16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 Şubat 1074 h âk derslerıne koalısvon protokolunde yer verıldıgme şasanlar var Neve şaşıvoruz, bılmem, bugune dek ahlâk dlye bır dersm okullarımıza gırmedığıne şasmalı. Benım okuduğum Belçıka lıse«ının her «ınıfında ahlâk der u vardı, son sımfta ıse bu ders felsefe adını aldı Â Olaylar ve görüşler Ama anlasalım ahlâk kavramı ustuntfe Ahlâk Arapça bır sozcuktur m davranıs anlamı na gelırmıs Öz anlamını ıçerıvor, ıyılık kavramını kokenınde taşıvor demek bu sozcuk Ov«a Batı dıllerının hemen hep«ınde kullanı'a gelen «Moral» hıç ovle değı! Moral mores ten gelır, mores ıse toreler orf ve adetler demektır, torelere uygun bir tutum bır davranıs da «moralıs» dıve nitelendınlır Ne var kı tore devınce, ı u ve kotu avırıtnı duşünce kavnaŞında vapılmıs, moral olarv torenın ıyısıdlr elbet, tore bır gelenek gorenek sonucu ortava çıktığına gore, jalnız ıyısı tutunur, kotusu tore olmaz olamaz Burada bır bılınç aşaması aşıldığına ve bugun Batı ulkelerinın okullannc"a okutulan moral derslerıne \armak ıçın uzun bır evnm geçırıldiğine hemen parmak basalım. Batınm laylk okullannda okutulan ahlak bın \iiUrdan bu \ana ınsanhgın dın, ınanç va da dusunce olarak olusturduğu, uzun ve vaygın denevlerle pekıstınp vasama kuralı halıne getırdığı benımsedığı ılkelerdir Bunlar bır dınle ılışkılı olabılır, bır büyuk dinm ışığında olusmus kesınlık, belırgınhk kazanmıs olabılırler, ama ozlenne gıdıhrse, kavaaklarında vatan etkenlere bakılırsa, dınlerarası, uluslararası ınfan ılkelendır bunlar ınsanlık uvgarlık volunu tuttuğu en eskı zamanlardan bugurte değın kendı mutluluğu, vararı ve çıkarı ıçın uvgun j»oCıuğu yollardır. Az çok farkla hemen hemep avnı onerılerde bulunur dınler de, felsefeler de insanın çevresıvle ılıskılerlnı yoneltmeye uğrasırlar, ıjı ile kotu, doğru ıle egrı arasında snırlar çızerek, çeşıtlı yollardan ve bmblr çare •e başvurarak ınsanı kendısıne \e topluiu^a v faydalı gorduklerı bır dusunuşe, bır >aşavışa ıtelemek ısterler. İlkçağ felsefesınm orta dıreğı ahlâktır, fızık ve fızıkotesı alanlarını incelevıp araştıran bııkaç duşunce akımı dışında, Yunan felsefesı dıve nıtelendmlen fılozofı insancıdır, vanı ınsanla uğraşır, baş konusu butun vanlan vonlen ıle ınsandır Amacı. ereğı de erdemdır denebjlır tek kelıme ıle Sokrates Platon, An» AHLÂK Azra ERHAT to, sonra da 'Hıristiyan ve tslâm duşunurleri, Montaıgne, Descartes, Pascal, Spınoza, Kant, Schopenhauer, daha bırçokları kı saymakla bıtmez v e ta bugune dek «morallst» diıe anılan Alaın'ler, Camusler hep insanın bu erdem ve mutluluk sorunları ustunde kafa vormuslar, vormaktadırlar Koca koca kıtaplar da \azmamış değıller ama ahlakın en mutlu çağları ıvı ve kotu, dogru ıle egrı, erdem ve erdemsızlık konularının ayağa duştuğu donemlerdır Alalım Fransa nın onvedıncı yuzvılını, gerçl Mon,taıgne bır vuzvıl kadar once yazmıs «D°nemeler»ı ama kım takar kım okur Montaıgne ı, Molıere dlve bır tıvatrocu çıkınca ve ivıvı kotuvu, butun gerçeklığı ıle, olanca top lumsal renklerı, guldurucu ve ağlatıcı vanlaıı jonlen ıle bırer ınsan ulkutu (tıpı) olarak «ah neve çıkannca, ıste o zaman ahlak canlı canlı, cıvıl cıvıl verleşır ınsanların kafasına Hepsı nl ıv ı mı eder, tneleğe mi çevirır' Haşa! Tai çatlasa, huylu huvundan gecmez, ama ahla.> da tum ınsanların ıvı, erdemli, favdalı olması demek degıldır, ahlâk ınsana bılınç vermeğe varar Onun bunun neler sovledığını ben hatırlamam, ama Larousse'a bakır» su buyuk adamlar nasıl tanımlamış ahlakı: «Ahlâkın kokeni bılınçtır» demıs Saint Augustln, clvı duşunmeve çahşalım, ahlakm ılkesl budur» demış Pascal, cAklın baslıca gorevı ljllık ıle kotuluk kavramlannı bırblrınden avırmaktır» dı vor Descartes. Bu bılincı jaymakta en buvuk başan elbette kl her ulkede sanat ve edebıvat adamlarının ehn6*edır. Montaigne ile başlayıp, Molıere v e La Fontaine gıbi buvuk vazarlar ahlak kavramı ve sozcuğunun Fransa'da herkesın ağzında dolaşacak kadar yaygın bır gunluk tartısı kavramı canhlığına erdırm'slerdir Fan »a'da ve Fransız dllıyle vapılan oğretımde moral derslenne bu kadar buvuk blr yer avnlması da ondarvdır Bu derslere konu edllebılecea okuma metınlerı sonsuzdur çunku Bızde ovle mı' Hemen sojlıyeyım kı bızım gelenek ve goreneklerımız Batının bu alanda bes lendığı kavnaklardan çok daha zengın, ozgun ve özdendır, kanımca Dılımızm kendısı bır toreler anıtıdır Turkçenın deyımlerı, ozdeyıslen, atasozlerı, soz ve ses tekerlemelerı ojle çok ve çeşıtlı oyle derın anlamlı, oyle çarpıcı ve etkın, oylesıne gerçek bır ınsan ve doğa bılgısıne dava h ovle şnrsel bır canlılık gucune sahıptır kı, valnız dılımızı bu açıdan ıncelemekle bır ahlak hazıne^ı çıkarabılınz ortaya Bovle bır değerlendırmede sanırım kı, varlıgımızın ıkı orta dırege dajanaıgı gorulecektır akıl ıle gonul Nerden gırmıştır bu ıkı akım dılımıze olduğu kadar du7 îuncemızin de ozune Burada Muslumanlıkla Türk miUetınin ana hasleMerı eşsız bır başarı mutluluğu ıçınde bırleşmışlerdr Bunun yansımasını gozle gormek ıçın en eskı sağlarımızdan bu yana halk edebıvatımızı ızlemek yeter. Bu kısa yaada ayrıntıla ra gırmeyıp, bırkaç ornek vermekle yeüneceğım. Bakın Mevlâna ne dıvor* «Gene gel, gene / Ne olursan ol, / ıster kâfır ol, ıster ateşe t«p, ıster puta, / ıster yuz kere tovbe etmış ol, / ıster >uz kere bozmuş ol tovbenı / Umutsuzluk kapısı değıl bu kapı, / nasılsan oyle geU (A. Kadır çevırısı > Bunu bır Hırıstıyanın ağzından duymadık, duvamayız da Yunus Emre hojgorunun daha da dennını sov ler: «Sen sana ne sarursan / Avruğa da onu san / Dort kıtabm mânası / Budur eger var ıse» Sevgıye, kardeşlıge çağrısı ne ıçtendır Yunus'umulun «Gelın tsnış olalım / îşı kolay kılalım / Sevelı sevılelım / Dunja kımseye kalmaz» Gunah sevap ustune de duşuncesı ne kadar ınsancadır «B r kez gonul vıktm ıse / Bu kıldıgın namaz değıl / Yetmış ıkı m Uet dahı / Elm vuzun jumaz degıl» Yunus ıçın tek duşman kın, tek dost sevg dır Tanrı se\gısı ınsan sevgısı «Adumz mıskm d'r bızım / Dusmanımız kmdır bızım / Bız kım •eye kın tutmajız / Kamu âlem bırdır bıze» Bu ozlu dusunceler bugun de bır ahlakın değısmez temellen olabılır ve olmaktadır Mevlana ıle Yunus a katacagımız daha nıce nıce ılkeler, kurallar vardır' Pır Sultan Abdal bır inançta dırenme ınsanm ınancı \e onuru ıçın olume me>dan okumasına onek olmustur kı eşsızdır bu örnek de Erkek bır adam olan Karacaoğlan'ın ş ırınde nıce guzel davTanışlar oğutlenır Koroğlu haksızlığa karşı savaşında yığıdın ne denlı >ok sul'uklara katlanabılecegını gostermıştır Onda Turkun mıllî karakterı olan jurekhlık koru korune bır cesaret değıl hakka dayanan bıhnçlık bır karşı koymadır Koroğlu Kurtuluş Savaşımızjn kahramanlarına oncu sayılabılır Ama bu tutum ve davıanışın kavnağı hep gonul mu valnız duvgusal mı' Turk duşuncesınm baştan başa akıl ıle joğrulmuş olduğuna tanık olarak Nasrettın Hoca'vı, bır de Karagoz'ü çıkaıa bılınz Havdı dıvelım kı Karagoz zaman aşımına 7 aavanamadı Ya Nasrettın Hoca Bugun Turkıve'de kaç Turk varsa hepsının ıçınde jaşamıvor 7 mu Nasrettın Hoca Ne zaman nerede yaşamışsa bugı.n de her verde aviıı canlılıkla vaşamakta ve fıkralarını sürdurdukçe surdurmektedır Turk halk usunun ağzından boyuna akıl ve akılcıliK saçar Nasrettın Hoca. Bu akıl ı=e esıne hıç raslan raajan ınce yumuşak gerçekçı ve ınsancı bır zekâ panltısıdır bır nukte fışkırması kı ınsan olma nın butun tadını ve acısını duvurur ınsana Batı nın tüm «humour»undan usrundur Nasrettın Hoca, üstunlüğu hetn ozunde, hem de olmezlıgındedır. Ama ahlâk ornek ıster Turk mılleü o talıhe de ernııştır Ataturk u varatmıştır Dort kıtada ve en son çağın uvgarlık duzeyınde ınsana ornek olabıle cek bır ustun ınsanı Ben ınanırım kı joızMİlardan berı gelışegelen torelerımızın bır sonucudur Ataturk, gelenek ve goreneklerımızın hepsınden pav almıs ve oyle vetısmıştır Turk'un çağdaj ıyı ınsanı, ıvı vurttaşı olarak Çocuklar ve Büyükler M İÇTENLİK BÜYÜK GÜÇTÜR. OKTAY AKBAL Evet Hayır Holdingler ve YararZarar Sorunu <Halka açılma ve Sermaye piyasası» konusu ustundekı dıkkat ve tartısma gıttıkçe yoğunlaşıvor Ozellıkle 1973 yıluıın son aylarından ıtıbaren sermaye grupları tarafından halka hısse senedı satışına (yenı bır deyışle, yoğun bır halka açılma kampanvasına> gırışılmış bulunulmaktadır. Yapılan tartışmalarda, açıklamalarda ve yorumlarda bu açılış'm nedenlerı olarak ortaya atüan va ılerı sürulen çeşıtlı goruşlen joyle ozetleyebılınz Finansal ve hukuki nedenler: îlk olarak, yurdumuzda uzun ve orta vadelı kredılerın yetersız ve pahalı oluşu, bu kredüerden yararlanmak ısteyenlerın aşırı formalıtelere boğulması nedenlenyle ısletmelerın ek fınansman ıhtıyaçlarınm bu kaynaklardan sağ. lanamaması* ıkıncı olarak, mevcut şırketlerın hısse senetlerınden bır kısmmın pıyasa değerlerıyle yenı kurulan holdınge devredılmesı sureüyle, eskı şırketlenn hıs se senetlermi yuksek değerlerie ve vergısız değerlendırmek ımkanının elde edılmesı. Ekonomik nedenler: Bır yandan firketlerm boyutlarınm buyumesı ve bu buyumenın gerektırdığı ek fınansman ıhtıyaçlannın ışletmelerın oz kaynaklarmdan karşı. lanamaması. ote jandan, Ortakpa zar'da rekabet edebılecek boyutta kuruluşların oluşturulmasına ıh tıvaç dujulması ve bu boyuttakı kuruluşların fınansmarıınm artık «adece ışletmeler, va da bellı sermave gruplan tarafından sağlana maması, ayrıca, son avlarda dunvanm ekonomik bır bunahmla karşı karşıva kalabıleceğı ıhtımalı nın kabul gormesı ve ortaya çıkabılecek nskın genış bır kıtleye >avılması amacının gudulmesı, Sosyal nedenler: Gehr dağıhmı açısından varlıkların ve mevcutla rın genış bır halk kıtlesıne yavılması ve bovlece ulkede sosjal bır dengenm saalanması. Snasal nedenler: Halkı serma ve şırketlerıne ortak etmek suretıvle çeşıtlı sıvasal eğılımler karşısmda ozel teşebbusu bır nevı garantı altına alma duşuncesı aranlıkla aydınlığın çarpışmasiYdı Meclıste ve Senato'da iktıdar lıderı Ecevıt'le muhalefet sozcülennın japtıklan konuşmalar Yıl 1974 Nerdevse vırmı bırıncı yüzyüın kapısında dunyamız Bılım sanat, tekruk dev adımlarıyla ilerlıv or Yetışmek guç, koşsak da uçsak da ulaşmak bır duş Ancak ızmden gıdebılecegız çağdaş uvgarlığin, elimızi çabuk tutmazsak, gozümuzü açmazsak o ızı de yıtırecefız, yolumuzu bularnav acağız, bataklıklara saplanıp kalacağız Demırel ı dmledim bır saat Radyoda. TVde gordüm. duydum otekı muhalefet lıderlerının dedüUennı Sonra Senato'da konuşulanlan En başta AP sdzcusu Çağlayangıl'ı Insan gulsun mu ağlasın mı, bılemıyor Sankı yıllar yıllar gerısinden seslenıyor AP senatöru' Hep o bayatlamış savlar, çıkışlar, suç laMşlar1 Bır dergı varmış, solcuymuş, Mant'tan söz edıvormuş' Şımdı duşunce ozgürlügü derken bu çeşıt vavınlara ızın mı verılecekmış' Nedır o dergı, ne yazmıs, bellı değıl Yuvarlak sozlerle suçlama alışkanlığmın bır yenı bmeğı Başoakan Ece vıt en guzel vanıtı verdı «Batı ulkelennde bu tür vavınlarm en aşırıları bıle ıstasyonlardakı gazete bayılerınde» satıldığuu bıldırerek Anlavana veter bu kadarı Anlamamak içın dırenıyorlar. tlle de buvuk korkular yaratacakiar, sunacaklar topluma' Ecevı» açık açık soylüyor «Uretım araçlarını dev letleştirecek değlliz» dıvor Kooperatıfçılık nedır anlatıror Halkın yararını belırlı kışılerın çıkarından once duştlneceklerını sovluyor Açıvor AnayasavT, açıvor beş vıllık Dlanı, parçalar okuyor Kurduğu hukunıetın programında >er alan görüşler, duşünüşlenn bu v apıtlarda ver aldığmı kanıtlıyor Bugune dek hep «Demokrası ozgurluk» sozu edılmış ama ıçtensızlık'e Ecevıt once ıçtenlıgı getınvor ıktıdann politıkasına Özü sozune doğru, uyın yaKişan bır devlet adamlığını . K DÜZENStZ. KONTROLSÜZ VE DENETİMSÎZ BtR GtDtŞİN ŞİMDİDEN KONTROL ALTINA ALINMASI EKONOMtNİN VE İŞ ÇEVRELERtNtN YARARINA OLACAKTIR. Nıtekim, MılH Korunma Kanunu uygulamaları buna bır örnek olarak gösterılebılır. Son Gunlerdeki Tutum Türkıye'de son aylardakı holdıngler voluyle halka açılışı kısaca aegerlendırmek gerekır'e, durumum sojle beürlendığı gorulebılır genellikle holdlnglerın vuzde ellı va da daha fazla oranda halka açılmak ıstedıklerı, ancak gırışımcılenn sermaye payı olarak kendılerı nakdı bır ser maye koymadan eskıden kurulmuş olan şırketlerdekı hısselerını nomınal değerm üstunde bır değerle (yanı bır anlamda venıden değerlendırmek suretiyle) holdınge devrederek ortak olacakları ve gerek holdıng şırketın gerek javru şırketlerin vonetınıni ellennd'e tutacakları anlaşılmaktadır Holdıng sıstemı içındekı bütüı kuruluşlann ydnetımınm tek elde toplanmasınm etküı bır sevk \e ıdare açısından yararı varsa da, rekâbetı, fonlan ve dagıtılacak kar pavlarını ıstenılen şekılde duzenleme ımkanı nı vermesı bakımından zaran da vard'ır Gerçekten, holdıng ler lvi vonetıldlgı takdirde ne kadar vararlı olabıllrse, kotuye kullanıldığı ve sısteme hâkim olan kuçuk bır grubun arzularına alet edıldığı hallerde de, genel kamu varan ve ekonomik duzen açısından o kadar zararh olabılırler Mtekım, «interlockıng dırectorate» denilen yonetımın tek elde toplanması du rumu Amerıka da rekâbetı on ledıgı ve monopole jol açtıgı ıcın 1914'te çıkarılan «Clayton Act» ıle onlenılmeğe ve duzene sokulmağa, jıne Amerıka da l<>35'de çıkarılan «Publıc Utılıty Holdıng Company Act» ıle holdınglenn kotuve kullanümdsı onlenılmeğe çalışılmıştır. Türkân ARIKAN Asıstan, Mubasebe Uzmanları Demeğı Y. Kurulu üyesı rınin vansından fazlasını t«hıp olması gerekırse de, uvgulamada vuzde 10 • 15 gibi hlv selere sahlp olmakla da vavru şırketlerin kontrolu sağlanabilmektedır. Yararlan ve Sakıncalan Holding şırketlerin, bır yandan holdıng sıstemıne, ote vandan ulke ekonomısme sağladığı vararlan; başka açıdan da bazı sakıncalan vardır. Şırkete saglanan yararlar arasında, kuçuk sermayelerle obur şırketlenn kontrol edılebılmesl; pırami*leşme voluyla bırçok işletmelerı, ya da buyuk boyutta sermavevı kontrol edebılme ımkanının elde edılmesı ve vavru şırketlerin karlı donemlerın de manıvelâ faktoru nedenıvle holdınge vuksek karların saj lanması; nskın dagıtılabllmesı, holdıng sıstemı ıçindekı sırket lerın arastırma gehştırme gı bı hızmetlerın holding aracılığıvle tek bır elden ucuz bır şe kılde çozulebılmesı, sıstem ıçın de fonlann firketler arasında dağıtılmasına ımkan sağlaması savılabıhr Avnca, holdınglerın «ağlavacağı vararlardan bın de, Vergı Kanunlanndakı hukumler çerçevesınde bır van dan, Kurumlar Vergısı açısından «jştırak kazançları lstl«na sından» vararlanılması, ote vandan Gelir Vergısı açısmdan vavru şırketlerden ahnacak kâr pavlarından Gelır Vergısı stopajlarının «bır vü erteleme» olanağının elde edılmesı ve ho! dıng sıstemı ıçınde basamsk «3vısını arttırmak (pıramıtlesmek) suretıjle ertelenmış sto paT vergısı tutarımn buvutulmesi ve bovlece sıstem ıçind" vergılerın geç örfenmesmden doğan bır fon yaratılması ve bu fonun holdıng «ıstemı ıçınde kul.anılma olanağının elde edılme«ıdır Ulkeve sağlanan vararlara ornek olarak da, vapılacak voğun araştırmaların teknolojık geliamelere vardımcı olması, ıvı vonetıldığı durumlarda holdıngt» toplanacak fonların, halkın da Demtrel mden Çağlayangıl'inden Feyzıoglu na Korkmazcan ına dek dunun ıktıdarcılan bugunun muhalefetçılerı korkunç bır bozguna uğramışlardır kamuoyu onunde Gunden gııne eskıdıklermı anlamsızlaştık'annı çağın sorunlarını, Turk halkının bekledığı çozumlen anlamadıklarını bılmedıklerını, hatta oğrenmek bıle ıstemedıklerım go«=termıslerdır Kısacası Ecevıt iKtıdarının Varşısında belırlı bır kültür duşunce, an lavış ve kavrayış düzeyinde bır muhalefetın bulunmadığı ıvıce ortava çıkmıştır Küfürle alavla vumrukla, sındırmeyle, korkutrrajla «Solcusun komunıstsın» umacısıvle, sorunların ustune gıden bır iktıdar kadrosunu engellemenın olanaksızlığı anlaşılmıştır Buru son goruşmelerı rad\ odan, TV den ızle\ en, gazetelerde okuyan Turk halkı butun ayrıntılarıyle gormuştur Gelpcek seçımde çağın gerısinde kalmış nerdeyse fosıllesmış kıs.ler anla\ı«lar partıler busbutun ortadan kaldırılacak, Turk seçmenı kendısmı yonetmek savnndakı bır takım polıtıkacıları, orgutlerı oldugu gıbı bır kenara ıtecektır «Muhalefet muhalefet bıle olamıvor» sozü anlamhdîr. Kımler çıktı hukumet programmı eleştırmeye Demırel, Erım vb. îkı p«kı Başbakanm sozlerını dmle\en Turk halkı bu kısılerm iktıdar gunlerım hatırlamamazhy edemezdı elbet Aıtı vıllık Demırel ıktıdan hem de parlamentoda tam bır çogunluğu elınde tutan bır parti lıderı olarak' Ardma butun 12 Mart guçlermı alan bır Erım iktıdan' Belleklerde daha taze butun bu anılar Ikısı de başan«ızlıklannı nerdevse belgelemışler . Şimdi kalkıp bır ortak hukumetın Başbakanına soracak bır sorulan olabılır mı bu denenmış, e<kımış tarıhe, gelecek kuşaklara venlecek, açıklayacak pek çok «hesapsları bulunan kımjeler.n' Ecevıt de veni bır polıtıkacı değıl 1957'den ben parlamentoda mılletvekılı Bakan bır buvuk partının Genel Sekreterı. Genel BasJtanı şımdı de Turklve Cumhunyetı'mn Başbakanı olarak Ama veru guncel, çagdas bugunun koşullarını anlamınt, Türk ulusunu bekleyen çozum \ollanm bılen, dusunen bır avdın kışı Bır yerde durmamış, takılmamış, saplanmamıs Hep aramıs, okumuş duşunmuş gormesur bakmasmı oğrenmış Ötekılerse ıster orofesor ıster valı, ıster mu hencüs, ıster avukat, ıster çıftçı olsunlar bır noktava korce«ıne saplanmışlar, bır daha kurtulmamak uzere Çagdışı kalmışlar kopmuşlar bugunden dolayısıjle toplumlannm dunyanm gerçeklerınden Basbakan buyuic bır başarrjla çıkmıştır «on gunlenn tarhsmalanndan. Gucıinu bır kez daha ^anıtlamistır Kamuoyun da buvük oır guven varatmıştır Turk ulusu «bırşeylerın» ola cağını anlamıştır Bu «birşejler» halk çogunluğunun vararına olacaktır Çagdas ujgarlığa jakışan olumlu ışler davranışlar, duşüncelerdır bunlar Yıllardan ben ilk kez gerçek anlamıUa bır devlet adamı, gerçek bır «Basbakan» konuşmuştur Ne de d4ını bıler^k, kendısme guvenerek ulusuna manarak, tam bır ıçtenlıkle Gücunu bu içtenlıkten alarak ortak olacağı veni vatırımlara kanalıze edılmesi ve bovlece toplumun ekonomik ve sosval kalkınmasına vardımcı olma»ı gostenlebılır Holdıngın başlıca zararlan arasında da, aşırı pıramıtleşmenın ortw* çıktığı, yanı holdıng ıçınde bassmak sayısınm çogaldığı durumlarda, elconomının ge nledığı ve vavru şırketlerin zararlı olduğu donemlerde manıvela faktoru nedenıyle holdıng şırkete büyuk zararların yuklenebılmesı, fazla büyume nede nıjle sendıkalara ve hükumete karşı guçlü bir baskı grubunun ortaya çıkabılmesı, yavru şırketlenn hısse senetlerının aş:n değerlerie holdınge devredılmesı; jravru şırketlenn holdıngın çıkarları ıçın kullanılması ve sırketler arasında ayinmlar yapılması, j a da holdıng alevhme yavru şırketler lehıne sırketler arası alım satımlar yapılması veya yavru şırketlere sağlanan fon faızlerimn duşuk tutulması; yonetıcı ucretlerının yuksek tutulması suretıyle bellı bır gruba çıkar sağlanması ve en onemlısı rekabetın onlenmesı ve tekel yaratılması sayılabılır. Ulkemızde «Karma Ekonomı» duzenı benımsendığıne ve bu amaçla kamu kesımıne ve ozel 'tesime gorevler duştuğune gore, gerışımcılerın ışletmelerı ge mşletmelen, ya da yenı yatırımlara ybnelmelerı elbette en tabıî hakları ve hatta kaçınamayacak lan gorevlerıdır Ancak, dunyanın her yerınde ve her zaman olduğu gıbı holdınglenn ıyı ye olduğu kadar kotuye kullanı labılecefmı de onceden kabul etmek gerekır Boyle bır duru mun zaran ıse, en başta halk kıtlelerıne daha sonra sermaye topluluklanna ve ış alemme olur Zıra, geçmış deneyler gostermıştır kı, sakıncalar ortava çıktıktan sonra getırılen yasalar ve tedbırler genellıkle daha sert, daha kısıtlayıcı olmakta bunun da ış hayatı üzenndekı ekonomik ve psıkolojık etkılerı olumsuz yonde bulunmaktadır. elıh Cevdetın dunku vazısı okullara ahlak dersı konma«ına deggındı ve sovle bltıvordu « Ben kötülüSun çocuklardan çeldiğıni sanmıvorüm, Çocnklann ahlâksal durumu ısunun konnsu oldu mu, vetişkınler bir snçlanm saklamak istıjorlar jıne, dıye dusunürüm. > Ya7ivı okuduktan sonra sayfayı çevırdım Karsıma «Cnmhuriyet Ekonomi» çıktı Bızım her hafta bır ekonomı savfamız var Burada ılgınç haberler, gozlemler yorumlar çıkıvor Bu hafta da Turkıvedekı vabancı sermaveve deggın bılg'ler \e rakamlar vavmlandı Bunlara şovle bır goz atınca «vetiskinlrrın bir snçu> hemen goruluyordu Verılen bılgılere gore ulkemıze 1972 sonuna dek 1 mılvar 862 mılvon lıralık şabancı sermaye gelmış. Bunun yarısına vakını vuzde 45ı uç ulkeve baglı 1) Batı Almanja 23 fırmav la 304 mılvon lıra 2) ABD 21 fırmayla 267 mılyon Ura 3) Isvıçre 18 fumavla 257 mihon lıra Bovle bır dızı hıç kuskusuz ınsanı daha ilk bakısta şasırtır B a tı Almanvanın bırıncı sırada bulunusu dogal Çunku h»m dunvanın ustun guçlerınden bın, hem ilışkılenmız sıkı • fıkı Amerıka nın ıkıncı sırayı alması da normal Zıra, dunvanın super gucu ve Ikıncı Dunva Savaçından bu \ana bu ulkevle hemhal olmuşuz; Yabancı Sermaye Kanunumuzun taslağı bile 1954 vılında bır Amerıkalı elıvle çızılmış Ama o kuçuk Isviçre nasıl olur tfa üçuncu sıravı alır? Bız okulda ahlak dersı okumadık ama otekı derslerde ?ık • sık ahlâktan dem vurulmustur Ahlaktan dem v urıılurken rie ıkı ulkevı bl7" ornek aosterırlerrl! Bın Fınlandiva otekı Isvıçre Ögretmenlerın çızdıgl tablo^a gore tsvıçre benım aklımda so\le kalmış Gok\uzüne uzanıp bulutlara kansmıs karlı daglar bu dagların arasında masmavı mınyatür goller Samt Bernard kopeklerı dağ sporları, guzel kentler boş cezaevlerı, sı kıntıdan ne vapacağını bılemnen ceza vargıçlan valansız dolansız tertemız bır ulke ve ahlaklı bır toplum ornek bır memleket çalışkan bır halk Sonra okulu bıtırdım vaşadıkça. okudukça, bazı şasırtıcı gerçekler oğrenmeve basladım Meğer o banş ve ahlâk ulkesı Isvıçre yervuzunun butun pıslığınm toplandığı bır memleketmış Empervalİ7mın uluslararası kumpanyalanv la İsvıçre bankaları arasında jazısız bir anlaşma var Arap şevhlerınden Doğu Krallanna Akdenız kompradorlarından Gunev Amerıka zengınlerne ve veryüzünun en uygar ulkelerının en buvuk fırmalanna dek somürulen ve kaçırı'.an paralsr İsvıçre bankalannda toplanıp, tsviçre bankalanndan dağılıvor Bu küçuk ülke savasdışı ilân edılmış Stratejık bır onemı olmad'gından tarafsız bölge sayılmış Kapıtalıst ulkelenn kavgalarmda herşeye dokunuluyor ama tsvıçre'ye ve bankalanna zinhar ılışılmiyor Bu küçük açıklamadan sonra gelelım bizım yabancı sermave hıkâyesıne Ulkemızde îsvıçre'nın vabancı sermavede üçuncu sırayı alışı birtakım kuşkuları dıle getlnjor Dıyorlar kı Türkive'den tsvıçre'je kaçırılan bırtakım paralar isvıçre bankalarında önce istıf edılmış sonra Isvıçre'den vabancı sermave gıbı tektar Türkıve'>e gırmıstir Bu küçuk ulkenın Almanva ve Amenka'dan sonra üçüncü sıravı tutması bu nedenledır. Çunku Tdrkne'de vabancı «ermayeje TUrk sermavesınden daha ilerde blrtakım avncalıklar ve guvenceler verılmektedır Bazı ıktısatçılanmız ve hesap uzmanlartmız bu ko nuda vaktıvle epey yayım vapmışlardır Hıç kuskusuz bu bır ekonomı sorunudur ama aynı zamanda bır ahlâk sorunudur O masmavı goller karlı dağlar, uslu saatçıler ulkesi, 0 ahlâk brneğı Isvnçre şımdi okullarda nasıl okutulacak' Öğretmenler çocuklarımıza Bakın İsvıçre'ye ve tsvıçrelılere' Orada ahlak var: ahlâk olduğu içın zengınhk ve ıyılığın egcmenhğinı surdüruvor Bız de Isvıçre ve lsvıçreliyı ömek alalım.. dıyebılecekler m ı ' Bana sorarsanız bğretmen oğrencısine böyle bırşey sovledığı zaman v.a bilınçsız, va da ahlâksızdır Bugun Türkive'de bır çeşıt emmebasma tulumbavla somürüvü yurüten ahlâksız duzenler var Bu duzenlerın ıçyüzünü okullarırruzda ahlâk dersı dıve okutacaksak okutalım Yok fuzulı viazlar vereceksek, nafiledır. ~Okuyucu Mektupları Galatasaray Lisesindeki Bütangazı Tüpleri Kaldırılmalı Galatasaray Lısesi Ortakoy bolumünde yenı ınşa edılen ek okul bınasına o çevrede ana boru bulunmasına rağmen havagazı tesısatının doşenmesı unutulmuştur Bayındırlık Bakanlığı Yapı tşlerı Genel Mudurlugu (Mımarı Proıe Egıtım iapılari) daıresmın i Aralık 1973 tarıh ve 321602 B05 7564 savılı yazısını Bayındırlık Bakanı adına ımzalayan Genel MUdür Savın Necdet Seçkınoz Galatasaray Lisesı Ortakoy şubesı ınşaatında eksık gorulen hususlar arasında bulunan bu noksanlığın soyle gıdenleceğını bıldırmışlerdır: (Okulun laboraruvarlannda yapılması Istemlen havagazı tesısatı yerlne, bütangazı kullanılması okul mudürluğu ıle yapılan şıfahı temasta uygun karşılanmıştır ) 1> Bütangazının okulda fcullanılmaması ıçın Istanbul Valılıği Sıvıl Savunma Müdürlılğılnün Itfaıye tasmı 194 sayılı ve îl Savunma Sekreten sayın Sadet»ın Akguner'ın Imzasını taşıyan yazısı ıle Galatasaray Lısesı Müdurlüğune gereken teblıgat resmen yapılmıştır. 2) Galatasaray Lisesı Ortakoy şubesınde Itfaıye Mudür Muavını Sayın Ramız Güven'm başkanlığındakı (îtfaıje Polis Amm Sayın Halıt Ersoy ıle Itfaıye Beşlktaş BBlgesı Grup Âmırı Saym Rahmı Erol'aan kurulu) heyet mahallen tetkıkat yapmışlardır. Inceleme sonucu okulda âdlen alınması lüzumlu tedbırleri belırten ve 6/6851 sayılı vönetmelığın okulda uygulanmasınJ ısteven, çok uzun olan ve 3 ekı bulunan 6170 sayılı bır rapor tanzım etrmşlerdır Bahsı gecen rapor okul mudurltigune de tebhğ edılmıştır Bahsı çeçen raporun 3 maddesmde okuldan (bütangazı tüp lerının kaldırılması) ıstenılmıştır. 3) Alman Teknik Enstıtüsünun raporuna gore bütangazı tuplerı emnıyet unsurundan yoksundur 4) Bütangazı kullanılmasmm sebep oldugu fecî olaylardan son bır tanesını: 9 Aralık 1973 Pazar eecesı radvolann haber bultenlen ve 10 Aralık 1973 Pazarre";ı gtınü eazeteler bınncı savfalannda büvtık oaşliklsr ıle vererek «Konva tHnın Sevdtşehir Ilçesı Bostandere ko\unde bır kahvehanede patlayan bütangazının 90 vatanda;ı ağır şekılde yaraîadiğını» bıldırmışlerdır. Gerçek durum böyle ıken ve Galatasaray Lisesı Ortakoy şubesınde Fızik Kımya ve BiyolO]i laboratuvarlarında deney yapan, dolayısıyle bütangazı tuplennı ıstımal edenlenn yüzlerce otrencı olduğu gözönunde tutulursa karşılaşılması mukadder korkunç sonuç meydandadır Baymdirlık Bakanlığı Yapı lşlerı Genel Mudurluğunun unutkanlıgının gıdenlebılmesı ıçuı yukanda tanh ve numaralan verılen Bakanlık yazısmın bırıncı maddesınde belırtıldıgı gıbı Galatasaray Lısesi Müdürlüğıl ıle bır temas yapılmış ıe yetkılılenn yazılı uyarmalannı ıhtıva eden mevcut raporlarma ve bu hususta vukubulan hadıselere ragmen oğrencılenn can emnıyetı duşünulmeden bütangazı tuplen yatılı okulun laboratuvarlarına kadar sokulması okul mudurluğunce uygun gonılmüş mudür? Bu hususta Galatasaray Lisesı Mudurluğunun yapacakları açıklamayı beklıyoruz. Basıretsız bır tutumla okulda yaratılması mukadder felâketın tezelden onlenmesı içın ılgıhlenn okulun laboratuvarlanndan butangazı tuplermi öncehkle kaldırtmalannı nra eder oğrencılerın hayatlarıns ıtına gdsterılmesını dılerız. Bır öğrencı velısi Bizde Ne Yapümah En başta halen fıılen ışlemeve başlamış olan sermave pıvasa«:ı jozlaşmadan vasaiarla sa^lam temellere oturtulrrulıcur Bu nedenle 1 Sermaye oryasasını belU bır duzene s,oknıak kontrol altına alnak ve ?çık)ığa kavusturmak ıçın «Sermaye Pıyasası Kar.unu» en kısa surcde çıkarılmalıdır 2 Bunun dışında oır sıstem getırıhricen, bu sıs*eme vardımcı ve yararlı oıacak >an sıstemlerın de bırlıkte getırılmesı gerekır kı, I eklenen elde edııeoılsm Yoksa, Nasrettın Hocan'n tnrbesı eıbı, kapıya kocaman oır kılıt takıp' duvarları açık bıraknıaktan farki kalmaz Bu nedenle, ilk olarak, halka açılmak ısteyen kuruluşların durumlannın tum aynntılanyle ka muva açıklanm?sı sağlanmalıdır Halıhazır mevzuatımıza gore an cak bellı şartlar altında, şırketlere aıt finansal bılgıler bellı oltulerde kamuo\un8 adklamnaitadır kj hıç yeterj aeğı dır Kamuya açıklanacak gelır tab. lolarında ıstıı aklenlen aoğan kar ve zararların ayrı olarak ve ayrıntılı bır şekılde gostenlmesi gerekmektedır Hstta bu şartları yenne getırmeyen şırketlerı bu şartlara uygun bılanço ve gelır tablolannı hazınarr.ayn zor lamak uzere uçuncu kışılerın aava açabıleceklen dahı kabul edılmelıaır Aynca açıklanan malı tabloların tamamen bagımsu kamu mu hasıplerı taı~oluıd<if> onaylanması şartı da bırçoi Batı ulkesinde va&alarla kabuı eculrrus bulunmaktadır «Sermaye Pıjasası Kanunu» run yanında Munasebt Mesles Kuruluşlarımn bu ıconulardakl mceleme ve çaıışnıalarıru da dık kate almak suretıyle ayn bır «Malî Tabloıar K<ınunu> ve sırl^etlerin denetımımn Dağımsız muhasebe uzmanldnrca vapılma sını sağlamak uzere «Muhasebe Uzmanlığı Kanjna» aa çıkarılmalıdır Bdylece düzensa kcntrolsuz ve denetımsız Dır giaışın vasal&rla başlangıçta Kontrol iltuiü alınması. kısa vadefJe oldugu kaaar uzun vadeae ae kuşKusı.2 halkın, ekonomınin ve ış çevıelennın yaranna olacaktır. İlk Girişim Bılındıgı gıbı, Sermaje Pıya«a sıjle ılgüı kanun tasansı ıçın çahşmalara 1962 jılında gırışılmıs, tasarı 1967 yılında Mıllet Meclısıne getırılmış, çeşıtlı değışıklıklere ug ramış bugune dek kanunlaşamamıs ve 14 ekım seçımlenvle de kaduk olmustur Ancak gerçek şudur kı «Sermaye Pıyasası Kanunu» çıkarılamamış olmasına rag men ulkemızde fıılen sermave p. vasasıvle ılgılı ışlemler doludızgın ve kontrolsuz bır şekılde ış hayatında yer almış bulunmaktadır Oysa halka açılmanın vararh olabılmesı her şevden once bır duzenm açıklığın, karşüıklı guvenın ve sağlam, güvenılır bır denetımm varlığına bağlı bulunmaktadır Bu nedenle bu yazınm hedefı ne vukarıda ozetlenen ne. denlerı eleştırmek, ne de herhangı bır sermaje grubuna ve butunuv le holdınglere karşı çıkmaktır ak sıne, holdıng şırketlenn ne oldugunu ya da ne olmadığını, jararlarını ve sakıncalannı; alınabılecek tedbirlerı kamuoyu önunde bır parçacık da olsa berraklaş tırabılmektır Turk Tlcaret Kanunumuzda (Madde 466) holdıng sırketler ıle ılgılı olarak «ga\esı e^as ıt. banvle başka sırketlere iştırak etmekten ıbaret olan» sırket d"n'lmektedır Lıteraturde ıse holdıngler çeşıtlı açılardan ta nımlanmaktadır Bu tanımlama ların hepsmı burada vermek va7inın kap«amını aşacaktır Ancak, «Yatırım Şırketı» HP «Holdıng Şırket> arasmcfakı avırıma kı<;aca değmmemn vararlı olacağını sanmaktayut. Yatırım şırketınde sadece obur şırketlere katılma amacı gudul mekte, holdıng sırkette ı«e hem obur şırkete katılma ve hem de onları kontrol etme amacı e«j = tutulmaktadır Yani, holoıng sırkette «obur sirnetlere katıl ma ve onların vonetımlerınd" vetkılı olma> soz konusudur Kuramsal olarak holdıns sır ketıntn kontrolu elinde tııtahılmesı ıçin, javru şırket hi'sele TEŞEKKÜR Ankara tstanbul asfaltının Kızılcahamam jakınında 3 2 1974 gunü elım bır trafık kazası sonucu Hakkm rahmetme kavuşan oğlumuz Mustafa Koramaz ıçın vakm llgilennı esırgemeven ve baş sağlığı dıleven sa vın Orman Bakanına, sayın Orman Genel Müdıirü ve mua vınlenne sayın ORÜS Genel Mudurune, sayın Bolu Valısı ne, saym Bolu Komando Tugay Komutanına, savın Bolu Be leriıve Baskanına, sayın Bolu Emnrjet Mudurune Bolu Se^ı mız gazete»ıne bızzat gelerek celenk gondererek. telgraf veva telefonla tazıyetlerını büdıren eş dost, meslektaş grubu ve akrabalara şukranlarımızı arz ederız KORAM1Z AtLESİ | TEŞEKKÜR Merhum Necıp beyın oğlu Munıre Ajashoğlu'nun esı Erdo^an Necıp Zekı ve Hakan ın babaları Sabrı Avaşlıoglu ve Lutfıye Sahın ın kardeşleıı Bırsen ve Nebahat ın kavmpederı Mustesna ınsan SUYUMUZ DÜZENLİAKSIN Kuruçeşme güzel Boğazıçı'nın ufak bır mahailesıdır Ancak bu mahailenın kendısıni aşan bir derdı vardır Susuzluk. Istanbul'da bırçok semtte sular kesümeden akarken, ya da bır gun akıp bir gun akmazken bızım sularımız nedense düzensızdlr Gece vansı gelır, sabah erkenden kesılır Ne dogru durust yıkanabilınz, ne de çamaşır yıkayabllıriz. Onunde çözüm bekleyen dağ gıbl sorunian olan Sayın Isvan' dan bu derdimizın halledılmesı tıususunda yardımcı olmasını rica ederız Btzim de sulanmız bır gun aksın bır gun akmasın Çağımızın dünva nımetlerinden ınsanca ve hakça bızler de yararlanalım Krol ftKK Çınarlıçeşme hokak No 12/2 Rauf Ayaşlıoğlunun E51 Cumhurıvet 1137 vefatı inında yakın ılgılennı esırgemıjen Ftndıkzade Akbank Şubesı Muduru ve peıonehne bılhassa Fındıkzade Yapı Kredı B«nkası personelınden Sevım hanımefendıje, çelenk gondererek acımıza ıştırak eden Kartaltepe Mensucat T A S Izmır Manıfatura T A Ş , Ayhan Nuıhan Hepış Koll Ştı ne, Mahmut Bırge ve îbrahım Takkacı aılesıne bızzat teşrıflerı ıle mektup telgraf ve telefonla acımıza ıştırak eden akraba v e dosüarımıza candan teşekkurler ederız ve Çocuklsn Cerrahpaşa Tıp Fakültesi l)ekanlı<;mdan Fakultemız Cerrahı ve Goz Hastalıkları Kursuaunae munhal asıtaniık kadrosu vardır. Isteklılerın Dekanlığa muıacaatları (Basuı. 1116) 1130 Cumhurıjet 1133
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle