo Kcmısyon'J Baş'.anhğ.nca açılacakür. (Basni: 11593> 1444 Mıkrobiyoloıı. Parazıtoloıı va Enfeksıyon Hastalıkları 5 İç Hastalıklar 1 Psikiyatri 2 Radyoloji 1 Anestezıyolojı ve Reanimasyon 1 KulakBurunBogaz Hastalıkları 1 Biokımya 2 (Basın: 11583) 1445 HEDEF, DEV BİR DENİZ GÜCÜ! TÜRK DONANMA VAKFINA YAPACAĞINIZ YARDEVTLARLA BU HEDEFE ULASABİLİRÎZ.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle