Katalog

CUMHURİYET 3 Nisan 1973 alkınma ekonemisinin biribirine bağlı üç temel ilkesi vardır: 1 «Ekonomik kalkınma yatınmla sağlanır.», 2 «Yatınmın kaynağı tasarruftur.», 3 tTasarruf, gelirin harcanmayan kısmıd*ır.» Bu ekonomik bağlant?, bir matematik der.klem olarak kabul edilebilir; Bu bağlantı, başka bir deyişle, «iki kere iki dört eder.» matematik gerçeği kadar doğrudur. Söz konusu tasarruf yatınm kalkınma Cçlüsü arasmdaki bu sıkı bağ, «ekonomik kalkınma döngüsü»nü meydana getirir. Başka bir deylmle, toplam tasarruf yatınmlan oluşturur; yatınmlar da, ekonomik kalkınmayı meydana getirerek gelirleri artırmak suretiyle tasarruf ögesiyle (unsur) birleşir. SSz konusu döngürfe yer alan ögeler arasında o kadar sıkı bir ilişki vardır ki, tasarruflar giderek nasıl yatınmlan, yatmmlar da nasıl ki kalkınmayı oluşturursa, kalkınma da toplam milli hasılayı artırdığından tasarruflann da artmasını sağlar. Bu suretle ekonomide gittikçe artan bir genişleme meydana gelir ve sonuçta ekonomik kalkınma hedeflerine vanlm.ş clur. Yukarda kısaca değindlğimiz ekonomik kalkınma döngüsü ve bu döngüde yer alan ekonomik ögelerdeki artmaların yarattığı ekonomik kabarma ilişkileri, soyutlaştınlmış bir varsayımdır. Oysa, hiç bir ekonomik olay, insan ögesi katılmaksızın ele alınamaz. Bu nedenle, bu üçlü ilişkiyi bir matematik denklem yalınlığı ile ele alamayız. Sosyal ve ekonomîk denklemlerin, fizik ve matematik denklemlerinden farklı yam da zaten burdacfır. Böyle olunca, kalkınma ekonomisinde kişilerin genel davranış biçimlerini, problemlerin çözümünde dalma gözönünde bulundurmak gerekir. Biz bu yazımızda, bir ekonomide, belll bir toplam tasarruf seviyesinde, j'atmmların nasıl gerçek!esebileceğini ve bunun hangi etkenlere bağ'' olduğunu araştırmaya çalısacağız. •konomik kalkınma gibi kansız bir savasm kazanılması, öteki bütün koşullar var olsa bile, toplumun bu konuda bilinçlenmesine bağlldır. Toplum, çoğunluğuyle, kalkınma bilindne sahip olmachkca, kalkınmayı hızlandıracak olan atılım, millî bir ülkil haline gelemez. Bu bilinçlenmenin karar ve sermaye sahiplerine ve girişimcilere dönük blçimlenmesine de «yatmtn biünct» diyoruz. Ekonomiyi harekete getiren etkenin H Olayla» ve g&pşler YATIRIM BİLİNCl Zeki KURUCA Maliye Baş Hesap Uzmanı «kâr saiki» olduğunu bilmekle beraber, gene altında bu nedenin saklı bulunduğu ekonomik kalkuımanın «sihrine» kendilerini kaptırraak, sermaye sahipleri ve girişiıpciler için milli bir gorev halini almalıdır, diye düşünüyoruz. Şunu milletçe bilmemiz gerekir kl, birçok tehlike ve musibetler geri kalmışlıktan doğmaktadır. Bundan kurtulmanın yolu cla kalkınmadan geçer. Kalkınma ile yatınmlar arasında bu fikri bağlantıyı kurduktan sonra, özel sektör yatırımeılarının, başka bir teşvike gerek almaksızın bile bilinçli atılımlara eirişmeleri beklenir. göre gelecek 5 yıl içinde 281 milyar tutannda yatırım yapılması, hayatı bir zaruret olarak Flanda öngörülmüştür. Bu toplam yatuımların •o56'sını yani 158 milyarını kamu sektörü, o/«44' ünü yani 123 mılyarhk kısmını da özel sektör gerçekleştlrecektir. Bu miktarları beşe bölerseniz her yıla düşen ortalama yatırım tutarlannın büyüklüğü meydana çıkar. Kısa zamanda kalkınmamızı tamamlamaya mecbur olduğumuz düşünülürse, belki de asgarî yatırım miktarları clarak hesaplanan bu rakamlann gerçekleştirilmesi hayati bir önem taşımaktadır. önemll olan başka bir husus da bunun nasıl gerçekleşebileceğidir. Iste bu düğüm noktasında, milli bir kalkınma bilincinin <x) geregince, aynca yatınmcı ve kaynak sağlavıcı devlet daireleriyle, özel sektör yatınmcılan ile sermaye sahiplerinin yüksek bir yatınm bilincine sahip olmalan zorunluğuna işaret etmeliyiz. Bu noktad'a tekrar yazımızın başındaki yatınm ve tasarruf ilişkisine dönersek, yatırımcılarımızın bu ilislbye yeteri derecede dlkkat etmediklerini görürüz. Ülkemizdeki yabnmcılarıroız, gelismis ülkelerin yatınmcılan gibi yaşamak özentisi içindedirler. Evlerinden, islerini yürüttüklerl yazıhanelerine kaHar ülkemiz yatınmcılan için israf savılacak bir harcama manzarasj g6ze çarpar. Sermayelerin önemli kısmı ve sağlanan kazançlar, göstermelik ev eşyalarından tutunuz da ziynetlere ve poker masalanna kadar verimsiz alanlarda harcanmakta; köşkler ve villâlar biçimlnde gayrimenkullere yatınlmakta vey» gpekülâsyon maksatlanna yönelik sahalara akmaktatfır. (Tabil bu herkes için «öı konusu değildir.) Oysa, bütün yatmmcılanmızm 5zel yaşantılarında da tasarrufa dikkat etmelerine, perhizkâr ve mütevazi bir biçimde yaşamalanna büyük ihtiyaç vardır. Aksi halde sermaye sıkıntısını ileri sürüp Devletten kredi kolaylıkları, vergi bağışıklıklan gibi teşvik istemlerinde bulunmalan tutarsız bir davranış olur. Israfçı harcama yönünden kamu sektörünün durumu daha iyi değüdir Bir defa, devlet gelir ve eiderlerinin tam ve etkili bir derıetimi yapılamamaktadır. Bu yiizden, devlet gelirleri, iyimser bir tahminle ob50 oranında kayıpla tahsil edilebilmekte; devlet giderleri ise hiç değüse 1<ı20 oramnda bir kayba uğramaktadır. Bu kayıplar. gelirler bakımmdan vergi kaçakçıhğı, gider'er yönünden Ise israf ve yolsuzhık olarak ifade ediiebıür. Böylece, devlet. 170 lira harcama yapabilecefii verde "0 lira noksaniyle ancak 100 lira hnrcıyabiliyor demektir. Devlet giderlerir.in ortalama olarak 'İJ.TO'U yatırım harcaması olduğur.a göre, söz konusu 70 iiranın 21 lirası yatırıma gidecekti, demektir. Buna göre, 51 lira tutarında yapılacak yerde ancak 30 lira kamu yatınmı yapılabildigi anlaşılmaktadır. Bu da. potansiyel imkânlara razaran reel kamu yatırımlarının ortalama olaraic °M0 noksaniyle yapıldığı anlamma gelir. Bu, pek az rnazereti bulunan büyük bir firedir. Sonuç olarak lfade edersek, (taynakların sınırlı olması, onlann israf ve suiistimal edilmeme?ini gerektirdigi çibî, mevcut kayrıakları tam olarak kullanma olanaklannı sağlayacak tedbirleri almak kamu sektörü icin bir görev ve sorunluluk konu^udur. Bu gnrev ve sorumJuluklann açık ve geçik sahipleri olmalıdır. ö t e yandan, sartayici ve girişimcilerln dernek ve odalan da yatırım bilincinin ohısmasırda görev ve sonımlululf »ahibi kurulu?lar olarak «ayılabilir. Sorumlu Sre\ sektfir ve kamu sektörü temsilcilerinin yapacakları işbirliği ile oluşturacaklan yatırım bilinci, ekonomik kalkınmamızın başlıca itici gücü olacaktır. (x) Cumhuriyet'te, 27 oeak 1973 günkfl «Kalkınma Bllinei» başlıklı yazırruzs bakınız. GELISIYORÜZ Çofu atasözü gibi her yerde geçern oıamayan Dir lâftır bu. Eski şeyler bazan öylesine makbuldür ki!..fc,skitablolar, eski eşyalar eski halılar. eski eıyazması Kitaplar ve eski mücevherlere p:yasada maddı değerİTİnın ötesmde paha biçilir. Eski bir anı defteri. eski oir fcitap arannda unutulmuş bir kuru çiçek ve yıpranıruş cocukluk resimleri bazan üzerinde titrediğirruz hat:ralar niteuğini Razanu1lar. Yaşiandütça eskiye dönüklügümüz ya^urJaşır; geçmişte yaşanan acı olaylar bile ballamr, şerbfctlenin Hey gidi günler. diye iç çekeriz. Eskinin bire bin katarak anlatılması bu yü7dend:r: Vaktiyle bir Filiz Nuruilah varmış. LX>ndra caddelerinde yürürken bir ıaytona çarpmca araba devrılmiş: Filiz olan bitene şöyle bir göz atıp omuzlannı silkmiş. yürümüş... Vaktiyle bir futbolcu Bekir vardı bir şutta b:r mandayı devirmişti; bacak adaîeleri bofum bogumdu... Vaktiyle Beyoğlu bugünkü gibi aşağılık bir yer degildi; kîbar bir semtti. her köîesinde bir /evk goze çarpardı< TokatUyan'a gider, akşam çaylanmızı ıçer, schbet ederdik... Vaktiyle Erenköy, afcşap konaklan, Bakımh bançeleri. nefis korularıyle Reşat Nuri'nin roın&nlarına üham veren Erenköy'dü; şimdi taş yığınlannın zevksizl'.Sinde boguluyor. Bir bakıma dofrudur bu anlatılanlar. bıı öatoma yalan.. Vaktiyle Istânbul"un elbet bir baska çehresi vardı: bugün baskadır o cehre; ve yann baska oıacak. Kar.ıtalizm geliştikçe. sermaye vasalanna yakısır oir oiçinı verecek kente.. Dcha şimdiden zengin ve voksul mahallelpri arasındakl farklar akı) almadık ölcülere alaîtı Beyoglu Batıdaki büyük metropollerde çok rastlanan kuşkulu eglence vuvalarının toplandıSı bayagı bir e*lence semti niteligi kazandı. Türkıye'de sermaye birikiminin bir numaralı mihrakı lstanbul bu kanuna göre daha geüsecek, büyüyecek. şişecek. biçimtenecek. Dolmabahoe ya da Mecidiyeköy'de bir büyük maç oldu mu gidin ve maçı de&il, traiigi seyredin, insanlan incelevin. Meshur futbolcu Bekir'ın bir şutta mandayı devirdigi. Refik Osman'm burun şuUanyla penaltı attiftı devrı Reçirdik. Futbolumus da kapitalizmin yasalannda olusuyor. Her kulübün başında piyasanm ünlü iş adamlanndan biri veya blrkaçı. Ortada milyorüar donüyor. U<=ta bacaklann oesinde koşuyor kulüp yöneticileri. tki kale arasında çimen degil yeşil banknotlar serili... Toto bayileri önünde meraldılar: Acaba kaç tutturacağım? sorusuna vermişler kendilerini. Gazeteler artık son sayfalarından okunuyor. Bu hengâme arasında: Bekir bir sutta bir mandayı devirmlştl.. dîye geçmişe yönelmek neye varar? Geçenlerde Istanbul'un ünlü kabadayılanndan biri istanbulsporlu Cemil'i kaçınnca tabancalar konuştu Türk futbolunda... Bunun üzerine bütün gazeteler: Futbolumuza gangsterlik karıştı.. diye manşetler attılar. Oysa milyonlann döndüğü futbol ve toto piyasasuıa elbette gangsterlik karışacaktı. Gangsterlik kapitalizmin ysn ürünüdür. Boks maçlarından futbol maçlanna kadar büyük paralann döndüğü her yerde türemesi olagandır Bugün lstanbul'da büyük gazinolann çevresinde ve ardında nasıl kabadayı sebekeleri türemişse. futbolun gelişmesi de aynı sonuçlan vereeekti. Randevu evleri. eğlence yerleri. barlar. çalgıh gazinolar, kumarhaneler ve emsali kesimlerde haraççılarm, konıyucuların, çetelerin türemesi doğaldır. lstanbul bu «lanlarda dünyanın en büyük merkezlerinden biri olarak gelişiyor. Sigara kaçakçılığmm önüne geçilemiyor, uyujturucu madde trafiğini saptayan uluslararası haritalarda lstanbul kenti kırmızj kalemle işaret ediliyor. Şehrin en' lüks vitri» lerinde kaçak eşya alenen saühyor. Jşte bu lstanbul karşısında Yahya Kemal'in siirlerini mırıldanmak, Erenköy'ün loş bahçelerinden, Boğaz'ın güzelim ya lılarından söz açmak modası geçmiş bir tutum oluyor. Dakikada bir tanker geçiyor lstanbul Boğazından... Dünden kalnıa birkaç ahşap yalı, eskimiş suratlarında hayretle açılan pen. cerelerinden seyrediyor bu tankerleri... Ve çelik köprü, Asya ile Avrupayı birbirine bağlarken dün ile bugünü birbiripda ler. Atalarımız : Eskiye rağbet olsa, bitpazanna nur yağardı demiş İtici Güç «Kadere Terk!» BUindiği üzere, karma ekonoml sistemini «eçmiş bulunan yurdumuzda, yatmmlar, kamu ve özel sektör dediğimiz iki kanaldan yapılmaktadır. Kalkınma Planlannda öngörülen bu yatınmlar, kamu sektörü İçin emredici, özel sektör için ise, yol gösterici sayılmaktadır. Emredici nitelikte olan kamu yatırımlarının bile tam bir kontrolü yapılamazken, yol gösterici nitelikteki özel sektör planlamasının gerçekleşmcsinin bir çeşit «kadere terk» edilmişliğini görmezlikten gelemeyiz. Kalkınmanın, kadere hajll bir sonuç olmaktan kurtarılması kamu ve özel sektörün bilinçli bir yatınm politikası izlemesine baglıdır. Hiç şüphe yok ki, böyle bir bilinçli atılım gereği, özel sektör için olduğu kadar ve belki daha fazla ölçüde kamu sektörü için zorunludur. Yukarda belirtmeye çalıştığımız zorunlukların önemi, üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı incelenirse daha iyi anlaşılır. Yapılan hesaplara BİR BAŞKAN SEÇMEK... OKTAY AKBAL Evet Hayır Anadolu'da Su ve Kuraklık Problemi «Vecâlna minelma>i külle seyn hay» Biz her şeyi sudan yarattık Kuran, Enbiya suresi, ayet 30. Çünkü 1926 yılında kurulmuş Türkiye Meteoroloji örgütü henüz kuraklık yülanmn ortay» çı kıs ve sıklığı hakkında yeteri ka dar bilgi verecek geçmişe lahip değiiar. Bu durumda gecmls ra manlarm iklim Uintilerini mümkün olduğu kadar gerilere dogru çok eski dönemlerden günümügiderek bize verebilecek baslıca ze dejjin gelen ve kutsal kitapkaynak Dendroklimatoloji bilbni lara da geçmiş Nuh Tufanı gibi ve onun araştırmalan olmaktabüyük su taşkınları hakkındfeki dır. Dendroklimatoloji, ağaçlann söylencelerle (efsanelerle), Iran her bir yıla ait halkalannın g5ssavaşlarından sonra eski Yunan, ö n Asya ve Suriye'de c 6 * terdiği farklılıklann, bunların olisen yüksek kültürden arta ka lusumunda hüküm süren iklim deŞisikliklerinin öiçüsü olduğu lan ve bugün de ihtişamlannı esasından hareketle, yıl halkalan koruyan şehirlerin varhğına nı sistematik bir araştırmaya tâbi işaret etmektedlrler. Bütün bun tutmakta ve böylece geçmisteki lann var olabilmesi, hiç olmazttüiaa ilintiler.M>i açıklamaktad^r. sa bugunküne oranla daha ' r% tubetli qlan bir iklimin egemeâbütü olmasT ne~*çticlanabilmektwttrr Halen özellikle Anadolunun iç maddelerinm uzak ve yakm Ueç o k \ ü t u b e t u % r l y o t l a r l n hatiminde taşıyıcı vazifesi görtir. kısmı için bir «kurumakta oluş» Nitekim. büyük bölümü itibakim olduğu ve tarihin de tanıkBundan başka bitkilerdeki fotoriyle Orta Anadolu step bölgesigenel olarak kabul edilmektelık ettiği daha yeni devirlerde sentez yolu ile Co21e birlikte ne dahil ve Ankara Yozgat . Ço dir. Bu durumda zaman zaman bugün mevcut olana oranla daKarbonhidratlan meydana getirum Kastamonu . Bolu fllerini, kuraklık devrelerlnin kendinl ha nemli ve yagışlı bir iklimin rir. Birlesimindeki H ve O eleiçine alan 40 bin km2 lik bir alan göstermesi de kaçınılmaz bir egemen olması gerektigi kabul manlan da yapı maddesi olarak için yapılmıs;, böyle bir arastırmaolay olmaktatfır. olunmaktadır. Birçok yazarlar, önem taşır. nın (1) sonuçlarına göre; 1881 Şimdi önemli olan soru şubu görüşü destekleyicisi belge1892 yıllan arasmdaki 10 yıüık Organizinalar suyu çevrelerindur: Acaba bu kuraklıklar beller olarak, Dogu'da yaygm ve dönemde 1882, 1887 ve 1890 yılınden alır ve kendi su ekonomilerida tam bir kuraklık hüküm sürnin düzenlenmesi sırasmda tek ••••••••»•••••••••••»»•••»»•»»»••••»••»•••< müştür. Yine avnı yazarlann saprar çevreye su verirler. Su bittadıgma göre 1873/74 yıllannda or kileri suyun sağlanmasmda her taya çıkan kuraklık ve onu izle. hangi bir problemle karşılaşmayen kıtlık aynı böleede bîrçok dıklan halde, kara bitkilerinde hsyvan ve Insanm ölömüne sesuyun saglanması her zaman kobep olmuştur. 1928 yılında aynı layca mümkün olmaz, başka bir bölgelerde ilkbahar ve yaz yağdeyişle kara bitkilen yaşayabılmurlan az olduğundan geniş bfr mek için zaman zaman uzun ya Umumi Heyet Topîantımızda alınan karar gereğince 1972 alanda tam kuraklık şartlan hü da kısa süren kuraklıkla mücayılı k a n 31^.1973 tanhinden itibaren Sayın Bissedarlanmıza küm sürmüs. sonuçta hububat Ore dele zorunda kalır. Aslında rutu tevzi edilecektir. timi, ortalamanm yansına düşmüş betli sayılan ve vejetasyon için Gelir Vergisi Stopajı bakımından Tüzel Kişiliğe haiz orve step bitkilerinin de kuruması elverişli bölgelerde (Humid böltaklanmızın sahip bulunduklan hisse senetleri miktarını 19 sebebiyle büyük 51çude hayvan geler) dahi bitkiler, özellikle öğNisan 1973 Perşembe günü saat 14.00 de kadar Bankalar Cadzaviati olmuştur Daha sonra 1935 le saatlerinde, az veya çok süredesi Komerçiyaie Handaki Şirketimlz Muhasebe Müdürlüğüyılı. I928'e kadar olmamakla beli bir su azlığı yani kuraklıkla ne bildirmeleri ehemmiyetle rica oıunur. raber yine de kurak geçmiştir. karşı karşıya kalır ve belirli bir • • • ••• • • • » » • » • madde kaybına uğrarlar. Buna ••••••••••••• » • • • » » • • • • • • • • • Tipik bir kara iklimine «ahip karşılık dünyanın kurak bölgele Radar Beklâm: 2952185 olan Anadolu yaylasmda kışlar so rinde (Arid bölgeler) su, bitki ğuk, yazlar kurak ve sıcak geçer. büyümesi ve dolayislyle ürünü Kuru tanmm uygulandı&ı bu böl sınırlayıcı en etkili faktör olaffede tohum ekme ve ekimin ilk ra' belirir. gelişrnesi sonbaharda olur. Daha Kuraklık yüzünden sebep oluiraki "elisıne ve olgunlaşma nan zararlarla her zaman btitün kış ve ilkbaharda gerçekleşir. Bu bitkinin eimesi gerekmez, ölüm sebeple özellikle buğdaygillerin bitkinin sadece münferit kısımçok hassas olduğu ilk gelişme sılanna inhisar edebilir. örneğin rasmda, yani sonbahardaki kurak kültür bitkilerinde kuraklık bu 1 tlçe merkezinde yollann kaldınm ve parke döşeme inşaatı devreler çok zararlı olur ve bunu şekilde etkide bulunursa, bitki işi ile kanalizasyon yapılması işleri 2490 sayılı kanun hükümleri gekış ve ilkbaharda yağış azlıSı izle hayatta kalsa bile, \uku bulan reğince ve kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuşrur. yecek olursa büyük iktisadî felâ zararlarla beklenen ürün tüm2 Yol. kaldınm ile kanalizasyon yapımı işlerinin birinci keketlerle karşılaşılır. den ortadan kalkabilir. Bir yılşif bedeli kanallar a28.0OO) lira ve parke kaldınm (830.000) lira ollık kültür bitkilerinde durumun Sözlerimizi. heptmizi Ogllendiren mak üzere cem'an C958.0O0) liradır. böyle olmasma karşılık uzun beslenmemizi eüven altma alabil 3 Eksiltme Of Belediye Encümeninde 13.4.1973 Cuma günü ömUrlü ağaçlar. kuraklık nedemek için, bir yandan Anadoludasaat 15.00'de Belediye dairesinde yapılacaktır niyle (özellikle vejetasyon devki kuraklık dönemlerlnin ortaya 4 Eksiltme şartnamesi, keşii ve projeler Of Belediye Muhaseresinde) ya yapraklarda yer yer çıkış ve seyirlerinl saptamak, öta besinde her gün mesai saatlan dahilinde görülebilir. veya (100) lirs ölmüş kısımlar halinde ya da yandan kuraklıga dayanıklı külücret mukabili Belediyeden istenebülr. yaprak dökümünden bütün daltür bitkileri çeşitlerini bulmak 5 Eksiltmeye girebümek için lann atılmasina degin varan kıs için geniş areştırmalara girtşerek A) (44 600) lirahk Otırkdörtbînaltıyüz liralık) geçid teminat mi zararlara uğrarlar. Genel ola sonuçlanndan Türk çiftçisini vaB) 1973 yılına ait Ticaret Odası belgesi rak genç fidecikler yaşlı bitkirarlandırmak yolunda ilgilileri cid OParke kaldınm ve Kanalizasyon işlcrinl yapıp kesin kalere oranla fcuraklığa karşı dadi vazifelerin beklediğini belirtebulünü yaptınnış ve bu işi yapabilecek olduğuna dair Trabzon ha duyarlıdırlar. rek bitirmek istiyoruı. Bayındırlık Müdürlüğünden alınacak yeterlik belgest Kimi bitkiler kuraklıga etkin D) (B) Grubu müteahhitlik karnesi olarak karşı koyar. Xerophyt, 6 fstekliler teklif mektuplannı 13.4.1973 Cuma günu saat (1) G. Gassner . F. Christianyani kuraklıga dayanıklı dedi14.00'e kadar makbuz mukabili Belediye Başkanlığına vereceklerdir. sen NVaniget Anadola çarağimiz böyle bitkiler sahip olduk1 Yeterlik Belgesi için son müracaat tarihi 10.3J973 Salı güJannda yıl halkalan gelişmelan fizyolojik özellikleri yardınü saat 17.00'ye kadar Trabzonda Bayındırlık Müdürlüğüne yapısi üzerine dendrokllmatolojik mı ile zaman zaman ortaya çilacaktır. araştınnalar, Orman Gene] kan kuraklıklan az ya da çok 8 Telgrafla muracaat ve postada gecikmeler kabul edilmez Müdürlüğü yaymlanndan, No: zarar görmeksizin ve en az ürün (Basın: 130152187) 58, 1948. kaybıyle atlatabilme kabiliyetindedirler. Birçok çayır ve buğdaygillerin dahil bulunduğu baş ka bir kısım bitkiler ise, kurak zamanlardan kaçarak vejetasyorı ÜÇÜNCÜ DÖNEM. ÎNGtLÎZCE. PRANSIZCA, ALMANCA. MTJHASEBE, DAKTÎLO, SPOR, dönemlerini yağıslann bol olduHALTEE VE JUDO DERSLERİNE 5 NİSAN PERŞEMEE GÜNÜ BAŞLANACAKTIR. ğu zamanl a ra kaydırırlar. ÜcünKAYITLAR YAPILMAKTADIR. cü grup bitkiler de yılın yağışlı zamanlarinda FU biriktirir ve ku ÖZEL rak devreleri bu su ile idare eder ler. Kaktüsler ve benzerleri gibi. ünyamızda hayatın suyun te şekkiılünden sonra meydana gelmiş olabileeegini belirten bu ayet, bugün hayatın başlangacı hakkında üzerinde bir leşilen ve bilimsel gerçeklere en yakın hipotezle uygunluk halinde bulunmaktadır. Ancak su, ha yatın sadece beşiğini teskil etmemiş, ayrıca bütün organizmalann canlılıklannın devamı için vazgeçilmes bir madde olmuşnadolu yarımadası iklimi, mevtur. cut jeolojik • morfolojik mürva•ebetlere uygun olarak, kendine Gerçekten bütün canlılann oluştuğu en küçük üniteler olan özgü zıtllklar gösterir. hücrelerin protoplastlannın % Bugün Anadolu yarımadası8090'ı sudan ibarettir. Bunlann nın da dahil bulundugu, esas kolloidal sistemlerini duzenleitibariyle yağıslann az ve mevyen su, organizmada nötr bir eri Bİmlere elverissiz dagıldığı, Aktici madde olarak madensel tuz deniz havzasında daha öncelerl lann iyonlarına ayrışmalarını ve Avrupada Alplerde vuku bubu yoldan hücredeki elektrolit lan, buzullaşma olaylarının bol ortanu, dolayısıyle biyoelektrik olaylan düzenler. Orgarüzmadaki ' yagmur dönemleriyle temsil edildiği zannoltınmaktadır. Daen önemli biyoşimik reaksiyoıv J H ayır bilemediniz. Cumhurbaşkanı adayUrmdan söz «çmayacağım. îstediği kadar manşetler çığlık çığhk bağırsın. Radyolar kıyameti koparsın. O çok bümiş yazarcıklar o boyledir şu şöyledir buyursun. Bitirdim ben bu konuyu. Kunı aday gösterirlerse göstersinler, konuşmayacağım. Hele bir belh olsun sonuç, belki sonra. Hem o zaman da geregı yok yal Bir Cumhurbaşkanma yol göstermek. kendisinden neler beklediğimizi hatırlatmak bize düşmez değil. O yüce göreve «eçılmıj kişi hepimizden daha iyi bilir yolumı yordammi. D BESLENMEMİZİ GÜVEN ALTINA ALABİLMEK İÇİN ANADOLU'DAKİ KURAKLIK DÖNEMLERİNİ VE SEYRÎNİ SAPTAMAK; KURAKLIĞA DAYANIKLI BİTKİ ARAŞTIRMASI YAPMAK ŞART 11 bir periyodisite mi taklp etmekte ya da düzensiz olarak mı ortaya çıkmaktadır? Türkiye'nin 2/3 tanm ürününü veren Orta Anadolu için bilinmesi 6zellikle önem taşıyan bu sorunun cevabı kolaylıkl» verilemez. Prof. Dr. Muzaffer SELİK Belki şu anda Türkiye'nin altına Cumhurbaşkanı ç tir Belki de turlar turlara ekleniyor, eklenecek daha da... Ney. se gözüm açık gitmeyecek, ben de bir tur gördüm. On ıtanci miydi neydi! TBMM toplantısında dört yiizden fazla uye vardı. Tek tek kalktüar, kürsüye çılap oylanm kuUandılar. Ben sayın înönü'jü izledim, kimsenin yardımı olmadan, yürüdu, çıkü basamakİarı, oyunu yazdı, attı, indi. döndü yerine oturdu. Sonra saydılar, Gürier altmış bir, Bozbeyli kırk yedi oy almıs, yani vüz altmış üye oyunu kullanmış. Geriye kalanlar koridorda, İokantada, kuİiste dolaşmıslar, ya da oy verme^ıek için Parlamentoya uğramamıslar. Tur oldu ya, yeter. Iş bıttı, çıktık dışarı. Cuma öyle geçti. Geldik bugüne. Hava güneşli, gökyürü mavi, sokakîar sıcak. Nisan umut ayıdır. Vara yoğa umutlanmak yanhş bir sey ya, insanoğlu çıkmazlarda kalmaktan nıç hoslanmaz. îlle ae güzel yarınlar ummak ister. Belki de başkanımızı seçiveririz. Bakın herkes işi gücü bırakmış başkan secimini bekliyor. Simitçiden şoföre, Bakanuıdan memuruna, yazarından işçisine dek.. Sanki başkan seçUince herşey duzelecek, değişecek. Bir perde kapanıp yeni bir perde açılacak siyasal yasantımızda. Daha iyi günlere, yıllara doğru!» Sağlam bir demokraside bir Cumhurbaşkanı seçimi büyuk bir toplum sorunu olmaz. Italya'da, Fransa'da Başkan seçiminde turlar elliyi. yüzü bulurdu bazan. Kimse de işini gücünü Dirakıp yalnız bu konuyla geçirmezdi günlerini. Bizde öyle değfl. Hcpimizin dikkati bu seçimin üzerinde. Bütün gazeteler, radyo, TV. kulak gazetesi, söylentiler bilmem neler kamuoyunun dıkkafini bu konuya çekimekte işbirliği ediyor. Dedim ya, sanki Başkan seçilirse her sey bitecek, sorunlann çoğu ortadan kalkacak... Oysa!. Konuşmayacağun dedim, gene söz konusu etüm başkanlık secimini. Ama şu kazansın, bu aday olsun, onun gelmesi kötüdür, bunun gelmesi çok iyidir demiyorum hiç değike baskalan iribi... Benim için Türkiye Cumhuriyetinin Başkanı, 61 Anayasasınm ilkelerine uyan, demokrasinin gereklerini uygulayan. uyguiptan, uygar dünyanın koşullanna yakışan, Atatürk devrimini sürdüren bir kişi olmalıdır. Gerçek anlamıyla aydmlık bir ka. faya sahio bulunmahdır. Türk ulusunun geleceğini, gerçek bir özşür ortamda. Batılı anlamda bir demokrasi anlayışmm benimserraıesinde aramalıdır. Buna karşı koyan eğilimlere, görüşlere karşı çıkmalıdır. Aeırlığını halktan yana, özgürlük dü^eninden yana. Kemalist devrimcilikten yana olanlarm yanına koymahdır. Böyle bir kişi gekin de Baskanlıga, ister sivü, ister asker. ister hukukçu, ister edebiyatçı, ister matematikçi, kim olursa olsun... Evet bildiniz. Döndük dolaştık Cumhurbaşkanlığı seçimine geldik yine! Ne denli kaçmak istesem de kurtaramadım kendimi bu konudan. Ama benimki adaylardan herhangi birini tutmak, ya da yeni aday önermek, şunu bunu desteklemek değil. Bu yüce göreve en çok yakışanın ne gibi nitelikler taşımaa gerektiği üzerinde düşünmek, düşündürmek.... Ne dersiniz, sayın Parlamento üyelerimizi bu Başkan seçiminde bunca uğraştıran da bu mu? Seçilecek Başkanda üstün nitelikler aramak mı? Yoksa kendi iç hesaplan, özel yarar düşunceleri mi? Kararı siz verin. ^fT «" ? S^ ^ g^r^Sıîaf ^öîgfffiS Okuyucu Mektupları Edirneli öorencilerden.. 28/111/1973 Çarşamba 'günü Milli Eğitim Bakanlığmea okulumuza gönderilen bildiriye göre; bir öğretmenin haftahk azami ders saaü 27 olarak «aptanmış ve bu hal sonucu okul müdürlüğüraüzce bu ders saatini aşan öğretmenlerin sınıflardaki ders saatlerı tekrar düzenlenmis, böylece birçok sınıflardaki öğretimlerini bırakroak zorunda kalmıslardır. 1972 • 73 öğrenim yılının bitmesine ıkı ay gibi kısa bir süre kaia. Miill Kgitım Sakanüğınca zamansız ve pek yerınde olmayan bu sebebmi bilmedığimu kararla Edebiyat ve Fızık öğretmenlerlmız sınıfımızdakı derslennl bırakmayı mecbur olmuşiar, bunun sonucu bu önemli derecedekı derslerımiz boş geçmeye başlamıştır. Bu durumun gereklı bosluk doldurulmadığı sürece sene s o nuna kadar devam edeceğl muhakkaktır. Ay'rıca bu ders lerden not befclemeye meo bur kalan arkadaşlanmız çoJt zor bir durumdadırlar. Hayatımızda ve geleceğimiz de bir dönüm noktası yaratan bu karann bizlerde (Türkiye' dekl bütün orta öğretim okullannda) büyük bir öğrenim boşluğu bırakacağı ve önümüzdekı yaşamımızın mesleğini saptayan üniversite ımtıhanını çok genis bir şekilde etkileyecegi şüphesizdlr. Işte bu vahırn sonucu göz önüne getirerek içinde bulunduğumuz durumumuzu kamuya sunar, son sınıl öjrer.cileri olmamız nedeniyle diğer sınıflara nazaran daha kri tik bir durumda olduğumuzu bir defa dajia tekrarlar, bu hale Millî Eğitim ilgililerinın vakit geçirmeden en kısa zamanda bir çözüm yolu bulacaklarını ve bu istegimizden bizleri mahrum etmiyeceklerini umar, yine eski öğretmen lerimizle derslerimize devara edeceŞimizi içtenlikle ümit ederiz. Saygılanmızla. Edirne Usesf S Fen D sınıfı AKÇİNENTO TİCARET A. $. GENEL MÜDÜRIÜĞÜHDEN OF BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN PARKE KALD1R1M VE KATSAL YAPT1R1LACAKT1R. SATIŞ TEMSİLCİLERİ ARANMAKTADIR luşlarından biri Ankara Erzurum ve Adana bölgeleri için bu şehirlerde yaşayan veya bu şehirlere yerleşmeyi kabul edecek • Asgari lise mezunu (YUksek tahsil tercih sebebidir.) • Askerlıkle ilişiği olmayan • Otomobil ehliyetine sahip • Temsil ve ikna kabiljyetı olan Genç ve dinamik satış temsilcileri aramaktadır. Ucret ve iş şartları tatminkârdjr. Yukanda belirtilen niteüklere sahip olan isteklilerin ozgeçmişlerini belirten bir mektupla P.K. 1110 Karaköy lstanbul adresıne başvurmarı rica olunur. (Cumhuriyet 2203) Millî Eğitim Bakanhğına arık dilpkçe KONGRE İLÂNI tstanbul Kulübü senellk âdi genel kurul toplantısı 16 Nisan 1973 Pazartesi günü saat 17^0 da Sıraselviler 53 numara kulüp binasır.da asağıda yazılı gündemi gfirüşmek üzere toplanacaktır. G Ü NDEM : 1) Başkanlık divanı »eçiml. 2) Yönetim Kurulu faaliyet ve hesap raporu ile murakıp rauorunun okunup RonJsülmesi. 3) Yönetim Kurulu ile murakıbın ibrası; 4) 1630 sayılı Dernekltr Karnnu gereğir.ee ktüüp tüzügünün tâdill: görüsülÜD karara ba£lanması; 8) Yeni tüzüğe göre İdare Kurulu ve denetçilerin seçimi. Cumhuriyet Z205 OTO RADYO (Konsollu) IHTİYACINIZ İÇİN. TOPHANE BOĞAZKESEN CAD. NO. 72 74 (tlincüık 1552) 2204 Genel Yağış Durumu Acaba Anadolu da genel olarak yağış ve kuraklıklar ve bunlarla bitki ilişkileri bakımından durum nedir? Şimdi bunu biraz daHîi vakından inceleyelim: Yeni ve genç jeoloiik devirlerde büvük bir yükselmeye maruz kalmıs: kıyıları Güney ve Kuzeye dogru kalkık bir kara parçası görünüşünde olan A AMERKAN DERSHİNESİ SULTANAHMET GÜNÜN DEĞtŞÎK SAATLERÎNDE, SEÇKtN VE TECBtÎBELt ÖGRETMENLERİN Y Ö NETtMÎNDE. 8 DEĞtŞÎK SEVtYEDE AZ MEVCDTLU SINTFLAR, ELEKTRONİK L.İSAN LÂBORATÜVARI İLE PBATİK, HAPTADA 3 VE 6 SAATLtiC KTJBSLAR. Tel: 22 17 37 Dr. Kâmran ŞENEL Osmanbey. HalaskSrgazi Cad. No: 192/3 Balıkesir Millî Egîtim örgütünde yasaiar dıkkate alınmıyor, söyle kl tlkögretim Müfettişlen Yönetmeüginln Madde: 21, fıkra. d) Sahıslarına, sirketlere veya digeı îahıslara ait araç, gereç ve yayınları öğretmenlere. satmaktan veya bunlann satışına aracı olmaktan sakınırlar, hük Nikâö yapmak için rapor gemii vardır. reklrymiş. Ben de merkez sağllkokul Yönetmeligı Madhk ocafına baş vurdum. Oniaı da Erzurum Şenkaya Hü de: 74'de: llkükullarda Millî Eğıtîm Bakanlığınca parasız kütnet Tabıplıgine, Kars, SarıdaŞıtılmış veya llkokul kıtapkamış Firengi Savaş Deraegiları listesınde tavsıye olunne tel cevaph yazıyı verdıler. muş kıtapiar kuJlanılır. öğPararnm yetersizüğinden tel rencilere Bakanlıkça Kabul eçekmeyip IS. 11.1972 de mekveya tupla gönderdım. tki a; geo dilmiş ders . kitaplan ders feltabı yerine tavsıye etigi halde gelmediğinı görünce dllmiş yardımcı ders kıtaplaSağlık Bakanhğına dılefcçevle n dışında fcltap satın aldırılabaşvurdum. Hâlâ cevabı gelmemıyacağı gıbı. Bakanlıkça tav yen raporlar yüzünden bütün siye eiiliemış Kitap ve de'rişlemlerin durmasma yolaçtı. Bir çocuğum obnak Uzeredir. giler okulda satılamaz, der. 10 TL. çocu* zammı alamıyaIşte bu açık hükümlere ragcagımdan endişe duymaktamen bir ılköğretim müfettişiynn. nin yazdığı S. smıf test kitabı MİI1! Eğitim MCdürünün Bürolcrasinin tw denli aicönsözfl İle tüm 16 llçe ve 1 1 sadığıra, giderek böylesine formerkez okullarında öğretmenmalitelerln telle olmasma akıl ler vasıtasıyle çocuklara saerdirmek zor dofnısu... tılmasını sağlamak maksadîySaynj ilgıiıienn Denım EIÖI le manevi baskı yapılıyor. Biz birçok kimsenin hiçten usullerle magdur edilmemelenm, lstettigimız zaman kitapçılarbu tip usulsüz seylerın öniendan test fcitabı alıyoruz, ne mesini, 45 aydir cevap beklediye »Çretmen ve Sğrendrerimemı nasıl karşılarlar? Saygımizt b3yle bir nevl baskı altına alıyorlarT Adı saklı Adı saklı bir veli Sağlık Bakanhğına açılı mektııp Cumhuriyet 2200