19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Sahibi: Cumhuriyct Matbıacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. adına: NAZİMfc NADl Genel Yaym Müdürü: OKTAY KLRTB0KE Sorumlu Yazı Işleri Müdürü: BtiLENT DİKMENLR Basan ve Yayan: CUMHLRİTET MATBAACILIK ve GAZETECtLlK T.A.Ş. Cağaloğlu Halkevi Sk. No: 39 • 41 TELGRAF ve MEKTUP adresi: Cumhuriyet lstanbul Posta Kutusu: lstanbul No: 246 Telefonlar : 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 99 Cumhuriyct BASIN AHLÂK YASASINA LYMAYl TAAHHCl EDER. 12 6 3 1 ABONE ve ÎLÂN Aylık Ayhk Aylık Aylık l'urt ıçı 360. 180. 90. 30. Vurt d ı p 630.315. 157.50 52.50 B Ü R O L A K : A.N'KARA: Atatüık Buıvarı Vener Apt. Yenişehir, Tel: 12 09 20 • 12 95 44 • tZMÎR: Halit Ziya Bulvan No. 6ö Kat i. Tet: 31230 247U9 • GÜNEY tLLERİ: K.Köprü 34. S. No. 40 ADANA, Tel. 145501393419731 Başlık ( M a k t u ) 400 Lira 2. ve / sayta (Santimi) ..........„.„.......... »3 3. iayfa (Sarıtlml) 1Ü0 4. b. 6. «ayfa (Santlml) »0 ö l ü m , Mevlıd Teşekkür (5 Santim) 150 Nişan, Nikâh, Evlenme, Doğum 150 Ölüm, Mevlid, Teşekkür 23 (5 S a n t i m ) 200 SAY1S1 100 KURUŞ Meclis Senato'da (Bajtarafı 1. savfada) demokrasi ..ıücadelesı açısından da btiyük önem tasıdığını tfade edprek şunlan sövlemiştir «Bu Af Kanununun CHP ve MSP tarafından öngörüldüğü biçimde geçmesi; yalnız Türk halkının vicdanını tatmin etmek bakımından değil, yalnız kendi demokrasi ve özgürlük anlayışımızın gereğini yerine getirmek bakımından degil, dünyada Türkiye'nin itibarını ve gücünü yükseltmek bakımından da zorunludur.» na ilişkin 16. firarilerin durumuyla ilgili 18, kişisel hak davaları hakkındaki 19. maddelerle, yürürlük ve yürütme maddeleri olan 22 ve 23. maddeler üzerinde herhangi bir ihtilâf yok tur. Bu maddeler Cumhuriyet Senatosunca da Millet Meclisinden geldikleri şekilde benimsenmiştir. Millet Meclisi Genel Kurulu, iktidar çoğunluğunun oylanyla Cumhuriyet Senatosunca metne eklenen ve aftan yararlanacak olanların bu hakkı kabul edip etmemelerini kendi istemlerine bırakan 20. maddenin. tekliften çıkartılması yolundaki Adalet Komisyonu kararını da benimsemiş. aynı şekilde, Millet MecİİM metninde 21. madde olarak yer almışken, Cumhuriyet Senatosunca metinden çıkartılan ve Adli sicillerin silinmesini önaören maddenin yeniden teklife eklenme=im kabul etmiştir. 82 avukat (Bastarafı 1. «ayfada) öğrenmeyen kaimamıştır. Gerçekten, yaşadıgımız son yıllarda gözaltına alınan sayısız vatandaş ların gözlerı bağlı olarak «kontr. gerilla» denılen bir örgüt tarafın dan yeri bilinmeyen ışkencehanelere götürüldükleri, buradan bazen haftalarca ve bazen bir ay veya daha fazla bir süre alıkonularak sorgulama adı altında çesitli ıskence uygulamalaruıa tata, tutulduklan. elektrik cereyanı verilerek vapılan bu lşkenceler sonunda ikrarlar ve suç atma ifadeleri elde edildigi bir çofc kişinin bu yüzden sakat kaldığı, hastalandığı, anzalı bir hale geldığı duruşma tutanaklarından, gazetelerde yaytmlanan dilekçelerden, haberlerden, tanik sözle. rinden, dosvalara ıbraz edılen et, deri ve tırnak parçalanndan ve raporlardan anlaşılmıştır. Ünlü bazı s'azarlara vapılan ışkenceler ed bu kişiler tarafından ınandıncı bir bıçimde mahkemelerde açıklanmış ve basında yer almıştır. Bu işkenceler. bazı sorumlu. lar tarafından da yer yer, tevil yoluyla da olsa ikrar edilmiştir. Işkencenin adi bir suç, herhangi bir zabıta vakası olmstyıp Anayasamızın ve insan hakları ev'rensel beyannamesinin yasakladığı bir insanlık suçu olduğu kuşkusuzdur. Bu tür olaylar karşısında görevi hak savunuculuğu olan avukatlarm susması, duy mazlıktan gelmesi değil, cesaretle karşı çıkması, delülerini ortaya koyarak karanlık ve çirkin olaylan ispatlamaya ve tekrarını önlemeye çalışmasınm hukuksal bir görev olduğu ve meslekdaşlarimızın büyük çoğunluğunun da bu kanıda olduğu inancmdayız. Hukuk devleti, haksız ve key fi işlemler ve davranışlar yok edildigi ölçüde varolur. Hukuka üstünlük böyle sağlanır. îşkence konusu yurt ve dünya basınında yer aldıjı ve Avrupa basmmda tartışma konusu yapıldığı halde Ankara Barosunun bu konuda et kin bir girişimde bulunmamış olması mensubu olduğumuz mes lek örgütü açısından üzücü olmuştur. Yukanda açıklanan gerçekler iarsısında, arkadaşlarımızm duyurusunu benimsediğimizi, bir Anayasa ve insanlık suçu olan işkence olaylarının kamuoyuna duyurulmasını avukatlık yasasına ve meslek kurallarına aykırı gören tutum ve zihniyeti kınadıgımızı duyururuz.» Erbakan'm gezisi (Bastarafı 1. sayfada) Petromin devletin malı oldufu için siyasal etkiyle fiyat düşürülmesi söz konusu idi. Yabancı şir ketlerle müzakerelerde ise din kar deşliği gibi ulvî değerler pek sök müyordu. Bu arada eski hükümet ler ileriye dönük petrol temininde yeterli anlaşmaları tamamlayama mışlardı. Irak'la üç yıllık bir anla; ma imzalanmıştı. Suudî Arabistan ile de 1974 için 3 milyon tonluk bir anlaşma yapümıştı. Onümüzde ki yıllar için petrol konusunda Türkiye'nin kendisini garantiye al ması gerekiyordu. Bunun için çok israr etti Necmettin Erbakan. So nunda miktarlarda razı etti Suudi Arabistan tarafını. Erbakanın eli boş döndüğünü söyleyen özel sek tör yanlısı kişiler eğer bu petrol yarm Türkiye'ye gelmezse ve sa nayiciler fabrikalarını kapatmak zorunda kalırlarsa o zaman ne di yeceklerdi acaba? Bu arada şunu da belirtmek is•teriz ki, bazı çevreler Başbakan Yardımcısının Suudi Arabistan zi yareti sırasında dilenci gibi davrandığını söyleyerek eleştiriyorlar. Bütün dünya devlet adamları Riyad'a akın ediyorlar hu arada. Frarjsız Dışişleri Bakanı Jobert, Kral'ın ayağına gidiyor, petrol için yalvarıyor ve böylece ssşbyor Fransadaki fabrikaların ««psmrıa masını. Kimsede ses yok. Ysın z onun bu davr?nışından dolayı, aynı davranışı tekrarlayamayarak zor duruma düşen diğer batı ülkeleri köpürüyoı lar, bu ziyaret için. Bugünlerde de yüksek düzeyde bir Federal Alman heyeti Riyad'a gidecek petrol ve kredi alabilmek için. Bunlann hepsi di. lenci mi? Dileniyorlarsa kimin için dileniyorlar?.. 5O.yıhmıaıı (Bastarafı 1. sayfada) «Büyük Atatürk, Devrimierinin ve ilkClerinin şaşmaz savunucusu. adını, kurduğun yönetimden alan Cumhu riyet Gazetesi. kuruluşunun 50 yllında da seni saygıyle ar.ar Yürekten bağlılıklarımızla 7 Mayıs 1924 7 Mayıs 1974. Arkadaşlarımız daha sonra Cemal Gürsel ve devrim sehitlerinin de mezarlarını ziyaret ederek saygı duruşunda bulunmuşlardır. Istanbul'da da arkadaşlarımız dan bir grup, kurucumuz Yanus Nadi ile aziz arkadaşımız Doğan Nadi'nin Edirnekapı Şehitlişindeki mezarlarını ziyaret ederek birer çelenk koymuşlar ve saygı duruşunda bulunmuşlardır Bir başka grup da Kurucumuz Yunus Nadi'nin eşi ve gazetemizin sahibi Nazime Nadl'yi evinde ziyaret ederek kutlamışlardır. Daha sonra Cumhuriyet'e 50 yıl içinde emek verenler saat 11.30'da Topkapı Sarayındaki Konyalı Lokantasındaki öğle yemeğind'e bir araya gelmfşlerdir. Gece de Büyük Tarabya Otîli salonlannda bir kokteyl verilmiştir. Brandt'a son darbeyi (BasUrah 1. sayrada) duğu özel danışmanı Günther Guillaume'nin Doğu Alman casusu olusu. İlk bakış. istifanın doğrudan doğruya casusluk olayına haelı bulunduğu kanısını uyandırıyor. Oysa, bugün iktidar ortaklarından Alman Sosyal Demokrat Partisi'nin (SPD) uzun süredir büyük bir anlasmazlık içinde çalkalandığı bir gerçektir. Buna son mahalll seçimlerdeki oy kayıpları da eklenirse, Brandt'ın güç duru mu kolaylıkla ortaya çıkar. Fakat. bardağı taşıran son damlanın casusluk olayı olduğu da gözden ırak tutulmamahdır. Brandt ın güç durumunu daha da giiçleştiıen casusluk olavı. bugün tüm Almanya'da Alman siyasal yaşamının <göriilmemiş yüz karası» olarak nitelendiriliyor. Otoriteler. «Almanya'nın Almanya olalı beri «bu tür bir casusluk olayı» ile karsılaşmadığında görüş birliği içindeler. Almanya'da casusluk olaylan as lında pek ender değil 1954 yılında Doğu Almanya, 1961 yılında Sovyetler. 1960 yılında da Çekoslovakya hesabma yapılan casusluklar ülkede büyük gürültü ko parmış. Ancak Guillaume îlayı bunlar dan hiç biri ile karşılaştınlmıyor. Çünkü Doğu Almanya nesabma casusluktan yakalanan Günther Guillaume Başbakan Willy Brandt'ın özel danışmanıydı. hem ae 1970den bu yana. ta güçlük çeKmı* ve ner iki kanadın da boy hedefi olmuştur. Seçim yenilgileri Görüşmeler MSPIi BaskanvekiH Rasim Hancıoglu'nun başkanlığında top lanan Millet Meclisi'nde AP'li Hayrettin Nakipoğlu THY uçaklanndaki arızalar. CHP'li Vecdi llhan Kastamonu'nun sorunlan ve CHP'li Orhan Yılmaz da fındık üreticilerinin durumu ile ilgili gündem dışı konuşma yapmışlardır. Daha sonra Genel Af Kanunu Teklifmin. gündemdeki bütün islere takdimen ve öncelikle görüşülmesini öngören ve siyasl parti Grup Başkanvekilleri tarafmdan verilen bir önerge oylanmıs ve oybirliğiyle kabul edilmiştir. Bunun üzerine tefclif üzerinde görüşmelere geçilmiştir. Birinci madde üzerinde sözalan muhalefet sözcüleri Cumhuriyet Senatosu'nca affın kapsam tarihinin 29 Ekim 1973 olarak değiştirilmesinin yerinde olduğunu savunmuşlar, CHP ve MSP sözcüleriyle Adalet Bakanı ise Millet Meclisi'nin kabul ettiği gibi kapsam tarihinin 7.2.1974 olarak geçmesini istemişlerdir. Yapüan oylamada, Senato değişikliğinin benimsenmemesi 191 oya karşıhk 236 oyla kabul edilmiş ve böylece maddenin Karma Komisyona sevkedılmesi lcarmrlaştınlmıştır. Daha sonra 2. maddenin görüşülmesine geçilmiş, bu maddenin de Cumhuriyet Senatosun da değiştirilen şekli reddedümiştir. Değişen Suudî Arabistan Burada Suudi Arabistan'a biraz daha değinmek istiyoruz. Bizim Osmanh İmparatorluğu zamanında milyonlar döktüğümüz ancak uygarlığı götüremediğimiz bir ülke Suudi Arabistan. Birinci Dünya Savaşında Türklerin aleyhine çalışan Arapların en kritik anlarda ne şekilde davrandıklannı hep biliyoruz. îngilizlerle yapılan isbirliğini de biliyoruz. Ama bu çabalar sonunda bir ülkenin bağımsızlığını kazandığını da bilmemiz gerekmez mi? Bazı kişile rin hâlâ karakteri itibariyle sömu rücü olan bir imparatorluğun çağ dışı kalmış gururunu sürdürmekte israr edisleri ilginç. Aslında Suudî Arabistan bu2ün için tam kişiliğini bulmus degil. Başta Amerika olmak üzere yabancı devletlerin, bizden en az 50 yıl gerideki ülkede büyük etkileri var. Halkının yarısı" hâlâ bedevi. Tabiat baİcımından son derece şanssız bir ülke. Toprak insanın yüzüne gülmüyor. Ama iki unsuru çok iyi kullanıyor Suudi Arabistan. Birincisi din turizmi. Haccı daha çekici kılmak ve mü«lümanlann daha büyük miktarlarda ülkesine gelerek döviz bırakmaları için büyük yatırım yapmıs Kral Faysal. Peycamberin Camii olarak bilinen Medine'deki Mescidi Resul'un çevresindeki bütün bina ları yıktırmış. Mekke Camiini rie yeni binalarla büyütmüş. Bunlar için tam 3 milyar Türk lirası harcamış Kral. Ayrı» İslâm Birliği gibi uluslarartsı örgütlerden de akıllıca yararlanarak hacı sayısını yükseltmeyi başarmış. Suudi Arabistan'ın Hac'dan elde ettigi eelir Tür kiye bütçesinin yarısına yakm. Son petrol olayından sonra is» bu doğal kaynaktan elde ettiği gelir de Türkiye Cunıhuriyeıi bütçesinden yaklaşık dört misîi fazla. Düşünün yalnız petrol geliri Türkiye bütçesinin dört misli. Suudi Arabistan'ın nüfusu az. Yüksek düzeydekı kişiler m.ü/ kemmel bîr havat yaşıyürlir'. Zaman zaman üTkeT'prtnin 3isına çıkarak hüyiik bir sefahat hayatı sürdürdüklerini bilmeyen yok. Ülkelerinde duvarlar arkasında içtikleri viskiyi dışarda rahat rahat yudumlayabiliyorlar. Ancak ne kadar yer lerse yesinler ister istemez mılyarlarca doların büyük kısmı halka gidiyor. Bıınu engellemek mCmkiin deail Kral Favsal'ın kisiliei çok önemli bu ülke için. Kral bu ülke için bir devrime hanrlarryor. Din konusunda birdenbire değişiklik yapması çok zor. Aslında İslâm dirunin kutsal yerleriyle ilgili kaynaklarını ülkesinin çıkarına iyi değerlendiriyor. Geçen yazımızda da belirttigimiz gibi Suudi Arabistanlıları büyük bir baskı altında tu tan din polislerini yavaş yavas ortadan kaldırıyor. Müthiş bir eğitim seferberliğine başlanılmış. öğrencilerin bütün okul gereksinmeleri bertava karşllanıyor. Bütün ösrencüere günde bir öaün yemek bedava veriliyor. Kızların egitinıine 1960' da başlanmış. O zamana kadar yasakmış kız çocuklarının okula gitmesi 1971'deki kız ögrenci sayısı 150 bine çıkmıs. 1972/ 73 bütçesinde ise yalnız kız çocuklannm eâitimi için ayrılan para 94 milyon dolar yani 1,5 milyar TUrk lirasına yakın. Okullardaki 630 bin öğrenci için ayrılan egitim bütçesl kredilerle birlikte 20 milyar Türk lirasının üstünde. Suudî Arabistan'da 3 üniversite, 1 de petrol ve maden enstitüsü var. Üniversitede din eğitimi yalnız Medine'de yapılıyor. öğrenci sayısı da 300 Üniversitelerin he men hepsi Faysal'ın Krallığı d'örteminde açılmış. Bu ülkenin nüfusunun 7 milyon civannda olduğu gözönünde tutulursa öğ renci başına düşen paranın ne kadar çok olduğu anlasılır. Ama şu an, Suudi Arabistan bir açık pazar gibi. Bir örnek verelim Cidde'de kaldığımız oteldeki odanın anahtarını bir müsteri alıp götürmüş. Kapıyı açtırmak için kat bakıcısına Sİdip ondaki yedek anahtarla kapıyı açmak zorunda kalıyorduk. Her odayı açışımızda bu böyle oluyordu. Sonunda resep siyon memuruna neden bir anahtarcıya gidip de yedeğini yaptırmadıklarını sorduk. Anah tarın yedeâini yapacak kimse yokmuş Cidde'de!. Komple değiştirmek gerekiyormuş kilidi. Şimdi böyle bir ülkertin etkisine girebilir mi Türkiye? Yoksa alım gücü müthiş bir hlzla artan bu ülkeye Türkiye mal satabilir mi? Biı iki toplum arasındaki farkı gördükten ve özellikle bu ülkeye büyük sem pati cfuvdugu söylenen Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan'ın da ıstıraplı günler boyunca yalnız din ögesiyle ülkeler arasında lşbfrliîi yapılamıyacağını anlamasından sonra fazla kuşku duymuyoruz Su udî Arabistan'la kurulacak ilişkilerd?n. Partisinin son eynlet seçımlerınde Kiel. Lübeck. Flensberg • Schleswıs Holstein ve Neumüns ter gibi önemli merkezlerde oy kaybetmesı Başbakan Brandt'ın s'onunu hazırlayan etkenlerden biri olarak değerlendinlmelidir. Ama büyük bir sabırla yıl yıl yükselen ve danışmanlığa kadar gelen GuiUaume darbeyi vuran asıl kişidir Batı Demokrasisinin geleneğt hiı kez Hnha bozulmamıştır. Ülke lerine vön veren liderler. hata vaptıklarından önce kendilerıni affetmektedirler ve dertıal bilınen istifa mekanizmasma başvurmaktadırlar. Brandt'ın istifası kendınin olduğu gibi. Almanya'nın da dramıdır aslında. Nobel Ödülü almak bile engelleyememiştir bu drarnı. Karma Komisyon Saat 24.50 sularında görüşmeler tamamlanrfıktan sonra Genel Af Teklifini ele alacak olan Karma Komisyonunun 16 üyeden olusması yolundaki başkanlık önerisi de kabul edilmiştir. Anayasa gereği Karma Kc>misyon'da Cumhuriyet Senatosu ile Millet Meclisi eşit sayıda üye ile temsil edilmektediıv 8 Senatör ile 8 Milletvekilinden kurulacak Karma Komisyonda muhalefetin 7'ye karşı 9 oyla çoğunluğu elinde tutacağı anlaşılmaktadır. Komisyonda CHP 3 Milletvekili ve 2 Senatör. AP 3 Senatör ve 2 Milletvekili, MSP 1 Milletveküi. DP 1 Milletvekili, CGP 1 Milletvekili. Cumhuriyet Senatosu Kontenjan Grubu 1 Senatör ve Cumhuriyet Senatosundaki Bağımsızlar da yine 1 Senatörle temsil edilecektir. Karma Komisyonun düzenleyeceği madde metinleri daha sonra Miüet Mecü.'i Genel Kurulunda ele alınacaktır. Millet Meclisi Cumhuriyet Senatosunca salt çoğunlukla dejiştirilmiş olan maddelere karşı kendi iik metninde direnebilmek için saît çojtunluğu sağlamakla yükumlüdür. Brandt: AntiFaşistlikten Başbakanbğa Federal Almanya Şansölyeliaınden önceki gün istifa eden Willy Brandt. 18 Arahk 1913'de Lubeck'de dünyaya gelmiştir. Gerçek adı Herbert • Karl Frahm olan Brandt, 1930 yıiında Sosyal Demokrat Partiye girmiş, Haha sonra bu partiden ayrıla'rak kısa adı (SAP) olan solcu Sosyalist Partiyi kurmuştur. Almanya'da Hitler'in iktidara gelmesinden sonra 1933'de Norveç'e sığınan Brandt burada Norveç yurttaşlığma ceçmiş, daha sonra tsveç'e gitmiştir. 1945 yılına kadar İspanya' da Cumhuriyetçilerin safında savaş muhabiri olarak bulunan Willy Brandt, o"aha sonra yeniden Norveç'e giderek Norveç direnme hareketine katılmıjtır. 1945 yılında tskandinav gazeteleri adına Nuremberg mahkemelerini izleyen Willv Brandt 1947 yılında tekrar Alman yurt taşlıSına geçmi? ve bir yıl son ra da Sosval Demokrat Partinin Batı Berlin temsileilifcinB secilmiştir. 195f) yılında, Sosyal Demokrat Partinin (SDP) yürütme kurulu üyesl için Berlin Parlamentosuna ciren ve 1955 • S7 yılları arasında bu parlament'»nun baskanlıSın.ı vapan Brandt 19(54 yılında SPD partisi b»skanlıgına s.eçilmiştir. 1949 . 1957 vıllan arasında B Î tı Alman Parlamentosunda mil letvekili olarak eörev vapan Brandt 1957 • 1966 vıllan arasında da Batı Berlin Belerflye Başkanlığı görevinde bıılıınmuş ve avnı yıl Federal Hükü mette Dışişleri Bakanı olarak görev almıstır, 1%9 Ekimrridfe Ki« tifasından sonra Federal Almanya Şansölyesi olan Brandt 1971 yılında da Nobel Banş ödüliinü almıştı. (DIŞ HARERI.ER SERVlSt) İnsanhk suçu Brandt istifa etti (Bastarafı 1. sayfada) Brandt'ı yalnız bırakmakla suçlamıştır. Schultz şöyle demiştir: «Son zamanlarda hepimiz bir çok kişinin bu işin sorumluluğunu joiklenebileceğini öfrendik ve buna tanık olduk. Ancak bu kişiler sorumlulugu yüklenecek yerde Brandt'ın arkasına sığınmayı tercih ettiler.» Willy Brandt, önceki akşam ye rel saatle 20.00'de parlamento üyelerine istifa etmek niyetinde olduğunu açıklamış, daha sonra istifa mektubumı Devlet Bakanı Horst Graber aracıhğı ile Devlet Başkanına göndermiştir. İstifa haberj gece yarısına doğru yayılmağa baslamış, dün sabah da Batı Alman Hükümeti bu konuda ilk resmi açıklamayı yapmıştır. îstifa haberinin duyulma sı üzerine ellerinde meşaleler bulunan Sosyal Demokrat gençler, Brandt ın evinin bulunduğu Bonn'un saj'fiye semti Venusberg'de gösteriler yapmişlar ve Uzüntülerini eski başbakana ilet mişlerdir. Dün istifa ile ilgili olarak bir açıklamada bulunan Sosyal Demokrat bir yetkili, Brandt'ın baş bakanhktan çekilmekle birlikte politikayı bırakmıyacağını ve partinin başkanlığından çekilmiyeceğini söylemiştir. Muhalefetteki Hıristiyan Demokrat Partinin Bavyera kanadı lideri Franz J. Strauss ise yeni seçim çağrısın da bulunmuştur. Gözlemciler bu çagnya ragmen yeni seçim ihtiınalini çok zayıf görmektedirler. firandt m ısufasının heyecan ve üzuntüyîe kar^ılandıŞı ülkelerin başında Amerîfca geîrnektedir. Amerika ile Avrupa arasındaki ilişkilerin güçlenmesinden yana olan Brandt, Amerika'da en çok sevilen Avrupah devlet adamlarından biriydi. Gözlemciler, Brandt'ın istifasından ve Fransa'da acıklıga kavuşmayan durumdnn ötürii. Ame rika'nın NATO'nun geleceğine olan güveninin sarsıldığı göriişündedirler. Brandt'ın istifası tngiltere'de de şaşkmlık dogurmustur. Inşrtliz yetkililer, Doğu . Batı yakınla<=masınm gerçekleşebilmesı için Batı dünyasının artık kendini to parlaması gerektiğinı belirtmişlerdir. Gerçekten de Water?ate skandali, Fransa'dakj seçimler, îngi'tere'de tşçi Partisinin seçimlere hazırlandıgı yolundaki söylentiler ve şimdi de Almanya'daki nöbet değişimi Doğu blo ku ülkelerinin kozları olarak kabul edilmektedir. .lapon ve İtalyan yetkfliler de dün Brandt'ın istifasından duydukları üzüntü\ij acıklamışlardır. İtalyan yetkililer. Ortakpazar içi sorunlarda daima ttalya'yı desteklemis olan Brandt'ın istifasından kaveı duyduklannı da be lirtmişlerdir. Sovyet Tass Ajansı sadeee isti fa haberini vermiş, yorumda bulunmaktan kaçınmıştır. Aynı şeküde Brandt'ın istifasında başlıca rolü oynıyan Doğu Almanya da haberi yorumsuz vermiştir. Haberi veren Doğu Almanya Haber Ajansı, Brandt'ın fstifa«'.',a, yakm yardımcısı Gunther Guillaume'un Doğu Almanya hesabına casusluk yapmasının yolaçtığı nı açıklamamıştır. Hollandanın sosyalist Başbakanı Joop Den Uyl, Brandt'ın istifasının Batı Almanya, Batı Avrupa ve sosyalist hareket için çok ağır bir darbe olduğunu söylerken, İngiliz basmı Doğu Almanya'mn tarihin en basanh casusluk olaylarından birini gerçekleş tirdiğini, ancak Brandt'ın istifasının başarıyı gölgeüyecek niteMk te bir gelişme olduğunu yazmıştır. Mesajlar Istanbul'daki merkezimizin yanısıra Ankara, îzmir ve Adana Bürolarımıza da çeşitli kuruluş ve kişilerden çiçekler ve mesajlar gönderilmektedir. Mi'.lî Birlik Grubu adına Ankara Büromuza gönderilen mesajda şöyle denilmektedir: «50 yıllık Cumhuriyet döneminde Cumhuriyet'in getirdiği devrimleri daima iavunan Cumhuriyet Gazetesinin 50. yıldönümünü Milli Birlik Grubu olarak canrfan kutlar basanlannın devamını diler, sevgi ve saysılanmızı «unarız » «Fanatik Sağcı» Guillaume Guillaume'nin Batı Alman»a'va girişi 1956'ya rastlıyor. Batı ile Doğu Almanya arasında yapılan mübadele sırasında Guillaume bir Batı Alman vatandasj olarak «ken di vatanına» dönüyor. Bundan sonra genç Guillaume'nin Alman siyasal yaşamına katıldığını ve hızla yükseldifini görüyoruz. îlk adımı 1957'de atıyor Guillaj me. Frankfurt'daki Sosya) Demokrat Parti'ye kaydım yaptırıyor. Toplantılarda ve parti seçimlerinde olağanüstü sempatisi ve çalışkanlığı ile dikkati çekiyor. 1964'de Frankfut bölgesinin par ti sekreterliğine getiriliyor. Bir süre sonra da İktisadi Yardım Ba kanhğı'nın sekreterüğini elde edi yor. 1968 onun Meclise milletveki li olarak (irdiği yıldır. Aynı yıllarda partisinin bir kanadı onu suçlamaktadır. fanatik sağcılıkla. Partinin diğer kanadı ise onda tam bir sosyal demokrat ruh göz lemektedir. 50. yıl kitabı çıktı Gazetemizin 50. yayın yılını doldurması nedeniyle hızırlanan «Cumhuriyet 1924 • 1974» adlı belgesel kitap dün piyasaya çıkarılmıştır. Cumhuriyet'te yayimlanan fıkra, makale ve incelemelerder. oluşan kitap ilk günden büyük ilp toplamıştır. 3. Madde de Af teklifmin 3. maddesi üzerindeki Senato degişikliği de kabul edilmemiştir. Genel af teklifinin küçük yaştaki suçluların durumu, eskt ve yeni Başbakanlar ve hükümet üyeleri ile parlamenterlerin af kapsamı dışı bırakılmaları hakkındaki 4. madtfenin görüşülmesi sırasında AP'li Ataöv'ün sarfettiği bazı çirkin sözler Meclisi karıştırmıştır. Zor kullanmak suretiyle ırza geçtiği iddiasıyla yasama dokunulmazlığı kaldınlmak istenen AP'li Ataöv'ün madde üzerinde konuşurken, kendisine müdahale eden CHP'li üyelere sarfettiği bazı sözler protestolara yol açmıştır. Daha sonra kürsüye gelen CHPli Grup Başkanvekili Selçuk Erverdi Ataöv'ün konuşma sından sonra utanarak söz aldığını belirtmiş, «Bu sözlerl söyleyenin o mesleğin erbabı olduğu anlaşılıyor» demiştir. 4. maddenin Senatodan gelen değiştirilmiş şekli de reddedilmiştir. 5. madde üzerinde sözalan tüm muhalefet sözcüleri, Senato'nun yaptığı degişikligi savunarak, 141 ve 142. maddeleruı af kapsamı dışınd" bırakılmasını istemişlerdir. Ancak yapılan oylamada 5. maddeyle ilgili Senato değişikliği de kesin bir çogunlukla reddedümiştir. Daha sonra Başkanlık Divanından verilen rakamlara göre, oylamada 181 muhalif üyeye karşı iktidara bağlı 232 milletvekili Senato değişikliğinin benimsenmemesi yolunda oy kullanmışlardır. Benimsiyoruz (Baştarafı 1. du. Bir yandan da iniltıler gelıyordu. Neye uğradıgımın şaşırdjk» demislerdir. Kazada ölenler şunlardır. Mehmet Süslü, Ahmet Gök, Celal Bende?. Mehmet Demir, Mustafa Küçük, Ercan Atasoy, Hatice Yücei. Mustafa Avcı, Mehmet Özkan ve Şevki Kayse riii. (THA) Istanbul'dan Üstündag ı Bastarafı 1. Sayfada) tin huzurunu oozmak lsteyenlerin, 1213 yaşlanndaki çocuklann kafalanna girdiklerini» söylemiştir. Bakan, «Bunlann kaynağını ortaya ;ıkarmamız lâzımdır. Devlet bunlann hakkından gelecek guçtedir. Demokrasinin önüne geçmek isteyen güçler nereden gelirse gelsin. bunlann karşısma geçelim. İster komUnist, ister faşist yönlü olsun, Türk devleti bunlarm hakkından gelecek güçtedir» demiştir. Üstündag, Tunceli öfretmen Okulunda bir ögrend ile öfretmenin çalıştıgını, öğretmenin kalem kutusunu ögrencinin başına fırlattıjhnı kaydetmiş. bunun üzerine bir kısım ögrencinin «Can güvenlikleri kalmadığı» gerekcesivle Valilige müracaat ettiklerini, daha sonra da, oradaki 2 görevli müfettişin uyansına rağmen, otobüse binip Ankara'ya geldiklerini belirterek. şunları söylemiştir: «Bu çocuklar nasıl gelebiliyorlar, nerede kalıyorlar? Masraflannı kim veriyor? Bunlann bildirilerini kimler teksir ediyor?» REMINGTON* POKTATİF TİKKO DAVASINDA SANIK İPEK İKİ KEZ KONTRGERİLLA'DA İŞKENCE GÖRDÜĞÜNÜ SÖYLEDi Yargıç Kıdemli Binbaşı Günay Gençer'in başkanlıgını yaptığı lstanbul 2 Numarak Sıkıyönetim Mahkemesinde sürdurülmekte olan TİKKO Davası sanıklarınd'an Hayrettin İpek dünkü duruşmada. Askeri Savcılık soruşturmasında iddiaları reddettiği için. soruşturmayı yöneten ve bu davayı açan Asİteri Savcı Yaşar Değerli tarafından tekrar kontrgerillaya göndertilerek iddiaları kabul edene kadar elektrik işkencesi yaptırdığmı ileri sürmüştür. Tutanağa geçen ifadesinde sanık Hayrettin İpek bu konuda şunları anlatmıştır: .30 gün MİT'te kaldıktan sonra Savcıllğa çıkarılrfım. Savcı ayaklarımı gördü. Ayaklarımın raporunu okuduğu gibi yazdı. Ve ondan sonra olayların işkence altında alındığını ve kabul etmediğimi zapta yazdırdım. Daha sonra oradan telefon ederek (Hayrettin'i götürün) dedi. Ondan sonra beni savcılıktan aldılar. Üç gün hücrede kaldıktan sonra gözlerim bağlanarak bir yere götürüldüm. Burada bir saat elektrik işkencesine tabi tuttular. iddiaları kabul edin ce sormaya başladılar: (Ulan burada kabul ediyorsun da savcılıkta neden kabul etmiyorsun) diye. Daha sonra işkenceyi bıraktılar. Bir iki dakika sonra bir asker gözümü açtı. Savcı Yaşar Değerli karsımda idi. Yine aynı yumuşak tavrı ile (Oğlum Hayrettin burada kabul ediyorsun da Savcılıkta neden kabul etmiyorsun) demeye başladı. Ve ben de kabul edince savcı (ertesi gün savcılığa çıkanlacaksm) dedi. Savcılığa çıktıktan sonra birinci savcılık ifarfemi kendi eliyle yırttı. îkinci MİT ifadesini savcılık ifadesi yerine geçirdi..» Sanık Hayrettin İpek. Teğmen Fehmi Altınbilek'in evine bomba atmadığını, polis karakolunu bombalamadığını anlatara': iddiaları reddetmiş, «TKPML adlı ve silâhlı mücadeleyi benimseyen bir örgütün üyesi değilim», demiştir. Askeri Savcı Yaşar Degerli de sanığın bu beyanlannın doğru olmadığını söylemiştir. Mahkeme sanıklardan Ali Turan'm tahliyesine karar vermiştir. 88 sanıklı bu davada son tahliye kararı ile 43 tutuklu sanık kalmıştır. Duruşma, 16 Mayıs 1974 Perşembe günü saat 09.45'e ertelenmiştir. o özel danışmanlığa yükseliş Yıl 1970'dir. Artık Guillaume istediğine kavuşmuştur. Başbakanın özel danış manı olmuftur. Başbakanı gece yatmadan en son gören odur. Sabah ilk günaydın diyen yine ondan başkası değildir. Zaman ilerlemektedir. Bu arada onun bulunduğu yer den bazı şifreli yayuılar elde et miştir Alman tstihbaratı. Elde edilen bilgiler ise, ancak Başbakanın bilebileceği yoğunluktadır. Kendisi hakkmda ilk şüpheler böy le uyanmıstır. tkinci kez, yapacağı bir tatil Alman Güvenlik örgütü'nü yine hakkında kötü düşünceler beslemesine yol açmıştır. Fransa'da ge çireceği günler ve gideceği yer şüpheyle karşılanmıştır. Çünkü Alman Güvenlik Örgütü'nün elindeki bilgilere göre, Fransa'nın Sainte Maxime bölgesi Doğu Alman casuslannın yatafcıdır. AP'li (Baştarah 1. savfad») ki göstermiş «Olmaz böyle şey, Atatürk'ün meclısıne bu nasıl söylenir? Cumhuriyet Parlamentosunda böyle düşünenlerin yerı yok» diye bağırmıştır. Başkan Necip Mirkelâmoğlu Oa bir açıklamada bulunarak, anlartu ne olursa olsun parlamentonun şeriatla meşgul olmadığını rt itıırmiş, layüt bir ülkede bu tip görüş lerin ortaya atılmasımn bir bakıma Cumhuriyete ve Atatürk'e say gısızlık olacağını söylemiştir. Erzincan CHP Senatörü Niyazl Ünsal daha sonra yaptığı konuşmada «Bu kafada olanları aşa aşa 1924'lerden buraya gelmiştir bu Ulke, bu kadar ağır bir itham Cumhuriyet Parlamentosunda yapılmamalı ıdı. Kubilây'ı asaniarın temsilcileri. neredeyse oırakın Atatürk'ün resimlerini, onun yaptığı Cumhuriyet yasalarıru bile ortadan kaldıracaklar» demıstir. Izmir AP Senatörü Beliğ Beıer de Ünsal'a hitaben oturduğu yerden «Sen onu iktidar organına sor» diye bağırmıştır. (THA) Numaralar değişecek Teklifin 6 ve 7. maddeleri, bihndiği gibi Cumhuriyet Senatosunca da Meclis'ten geldigi şekliyle benimsenmiş ve kesinleşmişti. Bu nedenle 8. maddenin görüşülmesine geçilmiştir. Ancak yine hatırlanacagı gibi Millet Meclisi'nin metninde, Osmanh hanedanının hayatta kalan erkek mensuplarmın yurda dönmesiyle ilgili 8. madde Cumhuriyet Senatosunca çıkartılmıştı. Millet Meclisi Genel Kurulu, muhalefete bağlı üyelerin de katılmasıyla, çıkartılan bu maddenin, 8. madde olarak teklife yeniden alınması yolundaki Adalet Komisyonu kararını AP ve DPIilerin de oylan ile benimsemiştir. Bu durumda, Cumhuriyet Senatosu metninde 8. madde olarak yer alan bazı vergi ve prim borçlarınm affı ve 27 Mayıs'tan önceki Yasama Meclisi üyelerinin Ziraat Bankasma olan borçlannın faizlerinin taksitlendirilmesi hak kmdaki maddeyle daha sonraki maddelerin nasıl numaralandınlacağı Genel Kurul'da tartışma konusu olmuştur. Usule ilişkin görüşmelerden sonra kesin numaralama işleminin Millet Meclisince benimsenecek son metinde, ilgili komisyon tarafmdan yapüacafı görüşüne vanlmıştır. Cumhuriyet Senatosu metnin deki 8. madde, sırf madde numarasında gereken değişiklik nedeniyle ve Adalet Komisyonu'nun tavsiye kararına uj'Uİirak Karma Komisyon'a sevkedilmiştir. Teklifin diğer maddelerincTe ise Adalet Komisyonunun benimsememe kararları görüçmesiz olarak oylanmış ve iktidar gruplarının oy çokluğuyla kabul edilmiştir. REMIVAC H â l â s k â r g a ı i Cad. Sl/4 Harhiyp T»I. : 47 KT I I izmir Cad. 33/27, Yeni«ehir, Ank;ıra Tel.: 17 « tg) © ® CD ® I ÖLÜM VE TESEKKÜR Kıymetli varlığımiz müz, kardesimiz, oğlu AYTUN YILMAZ'ın ın bir kaza neticesı ölümü dolayısı ile cenazesıne ve taziyeye gelerek büyük acımızı paylasan kıymetli dost ve akrabamiza, bilhassa Göztepe Pansıyonlu îlkokul Müdür ve personeline, ve askerliğini yapmakta bulunduğu Gölcük Bekirdere Gemi Komutanı ve asker arkadaşlarina ayrı ayn teşekkürlerimizi acımız dolayısıyle bildiremedığimizden gazetenlzin aracılıgını nca ederiz. Annesi: Leman Yılma? Babası: Yavuı Yılmaz ve kardeşleri. (Bastarafı 1. sayrada) get.irilmemesı ıçin İse »u hüküm getırilmiştir: •Türk parasını koruma hakkında J9 sayılı kararın değişik 3'üncü maddesinın son fıkrasında belirtilen «Gerçek maliyet öeğişmelerine dayanmayan fivat artışı. tabirleri 5 Eicım 1973 tarihinden sonra mahyetlerde rneydana gelen artış kauar fiyatlara zam varjılabileceğinı. ma liyet artışından fazia vamlan zamların gerçek maliyet değişmelerine dayanmadıgıaı ifade eder. Bu itibarıa mamullerin birıminde 3 Ekim 1973 tarihinde ısabet eden azami kâr. miktar olarak basit tutulacaktır. Bu madde hükmü tiyatlannın arttınlması ön müsaadeve tâbı mallar dışında kalan itnal mallan için de seçerlidir.» (THA) Firmaların Brant, kanat geriyor Hakkında çeşitli söylentiler çıkmaya başlaması ve bunlann giderek güncel hale gelmesi Brandt'm onu korumak gereğini hissetmesine değin uzanmakta ve Başbakan, onun parti içindeki rakiplerine karşı çıkmak zorunda kalmaktadır. Son Darti toplantılannda ele alman konulardan biri de bu olmaktadır ve Başbakan ne vazık ld koruma durumunda kaldığı adamın casusluk yaptığını on gün öncesine kadar bilmemektedir. Artık olay açıkça ortaya çıkanlmış ve Guillaume tutuklanmıştır. Nobel Barış Odüllü almış Başbakan istifadan başka yapacak şey kaLmamıştır. flBD'de haşhaş (Bastarafı I. sayfada) lacağı kararuı Türk Hükümeti yeniden afyon ekımine başlayıp başlamayacağı konusundaki kesin kararını vermeden uygulamaya konulamayacağını belirt> mektedirler. Nev, York Tlmes'a dayanarak verdiği haberinr>s İnternational Herald Tribune gazetesi Bülent Ecevit Hükümetinin yeniden afyon üretmek için Şubat ayında Amerika'ya baş vurduğunu ve istegin hâlâ görüşülmekte olduğunu da vazmaktadır «Deneme» niteliginde olacağı söylenen afvon ekimi için Mallin ckordt Chemicai Works Of St. Louis. Merck And Co., New Jersey ve S.B. Penic Of New Yorte City adlı üç ilâç şiıketi hükümef i büyük ölçüde desteklemekte ve baskı vapmaktadır Sirketler Amerika'da yapılan ilâç ve tıb bî amaçlarla tullanılan mortin yapımı için gerekli afyonu bulamadıklanndan VP durumun tehlikeli olmaya başladığından yakınarak hükümete başvurmuşlardır. fTHA) İstifanın tek nedeni mi? Brandt'ın istıfasını salt casusluk olayı yönünden ele almak yanıltıcı olabilir. Çünkli Brandt'm partisinin uzun süredir bunalım içinde bulunduğu bir gerçektir SPD değişik fraksiyonlann kendine yer edindiği bir parti göriinümüne girmiştir son zamanlarda. Bir vanda solun velpazesi geüşirken ve Alman toplumuna ilişkin ekonomik ve sosyal vapı değişimleri için çabalar narcanırken. öte yandan geleneksel kurumlarla bağlannı sürdürmek isteyenler vardır. Bunlann takındıklan uzlaşmaz tutum SPD'yi sallamaya başlamıştır SPD'deki en güçlü sol nGenç Sosyalistler» «JUSOS» adı altında örgütlenmiştir. Sağın lideri ise. bugünkü Maliye Bakanı ve feendisine muhtemel Başbakan gözüyle bakılan ve ABD'ye yakmhğî ile tanınan Maliye Bakanı Helmut Schmidt' tir. Parti iç çekişmelerle zayıflarken Brandt birliği lcorumak Bu yıl (Baştarafı 1. sayfada) bileceğinin ümit edildiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürmüştür: «1970 yıhnda 3660 adet olan oto mobil imalâtı, 1974 yılında 60 bin adeti aşmış olacaktır. Bugün için yüzde 7072 mertebesinde yer li muhteva seviyesine erişilmiştir. Bu sanayi kolunda imalâtın hızla artışı ve bugün eriştiği seviye, otomobil parçası imâl etmek Uzere yatırım yapmayı cazip hale getirmiştir. Birçok müteşebbis. mevcut tesislerini genişletmek veya yeni yatınmlar yapmak hususunda geniş arzu göstermektedir. Bu sebeple bu sergide bugün için hangi parçaların yerli temin edilmediğinin açık olarak görülmesi imkânı sağ lanmıştır.» Fransa'da iBaştarafı 1. Sayfada) rand'a karşı savaş bayrağını açar r ken d'Estaıng'i des ekleye<eklerini de yarım ağızla sövlüyorlar. Chaban . Delmas'a ov veren °b 15 oranındaki seçmen içinde bir azınlık olan koyu de Gaulle' cüler ve generale sadık «eskilerden» başka «yeni toplum» politikasını benimseyenler de var. İşte bu ikinci grubun d'Estaing'e oy vermektense 19 mayısta çekimser kalabılecegini, hatta Mit'Lerand'a yani sola oy vereceklerini söyleyenlere iınlü profesörler de katılıyor. Prof. Duver^er'e göre «çok degerli bir devlet adami olan» bugünkü Maliye Bakanı aslında • teknokrat, neoliberal ve modern» bir politikacıdır. Ama Qe Gaullc'cülüğün savunduğu «halkçı tipi, yeni toplumcu, sosvalist egilimli» bir aday değildir. BÜ nedenle Chaban Delmas'ın mil letvekilleri ile seçmenlerinden soldakileri kendıne çekemez. bun lar zaten Mitterand'ı destekliyeceklerini aciıvladılar. DUÎURU Beyoğlu Mihitaryan Ktiltür Derneginin olağan genel Iturul toplantısı 21 Mayıs 1974 Sail günü saat 21.00'de Pangaltı Saksı sokak No: 19/6'daki dernek lokalinde yapılacaktır Çogunluk sağlanamadıgı takdırde 28 Mayıs 1974 Sah günü aynı yer ve aynı saatte yapılacaktır. Sayın üyelere duyuruiur. GÜNDEM: 1 Açılış 2 Başkanlık divanı seçiml 3 Yönetim Kurulunun yönetsel ve mali raporunun okunması 4 Denetçi raporunun okunması 5 Yönetim Kurulunun ibrası 6 Yönetim ve denatçi kurulu seçimi 7 DilekJer. Cumhuriyet 3642 •••••••••»•••••••••••»•»•••»•••••»•••••••••»•••»••••••••••••••••• Osmanoğullan Böylece Cumhuriyet Senatosunun kabul ettiği metin. kesin leşen 6 ve 1. maddeler dışında tümüyle Karma Komisyonda ele alınacaktır. Ancak Senato m»*nindeki 16. 18, 19, 22 ve 23. mai deler yalnız madde numaralannda, Osmanoğullarıyla İlgili maddenin tekliften çıkartılması sonucu meydana gelen rfeğişiklikler açısından benimsenmemiş tir. tstiklâl Madalyası beratı ip•ıl edilenlerin ödenmiş ?eref •aYlıklarının geri alınmayacağı MÎLLI PIYANGO YARIN ÇEKİLİYOR ! ALTIN Cumhuriyet Reşat Hamit Aziz Napolyon 24 Ayar 22 Ayar 520 675 520 480 580 7400 6780 525 685 525 490 600 7450 6830 YARIN: Amerikan Oyunu YARIN İÇİN ALACAOlNIZ BİR BİLET SİZÎ MİLYONUN VE YÜZBİNLERİN 3AHİBİ YAPABİÜR YARINKİ ÇEKİÜSÎ İHMAL ETMEYİNİZ ••••••••»»••»•••»••»•••••••••••••••••• >•••••»•••••••••»•••••»•• (Basln: 14135/3624) .
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle