19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET 3 OCAK 1979 TED t OGRETIM ÜNİVERSlTE YASASI ÖĞRETMEN YETIŞTİREN OKULLAR SORUNUNA ÇÖZÜM GETIRMIYOR YASADA YALNIZCA «YÜKSEK ÖGRETİM ÜNİVERSİTELER İÇİNE TOPLANMIŞ BİR BÜTÜNDÜR» HÜKMÜ YER ALMIŞ, ÖĞRETMEN YETİŞTİRME SORUNUNA HİÇ BİR AÇIKLIK GETİRİLMEMİŞTİR. nıversıteler Yasası Taslo ğı'nın 1 Maddesınde «Tur kıye'de yuksek oğretırr ünıverslteler ıcınde toplanrmş bır butundur» g.bı genel b r hukum yer olmışso do oğretmen yetıştirme sorunjno ılışkın belırgın bır tavır getırmemektedır Genellıkle yoksul halk cocuklannın oğrenım oionağı buldukları bu kurumlar bu gune dek bırcok kez ceşltll hukümetlerce ele alınmış "Vur Patlasın, Çal Oynasm,, Yalçın PEKŞEN Ü 30 da hıcbır zoman da soru.10 Koklu bır cozum getırıleme mıştır Aksıne ıktıdarların poI tık çıkarlarına âlet ed le edıle yozlaştırılmış, gıderek oğretTienlık mesieğı toplumdo saygmlığını yıtırmış ve ıhıc OlTazsa bır oğretTien olsun» duşuncesı yaygınıoşorak yoksul hclk cocjklonnın ekmek kcpısı bıcımınde yorumlanobılmıştır Bjrado Yasa Taslağı'nın turesel (hu<ukı1 ccımı ya do polıtık ıcerığı uzernde du'nok /erıne, topumjmuzui gerek sınımı olan «gelecege aonuı< ınsan tıpı» nın yetış* rıİTıes n kaynak olan ogretmen yeuş tırme kurumlomın unıversıle yapısı ıcerısınde nasıl bır bı cım aıması gerektığını ırdele meye calışacag z Geçrrvştekı /aşantılcrım'2 ve ıcınde bu undugumuz cr tam, toplumu'nuzun gereksmm duydugu ye kın ınsan yelıştırmenın ıvedılığın apocık bcl rlemekteaır Temclde yo'an so runların kaynagını ekonom k yaşama bıcımı ve duşjnce ya pısı oluşturrnaktadır. Daha baş ka bır deyışle, şımdıye dekkı carpık eğıtım sıstemımızm yetıştlrdıği bılimsel tavırdan yoksun, uretıcı olmayan, kavram kargaşalıklorı ıcerısınde koşullandırılmış carpık ınsan tıpıdır sorunların nedenı Ulkenın kultur polıtıkası ıcerısınde eğıtımöğret'me bır butünluk getırmesı amacına donuk yanı, karmoşık Insan tıpının yetışmesinl önlemek yonunden, olumlu bır atılımı icermektedır Universıteler Yasası Taslağı. Yaşanmış deneyımlerın ışığı altında, öğretmen yetıştıren kurumların koloyca ele gecırılenler, her gelenın ıstedıkleri yone ıt.p kakalayabılecekleri yerler olmaktan kurtarılmasının oneml daha da ocıklık kazanmıştır. Bu nedenlerledır kl geleceğın düşünce yapısı bıçımlendırmede bu denlı etklnlığı olan öğretmen okullarının yazgısı sıyasai klşılerin dudakları arasında bırakıldığı sürece gecmıştek deneyımlerın yinelenmesi kacınılmaz olacaktır ve ozgür duşuncell kışi yetıştirmege dönük cabalar kısır donguden kurtulamayacoktr. Özgür duşunen. araştırıcı ve yaratıcı ınsan yetiştlrmek İcln ozgur oğret m esastır. Bu da, unıvers te ozerklık yapısı ıcerısınde ele alınarak eğıtım ve b lım adamlarının oluşturacağı, demokratık kuruluşlorın da ka tılacağı bır eğıtım konseyınce saptanacak cağdaş yontemlerle olasılık kazanacaktır Yukardan beri acklamağa calıştığımız anlayış lcerisinde, sayıları hayll kabarık olan Eğıtim Enstıtülerının. Unlversiteler Yasası Taslağı'nın getlreceği yapıda alacağı bıclm ve fonksıyonlan uzerlnde genışce duşunmekte yarar vardır kanısındayız. Burada soruna ılışkın teknık ayrıntılara gırmeden genel cizgller lcerisinde soylenecek son söz Yapıları, amacları ve de gelenekleri yonunden ayrı özellıkler gösteren oğretmsn yetış tıren kurumların kendıne ozgu atmosferinin yitırilmemeslne ozen gostenlmelıdır. Onıversıte yapısı lcerisinde, gerekll bılım dallarına Ilışkın öğretmen yetıştıren bölumler kurularak eğitım enstıtülerının uyarlanmasında yatay ve dikey gecışlere olanak sağlanmalıdır öğretmen yetıştıren bölümler, bılimsel ıcerık yönünden ılgıll bılım bolümleriyle özdeş olmalı ve öğretmenlik formasyonu bılimsel yeterlllık uzerine kuru'arak mesteğe soygınlık kazandıracak özluk haklarına da kavuşturulmalıdır. Ilköğretimde rehberlik unutuldu • MÜFETTİŞLER ÖĞRETMENİ YALNIZCA DENETLEMEKTE, MESLEKİ YARDIM VE İŞBAŞINDA YETİŞTİRME İŞLEVLERI GERCEKLEŞTİRİLEMEDİĞİNDEN ÖĞRETMEN MUFETTIŞTEN "BİR YARAR GOREMEMEKTEDİR. tan sonra kalan eflitmenlerln sayısal olarak yarısı rehberlik yansı da denetmenlık gorevı lcın ayrılacak Aynı sektld« An kara llınln İlkokul öğretmenleri de (köy llkokullarındaki öğretmenler lcın ulaşım durumu dıkkate alınarak) ıkl eslt gruba ayrılacak Bu ışlem ders yılı boşlamadan enaz blr oy önceden tomamlonmış olacak tır. «A> grubu öğretmenlere, rehberlik etmek lcin avrılan Eğitmenler yol gostencilık görevınl yaparken, aynı grup öğretmenlerı. denetmen olarak ayrılmış olan eğitmen grubu do kontrol edecektir Buroda vur gulanmok istenen temel ıstem şudur Aynı eğıtmen hem re"i ber, hem denetmen görevlni cynı anda ustlenmıvecektır Blr eğitmenln rehberlik ettlfll öjjreimenl, bır başka eğıtmenın denetlemesl. sonuctakl başarı veya başarısızlığı öflretmen kadar eöltmen de Ost lenecektlr Öğretım yılı boşında rehber lik edeceğı oğretmenler belır lenmlş olan rehber eğitmen daha llk günlerden bu gorevı ne başlayacak ve öğretmenı ve öğrencilerinl yakından tanıyacaK, eksıklıklerını, ozlemlerinı ve yeteneklerlni lylce anlayarak biryıl bo/unca sadece rehberlik edecek, denetleme Işınl yapmayacak, bu etkınlığı denetmen olarak ayrılmış olan eğıtmen ler venne getıreceklerdir Bu düzenlemeye gore cok scyıda eğ'tmen gerekmekted r Bu da 5 yıliık bir plan cercevesı lcinde ve 5 yıliık donem n sonundakl tyı hesaplonmış oğrencl sayısı, 30 oğrencıye bir öğretmen ve 30 oğretmene bır rehberle bir denetmen duşecek şekılde duşünulerek hesaplanmalıdır Şımdi vor olan eğıtlm bolumlerı Eğıtım Enstıtulennden ayrılmolı ve şım dlkı adı Eğltım FakOltesl olon fakat mezunlartnın henüz ne rede ne omaçla yerleştirıleceğı Bakanlıkca tam saptanamamış olan fakülte ile bırleştlrıl melıdir Bu fakülteye oynı şekıide 5 yıliık başarılı oğretmenler alınmalı fakat USY. ile değıl salt eğltim ve oğretımı ceren test ve sözlü sınov ile alınmalıdır Eğıtım Fokültesınden mezun olan eğıtmenler 4 vıllık bır eğıtım aldıklarından daho cok bılgl ile donatılmışolacaklardır Bıhndığı gıbi şımdıkl Ilkoğretım mufettlşleri teftışe cıksalar da. cıkmasalar da odeneklerinı almoktadırlar, hele köy llkokullarına encok ylda 2 kez (öğretım yılının ılk ve son gurlerın de) gıdebiıen mufettışler onerdığm düzenek (sıstem) içinde sureklı etkın olacaklarından kend'lerine odf>nen her türlü pa ranın fazla bır yatırım olmadığını gostermış olacoklardır. Zlya ÜNSAL Turiste yonelık hangi gosteri var prcgramda? 1 u • • Ikemızln Ulusal Eğltlml I I bır bütün olarak ele alın dığında ılköğretımdekl rehberlik vo denetım başlıbaşına ıncelenmesı gereken bır sorundur Eleştırll p cözümler önerılmesl açısından bakıldığında gec kalınmış bır konu olduğu goze carpmaktodır. Osmanlıların son devırlerlnden ben ilköğretımdeki denetım, oğretmenler vo denetmen ler (ılköğretlm müfettlşlerı) torafından olumsuz yokloşıma neden olmuştur 15 yıla yakla şon ilkokul oğretmenllğim sureslnce boyle olmomasını özledığim halde llişkılerin zedelenmls olduğunu gözledım Ga zl Eğıtlm Enstıtüsü Eğıtım (Pedagoii) Bö'ümu oğrenclsl olmam nedenıyle konuyu daha derinlığine Inceteme durumunda olduğum icln soncının var olan vönetmelikten büyük ölcude kaynaklandığını do gözlemış oldum Şoylo ki Gunümuzde tüm llköğretim Denetmenleri (Müfettişlerl) 222 sayılı kcnunun 23 madde8i ve buno koşut olarak çıkarı lan yönetnellk gereğinco görevlerınl sürdurmektedlrler. İIgıll yönetmelık IncelendlğlndeIlkoğretım D«netmenlerlnln gö revlerl 4 ona başlık altında ve rilmekte ve A) Teftış ve denetleme (aslında bu ıkl sözcük oynı o i lamda olduğu halde oyn oyn hangl etklnliklerl lcermektedir?) B) Meslekl yardım ve Işbasında vetiştirme C) inceleme D) Soruşturma. Bu ana başlıklar altındakl et klnllklere bakıldığındo teftış ve denetleme lle llgill olanlar madde olarok a'dan | harflne kadar sıralcnmakta. buna kar şın; Meslekl yardım ve işbosın da yetlştirme ana başlıgındokl etklnlikler ıse yolnız Ikl madde llk gorevl ıcermektedlr. Bu bellrttıklerimden vurgulamak ıstedığim şudur: Müfettıs. öğretmen arkadcşın yanıno salt eleştlrısel amac lı bir yoklaşımla gıtmektedır. Mutlaka her kurum gıbl öğret menlık de denetlenecektlr Fakat öğretmenın yaptığı I» blr banka memu'rununkl gıbı soyılorla. senetlerle. hesap defter lerıyle sınırlandırılmış etkınlik değıldır Hele bırkac saot veva bir gun iclnde, kış> olarak bıle tanımok fırsatı elde edemeden blr öğretmen hokkında yar gıya vormok, denetmenl soğlıklı sonuca vardıramaz. Bu nedenle ÖğretmenDenetmen sürtjşmesı her zoman olcsıdır Ayrıco bu yazımızın amocı salt bu surtüsmeyi enaza indlrmek değıi i'köğret m müfettislerının (derefmenlerinl görevlerfnın sadece koitrol etmek deöi! asıl norevlerınln öğretmene rehberlik etTiek. onu qercekten Isbaşında vetıştirrrek olduğunu vurgulamaktır. NE YAPMALI? Yapılorck ış bence sudun Ilkoğretım denetmenliğl (mufe't'şlığı) kurumunun tamamen kolkrrasını oneren belll bır gorüşun aksıne. sayısal ola rak önemlı bır olcude ortınlmosına tara't^nm Zıra bu ku rum aynı anda Rehberlik (Yol göstencıi.k) ve Denetmenlık (Kontrol) gıbı her ıkı etkmlığl bırrlen yurutecekiır Savımı bıraz daha acoyım; İlkogret.m Mufettışlerı gunü müzde Ankaro Gazı Eğıtım ve Istanbul Ataturk Eğıtım Enstıtulennın 3 vıilık Eğıtım Bölümü okışlı enaz 5 yıliık başarılı cğretmenııpı olan kişılerdır «llkoc'et m Mufettışı» unvanı ile goreve başiavan bu kışılere salt tdenetieyıcı» anlcmına gelen cmüfettıs» dıverreyız zıra bjnlonn ayrıca ve o81 norevı olan rehberlik gorevıermı de ıceren bır ünvan gereVhrtır Bu da konımco «Eğıtmen»den başkc bır sey ola moz Bır ıldekl EöıtTienler, (örne ğm Ankara'dakl eğıtmenlerdfn) vsteri kadar sayıda dısıp lın soruşturmosı lcin ayrıldık Garsona fiks menü,, derseniz, kendinizi sahneye alabildiğine uzak bir duvarın diblnde buiursunuz INCELEME ARASTIRAM • DÜNYANIN EN PAHALI EĞLENCE YERÎ OLARAK BİLÎNEN PARİS'TEKl ÜNLÜ LİDO GAZİNOSU BÎLE, YERLÎ GAZÎNOLARIMIZ YANINDA «UCUZ» KALIYOR. OKULLARDA KİTAPLIK GERÇEĞİ I BÜYÜKBİR BOŞLUĞU I YANSITIYOR K ltaplık deylnce üzertnd» şöyle bır durup duşünmell Ben burada okul kıtaplıkları uzerınde durmak ıstıyorjm Bunca yılkır geçtığl halde llkoku'dan lıse ve dengl okullara dek cocuklarla gencierımlzin kıtaplık sorunları cozumlenmemlştır. Bu alandakı acı gerçeği yansıtocok olursok buyuk bır boşluk ıclnde olduğumuzu görüruz. Bu oyle blr boşluk kl yetışmekte olan genclıği kultür, sanat dünyasından yoksun bırakryor. Bundan oncekl yıllarda llk, orta lıselere llgill bakanlıkca göndenlen kıtaplar ya onlann duzeylerlne aykırı, ya da uyuşturucu. uyutucu nltelıktedır. Bakın blr örnek vereylm: Bulundufluffl llin ortaokullarının kıtaplıklarında coğunlukla klaslkler. meslekl konuda yapıtlar. bazı ansıklopedıler yer almaktodır. Ortaokul öğrencısi olsa olsa burada ansiklopedllerden yorarlanma olanağını bulacaktır. Klaslkler ağır gellr onlara Ellerine alsalar da coğunu o^umadan bırakırlar. Llse öğrencllert icln blle coğu kere bu gerçeklerle karşılaşırız. Değindığım okullordakl kıtaplıkiar ancak oğrefmenlen ılgılendirır llgılendırır dedıys&m yuzde yetmış yüzde seksen eksıklığiyle Oğretmenierın coğu okuldakl kıtaplıklarla ılışkl kurmaz Elbet bunun târlu nedenlorı var Bır kez onlara daha oncekl yıllorda okuma olışkanlığı verilmemıştır Bu alışkanlığı edınenler azdır. Ikınclsl ekonomık koşullor altındaki bunalımların etkısl, ücüncusu ders snatleriyle yazılı kâğıtlannın cokluğu. Vs başka nedenler... Değınmiş olduğum okul kltaplıkları oğrencıler adına kurulduğuna göre yarardan uzak kalarak kendi yalnızlıklarna görpulmüşlerdır. Bundan oncekı *iukumetler bu onemlı konuya gereğınce eğılnnemışler. Gönderilen sanat yapıtlarının cokluğu bağnaz duşuncenın kötu ürunlerı olmuştur. Coğımız ve .gunümüz yazarlarından öğrencinın okumasında yararlı olacak şıir. roman, öyku, deneme, tlyatro. bılimsel, kuiturel calışma urunlerl ve obür yâzı türlerıne yer verılmemes cok acı! Oysa b j alandakı yerll. yabancı eserlerln yetkıll bır kurulca secilmesı ne kadar yerlnda olurdu Yapmamışiar Belki de öğrencılerımizm okumayo bağlanmaları onlara gerçekleri göstereceğlnden olmuştur bunlar. Tutarsızlığın. boşluğun en kötüsu budur demek yerinde olur Öğrencl okumayacak. görmeyecek duşünmeyecek, insancıl görüşlerden ayn düşecek, onlar da bundan yarar umacaklar. Ulus adına sürdürülen buyuk kötüluklerden bıri de budur. Salt ders kltaplarındakı konuları bilmek. ezberlemek yeter mı? Bız bu yüzden halktan. Insandan soyutlananları. dar görüşlerie yanlışlıklara sürüklenenlerl cok gördük. Görüyoruz da... Ştvk«t YÜCEL Gectığlmlz yazın ortalarında Turlzm v« Tonıtma Bakanı Alev Coşkun, istanbul'un gazıno krallorına «rest» ceklyor ve «ya flk« fiyatlon uygular«ınız ya da...» dıye sozlerınl tamamlıyordu Bir gazetecl «Slzln dedlklerinlze uymazlarsa ne olurîı diye sorunca da şu karşılığı verıyordu. «Yosaların elverdlğl olcude peşlerlnl bırakmayız. Müfettlşlerle bırakmayız. mallyecîlerle bırakmayız.» «Mufettişler ve mallyecller» sözü nedense epey etkılı oluyor ve cgazino kralları» o gunden bu yana tıks menu'yu kesınlıkle uyguluyorlar. Aynı toplantıda Bakan'm dedığı gıbi «bir tabak yemek ylylp, yanm şlşe rakı Içon vatondaş ne ödeyeceğinl» artık bıhyor. «Ama flks tarlfenln dı»ında yer«e onu da kendisi biliyor.» «Fiks menü» olcyı gazlnolarda eöyle yaşanıyor bu günierde: Kapıda yabancı blr ulkenın generallerl gıbi glyinmış. omuzlaıı, pusküllü apoletlerle kaplanmış. göğsü bayraklar ve modalyalarla süslu Irl yarı bir adam karşılıyor sızl. lcen gırdikten sonra, kapının hemen yaıında dlzılmış garsonlardan bıri yaklaşıp, kend'slnl takıp etmenlzi istlyor. Beraberce yüruyorsunuz. Salonun ortalarına vardığınızda garson kulağınıza eğılip kıborca soruyor «Flks menu mu, alakart mı?» Bu soruya «flks menu» yanıtını verdiğlnizde gazınonun ona caddesi denebllecek olan vol orada bıtlyor slzln ıcm. Hemen ora yollara sapıp. sohneden alabildığine uzaklaşıyor, bır duvarın diblne yerîeştıkten sonra, yonınızda blr durbün getlrmedığınıze hayıfianıyorsunuz. Yarım saat Icınde masalor doluyor. ö n masolarda genellıkle şışmanca, gömleklertnln yakaları bel'erine kadar acık, bu acıklığı altın bir zıncirin ucunda, ceşıtli madalyonların kapattığı kışıler oturuyor Masaya oturduktan sonra da garsonlarla teker teker opuşuyorlar önce fasıl heyetl cıkıyor sahneye ve alabıldiğınce acılmış hoporlörlerle Insanı serseme cevlriyor. Fasıl sona erdığlnde, gazinonun dışında çalınan otomobil kornalan bıle size «tatlı blr müzlk» gıbl gellyor. Sahnede ünlu blr erkek şarkıcı var şımdl. Programma başlarken «Mebzul miktarda alkollü sarfcılor» söyleyeceğını belırtıyor ve bu Bozunü tutuyor . Salt şarkıların değıl, kendısinin de aynı ölcüde alkollü olduğu ılk bakışta anlaşılabıliyor. Bu orada servis yenıden başlıyor. Bu kez tabağınıza konan blr kızarmış patlıcan dılimldır Patlıcan dılıminl getiren garsonun arkasında, elindekı kabı, lcinde cok kıyrretli blr madde varmış gıbı tiolaştıran, Iklnci blr garson da yarım kcşık yoğurt dokuyor pctlıcanın ustune. «55 bin yeter mi?» Ve sıra assolıste gelıyor Kadın sanotcı alkol duvarını aşmak uzere okjn seyircllerı lylce coşturuyor Şarkılarını önce sıyah, sonra beyaz, sonra sarı elbıselerını gryerek so/lüyor. Gıysılerın örtemedığı kısımlorı ıse, Topkapı Sarayının Hazine dalreslyle kıyaslanabılecek bollukta pırıltılı taşlar suslu/or. Assolist. şarkıların bazı bolumlerhı izleylcllere de soyletıyor ve son derece beğenıyor bu Işl Şöyle demekten kendlnı alamıyor: «Vallahl benim kadar lyl söyluyorsunuz. Bari patrona söyllyeyim de, bu gecekl ucreti sizlnle paylaşalım. 53 bin llra hsplmize yeter ml?...» Fiks menü ücreti gezdığımlz gazınolann hepsınde tam 400 lira tutuyor. Ne fazla, ne eksık, «Alakart» yıyenlerln ise ne ödedıklerınl bllmlyorum, bunu bakanm da soyledığl gıbı, «ancak kendılerl biliyor». «Bir «fiks menü» olayı «Vur patlasın» Fiks menu olayı bu yönüyle Turlzm Bakanı İcln bır sorun olmaktan cıkmış gorunuyor. Ancak gazınolar, ülkenln hıc de lc acıcı olmayan görunümü karşısında, kucuk de olsa slmgesel blr «kanayan yara» durumunu sürduruyor. Sokoktaki vatandaş artan hayat pahalılığı ve şiddet olayları karşısında dehşete duşmuş bulunurken. buyuk kentlerımizde «vur patlasın, cal oynasın» eğlenen ve eğlendiren blr grubun varlığı peK de uyumlu bır manzara oluşturmuyor. Turistik gazino ve turistler Tunstık gazınolanmız, dünyanın, lcınde hiç turıst bulunmayan tek turistik kuruluşları olmak ozellığını uzun süredır koruyorlar 1950'lerde «turizm» sozu ılk orta/a cıktığı va gıderek yoygınlaştığı sırolarda, turıstlem eğlencesı ds duşunulmuş ve bazı koşu'ları taşıyan kuruluşlara «turistik belge» verılmesı kararlaştırılmıştır. Boylece bu yerler, verei beledıyelerın kontrolü dışına cıkarılr"iş va gazınonun sahıblne ıstedığı fıyatı uyguloma o.anağı sağlanmıştır Turıst dunyanın her yerinde en ucuz verl ve eğlenceyı ararken, ulkemızde bu yonetmel kten sonra «turistik» sozu «burada kazık atılır» onlamına gelrreye baş'a.nışt < Aslında bır kontrol vardır Örneğm Istanbul dakı 64 turistik kuruluş 3 Turizm Bakanlıgı görevlısı tarafından «sıkı blr şekllde» derotlenmektedır Ama «turistler gels'n» dı/s bır cok kolaylık sağlanan b j /erierde tjnstlerden, aayak zoruyla para alındığma bıle tanık olunmuştur Dunyadakı orneklerı l e kıyasıandığı zaman turistik gaz nolarımız paha'ılıkta bırıncı sırayı almaktadırlar Dunyının en pahalı eğleice yerı olaaK b lınei Parıs'teki unlu Lıdo gazmosunoa bıle. uluslararası copta sanatCıları ızlsmek kcrşılıgıida alınan ucret kışı basına gscede en yjksek 350 frank (2000 TL) d.r O/sa ıstarbui dakı bazı gazınolarda «faça maso» aer?T on sralarda bu pa r ava cıkobıien kısı ke"dını dünvanın en şansh kışılerı araSinda sa yabı'ır Bu masalcrda kıs> başıno 3 bın ira alışılmış bır paradır 10 bın Ira/a kaaar cıktığı da gorjimem s sey değndır Salt paha .ı k ,uzjrden değıl pğ amr3 ,onuncen ds tu'StK ^ıc bır vonu k n ' r n i ı 3 tır bu eğlence yerlennın Tek seslı rruz ğımız bosındcn îurıstlere bırnz cğır ve m«io'on gc rKen <en'e \.e para,'n ho< m o ; i ların zevkı g3'eğ1. gsrcek Turk muzığı ds gıdersk otTdjn ka kmış yerını oArap mu;lği meyhcne havası» korış mı yoz b r n u zık turu aimıştır Bo/lecs lahıracun un t Jtun lokantalara va/ı ması g oı bu v'oz n 1 zık en kalbır ı°tu goste'ilsr mı?ın baş ta'i edılm ştır YARIN SAN4TCILAR VE PATRONLAR ZARAP.INA CALIŞIYOR! | I Zafer GENÇAYDIN = İstanbul'da "Mahalli Yurtlar,, ilk kez denetleniyor | ıllardan bert, her tür denetımden uzak kalan ve yasal durumları tartışılan, özel ıdarelere bağlı mahalli öğ Uvertür sanatçı Fasıldan sonra sahneye cıkan orkestra bır girlş parcası calarken, ilk sanatcı takdım edılıyor. Söylendığıne göre «sevllen» b,r sanatcıdır bu Hızlı bir müzıkle blrlıkte «sevllen sanatçı» sahnerın ortasındakl kaP'dan fırlıyor. Bıraktığı llk Izlenım denıze gıderken fıkır değlştlrıp. bıklnlsinın ustüne bır gecelık geclrerek şarkı soylemeye getmış bır kışl olduğu. Ses açısından Ise televızyona falan cıkmazsa «unlü» olması olanaksız gıb' gorünüvor Bu arada yemek ssrvıslnin llk hazıriıkları başlı\or. Bır tabak dolusu ekmek gelıyor masaya once Ardından ısmarlad'ğınız ıckı Sonra garsonların «meze tabağı» dedıklerl bır tabak konuyor onunune Burcc'aki «meze» S07Ü bıraz fazladan kullanılmış gıbl gelıyor insana Salt «tabak» demek daha doğru olsa gerek. Çünku üstünde haşlanmış blr yu murtanın yarısı bır salatalığın dörtte bırın^n yarısı, dörtte bır domates, yarısı koporılmış bır bıber parcası ve incelığınden plastık tabağın üstundekı motıflerl bıle gösteren bır dılım salam var Y rencl yurtlon llk kez denetlenmeye başlanmıştır. Yasa ve yönetmelıklere gore. Mıllî Eğltim Bakanlığınca de netleme hakkı bulunan ve buyuk ölcude sılahlı sıyasi eylemlerın yuvalanma merkezlerı halıne getırilmış olon rnahalıı yurt lar, bugüne kadar hicbır şekllde denetlenememış, bunlardon bazı'arı ile ılgılı kapatma korarları bıle gercekleştırılememıştır. Ekonomık acıdan adını taşıdıkları llın mahalli, resmı kurumlarınca cözel idoreler, beledıyeler» tarafından fınanse edılen bu yurtlarda yonetım sozde bu yurtlara bağlı derneklerde yapılan 6ecımler sonucun da sağlanmakta. cncak pek coğunda bu secımler yıllardır demokratık işlevını yıtırmış bulunmaktadır. Bu yurtlan fııll işgal altında tutan yönetımler, yıllardır her tür denetımden uzok. kurallar dışı oğrencı borındırarak, hatta oğrencı olmayanları bu yurt larda tutarak, soz konusu bınaları, özellıkle komandolar icin sıyasi sılahlı karargâhlar durumuna getırmışlerdır. Bu nedenle de Istanbul Mıllî Eğıtım Mudurluğü'nun ilk kez yasaların verdığı yetkıye dayanarak başlattığı denetım. şıddetlı tepkıye yol ocmış denet ı r rdekı gorevlıter. yurtlara gıtt klerınde ceşitlı baskı ve tehd tlerle karşılaşrrtışlardır Yurt ların buyuk coğunluğunda komandoların yasa dışı ışgallerl gercekleştırmış olduklarının sap tandığı denetımlerın sonucları bır rapor halınde hazırlanacak, bu ropora gore Işleme gecılecektır. ÜNİVERSİTE SINAVLARl YAKLAŞIYOR ,um yüksek oğrenim kurumlarını kapsıyacağı bıldırılen üniversıtelerI arası gırış sınavı ile flgllı formlar bugunlerde llgill lıse ve dengı okullaro dağıtılmaya başlanmışt r. oğrencıler bu formları 50 llra karşılığında alabıleceklerdlr. USYM Başkanı Prof. Altan Gunalp, bu yılki 6inavlara yaklaşık 400 bın oğrencının katılmasın n beklendiğinl, oârencılerın ancak onda bırının merkezı yerleştırme ile üniversltelere alınacağını söylemiştır. 519 şubat tarıhleri arasında yapılacak kayıtlordan sonra. 15 hazıranda sınavın gercekleştirileceğınl bıldıren Günalp. bu yıl sınav sıstemmde herhangi bır değışıklığın soz konusu olmadığ nı sövlemlştır Bu yılkl sınov değerlendirmesinde. merkezı yerleştlrme sıstemıne yuksek öğretmen okulları lle eğltim ensftüleri de kotılmıştır. Ulaşım güclüklerl göz önune alınarak gecen yıl 23 merkezde yapılan sınavların bu yıl 35 merkezde gercekleştırllmesl programlanmaktadır. DERSLERDE TÜRKÇE UNUTULUYOR üm derslerin temelınde onadıl vardır kuşkusuz Anadılı bılmek, oğrerıml kolaylaştırır. Bu bakımdan. okullarımızda Türkce/Edebıyat derslerına yeterınce onem vermek gerekır Mademkı öbur derslerın oğretımı de Turkcedır, o halde onlarda da Turkceye Turkcenın kurallarına eksiksız uyulmak bır zorunluk clmalıdır Ortaokul son sınıfına gıden kızım ten bılgısı odevını yazıp masanın üstüne koymuş Bır bakayım dedım Baktım, ne yazım ne de noktalama var. Kırmızı kalsmle uzerınde duzeltmeler yaptım Kendısıne de bır şey soylemedım Akşam cantasına koymak ıcın gıttığmde gormüş olacak ki, bır hayli kızgın ve kırgın tNıye yapt n bunu 7 » dıye bıraz da yuksek sesle uzun'usur.u belırttı Ben yazım kurallarının onem ve ge^eklılığını acıklayarak yatışt.ımaga calıŞırKen o bıraen sozumu keserek «Soba bu Tu kce değll, ten bılgısı odevı» demıstı Türkce Edeblyat oğretrrenı olmayaniaı nedenss yalnızco öğrencinın <end de^s'erıne ılışkin soru,arı doğru yanıtlcrrıolcrını amaclamakta. otesıne karışmamaktodırlar Hurrem AKDENİZ I: I Bir de sesi olsa Bır halk rruzığı sanatcısı ve bir yaboncı topluluktan sonra seyircilere «beyaz perdemlzin kraliçesi» olarak tanıtılan ses sonatCiSı sahneye cıkıyor. Filmlerınden tanıdığınız bu sanatcının bır de sesl olsa. ses sanatcısı olması ıçin hıc bir eksıği olmadığını goruyorsunuz. Içındekılerın bır kac dakıkada tukendığl «meze taboğı» bu sırada önunuzden alınıyor. Yenne yenı Î3ir tobak konuvor ve bundan sonra servs «arolıksızi suruyor Ya^laşık her yarım saat, ya oa 45 dckıkcda b r garson e'ınde koca.nan bır tepsıyle gedo onunuze bır şey bırakıyor lık bıroktıjı şs/ i ne olduöunu arlamok ıcın benım gozluk'erı ml tokmam gerekıyor Gozluk5U7İer dona yakmdan ıncelemek gpreğır.ı auyuyorlar Kı. cuk boy bır posta p^ u ouyukıuğundekı /ıye ceğın borek o'duğunj anlayınca kuck'"'ğjne deâıl bir boreğın bu kadar kucuk na c ı' kesılebıldığıne şaşıyorsunuz. II Türk müziği mi? ! II l J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle