Katalog

CÖRT CUMHURİYhT 25 Şubat 1S75 r^İMO SıKıMTiLI Vt u öıddfCE 6t<itOî. flurîİM Bîz. Pc ArCONEY? ı? VvArMİli fAlLAR* AAlNllf KOCAtfA | NEKF.'^ ! , ABDULCANBAZ irlJ K 5İ2E KÛN / * • MİJJİF;ÜE.İİ^AM{3A{ ETTiN'. ca • >/ »Al'Aı' 0NU| " > / P w )NEY <5Et£HtPVAWJZ.k )CA$( C(M H0VA(îı)f5AY .<'Z,3|}£T' 5AKLA0I (<i£N / ^* v 53/ »^ /iı'ji LUÎT j illlh wm^ r J 9@£ uU AŞK DA GEZER 70 Hakhsm. Haklı olabilirsin Ama yeterli gelecekse vereyım karşılığını. Benım de aklıma gelen ilk kışi politıkacıydı tabii. Ama politıkacıyı konu almadan, çünkü henıen yerli ya da yabancı bazı kişıleri bedet tuttuğum sanılacaJctı. Ya sanatta? Sanatta da öyle. Ben belli kişilerle uğraşmak degil bır toplum gerçeginı vernıek istedim. tnsancıl bir hastalığı yansıtmak. Soz gelışi Anıtlaşan, tanınmış bır doktor, öğrenoüerin, her dönemde olduğu glbi sevip baş tacı ettıkleri bir profesör de olabılırdi. Ama ben neredeyse saçma gorünecek bir alanda bile anıtlaşma olabileceğıni gösterme yoluna gittım.. Öyleyse rnesele yok. Günselı söze karıştı: Evet bence bu tutum daha evrensel, daha insancıl. Bakışlan Murat'la karşılaşınca, sözünün onu nasıl sevındlrdığıni, adeta borçlandırdıgım gördü. O gece bir bakıma erkeklerin gecesiydi. Kaç gündür sevdaları yiızünden dağdmaya yüz tutan arkadaş gruplarında kim varsa o gece yalmz kalmıştı. Özer, sabah uçağıyle lstanbul'a uğurlamıştı karısmı. Belkıs, o akşam, Ergun'un uğrayacaâmı umut ederek oyundan önce Ferıha, Dr. Tarık'la Ada Gazinosunda buluşmuştu. Yemekten kalkıp tiyatroya gideceği saate kadar boş yere gazinonun girişini gözledi. Ergun, hele akşama doğru Belkıs'ı görmek için, canı yanacak kadar özlem duyduğu halde, Ada Gazinosuna uğramamakta inat etti yine. Saim ile Eme!, son üç gecedır danslı yerlerde birlikte göriinüyorlard:. Yakından dans edişleri. birbirlerinden başka kimseyi görmeyecek kadar çevreleriyle il gisizlıklerı, dans pistınden masalarına elelc dönmeleri, görünlerin yakınlıklarını kolayhkla anlamlandırabilecekleri gibiydi. Haluk üç gündür Gülen'le buluşuyordu. Her gün biraz daha uzuyordu bulusmaları O gün sabahtan Çeşme'ye gitmişler, hava ksranrken îzmir'e dönraüşlerdi. Saim. Özer, Haluk oyundan sonra liyatrodan birlikte çıktılar. Site Tiyatrosundan Aydoğan ile Ercüment, tiyatronun önünde Ozer'i bck liyorlardı. Özer, Sairn'le Haluk'tan ayrümak istemeyince, Aydoğan ile Ercüment de onlara katıldılar. Haluk sıkıntılıydı o gecc: Bu akşam Kordonda cümbür cemaat olmayalım yine, değı^ik bir yere gidelim... Özer'e göre hava hoştu böyle işlerde: Olur Ağabey, sıkma canını. sen nereye İSJ tersen oraya gideriz.. Saim hatırladı: Ya Ergun la İhsan blzi ararlarsa? Haluk: Arayacakları yüzde yiiz, dedi. İhsan'la Ergun'u da almak içın. ilkin Kordon'da. oyundan sonra oturmaya alışık oldukları Imbat'a uğradılar. Ergun'la İhsan henüz görünmemişlerdi. Tanıdıklan bir garsona, uğrayıp kendilerini arayacak olurlarsa, Pasaport'ta gidecekleri meyhaneye gelmeleri için haber bıraktılar. Ecevit 12 Mart'ı ve Sonrasmı Anlatıyor Röportaj: Altan ÖYMEN Yazan: Necati CUMALI O sabah «Anıt> okunurken bulunamadığı 1çin, Haluk yolda, durmadan oyun üstüne sorular soruyordu. En çok öğrenmek istediği şey de rol bölümüydü oyiinun. Özer'e, Saim'e konusunu bir iki kez anlattırdı. Her anlatbrışında da oyunun belli başlı kişilerinin kimler olduğunu sordu. Sonunda daha uzun tutamadı kendini: Bana göre rol var mı oyunda? Özer de. Saim de bu konuda ne kadar ölçülü konuımaları gerektiğini biliyorlardı onunla. Soruyu Özer'e dönerek sormuştu. Var.. Hangileri? Özer, sorguya çekilmeyi bir an önce geçi5tirmek için önemsemez göründü sorunu: Anıt rolü var, daha onurı gibi ro) var.. Ne gibi, onun gibi? Yani, o ayar işte. O ayar kompozisyon roileri. Anıt ın çevresinde çekişenlerden.. Uzun roller tni? Oldukça.. Özer'e güvenini yitirmişti biraz. Saim'e dön dü: Oktay rol bölümü için bir şey dedi mi? Saim, Özer'e baktı kendilığinden. Haluk'ua niye sorduğu açıktı artık bu soruları. lkisi de buiyorlardı onun alınganlığmı, bu konuda ne derece kuruntulu, duygusal olduğunu. Bakısları araîinda çabuk bır anlaşma doğdu. Saim, bir bakıma yardım istiyordu Özer'den. Ortaklaşa karşılamaya başladılar Haluk'un sorularını. Demedi... Ağabey ne sıkıyorsun kendini? Bir bileme din iki gün içinde belli olur roller.. Haluk düşünceliydi: Anıfı kimin oynayacağını söylemedi mi Murat Sirmen'e? Örer omuz silkti: Duymadım öyle bir şçy. Saim'e baktı: Sen duydun mu? Ben de duymadım.. Belki de kendisi oynar? Özer'le Saim yine bakı#tılar: Sanmam! Ben de.. Niye sanmazsınız? Saim'in karjılığı uzadı: Ne bileyim?.. Bir kere... Evet, bir kere? Ağır rol, yorucu rol.. Özer'e bakü, yardım bekliyordu. Evet, o rolü oynayacak olursa tiyatronun öbür işlerıni başkasına bırakması gerekir... Halük yakalamıştı aralarında bakışmalarını: Kimbilir belki de sakhyorsunuz benden? Neyi? Anıt'ı Oktay'm oynayacağını... Hoppala! Neden saklayalım ağabey? Güzel bir rol bulunca kaçırmaz o. Ancak beğenmedıği rollere beni sürer Yanüıyorsun. Öyle değil.. Yanılmıyorum, öyle!« Saim, Özer'i destekledi: Neden? Ali Rıza Bey kötü rol mü? Öbür rollerin kotü roller mi? Halum kahırlı bir küçümserne ile: Hıh. dedi, öyle sanırsınız siz.. Neden öyle sanalun? (DEVAMI VAR) Sunay'ın görev süresini uzatma/a kimsenin gücü yetmedi • ECEVİT'İN CUMHURBAŞKANI SEÇÎMÎNDEN ÇOK ÖNCE AP ÎLE BÎR ADAY ÜZERtNDE ANLAŞMA KONUSUNDAKİ ÇABALARI DEMİREL'IN GÖRÜŞMEKTEN KAÇINMA3I NEDENÎYLE SONUÇ VERMEDÎ. • CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERÎ. SONUNDA ECEVİTE'TERS DÜŞEN KÂMÎL KIRIKOĞLU GENEL SEKRETERLİKTEN, ARKADAŞLARI DA MERKEZ YÖNETÎM KURÜL t f ÜYELİKLERtNDEN ÎSTÎFA ETTÎLER. Muhittin Taylan'ın Devlet Başkanlığını Sunay engelliyor FAHRt KORlTt'RK Bütün partileri çevresinde toplayan kişi oldu. Sunay'm görev süresinin uzatılma Ei demek olan «Cumhurbaskanlığı seçıminin genel seçimlerden sonGenel Kurmay Başkanhğında raya bıraküması» tezini, kamuoyu Komutanlarla göıüştükten sonra na daha geniş bir biçimde anlat kendi deyimiyle «Ordunun ye ü. Bu arada. Genel Kurmsy Başni duruma intibak etmesini kolaylaşürmak için. CHP'nin «Su kanı Sancar'la önce basmdan n»y konusunda üzerine düşen gizlemek istediği bir görüsme her şeyi yapması ve bütün ıçten japan Demirel de, aynı görüjü ka ljğiyle hareket etmesl» gerektığine bul etmisti. CHP ve AP. bu koinenan Ecevit. 16 mart günü bu dü nudakı Anayasa değişikliği teklişüncesini CHP Meclisinde açık fınin formalitelerini birlikte işlet meye bajladılar. ladı: Fakat o günlerin havası içinde • Cumhurbaşkanlığı »eçiminin, Anayasa gereğince birkaç ay son Sunay'ın görev süresinin uzama ra yapılması zorunlu olan Genel sım sağlamak da kolay iş değildi. seçimler sonuna ertelenmesi, ba Sunay'a Cumhurbaşkanlığında o na da en uygun yol olarak görü zamana kadarki tutumu dolayısiy le kızanlar, görev süresinin uzama nüyor. 17 martta Parti Meclisinden bu tı halinde işlerın daha da kanjaca konuda tam yetki aldı. 18 mart'ta, ğını düşünenler çoktu. CHP'de de çoktu. Ecevit: « Bunu hiç içlerine sindireme yen arkadaşlanma oldu.» diyor, • tçlerine sindirememeyi anlajnşla karşüadığım halde disiplin işlemi mekanizmaıım harekete geçirdik.» Ama bu da fayda etmedi. Suray'Ia ilgili Anayasa teklifi, daha Mecliste göriişülürken, gerekli 300 oyu alamadı. 299 oyda kaldı. Hukuk! açıdan artık Senatoya hiç gHmemesi te«i öne sürüldüğü halde Senatoya da götürüldü. Orada gerekli 123 oyu hiç alamadı. Ancak 104 oy toplayabildi. Ecevit, belirttiğı gıbl AP l!e artık bır aday üzerinde anlaşmak içın daha Gürlerin adavlıgı ortaya atılmadan harekete geçmiş, fakat Demirel'in Itendijiyle görüşmekten ısrarla kaçüvmasj uzerine, bir sonuç alarramıştı. Cumhurbaşkanı seçiminin ondan sonraki böiümüyle ilgili olarak da şöyle diyor; < Sunay hakkındaki öneri* nin reddinden sonra aramızdt temas oldu. Ben saym Demirel'e bu gibi konularda süratli ve kesin karar vermenin ve bunu uygulamamn önemıni anlatmaya çahşıyordum. Fakat bu bakımdan davranışlarırımın farklı olduğu snlaçıhi'ordu. Bu yuz den bir gece kaybettik. Ben üç vüksek mahkementn baskanındatı hjrimrv artav|ı°ım teklif etmiştim: Anayasa M«hkemesı, Yaıgıiay ve Danıştay Eaşkanlarından biıinin. O kavbettiğimiz bir gece içinde Gu\en Partısının de bulundugu başka bazı unsurlar devreye glrdi. Ve biz, üç mahkeme ba^kamiKİan protoknldekı sırası en once gelen Anayasa Mahkemesi Ba.skanının adaylığı uzerıncfe anlajmış olduğumuz halde, bu konuda Sunay yardımcı olma.M reddettı. AP de ısrarh olmadı.» 26 mart akşamı geçen bu olay, Ankara'da buyük bır heyecan yaratmıştır. Araya CGP'nin de gırmesıyle partiler Anaya^a Mahkemesi Baskanı Muhittin Taylan'ın Cumhurbaşkanı aday Uğı üzerinde anlaşmışlar, Tavlan'a gidip tekliflerini yapmışlar. o da bunu kabu! etmiştir. Arkadan durumu Cumhurbaş. kanı Sunay'a bildirmek ve Taylan'ı, Cumhurbaşkanı seçümesıne olanak sağlamak içın senatorlüğe atamasını örvermeic için Çankaya Koşküne gıden Ecevit, Demirel ve Feyzioğlu'na Sunay red cevabı vermış, boyle bir şey yapamayacağını söylemiştir. tşın ilginç yanı Sunay'ın red cevabının cfaha Çankaya Koskundeki gorüşme devam ederken bir ö^el aıans tarafından bildirümesi, yani daha liderlere açıklanroadan önce bazı çevrelerce yayılmı? olmasıydı. Ama Ecevit, gelismelerin daha sonrasınıc olumlu olduğunu belirtiyor: c En sonunda saym Koruturk üzerinde mutabık kaldık» diyor. Korutürk'ün biiyük bır oy)a Cumhurbaşkanı seçilmesi 6 nisan günüdür. Ama ıkı gün önce CHP'de öremlı bır gelısme oımuş, Cum. hurbaskanı seçımının ilk aşamasında Ecevit'le ters düşünen Kâmil Kırıkoğlu ve onunla bir. lıkte Merkez Yönetira Kurulu üyeleri ıstıfa etmıştır. Yeni Genel Sekreter Orhan Eyüboğlu'dur. Parti y5netimfnüe uyua olmadığı söylen.tileri ortadan kalKmıştır. Î A R I N : SEÇİM HAZIRLIKLARI DiŞi BOND Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Başkanlığından Aicademimizin Y. Mimarlık Bölümü Yapı Kürsüsü ve Y. Dehoratif Sanatlar Bölümü S«ramik Kürsüsu için DOÇENTLİK SINAVLARI AÇILACAKTIR Isteklilerin, en geç mart ayı sonuna kadar ilgili Bölütn Başkanlıklanna başvurarak gerekli koşulları öğrenmeleri duyurulur. (Basın: 11561) 1472 TiFFANY JONES Ziraat Yüksek Mühendisleri ve Taıım Teknisyenleri Alınacaktır Şeker Pabrikalsn Tanro Bölgelerinde çalıjtmlraak üzere ZİRAAT YÜKSEK MÜHKNDİSLERÎ (Zooteknı ve Teknolojı Bölümü d'ışındaki bölümlerden mezun olanlar) ve Tarım Okulu Mezunu TARIM TEKNİSYENLEEİ ahnacaktır. MUHtTTtN TAYLAN Sunay'ın engelledigi aday ARANAN ŞARTLAR: 1 Devlet Memurları Kanununda aranan şartlan haiz olmak, 2 Ziraat Yüksek Mühendislerinden askerliginj yaprnamış olanlar içia 27, yapmış olanlar için 30 yaşından büyük olmamak, 3 Tarım Okulu mezunlanndan yalnızca askerliğini yapmış olanlar alınacağından bu grup için 25 yaşından büyük oimamak ve mecburi hizmetle yükümlü bulunmamak, 4 Türkiye'nin herhangl bir bölgesinde c«Uşmasma «ağlık bakımıcdan mani bir özürü olmamak, Görev »lacıklara kanunen öngörülen yao ödemeler ve» rıleceği gibi, miimkün olan yerlerde konut tahgJsi de yapıltbUecektir. Istekiüenn Türkiye Şeker Fabrikalan A.§. Genel Müdürlüâü Personel Dairesi Başkanlıgına (Mnhatpaja Cad. No. 14 Ankıra «drestne) 3/3/1975 Pazartesi akjamına kadar müracaat etmelerl ve aynı adreste Ziraat Mühendlslerinin 4 Mart 1975 Salı; Tarlm Okulu mezunlannm 5 Mart 1975 Çarjamba gunü saat 9.00'da yapılacak mülâkatta hazır bulunmalan rica olunur. TÜRKİYE ŞEKER FABPtKALABI A.3. (Easın 11609) 1464 *•* " • « •»»• • • • • • • • • • • • »• • » • • • • • • • • • • • • • • >»• GARTH Sümerbank Genel Müdürlüğünden: Teknik Personel Alınacaktır Tekstil Proje Müdürlüğünde çalıştınlmak üzere Tekstü, Mwdna ve Elektrik Yüksek Mühendis veya MUhendisleri alıniıcaktır. ADAYLARDA ARANACAK ŞARTLAR: P fıibc mezunu olsrak vüksek tahsij yapmış olmak, 2) Enaz iyı derece ile mezun olmus bulunmsk, 3) Lirerstüni takıp edebüecek sevıyede îngilizce bılmek, fsteklılenn Sümerbank Genei Müdürlügü Tekstil Proje Müdürlügü ULUS/ANKARA adresine şahseD veya özgeç:nışlerini beürten bir dilekçe Ue müracaatlan rica olu • İ 265 nur. • • • • • • • • » • • •< • • • • • • • •• • • » ••••« (Basın: 11644) 1468