23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
/ Kt CUMHURIYET 26 MART 1978 Kısacık arış ve savaş sojeukleri bırbırtne karşıt kovromlan belırttıklen ıcın, coğu kez yanyana ve bırarada kullanıiır. Hukuk Fakul* tesındo devletlerarası tuze (hukuk) dersını okumoğa başladığımızda ılk oğrendlğtmız kavran.lardan ık.sı «barış ve savaş» olmuştu. Cunkü devlet'ercıası tuzenın babası sayılan Hollonrialı tuzecı (hukukçu) ve dıplomat Hugo Grotiusa (1583 1645) dunya olcusunde un kozanaıran ve bu ununü gunumuze değın surdüren olmez yapıtın o j ı «Savaş ve Barış Tuzesi» ıdı. B OLAYLAR VE GÖRÜŞLER , Savaş ve Tedhiş Hıfzı Veldet VELİDEDEOĞLU boşkanı '3'lncl boşkar olan) james Monroe (17581331). 2 orolık 1823'te Amerikan Kongresınc sunduğu mesoıın 48 49 poragraflarmdo kuzev ve guney, bütun Amerıko Kıtasının Amerıkalılora aıt oMuğunu. oraya Avrupalılorca yapılacok tıerhangı bır mudaholenın ABD barış ve gü.»erlığı ıcın tehlıke oluşturocagını ABD'nın de A rupa devıetlermden hıc bırının Işıne kanşnı.vacağını bıldırmış ve sonradon «Monroe Doktrini» adıyla anılan bu llkeler Kongre ce onaylanrnış>tı( (") ABD o tarihten sonra hemen hemeıı yuzyıl boyunco bu ılkeye bağlı kaldı. Ancak ? nısan 1917 tarihınde Bırıncı Dunyo Savaşıno katılmakla, Monroe doktrinlnın koyduğu ılkeden ayrılarok bılındığı gıbı yalnız Avrupa'nın değıl, sosyollst ulkeler dışında butun ülkelerın ışlerine hem de klmi yerde dozunu Qittıkce ortırarak karışmağa başladı. Bunun onlamı şudur. ABD kapitalızmınln emperyalıst uygulaması. sozünu ettığım son yuzyıl ıcınde Guney Amerıka'dakı ışlevını tamamlamış, o ulkelerın kompradorlarıyla elbır lığı ederek Göney Amerıka ordutannı kendıs'na bağlamış ve böylece o ulkelerın yeroitı *•<) yw ııstu servMlerıne hortumlor'm öakcı ıslemını yoluna koymuştur. otanlan", bu duzenbazlığı bozmok /e vok etrgk ıcın gınşt.kierı savaşır.dor boşkg A3D kapıtalızmının ernpe^/alıst dev.. ıkınci Dun/a Sa^aşından sonro yıkılan Batılı ımparntorlgklorın Tiırasına do konarok nrtık dunyanın her v'.ımnda korkunc soluğunu du/urmayo boş>lodı Oralardokı 'jlkelerın kımısını tehdıtle i'imısını paravlo eld« etmenın yoılannı arodt ve buldu Boyleee dunya, gun gectıkçe somutlaşrıiı ıkı buvuk oloka. Ikı buyuk nufuz (eKonomık soTiuru* Dolgesıne avrılnı 1) Amerıkon bolgeeı 2t Rus Sovyet bolqesı «UCLHCU Dunyo» denılen yonsızlar. toplukÖ • bu bloklardon hicbırıne boğlanmok ıstemıyen ulkelerın cırpmış durumundan başka t r şev değıla.r Cunku ABD o ulkelerae de su va da bu yoldon gucunu ve baskıstnı duv'jrmal.todır. Bu kavramlar yalnız tuze kıtaplanna değıl romanlora do başlık olmuştur. Rus yazar Loon Toıstoı'un (1828 1910) en onemh remanı «Savaş ve Barış» odını taşır Kısacası, ınsanlık var oldu olalı savoş da vor olduğu ıcın, kcır, toplum oloyları uzerınde işlemeye başlayınca «barış» konusu do ela alınmıştır. Sonkı yeryuzunde temel ılke sovoş. ozlenen llke ıse borıştır. Yıllarca önce bır yerde okumuştumMeraklı bır tarihcı, ya da gazetecı yazar son beş bın yıllık donemde uluslararasmda savaş olmadığı, yanı yeryuzunde barışın tam egenıen clduğu yılları saptamış, bunlorın toplcmını voprmş ve eger belleğım benı aldatmıyor sa 238 sayısını bulmuş. Demek kı beş bın yıllık ınsanlık torıhınırt 4762 yılı. yer yuvarloğının turlu bolgelennde savaşla gecmıs, 238 yıIı ıse duriyanın gercek barış yılları olmuş Ne kadar az\ lara Olke kapılannı ardına kadar acmış olan eskı Demokrat Partı ılerı geien'erının Turkıvemıze vapmış oiduklan kotulu* sınırsızoır B J kotuluğun ıcınde. osken usler ^e maden ışleinelerl konulanndoKi ou/uk oounler de yer al. r . SJ halde dogaı olarak kendı cıkarlorındor bojka bır voı duşunmeyen, bu yoldo onune cıkabılecek engellen Kendıne ozgu yontemlerle asmağa calışan 'e coğu kez aşan emperyalıst guclerden cok, ulkemızde bu engellerın aşıimas1 yonjnae onlara yardımcı olcn kendı ç>karlorınT. Turk halkınm ve Turk vatanınm zorarına ışleven oogrultuda aravan yerl' ışbırlıkcıler e ofkelenmeK. onlarm «suretı hoktan» gorü•nerek ovnodıkları bu oyunu genış ha'k yığınlonno cnlatmak gerakır Turk mlllıvetcılerine duşen en buvuk gorev budur Cunku yasatmaga canştığıını? demokratik duzende egemtn oion oge mt yıgıolonn oylandır Uç Ay Sonra.. cak oyının 24'unde bu koşeda yayınlanan bir yazıda Ecevit hukumetım bekleyen uç tuzaktan soz açmıştım. Neydi uc tuzak? «ı Tuzaklardan bırıncıS. güvenlık ko.iusundadır. Yaygınlığı carpıcı bır gorunum alan teror eylemlerının koynogı nerededır' Ecevit hakumetı terorun koklerıne ındıkce devlette yuvalanmış guclerıe karşı karşıya gelecektır Ne va; KI Dugunku devlet Durokrasısı, terorızme karşı yurutulecek onlemlen, scnc KO'ŞI e/'err nıtelıg ^e donuşturebılecek yapıdadır 2 MC hukumetınden kalan oğır mıras, ıflasa surıAlenmıs Dir eKonomıdır Ecevit hukumeti yaboncı kaynakıardan ıved. borc bulmak zorundadır Bu konuda kay nak IMF'dır Ancak «yenıden borclanma» gunu kurtarmakton başKO ışe yaramaz. IMF'nın borc vermek ıcın ongorduğıJ Koşullar, mazlum ulkele r hesabıno korku.ic bırer tuzaktır Bu koşulları uygulayan hukumetler, halk yığınlannı karşılarına almaktadırlar 3 D.ş polıtıkoda aa bır tuzak beKlemektedır Yaygın onyargıya gore ambargoyu kaidıracak dış polıtıKa adımıarı bır gun bıle gecıkmeden atılmolıdır Burokrot kesım, bu konuöo sabırsızdır Ama ou yolda atılacak her adım Turk'ye'/. Amerıkan guaumu altınc bıraz Oaha sokocoktır» O İnönü ve Ecevit ABD'n.n BÖKI başkanı Johnson un Boşbaıon 'âifet Pasa ya vollamok curetınae bulu.ıcugu alco'tıc rnekiuptan hemen «onro rohme>tıı Poso'nn bağımsız bn" devlet ba$bakanına /nrosr bıcımde konuşarak «Vtnı bır dunya kurulur ve Turlciye orada kendl yerıni olır» bıcrnınde karşılık vermesınden sonra, mıllıyetcı j e Cinen butun partı lıderlennın bırleşerek Inon^'vu ıktıdardan duşurup uluslararası Amerıkan Morısson şırketının Turkıye'dekı cıkarlarını korumak ıcın onun temsılcılığını yapmıs olan ve Johnson'la bırlıkle cektırmış olduğu fotoğrafiarı secımlerde propagando arocı oiarok vullanılan Suleymon Demırel'ın başbakon olmasına giden yolun acılrnas1. onemie uzerınde duruiacak konu.'ardandır Turkı/e, devletlerarası alonda bugün barış ıçındedır ve Ataturk'ten ben suregelen tutumu barışcıldır Ama kendı .cınde sonkı bır savos durumu vardır Bunu belırleyen sıddet olaylanmn son haftalardc bırdenbıre tırmonmasında acaba Ecevıt'ın ABD yonetıcılerı ıcın MontreuV'de soyledığı «Golge etmesinler, başka ihson ıslemeyiz» sozunun hıc mı pay. y o k t u f Geıecek hofta şıddet tohumlartnın hangı yoılardan atılabılecegım anlotmağo colışacagım (') Monrae Doktrininin metnl için bakınız. Louit Le Fur, Reuceul de Textes de Droit International Public (Parıs 1928) S 87/81. İçte Sürdürülen Savaş Bılindığl gıbı, ne bınncı, ne de Ikincl aünya sovoşından sonra dünyada gercek barış donemı bir turlö başlomadı. Günumuzdekl, Etyopya Somalı ya da Arap İsraıl savaşları ve yeryuzundekı butün uluslararası carpışmalar, varsayalım ki, tumuyle sono erdı 0 zoman «Artık dunyada gercek barış donemı boşlaciı» dıyebılecek mıyız? Hıc sanmuyorum; çünkü cağımızdo osıl ve en tehhkelı savaş, ulkelerın ıçyapılanndo surup gıdıyor, bu anarşı ve tedhıçtır. Guney Amerıka ulkelerı oldum olası kurtaramıyorlar kendılerını ıc savaş ve anarşı miKrobundan Bunun nedenı uzennde pek oz kısı kafa /oruyor ulkemızde. Cunku ışin kökenınl bılen yok Yıllar once yazmıştım, yıne de azıcık değıneyım. Gecen yuzyılm başlonnda ABD Cumhur Çalısma Yöntemleri Kapıtolızmın en pe^yolızn her ulkede hal'<ır. genel durumunu, turlu eğılımlerını, servetını, daho ooğrusu bırey'er arosındakı servet doğ'î1' nını turlu oraclardan yororlonorok yıllarco suren arast.rmo ve ıncelsmeler sonunda saptomakta, kendısme boğılsız koşulsuz hızmet edebılecek kışılerı belırltmekte, o ulkelerın poiıtıkalarındo ABD cıkarlarına aykın davranışlor belırmeğe oaşladığında, o polıtıkacıları yola getırmek, ya da ıktldordan duşurmek Icın hangı yontemın uygulonması gerektığınl bu araştırmalar sonucundo bir kıyıya yazmaktodır. Bızde vukarıkı bılgılerı, bır yondon gı/lı oıonlar, bır yondan da «Barış gbnullulerı» adı venlen anketcıler orocıltğıyla yaptılar. Bu aıar Doymayan Dev Ne var kı, ekonomık emperyolızm, ne yerse yesın, hrc cJoymayon eskı mosol devlerı gınıdır Bu nedenle kendısıne azıcık dırenış gosterenlen kendı halkına yok ettırıp hemen yutar Bunun son orneklerınden bın Allende olmuştLr Turlu üun^y Amerika ulkelerınde yıllardon berı sjrsgeıtn gertlla hareketlerınin, anarşı ve teoK ış olnyiarının buyuk coğunıugu o bolgeler hcikmdar, u/anrm;, ve somuru duzenır Şimdi, 64Bana Ne,, Der Elber OKTAY AKBAL i(n Köprü mü, Tünel mi,, Tartışması Evct Hayır enı bır Bogoz Koprusu mu, yoksa bır tunel mı tartışmaları yoğunlaştı Kımı. oloya satt kısa donemlı kârhlık acısıntrofığı tek başına omu7iamış odan bokorak ıkincl bır köprulon denız taşımacılığımızın ıskcr nun yapılmasını onerıyor Kımı taya cıkartılışı Gercekten de, ıse. sorunun daha uzun donemlı Boğaz Koprüsu'nun malıyetı yalve tum boyutlarıylo ele alınmonızca kendı yapım masraflarıyla sı gereKtıgı ve ekonomık. topsınırlı kalmamış araba vapurlalumsal ve yerleşımsel yonlerı nna dayanan denız 'aşımacıhgı bır butun olarak gozonunde tuuzennde son derece olumsuz tuldugunda yapılacak bır tunebır etkı yaparak malıyetıne bır lın cok daha saglıklı bır cozum boyut daha eklemıştır Zaman sağlayacagı duşuncesınde Sovarken sorunun bu yonune oe ruyu «kopru mu. tunel mi» bıeğılmek gerekmektedır cnnında şorduğumuz ve ceşıtlı Sonuc olarak, her ıkı yoka etmenlerı dıkkate. o[dığımız za. ;oras»ndjkı Uaüğe eldekı koşulman tunel yapımını tercıh etmelar altırda en etkın ve en az mek elde değıl Ancak soru. bu masraflı cozumu bulmak ıstıbıcımı ıcınde doğru mudur. ekyorsok hem köprunun tom kopasıksız mıdir ve zamanındo mı sıte kullanımını ve bu kapasıtesorulmuştur 9 Başka bır deyışle nın genışletılmesını, hem de a«koprj mu. tunel mı» borusu robalı vapura dayonan denız togercekcı mıdır. bırıncıl midır? Yoğunlaşan Avrupo Asyo tra şımacılıflını yenıden ranlandtrofığıne. bugun ıcın tek cozum yo rok devreye sokmo olanai'lor'nı lu bu ıkı secenekle sınırlı mıdır 9 aramak zorundayız Boğaz Korpusu'nun arobo vaTurkıye'nın azgelışmış. kalkınpuru taşımaeılığı uzerındekı ntma acısından kaynaklon olduKkisıne ılışKin olarak ortaya cıkan ca kıt bır ulke olduğu gerceğı ılk gercok şu Asya yokosından ceşıtlı sorunlar gundeme getırtlAvrupa yokasına yapılon yecışdığınde. bu sorunlara cozum olerde araba vapurunun payı Kop rondığında ne yazık kı unutulurunun devreye sokulmosı/ia bırverıyor. Yanlış ve carpık bır molıkte % 10'a duşmuştur 1973 Kadernleşme anlayışı su ustune Sım'ı ıle 1975 yıl sonu nrosında cıkıyor Kalkınmo en yuzeysel bıçımıyle gokdelenlerle. dev yo kopruden gecen aroc sayısı 15 331.939 ıken arabo vapuru pılorlo ozdeşleştırılıyor. Ekonogecışterı yalnızca 1 725.764'tur. mık ve toplumsal olcutlerden Bır başka acıdan degerlendırecok psıkoloıık koşullanmolar one cıkıyor. «En buyuk, en yuk cek olursak bunun anlann şudur Devlet malıyetını kendısının sek, en uzun» dıye tonıtılıyor teuslendlğı bır rekabetı başlatmışsısler En etkın, en yararlı. en tır kendı ıcınde. Ve bu rekobet kullanışlı. en akılcı olup olmodığı onemsızmış gıbı davranılı surecı ıcınde arabo vapuru toşımacılığı tum toplumsal korakyor Bır başka acıdan bakacak terıne karşın, desteklenmesı şcy olursak, coğu kez aracların ale dursun, kosteklenmiştır. Kopmaclo.'la karıştırıldığını goruyo"jnun devreye gırdığı donemnn ruz Aracın goruntüsel gorkemlılığl korşısında sorunun cozumune yonelık etkınlıği unutuluyor E Y Doç. Dr. Semsettin BAGIRKAN ono ne »enln 141 142'nden»... K Tum portilerimizln; ilericl geric! tum polltikacılarımızın; duşunce, inanma özgurluğunun korunması icln savasım veren tum yozarların cabasiyle, Bay Erbakan, Adalet onunde hesap vermekten kurtuldu. Yargıtay Başsovcılığının MSP Genel Başkanı hakkındo açtırdıgı dava da kapandı gitli. Erbokan'ı Adalet'ın ellnden kurtarmak sovaşımt başarıyla sonuçlandı. :. % Bay Erbakan'ın yetmlş gun su$ma*ı, ağzını açmaması, ne sağı ne solu kızdıracak bir soz soylememesl dikkat çekiciydi. «Şu kopruyu bir aşsam» diyordu Içlnden! Ecevit'i darıltmadan, Demirel'i kızdırmadan, duşunce ozgurluğune pek duşkün yazarları, bilim adamlarını, gazetecileri urkutmeden!. lyi sustu doğrusu! Yetmiş gun, az zaman değıl! Bir suc ışlemışti yasalara karşı, dln duygularını polıtiko alanında kullonmıstı Bu, Anayasa'ya, yasalara karsı bir suctu. Ataturk devrımine bağlı olonların gozunde Erbakan'ın kişiliğlni anlamını bır kez daha vurgulayan bir davranıştı. El hırlıgiyle /asa maddesı defişUrildi. Erbakan kurtarıldı. Simdi Bay ErbOKan konuşuyor . Hem de yasaların elinden paçasını kurtarır, kurtarmaz. MSP kapatılırsa camller depo, otel olacakmış, oyle gunler yasanmış kı otel, depo olmuş camıler! . Nerde, ne zaman? Hanı kanıt, hani belge? Oyle sey yoktur, ama Bay Erbakan soyler, hele tehllkeli bolgeden cıktı ya, ağzına ne gelirse soyler! Çok sıkıştırırsanız «şaka yaptım slze» deyiverir O zaman okan sular durur. Bu kez de bir kişinin «dln! istismar etmesl» eylemlne kimsenin karısmamasını, hele yasalorın böyle bir durumu saptayıp cezalandırmasını Istlyor, halk karar vermeli bu konuda diyor Halk verecek kararını, halk yapacok seçiminı Onune her turlu goruşu, duşunceyi, felsefeyi, inonışı koyacaksınız, anlatacaksınız; her ceşit kitabı sağlayacaksınız, okutacaksınız; herkese her Istediğıni soylemesine olanak tanıyacaksınız; en açın sağdan en aşırı sola dek tum politlkacılara, tum yazarlaro cizerlere en genlş hoşgoruyu gosterecekslnlz ancak o zaman bu ulkede demokrasi vurdır diyebileceksinlz. Bay Erbakan bir yandan boyle konuşuyor, diyor ki «Demokrasi ya vardır ya yoktur. Bu memlekette yanlış söylenildiğl glbı doğru da soylenebilmeli.» Evet, duşunce özgürlüğü budur. Ama en başta bu ozgurluğu savunan, daha doğrusu kendisi icin, kendi yandaşInrı ıcın isteyen politıkicı. aynı şeyl kendisi gibi dusunmeyenler icin de istemelı . Bay Erbakan'da ışte boyle btr şey yok. Hep bana hep bana diyor o1 . Bır gazeteci «pekl 141 142 ne olacak?» dlye sormu? basın toplantısında, yetmiş gunluk sinmeden, susmadan sonra yaptığı basın toplantısındo... MSP llderlnin yanıtına bakın siz: «Bana ne senin 141 142'nden1» Evet, «bana ne».. Bay Erbakan'a bizler «yanlış soyleme ozgurluğunu» tanıyoruz, secimlere girip bu ozgurluğunu kullanarak Meclis'e temsilci yollomak olanağını tanıyoruz, çoğ dışı duşünceleriyle okumasız yazmasız halkımızın bir bolumunu ters yollora surukleme rahatlığını tanıyoruz, blle bile butün bu yanlışlıklorı, terslikleri gormezlikten, duymazlıktan gelmeye, Atatürk Turkiye'sinde, hem de Cumhuriyetin kurulmasının elli beşinci yılındo butun bu ilkellikleri, bağnazlıkları sineye cekmeye calışıyoruz! Ama o kendi yolunda yürumeyenlere, kendisi gibi dusunmeyenlere boyie bir hak tonımıyor1 «Bana ne senin 141 • 142'nden» dedikten sonra eklemis: «Bazı mlhraklar şlmdiye kadar 141 142 maddeleri bahane ederek inonc hurriyetine baskı yapmak istemişlerdir. Ben inanan insanların hurriyetinden bahsediyorum. Hıc bir inanc zorbalıkla ortadan kaldırılamaz » Ama 141 142 insan haklarını kısıyormus, duşunce ozgurluğunu sınırlıyormuş, bir takım sosyal goruşler, inanışlcır, kuramlar ve onlara bağlı siyasal orgutler kurulamıyormuş. kurulsa da ilk fırsatta kopatılıyormus. . Nasıl Bay Erbakan'ın kafasındakilere ozgurluk, inanclarını savunma hakkı, siyasal örgutlenme hakkı tanınıyorsa, so<a aşırı sola da boyle bir ozgurluk, boyle bir hak tanınmalıymıs... Bu konu ilgilendirmez Bay Erbakan'ı!... Kendi cıkarına bakar hep, once adaletin elinden kurtulmak, sonra da iktidora doğru yurumek, şu yoldan bu yoldan ıktidann yeniden ortağı olmak.. Şimdi konuşacak, yasanın elinden kurtarılmış Bay Erbakan'ın «yanlışlığı savunma hakkı»na saygılıyız, sabırlo dınleyeceğiz, onu Sabırla, ama butun bu yonlışlıkları, ictenslzliklerl gorerek, bllerek, 50 sandolyeden 24 e inen bu partiyi gelecek secimde daha da etkisiz hale geieceğini bilerek... cak önlemler alınması, yeni duzeniemelere g'dılmesı oianaksız mıdır? Yaptığımız nesoplamalar gosaraba vapuru uretımın daha yuktermektedır kı, köprunun bugunsek oluşu bunun somut gosterku calışma sıstemı ıcınde bır gesıdır Araba vapuru taşımacısaatlık kapasıtesı vakloşık olalıgının neredeyse ıskartaya cıko rok 3 600 aractır Ancak. yıne rılmış olmasını teknolopk acıdan yoptığımız hesaplamolar trafığın gerekcelemek ve rasyonel'ık uen yoğun olduğu soot olon 08kesıne gore acıklomak olanak09 arosındo bıle bu sayıya erısızdır Bugun Batı'do araba vcşılememekte ve gecen» aroc sa puru taşımocılıgı yaygındır Dcyısı 3O00'ı bulmaktadır Bu kağal olarak Botı'da cok doha ıle pasıtenın yaklaşık yuzde 20'lık n bır teknoloıı kullanılmoktouır bclumunun kullanılmadığını gos ve istanbul Boğoz'ı uzerınde u6 teriF Grşe kapasıtesı acısından boyıe îterl btr töknoJoırnınküt'odo durum farksızdır Gışe kapa nılması 0(^egıo Y Hçvercra/t CP' •srtestnmancok yuzde 84 5'ı kulhova yostıklı gemıler) mesaler.'"ı lanılmaktadır Köpru uzerındekı kısalığı yuzunden oianaksızdır trofık sıkışıklığının ana nedenıAncak yanaşma ıskelelerının co nının gışe duraklaması olduğu ğoltıirnası ve ozelıkle bekleme ve kopruden gecen aroc soyısısuresını azaltmak uzere dolmı ş nm yıldan yıla arttığı duşunulesıstemınln kurulması gıbı bozı cek olursa bu kapasitenın tam yenı duzenlemelerle sıstemın \o kullanımmın yanısıra ek kapanıden etkın bır bıcımde devreye sıte varotmok gereklılığı de orta gırmesı saglanabılecektır Go ya cıkar. Tahminırnızce ek servıs rek ıkmcı bır tesısın malıyelı. gışelen acılmamasının ana negerekse yakıt tasarrufu acısındenı tasorruftur. Ancak tum gedan arobo vapuru taşımocıliBilırlerının yalnızca yuzde 6.5'unu nın cazıp oluşu bu gırışıml zomasraf olorak horcayan boylerunlu kılmaktadır Ayrıca sıstern sıne kârlı bır ışletme ıcın tasar fıyat yonunden de cazıp hole ruf nedenıyle kapasıte genışletme getırilmelıdır Bugunku fıyat farmek anlamsızdır. Bekleme kuykı da. koprunün geclş hızı acıruklorının uzadığı. tum sıstem sından sağladığı ustuniuğu alteIcın ortaloma bekleme zamanıdecek duzeyde değıldır Ve eger nın 25 dakıkayı aştığı Boğoz araba vapuru taşımacılığının ma Koprusunde bu sorunu cozmelıyetının cok daha az olduğu du nın bır boşka seceneği de serşuncesını paylaşıyorsak bu eş't vıs gışelerını tek yone ındırmeksız rekabetı seyretmeyı bır yatır Yapılon hesaplamolar ıkı yon na bırokmalı ve devlet ceşU'i de gecış arasındakı farkın yuzreklam yollarıyla denız tosımocıde 0 23 olduğunu ortaya koylığım ozendlrmelıdır. moktodır. Dolayısıyla tek yonde yopılocak gıdışgeliş ücretı tahGelelım sorunun ıkinci yonüısılotı hemen hemen hıc bır madne Bugunku ışletme duzenı ıcın dı kaybo yolocmaksızın bekleme ae Boğaz Koprusü tam kapos,teyie mı kullanılmaktadır? Ayrı zamonmı onemlı olcude duşureco köprunun kapası'es'nı artıro cektır. Kopru ve cevre yolları trafığının cozumü ıcın bunların yanısıra alınması gereklı sayısız onlem vardır Hız kontrolu. şerıt ve bekleme kuyruklarının geJışı guzel değıstınlmesının onlenmesı: ıetonlo gecme sistemmin kurulmosı ve para bozmo ışlemının ortadon kaldırılması. servıs gışelennın arac turlerıne gore yenıden duzenlenmesı gıbı. Ancok butun bu degışıklıklerın yapılobil mesı ıcın Boğaz Köprüsu'nun esnek bır ışletme nıteliğıne kavuşturulması gerekmektedir. Bunun yolu ıse, şu anda ıcinde bulunduğu burokrası carkının yavaşlatıcılığından kurtarmak uzere bır Kamu Iktısodı Teşekkulu halıne getırmek ve yapıcı nıtelık taşıyon Bayındırlık Bakanlığı denetımınden cıkararak ışletmecı nıtelıktekı İşletmeler Bakoniığına bağlamaktır. Butun bu onerılerın tartışılacak yanları mevcuttur. Ancak şurası kesın kı. bu tur onerılerı dıkkate almadan «kopru mu yapalım tunel mı» tartışmosına gecmek kaynak ısrafı olıŞKanlığırnız, surdurmekten crteye gecn'eyçekfr. Arodan uc oy geçmiştir. Oun sabah gazeteierı açanlar, Ankara Savcı Yardımcısının evinden cıkıp işıne gıderken oldurulduğunu okumuşlardır. Otomatık tabancayla boşından vurulan Savcı Değan Oz'un bır profesyonelın eliyle katledildiğıni saptamak Icın uzman olmaya gerek yoktur. Oyle bir profesyonel ki, komando kamplarında silâh egitıml germustur, belirli bir amaca hizmet yolunda gorevlendırılmış, emrı yerine getlrmlştir. Buna «anarşık olay> dıyemeyız. Adalet Bakanı Mehmet Can'm dılıyle «organıze edılmış gucler tarafından onceden planlanaığı apacık bellı» bir siyasal cınayet diyebiliriz. Ne var ki if bu duzeyde kalmıyor Adalet Bokanının deyımlyle «organıze gucler» teroru tırmandırmakta, koku dışarda sermayenın kadroları da basında yaylım ateşıni surdurmektedlrler. Amac. Ecevit yonetlmlni tuzağa duşurmek, destaklerınden yoksun bırakmaktır. Sag, hem cınayet ışliyecek, hem «guvenlığı soğlayamıyorsun» dıye hukumeti suclayacaktır. Hem İMF' den gecmek zorunlugunu vurgulayacak, hem «durmadan zam yapıyorsun. hclkı ezıyorsun» diye hukumeti kınayacaktır. Hem ambargonun bır an once kaldırılmasını isteyecek, hem «ABD'ne catıyorsun, Batı ıle ılışkılerımızı bozacaksın» diye hukumeti eleştireccktir. Catısmanm koşulları boyledir. Bugun tum soğcı politikacılar ve kalemler, Umraniye'dekl «Kurtarılmış Bolge : den soz açıp Ecevit yonetimıne soldırmoktodırlor. Peki, ne zaman oluşmuş bu bolge? Demirel hukumeti zamanında degll ml? MC doneminde kurulan «Kurtarılmış Bolge»ye, devlet yeni hukumet zamanında glrer. Ama Ecevit yonetimi yine de suclanmaktan kurtulamaz; sağa yaranamaz. Yaranmasına olanak yoktur, Ve bunun içlndir ki Ecevit yonetiminin sağın sucloma kampanyalarına bakarak rotasını saptaması, yorungesinden çıkması, tuzağa suruklenmesi demektır. Yeni hukumet: 1) Guvenliği soğlamak.. 2) Halk yıgınlarının desteğini korumak İcin gereklı ekonomik onlemleri almak.. 3) Dıs politikada zorunlu ılkeleri savunmak.. Yolunda saşırıp yalpalamaya başlarsa, kendislnl yönetime gotiren gucleri dağıtır, parça parca eder; ve boş luğa »urüklendlkce sağın pencedne duşup perışan olur. Bu donemde devrimciye duşen nedir? MC faşlzmı hukumetten cozuldu.. Devletten cozulmedı l u gerceği hic unutmayalım. • 16 MART U N U TU L M AY A CA K T I R Murat Kurt 1956 .. Hamit Akıl 1954 . Hatice Ozer 1957. . . Baki Ekiz 1956 Abdullah Şimşek 1356. . . A Turan Oren "955 . .. 16 Mart faşizme, emperyalızme ve sovenızme karşı mücadele bayrağını yukselten antifaşıst gençlığın kararlılığıntn simgesidir. Emperyalizmln, foşlst conılerin, insanlık duşmanı aşagıiık yuzlerinin bir kere daha olanca çıplaklığıyla gorunduğu gundur Boğımsızlık, denıoKrası, sosyolızm mucadelesinin yuce bayrağını onlorın bıraktıgı yerden devroldık. Biz tum ilericiler. devrimciler soz verıyoruz kı, dokulen konların hesabını faşist canilerden ergec sorocağız. Yaşamları gururumuz, olsun Kahrolsun fasizm... anılan mucadelemıze onder Şimdi sorularımızı yenıden = gozden gecırelım. Buyuk bır do = vız gereksınımı ıle karşı korşı = ya olan ulkemızde ıkınci bır kop = runun, ya da bır tünelın acıl ge = reklılığı var mıdır' Bu soru bızı = daha temel bır soruya. yoğunla E şan Avrupo Asya trafığının = cozulmesı ıcın eldekı tum olo = nokların sonuna dek kullanılıp = kullanılmadığı sorusuna goturur Ne var kı. guncelleşen «kopru = mu, tunel mı» tortışmasındo bu = temel soru ıhmal edılmıştır. Bu = sorunun yanıtı, yalnızca Boğaz = Koprüsu'nun tam kapasıteyle kul = lanılıp kullanılmadığı. ya da ba = zı duzenlemelerle köprunun ka E pasıtesımn orttırılıp arttırılama E yacagı sorusundan gecmez. En ş az bunun kador onemlı olan ve E gerek köprunun tasarımı sıro ş; sında gerekse ışletmeye acılma = sından bu yana kaynaklorımız acısından ne denlı «hovardaca'î ş hare.<et ettığımızı gosteren bır ş Cjoska gercek vardır Yıüarca bu TEŞEKKÜR Ü KANSU'nun İGD, DEVGENC, DOB, İST. DDKD Babamız ustumız. Konımızı gu'e sol'jğumuzu türküye donuşturen, yureğımızın ozanı, can dağıtıcımız, İCEYHUN sonsuzluga varışı dolayısıyle başsaglıgı dıleyen Saym Cunıhurbaskcnımız Fahrı Koruturk'e, torene gelerek acımızı payloşan Soyın Başbokan Bulent Ecevıfe. Soyın Bakon arkadaşlarına, Sayın Yargı Organları uyelerıne, Sayın Unıversıte Rektorlen ve oğretım uyeterıne, Sayın mılletvekılı arkodaslarına. her turlu yakın nqıyı gosteren, yıllarca. buyuk bır sevgı ve bağlılıkla calışrrış olduğu Turkıye Şeker Fabrıkolon A Ş , Şekerbonk T A Ş . T"rk Dıl Kurumu Başkcn ve jyelerıne, Halkeıerı ne. Halkevıerı Ataturk Enstıtusu'ne, Ankoro ıçınden ve d'sından torene katılan, telgraf. telefon ve mektuola ya aa evımıze gelerek başsağlığı dıleyen ve acıiarımızı paylaşan tum dernek ve kuruluslara mesıekdoslorına, closı ve orkadaşlarına, kendısını sevenlere, cıcrf gonderenlere, bar'na ve TRTye teşekkur ederız. (Cumhurıyet 5699ı TEŞEKKÜR Eşımin hamıielığı ve doğumu sırasında yakın ılgısını esırgemeyen kıymetlı hocam Sayın, Prof. Dr. Turgay ATASÜ'ye Değerli kardeşım, Uz. Dr. Mehpare GÖKDOGAN'a Sayın Prof. Dr. Özdemir İLTER'e Cerrahpaşa Doğum Servısı dığer doktor, hemşıre ve personelıne.bu arada bebek hemşıresı Melek Hanım'a en ıcten teşekkuru bır borc bılırım. Oğuz ONUR (Cumhurıyet: 5700) Hayriye TERZİOĞLU I I e Ozcan ORHUN nısanlandılar 25 3.1978 Hcvrcn | AİLESİ [ •• • • • • •• • • » • •• •• •• • •»» » • • • • • » • • •• • » • » • » • • »»» TLRKIYE'NIN EN TEMIZ, EN IÜKS VE EN IJCUZ PANSIYONU | "ÖLÜM AŞINMIŞ... YAŞAMAKf | DİMDİK KALMIŞ,, | rdiıııııımıııııııııııııııııııııııımmıımııııiHiıııııımıııııııımımıiM^ (Cumnurıyet 5690) lv!lu ^ ZENGIN KAHVAITI 5ICAK SU KAIORIFER 8URHANİVE/0REN 343 • Lâ Lâle OREN • (Cumhurıvet 5710) •••••••••«>• »»»•»••••»»••••••••••••••»••»»•»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle