27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET 29 Ağustos 1973 Grivas Papadopulos'un Zayıflamak, çağrısını reddetti aç kalmak ve devrimcilik!.. •• lir aklımıza... Örnegin Çin'den Mao, Kuba'dan Castro, Mısır'dan Xasır, v.b... Belki dikkat etmemişsinizdir; Amerika Birleşik Devletlerinin beyaz nüfusu içinden devrimci nedense çıkmıyor. Bu durum Amerikalıların dikkarini çekmiş olmalı ki. onlar da şimdi € Devrimci» üretmeye başladılar. Topyekun devrimci yine yok Amerika'da. Fakat çeşitli elanlarda irili ufaklı pek çok devrimcinin adı duyuluyor. Daha doğrusu, Amerikaiılar bazı yöntemlere yenilik getirdikleri zaman, buna «Devrim» demeye başladüar. Ömeğin, «Sevk ve îdarede Devrim» gibi... Şimdi Amerika'da adı en çok duyulan devrimci Dr. Robert Atkins... Bu doktorun imzasını taşıyan devrim bildirisi, aylardır en fazla satan kitaplar listesinin başında. Her gün bir garetedo ya da bir dergide Dr. Atkins'in adını görüyorsunuz. Dr. Atkins, önderliğini yaptıgı devrimi ile, Amerika'nın şişmanlar dünyasına bir fırtına gibi girdi. Zaten kitabının adı da «Dr. Atkins'in Perhiz Devrimi»!. Şişmanlıktan şikâyet etmeyen şişman yoktur... Bunlara zayıflamaları için bnerilcn yöntem ise, kabaca, az yemeleridir. Başka bir deyişle, yaktıklarından daha az kalori aldıkları takdirde zayıflayacaklan söylenir sismanlara... Dr. Atkins ise, şişmanlara tam tersine bir yol gösteriyor. «Tıkabasa yemek yeyin» diyor. «Ka lori hesabına aldanmayın» diyor. Bir şişman gelip de kendisine oburluktan yakındı mı, Dr. Atkins seviniyor. Çünkü oburların oburluklarını kısmadan, kendilerini meselâ üç ayda 20 kilo zayıflatabiliyor Dr. Atkins... Bu Amerikan «Devrimcisi>, za yıflamak isteyenlere bazı besinleri yasaklamış. Karbonhidratları yemek yok Dr. Atkins'in devriminde... Nişastalı, şekerli besinleri, Dr. Atkins'in «Şişman Muhafızları» yiyemiyor... Ekmek yasak, süt yasak, meyva yasak, pasta yasak... Ama, diledigi kadar et, yağ, tavuk, yumurta yiyebilir bu devrime inananlar... Insanhğın en büyük düşmanım şeker fabrikatörleri, değirmenciler, dondurmacılar olarak görüyor Doktor Atkins... Akıl hast&ları, şeker hastaları, migrenliler, kalp hastaları, hamileler... Dr. Atkins'in devrimini sunduğu grupların listesi uzayıp gidiyor. Ona göre her şeyin sebebi, karbonhıdratlar... Dr. Atkins'in kıtabı, tıp bilirr.ini kolay okunan hale getirmiş. Organik kimya ile insan vücudu arasındaki ilişkileri bil. tun açıklığı ile ortaya koyuyor. Üstelik gösterdiği zayıflama yolu da, gerçekten etkili.. Ancak bu devrimciye karşı, Amerikan toplumunun tutucu oburlan ve besin endüstrisinin patronlan olanca güçleriyle karsı koyuyor. Çünkü Dr. Atkins'e göre, son şeker fabrikası kapan. madan insanlığın kurtulması mümkün degil. Hattâ bai yaptıklan için, Dr. Atkins arılara da düşman; «Unutmaym, en küçük şeker fabrikası arıdır» diyor... Gıda endüstrisinin patronlarıru bir kenara bıraksak bile, Amerikan yönetimi içinde Dr. Atkins'le aynı görüşü paylaşmayanların varlığına ne demelı? Geçen hafta «News and World Report» dergisinde, Prof. Jean Mayer ile yapılmış uzun bir kormşma vardı. Bu Mayer, Haruord Üniversitesinin beslenma kürsüsünde başkan; aynca Beyaz Saray'ın beslenme danış Dünyada Bugün Dış haberier 90 bin tutsağın bırakılması için anlaşma imzalandı Politikada sorunlar TEIıîl DELHt Î0 ay önce sona eren savasın yaralarını kapamak amacıyla gösterilen çabalar amacına uUşmı» ve Hindijtan ile Pakistan dün 90 bin Pakistanlı savaş esirinin serbest bırakılmasmı öngören bir anlaşma imzalamışlardır. kümeti üyelerincfen bazılarınm tutuklanması, uzun yıllardan beri araları iyi olmayan Afganistan ile Pakistan arasındaki ilişkileri daha da gerginleştirmiştir. Afganistan'daki yeni Cumhuriyetçi rejimin, Ağustos ayı baslannda Belücistanlı yetkililerln Uıtuklanmasından duyduğu endişeyi Pakistan Büyükelçisine bildirdigi haber verilmiştir. Tutuklamalar için emri Belücistan'da bağımsızhk ilân edilme sinden endise eden Zülflkâr Ali Butto vermiştir. Temelde anlaşmazlık, Afganistan'ın Belücistan'd'aki Patan kabilelerine kendi kadenni tayin hakkı tanınması lsteğinden doğmaktadır. Afganistan'ın nüfusunun yaklaşık olarak yarısı Patan'dır. (a.a.) Bloksuzlar Konferansı ERGUN BALCI ugün Cezayir'de 60'tan ç o i ülkeniri katılraası ile çalışmalarına başlayacak olan Bloksuzlar Konferansının temellerinde yatan ilkeler 1955 tarihli Bandug Konferansına kadar uzanır. Bandug Konferansı gerçi bloksuzlann toplantısı degil, Asya Afrika ülkelerinto konferansı idi ve bu konferansa karşıhkh bloklara üye olan ülkeler de katılmıştı. Ama konferansta kabul edilen ulusal bağım sızlık, başka ülkelerin içişlerine kanşmama. emperyalirmle mücadele ve barıs içinde birlikte saşarna gibi ilkeler, bloksuzlann daha sonra politika sahnesinde ortaya atacakları tezlerin özünü oluştunnuştur. Bandug ilkelerini tümü ile kabul eden bloksuz ülkeler, 1960 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun sömürgeciliği kesinlikle kınadığını blldirmesinde önemli rol oyn» mışlardır. 1961 Eylülünde iü. toplantıl»rını Belgrad'da yapan hiçbir bloka dahil olmayan ülkeler, özellikle soğuk savasın sona erdirilmesi ve iki süper devlet «rasmda görüşmelerin yapılması gcreği üzerinde durmuşlar, yeni s5mürgecılilc ve diğer emperyalist baskılan şlddetle kmamışlardır. Bloksuzlar grubunun, bağımsız> lıklannı yeni kazanrms genç ülkelerden olusması, kabul edilen ilkelerin her şeyden önce anti • emperyalist niteliğinin ağır basmasına yol açmıştır. Nitekim 1964 Ekim'inde Kahire'de yapılan ikind Bloksuzlar Koaferansmda «Yabancı bovunduruğunda yaşayan ülkelerin kur tuluşu ve yen) sömürgecilik ile emperyalizmin tasfiyesi» adlı bir program kabul edilmiş, ülkelerin sömürgeciliğe karşı silâhlı mücadele haklan onaylanmıştır. Bloksuz ülkeler. Cezayir Kurtulus Savaşından. Çln Hindi halklarının Birleşik Amenka'y» karşı yaptıklan kahramanca mücadeleye kadar tüm ulusal kurtulus savaşlannı desteklemis, Angola ve Mozambik'teki Porl»kiz emperyalizminin karşısma çıkmış, Ortadoğuda İsrail'in güttüğü zorlama politikasını fcınamıs, Güney Afrika'diki çağ dışı ırkçı rejimi yennişlerdir. Kahire Konferansını. 1970 Eylül'ünde yapılan Lusaka Konferansı izlemiştir. Konferansta ulusal bağımsıziık savaşları ve sömürgeciliğe karşı ortak cephe kurma tezleri yanı sıra ekonomik ve sosyal sorunlar üzerinde de durulmuş, ortak bildiriyi imzalayan ülkelerde gereksinme duyulan ekonomik ve sosyal reformların gerçekleştırilmesi için işbirliği yapılması ijcesi kabul edilmiştir. Hiçbir bloka dahil olmayan ul keler kımı zaman t&rafsız ülkelerle karıştmlnıakta, kimi zaman da soğuk savaşın yerini detente'a terkettiği günümüzda bloksuzlar grubunun, artık iki kutup arasında denge unsuru ro lür.ü oynamasına gerek kalmadığmdan, önemini yıtirdiği ileri sürülmektedir. Bu tür iddialann, bloksuzlann ulaşmayı amaçladıklan hedeflere dar açıdan bakma olgusunun sonucu olduğu düşünülebiîir. Aktif tarafsızlık olarak tanımlanabilen hiçbir bloka dahil olmama politikasını sadece askeri bloklar arasındaki gerginligi azaitmayj amaçlayan bir denge unsuru olarak görmek doğru bir değerlen dirme olm&z. Bu politika aynca tüm zorlama siyasetlerinin karşısında olmak, bağımsıziık llkesinden hiçbir zaman ödün vermemek, bütün ülkeler. özellikls gelişmekte olanlar, arasında iktisadi işbirliğini geliştirmek ve yoksullarla zenginler arasındaki uçurumun kapanması yolunda çaba harcayarak kalıcı bir dünya banşının kurulmasına yardım etmek anlamlarına da gelir. Yugoslavlara göre hiçbir bloka dahil olmama politikası, özellikle uluslararası ilişkilerin demokratlaştırılması yolunda çaba harcamayı gerektirir. Başkan Tito, bu kavramı son Lusaka konferansında yaptıgı ko nuşmada şoyle açıklamıştır: «Uluslararası ilişkilerin demolc rBtlaştırıhnasından anladığımız, dünyanın hepimiz tarafından ga liştirilmesi, hayati kararlara hepimizin katılmasıdır. Yoksa yer yüzünde yoksul zengin, imtiyazlı imtiyazsız ayırımı ortadan kalkmaz. Büyük devletlerin tüm ülkelen ügüendiren konularda karar verme yetkisini kendi tekellerine almalartna karşı •fffe evrimci» denilince, çeşitli I I I I uluslardan sayısız isim ge1 1 LEFKOŞE Tedhişçi Grivas, önceki akşam bir Kıbns gazetesine gönderdiği mektupta, geçen hafta kendisini bölücü faaliyetini durdurmaya ve gizli örgütünü dağıtmaya çağıran Yunan Cumhurbaşkaru Papadopulos'la aynı görüste olmadjğııu bildirmiştir. Grivas, Yunan Cumhurbaskamnın çağnsına cevabını birkaç gün içinde vereceğini de bildirmiştir. Eski EOKA şefi, Adalet Bakanı Vakis'in serbest bırakilmasını sa dece iyi niyetini göstermek jçin ernrettiğini, bunun bir güçsüzlük belirtisi olarak kabul edilmemesi gerektigini de eklemiştir. Grivas aj'rıea, Makarios'u «Ada da demokratik bir hayata yollan açacak» şartlannı kabule çagırmıştır. çağınnın «Çok yerinde ve önemli bir daTranış» olduğunu soyle [ miştir. ! Waldheim Şam'a giderken Atina'da yaptıgı aktarmada gazeteci lerle kısa bir süre konuşmus ve bu konuda şöyle demiştir: «Birleş miş Milletler dünyadaki bütün sorunların çozülmesi için yapılan yerinde hareketleri desteklemek tedir. Bana kalırsa Yunanistan | Devlet Baskanının bu çağınsı da | Yunan hükümetinin tutumunu a: cıklamak batamından çok yerin' de ve önemli bir davranıştı*. i Pakistan Afganistan KABtL Pakistan'ın «mır eyıleti Belücistan'da eyalet hü B Şıli Hükümetı istıfa etti Allende, Kuvvet Komutanlannı kabineye, Kamyoncular Sendî kasının ülke ekonomisini felce uğ ratan son grevi sırasmda davet etmişti. Ancak kabinenin askerler ile takviyesi dahi, durumun düzelmesine yetmemiştir. vi ise, ortada hiç bir çözüm Dıtimali bulunmaksızın devam etmek tedir. «Çok yerinde» öteyandan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kurt Waldheim Yorgo Papadopulos'un Gen^ral Yorgo Grivas'a gerilla hareketini sona erdînnesi yolunda yapLigı SANTİAGO, (ŞO.İ) Aylardır bası dertten kurtulmayan Şili Cumhurbaskam Salvador Allende, kabinesindeki son asker Bakan, Deniz Kuvvetleri Komutanı Amiral Raul Montero'nun da, pazarMakarios, Atina'ya ' tesi gecesi Maliye Bakanlığından istifasıyla yeni bir bunalıma gidiyor i ğüs germeye çalışmaktadır. göBaspiskopos Makarios'un, Kıb' Deniz Kuvvetleri Komutanı. Ha ns'taki durumu ve son geiismeva ve Kara Kuvvetleri Komutanleri Yur.an h'ikiimeti yetkilileri larım izliyerek kabineden ayrılao ile görüşmek üzere önümüzdekı son «asker» olmuştur. Allende'günlerde Atinaya gideceği Lefkonin, büyük ümitler bağladığı «lîlu şedeki güvenilir kaynaklar tarasal Birlik Hükümeti» de böylece fından açıklanmıştır. (ai.p • UPI): i? başından çekilmis olmaktadır. Karacı generaller Öte yandan Şili Kara Ordusun daki generallerin, yeni Başkuman dan General Augusto Pinochet'ye • tam hareket serbestliği» sağlamak amacı ile toplu olarak ısüfa ettikleri resmen açıklanmıştır. Söz konusu toplu istifa söylenti leri dün sabah yayılmıs ve bun ları doğrulayan Başkumandsn. is tifanm geleneğe uygun olduğunu belirtmiştir. (A.F.P. UPI) Grevler... Grevler... Allende'yi istifaya zorlamaya ka rarlı görünen muhalefet, pazarte si. günü, kendi korıtrolu altında bulunan 140 bin üyeli Küçük Esnaf Federasyonunu 24 saatlik bir genel greve çağırmı«tır. Kamyoneular Sendikasının gre FranscCda şarap skandalı: Bordeaux sarapları sahte PARÎS Fransız şarap japımcılan ile basını Fransız şaraplan mn dünya çapındaki ününün tehlikede olduğunu öne sürerek, Bordeaux saraplaruim sahte olarak şişelendiği konusunda açılan soruşturmanın sonuçlannın derhâl açıklanmasını hükümetten istemişlerdir. Şarap rezaleti. geçen hafta, bir gazetenin vergi memurlarının adi beyaz şarap ile adi kırmızı sarabın karıştınlarak ünlü Bordeaux çarabı olarak satıldığı konusunda soruşrunna yaptıklannı açıklaması üzerine patlak vermiştir. öte yandan Pransa Maliye Bakanlığı, Bordeauü: bolgesinde yapıldığı iddia edilen çarap sahtekârlığı ile ilgili olarak vergi müfettişlerinin sonıştUTma yspmakta olduklarını doğnılamıştır. (UPI) ECER YVRT DISJNA ÇIKIYORSAMZ DÖVtZlNtZt ZİRAAT BANKASINDAN ALMAUSIMZ Paris'te bir Afrikalı siyasi lider ^•, ı ? öldürüldü ' PARİS Polisfrı dün tcıkladıgına göre bilinmeyen beyaz bir adam. pazar günü, Afrikalı bir siyaset liderini 9 mm. çapındaki bir tabanca ile vurarak öldürmüştür. Polis kaçan saldırganın Çadh bir tıb doktoru olan Qutel Bono'yu iki kurşun sıkarak öldürdüğünü belirtmiştir. Dr. Bono, ülkesinde muhalif siyasal faaliyetleri nedeniyle birçok defalar mahkum olmuştur. Polis yetkilileri «orusturmayı siyasal bir cinayet ihtimalini de gözönüne alarak her yönden ytiriittüklerini belirtmiştir. ABD'de büyük bir gazete kâğıdı sıkıntısı var NEW TORK Büyük boyutlara ulaşan gazete kâğıdı sıkıntısı nedeniyle bazı gazeteler sayfa adedini indirirken, bazilan da günlük baskılannın sayısını azaltmaya başlamışlardır. Gazetelerin basıldığı rulo halindekj gazete kâğıdı stoklan, Kanada'daki demiryolu işçileri grevi nedeniyle son iki gün içinde iyice azalmıştır. Bu arada, Kan»da'daki birkaç kâğıt fabrikasında başlayan grevîer de, bunalıma «ruz biber ekmiştir». Amerika'da kullanılan gazete kâğıdınm • 65'i Kanada'dan it« hal edilmektedir. Kâğıt fabrikalarındaki grev yüztinden üretim günde 6 bin ton azahrken, seçen hafta sonunda başlayan demiryolu işçileri grevinden sonra da, Kanada'dan Amerika'ya gazete kâğıdı sevkiyatı tamamen durmuştrur. Amerika'nm en büyük gazetelerinden biri olan «Wall Street Journal», bunalım nedeniyle sa? fa adedini tahdit yoluna gitmiş ve bazı günlük yazılar] kaldırmıştır. (aa) manı... Bu günlerde Amerikalılan en fszla ilgilendiren iki konu var. Birincisi et, ikincisi de petroL.. Petrol rezervlerinin tükenmegı. geleceğin Amerika'sını enerji buhranı ile yüz yüze bırakacak. Aynca, Orta Doğu'nun petrolcü ülkelerine giderek bağımlı kılınıyor Amerika... Amerika petrol yokluğuna karşı çeşitli çözümler ararken, askeri tedbirleri de ihmal etmiyor. California'nın çöllerinde, en yeni silâhlarla donanmış bir deniz piyadesi birliği muhtemel bir petrol savaşına karşı eğitiliyor. Amerikan deniz piyadeleri, çol savaçına göre hazırlanıyor. lşin garip yam, Amerikaiılar bu hazırlıklarını gizlemiyorlar da... Gerekirse, bu çöl savaşçıları Ortadoğu'da görev alacak. Amerikalılan en fazla ilgilendi ren konulardan birincisi olan et yokluğunu ise, deniz piyadelerinin çözmesi imkânsız. Ne yapabilirler ki? Petrol için savaşsınlar; ama herhalde helikopterlerle diğer ülkelere hayvan çalmak için baskın yapamazlar!... îşte Prof. Mayer, Amerikalılara et yokluğu buhranının çözümünü gösteriyor. «Et bulamaztanız> diyor «hayvani proteinleri süt, yumurta ve balıkta arayın...» O da yoksa, proteini zen gin fasulye yemek dogru Olurnuç... Ama Mayer, sözünü burada noktalamıyor. Besinlerden doğan hastalıklara ve kaipdaraar rahatsızlıklanna değinerek ,hayvani ve bitkisel yağlara bu arada bir kısım etlere de çabyor. Halbuki devrimci Dr. Atkins, her çeşit yağ ile eti, bütün hastalıkların ilâcı şeklinde gösteriyordu. Aroerika'dır bu ülkenin adı. Devrimciler ile karşı • devrimcilerin çatışması böyle olur Amerika'da... Tanrı, gerçek devrimcilere sabır versin... ÇÜNKÜ EN GENİŞ TEŞKİLATI İLE BU KONUDA DA EN İYİ HİZMETÎ SİZE YİNE ZİRAAT BANKASI SUNAR. YURT DIŞINA BİR YILDA 4 DEFA ÇIKABİLİR VE 800 AMERİKAN DOLARI VEYA EŞİTİ KADAR DİĞER YABANCI fARALARI SEYAHAT DÖVİZİ OLARAK ALABİLİRSİNİZ. yız.« İki süper devletin dünyanın kaderini ilgilendiren sorunların çözümünü giderek kendi tekellerine alma eğüinııni gösterdikleri Eünümüzde, bu ilkelerin gerçekleştinln.esinin ne denli zor olduğu tartışılabilir. Ama doğruluklan herhalde su götürmez. Lübnan'da bugün gazete çıkmayacak BEYRUT Lübnan Basın tjçüeri Sendikasının, Lübnan Genel Çalışma Konfederasyonunua genel grev çağnsına uyması üz« rine bugün Lübnan'da hiç bir gm zete çıkmayacaktır. Lübnan Genel Çalışma Konfederasyonu, ül kede hayat pahalılığının her gün artması ve her gün bir ihtiyaç maddesine zam yapılması üzerine genel greve gitmeye karar vermiştir. Basın İşçileri Sendikası aynca, halen bütün dünyada hissedilen kâğıt sıkıntısının Lübnanı etkile memesi için yeni bir kâğıt fabri kası kurulmasıni ve gazetelerin fiyatlan ile sayfa adedinin özel bir komisyon tarafından tesbit edümesini istemistir. (a.a.) C İ Ö V İ Z ALABİLECEĞİNİZ ŞUBELERİMİZ: JWERI(EZ .MÜDÜRLÜGÜANKARA. YENİŞEHİR KIZILAY KEÇİÖREN YENİMAHALLE ULUS MALTEPE KARAKÖY BAHÇEKAPI BEYOĞLU EMİNÖNÜ KADIKÖY HARBİYE GALATÂSARAY BEYAZIT BAKKKÖY SİŞLİ LEYENT IZMİR ERZURUM KARŞIYAKA İZMİR GAZİANTEP ŞADIRVANALTI ^ GİRESÜN ALSANCAK ESKİŞEHİR İZMİT ADANA İSKENDERÜN ADAPAZARI ISPARTA AFYON KAYSERİ ANTALYA KONYA ANTAKYA MALATYA AYDIN MARAŞ BALIKESİR MERSİN BURSA ORDU BURDUR SAMSUN ÇANKIRI TRABZON DENİZLİ L'RFA DİYARBAKIR YOZGAT EDİRNE ELAZIĞ Soljenitsin: «ölümle tehdit edildim» MOSKOVA NbWsl Edebiyat ödülü sahibi ünlü Sovyet yaîan Aleksandr Soljenitsin, Batılı iki gazeteciye verdiği mülâkatta, son aylar içinde çeşitli defalar öiürn le tehdit edildigini ve baskı altında tutulmak istendiğini açıklıyarak: «Hapsedllir, ve>'a başıma bıı kaza gelirse, '•'« 100 emin olun ki, bu KGB'nin eseridir» demiştir. 1970 yılmda. Nobel Edebiyat Odülü ile taltif edilen, ancak Sov yet makamlannın ödülü alrnası na izin vermediği «flk Çember». ttKanser Koğuşu» ve «Ağustos 1914» gibi kitaplann yazan So! jenıtsin, «Ortadan kaldırıldığı tak dirde, henüz hiç bir yerde yayım lanmanıış eserlerinin derhâl, Batı dUnyasında çıkacagını» söylemiştir. (a.*) ISTANBUL Arjantin'de mezarcılar grevde BL'ENOS AtRES Arjantinln başkenti Buenos Aires'te mezarlık görevlileri Belediye Baskaai nın istifasını isteyerek greve gidince bütün ölüler ortada kalmıs tır. 500 kadar mezarlık görevlisi, Belediya Baskanı tarafından gö revinden alınan Mezarlıklar Mü dürü Sebastian Borro'nun görevine iadesini ve onun yerine Belediys Baskanının istifasını isteya rek Buenos Aires Belediye Sara yını basmışlardır. îyi haber alan çevreler. mezarlık görevlilerinin bizzat Borro ta rafından kışkırhldıklannı ifade etmelrfedirler. Aynı çevreier Borro ile Belediye Başkanı De Benetîetti arasında esH bir «meselenin> bulunrîııennu da sSzlerina eklemektedirler. (a.a.) JC.ZİRAAT Mehmet BARLAS BANKASI (Basın • 21916) • 6795
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle