02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• Sahlbl: Cumhuriyet Matbaacılık »e Gazetecilik T.A.Ş. adını NADİR NADİ • Genel Yaym Müdürü: OKTAX KURTBÖKE • Sorumlu Yazı îşleri MUdürü: ÇETtN ÖZBAYRAK • Basan ve Yayan : CüMHURtYET Matbaacüık ve Garetecüik T.A.Ş. Cağsloğlu, Halkevl Sok. No. 3941 TELGRAF ve MEKTUP adrerfı CÜMHURİYET ISTANBÜL Posta Kutusu: iRtsnbnl No: (41 Telefonlar: 23 42 90 22 42 96 22 42 97 22 4J 98 22 42 99 ^ * ^ *" * CUMHURİYET BASIN ATnAK TASASINA UrMAYl TAAHHÜT EDER • BÜOOLAR: Ankara, Atatürk Bulvan Yener Apt Yeniaehlr, Tel.: 177477 255701 • ÎZMİR Halit Zıya Bulv&n No. 65, Kat J, Tel.: J1230 24709 • GÜNEY îlleri Atattirk Cad. TTgurhı Pa»aJ, Telj 14550 19791 ABONE T * tLAN Ayl»r U • » 1 Yurtlçl 640 J70 139 49 Yurtdı* 810 405 202 67.90 Ülke fruplannı •• ağırhğın» före, uçak farkı okuvucu tartfındsn aynca ödenlr. Baılık (MAKTU) 550 Lira 2 3 ve 7. Sayfa (Santimi) 140 4., 6., 6. Sayta (Santimi) 120 ölüm, Mevlid, Teşekkür (5 Santimi) ... ... 300 Nişan, Nikâh, Evlenme, Doğum ... ™ ... 225 Yayın Hayan (Kellmesl) .. 4 Kayıp (Kelimesi) . 3. SAYTS1 150 K.URUŞ Aydınhk grubu (Bastarafı 1. Sayfadaı fcemelerinin kurulus yasasının, gerekçe ceıa muhakemeleri usulü yasasına, 12 mart döneminde eklenen 1690 sayılı yasanın Anayasaya aykın olduğtmu ileri sürmüş tur. Avukat Apaydın «Yasada yapüan degişiklikle bir demefe üye aidatı ödemek, haber vermek, gizli örgtitün karinesi sayılmaktadır. Bu mantığa göre büyük bir günlük gazeteye, 141. maddeye uygun bir suç nlteliği verildiği takdirde, o gazetenin teknisyenleri, yöneticüeri ve haber verenleri ve aboneleri hatta okuyuculan yasa dışı görülen örgüte üve olmuş sayılacaktrr. Bu madde savunma hakkına ve Anayasa'da yer alan eşitlik ülkesine aykırıiır» demiş ve düşüncelerini dejjil ancafc eylemlerin yargılama lconusu olafr'^ceğini söyleyerek, F"ransız Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanınrn bir davada dü$unce sunı diye bir kavram yoktur burada yargıladığımıa maddi filldir» dediğini haürlatarak savcının inandıncı hiçbir deL1 getiremediğini ve sanıklann I ielilsiz bir iddianamenin yükleiiği suçla yargılandıklannı söytemiştir. Sanık vekillerinin konus nalanndan sonra duruşmaya kı5a bir ara veren mahkeme, sanık vekilleıince ileri sürülen Alayasaya aykrn iddialann reddlne, Can Deriş, Mustafa îlker Gürkan ve Akıl Hastanesinde tedavi altınd. bulunan Celal Kaçmak'ın tahliyelertae; Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkeme».inde açılan bir davanın görültnekte olan Aydınhk Grubu davaliyle birleştirilmesine karar vermiştir. Dunışma 5 mayıs 1975 gününe bırakılmıştır. Tunç, Erdoğan Kaymak, Fa^ük Çıravoglu, .Sülent Kumral, Oxtay Cengizlay, Halil Küçükyıldıa. îhsan Adifrtizel, Şerif Yarar, Sadi Genç, Bayram Yurtçiçek, thsan Adıgüzel, Mehmet Hamuroglu, Zeynep Hamuroglu, Alp Hamuroflu, Dogan Türkdönmez. Aynca bu dava doiayısıyle Ankara Hukuk Fakil'.tesi esM asistanlanndan Doğu Perincek ve Aydınlık Dergisi Yazı Îşleri Müdürü Ali Karşılayan haklannna da gıyabi tutukluluk karan bulunmaktadır. OIJVYLARIN ARDINDAKt GERÇEK VİCDANIMIN SESÎ,, Altan ÖYMEN (Baîtarafı 1. » j i a d a ) onlar lâftır Böyle şeyler ispat edilmedikçe biz, sayın mületvekillerimıziri kendi beyanlanyle bağlı olup. örnegtn Mehmed Ali Arsan'a da, bundan böyle: Vicdanlı Mehmet Ali bey demeliyiz.. Vicdanlı ve «on olaylardakl resimlerine göre aynı zamanda tabancalı Mehmet AH bey, bundan on gün önoe: Bu hükümete oy verirsem, uşaklığı kabul etrniş olurum, demisti. Şimdi anlaşılıyor ki, vicda nı kendisine seslenince bu görüşünden vazgeçmiş, bu hükümete oy vermenin uHklık olmadığı «onucunı varmıştır. Bu bakımdan kendisi için «vicdanlı» tıfatına ek olarak: «Uçak Mehmet AH bey» dîyemeyiz. «Efendi Mehmet A H bey» diyebiliriz. Sayın Nilüfer Gürsoy için de öyle.. Kendisi 15 gün önce «bu hükümete oy vermek bizim için serefslz lik teşkil eder» buyurmustu. Ama vicdarnnın rehb^rliğinde o da görüşünü değistirmiştir. Ona ve par lamentoda temsil ettigl s»yın babasına da «vicdanlı» ek olarak «Şerefli» denilebüir: Şerefli Nilüfer hın'.m.. Şerefli Celâl bey.. Jste şimdi bütün bu vicdanhlar, cüzrfanlılar, t«bancalılar, efendiler, serefliler, Süleyman + Neconettin 4 Turhan ve Alpaslan beyler iktidannm etrafındadır. Yenl hükümet bunlardan kuvvet alarak «Savasa» girmektedir. tktidar gazetesi Son Havadis, başjazısında bu «Sa vaş»ı şöyle il&n ediyor: •Gerçek savas, bundan lonra başlamaktadır. Devletin nirengl noktalannı ele geçirmis solculann tasfiye edilmesi gerekecektır. Milll Eğitimimiz yeni bastan ele alınacak, millî kültür ve harcımızla yoğru!mus bir gençllk yarstılman için hlçblr fedakârlıktan kaçınılmayacaktır. Ekonomimiz.e hareket getlrilecektir. Devlet yeni bastan inşa edilecektir.» Bence bu savaşta, sadeee dört hükümet partUinln üyelertnden rfe|il, bu şapkadan çıkanlanlardan da faydalanmalı Bakan olamadılar ama, başka bazı ulkelerde oldııgu gibi bakan yardımcılıklan ihdas edilip. bunlar *• tanabilir. ömegin efendi Mehmet Ali beyi lçi$leri Bakan YardımciM yapmak. Taban ca da çekeoiliyor. Solcuları tasfiye etmekte emniyet kuvvetlerine bizzat 'la yardımcı olabilir. (Tabi! Davuk Aksu'nun bulunduğu yerlerde fazla görünmemere dikkat ed<»cek.) Milll Egitim Bakanına Millî Kültür ve Ahlâk tsleri Basyardımcısi olarak Nazım Bas'ı atamah... H^ni su oylamayı. kendısinl hastane odasına küitleyit) oradan tzleyen.. Sonradan verdiği demeçlerde siyasi ahlftkın ne demek olduSunu anlattı. Necatl Aksoy için de parapul lşlerinden en iyi o anlar diyorlar. Maliye Bakanı Yardımcılığı münaaip.. Abduilah Çılli'ye de Ticaret Bakanı Yardımcılığı. Bu dönemin sonunda Llbya'da ticaret milmessiliği yapmaya hazırlanıyormuş. Milletvekillt?ı koltuğunu AP kontenjanın dan. oğluna devredecek is lerinl oradan yürütecekmiş. Gitmeden Türkiye'fieki son iki yıhndakı veriminden faytUlanmalı. Bakmalı, daha aralannda bunlara benzer degerler çoktur. Bilgiççüer grubu var. Taiat Asal.. Mutlu Menderes.. Kubilay Imer Devleti yenl baştan ınj» ederken, hepsinin yetenegini, oylama öncesi tem»«lann dışında, bir de siyaui görevlerle degerlendirnıeli.. 84 sanıklı davanın görüldüğü 3 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi de lağvedildi Sarp Kuray ve arkadaşlannın yargılandıklan 84 sanıklı davan:n görüldüğü 3 Numaralı üıkıyönetim Mahkemesi lâğvedılmiştir. Bu nedenle rfünkü duruşma yapılamamış. dava dosyası 2 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'ne aktanlroıştır. Lağvedilen 3 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi Yargıcı Bahri Yağcı, dün lanık avukatlarına. davaya 5 mayıs tarihinde 2 Numaralı Sıkıyönetim Mah kemesi'nde devam edileceğini bildirmistir. Bilindiği gibi 84 sanıklı davanın mahkumiyet karan Yargıtay tarafından bozulmuş: davaya bakan 3 Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi bozma kararına uymuş ve sanık müdafilerinin, AF Yasası'nın iptal edilen 2. maddesini örnek göstererek, yargılama konusu olan mad'delerin Af Yasası kapsamında olması gerektiği yolundaki savunmalarına uyarak, dosyamn Anayasa Mahkemesine gönderilmesini kabul etmistir. Askerl Savcının da katıldığı n m k avukatlannın görüşü, Anayasa Mahkemesince olumlu karşılanmıs ve Anayasa Mahkemesi. yargılamanm af kapsamınt girmesini kabul etmistir. Tutuklu sanıklar Son tahliye fcaranndan sonra tutuklu kalan sanıklann artljn şöyledir: Doğan Yurdakul,, Nuri Çolakoğlu. Mine Haksal, BUlent Boyer, Gün Zilelı, Orhan Bursa, Meriç özeller, Aydogan BUvüXbzden, Mehmet Canpolat, Lütlü o Earamanlis (Baftarafi 1. Sayfada) Yazılı olarak verdiği demecinde, Türkiya ila Yunanlıtan ara»ındakl illşkilerin her geçen gün biraz daha bozulmasında Atina'nın rolü olmadığını tekrar tekrar belirten Karamanlıs, «Türkiy* Başbakanı Süleyman Demirel, benim Fransıı basınlna verdiğim bir demeçten yararlanarak, Türk Yunan ilişkilerinin bozulmasında Türkiye' nin OyDadıfiı olunüsaı. rolü gözlerdfnr ğirlemıfk ^«f An^ara'nm^ •orumluluğunu ortadan kaldırmak istiyor» demi^tir. Karamanü», Türk • Yunan ill«kilerinln *uxelmesinl AÜna yöneticilerinin d* istediğini belirtml?, ancak bu konuda Atina'nın yapacak fazla bir şeyl oîmadıjını belirtmijtir. Karamanlls, Türkiye'nin Yunaniıttn'ın gösterdiği itidali göstermeıi hallnde, iki ülke arasındakl Ui;kilerln düzelroesinin ve Kıbns konu5unda bir uzlajmaya vanlmasının güç olmıyacağım da ifad* etmijtir. öt« yandan aa.'nın haberine g6r* Yunanistan Başbakanı Konıtantln Karamaolis, Fransa" ya İki günlük resmt bir ziyaretl* bulunmak üzer* bugün Paris'e gidecektir. Ziyaret; silâh alımı, lktisadl yardım vs Rıbnı II» AET üyeliği gibi konularda, Fransa'nın diplomatik desteğlni saglama »macını gütmektedlr. Karamanlis, geçen temmux • ymda ülkesine dönerek demokratik rejime geçişi jağlamasından bu yana ilk defa olarak yurt dışına çıkmaktadır. Yunan hükümetine yakın kaynaklara göre Karamanlis, Fransa liderlert 11B yapacağı görüşmelerde, özellikle Kıbns açısından, gelijmekte olan Fransa Yunanistan ilişkilerini daha da pekiştirmeye çaUşacaktır. Fransa, Kıbns konusunda da Yunanistan'ı desteklemiş ve bu konuda, Avrupa ekonomik topluluğu'nun Türkiye'ye baskı yapmasıru sağlamak için çaba göstermiştir. Bunun sonucu olarak Yunan kamuoyunda, Fransa'ya karşı büyük sempatl belirmlştir. Diplomatik gözlemciler, Kıbn» konvısunda Amerika Birleşik Devletlerinin ve NATO'nun «ihanetine uğradığı» inancında bulunan Yunanistan'ın, Fransa'yı bir «altematif» olarak gördüğüne isaret etmektedirler. (Baştarafı 1. Sayfada) açıkladığına göro, demlryoln ulaşırru, karayolundan beş kat ucuzdur. Bu uruzluk, tasarruta özen jtösterraesi gereken bir ma» Jum ulus İçin çok deçerlidlr. Demiryolu taşunasının ılışanya bağımlı olmayan nitrliğl, »yrıca baçımsız bir eknnominin alt vapısını nluşturabilir II. Dünya Savaşmdan soorA ülkemizde hızlanan karayoln politikası da. hiç kuşktısıiz frereklidir ve kaçınılmaı bir ceUşiml simçelemektedir. 4ncak, hem nıotor. hem de yakıt açısındın dışarıya baçımlı bir Dİaşun tiirü olduçu unntnlmamalıdır. Ayrıca. karayolu poliükasınm Türklyede çok yanlış planlandığını söylemek bir dofru>Ti düe fetirmektir. Cünkü busüne dek Türklye'de ulusal hir otomotiv endüstrlsi kurulması çeşitli nedenlerle engellenmiş. ayrica ulusal petrol politikasi haltalanmıştır. Karayolu ve demiryolu planlamalan arasındak] uyumsuzluk ve kooıdinasyon ekslklisi. demlryolİ3r> mızı toptan iMâsa s;ötürecek ihmallerin nedenlerini yaratmı?tır. DDY Genel Müdürünün verdiji bilçilrre eöre. bueiın 5lkemizrie demirvoHarmın yüzde 59'n eskimistir. dcrhal deüştirilme»! gerekir. Demiryolu politikama, eldeki demir>olu varUSunın hJçe indirgerçesine saptanmijtır. Bövlece. dısa hajtmlı bir karayolu taşıma düzenl Türkive'ye çok pahalıva maiolmuş. eldeM demirj'oln varlıjıru fözetmeden sürdüriilen uyculamalar Iktisadl ka!kmmada kan kayiplanns TOİ açmıştır. Yaşadıj^unız ça^da topluraUr Iste bövle karmasık yönternlerl* sömtirülüyorlar. Bu bonuda !>orumu. kabahati. kusunı, kendlmlzde aramalıyız. Siyasal bflijıvlenme yanında Iktisadı bülnçlertme düzevine erişmiş toplumlan bövle yanlıs eidNleve dur dlyebll mcktedirler. Yazık ki, Türkiye'de dar dlyebilmek için çok değerll lataanlan yitirmi» bulnnuyornr. DDY Genel Müdürünün nyansı, bn gecikmişlİFe parmak basmaktadır. • • * (Baftarah 1. Sayhtda) da CHP Grubunun küçülmedifini, layıaının arttığını belirttikten sonra, sunlan lövlemisUr: «Bu hükümet salt çoğunluğu almamıstır. Değil 226, şu ancîaki üye sayısının salt çoğunluğu olan 223 oyu bile alamamıştır. Eğer seçim önergemizin oylandığı oturumlara hükümet kuran partilerin girmediği gibi bu önergenin oylandığı gün, güven oyu vermeyenler gelmeseydi, Demirel hükümeti güvenoyu alamıyacaktı. Bu hükümetin kurulması için gösterilen çabalardan daha dürüst ve ahlâkî yollarla, güvenoyu alması önlenmeye çalışılmıştır Bu hükümet uzun vadeli programlar ve çözümler getiremez. Türkiye'nin ekonomik ve sosyal sorunJarına bir aylık programlarla deeü, uzun vadeli kararlarla çözüm bulunabilir. Bu hükümet daha otesini görememekte, planlayamamaktadır, çünkü daha ötesinin olup olmadığı belll deÜldir.» Ecevit, son mücadelede bazı parlamenterlere hadsiz hesap»ız çıkarlar vaatfedilmesinin par lamento saysınlığına değil. çıkar vaadedenlere gölge düşürecefinl. hükümetin kuruluş bıçiminden kuşku duyduklannı VB bunun güvenoyu alır almaz yüksek kaderr.elerde yapılan partizanlıklarla ortaya çıktıîını belirtmiştir. CHP Genel Baş kanı gıivenoylamasından berl durumun değistiğini, artık bütünü ile hükümetin sorumlu olacağmı söylemis, «Kisj olarak Türkes veya başka llderler değil, sayın Demirel karsımızda sorumlu olacaktır, muhatabımız hükümetin basıdır» demistir. Ecevit konujmasım şöyle sürdürmüştür: «ÇHP simdikl dönemde ölçülü bir muhalefet tutumu benimsemelidir, hükümet de meclisteKİ tiye sayısının yandan azmın oy lan ile görere geldigini ve bir azınlık hükümeti oldugunu unutmadan is eörmelidir. Biz rr.u halefetimizi ülkede huzurs'jzluk etkenl olacak ölçüye çıkarmamalıyız. Ams hükümet bu mecliste kendisine bir alternatif oluştıırmanın zor olmadığını hatırda tutmalıdır. Gereginde güvens.zlik oyu İçin ve bu hUkümetın yerine daha güçlü blr hükümet kurulabilmesi içta sadece se'.:iz milletvekilinin, gelişmeler karsısında yenl bir karara varması yetecektir. Hükümetin meınlekete, topluma, rejime, Cumhuriyetin ilkelerine, iç ve dış giivenİiğe zarar vermeye başladığı <?ttründüğünde bugünkü sayıya e* sekiz ijrl lnsana gerek vardır. Gençlik arasında kıskırtmalar . devam ederse, halkm yaran bir avtıç TarMdülın çıkafft*'"tWSı\ edilirse, partizanlıkla kamu y'"netlml huzursuzluk içlne sürüklenirse, kumar borcu falan olmayan büyük çıkarcılann lstısmar edebilecekleri büyük zaaflan olmayan sekiz lnsana... Eğnr hükümet yanlıs adımlar atarsa ben emlnim kt o sekiz iyi insan. adaletll insan. sorumlu insan parlamentonun lçinden çıkacak ve bu hükümetin ömrü sona ere cektir. Hükümete tavsiyemtz ona göre davranmasıdır. Herhelde yeni ve daha güçlü, daha tutarlı bir hükümet alternatlfi ortaya çıkmadan bu hükümeti r>üşürmenin, düşürmeye çalışmanm yaran yoktur. Fakat böyle bir altematifln ortaya çıkacağı unutulmamalıdır. Bu alternatifin ortaya çıkması oaskılarla, çıkarlar sağlanarak önlenemez. Hükümetin kargasalıga, saldırganları koruyup kışkırtmava, özgürlükleri kısmaktan kaçınıua ya özen göstermesi ile önlenebilir. Hükümet bunlardan tcaçınmazsa, ömrü çok kısa olacaktır. Demirel istediği kadar nükümet bu mecüsin çıkarabilscegi son hükümettir desin, vardıgımız aşamada bu meclisin gerekirse daha güçlü ve daha bır başka hükümet çıkarabıleceği şimdiden belli olmuştur.» CHP Udeti Gıda Tarım (Bastarafi 1. Sayfada) MSP'lileri, yüksek ksdemelere atamaktaki ısrannız ikinci koallsyon döneminde de göreve bıraktığınız yerden devam edeceğinizin açık bir kanıtıdır Yanlıs tasarruflannızm mesuliyetini paylaşmama olanak voktur. Sayın Bakan, Yedi aylık icraatınız döneminde Türk tanmına bir katkınız olmadığı gibi. teşkilâtımdaki mevcut güvence ve huzuru da bozdunuz. Çiftçilerimize yıllarca hizmet vermiş. gayret ve basanları tle herkesin takdirini kazanmış. birçok ziraat vüksPk mühendisı. eenel müdür. mütehassıs, öfretmen ve memurlanmızı hiçbir objektif esasa d3yanmadan kitle halinde tayin et^ tiniz. Buna karşüık MSP milletvekili adayı olmaktan başka bir özelli6i olmayan. Bakanlığımızca tanınmayan, vetkisi ve resm) sıfatı bulunmayan kimselerle. devlet idaresindeki hiyararçik düzeni hiçe savarak, kapalı kapılar arkasmda oartizanca tayinleri beraber diizenlediniz. Bakanmm değildir. Türkive'de bu görevi yapacak Diyanet îşleri Reisligi vardır. Hâl böyle iken. dıni politika aracı olarak kullanmak, benim din ve lâyiklik anlayışıma tamamen ters dtişmektedir. Sizinle ild Türk vatandası olmaktan öte. Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerine bağlılıkta. çoğulcu ve özgürl' 'çu demokratik düsüncede. çaŞdas fıkircie, devlet vönetimtndeki anlayışta. tutum ve davranışta ortak bir yöntimüz vokrur. Sayın Bakan. Direnme yetkisi Bir çok kimse sizın bu yanlış tutumunuzu trenlemek için, müsteşarlıkta kalmamı tavsiye ettiler. Bu tavsıyelerde bir fayda görmedim. Cünkü vasalanmız müsteşarlara. Bakanın oHımsuz tasarnjflanna karşı bir direnme vetkisi tanımamıştır. Bu koşullar aitmda beraber cahşmamız olanaksızdır. Tanm Bakanlıgrna yeniden atanmanız, gerçekten hem ülkemiz hem teşkilâtımız ve hem ds sizin için büvük bir talıhsızlık olmuştur. Müstesarlık görevinden ve memuriyetten istifa ediyorum gereğini arz ederim.» Kur'an kurslan Sayın Bakan. Dine ve gerçek dindarlara savgım sonsuzdur. Zirai Araştırma Enstitüsünde Kur'an Kursu açtırmak. mescit kurdurmak Bakanlığımı a verilmiş bir görev Enerji Bakanlığı öte yandan, Teoman KöprülUler'in görevinden almması ile boşalan Eneriı ve Tabii KaynaK lar Bakanlığı Müstesarlığına Yüksek Mühendis Necdet Seckinöz atanmıştır. Seçkinöz'ün Başbakan Demirel ile özel kesime yakmlıifı üe tanmdıgı bildirilmektedir. İki çün önce görevinden »ıınan Teoman Krin'ülüler'in yerine Enerji ve Tabii Kaynakl^ı Bakanlı&ına atanan Necdet Seçkinöz, CHP MSP koalisvou döneminde Bavındırlık Bakanlıgı Yapı tşlert Genel MüdürliiSÜ görevinde iken o dönemde Bakan Erol Cevikçe tarafmdan avnı bakanlıkta müsavirlik eörevine getirilmiştir. Daha önceden Müstesarlık görevine getirileceSi bildirilen Ziya özyar'dan son anda vazgeçilmis Seçkinöz atan mıştır. Yenl MUsteşar Necdet Seçkinöz dün, yeni Musteşar Muavint Seyda Odyakmaz ise Önceki gün görevlerine başlamışlardır. Odvakmaz daha önce Petrolofisi Genel Müdürü idi. 11 ve 12 sayılı (Baştarafı 1. Sayfada) göre, bağımsızlann dr grup kurup kuramayacaMannın incelenmesinin gerektiğini belirterefc, mehil Istemiştir. Bu nedenle danışma kunılu toplantısı varın saat ll'e ertelenmistir. Diğer komisyonlarda ise, teşekkül tarzı Meclis aritmetiğine göre yapılacaktır. Ancak bagımsızlann grup kurması bu konuda önem kazanmıstır. Millet Meclisi iç tüzugünde bağımsızların grup kurabileceklerl yolunda bir madde bulunamamaktadır. Bagımsızlar grup kurarnazsa iktidar komisyonlarda azmhkta kalacaktır. Meclis toplanamadı öte yandan gündemintfe CHP'nin erken seçim önerisi de bulunan Millet Meclisi Genel Kurulu dün cephe hükümetini meydana getiren partilerin ve bağımsız milletvekillerinin oturuma katılmamalan nedeniyle toplanamamıştır. Bu engelleme nedeniyle bir «çıklama yapan CHP Grup Başkanvekilleri Necdet VğrOf^ye Selçufc Brverdi «12 mazaı 800 bini iîan kamu ğorevlisinin düştüğü durumun ve onbinlerce memurun emekli olmasınm vebali iktidar olduklan halde çeşitli oyunlarla Meclisi çalıştırmayanlar» ait olacaktı» dcmişlerdir. Cephe hükümetİDİn (Bastarafı 1 «ayfada) Anayasa Mahkemesinin af kap lu sözlesmelerle artan Işçi ücretlamma alınması karanndan son lerinin karşüanması gibi noktara dosya yeniden davaya bakan larm yer aldığı belirtilmektedir. 3 Numaralı Sıkıyönetim MahAncak Cephe hükümeti tarafınkemesine gelmistir. Ancak adı dan yapılan zam miktan bu iıfeçen mahkemçnin lagyedilme temlerden sadece «Fransız fran «1 nedenl ile dün tabah batlagına karsı değer düşüşünü» ortafa.va ^ gereken durusma y»pıla dan kaldırmaya yöneliirtlr. Omamıstır. YAK yetkililerinden alınan bilgiye göre, gerçekleşen 3.800 li1973 yılında da Sarp Kuray ralık zam ışimdilik» kaydmı tar e arksdaslanmn yargılacdığı SLtnakta ve dığer etkenlera bag•84 sanıklı» d'avaya bakan tslı olarak istenen 7 1 4 9 bln li1 tanbul 1 Numaralı Sıkıyönetim ralık zam miktannın «ileride yeMahkemesi Uğvedilmistl. Hâniden ele Bİmacağı» belirtilmekkim Albay Remzi Şlrin'in yötedir. nettiğl 1 Numaralı Sıkıyönetim OYAK yetkilileri, zam yapılma Mahkemesl, bu davada 71 sanıdığı süre içinde günde 400 bin ğın beraatine karar vermfş, Asliralık zarara uğradıklannı yeni kerl Yargıtay da beraat kararzamla bunun bir kısmmın karsılannı onaylamıstı. lanmış olaeağını söylemişlerdir. Öğrenildiğine göre, ekim ayında istenen zam miktan ancak dün gerçekleşmiştir. Fakat, son bir haf ta içinde zammın yakınlaştığı ve (Bastsrafı l. gayfada) • mutlaka yapılacağı» haberleri rak «Jenositin bürlln kurbanlan üzerine Renault satışını durdurve özellikle 1915 yılında öldürülen muş ve zammı beklemeye başlaErmeniler» tanunı kullanılmışür. mıştı... Dünden itibaren zamlı Bu değişiklik Amerikan Dışişlerl fiyattan satıslar yeniden baîlaBakanlığının ön etldsi Uzerine olmıştır. muştur. Öte yandan. Sanayi ve TeknoloOte yandan Ankara BUromuzun ji Bakanhğı yetkililerinden alınan bildirdiğine göre, Türkiye'ye askebilgiye göre. Anadol da 56 bin rî yardırrun başlaması konusunlira zam isteminde bulunmuşda Amerikan Senatosu Dış îliştur. kiler Komisyonunun aldığı karar henüz Senato Genel Kurvduna sevkedilmemiştir. KEMAL HAS'I (Baftarah 1. Sayfada) Cevdel'ın «babarn belki burad»dır» demesi üzerine fabrıkaya girdiklerini söylemi» *e olayı şöyl» «nlatmıjtır. «Kemal Ha» yanında biriylt Vonujuyordu. Beni görünce çağırdı ve o saatte fabrikad» ne aradığımı sorduktan sonra «28 martt» umumi heyet toplantısı oldugunu, belirterek, «hisse senetleri meselesini halledemedik. Fabrika yeterli kâr etmiyor. Sizin de, benimde içim çoğaldı. Hisse senetlerinizi bana satın» dedi. Bende kendisine hisse seneüerini satmayacağımı söyledim. Buna rağmen bana «Hisse senetlerini mutlâka alacağım. Diğer hissedarlardan nasıl aldığrmı biliyorsun. Talimat verdim bundan sonra hiçbir ortak fabrikaya giremeyecek» dedi. Bende kendisine bunun kanunl hakkım oldugunu söyledim. Karsılık olarak bana, kanunun kendi kasasının oldugunu sByledi ve ağır şekilde küfretti.» Daha sonra Kemal Has'ın kendisine saldırdığını ve yumruk attığmı belirten Ahmet Çelepçi bir ara Kemal Has'm elinde bir silah gördüğünü ve namlusundan ruttuğu sırada silahm ate? aldığını ve elinden yaralandığmı» belirtmiştir. Namluyu başka tarafa çe\irmeğe çalışırken silahm üstüste iki kez daha ateşlendiğini belirten Çelepçi, Kemal Has'm üzerinden kaymasını fırsat bilerek arabasına bindiğini ve tstinye'ye doğru kaçtığını anlatmıştır. Daha sonra arabasını Istinye'de bu^ktığuıı ve bir taksiye atlayarak Beşiktaş'a geldiğini de belirten Çelepçi «Kavga sırasında elinde kalan silahm ken disine ait oldugunu arabada anladığım. oysa Kemal Has'ın kullandığı silahm, ona ait oldugunu sandığmı» söylemiş ve tabancasının ne şekilde beünden düşrüğünü bilmediğini belirterek silahı ve ruhsatl şoföre verdiğini «sonra gelip Bİacaiını» söylediğini belirtmiştir. Ahmet Çelepçi. kardeşi Mehmet Çelepçi'nin kendisini bu suça azmettirmediğini zira kardeşinin Kemal Hasia yaptığı kavgadan haberdar olmadığını. üstelik, fcardesiyle bir yıla yakın bir süreden beri konuşmadıklannı anlatmıştır. Sanık konuşmasmın sonund=! «Ağır ve şiddetli tahrik karşısında kaldım. Kaçmak istememe rağmen ba?aramadım ve elimde olmayan nedenlerden dolayı bir olay meydana geldi. Çok müteessirim.» şeklinde konuşmuşrur. Ağabe>i Mehmet Çelepçi'de kar deşiyle aralarının açık oldugunu. ifade ederek İsnat edilen suçu kabul etmemiş ve Kemal Has'm yaptığı kavgadan bu nedenle kar deşinin haberi olamayacağmı ileri sürmüştür. Ahmet Çelepîi'nin olayda kullanılan silahı sakladığı iddia edilen şoför Osman Tan da bu sı511 kabul etmemiş ve Ahmet Çelepçi'nin silahı ve ruhsatını arabanın ön koltuğu üzerine atarak. Beşiktaş'ta arabadan indiğini. ve «Sende kalsm sonra alacağımı diyerek uzaklaşt'.ğını öne siirmüstiir. Sanık siîahı ne yapacağmı şasırdıŞı için evine gc/ürdüffünü. ?8Vlamak niyetirle hacket etmed:ğ;ni ileri m Ahmet Çelepçi'y» vurduğunu. boğusma sırasında iki el clah atıl cığını duyarak korkuyla, arabadan, yanında Çevdet Çelepçi olduğu halde indiğini, bundan sonra ise Ahmet Çelepçi'nin üstfl b«şı kanlar içinde arabaatna biaerck kaçtığını» bildirmiştir. Nuray Kan su arabanın içinde olduklan için birbirlerine nasıl bağvrdıklanna v« neler konuftuklarmı duyamadıklannı belirtmiştir. Olayın diğer görgü tajııklarından fabrika işçl temsilcisi Ali Çelikten ise olayı satıs odasmdan izlediklerini belirterek, Kemal Has'ın aniden Ahmet Çelep çi'ye bir yumruk attığmı, Ahmet Çelepçi'nin kaçmağa başladığını anlatmıştır. Ancak Ahmet Çeleçi'nin peşini bırakmayan Kemal Has'ın daha sonra Ahmet Çelepçiyle birlikte yere düştüklerini ve bundan sonra bağuşanlarcfan birinin elinde bir cisim farkettiklerini bildirmiştir. Ancak bu cismin tabanca olup olmadığını ve klmin elinde oldugunu farketmediğini söyleyen Çelikten., önce bir el, daha sonra ise iki el ateş edildiğini ve Ahmet Çelepçi'nin arabasına binerek kaçtığını gördüğünü» söylemiştir. Ancak daha sonra tanığın, savcıya verdiği ifadelerle, duruşmada verdiği ifadeler arasında «çık çeliskiler görüldüğü gerekçesiyle savcı, mahkeme heyetinden, yalan beyanda bulunduğu gerekçesiyl» tar.ığm tutuklanmasını lstemistir. Bu arada mahkeme heyeti du ruşır.aya saat 14.00'de bir saat ara vermiş ve tanık Çelikten'in bu ara boyunca, bir yere aynlmaması için polis gözetimlnde tutulmasına karar vermiştir. Türkiye (Baştarafı 1. Sayfada) îil Kmer degilim, komünist değilim ve komünizmden anlamam. Fakat Kızıl Kmer benl daima Kamboçya Devlet Başkanı olarak tanımıştır. Kızıl Kmerler benl Kamboçya halk mukavemet hareketinin başma eeçirdiler. Fakat «aîerden sonra bir rolüm kalacağını sanmıyorum.» Bu arada Pnom Pen radyosunun bildirdiğine göre, başken^ te uygulanmakta olan sürekll sokafa çıkrna yasağı dün cHaJkm ihtiyaclannı karşılavahılmesi tçin» bes saatlik kaldınlmıstır. Fen Imam Hatip (Baştarafı 1. Sayfada) nsız olan öğrencilerin bir üst >ınıfa geçmesi olanağı kaldırılmıştır. MU1I Egitim Bakanlığının dün bu konuda degişiklikle, hiç kanaat notu olmayan öğrenci. öğrenim yı lı sonunda açüacak kursa tabii tu tulduktan sonra imtihan ediİK^ek ve bu imtihanda başan sağlnmazsa tekrar bütünleme sınavlarına girebUecektir. Daha önce bu yönetmeliğin 22. maddesine göre öğrenciye bir kez imtihan hakkı tanınıyordu. Yönetmeliğin 45'inci maddesinde yapılan degişiklikle. Fen Lisesi, Imam Hatip Liseleri ve yabancılar tarafından açüan okullarda yer alan bazj özel derslerde başan sağlamayan Öğrencilerin öğretmen kurulu kararıyla bir üst sınıfa geçmesi önlenmiştir. Amerikan Güney Vietnam Güney Vietnam'da ise, ulusal Kurtulus Kuvvetlerinin stratejik önemi olan Kuan Lok sehrini ele geçirdilderi bildirümektedir. Ulusal Kurtulus Kuvvetlerine mensup komandolar, Saygon'un yakınında ki Bien Hoa hava üssüne sızarak, burada ülkenin en büyük cephane depolanndan birini havaya uçurmuşlardır. Bu arada Baskan Gerald Ford aduıa Vietnam'daki durumu incelemiş olan ABD Savunma Bakanlığı yetkililerine göre, son savaşlarda geri çekilme sırasında Güney Vietnam kuvvetleri 780 milyon dolarlık silâh, malzeme ve cephaneyi kayıp veya imha etmistir. Ankara'ya gelen bilgilere göre, çeşitli çabalara ragmen Senato Kornisj'onu'ndan geçen metın Genel Kunıla sevkedilmemekte ve ABD Hükümeti, Temsilcüer Meclisini ikna edebilmek için y o ğun bir çalışma sürdürmektedir. Ancak Hükümet, Temsilcüer Meclisi'nde bugüne dek yeterli ço ğunluğu sağlayamadığı için karann Senato'dan geçirilmesini engellemektedir. Kendileriyle görilştügümüz yetkililer, karann Senato Genel Kurulu'nda görüşülse dahi Temsilcüer Meclisi'nden geçmesinin olanaksız denilebilecek derecede zor oldugunu belirterek, uzmanlar tarafından hazırlanmış olan tedbir uygulamalannın bir an önce Milll Güvenlik Kurulunda göraşülerek yürürlüğe konulması gerekttğini belirtmişlerdir. Kolalı içkilerle sade gazozlara 25'er kuruş zam yapıldı ELEMAN ALINACAKTIR ETİB AN K ALÜMİNYUM TESiSLERi GRUP BAŞKANLIĞINDAN : Seydişehir ETİBANK Alüminyum Tesislerinde çalıştınlmak Uzere; Elektrik Mühendis veya Yüksek Mühendisleri Elektronik Mühendis veya YUksek Mühendisleri Metalurji Mühendis veya Yüksek Mühendisleri Endüstri Mühendisleri... alınacaktır. Değişik 657 Sayüı Drvlet Personel Kanununa göre istihdara edilecek bu elemanlar, konularında çok cazip işlerde çalıştırılacak ve durumlanna göre ilk dört dereceli görevlere atanmalar yapüabilecektir. îş Güçlüğü. İş Riski ve Temininde Güçlük Zamlan maksimun seviyede olup elemanlann görevleri ve kıdem durumlanna göre verilecektir. Evlilere kaloriferli loim.u. b=kâr!ara yatscak yer temin edilecektir. İstekîilerin Alüminyum Teslsleri Grup Başkanlığı (Seydişehir / KONYA) Personel Müdürlüğü'ne şahsen veya özgeçmişlerini bildirir fotoğraflı bir dilekçe ile müracaatları rica olunur. NOT: Endüstri Mühendislerinin askerliğini yapmış ve 5 yıl tecrübe sahibi olması lâzım. (Basın: 34952934)5 O Kolalı içkilerle, meyvalı gazoz ve sade gazozlara şışede 25'er ku TUŞ zam yapılmıştır. iKİinmın Sadi Irmak hükümeti zamanında şeker fiyatlarına yapılan ayarlamayla Ugili olduğu belirtilmijtir. Istanbul'da alkolsüz içküer piyasasını elinde bulunduran CoeaCola, PepsiCola ve Ankara Kola firmalarınm normal boy şi^elerı bundan sonra bakkallarda 150 kuruşa satüacaktır. Eskiden bunlann fiyatlan 125 kuruştu. Aynı şekilde kolalı içkilerin büyük boy şişeleri de 275 kuruştan mamulüne göre 350360 kuruş arasıııda yükseltilmiştir. Bu arada, meyveli gazozlarla, sade gazozların fiyatları da ortalama 25 kuru? zam görmüştür. Bunlar şim di 140 kuruşa satüacaktır. ECEVİT DEMiREL'i KUTLADI ANKARA, (Curahuriret Bürosn) Başbakan Süleyman Demirel, dünkü çalışmalannı yine tebrik leri kabul ederek geçirmiştir. Demirel dün saat 09.45'de Anayasa Mahkemesi Başkanı Muhitin Taylan'ı, 12.30'rîa Çumhurbaşkanhğı Genel Sekreteri BUyükelçi Fuat Bayramoğlu'nu, 13.30'da MiUet Meclisi Bütçe Plan Komisyonu Başkanı Vahit Bozath'yı, 14.30'da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Ssmih Sancar'ı ve saat 17'de ise CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit'i kabul ederek kendileriyle bir süre görüşmüştür. Demirel Ecevit görüşmesi 25 dakika sürmüştür. Ecevit gazetecüere, «Başbakanı makamında kutlarnak için ge'diğini» söylemiştir. Demirel işe bir gazetecinin, «Bu, bir araya gellşiniz Jktidar. muhalefet ilişkileri bakımından hayırlı bir baslansıç olabilir mi?» sorusuna, «tktidar da. muhalefet de reiimln birer parçasıdır. ikMdar ve muhalefet olmayan rejim demokrasi değildir. tktidar ve muhalefet cfemokratik reiimin aynlmaz blrer parçasıdır» diyerek cevaplandırmıştir. CHP Genel Başkanı Ecevit de şöyle konuşmuştur: «Mücadele etfek bile, mtiearîelemizi ııvgar ölçüler içeri.=inde kendi görüs açılarımızdan mem leketin vararına yürütmeve çalışacağız. Aramızrfa daima bu uv»ar iüşkiler olmuştur. Bundan sonrs da olıcaktır.» Ecevit, «Başbakan Meclis'ter. bazı kanun tasarılannın geçirilne?i için yardım tslebinde bulı:n^ular mı'ı sorıısuna, «Hayır, Hj konulara girmedik» demisti'. Tekstil (Bastarafı 1. Sayfadat madde için yeterli parayı sağlamak zorundayız. Üstelik yıllardır makinalarımız gerekli revizyondan geçmemişür. tsçilerin toptan izne çıkmalan, sorunumuzu çözümleyecek, bize bu konularda imkân verecektir.» Toplantıda, Bossa. Güney Saoayi ve Paktaş'ta çalışan 14 bin lşçinin 21 nisandan itibaren, î i gün toptan yıllık izine çıkmalan kabul edilmiştir. Teksil Adana Şubesi sekreteri Abduilah Esen, tzin hakkı doğmamıs ve 21 gün izini haketmemiş işçilerin de yülık ücretli izina çıkanlacağını bellrtmiş ve «Bu rfurumda olan işçüer 7 mayısta göreve çağrılacaklardır. Ancak, üretinade değil, kendl servişlerinde makina bakımında çallşaeaklar, diğer işçilerimiz 12 mayısa kadar izine devam edeceklerdir» demistir. Abduilah Esen, toplu lzin uyg'Jİamasının gelecek yıllarda da devam edeceğini, ancak, bunun nisan ayı yerine agustos ayı olaeağım ifade etmistir Öte yandan, tekstil fabrikalarıntfa işçi çıkarmaya devam edüdiğl ve neden olarak da tekstil sanayündeki krizin gösterildiği belirtilmiştir. Bosso, Gü ney Sanayi ve Paktaş'tan son 45 günde çıkanlan veya tazminatını alarak ayrılan ışçi sayısının 1000'i bulduğu açıklanmış Kissinger'in çağnsı ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, Senato üyelerinl Vietnam'ın niçin bu hale düştüğünün tartışmasını yapmaktan vazgeçerek Ford yönetimine acil yardım için istenen ödeneği vermeye çağırmıştır. ABD Senatosu dün yaptığı toplantıda, Başkan Ford'un Güney Vietnam ve Kamboçya için tstediği askerî ve ekonomik yardım konusunu görüşmüştür. Senato toplantısında konuşan Kissinger, vapılacak yeni yardımın belki Vietnam'ın kurtulusunu saglayamayacagmı belirterek, «Ancak bu yardımı yapmazsak Güney Vietnam'ı kaybedecegimiz kesindir» demlştir. ABD Dışişleri Bakanı, istenen yardımın kongrece reddi halinde, Amerika'nın onurunun belki de yıkılmayabileceğini, fakat muhakkak ki zedeleyeceğinl anlatmıştır. Savunma Bakanı Schlesinger de yardım tasarıçınır» onaylanmasını istemiş ve yardımın özellikle Günev Vietnam'da bulunan Amerikan vatandaşlannm tahliyesi için kullanılacağlnı söylemiştir. Milliyetçi Çin Devlet Başkanı Çan Kay Şek'in cenaze törenine katılmak üzere Taypeh'e gelen ABD Başkan Yardımcısı Rockefeller, kongrenin olumsuz tutumu nedeniyle dış politika konusunda hükümetin girişimlerine engel olriuğunu bildirmiş, Vietnam'a askerî yardım yapümasmı engelleyen kongreye çatarken, karan Amsrikan halkmın vereceğini kay detmiştir. Mete Has'ta tanıklık yaptı Saat 15.00'de duruçmaya tekrar başlanmış ve ilk kez fabrikanın satıs müdürü Nurgut Tezcan arkasından da Mete Has, sanıklara daha önce «Metal Kapak Fabrikasına ortak olmamalarını, burada fazla kâr alamayacaklarını, üstelik koyacakları sermayeler fazla olmadığı için azınlıkta kalacaklannı ve bir selâhiyetleri olmayacağını söylediğini bildirrr.iş, ancak sanıklann kendisine «Biz onlal?.nn büdikleri adamlardan deîiliz. Asar\z. keseriz.» şekllnde konustuklanrn anlatmiştır. Ancak, Mete Has Çelepçilerln daha önce diSer yakınlarırla bir anlaşmamarhklannır. olup olmadı ğmı bilmediğiri söylemiştir. ts adamı Re'ik Bezmen ise Ahmet Çelepçi'vi tammadlğını, valnız agabeyini tar.ıdığını bildirerek. «tanımadığı halde Ahmet Çelepçi'nin olay günü kendisine telefon ettiğ'ni ve «Kemal Has'ı nerede bulabileceğini sord'jğunu» İleri sürmüşttir. Sa nık ise bunu kabul etmemlştir. Tanıklann sorgulannın bitimînden sonra yanm jaat d*urusmava ara veren mahkeme heyeti, avukatlarının ve savcınır. i=temi üzırine Mehtıet Çelepçi ile O=man Tan'ın duruşmadan vareste tutulmaîarır.a, duruşmaya gelrr.eyen tanıkların ve olay zaptmı yapan emniyet menjuplarınırı ihra^en celplerine karar vprmistir. Bu arada savcmın tu tuklanmasmı istediği tanık Ali Çelikten'in ifadelerinin ise gereğinin yapılması için savcılıSa verilmesini de kararlastırsn mahkeme h»yetl duruçmayı İS. Mayıs 1375 günü sıat 10.00'* ertelemlstlr. Petıol Ofisi (Baştarafı I. Sayfada» Sadi Irmak hükümeti gelerek görevi devralmıştı. Sadi Irmak Hükümeti zamarunda karamamesi yeniden sevkedilen Ayhan Açıkalm'ın durumuna Devlet Bakanı Müslih Fer, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Gölhan, Sağlık Bakam Kemal Demir ve Ulaştırma Bakanı Sabahat tin özbek karşı çıkmışlarclı. Bunun üzerine Ayhan Açıkalın Noier kanaliyle, Başbakan Sadi Irmak'a bir tebligat yaparak Danıştay kaianru uygulamalarmı, bundan do ğacak sorumluluğu hatırlatmış ve yine imzalamamalan halinde şa'n sî kusur nedeniyle tazminat dâvâsı açscağmı bildirmi'îti. Açıkalm taraiındcn açılan dâvâ ya dün Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesinöe başlanmıştır. Sadi Irmak ve 4 bakan haklarında açılan ikiyüzbin liralık dâvâya gel memişler ve birlikte tuttukları a\oikat kendilerini temsil etmistir. Mahkeme. dâvâcı Ayhan Açıkalın'ın dâvâlüarın sa^ınmasına karşı cevabım vermesi için 22 mavıs tarihine ertelenmistir. Seçkin Cılızoğlu açıklama yaptı Tiyatro eleştirmeni Seçkin Cılızoğlu, dün bir açıklama yaparak, «tstanbul Liseleri Birincı Kültür Şenliği» jürisind'e görevli olmadığını açıklamıştır. Cılıznglu, «Jüriye çaSırılmarlım. ÇaJınlsam da katılmayı düşünmüyorum» dcmlstir, Reddetti Öte yandan Avrupa Ekonomik Topluluğu Dışişleri Bakanlan Amerika Birleşik Devletlertnin baslasma rağ..ıen Güney Viet, ncm'da komünistleri suçlamayı kabul etmemiştir. AET kaynaklan, Dışişleri Pa kanlannm. kornünistleri suçlamak yerine «faraflan 1973 banş anlaşmalarına uymaya» çağınnış tır, Tanıklar Daha sonra tanıkların dinlenmesine geçilmiş ve Ahmet Çelepçiyle hissi ilişkisi oldugunu söyleyen sekreter Nuray Kansu dinlenmiştir. Nuray Kansu'da Ahmet Çelepçi'nin verdiği ifadenin aynı«mı vermij v« «ilk 3İ»r»k Kemal Haj' î j 5 ?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle