16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFAfKf sCÜMHURfYET: 27 Şubat 1972 er canlı varlık gibi inıan da en büyük tutkusu olan varlığım devam eftirmek, en büyük korknsn olan yoklufa karşı direnebilmek, türfi ile ilgili sorumluluguna göre hareket edebilmek için karşı cinsten başka bir yaratık ile birlesmek, yuva kurmak ar. zusunn duyar. Başka bir deyişle, kendisini karşı cinsten bir başkasının da yardımıyle yenl baştan yaratmak, çocuklan aracılığıyle sonsazluğunn sağlamak amacını güder. Istiyerek kendisinin olmaga nza gösterebilecek ve istiyrrek kendisinl verebileceği biriyle bir hayat ortaklığı kurabildiği zaman bn amaca ntasnak olanagmı bulabilir. İstiyebildiği ve kendisini istiyebilen biriyle birlesebildigi, y n . v> kurabildigi hallerde songuzluğunu gerçek. lestirmeyi başarabilir. H BİR AİIE DRAMI Halis ÖZGÜ aynlınca kendisinde bir bölünmenin, parçaianmanın başgösterdiğini dnyar. ine insan, biyolojik, psikolojik bazı ne. denlerle, Szellikle zornn, baskının rol oynadıfı hallerde, bazı kimselerle eslik ilişkilerini kvrmak istegini dnyamaz. Kendisini onlara, onları da kendisine ait bir şey gibi düsünemez. Onlarla bir bütünlük meydana getiremez. Onları olduçu kadar onlarla ilgili her seyi, onlardan olan herkesi sevmez. On. lara ait seyleri, onlardan olan kimseleri görünce onları görmüs gibi olnr. Onlann yanlanndan oldnğn kadar onlardan da kaçmak arznsonn duyar. Onlarla bir arada bulnndngu zaman rahatsızlık, huzursuzluk, sıkıntı dnyar. Bütün bunlann nedenini onlarda arar. Onlann yüzfinden böyle mntsnz bir hayat \aşamak zornnda kaldıgını düsünür. Bnnun da sonncn olarak, onlarla anlasamaz, geçinemez. Onlarla ilgili düsüncelerini, dnygularını onlann aracılıklarıyle kendisine vansıtır. Baska bir deyişle, onlann da kendisi hakkında kendisinin onlar için düsündüklerini, duyduklarını sanır. Bn vüzden onları kendisine düşman görSr. Onlarla kolayca bozusur, ( a . tısır. Bu durum en zivade, zor, baskı ile ya. pılan, para karsılıÇında gerçeklestirilen evIendirmelerde kendini gösterebilir. dilme, sevilmeme dnygnsnntm meydana gelmesinde rol oynarlar. Annesi tarafından sevilmiyen veya sevilmediğine inanan çocuk endişe, korkn içinde yasar. Sonsnz evrende kendini yapa\alnız bulnr. Varlığım tehlike içinde görür. Baska. larına karşı yakinlık dnyamaz. Kendisine en yakın olması gereken kîmsenin, annesinin kendisini sevmemesi karsısında hıç kimseniıı yakınhğına inanamaz. Hiç kimseve güvenemez. ö t e yandan da, kendisini. sıkıntılı, ıstıraplı bir ha>atm, acı ev hayatının baslıca sorumlnlarından biri gibi görür. Birbirlerivle anlaşamıyan, gecinemiyen, zaman zaman bir. birleriyle çekişen. çatışan annesinin, babasının mntsnz evlilik bayatlannı sırf kendisi için devam ettirdiklerini sövlediklerini duyar. Annesi, babası tarafından istenmıven varlığı ile hayat voluna çıkar. Bu varlığım bu \olda lürüdüjü sürece vasar. Tasadıkça bu ilk kendisini varlığında barındınr. Onun kaderini pavlasır. Daha dofrusu. genis ölçüde onun kaderine göre bir kadere ulasır. O'lu bir kendisi olnr. Onun sevinçlerine. güzel gunlerine, mutluluklanna, üzüntülerine, acı. larına, mntsuzluklarma ortak olnr. UNDEN IİNE Neden gelmesin? Y Aranan es er insanın, biyolojik, psikolojik gercekliklerinin etkisiyle aradığı, bnlraak istedifi bir eş vardır. Daha açık ve yerinde bir deyişle, herkesin, varlıgının bilinmiyen, karanlık, derin yanlarında kavnsmak istedıği bir scvgilisi vardır. Bu sevgilisinin veya hiç degilse, onnn özelliklerini tasıyan birinin ken. disinin olmasını ister. Kendisini bütünü ile bn sevgilisinin yapmak, onanla bir bütünlük meydana getirmek, bir tek varlık baline gelmek, hsyatı boyunca böyle kalmak arzusuna duyar. Onn veya onnn yerini tntabileni buldugn zaman mutlu olnr. Onda istediği her seyi bnlabilir. Ona, istediği ve verebilecegi her şeyi verebilir. Onn, kendisini tamamlıyan, kendisinl yaşatan, yoklnk karsısında kendiri. ni komyan, savnnan biri çibi görür. Ondan aynlmaktan, nzak kalmaktan korkar. Ondan H rak tanırlar. ö t e yandan da eşlerini kendile. rini zorla ele geçiren \e istekleri dısında ken. dilerini kendilerinin yapmağa ugrasan kim. seler gibi görürler. Kendilerini onlann elle. rinden knrtarmanın earelerini ararlar. Ken. dilerinde bir evlilik isteksizligini yaratırlar. Evlilikten sogurlar. Onlann isteklerini istiyerek yerine getiremezler. Bn ısteksizlifi çe. sitli sekillerde belirtirler. Kimileri, özellikle bu durnmdaki kimi kadmlar, sırf eşlerinden nzak kalabilmek için sık sık hastalanırlar. Onlan kendilerinden sogntacak sekilde hare. ket ederler. Çoğn hallerde bilinçsiz olarak, onlan dnirlendirecek isler yaparlar. Onlann islerini unnturlar, ihmal ederler. Kısaeası, onlara ait olnmsnz düsüncelerini, duygnlarını bütün davranışlan ile belli ederler. Çocuklannı gerektigi gibi se\emezler. Sonuc En tehlikeii yol everaezler; çünkü, çocnklarını. benimsiyemedikleri, istiyemedikleri, yanlarında bnlnnmaktan kaçındıkları eslerinin varlıklanyle degerlendirirler. Onları eşlerinin, istemedikleri eslerinin birer devamlan gibi görürler. Bnnnn da sonncu olarak, çocnkiarına karsı eşlerine karsı hareket ettikleri gibi hareket etmek armsnno duyarlar. Çocnkiarına bağlanamazlar. Çesitli yollarla onlardan uzak kalmağa çahsırlar. Böylelikle çocnklarında, tonnçlan bakımından çok önemli bir terke M S G erçekten, bn gibi hallerde, genç kızlar, delikanlılar bir vandan kendilerini zor. la ve istemedikleri kimselerle evlendirenler. den nefret ederler. Onları, katlandıklan ı s . tıraplı evliHk hayatlannın soramlulan ola utlu aile, birbırlerinı sevebilecek, istı. yerek birbirlerinin olabilecek eslerden meydana gelen ailelerdir. Baska bir deyişle. varlıklarının derinliklerinde, esrarlı derinliklerinde aradıklarını bulabilen kimselerden mejdana eelen ailelerdir. Bu gibi hallerde e s . ler, birbirlerini ve iki kendilerinden savdık. ları çocnklarını mntln yapabilirler. Tapabilirler; çünkü, \ervüzündeki en büyük amaçlanndan biri olan mutluluklarını onlann mut. luluklarında bulabilirler. Daha doğrusu, on. ların varlıklan aracılığı ile gerçek mntlnlnğa ulasırlar. Onlann yardımları>le aradıklan kendilerine ulasabilirler. Cumhurfyet'e mektuplar Onbinlerce Ziraat Teknisyeni tasfiye edilmek isteniyor Ziraat ve hayvan besleme bılgilerini çıftçiye yıllardır öğreten Tarım Bakanhğı, Zıraî Yayın Teşkilâtının o,o9O'ını teşkıl eden Onbınlerce ziraat teknisyeninı, Ziraat lşleri Genel Müdurluğu, «reorganizasyon» maskesı altında taslıye yoluna gitmiş bulunmaktadır. Oysa, bu rlraat teknisyenleri kışın soğuğunda kar, tıpı demeden, çamuru dınlemeden; yazın sıcak, toz, çeşıtlı tehlıkelere rağmen en yakını gıbl sevdıği çiftçinin tarlasına, bağ ve bah. çesine, ahırına, kümesıne, arılığına giderek, zıraatı ve hayyva besiemecıligini bğretnıiş ve Mersin'tJe öğrtimeBİs; 1945 yılına oranla zirai mahsuÇocuk zamlarını isteriz. lü •o 5 arttırmağa !6O muvaffak Tam yedi ay oldu; olmuştur. Bundan önceki yılBilmiyorum bu onluklara ne larda ziraat teknisyenlerınin bu oldu? faydalı hizmetlerine karşılık Çocuğun günlük masrafı otuzüç Teknik Ziraat Mudurü, Ziraat tam ondaüç; Mucadele Müdurıi, Çiftlık MuMemur işin ne kadar da guç. duru, Bakanhk Şube Muduru Yedi aylık ceza onluklara yetve Genel Müdür Yardımcılığı sin, gorevierine lâyık gorulerek aSayın ügüiler; bu üj bu ay bâri tanmalsrı. başarı derecelerine bitsin. bir olçudür. Işgal ettiği mevkı. Bakanımızın soyadı Arar, in derecesim kale almadan, Çok umıtlıyim verır iyi karar. memleket ziraatine en faydalı Maliye Bakanımız Sait Nacı Erhizmetler görüp, feragatkâr ve gın; fedakâr çahşmaları sonucu çok BUiyorum O'nun da parayla sraiyi neticeler elde edebilen bu sı gprgin. jtrup şimdi tasfıve edilmektedır. Mehmct YO.DIZ Dikilitaş Hacıyakup Bu suretle zirai rr.ahsul verımı, tlkokulu Öğretmeni kendiliğinden düşme tehlikesiMEKStN ne gırecektir. osyal Sigortalar Ku rumu eczane açacakmış. Şehirdeki eczahane adedi son derece artmış (Yalnız bizim sokakta dört tane var, bir de caddenin köşesinde beş). Geçen gün yapılan bir baskında iki eczanenin buz dolaplannda yiyecek, içecek maddeaeri çıkmış, vesaire, vesaire... Hâsıb eczaneler konusunda bir sürü dedikodu. S AP Muğla Milletvekfli Sayın Ahmet Buldanlı, Nisanda memleketimizi ziyaret edecek olan Sovyet Rusya Devlet Baskanı Podgorni'nin Türkiye'ye niçin gelmekte olduğunu Başbakandan bir önerge ile sonnuştur. Bu soru önergesi şöyledir: «Podgorni'nin ziyareti evvelden kararlaştırılnuş bır husu» mudur? Yoksa yenı bır davet mıdır' Turkıye'de vukubulan ve henüz muhakeme safhasmda bulunan anarşik hareketlerın kararı ve galıp ıhtımalle icra safhası sırasmda bır komunıst Devlet Baskanınm Türkiye'yı zıyaretmden ne murad edılmektedır? Boyle bır zıyaretin kamu oyunda uyandıracağı reaksıyon nazara alınmış mıdır? Bugiınkü şartlar altında apolitik bır göriınüş arz eden bu zıyaretm tehırı düşünülmekte midir?» • • • Mılletvekili Ahmet Buldanlı, bır soru önergesi vermeden evvel sokaktaki adamın bile bildiği bazı gerçeklerin yabancısı olmamalı idi. Podgorni, Türkiye Cumhurbaskanı Sayın Cevdet Sunay'ın 12 Marttan evvel, .vani AP'nin. vani kendi partisinın iktidan zamanında Sovyet Rusya'ya yaptığı ziyaret dolayısiyle ve o ziyareti iade etmek amacıyla Türkiye'ye gelmektedir. Bunu herkes böylece bildiği halde sonınun sorulmuş olması gösteriyor ki, bu nevi soru önergelerini parti gmplarının yetkili organlan kontrol etmelidirler. Aksi takdirde kendi partilerini zor durtıma sürükleyecek sonuçlarla karşılaşabilirler. Buldanlı, ziyaret sebebinin ne olduğunu soruyor? Sayın Ürgüplü, sonra sayın Demirel neden Moskova'ya gitmişlerse, neden sayın Cumhurbaskanı bu komşu memleketi ziyaret etmişse Podgorni de aynı sebeplerle Türkiye'ye gelmektedir. Podgorni'nin Türkiye'yi ziyareti ile anarşik hareketler arasında bir ilişki kurmak da, çok yersiz ve bahtsız bir düşünoe olur. Türkiye egemen bir devlettir nasıl Sovyet Rusya'da hapishanelere ve son zamanlarda tımarhanelere gönderilen ınsanlar hakkında Türkiye'nin hiçbir şev sormağa hakkı yoksa, Sovyet Rusva'nın da Türkive'deki anarşik hareketler hakkında 6Ual sormara bakkı yoktur. Bu olaylar dolayısiyle Türkiye daveti neden durdursun? Podgorni Soldaş. bu hâdiselere tanık olmak istemezse yolculuğunu kendi geciktirebilir. Buldanlı, bir şevi daha bilmıyor, öğrenmelidir: lakalanan gençler kendilerinin de açıkça ifade ettikieri gibi. Marksist ve Leninisttirler, fakat Sovyet Rusya rejimi. işçi ve proleter diktasına dayandığı için, bunlann komünist olmalarına rağmen kır gerillâsı, şehir gerillâsı sisteminden hoşlanmamaktadır Çünkü evvelâ bu sistem uyandırdığı nefretle insanları komünizmden soğuttuğu gibi, Marksist teorinin temeli olan işçive de dayanmamakta ve dolavıslyle bizim Marksist gençler bilhassa Mao'nun «tktidar süngulerin ucundadır, silihla elde edilir» nazaritelerini tatbik etmek Istemiş olduklarmdan. buna Sovyet Rusya tasvip etmemektedir. • * * Ooğrudur. Sovyet Rusya'daki sistem bizim düşüncemize nvnıaz, fakat bu uyuşmazlık onunla dostça Uişkilcr kurmamıza, dostane münasebetler içinde vaşamamıza mani olmalı mı? Türkiye vüz yılların geliştirdiği. iyi ve kötu günlerin tecrübesini gormüş bir memlekettir. Onu bir çergi devlet zannedip dün yaptığı daveti bugün reddetmesini istemek Türk devletini küçültmek olur. Sayın Buldanlı belki ışın bu tarafını hiç düşünmemıştir. Ama eğer bu devlet onun dediğini vapacak olsa hem kendi geieneklerini çiğnemiş, hem de bir kabile devleti gdrüntüsüne girmiş olur. Biz başka mentleketlerin ıç rejimlerine karışmadan, herkesle ve özellikle komşularımızla dostluk bağları kurmak isteriz. Bu kendi savunmamızı gevşetmemiz anlamına gelmez, karşılıklı temaslann memleketler arasındaki anlayışı ve dolayısiyle dostluğu arttırdığı ve bu ziyaretlerin barısa hizmet ettiği de bir vakıadır. Biz Ortadoğuda bir ayağımız Asyada, bir ayajımız Avrupada \asayan bir miüetiz. Yfîzvıllarca Ruslarla harp etmisiı, gün gelmiş, milli mücadelede birbirine çok hizmet eden iki dost devlet olmuşuz; yine gün gelmiş Sovyet Rusva gozlerıni bizlm topraklarımıza dikmiştir. Ama >ine zaman gelmiş bu politikanın hata oldugunu ikrar ederek milletlerimiz arasında bir güven varatmamn carelerini de aramıştır Biz bu iyi niyete mnkabele ettnemezlik edebilır miyiz? Eger Podgorni, Türkiye've geldığı zaman Kıbrıs davasuıda Rusys'nın hatalı bir yolda olduğunu anlar. Makarios'u desteklemekten vazgeçecek olursa, eğer bu ziyaret münasebetiyle Podgornl, Tflrk halkının Bizim Radyonun neşrivatından fevkalâde OzUntü duyduğunu da hissederse, öyle z<tnnednoıuz kı. dostluk Imkanlannı gellştirecek olan bu karşılama, ekonomik iş birliğinde de faydalı sonuçlar verebilir. EC1ANE zı kapaklı bir camekâm olan, biraz kühl, az tozlumsu, iyod, eter, lızol kanşıgı kokulu bir yer gehrdi. Bunun esrar dotu tezgâhının arkasında Eczacı Amca, yazısı okunmayan doktor reçetelerini deslfre ederek eczalarını, tozlannı karıçtınr, halli hamur eder, güllaçlannı doldurur, haplannı yuvarlardı. Haldun Taner kardeşimiz «Fazilet Eczabanesi» adlı pek tatlı oyununda, Eczacı Beyin bu ilâçlara kendi canından, ruhundan da bir seyler katügını ne süzel anlatmıstır. Bakın yaıısı okunmayan doktorlar dedim de aklıma bir eczacı fıkrası geldi. Bundan 4059 p l evvel doktorun biri, okumayazmm bilmeyen bir adamı Bogaz içinde bir yere yolluyormuş, Adam adresi bilmedigi için doktor bir reçete kâgıdına karelayıp vermiş «tskeleye çıksr çıkma» bunu kime okutsan tirif eder» demiş. Adamcağız söylenılen kıyı köyunde vapurdan inm:ş, kâjıdı iskele memuruna göstermis, lâkin memur doktorun yazısını okuyamamıs, Oradan çıkmı? karşıdakl bakkala girmiş, bakkal da sökememis yazıyı. Hasılı reçete kftğıdını klme gösterse, yazıyı sökemiyor, adresin ıçinden çıkamıyormuş. Doktorun yazısmı okumak ne mümkun?.. Derken efendim, zlhnı evvelin biri. «Kardeşim sen bunu şuradaki eczacı Onnik Efendiye okut, doktorun jazısını okusa okusa o okur» dıye adamı eczaneye yollamış. Bizimkinin buna aklı yatmış, eczaneye gırerek üzerınde adres yazılı olan reçete kâ laştınp lnsanlıklanndan çıkardığıdır. îyi mi oluyor fena mı oluyor, orasını fılozoflar düşünsün, hesap etsınler. Bu gidışle yarın öbürsü gim yemek yerine de hap yutacakmışız. Kımbılir başka zevklerimizi de nasıl mekanikleştırecek çığrından çıkartacaklar. Biz herhalde (tnşallah) o giinleri goremeyız. Gören teller takınsın. Amerikalılar, herhalde bu ilerde; yutacagımız yemek haplarıru göz önüne alarak, eczane ile yiyecek satış yerlerini bırlestirmişler. Amerikada «Dnıg di bu çeşıt dukkânlar bUtün dünyaya yajnlıyor. Parısın o nev" ı şahsma münhasır, karakteristık bıstro'larırun, kahveyle meyhane arası küçük ayakUstU lokallerinin yerini de yavaş yavas bu üâçla yiyecegm bir arada sunulduğu lâboratuarla sandviçci dtik kanı karışığı magazalar almak üzere Bizim yaşlardaki eski Parisliler buna ne kadar UzUlUyorlardır kimbihr. Adamın biri bir gün öğle Uzerl bu dükkAnlar dan birine girmiş ve tezgaha yak laşarak arkasındaid tüysüz yahut da saç sakal içindeki delilcanlıya sormuş: >mmtrn Kİz idrar tahliü yapıyor musunıu? , Yapıyoruz efendim. Aman gözünü seveyim su ellerini güzelce yıka da bana bir salamlı sandviç hazırlayıver. Bu eczane bollugu böyle sürüp gıderse, tabii bır gün bizim kilerde de evvela bisküi çukulata derken bteki yiyecekler de satılmaya başlanacak. Bizde temizliğe daha da çok riayet edildigine göre, artık hasta reçeteli ellerle sunulan lahmacunları, sandvıçleri yemeye midelerimlzi na zırlavalım. | Cocuk zamları Bu havadisler bana çocuklugumdaki eczaneleri hatırlattı. Eskiden eczaneler bulunduklan ma hallemn, kasabanın aydınlarının toplanıp sohbet ettikleri bır sosyal kulüptü, küçük bir cemiyet idı. Mahallenın, köyun, kazarun zaraısız dedıkodusu orada yapılır, fiı»hallelinln,, köylünün, ta * 3 * Doç. Dr. MUHSiN KAYA İDİL (Göz Hastalıklan Mütehassısı) Hastalannı 1 Mart'tan itibaren Aksaray; Atatürk Bulvarı; No: 124 Kat: 2 de (Pemevniyal Lisesi kar51si; Etibank üstünde) kabul edecektir. Randevu için: 1 Mart'tan itibaren müracaat edılmesi rlca olunur. . Tel: 26 31 05 Cumhuriyet 1303 (tsim ve adresi saklı) Kitap yardımı bekliyorum Ivrlndl Sanpınar köyü ogret meniyim. 1964 te açılan ılkokulu Jıer yonden kısır buJunmakta dır. Çocuklanmm eğıtiminde et klli olacak tek volun yetışkın ler eğitiml oldugu kanısında yım. Bu amaçla külturden yoksun halkımızı yetiştirmek için siz hamiyetH yurttaşlanmızdan kı tap yardımı bekliyorum Şimdı den teşekMir edenm Erdal RODOP Sanpınar köyü ilkokulu öğretmeni lvrindi Babkesir Tekel mağazasından içki nasıl alınır? 19 21972 saat 13'de Tekel Taksim satış mağazasına başvurarak 1 sişe yabancı vıski almak istedığımi soyledim Memurlardan bırı vabancı vıskı olmadığını, dığerı ıse aradığım markanın bulunmadığım soyledı Gerı do nup re yapmam gerektığıni du sunurken arkadasın tavsiyesı uzerıne bır tanıdık vasıtasıyle telefon ederek işımi hallettim, %anı vıskı yarım saat sonra elıme geçti. Aynı olaya bir kere de sıgara konusunda sahit olduğum için son çare Cumhuriyet'e başvuruvorum Aydın AYDEÎOĞLt sabalının dertlerl orada deşelenır, bunlara orada çare aranır, bulunurdu. Ekserı pos, kır bıyık lı, babacan, şefkatli Eczacı Bey, rindmeşrep Hıücumet Doktoru, musamahakâr ve pışkın Kaymakam veya Nâhıye Müdurü, kalender Nufus Memuru, ınkılâpcı Başmuaiiım, agırbaşlı Mal Mudüru, herkesln nabana gore şerbet vermeyi bilen Partl Başkanı (Bır tek. Kftfl ve v&fl), akşam uzerlerı orada toplanır, tonton tonton, kalantor kalontor, oksürük tjksınklar Içersınde agır ve tumraklı bır soîıbete kapıhrlar, tezgâhın arkasından ken dılennı hayranlıkla dınleyen çelımslz kalfamn aptal aptal sırıtmasından da dınleyıcı, seyırcı ıh tıyaçlarını tatmlrj edip bunun zevkını çıkartarak, yemek vaktıne kadar hoşça vakit geçirirlerdi Bugün, o zamankı eczacırun binbir k&vanozdan aldığı eczaları karıştırarak itlna ile haarladığı üaçlar gibi eczanelerin bu sosyal cemiyetlik, kulüplük vasfı da kayboldu. Şimdt artık ne o eczaneler ne de o babacan Eczucı Amcalar var. Store (Drag Stor)» denılen bu mağazalarda her şey satüdığı gıbı, yiyeceğe, hattâ tahlıl leri her şeyı buralarda yaptırmak, hazırlatmak kaabilmiş. Şim NİLGÜN ÇERÇİ YILMAZ KATMERCt S'lsanlandık, Mutlu.vuı Beyazıt Nıs Dugun Salonu ^J») Cumhuriyet 1324 TEŞEKKÜR En mıj buyuk varlıSımız. baba. Raşit TAŞKINSU nun 22 Şubat 1972 Salı gunu Igdır da Tanrının rahmetine ulaşmasından duyduğumuz buyuk acıyı paylasan, eerek cenazeye, bızzat gelerek, gerek telefon. telgraî veya ziyaretle llgılerını bızden esırgemeven dost ve yakınlarımıza mınnetlenmizı su» carız. E}1: Zarıfe Taskınıu Çocukları: Cafer, Muzaffer; Kenan; Nthat Taskınsu; Z». rife Çagatay: Fcrlde Bajcı: Sablha Karadağ Gelınleri: Reha ve Nazimc Taskınsu S Damatları: Vahit Çatata;; • Merdan Bağcı; Iımet Karadağ! Cumhuriyet 1325 VEFAT ve TEŞEKKÜR Merhum Mehmet ve merhume Hatıce Selver'ın oğ!u, Makbule Selver"m kıjinetlı eşı, Yuksel Işık, Aysel Özsomer, Nursel Vural'ın se\gUi babaları, Nazmi Işık. Nur Özsomer; Cernal Vural'ın kayınpederleri; Nilgun; Kadir; Kadriye Işık'ın biricık dedeleri, Nuriser Gokalp, Baıse Ozkan, Mesude Tolunay ve Nevin Öztuğun ağabeyleri İSTANBUL NALBUB TÜCCARLAHINDAN ORMANAXI ğıdını, «Şuna bakar mısın ustacığım?» diyerekten eczacıya uzat mış. Tatlı bır Osmanlı Ermenısı olan Onnik Efendi kâğıdı almış, almndakı tel gözlüğünu burnuna ındırmış, kaslarını çatıp alnını kı rıştırarak bır stlre dikkatle inceledikten sonra, «Ikl saat sonra geç, hanr ederim alırsın» demış. Şımdı doktorlann yazılan gayet okunaklı. Eczacı camekânları da, şeker, çukulata kutulan gibi cazip ambalajlı hazır ılâç kutularıyla dolu. Yanl Eczacılık Fakıiltesine gidıp de dört yıl dirsek çurütmeye hiç liızum yok gibi görünüyor yeknazarda insana. Bütün mesele doktorun reçe tesinde yazılı olan ilacı dolaptan çıkartıp vermekte ve kaydını düşerek parasım kasaya Indirmekde. «Fena mı?» diyeeeksiniz. Ben orasını bilmem. Benim bildiğim bi şey varsa, o da modern hayatın ve bunun getirdıgi şartlann insanları günden güne makina MEHMET FEYZi SELVER 2421972 Perşembe gecesi âni olarak Hakkın rahmetıne kavuşmustur. Cenazesi 2521972 Curr.a gunü Karacaahrr.et mezarlığındaki aıle kabrijtanında toprağa verılnıiştir. Cenazesme bızzat ıstırak ederek, telefon, telgrafla ve evunize kadar teşrıf ederek acımızı paylaşan muhterem akraba, dost ve hemşehrilenmize ayrı ayrı teşekkure derin acıraız mâni olduğundan gazetenızın tavassutunu rıca eder, rr.erhuma Tanrıdan mağfıret dıleriz, AtLESt Cumhurıyet 1322 skiden eczane denilince be nim aklıma, vitrininde bırı nin içinde mavi ötekisinde kırmızı bir mayi bulunan iki koca şlşeyle, raflarında sıra sıra dızilıniş cam kapaklı ecza şişeleri, bodur kavanozları, üzerinde «Tenlikeli zehirler* yazılı kırmı E en iyi arhadaş en güuenilir üesteh Hesabınızda birikecek paralarınızdır. Tutumlu davranmanız, yarınınız için bir destek ve zengin ikramiyeierimizden yararlanmak için sürekli bir fırsat olacaktır. VEFAT îstanbul eskl Gümrük NazırIarından merhum Sadık Beyin torunu, merhum Yarbay Emin Bey üe Zafer Hanımın o£lu, Sevın Tırıtoğlu'nun babası, ts Bankası Mıidurlerınden avukat Aydın TıntoSlu'nun kavınpederı, merhum tbrahlm, Yuksek Muhendu Mımar Haluk, Yuk sek Kimyager Kamuran Aykanın kardeslerı Bakıve Aykan'ın enistesl. orofesör doktor Faruk Aykan'la Dırahşan Bumin'ln amcası, Sureyya ErkUet'ın dayısı: Nermln Sepıd tle Mehmet Bumin'ın buyuk amcası; Meh met ve Alp Tiritoüu'nun buvuk babası Türkiye ts Bankası Emekli 1. sınıf müfettlslerinden Eskl Muharip ZEKİ AYKAN (Zekl Sehzadaoası 331) vefat etmistir Cenazesi 28 Şubat 1972 Pazartesi gunu (yarın) ogle namazım müteakiD Sısli camilnden kaldırılarak ZlncirIIlcuvu mezarlıgında ebedl Istlrahateihına tevdl edilecektir. Tann rahmet eyleye AtLBSt TÜRK DIŞ TİCARET BANKASI Moran: 364/1318 Yeni AJans 7041320
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle