27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÎKÎ Bı»gun Türkıve'de bır anayasa Vardır Bu aslınoa cağdaşlaşmacılıga laışn. lıktır. Onun gerçek eksenı olan «çalışan» m sanlar, «calışan> guçler ccolısan» kategonlc dusmanlıgıdır Emekçı kıtlelere sınıflara du;? manlıktır ÇunKU, bu Anayasa gercek bır cagdaşlaşmo bırıkım gucu yaratmak ıçın emekçı guçlere gelışme olanagı veren bır Anayasodır O i ları orgutlenmege kavusturan bır anayasadır Yanı bır baska deyımle bu Anayasa (îSoi) caıısanlan orgutlenerek once fınans kapıtaln onunde kendı me=leksei yararlrrın oıamava kavusturan bır anayasaoır onlcnn ^ını'sol so murulme yollarını tıkoma çalışmoları yapmalarının yolunu yoroam nı gosteren bır anc/asa dır Scna da onlara aynı demokratık vo'yordam aracuıgı ı'e cok boyu'lu co< yonlu çogul cu bır toplum ıcmde sıyasayı etkıleme gucunu veren bır arayasadır Daho sonra clo sınıfsal durumlarının e<<senı uzer nde sıvasal acıdan da bılınclenerek yerıne gore muhalefet ıktı dar polıtıka ılışkılerınde rol a na yolunu açan bır onayasadır En sonunda da bu Arc/asa «calıscnlar»j kend emek eKsen en uzenrde sıyasal cçıdan da orgutlenerek kendı sınıflarının ıc dınamıgı ne demokratık devrımcı yollarlo en gercek ve somut cogunlugun ıktıdorına donuşrre olanagının kap sını kapamayan bır anayasadır Yanı bu Ana\osa geleneksel yapının urettıgı ve egemeniıklerını de hala surdurdugu <eskıl ve feodal kalıntı» arın karşısına emek ekse nı uzerınde butunlesmış olan cogdaş ve modern guclerın hak arama duzen arama sıyasosı gut melerıne olanak veren bır anayasodır Yenı ve fakat emperyalızme donuşmuş bunuvacılıgın somurgen toplaşımiaşmalon (guruplaşmalan) karşısında oa gene o çalışanlar guclerını kendı kıtlesel demokratık dınomıkleri ne yenı gelışım boyutları aromo ve gercekleştırme yo lunu bulmo gucunu veren bır anayasadır Onun ıcmdır kı bu Anayasa. buyuk halk kıtlelerını ofyonlayarak uyutmak ıstıyen bu geleneksel eskıl 'eodal merceklerce sevılmez Dunya enperyalızmının Turkıye uzantısı olan somurqen merceklerce de sevılmez Onların polıtıka kaarolarınca onların basınlarınca onla n afyonları ıle uyutulup zorlo gerı bırakılmış u yur gezenlerınce hıc sevılmez Sevılmez ne îozcuk nefret edılır Oyle kı eskı unlü profesorlerden tutun da eski cumhurbaşkanlarına eskı Meclıs Başkan larına eskı Hükumet Başkonlanna kadar bır dızı yazar ve polıtıkocı fırsat buldukco bu duşmanlıklarını belırtırler Onlaro gore ınsonlığın son cağ urunu olan tsol»un her türu ve yontemı sındırilmez bır afattır Onun ıcın bu 'duşun» ve «eylem» eskılerı ulusal bir umonızmo nıteiıgı ve ıcenğı kozanmıs olan cağdas sol dusune karşı hoşgorusuzluklerını belırtmek ıcın Turkıye \e sol yelpazeyı bır derrok'atık dusun urunu ve barıscı yelu ıls sı/a'alloşıp Vurumıasıp Hamıt ın «huKu^ u hukumranısı>ne j'taklıgını aumu a ugratacak onlemlerle Bu Anayasa djşmanl ğın.n yenı bıc.mıdır Fakot Hamıt bununla da yetınmez Ana yasayı hemen rafa kaldınr Kendısını ve ulkeyı Inonaırmok ıster kı Jon Turklerın bır bur|uvalaşma sosyal olgusunun urunu o'arak getır dık erı ozgurlük o«mı vs meşru'ı/et kurumlaş nosı yarar dogurmamıstır Tersme ıKanun u Esası» ve Kanun u Esas cıler u'keyı Rum elın de batırmışlaraır iste bugunku Ana/asa duşmanları do bu goruşun benzerını «0 lemektedırler Profesorlen ıle «Sos/al gelışım ve sın fsal ccı aıye bı şey voktor Bunları KODUI etme< yarar getırır* ceTiektedırler Eskı Devle» Bcşkanı eski Mıllet ^ecltsı BasHanı esı'i Hukumet Bas<cnı yenı Mu lalefet Onderı aiızları ıle de 1951 Ano/asasını ner sosval geıtsnTi devınımını «tenkıl» edıcı bır me'kezsel otorıte onli/ısı ve orgutu yaratmj d gı ıc i Ukeyı cı^mazla'a soVan bır et<<=n sav naHaaırlar 1961 Ana/aası genıs bır ou sun yelpazesı kjrbp calısanları orgütlenıe olcraoına kovusturdugu ıcın da Turkıye ,ı kcn unızm yc u ıle baı rmo ıstıdadında goıul mektedır «UıLisal egemenlıkiin bır hu^Uıiiet nercpgınde nert ezieşeref. onun ıcıncie de oır Boçbakon tarafından kısısel bırs,sel ke/f ^e bır ıktıdor hnlınde dıktolasması yolunda kullarılma /oltınu acma'iıgı ıc n bu Anayasa lanetlenmektedır E<ı «Hjkumet 1 Şahsıye» formuluru tumden sı p «sı/asai \eglenıelerı> demokratık bır surec ıcmde yaşamo getırmek ıster bu Anayasa O zamon bır ıktıdar partıs'nın merkezsel oııgarşısınden başka gucler va anayasol sı yasol kurumlar da ıse karışacak aemektır Ama tanhımızın en son anoyasa nefretcısı buna razı degıidır Ulkenın boyle bır anayoso ıle yonetıle mıyeceğını ılerı surmektedır Onun ıstedığ cok basıttır oma sıyosal gelışım cızgısının de tam tersındedır Butun kurumları hotta ozerk kurumları bıle hatta hatto yargı gıbı egemenlık yetkısı sahıbını bıle kendı bıreysel ve oznel (subleKtıf* felsefesının kulu yopmak Bunların hep sını kendı kışısel keyfsel değerlendırmelerıne buyruklorına denetımıne baglamak Abdulhamıt ten berı bır anayasa duşmanlıgı suruyor Bu Turkıye dekı sosyal gelışımı ulu sa cok bulan bır faşızmdır Anayasanın yenı okımlar ve kurumlor getırmesını onlemek ıstemeKtedır Cağdaş akıma ve kurumlaro acık ka1ma belgesını «uks» saymaktadır «Halk buna lâ/ K oeğıldır» dıyerek halkın buna layıklığını kanıtloyacok dınamıklerı de ezmege kalkmoktodır Pekı ne olacak' Bundan korkmomolı Fakat cıddıye de al molı Korkmamak, cunku tarıhsel surec durrnaz Cıddıy« olmalı cunku onayasaya dırenmelerı dehset DOvutlarm buluyor fcUMHÜfcİYET 12 TEMMUZ OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Boya, Piyanoo, Özgürlük... eçenlerde televızyonda gazete fotografçılığı ustune bır acık oturum ızledım Burhan Felek le Selahattin Gız konustular Sayın Felek eskıden foto muhabırlıği yapmış Canakkale Savası bıttıkten sonra cepheye g dıp resım cekmıs Selahattin Gız ıse kırk yıl Cumhurıyet te calıştıktan sonra emeklı olmus bır arkadasımızdır Oturumun bır yeıınde Burhan Felek basınımızın bugunku durumuna parmak basarak ovdu Dunyanın hıcbır yennde bızım gazeteler gıbı renkli fotograf basonı gormedıın Gerçekten oyledır Bızım basın bu konuda cok ılerledı Bır cıpiak kadın fotografı bastık mı hatun sacının telıne, gozunun rengıne tırnaklarının oıesıne bacagının tuylerıne degın sayfaya yansıyor Bı tabak zeytınyaglı yaprak dolmasının resmını Babıalı gazetelerınde gordugunuz zarran agzınız suıanır Eskıden bızım yokuşta yaman baskı ustaları vardı renklı baskılar da yaparlardı sımdı boyle bırseye de gerek yok basın teknıgınde elektronık caga gırdık, makınele' artık dusunen robotlara donustuler Ne var kı boyolı basını Batı nın en zengın ulkelerinde nıçın bulamazsınız'* Batılı ınsan boyasını fılmını ma kınes nı kendı elcegızıyle yaptıgı halde buyuk ve ciddı Batı basını eskı usul rotatıfte renksız basıyor ve yenl uretılen ofset mokınelerını «?u sente muhtaç» Turkıye ye satıyor Batı endustrısı hem yuzde 20 sı peşın, gerısı tak sıtle Şu Tanrının ısıne bakın1 Adanılar mı akılsız? Bız mı akıllıyız? Bugunku Turkıye de rototıf baskı makınelerıni bır yana atmışız cogu mahzenlerde kuflenıyor Ofset makınelsrını getırmışız Bu baskı teknıgı dısa daha çok bagımlıdır Dogrudurust matbaa murekkebı uretemıyoruz boya sonayiimlz meydandodır Boyclı basın hem savurganlıgın şampıyonudu r hem de Turkıye dekı savurganlıgı eleştırır Hey gıdı Babıalı1 Bana sorarsanız hem kadmların aşırı makyaj yapmasından yana degılım hem da basının Bunlar tehlıkeli ışlerdır Oldugundan guzel gorunmek ıcın abartmalı makya| yopan bayanların cogunlukla amaclarına ters duşen bır gorunum sergıledıklerı deneylerle anlaşılmıştır Bır gazete de cok boyanmaya ozendı mı tepki duyuyorum Fıkır ozgurlugunden yoksun toplumda gazetelerın boyanması ne anıam taşır"5 Anayasa Düşmanlığ] Prof. Bahri SAVCI bır eylem butunü oiarak getıren nefretle oçc rna kını ıle hKpalarlar Onların anayasa auşmonlığı turlu açılor dan, turlu goruntuier altında gızlenır. Sozoe b r oemoKratık yopı ve tavır ar yorlarmış gıbıdırler FaKat a» ında bır demokratık iopljmsal yapıya ve onun emek o ncm gıne de e/ıem ozgu'lugu tanıyai Juzen re karşıdırlar Onların ana/jsa ausmanlıgınaa kendıl» rıne gore kuramsal bır oz de vardıı Ulus bır moral kışıdır Onun ıstencı «ıradesı» ustund ır, 3n ustundur Bu stencı sıyasal orenada or butun olaraK somjtlas'ıraca< b r <ec m sıstemı gerertır Bu sec rrıden cıkocak yerspcre yonetıcı ıstencın yapacagı sıyasal yegle ne <terch> ulus moral kış lıgınn tercıhı sayıl 1961 Ano yasas ıse ulus ıstencının boyle bır yekpare lık butunluk ıcınae bır merkezde soTiutlosması ılkesını kırmıştır Onun ıcın, ycd sayılmalı (reddedılmelO refret ed Imehdır Evet btı bır kuram gıbı gozukmekıedır Fakat onun bılımsel temelı eskımıştır bır «farozıye»den loaret kalmıştır Ve bu farazıye <varsoyım) artık yonetıcı ıstencın yapacagı «sıyasal yegleme >yı aslında egemen sınıflar olıgarşısının bır tekelı kılmaktan başka sonuc vermemerf tedı Bu nedenlerdır kı bızım 1961'ımız de. ulusol egemen'ıkte boyle bır yekpare ıstenc te<elını yad savmıştır <red etmıştır) Ulusal egemenlıkte bellı anayasa organlorının egenenlık yetkılerını ortaklaşa ış bırlıkleşe kullannaıorı yöntemını kabul etmıştır Bu yontem, aynı zamanda egemenlık yetkılerının kulıonıhş bıcımını usal bır duzenlemeye vurarak egemfT lıcı hukuksallostırma yanı sınırlama yontem dır Bu nedenle ona duşmon olmuştordır Onların anayaso duşmanlıgı bır başka acı dan ausun ozgurluğune tanınacak genışlıge djşTianlıktı ozgurluklere tanınon her turden uygulama haklarına «cebır şıddet yasağı» dLvanndcn baska bır sınır tanımama hukuksa lığına duşmanlıktır. egemen sınıflar olıgarşısının hoslandığı dusunden başkasına kuramsoi vs uygulamsal ozgurlük tanımama tekelıni kurma*tır Bu anayaso duşmanlıgı Celol Bayar ın du«led'ğı uzere bır egemenler olıgarşısı kurara< ona sol yelpazenın her turlu duşün urunler n ve u\quloma olanlor r gene kerri s > nın unlu deyımı ıle «tenkıl» gucu \eren or modern fasızm otorıtesı kLrmo ozlemınden kay Gene bu onoyaso dusmanlıöı bu kez S Jleyman Bey ın dusjnu go dugu uzee yonetıcı ıktıdarın te<elcı bır «haKim ı rrutlaK <salt egemen ı» kes Idıg, bır «ısıem cınde DJ «hak m ı mutlak»ı ulusal ısteıc ıle butunles'ırme yutturrracıl gı guoer Scnıa bu yuttumonın cltında, u'usal egemenlık vefk erın <uılanai butun ana ya^a kurumlcrını o te^elc ı n bu/ruguna d e net mıne kışısel c/aırıne bre,sel ıstencne baglar • *• Anıa uzulmege gelmez hatta degıez Anayasa duşmonngı, Turkı/ede bır es<ı tcr ısel olgudur Fakat duşunceler a ve eylemlerın gelışre surecınde her zaman yenı duşjnlere yenı akımlara yenı dınamık'ere olanak veren «gercek ana/asacılı* >ın karşısında yen < djşmuştur Sosyal gelışme sürecı ulkede elbet de yenı okımla' uretır Onları somutlaştıracak yeiı kurumları zorunlu kılar lyı bır anayasacılık d j bu yenı akımlara hukuksallaşma olcnağı verır Yenı kurumloro da ışlerlik getırır Işte anoyasa duşmanlıgı bu uretkenlığe bu kurumsallaşmaya bu hukuksallaşmoyo kcr şıtlıktır bunlorın etkenı olacak olan emek 31namığıne duşmanlıktır O once herhangl bır anayasa duzenıne hıc gırmeme tutkusu oiarak gozukmuştur Abdulhamıt ornegı ıle O zamon da ulkede bır «osyal gelışım olmaktadır Batı tıpı bır burıuvacıl K ve onun aydın sec<ınlıgı fılızlenmektedır O «Saray ıstıbdadına hatıme (son) vermek Zat 1 Şuhaneye (Padışaha) bır meşru'ıyet hukLmdarının vazıfelerını oğretrrek» ıster Bunun yolu olmaK uzere ds br ana/asa ıster Fakat Abdulhamıt b j n j «saltcılıgm hukuk u hukumranı doktırını»ne aykırı bulur Işte. anayasa duşmanlıgı once böyle belırtr Ama Abdulhamıt Anayasoyı kobut zorunoa kalır O zaman Anayasa duşmonlığı yenı bır bıcım kazanır Sosyal kuvvet olan burıuvocıu^ın ve onun aydın seckın dınamığı olon Jon Tu kler n bu Anavasa ıcmde bu Arayaso G Mehmetcik Melımet... OKTAY AKBAL YETIŞEK Evet Hayır ogıı }u bızım «yeh§ek» bozcugüne tdkılıjor t<i mısı «Hoşurna gelmedı» dıjor kımısı d" «Program sozcugunun kaı^ı b&ı ızlence degıl mı° Bu yetışek de nerden çıktı''» •lyor Bınncüere soylev cek bozumuz \ok Yalnız, s°\ menın bıra/ da ahşmaW oldagunu belırtmek ısterı/ Ikıncılerınse janlışı \ar Gerçekten de ı/lence SOZCJ g\ı bugun artık prograrn anlamında kullanıImaktT dır Nedır kı ızlence» baş kd \etışek» başkadır C Satı ERİSEN Eg t mcı n gor*],s 7 s a ' anlar bu bo lumleı 1 1 ögretmenlerce o 1 kunmadıgını ılerı sureTitr çoktur Nedır kı yetışehi boylece bır «konu sııalama sı» anla\ışına ıe htik \eıdırecek da vok degıldır Bude jetışek geüşmelerı genellıkle teoeden geıaı^ oır takım he\eslıler jada polıtık duşuncelerle ele alınnıışta Sozgelımı çok partılı don° me geçtıkten sonra >enı ıl< •e ortaokul yetıseklen ha v /ırlanmış bugunku ılkokul yetışegı ıse 27 Mci>ıs .onra sı 222 saj ılı IUoğretım \a nunu geregı duzenlenme^e başlaamıştır Şunu demeK s tnoruz kı bı/de bır egıtssl kamuoyu» henüz oluşmannş tu yetışekler saglıklı lOp lumsal ısteklerın sonucu o larak degı! merkezden >5 netım dızgesmın bır urunfl oiarak hazıılanmaKtadır Aj nca jetışeklenmı/ \& bancı sozgehmı Alman Fransız, Amerıkan vb kay naklıdır Ustelık 1948 ılko kul yetışegı gıbı genış ıd banlı bır soruşturma/a d^ \ ansa da sonuçta merkezde toplanmış bırtakjm kutul Iarca >a da kurul görünumu altında kışılerce duzeo 1 lenmektedır Bu kurulia ! oluşturan uyelenn egıt m kodamanlannın çogu hem alan uzmanı hem kuramct hem uvgulamacı hem üe \e tışekçı sayılmaktadır Yen şeklerın duzenlenmei nde>se deım araştırmalard £p ,> çek: \erılere da\ah bı ım»e' yontemler degıl yalnızca sagdu\u\a da^amlmaktı dır Bo>le 151 na^et arunu şetışeklerde genellıkle ko nular saptandıktan yas^k sa\iıaca amaçiar açı lam 1 lar so\ut anlatımlarla or nek kavnaga gore uya"!an dıktan >a da kaleme a'ın dıktan hele Teblıgler Deıg sı nde vavımlanıp bır 1e 5 10 bın adet kıtap oiarak b sıldıktan sonra ılgıhler g^ re\ıni yapmış ınsanların ço nul rahatlıgı ıçınde uttt. yetışegın uygulandıgını 30 rumsuz bır hoşgoru>le da^ lemektedırler gozden geçırmade yaı'ar umulabılır hepsı bu Çok onemlı bır nokt» d u~ bır jetışegm egıtım arctç vs gereçlerıyle ogretmeruy'a bıı butun oldugudur K tap sı/ kıtaplıksız aıaçsız < c a ıeçsız deneyhksız, ' v lıxbii hatta dershksız ve oğıetmen s'z bır ortamda en ıleı '^tı şeklez bıle tanınmaz Juruma gelıı B ide \ etışeklerın djgrj uNgulanması. s^lt ogratnn n>n j aratıcıhgma bııaKilmı? tır Kım1 jeüşeklerdeM e^ır \aısa bu takım %ontem a »k lamaları da çokluk oçre* menın ilgısını çekmeme*te dı Kımı zaman ogretm°nın yetışme bıçımıyle jeti}egn ondan ıstedıgı arasında lımı a\rımlar \ardır So'geJı mı bır zamanlar pek » e ' n de bır goruşle uygulaamak ıstenen Aktıf Metod» ogre: men Savısınaa votum ve uvgulamava ugramıs ders an latma gelenegı ıçmde vetış mış ogretmenlerce tcı gul duru orneklerı venlmö*ır Degıl ogretmenlerce k mı sommlularca bıle yetenrıca ka\ ranmamış tarıh, coç af %a yurttaşlık bılgısınln bı" toplamı sanılan «sosyal D>I gıler^ı de en yakm bır crnek oiarak gosterebıhr z He le 192C vılında ılkokul 1 3 sı nıflar ıçın kabul edılen ha \atbılgısı»nın nıtelıgı naıa ka\ranmadıgı gerekçası d< unutuldugu ıçm kımı ıu,t du ze\dekı sorumiular bıls b ı etkınlıgın nıçm ders k *abı olama\acagını bılememek tedırler Bır vetışegm uvguiama a lanı bulabılmesı ıçın 017 b r gercek ve sureklı onleji ıe alınmamaktadır Sözgsi ırı amaçlann ögrencilerC3 ıs en oık da\ranışlara nasıl do nuşturulecegı nasıl J j r j alarda nasıl dax ranıKca^ını gosteren ış k tutan kıia61 \ uz kıtaplardan ogrptman! rımız voksundur Onca kı ders kıtaplannın ılkokul turkçe kıtapları dışında. o da yetersız sayida ba»ılmış offretmen kıtaplan bıla vok tur Kendını kılavuz. sıvan kımı «ogretmen kıtapî^n» 1 se ujgulamadan bu^bj'ı 1 kopuk kımı ust anlatıra QU zejınde okunmaz anıa? ı maz çogu çevırı ya di u.ar lama kuramsal yapuhrdın başka bırşey degıldır 2(v:t cıhz hele MC donem'nd» tısleme \e koşullandırma a macı guden semlnerLe>*se çogu ^aman yetersız va d» \enmsiz kalmaktadır Teftış dızşesıyse avrı bır ıçıs' 3 cısı konudur ayat kıtaplara b°nzemez Turlu dalavereyle pıslıkle doluduc Gcze hatan birlni, çobıık hırpaloyıp ezer Hele hele elı kclem tutan, dogrulan dı'e ge tırmey» calısanları Otucıı kus'ara benzer sanatçılar seslerı her yandan duyuldugu ıcın, tum yırtıcılar uzerın de dolanır Tuhaftır bızım memleket yavrularını yıyen kedıler gıbı, yetıstırdıklerını yer » Mehmet Basaran a daha ilkgençlık yıllarında boy le denvs bır durust Insor. bır valı Yoşamı boyunca aklından çıkmamıs bu sozler Ne denlı dogru, gercekçi olduklorını da gormus Daha dogrusu acısını duymuş kendı varlığında Başaran Luleburgaz ın bır koyunde dogmuş Kepırtepe Koy Enstıtusu, sonra Hasanoglan Yuksek Koy Enstitusu Parlak bır ogrencl zamanın Mıllı Egıtım Bakanı Yucel ın dıkkatmı ceken Sabahattin Eyuboğlu'nca sevılen, Cumhurbaskanı Ismet Paşa ile konu şan, ılk sıırlerıyle kısa surede un kazanan bır koylu ço cuğu Ozlenen «yeni aydın» tıpının en saglam bır ornegi 1947 de oskerlık gorevine çagırılır En lyı ogrencılerden bırıdır Egıtımde olsun, derslerde olsun başarılıdır, ama «cavus» ctkartıtır tepeden inme bir buyrukla. Bır yanlışlık mıdır, bir yanılgı mıdır, yoksa bilerek yopılan bır engelleme mıdır'' Yalnız Başaran degıl ıçlennde Talıo Apaydın ın da buiundugu tom yırmi dokuz Koy Ens'ıtulu gene bır geceyarısı okuldan çıkarılır, kıtaya gonderılırler 1947 de Turkıye bir iki yıl öncesıne gore cok değişmıstır Sozum ona «demokrasi» donemıne gecılmıstır Ama bu demokrasi CHP ıle DP arasında bir oyun gıbıdır CHP DP nın ortaya cıkışıyla blrlikte saga kaymıştır Saga kaymakla ayakta kalabilecegını, tutunabıleceğıni, oy kaptırmayacagını sanmaktadır Peker ler, Saka'lar, Gunaltay'lar, Sırer ler, Banguoglu lor ve onlar gıbı tutucu kafalılar egcmendır Yucel, Tonguc, Eyuboglu gıbı ılerıci aydınlar bır yana itilmıştır Mehmet Başaran'ın «Mehmetcik MehmeUlni okurken 1946 50 donemını yenıden yasadım Butun bunları gormus, duymuş, anlamıştım CHP nın bu buyuk yonlısıdır bugunku siyasal yaşamımızı cıkmaza surukleyen . Solu kapatmak sağı acmak degıldı demokrasi Br denge duzenıydi, solu sagı ortasıyla Oysa CHP, kendı sagını actı yenı partılere, solundakı partılere yaşoma olanagı tonımadı Dogal oiarak kendısı de saga kaydı Boylece cok partılı yaşam, demokratık duzen demokrattk gelenekler kurulamadı Hatta halk halk dıyerek halka karşı halk cıkarına karsı bır tutum aldı yurudu O gun bu gundur solu olmayan solu kapalı tutan bır «demokrasıcılık oyunu»nu surduruyoruz Bugun de durum pek degısmıs degıl Yıne CHP nın solu parlamento da bostur Neyse kı CHP sagdan sola kaymak zorunda kalmıştır Ama gercek denge yıne kurulamamıştır parlamentoda Basaran ın kıtabındo 1947'de cavus cıkarılmıs bir genç aydının tum seruvenlerını buluyoruz Yirmi dokuz gene bır geceyarısı kıtaya gonderilirler Yıllar boyu bırer suçlu gıbı yaşarlar, yasatılırlar Sankl cosusmuslor, dusmanmıslar, zararlı yaratıklarmış gıbi «Teror yıllarıydı yasadıkları yıltar, demır okce acımasızdı Bir tek sozcuk, Nazım dan bır şiir, ınsanların yasamını sondurmeye yetıyordu Her calının ardında bır dusman, her kıpırtının ardında bır ısyan goren goz ızlıyordu onları. Dunyada yenılen fasızm, TurKiye de gıttıkce semırıyordu» dıyor Basaran Gercek ve lyi anlamda «ulkucu» gençlerdı EnstıUMuler Inanmıslardı halkçılık davasına Buyuk aydınlıgı getıreceklerdı koylere koylerıne, ınsanlarına Amo karonlıqın egemen olmasını ısteyen gucluler tek tek sondurmeye kalkıstılar bilerek bilmeyerek. bu ışık tanecıklerını tMehmetcık Mehmet» bu acı seruvemn ayrıntılı oykusudur Ibretle okunacaK bır yasam romonıdır . Bugun bıle kuşkular kalktı mı Koy Enstltusunden yetismış oydmlarm uzerinden'' Otuz yıl gectı aradan oysa Makol lar Baykurt'lar Apaydın'lar. Başaran'lar, Akçamlar, kanıtladılar gercek yurtsever olduklarını... Kendilerlnl sucloyan, cezalandırmayo kalkışan tum o «buyuk» kısılerden cok daho saglam cok daho gövenll oydınlor oiarak qorevlerınt sonuno dek yaptılar Acın Mehmet Bayrok ın «Koy Enstıtulu Yczarlar Ozanlar» kltobını hersmın ozel seruvenlni okuyun oıada Mehmet Basaron ın «Mehmetcik Mehmetm hem belgesel hem de yazınsal deger tc=ıyan bır yapıt cYasamok Istenm butun qucumle Por'er karsımda soguk bır namlu» dizelerımn gergln hovasını bizlere duyuran bir kıtap . Program geael oiarak yapıJacak bır ışın bolumıs rının zaman akışı ıçınde b r sıtalanmasj demektir Bsdınletı bır gezı bır çalışnM pıogramı gıbı Işte «ızlencebudur Oysa egıtımde kulU nılagelen program sozcu gu, bır egıtsel etkınhkte ba etkınlıgın amacını \ ontemı nı bolumlerını suresını \<" degerlendırılmesıru gost» ten bır butundur Bunun ıçındır kı egıtımdekı «proş ram sozcugunu ızlence de gıl başka bır SOZCUK kar şılayabıhrdı o da «yetışekoldu Yetışek «ogrena vetıştırmek» «agaç yetıştımek», «venne adam yetışt r mek» ıyı yetışmış» a!a/dan >etışme» orneklennde oldugu gıbı, «egıtmek»le ys. kın anJamlı «vetış» eylem ko kuvle «bıçak» elek» örneklerınd^ gordüğumuz k ( ek) ekmden oluşmuştur Işın aslına bakarsanız, eğmmdekı •program> sozcı gunun «ızlence» ıle karşılanabılecegını sanmak, vanl.ş bır program anla>ış ndin kajnaklanmaktadır Dıkka eder«>ek, yururlukte bulunan 1 kokul ortaokul yetışeklerı nın kapağında program» sozcugu >azıhdır o>sa h^e rıDkınde «mufredat progm f xtı • sozcuklerı vardır «Mu redat» janı bır konular d ,kumu Gerçekten de I9or tanhli Lıse Mufredat Proç ramı'mn ıçınde jainız bır dersın (Turk Dılı \e Edebı jatı dersının) programının yukarıda verdığımız tanıma yaklaştıgı gorulür Yalnı7 onda amaçiar ve yontem bolumlen de vardır Otekı butun dersler ıçın p>ı' c!o,ı dışında «amaç»ı bıle beıır tılmemış bır «konu'ar» sıra laması veıılmpkle jetınılmş tır Kavram kargaşasının ya kın bır ornegı oiarak 19~3 jıhnda duzenlenen Orıa > kul Sosval Bılgıler Fen B'ı gısı \e Mafematık» vet.şe<lerını de gosterebüırız. Bu >etışeklerae amaçiar, açı\.ıa malar, ders konulan gıbı bolumler bulunmasma ka.şın, basüj yetışegiD kapa gında « .. Mufredat Progıa mı» vazmaktadır Işte. bızı.n «yetışek» sozcugu egıtınıdp kı bu kavram kargaşasıni son vereceK «program» *r lavı^ma açıklık getırecek bır «program»ın nasıl sı gerektıgım de nıtelıktedır Kımı yetışp'clerde'd de'•> konulan» dı^ındaki bolumıe O^sakı herşe\den once toplumsal tutumsal yon den gelışmı? ulkelerın vet şeklerını ornek oiarak i'ma nın dogru olup oimad'gı tır tışılabılu Çunku, ou uikp a rın egıtırn amaçlarıyla 01/ım kı arasında bırtakım *yn n lar bulunabüır. Ilen ülkeipr jerleşık duzenı buıduıme a macındadırlar O>sa 01' bır atılım bır devnm yap ma durumunda olan oun* !.m donenrndeK bır toptıı Gorulüyor kı vetar'nce m a ı Bz kendımıze e>^%<•ı 16 geregmce vetışt.r"rc° sorunları kerıdı 'lerılsri'n mış ogretmenlenmız kend. le ço/me s v u m vol'aı'nw ' almzhgı ve donattm»ızlıgı kendı olanaklarımızla § *•ıçınde anlamadıgı, ka\ ram a cekleştııme durumundavız dıgı, gerekçesını bılmed gı O^a oUa ba^Kalaıınca bsn bırtakım eğıtspl etkıtfiK'e'i 1 zer durumlarda başyjru ogrenc7İerıne vaptu"ma du u muş başarüı çıkış yollarıaı munda aaimdktadırlar nırken artık şu va d » oj ^ ılerı ulke jetışeklerıne o/rn mek venne kendı toplums<.l \e egıtsel gerçekJenmui. ve rılenmızi ıyıce saptama'.ıyı? Hangı uzak amaclara h ıngı durunrfarda hangı >at\ n Amaçlarla hangı \ontemleıle hangı olçme \e degerıe^ımelerle ulaşabılecasr nızı çok IM bılmelmz Buaun 1 çın tasancı (planlamacı) sa •v.bılıma (ıstatıstıkcı) \ 3Ü şek uzmanı konu alanı uzoıa nı ıle ozellıkle egıtımıi aldır mazlık edılemez ogesi og retmen ışbırhgı genış olçu de sagldnmah jerıne goıs egıtım felsefecısı. tasanc ı > \e toplumbıhmcısıne DaşMirulmalıdır Hazırlanacak ders kı*ip.a rında egıtım bırlıgını saıs madan turlu basamakt ıkı ogrencıler hele bırUsl'i.lmış sınıflar (bır ogretmen n ıkı uç beş sınıfı bırden okutması) dıkkate ahnmaUdır Ders kıtaplannın kılavuzlan hazırlanmalı ögrptmenlen topluca ış başınca vetıştırmeve onern \efumelıdır Uygun ogretım uve^ı bıle bulamadıgımız kursların ve semmerlenn yanunda ogretmenlenn egıtsel «so'uıi larına çozum bulabıİ9cex gercek uzmanlardan oluj?muş bır danışma orgutu kurulmalı, bu orgut, toplu so runlan dergı ve başka h°ı turlu yayınlarla. ya da dog rudan yennde çozum.eme1L ogretmenlerle canlı b r bılgı alış verışı ortamı sag lamalı bır vandan da ge len sorun ve onerıler deger lendırılerek vetışek getısi'.mede bunlardan yararUn 1 malıdır En onemlısı bır yetı^ek başta okul ve derslık olmak uzere. butun gereklı e^adi araçlarıyla bır butundur Okullar. gereklı egıtım « e ogretım araçlarıyla ye^ennce donatılmahdır Şunu da ozelhkle belırtmehyız kı. egıtım. toplumsal \ e tutumsai çevre kojiilla rıyla sıkı sıkıya ugılıdır Top lumsal ve tutumsal çevre ge lışmesıyle u>um sağîam?van bır egıtım dızgesi ne vapılırsa yapıJsın. verımaiz kalır ve bırtakım Istenm:?dık yan ürünler üretsbılır Bunun ıçındır kı, egıt.m, • u ya da bu kışının, şu va = da bu kuıuluşun ıst=rrnvİ3 değıl ancak toptan ve sı ıekh bır kal'vinma lçınPe onera ve anlam kazanabıLr Bkz Prof Dr Selahdtun Erturk Eçıtımde Prograıa Cehştırme 2. baskı Ankara 1975 S 13 14, 95 05. 107 109, 113 117 T19 121 126, b) Dıktacı Tutum \e Demokrasi, 2 baskı, Anka ra> 1978 S 200 DIŞ TABIBİ Yetışeklerimiz düzenle Turkıye'dekı savurganlık ekonomısının bır yanını yansıtan basınımız artık ofset sısteme gecmış bulunuyor Eger bu ıs basından bir planlamaya baglansaydı kuşkusuz sonuç boyle olmazdı «Sen ofset getırdın ben de getırecegım» dıye bırbırıyle yorısa gırenlerı frenlıyecek bır yonetım yoksunlugundan yoksul Turkıye'dekı basınendustrısı zengın ısı oldu Artık gerı donuşu yok Rotatıfle basan gazeteler hammadde bulmakta zorluk cekıyorlar basın pıyasası ofsete gore bıcımlendı, gıdışe oyrk uydurmaktan baska care yok Bızım Cumhurıyet bu nedenıe bır sureden bari Ankara da ofse'le basmoya başladı Baskı nıtelığının bu yuzclen daha lyı oldugu goru luyor Renklı çıkmıyoruz gerçı oma, harflerımız daha rahat okunuyor fotograflar daha net gorunuyor Asırı makyaj yapmıyoruz kuskusuz Cumhurıyet boyle şeylere gerekslnım duymaz, pıyango da duzenlemez Yalnız geçenlerde bır dostum dedı kı Sız de piyango duzenleyın . Ne yapolım'» Uskudar meydanındon elinds Cumhurıyet le dayak yemeden gecen okura 10 bın lıra verın lcısleri Bakanına Istanbul Valısıne, Savcısına, Emniyet Mudurune yıne duyurulur. Eger hola duyuyorlarsa KURUMUMUZUN DEĞERÜ UYELERıNDEN GENCBIUM ADAMI DOC DR. Bedrettin Cömert XVI Turk Dıl Kurultayı nın son oturumuna katılmak uzere 11 71978 gunu sabohlevın evınden cıkarken alcakca bır saldınya ugrayarak oldurulmuştur Yurdumuzu karanlıklara gommek ıcın butun kotulukleri yapan kanlı katıllerın azgın 'aşıstlenn bu ıgrenc satdırısını ınsanliğa bıltme ozgur duşunceye karşı ışlenmış bu canavorca cınayetı sıddetle kınar, uzuntulu yakınlarına Turk Dıl Kurumu uyelerıne ve butun Turk aydınlarına başsaglıgı dnerız TÜRK DIL KURUMU (Cumhurıyet 9646) İLAN Kultıir Bakanlığı Eski Eserlerve Müzeler Genel Müdurlüğünden 1 Ankara Turkocagı bınası 1978 yılı restorasyonu Işt 2490 sayılı kanun hukumlerl dahılınde kapalı zarf usulu ıle 27 61978 tarıhmden ıtıboren yırmi gun muddetle ekslltmeye konmuştur. 2 Işın bırıncl keşıf tutan (3 500 000) lıra olup Q9ç I temınatı (118 750) lıradır 3 ı n a ie 25 7 1978 gjnu saat 15 00 de Eski Eserler ve Muzeler Genel Mudurlugu bınasında toplanacak Restorasyon Ihale Komısyonu tarafından yapılacaktır 4 Bu se a t sartnameler sozlesme proıesi ve eklerı Kultur Bakanlığı Eskı Eserler ve Muzeler Genel Müdurlugunde gorüleb lır. 5 Isteklıler n Resmi Gazetenın 24 31972 gün ve 14138 sayılı nushosında ıntışar etmış olan eksıltmelere ışt rak Yonetmelığının 3 modJesınde belırtılen A Inşaat belgesını (Asl1) 1 Belge bır kalemde (1000 000) !ıralı'< bsnzsrl bir Restorasvon ışın muvoffakıyetle basarıp kabulünu yaptırdıklarını ve/a ıdarece denetled klerınl ıfade edecektır 2 Asgarl (3 500 000) TL tutan (D) gruba mütaahhıtlık karnesî (Aslı) B Yapı aracları bldınsınl (Örnek 1) C Sermaye ve kredl olanaklarını acıklayan mall durum bıldınsmı (Ornek 2 ve 2a) D TeknıV persone! bıldırısfnl (Örnek 3) E Dılekcenın venl s tanhınde elınde bulunan lşlerı bıldırır taahhut bıld r sınl (Ornek 4) dılekcesıne ekleyek .esmi totıt gunlerı ile ihale tarıhl ve son mürocoat günu har c en qec a'tı qün e/vel Kultür Bokanlığı Eski Eserler ve Muzeler Genel Mudurluğune mürocaat ede rek YETERLIK BELGESİ almoları şarttır Dılekcelere belgeler ve be\annom°ler eklenmesl mecburıyeti sebebıv'e telgraflo yeterlık belgesl talebi kabu' edılmez 6 Istekhler teklıf mektuplarına Yeterlık Be'gesı. Tıcaret Odası Vesıkası ve temmat mektuplannı ekleverek eksıltme saatınden bır saat evve! Eski Eser Onanm îhale Korrısyonuna makbjz mukabılmde vermelerl lâzımdır Postada vuku bulacak gecıkrreler kobul edıimez 7 1710 Sayılı Kanunun 19 maddesı geregmce idare YeterİK Be'gesî venp vermeTiekte serbestfır ORHAN TÜZÜN Samotyo Cadde* No: 400 Tel 81 75 «2 Saat: 1 3 1 7 FRANSA da okuyan Muhendıslık Oku'u Bırıncısl tarafından MODERN MATEMATIK va FRANSI2CA derslerl verılır Telefon 32 06 55
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle