13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CÜMHURlYET 4 Ağustos 1973 VAUAHi KiM 0E APAM i 5£NfN KEYîtf E flrUffyAM HFENDi |U BİZ £ AHîl A J A & fc$ W &ı'LEZE§iM... ttAltfYANHENDİ tSKİ PftT"» TEMZİiÂT VA? W i . YAfAZAVİK D P i M 'IL Alaca Karanlıkta.. AYSELALPSAL19 «Ac«b» onu yanlıj mı tanıyorum' Belkl o da, benım gibi, içinde ne yapacağım bılemed*ğı bır bosluk tasıjordur Kızlann peşinden kosması, tutarsızlıgı hep bu çırpmışm efusidır. O da böylece kendı boslugunu dolduracağını sanıyordur Blrbirimizi se\sek' Ne guze! olardu. Belki bu sevgi ikımızı de çırpınmaktan karanlıktan kurtarırdı Kımbiür be'kl de hıç bır şey olmazdı' Bılemlyorum1 Ama bir bildığım \ar Gunduzden hoşlanıjorum Bu şimdl açıkça orta yerde durujor tçımde agırlıgını, sıcaklığını dujduğum bu duygunun adı ne olur sa olaun senaen gelıyor GÜNDÜZ! Şu saçmalannla, ozentılı davranıslannla, hay3ta tutkunlujunla.. HOŞSUN!» Çigdem duşuncelennin verdığı rahatlıkla fülümsedl Yuzünu omuzundaki ele bastırdı Gündüz şaskındı «Bır kıza baktım diye surat eder.. Şımdı Nesrln'e aldınnıyor Şu kız roılletini anlıyana askolsun'» diye düsünüyordu Çevrestae bakındı Eğildı çtgdem'i öptu. Eutün tatsızlıklar eriyivermiştı sanki Uzaklarda, denizın gökle birlsştiğı yerde, kocaman btr tanker duruyordu Kursuni, mavl kırmın atmalı bulutlar salkım salkımdı. Deniz ve gök aynı renkU Ak kanatlı bır kus, yalnızlığmda yıtnıiş, genış kavısler çizıp duruyordu Bu gümus renklı aksam, yan yana du. ran bes altı balıkçı motorunun direklerınde MMiaca dinlenıyordu. Blrden koyulasacaktı. GUnduz aynı vapurla geri dönmüştü Çığdem dolmusa bınmemış, bu buyulu aksamı daha uzun yasayabümek ıçın yüruyordu Deniz henuE gecenın karanlığına bulanmamıstı Gökyüzü haflften kızarmaya baslamıştı Akşamın ilk saatlerinın hüznü mınıcik su damlacıklarıydı Urul usul insanlara, sokaklara serpllıyordu Denız T« gümüs renkU akşam yoldan geçtn taşıtların gurultUsunu, karamsar düsunce*IPİD >oketmıstı. Çığdem hıçbır şey du. A^yvı^^fı yüruyordu ."~f«lnuca de^ % mz ve ak^anun degışen renklerı vardı Hej" Vatandas' YokM Erenkoye dek yürüraeye mı nıyetlisln? Çıtdem irkllerek döndü Kulağırun dibinde patlayan bu kalın sesten Urkmiıştü Karjısında duran, uzun boylu, yer yer aklaşnuş, kıvırcık kısa saçlarm çevreledıgi bu boyasız, esmer yüze, şakacı pırılhlarla dolu kara görlere, bir süre tanımadan baktı. Sonra bağırdı Hay Allah! Fatoş Ablal ödümü patlattm Nereye boyleT Bu soruyu benım sormam gerekır, dıyen Fatma, kıan koluna gırdı Benım muayenehanem buralarda Bu nedenie benım burda o»mam olafan Ya serün ne ışın \ar bakalım'' Onu anlat Ama anlaürken de yuruyelim . Muayenehanemde hasta bekljyor Beraber gıderiz Eyy bu akşam yuruşünun nedenı neynu? bakalım'' Hiç' Nuralla a!ış verişe çıkmıştım. Donuçte havajn güzel gorünce şoyle birazcık yvirüyeyim dedım. O k?dar Erol'un karısı Nural mı* Evet O zuppe karıyı da. hiç sevmem «Suadlyedeki manıkurcüden başkasına pedikür yaptırmam Kız operator sanki» de^i;inı hıç unut mam Hele, ayak ayak Us'ıir.e anp sigarasını fosurdatırken Erol'a, «Arzu'ya baksana canım. Çocukla hıç ügılenmiyorsun» diye homurdanı«> Anlaşılan Nural'ı sevımsorsunuz. Ojsa tatlı kısdır Kusura bakma Ben tadına varamadım Erol ne iyı çocuktu Izatmış boynunu, o da takıru? Hepsi bu Yeşım nasıl? Gittıkçe guzelleşıyor Teyzesıne çekmış Aman abla Muayenehaneye geldıklennde hasta bekllyordu Onları gorunce şışman yüzu korkuyla buruştu. Fatma Çığdem e gbz kırpıp ıçeri gırdi. Içerden makınenin tiz sesi, adamın inlemesı geliyordu. Çiğdem dergılert karıjtınrken dışlerını de sıkıyordu Sanki makine kendi afz'nda dola?!\or, dljlerıni oyuyordu Dergilerl masaya bırakıp, balkona çıktı Fatma pencereyl vunıp «hasta çıktı • di. > jene dek orada kalmıştı İçerı gırdıgınde uşüdugunu anladı. Gıdıp dijçı koltuguna oturdu. Fatma iletlerı kaldınyordu. başka hastam yok Zaten perllışmam. Eskl bir hastaydı Joranıadım Ama sen haiir oraya oturmuşken bır bakayım. Belki ış çıkar da paranı alırım. Fena da olmaz Evlenene epey para gerek. Meğer her sey ne pahalıymış Ne' Evlenıyor musunuz' diye çığlık atan Çığdem kısn boynuna sanldı Dur, deli' Evlenen sen değılsın Benım Bırak da ben »evneyım Nasıl oldu' Fatma gülerek Çığdem'm yanağını okşadı: (De%amı var) LOZAN'A DOĞRU Bölüm4:Montbenon Gazinosu Vazan: Bilal N: ŞİMŞİR Ve nihayet Lozan Konferansı başlıyordu... 20 Kasım 1922 Pazartesı gunu, Vaud Kantonu Fous Şelı M. Jaquıllard, emrı altındakı guvenlık kuvvetlerını sabahın erken saatlennde harekete geçırdı Polısler, Lozan şehrının çeşıth semtlerınde, ozellıkle Montbenon gazinosu cıvarında yerlerıru aldılar. Bu gazınoda, ogleden sonra, «Yedı Düvel» in dıplomatlan toplanacak, epeydır beklenen Lozan Barış Konferansı açılacaktı Bırkaç gundur çeşıtlı ülıcelerden gelen dıplomatlar, kâtıpler, gazetecıler ıle bır «Cosmopohs» havasına burunur pbı olan Lozan şehrı, bugun tanhi gunlerınden bırını ^asayacakü Şehır halkı meraîîlı ama şuphec >dı Bır hafta önce de konferansın toplanac a gı so> lenın ı şt ı Bugun de toplanacağı şuphehydı Sabahm saat 10 unoanberı Fransa ve Italja Başbakanları ıle Ingıltere Dı^ışlen Bakanı, Lord Cur zonun kaldığı BeauRıvage otelınde toplantı hahndevaıler Akcam Mussolınının kaldıgı otelde basladıklan görüşmeyı bıtırememışler, bu sabah gorusme\e devam edı\orlardı Anlaşıp konferansuı açılışına gelebı ecekler m:\di? Gazetelerin yazdıgına gore, acaba tsvıçre Cum hurbaşkanı M Haab konferansı resmen açacak mıydı' Son da kıkada yenı bır engel çıkıp bır turlu toplanamajan Konferans, acaba bır kez daha ertelenme» mıjdı' Lozan halkı bu gibı şupheler beslemıvor. pek hevecan duvmuyordu Or'allkta, polısler den başka bır olaganustuluk gorulmuvordu Şehir, gunlük % a f şan ısındaydı. Bir Isvıçrell gazetecı, «IncredLbılı \ısu» (gozlerıme ınanamı\orum) diye litınce lugat parçalavarak esprı yaptı (1). Konferans bu defa sahıden açıhyordu Oğledenberı numaralı davetıyelerını gosterenler pejderpey Montbenon gazınosunun bujuk salonunu doldurmaga başlamışlardı Basın kartlannı gosteren gazetecıler de sa'onda kendılerıne aynlan verlere geKyor ve\a gazıno onünde fotoğraf makmelerıjle tur atıyorlardı Konferansın açış torenı halka ve gazetecılere açıktı Hava aydınlık olmasına rağmen salonun a ^ızelerı aydınlatılmış, kadıfe per delerı mdırılmıştı Sonra, oynanacak dıplomatık pıjesın aktorlen, fıguranlan gurup gurup gelmeğe başladılar. Once, Yunanıstan Başdelegesl M. Venızelos geldı ve Cumhurbaşkanma ayrılmış olan masanın karşısına, on sırava oturdu Ak duşmuş çıvı sakah, gozlUklen ve bıraz soluk çehresıjle epeyce jor eun gorunuyordu Geride bırak tığı hıkajesı daha doğrusu, ma cerası uzundu Gırıt te komıtacılıktan ışe baslajıp Atına'da Yunanıstan m ka denne hukmetnuştı bır zaman lar Kendısme «Buyuk» Veruze los dedırtmış, «Buyuk Yunanıs tan»ı kurarak tarıhe geçmek ıstemıştı Izmır e Yunan askerle rını çıkartan ovdu Sonra, Ana dolu macerasmın ortasında, Kral Konstantın taraiınaan devrılıp smırdışına surulmuştu Yıldızı sonmuştu. Onun baslattığl Ana dolu macerası, Yunanıstan bakı mından felaketle sonuçlanınca, sorumluluk Kralın ve Kralcıla ıın ustunde kalmıştı Yunan ordusunun Izmıre dokulüsunden ıkı hafta kadar sonra, 26 Eylul' de Atına'da Albaylar bır darbey le Hükumetı devırmişler, Kralı kaçırmışlar ve yıne sınırdışındar Venızelos'u bulup getırmışlerdı Yıpranmıştı, ama tekrar sahne dejdı Şımdi, Montbenon gazı nosunda otururken, Atına'da, A nadolu yemlgısınden sorumlu tu tulan Yunan Bakanlarıjle gene rallerl askeri mahkeme bnunde sanık sandahasındaydılar. Yar gılama 13 Kasımdan ben devam edıyordu. Venızelos tarafından Yunanıstan m basma sanlan bu felaketm hesabını, Atına'da başka Bakanlar, başka generaller •vermeğe çaüşıyorlardı. Bır hafta sonra, Yunanıstan'ın düşük Basbakanı Gounarıs, Malıye Bakanı Protopapadakı, Harbıye Bakanı Teotakıs, Dışışlerı Bakanı Baltazzıs. Içışlen Bakanı Stratos \e eskl Başkumandan General Hajıanesbs, Anadolu yenılgısı yuzunden ıdama mahkum edıleceklerdı Ama M Venızelos un Mcdanı sızlamayacak, kılı kıpır damayacaktı Idaın cezalarırun ınfaz edılmemesı ıçın Lozan da kendısıne yaklaşacak olan Lord Curzon a Verızelos un cevabı, «Adalet yerını bulmahdır» süzun den ıbaret kaiacaktı. 28 Kaşını 1922 gunü, Lozan Konferansı "ğun lerinde, altı Yunan devlet adamı ıdam edıleceklerdı Hasbelkader onlann verınde olmaktan kurtu labılmı=: olan M Venızelos, Lozan Konferansınaa Yunanıstan'ın davâsını savunacaktı Ama bu «dava» artık, «Megalo ıdea» (Buvuk emel> dâvası olamazdı herhaide. Bunca felaketten sonra M Venizelos, artık topraga basmRM komşunun hakkma <:a^eı goster me\T bğrenmış olmalıydı Kon feransın açılışını beklerken yaş h Venizelos düşünceli gorunu yordu. Yunan uelegeiertnGen sonra Bulgarıstan Basbakanı Aleksandr Starabulıyski salona gırdı Gur, sıyah, kıvırcık saçları, karanhk alnı, çatık kaşlan, «cnverı» bıjığı ve ırı cussesl Ue 45 yaşla nndaki bu Bulgar kövlusu konferans masasından z^yade KırkLOZAN KONFERANSI TÜHK MURAHHAS HEYÎTIİ pınar gıireşlerine yakışacak bır tıpti. Koylü çocuğu olarak dogmuş, Almanja'da tanm bğremmi yaptıktan sonra Bulgarıstan a donmüş, koyluıer lehınde kam panyaja girışmış, Çiftçi Partisi lıderi olmuş, Bulgarıstan'ın Bırincı Dunya Sa\aşına gırmesıne karşı dırendifi içm hapse atılmıştı. Bulganstan savaştan yenılerek çıkınca Stambulıyski'nin >ıldızı parlamıştı Kral Ferdınand'ı oğlu Prens Borıs lehıne tahtından feragate zorlayanlar arasında bulunmuş, ekım 1919'da BUlfeaıishın Barşbakanı^tılmriştU Bır köylu dıktatorujdu Zengin lakır bakmadan şeh.rlılere vergı lerı yukiemış, koylulerı vergıden muaf tutrr.jştu. Şeriatçıhkla ilgisı olmayan bır «Yeşıl Enternasyonal» kurma emeller^ beslerken, Lozan andlaşmasının ımzalandı ğını goremeden, haziran 1923te siyrsi aüşmanlan tarafından öldurülüverecekti. ömrünun son gunlermde Stambulıyskı Bulgarıstan'ın Trakya üzerindeki emel lerını savunmak içm Lozan'da bulunuyordj Bırkaç dakika sonra, «Bır gla dıjator yüruyuşü» ile Benito Mussohni gazınoya geldı Henüz çıçegı bumunda bır diktator, de nenmemıj bır kuvvet ıdı Kırkıra merdiven davadığı bır yaşta, bır «super izcı bası» gıbi kara gomlekli romantik Faşıstlerini Roma üzenne yürUtmus ve yirmi gün bnce, 31 ekım 1922 de, Italya'nın Basbakanlık koltuguna oturmuştu Mussohni, bır ılkokul oğretmenıj ken yırmı yıl once askerlik görevinden kaçarak Isvıçre'ye gelmış, Lozan'da va sıfsız işçı olarak çalışmıs, sonra sosyalist kışkırtıcılığı vüzünden buradan smırdışı edılmıştı Şım di ayni Lozan sehrıne îtalya'nın Sezar ı olarak gelmışti Bır Başbakandan zıyade tıyatro aktorune benzıyordu Gosteriş, tantana pesındeydı. Konferansın teknık ışlerıne egılmek jerıne dema^oji ^pmak, ış goîmekien zijade II PopoI6 d'ltatia gazetesme bUyük manşetler attırmak kendısme alkış tutturmak ıstiyor gibıydi. Kendısiyle görüşmek isteyen M. Poıncare ile Lord Curzon'u, otelınde ı ayrılamayacağmı sdyleyerek, Terrıtet'je, ayağına getırmıştı Göruşme sonunda ise, trenle onlarla beraber Lozan'a kadar gelmis, yollarda poz poz resımler çektınnıştı. BUyUk strateji peşinde gorunürken çozülmesi gereken kuçuk problemlerı ihmal edıyor, uzak ufuklara bakmak ısterken ayağının dıbmdeki ufak tasları gbzcen kaçınyordu. îçınde, Sezarlann artık çokUn çağ dışı kalmış büyu,c emelleri vardı ama, bJtun Akdenız'i bırgün «Mare Nostrum* (Bızım denız) yapmayı tasarlarken Onikıada' nın bıle hukukı statüsünll bılme diği Uk günde anlasılmısü. Mussolınl Ue ilk Unısması v« ıltc goruşmesınden sonra Lord Curzon, «Italyan Basbakanı ştlphesız tam bir aktordıi» dedi vs froıle devam etti «Ama, meselelen hemen hemen hiç bilmedıgl çabucak anlaşüdı Ve bız misafırimizin (Mussolmi'nin) gururunu okşayarak kolayca onun muvjfakatını sağladık Vatandaşlanna gdstenş j apablleceklerı bırkaç avantaj sağlayınca ltal yanlar (Lozan'da) pek güçIUk çıkarmayacaklar » Mussolını, Lozan'dan «ruzgâr gıbi» gelıp geçecek, Konferansın açüış tBrenînde hazır bulunduktan sonta, SIBrki Garronı'yi Italva Başdelegesi olarak bırakıp gidecekü. Şimdi, Montbenon gazınosunda sabırsn sabırsız oturuyordu «Neden hv lâ açılmıyor bu Konferans'» gıbilerden çıkanp saatine baktı. (1) Henri Laeser, «Pour rttablır la paıv en Orıent Comment s'est ouvert le Congres de Lausanne», La Tribune de Geneve, 22 111922 Lozan Konferansının açılıjt hakKinda 2122 Kasım 1923 tarıhh Isviçre gazetelennde ve bzelhkle 21111922 gunlu Le Journal de Geneve'de de aynntüı bilgıler bulunmaktadır. MALKOCOĞLU yazan veçizen.Ayhan BAŞOGLU BEYAZ İLÂHE Yann: Toplananlann çoğu banş istiyordu DİŞİ BOND / K E S seyeeTMeyı s»PACSW Oui ÇU fMBAUZECEOC ( oueu »e NUNCUiCl MODES7Y aor. TİFFANY JONES GARTH
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle