Katalog

Sahibi: Cumhuriyet Matbaaeılık ve Gaaetecıl'.k T.A.ş. adına NAI11R NAFlit Genel Yaym MitrtiırU OKT<\Y Kl îVlBOKt. Sorumlu Yazı t*len Müdüril: HÜMSNT UİKMKNKR Basan ve Vayan i:imiHtKİVK1 MHtb:ı;uılık ve Ciaze.tecilik F.A.Ş. Cagaloglu, Halkevı Sok. No.: 39 41 TELGRAF ve MEKTUP adresl: CLMHL'RtYET tSTANBllL Posta Kutusu Istanbul No: Wi TelKonlar: 32 42 80 » 42 »« CUMHURİYET AWT.,AK TAAHHtiT TASASIKA EDFR 22 42 »7 2* a m n a m 40 Blikoi.Alt: Ankara Atatürk Bulvarı Yener Apt. Yenışehir Tel.; 17 74 77 25 57 01 • İZMİR Halît Zlya Bulvarı No. 85, Kat. 3. Tel.: 13 12 30 12 47 09 • ADANA Atatürk Cad. Ugurlu Pasaj. Tel.: 14550 19731 ABONE ve tLAN AYLAR: 12 « 3 1 Yurtiçl : f 4 l 270 135 45 >< Yurtdışı: 99(1 495 247.50 82.50 Ülke gruplarına ve Bgırlı»ma gf.re uçak farkı okuyııeu taraiından aynca ödenir... Easlık (MAKTU) 2 3 ve 7. iayfa (StmöniO 4, 8. 8 . Savfa (Santimi) Glürn, Mevlid, TeşekkUr (5 Santimi) Nişan, Nık»h, Evlenme, Dogum Yayın Havatı (KKI>ÎWE8l) Kayıp (KELtMESt) 730 Llr» 170 » 140 » 300 » 2S0 » 4. » 3. » TA KV i,\l 23 RIATfR 1976 0g!8 lkindl Güneş 5.35 13.10 18.08 Akşam Yatsı îmaak 20.27 22.21 3.29 ÇAĞLAYANGÎL (Baştaratı 1. sayfada) lantılannı, Amerikan ve Fransız yetkililerınin yakından izlemeleri gözden kaçmamıstır. Gezisini bu ak$ama kadar uzatan Kissinp;er de, toplantıyla ilgili sık • sık bügi almıştır. Dışişleri Bakanlan arasındaki göruşmeler iki böliim halindo yapılmıştır. TUrklye saatiyle 11.30' da başlayan ÇııglayangU Bitsios görüşmesi, tam iki saat sürmtlştür. Seandinrıvia Otelinin Kristiana salonunda yapılan görüşmeye tercüman alınmumış, iki bakan fransızca konuşmuşlardır. İkili göıüşmeden 15 dakika son ra başlayan ikincl bölüme Türk ve Yunan heyetlerl de katılmıştır. Aynı otelin Lofoten salonunda ÇaftlayariKil ile Bilsios dikdörtgen masada karşılıklı oturmuşlar, yanlarında da heyetlerl yer almıştır.. TUrk hcyetinde, TUrkiye'nin NATO nezdindeki daimi delegesi BUyükelçl Orhan Eralp, Atina BUyükelçist Kâmuran GUrtin, Riyasi tşler Genel Müdürll Necdet Tezel, Kıbns Yunanistan Dairesi Bnşkanı Fcmel Ranıtçu, îkili Anlaşmaiar Dairpslnden Ümit Famlr ve Bakanın «zel kalem müdiirü Tııgay Uluçcvik bulunmuştur. Bu arada Ikl Bakan arasında vanlan anlaşma sonundfi heyetler arasındaki görüşme ve konuşmalar teype alınmamış, NATO tarafından ürirevlenrtirlien bir Stenegraf tarafından zabıt haline getirilmiştir. Cörüjmo jonran TUrk • Yunan göruşmeleri dört saat sürdükten sonra Tiirkiyo Kaatiyle 15.25'de sona ermistir. Çağlayangil ve Bitslos, kendilerini bekleyen gazetecilere daha sonra kısa bir bildiri yayınlanacafiını, hunu beklemelerlni söylemlşlerdir. Hiçbir demeç ve.rmeyeceklerinl söyleyen iki Bakan, toplantıdan çıkarkcn hoşnut görUnmemekle beraber «Konuşmamaya, iş yapmaya karar verdik» demlşlerdir. İki Bakan rtaha sonra oteldeki odalarına çekilmlçlerdir. Çağlayangil, kendlsiyle yaptıKımız görilşrnode, Bitsios ile bılrada ba?ka bir (jrtrtişme yapma«ının söz konu.su olduğunu, bundan böyle gerektiğl zaman yeniden buluşmak ve görüşmek kararını aldıklarını sftylemistfr. ÇağlayanKil bir sorumuza karşılık, Kissinger'l» bir görllçme y v yıp yapmftyacağı konuBiında bir bilgi vermek istememiştir. ÇaSlayangil bir gazetecinln «Görüşmclerden UmJtli misiniz?» sorıisıına «Zannediyorum ki, bunrian sonrakt cörü^melerimizde, bulusmalanmızda da Yunanh mfıslekda,çınıla ıkili soruntarı RÖrUşmeye devam edecegiz» karşılığım vermi.ştir. Olumlu ve lomuf değll tlci Bakanın iince başbaşa yaptıklan iki saatlik gttriiçrneden sonra yardınicıları ile iki heyetin, Caftlayangil ve Bitsios'un başkanlıgmda yaptıkları Rizll toplant.ılardan sızan haberlero Röro, bu toplantıdan «Olumlu ve somut» bir gelişme alınamamıştır. Yetkill bir kaynak fraıetemlzp, Effe «orunlarınm RorüşUlmesl 1Cin hszlran ayında Bern'de ikl ülke teknisyenlerlnin toplanacaklannı söylemiatlr. Kıbns toplumlararası görü?H meleıinln yeniden başlatılma»ı konusunda ise, t.araflar hu görtlsmelerin yeniden baîlatılmasını denteklodiklerıni belirtmişlerdir. Bir başka yetkill dc, Kıbns Körusmelerinln Briiksel • Viyana duzenine «öre devam edecoğini belirtınlstir. Dlplomatik gözlemcilerin kanımnca, Türk ve Yunan Dışişleri Bakanlannın toplantısı beklendiği fiibi bir sonuç vermemiş ve taraflar tutumlarında bir deSişiklik yapmadan gelıjme ve iki tilke arasındaki siyasal gerırinUfti azaltacuk adımlar atmaktan kacınmışlardır. Bir diplomat Ottovva, Roma ve Rrüksel'deki Dışişlfri Bakanlan t.oplantısındaki senaryonun tekrarlandıgmı. nncak Oslo'daki sonucıın, özellikle son Briiksel toplantısından da geri kaldığını belirtmiştir. Bir ksynak da, «Sankl ikl Dış i?leri Bakanı görll.'jtukçe ikill sorunlarda ve anlaşmazlıklannda çözüm bulacakları yerde. gerileme kaydediyorlar» demiştir. Diplüiuatık gözlemciler da, d v ha önce Brüksel çerçevesind» k«lınacağını ve bu konuda iki Bakan arasında karar alındıgının açıklaıımasma rağmen «Dtg fare dogurdu» diyerek Krtiksel anlaşmasına atıfta bulunulmaaından knçınıidîjînı »ns sUrmtlşlerdir. Türk Yunan Dışişleri Bakanlan toplantiKinda hic;bir 1lerleme olmaması, iki Başbakan araaında teati edilen masajlarının oluınsuzluftuna bafilanmaktadır. Bu arada Yunan tarafmın daha baştarı görüşmelerden anlamlı bir sonuo beklemedigi ve hatta Bitsios'un «Bu karşılaşmada havanda sıı dfivülecpk. dedijl dt kaydedilmktir. Meklubun iepkisl Çağlayangil, Karamunlis'ln son mektubuna ilişkin olarak şunları sciylemişt ir: «Sayır» Karamanlis'in sayın Başbakanımıza Rondprdlji mektubun metnini gördüm. Cevap gerekiyorsa bu elbette kl mektubun yüksek muhatabı tarafından verileceklir. Ancak komsumuz Yunanistan ile olan iklli meselelerimizi mektupta ele alınıs şekllyle. hele teknik yönleriyle bftyle yüksek bir seviyede müzakere etmekte bir Rerek ve yarar bul mak çok gügtür. Saym Karamanlis'in mektubundakı ilışkilorirnizln KeleceRi ile iİRİli kısmın benl rtblir bölümlerden riaba çok İIRIlendlrdigini söylemcklp yetiniyorum.» londra'ya gidiyor Dısişleri Bakanı İhsnn Sabri Çaülayangll bu sabah Oslo'dan CENTO Bakanlar Konseyi toplantısma katılmak iizere Ijondra'y* (teçecektir Ortak bildiri Türk Yunan Pışişleri Bakanları arasındaki görüşmelerden birkaç saat sonra basıııa a.şağıdaki orlak bildiri verilmistir: «Geçmiştp olriugu gibi İki Dı»işleri Rakanı Oslo'daki NATO'nun Rakanlar düzeyindeki toplantılarından yararlanarak iktli sorunları gözden Keçirmislerdir. Bu konusma sırasında ekspeplerin kıta sahanlıftı konusunda yeniden haziran ayında toplanmalanna karar vermislerdir. Hava sahası sorunundaki gayretler bir sonuca varmak için sürdUrttlerektir. İki bakan her türlU vesileden yararlanarnk ileride yeniden toplanmaya karar vermislerdir. İki bakan keza Kıbns sorunun Frük.sel'den beri Rpçırdiftl snfahatı da gözdpn geçlrmislerdir.» Mtnfeta itmir'de konuştu Ölp yandan. Ulastırma Rakanı Nahit Menteşe. l/mir'de FIR hnttı ile tİRİli olarak yaptıjjı konuşıriRda, «PTR baltının normal bir dtlzene girnıesi için Yunanistan'ın ilAn ettifti ya.sagı kaldırmasının sarl; olduğunu belirterek, «Zira yasak ojan saha yalnraTiirVlıeakİBnria ÖejHI. dlfter uluslararası uçıışlnra da kapalı bulunmaktadır» demiştir. Menteçe iki ülke arasında ç»züme kavuştunılamayan FIR hattı konusundaki ihtilafın kaldırılması U.iıı TTHıslararası Sivil Havacılık To$kilâtının da çaba harcadıjfını söylemiştir. (Bıstaraft 1. aayfada) Partisi Genel Ba«kanlan da fasirmin tırmanışına karşı etkin milcadele verilmesi geregt Uzerinde durarak bu konudaki görüşlcıinl açıklamıslardır. Kurultayda ilk sö«U alan TUm Teknik Elemanlar Dernegi Genel Başkanı Osman Aybers. konusmasında fıslrmln bu yılkl asıl hedefinin isçi sınıfı oldujunu, Seydisehir'de, Tarls'te, SSK'da ve daha bir çok yerde açıkça iş çi Mnıfına ve onun örgütlerin» karşı saldınya geçtiglnl anlatarak «Isçl sınıfından yana, demokrasiden yana, tüm kuruluslar, türn kisller bir yandan MC nln baskılanna, kıyımlarına bir yandan da faaist çetelerln naldı rılarına, clnayetlerlne hedef oldular» demlstlr. Devlet kurumlarına fasist çetelerin milltanları nı yerleştirme giri^lmlerfnin bü yUk ölçüde bajarıldıjtını. MCnin bir yandan ııkıyönetim llan etme çabalarma glrerken dlğer yandan fasist saldırganlann MC nın en yetklli klslleri ile öeel görUşmeler yaptıftını bellrten Osman Aybers sunları soylemlstir: «Ancak bUtlin bunlara karsın geçen yıl aynı zamanda lşçt sınıfının bu fasist tırmanısa karsı verdtgi mücadelenln bağımsızlık. demokrasi ve sosyalizm mücadelesinin, daha güçlendiği, daha llerlediii, mtlcadelede isçi sı nıfının öneülüjiünün tam bir aViklık kazandıgı yıl oldu, 1 Mayıs l*çi Bayramında işçi sınıfının ttlm yandsşları, tüm ilericiler, tüm demokrasiden yana olanlarla blrlikte koyduğu RÜÇIU eylenı, bunun on (üzel kanıtı, en gUzel ümeğidir.» Geçen yıl sernıayenin çalışanlara karşı sürdürdüfcü ekonomik saldırınm da yogunlaştıfcı bir yıl olduğunu. bu saldırıdan sendlkal haklnrına snhip bulunmayan çalışanlar VP onlann bir böliimii olan teknik elemanlarm oldukça büyük pay aldığını anlnfan Aybers. memur katsayısının arttırılmadığını yaıı rtdemelerdekl aksaklıkların giderilmedijini. bunun yanında MEYAK yasasının cıkarılmBSi için büyük çabalar sUrdUrüldüğünü, 1 milyon memurun sendlkal haklardan yoksun bırakıldıgını bildirmlştir. Ayberg, teknik elemanların, tüm çalışanlsrın aralarında hiçbir ayırım gözetmeksizin ayni sendikalar içinde öıgütlenmesi ve birlikte mücadele etmesi geıekliliglni belirterek «Toplıı dözlesmell ve grevli sendikal haklar mücadelemizln bu istekten »yrı düşünülemeyecefiiııi bir kere daha açıklarız» demi.ştir. Tütkiye Bıçaklı Komandonun (Baştarafı 1. »«yfada» nen SUleyman Erbaşı lddiaya före 25' haziran. l')7"> günü ak şamı HUrrlyet Meydanında «27 Mayıs» anıtı bnünde ögretmen ömer Turan Körogiu'nu pusuya düşürmUs ve digcr komandolar tarafından koharı tutulan ögreı menl bıçaklatnıştır. Yanında bulunan amca çocukları da fecı şekilde dövüien ögretmen ömer Turan Köroğlu halk tarafından hastaneye kaldınlnnştır. Adli Tablb raporunda ö m e r Turan Köroglu'nun dalağımn çıkanldıgi belirtilmlştir. ögretmen ömer Turan Köroğlu'yu Hürriyet Meydanında bıçak layarak dalaksız bırakan komandoların polıs tarafından yakalanmaması Uzerine kendlsl hu isl Ustlenmlştlr. Istanbul Unlversltesinde blr detektif gibi doinştıgını söyleyen Ömer Turan Köroglu 3 mart 197C gUnU kendisini vuran öftrenci SUleyman Erbaşı olduğunu saptamış ve nollse yakalatmıştır. Ancak ool'.s, SUleyman Erbaşı serbest bırakmı'itır. Ogretmen ömer Turan Köroglu'nun şikftyeti Uzerine lstanlml Cumhuriyet SHVCIIIRI olayın soruşturmasını derinleştlrmlş ve sanığın Hukuk Fakültesi ögr«ncısi Ülkiicü Komando Süleyman Erbaşı olduğunu saptamıstır. Bazı yerlere ev adresl olarak Milliyetçi Hareket Partisi'nin adresini verdijıi öğrenilen SUleyman Erbaşı'nın Gençlik ve Spor Bakanlıgı Beden Terblyesi Genel MUdürlüğünde çalıştıgı da >>aptanmıştır. Ülkücü Komandolar arasında «Albay» rütbesiyle tanındıSı polisce bildirilen SUleyman Erbaşı Hukuk Fakültesi 7 8 sömestre öjrencisldir. Polisin bildirdiğine göre Süleyman Erbaşı Istanbul 1 Hukuk FaküllefnrKİJ Ülkiicü Konıandoların lideridir. Halen hakkında İstanbul Devlet Güvenlık Mahkemesinde ve İstftnbul 9. Asliye Ceza Mahkemesinde açılmış iki kanıu davası vardır. İstanbul Cumhuriyet Savoılıgı tarafından R Ocak 1975 günü Üniversitede iki öğıenclyi öldiirıjıeye tam derecede teşebbUsten mahkemeye verilmis ve bir süre tutuklu kalmıştır. Hukuk Fakültesi ftgrencisl Htlseyin Şakul ve Fikret Akır.l 8 Ocaic 1975 gunkü olaylarda tabanra ile yaralayıp öldürmege tesebbüs ettlgi saptanan Süleyman Erbaşı ve sııç ortakları hakkında tıtanbul 2. Aftır Ceza Mahkemesinde açılan kamu davası 1976 yılında tstanbul Devlet Güvenlik Mahkemeslne e^nderilmlştlr D.G.M. sl SUleyman Erbaşı ve 4 Rrkadaşı hakkındaki bu davayı tutuksuz olarak sürdürmekt»dlr. Istanbul Siyasl Polisinee ve îstanbul Cumhuriyet Savcılıgınca yakından (anınan Süleyman Erbaşı hakkındaki soruşturma sonuçlanmış ve geçttgfmiz hafta ba sında tutuklanma*ına karar verilmlştir. 7. Sulh Ceza MHhkemesl 18 mayıs 197ü gunü İstanbul Cumhuriyet Savcılıftının isteğine uyarak HUrriyet Meydanında 11 ay önce bir öğretmeni bıçaklaya rak dalaksız bırakan SUleyman Erbası'nın tutuklanmasına karar vermıstir. Mahkemenin verdigi bu tutuklama kararı İstanbul Cumhuriyet Saveıhğı tarafından Emniyet MtldUrlUjrüne blldirilmis tir. Reden Terblyesi tstanbul Bttt ge MüdUrlUjtünde Bolge Ceza Kurulu Sekreterl olan SUleyman Erbası dtlne kadar polis tarafından yakalanıp Adliye'ye tesltm edllmemiştir Akıl İçin Yol (Başyazıdan devsm) Kinının hııslrısmdnn kıırtuiamarilgı noktasında tnplanmüktadır. Yoksu Kıbnsla nlsun, l'.Re ve Kıta nahanlığı konularında olsun, haklkrırmtı yadmyacak denli ha£naz hir polltlkacı ııtmadıSinı hllenlerdrnlz Oncrdlcl ml dlrmazlık paktı, zaten avııı s* vunma anrilafmsHinın Uyeltri hulıınduğumua» »örr, devletlrr hukııku gelenek ve kurallarrna ne rterece uyRiııı dü«jer. bllem«yl>. Bildi^lmlz blr sey var»» Türk VıııiHiı rinstlıığıınıı s.ıf:lanı temeller üıerine yeniden oturtmak ve Doğıı Akdrnlz'de barıt dllzenlnin sa^lanmanına yardımcı nlmak İçin, her şeyden ftnce ard nl.TPtlerden. knmıılek«ılerdeıi kıırtulmRk, knrşılıklı haklarm saygı fttatererek somnları l»l nlyptle açık açık birllkie ele almak'ır SnJUuyumın» hftl& «•yffi duydupıımuz knmşu Ulke B»fbaknnımn akıl ynlıınıı »fçmekte umuTonır.. Karamanlis Demirel (BasUrafı 1. *a*r«da) flne surenler daha önceki Keşan ve Brüksel (Ecevit Andrucopulosı zirveleri gibi, fiyaskoyla sonuçlaıımasını önlemek ıçın çok iyi hazırl&nmasını da istiyorlardı. Oysa bu yönde ıpekülasyonlar yapılırken, Alıııa Buyükelçirtıiz Gürün tHrafından geçen pazartosi günü Raşbftkan Karamanlis'e verilen Deniirel'in ınesajı, Oslo'daki Çaglayangil Bitsios karşılaşrnasının arefesindo Karamanlit'in de cevabını ortaya çıkaiHrak zaten bıılutlu olan havayı daha da Rergiııleştiıecek iki ülke ile ilgili sorunların çözümü yöntlndekl gellşmelerl destekleyecek adımlsr yerine •Gerglnliği araltmadan »rtırmanın yollannı arama» dlyebilpcejıimiz blr «Yön tem» seçllecekti.. NATO'cular dagıldıktan ve iki TDışişlerl BnkBnı perşembe ve cuma sabahı. kahvaltılarını Dr. Kissinger'le yedıkte.n sonra hafta sanunda yaptıkları dört saatlik toplantılar sonunda yarım agız la «BrükSel'e devam» dlyeceklerdi.. Bir de belki buıadan Brüksel'deki meşhur • Anlasmaya» PŞ bir soıuıç alam»dıkları İçin «Brük sel mutabakalının» tut»n»kİHiını açıklamak yolunu seçeceklprini, Kıbns lorurıu 1< ilgili olan bu 1anlaşma tutanaklarının »çıklanmasını kim istemişti? Bazı yetkililer* göre Yunanlılar.. Pazı degerlendirmeleıe göre de, Yunanlılar istememiş. Ancak razı olmuşlardı. Yanlış anlnmalara ve surekli dedikodıılara yol açan Brüksel •ProtokoliU konusunda Atins'nın bazı pririşımleri. Çaglayangil > daha önce, •Gerekirse Brüksel nnlaamasım açıklarız» dedirtmisti ?;aten. Er&lp'ı Yunan delegaayonunun yanındaki bir masada yemek yerken bulacaktık. Türk gazetecileri Brüksel anlaşması tulanaklannı yetiştirmck için vaklinde verllmesini istiyordu. Yunanlılar ise, kendi televir.yonlarına göre blr sant saptamışlardı. Gerekli gereksiz bir, «Ambarcndan» sözediliyordu. Sonradan «Atina saati ondıiUuz, Oslo saati onyedide verebiliriz» dcnildi. Kozmadopulos, «fıanRizcası heleneeye çevriliyor» diyecek, bizim delegasyon ise, metnin basına verilmesi için sanki Yunanllıardan izin isteyecektl. Nihnyet gazeleciler bastırınca tutanak tllrkçoyo de çevrilerek bize veriiecekti. Ortak bildiri konusunda ise, aynı komedi oynanırken bir diplomat bu işle Yunan bUyUkelçistnin görevlendirildigıni söylorken, «Gorüyorsıınuz Ikl delegasyon arasındaki işbirligini» diyecekli.. Yunanlılar ne diyori Özellikle iki Başbakan arasında degiş toktış edilen mesajlardan sonra lşlerin sarpa sarması Oslo'da sankı Yunan çevrelerini sevindirmisti. Yunanlılar bir RUptüre. havası vernıekten de çekinmiyorlardı. Bir gün önce Karamanlis'in cevabi messjmı Kisslnger dahll olmak Uzere NATO Pakanlarına daSıtmak için güsterdikleri çaba, egilimlerınl de vurgulamıştı. Bu arada da Yunanhların Klbrıs sorununu, ilk çıkacak fır*atta Kıbrıs Rum tarafınca Birleşmiş. Mllletlere gtttürmeyi teşvik ediri bir tavır takındıgı da dlplomatlk gözlemdlerce kanıtlanacâktı. Çaglayangil, paznr günü burAdan Londra'ya CENTO konferansına uçmadnn önce, Bitsios da aynı gün Parls Uzerinden Atina'ya gitmeden. hafta sonunu Norveç hükümetlnin davetltsi olarak turlstik gezllerle gnçtren Atlantik ittifakımn Dış politika patronu» Dr. Kissinger'i da görüşmelerl konusunda aydınlAtmak fırsatını bulacaklardı. Gorillerl arasında Scandinavia otelinin holünde rastladıgımıs Dr. Kissinger'e bu konuda aordugumuz son sorumuza da «Görüşmelerin sonunu beklemeden konıışamam» diyecekti.. Klssinger, cuma gUnkU basın toplantısınd», TUrk Yunan gnrüşmelerinde yalnızca prosadUral konularda anlaşma olabll«c«k derken blrşeyler sezmlş oimalı... Başkent Notlatı iRastarafl 1. na.rfaria) Doftru oturup, her zamanki glbi dogru konuşalım ve soralım, sayın Jandarma Genet Komutam da lütfen sorsun, araştırsın, bizim de neden üzüldügümüzü biyol öftrensin. Evet, 20 mayıs 197fi persembs günü saat 09.3011.00 arası Anküra'da Jandarma Ağır Bnkım Tamlr Fabrikasına, yakasında kocaman bir Bozkurt rozeti olan bir genç gelmiş midir? Ve bu genç, askerlerin eşliğinde demlrhane bölümüne gitmiş midir? Ve bu gence TUrk Silâhlı Kuvvetlerinin Jandarma Agır Bakım Tamir Fab rikasında 80 santim boyunda Uç adet zlncir yapılmış ınıdır ve bu zincirlerin üzerin* «nakış» işlenmiş mtdir? Nakışlar kilim kilim, nakışlar insana yaşama kıvancı verir, mma bu, zincirlerin Uzerine yapılan «nakış»lar birer ölüm nakısıdır, bu «inciri bir iki ke« yiyen yaşammdan olabilir, buna apaçık «lleti cariha» der eskiler. Bu zincirler kannalıdır da, yani bele garılmak için. Bu zincirler, üniversitelerde, sokaklarda, yurtlarda kendi görüşlerinde olmayan kişilerin kanını akıtmak, belki de canını almak için yapılmaktadır ve nerede? TUrk Silâhlı Kuvvetleri Jandarma Ağır Bakım Tamir Fabrikasının demirhanesinde ve yakasında Bozkurt rozeti olan genç, özel olarak Uç zincir imâl edilen genç oraya nasıl girmiştir ve bu apaçık yasadışı iş neden yapılmıştır? Sayın Jandnrma Oenel Komutanını fazla merakta bırakmak istemem, bu genç, yakası Bozkurtlu bu genç, orada gorevli bir Yarbayın mahdumlandır ve bu zincirleri Jandarma Agır Bakım Tamir fttbrlkasının d«mirhane işçileri ekm«klerinden olma mak için yapmıslardır. Bu olay, orduaunu gözünün bebegl gibl M ven bir erbabı kalem olarak b«n denizl son derece üzmUş, kayjılara gaıketmiftir. Yanılmayı isterim. 'ola kl bu zineir, kurt köpeklerini gezdlrmek için yaptlmışhr. eh ne diyelim, mernk baska şeydir. NADtR NADl Kıbns Türk (Battarah 1. seçimlerin özellikle I^fkoşe'de yapılan son iki günlük seçim propagandası yerel seçim kavramını aşınış ve 20 Hnzirandtt yapılacak Baskanlık ve Milletvekillifti soçimlprine dönilk bir anlam kazanmıştır. MuhalefFtin Lclkoşe, Magosa, Girne VP Giizelyurt Belediye Başkanlıgı adaylarının UBP adaylarına oranla dahn çok desteklendiUinin anlaşılrr.ası Türkıy« >oluyia Almanvadan dönen Kıbrıs Federe Türk Devleti ve UBP Başkanı Denktas'ın da seçim mitingleıine katılmannı gerektirmiştlr. CTP ve TKP, DRP iktldarına dönük şiddetli suçlamalaıla kampanynsını yünitürken; HP ise kendisindon kopan muhalefet partileri TKP ile CTP nt UBP ile birlikte kurşısına almış ve sert »uçlamalara girişmlştir. Buna karşılık Denktaş, Belediyelerln Rum tahakkümünden kurtarılarak ayrı Türk bpiediyelerl kAirulması mllcadelesinde yer almayıp, bu nıüradeleye l«arşı (,ıktıSint iddıa pttiAi r r p (»enpl Baskanı Berberoftlu'nun şimdıye kadar heD maglup olmus bir kişf olduğunu hatırlatmış ve muhalefet partilerini kastederek, «Halkın davasmı sa\njnmnyan flkirler maglup olacaktır» demiştir. TKP, . ÇTP güçbirlığinin MftRosa Belediye Başkan adnyı r»ıs Hekimi Ramiz Gökçe, I^efkoşe Belediye Buşkan adayı, Kunıcu Meciis Uyesi Mustafa Akıncı, Güzelyurt Belediye Başkan adayı Mehmet Cıv», Girne Beledlye Basknn adayı. Bagımsız Kurucu Meclis ilyftsı Ziya Rırkı ve Lefkn Bagımsız Belediye Başkan adayı Nekip Zade'nin seçimleri kazanacağı ilırl sürülmektedir. UBP nln en güçlU Belediye Başkan adayı, J^efkoşe'den eski Beledıya ve Sosyal Işler Bakanı Nevzat Uzunoglu, HP'nln en güçlü Belediye Başkan adayı ylne Lefkoşe'deki eski komutan Sertaç Savir» Kalebey'dlr. •kı lıf, çak i}..» Son Rürılptde Oslo'daki görüşme hazırlıklarını izlerkpn .NATO'yA selam, KrUksele devam» derken taıaflsrın bu Bnlaşma çerçevesinde kalmak niyet ve pftllimlerini dB görUyor. sezlyorduk.. Kaldı ki Dıslslerl Rakanımız da rıınia gitnü. Norunlara BrükAel »nlaşması cerçeveslnde çöüüm aranmasının kurnrlaştırıldıgını da açıklayAcak ve bu konuda Yunanh meslektaşı İle görüş hırliginde oldugu kanısını uyandıracaktı hem bize, hem de Dr. Kissinger'e.. Oslo'nun HöbeSindekl Amerlkanvari Scandinavia otelindeki toplantılardan sonra iş« yapılan açiklamalar ve basına verilen • Resmi bllgiler» çerçevesinde bu yöndeki tutumun bu denli kesin. açık ve somut olmadıgı gttrülecekti. F.v«t. Briiksel anlasmasına dolaylı bir atlf vardı, ama, İki bakan «Ar laf çok iş» ilkesine gttre hareket edeceklerini •ftvleyerek işl kapatmak lsteyeceklerrii.. Ancak açıklanan Brüksel tutanakları ile Oslo'da yayınlanan ortak bildiri ksrşılaştınlıncR tl<j noktada BrUksel'in uwıntısındakl ejilimler de güıülüyordu: a) Tophımlaı»rası Kıbrıs prtrüsmelerinin bdşlatılması için talafları teşvik etmek, b) İki bakanın görüşms ve toplantılarını sürdürmek. cı Kıta sahanlıgı ve hava sahası gibi iki ülkeyi ilgilendiren diger ıkılı sorunları da ıncelema ye devam etmek. Bu uç nokta Brüksel'den Oslo'ya kadar getirildi v* yenilendl, yinelendi bir bakıma.. Bundan sonra yapılacak toplıımlararası Kıbrıs göritşmelerinin «Ikinci sınıf konuşmacılarla» surüürebılecegl, ikl Oışi.flerl Bakanının kendl Başbakanlarını buluşturmak için bir adım atmadıkları gibi, yaltın bir gelecekte blr görüşme olasıhgı bulunmadıgı ve hava sehaiı ile kıt'a sahanlıgı anlaşmazlıkları yine teknlsyenler düzeyinde kaldıfcına göre, bunların Briiksel tuUnaklarından çıkıp Oslo ortak blldirislne girmiş olması burada elde edilen sonucun çelimsizligi hakkında bir likır veriyor. Oslo daki Türk Yunan görüşmelerini izleyen gözlemciler simdi bakalım «Oslo tutanakları» ne zaman açıklanacak?» diye merak el.meye başladılur bile . Öyle ya, bu kez görUşmeler sırasında tutıılacak tutanaklar için NATO bir sekreter de vermişti. Ancak bu sekreter lkt deleg.isyonun da katıldıgı bUyük ortak toplantının tutanaklarını tutarken iki bakanın ıkl saat süren ve başbaşa yaptıkları İlk gizli görUşmenin tutanakları yoktu . Gorüşmeleri izleyen dlplomatlar ise, «BugUne kadar yapılan her gbrüşmeden sonra aralıksm yanlış anlamalar oluyordu, şimdl tutanaklarla böyle hir tehllke ortadan kalkmış olııyor. Kimse kim seyi havadan suçlayamayacak, tarnflHr tutanakları açıklayabilmek olanagını ellerinde tutacaklar» diyorlarriı Ticaret Bakanı (Kaştarafı 1. sayfada) kaybı anlamına gelir. Kn a/, 10 sene sürecek bir pazarın kayuedilmesi ise, bize mevzii çimenıo sıkıntiflinı gidermelc için bUyUk bir imkân sağlamaz. Gerçekton, Doğu ve GUneydogu illerind^n Istanbul'a çimento sevki büyük mali külfet getirir. Buna karşılık BaUjAD||iUkelerinden yapacaliye';ar!*tf*rMpy«™$î*: ' Ihraç edecegimiz çimentodan elde edeceğimiz döviz, ithai.it için vereoegımiz dövizden daha az olacaktır. Bu nedenlerlo hükUmetimi?; çimento ithaline karar vermıştir.» Inpıt Miihtndlslerinin el«}liriıi Ankara'da İıışaut Mühtnıdısleri Odftsı Yönetim Kurulu bir açıklama yapmış. ithalat ve ihracatın yasaklanmasını istemiştir. Başbakan (BaşUrafı 1. tayfâda) lirgenlendigi Çigli Izmir yolunda polislerin konvoyu Ndenetim altında bulundurduklan gözdân kaçmamışf.ır. Kordonda blr grup genç BaşbRkan Demirel geçerken aleyhte gttaterlde bulunmuş, bu arada bellndeh gllihını çeken sivil bir kişt gençlerin Uzerine yürtlmuştür. Bu »ırMla B*ncl«r kaıjjşmaya başlamıştır. Elr silAtıh kişl Mehmet özuşlu adli bir öğrenciyi Alsancnk'ta yakalayarak faol şekilde dövmüştUr. Halk tarafından yakalanmak lstenen #11 silâhlı kişi bir araca atlayaralc kaçmıştır. Başbukan Demirel daha sonra Ege Ordu Komutanlığmı, vilâyeti. Sanayi ve Ticaret Odalarım y.iyaret etmiştir. Başbakan D«mlrel'i karşılamaya Izmlr Beledlye Başkam Ihsan AlyanaK gelmemlstlr. (orın'ın konujmajı Türkiye l*yi Partisi Genel Bas kanı Behice Boran da, teknik elemanların sadece kitle örgütlerinde birleşmesinin yetrrli olmadığını. sfyasal örpütlenmenin de gerekli oldujunu söyjemiş «Kltle flrgiltlprt yalnız kendl ekonomlk ve siyasal amaç.larıyla Ugraşmamalıdır bütun , <^lj(?;ınIsrın daha refsh, daha ftdil ve daha bilinçli düzeye gelmelerinl saülamalıdırlar. Bu nmaç İçin iktidara gelmek gerekir. Muhalefette oldugu süre içinde iktidarı etkileme durumunda ola* caktır. tktidar elde edilinee de isçi Mnıiının yararına istekler gerçekleşecektlr» demiştir. Boran bir parlinin kendisint isçl sınıfının mufrezesi ilftn etmeslyle dogrudan dogruya i$çi sınıfının mufrezesi olmayacnğını anlatarak «Parti, kendt flili örpltJenmeslyle kendisini kabul ettirir, saygınlık kazanır, etken olurn »eklinde konuşmu.ştur. Bur.iuvszist ne gelişmiş. ne de geri kalmış ülkelerde ilenei hareketlere öndp.rlik edemedi|?ini, emperyalizme ve demokıaslnln gellsmesine karşı mücadelenln sadece İH'I sınıfı tarnfındun Berçekleştlrlldlglni anlat.an TİP Genel Başkam şunları söylemiştir: «Faşizm tırmanış hallndedir. Fafizm ancak kitlesel ve sınıfsal mücadele İle önleneblllr. Ba7,\ çevrelerln ileri sUrdUgü glbl sol, bu kadar çok bOlünmü», parçalanmış değildir. Bu bölünme fazla abartılmaktadır, aslında bir heraberlik oluşmaktadır, aralarında paralellik bulunmaktadır.» Briiksel (Baıtarafı 1. sayfada) ve TUrklye ile Yunanistan arasında kıt'a sahanhgı ve hava sahası konusunda yapılan görUsmeler çıkmaza girmiş, ardındaıı murabakatın yunımu taraflar arasında geııiş görüş ayrılıklarına yolaçmıştır. Açıklanan bolgn. Tüıkiye vs Yunnnistan'ın Brüksel'de Kıbrıstaki toplıımlararası Körüşmelere TUrk ve Rum taraflarınm ön kosul öne sUrmeksi/iıı \c paket anlasmasına ulaşmak amacını güderek gltmeleri konusunda anlaştıklarını ortaya koymaktadır. «Brüksel mutRbakntı» olarak adlandırılan belge şöyiedir: «12 Aralık 1975 tarihinde toplanan İki bakan asagıdaki husııslarda anlnşimışlardır: 1 İki c:emaatin temsiloilarine aralarındaki görüşmeleri ön sart ileri sllrmfidPn ve açaftıdaki konuları ihtiva cden bir gündem dahillnde ve bir pnket anlaşmasına ulasmak maksadıyle devam ettirmelerl İçin BM Genel Sekreterinin çaftrıda bulunması istenecnktir: Toprak meseleleri, Kederasyon, Merkezi hükümetin yetktleri, 2 Bu konuların avrıntıları iki alt komite tarafından ineelenecektlr. thtiyaç halinde Türk \e Yvınan uzmanları alt komitelerln çalısmalarına l:rMlmava çajırılacaklardır. 3 Her İki bakan, remaat tem silcllerini Genel Sekrelerin vairısına olumlu cevap vermp.leri ve ilk toplantılarını Genel Sekreterin nezaretinde munıkün olduj^ı kadar erken bir tarihte yapmayı kabul et.meleri için teşvik edeceklerdir. 4 Cemaatlerarası müzakereler neticeleninceye kadar bütün ilgili taraflar paket anlasması prensiblnin gereği olarak vukıı bulabilecek ara anlaşmalarının muhtevasının açıklanmasından kaçınacaklardır. Taraflar elde edilen gelişmelerl şüpheye düştlreeek beyanatlar yapmaktan da keza kaçınacaklardır. Dolayısıyla her iki tnraf bu anlaşmaya aykın düşen beyanat ve sızmalan tekzip etmek serbestisini muhafaza eder. 5 tki bakan elde edilen RPlişmpleri gözden Reçiımek i.e gerektiğinde karşılaşüan Eüçlükle oıtadan kaldırmak için zaman zaman bulusmayı da kararlastırmışlardır. (î Bu buluşmalar sırHsınd» her iki memlf>ketin iliskilerini 11pilendiren bütün meseleler de Incelenecektir. Brüksel 12 Aralık 1975..» Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri, sınav kâğıtlarına «Kahrolsun faşizm» yazarak. salonu terkettiler ANKARA, (ANKA) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi üçüııcü sınıf öğrencileri, sınav k*gıtlarına, iktidftrı eleştiron sloRanlar yazarak. ders ile ilgili soruları eevaplandırmamışlardır. Sınnva Kiren ö^renciler, arkadaşlarının öldürtlluüklerini ve dövüldüklerlni ileri sürerek. sınav kagldına dersleri boykot edecekleıini vHzrmslardır. ÖSrenciler, arkadaşları Bldürül dükçe sınavlara girmeyeceklerini belirtnrek, Unlversitede gOr<!vli toplum pollsinin. komandolarla işbırliRi yaptıgını İleri stlrmüşlcrdir.. Rıçmıı'ın söıleri TUrkiye Sosyalist tşçl Partisi Genel Bask«nı Alımet, Kaçınnz da Kurultay'da yaptıgı konusma da, kendisinin eskı bir teknik eleman olduğunu anlatmış, «Bundnn 10 yıl önce teknik plemanların haklarını işçi sınıfının siyasal mücadelesi ile Hİncaklan söylenseydi, buna ancak bir kaç kisi inanır, diğerleri clddiye almazdı. Şimdi tüm teknik elemunlar bir çatı altında loplanıyor ve işçi aımfının isteklerinl açıkça tartı.şabiliyor)> demiştir. Kurultaya sunulan raporlar» ilışkin görüşlerinl açıklayan partisinln bu yoldaki düşüncelerini bildlren Kaçmaz, faşizmın tırmanısına karşı tüm teknik elemanlar ve İşçi sınıfının topluca mücadele etmesi gerektiğini savunmustur. TOBDERin (Raçtnrafı 1. sayfada) Kapatılıp, açılanlar ValilBrt:e çahşmaktaıı alıkonarak, Savcülk ve mahkeme kara xi ile yenidfin çalışnıuya başhyan TÖB DER şubeleri de oltlukva kabarıktıi'. Burılar şbyledır: Güney (Denizli) Alaçam (Samsun). Tokat, Kony:\, Nlk«ar, Fatsa, Urfa, Kahramanmaraş, Pınarhisar (Kırklareli), Ordu (bir hafta süreyle Vali tarafındftn), Gördeş (Manisa). Cankırı, Bireoik (Urfa). ArRuvanlı (Malatya). Istanbul'a gelen Japon profesörü otelde ölü bulundu lncelemelnr yapmak Uzere İstanbul'a gelen bir Japon profesörii dün kaldıgı otel odasında ölü olarak bulunmııştur. 14 mayıs Rünil îstanbul'a f»elen ve Gümüşsuyu'ndaki Opera oteline yerlpşen Yoshitada Kar sihara adındaki (i(i ya.şındaki Japon profesör dün sabah odasından çıkmayınca odasınıı Riıilmiş ve cesedi ile karşılaşılmıştır. Polis rtlllm nedenini araştırmaktadır. Halkevlerine baskı öte yandnn Halkevleri şubelerine karşı da baskıların arttıgı, çesitli illerdo şubeleri bulunan Halkevlerinin keyfi olarak kapatıldığı öne silrillnıiistür. TRT (Bastaran 1. sayfoda) Aynı davranışuı 27 Mayıs günü için de uygulanacagı açıklanan TV programlarmda açıkça ortaya çıkmıştır. TRT'nin anmadı gı 27 Mayı» günü. TV programi şöyledir: İ7.35 TUrk Halk Müzifci, 17.5S Uzay Melegl, 18.15 Çocuk ve Spor, 18.35 Minik Fil, 18.4(1 Ban do, 18.55 Aile, 19.25 Bir Konser, 20.(10 Haberler. 20.30 Yaşayan E deblyat, 21.05 çigan Müzigı. 21.25 HaberTartışma. 22.30 GU ne Bakıs. Böylece, gUnün sadece bir HS kerl bandoyla hatırlatılacagı anlasılmaktadır. [TRT'de çahıısnlıırl» llsrill haberlmlr 7. sayfanıizdfıdır i KONGRE ÎLANI KulübümUzün yıllık kongresi fi haziran 1976 pazBr günü Şişli Çağlayan «KARAKAŞ» kıraathanesinde saat 17'de yapılacaktır. Üyelerinıize duyrulur. HİRR1TET OENÇfJK KULtiBtJ DKRNFĞİ İDARE HEYETt GtNDEM: 1 Açıliş ve kongre divanı seçimi, 2 Hesap ve denetlciler raporlfirının okunmntı, 3 Ibra 4 Yeni devre hütçe seçiml « Dıleklfir (Ser Rck.: 131) 4393 Ertelendi Bu arada Trabzon'da dün TÖB DER ve 7 demokratik kuruluş tarafından dtizenlenen «Pahalılığa son miting ve yUruyüsü» Erbakan'ın Trabzon'a gelişi nedeniyle valilik tarafından ertclenmiçMr. MitiıiB VP yürüyüşün valilikçe Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan'ın Trabzon'n Relişi sırasında olaylar çıkabileoeği fierpkçcsıyle ortelendigi bildirilmistir. (Baatarafı \. ıtayrada) maya Cumhuriyet Senatosu Başkanı tarafından cevap verilmesi zortınludur. Bııgıine kadar, Millet Meclisl Başkanhgına geçen temmuz ayında çıkan 1000 artı 600 üzerinden maaş ödenmesi gerektigi yolunda yazılı bir başvuru olmadı^ı ögrenilmıştir. Bilindigi Kibi, geçen yıl yapılan parlamenter zammı ile ilgili kanun degişikligi sırasında memur maaşları üzerinde yapılacak her arttırmanın parlamenter zamlarına yansıması kabul edilmiş, ancak 1000 artı 600 olarak orgeneral maaşlarında yapılan deglşiklik Millet Meclisi ve Seıiato Başkanlan tarafından milletvekill ve senatör maaşlarında ııygulanmamıştır. Karma Komlsyon Baskanı, AP Ankara Senatöıü Yigit Köker, bu dtırumu ve yeni çıkarılan kanunu belirterek, Meclis kürsüsünden şu açıklamayı yapmıştı: «Parlamenter maa»larına yeni hır zam kanunu çıkarmaya gerek yoktur. Geçen yıl 1 sayılı kanunda yapılan degişiklik ila yeni bir zam kanunu çıkarmadan memur maaşları ile ilgili her ripgişıkligin psrlampnter maaşlarında yansıması hükme bağlanmıştır. Runu uyKiılayacaklar da bu Meclısin Başkanı İle diger Meclisin, yanl Senatonun Raşkanıdır.» Bu konuşmanın, aslında 1000 nrtı 800 Uzerinden zam yapılması gerekmeden uygulanması istegi oldufu bellrtilmekte. ancak Kemal Güven'in bunu kabul etuıpdıği ifade edilmektpdir. Bu duruma göre Danıştay'a başvurma formülünden başka çare bulunmamaktadır. öte yandan, Kurucu Meclis liyelerinden Rauf Inan, Cıımhurbuşkanı Fahrl Korutürk'fi blr telgraf çekerek, parlamenterlerin maaslarmı arttırmalarını yer miş, «Ulusun kaderindekl karar yetkilileri beytülmalı yagmadan kıırtarmaga mecburdurlar» demiştir. Parlamento Deoktaş ve (BafUrah 1. sayfada) esnslı olan Türk yönetiml altında bıılıjndurulacf.k bölgenin büyültluftudUr» demlstlr.. Türk tarafının bugünkü sınırlarda sadece ufak tefek düzeltmeler yapılmasından yana olduğunu söyleyen Makarlos, Rum tarafının merkezi hllkumet konusundaki görüşlerini tekrarlamış, merkezi hükümet konusunda önemlt olanın zayıf ve güçlü bir hükümet meselesi olmadıginı, Kıbrıs'ın btltün blr devlet olarak muhafaza edilmesl için gerekli Olan yetkller konusu olduğunu rıne sürmü.ftUr. Makarios bu arada, merkezi hükümet veya tüm konularda eşit temsil ve söz hakkınm is* kabul edilmeyeceğinl bildirmlştir. Eyüboğlu, «Halkımız artık Demirel ne derse terslni kabul ediyor» dedi N ANKARA, (Cumhuriypt Bürosıı) OHP Genel Sekreteri Orhan Eyuboğlu dün verdigi demeçte, «Halkımız artık doğruyu bulmalc İçin sayın Demirel ne derse tersini kabul etmektedir» demiştir. Eyüboglu'nun demeci özetle şöyledir: • Artık herkes MC hükümetinin başı Demirel'in sözlerinin manasını çok iyi anlıyor. Sayın Demirel mal var diyorsa; bu mal yok demektir. Eğer gübre ncuzlatıldı diyorsa gübre karaborsaya düşmUş ve köylü tarafından bulunamıyor demektir. Ucuzluk var diyorsa bu işçileri köylüleri dar gelirli vatandaşları alan blr pahalılık demektir. Asayiş var diyorsa bu Ulkede insanlar birbirini öldürüyor demektir. Demirel yolsuzluk dlyorsa, bu yolsuzlugun doruga ulaştıgını gösterir. Halkımız artık dogruyu bulmak için sayın Demirel ne derse tersini kabul etmektedir. • Dınktıj'ın cnabı KTFD Baskanı Denktas, Makarios'ıın Türk liderleriyle temasa hazır oldugu yohındaki sözlerlne karşılık vermis ve «Eşit şartlarla görüşebiliriz. Herha'de iki toplumun ihtılâfa duştUgü bir konuda iki toplumun temsilcilerinin görüşmesi kadar tnbli bir sey olamaz. Yeter ki, kimln klınıııle ve hangi statüde görüştilgü bilinmiş olsun» demiştir. Denkfaş, söyle konusmu$tur: «Kşil şartlarla tıırafsız bir yerdp, mesela Ledra Palas'ta Makaros'u Kıbns Devletinln Başkanı diye muhatap alamayız. Cünkii, meşru Kıbrıs devleti bugünkü haliyle ikiyo bölünmüştür. Biz de MakarlOK'un devleti kadar mpşru bir devletiz.» Denktas, iki bölgell federatif sistem ve nufus müdahalesinin Kıbns Rıımlanyla TUrklerin bundftn sonraki yaşayışlnrında daha mutlu olmalarını öngören bir sistem olduğunu da bildirmiştir. Türk • Yunan Ijblrlljl Anadolu yakasında bugün bazı semtlere elektrik verilmeyecek Istanbul'un Anadolu yakasındaki bazı semlerine bugün elektrik verilemeyecektir. İETT Genel Müdürlüğünden yspılsn açıklamaya göre yüksek gerllim hattına eklcnecek olmı bir dlrek ydzünden saat 7 ile lfl îrasında Bostancı. Suadiye. Caddebostan. Çtftehavuzlar, Erenköy, lçe.renköy, KUçükyalı. Altıntepe. Maltppe. Knrtal ve Adalar ile YAkacık'â elektrik verilemeyecektır. Tnran Güneş (BaşUrafı 1. sayfada) Turan GUnes, 12 Mart öncesinden daha agır blr ortama sürüklenildiglni «slyast edebiyat» olarak söylemedlftinı belirterek özet le şunları söylemiştir: «Sokaklarda kol gezen anarşlye sıyaset adamlan alışmış biie olsalar, toplumda meydana gelen iktidar boşlugunun hcr çeşit eyleme karşı devleti açık lıman haline getirdiğlnı unutamazlar. 19 Mayıs törenlertnde devletin bütün sorunıluları ftnünde cereyan eden olaylar hu iktidar boşlugunun belirtilerıdir.» İkl delegasyon aratındaki anlaç . ma ve Işbirllgi havasına ise, «ortak bildiri» hazırlanmasında ve tutanakiann basına verllmesinde d« tanık olduk. Bakanlar toplantıdan çıkınea, «Az sonra size kısa bir bildiri verilecek» demislerdi. İki saat Scandinavia otelinin hol ve koridorlarında bu bildiri peşinde koşnrken kimi bize, ııEfendim, bu ortak bildiri değıl, bakanların basına vermeyi kararlaş tırdıkjan nottur» diyecekti. Kı mi de, «Bunu hazırlamak gör*vini Yunanistan'111 Ankara BüyUkelçisi Kozmadopulos Uzerine alriı, ondan isteyin» diyecekti. Konuşmamak için daima gülen büyükelçı isf», «Bende fransızrası var çevirip basına verecegiz. Şim di heleneeye çevlrlyorur» gibi laf lar edecekti. Bir ara otelin Royal Cafe lokantasında Çaglayangil ile Gazilerin 765 liraya çıkan aylıklarına ait farklar 1 haziranda ödenecek ANKARA Gazilerin yllksrftilpn şeref aylıgı farkları, 1 hazırandan itibaren ödenmeye başlanacaktn. öle yandan. Kore Savaşlanna kstılanlara ödenprek 7M llralık seref aylıgma lliskin lşlemlere de bnşlanmıştır. Eklm lSSO'den 19S3 yılıns k«dRr Korp'ye Riden Türk SllAhlı Kuvvptleri mensuplnnndan fillen sava.şn katılanlar, »9ref aylıklarını alabllmek İçin önce. kayıtlı bulunduklnn (/. erlik şubelerine başvurflcsklftrciır. Hak sahlpleri. askerlik şubeieriııden alacalOHrı dllekç» örneklerinl dolduracak. mahalli niifus idarelerinden cdinecekleri vuku»tlı nüfus orncBl ve beş »d»t re»unJe birhktr. dpılıa. sonro b«»llrlnnecek bir larihten itih.ıren askerlik subolerine vereceklerdlr. (a.a.) İSLÂM CENAZE İŞLERİ 47 20 06 (Cumlıuriyet: 4374) NI$ANTANDIK FİLÎZ GÜLDlim GÜRKAN SAR1OGLU 22.5.1976 Cumhuriyet