19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
uiiuye uLifiıuuı naraesjer aıyanna aonau Çok acımasız bir düşmanlık kasıp kavuruyor ülkemızi blr baştan öbür başa. Can düsmanlıği, kan düsmanlığı bu. Vatarumızın aeımasız ve barbar b!r yabancı salgını alttnda ezılıp inledıği yılları bllen ve onun kurtulması uğrunda harcanan çabalan, akıtüan kanları gören bir kışi olarak, şlmdi Içmde bulundugumuz kardeş kavgasına inanasım gelmiyor. N'e denli uzun surse de, alışamıyorunı bu kanlı ortama. Sankt bir karabasan sarmış ufkumuzu, bır kara duman karartmış gözlenmiri. Iki yıldan beri vurup yarahyor, dldünıyoruz, hıç durmadan, sakmmadan acımadan va guya vatanı kurtaracagız dıyoruz, bu kanlı gidişin vatan içın yarattığı tehlıkeyı görmeden. T OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Düşman Kardeşler Ülkesi Hıfzı Veldet VELiDEDEOĞLU rmu y»ptn»dan dfrencilerl dSvmüsler. birçok insan varalanmış, derste olanlsr, bfiro memurları, hiçbır şeyden haberslz kapıcılar, Ünüversiteve bir gün once başlamış veni öğreneiler, genel bir komünlst ithamı altuıda, esir alınan düşman ülkcsinin insanlan glbi hırpalanmışlar, yaralanmıslar, horlanmışlar, kufür yağmuruna tutulmuşlar, kapüar, camlar kınlmjş. tabancalar atiltnıs, öfcrenciler enkaklarda Icovalanmıştır. Kendi ülkesinin LniveMite^inde her önune çıkam düşman gibl gören bu genr güvenlik ( ! ) mensup'arı, T>knlk Ünlversitenin şerefini bir paralık etmişlerdir.» Çok korkunç ve uıanç vencı bır şey bu Fakat şunu hemen soylemek ıs eım: Boyle çırkın olajlarla Uırversroler'n sere f ı b:r oara lık olrraz. «Ehli ümin kadri alçalmaz kıvamet kopsa da » Bu şeref anoak oğretım üyeierımn Sınmes. \e susmasıvle bir paral'k olur. Benre polısın bu da\*rar.ışı ıîe Te.trhk Ünıversıtenın değıl deT, letın serefı bır paral.k edılrnıstır, çur.ku polıs burada bır ç.ıvenl:k gucu olarak değıl, bır zulum aracı oiarak ka;;arl'mı?fır Eski bır ozan «Gadr eden hemcinsine insan değil cellâtrır» demiş. Turkıyeyı relîadlardan kurtarmak, fanrıka temelı a'rnaktan, açılıs nutuklan f çeıtmek en çok daha onemlı bır gorerdir. Şu di7Pİerde yazılı gerçeğı hıç bır zanırm unutmamak gerek: Kâsânel ıcFTdun yılnlır. Sha davanmaz, Canlar ytkanın sanma ki blr gün canı janmaz. gençlerin Sldürlllmesi kmrîismd» «eıma g sundan yoksun kışiler, utanç duvgusundan da yoksundurlar. ÇUnlcü insan sevgısı taşıyan gönul.len yoktur onlarm Eskı b.r yazımda aşagı yusarı şoyle demıştım: Kerkes butun yaşamınca kendi rjcudunda. adına «yurex» dedığımu bir kan pompası taşır, ama her yıirek kendı ıçnde ınsan sevgısı dolu bır gonul taşımaz. Bir çok ıcımse yoksundur bu Tann vergisınden Bojlelerı. tıpkı damar sertliğine uğramış kî$tler g:bi, vurek sertlJgıne tutulmuş mutsuzlardır. Herkese bı r pompa pjrek takan doga, bu g;b!leri gönül ışığı ile donatmamıştır. Bu eksıkliğın zararlannı on;ejecek a.tıl'an da yoktur onlann. Bence burun lulüm ve işkencelerin kavnagı onlan uygulayan ve kıs.iifan kı?ılerdekı bu gonül ve aiiJ yoksunlujudur Bu yoksjn'ar, insan sevgt=;ıyle dolu ruh ve gonül zengırdennden ahrlar oçlenrı çogunca Bunlar voic^ıınluklannın bıhnci şöyle dursun, farkmda b'.le değ'.ldırler re Te denlı u^raşsanız da farkında olmazlar. Mayalan oyledır çunkıl. S»d hezar tcrbiyve etsen bedasıl nlmaz rdip, Ka»bi!iyyn dâdı Haktır, berkese olmaı nssip. Kimi Vuruyoruz? rKişman belledığınrz, daha doğrusu blze düsman belletılen gençlen, kişılen vuruyoruz. Istanbul Teknak Üniversitesı ogretim uyelerinden sayın Prof. Dogan Kuban «Teknik Unıvers:te Olayı» baslıklı yazıaında bu pisıkolojık salgını bır kısım guvenhk gorevlılen bakıramaan şoyle anlatıyor «Xe kadar acımasız yetişmis olsalar da, bu genç polisler, bllerek bu kadar kötülük yapamazlar. Bonu ancak ünirersitrnin komünlst oldağu dusünce» siyle koşullandınldıkları Için, gözlerinl kırpmadan yapmaktadıriar.» (Cumhunyet, 31 Ocak 1977) Kafalan bozkurtçu miUiyetçilik duygusu ve comunızm düşmanlığı, ya da bolgecılık, daha ioğrusu bölücülük hırsı ıle koşullandırılan bır ;ok genç daha da kotusunu yapıjor: «solcu» ve» a csağcı» dıye ona gostenlen herkes:, •ahta• *urus'j gıbi ez:lmesi gerek°n bır yaratık olarak çorüyor, kendı vatandaşı olarak değıl Oysa vuan TUrk, vurulan Turk ve çogunea, vuran vok>ul, vurulan yoksul. Bır kısrm da şıddete karjılık vermek ve kendıni savunmak ıçm vururor. Ama hepsi de aynı sosyal smıftan. BUtün bu duramlan kımsenm gördüğü düîündügü yok. Gdremiyor ve düşunemıyorlar, ;ünlriı kan bürümüştür gözleri ve koşullandıTlmıştır kafalar. Devletın bır tasım güvenlik görevlıleri de îörmüyor. Bakınız sayın Dofan Kuban sozünü îfıfim yazısmda Teknik Ünıversıteye pohsçe ygulanan acımasız saldınvı nasıl snlatıyor « FakiiHelerc, şlmdiye kadar KÖrülmcmlş layıda çok toplum pollsl çelnıiş. dekanlık huolan da dahil. bütün bürolara lahornti:\arla•a, smıflara. anfllere girmişler re hlç avırdetmek ılzin, kendjlerinl tanıtan bir Dekan ve bir Dekan t'ardımeısmı, kadın öğretim uyelerini, memuran coplaraışlar ve özellikle erkek kız avi 1 son fM Til Içlndeki ftirasal cfnayetlere ktrrban gidenlerden kaçı üniversite, kaçı lise, kaçı ortaoknl Sfraıcisidlr? 2 BunUrdan kaçı »ol, kaçı »aj efülmlldlr ve kaçı tarafsndır? 3 Bu sAre içlnde kaç ötrrtraen TC k»ç i«çi ÖIdürülmS»«r? 4 Kaza Inırşunuıut tnırban giden vıtanda^ T« çocnklann sayısı nedlr? 5 Örgütleıunlş bir vera bir ksç çetenln ifl olduğu anlssılan bu siyssal clnavetlerden kaçının katill ele geçirilip adalete >frilmlştir, kaçının, •faiH mrçhal» dâr? 8 Başbakan Demirel, hemen her konuşrnaüma CHPM>P koaliironu donemtnde affa ıığrayarak tutııkrvinden çıkan solcuların bu cinayetlcri Islediklerlnl veya işlettiklrrini jineleyip doruyor. Srtıünü ettiti bn aolcolardan kaçı bu iki yıl içınde sirasal clna^rtten \e;a cinayet kışkırtıcılıipndan Takalanmıstır? Eğer lçişlen Bakanı böyle bir lstatıstik verecek bılgıye sahıp değilse veya sahıp olup da bunu kamuojTjna açık'.amıyorsa, o zaman olavlar kendı ma^amının ve yetkısının boyutlarını da aşmıştır. Çunk'a aczın anlaıtu, ülkeımzde ıç \eya dış ya aa ortak, gonınmez ve karanlık guçlerın, gızlı ajaniann yas&lar Ustünde egemen olması demektır. Clkenin guvenhgi ve dırlık düz«nlıgıy!e gorevli bir Içıçleri Bakanı bunlar'.a savaşacak gıice ve araca sahip degılse, o 7aman da partısı ıle bırlıkte ıkttdardan çekılmeli, ülkede bu k?nlı ortamın yaratjlmasına olanak hazırlayanlan kendı sorumluluklarıyla başbasa bırakmahdır Mlllet, Bajbakan Demirel'in Kırşehır'de bir Iâstik fabrıkavın'n remelını amıken ";ovîedıği gıbı, CHP'n'n hesabım> dpgıl, siıa^al cinayet torumlulannın hesabını gorür» bır gün. "Gürünmeyen İktidar,, ardrop Atatürkçüluğü nedir? Soruru kısaca yanıtlaraak Gardrop Atahırkçüsü, öze değil, hıçıme baJcan kişıdir; çagdaşlaşmaya değil. Batılılaşmaya öncelit tanır; Ulusal Kuriuluş Sava?ı'nın antiemperyallzmlni değil, Tanzınutm uvduculuğnnu benimser bir kişidir... Gardrop Atatürkçüsünu somürii düzenl rahatsıı etmez. fazışme yatkındır, ama çember sakalla tesbihi çordü mn, nvanadan çıkar. Gardrop \tatürkçusunun en bozıılduğıı politlkaeı Erbakan'dır. Ama şu Yaradanuı tşine bakın ki, Necmeddin Hoca, tam bugunün adamı. MC koalisyonuna girdikten sonra kanırakamra yetkilerl elinde toparlayan Erhakan. Devlet Hazinesi'nın musluklanndan çogunu ele Keçirmls durumda. Sületman Demirel. iktidarda kalmak için ödcin üstöne ödım verevere bugünlere ulastı. EJbet onun da kendine grire bir hesabı var AP Genel fUşkanı dlyor ki : Seçimlere az kaldı. ben Erbakan ın işini ekimde görürum; *onra«ı Allah kerim. Ne var kı btiyük sermaye çevrelerinden bir kesim, MSP'yi düşman bellemls. Türkiye kapitalizminin büyük jazeteleri \ervanvn ediyor Erbakan'a. Bu tiır basma bakarsanız, ülkede işlerin kotü gitmeslnln bütün günahı Necmeddin Hoca'mn omnzlanna yüklenecek. Gardrop Atatürkruieri de »vnı kanıdadır : Olur mu efendim DeUetin ciddljeti kalmadı.. îstedikçe istiyor... Attığı temellerin hepsi bos... Bbyle firmeı.. Oysa Gardrop Atatürkçüstı Necmeddin Hoca ile Cephe oluşturmuş. Boru değil! Bir koalisyon hükümetlnin bo.vutlannı aşan ideolojide kavnasmıjlar, sola karşı savasım cephesinde kucak kucağadırlar. CGP yazgıauu bu Cephe've hağlamıs. CtA'dan başlapp Türkiye'nin baskent koridorlarına uzanan hesaplar, bu Cephe içinde kiiçük partilerin erlyeceği umııdu üstüne dÜEenlenmlştir. Buyük sermayenin partisl AP. ille de MSP'yi ylyecek. CGP'nin saten defteri dürüimUş. MHP kullanılır bir örjrBttür. Yür« desen komandolar yürür, dıir desen dunır. Onemli olan Türkiye'd* büyük aermayenin iktidannı sızıltısız gecerll kılmaktır. G Bir Dilek lçi?lerl Bakanı Oguıhan Asiltüri; gaıetecilere «Olaylar karşısınd* polısın tarafsu darrandıgını, kendısmden en çok Ülkucülenn şıkiyetçi oldukiarını» söylemış. Sorun, taraflılıic ve tarafsuhk, Ulküculük, devnmcilik boyutlarını çoktan aştı Oyle bır çizgıye geldik kı, yalnız demokrasl rejımı değıl, vatan gıdıyor elden. Son iki yıl lçmdeki saldınlarda sağaan ve soldan can verenlerın sayısı 130"u aştı. Bunlann hemen hepsı sıyasal clnayettır. Simdi ben, herhangı bır vatandaş olarak, sa>ın Içişlerı Bakan'ndan Tu r k kamuovuna ?öyle kısa ve valın bır ıstatıstık bilpsi sunmasını rıca ediyorum: •lllllll Utanma ve İnsan Sevgisi Ülkemizin turlü ydreîerinde süregelen kanlı kıvırndan utanmak gereıcmez m ı ' Ama nerede' Muallim Narı »N'e kadar vüzlescler, \iizsüze haclet gelmez demış Dogru soz. •Haclet>, «utantıa», «utanç. anlamına gel:r. Korpeclk Not: Kimi yanlanmda dızgl yanlışlan oluyor. Okuyanlarca anlaçüacağını düşündügumden, çogunca, düreltmeyi gerekli görmuyoram. Arna Irimı zaman bu rorunlu oluyor. Örneğın, geçen h»ft» çıkan «Üç Struf Arkadaşı» başlıklı yazının dordüncü sütununun, «Hem de onlann bsfinı belıy» sokmamak Için» cumlesmı ıçeren, sondan 13 satın faıladır, bu cumle bınncı sıitunun baştan 16 satırında a;nen vardır Öncekl hafta çıkan «Namusun Kapsamı. başlıklı yazının birincı sutununda sondan 5. satırındakl fmsll ve btreysel» sozcukler:, •maddi, paslf ve blreysel» olacalt, ıkinci sütunun ba?fan 24. satırının başına •ratandafi ve dordüncü sutunun 5. satınnm sonuna d» .öiretmen» soznuklerı eklenecektir. H.V.V. Bu arada ne yapıyor bu Erbakan? Uslu akıllı kurbanIık koynn ıribi çektiğin yere gideceğine. Haıine musluklannı ele geçırmeye çaD»lnor. Hem efendim devletin ciddivetini a\aklar altına alıyor. Devletin ciddıvettni Iförmek için *l!ah aşkına bir de Süleyman Beve bakınız! Davramsları. konusmaları. >ordamlan, yöntemieri nasıl? Clddi mi? Bana soraraanız Erbakan. Demirel'den daha ciddi: ya da tencere yuvarlanmıs kapağını bulmns. Neden öfkeleniyoroz Necmeddin Boca'ya? Asıl sorumln Demirel değil raidir? Gardrop Atatürkçülerl Sülernı»n Beyi, Necmeddin Beyden daha çok AtaHLrkçü mft bnluyorlar? Yok canım: Bfiyfik sermaye ile, Amerik» AP üstüne oynadığı için Necmeddin Bey ra kaka sayılıyor. • Şimdi gidifattaki yoılaşna o kerteye vardı ki, Gardrop Atatarkçülerinln partisi olan CGP bayrağı açtı. Açö da n« vapacak? Ortaya attığı suçlamalara bakılır^a CGP'nin lvedüikle Kabinrden çekilmesi gerekir. Ama, Ankara'dan gelen rısıltılara jföre Cumhurbaşkanı Korutürk, Feyzioğlu'na •Mart'a değin dur> diyesiymiş. Fısıitı uatüne mantık olmaz. Aklı basmda insan gazeteleıi açar, CGP Genel Bafkam'nın MC Hukümftine yfinelttiği vuçlamalan madde madde okur. Okuduktan sonra da dfisfinfir: BSyle bir Hükümet, >urda yarar değil, ancak sarar verir; bu Hükümette blr gün kalmmaz. Feyzioflu denlzln blttiğirn mı anladı. bir manevra mı çeviriyor? Biıhn Için 5nemll degil. CGP LJderinln hasın toplantısmda önemli ran sudur: MC eylemi, MC Hükün»ti karulmadan 8nce başlatıldı. Bir ideolojik bfitOnlfikte dnrt parti karnasttnldı. Evlemin Amerikan güdümundeld baska az celişmlş ulkelerde ömekleri var. Bu rSr cepheler, millijetçi değil, gaynmill! niteliktedir. Simdi bu gerçeği Cephenin ortaklanndan biri dlle getlnniş ve madde madde sıralıyarak, koalisyonun eerçek yözfinâ ortaya koynuftnr. CGP Genel Baskanfnın davranifindaki siyaml jerekçe ne olursa olsun. olann önemli sonucu budur. Ve hu sonucun etkileri görülecektlr. Çünkü SUIlivetçi Ophe'yt ıcöninen politikacılar değil. törünmeven bir ikrldar oluşrurnıuftu. Göriinmpven iktidar nakalım şimdi hanfi yeni formüllert tezgâhlamava çaUjacak? | OKUMAK ve ÖTESİ Sinasi ÖZDENOCLU itap satınalmak; kitap sevmek, Htap okumak pibi biı egitim ve kiıltür işidır. «Ekonomiktir» dnemivorum; çiinkü, ülkemizde zenginlerden daha çok, dar çelirlileı iatınalır kitabı, haita dergiji. gazeteyl. Şurası acı bir çerçektir ki; Tiirkiye'de parasıyle kitap alnajı, aydın klşl, kendisine en büyuk blr işkence savmaktaiır. Divehm Id bir kitabımz vaynnlanınıstır;: yolunuzu keser >lr dostunuz ve suçlar sizi: «Kitap çıkanrsın da bana vollanazsın, gözlerim hâlâ postada Böyle arkadaşlık olur nuı?> Soygun, Adam Öldürrne ve Doğasız Doğa on on yıldır ozclükle îstanbul ve Ankara gıbı buyük kentlerimızde odaklaşan pusu kurma, yol kesme, adam kaçırma, adam oldurme, işkence Dogrusu, bu büyük hulı bilgi de, 0 gün* kftdarki blnlerca yılgıbı zorbahk olaylarını sadece bıUretme ve tüketme olgusuyla bu lık omrunde ürettıgı bilginın bır rer polısıye sorun olarak ele al kaç katmı üretraiştir. Dolayısiyyük kentlesmeler olgusu arasınmak acaba yeter'ı mıdır? da bır bırllktehk d« gormemek le de, gene korkunç bir ruzla bılBaşlangıçta, sılâha ayrı bir say gı tuketnuştır. Aklımd» yanlış olaneksızmış gıbıme gelıyor. Ya gı gosteren feodal karakterınt nı. ınsanlık hem btiyiesıne hızlı kalmadıysa, unlü duşunür Gadevrımcı kurumlarca bzleştırmış bılgi uretüğı ıçin lorunlu bir biraudy bır yazısında «Bilgı Uretgençlık gruplarır.ca başlatılan oçımde buyük kentleşmeyı yarame ve tuketme çağı» der çagılajlar, gıtgıde bambaşka bir gotıyor, hem de buyuk kentlesmemıza. öyle kı, atomun parçalanrantuye kavuşmuş ve bugun sırler fbu doğasız doğai zorunlu masının üzerınden şunun şuratını devietin kolluk kuvvetlerıns bır bıçımde bilgı üretme hızımızı dayayan çağ dışı bır grubun karsında daha jTinm yılzyıl bıle artmyor. Bu ıkı oîgunun, tavukşı devrım hareketı halıra de al geçmemışken, parcalanamaz son la yumurta omeğindeki gıbı ıçli mıştır Içmde devletın kolluk bırım sandığımız elektron ve pro dışlılığından hıç kuşkum yok kuvvetierınm bır böltigünün partonun da parçalanabilecegı olamağımr. da bulunduğu hepımızce Ayrıca, bu bılgi üretme ve tusılıgının hesabına ginşmısız bubılınen bu olaylara, bırer polısıketme hınnın doğurduğu bir baş gun. Gene, evrende, kendı ısığıye olay olarak bakrhak tıt dereoe ka sonuç da. galıba bilmedıklenı bıle uydulanna salamayacak olanaklıdır, dofrusu kuşkuluyuz. n m m n çokhıftrmı daha bir sobüyı^lüükte çekim g\icü olan gıiGene, ılgmç "bfr dıfer~ riokti da, mut biçimde ogrenmemız. Geneşlenn varlıgı varsayımlan orta son yıllarda bu buyuk kentlerıne. karşısında en çok çaresiz lcal ya atıhvor Yani kOTkunç bır hızmızdekı adı cınayetlerın, soyguadıgımız, yam cahilı oldugumuz la bılgi uretıyoruz, sınırsız sayılann, zorbahklarm da artmış olkonu da, galıba ınsanın kendısı. da varsayımlar türetıyoruz. Ve rrasıdır Bunu, sadece kurt buliKendimiz. nık ha.ayı se\er gerekçesıne da bu yeni bilgılerımizle, bulgtüanmızla da, gene korkunç bır hır>anıp, kolluk kuvvttlermin bır Hanı, insan gerçekten bir sısla kendımize bu yeni dogasız onluğunun polısıye olay yaratır tem ıcıne oturtulamıyacak deredoğayı yaratıyoruz. bır davranış içinde oldugu ınancede karmasık, biHnemıyen yoncjKn yaygmlığıyla da açıklayamazmışız gıbı Yam, bunca kan ^ I I M I I U I I I I I I I I I I I I I I I I I I I I l l l l l l l l l i l l i I I I I I I I I I I I I I I I I I I I I I I I M I I I I I I I I I I I I I I I U j f lı olay, bunca zorbahk, bunca soy gurı, bunca işkence Acaba n: çın 1 Acaba salt bır takım ça> dışı sıyasi partılenn ıktıdar oraur lerını uzatmak ıçin nu planlanı Tor butun buniar? Acaba ana nu Genç yaşta hakJnn rahmetme kavuşan aılemızin kıy ^ halefet partısının pısırıkhğı VJ ^ metlı varlıgı Melek Bekıroglu.nun rahatsızlıgından ebedı= zunden mı 9 Ya da seçım telâşı jete ıntıkalıne kadar bizzat alâkaiannı esırgemıyen Çay = olmasa, mılletvekıHrslen maaşla = Kurumu Genel Müdürlügu ile, bu kuruma bağlı tum çay E rına zam kavgasına duşmemış ol H fabnkalarının müdurlen ve personelıne, merhumenın c« Ş salar boylesme şıddetlenmiyecek •; S naze torenıne katılan, çelenk gonderen ve hayır kurumX mıydı bu olavlar 9 lanna bağışta bulunan, ürintulerımin telgraf ve telefonla = E teselli eden, sayın akraba, dost ve basm camıasma mırmet E EVttKSEL B!R SAMCl E ve şükranlanmıaı sunanı. E S Demirtaş CEYHUN K Blr genç ozan şojle yazar: «Dahs önceld yapıtiannızdan mzalayarak armagan etmiştiniz. Bu son eseriniıi de acele » Derken, bir sınıf arkada.sınız Rönul kojar: «\rkadaşlarla ılrlikte seni andık. Hiç birimize t;5ndermemi<ısiıı kitabım llrlikie protesto karan aldık. Senin kiUbın» da para mı \» ip alarağız birader?» Eğlence yerlerinde yüzlerce ür» hahsi$ bırakan, ya da t yanşlannda binlerce liralık biletı rabatükla yırtan yurttaş; itaba 5a d» derçiye bir kaç lira >ermek zorunda kaldığı zanan, adetâ bunalıma girmektedir. TV"nin «okurnayı önlemek» yönünden, Türkiye Için bir feâket döneminin başliingicı olduğıı artık yadsmamaz. Gerçeken Turkive insanının en dcçerli arkadaşıjle. kitahıyle. sarümaz ve sürekli dostluğunu kuracaği bir dönemde, TV'nin "\ırk toplumunu şartlandırma jansına çirmesl, kitap satısı1 olumsuz ydnde etkilediği gibl, kultur atıümımıza en bu1 uk kötıilüğü yspnuştır. Aydın geçinen kitlelerin, hemen tum boş vakitlerini. TV kranları önunde büyulenmiş gibi harcaması, hiç kuskusuz kiaba en büviık düşmanhktır \e a>dın kişinin bu garip TV tutusunu bağı^lamak mümkün değildlr. Kırk milyonluk ülkemizde. 5000 satan kitap halâ ivi sattı leniyor. Arkasında bfiyük rotatiflerin renkli reklâmlar saçtı1 yayuılar bıle . Oysa, bir şaırressam dost, geçenlerde, kü ücük Vıetnam'da herhangi bir »iir Mtabının 56.000 in altmda lasmadığını söylü>ordu. Halkuıı okuyan bir halk yapamamak. sürüp giden kaderlzliğldir Turkiye'mizin .... Bir sürfi palavra sıkılır: okuryaar nranunız '»40'a yükseldi diye. Politikacı yalamdır bun»r. Okuryazar oranı, nasıl oUır da %40'a vükselir bilir misiuz? Talnızca imzasmı atabüen kapıcı Ahmet ya da isçi Mehnet: böylece okur}azar vatanda? olarak; niıfus sayumnda )e\let kayıtlanna geçti diye! »emeleri olan, bir düzence altına alınamıyac»k dınamıkte, sırursız özgürlükler» sahıp bır yara*ık ırudır? Doftrusu sanmam, ama gerçekten de bılmıyonız . Bıld'ğımır, onun soyut b:r yaratık olma dığı. Gene, bir «Toplumsal ilı?kı ler toplamı» oldugu. Yam bilebıldıklerımıı oyles;ne a ı k i . Toplumu bur.ca bılmemıze karşılık. ınsanı bılmıyoruz gıbı bır şey. Kını bıhr. ınsanın toplumlara gore daha karmaşık olması doğal mı? Hanî, blrinin (toplumlarınl ;ecmışi bır kaç bin yılsa, ötekmn imsanm) geçmışı pn az bır kaç mılyon yıl da Fakat gene d«, ınsanın devinimı sıstemsız bır varlık olabileceğıne kesınlılcie ınanmadıgımı soylemelıyım. Işte bu nedenle, acaba dıjtorum kendi kendime. gunümuzün bu yeni dogasız doğa&ını, buyük kentleşmelen zorlayan şey, ınsanın kendısı karşısındakı bu ça resUlığimiz mı? Însan, kendısi karsısındaki bu bunahmıyla, acaba buyük kentleşmeyı bir yeni sığınak olarak mı yaratıyor? Boy lece, varlıgını surdurme savajı mı verıyor"* Ya da. statusünu koruma savası mı° Kım bılır? Belkı de bu yuzden bovlesıne hırçın Eunalımlı. Kavgacı. Tıpkı Habil' le Kabıl'ın, tarıhın o ılk buyuk degışımınd«kı kavgaa pbi, bır yenı kardeş kavgası belki de bu. [ TEŞEKKÜR I UR Y!MI ÇA6A 6IRİY0RUZ SozUn kısası, mutlalca lnsanhgın bır yenı çaja girmekte oldugunun isaretlen bunlar. Hıç kuşkum yok. Insanlığın buyuk degısımlen oyle beş on yülık IUreçlerle gerçekleşmez elbet. Bazen binlerce yıl sürmttş çünku, biliyoruz. Bizimkisi de en azından bırkaç yüzyıl sürecektir. Nıtekim. Bınnci Enternasyonalle işareüenen o bıiyük degışim, henüı yüzyılını bıle doğru dürüst doldurmadı ki, bir yeni çağ» gıdebılsın. Bu yüzden. gene de bu yenı çagı kavrayabılmemız içın Moskova lâ'aoratuvarındakı deneyleri çok iyı ıncelememız gerektıgi inancındayım Çünku, ıstesek de ıstemesek de bu yeni çağın belirleyicı vektörlen orada kesişiyor. Bıleşke orada. Nıtekim onlar da, deneylerinın üzerıne eğilmışler, harıl hanl yenı baştan mcelıyorlar. Moskova'da bır yönetıcıden şoyle bır rukâye dınlemıştım. Guya, Lenın, Krusçef donemınde her gece mazolesinden çıkıp, Moskova nehrının derınlıgını blçuyormuş bır ıskandılle. Ustelık tam Kremlın'm onunde. Bır gun, uç gun, beş gün .. Bunun pzini çozemeyınce, dayanamamışlar, bır akşam onune çıkmışlar. «Lenın yol das, demısler. meraktan patlayacajız. GünJerdir ne yapıyorsunua böyle?» Lenın, hıddetlenmış: «Gormuyor musunuz?» demıs. «Moskova nehrının dennlıgıni ol çuyorum. Bakahm Avrora, Krem lin'ın onune kadar gelebilır mi'n Bihyorsunuz, Avrora, 1917 ekım devTiminl ba?latan kruvazorun adıdır. Hiç kuşkum yok, Insanhgm bu buyük değışıminin öyle kolay kolay tamsmlanamıyacagını isaıetlıyor bu hikâye. Yenı yenı devrımler gerelttigınt isaretlıyor. Yani denıem şu ki, eşıgınde bulunduğumuz bu yenı çağın, hıç olmazsa şımdıta belırtıiermı iyı kavrayamazsak. bu kentsel olaylan da doğru deferlendirebilmsmiz olanaksızdır. Hıç olmazsa bunu bilelım .. . FILM . HIKAYELERI ARANIYOR 1977 sezonunaa yapıiacaK fılmier içın fılm hıkayelerı veya senaryo'an aranıyor Eserler orıpnal veya aöaoie oiabıiıp Beğem'eceK beher hıkayaye 5000 TL bener senarycya 15.000 TL ücret ödenecektır ligıhlerın eserlennı göndermeden önce kısa özgeçmişlennı e'lerınde mevcut eserlen varsa turlerını bHdırır bır rreKtuola Ne kı, bızdekı bu kavganın ılç E BEKtROĞLU AlLESt E aşagı beş yukarı benıerlenru, son yıllarda Ispanva'da, PorteG,i7eteyi eline aldıği zaman, bir haberi okuynp anlamskızde, Italya'da, Guney Amerıka rOIIIIIIMIIIUIIIIIIIIIUUIIimiflllllllllllllllllllHIIIIIIIUIIIllllllllllllHın lıkça, Türkiye ve dünya sorunlan üzerinde en basitinden bilülkelennde, hatta bazı Arap r*e (Cumhunyet 1250 > I sahibi olmadjkça, bir yurttaşa okur>azar dijebilir misi lerınde, Iran'da ve daha nıceljliz? nnde de gortnemış olsak " e U ı Gerçek uyanıs; kitap okums tutknsunun tabana yayümabutun bu olaylarm salt bize ozıyle başlar. Okumavan bir ülkede halkın uyanırusı ve vögu bır sıyasi bunalımdan doğduletimde söz sahibi olması beklenemez. ğu yargısına kolayca varabüırdık. Bır ıç sorun dıye ele alır. çozu.nÜlkemizde halkın uyanışından tedirgin oUnların, bu oyalerını de kolayca bulabilirdik. O 119a fiden yollan tıkadıklannı biliyoruz artık: Halkevleri ve zaman bazı kuruluşları, bazı kı(öy Enstituleri atüımlanm çelmeleyen zihnlyeti; ibretle doşılerı suçlamamız da bır anlam II sayfalar hslinde tarih elbette yazacaktır. kasanırdı. Fakat, gerçek gaıioa Comhnriyet yönetimintn bugünkii okutma ve eğitme temboyie değıl tosu; Atatürk devrbnlerinin başlangıçfaki hıanın çok gerisinSanîd, ınsanlık bır yeni evı^ 1e kalmıştır. set bunalıma duşmuş gibı. Bır yenı değ:şımın eşığjıdeymi}. gıHaksızlıklara direnen, diirüst, erdemli, görevinl nâmus blbı Bir yenı değisımjı sancılı d>> en insanlann canına okumaktan, kitap okumaya vakit ayıran°rr.ını yasamak'avmi'; gibı. Çun ruyorsak; sıra «hâli pür melâlimizj» üstiine Razel okumaya kü söz tconusu beUrtıleri yalnızeldi demektir. Yine de dar gelirlinin, öğrencinin, öğTetmeca bızde, yalnızca bazı az ^..:şlin nafakasından kesip karınca karannca birseyler okumış ı kelerde gormuyoruz kı. naya çaltştığı Türkiye'de, «dolçe\1ta» yaşavan ve aydın geçt Belkı farklı bir yapıda, ama . ..1 len mutiu azınlık, neden kitaba para verlp okumaz? Bunca nıtelıkli baska olayları Fransa'da, enginlikleri içinde yoksul yaşamaktan utanmalıdıriar. Ingıltere'de, Almanja'da ''a gormek olanaklı. Hatta bıraz d v 3 de ols, Gov>•••••••••»<••»••»•»••••••••••••»•»••••••< farkh bır biçimdebıle bu Kanıyı yetler Birlığinde dofrulayıcı belı: .ler g oiiıyoruz. Gahba çağımızın en tıpı: olayı buyuk kentlerde karmaşa. Hem ae a>nı yapıdaki karnıa „ U J çağımızı belırleyen ı^ı cv', yak <T.tler gerçeği ve bımalımh karmaşa. Bu yenı kentler, bugünc ie< J:1 İSTEME ADRESi: P.R. 330; JiJU İSTAMUl • • dıgımız Kentlere benzemıyor çün•• » • • ••• • • » • • • • • • • • • » • • • • » » • • • • • • • • • • • • • ku. Ve onlan belırleyen ^y, salt tuyjkıuklerı de degıl. B , bır yandan betor.uaa bır yenı ğa kurarken, ote yandan da ken aıne ozg'j yenı bir insan Mrü ya ratma telâsında. Ornegm, bugune dek kentleri sanayun oluşturdu ğonu sanırdık, oysa bugun gerek kapıtalıst ulkelerde, gerek sosyal.st ulkelerde sanayiı, entlerın dışına itıyoruz el bırlığıyle. Ker.t lenn belirleyıci özelliğı, urlık s>anayı dpğıl vanı. Bır başka şev \ar, kenüeşmeyı hızlandıran. Büyük kentlen otuşîuran Ama ne? 6EKLEMELJLER Sanırız, «Doğasız dofa» diye 3 Şubat adlandırabıleceğımız bu yenı bu 7 Şubat ' uk kent gerçeğıru ve insanını oluşturan şey de, ozellıkle şu son t 28SB7O ( çeyvek yuzyüdaki bllgi üretme 27S132 \e bılgı tuketmedeki o korkunç Posta Kutusu 384 BEYOĞLÜ adresıne yazmalan rıca olunur (Cumhunyet 1236) VATAN Gazetesi'nin Mimarlar Odasından Odamızm XXIII. Genel Kurulu 18 şubat 1977 cuma gjjnu, saat 10 00'da Istanbul'da, Taksım înonü Caddesı Paric O f e!ı Kongre Salonunda başlayacak, çalışmalanm cumartesı gunu de surdureeektır Gundem açağıdadır. 1 Açılış ve Başkanlık Dıvanı seçırra. 2 Açış konuşması, çalışma raporunan ve denetleme kurulu raporunun okımması, goruşulmesı ve haklannda karar alınrcası. 3 Yeni donem butçesinın gorilşülrnesı ve ıcarara baglanması, 4 Oy ayırııa kurulunun seç:mi, 5 Adayların belırlenmesı \e seç'jnlerin yapılması, 6 Yenı yıl çalışmalanyla ılgılı dılekler. 7 Seçım sonuçlanrun acıklanması ve kapar.ış. GÜNDEM: YONETIM KURULO Cumhunyet 1253 RUHİ SU • EL KAPILARI Çıktı \ DUYURU T MM OB JEÜLOJt MUHENDtSLERt ODASI 3. Oîağan Gene! Kurulu 20^.1977 günu yapılacaktır. GÜNDEM : 1 Açılııj 2 Başkanlık Dıvanı seçımi 3 Savpı duruşu. 4 Çal.sma, mab, ve denetım raporlannm okunması ve gonlşulmesı, Yönetim Kurulunun aklanmast, 5 Seçımler. 6 Dılek ve temennıler. Cumhuriyet 1254 I ODKSEN OEPSAIVIESİ'lMİIVİ LİSE SON 1 19 Şubat J oZGüRLuK ÜNİVERSİTEYE GİRİŞ FEN SINIFLARI r [ dilekçesini imzalayın Dr.AZiZ ÇÖL ORTOPED! VB TRAVMATIHXUİ MÜTKHASSISI (Kınk semik »e cnaisal Onrtanbey HalaskSrıraıl Cad. mn Seder Apt. 47 47 M Türkiye Ziraî Donatım Kurumuna Yüksek Mühendis ve Mühendis alınacaktır Kummumuz Merkez ve Taşra Teşkılâtında lstıhdam edilmeK uzere Maicına. tnsaat. Elektrık Y. Muhendısı ve Mühendıslen alınacaktır. Müracaat sahiplennm bir fotoğrafı havi ve hal tercumelennı belirten dılekçelerı ıle 18 2.1977 gunu mesaı bıtimıne kadar Genel Müdürlük Personel Müaurluğüne şansen veya dılekçe iîe müracat etmelerı ric« olunur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle