Katalog

ONİKİ CUMHURÎYET 8 EKİM 1979 Eurovision olayına Başbakan Ecevit el koydu Yönetlm Kurulu'nun olumsuz karo rından sonra, 1980 Eurovision ŞOJKI Yarışmasınm Türklye'de düzenlenme 8İ konusunda, Başbakan Bülent Ecevit bizzat et koydu. Başbakan Ecevit, secım konuşmasını yap mok icın geldiği TRT'de, Genel Müdur Cengiz Taşer tarafından tjprşılandı. Ecevit Taşer'den. Eurovision Şorkı Ya*rışması ile ilgili geiişmeleri sordu. Genel Müdür, TRT Yönetim Kurulu'nun 1980 Eurovision Şarkı Yanşmasının Türkiye'de düzenlenmesl konusunda oîumsuz karar verdiğı ni ve bu işin bittiğini söyledi. «Zaten Avrupa Yaym Birliği bizden yarışmayı düzenlememızi ıstememişti. Bize bilgi icin yazmıştı» dedi. Yonetim Kurulunun karar gerekcesi hakkında da bilgi verdı. Türkiye'nin böyle bir yarışmayı düzenleyecek tesısi yoktu. güvenlik önlemlerl alamazdı, eiektriğo güvenilemezdl. TRT'nin linklerinın mükemmel çalışması da kuşkuluydu. Taşer, Yönetim Kurulu'nun bu karar gerekçelerini Başbakan'a uygun dHle anlatmak için oldukca güçlük çektl. Bazılarından hiç söz etmemeyi yeğledi. Ancak Ecevit TRT'den ayrıldıkton sonra, da nışmanlan kendisine Genel Müdur Cengiz Taşer* ln yeni bir şey soylemediğıni. baştan bu ışe kar şı olduğunu, eskı göruşlerıni yinelediğini söyledi ter ve «TRT Yönetim Kuruluna. TRT'nm bu işı yapcbileceğinl savunan teknisl/enlerden hiç blri çağrılmadı. Onların görüşü alınmadı. Taşer"ın verdiği karar onaylattırıldı» dedıler. * Başbakon Ecevit, bunun üzerine «TRT Euro m Seçim konuşması için geldiği TRT'de, Eurovision Şarkı Yanşması'nın Türkiye'de düzenlenmesi hakkında bilgi alan Başbakan, teknik elemanlardan rapor istedi. Genel Müdür Cengiz Taşer, Başbakan'a Türkiye'nin bu işi yapamayacağını anlatırken, teknik elemanlann verdiği raporlarda bu görüşün tam tersi belirtildi. Mincal ULUÇ vlsion Şarkı Yarışmasını organlze edeblllr ve «t melidır» dıyen teknik odamların derhal bir rapor hazırlamasını ve kendisine vermesinf emret ti. Bu rapor geçen hafta iclnde ^ıazırlanıp Başbakan'a sunuldu. Başbakan Ecevit, Türkiys'nin Eurovision Şor kı Yarışması"nı düzenleyebilme şansının doğduğunu, Turızm Bakanı Alev Çoş'rîun, Kultür Bakanı Ahmet Taner Kışlalı ve Basın Yayın Genel Müdurü Orhan Koloğlu'ndan öğrenmış ve konuyo buyuk ılgı gostermıştl Boşbakan o zaman. «Ülke mizin tanıtılması acısından oldukca öneml olon bu organizasyonu bürokratık ergeller yüzünden yapamazsak, sorumlukırı kendilerlnl lyt tanısın(ar> demişti. Başbakan ayrıca, son yıllarda büyük blr du raklama içine gıren Türk Hafif Müziğinin de bu yanşma ile bir atak yapacağı görüşünde olduğunu belirtmişti. ŞANS KACMADn. TRT'nin 1980 Eurovision Şarkı Yanşması'nı duzenleyebilmesı için kapılar henüz kapalı degll. Yarışmayı duzenlemek lcın şu ana kadar hiç blr ülke başvurmadığı ıcin, Avrupa Yayın Birliği tara fındon olınmış bir karar yok 17 ekimde toplano cak BirHk Müdürter Kurulu konuyu kararo bcğlayaoak. Gecen hafta ıclnde yapılan gayrl resml temoslarda, Turkiye'nın aday olduğu takdirde. büyük bir olasılıkla organizasyonu yapma hakkını elde edeceğt bıldirildi. Birlık ilgililen, Türkiye'de sade ce güvenlik öniemleri PTT llnklert konusunda blter küçük kuşkunun bulunduğu, ancak gerekli yer lerle yaptfan görüşmeler sonucu bu kuşkuların da ortadan kalktığını büdırdıler. Bir yetkıli «Tür kiye 17 ekım toplantısına «Biz adayız» diye gelir ve bu İşi yapabileceğıni belgeleri vs örnekleri İle acıklarsa, organizasyonu gene olır» dedi. Başbakan Bülent Ecevit'ın kendisi Icin bu kodar yoğun calışmalarlo dolu bir dönem, Euro vision konusu İle de yakından ilgilenmesi. müzık cevre'erinde büyük sevinc uyandırdı Ayr>ca Tu rızm ve Kültür Bokanlıklarında haber çok olum lu karşılandı. Haftadan Seçmeler EN UZUN GECE!. ÜRKİYE'DE TV'nin seyircl rekoru herhalde 14 ekımi 15 ekime bağlayan gece kırılacak. Bu gece saat 21.00' de Seçım Haberleri başlığı altında, sacımlerden alman ilk sonuciar yayınlanmaya başlayacak. Yayın sabah 7.30'a kadar sürecek. Secım haberlerının arasını, Tele Pczar ek.binin hazırlodığı müzik ve magazm yayınları dolduracok. Ama biz yazalım, sız inanmayın... Bu televizyon tarıhının en uzun gecesi icın, TV'de henüz bır plan, program yok. Ne yapılacok, ne yayınlanacak büen, söyleyen yok. Aldığımız en olumlu yanıt «Bir şeyler hazırlayacağızt oldu. I ÇÖL FARELERİ 'de yapılan Çöl Tılkisi (Desert (Fox) hem eleştırmenlerce cok beğenılmış, hem de cok lyl iş yapmıştı. General Rommel rolünde de, James Mason harıka bir oyun cıkarmış. role tam cuk oturmuştu. Bunun üzerine, 1953'de fılmcıler Mason' u bir kez daha Rommel yapmağa karar verdıler. Fılmin adını da. ılkıne benzer şekılde. Çöl Fareleri (Desert Rats) koydular. Bu fılm ünlü Tobruk savunmasını konu aldı. Kuzey Afrika'da zaferden zo fere koşon General Rommel'e gorünüşe göre Suveyş Kanalı yolunun açılması ıcm tek engel olarak Tobruk görünmektedir. Rommel tüm gücü ile Tobruk'a yüklenir. Muttefık kuvvetierının omacı kenU savunmak kadar zaman kazanmakt.r. TobruK'u scunma gorevı, Avustrolya'dan gelmış ve çoğu savaş görmemış taze bir tumene verılT. Savaşın tüm Inceliklerıni brien bır İngıliz yüzbaşısı da (Rıchard Burton) bu tumende danışman olarak gorev alır Yüzbaşının goruşleri. savaş gormemış askerlığı sadece mektepte okumuslardan cck farkhdır. Zevk ve ügi ile izieyeceğınız filmde, Robert Nevvton'un çızdiğr. profesörken orduya yaz'lan asker tıpı de büyük başa rıya ulaştı. Fılmi Rcbert Wise çektı. (Curr.a, 21.20) ÎÇ SÜRTÜŞMELER SPOR YAYINLARINI ETKİLİYOR TRT'nln !ç surtüşmeleri, seyird ve dlnleyl Cfnln merakla bekledığl spor nak'en yayınlarmı etkıiiyor. Gsçen hafîa Fenerbahce Arsenal mocı, Spor Şubesı ile, Haber Daıresi Başkanlığı ve Reklom Şubesi Müdürlüğü arasmda anlaşma soğlanamadığı içın yayınlanamadı Cumartesi günü yapılan Fenertjahçe Trabzon maçının radyodan verilmesi Isteğine karşı'aa. Ankara Radyosu Müdürlüğü son ana kadar dırendi. Hafta başında, Fenerbahçe Areenal maçının yayını planlayan Spor Şubesi, macm sact 20 OO'de başlayacağını göz önune olarak, o gön ıçın haberlerin 20.45'de. devre arasında ya yınlanmasını ıstedi. Bu uygulama daha önce de yapılmıştı. Ayrıca bir gece önce, secım konuşmaion yüzünden 20 30 Haber Bultenl. 22 00'ye alın mıştı. Ancak, Daıre Başkanlığı haberlerin ağırlığı olduğunu ileri sürerek bu öneriyl reddettı Spor Şubesi'n.n «Bu naklen yayın da bir haberdır En lyı TV hobercilıği de anında ve yennde yapılandır» biçimindekı görüşü Ise geri cevrıldi. Spor Şubesi bunun üzerine saat 21.00'den 'lıbaren ıkınCi yarıyı vermek istedi. Bunun ıcin de haberlerin 20 dakıka sürmeBl. reklamlorm da 10 dakıkado kısıtlanması gerekiyordu. Devre başladığında yayın da başiaroazsa, seyırcınin tepkısi büyük oluyordu Ama Haber Dciresl da, Reklom Şubesi de istenen bu garontiyi vermedılar va «Hele bir duruma bo> kalırtı» dediler. Spor Şubesi de bunun uzerıne naklen yoyından vazgecti. Bir ılgıli «Eğer haber ler her zaman olduğu gıbı 30 35 dakıka sürer, reklam şubesi de 20 dakika reklam yayınlıyor sa, rnaçın son yarım saatınl vermemiz müm<<iirt olurdu. Bu da ne yayıncılık olur, ne de, Fenerbahce'ye odenecek dünyanın telif ücretini karşı lardı. yoyından vazgectik» dedi. Ankara Radyosu Müdürlüğü tse. FenerbahÇ9 Trabzonspor macı sırasında daho önce cien programa konmuş, klas'k batı müziği prog ramının yayından kaldırılamayacağı gerekcesi ije, naklen yaym lcın saat verı'emeyeceğinı bıi ti:rdı. Bir spor şubesi görevllsl tYönetim Kurulu'ndo Faruk Güvenç var. Ona hoşgörünmak için bu yapılryor. Ama kurumun ona görevinın haber cilık olduğunu kimse dıkkate almıyor» dedi. Barajlarda sular azalınca TV yayınları kısaltıldı!. ağışsız glden yaz aylan yüzünden, baraj larda su seviyesi azalıp, elektrik ürettmi düşunce, televizyon, yayınlannda kısaltma yapma karan aldı. Bir TV yetkilisi «Ülkenin enerji sorunlarının bilincl içinde kendilifimizden harekete geçmek zorundayız. Yaymlann yoğun olduğu gecelerde bazı azalt malar yaptık» dedi. Y di: Aynı yetkili, daha sonra ş.u bügileri ver « Türkiye'de elektrik üreömı büyuk oranda santrallerden ve petrol urünlen ile çahşan termik santrallerden oluşur. Bugun petrolü pıyasadan peşın para 'le ve karaborsa fiyatla aldığımız bilmiyor. Yalnız Istanbul' daki Anbarlı termik santralinin günlük 400 bin dolar. Bu yuzden santrali tüm ünitelert ile çalıştırmak, büyük döviz ödemesi gerektiyor. Hidroelektrik santralleri ise, doğrudan barajlardaki su seviyesi ile ilgili. Yaz aylannda bu saviye düşunce. hidroelektrik üretimi de azaldı. TRT Televizyonu olarak bizim de ulke sorunlan bilınci içinde olmamız gerekirdi.» Yaymdan geçen hafta Medeni Kanun (Perşembe), Unutulmayanlar (Cuma). bu hafta Bir Konser (Pazartesi), Pop Müziği (Salı), TV Fümi (Perşembe), Çigan Geceleri (Cuma) programlan çıkanldL Cumhuriyet'e bilgi veren yetkili, 15 ekim de başlayacak yeni sezon yayınlannda da kısıtlama olup olmayacağı konusunda şöylekonuştu: « Bir ulkede enerji sıkıntısı varsa, tüm kurumlann çozüm için kendîlerine düşen gö revı yapması gerekir. Biz gerektiğinde gece yayınlannı 19 3022.30 arasında üç saate indirmek. gundüz yayınlannı kaîdırmak konusunda hazırlıkhyız. Ancak böyle bir önleme mecbur kalacağınuzı sanmıyorum. Çünku bugün yapılan hesaplar, TV yaymlan dolayısı ile harcanan enerjinin ülke tüketiminin yüzde 3'u olduğunu göstenyor. Ancak bu hesaplar ulkedeki tum TV alıcılanmn açıhşta açılıp. kapanışa kadar açık kaldığı varsayunına göre yapılıyor. Oysa TRTnin gözlem leri, artık televızyonlann d a radyo gibi istenen programa göre açılıp kapandığını gösterdi. En ıyimser hesapla, belirli bır anda ülkedekj TV'lerin ancak üçte birinin açık olduğu söylenebilir. Bu da TV'nin harcadığı enerji payının genel içinde yuzde bir olduğunu gös terir. Yuzde bırden yapılacak kısıtlamanm ülkeye ne faydası olacağı tartışma götürür. Oyş^ TV yayınlannm azaltılmasjmn, hal kın tek ucuz eglencesini kısıilamak olacağı \e moral uzerinde olumsuz etkj yapacağı tar tışmasızdır. Bu bakımdan çok muhtaç olmadıkça, TV yayuılannda bizim şu anda yaptığımız gibi mantıksal kısıtlamalar dışmda bir oynama olmayacağ: inancı içindeyııiL» Kaynanaların hali, allahl.k!. • CEKİM İÇİN NE YAPIMCI BULUNUYOR, NE YÖNETMEN. İZMİR'E YOLLANAN KAMERA DA KAYBOLDU.. AKMANSOY OFKELI.. zun suren tartışmalcrdan sonre son kez oort bolüm olarak çeklmine kcror verilen Kaynanalar'ın çekirn oyküsü kendi baştna bir komedıy» donüştü.. Dizirun llk bölümünun İzmir'de c«kilmesi geteken schnele rı ıçın yonetmen bulunamodı.. Tesadüfen İzmir'de bulu nan Erntn Metın Tuncer bu bölümleri cekeceğıni bildirınce. Ankara'dan kcmera yol 'andı.. Bu kamera uçokta kayboldu.. Ancak üc gün sonra buiundu ve Tuncer, 15 dakikalık cekimi yaptı. Stüdyo cekımlerinı de büyüjc ısrarlardan sonra Ün len Demiralp kcbul ettl. Ama cekimi yürütecsk yapım cı ve yapım yardımcısı hâlâ bulunamadığı için tsler oldu YA AŞK, YADA PARA!. I ü K İRK Douglas'ın sınemadakı ender komedı rolierınden bin. Dougias burada kızlarına zengın koca fculmck isteyen bir dula yarciım edsn ovukat rolünds. Thelma Rıtter ve Mıtzı Gaynor da oynadıiar. Mıchael Gordon cektı. Sevımü Wf «omedi. (Pazar, 1755) AYR1 DÜNYALAR ÜRK gczıno Mofiası'nın lcyüzu.. lclerınde meğer ne altm kapii. na aırlanta kişıler olduğunu gorecek, bugüne kadorks kanıiarınızı büyük ölçüde değiştıreceksiniz. Gazlncculardan bln Cüneyt Arkın. Rakibi da Turgut Ozatoy. Tüm rakıplerinın hakkından ge'sn Arkın'ın hakkındcn da, Gülşen • Bubikoglu gelıyor. Türk fılmlerinm yüzde 80'ınde olduğu gıbı. temz aıle kızı Gülşen ila gazınocu Cüneyt. b r araba kazası ilo tanısacoklc^. Gutsen'in babcsj haplste. Ama arkadaşlarından bunu saklamış. Bır yılbaşı gecesi artık herkese babasını tanıtması gerekir. Etrafında babası yaşında blr Cüneyt vardır. Ondan bu rolu almasını ıster. Oysa Cüneyt'ın aklında bobalığın cok ötesinde şeyler yatmaktadır. T ğu yerde kaldı. Tekın Akman Eoy'un gelışen bu duruma çok ofkelendığl ve yakınları na «Ben oyuncu muyum. ak sesuvarcı mıvım belli değıl.. Arabamı TRT'cllerın emrine verdım. aroa gene de ışlsr yurumüvor.. TRT işi böylesıne hcf'fe a'mağa devci ederse. Kaynanalcr dosyası m kapanm.ı deüiği soyleni vcr.. Programlar daha düzenli yayınlanacak Teievızyon progromlarındaki keşmekeşe 15 ekimden ıtıbaren son verilıyor. Programlar ortık daha düzenli yayınlanacak, oralarındakı boş îuklar azaltılacak ve başlayış ve bıtış ienenkleri daha kısa oîacak. Bunaan boyie anans spiksrlert ekronda görunmeyecekler. Talevızyon Daıre Başkanı Yılmaz Dağdevlren imzasıyla gsctığimiz hafta program yayınları nın doha düzeftli hale get'rllebîlmesl İçin bir ge nelge yayınladı. Gerıelgede programların başlayış ve bıtişlerinın zaman zaman belli olmodığı, program tanıtmo kartlannın ve dialarının uzs^n süre ekronda bekletüdığı, yayın boşlukiarında kullanılan müzıklerin yeterli oliıadığı, bir program don once gecişın süratli olmadığı belirtildi. ÖNLEMLER Te'evizyon anons spikerlerl bundan böyle skranda görunmeyecekler. Günün programlan dialar üzerine yazılacak ve mümkün olduğu kadar hfzlı ve kısa biçimde ekrandan gecirilecek. Anons spikerlen görüntüye cıkmaden programları okuyacaklor. Açılıstan kcpcnışa kadar tüm prog ramların yayın saatlerl verilecek. Yoyın aralannda ve arıza anında kulanılmok üsefe Turk halı ve kilim desenleri, gravürleri ve minyoiürler secüecek ve bu dialar mümkün oldu ğu ölcude az kullanılacak. Ayrıco bu dialaria reklam dıaları her üc ayda bir değiştirilecek. Program jeneriklerinin uzun olması ve bıtişl belli olmadığı Icin, başlangıc ve bıtiş jeneriklen program okışı ve lceriği ile tam bir uyum içinde olacok. Jenerikler mümkün olduğu kadar kısa tutulacak v» ekran gereksiz yere ışgal edllmeye cek. Programın şonuna Yapım Ankara TV. istan bul TV ve İzmir TV yazıları yazılmayacok. iz burada Eurovislon Şarkı Yanşma sı'nı düzenleyelim mi, düzenlemoyelun mi diye tartışırken pek çok ülke de geçen eylül ayında Cenevre'de toplanarak daha başka konulara eğilmeye başladılar. Cenevre'dekj bu toplantıya basınımızda ikj uzman yazar çok önceden değinerek bizi uyardı. Dr. Haluk Şahin 19 şubat 1979 tarihli Milliyet'teki yazısında Cenevre'de «elektromanjetik tay fın devletler arasında üleşimi konusunun yeniden (1959'dan sonra ilk kez) ele alınacagını, tüm 'radyo dalgalannca kullanılan bu tayf üstünde ülkelerin paylarmın nasıl belirleneceğinin tartışılacağını vp bu konuda yeni ilkelerin önümüzdeki 20 yıl için belirleneceğini haber ve rerek, «Elektromanyetik tayfm kirnin tarafından ve nasıl kuUanılacağı konusu, kuşkusuz, Türkiye'yi de yakından ilgilen dirir. Başka ülkeler bu konferansa hanl hanl hazırlanırken Turkiye ne yapıyar acaba?> diye soruyordu. Türkiye'nin bu alanda ne gibi girişimlerde bulunduğu yakında anlaşılacak tır. Geçmişte ülkemiz, hazırlıksızlıktan da ötürü, dar boğazlara itilmişti. Eğer bugün de aynı alanda her hangi bir adım aülmamışsa, Dr. Haluk Şahin'in de belirttiği gibi bunun acısını 1990'Iann insanJan ve yöneticileri çeker. İki ay sflrecek olan bu toplantı için Hıfzı Topuz da 29 ağustos 1979 tarihli Cumhuriyet'te. <Bu toplantı Üçüncü Dün ya Ülkeleri bakımından çok önemli. Şöy le ki, büyük endüstri ülkeleri iletişim alanında geniş tekeller kurmuşlar, dünya da halkoyunu onlar yönetiyorlar. Üçün cü Dünya Ülkeleri radyo ve televizyonla seslerinj duyurmaya çalışacaklar, bu kez de karşılanna dalga sorunlan çıkıyor. Yalnız üçüncü dünya ülkeleri için değil, bu konferans bizim için de çok önemli. Haklarımızı savunmazsak belki yirmi yıl bunun sonuçlanna katlanacağız. Radyo ve televlzyonun yannki gelişmelerine bu konferans yön verecek. Cenevre toplantısı hem çok teknik, hem de çok siyasal bir toplantı olacak. Çok büyuk çıkarlar çarpışacak bu toplantıda. Büyük telekomünikasyon endüstrilerinin temsilcileri dünya piyasalanndakl egemenlikle B rini sürdürebilmek için kendi üretlm planlannı onaylatmaya çalışacaklar. Bü yük savaşlar verilecek. Peki biz ne yapacağız?» diyor. Evet Türkiye Cenevre'de ne yapacak? Cenevre'de uydular yoluyla doğrudan doğruya yapılan TV yayımlan konusu da ele aunacaktır. Eskiden bir ülke uzay daki haberleşme uyduîarmm aracılığı ile çok uzaktakl ülkelere TV yayımlannı naklederken, alıcı ülkeler bu TV yayımını kendi topraklan üzerindski yer istas yonu ile saptamakta ve sonra da kendi TV şebekeleri ile aynı TV yayımını halkın oturdugu evlere dağıtmaktaydı. Bir başka cjılatımla, eğer bir ülkede yer istasyonu yoksa o ülke uydu ile çok uzak DÜNYA KİMİN Y. AYDIN tan geien TV yayımmdan yararlanamazdı. Ya da yer istasyonu olsa bile, bir ülke uydu ile uzaktan gelen TV yayınunın içerüğini kendi halkının çıkarlanna uygun görmediği zaman, bu yer istasyonunu çalıştırmayarak yabancı TV yayınunı almayabilirdi. Ama şimdi bu durum değişmiştir. Özellikle Amerika Birieşik Devietleri yeni büyük gelirler elde edebilmek ve dünya kamuoyunu kendi iste digi çizgide oluşturabilmek için, geliştirdiği yöntemler sayesinde, yer istasyonlarmın aracıhgına başvurmaksızın. örneğin New York'tan yaptığı bir TV yayımını uydu ile Afrika ve Asya ülkelerine ulaştırabilmekte ve bu gibi ülkelerde oturan insanlann ovlerina, onlar istese de istemese de, bu TV yayımını verebilmektedir. Böylece bir yabancı ülkenin uluslar arası konulardaki görüşleri, bize benimsetmek istediği düşüncoler ve beynimizi yıkamak için oluşturduğu propaganda, üstelik bizim dilimizle, evimizdeki TV alıcrsında kendini gösterebilecektir. Yine bir başka anlatımla, bugün dünya ha berlerinln yüzde doksanının dağıtımmı sağlayan Associated Press, United Press International, Reııters ve Agence France adh haber ajanslarmm üçüncü dünya ülkeleri üzerindeki egemenliklerine gerek kalmayacak. Bugün TRT Televizyonu'ndaki yayımların yüzde yetmişini oluşturan ve Türkiye'nin çıkarlarına ters düşen yabancı kaynakh izlenceler, diziler ve filmler de önemlerini yitirerekler. Çünkü hepsi bu yeni teknolojik yöntern ile bir yabancı ülkeden doğrudan doğruya evlerimize gönderilebilecek. Hatta TRT Televizyonu'ndan tümden kaldırılması gereken reklam filmlerin] bile artık Türkiye'de hazırlamaya gerek yok. Çoğu yabancı ülkelerde üretilen bu gibi mallann reklam filmleri de, örneğin Amerika Birieşik Devietleri'ndeki merkezlerden yayımlanarak, uydular aranlığı ile, doğrudan doğruya pvlerimizdeki TV alıcılanna ve bizlere rahatça ulaşabilecek. Acaba bu gibi TV yayımlannın tehlikesini sezmiş olan Üçüncü Dünya Ülkelerinin Cenevre'de ileriye sürebilecek leri karşıt görüşlere Türkiye'de katılacak mı? Türkiye, en önce, bu sorunu se~ zinlemişse, Cenevre'de ne gibi bir politika izleyecek? Örneğin uydulardan salt bu uydulan yapanfarın TV yayımlannj göndermelerine karşı çıkıp, uydulardan her ülkenin eşit oranda yararlanması ge rekti*i göruşünü mü savunacak? Yoksa Amerika Birieşik Devletlerinden ya da bir başka ülkeden uydu aracılığı ile yapılan TV yayımını istemiyorsak, yayımj yapan ülkenin bu isteğe uyması gerektiğini mi sSyleyecek? Türkiye'nin bu gibi konular da Cenevre'de olumlu bir tutum içinde olması gerekir. Yoksa önümüzdeki yıllarda CİA gib] gizli kuruluşlar da evlerimizdeki görüntülere (ekranlara) çok daha rahatlıkla gelip yerleşeceklerdir. Mızah yazısı gibi oluyor aıra. Orhan Aksoy'un cektığl fılmın özet! Işte bu. İzleyıp izlememek de sıze kalmış. (Salı. 21.15) SAHjRAN VAN'AAKAR!. YŞE Mete ve Yurdaku! Kabasakal'ın hazırladıkları bu belgeseide, Urartu döneminın mımarı harıkosı, Şamran Su Konaüarmın öyküsu anlatılıyor, Nemrut Go[ünden alman suvun Urartu Başkenti fuşba'ya gelişi görüntülen'rken. yolboyu diğer uygorlık görüntOlert ds sıralanıyar TRT'nn bu konuda yaptığı ilk beigeseı. (Pazertesl 22.20) A HIRSIZLAR IRSIZLAR (Too Many Thleves), 1966'da, çekilmeslne karar verilen bir TV dızısınin pılot filmıydı. Peter Faik, filmde, hırsızlar tarafmdan tululan bir cvukatı canlandmyordu Moksdonya'da oldukca değerli bır n:şon oa'ınır. Bir yığın hırsız, nısanm kendısınde c!duğunu Iddıa ederek. elcllikten para 8izdırmoya kalkar. Filmde konuk oyuncu olarak Davıd Cafradine ve Britt EKkınd da oynadılar. Pilot fena değildi, oma d'zi tutmadı. (Çorşamba, 21 50) H I Hafif Müzik Denetim Kurufu belirlendi TRT Hafif Müzlk Denetim Kurulu uzun cahşmalordan sonra gectiğımız hafta oelirlendi. Yeni kuruida eskılerden sadece Nevıd Kodallı ile Mlne Olgun yer alıyor. Dcha önce beş kişıden oluşan kurulun üye soyısı altıya çıkarıldı. 5 kişiden oluşmast gere ken kurul üye sayısının artırılma gerekcesi ola rak beş kişinın ışlerinin yoğunluğu nedenıyie hıç bir zaman bir araya gelmemesı gösterlliyor. Ysni kuruida bir kişi yedek olarok yer alacak. Ancak kesın yedek yok. Yetkililer altı kişiden birinin mutiaka işi olacağını ve toplantıya katılamayaca ğını gözönüne alarak kesin yedek beürlemedık lerini belirtiyorlar. Yeni kufulda radyo prodüktörlerlnln seçtikterl İstanbul Radyosu prodüktörlerinden Ünal Uzmen temsilcJ olarak bulunuyor. Öteki üyeler, Novld Kodallı. tstemihan Pavlloğlu. Timur Selcuk, Suheyi Oenlzcl ve Mıne Olgun. SÖZ DENETİMİ Hoflf müzlk parcofartnın söz denstlmlnl tek boşıno yapon Kerlm Aydın Erdem görevlnden clmdı. Söz denetim !nl bundan böyle Denetim Müdürlüğü denetçjlennden Tahsın Sarıkaya İle Dsnglz Toprak yapacaklar. o MÜZİK VE EĞLENCE!. EÇİM konuşmalarının ardından, pazarteşl, Metın Güyer ve Nevın Akol, sal' Tuğrul Şan ve Bılge Pakalınlar. çorşamba Selçuk Aygan v.8 Muazzez Türüng, perşembe Atila İçli ve Ayşe Resener, cuma Akif Özüşen, Aliye Akkılıc var. Pazartesi Türk Sanat Müziğinde Sevim Deran var. Perşembe dış kayncklt, pop müzik yayıno girıyor. Cumartesi Muppet Sov'un konuğu PhylÜs Dıller. Tatil Gecesı'nin solistleri arasında. Salim Dündar. Lâle Belkıs, Cetin Alp. Kamuran Akkor, inci Çayırlı var. S