Katalog

tKt mmf\ olayının blr geniş Irdelemeslni yopmarrllz er8kır IVILf 9 Ondan ne korkmolı ne de "• cılıflı. Türkrye'ya zorlamıstır. Türklye, butün bunlara diranmlştlr. Türklye Genc 08manlılarla. dusün de slyosal lıberolızmı oramıstır. İttıhat ve Terokki ıle. beşerıleşmış blr lay.klasmecılığl özlemıstır Mudafaayı Hukuk ve sonrası ıle, sosyalleşmecılığı beklemıştır. Ve Turkıye, en son, anlamıştır kı; koylülükten kentleşmecılığe, tarım uretımcıhöınden nükleer sanayı uretımcılığıne. özgürluk eşıtlık guvence gıbı sovut lıberal duşunlerden kıtlelerı yuceltenadılleştıren ilışkılere gecışı veren layık, bılımsel, somut sosyol. kulturel duşunlerın formulas\onlanm, artık. bır bur|uvacıltkta ve onun lıberalızmlnde bulamayacaktır Bun'arı. ancak, bır sol yelpazeleşme düşun'unde ve kurumlaşmasında bulocaktır. f Durum bu ıken Abdulhamıt ıslâmcı tutuculuğunu. Hürrıyet ve Itılât teslımıyetcılığını, 12 Mart otorıtercılığını kendınde ozumleştıren bır MC ortaya cıkmıştır Turk ulusu b j olguvu lyı anlamalı ve değerlendlrmelıdır Anlamalıdır kı MC. en sonunda. bır aşamo sovılnıak üzere, bir demokratlk sağcılık ve kıml hberal duşunlere dayalı bır burıuvacılık bıle olamamıştır Tersme. onun sadakatsızlığını teşkıl etmıştır Şöyle kı MC; Orta Asyacı otorıtaryanızm kanodı Ile, bır burıuva lıberolızmının duşun serbesthğıne karşıdır Col fanatıkcısı d nse. saltcılık bolumu, ıle. gene o\nı lıberalızmın layık ozgur duşun ge'ışmes'ne knrsıdır Devlet Kasasma ve keyfı devlet porrpacılığına ve nufuzuna dayolı bıreyselcılık felsefesı ıle de. gene o lıberalızmn ozqjr nsan aorumlu insan • vosal durumlar dengecılığı turlü duşunler u\umculuöu ılkeleme ve uygu.amolcrıno karşıdır Bu. onun tBur|uva lıberanzrrıne b:!e sadokotsi7!ıqı>nı mevdona getırır Gerıden fırlayıp on oşamnlan tersıne dondurmeye. tarıh. venı sanslar vermpz.. CVMHURİYET 21 ŞUBAT J978 onu küçümsemelıdır. Tarıh, eğer kendı doğa! doğrultusunu ızlerse. MC, artık bır dcha gerı gelemeyecek bır sıyasal seruven olarak kalacaktır Tıpkı, Hurrıvet ve ıtilâf gıbı, hatta, ittıhat ve Terakkı gıbı... Evet, evet t'pkı İttıhat ve TeraKkı gıbı MC de, bır açıdan, da\andığı değerlerın, tarıhın akış hızı karşısında, gerı kalmasından dolayı yozlaşmasını algılamıştır Karşısında, bır Mustafa Kemal dırenısı ve bır Mudafaayı Hukuk yonelışı bır olgu olmasa bıle, sırf bu \ozlaşmanın algılanması neden.yle, MC. bır daha doğamaz, doğarsa yaşayamaz Bunu soylerken, MC'nın. boşta. ittıhat veTerokki gıbı gecerlı değerlerı olduğunu da belırtmek istemiyoruz. Haşâ1... MC'de daha baştan, hlc bir gecerlı değer yoktu. Ama o, zaten baştan geçersız olan değerlerını, ayrıca, şaşılocak bır sıyasal sosyal kulturel aymazlık ıcınde, busbutun geçersız kılan bır yozlaşmayı da yarotmış ve yaşatmıştır. Onun ıcm, tarıhın, kendı donemınde, kımı cok gecerlı dsğarlerının sahıbı olon, fakat sonradan onları kullanamodan eskıterek yozlaştıran İttıhat ve Terakkı glbı, bır daha, yaşam'a doğmak olanağmı yıtırecektır. Bır degerler ve tavırlar yozlaşmosı, İttıhat ve Terakkı>1 bıle, bır yenıden doğuştan yoksun kılarsa, daha baştan, gecerlı değer ve tavırdan yoksun olarak kurulmuş bulunan MC'dekı yozlaşma ve curüme, kendısınl, yenı bır yaşama kavuşmaktan büsbutun alıkoyar. Hurrıyet ve Itılâf benzetmesıne gelınceBılındığı uzere. bu Kurum ve onun polıtıkası; mazlum ulusların ve kıtlelerın, tarıhın, sılâhlı emperyalızme ve ışgalıne llk acık ve toptan teslım oluşunu sımgeler. Boyle tumden ve kapsamlı bır ıhanet tesllmıyetı, artık, hıc bır kaynaktan, yaşam ozu olomazdı ve kururdu Blzım, sonrokl MC'mız de. 21. yuzyılın eşığın OLAYLAR VE GÖRÜŞLER OZHEOH1 bomuru ömuru deyince ne gelir aklınıza? Başında kolonyol şapka, kıcında kulot pantolon, ayağında cizme ve ağzında puroylo blr Avrupalı Kimi zaman Afrlko'nın ormanında, kimi zaman Asya'nın batoğında yerli halkları sıraya dızlp kırbaclıyan bir zorba Ne var kl. bu tip tarih kîtabının sayfalan arasındo kuruyup kalmıştır Çağımızın somürusü blr başka bicımde gercekl«$iyor. Yirmınci Yuzyıl, somuru araclorını yenl koşuliara gore değiştirdi. Somuru nedeniyle zenginler gittıkce zenginleslyor; yoksullar giltikc* yoksullaşıyor. Emperyalizmln agında yaşayan ulkelerde halkla buyuk sermaye arasındakı ucurum derlnlesirken, somuren devletle somurulen devlet orasındakl ucurum da buyuyor. Nasıl oluyor bu? Efendim. onlar calıjkon, blz tembel... Haydl canım sen de .. Yaşadığımız cagın onlamını vurgulamak İcin gözlerlmizi dort acmalıyız Nicın tarımsal urunlerlmız glttıkc» ucuzluyor? Nıcın dışardan satın aldıgımız makmeler gittıkce pahalanıyor? Nıcm dış odeme acıgı 400 nıılyon dolardan 4 mılyar dolaro cıktı"? Nıcm lıranın değerı dolara oranla durmadan dusuyor 9 Roslantı mıdır butun bunlor? * Bugun Turkıye de (sagda veya solda olsun) herkesln ortak kaygısı bır soruda toplanıyor: IMF (Uluslararosı Para Fonu) Ecevlt Hukumetine yeşıl ısık yakmazsa ulkenın halı n» olacak' IMF • moda deyimle yesıl ışıgını yakmaz da kırmızının duğmesıne basarsa, Turkıye'de fabrıkalor calısamıyacak. santrallar duracak Ithalot sıfıra Inecek, kalorıferler ve gaz sobaları yanmayocak, bankalar kepenklerlni cekecekler, toplum buyuk sıyasal pctlamalara suruklenecek. Repm • mejim demokrcsi memokrasl bir yana. herşey altust olocok; bir karanlığa doğru itılecek toplum... Peki ne istıyor IMF bızden? IMF. Amerıkon patronaıında emperyaiıst sistemin parasol duzenıne egemendir Ceşitli koşullar yanında bir devaluasyon daha istlyor blzden. Zaten 10 yılda bir davaluasyon, İkincl Dunya Sovaşı'ndan sonra Turklyt'nln mali politikasını saptamıstır. 1948'de devaluasyon. 1958'de devaluasyon, 197O'te devalüasyon 1977'de devaluasyon... Daha birfcac ay once yapılan yuzde 20'lık devaluasyonu yeterll bulmamıştır. IMF slmdl Demlrel'in yarım bıraktığı i»l Ecevit'in tamomlamosını şart kosmaktadır. Devaluasyon, Turk parasının degerıni duşurmek dcmektlr. Turk Llrasının değerinl dusurmek. Turk emekcislnln alınterlnl daha ucuza satmak demektır 30 yıl once 230 kurus olon Amcrikan Doları, bugun serbest piyasado 28 Llraya cıkmıssa nedir bunun anlamı?. * Bırkac gun once Ege tutun piyasası 57 lira baş fiyatla acıldı Devletln bankalarından aldıkları paraları c«p!«rln« koyan tuccorlar, ureticının alınteriyla yetlsen tutunlcrl d«polarına yığdılar Sımdl gazetelere yansıyan hab«rl«r« göra mort oyında IMF'nin isteglnce devaluasyon yapılacok Tuccarın «lindeki tutun; Turk Urasına gore değerl«n«c«k, Amarlkan Dolarına gore ucuzlayacak.. Dıyelım kı, devalııasvon yuzde 40 oranında oldu Uretıcının ceblne gıren para deqerinden yuzde 40 yıtırdi Tuccarın deposuna gıren tutun vuzde 40 degeriendı Tuccor tutunu dışarıya satacak Ne var kl Turk Lirasına gort değeri artan tutunler Amenkan Dolarına gors ucuzlodığı İCİn; ABD, Turk emekcilerınin urettığl tutunu vuzde 40 daha ucuza satın olacak. Kozanan Turk sermavecisi ile Amerika, kaybadcn Turk emekcisl ve Turkiye .. İşte cagımızda somuru böyle işliyor.. Liberalizme Bile Sadakatsızlık Prof. Bahri SAVCI den bir odım 6nce, blr baska ortamda, aynı ezde bır teslımıyetın sımgesı olmuştur Kendı dayanakları olmosı gereken değerlere bır başka sadakatsızlığın damgası olmuştur. Sadakatsızlık, burıuva lıberalızmıne sadakatsızhktır. Teslımıyet, yenı bır bıcem (uslup) ve bo\utlar ıcmde ortoya cıkmış olan cok yonlu fakat tekelcı yenı bır emperyalızme teslımıyettır. işte boyla bır teslımıyet ve sadakatsızlık, MC'ye, bır kez daha yaşam a doğma şansını vermıyecek bır «ağır olgu» teşkıı etmıştır. •• Lıberolızmın Genc Osmanlılar'dan başlayan bır gelışımı vardır Fakat, emperyalızmle butunleşmış ve tıpkılaşmış olan batı kapıtalızmı, Turkıye'ye, bu eskımış lıberalızmı bıle cok gormuştür O, Turkiye'yı bo\le bır lıberalızmın sosyal dayanağı olon değerlerı eskımış bır burıuvalaşmocılıktan bıle alıkoymuştur Onun ıcm, daha 19. yuzyıl başlarında Genc Osmanlılar'da gozukmeye başlamış bulunan, sos yal tabanda bunuvalaşmaya, onun duşun alanındaki lıbaral degVleriyle (özgür'uk eçıtlik . guvence • zulme dırenme gıbı degerler :le> kulturleşmesıne karşı gelmıştır Zamanında burıuvataşacak ve lıberal değerlerle kulturleşecek olan bır Turkıye'nın, ne eskı bıcemdekı (usluptakı] ne de yenı boyutlardakı bır emperyalızme tutsok olmoyaccğını; cunku buniarı yaparsa kendısıyle eşıt duruma gelmış olacağ'n,, bu Batı onlamıştır Bu Batı. Turkıye'den. \üzde vuz salt (mutlak) bır teslımıyet ısterdı Bunu da ona. yozlaşmış bır burıuvocılık ve onun bılım dışı bır nıtellk kazanmış olan ulusculugu ıle yozlaşmış kuHurlesmesı verebılırdı Onun ıcm Batı. yaşadığımız günlera kadar, Turkıye'ye feodal ve koyluluklu bır sosyal vopı Icınde kolan bır tarım uretımcllığı onermıştır. Turkı/e'yı. bır Kızıl Elma. Altın Ordu saldırgon ulusculuğuna atan bır sıyasal ılke ızleyıcılığını, Türkıye'ye uvgun gormuştur Ayrıca. Batının layık temelde ozgurluk eşıtlık guvence ılkelerıne do\alı sıyasal ılkelerı yerıne. ahretcı ummet ılkelerını uygulayı S Tarihi Dokular Wffl 5 81Ifi 41 i f m jf i ! Milli Sinema p m s? m Şükrü KOCAGÖZ 88 r* Üs3«s Mırnarlar Odosı Izmır Şubesı 2. Başkanı BİLİM DÜNYASI 5555 s fflfi J 8 i DİL ÖGRENME YOLLARI v« tekrarlarını kfiğıtlara yazmış. sonra bu tekrarladığı cumlelerle ustodlann romanlanndakı cumlelen karsılostırmıştır Tabıı. Maupassont'ın. Flaubert'ın cumlelerıyle Troyat'nınkıler arasınIngılızce oğrenmek Isteyenler da daıma farK oluyordu Tro/at Genel yontemın birinci kuralı, Icm daha da bır kolaylık vcrbu farkların neden ılerı geldığını okul dtl kıtaplarını tyıce s'ndırdır Uc. dört kıtaptan oluşan mış olmaktır. Boylece, dılın ozu, bazı dızılerde bu dılde en cokaraştırmış ve boylece bu ustaların dıl zengınlıklerıni ve anlaozellıklerı oğrenılmış olur. Bu kullanılan ılk 34 bın sozcuk tım özellıklennı kavramıştır. Bunedenle, dıl bılgısını ılerletmek ıs oğrenilır. Sonro, bu öğrenılen nu yopmanın bır yorarı da, gerteyenler, once bu kıtaplardakı sozcuklerle acıklamaları yapılbutun kelımelerı, cümlelerı. ku mış Ingılızceden İngilizceye soz cek bir Fronsızın nasıl duşunrallan lyıce sındırmelıdırler. Bulukler vardır. Boylece, insan, duğunü, bır duyguyu nasıl benu yaparken «A. ben bunları Türkceyı araya sokmadan bol lırttığını oğrenmesı olmuştur. bılıyorum» deyıp gecmemelıdır. bol Ingılızce okuma Bu son cumlemızı acıklar nlolanağmı Bıldığınızl sandıklarınızı muhaktelıkte bır orneğı rahmetlı Sabbulur kak yarımyomalak bılıyorsunuzMeslek kıtapları icin de once rı Esat Sıyavuşgılden vermek ısdur. Dılın, yarımyamalak bılgıye basıt kıtapları okumakla boşla tenm Sıyavuşgıl. Fransada oiahammulu yoktur. Bunu bır fık mak, sonra daha aâırlorına gıt kurken bır cok şıır yazor ve ra ıle anlatmak ısterım Iki or mek gerekir Burado bir kez da bunları hocasına gosterıp fıkrıKadaş Mozart'dan keman dersı nı sorar Hocanın yanıtı şudurha tekrarlayacoğım Cumîelerı a'mak ısterler. Bunların bırı bı anlayınca tBen artık onlamaya «Şıırlerınız dıl ve gramer bakıraz keman calabılmekte, oburu Ancak, blr başladım» dıye ışı bırokmamalı mından kusursuz hıc bılmemektedır. Mozart hıc Fransız bu duyumları boyle duydır O cümlelerı, o kelımeleri bılmeyenden az. oburundense ezberlemelı ve konuşurken kul maz, böyle anlatmaz ı cok ucret ıster. Az bılen sorar: 2) Stendhal. her boş vaktınlanmalıdır «Aman ustadım, benim daha az Kanununu Konuşmak icin son bir yönds Fransız Medenı vermem gerekmez mı?» Mozart tem de. oğrendığınız dılı konu okurmuş. Zlra, bu yosonın dll m yanıtı şudur iHayır. sız daha şanlarla sureklı dostluklar kur ve anlatım güzelliğine hayrancok verecekşınız, zıra, ben slze maktır. mış. o yarımyamalak bıldığınız şeyle3) Andre Gıde, lısedekı yazın ri unutturmak ıcın akla karayı hocasının onerısıne uyarak. sececeğım » Özel yöntemler, her dıl oğre Stendhal'ın «Kırmızı ve Sıyah» nenın, kendıne gore bulduğu oğını ıkı. uc kez, bır deftere kopEvet. sızler de az bıldıklerınırenme yollarıdır. ya etmış, bu yolla da, üstadın zı pekıştirerek işe başlayacaksı1) Rus asıllı Fransız romoncı anlatım kıvraklığını kapmoya nız. sı Henrı Troyat, Fransızcanın ün calışmış. Genel yontemın ikinci kuralı, lu sozluğu Larousse'u (Larus'u) 4) Yakından tanıdığım bırısı. dıl oğrenımınde gramer yoluna ezberlemekle ışe başlodığını ya fakultedekı butun dersleri, hocabaşvurmamaktır. Zıra, bır dılı zar. Sözlüktekı butün kellmelelarının takrırlerine en yaklaşan oğrenmemek ıcın en kestlrme rın butun anlam zengınlıklerıni yabancı kıtaplardan ızlemek su1 yol gramer yoludur Dıkkat e oğrendıkten sonro da şunu yapretıyle hem ders. hem dıl oğrenderşenız, kımse ana dılını gra mıştır Maupassont, Flaubert gı dığıni söylemiştır. merle oğrenmez, ışıterek, akbı ustaların yapıtlarındaki cüm5) Askerlığinı yurdumuzdaki A lında tutarak, tekrarlayarak öğlelerı teker teker okuyup bır sü merıkan üslerınden bırınde yarenır. Bebek once <anne. baba, re sonra tekrorlamaya calışmış pan Adonalı bır genc, oradoki dede. havhav, pısı. » gıbı somut kelımelerı, sonra fGel. gıt. al, ver. otur. kalk...> gıbı somut fııllerı oğrenır. Ama. bunları her gun bır cok kez duyar, sonra tekrarlar. kullanıldığı görülup lır. ogrenılebı M lmorlığa yenl glren blr kavramdan soz etmek Istlyorum: Yaboncı dilde 'Reconverslon' dly« odlandırılan bu kavramı 'Çevirme', 'yenı koşuliara uydurma' diye Turkçeleştirebilirız Guncel konular nedeniyle belkl sadece cevre korumacıları Için onemll olan bir teknik konuyu kamuoyuna aktarıp bilgilendlrmek gerekliliğlne inanıyorum. Guncel konular olsun olmasın aslında cevre ils llglII sorunları her zaman kamuoyuna Gktarmak, politlk olonda on plana cıkormak gerek. Ancak boylelıkle cevre sorunları kıtlelere ulaşır ve seyircısiz tiyatro olmaktan çıkar. Son yıllarda basının ilgisl ve kamuoyu oluşturması ile onemll ilerlemeler olmuştur. Bunun son ornoğl de izmlr'deki Milll Kutuphane'nin bir parçası olan Milli Sınema'nın (uzerinde boyle yazar, Elhamra Sineması olarak bllinir) kullanış amacının değiştirilmesl Istenince kamuoyundan gelen tepkılerdlr. Bu yazıda 'Mimari cevirme'nln ne olduğu, nasıl değerlendirilmesi gerektiğinl, guncel konu olan Mllll Sinema'ya 'Mimari cevirme' acısından nasıl yaklaşılması gerektiğinl anlatmaya calışacağım: Somut orneklerl de ycbancı ulkelerdekl bazı uygulamalordan, konuya son sayısını ayıran onemll bir mimarlık dergisl olan A.A.'dan aktaracagım. Sık sık tarıhsel anıt ile tarıhsel cevre korıştırılmaktadır. Her iklsini yaşatmanın, korumanın, yontemleri ayrı cyrıdır. Blrinl oburune uygulayamayız. örneğln blr Galata Kulesi'nin, İzmir Saat Kulesi'nin Korunması Ile Boğazici'nin ya da İzmir Kemeraltı'nın korunup yaşat'lmasının yontemleri cyrıdır. Tarıhsel cevreye uzerıne fonus konulup muzede sergilenecek bır nesne olarak bakamayız. Tarıhsel yap'tların korunması icin en cok Kullanılan yontem olan tıpkısına cevirme (Restorcsycn) tarihsel cevre İcin gacerlı olmamaktadır. Restcre cılecek blr orıt ile varlığı kullanıma acıldığı zamon degerıni bulacak yapıyı bırbirinden ayırmalıyız. ller.de ulkenin ekonomık koşulları gelısince restore edecegmıiz bır tarıhsel kole ya da kopru kalıntısına koyduğumuz dokunulmazlıqı, tum bir tarihsel 'şehir dokusuna' koyamayız. Koyduğumuz takdirde o dokudakı yapılar kotu yaslanmaya bcslar. Bunun sonunda o dokuda bır takım sosyal değiş'klikler msydana gelir. Bugun Kemeraltı'nda bircok yer kotu yaşlanmış, bakımsız, mezbelelık duruma'ndır Bazı Batı ulkelerı de artık tar.hse! cevre ve giderek ycpıtlar icin 'Kurtarma yerine 'yenıden kazanma'yı bunlaıın kcntrolsuz gelisıguzel 'donmesı, değışmesı' yerın» 'yeni koşuliara uydıırma, mimari cevırme'yi uygulamaktadırlar Burada, Anıtlar Yuksek Kurulu'muzun bu kavramların aynlmasında daha dıkkailı davranması ve hakkında (herşeyi yasaklayıcı, tarıhı dokuların elini kolunu bağlayıcı) olduguna iliskin yayılmakta o'an kanıyı ortadan kalc'ırıcı tutumunu koyup vurgulaması gerektigine değınmeden gecemıyeceğız Mimari cevırmenın matemotık b:r formulu elbettek! yoktur. Ancak bır takım ilkeler cercevesinde sağliKİı uycjulamclar yapılabılmektedır. Buniarın en bel'i bcşiılarını soyle sıralıyabiliriz: • Bir Mimari Cevlrmenin' başarısı o yapjya onerlIsn yenı canlandırmanın dogru secilmesıne bağlıdır. 9 'Mimari Çevırmeye' uğrayacak yapının bulunduğu cevreden soyutlanmadan dusunulmesi gerekir • Yapının gorunumunun kokenındekı ıcerıgiyls işlevin iceriğe verdiği görsel baglantı, cevirme ile uyum sağlamaiıdır. Doğaldır kl bu sıraladıklarımız, mimarlık değerı olan hınalar lcindir. Ornekiere bakarsak kultur ve spor merkezine cevrılmış bir tutukevi, belediye meclisi salonuna ya da ana ckuluna cevrilmlş şatolar, konuta ceyriimıı manostır, piyano fabrikası, kışlalar, matbaalar gorebiliriz (A A. L'Ar chitecture d'aujord'hui, sayı 19) Bu orneklenn tersine donmesi, spor salonunun hapıshaneye. mimari değeri ciart konutların depoya, dukkâna donusmesl beklenems:. Boyle durumlara ancak kultur degerlennin askıya alındıgı ve statların hapıshaneye cevrildigi rejımlerde rastlanır 'Mımori Çevırme'ye ugrayan blnaların coğu bulundukları kent ya da mahallelerın sosyal gereksinmelerini yanıtlayarak amaclara gore duzenlenmektedir. Izmır'de Milli Sinema nın (Elhamra Sineması) Mılll Kutuphane yonetımince bır supermarkete kiraya verilmek ıstenmesi konuyu guncellestırmistir. Burada soz konusu olan Dır 'degıstırme' olayıdır Tarhsel eser olan Kutuphane ve sınemanın doğru yaslanabümesi, ekonomik yard'm gerektırmektedır. Ama bunun icin salonun kullanılışı degistirıiemez lc tezylnatını bozmadan da olsa super market yapmakla bu eserın 'degısmeye' degil 'çevırmeye' tu'ulduğunu kımse Iddia edsmeî Bu yukcrıda sıraladıgımız 'cevirme' ılkelerıne aykırıdır o) Onerilen yeni ccnlandırma yanlış secilmıştT (SeCİImemış, kararlaştırılmıstır ). b) Bınanın bulunduğu bolgede yeteri kadar buyuk mag'aza vardır Bu bolgenin gereksinımı, daha doğrusu Izrnır kent merkezının baş gereksinimı cok amaclı bır kultur salonudıır Yenl bır supermarket değ'l! c) Supermorket olmasıyla yapının gorunumj Ile lcerıği nrasında celiski doğacaktır Tarihsel yopıt olmayan bır bı.icda bıle mımarlığa ters dusen bcyle bir enlayışa ızin verllemer. Bu salonun sadece ve sadece kutuphaneye gelir sağlamosı icin Insa edüdiğ'nı kimse one surmemelidir. Salonun muzlk, cperet v b gosteri'er omcçlanarak yapıldığı bır gercektır Bu durumdo söz konusu olan blr 'Mimari Çevirme' bile değil sadecg 'ılk amocın yenllenmesi' dır. Y abancı dili kendi kendıne oğrenmenın once tgenelt. yani herkes İcin gecerlı, sonra tozel». yanı. herkesın, kendi yeteneklerıne gore bulup uygulayacağı yontemleri vardır. Vehbi BELGİL Genel Yöntem İngilizceye Gelince... Taktaslı Amerıkolılordan, Teksos aflzıyla mukemmel Ingılizce konuşmayı ogrenmıştı 6) Delıcesıne tılm nıeraklısı başko bır genclmız, Is'onbulda. fılm ıihalcılerınden yalvarc ydkora aldıgı senoryolotı okumak ve sonra bu senaryoların fılmlerını her gun bır kac Kez sınemada gorup dınlemek voluyla mukemmel Ingılızce oğrenıp Istanbul Fılm Kontrol Komıs/onuna tercüman gırmlş, sonra da Amerıkaya giderek Fox Şırketının Ortodoğu danışmanı olmustu Kıssadan Hisse Bütun bu ornekler, bundan ön cekı yazımızın son parografındakl hukmumüzu kuvvetlendırır nıtelıktedır Amoc. sebat, yöntem (metot). Genclerımıza tek onerım, yabancKİıl oğrenmek ıcın her guc luğu goze almolarıdır. Kahvelerd», pek cok genclerın, sabohm erken scatlennden gecenln en ileri saatlerıne kadar ıskombıl, tovla. bılardo.. oynadıklorını ya da laklakıyatla zaman öldurdüklerinl görerek kahroluyorum Zıra, 1525 gıbı en verımll yaşlarını kahvelerın sağlıksız ha vasında boyle boş şeylerle gecıren bu gencler bır daha boyla bır fırsotı ele gecıremeyeceklerdır. Bunlcr yoşamo atıldıktan sonra yaşam kavgalarıyla alle sorunlarıyla karşı karşıya gelecekler, ısteseler de bir şey ogrenemeyeceklerdır. Bu yozdıklanmın omacı, genclerımıze, az öa olsa bır ışık tutmak, onlardo dıl oğrenm» Istağını uyandırmak ve kamcılomaktır Yozımdan esınlenerek tek bir kışl dahı dıl oğrense, kendiml mutlu soyacoğım. Kültür Bakanlığı GÜZEL SANATLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 39 Davlet Resım ve Heykel Sergısi 2 Mayıs 19/8 Pazartesl gunü acılacaktır. 2 Sergi Jurlsl: Başkan Kültür Bakanı, Ûyeler Doc özdemır Altan. Prof Tamer Başoğlu. Veysel Gunay Ergın Inan, Orhon Taylan. Turon Erol 3 Bu sergi Icın Sanatcılarımız eserlennı 20 Subat • 8 Mart 1978 tarihlerl arasında Istanbul ve izmır Resım ve Heykel Müzelerıne. 1531 Mort 1978 tarihlerl arasındo da Ankara Devlet Guzel Sanatlcr Gaierlsl'nda Sergi Komıserlığıne cclışna saatlerl icerısınde teslım edebıleceklerdır 4 Sanatcılar Sergıye en fazla üc eserle katılabıleceklerdır. 5 Esarler özellıklerlne göre sergllenmeye hazır bir j a kilde teslım edılmelı. cerceveler temız. sode ve hafif olmalıdır. 6 Eserin arkasına yapıştırılocak bir etıkete; Sanatcının adı sayadı. doğum yerl ve yılı. adresl. eserln konusu boyutu. flyatı. maddesl tam ve doöru olarak yazılmalıdır. Sanatcılarımıza duyurulur. (Basın: 11903) 1781 Özel Yöntemler Yabancı dılı kendı oğrenmek Isteyen de aynı yolu tutacaktır Once, ders kıtapları dışındakı basıt cocuk kitaplarını, kolay oykulerı, buyük romanların basıtleştırılmış bıçımlerını sozlukler yardımıyla okuyacak, bunlardakı kelımelerı ve cümlelerı ezberleyecektır. Ancak, bu aşamada bır ıncelık vardır: insan basıt bır kıtabı okuyup sozluksuz ya da sozluklu anlayınca heyecanlanır ve: «Ben artık bu dılı oğrendım» sevıncıne, sanısma kapılır. Hemen belırtelım kı. kıtabı anlamak yeterlı değıldır. O kıtaptakl keümeleri, konuşma bıcimlerıni lyıce ezberleyıp konuşurken tekrarlamak daha da onemlıdır. Yanı, bebeğın evde her gun duyup tekrarladığı kelıme ve cumlelerı, sız, kıtaplar okuyarak oğrenecek. tekrarlayacaksınız. Ve her halde gramerden kacacaksınız. Ders kıtaplarındakı gramer bılgısı sıze yeter de artar bıle. Yıne şu noktayı önemle belırtmek ısterım ki, Fransızca gıbı gramer bılgısıne cok gerek gosteren dıller, bugun, yabancılara. gramersız okutulmaktadır. Gramer, esasen bılınen bır dılı daha iyi oğrenmek ve yazmak ıcındır, o kadar. Basıtleştırılmış cocuk kıtapla rından sonra romanlara ve pıyeslere başlamalıd.r. Ozellıkle pıyesler. konuşmayı öğrenmede buyuk yarar sağlar Romanlor ıcm de durum aynıdır Örneğm cok uzakta oturan bır dosturu zu bırden beklemedığınız bır ys' de karşınızda ya da kapınızric bulursanız ne dersınız 7 «Sı?> lıangı ruzgâr attı 9 » demez mı sınız 9 İşte romanlarda pıvesıerde buna benzer d'jrumlorda neler soylendığı. ne gıbı deyımler DOKSAN DOKUMA SANAYİ VE TİCARETİ A. Ş. 1. Tertip Tahvillerinin 1978Faizleri28Şubat 1978 Tarihinden Itibaren Ödenecektir I Sırketimiz tarafından 15 Aralık 1976 tarıh ınde cıkarılan %18 faızlı bınncı tertip tahvıllerın 1978 faızlerının odenmesıne 28 Şubat 1978 tarıhınde boşlanacaktır. » Faız odemelerı 1 numaralı kuponlar karşılığında TURKİYE İS BANKASI'nın Istanbul'da Beyazıt şubesınce yapılacaktır. Aynca Türkiye Iş Bankası'nın dığer butun şubelerı kuponlcrı tohsıle almak suretıyle odeme yapacaklordır. I faızler, Vergı Kanunları gereğınce gercek kış'lere %20 Gelir Gelir Vergısı stopaıı yapılorak ödenecektir. t Gelır Vergrsı Kanunu'nun 96 maddesı hukümlerınden yararlanacaklarm muracaat ettıklen şube'ere 13 Mart 1978 akşamına kadar yazılı olarak bıldıren tuzel kışılere aıt faız'erden stopaı yapılmayacaktır SERGÎYE ÇAĞRI Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Başkanlığından istonbul Resım Sanotmı en ılerı ve seckın örnek'erl ıle tanıtmak amacı ıle 15 28 nısan tarıhlerı arasında Ankara Devıet Guzel Sanatlar Go'erısı nde »Cogdaş İ5 tanbul Resmı» cdı ıle tır sergi duzenlenecektır Duzenleme sorumluliigu Akadenrmıze aıt olan Bu onemlı sergıye katilmak ısîeyen sorıc'cılarır. en az l en cok 5 adet rebi.n ne t>ırlıkte s s r j 1 kotoiogundo yer a'mak uzere kısa ojgecmışlennı ve h'ter rotoğrof'.cnnı 6 mart 1978 gunu scat VOO've kcdO' Devlet GJZBI Sanotlar Akademisi V'uksek rsesım Bolumu Başkanlığmo leslın etmelerı gerekmekîedır JURİ: 1 Doc Özdemır Alton 2 Avnı Arbaş 3 Ergın Inan 4 Necdet Kalay i D G S A Oğ Uvesı Jüri boşkanı serg scrumiu vonetıcısf DOK SAN DOKUMA SANAYİİ VE TİCARETİ A.Ş. (Cumhunyet 17981 KAYIP Akcadağ Nufus ıdaresınden aldığım Nüfus huviyet cuzdanı ıle Gemı Muhendıslerı Odası uye kartımı koybeUım • Hukumsuzdur Hosan KARADAĞ (Gokhan 1SC3) D T G S Y C O g Uvesı Gu'eı Sanatiof BırlıO: 'îesım Deı Tpmsıirısı 5 Prot Dr Bulent özer I D G S A Ocrpi m «ıve 6 Yusuf Taktak Sorsoi Scn De' YonKL,rulu Uves' 7 Turkıye Resscmloı Cpmı.en lemsnns. IBosm 11904 179i • • • •• • • • • • » • • • Kasımpaşa'da • ACEIE SATIIIK DAIRE EVSAN INJAAI (U5KUDAR) w D UYUR U Istonbul Beyi'O? Mcesı Tüm EmeKlı Malu' Mustofı Assuboy^r Yardım'osmn Dcneğı 11 2 1 9 » gunu cıcu•nıştır Ta 31 03 41 TEMAY HEDEF, DEV BİR DENİZ GÜCU! Tüi'k Donanma Vakfın' ? Rıı T€l: 33 47 49 • KAYIP IETT kartırrı koybet • tım Hui'dmsuzdür • • • • • »••••••••»••»»»•• Aydın İRIGUL Cumhurıyet 1796 Cumhuriyet 1786