Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HAFTADAN SEÇMELER • Fihnlere dikkal!.. Televizymun bayram haftannâa en üginç yaymları üç kotıulu füm. Frank Capra'ya en iyi yönetmen Oscar'ını kaıandmv. 193S'da New Yorklu elestirmenlerce yılm en basarıh filmi seçüen ve Amerikan lcomedisin'm baslangıct diye anuan Sehre Dönüş ile. Feyzi Tuna'mn Batı Yakasmm Bikâyesi'nden eli yüzü dâzgiin uyarlaması Yasak Sokaklar hakktnda genıs bilgiyi, sizlert bu sayfada Atillâ Dorsay veriyor. Haftamn üçüncü filmi pazar gecesi Merakiı Hemsireler adt alUnda pösterüecefc. Aslmda bu. televizyon için özel çekilmis bir konulu film. MCA yapımı ve Amerikan televizyonlarında <Movie of the tceek • Haftamn fümi» adt altında aösterilen yap:tlardan bir örnek. Basrolünde. Görevimiz Tehlike dizisinden tamdığmız zenci aktör Gregg Morris oynuyor. lki zengin ve yaşh hamm. yeğenleri öldüriüünce, detektiflik oynamağa kalkarlar. Stkilmadan izleyeceğiniz bir vdlisiye komedi.. ı eıevızyon ve IVIUZIK Arasında Pazarlık Yapılıyor haH»!.. Hafta sonu bayram.. Gelecek haftamn başı ki. Cumhuriyet yayınlanmayacak, gene bayram.. Bu bayram haftasmda TV'de bol müzik var. Bu gece Nevzai Güyer konseri. Yarın gece Avrupa kaynakh bir caz programı. çarşambaya Burhan Dikencik. Türk Sanat Müziği söyleyecek. Avrupa kaynaklı bir de Batı müziâı orogramı var. Persembeye Türk Halk Müziği Seyirci lstekleri. Cumaya Müzik Bılmecesi ve Arularm Müziği. Cumartesi. bayramm ük günü oiduğu için bastan sona .nüzfk r* e&enceâen ottifan Wr Hafta Sor.u. aynı akşam Izmir yaoımt. Bizim Gazino, pazar Tele Spor'da bol müzik. akşam lstanbul yapımı. Bayram îstekleri. pazarlesi Ankara'dan Solistler Geçidi. salıya. bayramm son gecesi. bir Solistler Geçidi daha. hafta Orhan Veli amhyor. Oğıa Atay tamtüıyor. Üifcü Tamer'ie röportaj. Fikret Olyam'ın resim sergisi. tsveç Fümleri Haftastndan çörüntüler var. • Emmanuelle haftasmd» lilm sansürü.. Sansüriimüziin, Emmanuelle'i, Emmanuelle olmakian çıkarıp piyasaya sünnesi. sinemalarda olaylara sebev olurken. bu hafta Forum'da filrn sansürü konusu işleniyor. Halkm konuştuğu programken güzel ve çekici olan Forum. giderek kalabaltk konuklu bir açjfc oturuma dönüşüyor. Uzmanlar. bilgililer. yetkililer ve îlgililerden halk kesitlerini temsil edenler konuşma hrsah bulamtyorlar. • Son ktz Laurence Harvey!. Sinemamn ünlü oyuncvsu Laurence Harvey'in karıeralar önündeki son görüntüsünü bu natta Columbo aeiiriyor. Satranç oyuncusu ustahâını. cinayet plan!amada kttllanan katil sampiyon Clayion'u canlandıran Harvey. bu r'lm bittikten sonra. kanserden hastaneye yatmıs ve bir daha çtkmadan ölmfistü. • Sanıt 197S!. Eroi Aksoy. Sanat Çevresi'ni kavadı. ama TV de sanat orogramlannı kapayamadı. Bastan asağı değişen Kültür Subesi. simdi Sanat 1975 adt Ue yer.i bir vrogram hazırhyor. Yapımcı Tvncer Baytok. Bu. ANKARA VE ISTANBUL'DA RENKLI TV STÜDYOLARI KURULUYOR... Ankar* Televizyonu Program Müdür Yardımcısı Göker Müftüoğlu, bir süre Almanya'da kal dı ve renkli televizyon yapımc:lı£ı il# ilgill bir semineri izledi. Müitüoglu, Cumhuriyet'in sorularıru yanıtladı: SORU FEDERAL ALMANYA'DA KATILDIĞIMZ SEMİNER HAKKINDA BtLGt \"ERtR MtSİNtZ? MÜFTÜOĞLU: Renkll telerizyon konusundaki bu seminer, 12 ekim • 1 kasım 1975 tarihleri •rasında SFB (F«rlin Telerizyonu) tarafından düzenlendi. TRT »cminere. TV Dairesi Başkanı Teknik Yarduncısı Coşkun Ars lan, Ankara TV Program Müdür Yardımcısı Göker Müftüoglu, Istanbul TV Teknik Müdiirü Vural Tekeli ve lstanbul TV Prodüktörü Arsal Soley'den olu»an bir ekiple katıldı. Seminerin ilk iki haftasmda renkli televizyonun teknik özellikleri, siyah beyaz televiîtyondan ayrıcalıklan, stüdyo ve film yapımları, aydmlatma özel teknıkleri ve yeni ^elişmeler incelendi. Son haftasmda da elektronik kamera, stüdyo araçlan, TV resim tüpleri, ölçü araçlan, verici istasyon araçlan ve füm kameralanyla film banyo bloklan yapan fabrikalarda. çeşitli TV stüdyolannda ve verici istasjorJannda incelemeler yapıldı. Sürenm azhğına ragmen, yıırdumuzda renkli televizyon çaîışmalan başlamadan önce ve başladıktan sonra yapılması gerekenleri öfrenme olanağını bulduk, kısaca, renkli televizyonla tanıştık diyebilirim.. Almanya'da bir semineri izleyen Göker Müftüoğlu renkli yayına başlamak için uzunca bir eğitim dönemi geçirileceğini söyledi Göker. *Renklf alıcı Mystlan ortalama olarak sivah alıcıların llci buçuk, Sç kıtı> dlyor. Müzik Dairesi'nin Televizyon Programlanna sık sık müdahalesi ve Tele • Spor, Hafta Sonu ve Müzik Eğlence Şubesi yöneticilen hakkında denetimsiz parça çaldıkları gerekçesi ile «tşten çıkarma» istemi ile soruşturma açılması teklifleri. Tele vizyonu işlemez hale getirince, geçen hafta Miizik ve TV Daire si yetkilüeri pazarlık yapmak üzere ikı kez tnolandılar. Ancak Müzik Dairesi'nin anlaşmaz tutumu vüzünden sonuç alınamadı. Cüneyt Orhon'un etkisl ile. Yönetim Kunılu toplantısında aldınlan «TRT voz müzige yöneliyor. Daha sıkı denetim yapılsın» şeklindeki karan. TV Dairesi üzerinde oaskı unsuru olarak kullanan Müzik Dairesi yetkilüeri. TRT Genel Müdürlü ğü Program Yardımcısı Nahit Katlan'ın da yardımı ile. TV'yi müzik programı yapamaz haline getirince, TV Dairesi bir toplantı yapılmasını istedi Müzik Dairesi. Ismail Cem döneminde de. Cüneyt Orhon'un gayretleri ile TV'yi etki altına almak istemiş. ancak bir yandan Hıfzı Topuz, bir yandan da Cem, Dairenin arka arkaya yazdığı şıkayet mektuolarını çöp kutusuna atınca. etkili olamamışlardı? O zamankı TV Daire Faskanı Yılmaz Dağdeviren de, programeılara «TRT îlkeleri ni bılen sizlere sriivpnivorum. Bu ilkeler içinde program yapın. Tııtucu kişileri ben gögüs lerim» demişti. Yalçıntas döneminde bu kal fcanlann hepsi birden kalkmca. Müzik Dairesi vıllardır kurdu gu emeli gerçeklestirdi Ardı ardına vasaklanan şarkılar ve programlardan sonra. eli kolu baglanan TV. toplantı masasma oturdu. TV yetkilüeri. MUzik Dairesi'nin tutumunun yanhşlığını örnek vererek belirttiler. Bir vetküi «Bu tutum bir za manlar, TRT'nin Almanya"ys gönderdigı yaymlan da etkilivordu. Müzik Daıresi'run kuralları vüzünden Almanya'daki isçiler TRT yayınlannı dinlemeı olmusıardı. Her işçinin evinde, Ttirkce vavın vaoan ve vannları arasına. ülkelerinin propaaandalannı vapan doğr ve batı bloku radyoları dmlenir olmustu. TRT yetkilüeri bu durumu gözleri ile görünce. Almanya yayınlannda tutum degisti. Simdi isçilerimiz TRT'yi dinliyorlar. Ama bu kez tehlike yurt içinde nas sös'erdi. Milvonluk plak ve kaset endüstrisi halkın nç istediğini ortaya koyarken, katı kurallar vüzünden nalktan koomak, TRT'yi dinlenmez ve seyredilmez hale getirdi Günev Do5u Anadolu Arap. Batı Anadolu Yunan radvo vp relpvız^'onlannı izliyor. Kars'ta antenler Rus veri oilerine dönük. Bunun sorumlusu da, TRT'yi halktan koparanlardır. dedi. TV yetkililerl. Müzik Dairesi' ne iki teklifte bulundular: «TV'de bazı programlan size bırakalım. Siz yapın. Biz yayınlayalım. Bir kısmını da. Müzik Dairesine bağlı olmaksızın biz vapalım» dediler. Bu teklifi, Müzik Dairesi kabul etmedi. Bunun üzerine «TV'nin bütün müzik yayınlarmı siz yüklenin. Biz aradan çıkalım. Kamu oyıma karşı da sorumlu siz olun» dendi. Müzik Dairesi bu teklifi hemen benimsedi: «Bize kadro verin. eleman verin biz vapalım» dendi. Ama o zaman. TV'nin bunca elemanı ne vapacaktı? Sorun çözümlenmeden ikinci toplanti da dafıldı. Ancak Cumhuriyet'in yayınlanna öfkelenen Müzik Dairesi vetkilîleri bu arada televizvonculara tfhditler savurmaktan da gen kalmadılar. «Fu toplantılardaki eorüsmeleri de pazartesi eünü Cumhuriyet'te okursak» dediler.. Bir Milyonluk Banknot ve Pollyanna Başlıyor TV'nin BBC klasiklerinden Kuzın Bet bu hafta. Uç Silâhşörler de bir ay sonra bitiyor. Kuzin Bet'in yerine. Mark Twain'in ünlü yapıtı Bir Milyonluk Banknot geliyor. Paranın insanlar üzerine etkilerıni hicveden bu ünlli klasik daha önce çeşitli kereler füm vapılmıs. sonuncusunda baş rolü Gregory Peck o>Tiamıstı. L'ç Silânşörlerin yerine. bir başka ünlü yapıt. çocuk romanı Pollyanna baslayacak. TV'nin eünde şu anda bu saatte yayınlanacak iki dizi dalıa var. Uç Silâhsörler ve Dickens'in David Copperfield'i. Üç Silâhşörler dızisini sondan başa doğru gösteren TV fceçen yıl, Dumas'nın son romanını Demir Maske adı ile vaymîamış ve bu dizi sonunda Portos ölmüş. silâhşörler daöılmıştı. Bu vtl «Daha sonraki Maceralar»ı yanhş bir adla. «Uç Silâhşörler» diye izliyoruz. Sırada bekleyen ise. hepimizin bildigi. ilk Üç Süâhşörler. SORU ŞV HALDE. rURDl'Mt'ZDA RENKLt TELEVİZYON TAYINU4RI BAŞLIYOR ML1? MÜPTÜOĞLü: Evet, yurdumuzda da renkli televizyon yayınlan baslayacak, fakat saruldığı kadar yakın bir gelecekte degil bu yayinlar. Önümüzde uzunca bir eğitirn dönemi var. Şimdilik. Federal Almanya'dan önümüzdeki yıl getirtilecek cihazlarla Ankara ve İstanbul'da birer renkli TV stüdyosu kuruJacak ve birer eğitim merkeri olarak çalışmaya baslayacaklar. Buralarda. teknik ve program bölümlerinde görevü arkadaşlar dallan ile ilfcili eğitim göreoekler. kendilerini yayın için hazırlayacaklar. Yayınlann kesin başSama tarı hi yetkiyi kuruluşlarca saplandıgında, bunları ^erçekleştirecek kadro da böylece oluşmus olacak. TRT GENEL MÜÜÜRLÜĞÜ Hahmut I. ONGOREN Prof. Yjlçınta} ın islifası birbirinden çok değişîk tepkilcre yol açtı. Sağcı basın Prof. Yalçıntaş'ı genellikle işi zor bu!duğu için kaçmakla suçladı. Daha başkalan ise Prof. Yalçınta$'ın, • leyhindeki Danıştay kararları karşısında MC hükiimetinden güvence ittediğini ve bunu alamayınca da istifa etmekte haklı olduğunu belirttiler. Soldaki yazarlardan bazıları da TRT'nin bu dörduncu genel müdiirünün istifasını onayladılar. Onlara göre de Prof. Yalçınlaş TRT'yî MC'nin çizgisine getlrmemifti. TRT nin dilini Oımanlıcaya döntuşturmemişti. Personel arasında kıYim yapmamniı. Ülkenin bazı sorunlarına radyo ve TV pr»gramlarında hâla yer veriliyor, hatta eski dönemde yasaklanan bazı TV programlan Prof. Yalçıntas dö'neminde ekrana getirillyordu. Oysa olgun hukukçular TRT'nin Cenel Müdürlük koltuğu nun yasa dışı bir anlayı>la işgal edildiğini ve koltuğu boyle işgal edenin «biraz liberal, biraz entellektüel, biraz hoşgörülü tutumunun ve onun tutumunun kamuoyuna ve halta TRT'd» çilıjaniara azbuçuK sirin görünmeslnVn, olayın ağırlığmı ortadan kaldırmaya yelm«yecegini> bcllrttiler. Yin* ulda bulunan diğer bazı yazarlar da Prof. Yalçınta; döneminde cTRT'de ış almak için kuyruk yapan komandoların, çember sakallıların ve sermaye adamlarının bu genel müdürden salt nasihat aldıklarını ve onun bazı olumlu programlara el uzatmadığını, bunların başlıca nedeninin de Danışlay kararlannın Prof. Yalçıntaj uzerinde yarattığı agırlık olduğunuı ileriye sürdüler. yararlanarak kendileriyl» llgill bir kamuoyunun oluşmajı »onucunda çok dikkatli davranma zorunlugunu duyabilirler. Çünkü bu kamuoyu onların gelecekte daha büyük ya da önemli yprlere tırmanmalarına yol açabilmekte ve en öncmlisi de politik ihtiraslarının gelecekte tamel laşlarından birini TRT'nin bu koltuğunda olururken göslerdikleri tuium ve davranış belirliyebilmekledir. Itle bu nedenle de geleceği düşünerek TRT Cenel Müdürlüğii kolluğunda ya halka yönelik bir çalışma görümiine girmek ya 6* bcklenilmeyen bir olgunluk gosterme çabasına bıirünmtk guç olmasa gerek. SORD SÖZCVÜZt ETTİGİNİZ B t STÜDYOLAR NEREDE KURILACAK: MÜFTÜOĞLU: Istanbul'da, Kuruçeşme'de yapılraakta olan stüdyolardan biri renkli cihazlarla donatılacak. Ankara'da ise durum biraz daha degişik. Şu suada Kavaklıdere'deki bınamı nn, altında Uç adet stüdyonun yapımı sürdürülüyor. Bu stüdyolar tamamlanıp, yayın buraya aktanldıktan sonra, şimdi kullanılan stüdyolardan biri genisletilerek bu iş için ayrılacak. Sermayenin Üstünlüğü TRT Genel Müdürlüğü koltuğunun ve bu koltukta oturanların bir de ekonomik kojulların üstünlüğünün etkisinde kaldığı ayrı bir gerçek. Bu noktayı da bugüne dek yalnız gerçek bir solcu yazar belirtti. Ozetle dedi k i : «Yalçıntas, Cem TRT'sini neden çok dcğiştirmedi? Neden, bundan sonra gelecek olanlar TRT'yi fazla değistiremezler? Bu sorularm ctvabı sermayenin ve Özellikfe tanayi strmayâimn »orunlarmıja yatıyor. Çok sayıda montajcı firma var. Bunlar artan ölçüd* TV »atmak zorundalar. Televizyonu artan ölçüd» satabilmek için de TV programının belirli bir «niteliği» olması gcrekir. Sporu bol, magazini yüzeysd olması gerekir. Arada sırada «ilerici» programı olması gerekir. Olmazsa, seyircileri azalır. Yalçıntas'ın ilk geldiği zamanlarda oiduğu gibi, seyirciler azalırsa, mevcut TV sahipleri tcUvizyonlarını kapatırlarsa, ycnilerinc alıcı bulunmaz. TV montajcılarınm isltri iyi gitmez.» Üstelik televizyonlar açılrnaiM, televizyondaki reklamları da izleyenler olmaı. Oysa •dayanıklı tüketim malları, TV reklam programlarının temel süsu haline geldi. Ama aslmda TV alıcı yapımcılarının kârlarını arttırmaları için bu da yetmez. Ismail Cem'in görevde oiduğu sırada ortaya attığı, son seçimlerden önce Demirel'in Istanbul'da vaadeltiği gibi renkli TV gerekir.* Çünkü bunun sonucunda yeni v t renkli TV alıcı piyasası açılacaktır. Böylece «Yalçıntas'ın televizyonu ile Cem televizyonu arasında kurulabilen paralellikler, istenen televizyonun Cem televizyonu olamayacağını gösterdi. TV konusunda verilecek mücadelede Cem televizyonuna dönüsün hedef alınmasının geçersizliğini gözler önüne serdi. Cem televizyonunun getirdiği yeniliklerin kolaylıkla ttkrarlanabilecegi belli oldu.» SORf RENKI.l VE SİTAH BETAZ TELEVİZYON YAY1NLARIMN KARŞIL.4ŞTIRMASIN1 YAPAR MlSPttZ? MÜTTÜOĞLU: Televizyon, bilindigi gibi son derece etkili bir yayın aracı. Işin içine renk de girince bu etki daha bir giiçleniyor. Günümüzde, dünyada siyah beyaz yayın yapan televiîyon kuruluşlarının sayısı oldukça azalmış durumda. Bir yandan renkli televizyon yaymlan büyük bir hızla artarken. öt« yandan da çeşitli tartışmalar süriip gidiyor... Konu, genellikle parasal sorunlarla ilgili. Bilindiji gibi, renkli yayınlar hem stüdyo, hem de tilm yapımlan yönünden siyah beyaza oranla daha masraflı oluyor. Bir de buna, renkli alıcı fiyatlannın ortal»' ma olarak, siyah • beyaz alıcılann ikibuçuk üç katı olduğunu eklersek, renkli televizjona karşı çıkanlar için sağlatn bir daya nak noktası oluşuyor. Bu kişi ler bir diğer görüş olarak ta büyük televizyon kuruluşlarının içinde bulunduklan parasal krizi ileri sürüyorlar. Ancak, konuya biraz derinlemesine girdiğimiz zaman göruyoruz ki, bu krizi doğuran nedenler. renkli yayınlann gerçekten yüksek olan iş letme ve yapım giderlerinden çok, görevlilere ödenen ücretlerin sürekli olarak artması, buna karsın gelirlerinin aynı kalmaszndan ileri geliyor. Yüksek ya« pım giderlerini. ürettikleri programlann çeşitli ülkelere satışmdan sağladıklan gelirle bir ölçüde karşılayabiliyorlar. Öte yandan, renkli televizyonu savunanlann en büyük dayanafı ise, renkli yayınlann televizyonu daha etkili kıldıgı geTçegi. Renkli yayın yapan televizyon kuruluşlarının sayısı herşeye ragmen giderek arttıgına göre, bu gerçek bütün ağırlığı ile kendini kabul ettiriyor. Ancak, renkli televizyon alıcısı fiyatlannın yüksek olması istenen amaca tam olarak ulaşmayı engelliyor. Avrupa ülkelerinin bir çogunda şimdilik, çoğunluk siyah • beyaz alıcılarda. Örneğin, 1967 yılında renkli yayına başlayan Federal Almanya'da, ilk yıllarda renkli alıcı sayısı çok az bir artış gösteriyor. 1972 yılında yapılan Münih Olimpiyatları ve daha sonraki dünya kupası futbol karşılaşmaları renkli alıcı sayısmın birden bire yükselmesine neden oluyor. Yine de, bugün için, bu ülkedeü renkli alıcı sayısı toplamın yüzde kırkı nı geçmiyor. Halen satışlar da eşit durumda. Sanırım yurdumuzda da renkli yayınlar bajladığında buna benzer bir gralikle karşüaşacağız. Haber merkezinden Salihoğlu spiker Bayraktar'la nişanlandı TV Haber Merkezinden Mustafa Salihoğlu da geçenlerde dünya evine giden yolda ilk adımmt atıverdi birden. Kıdemlı aazetecilerden olan Saühoğlu. l'ır.e TV'de spikerlik aörevini yürütmekte olan Emine Bayraktar'la nisanlandt. Mııstafa Salihoğlu ile Emine Bayraktar evliliâe giden yoldak'ı üfc adımlanm Ilıca Seker Fabrikalannda attılar. Nisan törenine. iki tarafm aile mensupları ile birlikte çağrıhlar âa fcatıldı'ar. YandoJci fotoörafta Mustafa Salihoğlu görulmektedir. Hukukun Üstünlüğü Prof. Yalçıntaş'ın TRT'deki i aylık görev süresindeki tutumunun gerçek nedenlerini yukardaki yargıları ve yorumları gbz önünde bulundurarak kamuoyu kendine uygun bir anlayışla değerlendirecektir elbette. Özlemi duyulan kamuoyu kararı ju olmalıdır; Prof. Yalçıntaşla ilgili konuda önce hukukun üstünlüğü üzerinde durmak gerekir. Ne var ki, TRT konusunda da hukukun üstünlüğü yalnız TRT Genel M ü d ü r l e r i n i n herhangi biriyle ele alınmamalı, en alt düzeydeki bir görevlinin durumu bile aynı açıdan deeğrlendirilmelidir. Daha açıkçası, kamuoyu »alt genel mudürlerle ilgili durumlar hukuksal dengeden geçirilerek oluşturulamaz. Hakkı yenmis olan daha alt düzeydeki memurların durumuna da aynı ağırlığı vermek gerekiyor. Bugün, TRT'nin her dönemindc mahkeme kararlannın uygulanmadığı gerekçesiyle ortaya çıkan görevliler vardır. Bu gibi kimseler uğradıklarını ileriye sürdükleri haksızlıklarla ilgili durumlarını marıkemelere götürmjş bulunuyorlar. Bu nedenle de söz konusu alanda bir görüs beliıimek için zaman erken ve yerslz. Ama daha bir süre bcklemenin ve yine hukukun üstünlüğünü savunabilmek için, TRT'nin tüm üst düzey yöneticilerinin durumunu ilerde ele almanın yararı büyük olacaktır. Kısacası, salt TRT de değil, Türkiye'deki her kuruluşta hukukun üstünlüğünün en üstteki görevliden en küçüğüne dek herkes için geçerli olması gerektiği konusunda da kamuoyunun olujturulması şarttır. Yalçıntaş'ın Üstünlüğü Kurulduğundan beri sürüp giden TRT mücadeleslne Yalçıntaş'ın hiç mi katkısı olmadı? Prof. Yalçıntas'ın ilk yönetim günlerinde radyo ve TV haberlerinde görülen aşırı yanlılık örneklerinden ve bazı program yasaklarından sonra, TRT'nin bir önceki dönemi andıran bir havaya girmesi ve sonra yasa dıv genel müdürün istifası ila TRT'nin bu durumunun çeşitli gözlemciler tarafından hukuksal, makamsal ve sermayesel açılardan incelenerek en sonunda Türkiye'ye agemen ekonomik düzen bakımından TRT'nin dünü, bugünü ve yakın geleceğindeki birbirini andıran noktaların ortaya konması, Türkiye'de sürekli olarak yamltılan kamuoyunun doğru yolda olusumuna yönelik birer adımdır. Istifasıyla dolaylı olarak bu adımların alılmasını saglayan Yalçıntas'ın üstünlüğü de buradan geliyor. TRT'nin son baş yöneticisinin bir üstünlüğü daha var. Prof. Yalçıntas bugünkii Türkiye'nin bozuk düzenini daha da yozlaştıran, ülkenin yönetimini her bakımdan çıkmaza sürükleyen ve ancak kisistl çıkar yolunu açan MC'ye gerçekte yalınç, ama hiç uygulanmadığı için giderek önem kazanan şu noktayı hatırlaltı: Geç de olsa her zaman istifa edilebileceğini. Fenerbahçe Galatasaray Maçı Televizyonda Yok!. TRT ve Feden Terbiyesi Ger.el Müdürlüğü arasında bir anlaşma yapılmadığı ve klüpler de (TRTye göre) astronomik üo ret istedikleri için, bu haîta yapılacak Fenerbahçe • Galatasaray lig maçı da televizyondan naklen yayınlanmayacak. Bu konuda Cumhuriyet'e bilgi veren bir Spor Şubesi yetkilısi «TRT bu yayın ile ilgili çalışmalarını tamamladı. Sonuç olumsuz, maçı vermiyeceğiz» dedi. TJEFA Kupası üçüncü turunun ilk ayağından maç nakli yap mayan televizyon, ıkincı ayakta da sadece özetler verecek. Spor Şubesi yetkilüeri «Eurovision, bu maçlan genellikle yayınlamıyor. Bir Barselona Vasas maçı vardı. üna talip olduk. Ama Ispanyollar da dahil, bizden başka isteyen çıkmaymca vazgeçmek zorunda kaldık. Çünkü o zaman bütün vayın masrafı öize binecekti» dedi. TV'nin. Avrupa'dan naklen yayınlan, mart ayında. Avrupa Kupalan'nm çeyrek finalleri ile baslayacak. Makam Üstünlüğü Konuya bir de makam üstünlüğü açısından bakmalı. Birincl TRT Genel Müdürü dönemindeki olaylardan bugüne dek asağı yukarı aynı çizgid« gelis«n diğer olaylar artık bu makamı Turkiye'de çok üstün bir düzeye çıkarmıştır. TRT Genel Mıidürlüğüne gelen kisiler TRT'nin hemen hemen tüm olanaklarından SORC PEKt RENKLl YAYTNA GEÇtLDİGtNDE. ELDEKt BUGÜN KtLLANILAN SİYAH BEYAZ ALICILAR NE OLACAK? renkli yaymları da izleyebilecekler. Tabii, siyah beyaz olarak... Öte yandan, bu siyah • beyaz ahcıları, birkaç küçük degişiklikle, ya da yardımcı bir araç ekleyerek renkli alıcı durumuna getirmek bugün için pek söz konusu değil. Hiç degilse böyle bir araç yapılıp, piyasaya sürülünceye dek.... MÜTTÜOĞLU: Birçok kişl renkli yayın başladığında, ellerindeki siyah beyaz alıcıların işe yaramayacağından korkuyor. Bir kaç değişiklikle bunların renkli yaymları izleyebilecek dunıma getirilip getirilemeyecegini soranlann sayısı da oldukça kabank. Şimdi yaymları izleyebi len seyircileri, aynı alıcılarla rr Elmacı Kadm,,m yönetmeni Capra'nm en ünlü filmi gösteriliyor TV'de Sinema • Haftanın yerli filmi, salı akşamı gösterilecek olan «Yasak Sokaklar..» 1939 doğumlu yönetmen Feyzi Tuna'nın, 1963'de «Aşka Susayanlar»la başlayan sinemacılık yaşamının üçüncü filmi olan «Yasak Sokaklar», o yülarda bizde de ilgi görmüş olan «Batı Yakasmm Hikâyesi • Westside Story» filminin serbest bir uyarlaması.. Senaryoda, Tuna ile birlikte, Halit Refiğ ve Memduh Ün'ün de imzalan var. Mustafa Yılmaz görüntülemis.. New York dekorundan Istanbul'un kenar semt^ lerine aktanlan, tipleri ve ilişkileri yerlileştirilen bu «sokak gençliği» öyküsünde, o yılların genç oyunculanndan bir grubun oyunlan sergileniyor. Başrollerde Salilı Güney. Selma Güneri, Devlet Devrim, Kuzey Vargın oyr.jyorlar. Tuna'nın yönetiminde ise belli bir sıcaklık ve heyecan göze çarpıyor. 0 Cumartesiye, 1930ların Amerikan güluıirüsünün İlk önemli filrnl olan «Şehre UöniişMr. Deed goes to To«n» gösterilprek... 1897 rloehımlu. ttalvan «Elmacı Kadm»dan sonra, bu kez en ünlü koroedilerinden birinde seyredeceğiz>Capra, Harry Langdon'un sessız dönem komedilerinde başan kazanmış, sesli sinemamn ilk yılannda biraz bocalamış, sonra, insan karakterine olan güvenini, yaşama iyimser bakışını belirleyen bir dizi güldürüyle, Amerikan komedisinin en ünlü isimlerinden biri olarak sinema tarihine geçmişti. 1934'de «Bir Gecede Oldu • It Happened tn One Night», 1936'da «Şehre Dönüş», 1938'de «Kefenin Cebi Yok • You Can't Take it With You» fümleriyle en iyi yönetmen üscar"ını almıştı. Capra, 8 yıllık bir aynlıktan sonra 1959'da sinemaya dönmüş, tld film yapmıs sonuncusu olan «Elmacı Kadın»dan sonra sinemavı bırakmıştu. • «Şehre Dönüs», büyük bir mirasa konan, ve bunu lşsiz ve yoksul kişilere dağıtmak istejen çpcuksu bir genç taşralının öyküsünü anlatır. Aüesi onu deli diye niteüyerek mahkum ettirmek ister, ancak inceliklerle dolu bir mahkeme sahnesi sonunzeteci İle evlenir... İyi niyetlerin insan hırsına, taşra masumlutunun büyük kent vozlaşmışhğma fcarşi zaferini anlatan bu film, zamanında büyük ilgi görmüştü. Robert Riskin'in senaryosu, Gary Cooper ve Jean Arthur'un ovunları da çok başanlı bulunmuştu. Graham Greene, şöyle yazmıştı: «Kahramanımız. mutluluğun mümkün olduguna, kötülere karşın. insan varadılışına inanır. İyilik. sadelik, paraya sırt çevirme, onun eünde neredeyse birer savaşım aracı olurlar. Snob aydınlar, ruhbilimciler onun deliliğinj kanıtlamaya çalışırlarken, o hiç de savunmasiz bir kurban değildlr. çünkü bu insanlık arenasma korkusuzca lner ve mizahı ve tnceliğiyle tüm düşmanlannı bozguna uğratır..» Sadoul ise şöyle diyor: «Bay Deeds, bazı açılardan, düsmanları tarafından «New Deal» toplumsal reform yasasını uygulama}*a koymak ve böylece işsizlere yardım etmek için «milyarlan sokağa atmakla» suç lanan Roosevelt'le özdeşleşir. Çocuksu yanlan da olan senarvo. vine d« hin bir nrnnanınrl» Radyolarda Bayram! Müziği,) Kubbede, Kalan Hoş Seda, Halay Bar ve Zeybekler,. lstanbul Radyosunca hazırlanan ve Bayram süresince Türkiye Radyolanndan özel program lannın da adları şöyle: Bayram Skeci (Bayram Geli yor), (Bir Bayram Ziyareti) (Bayramda Misafir), Bayram Özel Eğlence programlan (altı ayrı bölüm halinde), Gençlerle Bayram, Bayram Sohbeti, Bay ramla Gelen, Yurttan Sesler Payram Programı, Bayram Ti j'atrosu (Bayram Konuklan) Çocugun Gözüyle Bayram, Kan tolar... Bu arada, Yurt Dışı Yaymlar Dairesi Başkanhğınca hazırlanan 2 saatlik Günaydın programı da 13 aralık cumartesi günü yayına girecek. İzmir Radyosunca hazırlanan bir saztlik Bayram Özel Gü naydın programı ise 16 aralık salı günü yayınlanacak. İl Tadyolan Kurban Bayramı Türkiye Radyolannın Kurban Bayramı dolayısıyla hazırladıgı özel programların yayın uygulamaaı belli oldu. Kurban Bayramı dolayısıyla, 15, 14, 15 ve 16 aralık günleri yapüacak TRT • I ortak yayını lstanbul Radyosunca yürütülecek. Bölgesel yayınlar ise her zaman oiduğu gibi Bölge Radyolanndan yapılacak. Bu arada bölgesel yayınlar dışındaki kısa haberler de lstanbul Radyosundan j'ayınlanacak. Ana Haber Bültenleri ise eskiden oldugu gibi Merkezden verilecek. TRT • II ve TRT • III bayram »üresince normal yayınlannı sürdürecekler. Ancak TRT II öz«l Bayram ProgTamlaıından şunları yayınlayacak: Sosyal ve Ekonomik Yönleriyle Bayram, Münir Nurettin Selçuk'tan şarkılar, Türk Operetlerinden seçmeler, Mizahımızda Bayram ve Bayram Anıları, Türk Müziği Özel Progıamı, 1J1 nî Afilli DOftSAY Bir gulduru klasiği: Şehre ^Sl D