Katalog

CUMHURİYET 19 Ağustos 1973 Bomba olayı sanıklan "Askerî Savcılıktan sonra da KontrGerilla'ya götürühnler oldu «Bomba .Olaylan Dâvası» nm Istanbul 3 numarah Sıkıyönetim Mahkemesi'ndeki dühkü duruşmasında Emekli Kurmay Yarbay Talât Turan, 1969 yılmda Beyazıt Kulesi'ne kızıl bayrağın bir MÎT görevlisinin oğlu tarafından çekildiğini söylemiştir. «Şerefli 27 Mayıs'ı lekelemek için tertip yapmışlarrfır. Ve 27 Mayıs'ı yargılamak içın devlet tertipçilerin ellne geçmiştir» şek linde konuşan samk, «Işte tertiplere bir örnek» diyerek şu konuşmayı yapmıştır: «Beyazıt Kulesine kızıl bayra| ı çeken, bir MİT görevlisinin oğludur. Isterseniz açık mahkeme önünde bunun ismini verebilirim. Ben 1964 yılmda pırıl pınl bir kurmay subayken bu tertiplere maruz bırakılan bir insanım. Bu da, 27 Mayıs'm intikamını almak isteyen kişîlerin devleti ele geçirmesiyle olmusverenlerin kendileriyle birlikte tutukevinde yattığını öne sürmüştür. Sanığın, polis yetkilisinin ismini de açıklaması ilzerine Duruşma Yargıcı Hâkim Yarbay Çoşkun Dündar. sanık Turan'a «Bunların sizinle bir ilgisi yok. Siz söyleyeceksiniz basın mensuplan bunları süfur.larına aktamcak. Biz tutanağa geçireceğiz. demiştir. «Bizim hakkımızda tertipleri yapanlardan bir polis görevlisi hakkında rüşvet iddiasından soruşturma yapılmaktadır. Tarih gerçekleri ortaya çıkaracaktır» diye tutanağa geçen bu konuşmadan sonra sanık Talât Turan, Durujma Yargıcma «Tarih karsısında angaje olayım. Sağ kalırsam bunları ispat edeceğim. Onun için söylüyorum» diye konuşmuştur. sa destekleyeeek misiniz?» şeklinde soruîar sorulduğunu söyieyerek, «Eğer silâhlı bir müdahale olursa bizim gücümüz re olur ki destekleyelim?» diye cevap verdiğini söylemiş, ancak bunun, Harbıye'de hücreye konulduktan sonra alınan evrakların arasında kaybolduğunu ö ne sürıcüştür. Sanık Yavuz, kansının rfayısinın oğlu olan ve tüm sanıklan bomba olaylanyla ilgili olarak ilham ederek «Bunlar buravs camiden toplanıp getirilmediler. Bunlann hepsi bitirim adamlardır» diye konuşan sanık Hadi Elevli için «Hadi Elevli buraria olduğu gibi Emniyet'te dp yalan söylemiştir. Onu işe alan bir arkadaş buraya sanık olarak gel miştir. Hadi, devamlı polisle irtibat halincfedir. Sanıyorum ki, aleyhimde delil toplayan polis, Hadi Elevli ile işbirliği yapmıştır» demiştir. Sanık Avukat Salim Yavuz, kendisini yakmdan tanıjan, yazahanesine gidip gelen bir kişi olarak Atamer Erol*u sonışturma sırasında tanık olarak gösterdiğini, fakat Atarner Erol'un da mahkemeye sanık ola rak geldiğini söylemiştir. Celil Gürkan Paşa tur.» Şükrii Balcı'nın yazılı sorusu Sorgusu tamamlanan samk Avukat Salim Yavuz, sorgusu sırasında, o zamanki Birinci Şube MüöTürü Şükrü Balcı tarafından kendisine, el yazısıyla «Silâhlı kuvvetler idareye el koyar Sanık Avukat Salim Yavuz, 31 eün Kontrgerilla'da baskı ve işkenceler altında sorgusunda Talât Turan, Dr. Memduh Eren, Yüzbaşı Fevzi Özkaya ve Nuri Yazıcı'yı suçlayacak beyanlara zorlandığını öne sürmüştür. Sanık, Emniyet ve Askerl Savcılık ifadelerinde ismi sık sık geçen Emekii General Celil Gürkan Paşa için «Bana Dr. Eren'in generallerden ve subaylardan kimleri tanıdığını sordular. Ben de Celil Gürkan Paşa'yı tanıdığımı söyie dim. Aklıma o gelmişti. Oysa kendisini hiç tanımam. Buna göre onlar da bir kompozisyon hazırladılar ve Celil Gürkan Paşa bizim örgütün başı olmakla suçlanır oldu» demiştir. «On sekiz kişi istisnadır» Baskılann daha geçmediğini, Harbiye'de sekiz ay hücrede kaldıktan sonra şimdi de hücreye konulduğunu öne süren samk Avukat Salim Yavuz, Askerl Sav cılıkta, ifadesini, tekrar Kontr,Terilla'ya götürülür zannıyle reddetmedigini söylemiştir. Bunun üzerine Duruşma Yargıcı Hâkim Yarbay Çoşkun Dündar'ın «Siz oir avukatsımz. Askerî Savcılıktan sonra bir sanığın tekrar geldiği yere gitmeyeceğini bilmeniz lâzım» demesi üzerine sanık, «Askeri Savcılıktan sonra tekrar Kontrgerilla'ya gidenler olduğu nu» öne sürmüştür. Bu sırada sanık Talât Turan da «Ben Askerî Savcılık'tan sonra onsekiz kisinin tekrar Kontrgerilla'ya gittiğini tespit ettim. îsterseniz isimlerini vereyim» diye konuşmuştur. Sanığın konuşmasına avukatlar ve diğer sanıklar da karışmıştır Duruşma Yargıcı bunun üzerine «Burada bin kişi yargılanıyor Onsekiz kişi bir istisnadır. Onlar da başka suçlardan ötürü götürülmüşlerdir» cevabmı vermiştir. Dünkü durusmada Avukat Salim Yavuz'un sorgusu tamamlan mıştır. Kendilerini suçlamak için işkence gördüğünü belirten bu sanığın sözleri Üzerine sanık Dr. Memduh Eren «Bunun İçin Salim Yavuz'dan özür dilerim» demiştir. Sanık Muharrem Dündar ile Hadi Elevli de sanık Avukat Salim Yavuz'un «yalan» konuştuğunu öne sünnüşlerdir. Sanık Dündar «Sanık Yavuz insanları sevdiğini söyledi. Ben insan değil tniydim? üzaydan gelmiş garip bir yaratık rruydım? Beni bir paçavra gibi gizli işlerinde ve err.eilerinde kuliandılar» demiştir. Sanık Elevli de, samk Avukat Salim Yavuz'un sigorta borcunu parasızlıktan degil de bu düzeni tasvip etmediğ; için ödemedigini ileri sürmüştür. CHP'li Güneş, AP'li Sezgin'in eleştirilerine cevap verdi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosn) CHP Genel Sekreter Yardımcısı Profesör Turan Güneş, dün verdiği demeçte, AP Genel Baskan Yardımcısı İsmet Sezgin'in, partilerüstü hükümetçe uygulana.. taban fiyat politikasma yönelik eleştirileri cevaplamıştır. Turan Güneş'in demeci şöyledir: Adalet Partisidir. Şimdi soruyorum: Partilerüstü denen hükümetin tarım ürünleri politika' sından memnun degilseniz, niye o hükümetin Ticaret Bakamnı görevden uzaklaştırmamıza engel oldunuz?. Neden a>Tiı kişiyi daha sonra Başbakan yaptınız?. Hatta Mecliste çoğımluğunuz olduğu halde neden hükümeti siz kurmadmız?. Seçimierde köylüye şirin görünmek için zaten piyasada mahsul fiyatlarınm yükseldisi bir zamantfa, taban fiyatîarına yaptlan zammı kendi cesaretsizliklerinın ve ard niyetlerir.in bir ürünü olan partilerüstü hükümetlerden kurtulmanın sonucu gibi göstermek en azından samimiyetsizliktir. Türk halkını bu yutturmacalara kanacak sanmak da safdilliktir.» Rüşvet iddiası Sanık Talât Turan konusmasına devam ederek tertipçi polis görevllsine 700 bin lira rüşvet Hadi ve Muharrem Bu köşeden «Saym Sezgin, 12 Marttan sonra kurulan hükümetleri ve özelSaıuk Yavuz'un sorgusu üzerilikle 2. Erim ve Melen kabinene Askerî Savcı Hâkim Yarbay lerini, Adalet Partisinin dışında Nevzat Çizmeci söz alarak görüş göstermek için beyhude çaba lerini belirten bir konuşma yapmış ve «Savcı hasım değii, vazi j göstermektedir. Adı partilerüstü fesini yapan bir kimsedir» demiş j olan. fakat gerçekte Adalet Partir. Askerî Savcı'nın bu konu.ş < tisi ve Cumhuriyetçi Güven Partisi olan hükümetlerin köylüyü ması, Dunışma Yargıcı Hâkim ve çiftçiyi ezdiği doğrudur. Ama Yarbay Çoşkun Dündar tarafınbu politikayı Adalet Partisi can dan «Konuşmanız, sorgu ve idve gönülden desteklemiştir. Tadianamedeki çelişkiler üzerine ban fiyatlannı yükseltmeyen Tiolsun» uyansıyla iki kez kesilcaret Bakam saym Naim Talu'miştir. dur. Cumhuriyet Halk Partisinin Talu hakkında istedigi gensoru AP tarafından reddedilmiştir. Yeni Cumhurbaşkam seçiminden sonra kurulan hükümette aynı Naim Talu'yu Başbakan yapan, yapılmasmda inat eden de gene Askerî Savcı Cevheri'nin demeci AP Genel Başkan Yardımcısı Neemettin Cevheri, dün verdiği demeçte, DP ve MSP'yi eleştirmiş ve AP'nin tek başına iktidara gelemiyeceğini öne surenlerin, diğer partilerin durumlarını dikkate almaları gerektiğini söyleyerek, özetle şöyie demiştir: • DP, Yüksek Seçim Kurulu 1 rıa verdiği aday adaylan üstesinde, 67 vilâyetin sadece 13 tanesinde, o seçim çevresinden çıkacak milletvekili sayısı kadar aday gösterebilmiçtir. MSP'nin ise aday gösterdiği vilâyet sayısı sadece 4'tür. Adalet Partisinin iktidara gelemeyeceğini söylemek yetmez, bu tablo içerisinde kimin geleceğini ifade edebilmek lâzımdır. Adalet Partisi gelemiyor. Kendileri ise bir iktidara yatacak kadar dahi adaylık talebinde bulun mamışlaıdır. Şu halde mernleka ti, mücadele ettiklerini iddia ettikleri sola mı teslim etmek istiyorlar? Niyetleri bu değilse bile, solun karşısmdaki en güçlil siyasi kuruluş olan Adalet Partisi düşmanlığı üzerine kurulu bu hareket sonucu itibariyle, so la hizmet etmekten başka bir netice vermeyecektir. Bir vakıa vardır ki, M S P . hareketini süriikleyen Erbakan, Kcevit'in müdafasıru yapmakta, DP. ise varhğımn hikmeti vücudu olan A.P. düşmanlığı dolayısıyle sol ile mücadele eaecek zaman ve imkân bulamamaktadır. Bu tablo içerisinde en iyisini büyük Türk milleti bulup çıkaracaktır. Bundan hiç kimsenin tereddüdii olmamaktadır.» Saym Türün'le ilgili yaymlar ALTAN ÖYMEN (Bastarafı 1, nyfada) bir haber» alınca da «bir raund daha kazandık» diyormuş. Rauf Tamer, herhalde, Orgeneral Türün'ün kendisiyle konuşmalannı kendisine yontarak yanlıs değerlendiriyor olmalıdır. Bunu da. yapmakta serbesttir. Ama bu deferlendirmeleri kendisine saklasaydı lsabet ederdi. Bunları şimdi fıkra yapıp, «Faik paşayla biz aym görüste, aynı saflardaydık» demeye getirince, bu yanlıslıgı, bütün bir kamuoyuna aksettirmiş olmaktadır.. 12 Mart sonrasının partiler ve siyasî akımlar üstündeki bir yüksek makaminı iki yü süreyle yöneten Saym Orgeneralin, bu siyasf akımlar içinde koyu bir taraf olan bir fıkracıyla ittifak edebileceği, onurda birlikte «raund kaybettik raund kazandık» hesabı yapablleeegi elbette düşünOlemeB. Ama Rauf Taraer, böyle garip bir iddiayı kamuoyuna duyurrafına çekme» stratejisinin^ Bütün bu «Şark politikası» kıvraklıgının fılnrtılan İçinde, oluralu olarak gördüğUmüz tek şey, Orgeneral Falk Türün'ün, kendisine yapılmış olan AP teklifini kabul etmemesi, verdiğl demeçle. «Ben busüne kadar politika ile hiçbir bağlantı kurmadım. Askerim ve politik hayatta faydalı olacağıma ınanmıyorum» demesidir. Gerçi sapn TUrtln. bu a ı » da, AP'rün teklifinin. kendl*ini «Çok duygulandırdığı»nı, «Çok memnun ettiSi»ni söylemiştir ve bu Şark. ya da Balkan politikacılan arasında, bu sözleri kendi lerine yontmak isteyenler çıkabilir. Ama bizce bunlar. her halde sadece olağan nezaket cümlelert olarak alınmak gerekir. Her halde sayin TOrün, AP sailarmda görev tüması yolundakl teklifi reddetmi»tir. Ve bumınla büyük isa. bet etnıistir. Çünkü bakıoız: 12 Mart sonrasmın Izanir Sıkıyönetim Komutanı Koramiral Cemal Süer, îimdi AP kontenjan adayıdır. Olanak var mıdır ki, Izmir'deki AP'li olmayan vatandas, Süer'in adayhğını öğrendiği andan itibaren, onun Sıkıyönetim Ko mutanlığı dönemini hatırlaya rak «demek İd, daha o zaman dan APTüero başka gözle bakıyordu, bize başka gözle> demesin.. Ve o zaman alınmıj tedbirleri bu açıdan yo ruırüamasm. Doğru yanhjVatandas bunu düsünür.. 12 Mart sonrasının tstanbul Valiai Vefa Poyraz'ın, Istanbul AP Senatöriüğüne, tstanbul Emniyet Müdürii Muzaffer Çağlar'ın, Istanbul Savcısı Nedim Demirel'in Istanbul AP Milletvekilliğine adaylığım koyduğunu öğrendiği zaman düsündüğu gibiDoğru yanlıs.. Vatandas «unu da düsünür: Der ki, «Bunlar belki de AP ile, 12 Martın hemen sonrasından itibaren anlaşmışlardır. Bel ki de Demirel'i istifaya zorlayan 12 Marttan sonra, Demirel'in durumunu adım adım düzeltmesinde bunlar rol oynamıslardır.» Gerçi, herkesin, her devlet yetkilisinin, görevinden a>Tihp siyasete atılmaya hak kı vardır. Ama bazı makamlan, hele bazı dönemlerde lî gal etmiş olan kimseler, böyle bir hakkı kullanmadan ön ce, başlannı ellerinin içine al:p biraz düşünmelidirler. Ve eğer yıllar yılı temsil ettikleri o makama karsı saygıları varsa ve alacaklari karar vatandaşın o makams olan güvenini bütün bütün sarsacaksa, ondan vazgeçebilmelidirler. Orgeneral Saym Faik Türün, etrafında yaratılan bütün spekülasyonlara rsŞmen, kendisine yapılan resmî teklif karcısında bu basireti gös termiştir. Erbakan spor tesisleri için yapılan yatırımlara karşı çıktı KONYA MSP Kony» Milletvekili Neemettin Erbakan, Konya'nın Lâle Bahçe köyünde yapUğı komışmada spor tesisleri için yapılan yatnrımlara karşı çıkarak «Meselâ bir stad için müyonlarca lira para barcanıyor. Boş yere harcanan bu parslarla memleikettn her köşesine en büyük fabrikalar kurulabilir» demiştir. Erbakan, spor tesislerine yapılan harcamalarm hiç bir faydası olmadığını öne sürmüş bu arada doktorlara ve polıslere yeniden çatmıştır. Venedik devrine ait topları gerekli jerlere bas vurulduğu halde arayan soran yok. Topları denizden çıkaran Kadri Kibar bu durumdan oldukça şikâyetci. Tarihi değerlerin bu denli hafife alınmasmm nedenlerini bir türlü anlayamadığım söylüyor. Fotoğraiıa Kadri Kibar'ı denizden çıkardığı topların başmda dert yanarken görü yorsunuz. Polisi suçladı Doktorlann para kazanmak için sağlıkh olanlara hasta teşhisi koyduklarını, rastgele kesip biçtikierini tekrar iddia eden Erbakan, «Bugün 5 bin lirayı veren şoför ehliyeti Rİryor. Haksız yere alınan ehliyetlerle elbette trafik kazalan yıldınm hızayla artacaktır» demiştir ve özellikle bu konuda polisleri suçlamıstır. muçtur. DENİZDEN ÇIKARDIĞI TARİHÎ TOPLAR BALIKÇI KADRİ'NÎN BAŞINA DERT OLDU REHA ÖZ Balıkçı Kadri, topları, akıllarına «...Vallahi kardeşim tanesine tam on bin lira veriyorlar bu top gelip de kendisinden alacakları günü bekliyor şimdi. Ve biz de, ların.» Şileli balıkçı dert yanıyordu önünde duran topları gösterip. •Tarihî eser kaçakçılığı yapılıyor, mani olamıyoruz» diyen ilgililerin «Bir senedir bunları saklıyorum kulaklarını çınlatıyoruz... depomda. Arayan yok. soran yok, o başıma dert oldu. Saklamaktan. yakınmıyorum ama hiç kimsenin I ilgüenmemesi içimi yakıyor.» Kadri Kibar, Şile'nin tanınmış balıkçJarından. Geçen Ağustos' da bir balık a\inda ağlanna takümış toplar. Kıyıya çıkınca ilk işi Arkeoloji müzesi müdür muavini Lütfi beye kosmak olmuş. Anlatılmış işi kendisine. «Bize söylemen yeterli. gerekeni yaparız» demiçler. daha sonra Kadri Kibar Sile Maliyesi'ne de yazılı olarak başvurmuş. Bu işleri tam 20 Ağustos 1972'de yapmış Balıkçı Kadri. Ancak o zamandan bu yana ne arayan olmuş ne soran. Venedik devrine ait olduğu sa nılan topların iki tanesi 160 cm. boyunda ve hemen hemen 130 ki lo ağırlığında. Bir tanesi ise diğerlerinin van boyunda ve daha hafif. Kadri Kibar toplan gördükçe üzüldüğünü söylüyor ve şöyle de vam ediyor: «Ülkemiz yararınadır deyip haber veriyorsun, ilgilenen olmuyor. Bir senedir elimde bu toplar. Atamıyorum, satamıyonım. Neredeyse bulduklannı kaçakçılara satanlara hak vereceğim ge liyor. Üstelik iyi de para veriyorlar adamlar.» Ve Ustelik, gelecefe de uza nan şu yorumlar «Bir raund daha kaybettik.. Doğru... Kaybettik ama mac henüz bitmiş degil... önümüzde daha çok raund var..» Maç... Raundlar... Kiminle beraber kime karsı?.. Rauf Tamertn, «Aramıza hoş geldiniz» dediğine göre Bauf Tamerie birlikte... Ve Rauf Tamertn karşısında olduğu kimseler belli olduğuna göre, onlara karşı... Yani hep sini bırakahm. En azmdan. Türkiye'nin şimdilik yüzde 71$ lik seçmen oyumı temsil eden tidnci büyük ve milU partisine karşı... Böyle şey olur mu?.. Böyle bir iddiayı ve yorumu ortaya atmak, en azından, tarafsız Sılayönetim Komutanlığı makamına ve o makamın başındald saym Orgenerale kar şı saygı duygnsuyle bagdaşabilir mi? Rauf Tamerin yaası, Orgeneral Faik Türün hakkmda yapılan bazı yavımlardaki ölçüsüzlüğün sadece bir örneğidir. Adalet Partili, ya da Adalet Partsine yakın gazetelerde, buna benzer daha baska yazılar da çıkmıştır. AP sözcüstl Son Havadis gazetesinin DemireHn çevre sine mensup yazan Abdullah üraz'ın, özel teşebbüs sözctisü ve Demirel savunucusu Dünya gazetesinin sahibi Bedii Faik'in onun hakîondaki övgülerinin altında. «O bizim eibi düşünüyordu» imalan sıntmaktadır. Ve bütün bunlann üzerine de Türün'e Adalet Partisinden adaylık teklifi yapılması, bu imalann, yazarlannın tesadüft marifetleri olmaktan çok, Adalet Partisinitı yönetimine de malolmuş bir belirll stratejinin eseri olduğunu göstermektedir. Bazen dalkavukluk bazen fahrik, bazen teklif ile «Tarafsız makamlan kendi ta MP; TuraVın \ partiyi sola I kaydırdıgı iddialarım reddetti ANTCARA hîP Merkez Yönetim Kurulunun dün yaptıği toplantldan sonra bir açıklama yapan Genel Başkan Yardımas» Kâzım Karsan, Parü Genel Baskanı Cemal Tııral'a yöneltileıı eleştirileri cevaplandırmıs ve «Bu vatandas tarafından asla tasvip görmeyen oyunlar, en lasa eamanda gün ışığına çıkacak ve Türk milleti bunu hazırlayanlara lâ>nk olduğu dersi verecektir» demiştir. Kâzım Karsan'm, MP Merkez Yönetim Kurulu toplantısıyle 11sili açıklaması özetle şöyledir: «Saym Cemal Tural İçin (sol» kaydı, komünist propagandasm» yol açıyor) şeklinde tamamen polemiğe, kısır çekismelere yol acmak, tam seçim sırasmda, kasıtl:. tertİBİl vollara başvurmaktan güdülen eayeyi. Istlsmar politikasını. bütiln saSduyu sahibi MP'liler kadar miüet de bilmektedlr. Millet Partisi (benzi san, boynu bükük insanlann partisidir) diyen yıllarca meydanlarda propaganda yapılır, partinin progra mı buna dayalı denirken bir taraftan da neoliberaiist btr partiy*r. diye iki rıt fikir arasında yülarca sessiz sedasız oruran lnsanlar şimdi, yeni Genel Başkanrn partiyi esas hedefine götüren, bueünün sartlanna uyduran zihniyetini re partinin gelişmesmi yadırgayan bir görüşün içine düsmüşlerdir. Bu yanlıs görüş sahiplerinden başka türlü davranı; beklemek de mümkUn değildir.» (aa) Oğrenciler, baskasının yerine sınava girenlere engel olunmasını ıstiyor Üniversitelerarası giriş sınavı sorularının çalmması olaymın akisleri sürerken, yine sınavlarla ilgili olarak ikinci bir iddia ortaya atılmıştır. Sınava girmeye hazırlanan öğrencilerin büyük çoğnmluğu her sene uygulanan ve gittikçe yaygmlaşan baskasının yerine sınava girme yönteminden yakınmaktadırlar. Öğrenciler arasında çok iji biünen bu yöntem, giriş sınav kartındaki fotoğrafm değiştirilmesi suretiyle sınava şahsen girmesi gereken öğrencinin kendi yerine bir başkasını sokmasıdır. MİSYONERLERİN, HIRİSTİYANUK PROPAGANDASI ARAÇLARI.. Amerikan kızları denizcilerimizi eğlence yerine kiliselere götürüyor Deniz SOM Temiz giyimll tüz adam tize «Merhaba» dedikten sonra bir kâğıt uzatıyor: «İsa gökten gelmiştir. Büyük peygatnberdir. O sizi cennete götürecektir. Muhammed peygamberdir ama cennete sizi İsa götürecektir.» Bu kâğıt, ABD'ndeki Türk şileplerini ziyaret eden misyoner j ler tarafından Türk öTenizcilerine dağıtılmaktadır. Amerika ve { Avrupa'da yapılan bu propaganda da parasız olarak Türkçe ln ' cil, Incü'den ahnmıs bölümlerle ! hazırlanmış Türkçe kitaplar, ' broşürler, not defterleri, tak ' vimler, çeşitli vesilelerle limandaki Türk denizcilerine veriln.ekte ve hâlâ orta çağ düşüncesl sürdürülmektedir. Daha çok Noellerde gemilere gelen genç kızlar, Türk denizciierle arkaoTaslık kurmakta ve arabaları ile onlan, gezmeye gidiyoruz diye kiliselere götürmekte, «onra da ortadan kaybolmaktadırlar. Faaliyetlerinl tam anlamıyle yerine getlremeyen misyonerler her zaman gemilerden kovulmakta, fakat yine de ıarattıklan baska durumlarla 'ekrar yüzsüzc» gemilere girT.ekte ve orta çağ düsüncelerini 5ürdürmey» çahşmaktadırlar. rika'da basılan «Kaybolan Cennetten tekrar kazamlan Cennete», «Bak Ben Her şeyi Yeni Yapıyorum». «Yeni bir Dünyaya Inanmak İçin Esas», «Yeni Bir Dünyada Hayat» isimli kitaplar misyonerlerce parasız olarak dağıtılmakta ve merkezl New York'ta olan bu kuruluşun 88 ülketfe şubesi bulunmaktadır. Bunlann yanısıra Kitabı Mukaddes Şirketi tarafından istanbul'da basılan Incil'ler de Amerika'da misyonerler tarafından parasız olarak Türk denizcılere verilmektedir. Tehlike yok Ruhsat tarihi 10 yılı geçen iîâcın ithali durdurulabilecek ANKARA Maliye Bakanhğı Türk parası kıymetini koruma hakkmda 17 sayılı karara ilişkin olarak yeni bir tebliğ yayınlamıştır. Tebliğe göre, menşe Ulkelerdej ki ruhsat tarihi 10 seneyi geçen tıbbî ve ispençiyan müstahzarlar dan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca gerek görülmeyenlere lisans ücreti transferi Ma, liye Bakanlığınm karanyla durdurulacaktır. Öğrencilerin belirttiğine göre bu şekilde smava giren öğrenci ve kendi yerine sınava girilen öğ renci için hiç bir tehlike mevcut değildir. Çükü sınava girenlerin çokluğu yüzünden yeterli kimlik kontrolü yapılamadığı gibi giriş sınav kartl&nna dahi dikkatle ba kılamamaktadır. Profesyoneller var Uzun süreden beri uygulandığı söylenen başkasmm yerine sınava girme yöntemi profesyonel sınava giricilerin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Yine öğrencilerden ahnan bilgiye göre bu işin ücreti 510 bin lira arasında değişmekte ve smava girenler bu para karşılığı adaya belli bir puam garanti etmektedirler. Bu şekilde baskasının yerine sınava girenlerin sayısımn bu yü çok arttığı ve 23 bine ulaştığı iddialan yaygınlaşmıştır. Bu sayınm küçümsenmemesi serektigini belirten öğrenciler şöyle konuşmaktadırlar: «Bu sayı az değildir. Çünkü ırofesyonel smava giriciler dersSeri çok iyi bildiklerinden, istelikleri puanı tutturuyor ve mutaka üniversiteye giriyorlar. Buıun önüne geçilmesi için sınav^rda herkesin hUviyetini yanınla bulundurması zorunlulugu koıulmasmı ve bunlann sınav esna ında genis bir kadro ile kotrol ^dilmesjıin sağlanmasını istryoruz.» TBTAK MARMARA BİLİMSEL VE ENDÜSTRİYEL ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ şıııtıııııııınıuıııııııııııınınııııiMiıittiııııınıtnıııııtııııııııııınıııiıiHiııiıııııııııııııınııııııttıiiınııınııııııııj î I İ ğ 5 6 S = §§ § = § DİYARBAK1R BELEDİYE BAŞKANLIĞllSDAN I 1 ELEKTRONÎK BÎLGİ İŞLEM MERKEZİ için, SÎSTEM PROGRAMC3SI, SÎSTEM ANALİSTÎ v« SİSTEM OPERATÖRÜ olarak çahîtınlmak ve yetiştirilmek üzere eleroanlar alınacaktır. Adaylann, üniversitelerin Kompüter ve Sistem Bilimleri, Matematik, Fizik, Yöneylem Araştırması ve Mühendislik Bilimleri bölümleri mezunu olroaları, iyi İngilizce ve bir programlama dili bilmeleri gereklidir. Istekliîerin, özgeçmişlerini de kapsayan bir yazı ile Marmara Araştırma Enstirüsü Personel Şefliği. PJC 21, Gebze • Kocaeli adresine müracaatları rica olunur. TBP: «Geçmış iktidarlar Anayasa'yı işlemez hale getirdi» V 1 Belediyemiz Temizlik Islert Müdürlüğüne 2490 «ayılı § Tebliğde, bu konuda daha önkanunun 31 ve mütakip maddesi gereğince bir çöp kamyonu 3 ce müssadeye bağlanmış anlassatın alınacaktır. = malar hükümlerinin mahluz ol2 B u işin m u h a m m e n bedeli (280.00000) lira olup feçiei = dugu belirtilmıstir. (a a) t e m i n a t ı (15000.) llradır. = 3 Kapalı zarf e k s i l t m e usulü ile y a p ı l a c a k ihale 5/EY = KAYIP 114914 No.iu EhliLÜL/1973 P e r ş e m b e günU faat 11 de E n c ü m e n i m i z h u z u r u n d a = yetr.amemi kaybettim. Hükümihalesi yapılacaktır. H suzdür. Cenjriz YÜNCt) 4 Bu Işe ait şartname hergün mesai saatileri dahllinde ^ (Cumhuriyet: 6602) Temizlik Müdürlüğünde görülebilinir. = KAYIP Nüfus cüzdammı kaybettim. Hükümsüzdür. Ahmet SAĞLAIH (Bajın: 21134 • SS78) (Cumhuriyet: 6601) İstanbul'da basılıyor Watc Tower Soclety kurulusu taraiından Türkçe olarak Aae> ANKARA Türkiye Birlik 'artis; Genel Sekreteri Haydar Özdemir, geçmiş iktidarları Anayasayı işlemez hale getirmisler, sandıksal demokrasi diyerek, ulusal eğemenliği Rötü ve kurduklan çıkar düzenine âlet etmişlerdir» demiştir. Zaman zaman Diyanet İşleri Başkanhğının siyaset pazarîannda poütik çıkarlara âlet edildiğini ileri süren özdemir, bu hareketleri, «Atatürkçü düşünceden sapma» olarak nitelendirmiştir. (a a)