19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÎKİ ürk Dıl Kurumu'nun XVI kurultayı dola yısıyle, dılımızın ozleştınımesı konusu ya zetelerde yenıden one cıktı. Bugun artık başarıya erdığını rahatlıkla söyleyebılecegırmz ozleştırme akımına, başta karşı koyanlar çıhmıştı, şımdı de var yapamazsınız edemezsınız dıyenler. Bunların ıcınde aydın, bılgın olanlar, bır dılın kendı kendıne, yavaş yavaş gelışeceğınl, bu gelısmeyı "iızlondırmanın hem yanlış, hem olanaksız oldugunu soyluyorlardı Konu uzun uzun tortısılmıştır Bugun kımın haklı, doğ ru yolda olduğu bellı Ozleştırmecler kazandı, dılımız kendını buldu Ancak ben de kac kez dılın tutucu nıtalığınden soz etmış, onun ancak bu yoldan gu numuzü gecmışe geleceğe baglayabılecegmı söyiemıştım Gerçekte de bır dılın başlıca karakterı. hem zaman ıcınde, hem de toplumdakı turlu katlar. kumeler arasında bıldırı ıletışım,riı sağlamaktır Boyle bır ış dogal kı surekııliK ıster, değışmeye gelmez. Öyle ıse yanlış mıydı ozleştırmecılık'' Hayır. yanlış degıldı Ancak oroya gelmeden once, dıllerm değıştırıleme/eceğı konusundakı cıddı bır goruşu ele alalım, bakalım o açıdan durumumuz nedır"? Amo bu r a cıkta soyleyıvereyım. Turkçecılığe eskıden ben karşı olanlar. bır dılın değıştırılemeyecegı konusunda boyle cıddı bır goruşten soz etme mışlerdı Onların yapmalorı gereken bu ışı bız yapalım. Başta Claude Levy Straus olmaK üzere, yapısalcı dıye bılınen duşunurler, oır dılın ınsan ıstencı ıle değıştırılemeyeceğmı söylem ş lerdır. Bızde yapısalcılıkla uğroşan bılgınlerden Berke Vardar. bır kıtabmdo buno kısaca aeğ.n mıştı. Bereket Turkçe'nın ozleştırılmesıne karşı olanlar, yapısalcılığı merak etmedlklerı ıcm, va pısalcı bılım adamlarını tanık gostererek karşı mızo cıkmadılor Ancak yapısalcılarda konunun ele almışı hıç de «dil değıştırılemez» bıcımınde bır kesınlemeyı ıcermemektedır Bızde bu ozgun bılımsel yontem ustune pek az yayın var dır onlardan bırı de Bırıkım dergisının 28'29 (1977) Yopısalcılık Özel Sayısı Bu sayıda cıkan bırbırınden ılgınç yazılar arasında bırl konumuza acıkco ışık tutan duşunlerı tşiemek'sdır. Emıle Benvenıste'ın Yusuf Alp'co Türkceye cevnlen yazısıdır bu Emıle Benvenışte bu yazı sının bır yerınde şoyle dıyor «Dıl ve toplum n sanlor ıçın bıllncsız gerceklıklerdır, her ıkısi de doğayı, deyım yerınde ıse doğal ortamı ve doğal anlatımı belırler. bundan başka turlu ta CUMHURİYET 14 TEMMÜZ 1&7 ' «J« almış, ondan sonra da ortılc Osmonlıca VuT lanmaktan butun bülun vaz gecmıştır Alaturko denılen müzık konusunda da benzerı davranışı gostermıştı Dılımızın ozleştırılmesi akımının Cumhunyet donemmde başlaması bır rastlantı ya da heves urunü değıldır, ulusallaşma sureci içınde dıl sorunu nasıl olsa başiayacaktı XVI Turk Dıl Kurultayında sayın Başbakan Ecevıt'ın halk dılı aydın dılı aynmının ortadan kalktıgını soylemekle gos'erdığı gıbı. dılımızın ozleştırılmesi akımı daha şımdıaen başarıya ermıştır ıDaha şımdıaen» dıyorum, cunku dılımızi guçlu bır felsefe bılım dılı dururrvjna getırmek ıcın aydınlaımızn buyuk cabalar harcamaları gerekıyor Halkla aydının anlaşması yeterlı sayılmamo'ı tlk omaçlordan bın >dı o. aydm halkın. koylunun dılınden sozcukler aldı halk da koylu de oydının tureîtıgı. yenıden yaptığı sozcuklerı benımsedı bundan sonra termınler aıanında yaratıcılıga buyuk fıız verılmelı kı, bır yandan dur./anın en yenı buluşlarını. duşunlerım kendı aılımızde ızleyebılelım bır yandan da boylesme zengınlesmış bır dılın yetıstıreceğı dunvo çapındakı bilgınlerımıze, duşunurlerımıze olanok saglamış olalım Yanlış ışler olmuvor mu Irc bu gıdış içınd e ' Olmaz clur mu1 Benım ozelhkle uzerınde durduğum bırını ornek olarak vereyım Yabancı sozcuklerı atarken kımı Turkce sozcuk ! erı de ortodan kaldınyoruz «Gecen hafta» sozu dururken (ondon bıktıK mı neuir') «gectığımız hafta» dıyoruz Yoktur Turkce de boyle bır soz «Bij hafto gecen hafta gelecek hafta» sozlerı butun gereksemelerı karsılar Sonra chottâ» karşılığı ortaya atılmış olan «gıderek» sozcüğunun «gıttıkces anlamında kullonılması da yanlıştır «Gıttıkçe^den nıcın vozgeçıyoruz. onun ıcın değıştırmeye kolkıyoruz anlayamıyorum «l^tem» sözcuğunun «ıstek» yerıne kullanılması da bu yan lış tutumun orneklennden bırı «Isterr» eskıden cırade» karsılıgı ortaya atılmıştı ıstenc» sozcuğu cırodeıyı karsılar olunca tıstem» de baska bır anlama. «talep» anlamma gelır oldu onu <ıstek» karşılığı kullanmamalıyız Bunun tersı kımı yabancı sozcuKİerı Turkce sanma bıçımınde gorunuyor Onun ıçın dılımızın ayırd edıcı 07ellıklerını okullorımızda daha temellı oğretmeye bakmalıyız TRTdekı coğu yanlış soylemeler, bu ozellıklerın bılınmemesınden. Okullorda Turkce sesbılgısı ayrı bır ders olarak verılse bunun cok yararını goruruz Turkçe'nın ses yopısını bılmeyen bırı, yanlışlardon kurtulamaz T OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Niçin Öldürdüler? Değişir mi, Değişmez mi? Melih Cevdet ANDAY sarlanamaz, yoklukları duşunulemez Her ıkısı de her zaman geçmışın bır kalıtıdırlar ve bu te mel duzeyde. dılın ışleyışınde ve toplumun pra tığınde, ne bırı ne de otekı ıcın bır boşlangıc tasarlanabılır Her ıkısı de ınsanların ıstemı ,le değıştırılemez » Okuyanı ılk ando şaşırton sozler bunlar! Emıle Benvenısle toplumların da dıllerın de de ğışmış degışmekte oldugunu bılmeyecek denlı gozu kapalı bır bılgın mıdtr kı boylesme safca sozlerı soyleyebılsın1 Devrımlerle nıce toplum değışmıştır torenle, oyle kı bır ulkede başarı lan toplumsal bır devrım, başka ulkelerın durumunu da değışıklığe uğratmıştır Ornek vermemıze gerek yok Dıllerın durunıuno gelınce, değerlı dıl bılgınımız sayın Agop Dılaçar'ın bu yıl basılan «Anadılı ılkelerı ve Turkıye dışındakı başlıca uygulamalar» adlı kıtabı, Batı dıllerınde gercekleştırllen ulusal dıl gelışmelerınl bır bır onumuze sermektedır Bu kıtabı meraklılara oğutlerım Bız konumuza donersek, yapısalcı Emıle Benvenışte. yukarıya aldığım sozıerınden sonra suregıderek şunları yazmaktadır «Insanların değıştığinı gorduklerı şey. değiştırebı'dıkl* rı şey. tarıh içınde gercekten değıştırdlklerl şey kurumlardır kıml zaman da ozeı bır toplumun tum bıclmidır. toplu ve bıreysel yaşamm koşuı ve doyonağı olan toplum tikesi değıldfr hıc bır zaman Aynı şekılde. dılde de değışen şey ınsanların değıştrebıleceklen şey sayıları artan bırbırlerının yerını alan ve her zaman ıçın b.lınclı olan adlandırmalardır, dılın temel sısiemı değıldlr hıc bır zaman » Bız de dılımızi değıştırmeye kalkmadık hic bır zoman, dılımızın kendı olması, kendı olarak guçlenmesı, ulusal nıtelıgı kazanması ıçın calış tık. butun batı dıllerınde bızden cok oncelerı yopılan bır ışı, halkın dılının yazın, bılım. felse fe dılı olması ışını başarCık Bız bızm olmayan, anadıhmız olmayan bır dılı degıstırdık yoksa cocuklarımızın koylu kentlı anolarınoan oğrsrdıklerp dılı degıl Bılgın Benvenıste'ın değıştırıle mez dedığı dıl budur Ayrıca yapısalcılar «Olamaz» deselerdı bu ısten vazgececek mıydlk'' Hoyır. Turk halkı toplumdan padışahlık. halıfe lık kurumlarını nasıl attıysa eskı yasaları bıra kıp nasıl yenı yasalar cıkardı ıse Turkceyi sarmış olon yabancı sozcuklerı, yabancı dıl kural larını da ovlece atacak bu sozcuklerın. kuralla rın yerıne kendı unutulmuş sozcuklerını koyacak. bunun yanı sıra da her dılde olduğu gıbı, Turk dılınde de olan ureme, tureme yetısını çalıştıracaktı Nıtekım oyle oldu Kaldı kı. yapısal cıların değıştınleneyeceğıni soyledıklerı şe/ «dılın temel sıstemı»dır Bız özleştırms etkıntığı ıle dılımızi kendı sıstemıne kavuşturmuş old'JK Yok, buradakı «sıstem» sozcuğu ıle Emıle Ben venıste her dılın ozel sıstemını degıl de gen=l olarak butun dıllerı kopsayan bır sıstemı soyluyorsa, oyle bır ışe kalkışmak gerçekte kımsenın gucunde değıidır cunku olanaksızdır Unutnayalım kı, Turkce dıl bılgısı dersleri okullara Cum hurıyet donernmde konmuştur Butün Osmanlı donemmde medreselerde okutulan dıl Arapca ıdı Tanzımot Edebıyatı Cedıde dılı ıle yetışmış. uzun sure soylevlerlnde demeçlerınde, konuşmalarında o dılı kullanan Ataturk, kendi ni aşma denılen o buyuk başarıyı gösterere*, dılım.zın ozleşmesı akımını koklu bır bıçımde M Şiir Bu... OKTAY AKBAL Sorun Ortadoâu Barısıdır Evet Hayir oplunsol bılımlerde metodoloıı Ile uğraşmış olan lar bılırler kı, bılım açısındon ılk onemlı adım herhangı bır sorunun daha ılk başında nasıl orlaya kondugu. nasıl formule edıldıgıdır Bu altın kural yalnız toplumsal bılımlerın değıl, butun bılımsel araştırmoların be'kemığıdır Unlu bılgınler Albert Eınsteın ve Leopold Infeld bu cok onemlı noktoyı fızıgın gelışmest ıle ılgılı fakat butun bılımsel yaklasımdo uygulanması gereken yontem olarak şu sozlerle vu r guluyorlardı <Bır deneyın asıl değerı yalnız sorunun nasıl formule edıldıgıne baglıyor Sorunun ortaya konuşu. çogu kez, sadece bır matematık ya da deney maharettne dayanan çozumlerden daha onemlıdır (The Evolutlon of Physıcs [Fızığın Gelışmesı], New York, Sımon ve Schuster, 1936, s 45 ve 95) Butun bılım dallorında asıl onemlı olan sorunun bılımsel açıdan yanlış formule edılmemesıdır Ankara'da Hukuk Fakultesıne baglı olarak kurulan Enstıtunun cCumhurlyet» gazetesınde bır habere ve onu ızleyen ıkı yazıya neden olan tOrta Dogu'da Barış Olonakları» başlıklı sempozyumu daha başlangıçta carpık formule edılmış. orantısız ve eksık gelıştınlmıştır. Bu sempozyumdan sorumlu gorunen Prof. Ergun Ozbudun'un benım 6 hazıran 1978 tarıhh değerlendırmeme yanıt olarak hazırladığı 24 hazıran tarıhlı yazısı da ay nı yanlış konumun »ürdurulmesınden ıbarettır Bu temel yanlış konumdur kı sempozyumun hıçbır Arap bulunmaksızın surup gıtmesi sonucunu doğurmuş, Sıyonıst açıdan yapılan acıklamalara genış olanak sağlanmış, konuş macı olarak çağrılan Doç. Omer Kurkçuoğlu, bu durum karşısında, konuşmasını sunma hususunda tereddutler geçırmış, hattâ bır ara. konuşmak ıstamedıgırl ılgılılere bıldırmıştır Coğrılmış olan ıkı Mısırlının da gelememış olmaları bır rastlantı değıldır Bazı Arap devletlerının boyle btr toplantıya konuşmacı gondermeyeceklen, Prof Özbudun'un yazdığı gıbı. doha başından bellıyse. o zaman apaçık bır dengesızlık, oransızlık. yanı yanlış konum daha başından bellıd r Nıtekım, konu Mısır ve Israıl'ın ılışkılerı o'sa bıle, kalkıp Kudus'e gıden Başkan Sedat ın lıukumetı bu sempozyuma Mısırlı konuşmacıların gelmelerıne ızın vermemıştır. Bu durumda, butun bunların temel bır neden9 bağlı olabıleceğ.ni duşunmek ügilileri hıo dsğılse ılerde aynı önemde yanlışların yenılenmesınden korumaya yorayabilır. Boyle bır durumu ctek yanlı değıldı» dıye savunmak pole mık acısından blle yararsızdır. Başkan Sedat'ın, bır vesıleyle, Amerıka'nın Orta Doğu uyuşmazlığında fkartların yüzde 99' unu elınde bulundurduğunu» soylemış olması Türkıye'dekı a raştırma merkezlenne ya da bundan sonra kurulacak olan lara Prof özbudun'un savun mayı yeğledığı bıçımde sempoz yum duzenlenmesine uzaktan yakından bır davanak olamaz. Hele Prof. özbudun'un Sovyet yurttaşlarının komünıst olmala rı gıbı Israılll bılım adamlonnın da Sıyonıst kabul edılmelerının ıtırazmı doğuracak pek saşırtı a bır yargıdır. Israıllılerın blr kısmınırt ve dunya Yahudıleı T «Duş olmazsa sıır olmaz Şnr olmazsa bu yaşama katlanılmaz » dıyor Pasteur Valiery Rodot Şıır olmazsa, yasama katlanılmaz1 Iste şılrln gereklılıgı, vazgeçilmezlıği, buyuk gucu. . Hemen heıket yaşamının blr donemmde duygularını şııre dokmuîtur Sıır bırakılır, unutulur, sonra gun gelır şııre donulur. Okur olarak, yazar olarak. Şıır bıze bır avuntu, bır arkadaş olur Bakın Server Tanılli de hasta yatagında şnrle anlatıyor derdınl, sıkıntısırı. guveninl umudunu . Bir suredır Londra'da tedavı goren Doç Dr Server Tanılllnin iki şiirı cıktı 'Sanat Erıeğı' dergısinde Dıreneceksın' dıyor oğlu Bul«nf«. «Bu kavga kaplayacak hayotmı ve hayatınu bu kavga bır cnlam verecek Seyretmek yok yavrum hele ınsanlar ezılır ve kahredılırken Acılı zamanlar n olacak senın de olsun Dıreneceksın Unutma sen bonım oğlumsun» Öteki 'Bekleylş' de şoyle: cOdamın bır kuçük penceresı var Dogayı oradan seyredıyorum Doğa d^dığın de bır avuc gok parçası Ama üisardo nasıl bır "engâme var . bılıyorum Kırlar, çıçekler ve ınsanlar sımdı nosıl da haşır ve neşırdırler Hepsınoen hepsınden haberım var Bense haın bır kurşunla mıhlanm s yatağa • Bu yılki nasıbımlz bu imış dıvorum Ve beklıyorum Gelecek Daharlan beklıyorum » 'Hoin bir kurşunîa yatağa mıhlanmış' Tanilli sağlığına kavuşmuş En onemlı saglık kafanın sağlamlığıdır. Tanilli yctoğa mıhlanmak dışında iyi durumda goruluyor. Kurşunlar guçlu Kişiyi yolundan alıkoymaz. Onu daha da yureklendırır. Başkalarını da korkutmaz. Bak onun başına neler getdı, ben susayım, goze gorunmeyeyim, kımseyı urkutmeyeym diye duşunmek olası değildir TanlUİ de hosto yatagında dızeler duzmeye başlomıs. Yokında «skl çalışmatarına doner, bıraktığı işe yenıden, daha da coşkuyla, daha hızla başiar. Şiir bu, kimse vazgeçemez ondan Bu gunlerde Hatlm Şefik Guzelson'un 'Otopsi'sinl okudum. Guzelson'u atmış, yalnızca Halım Şefık dlye imzalamış kitabını. Yırmi dakikada okunuyor, kırk gram ağırlığındo blr kltap. Oyl* diyor. Orhan Velı'ye oğıtında «Morgta açılınca kafatası Doktor beyler beyın gorduler Indırınce tenkafesıne neşterı Doktor beyler yurek gorduler Yu rekte ne gorduler dersınız Yurekte memleket gorduler Dunya gorduler» dlye başlamıs Ardından oteki şıırlerl gelıyor. Şiir severler bir çoğunu hatırlarlar, Halim Şefik az yazar, ama kendisi için gerekenı yazar. Halim Şefik llglnç, seruvenci klşiliğlnl sergıliyor dizelerınde. Şoyl* bitirmis yirmi dakikalık kitabı: «Su kuşun dedığını yapsam Kalkıp Uskudara gıtsem » • İyl bir antolojl her zaman el oltında bulundurulur. Ne yazık ki 'iyı' şiir antolojılen pek az Yan tutmadan, belirli goruşler* saplanmadan, en iyi, en guzeı dızeleri seçmek guç ıştır. «Turk şıırınde oşk ve kadın» antololıslnı bu açıdan cok başarılı buldum Bır kişinin yapıtı değil bu, altı kisi secmiş antolojiye girecek şıırlerı Nasıl seçmisler, anlatılmıyor. Oylayarak mı, yoksa herkes ayrı ayn beğendıği şliri mı yeğlemiş? Necatıgll, Mutluay, Oğuzcan, Ulufer, Aylan'ın beğenisinin orneklerı Divan Şıirı, Halk Şiıri, 20. Yuzyıl Şnri olarak uç bolumde toplanmış urunler Gercekten de aşk ve kadın uzerıne soylenmıs «n guzel, en İyi parçalarla karşılaşıyoruz. Şıırse venlerin ezbere bıldıgı dızeler coğunlukta. Denıek 'en iyı', 'en guzel' porçalar en çok beğenılenlerden cıkıyor! Yuz Turk ozanımn ıki yuz ellı şiiri var bu kitapta. Nesimı'den başlamıs: «Geldı yârım noz ıle sordu Nesıml^ nıc e S m Merhâba hos geldınız ey hurdedân. merhâba» diye bitlyor antoloh... Bir ağızdan soylenen lurkülerdir uzan Kulak ver gümburtusune dunyanın Ba'ıarın varlığın ve aşkın Türküsunu soyleyelım bır ağızdan» diye bitiyor antoloji .. Blr ağızdan soylenen turkülerdir kahcı. etkileylcl slirler. Bu antolojidekiler de öylelerinden seçilmiş. Kitaplıklarda yerl olan bir yapıt... • BAŞSAĞLIĞI Insana saygı ve 6evgıyl en vüce erdem bılen Doç. Dr. Bedrettin CÖMERT Acırası.'co olo'iıruldü Aılesme ve tum Insanseverler» başsağ'ıgı dı'eru. H U. Fransız Dıll ve Edebıyatı Bolumu Alman Dıll ve Ed. Bl. nm ııfntıtf hlr hftlnnıınrjn nav* de bırkoc yüz yozor yer olocok Ayrıca, yok denen unlulerın temsıiı yazılorın. da mutlaka kapsayan antolc|ık bır çevırıletler tarafından ırkçılığın bır hattâ onunlo celışmelı olan bır yı de kıtap hclınde hozırlayaturu olarak suclanmıştır Sıyo tovır «konu sınırlaması» sovuncagım Prof Özbudun'un tokılnızmın uluslorarasındakı deger masıyla geçıştırılemıyecek kadıgı dort uzmandan P6nnsyllendırıllşı ıle antı sosyalıst Is dar tek yanlıdır. vanıa'da Lıncoln Unıversıtesın raıllılerı herhalde hıç degılse Bu durumda butun Israıl de profesor olan R P Stebundan sonro, cıddı olarak ızgoruşlennı bıle değıl, benım vens'ın kıtapları arasında kolemek ve «Yohudılık» ıle «Sıyo Sıyonıst hareket noktalan ola nu ıle ılgılı, gercekten yenılıknızm»ın başka başka şeyler ol rak tanımlamaktG hıçbır salerle dolu ve çok değerlı oraç dugunu hıç unutmomak gere kınca gormedıgım Israıllı pro kır fesorlerın gorusleri tabıı, ola tırmalar olcn «Amenkan Sıyonızmı ve ABD Dış Polltıkası>. ganustu bır serbestı ıcınde ıfa Bu yanlış hareket nokta'orı «VVeızmann ve Smuts» v« «Isde edılmıştır Ikıncı Amerıkalı dır kı Eınsteın ve Infeld'ın cl raıl ve Guney Atnka» da varprofesor olan Hudson da. olum tın kuralını akla getırıyor Prof dır Montgomery'd» gorevli lu tavrına karsın bu ağır basÖzbudun'un bu sempozyumu Prof. G. V Smıth «Sıyonızm kı altında, gereklı yanıtlorı ver hazırlayışı ıle benım değerlenD j ş ve Gerçek Bır Yohudı dırmem arosında. ışte bu te mış sayılmaz Ama gene aynı Eleştınsı» adlı yayını ıle unluHudson benım konuşmomda mel fork vardır. Burado tısaca dur odmı geçırdıklerımı tanıdığını hatırlatma< ısterım kı, «mıkro» Daho cok «Fılıstın Mukavesoyleyen ve alıntıların temsıiı analızlere değer verır gorunen metının Gelışmesı» adlı kıtabıy oldugunu açıkca ıfade eden, Amenkan sosyal bılımc'hfjı bu sanırım tek k'şıydı Öte yan la bıllnen Prof. W Lehn Arapyuk gerçeklerden kaçmak ya ça oğreten bır kıtabı da buludan Israıllılerın bıleceklerını da uzak durmak gıbı b'r tavrı nan değerlı bır uzmandır. Şım umduğuTi ontı sıyonıst Yohuda çoğu kez, bırlıkte getırrrak dı yazar ve dusunurlerden ha dı Montreal'de profesorlük yatedır Unlu tanhçı Toynbee nın, pan ve daha once Amerıka'da bersız gorunm6lerını, iyi nıyetR John ve S Haddavvı'nın yaz lı bır yorumla, ancak gereklı uzun yıllar kalmış olan K. J . dıkları ıkı cıltlık Fılıstın tarıhı bılgıden yo'<sun olmakla belırHerrmonn daha çok Almanca kıtaplarının onsozunde cr.'ıstın lıyebılırım Prof Ozbudun buyayınlarıyla tanınır. Bu dordutraıedısı yalnız bolgeseı degıl nu akademık nezakete uymaz nun yazdıklarından da çevıreDunya Barışını tehlıkeye sokan buluyor IsoılHerın, bır cogu rek yayınlayacağım. Ancak. bu bır adaletsızlık olduğu ıcm bu yetm sını asmıs ve yarım yuz adlar bırer ornek olarak verıltun dunyayı ılgılendıren b'r fncı yılı Fılıstın sorununu ırcelemıştı Yoksa rahatça yuz kışı adır» demesı de bu makro yak mekle geçmış bu bılgınlerın, eklenebılır. Işte, Ismı kısa olaşım gereğınden oturudur tarafımdan «telefon rehberınSORUNU DOĞRU KOYMAK lonlardan bırkaç ornek P. den buljnup çıkarılmış» olduk Öyleyse. sorunu şoyle koyaDodd, E M Fısher, R. John, larını sovleme cesaretmı goslırfi Anayurtları ustunde yalM. Adams, J Chase, M Sales. termelerı, acaba en başta, ba F. H. Epp, R Segal. H. Koch, nız Fılıstın halkının meşru hok na mı, ılgılı unluıere mı, yoksa ları vardır. Bu hakları kendl ar K Love, M H. Kerr. D. A. bılmez yerıne konan tum dınzularına uygun, yanı demokraSmıth M E Jansen, C. H. leyıcılere mı aqır bır nezakettık bır bıçımde, anayurtlarının Dodd, A R Toylor, R. Allen, sızlıktır' Prof Ozbudun Israılkurtuluşuyla bırlıkte uygulanma D VVaınes, R H Magnus. M. lılerı, hafıf dey mle. bu rezâlıdır. Ne yabancıların ışgolı Pennar, G Brown, H Mason. ketsızlıklerınden oturü ne ssm H B Ellıs, H Bucher, M Arane çektıklerı acılar, ne de kart pozyumda elestırmıştır, ne de ların yuzde 99 unun okyanus • kıe, G A Geyer, R. N Twlıe, yazısında A/nı bıçımde, Prof otesınde başka bır devletın eG W. Robert, s" J Roberts, Ozbudunjn sozunu ettığım kılınde olduğuna daır sözler Fıhs A C. Forrest, A. Nuttıng, R. şılerı de bıblıyografık kaynoktınlılenn kımlıklerını ortadan J Pranger, A. Beaufre, R. Moc larda bulamarpış olması, en kaldıramaz «Gerçekler» oranIeıgh, D. Ingrams, W. Ouandt... başta. yOK sayılan bu zevata tısız bır bıçımde bıraraya gelBu lıste upuzun uzar gıder. ya da eserlerır.e karşı nâzık mış bıreylerın kendı teroıhlerı Hepsının yapıtları Orta Doğu bır tavır mıdır' «Gerçeklerı kane gore belırlenmez Değışmez uyuşmazlıgı ıle ilgılıdır. Başka muoyuna açıklayacağını» soygerçekler Fıhstınlı kımlığı ıle bır olanak yoksa, yaymlayoccleyerek yazıya taşlamadan on bu toprakların maddı manevı ğım bıbliyografyaya danışmace komşj fakultede her turlu ve tarıhsel bağlarıdır. Bu temel dan bunların yokluğunun «kayardıma hazır cıan ben mesgerçegı değıştırmeğe kımsenın muoyuna açıklanmamasını» lektoşına bır sorsaydı bulagucu yetmez Fılıstın halkı. şu tovsıye ederim. Bu yayında ün madıgını ılan ettığı uzmanlann anda. anayurdunun kurtuluşu ılu Araplara da, tabıı k i ( yer yapıtlarını bu konuda bır hayçın, emperyalızme ve Sıyonızvereceğım. Bunlardan Dr. Falı zengın olan özel kıtoplığımme karşı bır ulusol savaşım avez Sayegh, Ibrahım Al Abıd, da kendısıne gosterırdım şomasındadır Bu savaşımın he Ibrahım Abu Lughod, Henry defı ılgılı halkın ozgurluğunu. DUŞUNCE ÖZGURLUĞU Cattan, Sami Haddawi. Loıla butunlugunu ve vakarını, aynı DEYİNCE S Kodı gıbılerı konuyu bütun zamanda kutsal topraklarda Kaldı kı, bır gazete yazısındunyada en iyı bılenlerln on ırk. ınanc. dıl ve renk farkı go do uzun bıblıyografyolar vesafındadır. Madem duşünce zetmeksızm, barış kosullarının rılmez Bır b blıyografya kitaozgurluğunden dem vuruluyor. yerleşmesını sağlamaktır. Bu bını. ışte bu yuzden yayınlatartışmaya hazır olmak en atemel yaklaşıma yer vermeyen. mak artık gere^!• olau Bu acık zından bu çevrelere de açık lamalt bıbl yog'ofyado herha!olma/ı jgerektırır. Bence, yukarkı ısımlenn yaklaşımları ABD'de Columbıa UnıversıteİYİLİKSEVER VATANDAŞLARIMIZA sındekı merkeze egemen olan tavırdan daha blllmseldır. ACI ÇELİŞİ DUYURU Toynbee'nın aşağı yukarı şu Turkıje'de sakatlann dertlerıne oıtak olan ve cümley!» özetledıği görüşüyle çare arayan Turkıye Sakatlar Dernegı'nın en busözü şimdlük kapryorum: Yahu vuk kolu olan Istanbul Şubesı, ıstımlâk nedenıyle dılerin Nazl Almanyosında ınhalen faahyet gosterdı^ı yerden çıkarılmak ıstensanlık dışı muamelelere hedef mektechr olmasından henüz birkac yıl 1 Yardımsever Vatandaşlarımızdan Dılesonra, Israil'ın bunun benzerinl gımız Istanbul'un herhangı bır yerınde Derneğıbu kez baska bir halka reva mız ıçın buro ve lokal olarak kullanabılecegunu gormes! tarihin acı celışilerınbır kat ya da üzerıne inşaat yapabılecegımız tair den biridır. Bu gercekten uzak arsa bağışlamak lutfunda bulunacak hayırsever durdukça beyrıud» yollarda ge vatandaşımız, her sakatm gonlunde edebiyen yazınmek kaçınılmazdır. Yanlı? şıyacaktır. konumlarda bılımsel değer ot2 Emlakçılara. Tercıhan Beyaaıt Topkapı madığı glbl, yurt cıkarı da yok re Fatıh çevresmde zemıa ya da bınnci katta 100 tur. Madem ki, cağrılı Ikl Mtm2 üstunde satılık bır kaü \eya bu havâlide bır sırlının da gelemayeceğl anarsası olanlann aşagıdakı adresımıze bılgı vermelaşılınca, Prof. Özbudun'un d» lerıni rıca edenz. dıği glbl, «Sempozyumu Iptal Turkıye Saiatlar Dernsgi yoluna» gıdllebıllrdl. madem Istanbul Şubesı kî gene onun deylmryle, ortaADRES • ya «dengesız bır durum» çıkMıUet Cad No 132 mıştı, o zoman Işe hıc değılse Şehremıru Istanbul huküTiet karıştınlmamalı, Baş Tel 21 88 82 bokanın koşullaıdeğişıkken vBrdıâi mesaı o<unmamalıvdı Prof. Dr. Türkkaya ATAÖV elıh Cevdet'le konuşuyorduk dun Soz Bedrettin Cömert'ın olumune gelınce Melıh sordu Niçin onu sectıler"» Soru kafoma takılı koldı Eve geldım. Turk Dilinln 1 temmuzda cıkan «Çevırı Sorunları Ozel Sayısı»nı okurken yanıtı buldum Dergının «Çevırı yapmaya neden gerekseme duydunuz'» sorusuna Bedrettin Comert'in verdıgı karşılık, nıcın olduruldugunu de acıklıyor. Dıyor ki Comert «Ben de bırcok ınsan gıbı sahıp olduğum iyı ve guzel seylen başkalanyla payıaşmaktan haz duyarım. Hele de bu baskalon dostlanm sevdıklerımse duyduğum hazzın olçusu voktur Amıagan vermeyı çok severım Armağon verme oloyı benım ıç dunyamda basıt bır olıp verme eylemı degılcır Vereceğım armağanın ılkın benım begenımı doyurması gerekır ılkın kendıme yakıştırmalıyım onu Bu vuzden, gucumun yettığınce, vermek ıstedıgımın en lyısını seçıp ormağan etmeye caba gosterırım Çaba sozcugu de pek yakışmodı ashnda Çunkü azıcık da olso bııınclı bır davranışı ıçerıyor Oysa benım en guzel aTnaganı secıp sevdıklerıme sunuşumda dogal bır kendılıgındenlık gudusel bır endıse vardır Evım<n mutfagında guzel bır yemek mı yapılıyor, hemen en çok sevdıklerım gelır usuma O yemeğin lezzetınl dostlarımlo bırlıkte tatmak ısterım Guzel ve iyı se/ı başkalanyla yaşamak, mutlulukların en ozgecısı, en katıksızı olsc gerek > Boylssınt bır Insan oldurulmez mi'' Bedrettin Comert'ı okumayı surdurelım «Çevırı /% de aynı duvguyla yaklaşıyorum Bıldığım yabancı dılde okudugum benı duygulandırıp coşturon, ya da yepyenı bılgılerle donatan yapıtları orada oldukları yerde tek başına b.rakmaya gonlum razı olmuyor O guzellıklere bu kez /alnız dostlarımı değıl tum başkalarını ortak etme hummasına gırıyorum Hazların en guçlusu en ınsancası oluyor bu tutku benım ıcın N» yazık kı ınsan ne her okuyup sevdıği yapıtı cevırebılı/or, np de bır yapıtın yozıldıgı Uılde taşıdığı sanatsallıgı ya da duşunsellıgı yeterınce aktarabılıyor Ama butun guçluklerıne ve engellenne karsın çevırı yapmak, tonıdığım tanımadıgım butun dostlarıma yjreğ'mden suzerek ılettığım bır armagan gıbıdır benım ıcın. oydın bır merhabodır ornegın bır baraak taze caydır bır dızı renk renk boncuktur kosteklı eskı bır saattır kardes pay ı edılmış bır parça ekmektır. kanımda ısıtılmış kırmızı bır guldur» Soruyorum yln» Bu nıtelikte bir insan oldurulmez de n« yopılır? Yazuını surduruyor Bedrettin Comert fYurt dışında okumak gıbı bır olanaga sahıp oldum. Bılımsel etkınlığını unıversıtede surdürme talıhıne kavuşan ve mesleğıne çıldırasıya tutkun bır bılım adamıyım. Bu nedenle şımdıye dek sovsaklanmış onemlı yapıtları çevırme eylemıne ben de kendımce katkıda bulunmak tstıyorurn Aldıgım egıtım. ozumledığım bılgıler, bulunduğum bılımsel yer, karşılarıno cık p doğruları anlatmaya calıştığım ogrencı kıtlesı. koşulsuz ıtıyor benı çevırı eylemıne Yokso nıçm sanat. nıcın yazın, nıcın daha ınsanco gelecek ıcın bır savaşım'' Tek yasam gostergesı eylemdır Bır bılım adomı ıçın de tek bılımsel varoima gostergesı. ışının gereklerını yerıne getırmektır urun vermektır» Ozan demls kl Onlar umıdın duşmanıdır, sevgılım, okar suyun, meyve çağında ağacın serpılıp gelışen hoyatın duşmanı. Cunku olum vurdu domgasını alınlarınat curuyen dış dokulen et bır daho gerı donmemek uzere yıkılıp gıdecekler. • Degerb bılim adamı, dost ve yazanmız Doç. Dr. Bedrettin CÖMERT'i yıtırmenın derın uzuntusu ıçındeyız Bu a n kayba neden olan olayı kınıyonaz Yen doldurulamayacak aydın ve durust bır lnsanı kaybetmekle ulkemızın de pek çok şey yıtırdıgı ınancındayız. REMZ1 K1TABEV1 (Cumhunyet 9723) Doğan AVCIOĞLU Türklerin Tarihi «İKİNCİ KİTAPn ÇIKTI Doğu Avrupa Yahudüeri Türk kökenli mi? «ONÜCUNCU KABILEıDE ARTHUR KOESTLER IN SAVUNDUĞU BU GORUŞ. INCELENEREK ELEŞT1RILIYOR. Genel Dağıtım: Tekin Yayınevi İstanbul (Cumhunyet 9727) DENİZCİLİK BANKASI T.A.O.'DAN BANKAMIZ IHTIYACI OLARAK AŞAGTDA EBAD VE MlkTARLARI \AZILI ÇI\KO GALVAKIZE DUZ SAÇ ALINACAKTIR Son teklıf verme tarıhı ı B 1973 olup. teküt'Ier Karakoy, Yenı Yol~u Salonu Kat ı de Satmalma Kurulu Başkanlıgına verılecektır Şartnamesı IKMAL MERKEZI MUDURLUGL 27 Mayıs Han Kat. 3 Bahçekapı Istanbul. adresınden temın edılebüır. Dos No 1978/1091 Ebadı 0 50 mm. 0 80 mm. 1 mm. 1 50 mm. 2 mm. 2 50 mm. 3 mm. 7500 Kg. 15500 Kg. 6000 Kg 8000 Kg. 20000 Kg. 5000 Kg. 8000 Kg (Basın 19521) 9720 Mıktarı Çanakkalede Satılık Arsa Canakkale'de Kepez Fenennde sahılde, onü kumsal mustakıl tapjlu 400 M2 arsa sahıbı elıyle satılıktır. Odemede kolaylık yapı'ır Muracaat Çonakkale Telefon: 1527
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle