Katalog

ÎKİ CUMHTJRÎYET 27 Şubat 1975 £ 1 1 11 1 1 yardımmın kesilmes; üzerine oyala76535 yıcı deraeçler veren Ford ve Kissinger bile, bu konuda. Pentagon ve Kongre arasına gerii miş olan sır perdesini aralamayı başaramamışlardır. Bu ise, bütün dünya halkoyunu korkutacak bir oluşumdur. Bir kez. ABD'run yabancı ül Jcelerde ne türden oyunlar çevirip bunlan hangi noktaya vardırabilecegine defalarca tamk olunmuştur. tkinci neden ise, errroeryalizmin içinde bulunduğu çok derin ekonotnik bımalımın, dün ya politikasmı ivedi bir dönüm noktasına getir diği bilincicUr. Bu iki notrtanın birleştifi ç;z?iPenra.eon diktası altındaki ABD'nin. orta ve uzak doğu ülkelerinde yaygın bir paylaşırn savaş:nı baslatacağı düsüncesini ister ıstemez doğurma:: tadır. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER AMERİKA.. AMERlKA... Vedii BiLGET Emekü Amiral düştüğü zaaftan sıynlmak lçin, bu yöntemi uyşnı lamaya dökprken, geçmişe oranla bir takırn değişik tutumlan da benimseyebilefektir. I. ve 2. dünya paylaşım savaşlannı sahneye koyup oyuneuluğunu Batı Almanya'ya yükleyen ABD'nin. bu kez içinde sürüklendiği çaresizlik karşısında, 3. paylaşım savasının hem rejisörlü giinii hem de aktörlügünü \üklenmek zorunda kalabileceği. kolay kolav yacîsınamaz bir olasılık nr Ancak, TürkAmerikan ilıskilerinin güncelliğir.i. dün\a halklarının geleçeği açısmdan incele yen çevreîer, ürkünç b;r somıca vardıkJannı sak lsmamaktadırlar. Pentaşon, Kıbns ve Ege soru nunun Türkiye ile Vunanistan arasında yol açtığı gerginlikten yararlanarak, bu iki ülkeyi ciddi biçimde çatıştırmayı amaç pdinmiş olabilir. BöyİR ce. ABD. yeni bir paylaşırn savaşımn başlatılma smdaki sorumluluğu yine üstünden atabilecektir. Trakya'da işier kızışmca, dünya halkoyunun Balkanlara çevrilı gözlerinin ötesind». Orîa ve t'zakdoğu arasına yayılacak savaş da baslatılabilecektir. Balkanlar'dan Doğu Asya'ya uzanan sıcak savaş şeridine. öbür ülkelerin de katılması kolaylaşacaktır. ABD emperyalirmi niçin dilsği ne bu yoldan ulaşmasın? Pentagon yıllardır be!: lediği saldırganhk fırsatına niçin Türkiye'yi araç eaerek kavuşmus olmasın' Gerçeğe en yakın varsayım olarak ilerive .«iirülen bu plan, başka biçimrie tle uygulansa, sna çizgisinden pek çok ayrıcaîık göstermeyf. rektir sanırız. Bu nedenle, gözlemcilerin Tiirk'ye'ye yapılan Amerikan yardımının kesilm»si iizerine. bu konuya getirriikleri vaklaşımlar:n anlamları pek rte «aşırtıcı olmasa gerek. Eğer bugiin Ortadoğu ve Kıbrıs'ta barışçı girişimler göze çarpıyorsa ve bu girisimler hiçbir olumlu snnuca uiaşamıyorsa. gercek nedenlerini yukanda belirtilen yönde araştırmak sarttır. Çeşitli sorunlarla sislenpn anlaşılmaz olayların, bire indirgenmiş yansıyıçı budur. Bu plar.in İ5!er!:ğinden. Pcntacon'un hiç kuşkusu olnıadığı da eklenebilir. ABD Büyükelçisi William B. Macomber'in., 1973 remmuzunun i]k yarısınös. Istsnbul'da yaptığı kor.uîmadan asağıva aklarılan bnliimler de. önceden düfünülen bir gelişmeyi acıkça kanıtlamıyor mu? «...Firbirlyle konuşan iki arkadası hatırIıyorum. B:ri diferfne, onun lçin yaptıfı bütün müierameı şeylen hatırlatıvordu. Arkadaşı bir an düşündü ve ju cevabı verdi: Evet, bunların h?p?i doğru. Fakat son ramanlarda benim için n? vaptın?... Türk • Amerikan i!i?kilerinin bu dereceye kadar Oozulabifecegine inanmamakJa beraber. batı gerginükler kaçımlma?dır. Bunları ne şekilde ele alacağTmı/.. belki de gelecek nn yıllık Türk Amerikan diplomasisinde en önemli görev olacaktır.. » «...Bir tehlike, önem^iz problemlerin blrikme ve sayı ve ağırJık bakımından huzurşuzluk yaratabilecek halp gelme eğilirmndedir Kanınıca. bun'arın varlığı ksbul edilmeli ve bur.ügilenilmelirlir...» Kaldı ki. bir takrnı şözlemciler. Kıbns'ta ra dar :stasyonları kurmuş bulunan ABD'nin, Türki ye'nin Adaya zorunlu müdahalesinden yarar çıkar dığım belinmekten 'caçmmamaktadırlar. Yine b'.ı çevreler. Türk bans harekâtını, Pentagon'un. geleneksei «bans için savaş» stratejisi içeriğinde değerlendirdiğirj ısrarla ileri sürmektedirler. Bas ka bir grup gözlemei ise. Kıbns Federe Türk Dev îe'i'nin ilân edilmesıni. Türkive'nin Adada g:r:ş tiği iiçüncü hsrekât olarak tanımlaraaktadîr.'ar. Bu görüşe ilişkin olarak da. ABD askeri vardimnr.n kesilmesi. Helenizırtin ba=kısı dışınria. bir başka altematife sahip. çok uluslu perde arka^ı işbiriigi biciminde ele almmaktadır. Ortam böyleyken, bir yandan e'sonomik sıkın r t.ıîarın, öte yandan da sosî al çeiiskilerin bunait tığı halkoyumuz, sonma gerçekci yaklaşımlar ge tirmelcte kuşkusuz ki zorluk çekmektedir. Üste; ] '. kendi seçmediğ! bir hükümetçe temsil edilen çikarlannm. gelecek günlerdeki yansıyışırn bir türlü açıklığa kavuşmuş olarak görememektedir. Kıbns ve Ege sorununu, Yunaristan'daki gö? termelik rejim değişikliğini, Vietnanı ve Kamboç ya'da yeniden alevlenen çatışmalan, Orta Doğıı'da son aşamaya ulasan gerginliği, "üm dürıyada hortlamaya başlayan örjrütlü Nazisî akımları. ABD'nin petrol üreten ülkelere kar^ı takmdığı saldırgan tutumu. ülkemizde bir türlü ne hukümet ktırulmasını ne de seçime gidilmesini olanaksır kılan gelişmeleri aynı doğruliuda toplayınca da: haklı olarak. Amerikan askeri yardımının kesil mesini, çok yönlü çıkar hesaplarının geniş boyut lannda ele alarak degerlendirmeic dunımuyle l:ar sı karşıya kalmıştır. Öylevse bize düşen görev, tiim bu sorunlan bire indirgemektir. leri ve politikac:lan uvarabi'ecekleri süreç'erdek; ürkekliklenni; bugün, uiusal çıkarlarımızın yokolduğunu söyleyip onurlarına sahip çıkmayı dileyerek gidermek isfemeleri, sıcak geçmi'îin kızgın geleceğine, bir an için su serpmektedir. Pentagon. uluslararası durum değerlendirme«i ve empervalist vaklasımlar sonucunda, bilinçli bir biçimde durdurttuğu askerî yardım karşısında gösrereceğimiz tepküerın, ABD'nin cıkarlanyla uyuşaeağını saptamıştır. Ortam, tüm uyuşmazlıklann, ban? dısındaki yollarfian çözümlenmeye çaiışılmalan için oluşturulmuştur. 20 kasını 19T4 tarihinde bu sayfada vayımlanan «Son Tren» baslıklı yazımızda. APD'nin ^ard!m anlavısı ve gelecekteki tutumu konusunda yap'ığımız uvarıların. somut kar.ıtlarını bugün scıkça förmekteyiz. Bitmek tükenmek bilmez ABD »aldın planlannın eyleme dönüstürülmesi olasılığı karsısında. öicerien beürlenmis bîr tııtum takırvma zamanımız çoktan eeçmiş olsbilir ama: tehlik?ve bı:Ianmı?lı|ımi7dan bir ölçüde de o!sa silkinebilmek için. NATO'[?an ivedilikle avrılmsk zorundnyız NATO'dan ayrılmalı ve bütün ABD üslerini scktürmelivij. Bu hareket biçimini blok degiştirme ürkfin. tüsüyle karşılayan. dünvanın diyalektik geü«inıir.i kavramaktan uzak çevrelere haykırmak gerekir ki: Üçüncü dünva ülkelerinin tam bağıms:z, özgür ve denşeli ekonomik kalkmma yollan, yalnızca. blok?uz poütikadan çeçmektedir. Sözde ulusçu seçinen kişiler. Türk ulusunıı gerçekten tanıyorlarsa, bu ulusun süvenceli gelecek ssglamak için bloksuz poütikayı ne denli olumlu biçimde uygulayacağını da bilmelidirler. Ne var ki. bu sonmıt gerçeâi sörmeSc istemeyenler, kişilikli ve onurlu politik girişimlerin hiçbir çıkarcı oyuna dayandmlmamasını, kendi çıkarları açısınrian sak:nca!ı bulmaktadırlar. Bu koruyu da bire ındirgerçek, kökeninrfe, halka karsı olmayı. lıslka esemenlik hakkı tanımamayı amaçlayan kişilerin şaskır» görüntüleriyle icarşılasırız. Bu görüntüler, halkımıza somut dayanaklsr ve ipuçlan yakalamak oianajım vermistir. Bu bHnce ulaşamamış polittkacılarımızı ?on kez uyarıycruz: Serinkanli, «abırlı ve akılcı politika, kosesinde oturııo !^i danaalakça oluruna bırakmak degildır. 1947'lerden bu yana Oluruna bırakılan ABD iliskileri. işte bucüne gelip dayanmistır. Gün. h'.ı sirtise snn vermenin günüdür. Gün, NATO'rian uFdiükip avnliD »opraklarımızı APD üslerinrien temızlemek Eünüdür. Bugün. tüm halkımn bunu böyle istemekte ve emretmektedir. Gerçekleri çok önceden görcrek. ABD ve N'ATO'ya yıllar bnvunca kar^ı çıkmıt genç din.ağlar üzerinde sindirme ve su«turma ycntemleri uyjulayanlar, şımrfi. halkoyumuzun bu kararına na«ı! tepki cö^terpceklerdir? Bu sorunun yanıtı. ABD ile ilgüi yoğıın nlavlar zincirini elinde 'utan Irmak Hiikümetinin, kuruluş İlkf> ve amaçlan kon'jsunda, tüm dünyayı bilgi sahîbi kılacakt.r. Biz, bildiklerirr.izi unuisak bile! Anafordaki adam K Hareket Biçimi Bugün ABD dünyanın en teh'ikeli ve gözü dönmüş ülkesidir Yalnızca kendl halkımn emeğini sömürerek cfeğil, türa mazlurn uluslar halklar.nın da bütün vaşamlannı sömürerek eıiştigi teknoloiik üütünlükle, veryüzünün jandsrrr.as: kesilmesi de aynca ktışku ve korku vericidir. Ama bu gellşim, ileri kapitalist ülkeler halkları dışmdaki yığmlar icin. daha da ürkünç boyutlara ulaşmıştır. Ü?teli't h«>r an için lç lflerine kanştıgı ülkelerde ve <ergilediği yöre?el savaçlarda ortaya koyduğu yıkım ve öldürdüğü insan sayısı, hesaplanamsyacak denli kabarık rakamlara rarmıstır. Washington'da. Potamac irmağmın iki ayn yakasından birbirini gbzlevffn Pentagon ve E«vaz Saray arasındaki ince hesaplar, yıllar önce?incf»n uygu'amaya dökülmüstür. ABD'nin kanlı ihtiras amaçlannı uvgulama örffütü içinde. kılıç kalkan üîke oyuntannda Türkiye'nin yerini kafalarına takıp gözlerini buŞulayan kisilerin silkinme zamanı çok'an gelmis de geçmiştir bjle. NATO üyesi olmaktan vazgeçmeye yanaşmamamız. sömdrülmekten kurtulmayı ve bağımsızlığımıza kavusmayı Mememekten başka anlarn taftmamakfsdır. ÇeyreJc yüzyıl boyunca. NATO patronu Amerikan generallerinin körükrirüne emrinde olmayı ve ordulanmı7i ABD'nin elir^ bırakmavı onursuzluk saymayan kimilerınin, bu duruma karşı çıkabüecels Amaç Nedir? ABD askeri yardımının içeriği re NATO'nun sil&hlı kuvvetlerimizi hansi amaçlar uğrunda kul landıgı. bu konulann eiddiyetine yakışır biçimde defalarca yazılmış. Iistüne basa basa söylenmiş, araz avaz haykınlmıstır. Orta ve Uzakdoğu'daki yöresel çatışmalar, görülmemiş bir hızla. kıta boytıtlannda. yaygın savaş temposuna erişmektedir. Gözlemcilerin gö rüş birliğine vardıklan nokta da, ABD emperyalizminin gömüldüğü bunalımdan, ancak açık sal dınya geçerek baslatacağı yeni bir «paylaşım sa vaşınyle kurtulacağı umudunu beslemesidir. Gelişen dünya koşullan önünde, ABD emperyalizmi işilik, zamanla oluşur, smavlarla pekişir, olaylarla wçimlerjp ortaya çıkar İnsanoglu nedir? Korkak mı, jüreldi mi? Yalancı mı, dürüs: mü? Çalışkan mt. tembel mi? Bu sorularm karşıljgı 5'aşandıkça ahnır. Hayat gerçegin ajTiasıdır. 12 Mart. bir laboratuvar denevi oidu bir bakıma... Sötr lerivle. nutııklanyla. vazılanyla raangalda kül bırakmıyan çoâu kişi. ilk gerçek sınavlannda avnaya yansıyan kişiliklerini gordüier. kendilerini bilriiler: ya köselerine çekildiler, ya teOim oldular, va idarei maslahatın güvenli yollanna saptılar. Büyiik bir suçlan yoktu onlann; kendilerini olmadıklan bir yere koymuşlardı: kimlik belrelerin! ellerlne verdi hayat. Yaşamın her kes'minde, nolitikanm sagında ve solunda geçerli bir ktıraldır bu.. Sözgelişi sağdan bir örnek alalim. Siyasal dünyamızın kuyruklu vıldızlanndan Necmettin Krbakan Basbakan Yardımeısı oiuncaya dek sözlerini ciddive alıvorduk. Bir partinin gerıel başkanı ve devlet işlerinde sorum sahibi bir insan, ağzm; açıp konusuyor, güzel sözler söylüyordu: Fikir ve inanç özgiirlüğü istiyoruz, bu yolda yasal değişiklikleri yBpmaya hazınz. Nasıl inanmazsınız bu sözlere? Ama zaman geçtikçe, olaylar ve smavlarla Erbakan'ın kimligi belirdilrçe, anladık ki. Necmettin Beyin sözleriyle davranışlan arasında bir uyum î'oktur. Sözler gök kubbede uçuşmakta, imzalar kâğıt üzerinde kalmakta: tutum ve davranışlan ise, bir başka kimliğin resmini toplumun gözlert önüne çizmektedir. Hayat okuludur bu; kimliği belirginlestirir ve ellerine diplomalarını verir insanlann. Bazan kişiyi çevreleyen katı koşullar insan, karatterinl olmadık ve beklenmedik bir hızla yontar, biçimlendirir. Bazan kişi, girdiği yolda sürüklenerek öyle bir yere gelir ki, başlangıçta kendisinin de istemediği bir noktaya vanruştır. Bir süre sonra, kendini bile aynada tanraıaz olur insan.., Kötü yollara sürüklenen kadmların, yasa dısma lcayan pısınUarın, istemediği bağlantılarla kıskıvrak çevrilen zayıfların spnaryoları. yalnız filimlere konu olmakla kalmaz, adlıye dosyalannı da doldurur. Son şünlerde Siileyman Demirel'in yüz çizgilerindekl dönüsiimü izledikçe, demeçlerini dinledikçe. insan klsillginin dönüsümleri üstüne belirlenmış yasaJan düşünUyorum. Nereaen başladı Süleyman Bey. nereye geld17 Kimsenln tanımadıgı bir işadanıı iken bır hamlede politikanm doruguna sıçrayan Demirel'in kisiligi öteden ben merafc konusuydu. Nasıl adamdı? Olaylar önünde ne sınav verecekti? Kişiliğinl biçimlendiren !reçm:<;. peleceginin yazgısmı nasıl etkileyecekti? Hep beküyordıık. Yasadıkça anlaşıldı ki. Sülevman Demirel, zor kosullar kap:nır> zilini çaldığı zaman şapkasını ahp tüyen, baskılar karşısında kemiksiz bir yaratık fribi egilen adamdır. C>kar yasalarınm saptadığı bir evren görüşüne sahiptir. Kendısini güçlü sandığı «rün büsbütün insafsızlaşan bir ac:masızlık, kişiliğinrie aŞır basmaktadır. Kendini ve çevresir.i konıma içsüdüsiiyle tutum VE davranışlannı ayarlamaktadır. Ve geriyp dönük politikanın tutuculuğunda aramaktadır siyasal dençresiri... YANITI HALK VERECEK OKTAY AKBAL Evet Hayır Mesleklerde Yetki SorunuveHemşirelik I ünümüz toplumu. özel bilgi, • beceri ve deneme ile ılgili kararlann alınmasmda ve uygulanmasında o alanlann uzmanlarına dayanmalc zoıurüuluğundadır. Hizmetin yapılabilmesi için uzmanlığın gerekliligj arttıkça, onu uyguluyanlara güven de artmaktadar. Böylece meslekler, iıalka yapUlüarı hizmetin, nitelik ve niceliginden sorumludurlar. Bu sonunluluğu yaşıyabilme derecesi. meslek olgunluğunun da 61çüsüdür. Kendi kendini denetleyerek yönetcn meslek. halkın güvenini kazanmakta başarıya ve itibara ulaşandir. İşte geçtiğimiz günlerde Ankara'da toplanan Türk Hemşireler Derneğinin kongresinde, hemşirelerin meslekJeri ile ilgüi kararları bizzat kendilerinin alması. yani hemşireliği hemşirelerin yönetmesi konusu, üstünde en fazla dunUan hususlardan biri idi. Hemşirelerin mesleklerine sahiplenerek, sorumluluğu tek baslanna tasımalî istemeleri ve yetkilerin kendüerine ait oldugunda bilinçlenmeleri, hasta bakımının yurdumuzda da özlenen düzeyde çıkacagının belirgin bir işareti olarak değerlendirilraeüdir. Yurdumuzda hastane ve öbür saglık kurumlannda, istenilen nitelikte hastabakımının saglanabilmesi için hemşirelik eğitiminin üniversiteler ya da yüksek öğretim düzeyine çıkanlmasına duyulan gereitsinme, iyi yargılama gücüne sahip, atalli kararlar verebilen ve bunları uygulayabüen hemşireler yetiştirmektir. Sonunda ise, böylesine titizlikle eğitilmiş meslek erbabma güvenilmek gerekir. Fakat durum, bunun tam anlamı ile karşıtıdır. Yurdumuzda hastamn iyâleşmesinde, saglıgm korunması ve geliştirilmesinde hemşireliğin, öneminin kavranmasına ve işin yapılabilmesi için özel bilgi, becerj ve deneyin gerekliliğine inarulmasına karşı G HP Hderi Türkeş'in şu sözleri ür.erinde gercken dikkatle duıiılmahdır: tBiz eğer kanunsuzluğun bâı.^isi clsaydık Türkiye bugun altüst olurdu.» Kimdir bu sözü sö> ityenV Meclis'te üç sandalyeye sahip bir parunin ba'îkanı' Eü'jünan. üç miUetvekiline sahip, Türk uhistmun ar.cak bir iktyna bip kişisinden oy aJmı» bir parü memleketi alt ust edebilecek jgüçteyse AP'liler, neler >apmazlar isteseler:... •Biz Adana'da işçi Hüseyin'i neden öldürelim" Eğer öldürülmek istense Hüseyine sıra ne aman £elir> Bu MHP liderinin başka bir özdeyişidir! Türkesçi kafaya göre o!ciü'"üîmek için sırada bekleyen insanlsr öylesınt ,oktur ki Adanah işçi Hüseyin'e sıra geiene kadar sabah olur: Başta ricevit olmak üzere bütün CîIP ileri gelenleri, hattâ tüm üyeleri. scnra da seçmerderi ortadan kaldırılacak. CHP'ye yakınhk duyanlar. okrryazarlar. aydınlar, errekçiler, bilinçîennıiş yığmlar, sonra ria î;ra Hüseyin'e gelecek demek... Bay Türkeş eski bir ihtüâlcidir. ?7 Mayıs 19*;ı* eylemine sonradan katıidığı halde önde gelen bir rol cynad.p'. söylenir. Bir ara Başbakanlık Müstcşarı bije oldu. Sonra General Gürsel'in karşı darbesiyl? yuxt dışma gönderil,li. O gün!(?rde genç Milli Birlikçiler Türkeş'i başka bir gözle görü: cılardı, çok geçmeden hspsi gerçekleri anladıtar, birer ikişer yi'nmda yer almaktan vazgeçtiler. Bugün eski 14'lerden tir teki bile onun yanında değildir. Türkeş'in ihtilâlciüği daha eski bir geçmişe csyanır. 1944'teki Irkçı Turancı eyleme karışımş, •utuklannıi», aylarca hapiste kalmıştır. Kıbrısh bir Türk olan Bay Türke; «ırkçı Turancı» üiküye inanmıştır. Ama bu düşüncesini dcğıun yeri Kıbns'ta uygulamaktan kaçınmıştır. Grivas gi'ni Yunantı askerie uiusal davalarına öncülük yapmsk için yıllarca Kıbrıs dağiannda İngüizlere karşı çarpışmışlar. Türk halkmı ezmek, smdirmek için uğraşmıslardır. Ama Kıbrıs'h Türke.f aynı işi doğdugu topraklarda yapmayı düşünmeıniştir. Onun davası Türkiye'de «Irkçı Turancı» bir iktidarı oluşturmak, her çareye başvurarsk faşizme pek benzeyen bir yönetiın kurmaktır. Bir çeşit Mussı^lini, ya da Hitler >lmak.. Bay Türkeş'i cençliğinden Deri bu yolu izler btduruz. Bugün de Türkiye'nin en küçük partilerinden birinin lideri olaıak «vyn: amaci irlemektedir... C BUGÜN ARTIK HEMŞtREYİ, SADECE BUY. RUKLARI UYGULAYAN; NASIL, NE ZAMAN NE YAPACAĞI DÎKTE ETTİRÎLEN BASÎT BÎR TEKNİSYEN OLARAK KAVRAMAK HATALIDIR. Perihan VELiOĞLU Florence Nightingale Hemşırelik Y. Okulu Müdür ve öğretim Üyesi Demek inatçı bir kişı Bay Türkeş! Tuttuğu yoldan dönmüyor. Darbeyle, eyleme, ıhtilâlle ba? koymuş bu ülküye... Sonunda da bir partiyi ele geçirmiş, ülkü birliklerine egemen olmuş, komando adı veıilen gençlik örgütünu kurmuş, 1969' da tek başına miüetvekili seçilmis, dört yıl sonra partisinden iki kişiyi daha milletvekili yapabilmiş. Bakmış ki seçmenden ilgi görmüyor, bilek gücüyle egemen olmanın daha kolay, belki de kendisi için tek çıkar yol olduğunu düşünmüş. Kendisi gibi seçiraden umutsuzluğa düşen Demirel'leri, Feyziofluları, Erbakan'ları çevresine top'.ayıp Milllyetçi Cephe'yi kurdurmus. Ortak liste yoluyla bugu'nkü üç kişinln hiç değilse otuza çıkacağı hayaliyle veryansın etmekte CHP'ye, aydınlara, solculara, Kemalist güçlere... Üç milletvekiiine sahip bir partinin lideri kalkar da 186 nıilletveküine sahip bir partinin liderine «Gel de TV'de kozumuzu pay edelim» derşe haddini bilmez bir kişi durumuna düşmez mi? Sen kim oluyorsun ki Ecevit'le başabaş tartışma olar.aklan anyorsun? TV sana üç dakikalık zaman ayırırsa, Ecevit'e yüz seksen altı dakika ayırmalı kl eşitliğe uygun davranmış olsun! Öküz olmaya özenen kurbağa masalı bu gibi poütikacılar için yazılmıştır. Kendini dev aynasmda görecek, üç bes saldırıyla üstün çıktığını sanarak böbürlenecek, ama «gel seçim sandığına» derlerse kaçacak delik arayacak!... Boy ölçüşmek mi istiyorsun CHP ile, Ecevit'le, kısacası Atatürk Cumhuriyetiriin temel güçlerı, inançları, ilkeleriyle? Büyük tartışma ortamını hazırlarsımz, halkm karşısına çıkıp düsüncelerinizi söylersiniz. Genel secime pıderek... O zaman hepinizi radyolarda, belkı de TV'leıde dinleyeceğiz, seyredeceğız. Sabırla, büyük bir sabırla!... Türk ?eçmeni o kutsal günü özlemle bekliyor. Bütün bu kargasa. bu bunahm, bu umutsuz çırpınışlar o gün bitecektir, o >eçim gününün akçamı... Üç kişiyle gideceğiniz seçimden kaç kişiyle çıkacaksınız bakahrn? Sizinle yandaş olan Dartiler bugünkü durumlarını koruyabilecekler mi? Hepsi hepsi o güzel günün akşamında belirginlejecek... Kurusıkı gözdağları. yarı açık yarı kapah, korkutmalar Atatürk Cumhurivetinin iikelerine, amaçlanna, felsefesine bağlı olanlan korkutmaz. yıldırmaz. «Türkiye'yi istesek altüst ederiz, Hüseyin'lere sıra gelinceve kadar nice nice insan var öldürülecek» gibı «özlerin karşıhğını ulustan alacaksınız. Seçitn günü sandlklardan çıkacak. o tarihsel yanıt... Bu yüzder» kaçıyorlar seçimden. bu yüzden ödleri patlıyor seçim sözünden. bu yüzden seçimsiz iktidara gelmenin yollannı arlyorlar, bu yüzden. hep bu yüzden... lık. hemşireliğin öğTetim ve yöne timi öbür alanlan uzmanlanmn eline bıraküabilmektedir. Bir hukukçuyu hukukçunun; bir öğretmeni öğretmenin; bir hekimi hekimin yetiştireceği, denetleyecegi ve değerlendirecegi dofal karşüanırken, hemşirelik bagımsız olarak, hemşirelerce yapılsmamafetadır. Şüphesiz, bugün tüm meslekler, meslekdaşlannı kapsamlı bir seküde eğitmek Uzere çesitli bilira ve sanat alsnlanndan yararlanmaktadırlar, ama bunun ölçüsünün ne olması gerektiğindeki karar, kendilerine aittir. Hemşirelerin ise mesleklerinde bagımsız olarak oynamak istediği rol üç böîümde özetlenebilir. Bunlar, meslege yeni gireceklerin seçimi, hemşirelik eğitim ve hizmeti ile ügi'.i standart lann, ilkelerin, politikalarin sap tanması, yönetilmesi ve değer lendirilmesidir. ları cevaplayabiimek için daha ayrıntılı sualler sorulmalıdır. Hemşireierin, diğer hemşirelerle ve sağlık mesleklerınin diğer üyeleri iîe olan ilıskilerinin biçimi nedir? Profesyonel dediğimiz bir hemşire ile hastabakımında sorumiu diğer kişiler arasındaki ayrımı yapan öge, ya da ögeler nedır? İşte hemşirelik mes leği bu soruları şimdi ve gelecekte dıkkatle incelenıek ve karar vermek durumundadır. Hemşirelik mesleğinin toplumdakj öbü r mesieklere eş bir sta tüye erişmesi, kendj alanı ıçine giren fonksiyonlan bağımsızca yönetmesi ve egitim standartları nı jükseltmesi ile mümkündür. Öbür mesleklerin egitim ve hizmet düzeyierine çıkraadan, o mesleklerin patronluğundan kur tulmak o!anaksı?dır. Hemşırehk ancak mesleğinin erdenrerine inanmış, bilgili, becerikli, kendini devaınh yenilemek ve geliştirmek çabası içinde olan hemşireler yetiştireres. gerçek bir meslek statüsüne kavuşacaktır. engel'err.ektpn ötf bir işe yaramıyacaktır. Hemşirelik h:zmetlerinin gelis lirilmesi, mesleğe almacak öğrencilerin dikkatle seçimini. eği timini ve uygulanıayı kapsayan geniş bir açıdan < J alınmalıdır. Bu =e ö?elerin lıer biri, birbirine karma şık bir biçimde bağlıdır. Eğer eği tim prograrnlan yetersiz ise, en tiüz koşullarla seçilmiş öğrencîlerte bile, başarılı hemsireler yetiştirilemeyecektir Aynı şekilde en iyi bir müfredat ders programı, yeteneksiz cğrencilerle etkinliâini kaybeder. Bunun gibi, ülkü cü ve bilgili bir mezun hemsire, içine girdiŞi bizmet koşullan nerieniyle iyi bir hasta bakımı vere nıezken, nbürleri mesleklerini en ivi biçimde vıysulayabilme olana ğı veren nice fırsatları kaçırmak tadırlar. Profesyonel kişinin hizmetinf, alanda çalışan başka görevlilerâen ayıran özellikleri kesin olarak ıanımlamak gereklidir. Kurumsai olarak profesyonel kişinin en be'.irgin özelliği, doğr.ı yargılamalar yaparak mantıksal kararlar alabümesi ve bu karar lan neden aldığmı bilmesidir. Ama şimdi bir dönüşüm içındedir. Süleyman Bey siyasal yaşamında öyle bir yere geldi ki, ipîeri artık başkalannın eline geçmek üzeredir. Hayatın katı koşullannda dengesini büsbiitün yitirmiştir. Gittlkçe cılızlasan gücunil, yapay yan kuvvetlerle desteklemeye çabalamakta, denize düşmüş adamın ruhsal telaşı içinde yılana sanlmaktadu*. Komando çetecüiği. zorbalıgı, saldırganlığı, Süleyman Beyin yasama>;ı için gerekli ilâç mıdır? Eğer Demire] bu psikolojiye düşmüşse ki düşmüş gürünüyor artık kendisini kimse kurtaramaz. «İşbilir tüccar. ihtiyatlj politikacı, hesap adamı» Demirel midir gördüğümüz? Hayır; çözülmüş kişinin intihar eğiliminde sürüklenmesidir seyrettiğimiz. Gözleri artık bir başka türlü bakıyor Süleyman Beyin; yilz hatlanyla Türkeş'in a\uç çızgileri arasında şasılacak: bır benzerlik var. «Seçimde de yandım, seçimsiz de yandnn» diyor Süleyman Bey... Böyıe durumlarda, kişiler tehlikell sajçümalıdırlar. Çünkü kişilikleri hızlı bir. yepi dönüsumün oiumsuz anaforunda çırpmmaktadır. DENİZCİLİK BANKASI T.A.O, Denizyolları İşletmesinden 1 Yolcu gemilerimizin altı aylık ihtiyacı olan 2'nci maddede yazüı kumanyalar mevcut evsaf ve sartname hükümleri dairesinde ihale yoluyla satın almacaktır. 2 Tavuk piliç 10 ton, beyaz peynlr 1000 teneke k«şar peynirl 6 ton. 3 Evsaf ve şartnameler Denlzyollan Işletmesl laşe Ikmâi Sarf Kontrol Servisinden alınacaktır. 4 Bu ihalej'e lçtirak edecekler her macfde lçin 5000, (beçbin) liralık teminat akçesinl veya nıuvakkat banka temirat mektubunu İşletme veznesine yatıraealt ve alacakları vezne makbuzu ile birlikte teklîf mektuplarını havi kapalı zarflannı 4/3/197S günü saat 15.00'e kadar Işletmemiz faşe îkmâl Sarf Kontrol Sen'isine vereceklerdir. 5 î^letme ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine vermekte serbesttir. Sonuç Hemşirelikte Mesleksel Standartlar Kanunızca, hemşirelık mesle ğinde cevabı verilmesi en güç soru şudur, meslek erbabı kimdir? Ya da kim değilidr? Bun Mesleğin Temsili MODERN BİR BÜRO İÇİN TÜM KOZLAR ELİNİZDE Mesieksel standartlarm sap tanması ve denetlenmesi ile ilgili. önemli bir başka sorun da 5 «meslek adına kim konuşmaîı 3 dır?» sorusu cevresinde toplanmaktadır. Standartlannı yükselt mekte başarıya ulasmJş meslekler, üyelerim bellj b:r amaca ve birliğe eriştırebilmiş olanlaridır. Amaca yönelme, başanlması zor bir iş değildir. Fakat mes lektaşlar arasında birlik ve beraberliğin sağlanabilraesı, retcabetîer, kırgıniıklar, kişisel ihtiraslar ve benzeri duygusallıklar yüzünden güçtür. Bu husus o kulumuzdaki son öğrencı eylem < f lerinde ibretle izlenmiştir. Hem şire • öğrencıler. hemşirelik eğitimj ve yönetim ile ilgıli sorunlan hemşıre öğretmenleri i!e çözmek yerine meslek dışı kişilerle çözmeye çalışmışlardir. Bugün artık nemşireyi, sadece buyruklan uygulayan, ne yapaca ğı. nasıl yapacagı ve ne zaman yapacağı dikte ettirilen basit bır teknisyen olarak kavramak hata lıdır. Hemşireler, bakımla ügili kararları bizzat kendileri vermek istemektedirler. Doğnı kararlann verilebilmesi için esasen bundan doğal ne olabilir? Kanımızca üniversiter düzeyde ki hemçireiil: eğitiminin ana ama cı. entellektüel kavrayışa önem veren mesleki programları uyg^j lamak ve teşvik ermek olmalıdır. Bu yoldaki çabalarda ise en büyük görev va sorumluluk gine hemşirelere düşmeîctedir. (Basm: 11697) 1519 * > Istanbu! Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi Başkanlığtndan Aksrfemimize bağl' Mühendislik Yüksek Okullarına sınavla aşsğıda nitelikleri belirtilen tam gün | | Asistanlar ile Memurlar illınacaktır § 5 1 Tam fiiin Asıstanlara 1472 Sayılı Kanuna şöre aylık 3J('O. TL. brüt ücret verilecektir. 2 Memuriarin 65î Sayılı Devlet Personel Kanununun ön gördüğü vasıflarj haiz ve askerlik hizmetlerini tamsmlamış olması, öğrencilüre ilişkiler4 bulunmiiması gereklidir. Sınavlar 7.SJ9İ5 cuma günü saat 10.00'da Akademi'de yrtıı'.acakiır. 'inşaat Bölüıtıü tam gün Asistan smavları G.3.1975 saat lO.CO'da vapîlacaktır.) İateklılenn saatleri içinde 3.3.1975 pazartesi akşamına kadar Akademi Ba;kanlığına İ dilekçe ile şa'ı tn başvurmaları ilân olunur. VATAN MLTIFNDtSLlK YÜKSEK OKULU: Ünvanı: Verilecek Kadro Veya Ücret: Bayan Muhasebeciler Aranıyor Cidâi bir kuruiuş için bayan muhasebe elemanlan ahnacaktır. İş tecrübssi tercih sebebidir. El yazısı ile hal tercümesi (bitirdikleri okullar) ve açık adres yazılarak yapılacak müracaatlar gizli tutulacaktır. P K. 201 Galatasaray Cumhuriyet '525 (îlanoillk: 189 1536) Tahsil Durnmn: t Kadro Sayısı: Birliğin saîlanmamastnın başka b\r tetnel r.edeni de, meslektaş ö Tam gür Fizik Asistanları 3500 TL. Brüt Üni. Fiz. Mat. Mezurnı \ 2 ların arasmriHki statü tanımlan £[ Ta:n gün Elk. Mak. İnş. masmdan doğmaktadır. Örneğin, ö Böl. Asistanlar;. Yük. Müh. meslekte yöneliei ve denetleyici o Daktiio Sekreter. 12. Derece Lise veya dengi ofcul mezunu olankr kendilerini, (çoğu kez bilinç dışı> öbür hemşirelerden üs CALATASAKAY MÜHENDİSLİK tim göriir'er. l'unun gibi öğretim YÜKJEK OKUU7: görevlileri, yatakbaşı hasta bakımı Tam gün Fizik yisistanı. 3500 TL. Brüt Üni. Fiz. Mat. Mezunv yapanlardan daha ayrıcalıklı (im Tam gün Mak. İnş. tiyazlı* oldıtkîarına inanırlar. Böl. Asîstarilan.' > » , Yük. Müh. Tiim bu statü ayrılıkları, mesIŞ!K MÜHENDİSLİK YÜKSEK OKULÜ: lekte birlik ve beraberliği önleyi Genel Sekreler. 4. Derece Üni. veya Yüksek Ok. Mezunu ci en belirgin etkenlerdir. Stan{En az 5 senelik hizmeti olmalıdır.) dartlarmı yükseltmek ve toplumDaktüo Sekreter. 12. Derece Lise Mezunu da itibar görmek isteyen bir mes Elektrik TeknisyenL 12, » Sanat Ens, Mezunu lek. islevlerinSek' ayrımı 'farkO, Sağlık Memuru. 12. » Meslek Okulu Meztıru. nitelik ve statü açısından yapmak Sıhhi Tesisatçı. 12. » Sanat Ens. Mezunu yerine. hizmet yönünden ele alTam gün Elk. Mak BÖL malıdır. Hemşirelik ise. hemşireAsistanları. 3500 TL. Brüt Yük. Müh. lerin sorunlanna çözüm yollarını. kendi ıııesîekleri içinde aradık KAUIKÖİ MÜHENDİSLİK YÜKSEK OKULU: ları. tüm kur\?et ve kudretlerini Genel Sokreter. 4. Derece Üni. veya Yük. Ok. Mezunu beraberce birleştirdikleri takdirde <En az 5 seneli\ hiîmeti ohnalıdır.) 13 gerçek b;r meslek olma olana eına Bürn Şefı. 5. Derece Üni. veya Vük Ok kavu?acaktır. Cünkü, bir yerde Tam gün Fizik Asistanı. 3500 TL. Brüt Üni Fiz. Mat Mezunu üniversiter düzeyde hemşirelik Tam gün Elek. Asistanı. » » » Yük. Elk. Müh. eeitiminden soz ederken. hâlâ meslek dıçı güçlere dayanmslc. (Basın: 11713> 1518 bagımsız mesiek olma çabalarını xiwKH?Ö<HKHKH>O«HKHKHKH5iH»HWKHKH>^^