18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
OIMHÜRİYn aym Zekeriys Sert«nn TtlrlriyeVe d»nebileceğine llişkin haber gaıetelerde çıtan» dan önce, Tan gaz«tesmin yılaldığı tarihtekl gazeteleri kütüphanelerde bulup inceleyerek bur.dan blr takım yararh. düşttndürücü sonuçlara varabileceğlmi tasarladığımı arkadaşlanma söylemiştim; lakat bir tatam engeller bunu yapmamı örüedi. Sonra Mehmet Kemal'In «Baöı All' den Portreler» başlıklı kendi gazetesindeki dizi yazı ile bu konuya, iıem de canahcı yerlnden de ğindiğini okuyunca amacımın gerçeUeştiğıni görüp sevindim. Hüseyin Cahlt Talçın'ın «Kalkm Ey Ehli Vatan» yazısi gözümün önüne geldi. Meşrutiyet döneminde gazetesi yıktırılan Yalçın, özgürlük kahramanı geçinen bu kavgacı yazar. çtmdi bu makalesi ile üniversite gençliğinl Tan'ın yıkımına itiyordu. Diyebilirtm kt, o zaman üniversite gençligi hemen tümden sagci idi, evindeki mamkineler, gazer«deki araclar, gereçgazetesinin önü anababa gününe dönüyor. basımivindeki makineler, gazetedeki araçlar, gereçler yıkıhyordu. Nedendi bunca öç alma nıncı? Puşün kavgası yapmayı bilen HUseyin Cahlt Yalçın içm kaba güce başvuruyordu? Bu soruların üzerinde durmak istiyorum, sonra da o güne göre ilerledik mi, ilerlemedik mı. onu düşüneyim diyorum. fa «oftr»dâB bu befnazlıktaa vazgeçmislerdlr: lçlerlnd» josyalist olanlir d» vardrr. Bunlarla eskl güolerl konuşurken kafalan bunca. ba^naziığa; «ertliğe; acamasızlıga iten propaganda gücü na»ıl bir güçtür diye düsünürüm! Daha önemlisl; o saman gençligi ayaga kaldıran bu propagandamn o günkü dayanakları artık geçerli olmayacagına; olmaması gerektigine göre; toplumumuz bu olaydan gerekli dersi çıkarmış mıdır; diye sorarım kendime. îşte Sabiha Sertel İle Zekeriya Sertel; hem bunca korkunç; hem bunca saçma sapan bir olay dan sonra; gördüklerine inanamad'.kları; saglam bir kültüre; güçlü bir topium sevgisine dayanan düşüncelerinin boşlukta kahşmdar. ürperdüderi için pasaportlarmı ahp yur: dışına çıktılar. Önce Paris'e; oradan da Azerbaycan'a glderek Bakü'da yerleştiklerini duyduk. Ben çağrüı olarak Eittiğim Moskova'da ikisi ile buîuşmuştum. Sabihft Sertel hast» oldugu için tedavl amaa ile Moskova'ya gelmişti Bir otelde kalıyorlardı. Konuşmalarunız hep Türkiye üstüns geçti. Bu konudan nasıl heyecanlandıklarını anlatabilmek için gerekli söîcükleri bulmakt» güçlük çeklyorum. Nıtekim o gece Sabiha Sertel'in bir kalp krizi geçirdigini ertesi sabah öğrendık. Yurt özlemindendi. Sa'oiha Sertel öldü; yaşlı Zekeriya Sertel'in çok sevdigi yurduna yakında döneceği söyleniyor. Onlann kültürümüze olan lcatkılan uzun uzun yazüacak; anlatılacaktır. Ben bu yazımda bu iki değerli kişi üzerinde bu kadarla durup şu soruna geçmek istiyorum. Sabiha ve Zekeriya Sertel'i yurttan aynlma kararma sürükleyen o bağnarca saîdırganlıgın korkunçluğıı ve saçmahğı busün gözler önüne serüebildigine göre; toplumumuz bu açıdan bakıldığmda ilerlemiş sayılabilir mi? Yazak ki; burada denne inmeden söyleyeoileceğimiz; bagnazlıklann kılık değiştirip görülmemiş yeni biçimlere girdigidir. Bugünkü egemen parasal şrüçler; Zekeriya Sertel'in yurttan ayrıldı*ı günkünden çok daha kanlanmıştır çunkü. Gerçı Tan olaymı anlamsız bulan atal b»kımvndan bir guçlsnme vardır; ama façizm de o srüne göre çok daha geniş olarak örgütlenmiştir. Sanıyonım ki hemen her gün bir gencin öldürülmesi Zekeriya Sertel'e; Tan'ın yıkılmasından daha anlasümaa eörünüyordur. 18 SÜBAT 1977 S OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Gergedan Derisi İLERLEME Melih Cevdet ANDAY nin başyazan Ahmet BSrin Yalman liberıl düşünceü biri idi ve gözüpek olarak tanınmıştı. Fakat Tan'in yıktırılmasından iki gun önce Sabıha Sertei'ın «TanVatan cephesi» başlıklı yazısı Ahnıat Emin Valman'ı çok korkutmuş olmah lci, Vatan gazetesi ertesi gün «Tan gazetesi ile hiç bir cephede birlik oîmadıgmı» söyleyerek yakiaşan tehlikeden sıyrılmasını bildi. Böylec» yıkıcı kaba güç, onun gazetesi önünde sadece bir gösteri duruşu yapıp geçti. Bunlan kütüpbanelerde gerekli araştırmalan yapmadan yapamadan sadece bellegime dayanarak yazdıgım için kimi yanlışhlclara düşmüş olabilirim. Bundan ötürü okurlann beni bağışlamalarını dilerim. Ancak niyetimin tarihsel sosyolojik bir araştırma degil de kimi karşılastırmalara olanak saglayacak bir anımsama oldugunu söylersem suçum azalır sanırun. Diyeceğim şu; otuz iki yıl önceki bu olayı bugünkü koşullar içinde anlamak açıklayabilmek bir bakıma olanaksırdır; ya da en azından çok güçtür. Zekeriya Sertel'in; bardağı taşıran yazılan çimdi okunsa «Kalkın ey ehli vatan:» çagnsından eoşarak Tan'a saldıran lann bagnazhklan klşlyi saaırtır. Ne vardı onca kınp köpürecek? Solculuk mu? O Halk Partisi bugün ortanın solunda yer almadı mt? Şunu da elcllyeyiın: o zaman Tan gazetesini milliyetçUik duygulan ile yıkan gençlerin birçoarttk yönetilemeyeceğinl, degişliklik gerektigini yazıyordu Yıkıma yaklaşan günlerde üç önemli başyazısı yay.mlandı. Burıiardan biıınde, beklenen değişikliğin o güakü anayasa ile yapılamayacağı, lkincisinde o günkü parlamer.to ile yapılama yacağı, üçüncüsünde o günkü Cumhuriyet Halk Partisi ile yapüamayacağı anlatılıyordu. Bu görüşlerin doğru olduğunu zaman tanıtlarruşUr. Tan gazetesinm yıktırılmasını sadece bu üç yazıya bağlamak istedığim sanılmasm. Sabiha Sertel'in yazılan da,gözörıüne alınırsa, bu gazeteda ortaya atılan düşüncelerı. yöneticiler olağan görecek nitelikte değiilerdi. Onlann daha nice deneylerden geçerek msan düsüncesinin dokunulmazlığına ahşmaları gerekiyordu. Böyle bir alışma yeterîi miydi? Degüdi kuşlrjsuz, karnuoyu da bu bılinçte değilse, bır takun yöneticilerin iyi niyetleri de para etmezdi, çünkii toplumu kandırmak isteyenler kolayca başanya erebilirlerdi. Birl çıkıp da, «Kalkın ey ehli vatan!» de d; mı. ayaklanacaklann bulunduguna taanıyor demekti. Eugiin o ayaklandırma sloganınm unutuldugunu biliyorum. ama slogan dediğiniz nedir ki .. yerine başkası bulunamaı mı? O «aman ılerlemeyi. slogandan sîogana geçiş diye düşünmekte bir yanhşlık olmasa uerektir. O dönemde hükütiîetin. rejimin dunımunu elejtiren blr de Vatan gazetesi vardı: by gazete M »rlfet, dllimlzin hem ly"ı hem kdtü yana çeldlebîllr sftıcüklerindendir. Blr çeşit beceriyi düe cftirir. Ama nasıl bir beceriyi? Adamın birisi için deriz ki: Çok marifetlidir. Ya nedir marileti? Açmıyacaşı kapı yoktur. Pekl, bu adam için ne düsiinürsiinüz" Hırsır mıdır? t'sta bir çirijimci midir? Çilinçir midir? Politikacı mıılır? KntniSyoncıı mudur? Marifetini hangi konuda kullanıyor? Kadın için aynı kural geçerlidir. Pek marifetl! kadındır. Neymiş marifeti? tyl ev kaüuu mı? Guzel yemekler mi plşlrir? Tadından yenmec yaprak sarması mı yapar? Camaşırı beyazdan mı beyaz? Aşk oyunlarında tnı btre blr? rskilerin dediğt ribi çok mu fentli kadın? Mah3İleyi birbirine mi katar? Erkekleri birbirlnc mi kırdınr? İyi çilingir sofrası mı hazırlar? Birisi için marifetlidir demek; övmek anlamına gelme». Hırsızın ujursuzun da marifetlisi vardır; namuslunun yüreklinin de. Doğru yolda olup beceriksizliçl vüzünden işlerii yüzüne gözüne bulaştıran trişiyle; eğri yolda vürüyüp menziU maksuduna gürültü çıkarmadan uiaşan kişiyi birbirine çarptifimtzda ortaya ne çıkar? Bngünkü Tiirkiye'nln düzeninde bir sürü marifetll adam piyasayı tutmuştur. Ne istiyorsun arkadaş? Devlet dairesinde takıntın mı var; Ankara'da çörömlenecek işin mi? Karakola mı düştün? Vergi açmazına mı sardın hesaplannı? Dış ticaret yollannda raı tökezledin? Ycnl bir çirişime «eçtin de projeni onaylatmak mı istiyorsun? Kiracından kurtulmak mı amacın? Alacağını mı tahsil cdemi> orsun? Âdanuıu bulnrsnn. Ortalıkta tümentümen marifelli a»lam dolaşıyor. Tereyağından kıl çeker gibi lns»mn tşini çözümlerler. Geçen gtm blrtsl Içtn komışuyorlardı: Çok marifctli adam. aşkolsun!... Nedlr yahu marifeti. Yüöüz kardeslm. Heriftekı «ırat mahheme duvan. TOkiirsen yağmur yafdı dlyor. Adamdaki lnsan tenl degil, deve dcriai değil. cergedan derisi. Hımz dlyorsun, sıntiyor. Namııssuz diyorsun «Yarabbi şükur» diye ellerini açıyor. Yalan söylediğini ispathyorsun, tınmıynr. Bu herifin yerinde onurhı birisi olsa, kalb kriziyle çoktan öteki diinysyı boylamıjtı. Ama ahlâlnnzlık ve yâzsüzlök adamın dogası olmu?. PeH. marifet mi hu dedigin? Marifet değil de ne? Eakiden savaşlarda çelikten Irade gösteren kumandanlara, hayatın çilesinl eık demeden yüklenen dUrüstlere, sacını nüpürce erttn çocuklannı yetiştiren dullara saypnlılt KÖ«t*rillr: örenlllrdl. Şlmdl değer yargılan defcisti. Toplumun yük«ek rerlerlnde öyleslne yüısüz ve namusnuılar kllit noktalarına otnrmııslar ki, toplumsal bakış açılan bozuldu. Vallahi maşallah adama... Ne olmus? Baskası olsa dayanamaz kardeslm! Herlf utanmaz... Yaaa? Aşkolsun adama. ben olsam tntihar ederlm, yerin dlblne girrrim; bana mısm demlyor yahn... tyi mi böyle olmak? Marifetli adam kardeşlm! Yalan sfiylüyor, adam satin »Iıyor, katakulli yapıyor, işlni yürütuyor. Bu olayın geçtiği 1945 yıhnda Cumhuriyet Halk Partisi, çok partili demokrasiye geçiş kararı üzerindeydi. Bu karann ahnmasmda gtinün Cumhurbaşkam Inönü'nün agırlığını koyduğunu biliyoruz; fakat, o da, yanındakiler de (yanında kilerin bir takımı bu girişime kesin olarak V»rçıydılar') yapacaklan işin anlamını tam olarak kavramış değillerdi: muhalefete, eleştiriye. yerprive dayamksızlıidarının çok kısa süre içinde gö rünüvermesi bunu tanıtlar. Gerçl, çoğulcu demokrasiyi istiyorlardT, fakat «istek» tek başına tarihin doğurucu güçlerinden degildir. Çağ ve koşuttar getektirmeseydi, o «istelc» gerçeklesemezdl. Demokrasi için nelerin gerekli oldufu b!linmeli, bunlann gerçekleştirilmeslne girisılmell idl. tşte bunu 1 1 ortaya »tan Zekeriya S**el 1c olnjştur. Sade ve güçlü kalemiyle Zekeriya Sertel. Tan gazetesinde. tek parti İle bu toplumun Üç Sorun Enver Naci GÖKŞEN ufiin başlıca seylrük egitiın, eğlence aracı haline gelen televizyonun l?Ievlni ve önemini kim Tadsıyabilir!.. Yediden yetraiçe, herkesin işüıi göcönü bırakıp Izledljri bizim için yenl s»yilan bu kültiir sracının »orunları, aksaklıklan oUc&k elbet... Ne var kl, dikkati çeken üç sonın var ortada. Hem de kültörümâzle yakındut iljilı. Bu sorunlara Insac» definmek istiyorum: TARTIŞMA Devrimler Bir Bütündür Bu devrimler, Tlirk topl'itnunu yüz yıllardır gelişmekten ah kojan düşünüş ve yönetim bıçı minin ortadan kaldınlması nmacıyla benimsenmişlerdir. Bir çok ulusa örnek olan, dünyayı ımrendiren bu devrimlerden birTiin uygularimaması öteküerin redelen mesine neden olur. Soy egemenliğini yıkan, din ve devlet işlerini birbirinden ayıran layik cumhuriyet yönetiminde, birey • topium ilişkilerinin çs;daş bilîrasel düşünceye göre düzenlenmesini amaçlayan: Eğitimin birleştirilmesi; kılık kıyafet, sapka. dil devrimi, unvan ve lâkaplann kaldırılması v.s. töklu devrim ilkelerine dört el!e sarılmamız onlan yürekten savunmamız gereken günlerde yaşıyoruz. Bu kısa yazıda, «Ünvan ve lâkaplann» kaldınlmasına ilişkin devrım yasasına ilgi çekilece/.tir. Gerçekleştirilmesinin kolaylıgına karşm, uygulama yanlıslıklan yü zünden yayguılaştırılamamış olan bu önemli yasa, 1934 yılında, 2590 sayı ile yüriirlüğe girmiştir. Kışileri devlet karşısında eşit görmek onlar arasındaki sesleniş karmakar.şıldığını ortadan kaldır mak istegi ile benünsenen bu yB sa ile, «Ağa. Hacı, Hafız. Mclla; Efendi; Bey; Beyefendi: Pasa; Hanım. Hanımefendi ve Hazretleri» gibi sörcükler devlet dilinden kaldırılmıştır. O günlerin îçişleri Bakanı Şuk rü Kaya, Kamutayda bu yasayı savunurken söyle konuşmustur«tftihar olunan tek sıfat Türlc ol maktı. İşte bunun içindir ki, adların sonuna gelisi güzel konu lan lâkapların artık TUrk topiumundan kaldınlması, sosyal dev rimin zorunluluklarından olmus tu.» Atatürk bu yasaya büyül; önem vermiş, yürekten bağlı kalmışUr. Müntr Hayrl Egeli (190Î1970) nin 1934 de yazdlgı, Neci! Kâzim Akses'in seslendırdigı «BAY ÖNDER» adlı Türk dtstanını düzeltirlten, kıyılara el "sn sı ile koydugu şu uyarüar Q k o ilginçtir: «Genel olarak rrkrk iruı Bay, louiın İçin Bayan. Bütün yazılar ona göre düzrltilmell. Hr EÜm, rfendi. hanım, kalkacak». Lord Kinıoss, büyük hir uıc« leme ürünü olan «ATATÜRK» aa h yapıtınd» şunlan yazar: (Pasa. Efendi, Bey. Hanım. . ünvar.ları resmen kaldınlmıs ve yerine ad dan önce gelen Bay. Baytm konmuştu. Cumhurbaşkanı bile GBsi veya Pasahazretleri ünvanların dan vazgeçti.» Cumhuriyet kurucularının bıiyük bir titizlik ve içtenlik.le sa vunduklan bu ya&anın günürnuz deki durumu ise üîüntü vericidir. Ona baghlık gösterenler olduŞu gibi, karsı çıkanlar da vardır. Kendilerinl yenileyeTneyenlere, alışkanlıklarından kurtulamayaalara bir dlyecefimiz yok. Ama, devlet radyosundan, televizyonun dan yapılan konuşrnalarda, eftıtici, öğretici yayınlarda bu yasaya uyulmaması ne denli Jonansa azdır. Bır toplumu lcanşıklıga, güçsüzlüge sürükleyen nedenlerın naşında, ya^alara. kurallara uymamak gelmektedir. Devlet yön°?tcileri örnek davranışları ile, bireylere yasa saygısı, sevgisi ı»şıiamak zoruclugundadırlar. Y?ni Türkiye'de kadın, Bayan sözcüğü, erkek de Bay sözcüğü ile belırlenmelı ve saygınlaştınlmalıriır. Cumhuriyetimizi korumakla gö revlendirildiğimizi hiç unutmadan, Devrim ilkelerinin böiünmezligini savıınmakta.n yılmamalıyız. Utku, bu yolda yürüy^nlerındir. Rüsrü EHGUN Hpkim, htanb'.ıl B Reklâmlann dili: Kimi reklimlar, bölge ve annlık ağizlan taklit edilerek yapılmslrtadır. Güzelim Törkçemizi böylece ezip büzmeye ne hakkımıı var!... Işittifime jore. bir ara bu reklâm biçlmlne son vermişlerdi. Yine başladı galiba. Doğru düriist Türkçe konusarak reklâm yapılacak yerde kolay anla?üm»y»n bir taklitle seslendlrmek. reklîm gücünü ve etkisini artıran blr şey mi getiriyor? Hiç saıım»m!.. SözgelişM bir reklâtnın YahudJ Türkçesiyle yapılma.sı dlnleyene, görene ne kazandtnr? Blr Anadolu ağnyla yapıtan reklimlar da böyle... Bu taklitlerden mpdet uman rcklâmcılar da yaptıklan Isin psikolojik etkisini Inceletecek ulsalar kendllertne bir yarar »a|lamadıirını cöreceklerdir. Sözün kısaaı: Türkçeye biraı aaygı!... Güzel tecimsel düsnncelere feda etmemek gerek... dilimid Cvet, namassuzluğun, hırsizlığın, yalancılığın, ğün. nışvetçillfin, soyçunculuğun da kendine göre ölçülerl bulımur. Kimi hırsız beceriksizdir. kimi becerikll; Idml namııssuz marifetlidir. kimi marifetsiz .. Artık öyle bir cialcaya düştük Iri, sormayın!... Geçenlerde bir ^urttaf sümruk kapısmdan hilmem kaç mllyon llr» kaçırırken yakalanmı?: acıdım adama .. Bazan eazetclerrieki fotoğraflarda mahkeme kapılarında sanıklar görü.vorum: utançtan elleriyle yür.lerlni kapamışlar; ne mxsınn kişiler onlar . Drğer varjnlarımiT dejHsti; marifetlerinl alkışladısımıı namussuılar artık eerccdan derilidlr. Deve derisi ıam»nımi7cla inre sayılıvor ve sadece KaraRÖz • Hacivat snretl yapmak için kullanUıjor. Güncel Sorunlar: Zaman zaman ekrana ftürllm çiincfl sorunlar oluyor. üasam ve topium lornnları bunlar. ProeramJardaki yerterini ve adlarınj bilmivorum, ama bazüannı seyrettim, gözümün önflndeler; örnefin «Kaçak Sigara», •Kaçak et», «EtBahk Kururou Önünde Bekleçtnler.» Bunlara benzer çeklmJer. tartışmalar seyircilere ne kazandınr? Beikl a* sayıd» aorumlulan, jrtkillleri UsUendirir. o kadarl... Seyirei. kimi sorunlarm birer dert olduklarını ekranda görmeden önce de bilir, ama elinden ne gelir! Örnefin at ve eaek eti satıldıgmı, bunlardan sucuk mucuk yapıldıgını hep biliriz. Alriatüarak aatın aldıgimız da olur. Ne ki, yaaak hayvan kesilen yerleri TV'de förmemir, aldatümamuı önlemea ki? Çözüm açıkça belüyken seyredenlerde ürüntüden ba^ka bir ?ey yaratmayacak olayiarı göstermek neye yarar ki!... Bunlara «magazin» büe denllemez. O halde böylesi konulan lâ( olsun diye de •eyirci önüne cetirmenin bir ınlımı jok... Gerçekçllik degil bu. TV"yi bir polisiye film saigını kapladı lanki. Her »kçam böyle bir (Um. Adlannı »aymayalım. çok çefitli, ama hepsi de aynı türden. Adlan değişik sadece. Bu tutkudan bir türlü kurtulamıyoruz. «Görevimiz Tehlike» yine geldl ekranlarımıza. Ntden?... Göatenlecek tilm mi bulunamıyor? KJâsikJerden alınan filmler tükendi mi? Bir ara, yerli romanlardan, piyeslerden, öykiilerden vapılatı filmler az mı 1İSİ görmü?tü?... Orne^İn Halit Ziya Lşaklıgil'in Askı Memnu'su Halide tdlp Adıvar'ın Sinekli Bakkal'ı basarılı «eldmler olmamif mıydı?> Söztin kısası; edebi yapıtlan TV için değerlendirerek seyirei önüne getirmek, edebi kültürün ışelişmesine hizmet olacaktır ve bu, TV'nin eğitim, kültiir cörevleri arasındadır. Yabancı kaynaklı leröven fümleriyle seyircilerin egitim ve kültürüne katkıda bulunma olasılıjh var mıdır?..Kendi yapıtlarımızı işlemek. gün ışıjina kavuşturmak •hlç bir anlamı olmayan yabanc» seriiven filmlerinden daha çok pahalıja mal olmasa gerek. Ne var ki, yan tutmadan. kuır döngfi İçinde kalmadan gerçek tanat, edebiyat, dfğer açüanadan bareket etmiı olahm... Bclediyeler için gerekli önlemler alınmalı Gcçtigimiz aylarda önce Ankat*dır. Bu personel alanlan, her Belediye Baskanı değişmesmde ra, sonra da İstanbul Belediyesi, işçilerine ücret. ödeyememis, bu daha da artmaktadır. Bunun sonucu olarak belediyelerin personun üzerine işçiler greve gitmiş nel giderleri ödeme güçlerini asve bu iki büyük kentimi* birer makta, asıl görevler ikınci sıraçöp yığıru haline gelmistir. Böyya düşmektedir. Bugün belediyelece belediyeler, güncel konular lerin çogu yalnızca personel gigündemüıe girmiş, kamuoyunda derlerini ödeyemeyecek dunımbüyük ölçüde ilgi uyandırmıştır. dadır. Bu nedenle konu üzerinde bazı ana çizglleri İle durmakta yarar • Belediyeler ellerindeki tasınraaa malları ve gelir kaynakvardır. lannı yeterince değerlendirmekÜç beş yıl öncesine dek daha ten uıaktıriar. Çoklan özel kişiçok küçük belediyeleria sorunlaler elindedir, bir kısmı çok dün ve olanaksızlıklan üierinde şük degerlerle kiraya verilmekte, durulurdu. Arna son yıllarda topbir kısmı da sıkıstıkça satısa çıluluklann gereksinmelerirün yekarılmaktadır. Bu satışlar kısa ni boyutlar kazanması ve büyük dönemde belgi geçici bir soluk kentlerde nülusun yogunlaşması üzerine büyük belediyeltr ön sı aldırmakta. ama ilerde daha büyük sıkıntılar dofurmaktadır. raya geçmiş, küçük beledlyelerin • Bu arada belediyelere <Assesleri duyulrnaz olmustur. Büyük ya da küçük olsun, bu ker ailelerine yardım», cKorunmaya muhtaç çocuklar yurduna gün ülkemizdeki tüm belediyelehisse» gibi bir takım sosyal girin birtakım ortak sorunlan varderler yüklenmiştir. Bunlar da, dır. Bunlann başlıcalannı şöylezaten gelir kaynaklan dar, giderce sıralamak mümkündür: • Belediyeier, gücünü 1930 ta leri genis olan belediyelere ayrı rihinde çıkanlmıs olan 1580 sa bir yük olmaktadır. yılı yasadan alraakta.dır. 47 yıl Belirtilen başlıca bu sorunlaönce çıkarılmış olan bu yasa, nn çözümleri için: çok yetersiz ve günümüz koşulYıllardan beri Parlamentoda bekleyen, son günlerde yeniden lannm çok gerisindedir. Söa koele alınan Belediye Gelirİeri Ya nusu yasa ile belediyelare çok sası raman yitirmeden ve parti sayıda ve çok ağır görevler veçekisrnelerine yol açmadan, gürilmiştir. Öyle ki bu görevleri nün gereksinmelerine göre çıkaçok güçlü bir devlet zor yerine getirebilir. Buna karşılüc aynı ya rümalıdır. Buna koşut olarak yasa ile belediyelere saglanan gelir rım yüzyıllık belediye yasası ele ler İse günümüzde yalnıa perso alınmalı, fünün koşullanna göre gerekli defişiklikler yapılmalıdır. nel giderlerinl bile karşılamaya Özellikle ve öncelikle belecUy» yeterli değildir. • Yine aynı yasaya göre bele kuruluşundaki nüfus sayısı iki binden beş bine çıkanlmalı, böy diye kuruluşundaki nüfus tabanı 2000'dir. Bu sayı da günümüz ko lece hızJa artan belediye sayısı şullanna uymamaktadır. Bu sa durdurulmalıdır. Her ne kadar tartısmaya açıkıa yıya dayanarak kurulan belediyeda, belediye organlanndan hiç lerin sayısı her gün artmaktadır. olmazsa Belediye Başkanlan seBugün sayılan 1700'e yaklaşan belediyelerin, iyimser bir tah çimle değil, atamayla işbaşına gelmelidir. Bu şekilde hem bir minle beşte bîrinin nüfusu bu rakara etrafındadır. Bunlar da, çok sakıncalar kendiliğinden kallt hizmet görmekten öU, devlet yar mış olacak, hem de Belediye dımiarı ile yalnızca sekiz on me Başkanlan oy ve parti düşüncelerinden kurtularak, daha t*ralranr ve işçiye para ödemektedir. • Belediye organlan seçimle sız çalışma olanagı bulacaktır. Belediyelere alınacak memur ve işbaşına geimektedir. Bu durumlşçiler yeni kayıtlara bağlanmalı, da belediye çalışmalanna ister adam kayırma olanagı ortadan istemez oy kaygısı ve parti dükaldır.lmalıdır. Böylece d« çünşüncesı ginnektedir. Bu düsünden füne artan personel giderleceler büyük ölçüde hükümetlere ri önlenmelidir. jansımakta, belediye hizmetleri Belediyeler ellerindeld Usın amacından saptınlmakta ve bemaz mallara sahip çıkmall, gelir lediyelere yapılan yardımlan etkaynaklannı iyi saptamalı ve onkileraektedır. • Yöresel etki ve partisel dü lan günün koşullanna göre en iyi şekilde degerlendirmelidir. Bu şüncelerle belediyelere gereğinnu sağlayacak yasa düzenlemesi den çok memur ve lşçi alınmak«aman ytttrtneden yapılmalıdır. Sonuç olarak denebilir ki, on beş yirmi yü öncesine dek toplam nüfusun yüzde yetmiş beşi köylerde yasarken, son yıllarda bu oran yüzde altmışa düşmüştür. Geçen her gün bu oran daha da düşmektedir. Böylece kasaba ve kent nüfusu hızla çofalmaktadır. Bunun sonucu olarak da belediyelerin görevleri günden güne artmaktadır. Bu nedenle daha fazla beklemeden ve icent lerimiz yaşanamayacak duruma sjelmeden hükümet ve siyasal par tiler gerekli önlemleri almalı, srünümü* koşullanna uygun belediye yasalan çıkanlmahdır. Osman TILMAZ Kumrtı Raymakamı HEDEF, DEV BiK ÜENİZ GÜCÜ! TÜRK DÜNAMMA VAKFJJSİA YAPACAG1NIZ YARDIMLARLA Bü HEDEFE ULAŞABıURİZ. Motorlu Araçlar Ticaret A. Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığından: Şirketimiz, Olağan Genel Kurulu 8 mart 1977 salı günü saat 14.00'de 4. Levent'dekı merkez blnasında toplanacaktır. Sayın Ortaklanmızm aynı gün ve saatte toplantıda bulunmalarmı rica ederiz. Yönetim Kurulu ve denetçi raporları üe Bılânço ve KirZarar hesabı Şirket Merkezinde 21.2.1977 tarihinden ıtibaren ortaklariTtuzın tetkiklerine hazır bulundurulnıaktadır. Beymen'de kıs ındırımı yarın Bcymen, "seçkin giyim" tutkunlanna tüm kıs koleksiyonunu sunuyor. Erkeklere, kadmlara, çocuklara. Tüm giysiler ve aksesuarda önemli indirimlerle. Yararlanınızî Beymen Mağazaları Heyoglu Kadıkoy Ankara. İ/niir Antalya Eskişehır lrrr.it Cumh'iriyet 1633 GÜ NDEM: 1. Genel Kurul Baskanlık divanı seçimi İle Gen«l Kurul zabıt, karar ve özetlerinin inualanmasj için diyana yeıld verümesl. 2. Yönetim Kurulu ve Denetçi Baporlannın okunması, tocelenmesi ve onaylanması, 3. 1976 yıhna ait bilânço. k T vc rarar hesaplarınm tetkik & ve tasdikı, 4. Yönetim Kurulu Üyelerinln ve Denetçilerin lbra edilmesl, 5. 1976 yılı kannın, Yönetira Kurulunoa yapılan teklll geregince tevzii hususunda karar ittihaa, S. Yönetim Kurulu Üyelen ve Denetçilerin seçiml. 7. Yönetim Kurulu Üyeleri ve Denetçilerln ücret tesbitl, 8. Ticaret Bakanlığından ön izni »lınmıs bulunan ve Şirket sermayesinin tezyldi ile ilgili esas mukavelenin lO.cu maddesinın tâdili hakkında Yönetim Kurulu teklilınin karara bajlanması. 9. GGKSEN OERSAIMESINIIM USE SON 19 Şubmt ÜNİVERSITEYE GİRİ5 FEN SINIFLARI BEKUEMEÜIER 23 Şubat 2 Mart "seçkin giyim" Şi?li Teklif ve temenniler. vuac» \ M 27 513; AJans7065/1642
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle