16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
A LT I CUMHURİYET 16 AĞUSTOS 1978 ^Cumhuriyet 16.8.1978 Sultan Ahmet Camii, rengini yitiriyor Atillâ DORSAY Bütün mekteplerde yenî Türk harfleri okutulacak Yeni Türk harflerinîn sjratle tamimi icin b'r komisyon kuruimuştur. Bu ko misyon Vali Vekıli ve Şehremini Muhittin Bevle Cumhuriyet Holk Fırkası müfettı$i İsîanbul Mebusu Hokkı Şinasl Paşa, Maarif Eminl Fahir ve Maarif Müdürü Haydar beylerden mürekkeptir. Komisyon dün sabah ilk toplantısım yapmış, bu toplontıdo yeni harflerın tamimi icin evvelâ muallim yetiştirilmesine karar verilmiştir. Bunun icın tedrisat mü'ettişlerine muollim mektebinde b*r kurs ocılacaktır. Bu sebspten mekteplerin esasen havaların da sıcok gittiğl icin bir ay teahhurla acılması munasip görülmektedir. Bu takdirde o zamano kadar meclisten kanun cıkanlacak ve mekteplerde yeni harflerle tedrisato başlanacaktır, İlk tedrisat müfettişlerl kazalara ve köylere giderek buralardaki muallimlere yeni harfleri öğreteceklerdir. Ankaro Türk Ocağındo Latin alfabesıni ocaklılara öğretmek üzere bir kurs acılmıştır. Başvekâletce Relsicumhur Hazretlerine tasdık icın gönderüecek kararnameler;n Latin hurufatı ile yazılmosı düşunülmektedir. Dün Ocuncü Cezo Mohkemeslnde Nudıye Hüseyin hanım tarafından Peyomı Sofo Bey aleyhine acılan intihal davasının rüiyetine başlanmıştır. Nudiye Homm istidasında «Cabuk oğreten elıfbe»nin Peyami Safo Bey tarafındon yazılan «Cumhuriyet mekteplarinin eiifbesi> kitabındo intihal edildiğinl söylemekte ve 8500 liro tazminat tstemektedir. Nudiye Hanım vekıl tutacağını söyleyerek davo başka güne bırakılmıştır. Buna karşılık Peyomı Safa Bey de Nudiye Hanım aleyhine mukabii bir dava acmıştır. Her iki davamn birleştirileceği samlmoktadır. Bundan başka bir rie Resımli Ay mecrnuası sahibi gazeteci arkadaşianmızdan M. Zekenyo Bey gazetelerde ısrihbarat ışleri ile meşgul olan orkodaşlor hakkındo bir yazı vazmış ve bu yazıda istihbarat işlerinin loyiki i!e yopılmadığını, haberleri bırbTlerinden aldıklarını yazmış ve bu Inflall muclp olmuştur. Matbuat Cemlyetl Haysiyet Dıvanı dün topianarak bu hadlseyl tetkik etmıştir. Netice yazının mesleki tesanüdü bakımından daha saygılı bir lisonla yazılmosının kabil olocağıno ittifaklo karar vermiştir ve bir tebüğ yoyınlamıştır. Süratle tamim: Cabuk genellik kazanması Şehr»minl: Belediye Başkonı Müfettlş: Denetleyici Muallim mekiebl: Öğretrren okulu Teahhür: Erteleme Münosip: Uygun İntihal: Başkasının eserini kendl eseri diye göstermek Rülyyet: Görülmek Mukabii: Karşılık İstlhborat: Haber olma İnfial: Gücemklık. kırgınlık Matbuat: Bnsm Tesanüt: Dayanışma İttifak: Oy birliği. I RENGİ İLE ULUSLARARASI ÜN YAPAN 'MAVİ CAMİ,, BUNDAN BÖYLE ARTIK "GRİ CAMİ,, OLACAK stanbul'un en ünlü tunstik" zıyaret yerlennden, Osmantı Sultan Ahmet Camiinde süren onanm çahşmalanndan bir görünüm "ÇAĞDAŞ TÜRK RESSAMLARI SERGÎSİ,, BİR BELGESEL NİTELİK TAŞIMA AMACINI GÜDÜYOR • Fikret Muallâ'dan Necdet Kalay'a kadar resmimizin genel görünümü vcriliyor. gorulebılıyor Sergıdekı sanalcıiaıöan Nuri İyem (19151 tabıoicrındc Anadolu kadınndan portrelerı, Neşet Günal !1923» buyuk boy yag'ıboya duJS.niemeler'nde dramotik ve poütik öğeleri işlemektfi. o:e yandan Neveser (1953) • Nevbahar (1952) ıkilisinin pencere. Göreme. pazar yerı çrafiklernde fctograli2m;n etkisi gozlenebilmektedir. Mehmet Pesen'ds (1923) ise bır minyatur tcdı sezıliyor. Orhan Peker M927 1975) c!a!ia cck a! VF kedî komDOTis.onlormı yansıtmış. Bedri Rahmi"r;ir, (1911 1975) • Bovocı» ve «Ulu Cmor». Cihat Burak'ın (1915) «Aynaya Baknn Genc Kız» adlı yapıtlon sergideki otekı örneklemeier. Fikret Muallâ dan bir örnek... sprgı Orhan Peker. Fikret Muallâ ve Bedrl Rohml Eyupoglu dışında. vasG,on ressamlanmızın yapıtlarındon oluşmaktadır. Sergının bır ozellıği de değışik kuşakta sanatcıların tcblolarını. bırbirinden fcrkiı persfektıf ve komoozisyon anlayışı ıcinde bicim ve özce de ayrı olarak gercekleştirmeleri. «Coğdaş Turk Ressamları Sergısi» bu nıtelığıyle b:r belgesel büiurluğunu ortaya koyuyor. FİKRET MUALL DAN NEVESER'E... Daha cok .'CĞIıboya, ama bunun yanı sıro akrllık calışmalarının da görülduğu «Coğdos Turk Ppssomlnrı Sergisnnde Fikret Muallâ'nın (1904İ967İ ba'< eîkıiı guoş colışmalanna yer verıliyor. Aynco Burhan Doğancay'm (19231 so/ut bir akriliğı, Burhan Uygur'un (1940> altı fcrtastik düzenlemesi iln Hu*eyin Bltişlk'in (1923ı kırsal bölgeden insan figürlerl Sergının bır bolu^nunde de Turk resmınin öneml' bir yerıni tutcın noif ressamicrın rolışmalorı bıılunuyor: Köylu Ressam Hüseyin Yiıce'mı peyza;ı île Sevim İnoltong'un (1934) Ege kıyılcrı gez'Sinde gercekleştird'ğı cBodrum Evu ılgınc b;r bırlıktelık oiusturuyor. Sergide yer oian oteki onemli scnatçılar do Necdet Kalay (1932!. Nurulloh Berk (1906) ve Nedim Gunsür'düı (1924). mımarisının başyapıtı. Sedef kâr Mehmet Ağo'nın dunyaca tanınmış eseri Sultan Ahmet Camii, bugunlerde renk değiştirıyor. Camide bır suredir suregelen onarım calışmaları sonucu, iceri girer girmez gozynuzu alan o koyu mavi rengın egemen olduğu boyaiar kazınıyor; yerine aynı motiflen iceren. ancak cok daho açık bir mavinin, neredeyse griye colan bir mavinin kendinı duyurduğu bir susleme getiriliyor. Camiın bır bolümü şimdiden iyice acık laşmış durumda. yakında türnu aynı grimsı acık movıye burunecek... Nıye yapılıyor bu değişiklik, boylesme unlu bır anı tın uluslararası ismını oluşturan rengı değıştirmeye kım karar verrmş? Bu konuda ilgilı k"işiıerle konuştuk. Anıtlar Yüksek Kurulu il&ilılerı, konunun kuruldan geçtiğinı, bu konuda olumlu bır karar alınmış olduğunu belirttiler. ancak konunun en yetküi uzmanı olorok Kültür Bakanlığı Eski Eserier ve Müzeler Genel Müdür lüğune bağlı olarak calışan İstanbul Rolove ve Anıtlar Şube Muduru Mirnar Husrev Taylan'la konuşmamı oğutlediler. Sqy:n Taylan. uzun bır suredır restorator mımar olarak calışıyor. restorasvon konularında ulkemızın en yetkiiı kışîierınden bırı olarak tanınıyor Sultan Ahmet restorasyonu uze rıne bize şunlan soyledi: « Sultan Ahmet surekll olorak bakım altında tuttuğumuz bolum bölüm onardığımız bir dev ycpıdır Bu seferkl çabanın hareket noktası da, binanın onarımıdır, renk değlştirmesl degil. Son yıllarda ic sıvalar s:k sık dökülüyordu. Tamlr gerekiycrdu. İskele kurduk. Bozulan suslemelerin raspası yapılıp ye niden boyanacaktı. Ancak calışırken. susleme işlerinin altından eski suslemeler çıkmağa başladı. Birçok yerde, kalem işi dediğimiz boyanın altından, «malakâri» denilen alçı kobartma tezyinat çıkmağa başladı. Devrine daha uygun, daha zengin bir tezyinat... Bunlann r»simlerini cektik, Anıtlar Yüksek Kuruluna gotürduk, uzmanlara danıştık. Bunlann canlandırılması ve bunlann eski, orijinal rsnginin ihya edilmesi göruşu ağır bastı. Aslında renk olarak da, motlf olarak da büyük bir fork yok. Yalnız, g«c don«m suslemeslnin (ki gecen yuzyıl ikinci yarısı olmolıdır) mavisl, cividi daha fazla olan bir mavi». «MAVİ CAr»İ» ÜNÜNDEN VAZGEÇMEK DOĞRU MU? Aslına, ozgun olanına donuş. kuşkusuz doğru bır dovranış. ancak camım, son bır yüzyıl ıcmde de olsa edmdığı bellı bır isım, bellı bır un var; Kolem işlerinin ve cmiierinın koyu mavısine dayanon. Bunu gozden cıkarmak doğru bır do'ranış mı? Bunu soruyorum sayın Taylana... < Bu tartısılablllr. Ancak bence, «Mavi Cami» Isml zattn suni bir islmdir. Bu gibi blnalar, İnsan yaşıyla ölcülecek eserler değildir. Bizler gidertz, bu blnalar ebediyen kalır. Yorın öbürgün Mavi Cami yakıstırması da belki unutulur, glder. Önemli olan binayı korumak, bunun için de ozgun olan süslemeyl ihya etmektir.» Binanın kolem işieri yanındo, yapıyla ilgıli onarımı da vâr. Altı minaresinm bazıları, ihota duvarları, şadırvan avlusu da yer yer onarılacak. Bu onarımın tumünü yüklenen müteohhit Yalcın Barshan'la konuşuyorum Daho önce bu tür işler yuklenmış, 1015 yıl önce Sülev manıye Camıı nın restorasyonunda da caiışmış Barshan... Şoyle dıyor: « Calışmaya başladığımredan beri birçok yerde isim vs imzalaro raslıyoruz, Bir yarımkubbede hicri 1281 tarihlnl, bir diğerinde 2 Ermeni ustanın imzasını bulduk. Yakm tarihte yapılan restorasyonda, anlaşılan kaliflye usto kıtlığı varmı?. Onun için susleme pek başanlı olmamış. Bazı pencereler tuğla duvarla örülmüş. Onlan beJkl de açacağız. 1213 kalemkör ustamız çalışıyor. 3 değişik dönemdeki işlerden biz en eski olanını, yani ozgun olanını örnek alıyor, diğer bölümleri de ono göre tamamlıyoruz. Zaten çamiin asıl maviüği, çinilerinden geliyor. Onun için, bizim verdiğimiz daha açık movl, camiin adını değiştirmez. Pencereleri onarırken. mihrap duvarının pencerelerıni örnek alıvoruz. Cünkü A.Y.K.'no göre. yalnız o pencereler ozgun olarök kalmış.» Peki. tüm bu calışma ne zoman bitecek? Yalcın Barshan, bunun belli olmadığını, birçok şeye bağlı olduğunu söylüyor. Evet. »Mavi Cami»yı daho yıllar boyu ıskeleier arasından seyredeceğiz. Üstelik sonunda. alıştığımız mavinin yerine daha soigun bır renkîe cıkacak karşıırıza... Hangisi daha lyi olacak? Bunu söylemek zor. Uzmanlara guvenmekten ve onların bu cok önemli anıdı, bize Sultan Ahmefin ve Sedefkâr'ır gozieriyle gormek olanağını sağlayacaklarına inanmaktan başka care yok.. • Toplu BULMACA 123456789 YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Bir bankanın kendi şubesi ya da başka bır bankaya. bır kimse icm octırdığı. miktarı beHi nesap. 2 Eski dilde ınutluluk, ongunluk. 3 Bir renk. • Korunması icin birine yo da bır yere DıroK:lan eşya. 4 itoiya'nın ün lü ovosı. 5 Bir nota. Bir kimseyi bir göreve getirme. tayin etme. 6 Sıkıntı cekmeden. yoruimadan yapılan Zorlu bir olay karşısındo organizmanın gösterdiğl tepkinin başlangıcındo belıren gücten düşürücü oiayiarın tümü. 7 Tamir etmek. 8 Bir nota. Kimi vemeklerin uzerine dökülen domates, baharat gibi seylerle yapılan terbiye. • Ter si bir şeyin esas tutulan yüzü. 9 Bir şeyi tomamlayan parca. yedek parca. sergi, ^sanatçılann biçim ve özdeki ayrılıklarını ortaya koyuyor. o!en Barazda 5 hazıron tarıhmde acılon «Cağdaş Turk Ressornian Sergısi» oğustos avı sonuno değın goruiebürnektedır. Önumüzdeki ayiarda Chicago, lllinois Stote'da yapılacak Medıtarrenee İmport Sano! Fuarı'na cağrı a!an Galeri Boraz'ın Amerika'ya gotüreceğı 6 SOLDAN SAĞA: 1 Eski dilde sinlrier. Fizyolojik nedenlerle hostanın duyma. anlama ve hareket yetılerinin tümünün ya do bir kısmının yitimiyle görülen dalgınlık aurumu. 2 Yabancı dilde kulağı rahatsız edecek şekilde. rahatsızlık vericl ses. 3 Eskl Mısır tanrılarından. • Korışık renkli. 4 Alım ya tia satım bakımmdan bir şeyin para olarak değeri, fiyat Tersl bir bayan adı. 5 Cayın renk ve koku bakımındon kıvcmı Tersi yaylarla donutılmış kerevet. 6 Soz dınleme. boyun eğme. Bır bayan adı. 7 Aşın sevgi ve bağlılık duygusu. 8 Bir bağlac. Tersl kemıkierin yuvarlak ucu. Sodyumun simgesi. 9 l e kerleklerl gevşek arazıde tutunmasını sağlayoeak b'cımde donotılmış motorlu b'r arac. Hoca Ali Rıza'yı anmaya hazır mıyız? Türkkava ATAOV ürk resminin ünlü adlanndan Ali Rıza Beyi 20 mart 1930da kaybetmiştik. 1980de aranuzdan ayrılışımn ellinci yılı dolacak! Soyadı yasası çıkmadan önce vefat ettiği icin dogdugu yerden öturü •Üsküdarlı» diye bilinen ve kırk yedi yıl ögretmenügi olduğu için de Hoca» lâkabıyla tanınan Ali Rıza Bey, öğren ciierinden Sayın Ord. Prof. Dr Süheyl A. Unver'in sö? leriyle yalnızca «başh başma bir okul sahibi» değil. yıüar önceki Istanbulu birçok semtleriyle. tıpkı Cezanne ın Aixen Provence'ı çizmesi gi bi, saptayarak bize miras bırakmış belgese! bir kaynaktır da. Şimdi Romen yurt taşı. Alman asıllı Hans Hermann'ın eski Sibiu (Sibiel) kentini bugün artık birer tarih belgesi niteliginde olan resimlerinde yaşatması gibi. Ali Rıza Bey de. günumuzde çoğu kayıplara kanş mış olan Çamlıca'da Kısıklı çeşmesi. Ayazma'da yazmahane. İnadiye kahvesi. Cskü dar'da Fıstıkh okulu, Beykoz çayınnm ilersinde sel yıkmadan önceki Taşköpru, Akbıyık sebili. Hacıpaşa ha mamı. Beyazıt'ta Vakıf odası. İbrahim Ağa Mahallesi. İncirköyü'nde Sahip Molla yalısı ve daha yüzlerce. binlerce resm: bırakmış. günluk yaşarnın çeşitü konulannı diyeliıru bir kahvehanede ocaklan. sıcak su güğuır.lerini, şeker kutularını. cezveleri. kahve değirtnenlerini, takım dolaplannı, kahve soğu tuculannı. nargileleri, su küplerini. rnaşrapalan. fincanları. tabaklan ve (eklemeye gerek yok) kahvehane insanlarını hiçbir aynnt:yı ihmal etnneden çizmişti. T DÜNKÜ BULMACANIN CÖZÜMÜ: SOLDAN SAĞA: 1 Ab. Homosl. 2 Raşitizm. 3 En, Llra. 4 Odak. Arko. 5 Mı. Slov. 6 Erat. Ya ma. 7 Tan. Temel. 8 Ki. • Dor. 9 Elastiki. YUKARIDAN A$AĞIYA: 1 Areometre. 2 Bandırmo. 3 Anka. 4 Hilkat. İs. 5 Ati. 6 Mirasyedi. 7 Azarlomak. 8 Sm. Komerl. 9 Kaval. Ölümünün 50. yılına yaklaşırken O'nun yapıtlarını bir araya toplamalıyız. Ayrıca içte ve dışta kapsamlı bir tanıtma programı hazırlanmalıdır. R«simlcri belgesel bir kaynak olan Hoca Ali Rıza.. ' ? ysbancı dilde yaymlar da • hazırlanmalıdır. Saym Ünver. Rıza Bey hakkında gene genel bir kitap ile onun Çamlıca desenlerini biraraya getiren ikinci bır yayını hazırlamaktadır. Bunlara baska Türkçe yayınlar eklenmeli ve yabancı dilde ozellikle Ali Rıza Bey ve ögrenci çevresini eksen alan ve böylece Rıza Bey Oku!unu tanıtan yayınlar da yapılmalıdır. Yalnız Üskudarlı Cevat gibileri degil. Dr. Hikmet örneği. adı az işitilmiş olan yetenekli öğrencileri de vardır. Ozellikle Dr. Hikmet dikkatle incelenmesi gereken, çok yönlü bir kişiy miş. Hatta. onun ikinci oğlu Vâil de. çok genç yaşta kaybettigimiz büyük bir yetenekti. Bu vesileyle. Feyhaman Duranın Rıza Bey portrosinden. hatta birkaç tablosundan pul yapılması, gidorek bu pul sergisine Dr. Hikmet, Cevat ve Osman Asaf gibilerinden de birer pul eklenmesi Türk halkmı kendi değerleri içinde yaşatmak sribi snlamlı bir kültür hizmetidir. SINEMA BEYOGLU DÜNYA (49 01 66) A.htapot R. i. EMEK (44 84 39) 1 Beş Vahş' Adam 2 İnfılak R. I FİTAŞ (49 01 66) 1 Se visTiek Gn?e Sev 2 Büyjk Kavga R. T. İNCI (4C 45 95) 1 Baldız K. Inanır 2 Kcplan P e n c " ! R. LAI.E (44 35 95) 1 Dep retr. T Sora. 2 Zeyno H Kocvğit R. SİNEPOP (44 24 22) Mer haba BebeâTi R. T. SİTE (47 69 47) 1 Harpte Seks 2 Tanrıların Debseii R. i. ŞAN (40 67 92) 1 Sarhoş Ö. Sersngiı 2 Ya şamak Guzel Şey T. Yığı? R. YENİMEUK (44 42 89) 1 Sıcak Sıcak 2 Ölümün Beş Parrnağı R. İ. AKSARAY HAKAN (23 42 33) 1 insan Avcısı C. Arkın Z Meraklı Köfteci K. Sunal NİLGÜN (21 11 60) 1 İnson Avcısı C. Arkın 2 Bır Arayo Gelemeyiz O Gencebay R. YILDIZ (21 11 37) 1 Ikl Cılgm Serseri 2 Hızmet Ci Ded'ğin R. T. KADIKÖY ATLANTİK (55 43 70) Gökier Yanıyor R. T. KENT (36 96 12) 1 ln tikcm 2 Tom ve Jery Fes'ivoü (2. Kısım) OCAK (36 37 71) 1 Ko ro Bela ? Vampirlerin Gecesı R. T. SÜREYYA (36 06 82) 1 Trende Tecovüz 2 Kol5uz Kahramanın İntikamı R. !. ÜSKÜDAR (33 24 75) 1 Kamcıt' Kadm A. Okay 2 Mavi Mercedes B. Erdeniz R. ve titiz bir belgeci olarak, Turk İstanbul'u bakmaya do yulmaz güzel bir kadın gibi sunar. Aynca, resmi sevdirmekle Türk sanat tarihinde bu yüzden de yeri olan yuce bir değerdir. Onun elli yıl önceki üslubunu bugün tutmayanlar bile Ali Rıza Beyin kişiliğini ve çabasını be ğenmekle kendi gelişmelerine yol açan aşamalan yadsımadıklannı bilmelidirler. Oğreten ressam oiarak ancak birkaç ismin bulunduğu bir ortamda kendi anlayışında çizmiş ve pek çok öğrenci yetiştirmişti. Işte. herbin sonra Türk sanatına buyük emekler verecek olan Uskü darh Cevat. Dr. Hikme' Hamdi. Osman Asaf Anf Müfit. Sami Yetik. Süheyi Ünver, Ceîâl Esat... Rıza Bey emekli olduktsn sonra da. insanüstü bır şev'.; ve çabayla çalışmış, yaşhlı gında yaşama gücünü bu ça lışmasında ve hocalığında bulmuştur. Çeşitli koleksıyonlardaki yapıtlan bir araya gelse bir yanda sabn bir yanda üretkenüği insanı şaşırtır. Bu çabanın bıt benzerini Mısır'ın ünlü ressamı Seyfettin Vanlı'da ve bir de Hans Hermannda görmüştüm. Rıza Beyin tum yapıtlaru Türkiye'ye miras kalmış büyük bir hazinedir. Orüara gereken degen vermekle saygı borcumuzu ödemek zorundayız. Işte. burada, başta Kültür Bakanhğı olmak üzere, tum ilgililere .:evkli görevler düşüyor. Bu yazının amacı da resme henüz el gtmamış görünen Ivültür Bakanhğma bu gö*^vi ve ellinci yıldönümünün kapı ardmda oldujrunu hatırlatmaktır. Ali Rıza Bey için, daha fazla vakit kaybetmeden içte ve dışta kapsamlı bir tanıtma programı hazırlanmalıdır. Onun bazı resmi kuruluşlarda ve özel koleksiyonlarda resirrtleri vardır. Bunlardan resmileri Ankarada Millî Kütüphane ve Türk Tarih Kurumu. İstanbulda da Süleymaniye Kütüphanesi ve Cerrahpaşa Tıp Tarıhi Enstitüsü dür. Pek çok kim^ede de resim ve belgeler '•ar. Bunlann başında herhalde oğlu Nâsır Çızer ve kardeşleri. Say;n Fuat Şemsi gibi dostlan ve Sayın Unver gibi os;r?ncıîer: gflir. Bir kısım dostlarından oniarın cocuklarma ve yakınlanna da emanetler kalmıştır. Diyelim. arkadaşı ve ögrencisı Dr. Hikmefin oğîu Yüksek Müh. Hamdi Barkının TURK DONANMA VAKFINA YAPACAĞINIZ YARDIMLARLA BU HEDEFE ULAŞABÎLİRÎZ. Ali Rıza Beyin vefatmdsn biraz sonra. «Istanbu! ve Bcğaziçi ressamı diye biyografisini resimli olarak hazırla yıp İstanbul Belediyesine bas tıran Sayın Ünver. 1949'da «Ressam Ali Rıza kitab;nı yayınlamış. onsekiz yu sonra da, Ali Rıza Beyin çizdiklerine göre. «Kahvehaneleritniz ve Eşyası» adh çahşmasını bize kazandırmıştı. Ressam Rıza, usta bir sanatçı onun akrabası CTurizm Bakanlığırun enerjik mudürlerinden) Sayın Yener Boranın evlerinde Ali Rıza Bey tablolan gördum. Ve tabii Kemâl Erhan koleksiyonu cok zengindır. Sabahattin Ergi'de de iki tablo, üç desen vardır. Geri kalanlan iriü ufaklı dağılmıştır. Hoca yaptiklarının çogunu armağan etmiştir. Sevrnediği şey, para içir. resim yapmak mış. Bundan ötürü. ??tnanında armagan edilmis resimlerin. şahsen tanımadıgım bazı mirascılarca bir kazanc vesilesi sayılması herhalde çok yanhşUr. Rıza Bey bütün Türkiyenin hatta tüm sanat dünyasınındır. Zamanında para ödennıeden ahnmıs olan resimlere birer kazanç kaynağı gibi bakılması dogru olmaz. Nitekim. hocanın yakın dostu Sayın Unver. elindeki'erin hemen hemen hepsini Türk Tarih Kurumu i!e Süleymaniye Ku tüphanesi ae vermiştır. Ankara'da Milli Kütüphane'dekiler bakımiı durumda değildir, Bunlann hepsinin İstanbulda ve Ankara'da ellinci yılda sergilenmeleri ve yurttaşlarımıza Aii R:za Ho cayı tanıma ve sevrne olinağınm veri'mesi şarttır. Rıza Beyi tanıtaa Türkçe MANİSA MÜZESİ 2 MİLYON LİRAYA ONARILACAK MANİSA (Cumhuriyet Ege Bürosul Vakıflar Genel Mu düriüğünün Monlsa Müzesini 2 milyon hroya onaracoğı acık lanmıştır. Vilâyet Basın Burosu tarafından yapılan acıklamaya göre 5 yıl önce yapılcn onarımdan bu yana işlem görmeyen Manisa Müzesi. Vakıfîar Genel Müdürlüğünce onarılacaktır. Onanm işlemlerinin bu yı! icın de başlatılacağı bildirilen ocık icımada tum işlemlenn onümuz cleki yıj 3Onu crtaiarında bitinleceği belirtiimiştif. Acıklarr.ada ozetle şövle denmiştir: «Toplam 2 milyon liralık bir harcamayı gerektiren onanm işlemleri için butçeden bu yıl 500 bin liro oyrılmıştır. 1973 yı lında ise 1 milyon 500 bin lira lık bir ödenek daha ayrılarok müzenin düzenlenmesi gerçekleşecektir. Bu düzenleme yapılırken, yapının öz değerinln korunmosına özel bir önem verllecektir.»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle