Katalog

CUMHURİYET 4 Ağustos 1975 YEDÎ COP VE ZİNCİRLE DÖyÜLDÜKLERİNİ İDDÎA EDEN ÎKÎ GENÇ v SAVCILIĞA BAŞVURDULAR POLIS TARAFINDAN DÖVÜLDÜĞÜNÜ İDDİA EI1EN 17 YAŞINDAKi LİSE ÖĞRENCİSİ, İS. TANBUL ADLî TABİPLĞİNDEN 5 GÜNLÜK RA. POR ALDI. Istanbul'da, Saraçhane geçidine boya ile yazı yasarken yakalanan biri lise öğrencisi üu genç, 39 «aat gözaltında tutulduklan Emniyet Müdürlügü ile Beyazıt Başkomserliginde cop ve zincirle dövüldüklerinl öne sürerek savcıîjğa başvurmuşlardır. Polis tarafındaa davüldüileriai tddia eden gençlerden 17 yaşındakl lise öğrencisi Aydın özdemir başmdaki yarık, sırtındaki çürük izleri ve dizindeki sıyrık r.eâeniyle Savcılıkça serketiikiiği İstanbul Adli Tabipligınden 5 günlük rapor alrruştır. Onsekiz yaşındaJd i$çi Alihan Süslü ise dirsegindekı ve sırtındaki çürükleri oelir'mesine ragmen muayene edilmedığüii iddia etmiştir. Giysüeri kan lekeleri ve sırtlan çürüklerle dolu oldugundan gençlerin iddialanna güre olay şöyie meydana .jelmıştir: İki genç ellennue Dova Kova »ıyla 30 temmuz varşamba geoesi saat 24de Saraçhane alt geçidine giderek duvara «3 ağustos Spor re Sergi Sarayında bağımsızhk gecesi vardır. Katüınız.» yazmaya koyulmuşlardır. Ancak bu sırada sivü plâkalı iki araç yanlannda durmuş ve içlerinden yedi sekiz kişi inmiştir. Yine iki gencin iddiaaına göre, sonradao sıvü polıs olduklannı ögrendikteri ki>iler kendilerini önce sofcafc ortasndE dövdükten sonra Beyazıt Baş komserliğıne göuirmuşlerdir. TARTIŞMA Toplumu bölmeye çahşanlar Yakın geçmişte Ulkenin yara nnı İcişisel çıkarlannın parale linde görenler, vatan cephesi yaratarak toplumu bolmeye çalışmıslardır. Ekonomik, WJSyal ve siyassl yetersizliklennden sonlan husran olmuştur böylelerin... Bu taribsel olgudan ders almayanlar, şimdi aynı yolu iziemeye koyuluyorlar. Devrinücri bir yana, Atatürk'ün adı dahi anümaı oluyor. Kör bagnazuk alabildiğine körükleniyor. Toplumun çag gerisinde kalma&ı için açık bir yarış var adeta. Bu yöntemle toplum reîaha ka vuşturulacak da, ülkeye nuzur gelecek öyJe ıro? Akiıbaşuıda hiç kimse, tüm olumsuzluklarla huzura erişilecegi yanıtıru veremez. Bugün yönetımde söz sahıbl olaniarın geçnüşlerine kabaca göz attıgımızda, hiç bır zaman birleştirici olamadıklannı £Örüyoruz. Demirel kendi parıısi ni boldü, DP'nın kuruiuşuna sebep oldu. Türkeş MBK'yı bol dü, yurt dışuıa göndenlmcsi uygun görüldü. Feyzioğlu ıs« CHP'yi bölerek ayn bir paıti kurdu. Sonra aralarıııa Krbakan'ı da alarak DP'yi böldüler. Bütün bunlar yetraecü, toplumu miUiyetçiler ve milliyetçi olmayanlar diye bolmeye yeittn diler. Çagdaş düzeye erışemıyen lerın yonetimdeki etkinliklen bolüculüklerinden geliyor. Genç liği bol, işçiyi böl, memuru ve öğretmeni böl, böl ve yönet. Karşı duracak olan çıkarsa onıı da baskı, şıddet teror uyguiays rak sindir. MC içinde »Ksıyoneı olaraK bilinen bir kıiçük pa>f.ı, ;ıaİK;mıza demokrasiyı yakıçtıramıyor. Demokrasi haliu yumuş&ttırmış. Güçlü ülke olabuıiıcK için gerekıyor^a kamçıya Dajvurulabilirmiş. rürkün oır ııiealı olmalıyrmş. Feıih ifieaii... îktidara geldıklerinae, kendilerı gibi düşünmeyenlenn kan ları ile ellerini kirletmiyecek. lermiş. Onlar ya intihar euerier ya da smırdan kacaıken vurulurlarmış. Bugün bilime nykın olsa da, zamanla tüm ülkeKr toplumun altı sınıflı oluşunu <ca bullenirmiş. Gorüş ve ouiuşla rına gülmek mi gerekir yoksa «abesle iştigal» mi yakıstırıür, bilinmes... .Anaht^reı parti is« toplurcun hurafelerle şekillennıesi he\esindedir. Dogan her luz çocuğunun başından, yazılacak bır muskanın yedi kez geçırılmesı ni önerecek yandaşlara tabıptir. Ortaçag karanlıgı insanlan mıza aşılanmak istenıyor. Bu olumsuzluk cephesinin M deri ise ilen görüşlülükten yoksun günlük politikası ile topluma yön verebilecegı iıldıasuuJa dır. 1973 genel seçımlerinin herr.en ertesinde, «Millet "oıze mu halefet görevi verdi» deyip, da ha sonra iktidar olabilmeic için her türlü yola başvurması hayli anlam tasımaktadır. Günü gününe degişen göruşler ta şıyanlar, toplumda istıkrun hiçbir zaman sağlayamazlar. Zira görüş ve tutumlannda tutsrlılık yoktur. Çagdaş bilim ve icültUne boüenmesi önlenmek istense de toplumun eriştigi bilinç düzeyi karşısında, kim olursa olsun kendisini aşmasını beccremiyen ler, parası bol, boyutlan dar küçük dünyalarında tıkanacaklardır. H. Tuncsy TEER Boylarının ölçüsünü alacaklar Amerikan ambargosu karşısında büyük. çok büyük tedhirler aldı, CIA taktikleriyle iş r«şına gelen ve Amerika hesabına çalışmayı prensıp edtnen Mtlliyetçi Cephe Kükümetı .lcıı ve açıklad' «.liklü tpdhtn»>Ti:. kamtıo\oına Ama ne açıklima BİR SÖZÜN ANLAMl Zincir ve sopalı dayak Ozdemir re Süslü. iddialannın bundan sonrasını şöyle sürdürmüşlerdir: «Beyazıt Baskoraserliğinde alın dagımız küçük bir odada sivülerle birlikte bir resmi giyimli po lis ve bir bekçi yanm saati aş kın bir süre ktiftir ederelc çop ve rincirle bizı dövdüler. Sonra Haseki olduğunu sandığımiz hastaneye görürüp pansuman yaptırdılar. Dönüşte dayak ve tcanamalar devam ettl.» Iddialannı Cumhuriyet Savcılıjhna da bir dilekçeyle bıldircn iki genç olayın ertesi günü Sirkeci ve Gayrettepe'deki Emniyet Miidürlügünde geçirdiklerini ileri sürerek şunlan eklemişlerdir: «Hatta Gayrettepe'den yeniden Beyazat Başkomseriiğine sevkedii miştik. Bizi oraya bir polis özel otomobiliyle gotürdü. Ve üzeri AYDEV ÖZDEMtK Kazsfındftkl kao lıieri. (Foto Erdofan mlzdeki 10 lirayj yol karşılıgı olarak aldı. Sonuçtan ancak 39 saat sonra adliyeye sevkedüdik.» yaralar nedenıyle 5 günluk rapor verilmiştir. Alihan Süslü ise kenti'<;!nın istegine ragmen muayene edilmediğini iddia etmiştir. Daha Serbest bırakıldılar sonra savcıhkça iladeleri alınan 1 ağustos nrnıa günü saat 15.30 pençler serbest bırakılmışlardır. da Savcılığa göturülen iki genç Her iki genç serbest bırakılmalaburadan Adlî Tabiplige gönderil rından sonra bir dılekçe ile savmişlerdir. Gençlerden 17 yaşında cılıga başvurarak polis tarafından ki Aydın Özdemir'e vücudundaki dövüldüklerini bu nedenle emniyet görevlileri hakkmda soruşturma açılmasmı istemişlerdir. Genç ler kendilerini döven polisleri gördükleri takdirde tanıyabileceklerini söylemislerdfr. Toplu sözleşmelere konacak bir hükümle Orduya her ay bir jet sağlanması önerildi AN'KARA (ANTCA) Türkiye Saglık îsçüeri Sendikası Genel Başkanı Başoğlu, toplu iş sözleşmelerine getirileeek bir hükümle, işçi kestminin, Türk Hava Kuvvetlerine her ay bir jet uçağı kazandırabilecegini öne sürmüştür. mesinde israr eönelerini önermiş, böylelikle ayda 39 milyon liranın Türk Silâhlı Kuvvetleri'ne intikal edebileceğini belirtmiştir. Sağlıklş Genel Başkanı, «Böylece, mlllî onurumuzu r«delemekten, Türk Silâhlı Kuvvetlerimizin agır silâh lhtiyacının karşılanmasında önemli rol oynayabiHrlz.» demiştir. 39 milyon Başoğlu demecinde, bütün sendikalann, toplu sözleşme pazarlıgında her işçi için günde bir liranın da Süahlı Kuvvetler'e veril içi düşmana karşı silâhlı savunma ödevi yönetmelifinin 7'nci maddesi değiştirilıniştir. Bakanlar Kurulu'nca yapılan ve dünden itibaren yürürlilge giren değişikliğe göre, silâh, cephane ve malzemenin iyl bir sekil de korunması ve bakımmdan 1da re amirlerl sorumlu olacaklardır. Idare amirJeri. silâh, cephane ve malzemenin koruma ve baSavunma yönetmeliği kımını, em'rierindeki jandarma öte yandan Anadolu Ajansı'nın örgütü görevlileriyle saglıyacakverdiği bir habere görs memleket lardır. Tütün üreticısine kilo başına avans ödenmesine 15 ağustosta baslanması S Kıbrıs'a* gidecek görevlilere en az 195, en çok 375 lira gündeük verilecek ANKARA Kıbns'a yapılacak surekli ya da geçici gorev seyahat ve ikametierde odenecek gündelik ve katsayılar saptanmış ve dünden itibaren yürürlüge konulmustur. Bakanlar Kurulu'nun bu konuda aldıgı karera göre, Kıb ' ns'a gidecek görevlilere en az 195, en çok 375 lira gündelik verilecektir. Kıbns'ta bulunduklan sürece. yemeleri ya da barındınlmaian saglananiann gündeliklerinden üçte bir, hem yemeleri ve hem de banndınlmalan saglananlann gündeliklerinüen ise üçte iki oranında kesintı yapılacakür Kıbns'a yapılacak sürekli ya da geçici görev seyah&t ve ıkametlerde, gönderilme Tedenı yönünden herhangı bir ayırım göletilmeksizin, verilecek gündelik miktarları şöyledir: Cumhunyet Senatosu ve Millet Meclısı Başkanlan 375, Başbakan 375, Genelkurmay Başkanı 350, Bakanlar 350, TBMM üyplpri 315. Kuvvet Komutanları 315, Anayasal Kuruluş Başkanlan 275, Kadro aylık dereceleri l'inci derece olanlar 275, Kadro ayiık dercceıerı 2'inci ve 3'üncü derece oıanlar 255. Kadroaylık dereceleri 4"üncü derece olanlar 235, Kadro aylık dereceleri 5'inci ve 6'mcı derece olanlar 15, Kadro aylık dereceleri 7 8 9 ve daha aşağı de rece olanlar 195 lira... (a.a.) KORLERr KENDİLERİNE İŞ OLANAKLARI TANINMADIĞINDAN VE İLGİ GÖRMEDİKLERİNDEN YAKINDILAR ANKARA Türkiye'de 16 körleri koruma derneği bulundugu, bunlann birleşme çagnsına olum lu cevap vermedikleri açıklanmıştır. Körler Derneği Genel Başkanı Mahmut Yaşar, «Birlik olmayınca güç de sağlanamıyor. Onun için, iş arayan üyelerimize işyerlerinde is bulamıyonız. Sadece 6 nokta körleri efitme ve kalkındırma derneği, bizimle işbirligi yapabilecegini bildirdi» demiştir. Mahmut Yaşar, körlerin lçinde yüksek ötrenim yapanlarm son yıllarda arttığını, hukuk, iktisat fakülteleriyle basın yayın yüksek okulunu bitirenler bulundugunu ve bunlann yanıaıra el işlerinde beceri sahibi olanlann İlgi bekledigini söylemlstir. Mahmut Yaşar, yüksek okul bitirseler bile, körlerta karau ve Özel kurumlardan ilgi bekledlklerinl, çünkü işverenlerin körlere olanak sağlamadıklannı sozlerine eklemiştir. Körler Demeği Genel Başkanı Mahmut Yaşar, özetle şöyle konuşmuştur: «Okuma olanağı bulamayanlann sorunlan daha da çoktur. Bunlar, genç yasta cadde ve sokaklarda tarak, jilet ve çiklet satmak lstiyorlar. Kendilerine tezgâh sağlıyoruz. Ancak, beledıye zabıta ekipleri karşılarına dikiliyor. Onları dilenci zannederek belediye zabıta parkına götürüyorlar. Böylece işe atıldığı gün perişan olan genç körlerimiz var. Körlere iş kapılarmı açan knruluşlanmız çok azdır. Bunlann başında ÇayKur paketleme atölyesi gelir. Fakat o da son zamanlarda kadrosunu kısıtlamış tir. İşe alınacak körler, doktordan yüzde 4070 oranında sakat olduk lanna dair rapor temin etmek zorundadırlar ancak, körlerin başvurduklan doktorlar, kendilerine yüzde 100 sakat raporu vermektedirler. Bu raporu sunan körlere «Yüzde 100 sakat oldukiarı için» işverenler iş vermiyorlar. Yanı doktorlar, İş Kanunundan habersiz. Körlerin çalışabileceğini bilmiyorlar. Bu yüzden çalışamaz raporu tanzim ediyorlar. Bizım derdimiz çck. Körler, ancak bir dernekt© toplamrsa haklarını arayabilir, iş bulabilirler. Bunun için yardım bekliyoruz.» Körler Derneği Yönetfm Kurulu üyesı Gönük Karataş da körlere bilhassa sekreterlik işlerinde işvenlebfleceğini, bunlann çok hîzlı daktilo yazdıklanm ve dikkat ha«s<tiannın görer kisilerden daha iyi olduğunu ifade etmiştir. (a a) ÎZMİR TUtün ekicisine geçen yıl verilmeye başlanan kilo başma 2 lira avansın, bu yıl 3 lira olarak ödenmesı isteıımekte, ödemenin de en geç 15 ağustosta başlatılması gereitigi hatırlatılmaktadır. Türkiye Ziraat Odalan Birligl Ege Bölgesi YUriitme Kurulu Başkanı Eeşit Kursun, tütün ekicilerinin bu yıl maliyet yüksekİlgi sebebiyle zaten sıkıntı içinde bulunurken, mavi küfuu zaran ile büsbütün sarsüdıgını soylemiş; « Tütüncünün elinden tutulmalıdır..» demiştir. Reşit Kurşun, geçen yıl Tekel'ln uyguladağı kilo başına 2 iira a\ans sistemi sayesinde ekicinin aracı tüccann eline düşmediğini, tütününü istedigi zaman, ıstediği fiyatla satabilme imkânı buldugunu sözlerine eklemiş, aynı uygulamanm bu yıl kilo başına 3 lira olarak uygulanmasında oüyük yarar bulunduğunu belirtmiştir. (a.a.) Değerli dostum Melih Cecdet Anday, .Cumhurı yet» gaze'esinin 20 haziran 1975 tarihiı vazısında «Bir söziin anlamı» üzerinde duruyor. Ankara Dil, Tarih ve Cografya Fakültesinin ön kısmında taş kabartma ile yazılan Atatürk'ün: «Hayatta en hakikî mürsiri iHmdir» sözüne deginerek: Baş yanında haTatta sözröS'j yokfn» diyor. Gerçekten de öyledir Bu sözlerin aslı şöyledir: nDünyada her şev ıçm maddiyat için, mâneviyat için, muvaffaRiyet için en hakiki mürşid ilimdir. fendir: ilim ve fennin haricinde mürsid aramak gaflettir. c*halettır, dalâlettır. Yal nıs ilmin ve fennin yasadıgımız tıer dakikadakı saf halannın tekâmülünü idrak etmek ve terakkiyatmi mmanında tskip eylemek şarttır.» Atatürk bu sörteri, 28 eylül 1925 Urihinde bir Karadeniz gezisi sırasmda Samsun tsriklfil TiearPt Okulunda yaptıgı bir konuşmada söylemiştir. Atatürkün en çok Üzerinde durduklan nokta. din eğitimine hükümet yönünden dokunulması idi. Atatürk. çagdaş bir topîumda dln eğitiminin rtt>? let elivie vönetilmesinin faydartan çok zarar getıreceğini anlamış olduSu icin kamuoyunu aydınlatmak için her fırsattan faydalanıyordu. Atatiirk'ün bu konusması. bu bakımdan çok önem lidir Medrese'lenn kaidırılmasından sonr» açıimış olan imam ve hatip okullan da kapatılmıştı. Ve. ilk, orta okul ve liselerin programlarından din dersler) çıkarıldı. Bu önlemler ile ulusaj eSitim sistemimiz layikleştirildi. Oysa bugün. bır takım polıtik düşünce ve nedenlerle büyük şehirlerden başKa, memleketin en uzak bölgelerine kadar İmam hatip okullan ve Kur'an kurslan açıldı ve açılmaktadır. Çocuklarımız, ulıısal egitim sistemimizden değil de. önce İmam • Hatip okulunu bitirmek zorunda olduklan belirtiliyor. Toplumun ahlâkını da ımamlaf ve müezzlnler düzenıeyecekmiş. Bu arada da Valilerin müftülerden seçilmesi öneriliyor. Görülüyor ki, lâyik devlet. bir din devletine dogru yöneltilmek isteniyor. Bu tutum ve vöntem. 'üm olarak Atatürk tlkelerine aykındır. Bu tutum ve yöntemde olanlar İçin Atatürk'ün şu sözlen, bugünde geçerlidir. Bu uyanyı duymayan ve bilmeyenleı bılsin. «Her tarafta oldugu gibı. bizde de yenl hareketler ve cereyanlar karşısında onu hazmedemiyen kuvvetler çıkabilir. Bu, daima vardır. Bu tesebbüs, eski Osmanlı devletinı gert getırmekten başka bır şey degildir. Bunu yapan, hükümet ve millet karşısında mürtecidir>> Halkın dinsel mancından yararlanma ve tıunu politik amaçlan için kulianma gayretinde olanlar, tarihsel bir yanılgı içinde bir batağa saplanmaktadırlar. Bugün politik alanda başlatılmış olan din sömürüsü, Türk toplumunu layik devlet anlayışmcten çıkarmak çabasındadır. Bu gibi kimseler için Atatürk'ün *u sözlerini önermek yeterüdir »myorunkv: •.. *>?s* «... İnsanlar görtiyorm» ^ |»a^«ferl«Hİ** tea^,: kın mumessili imiş gibi onun Önüne düşüyorlar; bu gibilere sormak istiyorum: Bu sıfatı ve yetkiyi kimden, nereden almışlardır?.. «Millete hatırlatmak isterim ki, bu liübaliliğa müsaade etmek asla caiz degildir.» Bütün dünyada ve memleketemizde özgür düşünce ve bilim için bflyük savaşlar verllmiştir. Ozgür düşünceyi ve özgür bilim'i istemeyenler. ondan korkanlar, bunları yok etmek çabasındadırlar. Atatürk'ün çagdaş uygarlık düze>rinde «Müspet bilim»e verdiği önem. Samsun konuşmasiyle daha da belirlenmektedir. Melih Cevdet Anday'ın dediği gibi: «Türkiye'de geri almmak istenen, işte bu özgür bilim anlayışıdır. Onu gömmek fstiyrlar.» Bilimsel düşüncenin gellşmesı, uygarhgın Ustün bir gösterisidır. Sosyal ve tarihsel koşullara bağlı bulunan bu gelişme din'in sultası altmda kesintilere ve yıkıntüara neden oldu. Bu yüzden bir '"ok uygarlıklar tarih sahnesinden silinip gittı. Fakat, çeşitli baskılann dışmda kalan miletler ve uygarliKlar. gelişmelen ni sürdürdüler Binbir zorluklar, sıkmtılar ve yokluklar İçinde insanüstü bir çaba ile kurtanlmış bir memleketi bilim yolundan. özgUrltlkten saptınnayın. Yazık olur tüm memlekete. Krnzan Hnsrev TÖKİN icli. Sadece cumleleri ve mış bulunan tedbirlerin ç lugunu yutmakla kalmayıp hecelen oile bölerek vaptılar açıklamalannı. Tek tarillı olarak oozulan ıkilı anlaşmalar karşısında Hü kümpt olarak boyun efmeyiz dedıler. Ovsa büuik büjTİk laflar snvledıler. Milli Güvenhk; Kurulımun onerilerinl bile dikkate almaksızın sölediler, bu lafları Ama bilinmez belkl da ufak bir şaka yaptılar. Gnsterdiler yiğitliklerinl ve vatansevprliklerinin ölçüsünü de. par diye bir nota gönderlverdilpr Amerika'ya. Bir ey zsrîında kendıne çekidüzen ver mezsen. o zamana kadar bi» de sana bazı ipuçlan verirtz dediler. Sen de bu ipuçlanndan tutunup çıkarsın biraz laha Tiirkive'nin en üst kaderfleierlne ve yakalarsın önüne gelenin gîrtlağından. Devam edersin sömürmeye. Emersin kanını Türk Halkının. madenlni, petrolününü, daha sonra da yeniden yasaklarsın başhaş eklmlni. Diİedigin gibl işletirslıı tümüyle Türk toprağını. M'ihletin ne demek OlduğU Dışişieri Bakammız Sayın Ça?layangil tarafindan açıklandı. Hem acıklamayı o kadar güzel anlattı ki Çaglayangil, ıhlayıp puhladı. Epeyce zor dakikalar geçirdi Çetin Çeki'nln karşısmda. Elbetteki her babayiğldln harci defildir böylesi tedbirlerl almak ve televizyon ekranına geçiD nerkese karşif durmaJc Neden ve nasıl oldu bilmem ama açıklamalannı mümkün oldugu kadar gerçek görünümilvle bevan ettiler. Örnegin bir aylık mUhlet ko nusunu belirftilpr. Elbetteki Olacak En basitinden bir kiracıvla bfle olan anlaşmartra hemencecik bozma cihettne gitmezsiniz. Çafınrsmız fciraayı ve dprsiniz ki •arkada? ben •vimi bfl.şka spvlerde kullanacaSım Onun için de sen şu kadar zaman zarfında kendine venl bır PV bul ve taşın benlro »vtaıden.. Kaldı ki İki devlet arasır.rtaki anlaşmalar dolayıslyte T»nlan akitlerin bozulması hususunda bunu nasıl yaparsını*. Bpnim anlavamadıgımsa TUrld ye kiralık bir ev ya da topraJc parcası mıdır? Sayın Çajjlavsn» (ril'in belirtmiş olduguna baJa* lırsa kiralıktır. kendilerl d« böyle oluşunu olağan görüp ı rahathkla ltiraf edebillyorlar. Ülkesinl kiralıkmı? gfbi gören "^ bir bakandan ve onun tMn1 X sil etmiş oldugu *MC Hükume ? tinden daha fazla birsey beklernek de yersfe ohır. Yakm ıa» ; manda da toplanır Cephe Par * tileri ve parsellerler aralannda ; töm tilkeyi. ver yansın edip «sl« , kârca satısa arrederler. BSylelikle Milliyetçilik derecelerinl göstermiş olmazlar mı? Zaten CaglayangflTn tfadesl. ne göre ikill anlaşmalar Türkiye"yi öyleslne baSlamış M. Klralık olmaktan çoktan çıkarmıs gibl birsey. Kfralıfc olmaktan ileri, satılmı? gfbi gBstertyorîar kamuoyuna. Ama umrtmasmlar ki TUrk toplumu yeterîl billnce ulaştı artık. Topraklannın bir kanşına bile el uzatılmasına tahammü) etmez. Yannlarda. en peç 1977 eklm ayında alacak boy Blçüsünü Türkiye'deki Amerika ve onun uzantısı sahte milliyetçller de. Bakalım o zaman nasıl oyunlara başvurarak hükümet olmak istlyecekler? Ama yine de hava alacaklar artık. Son bulacaktır her şey. En geç IS77 eklmlnde. Taşar ÎŞBİTİREN Fuarın açılış hazırlıkları ilerliyor İZMÎR 44. lzmir Uluslararası Fuan'nın açılış nazırlıkları ilerlemektedir. Kültürpark'ta pavyon ve stand açacak olan firmaların eleınaoları geceligündüzlü çaiışarak 20 ağustos günüoe kadar ışlerini bitırebilmeye gayret etmektedirler. Kültürpark'ın bir Daştan bır başa şantiye haline geldiği ve her köşede pavyon ve standların yapımının sürdürüldüğü göze çarpmaktadır. Bu arada, yabancı devlet pavyonlan da temizlenmekte ve bo yanmaktadır. Bu yıl lzmir Uluslararası Fuan' na yerli firmaların ragoelinin iyj olduğu, ancak, yabancı devlet sayısında belirli bır azalmanın görüldügü bildirilmektedir. îzmir Fuan'na yabancı devletlerin yıldanyıla daha az ilgi göstermelerinin nedenıeri srasında, Türkıye'nin kırtasıyecılıği ve fuar da teşhir süresınirj uzunlugu da gösterilmektedir. uluslararası lzmir Puan'nır açı lışı, seçim yasakları sebebiyle geçen yıllara oranla sessiz geçecektir (aa.) 25 kişilik bir Libya tîcaret heyetî geliyor A3VKARA İş adamlan ile baa Bakanlıklar temsilcilerinden oluşan 25 kişilik bir Libya ticaret heyeti, 2030 ağustos tarihleri arastnda Türkiye'yi ziyaret edecek tir. Libya ticaret heyeti, yurdumuzda bulundugu süre içinde, 1*mir, Ankara, Bursa ve Istanbul'da incelemeler yapacak ve düzen Ienecek çeşitli brifinglere katıiacaktır. 20 ağustos çarşamba günü Istan bul'a gelecek olan heyet mensupları, Türkiye Odalar Birliği yöne ticileri ile öteki ilgililer tarafından karşılanacaktır. Aynı gün, uçakla. îzmir'e gidecek heyet men supları, dört gün süreyle îzmir ve çevresinde incelemeler yapacaktir. Libya heyeti, Izmir'deki incelemeleri sırasmda çeşitli sanayi ku ruluşlannı gezecek, düzenlenecek bir brifinge katılarak bölgenin » J carl ve sınai konulannda bilgi ala caktır. Konuk heyet. 24 ağustos pa^ar KÜnü îzmir'den aj'nlarak uçakla Ankara'ya gelecektir. Ankara'da mıihtemelen Başbakan Sü leyman Demire! ve öteki bazı Ba kanlar tarafından kabul edilecek olan Libya Ticaret heyeti mensup lan, Odalar ve Borsalar Birlijini ziyaret ederek. Ankaraiı fş adam lanyla tanıçacaklardır. Konuk heyet için aynca, Türkiye nin genel ekonomisi konusunda da bir brifing düzenlenecektfr. Bu arada. Türkiye Libya ortak Ticaret Odası Yönetim Kurulu toplantısı da 25 agustos pazartesi Künü Odalar Birliği salonunda yapılacaktır. Konuk heyet. 26 ajjiıstos sah %ü nü Bursa'ya gidecek ve aynı gün lstanbul'a geçecektir. lstanbul'la incelemelerinf sürdürerek konuk Libya tiraret heyeti. 30 ağustos cu ma piinü Türkiye 'den ayrüacaktır. (a.a.) OKUYUCU MEKTUPLARI Kore'de Türk'ü kutlayan Amerikalıya şimdi ne oldu? Bazı insanlar vardır, erdem doludur. Bu nitelikierini giderek iyi yerlerde kullanmakla; kişilik ve ün kazanır, sevilir, sayılır. Ve bu soy insanlar; çok kez kitlenin adamı. lideri olur. Ama, yine kişi vardır ki; iyiliginde bunlann hiç biri yoktur da, zoraki davranış ve uydurma tutumlan ile hak etmedikleri yerde kendini bulur ve ne oldum delisı olur. Yukarıda sözü geçen Bay Fleet bunun tipik bir örnegidır ve Kore'de 8. ordu komutanlığına bu yoldan gelmiş, hiç bir varlıfc göstermeden geri alınıp hemen emekli edilmişfir. Şimdi, bu m , kendi geçmişine hiç bakmadan; kalkmış Washington'un bilmem hangi kulübünde: 1) Kıbrıstaki Türk tecavUzünil lânetliyorum, 2) NATO bunun için tedbir almalı, 31 Türk ler, NATO 1çin gereksizdir, 4) Hashaş ekimi, ir!5anhga ihanettlr, 5) Ambarjo Türklere sürmelidir v.b ya ve hezeyanlar •îürdürmüş. Şimdi. Bay Fleet'i Kore'dekf vaptıklan ile az biraz biz de ta nıyalım ve sonradan bu kişi Uzerine sağlıkh bir yargıya varalım. tşte olaylar: Yıl i haziran 19S2. BfrleşmJs MilletleT Ordusu adma General Clark ve berabertnde kahramanımız (O, 10. Kor. K. Palmer, 25. Tümen K Swit. Kh. mensuplan. kalabalık bir gazeteci ve fotoğraf grubu; Türk Silâhlı Kuvvetleri Kh'nı ziy?rete geldiklerinde: Gnl. Clark, Türk Tu gaytna karşı şu konuşmayı yap tı: «Karargâhınızı pek befendim. Erlerinizi çok lji buldum. Gerek Gnl. Didge\vay, gerek Kolordu K. ve Tümen K.lanndan Türk birliginin Kore'de kahramanca çarpışmış; çarpışmafcta olduğunu; hatta sizlerden çok şeyler öğrendiklerinl bir çok defalar dinlemls bulunuyorum. Ortak idealimıze hizmetlerinden ötürü ordumuz ve milletimiz size minneftardır. Türk birliginin aramızda bulunmasmdan dolayı duydugumuz memnuniyet ve ıftlhan bir kere daha belirtmek tsterim. Siz burada o kadar kıymetü ve faydalı oldunuz ki: şunu söy lememek elimden geln.iyor: eönül isterdf ki: Kore'de bir Türk tümeni bulunsun. İşte fnamn ki: bu sftzleri en çok onaylayan, el ve vüz tıareketler) lie «Evet«leri etrafa yağ dıran ve sonra Türk subaylannın ellerini sıkıp onlan kutlayan ve mutluluk dileven vine de Sir Van Fleet id1 Ama. vine TUrk riıeayı^ın Kunuri'âekl basansını bir tUrİU hazmPdemeyen »e eiderek Yunan Taburu İle bu tecnuda dedikodu ve kulfs vapan y^ne de bu adamdi. Bazı kez akıl almaz, komtıtanhkla baŞdaşmaz hareketleri de yok degildi. Bir gün birlikleri gezerken, Alayın birinde soba altında bir kablo makarası görür. Buna fena halde içerleyen generalimiz, tekme • tokat sobaya girer. Alay komutanı emekli olur ve ellerini şatardatarak < Nasıl beğendiniz mi?« diye etrafa nara atar: bulutlan Söstererek: sür iibj oraya der. Bu general TürR düşmanlıgın: orada da göstermek olanagını bulmuşrur. Zira. ayrılırken Kore'den: yaptırdiŞı çeienei. kendilerine çok vardım eden ve bu uSurda canlannı veren Pusan'dald Türk şehitlifine kovac<**ına. Yunan mesathgına koymuştur Mflrteza VODİNAL 0 Eylül'de liseyi bitirecek olanlar üniversiteye girmek istiyorlar B'zlpr. lise son sınıf Bğrendlenviz. Bu yıl Ü.S.S.K. Eylül ayında mezun olacak adaylann, Üniversitelere alınmayacağıru açıkladı. Ovsa geçmis yıllarda evlülde mezun olanlar da ürrt versitelere almmamaydılar. M. E. B. Haziran stnavfannda b * şansi7 olanlar için. evlülde yenl bir sınav hakkı tamndıfmı açıkladı. Bu çelişik durumda, 0.S.SK, «noeden aldıgı karann diİ7pItilmesi vasal bir zorunlnluk halinp selrtt. Bakanlıkca tanınan evlül sınavı eöz BnünAP ^Tt^!lf^rak. eerpkpn artil karann alırma.enı beklivoruz. Sınav srmııclarırrnzin >saptanai"ak, tarafımıza b!lriir1lmp<îi ve Cniver«f?p ksnılarının bizlprp de acilmasını ıstiyoruz. Gereklrse evlü'de yapılacak smavların, daha önceve alınıp sonınun çSzüm lenebilecegi kanısındayız. Bfr o.'dı; oittlyle karsj karşıva kalan bizler. bu demokratifc hakkımızın esirsenmivecegi düsüncesindeviz. Bu naklı tstemlmfzde tUm demokrstik kurum ve örgütlerir. destegtni bekllyoruz. Selçuk TANYERt A.VKARA Yumurtalık'ta petroi aranıyor ADANA Türkiye Petroileri, Yumurtalık'a 5 kıiometre tnesafede bulunan Demirtaş tıavzasında petrol arama çalışmaîarma başlamıştır. Demırtaş navzasıııda şantiye kuran Türkiye Petroileri efeıplerı sondaj yapılacak yeri tespit ederek ttulelerı monte yanşınalanna hız vermışıerdır. Deıuırtaş1 aaı venlen bu havzadakı ılk şantiyede teKnıh nraçların r.nntajı ta1 matnlandıktan sonra 2 bin 5001 metreye kadaı ınıîfcceR penol bulundugu vVriirde kule sayısı ! arttınlacaktır. Yetkililer, bu navzaaa yapııs cak sondajlardan gok mnıni ol duklannı söylemişlerdır. (a.a.) [ iki bin telefonun 771'i tercihli Gazetenizin 28.5.1S75 tarthH nflshasının 7. savfa. 2. sütunda yaymlanan «PTT AçıkKr mı?» başlıklı yazı lizerme vapılan te^ kikte; Kadıköy san'ralına vapılan 2.000 hatlık ilâveden, 1.129'unun bu sahada bekleyen normal tesis müracBatİBn ile difer santral sahalannda bu sahaya vakl tele fon nnKil rülpplprine 771 adedi nin rte mnhfelif kateeorideki 'doktor e^znne. oasın mensubu Bakanlih tercihlisi vb ) terrihli i«îteklere tahsls edildigi anlaşılmıstır. PTT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Diş Tabibi ORHAN TÜZÜN S A M A P Y A C A D NCh 41C S a s l !.•>.« ı>:ıa J*