09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tSÎ erek lâyiklik ve dinsizlik, gerek din ve devlet konulannda pek çok yazı yazdık, bugüne dek. Çok da konuşma yaptık. «Devirden Devlre» adlı kitabımızın yeni çıkan ikinci cildinde de işlenmiştir bunlar. An» Ulkemlzde güncelliklerinl koruduklan için, bu pazar söyleşimizde yine aynı konuya döneceğiz ve laylklik, dinstzlik kavramları na açıklık getirmeğe çalışacağız. Batı illerimizden birınde kurulan ve sonra güvenlik kuvvetlerince basılan nurculuk kamplannın öyküsünü Cumhu riyet sütunlannda okumuşsunuzdur. Ben de okudum. Televizyonda dinsizlik propagandası yaptı ğun (!> gerekçesiyle MSP11 Adalet Bakanı tarafın dan savcılığa verildiğimi de gazetede okudum. Tam güncei konu doğrusu! CUMHURİYET 13 Temmuz 1875 G OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Layiklik Dinsizlik midir? Hıfzı Veldet VELİDEDEOÛLU nı değil, insan toplumlannın ydnetün düzenini sağ layan hukuk kurallarmı da içermektedir. Kısacası, kitap dinlerinin devlete egemen olduğu dbnem lerde, toplumdaki her ilişki bu kitaptaki kurala göre düzenlenir, her anlaşmazlık yine bu kitaptaki kuralına göre çozüme bağlanırdı. Kitap dısmda konulacak her kuralm da kitaptaki ilkelere aykın olmamasma dıkkat edilirdi. îşte «kitap dinleri»nin tarih boyunca bir süre «devlet dini» sayılmasımn, kutsal kitap ile devlet yasasının bir tutulmasmın nedenlerinden biri budur. tkincisi; îkinci neden, her ülkede ve her çağda din adamlannın, devlet yönetüninde kesin soz sahibi olmak, daha doğrusu, yönetimi paylaşmak istemeleridir. Bunun temeli iktisadidir. Devlet yö" netimini krallarla, şahlar ve padişahlarla, ya da egemen zümre ile paylaşmak demek, çalısan hal kın gelirini paylaşmak demekti. Eski Mısırtn son döneminde devlet dümeninin başmda rahipler ege menlik kurmuş ve bu durum Mısır devletinin bat masının bas nedenlerinden biri olmuştu. riye Mahkemeleri de kaldınldı. 17 subat 1926'da ka buî olunan Medeni Kanun ile Mecelle, Fıkıh ve Fe râiz kurallan (yani şeriat hukuku) hepten kaldın larak onlann yerine Medeni Kanun ve Borçlar Ka nunu geçti. 1926'da yürürlüge giren yeni ceza rasa sı da tamamen layik hükümlerden oluşuyordu. Türk Hukuk Kurumunca 1944'te yaymlanmıj olan Türk Kukuk Lügati'nde layiklik şöyle tanımlanmıştır. «Devlet yönetiminde büim ve teknik gereklerinin ve sadece dünya gereksinimlerinin gözönünde tutulmasına ve dinin ancak vicdanı ilgilendirip dünya ve politika işlerine kanşmasının doğru olmayacağına ve bu kanı ile kurulan bir yönetimin gerçek ilerlemeyi sağlayacağma inanıstır.» «Sağlayacağma lnanışı kabul eden bir dünya görUsüdür> demek her halde daha yerinde olurdu. Din Ve Dinsizlik Sözcüğün açıkça belirttiğl gibi, «dinsizlik», din sel hıç bir inanısa sahlp olmamak, miatik bir din duygusu taşım&mak demektir. Bilindiği gibi. ilkel insan, evrende gördüğü ve niteliğini büemedigi, anlayamadığı, kendi kendine açıklayıp bulamadığı doğa olaylannın nedenlerini insanüstü ve fızik ötesi etkenlere bağlamak, doğayı bir takım gizli güçlerin yönettiğine inanmak gereksinimini duymuş ve bundan da bugün <çü rük inanıslar> dediğimiz büyüler, sihirler, afsunlamalar, güneşe, ateşe, hattâ cinsel organlara tapmalar biçiminde ilkel din duygıüarı doğmustur. Afrika ve Avustralya'da uygarlık merkezlerinden uzak bulunan kabüelerin, kişfleştirümis bir takım gizli güçler karşıstnda, korkuya dayanan çürük inanışlannda, dinsel tören ve âytnlerinde 11 kel dinlerin izleri bugün de yasamaktadır. Kabile yasamından düzenli ve uygar toplum (devlet) yaşamına geçfldikten sonra birçok yeni mistik inanışlar belirmis, kimi zaman eski Mısır ve Hititlenle olduğu gibi firavunlar, krallar tannlaşünlmış. kimi zaman hayvanlara tapılmış, kimi zaman da insan yaşarru için öoemli olan her şeyin, her olayın, hattâ her kavramın ayn bir Tannsı olduguna inanılmıştır. Böylece, yer tan rısı. gbk tannsı, bereket tannaı, savas tatmsı, güzellık tannsı v.b. glbı tannlar bulunduğunu kabul eden çok Tannlı dinlerin toplumlara egemen olduğu çağa girilmiştir. Gerçi her çağda birçok peygamber, tek Tann kavrarnını insanlara aşüamak İçin ttirlU yollarla çaba haTcamıs laeler de, bu çabalann niteligini ve bu peygamberlerin aldıklan sonuçlan belgelere da yanan müsbet tarih bilgisi ile değil, içine birçok masal ve hurafe kanstuılan Tevrat sahifelerifj okumakla öğreniyoruz. Tek Tann inancmı telkin eden peygamberler içinde en etkilileri Musa, tsa, ve Muhammet peygamberler olmus ve böylece cKitap Dini» denilen Musevilik, Hıristiyanlık ve Müslümanhk, bugunkü uygar dünjamn bütün katalanna yayümıstır. Bun lardan Müslümanlık en son ve en üstün Kitap Dinidir. Gerçi ondan sonra örneğin Bahailik gibi yeni dinler kurulmus, fakat bunlar gelişeme miştir. Işte dinsiz kisi, dinlerin kitaplı olsun olma sını hiç birine inanmaran, Tann tanımayan insan b'lünce onun için her şeyin bitmiş ve kapanmış ol duğunu kabul eden kişi demektir. Bunun karşıtı «dindar kişi.dir. Dindar insan kendi dininin Tan nsma, Peygamberine, ruha ve öte dünyaya inamr. Onar, Suheyip Derbn, AH Fuat Başgfl, düşün adamlanmızdan ve tpp"»"'? yazarlanmızdan Hamdullab Suphi Tannöver ve saym Prof. Bülent Nurl Esen, ülkede layikliğin tam olarak ger çekleşmesl için Diyanet tşleri Baskanhğının devlet dairelerl arasından çıkanlması, özerk bir kurum olması düşüncesindedir. MSP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Necmeddin Erbakan da kimi konuşmalannda bu son düşünceyi savunmafctadır. Ama onun asıl amacı ülkede tam layikliğin kurulması değil, özerk bir islâm cemaati teşkilâü kurulması yoluyle, devlet içinde kendi partisine bağlı ayn bir devlet meydana getirmek ve böylece Türkiye'yi tam teokratik duruma sokmaktır.. Ziya Gökalp 28, 29 ve 30 eylül 1916'da Tanın gazetesinde yayınlamış oldugu bir yazı dizisinde, lslâm Cemaati kurulması düşüncesine karşı çıkmıştı. Ona göre, «cemaat> adı al tmda bir ikinci Isîâm devleti görüntüsü yaratmak büyük sakmcalarla doludur. Tam 60 yıl son ra bu sakmcalan düşilnmeyen politika adamlannm çıkabilmesi, lilkemiz için gerçekten bir talıhsizliktir. Anayasamızın 154. maddesinde şöyle denilmektedir: «Genel ldare İçinde yeralan Diyanet Iş leri Başkanlığı özel kanunda gösterilen çörevleri verine Reürir» Burada sözü edilen «özel kanun» 22.6.1965 gün ve 633 sayılı Diyanet îşleri Başkanlığı Kurulus ve Gdrevleri Hakkmda Kanundur. Anayasamn, 154. maddesindeki • Genel tdare Içinde yeralan» deyimi, Anayasamızın, Diyanet îşleri Başkanlıgını, öbür devlet daireleri gibi, resmî bir devlet dairesi saydığını gösterir. Kunıluş kanunu da bu görüşü destekler. Su halde Türkiye, Batı'daki anlamında tam layik defil, varı layik bir devlettir. Gerçi Diyanet lsleri Başkanlıgnun. devlet yönetuninde, eski şeyhülislâm lık gibi, sös hakkı ve yetkisi yoktur. Ama devletin kurmus olduğu bu daire ile din islerinl düzenleme yetkisi vardır. Layiklik ise din ve devlet işlerinin blrbirbıden büsbütün ayn olması demektir. Bu aynlık Türkiye'de henüz tam olarak gercekleştirilemediği için Diyanet îşleri Dairesi. zaman zaman kendisini devlet yönetiminde söz sahib. sanmakta ve bütün sakmca da bun dan dogmaktadır. Bu konuda çok dikkatli olmak gerekr. Küçük öımaller, birike birike bizi eski şeriat devlettne götürür. Oysa •tslâm dlnl AUabtan ve Peygamberden sonra hiç kimseye baskasmnı vtcdanmı denetlemek, inanisına bakim ve bn Inanış fizerine nüfuz ve müdahale etmek yetkisinl vennemlşttr. Hattâ Hazretl Peyramber bile Allah'ın emlrlerinl ve kurallannı sa dece tebltfe ve eereldrse hatirlatmağa memur edîlmlstlr. «Siyah dizüen yukandaki satırlan, her hangi bir kişi deŞil, din konulanndaki derin bil gisi herkesce bılinen eski Divanet îşleri Baskanlarından rahmetli Hamdi Akseki vazmıştır. (Ahmrt Hamdi AkseM. lslâm, Fıtri, Tabtt ve umuml bir dindir. Cilt I Tstanbill 1M3 sh. ")76/I>T7.> l s lâm dininin layikliğe ve vicdan özgürlüğüne açık olduSunu ne güzel belirtJyor bu saörlar. tslâmlık konulannda derta bilgl sahibi, tiahivat Fakültesl profesörlerinden rahmetU Hilml Zıya Ülken de, Sadi Borak'm fAtatürk ve Din Is tanbul 1962) adlı kitabma yazmıs olduğu önsözde bakmız ne diyor: TEKZtP AA'nın 54. yılı ir kaç gün ev^el AnadoİD Ajansı'nın 54. TUdönümfl münasebetile, bu sütunda yayınlanan yazınızı dikkatle okudum. Bana, büyük bir tenakuzun içerisindeymisslniz jrlbi geldl doğrnsu... Bir tarafta, «Anadolu Ajansı itiharını yltirmlştir, haberlerini tdmse kullanmıvor» divorsunuz, öte yanda, ıtaıetenizi bu, itibannı yitirmiş Ajansm haberleri Ue doldurmassanuz... Carahuriret'tn, sadece, raıuuzın «ıktıgı nüshastndald A.A. baberlerinl «Svle bir tnerak edlp saysa Idiniz, hrrbalde bn tenakuza düinıezdiniz .. Amnı ne yazık ki; bu zahmrte katlanmamıssmn. Zatıaliniz, Hdnd «ahifede o makaleyl yazarken, sekreter arkadasinızın dlğer sayfalarda kullandıih Anadoln Ajansı haberinin adedi, öyle birUd drpl. oniMvi buluvor... Hem de bir tanesi bes sütunluk manset olmak üzere. . Yine aynı ffünlü di£er cazetelrre bir eöx atalun Istersenlz? Samnm, t/HBrrrjret» ve «Mllllvet» sizfn hatın savılır eazete tasnifiniziıı İçine rirer, Zahmet edipde bu iki eazetenin o fünkü nushalarmı sövle blr tetnaşa ehnezmislniz? Eçer manşetlerdeld «AA.» insiyali size rahatsızlık vemıeTecekse tabii .. Diğerleri de Byle. hemen ber pazetede 15î» haberimuı var. Hayret defU mi? Iste itibaruıı vitlrmls AJans bu . Savet sütnnnnuzun haemf Imkân vermis olsa tdi \nadolu Ajansının Ynrd içinde ve vort dısında ne derece ehemmiyetli vazifeler Ifa ettiğinl size daha treniş ve vesikalan ile ispatlıyabilirdim. Mamafib buna lüzum eöruyorsanu yolnnnz AnkaraV» düştöğünde bana şöyle bir ngraynıız. Anadoln Ajansının devlete vük olmasmdan bahsetmenlıı de hnkâıu voktnT Savm varar.. Nasıl kl bateeden vardım alan pek çok kamo sektörii lçin «Devlete yuk oloyor» bunu kaldıralım denemez İse... Siyasal tktidara bağb blr eenel mndBrlflkle easetecfllk mesle^lnl yörntmek baçdasmaz bnvurursrarm» btı hnkrnündî çok doğro. Anuna Anadoln Ajansı'nın stvasal tktidara decil de, Devlete bağlı örpl bir kurulns nlduermu nnntuyorsanuz. Bitnıes tükenme» dedlkodnlardan ve arpalık hfkâyele* rlnden neyl kasdetmek IstedietnLı pek belli olmuvor.. Ralen AJansia ngill blr dertlkodu mevrnt olmadıri ribl arnalanan da v*krar. Bn Iddialannıza blraz daha vaznh vertrseniz ne demek Ifrtcdijjiniıi bfacde aniamış olnroz. B Tam Layik Olduk mu? Eski Anayasamıza 1937 yılında layiklik ilkesi konuldu. 27 Mayıs 1961 Anayasasınm 2,571,77 ve 153. maddelertnde layiklik ilkesi yer almış, 12. maddesinde din ve mezhep ayırımı gözetilmeksizin eşitlüc Dkesi konulmus, Î9/4 maddesinde de din eğitimveöğrenünikişilerin kendi isteğine bırakılnnş ve böylece bu Anayasada layiklik ve vicdan özKürlüğü ilkeleri yerleşmiş ve korunmustur. Şu halde bugün Türkiye'de hnlrnksal ve siyasal bakımdan layiklik ögesi eğemendir Su anlamda ki. »rtık dinsel loırallar ve öğretiler dev let yönetiminde et kili ofanayacaktır. Ama madalyonun bir de ters yüzü var: Dinsel kural ve öğretiler devlet yönetiminde etkili değildir ama, devlet, dmsel kurumlann ybnetiminde etkili olacak mıdır? Yoksa dinsel kurumlar, tıpkı hırlstiran cemaatleri gibi, özgür ve devletten bağımsız mı olmalıdır? Devlet sadece kamu düzeni açısmdan bir Ust denetim hakkıyle mi yetinmell, yoksa din eğitim ve öğretimini ve ibadet işlerini kamusal bir devlet dairesi aracılığıyla mı yönetmelidir? Bu konuda biz kendi düşüncemizi tam 23 yıl Bnce, İS nisan 1ÎS2 tarlhinde yazmıs oldntnmnı •Din. Halk ve DevIeU başlıklı yazıda açıkladık. fBkz: Devirden Devire, Cilt. 2 s. 424 428.) Bu konuda şöyle düşünüyoruz: Devlet, Diyanet îşleri Başkanlıgını kaldırarak ibadet konularmda kontrolu elinden bırakırsa ve bunlann düzenlenmesi sadece bireylere ve cemaatlere kalırsa, türlü mezheplere dayanan cemaat örgütlenmelertne müsaade etmek zorunluğu doğar. Bundan da birçok sakmcalar ve huzursuzluklar çıkar. Devlet, ibadete özgü lsleri ve örgüaert kurmak va düzenlemek görevml, resml işleri arasmdan büsbtitün söktip atamas. LlyiMik komısunda bence en güzel eseri yaznns olan saym Bülent Dâver de aynı düsüncededir. (TOrkiye Cumhuriyeti'nde Layüdik, Ankara 1955 sh. 8750.) Bun* karsılık, rahmetli Prof. Sıddık Sami Bizdeki Durum Önce şunu belirtelim: îslâmlıkta şeri sorunlar iki büyük bölüme aynlmıştır: Büincl bolüm, ahret denilen »te dünya tle ilgfll olup, bu «fbadât» (tapınım) kurallandır. Namaz, oruç, hac, zekât, gibi ibadete ilişkin kurallan kap sar bu bölüm. tkinci Bölüm, dünya işleriyle ügili olup, bu da kendi içinde dört kısmı ayrüır: 1) Münakehat (Ev lenme ve boşanmaya ilişkin kurallar); 2) Muamelât (Mal, borç ve dava ilişkilerini düzenleyen kurallar); 3) Uknbat (Suç ve cezaya flişkin kurallar); 41 Ferâiz (Mirasa ilişkin kurallar). lslâm hukukçu lanndan bazısı, bu son Feraiz bölümünü fıkıh bö lümlerine sokmayıp «müstakil bir fen» sayarlar. (Atıf Bey, Mecelle şerhi sh. 6). Görülüyor kı, şeriat sorunlannın ikinci bölümü, devlet içinde ve yurttaşlar arasmdakl türlü flişkileri düzenleyen, anlaşmazhklan çözümleyen kısacası, toplum düzenini sağlayan hukuk kuralla nndan başka bir şey değildir. Osmanh devleti, hü kümet içindeki şeyhülislâmhk kurumu eliyle hem ibadeti düzenler, hem de hukuku uygulardı. Bu hu kuk, dinsel hukuk olduğu için, devlet tam teokra tik (dinsel) bir devletti. Tanzimat'tan sonra Batıdan Ticaret, Ceza ve Usul Yasalannı almak, yeni Ceza Yasasında kimi kurallan şeriatm «Ukubat», kurallarmdan ayırmak ve Meşrutiyet döneminden sonra da bazı adll reformlar yapmak suretiyle, devlet tam teokratik olmaktan çıktı ve yan teokra tik devlet durumuna geldi. Türkiye Cumhuriyeti de, ilk kuruluşunda bu ya n teokratik niteligini üzerinden atamamıştı. Zira devletinftzvapısında haltfelik kurumu, hükümetin içınde şertyye vekâleti, adalet mekanizmasmda şeriyye mahkemeleri duruyor, Mecelle, FüOh, ve FerSiz kurallan yürürlükte bulunuyordu. 3 mart 1924te arka arkaya kabul olunan 429, 430 ve 431 sa yüı yasalarla halifelik, Seriye Vekâleti ve medreaeler kaldınldı; 8 nisan 1924te 469 sayılı yasayla Şe Atillâ Onuk ANADOLU AJANSI GENEL MÜDÜRÜ ÇAN YAYINLARI'nda 3 Kitap 1. Bu CennetBu Gehennem Denemeler: Vedat Günyol, 15 TL. 2. Devrimin Bağrından 3. Marksçılık ve Bilimsel Düşünce ÎLAN Robespierre Din Ve Devlet Kitap Dinleri ilk ve orta çağlar boyunca «devlet dinleri, niteUğine bürünmüştü. Bunun ild nedeni vardır Birincisi, kitap dinlerinin dayandığı kutsal Mtaplann, insan toplumlannı yönetmek İçin Tann tarafından gönderilmiş yasalar olduğu kanısındaki inançtır. Kutsal kitaplar yalnız Tann ile kul ara sındaki ruhtan ve içten bağhlığı ve bu bağulıgm nesnel göfünüm ve kanıtını belirleyen tapınrm (ibadet) kurallarmı ve insan fle insan arasmdakl lyi ilişlrileri düzenleyen sağtöre (ahlâk) kuraüan Çeviren: V. GünyoL 10 TL. •LavOdlk asla dinsizlik demek olmadıfı gibi, sahte dtndarbk ve bölücülnk İle möcadele ka •r,, pettih lcin, serçek dlndarlığm t^Uşmesl Im kânını temin etmiştir. Lavikliğl dinsizlikle kanş tırmak isteyenler, terakldnin ve canlılıtm diismanlan Ue fjSılerlnden perde kalkamamıs sark karlmlerlnln fanatiklerinden başka kimse olamaz.» L. Sdnrarte. Çeviren: V. Günyol, 10 TL. Şumı ekleyelim kl, Türkiye'de din kurallanIsteme adresi: YENİ UFDKLAR nm dünya lslerine kanşmaması biçiminde uygu P.K. 1034, Karaköy, lstanbul. lanmakta olan layüclik. bu ülkenin sosyal ve siyasal koşuHanna ve tarihsel gelişimine uygundur. Bulun soron, yolumuzu aydmlık nfuklaı »• » •» » • •• •• • • • • * • • •• • » •• »•• • » • » • • • • •• • • » • • yan ve bn nfnklan karartan eski şeriat kvrmak Isteyenlere karşı nyanık olmakta toplamyor. Gerçek dlndarlar bu nyanıklığın içlndedlrler. YOLCULUK ÜZERİNE OKTAY AKBAL Erkek Teknik Yüksek öğretmen" Okulu Müdürlüğünden Evet Hayır iz bu yaayı okuduğunuz sırada ben yabancı bir ülkede olacağım. Bir ay surecek bir yolculuk... Yıllık iznimi böyle kullanacağım. Dinlenme ml, yoksa yorulma mı? Yeni bir ülke, yeni insanlar, bambaşka sorunlar, yabancısı olduğum bir toplum... Yazarlar, gözlemler, izlenimîer avcılandır. Drırmak, dinlenmek nedir bilmeyen bfr insan .. Yazmadığı zaman da bakar, görür, arar, bulur. Dtsrmaksızm biriktirir heyecanlannı, özlemlerinl, duyarbklannı... Şöyle uzanıp bir koltuğa kendinden geçmek. yaşamın güs»î, yanlarmı doyasrya tatmak nerdeyse yasaktır yazarlara, şairlere, duyan, düşünen insanlara... Sokrates'e, bir yolculuktan klşiliğine hiç blr sey katmadan dönen birinden sbz etmişler. Büyük fBozof «Yolculuğa çıkarken kendini de birllkte göturdü de ondan» demiş. Kişi, yepyenl bir insan olarak gltmeli gezilere. İçinde yaşadığı toplumdan soyutlanmak. sırtmdan gOmlek çıkanp atar gibi o toplumun tüm sorunlarmı, dertlerini, sıkmtılannj bir vana bırakmafc olanak dısıdır. Kendimizi de birlikte götürtlrüa yolculuklarda. Önyargılanmızı, ahşageldiğimiz duygulanmalan da .. O zaman ne ise yarar başka ülkelere gitmek, yabancı insanlarla karsılaşmak, yabancı manzaralar seyretmek. yabancı gerçeklertn içinde yaşamak? Hep kendi dar açımızdan, basma kalıp düsüncelerimizden ölçeceksek herşeyi, anlamaya, kavramaya kalkışacaksak' «Algüanma duyu değişikligi ile başlar, yolculuklar bu yüzden gereklidir» diyor Andre Gide... Durmadan gezmis, yeni algılar. yeni duyular, yeni sevRiler Msivi veniler. klsiyi güçlendirir diyerek... An» Sokratesin dediğinl yapabüen tnsanlar için bu söz, cıktığı geziye kendini Bötürmetnek kosuluyle .. Biz hem kendimizi götürürüz, hem çevrenaizl, hem ülkemizi! öyleyse ha burda kalmışsın, ha dünyanın öbür ucuna pitmişsin!... Kopabilmek zor bir yazar için kendinden, çevresinden, toplumundan. özelliklc her gün yazan, okurlanyla söylesen birisi için Şöyle böyle yirmi yıldır sürekli vaayorum gazetelerde. Kitaplar, öyküler de ayn... Her yazı, topluma, kendine ayna tutmak, bir takım iç ve dıs gercekleri. sorunlan aydmlatmava caUşmaktır Böylesine blr uğraş giderefc belirli dar sınırlar içine kapatır kisiyi. Kitanlar da olmasa bir kurtulus yolu yok! Boğulur gidersin tekdüze olaylarm. hep birbirinin eşi yorumların, boyuna çftzümler, çareler aramanın yorgunluğu içinde... Türkiye'yi büyük olaylar bekliyor. Böyle bir zamanda yurt dışında olmak... hem iyl, hem kötül Dışardan nasü görünüyoruz, bizl nasıl görüyorlar? Olaylarm lçindeyken, her gün yazarken, kendimizi bu tartışma ortammın heyecanına kaptırmış durumdayken bunu anlamak rordur. Ama dışardan, uzaktan Türkiye'nin nerden nereye doğru yüriidüğü çok daha belirginleşerek görünür. Bir süre, blr gözlemci olarak bakmak, kendime, çevreme, yeni yerlere, insanlara bir şeyler kazandıracak bana elbet... Ne kadar istemesem de, kaçınsam da, zarannı büsem de, tersini yapabilmefc olası değil; kendimi de birlikte götüreceğim. Sizleri de, ülkemi de!... Kalabauk bir yolculuk olacak, ama ne yapalım, ö ş l bir anda çekip atamaa eski bir giysl gibi bütün bu, kendini çevreleyen, etkileyen gercekleri... Öyleyse, şimdüik hoşça kalın, bir ay sonra yeniden buluşmak üzere, dostlukla... S VEFAT Merhum Uşşakîzade Sadık Beyintorunu, merhıım Muammer Uşşaklı ve Adiviye Uşşaklı'nın kızları değerli varlığımız, Öğretmen ve Asistan Almacak 1 Okulumus Oğretna hizmetlert kadrosunda gOrevlendirllmek üzere 657 sayüı Devlet Memurlan Kanununa göre öğretmen ve asistan ahnacaktır. 2 öğretmen olarak görevlendirüeceklertn: a Kendi alanlarmda doktora veya yüksek lisans Oğrenttnl yapmış olmalan veya b öğıetim alanında Hsans Bğrenlml yapmış ve en ex 3 yıllık btr yüksek ögretim kuruınunda 3 yü basanh olarak kadrolu veya ücretU öğretmenlik vapnns olmalan gerekir 3 Aststanlann: a Erkek Teknik Yüksek öğretmen Okulu, ügfll Onlveratte, akademl, yüksek okul veya bu kuruznlara denküğl Milîî Eğitim Bakanlıgmea kabul edilen yurt disrodakJ öğrettns kuTuzolanodaD birlslni bl* tinnis olmalan; b ögrettm ataalan İle trıgfllzce. Fransızca, Aunanca veya Italyanca dillermden blrlsinde vapılacak sınavlarda basanlı oimalan: c Otuz îiasından büyük oünamalan gerekir. * Smavı kazasan asistan adaylanna vurt lçı veya vurt dışındakl üntversitelerde, yüksek lisans veya doktora yaptmlacaktır. 5 öğretmen ve Aslstanlık için müracaat edeceklertn okuImnus Personel îşlert Müdür Yardımcılığından bizzat alacaklan «Müracaat Fomlanna» gerekli beleeleri de ekliyerek enpeç 1 eyîül 1975 tarihine kadar okul »üdürlügüne müracaat etmeleri Kerekmektedir Sınav ve mülakat tarfiıleri aynca ilgflflere büdirilecektir. ÖĞRETMEN AUNACAK ALANIAR ÎHTİYAÇ MİKTARI 1. Türk Dill ve Edebiyatı 1 2. Yabana Vü • Ingüizce 3 3. Matematik 4. Istatistik ölcme Degertendlrme 5. üygulaamıs Mekanlk 6. Elektrut Atelyesl Mesiek Derslert 7. Malöne Resim Konstrtlksiyon 8. Tesviye Atelyesl ve Mesiek Derslerl 9. Metalişlerl Atetyesl ve Mesiek Oersleıi ASİSTAN ALINACAK ALANLAR 1. Genel Metarrfk ve Clslmlertn Davammı 2. TJygrılsnıms Mekanik S. Maktoe Elemanîan 4. Malzeme ve Lnboratuvan (Maklne) 5. Tesviye Atelyesl Mesiek Derslert 0. MetaüsleTİ Atetyesl Mesiek Derslerl 7. Döküm Atelyesl Mesiek Derslen 8. Model Atelvest Mesiek Derslerl 9. Maktne Resim Mesiek Derslen 10. Motor Atelyesl Mesiek Derslerl 11. Elektroteknik ve Olcme 12. Elektronflc Atefreaa 13. Elektronft MesleS Derslert 14. Agacislert Ateljesl Mesiek Derslerl 15. Yapı Atelvesi MesJek Dersleri 2 1 1 3 2 1 3 1 3 1 1 4 6 3 1 3 I 3 3 1 V « • t t LATİFE USSAKÎ hanımefendiyi kaybettik. Cenazesi 13 temmuz pazar günii öğle namazından sonra Teşvikiye Gamii'nden alınarak Edirnekapı Şehitliğindeki ebedi istirahatgâhına tevdi edilecektir Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin Türk Eğitim Vakfı'na bağışta bulunmaları rica olunur. • • AILESI (Cumhuriyet S58t> «r • • • • • • • • • • • • • » » • • • » 44 • « • • • • • • • • • • • • ••» » » »» I • ÖLÜM Merhum Valilerden Tahsln vn Münevver BayaÜı*nın oğlu, merhum Enver ve Hikmet fle Mithat ve Mevhibe Bayatlı'nm kardeşi, Nesrtn Bayatlıtıın sevgill eşi, Naz Bayatlı'nın sevgili babası, lstanbul Barosu Avukatlanndan Memur Ahnacaktır BAŞSAĞLlOl Kemal Tuğrul ve Nazlihan Tuğrul'un oğlu Otonuz için Soğuk Hava Cihazı TUNCER BAYATLI anl olarak vefat etmlstir. Cenazesi 13.7.1975 pazar günü öğle namazını müteaktp Kadıköy Osmanağa Camiinden kaldınlarak Karacaahmet Kabristanına delnedüecektir. Tann rahmet eylesln. A t l l S t Cumhuriyet 5585 ÖZCAN TUĞRUL 11/7/1975 günü Dir kaza sonutu Ankara'da vefat etmiştir Kederll anne ve babasının acılarına katılır, başsaglıgı dılenm. HÜSEîtN TALAVOfiLU Cumhuriyet 55B4 AIRCONDITİON ORiJiNAL AMERİKAN 5000 TL. MÜNiR BAYKURT 4. LEVENT OTO SANAYİ SİTESÎ MENDB31ES CADDESİ D 21 TEL: «4 «5 32 <Cumhunvet: 5579) 1 Bölgemls PTT Merkeslerinır nöbetd servtsnrtnöe *çıtt ve bundan sonra açıiacak memur ndroiArma fayuı adilmek üzere vetert lcadar personel «ılınscaimr Bu ıs lçın 18 Ttanmta I9T> eun» eünU «aat 14 30'da Istanhul'da Slrkeoi BUvük nvtanane oınasımlakl Kanrtn Saionunda nnav vapıiacaktır 3 Sınavs eireopfclerln en v Orta*ul tnezuno almalan, 18 vasu» tamamlarms 3S vasını eecmffmıs ertcek tst«icijlertn askerllk hlzroeam vaDtm? •••ıııunmalan sarttu 3 Atanmada «san nOenler tereı* *İ1HT 4 Tamamlayıci oü# aimak istevsniorm PTI Böige BasmüdOriüeo Personel Serrtsnıp TOVS BasmüfHlriüşiiTntize bafth PTT Merker Müdilrlflklerme mOraeastlan duyurutolr. PTT tBTANBCT. BÖU3E BAKMÜDÜRI OGÜ CBasın: 18597/5573)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle