27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
POII CDMHURİm 1 TEMMOZ 1974 DEPREM ZEYYAT SELiMOGLU 17 Evden aynlân fM adam t*rs yütüne gerl dönüyorUr aym yoldan. Memış küreklere geçıyor Takalar, motorlar ve kayıklar arasından gıne aynı suyun ustunde ve Haiıç'm bulanık sularuu ktırekle gerılere ıterek, duduk, makıne, vmç ve ırgat, çekıç, ve i$te tum o Halıçii sesler, ugultular, gurültuler ıçınden «ıynlarak Hanonune gelıyorlar yenıden. Demır dubaJar uzennde uzanan köpruyü gonınden anramı yor Sefer. Cemileri, ekmegi gıbi kopnısu de bır başkadır bu kentin, haaı oyle ki, nasıl dese... ne dese.. Uzennden dunya Alemı yuvarlaya yuvarlaya geçırsen geçinrsm, bana mısın demez, 6yle btr kopru! Ve Sefer duşuruvor: «Bızım Mıtan'deki, haru Kalaylama aereslnı ikı yakasındaıı bırbırıne bağlayan bır koprü vardır siz onu belledıniz koprü dejınce, oy anam, aldanmışsın, kan mıssın. hıç bır şey bılmemışsır.. GSzlenn kapah gesmışsın bu yaşU yaşına dek, biç bır şey bilmemışsın. BUmeden kal kı orada fcyle, sakm Istanbulx. gortns k\ gozlerinın damarlan çatlamasın çaşkınlıktan aayretten, yureğıa ikıye boiunmesın gorup dgrendıgiaderL Sefertn 1? tutması fınnda, btr zorluk çıkarmadan gerçekle(iyor, fınn sahıbi amca, teıgâhın arkasuıı Sefer'e açmakta bır •aktnca gonnüyor: Madem kı hemşeridir, »en de kefil oluyorsun, gelsin çalış«m tezgâhta. Olur, arkad» yatacak yer var, orda yatar gecelerl. Başlangıçtır, çok para veremeyız, şu kadar, şu kadar ıste, yatacalc yer de gösterdık, yer de bızden elbette. Ne dedın 0 MerrüekeUe çoluk çocuğu mu var dedın, anası mı var bır de ? Iyı ama, topunun geçımıni buradan sağlamaK olacak şey mı Memış'' Ne yapa lnn, aylıgını, hıç değilse bir bolumunü onlara gonderır, kendısi de buradan Idare eder gider. Onlar da boş durmujor ya elbette, kendl yağlanyla kavrulmanın bır yolunu bulurlar, yok yok, daha fazla veremem Istersenız, dedığım kadar olur, bakalım, hele bır az çalışsın, gozünu de açar adam olursa, daha da artar elbet Zaten tanış diye alıyorum onu, bil, hanı ona bır ış çıksın dıye, o kadar. Yoksa adamsız da yurüturüm tezgâhtakı ışi ben. Olur, yann gelsuı başlasın. Peki, oyle de olur DJ akşam burada kalır Isterse, tamam, yarın sabah başlasın, tamam1» Vettamam, Sefer ıse kovuluyor fınnda Ekmeğın yanında durmak, hemen omuzbaşmda ve elının altmda yer alması ekmeğın nasıl da guven venr gurbet yollarma duşmuş adama . Sefer jşte o guven ıçındedır mısk gıbi ekmek mayasının tatlı bır sarhoş luk veren kokusu Sefer'm yenı dunyasını çevrelıyor, sarıjor. Ilk günleri gerçekten de tam tadım çıkarıyor jenı isının Fırına hamur hâhnde sürulen ekmek, be>az ve yumuşak ve anlamsız bir nesne gıbi fırından ıçerı salınan o kışılık bulamamış gevseklık, bır siire sonra kızarmış, sımsıcak ve gevrekleşmış kabuguyla çıtır dayarak Sefer'in onunde tezgâha yığılırken, raflara dızılırken yan yana, Sefer'ın ellerını ısıtırken yakarken, bır anlam kazanıyor. Goz açıp kapamalık bır zaman bile geçmeden sankı, oylesıne çabuk ve âni, satışa hazır ekmek tukenıyor tezgâhta Sefer şaşakalıyor: «Böylesme çabuk nasıl boşaldı bu tezgâh da bnumde ıssıılaşu boyle bır kaç saat içınde' Bu nasıl bır yer ki bu büyükkent denen yer, her şeyi bır çırpıda yiyip yutuyor, tüketıyor, kurutujor. bu ne doymak bllmez blr kent kı . Eller nasıl uzanıyor ekmeğe, hırslı eller, açgoslü, kemıklı ve kupkuru.. ben kendiml çok hırslı ve tutkulu bılirdım, benım ellenmde bovlesıne tutku yoktur, boyle uzanmazlar ekmege, hıç bır şeye boylesıne bir hırsla uzanmadı benim ellenm Bu eller, bu eller . şiı şunlar... şu karşımdan hızla yaklaşarak ekmek kapan eller bır başka, çok bır başka, büyukkentte yaşayan msanların ellen' Büyükkent, insanlann ellerıni kanca gıbi eğıtmış, kanca gıbi u/anıyor bu eller, ve tutmuvor uzatılan ekmefi, tutmuyor, tutmak degil bunlarınki, tutmak değıl. almak değıl Bır başka' Eimeğa kanca gibı takılan bu eller, kancayla çeker gıbi kopararak alıp gidiyor, ekmegı kaçırarak gıdıyorlar, kaçırarak gıdıyorlar, ekmegi kaçırarak > tlk gunleri fırmdan dışan adım atmıvor Sefer Mltan'nin o gözüpek o yerınde duramayan uşagı, onundekı ekmek yıgınımn «rdından, büyukkent ınsanını ızlnor, tanımaya çalışıyor fırına glrip çıkan insanı. Ekmekler kı yan yana ve üst üste yıgüarak bir siper gibi yükselmıştır, ve Sefer, bu sıpenn ardında, gelen düşman mı dost mu, sankı onu kolluyor Bir ay bövle doluyor; fınnda çalışarak. fınnda yatıp kalkıp, ve fınnın onüne çıkıp sadece, bır kaç adım saga, bır kaç adım sola atılarak yurümelc^ ardından gıne donmek fırına. Bu bır ay ıçınde Memlş, Sefer'm yakııu olan adam, ıkı kez uğruyor fınnt Sefer'ı gormek ıçın, ve Sefer'i fırından çıkartıp kentte gezdlrmevı istıyor. Sefer atlatıyor Memış'ı, daha sonra, daha sonra, dıyerek. Aybası gelsln hele, eline para geçsın dıje beklıyor, hepten vuk olmasın Memış'e diye. Neden sonra, aylığmı alacağı gun gelıp çatıvor. Fırımn sahibl, Memış'm kansmın amrası, bolreenın ardındaki odasına çağırtıyor Sefer'i. Sefer tezgahı kuçuk bır çırağa bırakıp, fınn sahıbının odasına gırıyor. Fınn sahiDi, küçük masasının ardmda, ama o guler yuzlu adam yokolmuş gitmış, suratından düszneye gor bır adam oturu.sor masasının ardında Sefer birden, yeşü kasalı ve kasasıyla bırlıkte duvara kıstırdığı adamı hatırlıyor, yıllar once haru navlunu odemekten kaçınmıştı bır tücc«r' Kardeşı mı yoksa onun bu adam' lnsanlar çıfttır, derler, lkizdır Bu da onun ıkızı olsa gerek, bu ne benzemek'1 Oysa, kafadakı duşuncedir ıkı insanı bırbırme benzeten \f eş tutan, Sefer onu bılmıyor. Kafada üretılen her neyse, yuze vuran da odur. Şu sırada, yeryuzunde yuz bmlerce masânın ardındaki yüz bınierce ınsanı bır arada gorse Sefer şaçacak, tumunu bırbırtnın kardeşı sanacaktır O yüzbınlerden bın de ıjte fırınct Sabrı' Yuze vuran düsünce: Ne yapsam ne etsem de sunu ucuzundan atlatsam' Ha sen mısln, geldin ml? Beni istıyorsun dedıier Nasıl, ışe ısınmışsındır artık* Pena değıl. îlk av bır deneme sayılır. Bir baîcıma Jtendinl yetlştirdia demektır. Fıruıa çok yar«rlı olmadın belkı ama İstenen ışı yaptım, tezgâhtalti ıjı yürüttUiB, hir yakınan çıkmadı. Ne de olsa bir alışma derresi. Fırından hıç ayrılmadım. 9 Ayrılmak olur mu hıç Bana baksana, l$in sahıbiyım sö> «üm ona ya, benım ışım suınlcinden çok afır. Şey, ne diyordum bakayım, h», seni ayhfın lç:n çağırttım. $u kadar diye konuşmuştuk y» hanl. değıl mi, şu kad&rdı? Evet, o kadar. Eh işte, kaîdığın odanin kirasmı düaünce .. Odada kırayla mı kalıyorum' Dışarda kalsan ne kıra \erecekt:n bir bılsen, aldığın aylık bıle zor şeterdı onu bıl. Ben sandım ki Ben ınsafsız değılım, f«nıslîk var arada, hatır var Çok aa blr şey kesnorum eee bu fırını vapnak ıçın riunyanm parasım harcadık. başkası olsaydı senın yennds, bu paraya venr mıydım odayı sanıjorsun'' Ben sandım ki Sonra bır pan'olonla bir de kazak verdım sana. bir çıft kundura. Bıraz da onun ıçın kesıyorum Işler kesat gıder dersen, çok ağır. Uç ay once ekmeK.ık unu su kadardan aiird'k, şımdı şu kadardan alı; oruz, ne olacagız bılmem. Hanı gelse, bol geıse. senden esırger mıyım, ama ne çare, hep bırlıkte çekeceğız guçlugu. Burada bır aıle gıbıvız, hem ış dgrenıyorsun bır yandan da burada, degıl mı va"" îşte şu kadar, ?u kadar iteBildı mı, şu kadar kalıvor geriyp ışte» Memış bana temız para şu kadar olacaktır dedndi. Memış benım ışımı benden ıyı mı bılir'' Kayıkçılık etmlyoru« burada ünun ışı ıkı kurekle yurur gıder Elbette, ona kolay gelır elbette Bızım bır kurek sallamamız fırına ne demektır o bılır mı' Kaça pathj'or tek bir kurek salmak fırına' Sen: zorlamam Seter, ıl.e janımda kalsın dıve hiç Kimsevı zorlamam, duşunduğun baska bır şe> var.«a ujgun btıldugun, gıdebılırsm elbet. tstersen gıt bir dene. olmazsa gıne don gel. Çıktındı deyıp gerı çevırmem senı, Kusura bakan adam değılım. buravı kendı verin gıbi bıl. İşte paran burada, ıstersen al ve ıştnde kal gme. (DETAM1 VAR) Panosmanizm, Panislamizm ve Pantürkizm Türk adı ilk kez Orhun Âmtlarında görülür Türk adını ılk kea Orhun yt* pıtlarıpda gcrujoruz Bılge Kağan, «Turk buaun tıtre kendıne don» demektedır Fakat burada soz konusu o!an bır çok tarıhçımızın ıl°rı surdu^u gibı bır Turk mılleti değıldır. «Turlt budun>> devjnı, aynı soydan bır kaç kabıie (bov) topluluğunu belırtmektedır Bu topiuluk, otekl kabıie ya da başka kabıie gruplarını bır araya getırerek adını verdığı Gbkturk Kabıleler Konfe derasyonunu kurmustur. Konfederasyonda Dokuzoguzlar, Uygur lar gıbi Turkçe konuşan ve bugunku anlayışımıza gure Turit olan başka kabıle gruplan va"dır. Fakat Orhun yapıtlannda bunlara hıç bır zaman Turk denılmemektedır Zaten «tllı ve Ka ğanlı» kabüe konfederasyonu da son derece gevşes ve bır ÇOK hal de zorla gerçekleştırılen bır siyasal orgutlenme bıçımıdır. Oguz lar ve UvgurİRr Konfederasvona zorla karılmışlardır ve «Turk budun» ıle devamlı savasmıslardır Yapıtlar, bu Turk ks'oıle gruplan arasındakı snnu gelmpz savaşlar ve yağmalann hikayele rıvle doludar. Bılge Kağan açıklar «34 yaşımda Ofuzlar kaçıp Çln lilenn yonetımme eırdıler Kızıp üzerlcrıne spfer ettım Ogullannı, karılarını orada aldım» Bilge Kağan, «Türk budun titre kendine dön» demektedir; fakat burada söz konusu olan birçok tarihçimizin ileri sürdüğü gibi bir Türk milleti değildir; «Türk budun» deyimi, aynı soydan bir kaç kabile (boy) topluluğunu belirtmektedir. ., ı * : , ^« /" ^ * ,> * " * 1' ! 1 J " ys9 .TURK BUDUN YOK OLDUGoktürkler zayıflavınca, Uvjrur Kâ^anı da, onlan yener ve Gokturk Kâğanı Ozmış'm kesik başını Ç.n saravma vollar Uygur Kâganı, yapıtında ovanıir «Turum hatununu orada aldım. Türk budun, orada butun vok oldu . Çok asker, at surüsu tuttum » Gerçekten Turk budun vok olur ve «Turk» adını tasıvan kabile grubunun adı bır daha geçmez Bunlar başka adlar altında. baş^ca kabıie orçutlenmeleri ıcın de varliKİarını surdururler. Fakat kendılerıre Turk demezler. Ama Bızaiîslar, AraDlar gibı \abancılar, Turkçe konuşan goçeoe topluluklarının tümune en geruş an!amı>la Turk adını verrrışlerdır. Turk boyları ancak Mui'u man olduktan sonra, Yakın Do gudakı amdaşlarından Türk sozcuğunun bu genış anlamını ogrenmışlerdır Orneğm Gerdı^ı ve Beyhakı gibı Gaznelı tarıhçıler Musluman olan Oguzları, olmıyanlardan avırmak ıçın, onlara Turkmen admı vermıslerdır Fakat Oguzlar kendflerıne Türkmen demeyı, çok uzun zamftn red detmıslerdur. Ancak XIII vuzvıl da Turkmen deyımi Oguz'un yenm almıştır Osmanlı Devletinin H Orta 1Tmrr Asya Türkleriyle ilgisi olmadı •••a 'i'.J V! YAVUZ SULTAN SELiM Ordusunda her çeşit unsur vardır; Acemce şiir yazar,' Osmanlı uleması ise, «etti biidrak etrakı mürid» diye Şah' Tsmail'i eleştirir. büyük servet farklılajmasını fren ler Sık sık gorülen hayran kırmaian ve başansız «av«slar da servet farklılajmasını engeller. Böylece boy ıçındeK! mnıflasmaya karşın, «Asken demokrası» kurallan gemş olçude ya^amaitta devam eder ten bir karşılık verir Selçuklulardan Sultan Sencer, baa Ogu« bovlannca tutsak aluıır. Sult»n diye savgı gordugu halde, Sencer demır kafes ıçınde tutulur Kısaca askeri demokrasi kurallan, yme de etkınlıgıru sur dürur. guz bovlanna ve karabudun» karşı savaşacaktır. Hayvancılıg» ve vagmaya daytlı göçebe vaşamı sü r duren karaDuduna «Etrak1 biidrakakılsız Turkler» denılecektır. YA6MA SEFERLERİ Çin gibı bUyük sedlerle çerrill yerleşık tanm ve zanatte dayalı büyuk ülkelere karşı gırışılen yagma seferleri, ayn ayrı boylar tarafından yapılınca başansız kalır. Bovlar konfederasv onu bu zorunluluktan doğar. Konfederasyon gonul rızası ıls olmaz sa guçlenen boy tarafından zorla ve bazen yenık boylan koleleştırerek gerçekleştırılır. Çınden Ortadoğu ve Avrupa'ya gıden ve farkiı bır gelır sağlayan ıpek yolunun genış bır alan içinde ışler tutulması ve otekı ulkelerle diplomatık ılişkıler kurma ve armağan adı altında mal değişımi vapma îorunluğu, Kağan başkanlıgmdağı sıyasal örgütlenmeyı kolaylaştmr. Kağan'm «or SfLÇUK SUITANIARI Selçuk sultanlan, Ortadogu, îran v e Turkistan ın zengın ve uygar kentlennı ele geçırıp, zeng:n olanaklara sahıp olunca askeri demokrasi kurallarından ve boylarm baskısından kurtulabılmek ıçın kendılerıne baglı asken gtıç ve bılrokrasl kurmaja vonelırler Bu zengın ve uygar ulke ve kentlerın yonetımı ve vergılerının toplanması, esasen yeteneklı bır bürokrasmin varlıgmı zorunlu kılmaktadır. Orada bulunan Îran ve Arap ulemasına dayalı burokrasıyi kulîanmak kaçuıılmaz olur. Sultanlar bir kısım beylere belll jerlerin vergı gelirlenni vererek onlan kazanmaya çalışır. Askeri demokrasiden ilkel bir İLKEL FEODALIZMDEH 6ELIJMI5 FEODAUZME O=manogullan, Splçuklulann Bızans smınna v«rlestırdıkleri Oguzlarm Kayı boyunun blr bolvl mudür. Osman ve Orhan beyler zamanında asken demokrası kurallan yürürluktedır. tkmcı Murat zamanında dahı asken demokrasının etkılerı canlıdır. Ama Rumelının fethıyle, Osmanogullan feodal düzenle l:arşı kar şıya geleceklerdır. Osmanoğuüarı Yıldırım Feyazıt'tan Fatuı's kadar suren bır gelısme sllrecl ıçınde. Hırıstıyan buviik feodallere karşı, kuçük feodallere dayanarak, sultana bagh devşııme ordu ve burokrasi kurarak ve kü çük fpodallerden ıbaret olan sıpa hı ve tımar sıstemını gelıştırerek, Rumel'de merkezıyetçi ve g« lışmış bır feodal düzen oluştura men boylanndan kuruludur. Ana dolu dan Iran a gıden boylar, başlarındaki beylerle birlikte Şan Ismatl ordusun» katılırlar. Yavuz Sultan Selım'm ordusunda her çeşıt unsur vardır. Şah Ismaıl'ın orduau Türktür. Şah îsmail Tiırkçe, Yavuz Selım Acemce şıır jazar. Osmanlı uleması «Ettı biidrak etrakı münd» dıye Şah Ismaıl'l eleştmr. Bu savaşlar, ıki devlet arasında çatışma, ya da sunni alevl bıçıminde mezbep kavgası olarak gorunürlerse de, ozünde, gelışmış bır feodal düzene karşı goçebe boylann dırenışini yansıtmaktadır. Bır çok tanhçımiz.n ileri sürdüğü gibi bır Turklük Osmanlılık çatışması degıl, bır sıstem ve sınıf çatışması soa konusudur. Osmanlı împaratorluğunun genleme donemlerinde de suren Iran savaşları Dogu Anadolu'da kabıie duzenınin yıkılmasını ve tunar sıstemınin kurulmasmı engellevecektır. Dogu Anadolu'nun goreceli gen kalışında, kabıie ve aşıret sistemının hâlâ e f Kılerfni sürdürmesınile, bu durumun bir p»yı oldugu duşünUlebıhr. Anadolu'da kabıie düzeninin yikılması ve goçebe boylann p«rç*lanar»k yerleştırılmesi, hükümetlerin günümüze kadar süren bır ugraşı olmuştur. Göçebe bovlar. bu poliukaya karşı dırenıs gostermıslerdır. Orneğm, XIX. yuzyıldakı Oğurlann kalabalık bır boyu olan Avşarlar, Kayseri • Elbıstan Malatya >olunu kontrol altında tutmakta, kervanlan basmakta ve Kayseri bolgesnıde vıgmacıhk yapmaktadır. Bu yıllar Avşarlann «Al Vur» donemı dıve anılmaktadır. Osmanlının Anadolu vu ihmal edışının nedenı, Rumelıyı oz evlat Anadolu'.vu uvev evlât sayışmda degıl, Anadolu'da Orta Asya"dan gelen kabıie sıstemınm dıremşınde aranmalıdır. ASKER1 DEMOKRASIDEN GOtfBE FEODAUZME Orta Asya bozkırlannda ot ve »uva gore goçeden topluluklarda temel toplumsal bırım, bov (kabıie) ve onun parçaları olan obadır. Toplumsal davanışma bov ve oba çerçevesınde mevcuttur. Mıllet yok, kabıie vardır. Barış zamanında bovlar hemen hemen bjşımsızdırlar Daha vjksok duzevae orgutlenmeye, konfeder?syon kurmaya gere<c duvmaz'ar Duvsalar bıle, oaşında bır ka£an bulunan konfederas yondan bagımsız davnmrlar. Bu nedenle kabıie konfederasjonu dedığımız bu tıp <Dev)et» gevsek bır sıvas^l org^lenmedır va her an çozülebıhr. Ilk zamanlar boylar Içmde oidukça yavşın bır °şıtlık vardır. Otlaklar boy \e oualann orrak malıdır. Hayvanlar ortaktır. Ka bılenm bır bâşkanı varsa bıle yetkısızdır. Gecım avcılık ve havvancılııcla sağlanır. Tarım onemsızdır. Yağmacıhlc olağan bır ekonomık faalıyettır (.Yudum'uk» demlen ganımet bovın uyel°n arasında pa\laçılır. Bo'un butun u<, elerı, alnan kararlarda ve başkanın seçımınde soz sahıbıdır Eng°ls, bıına «Askerı demokrası» admı veımekted r ŞAHiSMAiL Ordusu Turkmen boylarından kuruludur; Anadolu'dan îran'a giden boylar, başlarındaki beylerle birlikte onun ordusuna katılırlar, şiirlerini de Turkçe yazar. du. denilen karargâhı çevTesinde ona bağîı ufak bır asxeri guç ve sınırlı b.r burokrasi dogar. Fakat Kağan'm gucu smulı kalır. Savaşlaıda besler kendı bo>lanndan çıkan astcen gucun başmdadırlar ve komutanlar da askeri guç tuttukları surece guçludürler. Bellı bır aıle ıçınden de gelse Kağan ın seçımınde ve kurultaylarda soz sanıoıdırler. Kagan'lar şolenler duzenlemekle r ve mallarını bevlere vagma e tırmekle yukunludurler. Yağma seferlermde basansız kalan Kaganların devnldıgı go r ulur. Orneğm sefeneıde bas>arı saglar jama\mca. Tu <eş Kağanı Sulu' nun Kâganhgını kendı bovu tanımaz Tü* ke='lerd»n ba^ka b^r boyun bevı Su lu vu oldurur. 1 Dede Korkut tıiıia"E ennd» bır kısım bev'er mal jagmasının dışında tutulunca ayaklanırlar ve beylerbeyre Karşı savas vanaılar. Selçuklulardan Tugrul, îran' da bazı kentlerın vaŞma«ını engelle^ınce, bevîerın vavgın bır avaklanmasıyla karşılaşır. Kalıfe 1044 yılında kentlerın va«;ma<;ınrian yakınmak ıçın unlu bılgın Maverdiyi bır mektupla Tuğrul'a yollaymca, Tuğrul sczıni belırfeodalızme geçış soz konusudur. Toplumlarm evıırru bakımmdan bu daha ılerı aşamaya geçışın kurbanı goçebe boyıann karabudunu olur Goçebe bovların onem lı ekonomık faahvetı olan vağma yasaklanır. Tarıma ve kent eko nomısıne zarar vermesın dıve go çebe bovların parçaianmasına, jerleşik ekonomı>e geçırılmesıne ve smır bovlannda savaşçı olarak kullanılmasma vonelınır. Bu poUtıka Çın ve Bızansın Koçebe bovlara kaışı uvguladığı polıtıxalardan farkiı degıldır. (.ınhlpr buvuk bır sed kurdukları halde vnğma seferlerının tahrıbatım en gelleyememışleraır Bunun uzerı ne boyların başındakı bevlere (,m un\anları vermeye, onlan kent vaşam'na alıstırma>a ve boy laıı parçalavr.rak a\rı avrı verlere verleşfrmeve kovulmuşlardır. B'lge Kağan «Turk bvıaun; tıtre ı^endme don Çın e giıme VOK olıırsun O'uken ürmanıra g°] derken eskı kabıie goçeoe vaşa'nına çağrıda buıunmaktadır. Fakat artık Iran ve Anadoluda gerıve donuş olanagı voktur. Oğuz bovlarından çıkan Ttırk sultanlann kurdugu Arap ve tran ulemasına dayalı feodal devlet, O caklardır. Rumelı'de oldukça ile rı bır tanm, canlı bır tıcaret, ge lışmış bır zanaat ve bıtyük kent ler vardır. Merkezıvetçı bır feodalite, asayışı saplajarak ve tıcaretı kolavlaştırarak Rumelıdekı gelışmeje uygun dusmekte ve bu gelışmeyı hızlandi'maktadır. Marx, ayni ranttan psr»*al ranta geçışe, feodal duzenın çozulmesı \e kapıtalıst ılışk'lerin gelışmesi bakımından buytı< önem venr Rıımeiı X\ yüzvılda Ba*ı Avrupa dakına benzer biçımde boyle bır çcı.^ır.e volundadır. Para ^ullar..ırı ' aygmlasmakta ve feodal du^en içinde kanıtalıst ıhşKiler dogmaktadır. kıp Asya Hcareti yolunu degl^ tırmeye başlamaları üzerme, bü>"uk onem taşıyan DU tıcaretı el de tutma amacını gutmüştur. Bu amaç, DonVolga kanau ila Suveyş Kanalının açıiması yoluy la gerçekleştınlecektır. Don Volga kanah aynı zamanda Iran'l kuşatma ve guçlenmeye başla>an Rusyayı engelleme, Karaaenız ve Kafkasya dan uzak tutma olanağı getırecektır. Kazan Turk lerı, Harzem hukumdarı ve özbek Hanı Sokullu'nun kanal pro jesını desteklemektedır. Ne var kı, Kırım Hanı, Devlet Gıray va Kırımlı feodal beyler, Rus Çarıy la ışbırlıgı yaparak, matla yürutü len kanal işinı varı volda başarısızlığa uğratırlar. ikıncı Sultan Selım hajlı pahalıva mal olaa bu Ejderhan ve Kazan seferinden Sokullu'yu sorumlu tutar. Gıderlen ona odetmek ıster. SU veyş Kanalı ginşımı de bu durumda gerçekleşmez, Asya tıearet yoUannın kanallar açılamıyarak Okyanuslara kayması, yalnız Osmanİı Devletinin degil, îtalya'daki tıcari kapıtalızmia merkezlvmın ve bUtÜO Akdenia ülkelerimn gerılemesınm belll başlı nedenlennden bın sayılabl hr. Bunda, Rus Çarıyla ışbirligl yapan Kırım beylennm sorumlu luk paja büyüktür. Osmanlı belgelerıne göre, 17691774 savaşında da Kırım'm yitinlmesı H»n Maksud Gıray ıle Kırım mizrala rmın Fus ordularıyla ışbırligl yapmasmın sonucudur. Sibirya'nın Pasıfık Okjanusuna kadar fethını bır ıkıbın Rus Kazagı ya par Orta Asva Rusya va Çın arasında pavlaşıl'r. NAMIK KEMAl'E CORE SOKULLU'NUN TUSAN SEFERİ Osmanlı Devletinin Orta Asya Turklenvle ilgısı olmamıştır. îran Devleti, Turan yolunu Osmanlıya kapatmıştır. Iran karşı sında Bağdat'ı elde tutmak ve Kafkasya'va ulasmak bıle bir so run olmuştur. Turk esasen Osmanlı feodalleri içın «yatmacı göçebe» anlamma kuüarulan bır deyım olarak kâlmıştır. Ancak HınstJyan devşııme Sadrarara Sokullu, Turan devletı kurmak amacıyla değılse bıle. Don ve Volga arasında bır kanal açarak, Iran'ıiı 'cuzeyinden Hazar Denızine inmi"k ve Türkistan'a ulasmak içın büyuk çaba harcarrustır. Sokııltu, Avnipalı'ların Afrl kayı dolaşarak, Hınt Denızme çı HAYYANIABIN OZEl MÜIKIYETİ Butun bunlar da goVermekta dır kı o tarıhlerde. Turklük, Türkçüluk ve Pantürklzm diye bır sorun vostur Yalnifca Osmanlılık vardır. Namık Kemal 24 sayılı HUrrlyet Gazetesmde O«manlı topluluğunu şoyle tanımlamaktadır• Bugunkıi Osmanlı ümmeti, mılletçe Islam, Hırıstıyan ve Yahudi ve bundan başka Dürnler falan pbı mezhep sahıplerıne vs kavımce Arap, Türk, Kürt, i*a, Çerkez, Toska, Pomak, Bosnak, Ermeni, Bulgtır, Rum, Yahudl vesaıre gibı bır çok tebaalara ay nlmıstır » Goruldugü üzere Namık Kemal'e gdre mıllet dın toplulugu anlammdadır ve Osmanlı Impa» ratorluŞunda Hırıstıvan, Yahudı ve lslam olmak uzere Uç mıllet vardır. Turk mılleti voktur. Turk. bu mılle^ler içındeki blr çok kavimden yalnızca bır tanesıdır. Zamanla havvanların ozel mül kıvete ge(,ışı çcrulnr Bov'arın basmdakıler, ganımetten daha bü yuk pay alıılar KoİPİer etumrler. Bır bovun otekı bovu butuntivle koîe edındıâı gorulur. Bırevsel kolelık de gehsır Bovlece bır bevler sınıfı orta\a nk^r. Bevlık zamanla Be\ aı'esınıa tekelme sırer Bev aılesınm dışın dakı dalıa fakır bov uyelerıne «Karabuaun» acı vcrıhr Daha altta koleler vardır. Slnıfh toplum ortava çıkmısnr Bevler «Yoldaş» denılen kendılerme oag lı askerler paınerek durım'aııiıi guçlendırmeye çalısırla r Fakat boyun butun uyelerı, eh süah tutan savasçılardır ve bu dunımlarıvîa hoyun ışlennın vurutulmes nde soz sahıbıdırler Beylerın başlıca gorevı, savaş \e \a%mavı duzenlemektır. Bundakı başarısı olviısunde mcvkımde tu tunabılır. Ayrıca bpjıer bellı arahklarla buvuk şolenler (tov) vermr^ ve kendı malını yağmaI latmakla yukumlüdür. Bu tore. &E1ECEK YAZI: PANTURKIZM'İN DOulfJU ÎLAN Î.T.O. MAKiNA FAKÜLTESi DEKANLIĞINDAN FtMltonls Motorlar, Motorlu Tasıtlar ve Trafk Enjtj. rüsü tçın .Taşn ve Taşıt Tekerlegı Test Donanımları» ıle «Mo»or Te<it Donanımlan» satın almacaktır 1 Teknık ve Idari şartname'er t T Ü Makine Fafcultesi Sekreterhğmde ve Enstıtıi MudürlÜKÜnde incelemeys açurtır. 2 Satınalma Makina Fakültesi tarafından a<redırıf açılarak ıth»! yoluvla ve teklıf alma suretıyle vapılntaKtır 3 Tasıt ve Taşıt Tekerleği Test Donanımlan tahmini bedeli: HOOOnoo TL. dır. 4 Motor Test Donanımlan tahmini bedeli: 5.000 000 TL. dır. 5 Satınalma 2490 savılı kanuna tâbi degıldır 0 Tekltfler Temmuz 1978 sonuna kadar venlecektir. ANADOLU'DA NE OLUR! Anadolu'da ise, bu gelışmiş feodal duzenı kurmak kolay olmaz Turkmen boylarına dayalı Anadolu bevlıklerınde asken demokrası kurallan vururluktedır XV. yuzyıl sonlarına kadar KaT daıanogun«nna \e Akko\unlulara karşı venlen savaşlar, TUrk bo\ larına daj"alı asken guçlere karşı verılen savaşlardır Yuzyıllar bovu surecek Iran savaşlân bunun devamıdır. Şah tsmail'ın ordusu, TUrk TiFFANY GARTH BUTÜM SAU/LE SÖTÜP ATfNA P İ A AldNLACV O AldNJLAClVi OKJÜİ.ELA SONBA THA4ASA HEM O e (SÛATU' 0U2NUMUKJ CHBİNOE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle