18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 13 Temmuz 1973 e sesslz geçti Varlık dergislnin fcırkıncı yıldönümü! Oysa lurk yıl, aşağı yukan, iki kuşak demektir ve ülkemizin okur yazar, edebiyatla ilgfli iki kusağının yasanbsında Varlık dergisi bnemll bir yer tutar. Kırk yılın osanları, yazarlan, Varlık oîmasaydı elbette yapıtlannı yayımlayacak başka dergüer bulacaklardı: nltekim bu sürem içinde irili ufaklı bir çok dergi çıkti, battı. Ne var ki, simdi onlann bir çoğunu anımsaımyoruz bile, yitmiş belleğimizden, kimin şüri, kimin öyküsü yayımlanmıstı, dUsilnsek de bulamayız. Ama sürekli bir dergi, arkasında bıraktığı sayılann toplamından artık bir değer taşır; insan yaşı gibidir bir derginin yaşı. öylesine bif birikim, bir niteük oluşturur. tarih kurar. Varlık dergisinin kırkıncı yılının böylesine sessiz geçmesinin nedeni, bence onun basar.sında aranmalıdır. Çünki' bir edebiyat derglsinin kırk yıl yaşamasmı olağan karşılayabilmek Için böyle bir deneyi yaşamamız gereklivdi. Biz bu deneyi. ne ondan önce, ne ondan sonra, fakat onunla yaşadık. Gerçi edebiyabmızda bir döneme adını vermiş, onun ardmdan gelen başka bir topluluğa ysym aracı olmuş Serveti Pünun dergisi bursda konumuza kanşabi'ir, biz« dergl geleneğimizin daha eskilere uzandığını anımsatabilir. Ne var kl, Serveti Pünun ralnızca bir edebiyat dereisi değildi. >askı sayısı 500 ile 1000 arasmda kalmıştır, hiç bir zaman Anadolu'ya yayılamamış, hep dar bir çevrede kalmış ve asıl önemlisi yaşam gücünü hep sahibi dısından almıstır. Ba^ka bir deyisle, Serveti Fünun demek hiç de Ahmet îhsan demek değildir. Oysa tek bir kişinin çabası ile. bir ozan, bir yazar eliyle kırk yıl dirençle çıkanlmış olan Varlık'tan Yaşar Nabi Nayır adını ayn görmek olanaksızdır. Yasar Nabl Nayır, ortaya koyduğu bu inanılmaz örnekle, kendisinden sonra gelenleri cesaretlendirmiş. oranlara, yazarlara kencli yayım araçlannı kurabilecekierinin güvencesi olmuştur. Düşüncemi daha da apklıyayım: ben kırkmcı yaşinı bitiren Varlık derjisi ve (iktnci haskılar dışında) 1000 kitabı bulan Varlık yayınlan olayının arkasmda duranı, Yaşar NabJ Nayır'ı asıl 11giye, meraka, tan:mağa, tammlamağa ve açıklamaya değer buluyorum. Bir adam, yalmz başına, çok az bir para ile, bunca olurnsuz koşullar. çeşiti: safcncalor ve hiç de güven vericl olmayan değişik siyasal durumlar içinde edebiyat dergieiliğine ve edebiyat yapıtlan yayimcılığına atılabiliyor... Neriir onu bu girişimdo gözü pekliğe iten N Olaylar ve gprüşler BİR YALNIZ ADAM Melih Cevdet ANDAY giiç? Nedlr onun direhmesinl gağlayan umut? Nedir onu bu işten vazgeçirtmeyen sabrm tıl•ımı? Kaltap gittim dostum Yaşar Nabi Nayır'ı kutlamağa. Oturup uzun uzım Varlık'la Heili anılanmm tazeledik. BS.T ilk siirimi I936'da Variık derEisinde yayımlamıştım. O ssaman Varlık çıkalı üç yıl olmuştu. Sonra üç arkada?.. şiirlerimizi Yaşar Nabi'nin bize ayırdıgı savfalarda topluca yayımladık uzun bir sürem. Ben ayrica. ama aradan kaç yıl şreçtikten sonra. Varlık'ta her ay derffiler, kitaplar diye bir savfa da yürüttüm. Cahit Sıtkı Tarancı'yı, Ahmet Muhip Dıranas'ı ?!• irleriyle Ilk o dergide tanımı?tım. Sonra o derglde yazanlar arasmda dostluklar, süren arkadajlıklar kuruldu. leri yapılıyor, basıIı>"X)r, Tercüme dergisi çıkanhyor, Sana* Dergisi yayıralanıyor. Köy Enstitülerinin türküsü biitiin yurdu sarmış... Tercüme Bürosu'nun i^leri yanında Varlık'ı bir an bile savsamayan Nayır'ı. ne «aman kapısını açsara, işe daîmıs görürdüm. Sonra orada çahşanlar, tümümüz dafc'dık. Sirer bakan olmuştu. Yaşar Nabi, Ankara'daki evini satıp eline geçen para ile Istanbul'da yayımcılıga başlamak üıere isinden ayrıldı. Tözümün önündedir. Ahmet Halit Kitabevinin karsısındaki büromnda. ögle vemegirıi evden getirdîgi «efertasından vi'/erek, arasız sabahtan ak^aına dck basmı kaldırmadan uğranrdı. tnsanı îa«'.rtan dürenlilijti, kes!ksi« ve sakin calısması, bunaltms'.g ve sabırlt tufumu, olduni olası dikkatimi çekmişrir. Ama I933teW okuma yarma dit zeyind» dergi çıkarmak, 1946'da hiç bir dagıtım örgütüne dajanmadan yslnızpa şiir. roman. öykil basarak yayımcıhga başlamak. o ertemleri d» asan .ıiteiikleri gerektirirdi. Dostumu «iyareto pttiğim ıriin sordum bunu kendisine; «Sabırlı n dayaraklıydırn.» dedi. Konumuzun önemli bir yerine geliyoruz. Kîtapçıhğa baçlarken, bajkalannın ö£ütlerine pek. aldırmamı$ Nayır. kendisl deneyerek bir kanı edinmek Jstemis bn tşin niteliJH üstüre. Onutmayalım ki. edebiyattan geien başka bir yayıma yoktu o zsrean. «Gerçi satıcılara sorarak hangi kitaplann satılıp hangilerinin satılmayacağını ö£renebilirdim.» dedi Yasar Nabi, «Ama onlann düsünceleri ile vetinseydim yapmak istediklerimi yapamazdım. Söz geliîi onlar bana. sakır şiir kitabı basma, demişlerdi. Anadolu bayiler o=mden, Mukerrem KAmil Su'nun, Muazzez Tahsuı Berkant'ın, Esat Mahmut Karakurt'un romanlannı lstlyorlardı. Oysa ben, tuttum, Cahit Sıtkı Tarancı'nıa «Otuz Bes Yas» adlı şiir kitabuu bastım Bir yüda 3000 satıldı. Büyük, beklenmeyen biı ba?an oldu. Sonra tsviçrell Robinson, îstratl çe virileri v çeşitli antolojller bunu izledi. Bunlar o zaman yenilik sayılan lşlerdi.». Oysa Babı Âli kitapçılan, yakında sermayeyi kediye yükleyecek diye bıyıh altmdan gülüyorlardı Yaşar Nabi'ye. îlginç Bir Konu Okuyucusunda Artış Varlık dergisinln ilk üç <ayısı 1500 tlrerinden basılmıştır, sonra bu sayı 1000'e, 800'e değin iniyor. Br süre içinde giderini bile kar«ılamamaktadır. Yasar Nabi Nayır. bu yüzden. 1946Va degin telif hakkı ödeyemez. Pakat. sasırtıcı bir o\»v 1946'dan sonra sürekli bir artıs bas!m>r derginin satışmda. SürUp giden bu arîıs. 1954'te 9000'i buluvor. O yıllarda eğitim çabalannm çenişlemesi. Köy Enstitiilerinin açılması. k'.âsiklerin çevriîmesi yolu ile gerçek edebiyatın halka duynrulması. okur vazarlığm ar*mas7 tribl nederlerln bunda büiTük ptyı olmuştur. (Ne vardı sankt bu halkı, bu gençli*i uyandıracak!) Varîık'm en sag'am okur kitlesi Sğretmenler ye öğrencilerdi. Yine d« öyledir. Ancak garip olanı su ki. Varlık derslsi hiç bir zaman l:âra feçmemistir. Satış artmssından gelen para, telif haklanna aynlmıa çünkil. îste bunea yilîık ujntîin gonundaki kesin hesaD. «Evinizi sattıgınK zarnan neye güvendiniz?» diye sordum Y&jar Nabrve; «B!r heves?» diye yanıtladı sorumu. tfte maddi bakımdan. edebi>at bakımından, arkadaşlık ilişkileri fbir edebiyat dergisjnin başmda bulunmanm bu konuda insana vereceŞi sıkıntılar, Urflntüler sayısırdır) bakırnından ve önc^den kestirilerr.eyecek politik sakincalar «çısından bunca üıücü bir ngrası tek basma yürüten Yaşar Nabi Nayır'a, onun için hep «bir yalmz adam» diye bakroışımdır. Yaşar Ntbi. bir kültür isl olarak kitap ve dsrgi işine. bu alanın ticaret erbabı dışından gelmiş. OZE. ve jazar olarak gelmiş, çok az bir para ile gelmiş ve tek başına çalışarak iki kolda da başanya ermiş ilk girişimcidir. Oysa öteki. ticarît ve sanayi kolundaki girişünciler devletten koruma v yardım görmeden hiç bir işe girişmeı 7 Tek Başına Ben. Yaşar Nabi Nayır'ı, Ankara'Ha. Hâkimlyeti Milliye gazetesinde çalışırken tanımıstım. Bir yandan Varlık dergisini çıkarırken, geçlminl eazetecilikle yüriltmeye bakıyordu. Çiinkü dergi ona gelir sağlamak şöyle dursun. ondan esirgemezlik istiyordu. Varhk adını Yaşar Nabi Nayır bulmııştur. İlk sayıdaki niçin çıkn oruz başlıklı yazıda, yetişmis edebiyat kuşagınm varlıgını ortaya koymak nedeni açıklanıyor. Bu iste ona destekJeyici olan Nahit Sırn örik, abone bulmakta yardımcı olmuşf'r. Aralanndaki isbirliği, iki Uç vıl içinde sona erer. îlk sayıdan baslavarak. savfa düzeni, baskı ve diizeitme işlerini tek basma Yaşar Nabi Nayır yürütmüştür. Sonra Milll Eğitim Bakanhgı Yayım MüdurlUgü'nde yanyana odalarda çalıştık onunla. Ne coşkulu, ne devinlmli günlerdi! Klasiklerln çeviri ler. Yasar Nabi Nayir"* re Varlık'ş uzun dilerim. ( ; ömür Gün dergisinde Günaydın gszetesiyle AP Genel Başkanı Süleyman Demirel arasındaki davanın hikâyesir.i okudum. Orada anlatıldığı gibi köşeme alıyorum: •OUy 15/11/196.9 gunüne ve o rünkö Günaydın gazetesinin l'inci sarfasınd» vayımlanan bir babere dayanmaktadır. Bu yayın üzerine Nazmiye ve Süleyman Demirel, namus, şeref ve şöhrellerine ajır halel seldiçini ileri sürerek Günaydın hakkında dava armışlardı. Ankara Aslivc S'incl Hnknk Hikimlifcinin baktifı dava sonunda olay sabit sörüldü ve davalılardan iki yfiz bin liranın müstereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmcsinr hükmedildi. Bu karar üzerine davacılar davayı temyiz ettiler. işin bn tarafı ilgi çekicidir. Temviz eden taraf Demirel tarafı' dır. 20t bin liralık mahkunıiyet OemireUeri belli ki tatmin etmemiştir. Bnnnn flzerine Targitay 4'üncfl Dairesi davayı ele almıs ve Mahkemenin hükmettiil ZtO bin lirayı az bnlarak bnnn ÜO bin lirava vükseltmistir. 0 Mahkeme masraflarıyla birlikte 1 milyon 200 bin liraya varan bn paravı aslında Günaydın Gazetesl îazıişleri MüdürO Rahmi Turanflemulıabir Necdet Onur'nn Sdemeleri trerekmektedir. Davalılar strasında birind olarak gazetenin sahibi Haldun Simavi de vardır. Ve eeza mflçtereken ve mülrselsilen her ücünü de kapsamaktadır. Karar esas itibarivle ovbirlieiyle ve fakat para miktannın hükmii bakımından ov cokluihıyla alındı. Kararın altında şa ÜTelerin imıasn vırdı: Reis reridun Müderrisogln. nyeler: Zafer Bastfirkmen. Maeit Selekler. Mükemmin Poyraı ve Abdülmiininı Zafir. üye Abdiilmonim Za. fir karann miktar olarak tesbitinde mnhalif kalarak şerh koydn. Zafir mnhalefet yazısmda: "Davacılardan birinin zamanın Basbakanı ve digerinin de onun kansı olması ve kendileri için bnlnndukları muhit ve havat RaHları hakımından hiçbir zaman yalmz basına para cibi maddi bir vasıta, sarsılan ve boralan rob haletlerlnln eski dnmmnna gelmesint temine yaramaz. Rilâkn seref ve havsivetlerinln hir miktar para ile filçülebilecefi düsüniisu dahi kendileri icin aynca bir üzüntii ve ıstıraD vesilesi olabilir" diyerek. î«0 bln Hra olan mahkeme hükmünün bile davalılar için küçOmsenmlyecek bir meblâS oldufrnnn b l i t H 7 Gün dereisinin bu haberinl okuyunca, 1967 yılında Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi'rıin bir dava hakkmdaki kararını hatırladım O iiralar AP tl Raskam'mn sahibi olduğu blr istanbul gtzetesi, aleyhime sürekli yayın yapıyordu. Böyle yayınlara eev»p vermem ben. hakaret v»r«» gazetevl mahkemeye veririm Nitekim bu gazetede AP Istanbnl milletvekillerinden blri'nin yazdıSı fıkrayı okuyunca avukatlanma gö^terdim. Dav«yı açtık. I«tsnbul Asliye 12. Hukuk Hâkimliginde söriilen yargılama sonucunda hakaret sabit görülerek 15 bin lira manevt tızmin»tm davalılardan »lınmasına ve hüküm sonucunıın mahkum edilen g»zeted« yıyımlanmasını karar verildi. AP Istanbnl tl Baskanı ile mlUetveMH ktran temyiz ettiler. Dosy», Yargıtay 4. Hukuk Daireslne gltti. Sözkonusu yazıda hakaret çok belirgin olduğu İçin, sonuru eüvenle bekledik. N'itekim Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi karan onıyladı. Ama para eezasının mlktannı 15 binden S bine lndirerek. Hukuk konusu bakımından incelenmeye lîyık olduğunu düşünerek Yargıtay llâmının o bölümünü aynen alıyorum. Diyor kl Yargıtav 4. Dairesi: «Dava konusu vazı (erçekten ifade taraı ve llıtlva etti(i sözler bakımından ajhr ve kücük düsürücfl niteliktedir. Gazete yazarlan arasinda cok defa cöriilen kalem satasmalsn nnın «mlmif. basm ahlâk vasası esaslan sarsılmış. yan fidabi ve rozetecilik Sdevieri dmna çıkılmıstır. Ancak davacıyı ımac tntan sSzler mnhtevaları Itlbariyle pek adi ve ilkel olup. knmnovnnn İnandıncı nitelik tanmaraakta vp böylelikle süreklilik unsurnndan yoksnn bnlanmaktadır.a Ve sonug: «Temyiz olnnan karann bükOm fıkrasında yazılı (on bes bin lira) söılerinın kaldınlarak yerine (bes bin Ura) •özlerinin yanbnasına...a Görüldüğü gibi Yargıtay 4. Dairesi. hakaret adl ve flkeldir diye para cezası miktannı indirınistlr. Günaydın gazetesi davasında para eezası miktannı hangi nedenle arttırdıgmı bllmiyorum. Ne var kl, maneviyat, maddiyat ile ölçülemlyeceğinden. bu konuda kullanılan ölçüler meraka değer. Herhald» konuyu bir bilim »damının Incelemesi, hukuk literatürümüz bakımından i'einç olacaktır. 40 MİLYON DOSYA MI? OKTAY AKBAL Evet Hayır Öğretmene Saygıyı Yitirdik mi? illl Egitimimizin üst kademelerinde görevli bir grubun, geçenlerde Istanbul'da Sayın Bakan'ın başkanlıgmda yaptıklan toplantı, basmımızda gerekü şekilde izlenemedi. Bu nedenle, toplantının gerçek anlamı ne kamuoyunda ne de ögretim topluluğu arasmda beklenilen etkiyi yaratmadı. Söz konusu toplantıda, btlinen ve yülardan beri tekrarlanan çelişik ve degişik klâsik fikirler matızumesinin dışında. dişe dokunur nitelikte herhangi yenl bir görüşün ortaya atılmadıgını veya atılamadıgını da ilgililerden öğrenmiş bulunmaktayız. Belirli bir anlam taşıması gereken. özelllkle IsUnbul gibi bir şehirde düzenlenen bu küçük mesleki toplantıya. eğitimcl yazarlarla, yetişkin bir kısım öğretmenlerin de katılmaları faydalı olurdu. Böylece hızla çözüm bekleyen bir kısım mesleksel sorunlann açıklığa kavuşturulması daha gerçeJcçi bir davrarıış halinde belirirdi. Bu arada, Türkiye Millî Egitim örgütUnün başına ikinci defa gelebilme imkânına kavuşan Sayın Bakan'ın, toplantıda yaptığı konuşma ilgi çekicidir...' Çilekeş blr kısım öfretmenlerin, bilerek veya bilmeyerek zaman zaman «poütika sflannın» içerisine düşme sebeplerinin harin sonuçlannı dlle getirebilmesinin rahathgı içinde «Öfretmenler politikaya kanşmamalı» şeklindekî, uyanlan yankılar yaratmıştır. Sayın Bakan'ın bu beklenmedik uyanlan yanında; sırası ile belirttikleri ve meslek cpvrslerinin de kuskusua düsündükleri ve yürütmeye çalıştıklan ana görevlerinin dışında, yoğunla«an ıstırablanna yakmdan, u«aktan yön verebilen bir göröşün bulunmadıgını da lfade etmek lsteriz. Son yıUarda, Eğitim örgtitlerinde gerçekçi öğretmenlere karsı yürtirüjen tutucu, yıpratıcı, sindirici, üzüctl, darranıslann hazin sonuçlannı şu anda birer birer dile getirmeğe gerek yok M GÖREVLERİNÎ YAPMAYA ÇA«POLİDAMGASI. DAVRANIŞ. LIŞAN ÖĞRETMENLERE TÎKAYA KARIŞIYOR» VURAN ANLAYIŞSIZ ACI SONUÇLAR |asıl bir Türkiye yaratmak Jstiyorur? Bu sorunun yamtım verin vereblllrseniz. Başbaksn'lık genelge yayımlar, memurlugı girecek kisiler hakkında Milli îstihbarat TeskiUtından rapor lstenecekmiş. Gelen rapor olumlu İ5e ne lyi, dejilse o klsi memur olamayacak! Böyle bir Olkede demokraslnin Jzi var mıdır, klşi özgürlügü güvence altında mıdır? Hem olacuk sey midlr bu: Her yurttaş için bir dosya sçılması! Nüfus kâğıtfımn Terilmesiyla birlikte bir de dosya hazırlanacak yurttaşlara, öyle mi? Okulda, toplum alanında, her yerde o kişi izlenecek, konuştukları banda alınacak, nereye gltti, kiminle diistü kalktı, ne dedi, ne yaptı bilinecek, bir bir yazılacak dosyaiara. Baska türlii olabilir mi? Okulunu bitirmiş bir klsl falanca dalreye başvurdu, hemen sorulup olumlu olumsuz bir yanıt nısıl alınabılir başka türlü? Demek yurttaş gavKinca dosya hazırlanacak. Kim kalkabilir böyle bir dev işin altından? Kırk milyon yurttaşın ns yaptığını, ne ettiğini, ne tfüşündüğünü bilip bir yerlere kaydedecek örgütü binlerce, onblnlerce kişiden kurmak gerekir. Başa mı çıkılır yurttas layısınca^losya tutnvk, üstelik de bunu gerçeklera uygun kılmakl Hangi ülkede' yapılabilmis bu? Ne demirperde ardındakl ülkelerde, ne de en koyu başka dikta yönetimlerinin egemen olduğu rejimlerde. Ne Hitler, ne Mussolini, ne Stalin, ne Franko basarabildl bunul Diyeceksiniz niye kırk milyon insan ıçin dosya tutulsun. memur olacak kişıler sınırlıdır, olsa nlsa bir kaç milyon. Okullar, liseier, üniversiteler kontrol altuida oıtuluı, işin altından rahatça kalkıhr. Okuması yazması olan okul oitirmiş her yurttaşın nüfus kâğıdının yanı sıra bir de gizli dosyası oknuş, ne var bunda, bütün sorun o dosyoya yazılacak bilgilerin dogru olması, olabilmrsi. Şuntın ounun iftirası. yalar.ı, düsmanlıgı yüzünden inanılmaj; yanlışlarla dolup taşmaması!... Böyle blie olsa gene d« her aydın ktşiye gizlı blr dosya hazırlanması demokraıik llkelere kökünden avkın düşer. Gizli örgütlerde bir tak:m kişiler için dosyalar tutulur öteden beri. Şu yiizden ya da bu yüzden dcvlet çüç.eri o kisiden kuşkulanmıstır, ' izlemişlerdir onu nıektuDİannı açmışlardır, telefon konuşmalarını dinlemlşlerjir o kişı konusunda bir yargıya vanlmıştır. Bütün ou bilçiltr dosyaya girer orada kahr. Araa her yurtas için öncedtn kuskular beslemek önceden güvenilir bir insan saymsmak demokrasiye, insan iıaklanna aykındır. Demckrasllerde dsvle». yurttaşlara îîüven duyar. çünktl devletle yurttM «7" birer vaılık degildirler. iktidarları yurttaşlann iradesi oluştu/ur. HÎÇ bir hükümet kendı halkma «"üver.sizlik duyup bireylen tek tek fiş» geçiremez, dosyalayamaz. Böyle bir şsji düşünen bir vetki'i çıksa bile ulusun temsilcileri, kamuoyunun güü kısa zarr.anda bunun çıkmaz bir yol olduğunu o sinısevt «nlatır, böy le janlışlıklara düşen iktidar sahiplerini ilk fırsatta değiştirir. Demokrasirün erdemi halka dayanmak, hauca manmaktır Kendi halkır.dan kuşkulanan bir iktidar day&ndığı temeL kendi eliyle yıkmıs sayılır. öyleyse ne demek Başbakanlı?ın o genelgesi, ne anlam» geliyor memurluk İçin basvuranların MİT'ten raporla aklanmalarını istrmek? Hem en koyu dikta rejimlerinde görülen yöntemlere başvuracağız, hem de özgürlük var, demokrasi var, insan haklan var diyeceğiz, Avrupa Konseylerinde, Birleşmiş Milletler'de, UNESCO'larda. kisacası ça$daş uygarlık dünyasının her alanında, her örgütünde yer alacajız! Batı uygarlığı temsilcilerinin en küçük eleştirileıi karşısında da «Bizde demokrasi var, tnsan hakları var, burası demirperde ülkesi mi?» diye çıkışacağız... CHP Milletvekili Uysal, Ba?bak*.7 Talu'dan toruyor: «Ar.ayasa'da niteliklerl taptanmıs bu devlet kavramına göre kişiler hakkında verilecek her türlü ytrgi hukuk devletinden ve bağımsız mahkemelerden geçer. Eğer aslı var?a genelgeîer ülkemizde jurnalcıîiğı, tahrikçlllği, kişilerin birbirlerine karşı düsmanlık hislerini tesvik edici rol oynayacaktır. İşe girmek isteyen genç adamlan, geleceSe umutla bakmak isteyen lnsanları küçük birtakım he*apl«rla v« çlrkin poütika oyunlanyle lekeleme, damgalama tuzaklan kurulacak ve bunlar geçerli sayılacaktır... Türkiye, demokrasiyle yönetilen bir ülkedir, suç lşleyenler yasalann usulleri içinde yargılanırlar. Bunun dışında kugku ve süpheye dayanan her turlü işlem ve bu kuşku ile insanları tasflye edecek yönetim ancak dikta idarelerind* v« faşist yönetimlerd» geçerli bir yoldur.» Türkiye bir dikta yönetlml altında değildir. Yarınkl Türklye de bir poliı rejlmlyle yönetilmeyecektir. Atatürk Cumhuriyetincte gizli raporlar, jurnaller, kendl halkına, gençliğine karsı beslenen kuskulann yeri ycktur. Bazı kişiler Türklye'yi faşist bir giysi altında görmek özleminde olabllirler. Ama boş blr özlemdir bu. Sonuçsuz, yararsıı bir özlemdir. N; DOĞURMUŞTUR Ruhi TURFAN parselasyonlanrida derin yaralar açmış bulunmaktadır. Bugünkü ağır yasama koşullan altında ezilen, öğretmenlik mesleğinin çok sınırlı geçim çemberi İçinde sıkışıp bunalan değerli tiğretmealerimlza meslekten gelen Sayın Bakanın daha mikroskobik ölçüler içinde dertlerini izleme çabası aramalarını beklemekteyiz. Kendileri de fiğretmen olarak çahştıkları yıllarda, benimsedikleri politik yönsemelerinden ötürü, hiç de yadırganmamışlar ve gunün değerli eğitimci yöneticilerl tarafmdan büyük anlayış görmüşlerdir. Türkiye'de görev başında bulunsn gerçekçi. lzlenimci, Atatürk' çü öğretmenler topluluğu. şu anda Sayın Bakan, dolayısiyle eğitim örgütü yöneticflerinden çözülmesi gerekli ve oldukça da kolay bir yıgın meslek sonınlannı, sarsılmakta olan kişiliklerinin, anayasal düzen içinde korunmalanm beklerlerken, «ö* konusu kapalı toplantıda ileri sürülen beyanlar gerçekten saçırtıcı olmuştur. Büyük milletimizin kaderinde millî şuura dayalı inandıncı, yapıcı ve yükseltici güce sahip oldukları bilinen ve sayılan da 300 bine yaklaşan milii kavneğırruzın daha fazla kurutubnadan değerlendirilmesi aziz milletimiz için en büyük sosyal ve ekonomik yatınmdır. Büyük Atatürk"ün «tldnci ordu, irfan ordusu» diye adlandırdığı gerçekçi öğretmen ve öğretmenlik mesleği île fl)dll gOrüşlerinden bu yana uzun şüreler geçti. Yanm yüzyıllık bu süre içinde millî eğitim davalanmızda ferahlatıcı aşamalar görüldü. Çok yakında Cumhuriyetimlıln 50. yılıııı kutluyoruz. Bu mutlu yıldönümlerinin yaratılmasında, gelistirilmesinde gerçekçi. Atatürkçü Türk öğret menlerine düşen büyük payın değerini azis milletimizin takdir duygulannda aramak, yerinde bir kadirşinaslığın ifadesi olur kanısındayız. Bugün Türkiye'mlzde görülen hızlı bir serpilme, gelişme, şehirleşme ve endüstrileşme olanakları İle karşı karşıyayız. Bu yararlı yayılış ve serpılişte büyük potansiyel gücüne bağlı öğretmenlerin geçim olanaklanna içtenlikle sahip çıkılmasmın gereğtni milU bir gerçek olarak belirtmek de yerinde uyan olur kanısındayız. öğretmenler topluluğu, sonımlu eğitim yöneticilerinden alışılmamış biçimlerde uyanlar yerine, öğretmenlik mesleğinin daha cazip, sevilir, sayılır ve rahmetli Necatiler ruhiyatı ile yoğrulmus bir meslek halinde yöneltilmek suretiyle, çözümlenebileceği kanısındadırlar. TUm meslek çevreleri şu anda, Vasıf'lar, Necatiler, Reşit Galip'ler, Ankan'lar ve YUcelierin ölmeyen anılan arasmda, meslek fonksiyonlannın heyecanını beklemektedirler. Bu bekleyişin temel yapısmı öğretmenliğin gerçek meslek olarak açıklanmasında görmek en büyük Zırunluk haline gelmiştir. Bayındırlık Bakanlığı Yapı Işleri Genel Müdürlüğü 7: Bölge Müdürlüğünden * I Nevsehir Avanos Pratik Sanat Okulu lnsaatı 2490 sayılı Kanun hükümlerine göre kapalı zarf usulU İle eksiltmeye konulmuştur. İçin kesif bedeli 2.500.000.00 llradır. Eksiltme Kayseri'de Yapı îşlen 7. Bölge MUdurlUğü Eksiltme Komisyonunda 4.8.1973 (Cumartesi) günü saat 11.00 de yapılacaktır. Eksiltme şartnamesi ve dlğer evrak Meekur MUdUrlUk. te görülebilir. Eksiltmeye girebilmek için isteklilerln; A (88.750.00) liralık geçici temlnatını, B 1973 yılma ait Ticaret Odası belgesinl. C Müracaat dilekçeleri ile birlikte vereceklerl (Eksiltme şartnamesinde belirtilen ve usulüne göre hazırlanmıs olan) plân ve teçhizat bildirisinl, Baymdırhk Bakanlığmdan almış olduklan (C) grubundan keşıf bedeli kadar İşin eksiltmesine girebileceklerini gösterir MUteahhitlik karnesinl, ibraz suretiyle Yapı Işleri 7. Bölge Müdürlüğünden alacaklan yeterlik belgesinl, tekllf tnektuplan ila birlikte zarfa koymalan l&zımdır. 6 îsteklUer teklif mektuplannı 4.8J973 (Cumartesi) gunü saat 10.00'a kadar makbuz karşılığında Eksiltme Komlsyonu Başkanlığına vereceklerdlr. 7 Yeterlik belgesi alınması için son gün müracaat tarthl 3.8.1973 fCuma) günü mesai saati sonuna kadardır. Te'grafla müracaatlar ve postada vaki gecikmeler kabul edilmez. Keyfiyet ilftn olunur. (Basın: 19015/5614) tur. öğretmene Saygı Sorumsu» ve yerel politikacı geçinenlerle, dar düşünceli bir kısım Eğitim yöneticilerinin tutum ve davranışlanna göğüs gererek millî görevlerini yapmaya çalışan gerçekçi öftretmenlere «politikaya kanşıyor» damgasını kolayca vurabilme çabası, yürekler acısı sonuçlar doğurmuş bulunmaktadır. Bu nedenle yıpratma, sindirme, küçük görme zihniyetinin kötü yankılan meslek çevrelerinde büyük üzüntüler yaratmış bulunmaktadır. Bu Uzüntüler gonucu; görevden soguma, baska yerlerden iş arama, meslekten kopma seklindeki girişimler. Millî Eğitim Mevlidi Şerif Ailemlzin çok kıymetli ve faziletli büyüğü, imanlı, aydın Türk kadını ve anası Hanımefendinin ebediyet âlemine göçüşünün ve toprağa verilişinin onııncu yıldönümüne rastlayan 13 Temmuz 1973 Crnna günü rahmetli ile, bir yıl önce, ömrünün taze baharında, llilas'ta geçirdiği trafik kazasında gözlerini hayata kapamıs olan sevgill ML'ZAFFER ATŞE'mizin ve aile topluluğumuzdan daha önce Hakkın rahmetine kavusmu« olanlann ruhlarını taziz için Istanbul'da Erenköy îstasyonu yanında Zihri Pa!ta Camiinde Bgle namazından sonra Mevlidi Şerıf okutulacaktır. Rahmetliyi ve dlüer rahmetlileri yad ve şâd etmek t«feven!er. belirtüen zamanda Zihnl Paşa Camiinde bu lunabilir. Nectneddin Sahir SILAN Çocnklan ve Tomnlan (Cumhuriyet • 5643 * Görüyoruz ki; bugün eğitim sis tenıimiz ve eğitim plat'ormlannda görülen degişik strüktür ve fizyonomiye bağlı. sistemsizliklerimiz tipik ve çelişik ömeklerle doludur. Sistemin, kınk dökük, kopuk halkalanna her nasılsa parmaklannı dolayabilen geri düsünceli. eğitim formasyonundan yokDeğerli büyüğümüz, Kapalıçarsılı kuyumeu sun, bazı yönetici ve eğiüd geçinenlerin rutumlan meslek adma utandıncıdır. Bunlann çogu bir rastlantı ve politik yardım •» nucu mesleğe sızabilmek suretiyruhuna ithafen 15 Temmus 1:473 Pazar günü Kadıköy Osle mealeğin gerçek veksnnı ce> manağa Camiinde öğle namazından sonra Mevüdhan Hadelemişlerdir. fız Raif Bahriyfcii ve Mevüdhan Hafız Halil Çetindag Böylece, meslekte kapılanma Otarafından raevlid okunacagını ve hatim duası yapılacalanaklanna kavuşan bu tlp öğğını akraba, dost v» merhumu »evenler» duyururuz. retmenlerle Atatürkçü. lzlenimA t LESt ci, gerçekçi öğretmenler arasında beliren jranlış düşüncelere dayalı çatışmalar UzücU sonuçlar doğurmaktadır. Bu olaylan da 5649 meslek formasyonundan haber.'iıııııııııııııuıııııııııııııııuıııııııııııııiHiıııııııtıııımıııııııııınmımııııııııınıııiiiııııııııtııııııınııııııııııiHi^ siz bir kısım eğltid örgütler de körüklemektedlrler. Hep blllrla, Bğretmenlik mesleği millî bünyemizde kutsal bir değer taşımakDeğerli eşim, annemiz ğ tadır. Son yıllarda öğretmenliği = bilgisayar (Computer) aracı glSAFİYE MEVHİBE SARICA | bi düşünenlerin çoğaldığmı, her | isteyenin behemehal öğretmen o Ş nın cenazesine gelen, telefon, telgraf ve mektupla başsağh ğ labileceğini sananlar bulunduğu = ğı dUeyen akraba v« dostlanmıza ayn ayn teşekkür ederiz. = nu görmekteyiz. Gerçekte «öiret I HAYRETTtV SARICA = menler politikaya kanşmamalt* İ ALTINGÜL SARICA I öğüdünden ziyade öğretmenlerin, = MURAT SARICA H sonımsuz politikacılann ağlanna (Cumhuriyet • 5S45) 3 itilmekten ve bu yolda hırpalan 5 maktan korumak suretiyle fikrl îiııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııınıııtııııııııııııııııııııımıınıııııııııımınıııııınıııııııııııııımıııııııııııır? htlr, civdara hür, okuyan, okutan meslek adamlan olarak değerlendirilmeleri daha geçerli bir uyaV EFA T n olur, kanısındayız. Bu uyannın Mustafa Tameroğlu'nun eşi, Teknik Cniversitesi öğreyanında, geçim olanaklanna ısık tim üyelerinden Prof. Sacit Tameroğlu, Robert College tutulduğu an duyulacak ferahöğretmenlerinden Hayat Kubiliy'ın «nneleri, Şişli Hükülık da memleket hesabına en bümet Tabibi Dr. Recep Kubilây ve öney Tameroğlu'nun yük kazanç olacaktır. kayınvalideleri, Aysun, Dilsun, Ersun KubiUy ve Oğuz Tameroğlu'nun büyükanneleri Utandırıcı MEVLİT Mehmet KARAALÎ'nin | TEŞEKKÜR | Cemile Sahir Sılan DİLARA TAMEROĞLU İi Dosya No: 872/3378 Bir borçtan dolayı mahcuz olup saülmasina karar verilmiş bulunan blr adet Aygaa marka 3000 Hra değerlnde 10.2 ayak 32695 seri No. lu 220 Volt faal hald« buz dolabı ile bir adet 750 lira değerinde üç tekerlekii bisiklet biçiminde süt nakll için kullanılan arabanın birinoi satışı 16.7.1973 Pasartesi günti saat 1616,30 arasında Beşiktas Dolmabahçe Mithatpaşa Stadının denize bakan kapısının önündeki açık meydanda yapılacaktır. O gün tahmin edilen muhammen kıymetin • 75 ine « . ' Ulip suhur etmediği takdlrde ikinci saUşı 17.7.1973 Salı günü aynı yer ve saatlerde yapılacak ve en çok fiat verene ihale olunacaktır. Satış peşln parayla olup icabında alıcıya yedi günü geçmemek üzere mehil verilebilir. thaleden dolayı tellâliye ve damga resml müşteriye alttir. Daha fazIa bilgi almak isteycnlerln memurluğumuzun 972/3378 sayılı dosyasıru. her gün mesai saatleri dahilinde görmeleri rnUmkün olmakla beraber. isteyene 150 Kr posta pulu ile açık adresi bildirildiğinde şartnameden bir örnek gönderilir. Taliplerln belli gün ve saatlerde mahallinde hazır bulunacak satış memuruna müracaatlan ilân olunur. >» •. ^»^•^•^.•»^^•*. MENKUL SATIŞ İLÂNI İstanbul Sekizinci İcra Memurluğundan Ordu Valiliğînden 1 1.558.951,63 lira keşif bedelli olup. geçici temlnah 60.518.55 lira olan Ordu Merkez Güzelyalı Motel v« Gazino inşaatı şartnamesi uyannca sarl taahhütlü olarak 2490 sayılı kanunun 31. maddesi geregince kapalı zarf usulüyls ihaleye çıkarılmıstır. 2 thalesl tl Daimi Encümeninde 30.7J973 Pazartesl günü saat 15.00'de yapılacaktır. 3 Ekıütm» dosyası tl Daimi Encümen Kalemind» g5rülebilir. 4 Îstekliler ijtirak edeceklerifa>saatınkesif bedel) kadar bir i}i bir defada ysptığını ispata yarır !s bttirme belgesinl bir dilekçeye bağlayarak 26.7.1973 günü mesai saati sonuna kadar VUâyete müracaatla Bayındırlık Müdürlüğünden ihaleyt istirak belgesi (Yeterlik belgesi» almalıdırlar. 5 thaleye Iştirak edeceklertn 1973 yılı vizeli Ticaret Odası vesikası veya ts Kolu Derneğinden alacaklan belgeyi, Bayındırlık Müdürlüğünden alacaklan yeterlik belgesi, geçici teminat makbuzu vey» teminat mektuplannı. teklif mektuplarını usulünde zarflıyarak, ihale saatinden bir saat «vveline kadar Komisyon Bajkanlığına venneleri sarttır. (Basm: 19002/5611) Hakkın rahmetine kavujmuştur. Cenazesi (bugün) Teşvikiye Camıinden öğle namazını müteakıp kaldınlarak aile kabristanına defnedilecektir. Mevlâ rahmet eyleye. AtLESt (Moran: 1562/5652) KÜÇÜKÇEKMECE BELEDİYE BAŞKANLIÛINDAN Cumhuriyet 5646 Belediyemize lüzumlu bulunan 1 Orijinal Bedford motor 330 Cu" 6 silindir Dizel ekzos terli sanzımanlı birlikte ful komple motor muhammen kıymeti 35.000 lira olup geçici temlnatı 4.000 liradır. 2 General motor CHEVROLCT motor 235 Cu" 6 silindir benzinli muammen kıymeti 24.750 Ura olup geçici teminat! 1856.25 liradır. İhale 2490 sayılı arttırma eksiltme kanunu hükümieri dahilinde kapalı zarf teklif verme suretiyle 1 Ağustos 1973 Çarşamba günü saat 15te Enoümen huzurunds yapılacaktır. Bu ise dair sartname yazı i}!erinde görülebilir. İlân olunur. (Basm 191S0) 5634 DOKTOR Tank Z. Kırbakan D«rt Sac «• ZOhrtV) R*lUhkJkn MOtchasın tstiklft) Cad Parmakkapı No: 88 • TELr 44 lfl TJ (Basm: 50075627)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle