27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ON CUMHURİYET 10 EKİM 1978 EKONOMI... Uluç CÜRKAN rüksel'de Avrupo Ekonomlk Topluluğu yetkılilenne sunulan TürkiyeAET ilişkllerini canlandırmayo yöneük Turk önerilerl, Turkıye ekonomisinin mevcul ekonomık güclüklerinin belli bır sure «temelds yenlden düzentenma vo toparlanma» gerektırdlği olgusuna dayandırılmıştır. Bu omacla, Türkiys tarafından ka bulü ve miktar kısıtlaması uy gulamasına ilişkin Katma Protokol yükümlülüklerinin beş vıl süreyle dondurulması istenmektedir. Dondurulacak yükümlülükler Turkiye'ye sanoyiıni ko•rumak lcin gümrük vergıleri temeline dayolı önlemler cma olanağı getırecektır. Bu orada, AET'den yopılan itholâtın bugün icin yuzde 40'nın, 1981 yılında ; se yüzde 45'ının libere edilmes: zorunlu'uğundan kurtulunacaktır. Bö/lece AET'den yopılan ithalotın denetimi sağlanabilecektır. Türkıye, dördüncü plan döneml sonunda. sanay'inin garcek^eş tirdiği birlkımlerle dış rekcbete butünüyle acılmayo hazırlanmaktadır. Ancak, dördün cü plan strateiisi'nde öngörulen uzun dönemli kalkırtma amac ve hedeflerının gerçekleşmesi icin. AET lle ilişkilerdek zorlayıcı yükumlülükler.n en gel oluşturduğu gözıenmektsdir. AET'den beş yıihk bır süre ve bu süre icmde Tü'kıye'ye destek sağlanmosı ıstenmektedır. EKONOMI... EKONOMI... EKONOMI... EKONOMI... EKONOMI... EKONOMI... EKONOML. EKONOML. B TURKIYE DOKUMA SANAYIINDE AET'YE KARŞI TİCARET FAZLASI SAĞLIYOR dondurulacağı ve beş yıl süre!i bağışıklık donennnde. ıraU destek yan;nda 'hrac edslebıhr tarım ve sonoyl uriınîerı i c n İngiltere'nin Türkiye çıkışlı pamuk ipliklerine kısıtlama uygulamasma izin verilmesi. fazlanın critilmesine yönelik bir tutuın olarak değerlendirilij or. s : s o i u c u «Ortak plyasa sistemi» cercevesınde ortaya cıkabılecek kısıtlamaların cBelli kontenıoniar altında» kaıdıniması üzerınde önemle duruimaktadır Sonayı ürünlen konusunda ıse daho tlımlı bır yaklasım ağır basmaktadır. Avrupo Kon seyi'nın ingıltere'ye pamuk ıp!ıği konusunda Turkıye cıkışl' mallar ıcın kısıtlama uygulama sına izın vermiş olması da dık kate alınarak, «Bunalım dönem leri İcin, Türkiye'nin üretim, tu ketim ve İhracat kapositesi de gözönünde tutulorok bir duzenlemeye gidilebilir» mesntı ı'etıimektedır BL.TIO korsın, bu düzenlemenin otekı tekîtil ve sonayt ürunlerı ıcın hıcbır bıcımde emsal otamavacağımn auvenceye bağlanması ıstenmektedir. Koç Holding'e göre borçlanmayı bir ihtisas kurumu yapmalı Kenan MORTAN finonse edılen Ithalot yoluylo gstlrtilen makına ve hammaddelerle daha cok ic tuketim karşılandığı ifade edılmek isteniyorso, ekonomimızin oteden berl gosterdigi bunyesel bir rahatsızlıga değinilmis clunmaktadır ki, kanaatimizc? Türkiye'nin ıhracatının yetersiz bulunmosı ile DCM'lerin doğrudan dogruya bağlantılı sayılması ısabetli olmaz.» Dış Dorclannıonın kurumsa! djze/de yapılması yolundakı ozel sektor goruşünu değerlendıren Koç Holding yetkılısı, ozel seKtorjn de katıldığı bır ı'ıtısas KuruTiunun, «dış borçların planlanması, teminı, idaresi ve geri odenmesi işlerini yurutmesini» onerm.ştır Samım Şeren, Koc Holdmg yayın orgamnda Türkıye'nın «Yenı Uluslarorası Ekonomık Duzen»e (YUED1 katılması yolunooki göruşün IMF ıle pazariı'< gııcünü ne olcüde artıracağı yolunaakı sorumuzu ıse şbyle yanıtlamıştın AET'nin sanavi ürünleri konusunda Türkiye'nin tek sektör düzeyinde dahi kalsa. ticaret fazlası sağlamaya olanak tanımayacağı belirtiliyor. FİİLİ GÜVENCE odün aşınmasının gıderılmesl tartışmaya acılmaktadır Buroda. AET'nın Yunamstan, ispanya. Portekız ıle gen şlemeGercekte, AET'nın Turkiye'ye ?anayi ürünleri konusunda vereb:leceqı güvence ticaret aen gesı cercevesınde kalacaga benzemektedir llı$ıktekı tabloiordan da gö? ieneb'!ereqi gıbi. Türkiye 1976 yiimdan bas'ayarak dokuma sanayıınde ticaret fazlası sa$f ar hale gelmis bıılunmaktod>' Gene! dengede 1977 yılı so'unda 37,4 milyon doloro ulas mıs bulunan fazla AET ulke•eri karşısında 100 milyon doara tırmanmrcktodr. Türkıyenın dokumo sanavi kapsamınlaVi ve oeneüikie makınalsr ıie bovalordan oiusan 223 2 milyon öolorlık ıthalatının yüzoe 461 oranındaki 102.8 mıl•/on dola r lık bölümu AET kcynakhdır Buna korşın. 260.7 TI lyon doiora utaşım ihracatımn vüzde 76.4'üne eş deâeriekı 199 3 mil/on dolan AET •jlketerıne yapılmaktadır. «ödünlerı "e «güvenceler» de oevre<e so* TARIM URUNLERİ Tarım ürunlerı icin mevcut oc Hoidıng, «Türkiye nin borc yukunun fazla olmaâıgıni' beiırterek. üovıze Cevr:ieuılr Mevcuatlorın iDÇM' ekonomının gosierdıgı geiışne sonucu ortaya cıktığmı acıklamıştır. Turkıye'nın borclan.nası, Dorcların tasfıyesı ve ozel sektorun rolu konusunda goruşlerını gczetemız* acıklayon Koc Holdıng Mali Işlerı Koordınatoru Samım Şsren. borclanmızın mıktarının kesinlıkle bılınmedığını nerı surerek şöyle demıştırDeğiı Türkiye'nin dış borclarınm yapısı, borcun tutarı konusunda bile elde guvenilir istatisükler yoktur. Bu bakımdon yopılacok her turlu değerlendirmenin hata payı taşıyocagını onceden kabul etmek gerekir. K * DOKUMA SANAYİİNDE TİCARET OENGESİ 1. GENEL 1S69 1970 1971 1972 1973 1974 1975 1976 1977 İthalot (000 $) S5 85O 54 231 59 746 105 944 172 426 273 370 299 037 264.723 223 220 İhracat (000 S) 17.511 27.537 39S33 57 750 110 520 149 771 132.476 272 695 280 662 Fark (000$) 33 339 26.694 19.763 48 194 61 905 123 599 166.611 + 7 90/ T 37 442 ihracat ıthalot yuzdesi 31,4 50.8 66 9 54.5 64.1 54,8 44.3 103 0 116.8 İSTENEN DESTEKLER AET'nın Turkiye'ye onemi tutarlara varan moli yardım sağlaması öngörülmekted r. 400 milyon dolorı aşan ücuncü mali protokola işlerlık ka zandırılması yonında. dordün cü mall protokol'un «ivedilikle» ve daha «geniş kapsamlı» olarak eie oltnması istenmeKtedir. Bu cercevede AET'ye dördüncü p [ on dönem'nın pro lelerine ülşkin o'arak yaklasık 2 milyar dolariık bır fınansman katkısı önerılmektedır. Kctkı kredi ya da ortaklık bıcimmde düşunülmektedir. AET'den ıstenen mall yordım, protokollarlo do smırlı tutulmomaktodır. AET ulkelerir. den eacll» olarak nıtelenen rievlet yardımı istenmektedır Bu ülkelerden ayrıca, uiuslora rası kuruluslarda Turkıye lehine fortok davranışlar» gel.ş tirmeleri de talep edilmektedir. Son olarak Avrupa Yotırım Bankosının Turkiye'ye yonelik olanaklannın orttırrlması gündeme sokulmaktodır. AET'ye karşı yükümlülüklerfn OZEL SEKTÖRÜN DE BU İHTİSAS KURUMUNA KATILMASINI ÖNE REN KOÇ HOLDİNG YETKİLİSİ SAMİM ŞEREN, TÜRKİYE'NİN BORÇ YÜKÜNÜN FAZLA OLMADIĞINI ÖNE SÜRÜYOR. 2. AET 1 19G9 1970 1971 1972 1973 1974 1975 1976 1977 24 981 26 667 30 308 63 152 108 816 151 814 173.295 152.330 102.842 6 443 14.959 24.581 37 244 73.727 104417 87 512 220.596 199 261 4+ 18 336 11.703 5727 25 3C3 35C39 47.39'' 85 7E3 68.266 96 419 25 3 b6.1 81.1 59 0 67.3 68.3 50.5 144 8 193,8 FAZLA SAĞLAYINCA Otekı butün alonlarda AET'/e karşı büyük tutarlarda dış • caret acığı ve'en Türkiye dokuma sonayrnde farlo soğ'•ar hale geid'kten sonra. kıs't lama tehditleri ve uygulomosıylo karsı karşıya kalmış bulunmaktodır. Bu tehdit ve uvgularmların, fazlo sağlandığı anda ortaya cıkması kuşkusuz •oslontı değildır. AET'nin tek bır sektör düzeyinde kolsa dohi. sanayi urtinl«ri elonındo Turkiye'nın ticaret fazlası sağ lamasına izin vermesi beklenmemelıdır. Bu koşullarda. sanavı ürunlerı ıhracatı icin AET'den ıstenen güvencenin, tıcoet ^engesıne doğrudan bağlı o'acağı kuşkusuzdur. Türkiye'nin toplam dı? borcu, mllli gelirinin yuzda 20 sevıyesindedir. Türkiye, gellşmekte olan ulkeler arasında bulunduğuna gore, borc yukunun cok fazla olmadıgı soylenebilir.» Şeren, borc yukunun bır miKtar aoha artırılmasında «sakınca» olmadığını. ancaK borclonn uzun vadeye donüştürulmesının zorunlu olduğunu kaydetmıştır. Maiî Işler Koordınatoru Şsren. «Yenl bir dış finonsman olanağı» olarak tcnımlodığı OCM'ierın, «ic tuketim» yonelik harcandığı» volundakı eleştirılsre şu karşılığı vermiçtır: «DCM'lerin bir dış flnansman araeı olarak ödameler dengeslnde yer olan harcamalara sarfediidiği muhakkaktır. Dolayısiyle, DCM'lerin diğer doviz girdilerinden bir farkı yoktur. DÇMIerls 3. ÖTEKİLER 1968 1970 1971 1972 1973 1974 1975 1978 i 1977 30 666 27 563 29 438 42 792 63 610 121.556 125.752 112.398 120 378 11.063 12.573 15.402 20 503 36 793 45.354 44.964 52.099 61.401 19 303 14.985 14.036 22.238 26 317 76.317 80 823 60 299 58 977 35 3 45.6 52.3 47.9 57,3 37,3 35,7 46.4 51,0 «YUED, gellşmekte olan ulkelerln bircok bakımlardan durumlarını lyileştirmek uzere bir oraya geldikleri bir topluluk olarak IMF'nin bu ulkelere kredi acarken uyguladıgı şartların hafifletilmesini savunmaktadır. Türkiye'nin de gelişmekte olan bir ulke olarak yararları gereği bu gorüşlere katılmaması mümkün degildir. Ancak, YUED'in savunduğu, kredilendirmedeki koşullarm hafiflstilmesi goruşu ile IMF'nin prensiplerinin ne derece bagdaştırılabilecegi ve hel» Türkiye'nin kredilerlnin tasfiye ve ertelenmesinln güncelliğinln son aşamasına geldlğl bir durumcia YUED'in ne oranda etkin olabilecegl tartışılmaya değer bir husustur.» DEVLET İSTATİSTİK ENSTiTÜSÜ YENİ GÖREVLER ÜSTLENİYOR Füsun ÖZBÎLGEN dönemınde komando merkezi haline getirilerek gerçek işîevinden uzaklaştınlan Devlet İstatistik Enstitüsü (DIE), 8 aylık bir çahşma sonucu tenıe! fonksiyonuna döndürulebiimiş. ekonomik ve sosyal alanda gerekli rakamsal verileri sağlamak üzere kapsamlı çalışmalara başlamıştır. Ekonomik ve sosyal pUniama ıle gerekh politikaları oiuşturmak icin kullanılan tüm rakamları derleyen DİE, bundan böyle çahşmalannda elde ettigi bulguların analiz ve degerlendinmelerini de yapacaktır. DİE Başkanı Oktay Varlıer, bu konuda şu bilgiyi vermiştir: 'Devlet istatistik Enstitüsü ekonomik ve sosyal konularda bilgi toplar, düzenler ve yayınlar. Ancak DİE ile ilgıli yasa Enstıtüye sadece bu görevi vermemiş, toplanan ve yayınlanan bugüenn inceleme ve analizlerıni de yapmasını öngormüştür. DİE şimdiye dek bu görevi yeterince yerine getirmemış tir. Bunun nedeni ensülü için gerekli nilelikli personel sorunu ve Enstitünun yoğun bir sayım, anket. bilgi toplama yükü altında kal mış olmasıdır. Bu sorunların çözümü için bir yandan bu ay içinde lisans üstü istatistık egıtım merkezi faalıyete geçırilecektir. Diger yandan da çeşitli bakanlıklarla saglanan cşgudüm so nucu bazı çahşmalar ilgih bakanhktara aktanlarak enstitu bazı gerelzsiz yuklerden kurtanlmaktadır.DIE. ekonomi ve sosyal araştırmalarla planlama çahş maiarına temel olmak üzere dört önemli sayun için Cihşmalanna başlamıştır. Bu sayımlardan ilki ekim ayı içinde başlatılan Hcnehalkı Tüketıcı Anketleri dir. Asgari geçim jndirimi. asgari ücret, gelir dağılımı ve toplu sözleşmelerde verilecek ücretlerle ilgili hesaplamalara temel olacak bu anket ile Türkiye'deki geür ve tuketim harcamaları sos >al gruplara gore saptanmaktadır. 1980 yılında başlatılacak olan tarım sayımı için de ön çahşmalar başlatılmıştır. T a n m sayımı ile toprak dağılımı. ürün, makina, tarımda kullanılan işgücü gibi veriler saptanacaktır. Hava fatoğraflan da kullanılarak yapılacak bu sayım örnekleme metodu ile yürütülecektir. 1980 yıhnda yapıiacak Ge nel Nüfus Sayımı için de ön çahşmalar başlatılmıştır. 1980 nüfus sayımında şimdi ye dek kullanıldıgı halde işlemediği saptanan sonılar çıkanlacak ve sorular asgariye indirilecektir. Ayrıca, büyük harcamalara yol açan nüfus sayımlannın 10 yılda bir yapılması için yasa degişikliği hazırhklarma da geçiîmiştir. 1981 yılında yapılması planlanan Sanayi Sayımı ile de Türkiye'deki tüm işyerlerinin ciro, üretim. yatınm, sermaye stokları. satış l a n ve bu kesimde çahşan ıSgücü saptanacaktır. Ote yandan, geçen dönemde DİE'de toplanan verilerin d?rlenmediğl veri toplama çahşmalannın yanlış yapıldiğı ve büyük harcamaİ3rla başlatılan bazı çaîışmalarır d a başka amaclarla kul lanıldığı saptanmıştır. 1970 yıhnda yapılan tarım sayımmın sonuçlanrr.n yıllardır derlenmediği saptanınca bu sayım sonuçları derlenmişör. DİE SADECE BlLG! TOPLAYIP DERLEYEN BİR KURULUŞ OLMAKTAN ÇIKARILACAK VE DEĞERLENDİRME DE YAPACAK Mevsimlik tütün isletmelerinin kapanmasıyla 10 bin işçi issiz kaldı İZMİR, (Cumhuriyet Ege 3ü rosu) Mevsimlik tütun ışletrneferinın kapanmosıyla yak laşık 10 bin ışçi işsız kalmıştır. Yılın belirii aylarında stok durumuna gore calışan Tekel'e bağlı ya da ozel sektorun elınde bulunan tutün işietmeleri dun gectci olarok kapcnmışlardır. işletmelerm yeniden şubat mart ayları orasında colışmaya girişeceğı ni anımsatan ilgililer bu ana dek buralardo calışan ışcı!srin coğunluğunun ıssiz kalocaklarını soylemişlerdır. Acı gecen mevsimlik işletmelere yapılan işci alımıcnnın me/simlik olarak yapıldığını belırten ilgili cevreler, tTütün islenmesi durumun boyle olmosını gerektfriyor. Her yıl olon işletmelerin gecici olarak kapanması olayı bu yıl do ylntlenmiştir.» bıcımınde Konuş muşlardır. Yılın tum yarısı boyunco co ğuniukla ıssız kaldıkiarındon yakıncn ışçıier ise, turlü parasal zoriuklarla karşnaştıklcrırıı soylemışlerdır. Tutür, ş!etme:erını kapalı kaldtğı surece gunluk işlerde calışabııdık'e'iru belırten işcıler, so rurıîonru şu t'.mceierle d'!^ getırnişıerti '• «Bes c!fı ay boyunca issiz ka'dıg:rrız gibi işletma1*rin ye'v^er ocıldıgındo Ise ise alınmumnk tehlikesıyle karsı knrşıya kolıyoruz. Bu sorun özellikle o?çı sektor isletmtlerinde onemini duyurmaktadif. Kuru'ijtlarlo aromızdo ye nicen r.e alınmomıza ilişk'n bağlayıcı bir anlasma olmadıgı icin i'.e alınmcmız işversnin istesire kolıyor.» uney Ameriko ulkeleri birkac yönden dikkot çeker. Ne zaman yapılacağı belll olmayan askeri darbeler sıcak kanlı insanlara sık sık ccellı bir duzen» getirir. Diktalorlüklerl ölcusünde fiyot artışlarıyla da unludür Guney Amerika ulke lerl. Üc rakamlı, yani birkac yüzlü fiyat artışları Güney Amerika Insanının günlük yaşamının bir parcası olmuştur. Yüzde dörtyüz, yuzde beşyüzluk fiyat artışları Güney Amerika'da artık yodırganmaz hale gelmistir. Kanlı diktatörlüklere büyük bir ekonomik baskı altında karşı cıkmak Güney Amerika' do tteror guruplarmın» vozgeçilmez eylemine dönüşmüştür. Bozuklukların tümü sanki bireysel terörle ortodon kalkacaktır. Bu inancı taşır eylemcller. Güney Amerika'nın ünlü bir Ihrac mali da, ev renselleşen ve yüzyılların otesine uzonan aşklardır. Efsaneleşen ve insanlığın orto* malı olan aşk lor... G kalmıştır. Adamlar buradayken hükümetln Amerlkan üslerlni ele alması hem ticarete, hem aşka tuz biber ekmiştfr. Aslında ıtıcaretin aşk gibi karşılıksız olmadı ğını» gorenler sadece dış ekonomik ilişkiieri yüru ten yerli ve yabancı heyetler degildir. Ticarete <büyuk bir aşk!a» sarılanların başında Türfclye'deki «aracı sınıf» geür. Tuccar deyin, tefeci deyin, alıpsatan, satıpaian deyin, coğu zamon ekonomik acı *dan bir ulcstırma hizmetini bile gerektlğince yeri ne getiremeyen bir taracı sınıfın» en büyük aşkı YORUM Yerine göre, kiml asklor dünya edebiyatının kl lometre toşlarım oluşturur. Kimileri de ticarete esin kaynagı olur. Son gunlerde Türkiye'ye gelerek tl caret an!aşmosı yapan Sovyetler Birligi ticareî heysti bsşkanının soylediği gibl tTicoret aşk gıbidır. Karşılıksız olmaz.> Tlcaretin karşılığını almak İcin Ankara'ya gelen heyet daha ucaktan iner inmez kendilerinden beş gun önce Türkiye'do bulunan Cin Ticaret Heyetine ilişkin soruyu sorar »Cin'le imzaladığınız ticaret anlosmasının boyutlorı nedır?» Bir anlamda •Sovyet Cin aşkını dil» gettren bu soru, Türk Dışişleri Bakanlığı'nın da beceriksizliğini olanca c p laklığı ile sergilemeye yeter de artar bile. Hemen hemen aynı zamanlarda Iki cduşman kardeşi» Ankora'do agırlamanın anlamsızlıgı ve sorumsuzlugu nu Dışişleri Bakanlığı'nın yüklenmesi de, sorunu cözümlemez. Cunkü, Türkiye'nin kısıtlı üretim ve ihracat olanakları yanısıro, onılan bu cdiplomatık gaf» nedeniyle de Sovyetler Birliğl ile istenilen dü zeyde bir anlaşma sağlanamamış, ask yarıda kesilmiştir. İş bir ara öylesine ciddileşmiştir kl, Sovyet Heyetlnin başkanı üc günlüğüne cgizlice» ülkesine dönmüş, görüşmeler bir aro yarıda kesilmlş, son ra yeniden aldığı taiimat ists birkoc ürünün alınıs sotılmosıno ve bir protokol imzalanmosîna yol oc mıştır. Ama asıl önem toş>yon petrol, hâlâ askıda AŞK VE TİCARET DOĞAN' dır ticaret. jşte, o büyük aşkın sonucudur ki, Turkiye'de fiyatlar giderek üc haneli rakamlara doğru tırmanmaktodır. Sanırız savaş yıllarını da kapsamak üzere, Cumhuriyet Tarihi'nin en büyük fiyat artışları yaşanmaktadır şu gunlerde. Gercl, henüz uc haneli rakamlara gelinmemişlir. Ancak, o yolun yarısı resmi roporlarda da belirtildiği gibi, cok tan aşılmıs bulunmoktadır. Ve bu yolda en büyük pay kuşkusuz «aracı sınıfımdır. Önemll tarımşol ürünlerde taban fiyatlorının arka arkaya açiklandı gı şu gunlerde, bu sınıfın tica'et aşkı oçıktan acı ,ğa depreşmlş görünmektedir. Muhalefetin «üretici nin cebine paro girmıyor» sözünde belli bir gerçek dısılık vardır. Gercek dısıdır, cünkü gecen yıl ilaro göre daha cok para girmektedir. Gerçektir, cünkü ureticinin cebine girmesi gereken paranın bir bölümü «aracı sınıfır.t cebine akmaktadır. Bu nun da formülü şu ünlü «ihracata vergi iades:» mekanizmasıdır. *A:ccı sınıfın» ortadan kaldırılma sı sürekll olarak topluma önermiş olan ve bunu programında vurgulayan Ecevit Hükümeti, tihroca tı ozendirme» adı altında arttırdığı vergi iadeleri ile şimdl fiyat artışları bicmektedir. «Aracı sımn devletin verdiği fiyotın üstünde üreticiye fiyat ver mekte, daha sonra «vergi iadesi» kapsamına sokarak önemli bir pay almaktadır. Bu ek payı Ihra cot yoluyla alamazsa, yüksek fiyatla aldığı ürunu ihrac edemezse, o zaman ürün ic ticarete konu ol makta ve daha yüksek fiyatla satışa cıkmaktodır. Bir başka deyimle, fazla poy bu kez ic ticaret yoluyla aynı sınıfa aktarılmaktadır. Oysa, Ecevit in son yıllarda dilinden düşürmediği «aracı sınıfın crtadan kaldınlması» belli bir siyaşal icerik de taşı maktadır. Çünkü, öngörülen ama artık unutulan «düzen değişikliği> belirtilen caracı sınıfın» orta dan kalkmasıyla finanse edilecek ekonomik köke ninl ağııiıkla bu noktoda bulacaktır. Siyasal icerik teki bu gerileme bir yana iktidar özellikle aşırı fiyat artışlarıyla tehdit edilmektedir, «Aracı sınıfın» ticarete olan aşkı fiyat artıslarını körüklerken, aynı zcmanda siyasal bir partinin iktidara olan aşkını bileylemektedir. Salt bu bileylenme ile kalınmamakta, ticaret aşkı (bilimsel deyimiyle ticaret burjuvazisinin kâr hırsı) bu kez terörcülerin eylem aşkını yoğunlaştırmaktadır. Olaylor zincirleme gelişmekte, fiyat ar tışından en cok etkilenen ve tarihsel olarak en kay pak sınıf olan kücük burjuvazi duyduğu tedirginMk sonucu, siyasal iktidardan desteğini giderek cekmektedir. Günümüz siyasal IRtidan bir yandan eski des teklerini yeniden kazanmak, bir yandan da terörc J lerin eylem aşkını silmek amacıyla öncelikle caşk ticaret» il'şklsine el atmalıdır. Yurt İçinde bu illskiyi cözünıledikce, belki o zaman dünya edebiya tına kilometre toslorı niteliğinde evrensel asklor sunabillr. Yunuslardan, Koracooğlanlardan sonra... GÖLMARMARA GÖLÜ 13 MİLYON LİRAYA BALIKÇIUK KOOPERATİFİNE KİRALANDI MANİSA, (Murat CORLU bildiriyor) Goimarmara golunde balık avlama hakkımn ihalesinin yapddıgı ve 13 müyon 336 bin 600 Ircr'a »Göimormara Balıkçılık Kooperatifi^ne verüdiği bildirilm 3 Üyelerıntn anlaşmazhğa düs mesi ve csşitlı yolsuzıuklar yap:ldığı iddiasının yan» sıra ceşitü olaylaro sahne oîduğu beürtilen Saühlı Ba!ıkc''k Kooperatifinn Köy işleri ve Kooperatifler Bakanlığı ıle o!an an'aşması bakanhkca bo zulmuştur. Aniaşmanın bozul masındon sonrc go! muiitarıığın yonetnrı'ne verümiş ve cavresmde londorma kuvvetleri guveniık önlemieri olmıştır. Daha sonra goide bolık ov lama hakkı ıhahe/s cıkarılmış tır. Salıhli iicesınde yapılan ihaleye 2 koooeratıf ıle 4 k'şı katılmışîır. Golmarmara Balıkcılık Kooperatfi balık av'a ma hakkmı tskhf ettiği 13 nrlvoı 336 bin 600 lıra ıle almıştır.. l
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle