Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İKÎ CUMHURİYET 19 EKİM 1979 ARTS AbdülhomSt îl.'nhı gOnömfe. Turt*. yeden Avrupo'yo gidilmez, «kacılındı. 1908 devrıminden sonra ıse. Batı ülkelerine 6yl8 »I bir akım başladı ki gıdenlerden posaport bile sorulmaz oldu. sankl özgürlüğün bir tonıtı Idi bu tür gidiş, içerden dışorıyo da kısa kar şılık dışardan da Jöntürkler İstanbulo kosuyoriardı. O sırada Paris'ten dönen Rızo Tevfik'in bir sözu vardır kl. bütün gonclerimizl AvnıpoVa gitme ateşi ile yokıp kavurmuştur: «Herkes bir kez Avrupa yolculuğuno cıkmışlardır. Bir yurttoş orada sadece kaidırımlan görs« değen demişti Rıza Tevfik. Ben bu yazı gecirdim burada, ne diyeylm, Rı za Tevfik'i doğrulayamayacağım; pek sevmedim Paris'i. Louis XIV. de sevmezmiş, hep St. Germo in en Laye'de. Versailles'da oturmuş. dörv kez gelmiş Parıs'e bütün kıratlığı boyunco. Ama o günkü Paris şlmdiki Paris'e benzer miydl? Yaz mevsiminde Paris yalnız tenhalaşso ryi, ama dükkânların coğu kapanıyor. Yaz gecip de kentin ycşomı canlanınca, şaşkınlık icinde kaldım: Bir den konserler boşlodı (bir Amerikalı yönetmen Fronsa lcin özelhkle VVagner'i caldırdı; nedeni; VVagner'i Fransıziar cok severlermiş). tiyatrolar. resim sergiieri acıldı. Konserlerin, oyunların, ser gilerin. basılan kitaplarm sayısını vermeye kalk sam. belki ds inanılmaz. Yazın sıcak günlerinde, vaklt buldukco. park laro gittim ben de: bunlardan özellikle Luxemburg bahcelerl beni cok oyaladı. Henry IV.'nün ölümunden sonra, Louvre'da oturmakta sıkılan Kraliçe Morie Dei Modicıs, Toskana'da geçen gençliğini ansıtacck bir saray yoptırmayo kalktı; mlmor Salomon de Bross da ona. Floranso'daki Pittl saraytndan esinlenerek Luxembourg sarcryını yaptı. Rubens, bu sarayın duvarlorma kralicenin yaşamınm cesitli dönemlerlni gösteren 24 büyük resim yoptı, Bu resim ler şimdi. Louvre'un Medicis galerisindedir. Fakat benlm üzerinde durmak istediğim. Luxembourg bohçeleri tcindekî «Mecidis Çeşmesi» diye anılan cavlanlı havuzdur. Yüksek ağaclarırt altında hep gölge İcinde bulunan bu havuzun dibindeki set üstünde bir yonut var. Kiskonc Kiklop Poiyphemus, oltta sevjşen Acis ile Gala tea'yı gözetlemeMe. Cavtonmda bir yığın guvercl nin yıkonıp durduğu bu havuziu bahcede kimler oturmamış ki! Alalım Yahya Kemal'ı. 1903 Eylülünde. Paris'e H geldiğf gOnlerden birinde Yah k yo Kemal. yonındo Abdulloh Cevdet, o zamanki adı cSadreddin Maksudof» olan Kazan'lı Sodri Maksudl İle. Medicis ceşmesinin başırtda oturur lar. (Tam Solâh Btrsel'e göre bir konu) Abdulloh Cevdet, Yahya Kemal'den, istanbul'dakl Cenop Şahabettin'ln, Halit Ziya'nın boşarılannı sorar, P Düşüncesizlik Kalıtımı Mellh Cevdet ANDAY sonra da Yahya Kemann hlc Fransızca bllmeme sine ocmdığını söyler. Yahya Kemal, o (jenc yaşındo, ikl yol ağztn da bulunduğunu anlamaktadır; ya babasından gelen para ile öğreniminl sürdürecek ya da poli tikaya atılacak. O zamon politikoyo ojılmak de mek, Paris'teki Jönturklere katılmak demektir. Şöyle diyor: c1903'de bir Törk gencine göre siya sal yoşam neydi? Narnık Kemal'in bırakmış oldu ğu bir gelenektir İcerde sürgün, dışarda kacak ygşamı. Bu gelenek gitgide Jönturklük adını al mıştır.» İstanbul'da ise Jontürklere verılen adı kısaca tCon» idl, başı belâda odom demekti. halk anlardı«Con» denince kimlerden söz ödildiğini: Dışardaki tehtlkeli kişiler. Yahya Kemal'in Paris'teki şilr yaşontısını başka bir yazıntn konusu olorak ayırıp, bugün onır. yüzyılın boşındaki siyasal görünümümüzün bir tanığı nitemi İle eie almok istiyorum. (Amo giriş biraz uzun olduğu icin yerim azaldı). Böyle ceonunbir kacanısmı özetleveceğim. Önce beni cok düşundüren şu ilginc görunümün üzerinde du rayım: Yohyo Kemal. ozoman Paris'teki siyoso hevesllsl Türk genclerinin. sağ ya da sol ayırmadan. her türlu siyosal akıma hayran kaldıkla rım söylCryor. sözgelişi. bunlar. sosyalist Jaures'l dinlerken ne denli duygulanıyorlarsa, Uıtu cu Comte Demone'a da öyle kapılıyorlar. tAcoba biz Türklerin Avrupa'doki siyasal düşuncela ri kovramağo yeteneöimiz mi yoktu?» diye so nıyor Yahya Kemal. Bir gün Fiere illonl (klm olduğunu btlmtyorum), Jönlürklerin başı Arımet Rıza beye «Sizin siyasal düşuncelerrnizle Abdü! hamidin siyasal düşunceleri aras nda hlc bir ay rım yokı demiş. Peki, aralarındaki savaşım neden? Mlc bir düşunce aynmına dayanmayan bu savaşım? Ama bizlm siyasal yaşamımızda bu tur kavga ömeklerl bulmok pek zor olmasa aerektlr. Döşön ceye, acık secik. tutarlı bir düşünceye pek de gerekseme duyulmaz bir kavgaya gîrlşmeV lcfn, cünkü amac olon kavgadır. Amo kuramsat temette'1 uzun uzun hazırlan madan başarıya ermiş büyük bir eylem gösterile bilir mi? Üstelik bu kuramsal temellerin hazırlo nışi ile eylem arosında epey bir zaman aralıgı da bulunabilir. Robespierre'ln dilinden J. J. Rous seau düşmezdi; yirminci yuzyıl başındaki Rus sosyalist akımlarınırt kuramları sadece Avrupalı 8osyalistlerden gelmiş değfldir, 1917'yi hazırlayan düşünce. butün 19. yüzyıl boyurca Rus yazının da hazırlanmıştı. Bir düşüncevi yaratan nedenler üzerinde dur mağı ise bu yczının konusu dışında sayryorum. Burada kısaca söytiyeyim, tdüşünce». el ile be yın arastnda gldip gelen bir şeydir. Bir ömek ver mem gerekirse, Sultan Ahmet camisinin miman Sedefkâr Mehmet Ağa'nm başından gecmiş bir olayı anlatayım. Eskiden bizde mimar, tSedefkâr lık> denilen ince marangozluktan yetiştirdı; Batı da ise taşcıliktan. Topkopı Sorayı'nda müzik o kulundo öğrenim gören Mehmet, Sedefkârların bölürr.üne gider, onların işlerlnl gözlermiş, heves li imiş mimarlığa, bir gün kendisini de aralanna olmalarını isteyince, mimarlık öğretmenleri onu şöyle sınırlar: Ortava bir odun koyup üzerlne bir centik açartar, öğrencinin eline baltayı verlr U ve ondan arka arkayc üc kez oynı centiğe x Ymasını Isterler Kafa ile kolun birlikte calışıp calışamadığını onlamaktı niyetleri... Ama zaman zoman bu birlik bir Işbölümö biçimmde de görünür. oynco coğlcra göre de bir bölünme gösterir. Kimi cağ düşünmüş kiml cağ uygulamıştır Bu bölünme zorunlu deöildir. Biz ylne «düşünmeınln ardıno duşerek. dönelim Jönturklere... Yahya KemaPn anılarındon öğrendlğime göre fJöntürklük» dey'mlnl llk kez Halil Goanem adında blrl otmiş ortoya. Suriyell bir katollk bu Halk Gaanem, fMilliyetce Türk oln adıkton başka. Marunl ve Arap bl!e değil, daha rfyade Fronsızdı. oma Tanzimat'm yaratmok !s tediği yapay Osmanlı müliyetınin lemiz ve mükem mel bir örneği idi.ı Jöntürkıük akımı. hlcblr eaman yeni bir dev let, yenl bir düzen ülküsü gütmemiştir. Onun tek amacı Abdülhamit H'yi düşürmekti. Anayasa ko nusu ile kimse ilgilenmjyordu. Onların polıtika, hukuk. ulus. yurt üstüne olcn düşüncelerini Yah ya Kemal özetlerken şöyle diyor: «Hepimiz Os manlıyız, Abdülhamit zulmetmese. Hristiyan uyruklanmız cok iyi yurttaş clurlcr; Ermeni kıyımı nı yapan yalnızca Yıldız Sarayıdır, Ermeni soru nu Abdülhamit ile Ermeniler arasında bir cat1?madır.» tOsmanlı milliyetl» sözOnden de anlaşıloco ğf üzere, Jöntürklerin birlsştikleri tek temel düşünce. o zaman «itilafı anâsır» devimi ile anlatılan, etnik toplulukların birliği idi. Bu bakımdon «ittihat ve Terakki» ile cAdemi Merke2iyetciler» arasında bir ayrım yoktu. Bunların sonradan ne den cotışmaya girdiklerine ilişkm acıklamaları kuramsal düzeyde anlamak olanaksızdır. Yahya Kemcl şöyle diyor: cTam anlcmı ile milliyetperver oloniar bu akımda Türkcü iseler müfslt, müslü man fseler mürteei sosyolist iseler hain sayılıvor lardı.> 1908 gösteri yüruyüşleri sırasında, Hüse yln Cahit'in yazdığı *mil!eti hâkime» (egemen u lus) odlı makole, «ademi merkeziyet»ciliğin «lâ milli» sayMmasının ilk habercisldir, onca yurt k uslumarılaşmış Türklerin yapıtı idı. Zaman ın toplumsal kuramlan cercevestnde. icinde girildikce karışan. acık secikllkten yok son görüşlerdir bun'or. Cünkü Abdülhamit, cTürkcülüğe» karşı olmakla tutarlı idi; cma padl şaha karşı olmayan Osmanlı aydınmın «egemen ulus» anlayışı tutarsızdır . İşte yok'n gecmişimizden düşunce kalıtımı zın bu kesiti bu. Ne denli benzeyen şeyler var bu I günku sağcların «ile hükümeti düşürmek» parola sına. NOT : 5 eklm tarlhll Cumhurlyefte cıkan. tŞitrde Yenilik ve Cevirl» başlıkit yazımda önem II dlzgi yanlışlan vardı. Merak edenler olmuştur drye düzeltlyorum. Edgar Poe'dan vaptığım cev1 riden söz ederken. gazetede şöyle diyorum: «Okur benLbağışlasın, İngilizces'nl yazocağım önce, ba şorılj bir ceviri yaptığımı göstermek icin, sesleri nasıl karşıladığıma...» Ben hlc böyle bir söz söy ler mlyfm! Doğrusu şuydu: «Başarılı bir cevir; yapt;ğımı göstermek İcin değll, sesleri...» Sonro Rimboud'nun cNes etolles dans 'a ciel ovaient un doux frou • frou» dlzesl de yanlış dizilmişti. Oluyor böyle şeyler. Ama benim uzakta oluşum, düzeltmeyl on beş gün sonraya atıyor. Mazlumun Solu.. Batıdaki sosyal demokrot partiler Marksist kökehe dayanırlar. Ne var ki bu örgütler zamanla «ehlileşmiş» ve kapitalist düzenin bir parcası niteliğine dönüşmüşlerdir. İngiliz Işçi Portısı, Fransız Sosyalıst Partısi veya Almon Sosyal Demokratlannın reformcu nilelikleri vardır; ancak düzenı değiştirmek amacmı rafo kaldırmışlardır. Türkiye'de CHP sosyal demokrat olmok savındodır. CHP'nın kökeninde Marksçılık yoktur. Ulusol bağımsızltk savaşının ürettiği bu örgütün tohumları Müdafcai Hukuk Camiyeti'yle atılmış, ordından Halk Fırkcsı kurulmuştur. CHP'nın kökeninde Marksçılık yoktur: antlemperyalizmin mayası vardır. Emperyalizm olgusunu Lenin'in didikdıdik ederek ortaya koyduğunu bıliyoruz. Atatürk ile Lenin arasındakı emperyalizme karşı dayanışma polıtıkası carpıcıdır. Buna karşılık Avrupa'nın tum sosyat demokratları emperyalist karakterdedirler. Bu partiler mazlum ulkelerl sömürerek palazlanan kurulu düzende Batı işcislne de poy ayrılmasını isteyen ideolojiyle yaşamaktadırlar. ispanyol Komünist Partıslnin bile programından Leninclliğı cıkararok Markscılıkla yetinmesı. Batı dünyosının gerceğini vurgulamaktadır. Bir mazlum ülkenin demokratik soluyla bir Batı toplumunun sosyal demokrotı arasındo bağdoşmoz btr celişki sözkonusudur. CHP bu gerceği değeriendirememiştir. Sırtını Amerika'ya dayamış Alman Sosyal Demokratınm Ecevit'e sırt cevirmesinde şaşılası birşey yoktur. Oünyanm hangi mazlum ülkesindeki demokratik sol, Batı'nın desteğine kavuşabilmls ki? • »CHP ağırlıklı hukumet»in tki yilo yakın bir süredlr uygulamaya cabaladığı «denge modeli» başarısızlıkla sonuclanmıştır. Bu olgunun nedenleri enineboyuna Inceienebilir. Göbeğinden emperyalizme boğlı Turkiye' nin göbek bağını kesebilecek siyasal güo CHP'nin elirfde var mıydı? Bu soruya evet demek zordur. Ancak CHP'nin ilk elde emekçilere soluk aldıracak kısa bir \«rgl ycsasıylo büyük kent beledlyelerinl rahatlatacak gercekcl bir gelir kanunu cıkaramamıs olması da İMF'nin sucu değildir. Bu partinin hongl acmozların kördüğumlerine dolandığım biliyoruz. Hükümet olan amo ıktldar olamryan CHP'nin toplumsal Ittlfaklarını kuramadığı da ocıktır. Kooperatif köylüleriyle ve sendika işcileny'e köprülerrni döşeyemiyen CHP. radlkolterden ve sosyalIstlerden de uzak durmayı yeğlemiştir. Belki sermoye He emek arasındakl «denge po!ltikası»mn mantığı bunu gerektirlyordu. ; Sonuc? CHP boşlukta kalmıştır. Emperyolizme karsı cıkamıyan demokratik solun mazlum bir ülkedekl işievi sıfıra sıfır elde var sıfır oluyor. «CHP hlcbir sey yapmadı» demek Istemıyoruz. övülecek şeyler yopmıştır CHP, ama herşeyl birden yltlrmek tehlikesiyle de karşıkarşıyo gelm'ş, ülkeyi bunalımdon cıkaramamıştır. Bu sonuca göre, gecmişin zengin deneyterinden yararlanarak yenl bir rota clzmefii gereklidir. • Şimdilik yakın bir tuzak karşısında CHP'nin ttıtumunu saptaması gereklyor. Ülkedekl sağcı gücier «bunalım strate|isi»nı benimsernişlerdir; bu silahm Eceviti dize getireceğint ve CHP yönetimtnin kökü dışarda düzenin stepnesi glb" kullanıimayo boyun eğeceğini hesap etmektedirler Demirel bu hesapta kârtı cıkacağını sanıyor: tehlikeli sınırlordo manevra yapmayı göze alabıiıyor; Halk Partısınln rejimi kurtarmak fobısıyle kapono gıreceğim düşünüyor. Hazırlanan tuzoğa korşı her tür rizikoyu göze olobllecek b:r tarihsel sorumu üstlenmek zorundadır CHP; ve 20 aylık deneyımden sonra soğ hesobma her odımın dabo botırocojw gorebıJmı^ dmalıdır. Nasıl Bir Çerçeve? OKTAY AKBAL Sevgili Sınıf Arkadaşımız Evet Hayır Seyün TÜRKEL'İ [Börtücene] koybettlk. Üzüntümüz büyüktür. SİYASAL BİLGİLER FAKÜLTESİ 1960 MEZUNLARI TEŞEKKÜR Sevgltl kızımız, kardeşlmlz ir soru slze: «Demokroslnln c«rcev«sln! mek» ne demektir? Önce «cerceve» ne anlamo gellyor. acolım sö?luğ6 okuyalım. fResım, yazı, ayna glbl şeyleri süslemek yo do bir yere asabilmek icin bunlara gecirUen kenarlık. Kapı pencere ile bunların camı ya da tablası gıbı seylerin yerieştlrilmtş cMduğu kenarlık. Mecazt olarak: Bir düşunce alonının sınırlan ya da bu sınırlar icinde olan.» Bay Metln Toker'l tanımayan yoktur. Ne d*ye tonır" sınız? Gazetecı diye. «Akls» odlı sıyasal dedikodu d«rgisinin sahib: diye. Ismet Paşa'nın damadı drye. Konten|an Senatörü diye... Şimdılerde buna yeni bir ün daha eklendi: Geleceğin tBasbakanııl.. Bir tara re|lm» kurulocok, ama bu «aro rejim» öyle gecici olmayacok, bir koc yıl surecek. Türkiye'yı yenl bir ccerceve» icine yerleştırecek kadar uzun sürecek. işte öyle bir kabinenin ya başırtda, ya da en önemli yerinde Senatör Toker yer alacak. Ben her zaman okumuyorum Bay Toker'in yazılarını. Bu 14 Ekim gunü «Restorasyon» adlı yazısını okudum. Dogruymuş Toker konusundo söylenenler. Gercekıen t.s bu arkadaş kendinj tgazetecllik» cyazarlıkı cerceveler'nin dışma cıkarmış Yero bir tumut». yeni bir «yo:. yöntem» önericısı, bir ıkurtancı» durumuno sokmo/o calışıyor kendinü... «Akis» yayınlayıcı&t, ünlü damatın. kendini Türkiye'nin yenl bir cerceve icinde dorlenıo toplarlanmosınm öncüsü. hatta o cerceve icindeki yönetcısı olarak gördüğu. düşündüğü; böyle bir <rol»e cı^rmvo hazırlandığı; bu olondo her türlö hazırlıkları. tertipe>i yapt;ğı vcpmakta olduğu opacık ortayc cıkıyor. «Restorasyon» odlı yazısında Boy Toker « r i önerıler fletiriyor. Türkryenln dört sektöre ağırlık vermeslni istifcı. büyük sanayi yatırımlarındon kacıonıasmı. tonm. h3yvı:ncılık, turizm ve madencilik alcnlarms yöne'reSını öreriyor Şöyle d'yor bir yerde: «Turkiyenlr zenglnlenn bakkalı, cakkalı. manavı, hububatcısı, sütcusü, Küîam mı yapılacağı ilkelliği bir kenaro örakılmalıdır. TOıkıye'nin ağır sonovilnı kurup saruyi ma.Tiaî'eıt nr;CJfcı'ıtına yönelmesi hayalı secım kürsüi'jrinoaT ntpve Sîcmtrr.eldir Bir oğır sanayt kac yilda kunjîur ve nüfus criışı vüzde ?5 olan bir topluluk. hele /aşim «luzsyn 'ie vülLeıtmek mecburiyetindeyken drşg satocs» koc bucuk sonayi ürünü bulur?» Evet. 'rohat bir Iktldar' iş basında olsaymış oğır sancv olanına yönelmekten şimdllik vazgecer, ya dö bu Işi vovaşiatır. kendini tcrım alanında gelişmeye torım ürönlerini zengin ülkelere satma cabasına verirmiş... Ne var ki 'demokrosinln cerceveslni değiştirme'den bunu yapmak olonoksızmış «Böyle bir program ancak rohat bir ıkt:dar tarafından uvgulonır Türkiye ise bugün önümO/deki bir genel secimden bir partı tek başına hükümet kurabiiecek savıda milletvekillyie cıksa dahl onun toratından vönetıteb'lecek şartlarını kaybetmlştir > diyor senatör gazetecı... Bir parti tek başına coğunluğu olso do bu ülkey yönetemeyecek! tO halde demokrasınin cercevesmı değiştırmek formüiünün gündeme kesinlikte gelmes' doğol olmaz mı» diye soruyor!... Hem bu •cerceve değışıkiiğini' önümüzdekı yırmi ay icinde siyasal partiier yapmok zorundoymışlor Anayasa'da yasalardo değişıklıkler. 'devletin demir eli'nın her alando gücünü duyuron bir oşamavo gecmek... Gazetecı • Senatör Toker'in hem de 14 ekım seçimlerinin yapıldığı gün! yargısı kesm «14 ekım secimleri demokrasınin bu cerceve ıcnrie sürdOrülebilmesinîn son şansıdıı...» Görüyorsunuz. neler neier hazrrlanıyor Törk demokrasısn' «veni bir cevreve» sıkıştırmak sokuşturmak amacıvie... Ne tuzcklar ne kapanlar ne aldctma oyunlor. ne kurnazlıklat... «Demokrasıy venı bir cerceveve> sokmak hevesiıierlvte: ortalığı kosıp kavurarak Turk tooiumunu bunalımlara oradon da «demlr glbl» ellerin yonetâceği bir «dıkta» rejlmlne sürüklemek isteyenler, e' e!e gönül gönuledir. Türklye'nin demokrosiden vcna tum güclert bu korkunc tehılke karsi6inda ne yapocakiarmı. nasıl dovranacaklarını bllmek soptamok zorundadırlar tCerceveci»leri lyi tanryclım ama onlardon korkmovolim. ürkmevelim; yalnız tkım, kimdlr» nedir, necıdir neyin. kimin, kimlerin temsüclsidir ryi bilelim. öğreneıim... B Seyün [Börtücene] TÜRKEL aramızdon beklenmedlk bir blclmde oynldı. Onulmaz ocımız, sınırlı dayanmo gücümüz sizlere bu haberı zamanında iletmemlzl engelledt. Telefon, telgraf i'e uiaşarok ve düzenienen dlnl törene bizzot katıiarak k e n ^ n l n bıraktıgı boslugu bizlerİe paylasan tüm dost. artcodiaş, yafcın bulunduğumuz'Turumlaro ve akrabalarımizo tefflrtkureaeriz. " • » . • # W U ' ' . .•• III llllliy ^ I II l~ »«ı n.«» »•» (Cumhuriyet: 7938) GAYRİMENKUL SATIŞ İLÂNI İZMİR İFLAS MEMURLUĞUNDAN (Do»ya Numarosı: 1977/12 • İFLAS) Aşağıda vasıfkın yazılı gayrimenkuller Müflis Muhittln Ekiz İfias idaresince verilen karar gereğince acık arttırma suretiyle satılacaktır. I Gayrimenkullerln Vasıflan : ^ 1 izmır Bornova Kâzım Dırik Mahollesl MandocOY» mevkiinde 2 pafto. 4 ada. 70'parselde kayıtlı 13382 M2'den ibaret ve üzerinde zeytln ve cicekyağı rafine, sabun, sabun tozu. kutulama. paketleme. laboratuvar tesis ve depoları ite idare, yemekhane. sosyul bina, bekci kulübeleri, trafo. su pompai Istasyonu, betonarme havuz. köpru ve yolları 8 adet csm'an 5000 tonluk yağ tanklan bulunan fabrika binası tüm eklentlleri. makine, demırboş olet ve edevatı ile birlikte (202152.390. TL.) Ikiyüz Ikt milyon yüz elli iki bin ücyüz doksan lira değerdedir. 2 İzmir Bornova Kâzım Dirik Mahallesı Mandacayı mevkiinde 2 pafto, 4 ada 73 parselde 6801 M2'den ibaret sanayi tesislert yapmoya elverişli ve labrikaya bitlşık bulunan arsa (17.002.500, TL.) onyedl milyon ikibm beşyüz lira değerdedir. 3 izmir Bornova Kâzım Dirik Mahallesi Mandacayı mevkiinde 2 pafta. 4 ada. 12 parselde 7467 M2"den ibaret sanayi tesisleri yapmaya elverişli ve fabrlkaya bitişik arsa (18.667.500, TL) onsekiz milyon altıyüz altmış yedl bin beşyüz lira değerdedir. 4 İzmir Mersinli 293 pafta, 1473 acfo 16 parselde kayıtlı sonayi tesisleri yapmaya elverişli 2478 M2'den ibaret orsanın 1/2 hissesi (4.336.500, TL.) dörtmüyon ücyüz otuz altı bin beşyüz lira değerdedir. 5 İzmir Mersinli 293 pafta. 1473 odo. 17 parselde kayıtlı sanayi tesisleri yapmaya elverişli 5745 M2'den ibaret arsanın 1/2 hissesi (10.053.750. TL.) on milyon elliücbin yedıyüz elll lira değerdedir. II Satış Şartları: 1 Gayrimenkulleri liK.'nun acık arttırmo tle ilgill hukümlerine tevfikan izmir iflas Memurluğunda Iflas idaresince satılacaktır. 2 2 pafto. 4 ado, 70 parselde kayıtlı fabrika ve tüm eklentileri ile tesislerinin 1. acık arttırması 20.11.1979 gunü saat 1415 arasında; 3 2 pafta. 4 ada, 73 parselde kayıtlı arsonın 1. arttırmas. 20.11.1979 günu saat 15.00 15.30 arasında; 4 2 pafta, 4 oda, 12 parselde kayıtlı arsonın 1. arttırması 20.11.1979 günü saat 15.3016.00 arasındo; 5 293 pafta, 1473 ada, 16 parsel sayılı arsanın 1. orttırması 20.11.1979 güau saat 16.0016.30 arasında: 6 293 pofta. 1473 ada. 17 parselde kayıtlı arsonın 1. acık arttırmosı 20.11.1979 günü saat 16.0017.00 arasında yapılacaktır. 7 Bu arttırmalarda verilecek bedeller gayrimenkullerln muhammen değerlerınln yüzde 75'inl aşmaz veya alıcı cıkmazsa. gayrimenkullerin satışı 10 gün sonraki 2. arttırmaya bırakıiacaktır. 8 2 pafta. 4 ada, 70 parsel sayılı fabrikanın Ikincl arttırmosı 30.11.1979 günu saat 14^)015.00 arasında; 2 pafta, 4 ada, 73 parsel sayılı arsanın ikinci arttırmo•ı 30.11.1979 gunü saat 15001530 arasında: 2 pafta, 4 ada, 12 parsel sayılı arsonın İkinci arttırması 30 11.1979 günü saat 15.3016.00 arasında; 293 pafta, 1473 oda 16 parsel sayıiı orsanın ikinci arttırması 30.111979 günu 16.0016.30 arasında; 283 pafta. 1473 ada 17 parsel sayılı arsanın ikinci arttırmosı 30.11.1979 günü saat 16.3017.00 arasında yapılacaktır. 9 Ihaleye girmek Istiyenlerin yuzde 10 teminatlarını İzmir iflas Memurluğuna ihale gününe kadar tevdi etmeleri şarttır. 10 ihale bedelinden ayn olarak tellaüye ücretl. tapu ferağ horcı ile tesiim tesellüm gıderleri alıcıya aittir. 11 İflas tdaresi ihale sırasında son olarak verilen bedell moso yararına görmediği taktirde ihale yapıp yapmamakta muhtordır. 12 Ihaleye girmek istlyenler sotış sartrtameslni okurnuş ve münderecatını aynen kabui etmış sayılırlar. Şartname ilan tarihınden itibaren herkese açıktır. İlan olunur» İZMİR İFLAS MEMURLUĞU {Basın: 1. 5797/7041) . AI LE SI .(Cumhuriyet: 7940) VEFAT Mahruki Ali Paşa ve Köse Mehmet Paşa torunu merhum Sefirlerden Mahrukizade Cafer Bey ile Şahsanem Hanımefendinın mahdumları. Sebahat Manruki'nin 2evci. merhum Rukiye Dinçmen ile Nasuh Mahruki v e Nurettin ve Nimetullah Mahrukinin büyük biraderleri. Beylun ve Algın Mahruki ile merhum Suat Dinçmen'in kayınbıraderleri. Edil Cem. Ercan. Aysen ve Topuz'un babaları. Doğan Karar. Holga Gey ve Nurten'in Kip'in ve Zeynep'in kayınpederleri Demet. Nasuh Mehmet. Naz. Can. Kent ve Serkan'ın büyükbabalan. merhum Muzaffer. Mazhar ve Fuat Mahruki ile Dr Feridun Paşa ve Sadnazam Cevat Paşa refikası Nimet ile Elmas Birson. Şefıka hanımefendılerle msrhum Davut Kardan beyin yeğenleri. Feriha Doğruer'in amcazedesi. Aliye. Fazile ve merhum Azize dayızadeleri Zekiye Ünsel, merhum Habibe Yasan. Tahrettin Birson ve Salim Akmcı'nm teyzezadeleri Üstün ve Olkür Dinçmen ile Alicarj Mahruki v e Tülln Akad. Jülide. Güzide Müfide v e Nuvide Mahruki'nln amcalan. merhum Alpaslan Öncelin büyük dayüan ; BFEN BILİMLERİ ÜNİVERSİTEYE HAZIRLIK KAYITLAR DEVAM EDİYOR Bes*ta$ Cıragan Caddesı No:71 i LTel. 6196136184 66, •EOİTİM CİODİ KURUMLARIIM İŞİDİR (Reklamcılık: 542) 7917 İŞ ADAMLARINA VE AVRUPA ÜLKELEF İLE İŞ YAPMAK İSTEYENLERE ÇAĞRI Almanya'do Alman kanunlarına gSre kurulu bir Ithalat. ihracat ve pazarloma şırketjyız Türtıye'den Avrupo ülkelerine ıhrocol ve pazarlama konularındo ış yapmak isteyen cıddi bir ortak arıyoruz llgı duyanionn gerekli görüşmeyı yapmak üzere aşağıdakı teiefona müracaatian. .Telefon: 44.04 82 43 32 28 . ,(Cumhurıyet Ali Cevat Mahruki Hakkın rahmetlne kavuşmuştur. Cenazesi 19 ekim cuma günü öğle namazmı müteakip Teşvikiye Camiinden kaldınlarak Zincirlikuyudakj aile kabrine defnedilecektir. Mevla rahmet eyleye. AILESİ (Cumhuriyet • 7935) Süleyman ÇINAR 1946 1973 Gelecek gönlerln güzelîlğine inonıyordu. Kısa fakat anlamlı bir yaşam surdü. Anısını yüreğlmlze gömüyoruz. Kendisini scygıyla anacağız. Sıdıka Rodop Lteesl Öğretmen ve Cğrencileri AMBLEM YARIŞMASI Toorok Mohsulleri Ofisi Genei Müdürlüğü, cağdaş grafik anlayışıno uygun bir amblem yarışması yaptırocaktır. tAmbiem Yorışması»nı tüm sanatcıların ılg. ve d'kkat'ne sunanz. Yarışmaya katılma suresl 10 oralık 1979 po?ortes günu saat 17 00've kadardır. SECİCİ KURUL ÜYELERİ: Prof. Emtn Borin Devlet Güzel Sanatlar Akaderrvsi Öğretim Ûyesi Mesut Mamoğlu Uygulomalı Endüstriyel Sanatlar Yüksek Okuiu Öğre görev. ilhaml Turan Tatbık Guzei Saoat Yüksek Okulu Öğrt Üyesl Yaşar MoralTMO Genel Mudür Yardımcısı Mustafa Mutkan TMO Femşler Mü'iur'fj^ü V Mimar Husnü Yurdokul TMO Eğitim Müdürü (Jüri Raportörü) Değerlendırme sonunda kezanan eser samtvne venlecek neı öduüer: 1. Ödül . 50 000. TU 2. Ödül . 30000. TL 3. Ödül 20 000. TL Ayrıca üc esere eşlt mans'von : 5000, TL.'dır. Yorışmayo katılmok isteyen sanatcılar ko tılmo şartnapnes'ni bedelsiz olarak aşağıdakı adres'erden k:s'sei bosvu'uiorı /o do posta 'ie scğiovobllirler 1 TMO Genel Müdürlük Eğitim MOdür lüğü Kızılav'Ankara 2 TMO Istanbui Böge MuduriOğu Haberipsme Servrs Şe'i'ğ' Karaköy/istanbul. 3 TMO İzmir Böige Mndünöijü Haber lesme Servls Şeflığı izmir 4 Guzei Sanatlar eğitimi yapan kurum lordon. İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ DEKANLIĞINDAN FakOitemö Tıbbi EVolo|i ve H»droKllmoto1o|I KdrsOsunde 1 Profesor kadrosu acıktsr. isteklllerin 25 eklm 1979 perşembe günO saat 17.00ye kadar Dekaniığo başvurmalan duyurulur. HEDEF DEV BİR DENİZ GÜCÜ! TÜRK DONANMA VAKFINA YAPACAĞIN1Z YARDIMLARLA BU HEDEFE ULAŞABİLİRİZ. (Basm: A • 14168) 7927