Katalog

C2 Mayıs 1972 sCCMHüRİYET sSAYFA BEŞ Fuzulîninölümüvemezarı ' Turkiye Irak Büyükelçillgi eaki Kültur Atasesi ve öğrend mnfettişi. Eylülünde Bagdafa Kültur Ataseliği ve Öğrenci Mufettisliği vazıfesiyle gonderümiştim. Yüz yıl ların tarib. ve kardeşlik beraberliğınin azularmı. her fınatta dile getirilen Irak'ı yakından tanımak, yeni dostluklar kurmak ve iki kardfş mılletın kültur bağlarım peki'tirmek beni çok mutlu kılmıştı. Hele büyük Türk Şairi Fuzulı'nin kabrinin onarılması konusunu halledip bir sonuca bağlamak da muüuluğumu katmerleştirmişti. Daha önce yapılan Kültur Anlaşması protokolünde, Kerbelâ'da olduğu uzerınde durulan Fuzuli'nın mezarını bız onartacağız, Ankara'da, Ankara Kalesine çıkan yolun Kaleye yakın yerinde «Arap Mezarlıgı» dıye anılan Araplarm buyük fairi Imrıül Kays'ın mezarını da Iraklı dostlanmızın yaptıracağı yazılı idi. Şiirlerinde, sık sık Anadolu'ya, îstanbul'a giderek Padışahların ütifat ve Ihsanlanna gark olmuş lairler arasmda bulunmak isteğini belirtmesine rağmen Koca Fuzulinin, 75 yıldan fazla sürdüğü ıfade edilen ömrünü Bağdat, Hille, Necef v« Kerbelâ'da, geçirdıgi bu konuda arastırmaları olan bılgın kifilerin yazılanndan öğrenilmırtir. . ° Gz u hakkında kesin bir bilgi yok lı kitabının Fuzuli bolümunde «Hayatını dabna maddi ihtiyaçlar, nkmtılar içiade «eçiren bıiynk fair K3'te KerbeU'da taupdan öldö> diyerek Fuzuli'nin Kerbelâ'da öldüğünü behrtmif, ancak mezan hakkında bir kayıtta bulunmanustır. Türk Ansiklopedisinin 17. cüdının 78. sahifesinın ıkinci sürununda: 'Fuzoli'nin öldnğü ve gömuldüğü yer, ne hera^ehrisi, ite d« öteki kaynaklarda veriloıemijtir» denılerek açık bır hukme vanlamamıştır. Ancak, bundan sonra gelen satırlarda «Bu konuda en es kı bılgi Süleyman Faik Efendi mecmuasında olup Fuzulı'nin me zarının Kerbelâ'da tmam HÜKyın turbesınin yakınında olduğu, önce mezarın uzerınde bir kubbe varken şair'inMezirnn Szre koyman mîl eger kuyında ea> Tcrsoaı • K«yun bir sâ>e du^iia kabnıme ol Mrvkametten» beytinl vasiyet telâkki eden Bağdat valilerinden birl, lmam Hüteyin turfcesinin sölgesinln ?airin mezanna düşebNmesi içln bu kabbeyi yıktırmi}. Kerbelâ'da bulunan bu tnrbeyi Ultltll'de liyaret edea Ali Snad'ın naklettiği fifahi rivayetlere göre, turbenin bnlunduğu tekkeyi Folullnin jeyhl olan Abdiil Mü'min Dede admdald Bektaji Şcyhi k»rmuş, Fnzuli tekkede cerafsas (mam yakıa) Jmiş, yanl tekkenin mumlannı. kandUlerini yakaukla CÖrevli imi} ve olünce jeyhi Abdül Mu'mrn Dedenin yanında g»muimuş» diye naklolunduktan Ktı ra «Hiç bir kaynağa dayanmayan bu rivayet Bekta;ılar tarafından uydunılmuştur» denilmiftir. Sahasının (erçek üstadı sayın Abdülbaki Göipınarij da «Fuzuli Dıvanı» adlı değerli eaerinde Fuzuli'nin 963'te Irak'ta salgın bir halde hüküm süren vebadan öldüğünü yazmış: Fuzulinin Kerbelâ'da, Bektasi tekkesinde Abdülmu'min Dede adlı birisinin y«nmda gomulü olduğu rivayet edilir dedikten sonra, Ali Suad'ın «Seya hatlarım> adlı eserine temasla, bu rıvayetin gerçekJe ilgisi bulunmadığını beyan ederek <Bugün Kerbelâ'da bir Bektasi tekkesi yoktur» denuf ve sonunda da «Hasılı Fuzulı'nin mezan belli değildir. Bektaşilerin rıvayeti uydurmadır.» hukmünde karar kılmışlardır. Prof. Dr. Abdulkadir Karahan dostumuzun «Fuzuli» adlı, büyük, hacimli ince bir dıkkat ve etraflı bır tetkıkle hazırlanmıı eaerülde de, bu konuya yani Fuzuli'nin nerede öldüğu ve nerede medfun bulunduğu hususuna değmiliDemı^tir. # Hacı Hüsrev Mahailesinde bir boyaeıyı bıçaklayarak öldüren Bağdat'ta vazifeli bulunduğumuz Güllü Demirezer poliı tarafından yakalandıktan sonra Emniyet sırada Irak'a gelen Sayın Kara Mâdnrlüfünde. (Fotoğraf: a a Ismet TAŞKURT) han'a Fuzulı'nin kabrini ziyaretten sonra, eserınde Fuzuli'nin me zarı meselesıne niçin temas etraedığini sorduğum zaman «Kitabunı ne kadar da dıkkatli okumufiun» esprisiyle sorumu cevapsız bırakADANA, Buğday fiyatımn tasbit edilmemesi üreticiyi zor dunıma sokfo (Cumhuriyet Burosn) Bdlgemizde buğday mahsulü olgunlaşarak biçılmeye başlan mıs, ancak buğday alun tıyatı henuz tesbıt edılmedigı ıçın ekıcı perişan duruma dıişmüstür. Ekicinm dunımunu gözonuna alan A dana Zıraat Odası, Adanalı parlamenterlere birer telgraf çekerek, buğday alım fıyatının tesbıt edılıp açıklanm3smı temin içın harekete geçmelerinı ıstemış, buna da tıenüz olurrüu bır cevap alınamamıştır Mahsulünu kaldıran buğday ekıcısı, buğday alım fiyatımn tesbıt edılip açıklanmasmı beklemekte, «Bn dnrnra karstanda ne yapacağmuzı şaçırdık» demektedirler. Öte yandan, Ugılıler, Çuiuro va'ya pamuk işçisi temini için şımdiden harekete geçerek civar ıllere çağrıda bulunmuştur. Hatırlanacağı üzere, geçen yıl pamuk işçisi bulmakta oidukça guçluk çekilmiş ve parnuklar aylarca tarlalarda kalmış, pamuk ekicısi de perisan olmuştu. KONÜ ' ARMAGANI YARIŞMASI 1972 Nimet ENGİNSOY 1 A J 4 d e lstanbul'un bir köyöne yeni atanmıs Sğretl U f l j f m e n d i m . Köyumüzde yüksek öğrenim yapmış bir İ ¥ V » b e y vardı. Okulu ilgiîendiren bir k«nu için ona görmeye gitmistik, basöğretmenle.. Konnyu gorüstükten sonra, sohbete basladık. Bn arada, hanımlann makyajı husnsunda; kendi esini kastederek, (cahil oldağn imâsiyle) makvaj yaptıfı üstünde durdn. Buna sastım. Düsündüm: Esini küçük düsürmesini hoş görmedim. Daha sonra, o hanımla tanıstım. Çok iyi anlasan iki arkadas olduk. tkimiı de 23 yasimızda idik. Ancak o, evli ve biri okul çaeında iki çocuk annesi idi. Sık «ık görüsnr, dertlesir, köy içinde gezintiler yapardık. Gfiıel, görgülü bir aile kızı, evine, esine ve çocuklanna bağlı bir genç hanımdı. Aı makyaj yapıyor ve yakıstırıvordn. Çok genç yasta ailesinin ısrarı ile evlenmis, ilkoknlu bitirebilmiş. Tahsiline devam etmenin dogrn olacağını simdı daha iyi anlıyor, bn yüzden üzülüyordn. Esinden beklediği şefkat, s ö ven, saygı \e yakınlıfı da bularaamıştı. Benden oknmak için kitap istemisti. En güzel românlanmı verdim. Hepsi iyi eserlerdi. Temiz ve ciltli. Birkaç gün sonra, bir okul çantasıyla bize geldi. Çok üzgün, saskın çörünüyordn. Meraklandım, otnrmasını sövledım. Odada dolasıp durnyordn. Çantayı açtık?!... Cstüne titrediŞfim kitaplarımı paramparça elarak çıkarttık. Çok uzjildüm. Özenerek, seçerek almıstım. Gelecektekı kitaplıfımın ilk eserleriydi. Ne diyeceğimi, ne yapacağımı şaşırmıstun. Arkadasıma kötü bir davranısta da bnlunamıyordum. Çfinkfi o da sıkıntıiı idi. Sonunda izah etti: Kocası, kitap otamasını istemedifi için, hiç acımadan yırtmıstı. Ne diyeyim, kitap biriktirme zevkimi de kırmısiı. Arkadasımı teseUİ ettim. Yalnız, olay düsündürücfl ve etkileyici idi . Bir koca esinin cahil ( ! ) oldnğnnn nluorta açıklıyor, ancak ona yetiştirmek için bir şey yapmadıfri gibi, kendi ç a . bası ile biraz kültür edinmesini ise siddetle menediyordn. Bnnnn anlamı ise kadını. kar«ısında kendinden asaiı, âciz ve cahil gSrmek istemesidir. Eier kadın bilgi ile techiz olursa, erkektfki kasurlan daha iyi görecek, ona beslemesini istedi|i körükörüne itaat ve saygıyı yitirecek... Halbnki TÜRK kadını yuvasını, esini, çoenklannı çok stver, onlara kopmaz bağlarla bağlıdır. Ancak, ATATÜRK TÜRKtYESİNtN KADINI, kannn karsısında esit oldnfıı erkeğinden, varlığina savgi göstermesini ister. Mesleğim ieabı çok insanla tamştım. Onları inceleme imkânım oldn. Erkekler kendi knrdnklan fasit daire içinde kendi fistunlüklerine inanmıs göriinmekte, kadınlann ise, mümkün oldngn kadar kendilerine tâbi. gnçsfiz, âciz. evlerinde kapalı kalması lânm gelen variıklar oldnğnna hera kendüerini. hem kadınlan inandırmak istemektedirler. Bnyök sehirlerin yüksek apartmanlannda otaran hanımlan görnp, ynrdnmuzda kadın erkek eşitlifine nlaşıldıgına inanmak dafru degildir. Vatanımızın kıvı bncağını göröp tanıdıkça ne yazık ki ATATÜRK'ün getirdiği devrimlerin en onemlilerinden olan EŞtTLtGE kolay kolay nlasılamayacagını anlarız. Bn bir efitim işidir. Ama köklü ve devamlılık isteyen bir eğitim. 3t sene oğretmenlik yaptım. Her ders yılı bn konn sınıfımızda tartısmaya sebep olnrdn. Erkek çocnklar, kn arkadaslan ile aynı sırada oturmak istemezler. Bazılan bn konnds asın hassasiyet gösterir. ağlarlar. Her seferinde agrencileriml Erkeklitin yifitlik, sözünün eri, yardımseverlik trlbi lyi ve yapıeı unsurlan oldnfnna (AHLÂK) inandırma|a agrasırdım. Zamanımızda kızların, erkeklerin yaptıfı bütün i«lerde, tnesIeklerde en az onlar kadar basanlı oldnjnno anlatır, sınıfımda kız erkek esitliğini sağlamava çalısırdım. Bn yüce ahlâkm ise bazı erkeklerde oldnga kadar, bazı kadınlarda da bnlnnabileceğini misallerle açıklardım. Köy ve kentlerde üç yaşındaki kayınbiraderinin vemrk yemesini ayak' ta takMyen, elinde thHSv)**kir diz çöknp ellerini rıkamasıpa yardım eden gelinler: ŞetHttfrrde dahi topnklanna kadar gif•ileri, boynn ve en's'esini Itapavan (sıkraabası) ile şaşkın doIasan okul çagı kızlar, hâlâ ilkoknla kızları zorla gönderen »ihniyet daim oldnkça... Bir genç hanıraın sinemava. çarşıya korkusnzca gitmekten çekinmesi sSrdükçe .. Kadınlan eğlence aleti olarak gören kabadayılar, icabında »•r knllanarak, onlann hayatını yıktıkça ve sonra türlâ şeytanlıkla kandırdıgı vahut kaçırdıgı kadına leke atarak, çevresine: «Bn kadın kötndflr» diven kisiler bulundukça . Her çeşit is yerlerînde kadını kaba, hattâ cirkin sözlerle rahat<in eden erkekler bnlnndukca . Kadın . Erkek eşitliği Zümrüdü Anka gibi hayalimizde yasavacaktır. Hayatı tam bilinmiyor Ancak, bu büyük Türk aairinin hayatı bütün «ynntılanyle tam bir açıklıja kavuımus değildır. Bllftl. Şu kadar var ki, eaerlerinin mütalâasından doğduğu, yasadığı yer Y A RIN : ler hakkında bılgı sahıbi olmaya çahşılmaktadır. Kesinhkle doğum tarihi büin«Funıli'nin mezan meyen Fuzulı'nin, yine kesinlikla Kerbelâ'dan Türkiyedoğduğu yer de aydmlıga kavufmus değildır. ye nakledilmeli» Kmalızade Huseyin Çelebi Te*> kiresınde Fuzulı'nın Hilleli olduğu, Riyazinin RiyazÜHÜara'nnda da KerbeU'da doğduğu yanlıdır. «Fuzuli Hillede doğntuştur, hayır Kerbelâ'da dogmu$tur, çünkti Farsça Divanı'nın mukaddimesinden bunu çıkarabiliriz» gibi çelişık iddialann tartısması böylece surup giderken, hilen Türkiye'nin Irak Büyukelçıliği tercümaBi Aziz. Sanü Bey de, Fuzuli'nin Kerkük1te doğduğunu, hattâ Kerkük't» Fu rulı'mn doğduğu aemti bil» te>bıt ettiğîni, urun süren incelemesı sonucunda bu kanıya vardığını anlatmıştı. Aziz Sami Bey, Kerkük'te dojmuş, baba tarafından Osmanlı Arabı, ana tarafındandan da Turk ırkına mensup bir »air ve edıp kışidır.' Üniycrslte öğreniminl 1. Dunya Harbi sonlarında ve mütareke yıllannda yapan bu zatın Arapçası kadar Türkçesı de müMakberenin giriş kapısına karşı olan duvarında FtızuJi'nin resmi kemmeldir. Son zamanlarda IrakTurkıye Dostluk Derneği Bajkanı olan Aziz Sami Beye bu incelemesıni belgelerle açıklayarak Turk Edebiyaüna hizmet etmeıi rıcasında bulundum. Tarıhinde, zamarr zaman iktidar da el değıştiren Irak, daha çok ve gerçekten Türklerle haşır nejir ©1nıuş, bu yuzden yüzyıllar boyunca hâtıra beraberliği ve aynı dıne sahip bulunma mutluluğu içınde ıkı kardeş mıllet olma özluluğune kavufmujtur. HACIHÜSREV'de Seyhan Baraj Gölü genç bir kadın eski seviyesini bnldı boyaeıyı öldürdü • 11 yaşında evlenen 17 yaşındaki 2 çocuklu Güllü, komşusunu sustalı çakı ile vurdu ANADOLU AJANSI ADANA, (Cumhnriyet Bürosn) Bır sure once havalann kurak gitmesi nedeniyle, diğer nehır, çay va akarsularla birlikte suyu azalan ve su seviyeal 17 metre düşen Seyhan baraj gölü, yagışlann başlaması ve dağlardaki karlann erimesiyle tekrar nonnal seviyesıne vüksel mıştir. Sulann çekilmesl ve baraj gö lünün 17 metre gitıl anorrnal derecede düşüs kaydetmesi, Çukurova'nın bir kuraklık tehlikesiyle başbaşa kalmasının işareti sayılmış, ekiciyl endişey» düşür düp gibi, tüm Çukurova'nm elektriksiz kabna tehlikesinl de yaratmıştı. Knımpaça Hacıhusrev Mahallesi Darbuka Sokakta oturan Gullu Demirezer (17) kapı komşusu olan ve Harbıye Orduevinde ayakkabı boyacılıgı yapan Cemıl Uçar (40)'ı dun saat 1330 sıralannda sustalı bıçakla karnından vurarak öldurmüştur. Ailesinin izni ile 11 yaşıııda evlenen se Jıalen 17 yrnn**T1"1 masına ragmen bîrifeef yaşın da dığer alb aylık Htf çocuk sa hıbi bulunan Güllü Demirezer, olaydan sonra kaçarak gizlendiğı Askerî Muzıka Okulu büyük bir konser veriyor ANKARA * Kara Ku*veÜ«ri Romutanlığı Askerî Muzıka Okttlu öğrendleri, 19711972 öğretinı* jnlının sona ermesi dolayıâyle bugün saat 20.00'de Tandoğan alanındaki Sılâhlı Kuvvetler sinema salonunda büyük bir konser verecek] erdir. Konserın Uk bolümunde bando binbajı Özcan Yağmur'un yöneteceği «öğrenci bandosu«nun progra mı yer almaktadır. Ikinci bolumde ise bando yüzbaşı Hayati Ateşkan'nı ydnetimindeki «öğrenci korosu>nun progranıı bulunmaktadır. Askeri Muzika Okulu öğrenci bandosu sıraîiyla su bestecilerin eserlenne yer verecektir: Sousa (Yıldızlar Altmda marj), Beethoven (Egmont uvertür), Çaykovski (Casse Noisette vals), Ulvi Cemal Erkin (Köçekçe rapsodi), Verdı (Marche Triomphale Zafer marşı) H. R. Arman (Halk Tür küleri derleme, Offenbach (L* Vie Parisıenne Quadril]e), Sousa (King Cotton marj). Öğrenci korosu da sırasıyla su bestecilerin tu parçalannı söyliye cektir: Ziya Aydmtan (Köy Yolunda), Şubert (Serenad), Cengiz Tunç (Ceylân), Nevit Kodallı (Zekiyem\ Ziya Aydıntan (Gülnihal), MuammerSun (Hemeninom) Adnan Saygun (Aydoğar Giresun dan), Faik Canselen, (Emınem), Saip Egüz (Deriko ve Nıksarın fidanlan), Muammer Sun (Askerî lluzika Okulu Marşı) Kapalıçarşıda bir yangın başlangıcı bastırıldı kavınvalidesinin Şehreminindekı evınde yakalanmıstır. Tabak yüzünden Emniyet Müdurlüğünde olayı anlatan Güllu Demirezer, şun ları söylemiştir: «Cemil Uçar da evli ve iki çocuk sahibidir. Bizim evde hir tabaklan vardı. Ben Kasunpaşa' da annemin evine gitmiştim. Kar deşim Ulviye've (14) yemek al mak için kendi evime gönderdim. Bu sırada Omil, kardeşimden tabağım istemiş, ancak kardesim sağir olduğundan ne söyledi ğini duymamış. Bnnnn nzerine de Cemil'den dayak jemiş. Gelip bana bunlan anlattı. Bunun nzerine Cemil'e gidip niye bn sekilde davrandığını sordum, fakat bana da küfür ederek döv meye başladı. Bu arada elimdeki rasUlı ile karnından vurdum. Olay nrasında Omil'in karısı Emetih, yarab kocasuıın eline bir bıçak sıkıstırdı, o da beni bir süre kovaladı, fakat kaçmayı başardun. Öldüğünü ise yeni Sğrendim.» Biri Kapalıçarşı, birî de Sülevtnaniye'de olmak üzere dün iki yangın baslangıeı itfaiyenin miidahalesi ile kısa zamanda bastırılSaat 13^5'te Kapalıçarşı Akişçileri aokakta Hayk Melkonyan'a ait bir kuyumcu dükkânında elektrik kontağından yangın çıkmif ve bu yangın Kapalıçarjı bekçileri ve itfaiyenin müdahalesi ile söndürül müstür. Günün ikınci yangın başlangı cı ise Süleymaniyede olmuştur. Yoğurtçuoğlu sokakta Osman adlı bir şahsa ait bir evde yataklarm tutuşması ile yangın çıkmış, bu yangın da Fatih îtfaiyesinın müdahalesi ile kısa zamanda bastınlmıstır. Hadiret ÜÇEL Oyük Atatürk'ün getirdiği inkılâplann en onemlilerinden biri: kadın • erkek eşitliğidir. Atatürk; kadmlanmız erkekler kadar tahsil derecelerinden geçeceklerdir ve sosyal hayatta rrkeklerle beraber yürüyerek birbirlerinin yardımcısı olacakUrdır, demişti. 19?6'da Tfirk kadmlıgmın hak ve burriyet bayrağı olan Medent Kannn çıktı. Osmanlı Sarayında Arap âdet ve hükümleri almarak Türk kadınlan sosyal bavattan çckilmişti. Kadına okuma ve yazma, ilira ver irfan yasaktı. Kafes arkasında gönesten mahrum \asar, 5okaga çıkarken çarşaf ve peçe ile kapanırdı. Türk ulusn kadın erkek esitliğini Orta Asyadan beri kabul etmisti. Hrkan bnyruklan (hakan ve batun buyururlar ki) sözleriyle baslardı. Orta Asya Türkleri taribten evvelki devirlerinde nikâha davanan aileyi tesis etmişlerdi. Kocasının vefatmda kadının veraset ve çocnklar üzerinde velâvet hakkı rardı. Orhon kitabelerine göre hutluk Han ölünce oğullarımn velisi anaları BUge Hatnn olmuştu. Osmanlı saltanatında şehir ve kasabalarda taassup ve ırtica devlet kuvvetiyle birleserek kadına zulmettiği balde, Anadolu ve Rnmeli kdylerinde kadın, çalışan erkeğin is ortagı ve samimi bir hayat arkadaşı olarak kalmıstır. 600 yıl evvel 4nadolu'yıı gezen Arap seyyahı tbnl Batuta, bn güzel filkede hangi eve insek komşu kadın ve erkekler hatınmızı sormuşlardır. Buralarda kadınlar örtünmezler. Ayrılırken hısım, akraba gibi veda ederler demisti. Aynı seyyah. Kayseri'de Emir Alâeddin Ertena'nın eşı Tügi Hatunla gnrüştiijhinü, bu kadının gayet âlim ve fâzıl oldnğnna anlatır Türklügün yasadıfı ber yerde kadınlığın yüksek mevkiini ve Türk kadınının esi ile aynı haklara sahip olduğuno anlatır. Gcrfilüyor ki, ilk çağda ve orta çağda kadının hak ve hürriyeti verilmişti. Osmanlı devrinde Arap kanunlarının tesiriyle kadın asırlarca esaret bayatı yaşadı. Cumhuriyet devrinde her sabada her meslekte erkekler kadar basarı gösteren kadınlanmrzın adedi artmakla beraber. eğitim ve öğrenim görmemis kadınlar çoğunluğu teşki) ediyor. Atatürk'ün Türk kadınma verdiğı hak elli vıla faklaştığı halde Avrupalı kadın kadar hör değildır Cemiyetımiz yalnız yaşayan bir kadını hoş karsılamamaktadır l ç dört sene evvel civarrauzda bir daire satın alarak ılkokula gıden bır oğla ile oturan genç bir kadın, komsular tarafından daimi kontrol ediliyordu. Apartman katını nasıl aldığı ve esinden neden ayrildığı, diğer insanlara mevzu oinyordu. Bır kadın geçinemediği esinden aynlıp çocuğu ile mesgnl olarak kıraseye zaran dokunmadıgi halde neden yasayamasm Bu kadının valnı» vasaması Te bir kadının da erkek kadar hayat mâcadelesini vürüteceğini göstermesi, herkese merak oldu Namus \e serefivle çalışan kadın, evir.e \e çocuğuna baktıfi için takdir edileceği verde rahatsi7 edildi. hür yaşamak isteven bu kadına hakaret edildi. Neticede etrafın rahatsız edici tutumu dolavısıvle evinde otnramadı çocnğunu alarak uzak bır semte gidip bir daha eörünmedi. Bekâr bir erkek rahat yasavabilivnr da bir k.ıdın neden yalnız oturamıyor. tnsanlar medeni olsalar, kendi tslcrıyle uğraşıp başKalarının huçusi hayatına kanşmazlar. Avrupada «er.ç kızlar ve kadınlar çalışıp hayatlarını kazanarak hür yafa.vabih.yor kimse onları rahatsız etmiyor. Orada herkes kendi işiyle meşgnl Cemiyetimız Batı aygarlığma vetişmeli Büyük Atatürk muasır medeniyetler seviyesine çıkacağız, demisti. Kadmlanmız ye erkeklerimiz her sahada birbirlerine vardımcı olaraklardır. Türkçe yaygın Nasıl Türkiye'de tarıhi boyunca Kur'anı Kerim Arapça'nın Turkler arasında yayıimasına »ebep teşkıl etmişse, tarih ve kader bırlığı de Turkçe'nin, Irak'ta bol bol kardeş bir milletin dilı % olarak konujulmasına ve konuşu ' la gelmekte bulunmasma âmil olFuzuli'nin törbeci önnnde (soldan sağa doğnı) bekçi Niyazi Baba, muştur. Res*t Oğuz ve Mtimin Dede'nin yaşlı torunlanndan biri Fuzuli'nin şiirlermdeki tatlı ve içlı şive bugun, Kerkük ve yöresınde Iraklı Turklerın konuştuğu dıhn tıpkısıdır. Turkiye Buvukelçılıği tercümanı Sayın Aziz Samı'nin, Fuzuli'nin Kerküklü olduğu, Kerkükte doğduğu üzerindeki incelemelerini kı ss zamanda vayınlamasuu beklemek; Turk Mılletıne olan samimı âostluğuna gonulden inanmış olarak, hakkımız olmalıdır. Fuzulı'nın doğduğu tarih ve yer nasıl kesinlıkle bellı degılse, ölANKAR4, I&A.) ÇeşıtU suç Abdürrahım Turk (Mardın), duğu ve gomuldüğü yer de, edeıddıalanyla yasama dokuouımazMehrnet Aksoy (Urfa), Mehmet bıjat tarihçilerimiz arasındakı tar lıklannın kaldınlmasına mahal Emin Durul (Denizli), M. Ketışma dolayısıyle, tam bir kesinli29 milletvekilinin, dolcuaulmazmal Güneş (Kırşehir), Zeyncl Ağe ka\Tjşmuş değildir lıklarnın kaldınlmasına mahal bidin (Bitlis), Fikret KayaıUp Hocamız rahmetli Fuat Köpruolmadığı yolunda alınan karar Turhangıl (Aydın), A. Mukadder lu, Dıvan Edebiyatı Antolojısi ad dunkü Resmi Gazeteds y&yınÇıloglu (Btırdur), Haydar Öza'.p lanmıştır. (Niğde), KâmuTsn Evuyaoğhı Yasama dokunulmazlıJcl&nnm (Samsun), Mehmet Seydıbeyofikaldırılması istenen 39 Mılletvelu (Kastamonu), Zekı Çeliker rSrirt), Omer Buyrukçu ^Antalkıhnden 20'si hakkında ısnat o ya), Mehmet Ozdal (Maraş). lunan suç, «Eşya ve şahsın emnıyetıne tehlıke verecek şekiiue Kendilerine 506 sayılj Sosyal KLTAHTA, (THA1 Geçen ydl vasıta sevk ve idare etmek» tır. Sıgortalar Kanununa muhalefel Kutahya ve çevresınde roevva asuçu ienat olunan RulletvekıUeBu ıddıa ıle yasama dokunulğaçlarına genış çapta zarar veren n ise, Orhan Demır Sorgunç • Altın kelebek» haşeresi ıle raü mazlıklannın kaldırüması istecadeleve ba{lanmıştır. Tanmsal nen mılletvekilleri sunlardır: Mücadele se Karantına MüdürlüMevlut Yılmaz (Balıkesır>, ğiı ılgililerinin verdiği bilgıye .göArslan Topçubaşı (Çorum), Şi ıe, 24 koyde mücadele devam etnası Osma (Izmır), Mehaıet Yü mekte ve mevva ağaçları üâçlanceler (Kayseri), Sadı Kocas rraktadır. AjTiia, altın kelebekle mücadele ıçın Beledıye ilâç yar(Konya), îsmail Hakkı Akioğan dımında bulunmaktadır. (Yozgat), Rıza Kuas (Istanbul), Ha\a Er Efitim Tuga>ı ve dığer b»rlıklerın de yardımı ile rneyva sğaçlamın ılâçlandırılması havadan japümaktac'ır. B 29 milletvekilinin yasamu dokunulmazhğı kalkmadı < Altın Kelebek le mücadele başladı (Izmır), Nıyazı Gurer (Balıke sır), Baha Müderrisoğlu (Konya), Avni Kavurmacıotlu (Niğde) ve Mustafa Kubılay tmeı (Konya) dır. îstanbul mılletvekılı Takın Ereı1, neşren hakaret, Denizli mılletveîah Fuat Avcı hakaret Konya milletvekjli Necmettın Erbakan 6085 sayılı Karajollan Traiık Kanununa muhalefet, A dana mılletvekili Cevdet Akçal da yıne Karayollan Traiık Ka nuna muhalefet suçundan yasama dokunulmazlıklan Kaldırüması istenen mılletvekilleri arasında bulunmaktadır. Girdiği apartmanın dört dairesini birden soydu Erenköy Kantarcı Sokağında bulunan «Denız» apartmanına giren meçhul bir hırsız, apartmanın dört dairesini de arka arkaya soymuştur. Olaydan sonra polise başvuran daire sahıpleri Muazzez Tunalı, Hatice Yavas. Melâhat Saygı ve Turhan Yurttan para ve bazı se netlerinın çahndığını bildirmişlerdır. Aynı günde dort daireyi birden soymayı başaran meçhul hırsızın yakalanması içın polıs harekete geçmıştır. Turizm Semineri bugün başlıyor İZMIR, (Cumhuriyet Ege Bfl. rosu) Iktisadî Tîcarî Bilimler Fakültesı tarafından düzenlenen «Ege bölgesi turizm mar> ketinçi ve turizmde satıs geliştirme teknikleri» adlı Sîminer bugün başlayacaktır. 4 gıin surecek olan seminere AID Turızm Müşaviri Marx Egan, Ege Universıtesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Vardar, Doç. Dr. Ergun Goksan konusmacı olarak katılacaktır. Ote yandan, Izmır Barosunca düzenlenen «Kusurlu eş boşann u davası açmalj mı? Açaınamalı mı?» konulu tartışmalı top lantı bugün saat 9.30 da Ticaret Odası Mechs salonunda yapılacaktır. [Kısaca>.»J VEFAT M. Şerif Atalay Danıştay üyesi oldu ANKARA, (a.a.) O^nıstay üyelığıne Danıştay Beşıncı Daire Başyardımcısı M Şerıi A lay seçılrniştir. Seçım Anayasa Mahkemesinin asıl ve yedek uyelerinden meydana gelen kunıl tarafından ya pılmıştır. Çok kıymetli aıle buyuğumüz Dul Bayan COYA GAMBAŞ Kretpi) vefat etmiitır. Cenaze meraaımJ 22 5 972 bugunku Pazartetı saat 13 te Buyuk Hendek Neve Şalom SinajiojMa iera olunacaktır. Ofruiları Vitali • Alb«rt Kızı \e Damadı: Eıtcla Eli.rezer Treves tlincıhk: 44913665 • ..•••tı«.ı«.«....«.t» 22 Mayıs Rebiülâhır 9 1 ll 1 j | a 4 35 9 09 12 10 4 45 | 2121 155 | V E 1608 19 27 2 29 704 8 43 12 00 Doğnm yapan, kan kay • beden anneye, yavroıuna ve Ş yuvasma kavusraası için kan baiıslayınız. durluğu ve Turk Tıcaret Bankasınca hazırlanan «Marmara Bölgeni Jlkokullararası Folklör Yarışması» bugün Spor ve Sergı Sarayında başlıyacak Fnlklnr nn«;tpri<îi " l s t a n b u l Ml1 roiKior g o s ı e n s ı „ E ğ l t i m M u . tır. Bır hafta sürecek yaıışma\a, Marmara Boljesindekı ılkokullann folklor ekiplen katılacaktır. Fotoğrafta, oğretmenleri Kemal Yıldınm'm eğıttığı, Bakırkov Kartaltepe Mustafa Necatı ılkokulunun «Kafkas Folklör Ekibi» gorulmektedır. • YARDIM KAMPANTASI Bır süre önce anarşistlenn saldırısına uğrayan Jandarma Genel Komutanı Org. Kemalettın Eken'ın yanında ıken ağır yaralanıp, hastanede ölen er Mustafa Baş'ın ailesi için Siirt'te yardım ksmpanyası açılmıstır. • ARAZtSİNİ BAGIŞLADI Saruhanlı Lisesi Öğrenci Yurdunun inşası ıçın açılan kampanyaya iyilıksever bir vatandaş, 43 dekarhk arazisıni bağışlayarai HEOEF : DEV BİR DENİZ GÜCÜ TÜRK DONANMA katılmıstır. VAKFINA YAPACAĞINIZ YARDIMLARLA BU HEDEFE D TURK • İTALYAN KÜLTUR ULASABİLİRİZ HAFTAS1 Türk • îtalyan Dost luk ve Kültür Haftası bugün Izmirde düzenlenecek gosterilerle başlayacaktır. 28 mavıs pazar günü sona erecek olan Dostluk ve Kültür Haftasında resım ve kıtap sergUeri açılacak, konferanslar venlecek, çeşıtlı fılmler gosterılecektır.