Katalog

CUMHimtYET 9 Nisan 1974 ABDÜLCANBAZ TURHAN SELCUK cy AHMİII /... S PAÎW Î J * * AMINDA resöıY a»u> TîDAVf £PîiMi5 OLüp, Ü Ü MfMüKcT uCftlHA FTDA £TWE&ffAl(jl tf 1 (.tîiÎF^r D/U/ı t/rT).4TM(| i s .ü 0 i \ YAKAİADIK l *j^ I» 1• • J \ J Derleyen: Şevki ADALI 1 YARALISIN ERDAL ÖZ53 Yoksul çocuklırı Kızılayın verdigl tfttn. Aynen okulun hademesi. Zayıf, kuru, yaslı. Bajmda kara başörtütü, üzerinde okulun yılda bir verdiğl kırfiil önlüğü. Ayağında o her zamanki ltstıkleri. Kara uzun çorapları. Elintfeki paspaıla okulun uzun t»ş koridorlarını siliyor, paspaslıyor annen. Birden tabanına inen ağır bir vuruşla ıarsılıyor«un. Gök gözlü sanşın vuruyor. So yunmus. Çıkarmıs ceketini, yeleğini. Kısa kollu duman renkli gömleğinden tasan «an parlak kıllarla örtülu iki kalın kolun ucunda kalın uzunca bir odun. İjkemle bacağı glbı bir şey. Kaldırıyor vuruyor tabanlarım. Dayanıhr gibi defil. Dayanamayacaksın. öldürecek seni belki. Gömleği, tabanmdan tıçrayan kanlarla koyu koyu lekeleniyor. Aldırmıyor. Olanca gücüyle vuruyor. Kıracak kemiklerini, anhyorsun. Yıptığı bu işten garip blr tad aldıği yüzünün çizgilerinden bel11. îsini seviyor. Bir çoskuyla vuruyor. Clnsel bir istekle. Yabanıl, iri blr hayvan. gibi. Avının üzerine parçalamak amacıyla atlayan aç bir hayvan gibi tıpkı. Kafasında gezioen kan tadına bîr an önce erismek için, çenelerini, korkunç sivri dişlerini avının etlne geçirmeye hazırlanmış bir hayvan gibi. Sarışın bir hayvan. cBagır. Çok çok bagır. Bagırmak rahatlttır seni. Hadi benim çocuğum.» «Anacığım,» diye bağırmakta olduğunu, olanca gücünle bağırmakta olduğunu neden tonra anhyorsun. Butün gövdesiyle indiriyor. «Dayan çocuğum. Sakın konuşayım deme. Bir kere konuşmaya basladın mı>. Bütün. gücünle bağırıyorsun. Artık tabanlarında an duyırutfıjîım biliyorsun. Acımn çok otelerindesin. Bir sasklnlık içinde. Vuruşlar artık tabanlarında değü, oldu ğu gibi beyninde patlıyor. Gok gözleri coskuyla parlıyor. Kara yü» zunün yağlı derisi kan İçinde. tnsanhktan çıx mı» bu duygusuz garip yaratığl şaskınlılüa iz lemekten alamıyorsun kendini yin» He, boga. zını yırtan çığlıklar içinde. Duruyor sonunda. Soluk toluğa. Kanlı ka rt yüzüyle gülümsüyor. Gülümseyebüiyor. Gülme yetenegi var. «Insan gülen hayvandır» diyor içinde bir bilçp. Alnında domuran kanla karışık terlerj koiunun yoğun sarı kıllarına silip emdiriyor. Tabanlarının yanlarından aşağıya Sarkmı» bir seyler ilişivor gözlerine. Demek çoraplarını bile parçaladı sonunda. Belki de vurdugu kahn sopanın parçalandır. lifleridir. Ama değıl, çorapların olabilir bunlar. Dizlerine doğru sızıyor kan. Biri çoraplarını çekip çıkanyor ayakların dan. Işte o zaman. Çıplak, beyazlaşmıs, kan İçindeki sif ayaklanndan tarkan parçaların, tabanlarının yırtüan kalın derileri olduğunu korkunç bir yügıyla anhyorsun. Gözlerini yumuyorsun. «Anacığım.» Veniden bajlıyor. înen lopaların artık çı» nlçıplak etini de geçip kemiğe dayandığını blliyorsun. ölecek misin? Ölecek misin? Bir ölebilsen. Ölüm korkunç değil, hiç değil, kurttrıcı cfaha çok. Hiç olmazsa konuşmadan. Konusmamışken. Yarı ölü sayılırsın artık nasıl olsa. Kurtulsan bile, hiç bir zaman eskl sen olamazsın artık. Bitti her şey. Bittin. Daha da kötüsii, i?te o arada, sen onulmaz •cılar, yılgılar içinde, çıjlıklarla bogazını yırtarken, biri, kalınca bir lopayı kıçına, tam orana yaklaştınp tutuyor. «Yapmayın. Hayır yapamazıınız. Bunu ya pamasımz.» Sürekli olarak bastınyor. lyi ki pantolonun üzerinde. Ama bastırıyor. Ayaklarına, kemiklerinin ü?erine İnen odunun vuruşlan altında kıpırdamaktan bil« korkuyorsun. Kıçının yırtılan sesinl vuruslar arasında duyuyorsun, Işemek, dışarı çıkmak, barsaklarını boşaltmak duygusu içinde direniyorsun, direniyorsun, sonra hızla, çığlıklar arasında bağırarak boşalıyorsun yine. «Anacığım!» «Kesin ulan. Becerikslz herifler. Konuşma dan öldüreceksiniz çocuğu.» Koyu gözlüklü. Dunkü. Tepesl açık olan. «Yeter. Çözün.» Ayakların yine tuzlu »u dolu kovada. Ba(înı bile tutamıyorsun. Öldüremedîler. Yasıyorsun. öylesine bir ycrdesin ki, lstediklerini kabul bile etsen df Ji*ecek pek bir şey kalmadı. Bittin. Haşat ettiler. Bu ayaklar taşır mı seni taçıyabilir mi ki? Kovanın içi kanla do'v. sanki. Ajhr. ağdalı bir karun içinde ayaklann pembe pembe, par. çalanmı? deriler yanlarda yüzgeçler gibi açılıyor. Hiç olmazsa bayılmalıydın. Kara başönulü kadın yine ortalarda. «Anacığım.» Bu kadar duygusuz oUmaz. cAnacığım.» (Devanu var) ClA, MAFİA ve EROÎN ÜYUŞTURUCU MADDE ALIŞKANLIĞINA İLK TEPKİ TAYLAND'DAN GELDİ UYT.*ŞTUTIUCU madde alışkanlığının Güneydoğu Asya'da kaydettiği hızlı yayılma, yeni Uret.m alanlannın bulunmasını gerektiriyordu. Bunun bulunması da gecikmedi. Burma'nın Shan t^peleri ile Kuzey Tayland'ın verimll ovalan ve Laos'un Meo yaylalan arasında kalan ve Altm üçgen diye isimlendirilen bölge kısa bir süre içinde dünya afyon üretiminin merkezlerinden biri haline geldi. Bu işin ticaretini yapanlar da Meo kabileleriydi. Bunlar Yao kabileleriyle birlikte Güney Çin'den kaçmışlardı. Bütün 19" uncu yüzyıl boyunca Meo ve Yao kabilelerı büyük gruplar halinde Çin'den kaçmağa ve Çin Hindi' nin dağlık bölgelerine yerleşmeğe devam ettiler. Yeni yurtlanna gelirken, Çin'de ögrendikleri haşhaş ekimi tekniğini de birlikte getirmişlerdi. Bunu Burma' nm ve bölgedeki diğer ülkelerin ilkel kabilelerine de ögrettiler. Kısa bir süre içinde Altın Üçgen' de bulunan topraklar haşhaş tar lalan haline geldi. Ancak Tayland Hükümeti bir yandan, Çin Hindi'ndeki Fransızlar ve Burma'daki İngilizler diğer yandan haşhaş ekiminin yayılmasını önlemek için elden geleni yapıyorlardı. Bu nedenle Altın Üçgen"in bir haşhaş cenneti haline gelişi asıl 1940'larda oldu. tngilizlerle Fransızlarm bu tutumunun nedeni. afyon ekimine karşı oluşları defildi. Bıınlar kurduklan tekeli ortadan kalkmasmdan ve Meo kabilelerinin haşhaş ekiminde kontrolü ele geçirmelerinden çekiniyorlardı. dan kurtanlan eski sömürgelerıne yenıden döndüler. Başlangıçta haşhaş üretimıne gene hız vermekti niyetleri. Ancak dünya kamuoyunun baskısı karşısında, 1948 yılında, esrar içmeyi yasakladılar ve beş yıl sürecek bir kampanya açtılar. Fransızlarm resmi politikası buydu ama, Fran sız gizli istihbarat örgütleri, yeni yeni ortaya çıkmağa başlayan komünist Vlet Minh gerillalanna karşı mücadele edebilmek için para ihtiyacı içindeydiler Kominist gerillalara karşı mücadeleyı yUrütebilmek için muhtaç oldukları fonlan sağlayabilmek amacıv la, Fransız ajanları uyuşturucu madde trafiğine katılmakta gecik mediler. nam'a da sızdılar. Fransızlar Dien Bien Fu yenilgısinden sonra, Çin Hindı'nden umutlarinı kesmişlerdi. Viet Minh gerillalan karşısında yenilgiye ugramamak için elden geletti yapmiîlar, ama hedeflerine ulaşamamışlardı. Daha önce de belirtildigi gibi, Fran sız askerî istihbarat örgütünün Burma Tayland bölgesinde en yetenekli subaylan, mücadele ise CİA faaliyette ıdi. CİA, 1950' yi sürdürebilmek için gerekli lerın başlarında, yenılgiye uğra fonları, uyuşturucu madde tramış Çin millıyetçılerinin gerı ka fiğine katılmakla sağlamışlardı. lan kısrmnı topladı. Amaç, Bur Başka çareleri de yoktu zaten. ma Çin smırmı kapamak. böy Fransa'da kamuoyu Vietnam salece muhtemel bir Çin saldınsını vaşma karşı çıkıyor ve savaşs önlemekti. Ne var ki, Milliyetçi son verilmesmi istiyordu. ParÇin Ordusunun artıklanndan lamento bu durum karşısında asiurulan ordu da bir süre sonra kerî masraflan kısmıştı. Askert uyuşturucu madde kaçakçüığma istihbarat yetkilileri ise, Vietbaşladı. Işi gücü olmayan ordu nam'daki dağ kabilelerini silâhBurmalı dağ kabilelerini zorla landırmak ve Viet Minh'e karşı haşhaş ekimine nıecbur etti. Bu savaşa sevketmek için bol paradan elde edilen Urün ise Tay raya muhtaçtılar. Bu nedenle land'a sevkedıliyor ve burada po Fransız subayları yeraltı dünya!ıs kuvvetlerine teslım ediliyor sı ıle ilişki kurdular. tstedikleri du. Tayland polıs kuvvetlermın parayı sağlamak konusunda da başmda bulunan General Phao, planlannı başanlı bir şekilde faaliyetlerin bir numaralı örgut uyguladılar. Dien Bien Fu'dan leyicisı idi. Haşhaş daha sonra sonra, bazı Fransız subaylan 1955 başkent Bangkok'a getıriliyor, yılında Amerıkalı bazı istihbarat buradan da dış pazarlara ihraç uzmanlarıyla temasa geçtiler. ediliyordu. Savaş sırasında kurduklan yerAmerikalılar daha sonra Viet altı örgütunU, fonlarıyla birlik te Amerikalılara dcvretmeğe hazır olduklarını bıldırdıler. Fransızlarm temasa geçtiklerl CİA ajanlarından Lucıen Conein durumu Washington'a bildirdl. Amerıkan Savunma Bakanlığı teklifi bir süre inceledikten sonra reddetti. Fransızlara ait bir programla lşi yürlitmeyı istememişti Amerikalılar. Sonrakı yıllarda Amerikalılar pişman olacaklardı. Nıtekim daha sonra, Viet Minh gerillalanna karşı verilen mücadelede en parlak ısme sahıp Fransız subaylarindan Trin quier ile temasa geçecekler ve kendisine istediği görevi vermeğe hazır olduklarını bıldireceklerdı. Trinquier ise bu teklifi reddetti. Amerikalıların. Fransızlann bı raktığı boşluğu doldurmaları kolay olmadı Vietnam'da. Çok uzun yıllar süren Fransız shmürge yönetimi, Vletnam'a silinmez bir damga vurmuştu. Saygon'da, Fransız yönetımı sırasında buraya gelip yerleşmış olan Korsikalılar ticaret hayatını kontrollerj altında bulunduruyorlardı. Y A R I N: Durgunluk dönemi BOND DOİUMAtNlAr . MICLAS MALKOCOĞLU yazan veçizen.Ayhan BAŞOGLI MAGLUP KAHRAMAN TİFFANY JONES FDTOGBAP LAQl MESİNI LJW ÖÖB İlk tepki TJYUŞTUBUCU madde alışkanlığına ilk tepki ise Tayland'dan geldi. Eskl adiyle Siam'ın krallan bunu yasaklamak için sert kanunlar çıkarttılar ve haşhaş ekimine karşı mücadeleyı hızlandırdılar. Ancak Avrupa ülkelerinin baskılan da buna paralel şekilde artıyordu. Neticede Tayland Kral litnndan Mongkut. 1852 yılında İn gilizlerin baskısına boyun eğerek zengin bir Çinli tüccara haşbaş imtiyazı verdi. Kral Mongkut daha sonra daha da büyük bir taviz verecek ve afyondan alınan gümrük vergilerini düşürecekti. Yirminci yüzyılda haşhaş ekimini ve uyuşturucu maddeler kullanmayı kısıtlayacak bir takım tedbirler alındı ama, günümUze kadar bu kctü alışkanlığın kckünü kazımak ta nıürnkün olamadı. Ingilizlerin kontrolU altında bulunan Burma'nın dağlık Shan bölgesinde ise, dağ kabileleri bütün geçimlerini haşhaş ekiminden sağhyorlardı. İngilizler başlangıçta gdz yumduklan halde, son raları bunu önlemeğe çalıştılar. Ancak Shan kabilelerinı tam olarak kontrol altına almak mümkün olamamıştı. Bunlar iç işlerinde serbest bırakıldıkları için haşhaş ekimine devam ettiler. İkinci Dünya Savaşından sonra Burma bağımsızljğına kavuştugu zaman merkezi hükUmet haşhaş ekimini tamamen kontrolü altma almak üzere harekete geçti. Ancak Shan kabilelerini yola getirmek gene mümkün olmadı ve bunlar diledikleri şekilde çalışrr.ağa devam ettiler. Fransızlarm kontrolünde bulunan Çin Hindi'nde ise haşhaş ekimi ve uyuşturucu madde kullanma özgürlüğü yülarca sürdü. Çok sonralan bu tür faaliyetleri kontrol altına almak için yapılan girişimlerden de olumlu sonuçlar alınamadı. Yıllar yılı Pransızların resml politikası idi halka uyuşturucu madde kullandırtmak. Bunun bir anda ortadan kaldırılması ise imkânsızdı tabii. MOLZ AILES NİKJ O NÛGÖEDÜN D GARTH SlLtVRt BELEDİYE BAŞKANLlClNDAN 1 Belediyemiz* verilecek, 5,5 tonluk burunsuz Ford markalı kamyon şasesi üzerine teknik ve hususi şartname» lerl geregince VklaniörArazöz tertibatı kapalı zarf eksiltme usulü ile yaptınlacaktır. 3 Belediyemizce yaptrnlacak Belediye sitesinin inşaat alanı takriben 2251) m2, otel, magaza, büro inşaatı alanı takriben 2500 ml gazino İnşaat alanı takriben 40ü mS.'dir. Takribi alanlan yukanda sösterilen inşaatlann katl avan proJeleri ve aynca otel, magaza ve büro inşaatı tatbikat pro jeieri hususî şartnamesi gereğince kapalı zarf eksiltme suratiyle yaptınlncaktır. 3 Birinci maddede yazılı işin keşif bedeli 125.000. liıa olup geçici teminatı 7500. liradır. İkinci maddede yazılı olan projelerin keşif bedeli 75.000. üra olup geçici teminatı iüOO. liradır. 4 thaleleri 25 Nisan 1974 tarihine rastlayan Perşembs günü saat 15'de Belediye Encümeni huzurunda yapılacaktır. 5 Isteklilerin ihaleden enaz 3 gün evvsl müracaatla kanuni vesikalannı ve sartramede yazılı vefîikalan ibraz ederefe belge aimalan. 6 Taliplilerin teklif tnektuplarını mezkur günde saat 14'e Kadar vermeleri, postadaki vftki gecikmeler dikkata alınmıyacağı, 7 Bu işlere alt şartnameyi görmek Isteyenlerin mesa! gtlnleri ve saatlerinde Belediye Başkanlıgma müracafltlan llân olunur. (Basın: 131252832) Acentelik ve Bayilik Verilecektir Kurumumuzun Istanbul'dakl ÇOCUK Mamas! Fabrikasında irnâl edilen mamanın UUĞU ANAUOI.U ıCAKA. DENİZ BÖLüKSÎ ve ÜÜMEYUOĞU ANrtDuL'J'dato Vilâyetler ile SİPAS ve civanndaki Vilâyetierce: Kczanelere satış için acentelik Eczanesi olrnayan kasaba ve kövieroeM oavkallara satışı için bayilik veriiecektlr. Seçiın esasına göre verilecek acenıel'J? ve ba^nlik U« ilgilenenlerin Kurumumuza müracaatla şannK>ne temın «t meleri ve katl müracaatlarını 22 nisan 1974 aksamına kadrr yapmaları nca olunur.. TüRKİYL SÜT ENDÜSTKtSt KtriLMU Ataç Sokak Uo. 72/3 Yenısefrfr / AN KARA (Basın: 131232835) TÜRK ECİTÎM VAKFI Çelenk Bağışlarınız İçin Emrinizdedir ÎSTANBUL rel: 45 15 «8 »8 H0 10 AN KARA Xel: 13 S 38 13 16 t/3 tZMt» Tei: 41/51 Soğuk savaş yıllan İKÎNCt Dünya Savaşı sona erdıei zaman. Fransızlar Japonlar