Katalog

CUMHURİYET 8 OCAK 1979 YED î TIP Lideri Boran: "Ülke faşizmin iktidarı ele geçirme tehdidi altında ANKARA, (ANKA) Turklye Işcı Partisi Genel Başkanı Behlce Boran, fulke fasizmln tam boy iktidari ele geçlrmesi tehdldl altında ve tehlikesl fçe rfsindedir» şeklinde konuşmuştur. TİP'ln dün başlayan 8. ll Temsilcileri toplantısında blr konuşma yapan Boran, «bu hü kümet ve ona damgosını vuran CHP, Iktidar koltuğuna oturduğu son blr yıl süresinde vaadlerlnden hiç blrlslni yerlne getlrmedls demiştir. Türkiye'nin emperyalizme bağlı geri ülkelerde görülen po lltik sürecin dışında olmadığını ve bu nedenle bir istısno oluşturamayacağını kaydeden Boran, Türkiye'nin icinde bulunduğu sıkmtıların nedeninin bu bağımlılıktan iieri geldiğini belirtmiştir. Boran konuşmasım şöyle sürdürmüştür: «Bu hükümet ve ona damgasını basan CHP iktidar koltuğuna oturduğu son bir yıl süresinde vaadlerinden hic birisinl yerine getirmedi, tersine İÇ ve dış büyük sermayeye güvence verme çabalarında oldu Sürekll. Kltlelere ne huzur getfr dl, ne sosyal adalet, ne refah, fbirden getıremezdi» demek bir mazeret değil. Getirme yolundo odımlor atabilirdl, atmadı. Şlmdl bu vaadinde de durmayabllir. Oysa blr vaadinde ol sun durmak, hükümetin yerinde kalabllmesl Için son şanstır. SIKIYÖNETİM Can güvenliğl, normal koşullar altında yaşayabilme güvenliğl ve özgürlüğü mutlaka sağlanmalıdır. Sıkıyönetimln var TİP'in Ankara'da başlayan 8 İl Terasilciler Meclisi toplantısında konuşan Genel Başkan Behice Boran, «Hükümetin bir vaadinde olsun durması, yerinde kalabilmesi için son şanstır» dedi. Sıkryönetimin varlık nedeninin can güvenliği, normal koşulîar altında yaşayabilme güvenliğini ve özgürlüğü sağlamak olduğunu belirten Boran, «Terorizmi yok etme işinin mümkün olan en kısa sürede ve sıkıyönetim kalktıktan sonra terörizm bir daha başkaldıramayacak biçimde geçekleştirilmesini» istedi. lık nedeni budur. Ve bu güvenliği sağlama, terorizml yoketme Işi mümkün olan en kısa sürede ve sıkıyönetim kalktıktan sonra terörizm blr daha başkaldıramayacak biçimde gercekieştlrllmelidlr. Slr başka deyişle, sıkıyönetimin sıkı baskısı, kontrol ve müdahaleleri so nucu teroristlerin sinmeslni, ge çlci olarak terör olaylarını, sal dırı ve cinayetleri durdurmaları nın bir değeri olmaz. Terorlzmin ic ve dış kaynaklarına kadar Inmek, onları etkislzleştirmek gereklr. Bunu başarabilm«k Içln de hükümetin, başta Istihbarat ve güvenllk örgütle(1 olmok üzere devlet aygıtının tüm blrlm ve kademelerlne egemen olabilmesi, onlorı yönlen direbilmssi, tam kapasite işletebilmesl mutlaka şarttır. Hükümet bu blr yıllık süresinde bu işi başarabilmlş değildir. Bunun çifte nedeni vardır. Blrincisl, ülkede, kltlelerin domokratlk hak ve özgürlüklerlni, bu yönde mücadelesini, ilerici, sol, sosyallst hareketlerl hedef alan terorizml planlayon, yürüten, uygulayan bir merkezin bulunması, iktidarın çift başlı hole gelmesi, Ikileşmesldir.» FAŞİZM TEHLİKESİ TİP Genel Başkanı Boran sol terorun kısıtlı kalacağı görüşünü savunmuş ancak faşist terorun engellenmemesi ve örgütlerinin dağıtılmaması halinde iktidarı ele gecirebilecek güca erişebileceğini kaydetmiştir. Boran bu konuda özetle şunları söylemiştir. «Hükümetin devlet aygıtının tüm birim ve kademelerine ege men olmamosının ikincl nedeni, ana çlzgileriyle belirttiğlmlz du rumun üzerlne etkin, sonuç alıcı biçlmde gitmefc cesaretini gösterememesldlr. Başbakan Ecevit sağ kanodın kendislne ve partisine yönelttiği «cşırı solcuları. komünistleri, anarşistleri koruma» suçlamasına karşı çok duyorlıdır ve sürekll kendlni savunmak konumuna girmektedir. Buna lllşkln olarak terörizm konusunda da kendisinin ve hükümetin yansızhğmı kanıtlcma cabasındadır. Bir yandan bu yanıızlığı israrla, tekrar tekrar dlle getlrirken, öte yandan da tag terorist olayiarla goşitt terorlst eylemler aynı capta, aynı gucte, aynı ölcüde tehdlt edlciymiş glbl tavır almakta, blr dengeleme poiitikası yürütmektedir. Oysa nesr.el gercekllkte faşist ve goşist terorlst ey lemler arosmda blr dengeleme yoktur. Faşist terorle goslst teror arasında nssnel gercekiikte var olmayan eşitlenme ve dengelenme terorlzme karşı uyguianan polltlka ve yöntem lerde yopay olarak yaratılamaz.» SIKIYÖNETİM Behice Boran, iktidarın faşist terorun üzerine gidemediğini beiirtmiş ve o'.aylann coğunun faillerinin bulunamamasının istihborat mekanizmasının iyi işlememesinden ilerl geldiğinl söylemiş, sıkıyönetim konusun tia ise şu görüşlerl acıklamıştır: «Sıkıyönetime bu koşulîar al tında gidüdi. AP'sl, MHP'«lyle sagcı gücler sıkıyönetlml sürekll lstemislerdl, sıkıyönetimln 12 Mart dönemindekl glbl kendileıinden yana olacoğırn ve işleyeceğini umut ve hesap ede rek. Şimdi durumdan pek mem nun görünmüyorlar. Sıkıyönetimln komutanhktarına va sıkıyönetim mahkemelerlne yapılon atamaları beğenmemlşe benzlyoriar. Türkeş art nlyetll, moksatlı atamalardan söz edlyor. Demirel Sıkıyönetlm Esgüdüm Başkontığına Itiraz ediyor, blr yondan da sağcı basında Eşgüdüm Başkanlığınm Işlemediğine ilişkin haberler çıkıyor. Hükümet Sıkıyönetim llanına ka dar gecen bir yılda yapmadıklcrını ve yapamadıklannı sıkıyönetim altında yapabilecsk mi, yapmak kararını ve azmini gös terecek ml? iddla ettlğl glbi sıkıyönetim terörü yok »tmek, demokraslyl özgürlüklerl korumak Işlemlnl görecek, bu sonucu gercekleştlrecek mldlr? Tutarlı demokrat olabilmenin gerekleri yanı sıra, kitle taban larını ve onunla blrtlkte politik güclerinl hepten yitlrmemek Için de CHP ve Genel Başkanı sıksyönetlmln böyle Işlemesinl, böyle blr sonuca ulaşmasını soğlamak, gercekieştirmek zorundodırtar. Ecevit ve CHP, hü kümet olmakla, bunalımı derin leşen dünya kapitalizmine bağımlı geri Türkiye kopltalizminln bunaltmını sırtlanno vüklendiler. Bu yükü taşıma ve iktidarda kalabilme uğruna büyük bur|uvaziye ve iş ortağı emperyalizme sürekll güvence ve ödün verdiler. Hem büyük burjuvazi ile emperyalizmln iste dlkleri oluyor, hem de kendl gözde partileri kızağa cekilmis katarak sol diye belleylp blr tür lü tam güvenemedikleri CHP ve Ecevit sllkelenlyor, yıpramyordu. Bir taşla IKi kuş. Şimdi de sıkıyönetlmi kendi doğrultularında, kendi amaçlorı Içln demokrasiyi hepten askıya almak, billnçienen kitlsieri, ilerici, sol hareketlerl bastırmak için kullanmayı isterler ve bunun CHP iktidannda olmosını yeğlerler. CHP ve Ecevit ivicf yıpranır, CHP etiketll iktidar Içl boşaltıl mış kof kabuktcn ibaret kalır ve gercek iktidar sağ uçta tekleşerek somutlaşır. Ecevit ve CHP boşka hlç blr «ey için olmasa, kendllerlnl bu kıskaçtan kurtarmak için sıkıyönetimln ilanına neden olan faşist terörü yok etmek, demokratik hak ve özgürlüklerl korumak Içln kullanılmasını sağlamak, bunu başarmok zorundadırlar. Kimi sıkıyönetim komutanlıklarının bir iki sosyal yardım derneğinden gayri tüm dernekleri kapat ma yoluna gitmeleri bu bakımdan hiç de umut verici değildir. Terörist eylemlerde, girişimler de bulunan dernekler kapotılmolı, diğerlerinin tüm demokratik hak ve özgürlüklerine sa hlp olarak serbestçe çalışmala rına engel o!unmamalıdır. Hele grevlerin yasaklanması hiç bir suretle hoklı gösterilemez. işçi ler hiç bir grevde ve diğer eylemlerde terörizme başvurmamışlardır. Hükümet bilmelidir ki demokratik hak ve özgürlükleri yasakloyarok, demokra tik güçler) bastırarak demokra si kurtarılamaz.» INCELEME ARASTRMA ROPORTAj Kapadokya Yoîculuğu Melih Cevdet ANDAY Torih hozlntleri ttk boşına yeterü ml? I Turistiçekmek konusunda | insan öğesi de çok önemli.. P etrolsuz Türkiye'nin nasıl kclkınabileceği üstüne bir devlet va sıyaset adamımız oana Ankoro'da şu üç işe önem vermeTIIZ gerektiğinl soylemişti: Canlı hayvan satışı, orman ürünlsrı ve turizm. Ürgüp'te CHP'li Belediye Başkanı Cemal Seymsn'den de aynı sözleri duyunca, bir siyasi görüşün eyleme dönüşünü izliyebileceğim kanısına vardım. Gerçekten de, Sayın Seymen'ie Pölgeyi gezerken ondan din;edikierim umudumu ve dolayısiyle sevın.cimı pekiştırdı. Gerçi Turizm, bütün dünyndc yeni bir konurlur. ama biz bu yeni konuda en gec kalan, en geri kalan ülkelerden biriyız. Oysa belki her ulkeden çok turist ce kecek hazinelerimiz var. Sanıyorum ki Kapadokya böigesı bunların basında gelir. Peki bu Dölge turizme neden bunca geç açıidı? Bunun suçunu her halde Nevşehirll ibrahim Paşa'ya yükleyecek değiliz. Ama şunu söyliyebılirim ki. geçmişj bir vana bırakacak oluf sak, Göreme Beledıyesınin şimdi başındü buiunan sayın Cemal Seymen işinin önem'ni kavramış, akıllı, bilgili, uygar bir kişidir, başarılarını izleyeceğimize inanıyorum. rl bacalarının içine girmişler, orada duvarlara bir takım resimler yapmışlar... Ya yerın altındoki odalar? Onları da belki boşka yıldızlardan gelen yaratıklar açmışlardır. (Evet Kaymakiı'da böyle bir sanı vcrmış.) Derinkuyu'do yerleşmiş olan ünlü yontucumuz Hakkı Atamulu. burada ilerlemenin pek cz oiduğunu köylünün genelllkle değişmeden. eski yaşamını sürdürduğünü, bu yaşomınsa pek beğenilecek bir şey olmodığmı söyledl. Yori gelince daha dururuz bu konu üzerinde. O kadar çok izlenim edindim ki bu yoiculukta. sırosını bulmakta güçlük cekiyorum. Bu yüzden de bir başa bir sona doğru gidiyorum. Ben de ilke! toplumlar gibi zamansızımdır, orada gecirdiğim üc günü saat saat anlatamayacağım Geleceğimiz gun, sabahın saat sekizinde Ürgüp otobüs terminaline geldik. Küçuk bir dükkândı bu. icerde genç bir çocuk masanın, iskemlelerin tozunu alıyordu. Bizi görünce buyur etti, coycıyı cağırdı. ikramdo yarış ettiler birbirleriyle. Okuyup okumadığmı sordum delikanlıya. Meğer liseyi bitirmiş. Zeki olduğu gözlerinden okunan, ağırbaşlı bir cocuktu bu. Liseyi bitirmiş ama, hiç ingilizce öğretmenleri olmamış. «Üniversite giriş sınavlarına nasıl girebilirim?» dedi. Hak verdik. İstanbul Haber Servisi Türk Kamu Maliyecileri ve Plancıları Derneği Başkanı Dr. Mustafa Yuluğ, Maliye Bakanı Ziya Müezzinoğlu'na gönderdiği yazıda, ücretliler arasında hakca bir ücret düzeninin yaratılmasını istemiştir. Yuluğ, «Kamuoyu, bir ebe ile odacının ne kadar maaş aldığınt bllmektedlr. Buna karsılık TPAO ve İş Bankası Genel Müdürlerinin ne kadar maaş aldığı da soklanmamah» demiştir. Dr. Yuluğ, kamu yönetiminln geri kaldığını öne surmuş va «Yönetimin geriliği, büyük ölcüde mali yönetimin geriliğinden lleri ge'mektedir» demiştir. Yuluğ, yazısını şöyle tamamlamıştır: TPAO ve İş Bankası Genel Müdürlerinin aldığı ücretlerin açıklanması istendi «Banka kaynaklarının öncellkle kalkınmaya yararlı keslmlarde yonelimi yıllardan berl sağlanmamıştır, Bankalar ve kamu iktisadi kuruluşları üzerinde Maliye Bakanlığı'nın etkin ve emekçiden yana denetimi kurulamamıştır. Dıs kredl ve kambiyo polltikası bağımsız olmayıp, dış etkilerle biçimlenmektedlr.» Demek Başkanı Dr. Yuluğ, yetersizlıklerın temehnde maliye konusunda yetlşmiş insan gücünun olmomasını ileri sürmüş ve «Maliye alonına etkin, ilerici ve bağımsız bir önderliğin egemen olması en büyük dlleğimizdlr» demiştir. OKUYUCU MEKTUPLARI KADIKÖY'ÜN ÇÖZÜM BEKLEYEN SORUNLARI tstanbul Belediye Başkanı Aytekin Kotil'in bizler için verdiği u&raşı dikkatle izliyoruz. Buyük kentin sorunlan da büyük oldugu için. bazı konularda acele çözum beklemiyoruz. Ancak öyle konular var ki bunlar bir anda çözumlene bilecek türden. Ornegin Ka dıköy'de, vapur iskelesinden çıktıktan sonra, özellikle mesai saati bitirainde seyyar satıcılar inatla çıkış kapısının önünü işgal ederler. Her ne kadar yeni uygulama ile Alüyol'dan iske le meydaruna kadar zabıta ekipleri seyyar satıcılan barmdırtnuyorsa da, iskele ve Itfaiye önü giderek çar şının bir uzantısı durumuna geldi. Bir de Kadıköy çarşısının içi. Burada da bir zabıta kulübesi var ama denetim diye bir şey yok. Dükkanlanna tezgah koymayıp, çarşı içindeki sokaklan birer, ikişer metre işgal eden satıcılar vatandaşın geçişine olanak vermiyorlar. Aynca etiket denetimi de yok. Kar yagdıfı zaman bir salatalık 25 liraya çıktı. Yagmur yağdığı zaman ise Hacıbekir'in bulunduğu sokağın girişi küçük bir göl oluyor. Yıllardır burayı duzeltmek kimsenin aklına gelmez. Mesai saati bitiminde binlerce kişinin kuyruğa girdigi dolmuş duraklanndaki «ekspres anarşisi»ne çözüm bulmak için de ne trafik ne de zabıta ekipleri ilgilenmez... Kadıköy'den bir grup vatandaş adına thsan Orcan İnsan Öğesi Göreme'de kaldığımız otel güleryüzlü, temiz, rahattı; oldukça da kalabalık bir yaoaacı turist topluluğu vardı bu otelde Eibette, bılıı.diğı gibı, turizmin başl'ca dayancğı bol yatuk sayısıdır. Göreme'de şimdi beşyüz yatak var, bunların tümü otel yatağı. Göreme'de olsun, Avanos ta oisun, beledıye'erın halkı pansiyonculuğa iteleyeceklerini öğrendim. Çok yerinde bir caba olur bu. Dünyanın her yerinde, özellikle bizim gibi oteli az, demek parası az ülkelerde turistleri evlere yerleştırmsk çıkar yoldur. Işte burada turizmin insan ögesi giriyor işin içine. Tarihsel zenginlıklerimiz. doğa güzelliklerimiz ne denli cekici olursa olsun, insanımız sevimsiz mi, turistte iyi bir anı bırakamazsanız, bundan otüru de, gelenler sızin propagandanızı yapmaz. insanın sevimlıliğı, güleryüzlülüğü İse, uygarlıktan gelir Şimdi ne yapalım? Turist çekmek için, insanlanmıza uygarlık dersi mi verelim? Uygarlık, dersle kurulur bir iş olsaydı, kolaydı. Açılmışken, konuyu bir az deşelim. Batılılcr, özellikıe gecen yüzyılda. dünya uluslarını «tcrihi olan uluslan, «tarihsiz uluslar> diye bölümluyorlardı. Uygarlık demek, tarihi olmak demekti. Türk, göçebe nitelikii olduğu için, bu Batılılarco tarihsiz, bundan ötürü de uygarlık dışı gösteriıiyordu. Tarihimizoe buna ilk karşı cıkan Atatürk'tür. «Tarihsiz ulus olur mu?» demeyin. Önce şunu düzeltelim, tulus» çok yeni bir oluşumdur, tarihte «ulus» hep var olmomıştır. Onun yerine «topluluk» diyelim. Evet, tarihsiz topluluklardan konuşulabilir; sözgelişi ilkel toplumlarda. her günün birbirine benzemesine, başka bir deyişle topluluğun ycşamında hiç blr değişiklik olmamasına önem vorilirdı. Demek zamanın geçtiği hiç duyulmazdı. Onlorı değişikllğe uğratan, uygar uluslann etkileridir. Türklere gelince, geçen yüzyılın Batıh tarihcileri, toprak mülkiyetini tanımadıkları, boyuna hayvan surulerinln ardında yer değiştirdikleri icin, Türkleri tarihsiz saymışlardır. Atatürk'ün tepkisi ise. Türklerin uyaarlığa yararlı oiduklarını dünyaya tanıtlamak amacına yönelıkti. Bir kaç değlşik yol. yöntem denedikten sonra o. bu toprağın uygorlıklarını benimsemek anlayışındo yerleşti. Hitit'ten bu yana, bütün Anadolu tarihi, bizim tarihimizdi artık. Nerden nereye geldik! Gerçl konumuz «uygarlığın anlamı» konusu değil, ama bu toprakların eskl uygarlıklarındarv eşsiz yapitior saklayan bir bölgedeyiz. Burada turistlere şirin görünmek değüdir amaç, sadece evsahibi olmak, evsahipliğinin gereğl olan konukseverliğl göstermektir. «Şarabımızı içtiniz mi?» diye eormak sözgellşl. evimizde daha bir güzell varsa, «Bir bordak da bizim evin şarabından İcin!» demek. Gel gör kl, din vasak etmiş şarabı. Şarabı bir yana bırakolım; peri bacalarına ya da yer altı kentlerine yakın köylerde, mahallelerde oturanlarla konuşmalarımdan aldığım izlenimlere göre, onlar bu kalıntıların anlamı, değeri İİ8 tümden tlgisizdiler. Bir zamanlar burada hıristiyanlar oturmuşlar, onların papazları. keşişleri bu pe Bolluk vardı Nevşehir'i dönüşte gördüm gerci. oma yazımızın basında il merkezine yer versek iyi olacak. Pazarı idi o gün Nevşehir'in, koca bir alana yayılmıştı satıcılar. Belli, yemişi. sebzesi bol bir yer. Üzümünden tattım İlk, nefis bir kara üzümdü bu. Sonra ceşitlerini saydım üzümün: Kora üzüm, gül üzümü. gelin üzümü, parmak üzümü. Hspsini gördüm Üzümü bol olan yerin şarabı da vardır. Kapadokya şc KARS SSK İRTİBAT BÜROSU DOKTOR BEKLİYOR Sosyal Sigortalar Kurumu Kars irtibat bürosunda uzun süredir doktor bu lunmamaktadır. Büronun müdürü de yoktur. İşçiler. 2nolu Sağlık Ocağında muayene edilebilmektedir. Binanın kaloriferleri de yanmamaktadır. Hasta işçi, daha da ıiastalanmaktadır. lşçilerin saghk sorunlanyla ilgilenilmesini bekliyoruz. B. KARAKOL KARS Üç Kalkınma Yolu Turizmde İnsan Ögesinin Önemi Tarihsiz mi, Yoksa Talihsiz mi? Başka Yıldızlardan Gelenler Nevşehir'in Tarihi robının ünü dünyayı tutmuştur. Özellikle beyazı eşsiz güzellikte. Genellikle taze oîon. tazesi içilen bu şarapların yabancılar da hayranı kesilmişler. Nevşehir'in kücuk elmaları da lezzetli ve kokulu idi. Gerci bağların, günden güne azaldığını duydum, ama buna şaşmadım diyeceğim. Bağ bakımının güclüğünden midir, bümiyorum. başka yerlerde de eör düğüme göre, bizim köylü bağcılığı tutmuyor. Urla'da, Rumlardan kalma bağların sökülüp yerlerine tütün dikildiğinı öğrenmiştim. Burada da boğlar, Peri Bacalarında oturan papazların. keşişlerin bakımında idi yüzvıllar önce. Ya da sarhoşluğu seven Hristiyan köylüler yetiştiriyorlardı üzümü. Kahveci Dağı yamacındaki kentin doruğunda ovayı gözleyen Seicuk kalesi bütun görünümü kendinde toplar. Yamacta yerleşme, Anadolu kentlerinin ortak özelliğidir. Boska yerlerde olduğu gibi, burada da yeni mahalleler düzlüğe kuruluyor. Belcuk, Osmanlı kentlerinin güzelliğini genç iken anlayomazdım; sonra farkıno vardım ondaki şiirin. Bona gelir ki, Anadoluda yerleşme başladığıtv dan beri kentlerin karakteri budur aşağı yukan, toprak, cevre, tarih oluşturur, koşullondırır onu. Konut yapısı, hele Kızılırmak yöresinde, her zaman Hitit cağının damgasını tagır olmuştur. Bithilöni (Beyt = ev, hilâni = dikdörtgen). gerçi Asur diündendir, ama Anadoludaki ev tipi için söylenmiştir. Kentin tepeden ovaya bakışı sadece bir gözetimi değıl, onun kardeşi olan güveni de içerir. Bir çobon gibidir kale, yaymıştır sürüyü yamoca. Eski cağlarda Nyssa idi adı Nevşehir'in. ondan bugüne Göreme vadisindeki kilise i\e mağara kaldı. Uzun süre bir Hltit kenti olarak yaşadı Nevşehir, sonra Perslerın, daha sonra Büyük iskender'in egemsnliğlne girdi. Kapadokya Krallığının merkezi ise Kayseri idi. İlk Hristiyanlar da Kayseri'de oturan din büyüğüne bağlı kalmışlardır. Göreme Belediye Başkanı Cemal Seymen'e turizm yüzünden otelier çoğaldıkça kenf's ticaretin, özellikle yiyecek alış verişlnin her halde artmış olacağını, bunun da esra'a yarar sağlayocağmı (Oevamı 9. sayfadni Kavşağı geceleri aydınlatılmalıdır» Bizler Bakırköy ve Bahçellevier semtlerinde oturmaktayız. Sabah ve özellikle akşaTi saatlerinde İncirli kovşağının karanlıkta bulunuşu nedeniyıe çok zor koşullarda karşıdan karşıya gecebiliyoruz. Her ne kadar trafik memurlan görevlerini yapıyorlarsa da, çevrenin tamamen karanlık oluşu bizler kadar trafik memurlarına da zor ve tehlikeli dakikalar yaşatmaktadır. Karşıdon korşıya geclşlmlz zaten zifiri karanlık olan volda hemen hemen imkânsızlaşıyor. Arac şoförlerinin gcrüş mesafesi. cift yönlü yolda birbirlerinın for ışıkları i!e normalin altına düştüğünden yayaiar olan bizlerin ana yoido gözükmesi hayal meyal olmaktadır. Bu nedenle de birçok yurttaşımız hayattarını kaybetmektedir. ilgililere sesleniyoruz: Şu onda yapım calışmalan nedeni ile güzergâhı değiştirilen bizler ve arac sürücülerini bir öcü glbi ürküten incirli kavşağına ya pım çalışma'arı bitene kodar geclcl de olsa cevre yolundakl bol ışıklı civalı lambalardan üo dört adet konularak aydınlatılmasıdır. Bu zanıri Istemlmlzln blr hayat meselesi olduğu unutulmaksızın hal coresiyle sonuçlandırılacağını ümit ederiz. BAHÇEÜEVLER SAKİNLERİ MEZHEP AYRILIĞI ÜZERİNE BİR YURTTAŞIN YAKINMASI Yıllordon beri körüklenen mezhep ayrılıklon günümüzde daha büyük ölcülere varıyor. Buyüklerimız bunun nedenini araştıradursunlar, ben Alevi bir Türk yurttaşı olarak, İstanbul'un göbeğinde başıma gelenleri anlatacağım. Belki yararı oıur diye ilgililere sunuyorum: Bundan 7 yıl önce Sivas'ın köylerinden kalkarak İstanbul'a yerleştim. Karımlo birlikte Fındıklı Bolâhenk Sokağı 16 nolu Kasım Tezcan Apartmanmda kopıcılık yapmaya başlodım. Apartmanda oturanların büyük bir kısmı, öğretmen, doktor, mühendis ve tüccar gibi okumuş kimselerden oluşuyordu. Kapıcılığa başladığım ilk yıllorda moddi sıkıntılarımızı bir yana bırakırsak, hemen hemen her şey iyi gidiyordu. Bir kaç yıl önce benim ve karımın Alevi olduğumuzu öğrenmişler. o gunden bu yana bize hayatı zehir ettiler. Demediklerini bırakmadılar. Cocuklarımızı hor görmeye başladılar. Daha sonra da o apartmandaki Işiml terk ettim. Kalkıp, Bakırköy Bahçelievler"de bir iş buldum ve orayo ailemle birlikte yerleştim. Apartmanda oturanlar. mezhep düşmanlıklarını bu kadarla da bırakmadılar. Bahçelievler'de bulunan yakmlarını, bizlere karşı kışkırttılar. Şimdi doha bir kac ay önce taşındığımız yenl evimizin komşulan da bize o gözle bakıyorlar. Türklye'nln neresine gidersek gidelim, hep oynı şeyle ml karşılaşacağız? Dursun UÇAR / BAHÇEÜEVUER İST. TERCİHLİ YOLA İNANALIM Ml? Ankara'da uygulanmasına başlanan «Tercihli YoUun bir kopyasma da istanbul'da başlandı. Basına yapılan acıklamalardan öğrendiğimize göre, ocak aymın son günlerinde ya da en gec şubatta hizmete girecekmiş. İstanbul'doki tercihli yoüar... Basında gün gecmiyor ki bu konuda bir haber, bir yorum yer almasın... Tercihli yol calışmalarına başlanırken orta da en azından bir «h/iniyet» olduğu kesin. Ama İstanbullu votandaşı işinden evinden götürüp getirecek olan iyiniyet değil ki... Ankara'da uygulamasına gecilen tercihli yolların, ikinci yollara göre bazı so runlor doğurduğu ve gecişler bakımından guclüklerle karşılaşıldığı halktan gelen şiköyetler arasında bulunuyor. İstanbul Beiediyesi'nin tercih li yol calışmalarını yürüten bu eksiklikleri ve yanhş uygulama ları da gözönüne alması gerekir. İlerlde doğacak olan sorun lar, bu günün ihmallerinden kaynaklanmaz mı? Zaten birbirine girmiş olan istanbul trafiğine, bir de doğru dürüst işlemeyen bir tercihli yol uyguiamasını sokarsanız, »seyreyleyin siz o zaman gümbürtüyü.» «Tercihli Yolıcuların ilgilerine, bir vatandoş olarak, uyarı borcumu sunuyorum. M. Ali ÖZDERİCİLERCİ İSTANBUL Atatürk'ün girisimiyle Beyoğlunda bir evde çıkan yangında bir kişi öldü İSTANBUL, (a.a.) Beyoğlu, Ağahamcm'da bir evde öncaki gece bilinmeyen bir nedenle cıkan yangında 65 yaşında bir kişi yanarak ölmüştür. isianbul İtfaiye Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye gö re, Beyoğlu Ağahamam 13 sayıiı üç katlı evde yangın cıkmıştır. Saat 23.45 sıralarında bilinmeyen bir nedenle çıkan yangında odasmda uyumakta olan ve soyadı saptanamayan Memduh adında 65 yaşında bir kişi yanmıştır. Yetkililer yangının çıkış yerinin binanın zemin katı olduğunun saptandığını söylemişlerdir. İlgisizlik •İ