Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
!~7/""N ZOR'LK Hmcal ULUÇ o ^ .'iî?,., "0<İilUj',. ^ VAİAL UtLÂ): 3A KAPH ,3AS# TURHAty SELÇUK l'i <ANJ YEn'SMEPİ. h'A5~ApA FEEVAr & fAM A£5l ÎLÂVA KAİ?AP. 'iÜ&İLı£X>İ Konumuz Içki... I şlşelerl once adamın yuzune guluyor, sonro boğazını ..» mas AÖCTIS : 1612 1653). ingıliz Teologu sanı aptal yapar. Aptal insanlar ickiye başlorlar. Sonu gider...» eri Benchlsy (1889 1945!, Amerikan Mtzahcısı gerekliğinde icerim. Bazan da gerckmeyince...» ue! de C^rvcntes (1547 1616), ispanyol Yozarı. ıın er, zevkle içilen ickisi, hesabını boşkasmm ödediğln S, Leigh (1837 1S83), ingihz Şairi. ı içkiyi ya ceketlerlni, ya da midelerini satana kadar .» ;.ge D P'entice {1802 1870), A.nerikan Gczetecısı. zarr.cn düşunürüm. Duşünduğum zaman Içerlm...» ncois Rabeiaıs 11495 1553), Fransız Mizahcısı. en buyük kâşifi, yemeyi ve içmeyi bulan adamdı...» athan Svvıft (1667 1755) İngiüz Yazorı. amı tanımanın iki yolu varsa, bunların birisi, Içkl içer.» ıth Tarkington (1869 1946). Amerikan Yazorı. HAS7AHANÎLEA ALlfL Î>EYW Pc l Afı!A AVRUPA ve KOMÜNİZMİ İtolya'da teonk tartışma Gram sci'den boşlıyor. Gruppi itolyarı Komünist Portısı (İKP) ağacını onun dıktığinı, Togliatti'nın de bu ağaco su verdiğinı söylemışti. Öte yandan, İtalya'da İKP'nm dışındaki (ve solundakı) en cid di örgüt olan PDUP kurucuları da, Gromsci'de odaklanon bir teorik tarîısmayla partiden ayrılmış ve partiyi Gramsr;ı'don sapmakla suclomışlardı. Bnntarın dışında bağımsız Marksıst aydınlar da Gramsci'den ycla cı kıyorlar. En önemli İtalyon Mark sist teorisyen olarak Gransci'nin bu etktsı normcl. Bence ve bir çoklarınca. italya dışında da etkili olması gereken bir teonsven. Önemi. demokrotık gelenek lere sahip Avrupa ülkelerinde sosyalizmin nasıl kurulabileceği ni cok özgün bir şekilde incelemekten ileri geliyor. Ancak, baş ka sosyalist ülkelerin bugün var dığı aşamada, başarılmış bütün olumlu işlerln yanında başarının nerede eksik kaldığı sorulunca, ortaya ilkin demokrasi sorunu Cikıyor. Bu, Gramsci'nin kendi yaşadığı donem icinde pek kolay göremeyeceği bir olay. Böylece. şimdiki Avrupa Komünistlerinin sunduğu gibi Avrupa'ya veya îleri kapitaüst toplumlara özgu bir sosyalizm teorisinın ötesinde böyle bir sinırlılığa sığmayacak bir evrenselliği de var Gramsci'nın PARLAMENTER SİSTEM Avrupa'daki parlamentanst sis temin. tavanda tutucu ve hat'.â gerici reiimleri isbaşına getirmekle birlikte, taocnda belii tem sil olanaklarını sağlodığını görüyor Gramsci. Bovlece, ohşılmış Mark sist yorumların, «geniş halk kitleleri ve bir avuc sömürücü azın lık» soyutlomasına karşılık, ıktidarın bir politik ittifak sorunu oldugunu. egemen sınıfın kendini topluma empoze edebilmek için oynı zamanda geri kalan sı nıf bölümlerinin taleplerine cevap vermek zorunda bulunduğu nu görüyor. Bu mekanizmanın (italya'da transformismo adıyia anılır) anlaşılması, örneğın Türkiye icin de önemlidir. Parlamenter sistemin tabanda nelerl değiştirdığini, politik kararlarm ışleyiş süreclerini kavramayınca, Demokrat Parti veya Adalet Partisi gibi örgütlerin, bir yandan tepede görülen elitist ve tutucu niteükleriyle. bir yandan da kazondıklan pöpüler des teği uzlaştırmak olanaksızlaşıyor, parlamenter sistemin tümü bir aldatmaca olarak görülmeye başlanıyor. Burjııva düzenlerinin topuna getirilen Marksist eleştiri, zomanla bu düzenler arasındaki ayrımlan zihinden siliyor, parlamenter sistern de faşizmin örtülü bir bicimi gibi anloşılabiliyor ve haikm desteği, halkın «aldanması» olarak yorumlaniYOr. TEORİK DOGRU Daho üst bir toplum bicimiyle kıyaslandığında en demokrotik parlamenter düzenin bile baskıcı ve kısıtlayıcı olduğu teorik doğrusu, tcbanm bu sistemde knzandığı sınırlı etkileme yeteneğinin de bütünüyle gözden kacınasına ve inkârına yol acıyor. O zaman, halkın savunuculuğunu ustlenen devrimci kadrolar, halka onlamasma imkân olmayan bir düle hitap etmeye başlıyorlar. Varolan «iktidar bloku» nun işleyişi, kitle ideoiopsıni dev rimci propagandanın da etkisinin işleyemeyeceği bir yere cekmiş otuyor. Grcmsci kurulu düzenin böyle bir işleyişina karşı, devrimci par tinin de geniş bir ittifak cercsve si icinde bir korşı güc bioku kur masını öneriyor. Bu ycpının sürekli kendini yenilemesi ve eğitmesi icin, aydınlara önemli bir rol duşüyor. Düzenin işlevişini sağlayan. ideolo|iyi. bu düzeni koruyacak ve percinleyecek bir sıva gibi kullanan geleneksel ay dın!ara, düzenin aydınlarına karşı, benzer bir işlevi işciler ve köylüler arasmda görerek bilginln yayılmasını ve bilinc düzeyinin yukselmesini sağlayan devrimci, organik fhall'la bütünleştiği icin ve o orandn «organik») aydmı öneriyor. GRAMSCİDE İKTİDAR SORUNU Gramsci'de iktidar sorunu da liginc bir biçiirde kor.ur. Ono MURAT BELGE Haftanın Karikatürü • KOMÜNİSÎLERİN BEIEDİYESİNE E6EMEN OLDUKLARI İTALYA'NIN BOIONYA KENfİNDE. ÖZEl OTOMOBİtU M BELİRIİ SAAÎLERDE VEYA HAFTANIN BEIÎR Lİ GÜNLFRİNDE BEDAVA VOICU IAŞIMA ZORUKLUGU VAR. HESABl AYRI AYR! YAPIN lÜIFEN. :ematik Bilmecesi Düzeni çok seven bır yüzbaşıydı. Bölüğün başuıa ilk geldigmde askerlere ikişer ikişer dızilmelerini emretti. En sonda tek başma bi ri kalmıştı. Hoşuna gitmedi. Uçer üçer dizilin dcdi. Soıt sıra gene bir er eksikti. Beşer beşer ve yedişer yedışer dizildiklerinde de son sıra gene bir eksih kald\. Bölükteki erlerin sayısının 300 den fazla ofmadıpım varsaycrsak, yüıbojımn emrinde kaç. er oldugunu kesinlikle söyleyebilir misi(DUŞÜNME VE ÇOZUM SURESİ: 20 DAKİKA) Devrim yaparnayan Komünist parti ile reform yapamayan burjuva partisi arasında kurulan tuhaf dengenin en belirgin örnegi italya'da görülüyor ci partinin iktidara geldıkten sonra başlatacağı ve yukarıdan aşağıya gercekleştireceği bir oloy olmamalıdır. Devrimci örgutun kendisi, geleceğin sosyalist toplumunun bıcirnlerini iktidardon once ve insani ilişkiler duzoyinde kurmaya başlamalıdır. Bır başka deyişle porti. geleceğm toplumunun ön biCüTilönmpsi olmalıdır. f<u teorik önermeyi sonıutlaştıroığımızda karşımıza cıkncak ılk olgulardan biri, yerel yonetım. İiisunlcırın ycçadıkları yarlerde gündelik hayatlarıylo yak'ndan ilgili olan belediyelerde devrimcilerin iktidar kazanmaları, kişiler arası ilişkilerin ctesin de, kişiler ve kurumlann ilişkilerinin işleyişi düzeyinde de böyle bır ön bicimienmeyi gerceklcş tirebilir. Yerel yönetimi kazanmak bütün Avrupa ülkelerinden once itolya'da Komünistlerin somut bir strateiileri olmuştu. Nitekim, Bolonya gibi şehirlerde komünist belediye bir gelenek haline geldi; genel secimlerde tutucu purtilere, örneğin Hıristiyan Demokratlara oy veren kişiler, belediye seciminde Komunıstleri iktidara getiriyor. Cunkü onların col'şmosındon memnun ciuyorlar. Komünistler de, yerel yönetimi mümkün olduğu kadar demokratikleşiyor, her sorunu bü tün holkla tartışıyor. Bütün bu olaylar, sosyalistlerin somut ıktidarından, yani yurt capmda po litik iktiticnndan once, porti üe kitle ilişkilerine değişik (demokratik) bir nıtelık kazandırıyor. Gramsci'den yolo cıkan İKP'nin bu yerel yonetim stratejîsi şımdi Avrupa'nın öbür Komünist Par tüerince de benimser.iyor. BEDAVA YOLCU TAŞIMA Bu konuda, bence bir hayli on lomlı tek bir örnek vereceğim. Değişik koşullar altında, scsyalızmın dcr bir kaciro taratından, sosyalizme henuz yeîerınce alış mcmış. sosyalizmi herlıangi bir şekilde denememiş ve yaşamarnıs kitlelere. yukarıdan aşağıya benımsetilmeye calışıldığı ü!kelerde, cesitli kacınılmaz pürüzler doğabıliyor. Boyle bır ulkede örneğin toksi bekliyorsunuz. gelmi yor. Bu sırada özel bir araba çelıyor ve sizi para karşılrğında istediğinız yere gotüruyor. Halk alaylı bır şekilde. «solcu şoför» diyor böylelerine. Oysa sosyalist bir ülkede odamın gelıp «ben su vana gidecsğim, gelen varsa go türeyim» demesini beklersiniz. Şimdi. Bolonya gibi bir belediyede. özel otomobillerin belirli saatlarda veya haftanın belirli gunîerinde bedava yolcu taçıma zorunluğu var. Herkes bu kıiı'alo uyuyor ve taşıtsız kalan bir insona karşılıksız yard;m etme geleneği, sosyalizm henuz yurt capmda iktidaro gelmemisken kurulabiliyor. Bu gibi örnekleri coâaUmak mumkua. TAŞLAŞMiŞ SOL KANAT İKP içindeki muhalefetin şiddetienmesi sonucu oynlanların kurduğu PDUP yetkililerini özellikle gcrmek Istediğiml söylemiştirn. Bu parti, başka Avrupalı sol gruplann coğunda görülen taşlaşmış bir sol kanot devrimciliği acısından yola cıkmadığı icm, İKP'nin Avrupo Komünızmi konusundo söyleyeceklerini merak ediyordum. Parti merkezine g;ttik. İKP'ninki gibi kurumlaşmış bir yer değil burası. Kapıyı acıp iceri giriyor^unuz. koridorlarda ürkmeden (yani laubalilik etme •urküntüsü duymadan) yürüyebiliyorsunuz. Üyeleri de daha arkadaşca yaklaşıyor yanınıza. O ando görüşebileceğimiz birini bulamadılar, telefonla aramamı zı söylediler. Sonunda, partinin milletvekillerinden biriyle bir ran devu sağlandı; böylece. İtalya parlamentosunun icini de gormüş olduk. BİR KADIN MİLLETVEKİÜ Milletvekiii bir hanımdı, adı Luciana Castellina. Scnırım eskiden gazeteciymiş. Parlamento binasında bir odada, biraz sıkısık bir yakitte konuştuk, cünku bir oturumu izlemesi gerekiyordu. Türkiye'den tanıdığı Marksistler varmış. buralara do gelmış ama. yıüar önce TİP'in ilk kurulusundan sonra olaniardan hic hoberi olmamış. Avrupa Komünizmi konusunda bir sağ ve bir sol eleştiri oldugunu. partisinin her ikisıne de katılmadığını söyledi. Sağ elestiri, bu partilerin cslında eskiden farkUlaşmad^kları, halkı • İTALYÂ'KIN HIRISTIYAN CEMOKRAT BAJEiKAHI GIUUO ANDREOTTt İK1İD&RIKI ANCAK KOMÜKİSHÎRİH DESTEĞİ SAYESİNDE SÜRDÜRUYOR. nır mısınız ? lışan kodınlar arasında en duşuk boşanma oranı hostesdedir. nyanın en pahalı pilıç ve havyar yemeğini, Nuber Gülnkyan lünlu petrol kralı, bay yuzde beş) yedı. Gülbenkn, bir iş geztsınde babası adına bu yemeği yemiş ve sabı ona yollamıştı. Gclouste hesaba itiraz etti. Mohke>ye duştuler. Sadece mahkeme masrafları bizim para ile Ikaşık 3 mılyon lira tuttu... lillerede bır kamyon şoforu yedığı elma şekerinin sapını ia fırlattığı icın 600 lira ceza odedi. Fırlatılan tahta parsı yoldan gecmekte oion bir profesyonel pankreas gujçisıne çarpmış ve odamı nakovt etmiştı... ney Afrika'nm Johonnesburg kentınde, belediye otosu şoforleri o ay içinde yolcularla kavga etmezlerse, oze! amiye alırlor. lerika'da bir kahveci, şişelerin üzerine çeşitli etiketler yaitırdığı kanveleri hakkında, müşterilerinin fikrini sormuşGslen yanıtlar şöyleydi: ıaha yakın kahverengi etiketii kahveyi, müşterilerin yuzj kavruimuş bulmuştu. Kırmızı etiketler içindeki kahvazde 84 oranında totmin ediciydi, Mavi etiket'iler icin, 79'un görüşü «orta içimli»ydi. Sarı paketlere ise yüzde ık hafif» demişti. hmin ettiniz, tüm kahveler birbirinin tamamen aynıydı. • ert Spears. bir adamı öldürmek ve cesedini Ohio nehrine laktan sucluydu. «Meşru mudafaa halinde» oldugunu islayıp, cinayet sucundan beraat etti. Ama nehri kirletmek undan 3 ay hapse mahkum oldu. ı Francisco'nun bir parkında dünyanın tek canlı müzik usu var. Makine üzerindeki deüğe parayı atıyor, istediğişark;nın cdının karşısındoki düğmeye basıyorsunuz. Yeuzerindeki celik kapak açılıyor. İçinden ağzında tromı ile bir muzisyen yükseliyor. İstediğiniz parcayı calıyor. )essüm edip selâm veriyor, sonra tekrar aşağı iniyor ve jak kapanıyor. da kacınmaıarı. Dolayısiyla burcda da, Almanva'dakine benzer bır halktan kopuk devrimcilık qe'eneği kurulmuş. Bu vckınlarda iîalya'da bulun muş tıır crkadaşım, böyle gruplann her tü r lu rasyonellıkten uzak «solcu» davramşlarını anlatıyordu. Orneaın. Komünist bir beled:VRde, belediye yonetıcilerıy le holkm ışbirliğı sonucunda b:r yesıl alanda ocılmış gazinoya motosiklel!enyle gel:yor. ortalıŞı kuio gecırtp gıdıyorlar. Boylece Kor.unıst Partisinin düzenle büt.'nleşmesıni ve «revUvenistîik» vapmasını protesto etmıs oluvorlar. Tcn;stığımız b;r Marksist profesor cie cok yokındı <Go*İ8t» cğrencılerden Onu bıla konuştıjrmuyorlormış derste. boflırıyor. hokoret erfıyorlarmıs. Bu yüzden Rcrrto Ünıversiteslndeki .'sinı bırakarak isvicre'ye gitmeye korar vermişti. Tabii faşist oğrencilerden de yılmıştı, belki do ha cok yılmıştı. Ama o!ekiler sol adına konuştuğu icin onların vo rattığı şoku doha tazla duyuyordu. Rossı'nin cenazesinin kalktığı gün bizi arobasıylo götürürken trafik tıkanmasım cenazeye yordu ve bu tür eylemlerin gün dehk hayatı bir ezıyet haline ge tırerek bilincsiz kitleleri sola kar şı soğuttuğunu söyledi. Bir ds «Kıztl Tugaylor» gibi illegal örgutlerin aslmda polıs sızmasına en uygun yapıyı sağladıklarını böylece provokasyonun her zaman yakın bir tehlike olduğunı söyledi. LUCİO COLLETTİ Yazılarından, kitaplarından ts nıdığım ünlü Italyan Marksist Lucıo Colletti ile de Avrupa Kc rrrjnizmi konusunu görüşmak U tedim. Ama Colletti böyle gaze tede yayımlanacak bir mülâka vapmak istemedi. Yapîığımız kı sa görüşmede o da «Avrupa Komunizmi»nı desteklediğini sö ledi. Boğımsız. ama hatırı soyı lır teorik ağırhğı olan bir aydıı olarak, italya'daki Marksist du şunce yelpazesinde en sot yeı tuttugunu bildığim Colletti'nı de böyle demesi şaşırttı beni. Avrupa'da, devrim yapamoYO Komünist Parti ve reform yapc mayan burjuva partisi arasındal tuhaf dengenin en belirgin o)dı ğu ülkelerden biri İtalya. Gen de, «devrim» kelimesini bir soyı lama haline getirmekten sakır malı. Daho doğrusu, bu kelim* ye vereceğimiz iceriği gecmişte bıldiğımiz mcdellerin bicimsel c zellıklerine doyandırmaktan sc kınmalı. Ekonomık düzeyde İKİ nin yapmayı önerdiği. kapitali. min kendi kendine sağlayamad ğı reformlardan boşka bir şe değil. Poütikada ise bıiındiği g bi siogan, «tarihsel uzlaşma Bunun. savunma icgüdüsünde geien bır ozellıği var; Şili'de A lende örnegi gibi. Komunistle zayıf Scsyalist Partiyle kuracc lcrı iktidcrın. gerici güclerin pı vokasyon ve saldırılcrını göğı lemeys yeterlı olmayacoğı ka' sındolar. Hıristıyan Demokratl İa uzlaşmanın bir poütik gsre cesi bu. Ama böyle bir uzlaşrr gercekleşse de, Hıristiyan D mckratların yozluğu dillere de tan bürokrasisiyle. reform bi nasıl yapılır? dediğine gör İKP'nin bır bildiği olmalı. BİR KİLİTLENME PDUP'den Castellino'ya göı tanhsel uziaşmarv.n gercekle me o'asılığı zaman gectikce zaMaşıyor. Şu anda iki büyı porîı arasında bir kıletlenms v( İKP'nin sağlomaya calıştığı şe cekımserl'ğiyle Hıristiyan Demratları iktidarda tutarken kit! lere hem sorumlu muhalefeti hem de gucünü göstermek, k nıtlamak. Bır yandan. bu denge icin dayatabildıği taieplerı dayatar kitle lc'nine yasalar. kararlar karttırmak. Ama, dıyor Caste na, Hıristiyan Demokratlor bu şimdiki dengeyi iki yanlı k lanabilme yeteneğine, o'onağı schipler Bu dengeyi onlar ke dıierı icin daha avantailı bir h I'? getirebiiıris: KoiMjiiisîl lıem itulialefette tutuo hsm desteklerini alarak. oslında c lorın sağladığı iyileştırme teo1 ler!nin yarattığı oluml'j havad ri yorarlanabılırler. YARIN: dırtan Dehlizler ıldırton dehlızler;n ortasmda bu hafta bir define. defineiî.ndede dort şövalye var. lAccba hangisi» defineye u.la.eıniz? aldatmak icin yalan söyledikleri yolundaki burjuva propogandosı. Castellina bu partüerin değiştiğini ve olumlu bir demokratikleşme yolunda geliştiğini söylüyor. İKP aslında oteden berl FKP1den daha demokratiktir. FKP'de gecmışte sıkca görulen tasıivele'' orado yapılmamıştır. Castellina ve arkadoşları bile uzun ve sert bir muhale'etten sonra ken dilen ayrılmışlardı. İkinci. solrlan gelen Avrupa Komünizmi eleştirisi ise. bu akımın Komünist Portileri sosyal demokratlaştirmakta olması iddiasıydı. Casteilino buna da karşı çıktı ve İKP'de böyle bir eğilim olmadığını soyiedi. OKUMUS İŞCİLER ORDUSU Castellina ile görüştüğümuz konulardan biri de hepsinin solunda kalan öğrenci kökenli gruplar veya örgütler oldu. İKP' nin bunlara karşı cok anlayışsız ve genellikle de sert davrondığını söyiüyor, «Ama bu gruplar da gelfştiricl bir diyalog icin en ufak bir adım almıyorlar,» diyor. Bu tür anarşizan eylem ve grup ların italya'da toplumsal bir tabanı oldugunu, bu tabam da okumuş işsizler ordusunun oluşturduğunu anlatıyor. Eğitim "=ısteminın ve tabii kapitaüst istihdam sisteminin genel bozukluğu nun bir sonucu olarak, bu ordu gittlkce büyüyor. Bir özellikleri. kendi konumlarından son derece h.oşnutsuz oldukları halde, iş ci sınıfıyla bağlantı kurmaktaa DiSi BOND DEHİ ÖZ£L ODAYA LBŞİR 8UBBLCS ÇETESl PEŞı MİZD£>TEM BA»S\M A BÎR TAkHAA İ G AR T H ıtematik bulmacasının ve Çıldırtân hlizlerin yanıtı 6. sâyfamızdâ