21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET 4 Ekim 1973 undan önceki yazılarımızı, yabancı ülke lerd'e çalışan işçilerimizin yurda dönüşlerinde, çalışma yaşamlarına Sosyal Sigortalara tabi işyerlerinde devam ettikleri takdirde, bj ülkelerde geçen sigortah hizmetlerl ile Türkiye'deki sigortah hizraetlerinin birleştirileceğini ve toplam hizraetleri üzerinden kendilerins emeklilik yardımlarmm yapılacağınt genel kurailar içinde iconu ol»r«k ele almıı bulunuyorduk. Oysa, yurt dışındaki işçüerimlz, yıllar boyıı, fabrika dütfuğü ile işbaşı yapmış, paydos, borusu ile oturmuş • kalkmış olduklan, lsverenin otoritesir.den bunaldıklan için, çoğunlukla, bundan böyle kendi borularının öttüğü döneml, yani yurt dışında biriktirdikleri kapital veya edindikleri üretim araç gereçlerini değerlendirmek suretiyle bir işyerinin sahibi olacakUrı günleri de artık crüşünmey* başlarnışlardır. Say;n Nevzat Üstün'ün deyinıl üe «Alamanya Beyleri»nin bu doğal düşüna hiç şaşmamak gerekir... Çünkü, düne kadar, karın tckluğu amacma dönük uğraşı, Avrup» tekniği içinde; ev, daire, tarla, hisse senetleri, otomobil, elektrikU çeşitli uygarhk araçlan, renkll tatil programlan, modern giysiler vt. edinmek tmacını dörıüşmüş bulunmaktadır. Anadoluda, asgari üo ret mevzuatının uygular.dığı ülerimizde bürüt 720 lira aylıkla geçinmeye çırpınan şükürcü felsefenin müridi örneğin temizlik işçisi, Avrupada, 4 ilâ 5 bin liranın üzerinde kazanç sağlamaya başlamıştır. Bu işçinin, hiç bir mesleği olınasa bile, dönüsünde artık eski kosullara teslim olması düşünülemez. Bu yüzden, yabancı diyarlarda çalışan infanımız tabip, disçi, mühendis. eczacı, veteriner, vs. ise, dönüşünde bu mesleği serbest olarak yürütmek istiyor, esnaflık veya ticaretle uğraşmayı, yahut da kollektif, Adi Komandit, Limited şirketlerden birina ortak olmayı düşünüyorsa, bu takdirde, bağımsız çalısanların sosyal güvenliğini sağlayan Bağ Kur'a zorunlu bir »ekilde üye olacaktır. Bağ Kur'un üyesl olmakla, Türkiye'dekl T. C. Emekli Sandığına (5434) veya Sosyal Si B Olaylar ve görüşler emeklillg'e hak kazanma kosuluna dışardakl işçilerlmiz de yabaneı değillerdir. (2) Dışardaki Işçiler ve BağKur Selâhattin TURLA SSK Gn. Md. Müa. gortalar Kurumuna (506) tâbi evvelce geçmiş hizmetlerinj Bağ • Kur'a tabi olarak geçecek hlzmetleri ile birleştirip (1479/59 Md.) toplam hizmetleri üzerinden, son hizmeti Bağ Kur ile ilgüendirilmiş ise Bağ Kur Yasasında belirtilen koşullarla emeklilık hakkını kazanabilecektir. (228 1214/3. Md.) (1). likler (tadiller) yapmak »uretiyle, lsvlçre v» F. Almanya'da olduğu gibi, sözleşme kapsamına dahil edilmeleri sağlanmıs bulunmaktadır. Yurtfumuzda memuriyetten de istifa edip dıs ülkelere çahşmaya giden on binlerce Insanımız vardır. öte yandan, Avrupa ülkelerinde kapital veya makina, araç, gereç sahibi olup yurda döndüğünde bağımsız bir şekilde çalışmayı düşünenler olduğu gibi, yurt içinde halen bağımsız bir rr.e=lek sahibi iken Bag • Kur'a kesenek 6demekte olan esnaf sanatkârlanmızdan dışarıda çalışmayı daha avantajh bulanlar da olabilir. Küçülen diinya üzerinde bugün Bursa'daki sobacı esnafının yarın Frankfurt'da kalorifer tesisleri filânca fabrikasında işçi olarak çalışması pek olağan bir durumdur. Bu takdirde, Türkiye'de Bağ • Kur'a kesenek ödemiş olaniarm yabancı ülkelerdeki sigortalı hizmetleri birleştirilemiyecek d'emektir. Bağ Kur Yasası, bilindiği üzere sadee» uzun vâdeli sigorta kollarını (Malullük Yaşlılık ölüm) kapsamma almıs bulunduğundan, yurt dışında çalışanlan daha ziyade ilgilendırmektedir. Aynca, Bağ • Kur Yasasına göre, sigortalı kadın ise 5ö, erkek İse 60 yaşını tarr.amlamadan tahsise hak kazanamadığı cihetle, Avrupa Sosyal Sigortalan slstemine benzeyen bu «t Sözleşmelerin Tadili Kaçınılmaz 8 Avrupa ülkesl üe aramızda mevcut Sosyal Güvenlik Sözleşmelerinin; bağımsız çalışanlardan yurt dısına giden veya yurt dışında slgortah olarak çalıştıktan sonra geriye dönüp bağımsız olarak çalısmaya başlaynnların so""? güvenliğini sağlayabilmek amacı ile, yeniden gözden geçirilerek. bu veya bur.a benzer noksanlıkların giderilmesi. kanımıza göre, çok önemli zorunlu ve ivedi bir sorun olarak beklemektedir. Bugün mall yönden ne denli mutlu ve esenllkli kosullar içinde olursak olalım, geleceğin sosyal garantllerinden kpndimlzi uzak görememekteyiz. Çalışma yetp> »klerinin sustugu noktada, kişiye, her sabab r,elini büküp, mınnetle şapkasını çıkarmavı 'orunlu kılmadan, insan onuruna yakıçan biı emekli aylığının tahsts edilmesi, artık Devlet Babanın gözetimi altındaki Anayasal hak olmaktan dahi cıkmış, en dogal lnsanhk hakkı haline gelmi; |Kılunmaktadır. XVIII. Yüzyılda, Volter'in «Dinlemnek v» yorgunluk gidermekten ziyade. istikbal endisetini yok eden güvenliği nerede olursa olsun arayıp bulmağa can atıyorum.» sözü, hangi siyasal inanca sahip olursa olsun çagımız politikacısının ayrıntısız paragraf başı yaptığı konular arasmda her an tekrarlanmaktadır. Bu cümleleri kullanırken, hâlâ hiç bir sosyal güvenlikten nasibi olmayan milyonlarca tanm işçimizin endişeli ve gücenik bakışlartndan gözlerimia kaçınyoruz. Mutlu yarınlar, herkesin Sosyal Güvenlikten payını aldığı (Anayasa Md. 48) aydınhk yarınlardır. (1) 11.1.1972 Cumhnriyet «BaŞımsıt çabşısta da güvenlik sağlanacak.» (I) îî.8J97z Cumhnriyet «Bag • Kur ve jttirdiklfri.» AçgözTokgöz Dengesi B Ya Dış Ülkelerdeki Hizmet? Burada önemll olan bir husus vardır, o âa; dıj ülkelerde (Ingiltere, Fransa, F. Almanya, Avusturya, Danimarka, Belçika, Hollanda, îsviçre) geçmiş bulunan hizmetler Bağ Kur'a tabi hizmetlerle birleştirilememektedir. Çünkü, Bağ Kur Yasası, bu ülkelerle yapılmıs olan Sosya) Güvenlik Sözleşmelerinm imzalanmasından sonra kanunlaşabilmistir. Hatta, F. Almanya ile Isviçre hariç diğer 6 ülkeyle yapılmış olan sözleşmelerde T.C. Emekli Sandığına tabi hiznjetlerln dahi dış ülkelerdeki hizmetlerle birlestirilebileceğine dair hüküm bulunmaraaktadır. Sözleşmeler genellikle, Türkiye'tfeki Sosyal Sigortalara tâbi hlzmetlerle dış ülkelerdeki sigortah hizmetlerin birleştirilmesini hedeJ olarak almış, bunun dışındaki Sosyal GüvenUk Müesseselerinin (BağKur, T.C. Emekli Sandığı, çesitü Banka Emekii Sandıklan gibi), zaman zaman lözleşmelerde degişik ir Alman yılda 32 kilo şeker tükeHyor, Fransa S8 küo, îngiliz 45 kilo, Ispanyol 26, ltalyan 24, Yügoslav 24, Yunan 16... Türk 15 kUo. Bir Alman yılda 10 kilo balık tüketlyor, Tranns 12, Îngiliz 9, tspanyol 27, ttalyan 9, Yunan 19 Türk 5 kilo. Bir Alman yılda 22 kilo et tüketiyor, Fıanıu 80, înfl. llı 32, ltalyan 22, Yunan 27. Türk 13 kilo. Bir Alman yılda 7 kilo tavuk eti tCketiyor, Franm İS kilo, ingiUı 9, Ispanyol 8, ltalyan 10, Yugoslav 4^, Yunan 5,5... Türk 2 kOo. Bir Alman yılıîa 120 kilo «öt tüketlyor, Transı» 127, Îngiliz 181, Ispanyol 74, ltalyan 78, Yugoslav 75, Yunan 87... Türk M küo. Bir Alman yılda 9 kllo peynlr tüketlyor, Frannı İS, Îngiliz 5, Ispanyol 2, ltalyan 9, Yugoıla* 5, Yunan 15.Türk 5 kilo. Bir Alman yılda tereyağı. bitklsel yağ v.b. toplam 30 kilo yağ tüketmektedir, Fransıı 24, Ingiliz 24, Ispanyol 16, ltalyan 19, Yugoslav 8, Yunan 19. Türk 10 kllo. • PARTİ OKTAY AKBAL Evet Hayır Tartışma ALLENDE GERÇEĞİ AUende'rdn kendi eliylt beynin» aıktığı kurjun, yalnız Şilı'd» değıl, belki yeryüzündeki tüm antidemokratik ve sömürücu güçlerin tepesinde patlamış bir atom bombası niteliği tajıyacaktır.> Böyle diyor saym Nadir Nadi, 13.9.1973 tarıhli başyazısında. Amerikan kapitalizminin etkisi altmda uzun yıllarını geçirmij olan Şili'de üç yıl gibi kısa bir dönemde ve de her türlü denıokratik kurallara saygılı kalarak, ama egemen güçlerin tüm erıgcllemelerine karjm yaoancı kımpan yaların ve büyük toprak sahiplerinin çıkarlannı geniş halk yararına bozmasını bilen Salvador Allende'nin beynine sıküan kurjunu. elbet «antidemokratik ve sömürücü güçlerin tepesinde oatlamış bir atom bombası» gibi gör mek gerekecek ve Allende saygın bir kiji olarak daima kutsana caktır. Şili, bir iç savaşın içinde kaynı yor |imdi. Allende'nin kendi canına kıymadığr, eğemen göçlere karşı mertçe c^ndiği için öldürüldüğü yolunda haberler yayılmaya basladı bile. •İnançlı bir po litikacı, yürekli bir kişı, tuttuğu yoldan sapmayan, ödün vermeyen, korkmayan bir insan... Bunca erdem bir politikacıya, heaı kendi ulusunun tarihinde, hem de dünya politika tarihinde unutulmaz bir yer kazandırroaya yeter» diyen laym Oktay Akbal'm görüşlerine aynen katılmak gerek. Çün kü; «İki aatır bildiriyle koltuğu bırakıp kaçanlar, ya d* hesap vermekten korkanlar, ya da o güne kadar izlediği görüşlerı hemen bırakanlar, ya da yalvarmaya başlayanlar>ın yüreksıziiğinı göremedix Allende'de. • Savaş yeteneği ve olağanı bulunmayan bir ordunun, iilkenın doğal zenginliklerini yabancılarm elinden kurtanp milllleştiren b'r devlet başkanımn sarayını topa tutulması, traji komik bir gerçeği ortaya koyuyor: Artık bızı ordular, yabancı çıkar çevrelerinin ülkedeki muhafu kuv\'et'eri görevini yapmaktadır.ar» diyen sayın İlhan Selçuk da, \llende gerçeğine değgin görüşlerini böy le noktalarken, egemen güçlerin ne denli katı ve uîim politika iz lediklerini kaba çızgi'.criyie koyu yor ortaya. Sosyalist iktidarların da seçimle işbasına gelebileceklcrinı Allende deneyiyle aavunan bazı çev relerin şimdiki tutumları nasıl olacaktır, pek bilemeyu ama, ege ir anahtar geçiyor yoldan. Derken karşıdan t>ir koç. Bir avuç havaya uzanmış. Kır at tırısa kalkmak üzere. Altıoklu bayraklar taksilerin önünde. Biri gidip biri jeliyor, anahtar, altı ok, koç, at; bu arada aslan, kartal... Bir aniamı olmalı bütün bu simgelerin!.. Nedir? örneğin koç nedir, neyi, kimi temsil ederî Kır at, kartal? Hiç bir anlamı yok bu hayvan görüntülerinin. Hayvanlara benzemek istemez herhalde partilerimiz de, llderleri de! Koç mudur Feyzioğîu? At mıdır Demirel? Aslan mıdır Timisi? Kartal mıtiır Tural? Ne ilgisi var bu hayvan resimlerinin bu partilerin düşünceleriyle, eylemleriyle, ülküleriyle? Hiç. Niy« öyleyse bu hayvan resimleri? Diyeceksiniz Amerika'da bll« eşek'le fildir iki ana partinin simgesi. Öyledir ama her yerde, her parti bayrağınd'a bu eşekle fü yer alraaz. Partilerin oy pusulalarında eşeğin, filin resimleri bulunduğunu hiç sanmam. Eşek ve fil partilerin geçit törenlerine katılır şaka olarak... Yanl, ne bir parti eşeğin erdemlerini, gücünü taşır, ne öbilrü filin. kindarhğını, ağırlığını! Hoşluk olsun diye seçümiş şeylerdir bunlar. Bix de ise partilerin taraftarları bu hayvanlarla açıkca övünürler; biz kartalız, biz kır atız, yok aslanız, koçuz dlye!... Duvarlarda da aynı resimler. însan kendini hayvanat bahçesinde sanıyor. Hayvan resmiyle kendini simgeleıneyen partiler, CHP il« MSP. Biri tarihi altı oku taşıyor. Hepimiz biliriz bu okların anlammı. Atatürk cumhuriyetinin temel ilkeleridlr onlar. Anayasa onlara dayanır. MSP'ninki ise bir anahtar, ucu kalp biçiminde uzunca bir anahtar. Neyi, nereyi açacak o? Gizli kaloıış bir kapıyı mı,, bir dolabı mı? Bu anahtar simgesi MSP'nin gerçek yolu yordamı, kulaktan kulağa fısıltıyla geçen özlemleri hatırlanacak olursa yerindedir, çok uygundur. Bir da DP'nin havaya kalkmıs eli var. 1946'nın «artık yeter»ini yineliyor bu, hiç bir yeniliği yok. Evet, artık yeter! Ama kime, neye? DPTİlerin «artık yeter» demeye haklan var mı? Ne getiriyorlar ulusa yeni, yararlı, güzel, basarılı? Doksanlık Bayar'ı kendilerine bayrak yapmak mı yenilikî Yoksa AP'nin daha sağma düsmek ml, sağcıyız demokratız diye afişler bastırmak mıT Seçmen «artık yeter» derse, diyecekse önce bu eskl AP'lilere cfiyecek, eskilore yetülere, bütün o 1948 nıhunu t«msil ettHinl Ilert sürenlere... Hem ne ölmez şeymiş o ruh, nerdeyse otuz yıl geçti aradan, hâli o fünlerin havasını diriltmek Isteyenler var aramızda!.. Her türde hayvan var, nesne var, bir vücudun parçası var, ama bütünüyle insan yok hiçbirinde. Işimiz hep hayvan'lı, nesne'li partilere kalıyor. Yaşa kır at, vur koçum vur, bin üstüne kartal, at pençeni aslan, oklar, eller, anahtarlar!... însanoğlunu kendine limge yapan yok. însar.lar alanlarda, yollarda, çilelerde, yoksulluklarda... İnsan, yal nız partilere oy vermek için önemli, destek olmak için, parti lid'erlerini omuzlamak için, işbasına getirmek için... Evet, türlü türlü bayraklar geçiyor önümüzden arkanıııdan. Miting alanlannda dalgalamyor. Duvarlarda renk renk göz alıyor. Bütün bu hayvan simgeleriyle bizleri kazanmaya çalışıyorlarl Ben seçmen olarak size derim ki, kendine bir hayvanı alıp limge yapan partiler, insandan uzak »ayılır, İnsan acısına, İnsan sevincine yabancı, kayıtsız». Hayvan resimlerlyle kendilerini tanıtmak, sevdirmek isteyen partilere oy vermeyin. Koçuyla, atıyla bilmem nesiyle karsınıza dikilmiş politikacılar başbaşa kalsın, yaşasın koçuyla, atıyla bilmem ne*iyle! B « ALLENDE SAYGIN BİR KİŞİ OLARAK DAİMA KUTSANACAKTIR 50. YIL EDEBİYATLA KUTLANACAK SOLDAKİ OYLARIN AZINSANMASI DOĞRU DEĞİLDİR. men gücleri tam kırmadıkça demokratik sol iktidariann uzun sür* yaşamayacakları bir ke» daha ve kesenkes saptanmıı olmu yor mu böylece? Lütfi KALELt tstanbul riyeti tarihinde eğer önemli bir nokta, bir cizgi iıe, kutlamayı gercktiren ögeler var olmadıkça, 50. yü kutlanmamalı, daha sonraki yıllara bırakılmalı. Ama kutlanacaktır, geçlstirüiverilecektir 29 Ekim 1973! «Edabiyatla» kutlanacaktır 50. yıl 1 PTT'mU «50. Yıl Kutlu Olsun» desin, biz su ortamda, 50. yıl kutlanmamalı, 50 yıl tartışılmalı, Türkiyemizin özelestirisi yapılmalıdır deriz. 50. yıh kutlama hazırlıklannı sürdürenlerden, yönetenler*«n budur dileğimiz, isteğimiz. 50. yıh kotrtnvyfp, •TUrfciy*mizi kurtaralım. Budur en baş görevimiz. O zaman lçten kutlarız ileriki yıldönümlerini. Taman AKBATAR Iat. Tesvikiy» Yine bilinen bir ba$ka gerçek: Batı'daki sosyal demokrat par tilerle Türkiye'deki »osyal demokrat hareketin aynı olmadığıdır. Batı'daki sosyal demokrat partiler, sosyalist düzen kur mayı amaçlayan sol partilere karşı emekçi oylannı bölen, ser mayenin verdiği ödünlerle (tavizlerle) kapitalist düzeni sür. dürmeyi yegleyen sermaye sınıfının güvencesi partilerdir. Burjuvazi ikiyüz yılı aşkın sermaye birikiminden sonra vardığı asamada, geri kalmış Ulkeleri sömurerek sağladığı kârların bir bölümünü kendi lsçilerine ödün olarak vermekte, kendi düzeninde denge kurmaktadır. Türkiye'deki sosyal demokrat hareketse devrimci bir girisim, toplumsal bir aşamadır. Işçi sınıfının demokratik hak ve özgurlukleri elde etme mücadelesl üçbes yılı a$an, gelecek kuşaklann daha mutlu yaş&malarına dönük uzun va. deli. sabırlı bir mücadeledir; Maeeracı atmmlann, tutarsu gl rışimlerin dışîndadır. Yaşadığı dönemin koşullarından gelen ha reketinin ne olaoagjnı, tavır alışlarım dogru saptamak IOrundadır. Işçi haklan ancak T* ancak demokrasüıln gerçek anlamda var oidugu bir ortamda korunabilir. Bu seçimlerde lsçl kesımine düşen, demokratik hak ve özgürlüklerfn genlşletilmesinden. bir başka deyişle 1961 Anayasasından yana olan güçlerle isbirligi yapmaktır. BU. tün eksiklerine ve dalgmlanmalanna ragmen CHP'de orusan sosyal demokrat hareketin yanında yer alınması görüsünd*yiz bu nedenle. Saym Akbal'ın sol oylann kul lanışıyla llgili sözlertne, Körüa lerine ne kadar kaülıyorsak. sol oylar hakkınctaki küçümsemelerine de o kadar takılmıyoruz. «Yüzde Uç ya da en çok yüzda beş, bu sol oylar dediğinizl Büyük bir aniamı yok» diyor. Top lumsal stellşimlnin sol oylan art t:rmaktan vana olduğu gerçeginl hesaba aimasak bile, o sözü edllen yüzde üç ya da beşler, büyük bir parUnin oy torbasına girdiğinde ortalama 15 mületvekill yapar. Bu da ber hakte o kadar küçümsenecek sayı değildir. Küçümsenecek sayı olmadığı sol oylar UzeTine yazılan fıkralardan anlasılmaktadır zatenl Yetkin ARÖZ Koopls Oyesi • B. Çekmeee Gereksiz Bir Kutlama ATATÜRK'ÜN ÖLÜMÜNDEN SONRA KUTLANACAK NE YAPTIKT Şu gfinlerde zarfların üzerlerinde bir kaşe görülmeye başlandı. Herhalde ekim sonuna değin sürüp gider bu kaşeleme.. Şunlar yazılı kaşede: «50. Yıl Kutlu Olsun». Ne değin biçimciyiz? Kutlayan var mı, neden kutluyoruz 50. yılı? Ne kutlanır N« kutlanmaz? Bunu iyice bilîyor muyuz? Bu sorulara gerçek yanıtlanmız ne oluyorT Milyonlarca liralık gider, radyoda ve televizyonda programlar... Çok yönlü sorunlar, çözüm bekleyen sorunlar, her alandaki yokluklar, yetersizlikler... Neler olmalı ki 50. yıl kutlanabilsin? Bu sorunun yanıtını, değerll yazar tlhan Selçuk, 17 temmuz 1973 günlü Cumhuriyet'te kendi köşesinde verdi. O günkü «Pencere», «50'nci Yılda» başlığını taşıyordu ve riört madde vardı sıralanmış. İlhan Selçuk o yazısında, dünyada 50 yılda neler olduğunu, bizim nerede olduğumuzu ve çağdaş uygarlık düzeyine erişebilmek için Batının bu uygarlıktaki ortak deger yargılarını belirtmiş. Çetin Altan'ın deyişiyle «sağcısı solcusu» okumalı o yazıyı, bulup, gerçekçi olarak, nesnel gözle okumalı. Atatürk'ü gerçekten seviyorsa, gerçekten yurduna, insanlarına bag lıvsa, demokrasi özlemi içinde ise!. Bizce, 50. yıl, Türkiye Cumhu Görüldüâü gibi tokgöziu bir ulusuz. Allahın bütün nimetlerinl aıar axar ylyip tuketme ahşkanlığındayız. Yalnız buğday ve Stekl tahıl ürünlerlnde böyle değil. Bir Alman yılda 70 kilo hububat tüketiyor. Fransı* 82, Îngiliz 73, Ispartyol 93, ltalyan 131, Yugoslav 191, Yunan 127... Türk 250 kilo. Demek ki midemizl hamurla doldurup Tannya ftkrediyoruz. Bir de tersini düşünün! Ya bizim lnsanımız (Ja îngiliz, Alman, Fransız, Ispanyol, Yugoslav, Yunanh gibi yiyip lçmek isteseydi, acaba ne olurdu? Bir kıyamet kopardı ki demeyin gitsin. Halkımız tok gözlü olrfugundan. yönetmek kolaydır. Şimdiye dek Türkiye'de gıda maddeleri için bir gösteri yapıld'ığı görülmüs jey değil. Sözgelisl pirinç kuyruğu Yenicami'den Haliç'e dek uzar gider, gazeteler pirinç kuyruklannın fotoğranannı basarlar. Ama bu durumu pröteıto için halk, gösteriye, yürüyüşe, mitinga başvurmaz. Çok mazlumdur halkımır. Gerçekte bir Alman, Îngiliz, Fransız veya Italyanla TUrk'ün beslenmesi arasındaki fark yalnız ki$i basma tüketim rakamıyla anlatılamat. Kişi başına tüketim. tüm toplum tüketlmınin nüfusa bölünmesiyle bulunur. Ama toplumda kaç kisl gerçekten besleniyor? Balık, yumurta, et, süt gibi besin maddelerinden kaç kişi yararlanıyor? Bir ayn konudur bu Ulkemizde kiminin sofrasından havyarla kus sütü ekiik değildir, kimi etli pilavı bayramcîan bayrama yiyemez. Dünya haritalannda Türkiye'nin yanaç, yantok yaşayanlar arasında gösterilmesi bundandır. llkel yaşantısının içinden bir ömür boyu çıkamamışların kaç milyon olduğunu bir hesaplayın ulkemizde. Nüfusun yüzde 65i hâlâ köylerdedir ve köylük yerler 70 binl aşkın bir dagınıklık görüntüsündedir. Ama vatandas Mehmet, bir kez de ben yiyip içeyim, İnsan gibi besleneyim dese, maazzallah, ns et yeter, ne iüt, ne peynir yeter, ne yağ Şimdilik Türkiye'nin dengesi, yanaçlann fedakârhğı üstüne sürüyor. Blr yanda tokgözlülerimiz var, blr yanda açgözlülerimlz. Tokgözlülerimizin açlıjı bila ırgalamıyor açgözlüleri: Rabbena, hep bana, hep bana» diyorlar. Düzenimiz, açgözlülerin »çhgına dönülı oldukça^Tujk. vatandaşı İnsan gtbi beslenemiyecektir. ..:•.,", ' Soldaki Oylar SOL KANATTAKÎ OY MİKTARI AZIMSANMAMALIDIR Soldaki oylann, önümüzdekl seçimlerde nasıl kullanılacağı gitgide güncel bir sorun olmaktadır. Saym Akbal da değınmis 13 Ağtısto» 1973 tarihll fıkrasmda bu konuya. Seçimlere kadar da bir hayli deginüecejl kuşku suz. «İki daha iki'nin dört etmesi» gibi açık bir takım doğruları tekrarlarsak, CHP İçin jöyle diyebiliriz lasaca: Küçük burjuva partisidir. Yapısmdakl aykırılıkları tümüyle ayıklıyamamış olmasına karsın, genel çizgileri içinde topraksız ve az toprakh çiftçinin, esnalm, küçük memurun, işçinin kısacası tekelci büjaik sermaye karşısında sosyoekonomiB. yönden ezilen, zorlanan kesimin partisl olma cabasmdadır. Temelde kapitalist sisteme karsı çıkmamakta, sistemin daha dengelt. daha çatışmas» i^UyebHmesi 1çin bir takırn reformlar yapümasıru önermektedir. tLÂN TÜRKİYE KÖMÜR İŞETMELERİ KURUMU GARP LİNYİTLERİ İŞLETMESİ MÜESSESESİNDEN İnşaat Yaptırılacaktır 1 Aşajıda keşiı bedelli, geçici teminab, öıale gün ve saati yazılı iş, kapatılmış zaruar içerisinde teklif alınmak §ureüyle Müessesemizln İnşaat Şubesi Müdürlüjunde tejkil edilecek Komisyonca yapüacaktır. 2 Bu işlere ait şartnameler ve ihale dosyalan: a. Ankara'da: TK.1. Kurumu înjaat Dairesl Başkanlığında, b. Istanbul'da: T.K.Î. Satınalma Müdüriüğü, îstiklll Caddesi Deva Çıkmazı Sümer Han Kaf. 45 Beyoğlunda, c. îzmir'de: G.L.Î. trtibat Bürosu Şefliği, Kıbns Şehitleri Caddesi 1443 Sokak No: 51 Saadet Apt Alsancak, d. Tavşanlı'da: GX.l İnşaat Şubesi Müdürlüğünde, •. Seyitömer'de: Bölge Müdürlüğünde, görülebilirler. 3 tşbu inşaatta kullanılacak çimento ve betonarme demirlerinin bedelleri Baymdırlık Bakanlığı 1972 yılı rayicleri üzerinden müteahhidin Utihkakından kesilmek şartiyle Müessesemizce verilecekür. 4 Isteklilerln ihaleye iştirak edebilmeleri için Müesses»mizee verilecek ijtirak belgelerini almak üzere; a. Çalışma tasansı ve teçhizat bildirisini, b. Kendi imkânlannı büdiren Bankaca tasdikli mall durum bildirisini, c. Teknik Personel bildirisini, d. Dilekçenin veriliş tarihinde ellndt bulunan bildirir taahhüt bildirisini e. Mütp;:hhitlik karnesi veya fotokopisini, (C grubuna ait, süresinl doldurmamış.) f. Bir defada, ihale yolu ile en az 1.500.000. TL. lık benzeri bir i$ yaptiğma dair işi yapmıı olduğu Müesseseden alınacak. tasdikli kabul belgesi. 12.10.1973 Cuma gününe kadar dilekeeleri ile birlikte yukarıda yazılı evrakı müsbiteyi Müessesemiz Merkezi Muhaberat Servisinde bulundurulması lâzımdır. Postada veya herhangi bir sebeple meydana gelen gecikmeler dikkate ahnmaz. 5 Tekliflerin, Müessesemizce verilecek iştirak belgesi, geçici teminat ve 1973 yılına ait Ticaret Odası vesikası ile L. birlikte en geç ihale gün ve saatine kadar Tavşanlı'da müessesemiz Merkezi Muhaberat Servisinde bulundurulması lâzımdır. Tekliflerin, postada veya herhangi bir sebeple meydana gelen gecikmesi dikkat* alınmaz. Eksilrmeye konan Geçici İhale lsin ismi Keşif bedeli Teminatı XI. Tarihi Saati Seyitömer Bölgesi Kazan Dairesi ve Merkezi teshin 1.564.308,27 60.679,25 24.10.1973 15.30 6 Müessesemiz 2490 sayıh kanuna tâbi değildir. | Deniz Kuvvetleri Komutanlığı | S I Seyir, Hldrografi ve Oşinografi Dair* Ba&kanııgından bildirilmiştir. Ü = ınıııınıınımimmiımımirıi'iııinıııııni' i I DENİZCİLERE VE HAVACILARA 119 SAYILI BILDİRİ 10 Ekim 1973 tarihinde 07.00 ile 18.00 saatıert arasında aşağıdakl noktaları birleştiren saha içinde seyretme, demirleme, avlanma ve bu sahanın 500 metıeye kadar olan yüksekligi can ve tnal emniyetl bakurundao tehhkeiıdir. KARADENÎZ KARABURÜN YENİKOY 1 md nokta: Enlemi 41 derece 30 dakika kuzey Boylamı 28 derece 40 dakika doğu 2 nd nokta: Enlemi 41 derece 30 dakika kuzey Boylamı 28 derece 50 dakika doğu 3 üneü nokta: Enlemi 41 derece 20 dakika kutey Boylamı 28 derece 40 dakika doğu 4 UncU nokta: Enlemi 41 derece 17 dakiKa kuzey Boylamı 28 derece 49 dakika dogu DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNE1ILE DUYURULUR. (Basın: 23799/7864) 1 I ğ •••••••••••' = = = i g = = g = ğ ğ £ I § | ASİSTAN ALINACAK Istanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Müdürlüğündn Okulumuz Mobüya tçmımaıhk Bölümünün: a) Buluş KompoziSjOn ve Serbest Resim, b) Bulus Kompozısyon ve TekniK Bilgiler öğretim dallan için sınavla bırer asistan aluıacakUr. Sınav günleri: 16.10.1973 günü Yabana Dü (Yazılı ve sözlü). 1825.10.1973 günleri Mesleld Dersleı ı Pratik yazılı ve sözlü). Sınavlara katılmak isteyen, Mr.bilya Içrrümarlık dalında Yüksek Oğrenım vapmış adaylann, 13.1U.1973 günü «aat 13 ü(i a kadar sınava katılacaklan oğretım dalını • yabancı dili belırten bir ailekça U» U. e TUI MüdürlüjHlne başvurmaları auyurulur. Fazla bilgi Bölürn Başksnlığınaan alınabilir. (Basın: 23938/7863) • 5 B • I • • jPlastik Kanaviçe Dokumalı Ş j Çuval Satm Alınacaktır [ | 1 Kapalı rartla teklif alınmak suretiyıe » .O adet O O u plastik dokumalı kanaviçe çuval satın alınacaktır. 2 Teklif mektuplan 15 Ekim 1973 tarifcı aıesai saati sonuna kadar MUessesemizde bulundurulacaktır. 3 Bu isle ilgili şartname Müessesemiz Ticaret Şeıliginden temin edılebilir. • 5 • • 3 | •••••••I 2 • • Sümerbank • g Ateş Tuğlası Sanayii Müessesesi 5 • Hisarönü Zonguldak • ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••a (Basın: 24044/7865) İstanbul 6. İcra Memurluğundan Dosya No: 1973/4125 Alacakh: T. öğretmenler Bankası T.A.Ş. Borçlu: Nuran Erbuga Beyoğlu, Küçükparmakkapı îpek Sok. No: 14 D: 4 Nuran Erbuga aleyhine 5/1/1971 tarihli 30.000, TL.'lık inotek belgesi ve akit tablosu ile 12/5/1971 tarihli 30.000, TL.Iık ipotek belgesi ve akit tablosuna istinaden Z12UZ1 TL.'nin 18/5/1973 tarihinden itibaren % 10,5 faiz, % 25 tutarı Gider Vergisi, % 10 vekâlet ücreti ve masraflarla tah«ili hakkmda ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan fakipte gönderilen ödeme emri tebliğsiz iade edilmiştir. Yapılan tabıta tahkikatına rağmen adres tesbit edlemediğinden ödeme emrinin Tebligat Kanununun 28. oıaddelerine göre ve kanunî süreye 30 gün ilâvesiylf ilânen tebliğine karar verilmiştir. tşbu 152. Crnek Sdeme emrinin nesri tarihinden itibaren 60 gün içinde borcun ödenmesi. borca karşı bir itiraz varsa 37 gün İçinde bildirilmesi aksi halde hakkınızdaki cebri icraya devam olunacağı ilânen teblij olunur. 13/9/1973 6. İcra M. (Basın: 6632/7870) ERZURUM BELEDtYESt E.S.O. İŞLETME MÜDÜRLÜĞİJNDEJS 1 Şehir içi seferlerin.de çaliîtırüan T14 Maguris otobüslerinin tâmirlerinde kullanılmak üzere 29 kalem orijinal parça 2490 sayılı kanunun 31'inci maddesj uyarınca kapalı zarf usulü üe satın alınacaktıı. 2 thalesi 25.10.1973 perşembe günü saat 15'de tşlebne Komisyonunda yapılacaktır. 3 Talipler 1973 Vizeli Ticaret Odası vesikası ile birlikte hazırlayacakları zarflarım ihale günü saat 14de kadar Konıisyon Baçkanlığına vermij olacaklar, postada vâki gecikraelez kabul edilmez. 4 Bu ihaleye ait parça Hstesiyle şartname mesal »aatlan içerisinde Malzeme Ikmal Şefliğinde görülebilir. (Basın: 33832/7862) (Basın: 24087/7874) i Mübarek Ramazan Bağışlarınızda Sakatları da Istannnl ijnbesi C'APA unutmayıni7 Te!: 21 88 82 (Cumhuriyet 7894) TÜRKİYE SAKATLAR DERNEĞİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle