28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• Sshıbi: Cumhuriyet Matbueıhk «• GtzeteciUk TJL.Ş. adına „ NADtR NADt • Gtnel Tayın MUduru UKTAY R»J»TBÖK£ • >orum.u Yuı tjlert MüdUru: BÜLENT UtKMEVDl • asan v» Yayan: CUMHÜR.YEl Matbaacılık ve T.A.Ş. Cağaloğlu, Halkevi Soo No.: 3 9 4 1 TELGRAF • • HEKTTJP adresi: • CTJMHURÎYET ÎSTANBUL Posta Kutusu îstanbul No: 248 Telefonlar. 22 42 90 22 42 96 22 42 »7 22 4İ 9» 22 42 99 DYMAY1 AHLÂK TASASÜM TAAHHÜT ED13» * • BITIULAJI: Ankara Atatürk Bulvan Yener Apt * Yenişehir Tel.: 17 74 77 25 57 01 • 1ZMIR Halit Ziy* ,,, Bulvan No. 66, Kat. 3. Tel.: 13 13 30 12 47 09 # ADANA Atatürk Cad. Ufurlu Pasat. Tel.: 14550 19731 ABOVE T» tLÂN AYLAR: 13 8 8 1 YurtİÇl : 640 27ü 125 45 Yurtdısr. 990 495 247.50 82.50 ÜUce gnıplaruıa ve agırlıfrına t»r« uçak f»rkj okuyucu tarafından aynca ödenir... Ba$lı* (MAKTD) 2 3 ve 7. Sâyf» (Santünl) 4, S, 8. Sayfa (Santimi) Olüm Meviıd, Teşekkür (5 SftnUmi) Ni.şan Nıkâh, Bvlenme, Dogum Yayın Hayatı (KELÎMESİ) Kayıo (KELÎMESİ) 750 Lll» 170 140 300 250 4.3. T AK Vi M 20 HAZÎRAN İITÎS Güneş Ögle îkindl 5.26 13.15 17.16 . Akşam Yatsı tmsak 20.44 22.47 3.09 İstanbul Barosu <B*fUrafı 1. Sayfada) rulmuına karıı göreve çağırmıs tır. Istanbul B»ro Başkanı Mehmtt Ali tkizer tarafından açıkla nan Yönetim Kurulu kararında, DGM'lerinin demokrasimiz için ciddi bir tehlike olduğu ve dtmokratik hiçbir ülkede bu maiıkemelerin benzerinin görülemiye cegi belırtilerek, konu ile ilgill bilimsel bir toplantının düzenleo diğini, aynca Barolar Birljğinin olatanüstü Genel Kurul'a çagırü <ltfı belirtilmektedir. istanbul Barosu yönetim kurulu bildirisinde özetle şöyle denUmektedir: «İstanbul Barosu Yönetim Ku rulu, Devlet GUvenlik Mahkeme lerinin yeniden kurulması yolun daki girişimlerden, demokrasimiz adına endişe duymaktadır. Çunkü demokratik düzenin temel ko şulu mahkemelerin bağımsız ve tarafsız olusudur. Birleşrniş Milletler İnsan Hakları Bildirisi, In san Hakları ve Ana Hürriyetlerini Korumaya Dair Roma sozleşmesi bağımsız ve tarafsız mahke melerde yargılama hakkını en ce mel bir hak olarak belirlemişlerdir. Türkiye bu iki uluslararası sözleşmeye de imza atmış bir ülkedir. Türkiye için bu ilkeler Ana ymsal üke deger ve gücündedir. DGM'leri ise, siyasal iktidann Istemi ile kurulan ve yargıçlan yine siyasal iktidarın seçimi ile atanan mahkemeler olacaktır. Ya nl DGM'leri bağımsız ve tarafsız yargıçlar önünde yargılanma hak kını ortadan kaldıracaktır. Bu du rum elbette demokrasi ile bağdaşmıyacak bir durumdur. Adım adım temel hak ve özgürlükler boğulacaktır. Eğer demokrasi, fârklı görüşleri öne sürebilme öz gürlüğü ise, bu özgürlüğün garan tisi de bağımsız ve tarafsız mahkemelerdir. DGM'lerinin yeniden kurulması ise bazı vatandaşlar ıçın bağımsız ve tarafsız mah kemelerde yargılanma hakkı askıyft alınacak. siyasal iktidann atadığı yargıçlar, iktidara karşı olan insanlan yargılayacaklardır. Böyle bir uygulamarun demokraslyi temelinden yaralıyacağı açıktır. DGM'leri yargı birliğini bozaca ğı gibi, kamuoyunda adalete ve hukuks saygı duygusunun da yıkılmasına yol açacaktır. Çünkil DGMleri jirisimi hukuka uygun bir yargılamayı kaldırma amacına yöneliktif. Yeniden kurulması düjünülen DGMleri aynca bir öneekinden de geniş görev ve yet kileri ile siyasi ve özel nitelikleri ile beraber yargı yeri olacaklardır. tste bu tehlike, demokrasimiz İçin, temel hak ve özgiirlüklerimız için endişe verici bir tehliktdir. Bu nedenle İstanbul Barosu daha önce de DGM'lenn d« savunma yapmama karan almıstı. Şimdi de demokrasimize yönelik bu tehlikeyi önlemek için,, demokrasiye inanmıs herke •i jöreve çağırmaktadır.» Devlet Güvenlik Mahkemelerl içinde tutan yeni bir yasa öneriıini önceki gün Meclis Basitanlığına vermişlerdir. Altmısyedioflu ile Talât Oguz, aynca Meclis Başkanhğına iki yasa önerisi daha vermisler, bun larda tarihi eserlerle trafik isaretlerini okunmaı duruma getirecek biçimde kirleten yazılar vazanlann eezalandırümalaruu istemişlerdir. Italya'dan BirKaç Çizgi (Basyazıdan devam) yok. Temiz kıyafetli, bir Roma Senatnrünü andıran efendlden bir adam tabak çatıl topluyor. Sıkılarak baktığunı görünce yanıma celdl. Otelin direktörü imiş. Sütlü kahveyı onon servisi ile ittim. Milano Havaalanında bütün işlemleıi tamamlavıp da transit salonuna ceçlnce oh deylp bir cigara vaktım. İki nefes çekmemiştim ki, bir polis memuru vanıma selerek cigaramı söndürmemi sövledl. Nasıl olur? Koca salon, yerlerde çöp ve irmarit atılacak kaplar da var. Üstelik burada çümrüksüz mallar arasında hfr marka cigara da satılıyor. ttalyanea bilmediğim için işaıetle nerede IçebileceKİmi sordıım. Tııvaletleri gösterdi. Bu yastan sonra, son sınıi lise nireneisi gibi gösterdiği yöne yönelmek zorunda kaldıın. İşin aslı şuymuş: Halka arık genel yerlerde tütün içUmrreceğine dair yasa mı, kararnamemi ne, bir buyruk çıkrmş ve 2 hazirandan bu yana uyçulanmaya peçilnıi«ı İlalvan kamuoyunda çok tartışılıyormuş bıı. İnsanın kendi evi dışında nerrsi halka açık çenel \er deçildir ki! Lokantalar, eazinolar, tiyatro fuayelrri, treıı. uçak oekleme salonları, ve daha nice kapalı salonlar hep halka arık yerler olduğuna göre. tütün tiryahileri bu uyKUİamaya adamakıllı sinirleniyorlar. • Bu yazıya seçimler öncesi ttalya'dan birkaç Rörfjntü cizmek ve seçimler hakkmda İtalyan mesleklaşlanmın düşüncelerinl belirtmek arp.aciyle başlamıştım. Sanırım lâfı biraz ıızaltım. Hatırladı^ım kadar, Stampa %%zttrsinden (ıio\a:ını Giovannini, Corrifre Della Sera'dan Maria Macchl, II Resto dcl Carlino'dan Carlo Pelloni. eski gazetecllerden Enrico Astarita ve daha baskalariylr konuşmalanm oldu. Her yazar, her gazetccl durtımu kendi özel egilimme söre dejerIendiriyor, bu yüzrten yabancılar için kesin hir vaiffiya varmak olanapı güçleşivorrtu. GnrüştüCüın ttalyanlann. üzerinde hirİpştikleri tpk nokta hu sfçimlfrde ne Komünist ne Hıristiyan De mokrat hiç bir büyük Partinin tek başıııa iktiriar olamayaeaio hususuydu. Mutlaka bir koalisyona sidllecekti. Ama nasıl bir koalisjon? Sağ mı sol mıı, sajrsol karması mı? Ne var ki. ttalya'da hiikümetlnin hasını çekmeye aday olacak partinin tnnlam oyların "'• 33,33'ünü alnıası halinde RÜclü hir iktidar kurmak olaşılıgı rio^maktariıv tki büyük X»ar« jimdi en az bn •i33vö'ü aşmak. hiç de^ilse daha asaçı\a diişmemek çabası içindedirler. Dünya kamuoyu sonucu salı günü öfrenecektir. Halka açık yerlerde cigara içme yasağını getiren şimdiki koalisynn olduğuna fföre. bu seçimlerin, aynı zamanda dünvava İıalya'daki tütün tiryakilerinin onun hakkında da hir fikir vereceğini de diisüne bUiriz. Türkiye Yazarlar (BasUrafı 1. Sayfada) tisırun ise 2122 haziran tarihlerinde yapılacağı öğrenilmiştir. OLAYLARIN ARDINDAKİ TYS'MİH BİIDIRISİ TYS Yönetim Kurulu'nun büdirisinde şöyle denilmistir: «Yasalara aykırı olarak TRT Genel MüdürlüğU makamını ışgal eden Şaban Karatas'ın önce ki gün düzenlediği basın toplantısmda söyledikleri, bu özerk Anayasal kuruluşun hangi ellerde bulunduğu konusunda henüz kuş ku ve iyimserlik taşıyabilecek olanların da gözlerini açacak niteliktedir. Bir bilim adamına değil bir softaya yakışacak üslupla ve kanşık, bulanık, skolastik bir kafanın ürünü olduğu besbelli, bağlantısız ve saldırgan sözlerle TRT işgalcisi Karataş, kendisi gibi düşünmeyen herkesi, daha doğrusu özgürlükçü ve aydınlıkçı düşünceden yana herkesi «Fesat erbabı» olarak nitelemektedir.» Bildiride daha sonra Karataş'ın yetki ve sorumluluğunu aşan beyanda bulunarak değerleri tüm dünyaca saptanmış en seçkin yazarlarımızı «Vatan haini» diye ni telemek pervasızlığını da göstere bildiği kaydedilmiş, • Şaban Karataş ve benzerlerinin sövgüleri ulusumuzun yarattığı gerçek değerlere gölge düşüremez. Bu söv güler sahiplerine aittir ve onların uygarlık ve insanhk tarihinin vardığı aşamalardan nasibini alamamış kafalarmın zavallı ka ranlığuu simgelemektedir.» denü miştir. partileri temsilen birer üyt. Bakanlıklar adına birtr Uye, Devlet Tiyatroları, Opera ve Balesi tem silcileri, Ankara, İstanbul ve lsmir Konservatuvarları temsılcileri. Ziraat ve Sanayi Odaları tem silcileri ile Türk Tarih, Türk Dil Kurumu ve Halkevleri temsUeil* ri katılmaktadır. Ecevıt'm Gezıleri (Baştarafı 1. Sayfada) da, kendi iilkeleriyle ilişkisi olan ülkelerin devlet adamlarıyla. politika adanılarıyla temas kurması, onları tamması. onların düşüncelerini doğrudan doğruya kendilerinden öğrenmesi. özellikle Avrupa'da çokUndır uygulanan bir yöntem haline jeldi. Hele çok partlll ülkelerin birbirleriyle olan illşkilerinde, hlrbirlerine yakın partiler ırasındaki işhirlisi. bazen o ülkelerin kendi partileri arasındaki Işbirliğlnden çok daha kuvvetli o'abtliyor. Almanya'daki Sosyal Demokratlar, Porteklzdekl Sosyalistleri. Hıristiyan Demokratlar, ltalya'daki Hırlstiyan Demokratları, Franfiada'ki KomUnistler, İtalyadaki Komünt«.tleri. blrbirlerinin ülkelerlne tidip. hatta hazen «seçim propacandasına bizzat katılarak desteklİTorlar. Fransıı SosyalİKt Lideri Mitterand ?u anda İtalya'da: <Amın tUlyan kardeslerim.. Solcuları destekievin» dive nntıık atıyor. Kissin«;er'in ikna metodu yerine tehrlit metodıına dayanan demeçlerinin üslubıında olmadıkça. hftyle şeyler artık «Yabancı müdahaledir. », «Kökti dışardalıktır..» diye bir kalemde reddedilmesine olanak yok.. Çünkü özellikle Avrupa'da AET diye, «Avrupa Ekonomik Toplulu£u» diye başlayıp. artık AET Avrupa Tophıluçıı haline gelen hir $ey var... Türklye'nin de bir sün tam üyesi olacatı 1964'teki Ankara Anlasma<ının eerefi bulunan Avrupa Tonluluğunun amacı. bir ctin Itelip y* ferterasyon halinde. ya bir baska sekildp bir Avrıına devleti varatmak.. Ekonomik hakımdan. başta tümrükler, pek çok alanda kanunlarinı. kurallannı hirbirine ııvdurmuş ve M'.vük ftlröde bir ekonomik blrlik haline gelmis olan ve bu Mrtitf «iiya«l açıdnn da amaclayan hu toniulıığpın İçinde, bir iilkenin siyasi partismin ötekl ülkedek! benzeri nartlvle Nhlrliği yapmasindan gocunmak ve hıınu bir «Kökü dışardalık» eriehİTatıyla. teçerll bir propa^anda malzemeni haline tetirme olanağı artık kalmıyor. Bu bakımdan «Sosyal de mokrat», «Demokratik sol», «Sol» »ihl sıfatlan benimsemiş olan CHP cibi bir partinin. Avrupa ülktleri 1 çinde, kendisine benzeyen, ya da krndinine bazı ba kımlardan vRkın sayılabllecek olan partlierle, seçimlerde işbirligine kadar varm.\%» biln. yakın temaü lcurması, r»Rimızın Ketirdi^i hir »orunluluk . Aksinl yapıp içine kapanmak CHP İçin çağdısılık olurdu. F^cevit Almanya ve tnkan dinav Ulkeleri gezilerinde bu olanaği buldu Bu ülkelerdeki uyrulamada deirifik politlkalan ds olsa, proırramlan, amaçlan açı«ından bazı noktalards CHP'rie bemrer görüşler Usıyan partilerin llderlerini tanıdı.. Fikir absverisinde bulundu. Partl olarak aralanndakl işbirllirl artık devam edip (elişecek Aynca bu sosyal demokrat ve sosyalist partilerin liderleri aynı zamanda hükümette olduklan için, CHP Gend Başkanı. bu devletlerin de su sıradaki yetldllleriyle göriismüş oldu. Rejhnleri blzdekine ben zemeyen ülkelere yaptığı eezilerde İse Eeevit'ln gorüştüklerinin asıl niteliği, dojfrudan doğruyaı devlet yöneticlleri olmalanydı: Cauşeiku, Kaddafi. Tlto, Kosigin.. Bu çeşit ziyaretler de. nzellikle Avrupa'da pttikçe eell?iyor. Ömetl" Ecevlt, Yugoslavya'dan aynlırken orada. Almanya'da muha lefetteki Hıristiyaıı Demokrat Parti'nin birinci adnmı ohl'un 7ivar««ti bekleniyordu.. O da geldl Tito'yla görüştü.. Daha sonra ötekl Avrupa ülkelerinin devlet Î V datnlarıyla görüşmeye gitti. Nlçln yapıyordu böyle bir gSrüşmeyi.. Kafa yonıp yorum yapmağa gerek yok. Kendisi açıkça «övlürordu: Ben partimin Başbakan adayıyım .. Seçime (tirerken, dış politika proppamun olacak... Bunun Içine giren unsurlan. en iyi şekilde tanıvıp bilmem için, kişisel temaslar yapmam %trekli.. Sonra seçimi kazanıp Başhakan olursam devletin dış politikasını yönetecejcim. Kimlerle ve nelerle karsılaşacafımı £> *• rüp bileylm. Seçimi kazanamasam da muhalefetteyim. Hükümetin dıs politikası üzerinde ona göre lâf söyleyecejfim... Bunun eibi, Fransa'dan, tnsiltere'den, ttalya'dan da ha pek çok muhalefet politlkacısı. hu amaçla dtinyayı dolaştı, dolasıp duruyor. Kcevit de gezileriyle çağimızın bu ırelişmelerinin gereğini yerine getirmekte ve partisine şimdiye kadarkinden çok daha sağlam l'ir dış politika birikimi sağlamaktadır. Bir parti muhalefette de olsa, dış politika elrştirisi yapmak için kür»üye. sadece gazete biltisiyle çıkarsa başkadır. Sov yetler Birlieinin. Amerika Birleşik Devletlerinin, Yutoslavya'nm, Llbya'nın •»runlarını ve Türkiyeyle illş kileri açısından olanaklannı yerinde gSrtip öjrenmiş olarak, Kosigin'i, Ford'u, Tito'yu, Kaddafi'yi tanımış olarak çıkarsa bış kadır. Hele seçimi kazanıp lktidara eelecekse. bu birikimi önceden saclamıs olma> mn faydalan. sayılamayacak kadar fazladır. Keşke aynı seyi, fizelllkle. Sayın Erbakan ve hele Sa>ın Türkeş de, muhalefetteyken yapmış olsaydılar... Birinci derecedeld devlet adamlanyla KÖriişemeseler hile, hiç olmazs» bir kısım ulkeleri biraz da ha yıkından tanımış olurlar, belki Almanya'nın MHP örrütü kurmaya en »» müsait devlet oldugunu, Ubya'nın çalıştıracagi Türk Işçisi sayuının «00 bin ı*eğil 50 hin bile olmasına ülkenin demograrik dunrmunun tnüsait bulunmadıjpnı, Amerikan ambargosunun kalkmasına sadece Kissinfer'ln (rücünün yetmeyip, orada bir de Kongre ve Konpede de Demokrat Psr ti diye bir parti bulundujtunu, Sovyetler Blrlijinin, bir yandan kendlsine fabrika kurdıtrtulup, bir yandan da televizyonda küfredilmesinden fazla hoşlanmadifim daha önceden öjrenmiş olurlardı... Ama zararın neresinden dönülse kârdır. Özellikle Rrbakan'la, Türkeş'e randevuları da alınarak hir dünya turu yaptınlsa fevkalâde faydalı olacaktır. Hele Türkeş'in bileti Azerbaycan ve Türkistan'a uğrayacak şekilde düzenlenmelidlr ki, oralardaki sov. daşlanmız Için Türkiye'de yapılan gösterilerde, hiç olmazsa çöstericilerin kıyafet lerl yanlış diktlrilmetıin.. Öyle kafaya kavuk (eçirip, kaftan plydikleri, çeneye kadar bıyık mrakıp surat astıklan falan yok da.. BiKim gibi glyiniyorlar.. Ssçlan hayli kısa kesik bıyık adeti fazla yaygın defeil... Vc bıyığı olanlann da biyığı sarkık deeil SempaÜk •damlar vani aslında... GERÇEK (Bıştarafı 1. Sayfada) görevden alınma Işlemleri için de olmak üzere yargiçların tüm özlük Islerini Yüksek Hakimler Kuruluna bırakmıştır. DGMIerln kuruluş ve isleyiş biçimi İle yarmçlarının seçilme sinde siyasal iktidann söz sahi bi olması bakımından 1981 Anayasasının «Yarfi orgamnın i>a ğımsızlıgı Ilkesi»ne avtan oldu ğu açıktır. Bu aykmlık DGM'leri kurtna düsüncesini ortaya a Unlarca da kabul edildi|i için dir ki, 12 mart döneminde 1S61 Anayanasının değiştirilmesi yoltına jldilmistir. Böylece. 12 marf ın, kaynağını Anayasadan alma yan antidemokratik yftnetiminde yapılan bir Anayasa dejlşiklisi İle DOMlerln kuruluşuna sözde bir yasal dayanak bulunmuş tur. Ancak. genrl hir anayasal llkeye nzdt aykırılık bu kuruluşlann vasallıjhnı sürekli olarak Urtışma konusu yapmıştır. Anayasa Mahkrmesinln IX".M" lerin kuruluş vasasını iptal etmesinden sonra ise. bu mahkemelerbı varlıklannı sürdürebilmelerl için 11 Ekim I T tarihi 9G ne kadar yeni bir yasanın yürürlâğe konması sorunu ortaya çıkmıstır. Ancak. MC'yl olusturan partilerin aralarınria, TCK'nun 163. maddesinde yazılı layikliff aykırı eylemlerin DGM1erin jörev alanına firip eirmemesi konusunda çıkan anlasmaı hk bucüne drk bir hükümet ta «lansının hazırlanmasına olanak vermeınijtir. Zaman ise. Kİderek kınalmaktadır. Parlamento nun çalışma.Mna ara vernıesine kadar kuruluş va«ası çıkarılma dıjı takdirde DC.MIer 11 Ekim 19*fi tarihinrie kendilirindfn ortacian kalkacak. siyasal surlarla ilflli davalar bsjımsız mahkemelere rönd*r1lecekt(r. Bunun teliçı içinde MC iktidan bir mahkemenln kunılusnnu dii»nleyen yasanın Parlamento tirelerinln önerilpri ile Parlamentodan çıkması eihi. örııejine rastlanmayan bir yola başvurmaktadır. MC1I parlamento üvelerinin önerilerine KÖre, DCM'lerin «;öre» alanına «aicı eörüsler dışında bütün özffür döşünceler «ıiç olnşturdıiKiı stvı ile girehllecektir Yeni kıtrulııs va«ta«ıı hu ftnerilere çöre yürürlüfe kondujhı takdirde: düsünce. ftrfriHlenme ve basın özjrftrlüklerl TCK'nım 141 ve 142 maddelerlnin. MCnin «eçtiçi varırıçlann kendi an(»«iK'anra ırvfun yorunılariTİa hfiTrik nlr.irte «sinırlanaraktır. Böylece Sıkıyönetimnir bir sıkıyönrtlnıin siirrkli nlarak kuriılm»sı vr rejimln narlamenter b(r fssizme dnnfi5türülme«tlnde DGM lerin pthi«ti hüviik olacaktır. tfitanbnl Barosnnun dlin yayınla dftı hlldirl, vetkm Knktıkoul»nn (tîHvle. varrırlarının C*ph«» hiikümptlnce seclleceti venl DCM'lerin drınnkrstlk rejlm için olııstuinı hüviik tehlikeyi acıklıkla belirtmektedir. Türklye Barolar Birli$i'nin feCen Oosk ayında vaptırı Genel Kurul loplantısında DGMIere llisldn aldıtı kararla hirlikte tfttanbul Baromnıın son bildirisi. kamuorunıı bn konnda uvarıei nltellktedir. fyarmanjn olumlu ünmıç vermesr ise. demokratik tiicl»»rin A.ıayasanın tanıdı£ı hakları »•»al sınırlar lclnde kullanarak DGMIerin renirten knruluşunu enıtellemek yolıında hirllk ve daTamstTu içinde direnmrVrine baihdır. •• •*•* TSİ1» VE D&K öte yandan, TSİP Genel Sekr«t«rt Ytlçın Yusufoğlu, DGM ile ilfilı olarak Zonguldak'ta yaptığı konuşmasında bu mahkemelerin öründen saptınldığını belirtmiş, bir kısım ilerici çevrelerinde bu oyuna gelmemeleri gerektifinl «vunarak tüm ilerici güçleri DGM yasasına karşı ortak bir mücadeleye çagırmıştır. Konu$masında 141142l$3'cU madde tartısmalarının, DGM ko nusunu saptırmak ve antidemok ratik niteliğini gözden gızlemek amaemı taşıdıgını öne süren Yu sufoglu, 141142146149 maddelers olduğu kadar, 163. madde ve tüm antidemokratik yasalara karşı olduklanra açıklamış, demokraai d«n. fikir ve örgütlenme inanç ve özgfarlüğünden yana oldukları nı belirtmistir. {BasUrafı 1. Sayfada) Bunun nedeni belki de su olabilir. «Milli irade'nin özelliklerinden bıri de ondaki dinamizmdir.» «Parti çıkan. ise, bütün çıkarlar gibi saptamalı ve tutucudur. O halde çare nedir? Abartmalı bir öneri şudur: Mılletvekilleri seçimlerinden sonra partilerınden istifa etmelidirler. Çünkii artık «milletin vekıli.dırler. Kuşkusuz bu öneri gerçekçl defildir. Yapılacak is «partinin çıkan.m en etkili bir düzeye ındirmek çarelerini aramaktır.» •Yasama gücünün kendini göı den geçirmesi gerekli hale gelmiştir» diyen Erem, konuşmasının baslannda hukuk ve yasama iliskisi üzerind» durmuş ve bu konudaki göruslerini jöyle sürdürmüştür: «Hauriou'nun ?u «özü dü?ündürücüdür: «Bugün yıkılması gereken bir tek Bastil kalmıştır. O da yetkilerinin sınırsız oldufunu sanan parlamentodur.» Yeni anayasalar ve anayasamız bu sözü haksız çıkarmak çabasında başanlı olmuslardır. Hukuk devleti, daha gelişmış hali ile, «hukukun Ustünlügiine inanmıs devlet. kavramı soyutluktan annmış, nedeni. faydası, etkilerl somut degerler haline gelebilmıştir. Madem ki Anayasamız da devlet «Hukuk devleti» olarak tanım lanmıştır. O halde basta «Yasama» olmak üzere bütün organla rın hukuka uyumlu kalmalan gerekmektedir. Parlamentonun her seyı yapamıyacağını Anayasamız «Hukuk devleti» kavramı ile açık lamak istcmistir. Kuşkusuz yasa manın yetki alanı çok genıştır, takat sınırsız degildir. Kanun yapma tekeli parlamentoya bir ayncalık saglamış olamaz. Çünkü kanun, «Hukuk» degildir. Bir açıdan, «Hukuk kural ları» na uymakta bir «Ferd» ile • Parlamento» arasında fark yok tur.» Pek geniş anlamda alınır ve «En Ust kavram» olarak kabul edilirse «Hukuk devleti» ve «Hu kukun üstünlüğü»nün &ş anlama gelecegini anlatan Prof. Faruk Erem, merhum Prof. Bülent Nu ri Esen'in Anayasa Hukuku adlı eserinden de ahntılar yapmış, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasın da (Hukuk Devleti) terimiyle an latılmak istenen şey .(Hukukun tistünlüp derleti) dir şeklinde 'kenuşrmtfstur. = ' Barolar Birliği • Bir dernek lokali dinamitlendi (İstanbul Haber Senrisl) Çeliktepe Taskent Sokakta bulunan Çeliktepe Halk Dayanışma Derneğinin lokali kimlikleri bilinmeyen kişiler tarafından dinamitienmiştir. DUn sabaha karşı 02.30 civarında meydana gelen patlama dernek lokalinde büyük hasara yol açmış, aynı sokakta bulunan birçok evin camlanm da kırmıstır. Bu arada lokalin önünde park eden iki oto da hasar görmüştur. Patlama sırasında dernek lokalinde kimse bulun madığı için can kaybı ve yaralanma olmamıştır. Verilen bilgiye göre lokalin tuğla duvarları ve kapı aralığına sıkıştınlan iki dinamit lokumunun patlaması hasara yol açmıstrr. Kütahyada <Ba>ıt»rafı 1. Sayfad») ruşturtnasuıı sürdürdüğünü vs aynca Valiiiğin de bu konud» ögTetmen CelSl Karaca hakkmda soruşturma açtıgını açıklanuştır. Sınavdan 40 dakika önce saat 09.40'da Kütahya II. Noteri Kadri Alan\?'ı tarafından sorulan saptayar 'utanakta, sınavda çıkah altı sorudan üçünün aynı oldugu görülmektedir. Celâl Karaca'nın önceden ülkücü öğrencilere dafıttığı sorulard» üçüncü aoruya sınavdaki üç nolu soru. ikinci soruya dört nolu soru ve besinci soruya da aitı numaralı soru çıkmış. bir numaralı sonı da sınavdaki beş numaralı sonıyla benzerlikler t«sımıştır. ÜlküBir Dem»ğ'ne kayıtlı olan Celâl Karsca'nın daha önce de aynı dernegin Simav ve Kütahya örgüt'.erinin baskanhklarında buhındııSu bildirilmiştir. DANIŞMA KUKUIU TRT Danışma Kurulunun bu yılki toplantısının 2122 haziran günlerinde Ankara Radyosunda yapıîacağı ögrenilmiştir. 359 sayı lı TRT Yasası geregince toplumun çeşitli keıimlerini temsilen katılan üyelerden olusan TRT Danışma Kurulu yılda bir kez toplanmakta ve haber ve yayuı hizmetleri konusunda önerilerde bulunmaktadır. Öte yandan. TRTde çalışanla rın üye oldukları örgütlerce yayınlanan bildiride Danışma Kuru lu toplantısına karşı çıkümış, «Yoğunlaşan tepkiler üzerine Ka rataş TRT Genel Danışma Kuru lunu çağırma gereğini duydu. Da nışma Kurulu toplantısından, geçmişi ve geleceği ile destek ummaktadır» denilmistir. DİSK'e bağlı Yeni HABEBtŞ. TÜM DER, TÜTED ve TMMOB Genel Paşkanlarının ortak açıklamaaın da ise Karatas'ın hukuki Genel Müdür olmaması nedeniyle bu kurulu toplayamayacagı belirtilmiştir. TRT Danışma Kuruluna parlamentoda grubu bulunan siyasî MHP YANUSI TİP (Baştarafı 1. Sayfada) Açıklamasında araiarında TİP' lilerin d» buhmdugu MadeR îş SenaikaiTüyesî wneflrt "UB&rinde Bastalarm bu oiaylarla baş ka bir biçimde ortaya çıktıfını belirten Boran şöyle demiştir: «Renault fabrikasına önceki gün de jandarmalar gelmiştir. Jan darmalar kitaplıktan 400 kitabı ve altısı temsilci olmak üzere 12 işçiyi alıp götürmüşlerdir. îşçiler sonradan serbest bırakılmışsa da savcılık altı işçi temsilcisi hakkında ceza kanununun 142. maddesi gereğince tahkikat açmıştır. Aynı günün akşamı fabrika baştemsilcisi ve TÎP İl Yönetim Kurulu üyesi olan Osman Özdemir'in evine dinamit atıimış, can kaybı olmamışsa da evde tahribat husule gelmiştir.» Behice Boran açıklamasını şöyle sürdürmüştür: «Burta'daki gelişmeler Seydişehir'deki gibi kanlı olaylara, ölümlere yol açarsa bunun tek sorumlusu MC iktidarı ve kullandığı faşist maşalar olacaktır. MC iktidanmn ve burjuvazinin baş korkusu işçi sınıfı ve işçi sımfmın öncü, üerici. sosyalist kesimidir. Bu gibi tertip ve saîdırılarİR işçi sınıfımızm politik ve sendika! hareketini durdurabileceklerini sanmalan en büyuk yanılgılarıdır.» Yaykıır'H baglı Örgtin Yüksek Okulu öğrencileri, MHP yanlısı öğretmenlerin devrimci öğrencileri sürekli tehdit ettiklerini söylemişlerdir. «Lineer Cebir» öğretmeni Celâl Karaca'nın bir süre önce öğrmoilerle tartışırken, «Burasuıı ilim irftn yuvası sanmaym. Burası Ulkücü. milliyetçi gençler vetiştiren yuvadır» dedijH rtğrenciler tarafından ilert sürülmüştür. Eskiseb^delti yüksek okull#r dım i HUKUKA IAĞLI DEYLET CGP DE YENi BiR ÖNERİ HAZIRUDI Bu arada Ankara Büromuzun haberine göre CGP Grup Baskanveklllerinden Talât Oguz ile Mehmet Altmışjedioğlu. TCK'nun 161 ve 163. maddesini de «Kanuns baglı devlet» ile «Ka nun devleti» kavramlarında tutu cu olmak istiyen anlamın ağır bastığını belirten Erem, söyle de vam etmiştir: «Toplumda düzen isteğine uygun bir anlayışı ifade eden» kanun devleti kavramı daima itibar görmüstür. «Kanun devleti» ne diktatörlüklerde de kolayca rastl»nır. Fakat «Hukukun üstün lügü» kavramındaki itici güçten ve yaratıcılıktan kanun devletle ri yoksun kalmışlardır. «Hukuka bağlı devlet» teriml kanunlara bağlı deviet anlammda alınırsa ona «Hukuk devleti» demek güçtür. Gerçek hukuk dev leti yasama, yürütme. yargılama sıyla birlikte «Hukukun üstünlüğü» nü kabul eden devlettir. Böylece kanun devletinin küçümsendiji sanılmamalıdır. İnsanlığın «Kanuna ijağlı topiumlar» kurabümesi kolay olmamıştır. Fakat İçinde bulunduğumuz çağ kanunilik prensi'ouv.n yeterli olamıyacağînı gösterdi. Hukukun, yaşamm üıtünde olduğunu kabul etmek lazundır. Düzeyde kalan bir anlayısa göre kanunlar sonuçta, toplumdaki bir çoğunluğun iradesi sayılır. Hukuk bundan farklıdır. Yasama ile hukukun yoîlarmın ayrıldığı dönemler olmuştur. Kanunilik kavramı ile hukukun üstünlüfcü arasındaki fark bundan gelir. Montesqieu «İyi insan, me:nleketinin kanunlannı seven kım sedır» demişti. Bu deyim «Kanunilik» kuralının itibarını sçıklar. Çünkü o çağlarda toplumu yönetecek en doğru kuralların kanunda yer alacağı düşünülüyordu. Kanun «însan tabiatmın gelişmiş şekli» olarak kabul ediliyordu, bu bir ideal dir. tdeal kanun ile kanunilik kavramı arasında bir çatışma düşünulemez. Fakat icanun larda sadece yasama tasarrufu niteliği ile yetinilirse iki kavram arasında aynlık başlar. Kanunilik somut bir örnekte kapsadığı hükümler nazara ahnmaksızın, sadece «Kanunilik kavramımn soyut değeri» olarak ortaya konur. Fakat bu surerle yasama bir araç haline gelır, yasama, kendi yaptıgı kanunun tutsaklıtına düşer. Kanunıiik ekonomik, sosyal ve düşünsel gelismenin engellerınden biri ol'irsa yasama değerinden ve görevinden çok şey kaybedecektir. Sosyal ve ekonomik gelişmcnm yogunlaştığı dönemlerde husukun Ustünlüğüne direnç zararlı bir davranıştır. Doga kurallarına göre bir kanun haklı göriikebilir. Fakat aynı kanunun hukukun üstünlüğü karşısmda pek ilkel görülmesi, insanhk haklanna aykırı düşmesi imkânsız değildir.» Faruk Erem, konuşmasında daha sonra «Kanun önünde eş'tlik bugün klâsik anlamı aîismdan dahi dar bir uygulama :çinde degildir. DemokTgsi ilkesiT" bağlı devletlerde «tkinci sınıf vatandaş yaratmak yasajı» rün geçtikçe gel1?en bir Anayasa kuralı hahne gelmiftir» demıştir. digerlerinin MHP yanftsı oldaklannı savlavan öğrenciler. Kimya öğretmeni îsmet özdil'in ise, Kütahya ÜlküBir başkanı :'.Junu bildirmişlerdir. ÖSrenciler, Celâl Karaca'nın Ulkücülere verdiği sorulardan çıkan üç sorunun 50 puan olduğunu. böylece bu sorulan yapan ülkücülerin bu dersten geçmeyi «ağladıklannı belirtmişlerdir. 1 f NADİR NADİ KİvlTlAR A(IK Şimdiye degin «Lineer Cebir». «Statik», «Genel Kimya» ve «Analiî» sınavlarında Bfrencilenn adlannı. numaralarını yazdıklan cevap ıcsâıtlaıinın üst kısmmdaki ksre dilimitıin »çık bırakıldıfcı yine öğrenciler tarafından öne jürülmüştür. Ortaokul sınavlarında bile bu kısımların kapanldığını beürten Yaykur öğrencileri şunları söylemıştir: «Oktılumuzda faşist baskılar gtın ve gün sürmektedir. Bir ay önceye dek okulumuzda Ata:ürk resmi yoktu. Biz devrimci öğrenciler aramızda para toplayarak Atatürk resimleri aldık ve duvarlara astık. MHP yanlısı olan ögretmenler yakaianna bozkurt rozetl takıp derslere giriyorlar. Hatta gömleklerinin kollanna bozkurt manşeti takanlar bile var. Ders yerine ırkçılık propagandası yapıyorlar.» Savcı'an (Baştarafı 1. Sayfada) Alpaslan Türkeş, Türkiye Hükümetinin Başbakan Yardımcısıdır. MHP, Almanya'da 9 nisan 19T3 tarihinde Dernekler Yasasınm 19'uncu maddesine göre kuruldugunu Kemp şehrinde beyan etmiştir. Berlin, Hannover, Köln, Mannheim, München ve Stuttgart olmak üzere altı yerde kuruluşu ve takriben 50 adet şııbesi, 2000 ile 3000 arasında üyesi vardır, sempatizanlarmm sayısı ise belli değildir. MHP sag yönlü amaçlan clan nasyonalist bir partidir. Partinin Türkiye'deki ger.^lik örgütleri yarı askeri eğit.mden geçmektedir. Bozkurt adı verilen egitilmis komandolar. sağ ve sol gmplaşmalar arasında sür^kli tasfiye hareketini hızlandırmakta kulîaııılmaktadır. MHP"nin Almanya'daki politik ııjSraşıları çoğunlııkla Tüık i=çileri arasında yürütülmektedir. Aşı rı sol uçlar ile çatışmalanna ait bazı durumlar söz konusu olmuştur. MHP'nin cezayı gerektiren somur eylemleri hakkmda hükiimetimizde yeterli bilgi mevcut değil dir. Konut alanları ile işyerlerinde düzeni ve güvenlıği bozucu somut ya da artan bir tehüke meydana getirdigme ait şimdilik yeterli bilgiye sahip değiliz. Genellikle, bu gibi bütün yabancı kuruluşlann tehlikeli olmaya başlayıp b&ş'amadıklarım özellikle izliyeceğiraizi belirtmek isterim. Bu kuruluşlar arasında MHP'yi de saymak gerekir. SPD Milletvekili Wüster Bu grupların Türk Konsolosluğu görevülerinee örneğin çalışma ataşeleri ve din adamları tarafından himaye edilip edilmedıgi hususun da hükümetin bilgisi var mı? Devlet Bakanı Baum Bu gibi özel durumlar varsa. üzerinde durmaya, gereken incelemeyi yap maya hazır olduğumuzu belirtmek isterim.» îtalya tarihinin ı Baştarafı 1. Sa>fada) lar halinde tren ve uçaklarla ttalya'ya gelmesi dikkati çekmiştir. Bazı partilerin ve bu arada Komünist Partisi'nın yurt dışmdaki ışçiien getirtmek için kampanya açtıgı ve yol giderlerini karşıladığı eklenmektedir. NE BEKIEKIYOR! 45 gün süren seçun kampanyası cuma akşamı Komünist Partisi Sekreteri Signer Enrico Berlinguer'ın açık hava mitinKmdeki konusması ile kapanmıştır. Cuma aksamına kadar süren yoğun kampanya sonunda seçimlere katılmakta olan sekiz partl seç.m sonrası izleyebilecekleri tu tumlanna bir açıklık getirmemışierdır. Bu nedenle gözlemciler. özellikle sol partilerin yüzde 51 çoğunluk elde edememesi halinde. İtalra'nın önümüzdeki hafta yeni bir hükumet bunalımına sürüklenmesini beklemektedirler. Hırîstiyan Demokratlar, Komünistler ile koalisyon olasılığmı yeniden reddetmişlerdir. tktidar partisi bu arada Sosyalist Partisi ile işbirliginde bulunabileceğini söylemektedir. Vatikan'ın da desteği ile otuz yıldır İtalya'yı yöneten Hıristiyan Demokratlann son Başbakanı Aldo Moro, Sosyalistlere açık işbirliŞi önerisinde bulunmuştur. Berlinjnjer son konuşmasında ise Italya'nın KATO'da kalmaya devam edeceğini yinelemiş, yüzde 60'ı milüleştirilmiş olan ftalyan endüstrisinin daha fazla devletleştirilmesinin söz konusu olmadığını da eklemiştir. Erbakanın (BasUrafı 1. Sayfada) Konferansı sırasında yaptıgı Tiirkç* ve Arapça konujmalar 60'sar dakikalık teyp bantları ha lin« getirümij ve hediyesi 30 liradan ödemeli olarak Anadoluda isteyenlere gönderilmeye başlanrtuStjr. «MSP Teşkilatını yakmdftn alakadar eden ve hızmete ıstk tutacak» nitelikte olduğu bil dirilen bantlarda Erbakanın yanı sıra Hasan Aksay. Oğuzhan Asiltürk, Fehmı Cumalıoğlu. ve İsmail Müftüoğlu gibi parti ileri jçelenlerinin de çeşitlı konu$maları yer almaktadır. Erbakanın Topkapı Sarayında yaptığı konuşma aynca tngilizce ve Arapça tam metin halinde 90 dakika tuttuğundan bu bandın fiyatı 60 lira olarak saptanmıştır. MSP Patih tlçe Teşkilatı bu konuşmalarla birlikte mehter marşlannı da band halinde satı Eıbrıs'ta (BasUrafı 1. Sayfada) S€ seçim sandığında da 12.998 seçmen kayıtlı bulunmaktadır. Lefkoşe'den 19 Gazi Magosa'dan 15 ve Gıme'den de 6 milletvekili seçilecektir. Milletvekili seçimlerine CTP'den 40. HP'den 38, TKP'den 40 ve UBP'den 40 ve bağımsızlardan da 17 olmak üzere 175 milletvekili adayı kaülmaktadır. Genel oyla seçilecek olan devlet baskanmın parti başkanları arasından seçilmesi halinde bu görevinden istifası gerekecektir. Anayasaya göre, devlet başkanUğı ile parti başkanlığı aynı kişide birleşemez. Seçimler dolayısıyla KTFD bölgesinde enıniyet örgiitü olağanüstü tedbirler almış tzinler de kaldırıimıştır. Devlet Başkanı, seçim sonuçlannın almmasından kısa süre sonra milletvekilleri arasında Baş bakanı ve Başbakamn önerisi üzerine milletvekilleri veya milletvekili olmayan kişiler arasından 10 kişilik Bakanlar Kurulu'nu atayacakfır. Güney Afrika daki 'Bastarafı 1. Sayfada) istediğıni biıdirmektec.ır. GÜVEliK KOHSEYİ öte yandan. Gur.ey \ı:ıka 'ta «ririşilen kat'.i.inı jzerine Bi'î iVuvenliK Konseyı uün .sabarıa «nrşı 04't« toplanarnk durumıı eörüş meye başlamıştır. Seıciz ülke ırkçı beytu hükümetin Sowete ve diğer bölçelerde yerü halka k»rşı giriştiğı katiiamı şiddetıe «nayan bir karar tasansını KonSfcje sunmuşlardır. (Baştarafı 1. Sayfada) masını göstermışlerdir. Filistin radyosu ise, Suriye birliklerinin d;jn Beyrut'un batısındaki göçmen kamplarına karşı top ateşi açtıgını bildirmiştir. LÜBNAN'DA Cumhurbaşkanlığma seçilen EU as Serkis'in istemesi halinde Lüb nan'a bir Fransız Barış Gücü gön derilmesine karşı çıkmayacağını açıklarrr.ştır. YUVARLAK MASA TOPUNTISI Fransa'ya yaptığı resmi zijTireti tamamlayan Suriye Devlet Baş kanı Hafız Esad, sonına çözum aramak için Paris'te, taraflarm temsilcilerinin katılacağı bir yuvarlak masa toplantısı düzenleneceğini açıklamıştır. Esad, bu önerinin Fransa Devlet Başkanı d'Estaing'den geldiğini ve toplantıya Lübnan CumhurbaşkanUğına seçilen ancak görevi Franjiye'den devralmamış olan Elias Serkis'in başkanlık edecegini söy lemiştir. Suriye Devlet Başkanı, bu toplantıda, «Filistinülerin yeri olmadığmı» ve «Yuvarlak masa toplantısının sadece Lühnanlıları ilgilendiren bir koru olduğunu, Lübnan'daki yetkili ma kamlann istekleri halinde Suriye birliiclerinin Lübnan'dan çekikileceklerini bildirmiştir. Esat, Suriye birliklerinin müdahalesini Lübnan yetkililerinin istediklerini de öne sürerek, «Geri çakilmelerini de yine aynı yetkililer isteyebilirler» demiştir. CENAZELER WASHiN6T0N'A &İÜİ Çarşamba günü öldürülen ABD' nin Beyrut Büyükelçisi Françios Meloy ile Büyükelçilik tktisadi îşler Damşmanı Robert Waring'in cenazelerini taşıyan uçak, dün Atina'dan VVashington'a gitmiştir. Kara yoluyla öneeki gün Şama gönderilen cenazeler, bura dan uçakla Atina'va getirilmişti. TEPKJLER ç* sunmustur. PROPAGANDA YENİIİGİ MSP'nin Arapça bantlarla pro pagandaya başlamasmın siyasal hayatımızda bir yenilik olduğu ve tlk defa bir lirierin Ttirkçeden başka bir dilde yaptıfcı konusmaların siyasi propaganda âracı olarak kullanıldıgını belirten politik çevreler. Erbakanın bu çıkışının parti içinde »arsılma y« baslayan gücüne yeniden ka vuşmaya yönelik oldugunu belirt tnisler, çojfu yerde Arapça bilme yen partililerin bu konusmalan kutîal nitelikte sanabileceklerinl t*hmin ettnektedirler. OY KULIANMA İŞLEMİ îlk kez 23 mayıs 1976'daki yerel seçimlerde uygulanan «Seçim ve Haîk Oylaması Yasası»na göre. bir seçmen «evet» mü'nürünü basmakla herhangi bir siyasal partinin aday listesinin tümün.» oy verebilecegi gibi. mühürü bas madan tüm siyasal partilerin listesindeki adaylar ve bağımsız adaviar arasından dilediklerinin adlan karsısındaki dörtgene işaret koymak suretiyle karma liste de yapabilecektir. Seçmen ve mıiletvekili sayısına göre. bir Uye 2Siıo30i)y oyla Meclis'e girebilerektir. Türkiye'deki seçim sistemi. nisbi temsili ;çerirken. Kıbrıs Türk Federe Devleti'ndeki seçim yöntfmi karma bir sistem oUnaktadır. ÛIÇEN'İN DEMECt Batı Almanya Parlamentosu tu tanaklannd.a geçen görüşmeleri açıkladıktan sonra Ali Nejat Ölçen, Cumhuriyet muhabirine şun lan söylemiştir: «Yasalarımıza göre. siyasal partilerin yurt dışmda şube ya da örgüt kurmaları olanak dışıdır. Almanya'nın a!tı büyük kentınde partisüıin şubesini açan MHP Genel Baskanmın yasaları çignediği için dokunulmazlığı kaldırılmah ve hakkmda aynca dava açılmalıdır. Cumhuriyet Savcılannı bu noktada söreve çafınyoruz. Yalnız, ülkü ocakları değil. ülkü ocakları ile birlikta MHP'nin kapatılması yasalann ve hukukun gereği olmuştur.» Güney Afrika'daki olaylar tüm siyah Afrika ülkelerinde sert tepkilere yol açmıştır. Kenya, Tanzanya, Mozambik, Zâmbia ve Angola »ibi siyah Afrika ülkel^rinin basını olayları birinci sayfada manşetlerde vermişler ve Güney Afrika'da beyaz yönetimin uyguladıgı çağdışı ırkçı politikayı sert biçimde kınamışlardır. Bu arada Hollanda Başbakanı Joop Den Uyl. dün düzenledigt basın konferansında, Hollanda hükümetinin Güney Afrika'daki olaylardan «şoke olduğunu» belirtmiştir. Joop Den Uyl, Hollanda'mn Güney Afrika'daki ırkçı politikaya her zamandan daha karşı oldugunu ifade etmiştir. (Dış Haberter Servisi) ASKERİ TATKİKAT SİLÂHLİ ÇATISMAUR öte yandan ANKA • DPA'nın bildııdiğine göre, İtalya'da seçim kampanyasmın sona ermesinden sonra polisle solcu militanlar ara sında silâhlı çatışma patlak ver miştir. Roma'nın Paroli mahallesinde meydana gelen çatışma sırasında yaralanan olmamıştır. Polis, «Proleterya demokrasisi» adlı bir solcu grup militanlarının polis arabalanna saldırması ve seçim afışlerini yırtması Uzeri ne çatışmanın çıktığını ileri sürmüştür. Solcular ise, seçim afişi asmakta olan üyelerine faşistlerin saldırdıgını. polisin de ateş açtıjfını iddia etmiştir. Polisin bölgede yaptığı arama sırasında riemir cubuklarla ynkalanan iki ırenrin gözaltına alındigı büdirUmektedir, ABD OIUMIU KARŞILADI ABD Dışişleri Bakanlığı, Lübnan konusunda yuvarlak masa toplantısı yapılması görüşünü olumlu karşıladığını açıklamıştır. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, ABD'nin Lübnan'da barışm sağlanmasıyla sonuçlanacak her türlü girişimi desteklediğini belirtmiştir. Dr. A Z i Z Ç Ö L ORTOPEDt VE TRAVT»lATOLOJt HTÜTEHASSIS1 (Kınk kemik ve mafsaı hastalıklan) Osmanbey Halaskârsazi Cad. 279/1 Sedef Apt. Telefon; i: 47 93 (Cumhurivet: 6184) FRANS1ZCA Kadıkov rakasuMM oturao öjr«ncıl<;r# Strsusbouru Onlrarsitesi merunu ötyac öffretmer. '«rafından Fraaııaca der? verilir Bu arada Kıbrıs'tan gelen haberlerde, Rum kesimindeki Agratur İngiliz üssünün bulunduğu Pıskopı bölgesinde genış çaplı askeri tatbikatın yapıldıgı bildirilmektedir. Haberi veren Rum kaynakları, tatbikata bir sür« önce .İngiliz üssüne gelen Amerikan deniz piyadelerimn katıldığım öne sürmuşlerdir. Aynı kay. naklar Agratur'da son 48 saatts yojun bir faaliyetin göze çarptığmı belirtmişler ve üste ABD nakliye uçaklarının yanı sıra Fas, tran ve Avustralya'ya ait uçaklann da bulunduğunu ileri sürmüşlerdir. Elefteros Sinaos gazetesl tngiliz üs bölgesine alarm verildiğinl, 8 tabur ABD ve İngilıa paraşütçüsünün her an LUbnan' a müdahale için hazır bulunduS'Jnu büdirmişfir. DEMiREl'iN SOZLERi Başbakan Demircl dün bir gazetecinin Lübııan'daki Amerikalıiarın Türkiye'ye getirilmesi konusunda hükümetin bir karan olup olnıadığı sorusuna «Böyle bir şey sn? konusu deftildir. Böyle bir talep de .yok. böyle bir karar rii vok. demiştir. (Dıs Habevlrr ....visi) Tel: 58 68 96 FRANStZ BARIŞ G'ÜCU Öte yandan lran'ı resmen ziyaret etmekte olan Mısır Cumhurbaskanı Enver Sed; , Lübnan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle