19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
c Ekonomi Ekonomi ... Ekonomi Ekonomi ... Ekonomi Ekonomt ... Ekonomi Ekonomi Ekonomi Ekonomi (bin dolar) 1 9 76 Değer Dafrılım • » 1.234.40» 64.0 59'.79>i 30.4 110.016 5,6 DÇM'LERE ÖDENEN FAİZ FARKLARININ MERKE Z BANKASINI ZARARA SOKTUĞU BELIRTILiYOR MERKEZ BANKASI HAFTALIK DURUMU (MilYOK TL REZ£RVIER MilYON DOUR) iHRACATIN SEKTÖREL DAGILIMI SEKTÖRLER Tarım Sanayi Madencilik Değer 1 9 7 4 Dağılım S 55.6 39,2 5.2 Dejer 792.630 502.879 105.5S5 1 S 75 Dafilim •'• ,V,.6 35.? öneetrt A K T t F ! 21 1,1977 17 248 71.656 14 789 21.550 «5.766 191.009 % fark Bir yıl fincesl 23.1 19" 7 15.730 39.8SO 5.903 lfi.414 4'. .435 119.362 1976 / 1 »77 E n vriksek 17.871 73.483 17 43=» 23.368 fifi«13 11,1.469 En diişük Altuı VB döviz me%cudu K a m u kesimi kredileri Öze! k e s i m kredileri T a r ı m k e s i m i kredi'.eri Dıger a k t i f . e r DÇM k a r ş . T o p l a m 0.3 1,2 11,0 7,1 1.3 1,0 12.293 39.56S 5.205 13.?P5 39.971 119.362 Dövize Çevrilebilir Mevduat (DÇM) kredilerinde meydana gelen bu durum nedeniyle Merkez Bankasının bu yıl çalışanlara «temettü» dağıtmamasının söz konusu olduğu belirtiliyor Maliye Bakanlığı müfettişleri, Dövize Çevrilebilir Mevduat hesabı faiz farklarını inceleme konusu yapmaya karar verdiler 851.958 600.392 79.83ı 7.5 Füsun ÖZBiLGEN P AS t F : Eınisyon hacmi 51.379 2.4 Döviz borçları 2.55H Merkez Bankası mevd'iatı 7.370 Mevduat munzam karş. 3.".556 Diğer pasıfler DCM karş 93.81* Brıit re/.crvler 910.R Net rezcrvler 3.037,3 3,0 0,5 O.fi 0,7 n.ı n.ı 3P 455 712 6916 43.150 1.001 2 1.070 1 3.Kr2 :o.4«9 35.556 34.013 1.1154.0 1.070,1 3P.45S 4?2 6.352 ?8.6W 40.2SD 67 P. ,2 3.068,9 Geçen yıl da ihracatın yapısında değişikhk olmadı T icsret Bakanı Halil Başol'un 1976 yılı ihracatındakı artış konusundakı iyimser yorumlarına ragmen, geçen yıl ihracatta görUlen gehşrnenin hiç de oaımlu ve sağlısü bır geüşme olmadığı belirtilmektedır. 1S76 y.lı sonu ttibanyle kesın ihracat verileri belli olmuş ve ıtıracatımızın sektörel aynmında tarım ürünlerinin paymm yükseldigi görülmüştür. 1976 yıhnda ihracaatta gözlenen artışın bir önceki yıldan devreden 500 milyon dolar değenndekı tanmsaı ürün stokunun bu yıl içinde entılmesinden ve genel olarak ıhraç fiyatlaruım artışından kaynaklandığı bildirümektedır. 1975 yıiında tarımsa! ürün stoklarınm eriıilmesine ragınen ıhrara'ta gözlenen reel artıs 100 milyon dolar düzeyinde kaimıştır. «HAMUDEH DEGil 1975 yılmda yapılan ihracatın birim fiyatlan ile 1976 yılında yapılan ihraç miktanran çarpılması ile elde ed:len 1976 yılı ıhracatının 1975 fiyatıarına göre deger: ıhracaatta>:ı reel artışı gostermektedir. Bu miktar 1975 fıyatlan ile 1976 yılı ihracatınm 1 mılyar 503 milyon dolar olarak gerçekleşebileceğinı gösteımektedır. Bu dunımda ihracaat değerındeki yüzde 40'lık artışın gerçekte ihraç tıyatıannuı yükselmesinden oluştugu ve ihracatunızın «hamle» yapmasmdan kaynaklanmadığını ortaya koymaktadır. Ote yandan ihracatta sanayi ürünlennm payının arttırılmasmın ıstenmesine ragmen bu istemlerüı tam tersine bir gelişme gözlenmektedır. 1976 yılında tarım ürünleri ihracatının tüm ıhracatımız içindeki payı yüzde 64'e yükselmıştır. 1975 yılında ihracatta tarım ürünierınin payı ise yüzde 56,5 olmuştur. Sanayi ürünlerinin tüm ıhracatımızın yüzde 35,8'ı sanayi ürünlen iiıracatından olusmakta iken 1976 yıiında bu oran yüzde 30,4'e düşmüştür. eph« iktidanrun ikl yıldan bu yana, dövız darboğazım pahalı ve kısa vadelı dış borç kulianarak geçıştirmeye yönelık po[itikasının ekonomi üzerüıdekı olumsuz etkilerinien ilki ortaya çıkmıştır. Kısa vadeli dış borçar karşılıgında ödenen yüksek oranlı faizler neieniyle, Merkez Bankası'nın 1976 Yılı Bilançorcrnun «zarar«la kapanması ve çalışanlara «tenettü> (kazanç payı) ödenmemesi söz konusu >lmuştur. Merkez Bankası'nın «zarar etmesi» olayı. Maliye Bakanlığı müfettişlerince ele alınmışnr. 3eçt:ğimiz hafta sonunda arastırmalarıru tamamayan Maliye Bakanlıği müfettişleri, özellikle Donze ÇevrilebiHr Mevduat kredilerine ödenen 'aizler üzerinde durmuşlardır. Yüksek oranlı faizlerın Merkez Bankası'nın 1976 yılını .zararMa kapatmasına yol açacak borutu nedeniyle, DÇM konusunda incelemeyi derinleştirme kararı alınmıştır. Maliye Bakanlı^ı müfettışlerı ıncelemeleririi, DÇM kredılerıyle ilrıli kurulus'a r a vönelik olarak yapacaklardır. C DÜZENE UYGUN BİR ANAYASAL KARAR i'alçııı DOGAN Tırmanan fa«i7inin, noreye si!rükl"ndic;i je\M olmayan bir iilkenin. iktidariızlar tnplıılujundan olıısan dengc^iz bir ortaklıjın. hcr jnin sokaklarda islenen cinavetlcrln varlığınria. var»ı drjeılcrinin anlamını yitirriiği hir ortaptfia. insanlar hirscyİTe dayanmak istîyorlar. Birşeyler beklivorlar. l mutUırını IIPSledikltri. üzerinp titrpriikleri kurumlardarı bir«c>lcr bckli\orlar. Hpneyderı çocmiş. çii^cnebüprrklfri kurumların v.irlığı btı insnnlann lîmııtlarını siirdiirn^plerine yardım edjror. Cîöz îözii sörnıeyen bir ortamrta. «fnıçün PVP sac rii^nchiiprek miyim> dive diişünülen bir ortamda. toplıımun cüvpnirtin kazanmıs çok i'nemli kııriım';irtlan hiri. Anayasa Mahkomc si. onbcs îTİin önre. son vılların en nnernli kararlanndan hirini vrrcü. rinavptlordrn hasını kaldıranıayan bir tophımda pprpji p h i «7prlnrie dıırulmavnn bu karar. erlecrk yıllaMa karnnnviınıın üzerinde pn çok duracasp konularrian hiri nitplirinflprllr. Anayasa Mahkcmpsi Anayasanın kamulaştırmayla ilgili 38 maddesinin ikinci ve üçun cü fıkralannı «Cumhuri.vpt ilketerinp. demokratik lutlruî; ricvleti ilkelcrlnc aykırı bulırak Ipta! ctti. Böylece, kamıılaştırmalarda %ötönüııde tntıılan «verırj değeri» gecersiz sajnlarak. kamnl.istırmada «pivasa değerinin» teçerli olmasına karar verilmiş oldu. Anaya sanın bir maddesi, anayasaya a y k ı n bulundıı. Yedive karsı srkir oyl.i alınan karar 20 ocak 1977 tarihli «.mükerrer Resmi GaTete» de ya>nnlanriı. Yeriien intnl k^rarıyli dpvletin, beledivclerin yapacaîı titm kamıılastırmalardn ölrü Olarak alınan «vprji deö'cri» hundan bByİe. yerini toprak sahiplerinin «takdir edecekleri de;er»e bıraknuktadır. Raska deylmle, bir yanc'an eml.îk vereisi kaçırmanın y o l l a n n ı enjelleyen. bir yandan da loprak sahinlerinin «scbfpsiz zen;lnleşmplerlni» önleyen ve a ş ı n ffvat artıslanndan devletin kan u l a s l ı r m a d a örtediii mllyarlarca lirayı yinc d;viete bırakan çok önemli bir Anayasa mad de«i ortadan knldınlmıstır. H»m do. «kamuİASıırınavı mülkivet hı!;l:ının Ö7Üne dokıınan hir islem» olarak (anılan ftesıni Gazete. s. 1) niteleyerek, «devletin bu maddeyle miilkiyet lı;'.!:kı tanımayan, domokratik hukuk dpyleti sınırlarına rıkmış nldtsğıınu» savunarak (aynı Resmî Garete, s. 7). Anayasa Mahkemesinin aldıŞı bu ipta! kararmın ıizerinde dıınılacak ikl vonii bulunmaktadır. Birl hukuksal. diğpri doğtiracaçı ekonomik sonuçlar. Hukuk vönü arısından birkaç nokta vardır Mrtısılması gereken. 12 >lart faşfsmiyle dcçiştirilen 1961 An yeriııi «1971 Anayasası»ııa bıra!;ırken, Anayasa Mahkemesinin de yetkileri sınırlanmı?tır. 12 Martta bu dcScrli mahbpnıpnin» yasaları. TBMM içtiİTÜklerini Anayasaya birim ?Tmünden uyjrunluğunu deneller» kuralıyla yetkileri krsılmıştır. Başka hir deyimle. Anayasa Mahkemesinin «esas» vönünden dcnetim nlanaçı plindpn alınmıştır. Bıınıın savunıılacak yanı yoktur. Ne v.ir ki. alınan son iptal kararı Ana yasayı «hicim» yöniinrlpn dpnetlpmpnin sıııırlarını asmıstır. Aııavasanın hir madrtpsi ip'.al edilmistir. Bııntın «birimole hiç hir ilsisi vnktur. Kııskoca hir Anayasa maddesini ortadan kaldırmak. hiç hir hukııkçunıın benimseypceği bir «hirim» kararı dp^ildir. Vslında. Anayasa Mnbkemesi rie durumun bilincindpdir ve o nedenle altı sahifrlik hir Rprrkçe varılmıştır. Kaldı ki. «Cnmhııri\et ve demokratik hukıık devleti ilkeîeri» ırihi hir ıjerekçeye dayamlarak, anayasada iptal edilmeypcek madde 5oktıır. Alınan bu hukuksal karar. öte yandan hir haşka Anavasa Mahkempsi karanyla da çplişmektedir. Aynı Anayasa Mahkemesi 683U sayılı İstiml.ık Kanununun iiçüncü maddesini e«.as \ o 1972 53 ve karar no 1973 16 sayılı karanyla «Anayasanın 38. maddesioe aykın» bularak iptal etmiştlr. Daha »çık bir deyimle. bir vasa maddesi. «imdi iptal edilen Anayasa maddesine a y k ı n bulunarab iptal edilmistir. Anılan yasa «Değer pahası ödenir* ilk"sinl eetirmekte iken. bu iptal edilmistir. Yani. vrrei değerine dönülmüştür. Ancak, şimdi 38. matlripnin iptaliyle veniden «Defer karşılıpı ödcnir» denilmek istenmektedir. Çelişkinin öteslnde. huknk açısından çok önemli bir boşluk dofmaktadır. Devlet kamulaştırma yaparken, hanîi yasaya dayanarak bina ve toprak sahiplerine karşılık ndevecektir? Burada ortaya Yargıtay'ın bir karan çıkmaktadır. Yargıtay tarafından verilen bir kararda. hukukçulara eöre hirçok kararda, «\ergi değeri uzerinden para alınır» ilkesi SPtirilmiştir. Dolayisiyle. Yarfitay'ın kararları karsısında. Anayasa Mahkemesinin iptal karan, uvçulamada bir «anlam» taşımayabilir. Ancak. bunun ayrıntıları üzerinde daha çok hukukcular tartışacağa. benzer. Sorunun hukuk yönü bir yana. kararın ekonomik vönü deçişik VP birbirinden önemli sonuçlar yaratmaktadır. tlki. emlâk verçisl ile iljılidir. Kamulastırılacak olan taşınınaz mallardır. Binalar ve topraklar. Bunlardan devlet her beş yılda bir «beyan edilen» emlâk vprgisi almaktadır. Karaulastirmalarda d e ı l e t i n ödeyeceği karşılık, anılan emlâk verCisi bçyannamelerinde bildirilen miktarlar, «değerler», üzerinden gerçekleşmektedir. Ancak. sinıdi bu iptal edilmlstir. Herhanrl Wr kamulaştırma işlemine karşı, oldu^undan dalıa diişük fivata gitmcmpsi için. binava da toprak sahipleri doğal olarak gerçek değerleri bildirme. yasalardaki deyimle beyan °tme» durumunda idiler. Dolayısiyle. bu «beyan» üzerinden verRİ alınmaktaydı. Bir anlamda kamulaştırma olasılığı, rmlâk vrrRİsinın doğru bildirilmpsini sağlamaktaydı. Şimdi. artık bu gerck kalmamıştır. Herkcs bina ya da aısasının değerini istediği gibi bildirecpktir Nasılsa. kamulaştırma sırasında «vPrgi dejeri» dikkate alınmayacaktır son kararla birlikle. tptalin ilk rkonomik sonucu. emlâk vergisinde versi kaçırmanın kolaylaşmış olnıasıyla ortaya çıkmaktadır. Kaçırmanın hiçbir maliyeti hulunmamakta ve devletin el atamadıjîı bımca verjri kaynağı varken, rarolan bir kaynak ortadan kalkmaktadır. H e m de bina ve toprak sahiplerinden alınan bir kaynak. Verçi adaletsizliğini daha arttırmaktadır iptal karan. Burada bplirtllmrsi gereken bir haska nokta, be« yılda bir bilrii rilen emlâk vergisinin ikinci bildirme tarihlnin 1M77 raartı olduğudur. Emlâk vergisinin yerleşmesi, meyvelerini vermesi için beş yıl bcklenmiş, ancak bir ay kala, bunun hiçbir önemi kalmamıştır. Devletin bir önemli kaynağı burutulmuştur. lptalin ikinci önemJi ekonomik sonucu yatırımlara ilişkindir. Bir fabrika. baraj, santral ne ise toprak üzerine kurulur. Bir j e r j e r e k i r y a t ı n m için. Eğer bir kamu yatırımının jrerçekleşecefi yer özel kişive alts>e, bunun devİPtin mülkiyetine geçiriimesl. kısaca kamulaştınlması serekir. Devlet kamulaştırma sırnsında. toprak sahibine bundan böyle. toprak sahibinin bildirdiği «venrl değeri»ni «demeyecektir. Bunun yerine, toprak sahibinin o aııda çnstereceçi «defer»!, parayi ödeyecektir. Fiyatların anormal arttığı bir dönemde spekülâtif emeçe dayanmayan asırı karlar söz konusu olacaktır. Kaldı ki. fiyatlann artmasına da gerek yoktur bu tür bir spekUIâtir kâr için. Arsalara istenilen fiyat biçilecektir. Çünkü vprçidefer ilişldsl yok edilmistir. Bir yerine on. yüz, oe tutturulursa. istenecektir arsa için. Bu vatırım maliyetinin artması. v a t ı n m l a n n aksaması demektir. YatırımJann aksamasının s o n u ç l a n İçin değil bir yorum. birkaç kitap yazıiır. «Kararın son bir ekonomik sonucu, bir yandan «sebepsiz zenginleşmelere» yol açmasi. blr yandan da toprak reformunu önemli ölçüde olumsuz yönde etkilemeslnde yatmaktadır. Bu kararla toprak reformnnun anlanu kalmamaktadır. Ramulaştırma karşılifi. toprak sahiplerine onların istediği miktarda milyon değil, milyarlarca lira verilecektir. PAMUKIU DOKUHA 1976 yılı ihracatında sanayi ürünleri içinde önemli artış gösteren tek ttalem paınuklu dokum a sektörü olmuştur. Bu kalemde de daha çok pamuk ipiigı olarak yapılan ihracat artış göstermiştır. Iif76 yılı sonu .tıbarıyle belli olan verılere göre geçen yıl içinde 78 bm 212 ton pamuk ıpliğı ihraç edilmış ve 159 milyon doiarhk gelir saglanmıştır. Pamuk ıpiığı ihracatında deger olarak gozlenen artışta pamuk ıplıgi s a ' i ş fıyaUarının yüks e l m e s ı de önemli bır yer tutmuştur. Pamuk ihracatında da ihraç fiyatlarınm artışı olumlu bır gelişme sağlamış ve ihracat degerinın yükselmesıne yol açrr.ıştır. 1975 yılında 225 m:lyon doiar karşılıgında 241 bın ton pamuk ihraç edüdigi halde 1976 yılında 380 bin ton pamux 434 milyon dolara ihraç, edümişUr. Aynca 1976 yılında satılan pamukların önemli bir bölümu de 1975 jnluıdan devreden stoklardan oiuşmuştur. I972DE BAŞIANDI Uluslararası para piyasalanndan, Dövize Çev•ilebilir Mevduat hesapları kanahyla dövız kredı5i toplanmasına 1972 yılında başlanmıştır. Bu arihlerde DÇM dövız kredüerinin bakiyesi (topam tutan) birkaç yüz milyon dolan aşmadıÇı halde. faız yükünün ağırlıgı ve enllasyonıst stkıleri nedeniyle uygulamava 1973 y\lı başında son verilmiştir. Cephe iktidannın göreve başlamasından kı» bir süre sonra Mayıs 1975'de uygulama, daha şeniş olanaklarla yeniden başlatılmıştır. DÇM ıredüerinin Mayıs 1975'de 121 milyon dolar olan oakiyesi, 1975 yılı sonunda 999 milyon dolara, 976 yılı sonunda da 1 rnilyar 650 milyon dolara rarmıştır. TİJTÜNDE 1976 yılında tütün ihracatında da benzer bir gelişme ızlenmış Ihracatımuun yılzae 12s:ni oiuşturan tütünde önemli bir ihraç artışı saglanama masına ragmen fıyat yuk.selnieienr.den doınyı yüksek gelır elde edilmistir. 1975 yılında 61 Oın ton tütün ihraç edilip 181 milyon dolarlık gelır sağlanmış iken 1976 yılında 69 bın ton tütün ıhraç edilip 248 milyon dolar sağlanmıştır. Bu durumda 197b yılında tütün 1975 fiyatları ile ihraç edılseydı, yalnızca 26 milyon dolarlık bir gelır artışı saglanabilecektı. Bu ielışmeler. Ticaret Bakanı Halil Başol'un 1976 yılında ihracatın yüzde 40 arttıgını belırterek bu artışta, alınan isaoetlı tedbırıerın paymın büyük oldugunu öne sürmesine ragmen, gerçeite pek övünüiecek bir1 durumla karşılaşılmadıgını ortaya koymaktadır. OzellikJe ıhracatımız içınüe sanayun payınm gıderen azalması, ihracatımızın tarım ürünlennin üretim düzeyine bağh kalmasuıı kaçınılmaz kılmaktacır Türkıye'de tarımsal üretim ise sağlıkiı bır gelişme içinde bulunmadığmdan ve daha çok hava kosullarma bağh kaldıgından dış ödemeler dengemızın önemli bir gelir kalemini olusturan ihracatımız «yağmur duasına» baglı kalmaktadır. İIHALATÎA DURUM İthalat sanayiin dişa bağımlı yapısı nedeniyle giderek ruzlanmakta ve bu artışı frenlemek Üretimin yavaşlamasma yol açacagı için bir önlem getirilememektedir. Eugünkü düzen içtnde dışa batımlı sanayim ithal ıhtiyacı yiikselirken tanma dayalı Ihracatın «Havaların iyi gitmesine» ve dünya fiyatlannın yükselmesine dayanması dış ödemeler dengssi sorunuriu giderek daha âcil bir duruma getirmekt«dır. FAİZ FARKLARI Cephe iktidannca başlatılan DÇM uygulamasında, bu kredilere verilecek faizin, Türkiye'de uygulanan faiz oranlan içinde kalmak kaydıyla, Avrupa Para Piyasası'nda bu krediler için geçerli faizin en fazla yüzde 1,75 kadar üzerinde ola ;ağı hükme baglanmışür. Ancak, Türkiye'nin rtöviz gereksinimi artarken DÇM kredüerinin girişinln yavaslaması, yasal oranların üzerinde faiz farkı verilrneye başlanmıştır. Halen yasal oranların üzerinde yüzde 6'lık faiz farkı ödenmekîedir. Yüzde 6'iık gayri resmi faiz ödemesi, uluslararası fınansman çevrelerine ilişkin haberlerıyle tanınan Institutional lnvestor dergisinin Kasım 1976, International Reports'un da 10 Aralık 1976 tarihli sayılannda, •Türkiye hediye dagıtıyor» sloganlarıyla duvurulmuştrur. 3İDER KAlEMiNDE Merkez Bankası'nın gider kalemlerl arasında rer alan DÇM faız farkJ»nnın Maliye Bakanlığı müfettişlerince ele ahnması, siyasal baskılara konu olmazsa, DÇM yolunun tıkanması sonucunu dogurabilecektir. Cephe iktidannın döviz gerekBinimini karşılamak içın şimdilik banker kredisi kullanımı dışında başkaca bir olanagı kalmamı$a benzemektedır. Yeni avantajlar tanınan yabancı sermaye, ya da Şubat ayında faaliyete baslayacak TüricArap Bankası, mevcut ödemeler dengesi açığını kapatmaktB dikkate değer girişimler defildir. Tek umut, Borçlanma Genel Anlaşmasj'nın kapsamınm gerüşietilmesi ve sanayüeşmiş Batüı ülkelerin doğrudan devreye girmesidir. ITHALAT KISITUMASI 1977'nin ilk günlerinden bu yana sanayileşmis Batılı ülkelerüı, ödemeler dengesi açığı veren ülkelerin ithalat kısıtlamasına yönelmesinden duydukları kaygılar Baü basmında değerlendirümektedir. Sanayileşmis ülkeler ithalat kısıtlamalannı «j izli moratoryum» (iflas) kabul etmekt« ve buna çözüm aramaktadırlar. Çözümde Türkiye'ye, îspanya ve İskandinav ülkeleriyie blrlikte oncelik tanınmaktadır. FİAT ARTIŞLARINDA EN BÜYÜK ROLÜ SANAYÎ KESİMİ OYNADI UIuç GÜRKAN TABLO 1 FİYATLAR GENEL DÜZEYi BEKLEYEN TRANSFERLER «Gizii moratorjurn» sayılan ithalat kısıUamalannın Türkiye'deki boyutlan dikkat çekici biçimde büyümektedir. 1977 Yüı İthalat Rejimi'run açıklanmasından önceki 21 Ocak günlü son Merket Bankası haftalık durumuna göre, bekleyen ithalat transferi talepleri 779,3 milyon dolara varmıştır. İthalat Rejimi'nin açıklanmasından sonra birden artacağı tahmin edilen ithalat taleplerinin, ne ölçüde ve nasıl karşıianacagı merak konusudur. G KREDi HACMİ Merkez Bankası'nın son haftalık durumu, aynca kredı hacmüıi ve emisyonu kontrol altında tutma politikasınm ilk firesini verdiğini ortaya koymuştur. Merkez Bankası"nın kamu ve tarım kesimine vönelik krediieri son haltada da daraltıhrken, özel kesim 1 rnilyar 469 milyon liralık yeni bir kredi olanagına kavuşturulmuştuı. eçen yıl ortaya çıkan fiyat artışlannda en büyük rolü sanaji kesimüıin oynadığı saptanmıştır. Geçtiğimiz yılda toplam fiyat artışlarının yüzde 25,8'i sanayi kesimindeki fiyat artışlarından doğmuştur. Buna karşılık, 1974 yılına değin ilk sırada yer alan tanm kesimin katkısı yüzde 23,7 olmuştur. Geçen yıl sonu iübariyle fiyatlar genel düzeyi, bir önceki yıl sonuna göre yüzde 19.1 oranında artmıştır. Fiyatlardaki bu artış, bir önceki yılm yüzde 10.4lük hareketinden 8.7 puan daha fazla olurken, 1974 yılının hareketiyle eş düzeyde gerçekleşmiştir. Fiyatlar genel düzeyindeki artışın geçtiğimiz yıl da hızlanma eğüimine girmesi, yıllık ortalamalar esaiina dayalı deferlendirmelerle de doğrulanmaktadır. Fiyat artışlarının yıl içinde ortaya çıktığı tarih dikkate alınarak hesaplanan yıllık ortalamalara göre. toptan eşya fiyatlarmdaki yükselme 1976 yılında yüzde 15.6 oranında olmuştur. Bu, bir önceki yılm yüzde 10.1'lik ortalama değerinden fazla olmakla birlikte, Üçüncü Plan döneminin daha önceki jillarından düşüktür. Toptan eşya fiyatlan yanında, geçtiğimiz yılda geçinme endekslerinin gelişimi de, yıllık ortalamalar ve aralık ayından aralık ayına ölçülen toplam artışları bakımından farklı sonuçlar vermiştir. Ankara Geçinme Eiıdeksi'nin yıllık ortalama artışı top lam artışından daha fazla olurken, İstanbul Geçinme Endeksi'nin toplam artışı yıllık ortalama artışından daha lazla olmuştur. Aynca, Ankara Geçinme Endeksi, gerek yıllık ortalama. gerekse toplam artışlan bakımından geçtiğimiz yılda bir önceki yıla göre yavaşlama gösterirken, îstanbul Geçinme Endeksi, yıllık ortaiama artışı iübariyle bir önceki yıla göre yavaşlama. toplam artışı itibarıyle ise bir önceki yıla göre hızlanma göstermiştir. 1976 yılı fiyat artışlarına ilişkin bir başka ilginç gelişme. fiyatların sanayi kesiminde tarım kesimine göre daha yüksek oranda büytimesi olmuştur. Fiyatlar genel düzeyindeki hareketleri özetleyen tablo Toptan eşy» flratlan: Aralık'tan aralık'a Yıllık ortalama Gıda maddeleri: Aralık'tan aralık'a „. Yülık ortalama Sanayi hammaddeleri: Aralık'tan aralık'a Yıllık ortalama Ankara geçinme endeksi: Aralık'tan aralık'a Yıllık ortalama . istanbul çeçinme endeksi: 1913 29.2 20,5 32,3 213 24.8 1P,O 16,8 15,8 1974 19,1 393 37,0 35,6 (Yüzde ArtısUr) 1975 10,4 10,1 13,5 1978 19,1 15,6 18^ 15,0 20,9 16,6 14,1 16,4 19,3 17,4 kuUamlan yöntem esas alınmıştır. Buna göre, flyatlar genel düzeyindeki artışların ekonomik kesim ler arası dagüımun saptarken Devlet Istatistik Enstitüsü'nün ulusal gelir tahminlerindeki fiyat deflatörlerine dayanılmaktadır. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün ulusal gelir tahmınlerinde, gerek yurt içi gelirin bütünü, gerekse ekonomik kesimler için verilen fiyat deflatörîeri, fiyat artışlarının göstergesi olmaktadır. Ekonomik kesim lerın fiyat deflatörlerinin yurt içi gelirdeki paylarıyla çarpılması, genel fiyat artışları içindeki mutlak katkıları belirlemektedir. Mutlak katkılartn genel fiyat artışlanna gore dunrmu ise, her kesimiiî oransal payını ortaya koyrnaktadır. Bütün bu hesaplamalardan ortaya çıkan sonuç. sanayi kesimüıin fiyat artışiarına etkisinin yıldan yıla arttığı ve 1975 yılından sonra da sürükleyioi duruma geJdiği olmaktadır. 1976 yılında sanayi kesiminin genel fiyat artışianna katkısı yüzde 25,8"i bulmuştur. Sanayi kesiminin arkasından tarım kesimi gelmektedir. Geçtiğimiz yılda yüzde 23,7 olarak belirlenen tarım kesimin katkısı yıldan yıla azalma egilimi içinde görünmektedir. Üçüncü ve dördüncü sırada yer alan ticaret ve ulaştırma kesimlerinin fiyat artışiarına katkısı ise artış egilimi içinde bulunmaktadır. Devlet tstatistik Enstıtüsü'nün fiyat deflatörlerine göre yapılan hesaplamalar, toptan eşya fiyatlannda yansıtılan göriinümden farklı sonuçlar vermektedir. Toptan eşya fiyatlannda sanayi ke&ıminın sürükleyicı rolü bir ölçüde kapalı kalmaktadır. Bu, toptan eşya fiyatlan endeksinde, hammadde ya da yan mamul düzeyinde sanayi girdileri fiyatlannın ızlenmesine karşın, Devlet İstatistik Enstitüsü'nün fiyat deflatöriinün fabrika kapısındaki fiyatlan yansıtmasır.dan doğmaktadır. Böylece, sanayi kesiminin fabrika satış fiyatlannı kullandıklan girdilere göre önemli ölçüde yükselttikleri ortaya çıkmaktadır. Tarım kesiminin toptarı eşya fiyatlarmdaki oransal artışmın ise. kesimsel dağı'.ım araştırmasında ticaret ve ulaştırma ke'imlerine kaydığı izlenmektedir. Bu da. tarımsal ürünlerin toptan fiyatlarında meydana gslen artışın giderek artan ölçüdie aracı ticari kuruluslara pitriftini c na 12 17,7 19,0 16,3 21,3 7,3 213 15^ XS,4 34,4 43 292 14.0 Mülkiyeliler Birliği ekonomik araştırma yarışması düzenledi Mülkiyeliler Birliği tarafından ilk kez düzenlenen ekonomik araştırma yarışmasının konusu bu yıl için «Taban fiyat uygulamalannın ekonotnimize etkileri» olarak belirlenmiştlr. Maliye E«kanhğı teftiş kurjiu eski başkanlanndan Rüştü Koray adına düzenlenen araştırma yarışmasma katılma süresi 1.7.1977 tarihinde sona erecektir. Mülkiyeliler Birliğinden yapılan açıklamaya göre. yarışma içın 5 nüsha olarak yollar.acak araştırmalarda aranan koşul 25 sayfadan az olmaması ve daha önce yaymlanmamıs bulunmasıdir. Mülkiyeliler Birliği tarafından saplarıacaV: kurul tarafından seçüecek ilk üç araştırmanın sahiplerine TABLO II FiYAT ARTIŞLARININ 1973 KESiMSEL 1974 24,7 23,4 14,7 10,0 1975 21,8 23,8 DAÛILIMI (Yüzde Faylar) 1976 23.7 25,8 15.1 TARIM KESİMÎ SANAYİ KESÎMt TİCARET KESÎMt ... ULAŞTIRMA KEStMİ 25,9 21,0 13,7 10.7 145 10,9 hammaddeleri ve yan mamulleri endeksi, pda maddelen endeksinden daha fazla artmıştır. Oysa daha önceki yıllarda gıda maddeleri fiyatlan sanayi hammaddfclerinden daha hızlı bir hareket içinde olmuştur. Fiyat arfışlarında en büyük rolü sanayi kesiminin ovnadıtı. fıvat artışlarının ekonomik kesım ler arasındaki dağilımını ortaya koyrr.aya yönelik bır araştırmayla da doğnılanmaktadır. Sonuçlan tablo 2'de göstenlen bu araştırma, fij'at artışlannda «inayi kesiminin 1975 yümda başı çekmeya başladığını belirlemektedir. Araştırmada, Devlet Plsnlama Teşfcilâtı'mn 1973 ve 1974 vılları icin vacmıs olduSu bir cahsmads
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle