16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA tKİ :CUMHURİYET: 23 Subat 197S nnanlstan'da Amerikan 6. Filosu için baglanma, onanm ve yerleşme kolaylıkları saglanması hnsusonda, nzun müddettenberi dolasan rivayetler, nihayet gün ışıgınt çıknus bnlnnmaktadır. Dost degilse bile, hukuken mütteıikimi» oUn komsu bir devletin, uçfincü bir devletle yaptığı anlaşmalar, normal şartlar altında cereyan etliğl takdirde, birl llgilendirmiyebilir. Talcız, yüzyıllardanberi takip ettifi politika lle dostlnfnna giivensizliiimiıi kendi. sinin yarattığı bir koraşu devletin, her hareketindeo mânalar çıkarmak da bizim en tabiî bakkımızdır. öte yandan Ese Denlzi'nin knzey ve dogn kıyılannın sabibi olmamız sebebiyle, bu deniz ve bu denizin gökleri üzerinde cereyan eden her hâdise, en doğal hakkımız olan savunmamız bakımından da bizi yakmdan i l . gilendirir. EGE DURUMU Refik TULGA | EMEKLÎ ORGENERAL Yunanistan'ın maksadı Türkiye'yl teerit etmek, Akdeniz'Ie ve güney kıyılariyle olan baflantısını kesmek veya bu bağlantıyı Yunan kontrolu altına almaktır. Ege kıyılarında A merikan «.bnFllosnnun, incelendiği taküslenmesi bakımdan karios olsun, dram aynı tablolarla rSrflp eitmektedir. O zaman da Klert'lerle, Palikarya'lar birblrlerine düşmfişler, kiliseler aynlmış, kendi aralannda kanlı eşkiyalık ve haydntlnk aah. neleri eereyan etmiştir. Fakat neticede, maksat ve hedef dıs devletlerin yardımiyle elde edilmis ve Ynnanistan istiklâline kavuşmu?tnr. Komın Tnnanistan, Türkiye fle ber anla*. mazlıfında bölgeye dıs bfljük devletleri çagırmıs, dramı, cMesut son» ile kapamannı b»sarmiftır. 5 Ekim 1827'deki Navarin hâdi«esini bn meyanda hatırlamaktan kendimizi alamıyoms. dirde, endişeleriraiı daha ciddî bir mahiyet almaktadır. Gerçekte bir NATO muttefiki olarak, ba bölgeve kudretli mfitteıiklmiz Birleşlk Amerika 6. Filosunnn gelmesi bizi endişelendirmemeli Idi. Bilâkis dünya ve özellikle Avrn. pa politik konjonkturünün gergin oldnğu yıllarda böyle bir deniz gncunün Ege Denirinde üslenraesi, NATO güney kanadının kuvvetlendirilmesi bakımından güven verici bir olav olabilirdi. Zira böyle bir güç. çok arzu edildiği halde bir türlü çerçeklestirilemeyen Tfirk Yunan, Deni» . Hava isbirliginf nem destekleyeeek ve hem de koordinatSrlük rolü oynayabilecekti. Fakat. blıim için son derece hayat! olan Kıbrıs banalımı, Ortadogu hâdiseleri ve Avrnpa'da beliren ynmuşama eğilimlerl karsısında, Tunanistan'ın 6. Filoya Eee Denizinde üs vermesl, eğer aklımıza gelenler gibi (ena bir düsünceye dayanmıyorsa, geç kalmıs ve raedatı gtfmlş tehlikeli bir tesebbüsten ileri çidemez. Böyle bir hareket bixi sadece endiselendirir ve kötü düsüneelere yöneltir. Kıbns dnrnmanan son gfinlerdr sldıjh manzara, birbuçuk asır önee oynanmıs «Yu. nan Ihtilâli» komedyasını Ister tstemez biıe hatırlatmaktadır. Kıbns bugfln tıpkı o karanlık tarih sahifesi ribi oniimuze açılmaktadır. Adı «Eterya» reya cEOKA» olsnn, sahıslar Mavrokordat», Kolokotronl veya Grivas olsnn, Patraı Piakapon Yermano» veya Başpiskopo» Ma Ege'nin dar geçitleri ge Dcnizi, Karadeniz ile Akdeniz arasında, ba Iki denize yol veren dar ve küçtik bir sn volndnr. Üzerindeki irili ufaklı adalarîa parçalanmıstır. Bn adalar birbirleriyle ve iki taraftaki Türkiye ve Yunanistan'a ait kıyılarla dar boğazlar ve geçitler meydana getirirler. Bn cofrafî dnrum, bn bSlgede h a . reket edecek filoların harekâtı bakımından büyük zorluklar dojurur. Kıyılarda üslene. eek nçak fılolan, roketler. denizaltılar, fudumltt mermilerle mücehhez destroyer ve hfîcnmbotları, ba denizi herhangi mnhtemel bir düsman için barınılmaz bir hale getirir. Yonanistan. eskidenberi kıyılan sadece Türkiye ve Tnnanlstan'a ait olan bn denizdeki bn müitesna coğrafi dummdan, valnız kendilerinin istifade etmesi lâzımgeldigi zorunlağuna inanmıs ve Türkiye'yi bn haktan mahrum etmege çalıjmıstır. VATO konferanslarında Tiirk BoJaılan'nın savnnmasının Imk&nsızhginı lddla ederek, Akdeniz'in Ege Denizinden ve Yunanistan tarafından daha emniyetle ve kolayiikla savunnlabllecegini daima ileri sfirmüstür. Diplomatik manevralarla ve eski Demokrat Parti liderlerinin bflgisizliklerinden de faydalanarak Ege Denizinde, Türkiye'yi, nçns ve kısmen geçi? hak. lanndan mahrnm etme yollanm bulmuştur. E Tehlikeli ihtimaller nnaniıtan'daki askert rejlm, partilerflstu bir Başbakan tarafından idare edilen Türkiye ile ke*in blr çörfm yolnna girmesi mümkün lken, cemaatleraran müıakerelerle ifin nıamagmı tereih etmesi bize şn tehlikeli ihtimalleri düsundürtmektedir: V izi endlçeye dflsflren Ikincl sebep, Ortadogu hâdiseleri, Sovyet Donanmasının Akdeniı'deki mevcudiyetidir. Bilindiği gibi Ege Denizi Sovyet Rusya, Bnlgaristan ve Romanya'nın dıs âlemle ticari bağlantısını sağlayan önemli bir su yoludur. Petrol nakliyatı dolayıslyle tlcmrî deniı trafiği son senelerde daha da yoğnnlasmıstır. OrtadoŞu'ya yapılan silâh ve askerî malzeme nakliyatı da bn denize a y n bir 6nem kazandırmistır. Akdeniz'deki Sovyet Donanmasının, Karadeniz'deki ana üssü ile bağlantısını da sajlayan bn denizde, 6. Filonnn daimî şekilde üslenmesi, karşı tarafı dnşmanea hareketlere kışkırtacaktır. Bn dar denizde isteverek veya lstemiyerek vnknbulacak bir hâdise, bir çatısmaya da dönüsebilir. Ege Denizi iki süper devletin filolannı ba. nndıramıyacak kadar dardır. Yapılması lân m gelen şey, her iki tarafın kıskırtıcı hareketlerden çekinmeleri ve bnrasını bir barış denizi haline getirme^e gayret sarf etmeleridir. Yunanistan'daUİ Amerikan Deniz Gflefl Tirlığına karşı yapacagımız üçüncü itiraz, Avrnpa barısı açısındandır. Varşova Paktı devletlerinin Prag'da yaptıgı son toplantıda vavınlanan deklarasyon ve Helsinki'de Birlesik Amerika ve Sovyet Rusya arasında cereyan eden cStratejik süâhlann kı<ıtlanması> yolunda elde edilen son başarı, her iki blokan birbirine yaklasmast ve Avrnpa'da nznn süreli bir barış devresi yaşama ihtimallerini arttırraıstır. B Sular berraklaştımı? Hüdal Oral, Ecevit'e «Çık kürsUye 12 Mart ötesl olaylarda hata ettim, kusurumu itiral ediyorum» de, bunalım derhal çözülnr diyor. Farz edelim M, Ecevit, Genel Başkana karşı yurefinde beliren büyük saygı ile bu fedakâruğı yaptı, buna rağmen ' Halk Partisi içindeki bunahnun çözüleceğine Hüdai Oral inanır mı? îş bu kadar kolay olsa bütün bu kavgaların, günlerce süren toplantılann, Grup ve Genel Merkez çekişmelerinin, meydan muharebelerinin anlamı mı kalır? HSdai Oral görmüyormu ki, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu ile, onun Parti Meclisi arasında büyük ve aşılmaz anlaşmazlıklar vardır. Ba anlaşmazlıgı çözememenin başlıca sebebi ihtilâfırj fikrl temeline inememek veya inmemektir. Görmfiyor mnsunuz ki bir Sezai Orkunt, bir Kemal Satır'la, Bülent Ecevit ve Turan Güneş arasında düşünce farkı büyük ve derindir. \% Marttan ve Sıknönetimden sonra, zemin altına kaçan lllegal solnn bütün nüanslardaki mensupları, fimdi «Aramızda tartısma zamanı değil, bırleşmeliyiz» dnşüncesindedirler ve Ecevitin etrafuıda toplanmaktadıriar. Daha dfin Ordu Senatörü Sayın Serket Köksal, Ordu CHP Merkez Üçesinin başına mefsuh T l P t e n birinin getirildiğini söyledi. Hele sol koalisyonun temsilcisi Ecevit'e bir de Inönu kalkan olursa, o zaman bu is Türkive'deki illegal sol için ballı börekli olur. Ecevit'in, «Genel Başkansız olmaz, sayın Inönü başımızda oturmalıdır» sörünün ve ısrarınm anlamı bundan başka bir değildir. Kanaatimce Ecevit. ba mücadeledrn hiçbir şekilde dönemez, çünkü her ne k?.dar kavganm teması 12 Mart Muhtırası ve o muhtır» dolayısiyle knrulan hüküraet etrafında dolaşıyorsa da isin aslı şudur: Bu kavga konusu ortadan kalksa bile. dara yine hailedilemez. çünkü Ecevit artık kendi fiillerinin sahibi olmaktan çıkmış, istese de, istemese de bu davanın 8ncttsü haline ıretiriuniştir. O artık bu yolda yürümeğe raahkfimdur. Baksanıza bir gazetede onun möritlerinden biri, «O» diyor, • bizim Spartaküsümüzdür.» Efer Ecevit, milâttan evvel esirleri kurtarmak için ayaklanan Spartaküs de olsa, Birinci Dünya Saraşı içinde ve sonunda Almanya'da beliren ve isrnini tarihteki Spartaküs'ten alan 4lman komünistlerinin Spartaküs hareketinin de Türkiye'deki temsilcisi de .olsa. onun için artık dönüş yoktur. Çünkü ne tsa'dan evvel. ne de tsa'dan sonra yaşamış olan Spartaküslerin hiçbir döpüşü olmamıştır. Hüdai Oral arkadaşımız buna her halde çok iyi bilir. Ecevit, Marksist midir. değil midir? Ben • Değildir !> diyenler kadar kesin bir yargı sahibi olamadım. Çok muhtemel ki, kendisi solca ve ilerici olma hevesinden öteye gitmeyen masam bir içgüdü ile, ne olduğnnıı bile bilemedigi bazı teorilere, sözlere, sloganlara, söyleneni tekrar ede ede sahip çıkmış olabilir. Kendisini samimiyetle «Marksistlm» diye takdlm eden Allende'den daha ileri görüşleri, sözleri ve eylemleri olan Ecevit, belki kendisinin Marksist olmadıgını zanneder sma, ojıa dışardan bakanlar, kendisinin düşünce, fikir, eylem ve dostlan dolayısiyle ondan şüphe ederlerse, o kendisindeu başka kimseyi de kınamamalıdır. Aslında Ecevit de, Hüdai Oral'ın günah' çıkarma teklirine cevap vermiş değildir. İnsan olarak veremez ve vermemelidir de Ono yapacağına, politikavı terketmesi elbet daha doğru olur. Uygar dünyada ber tartısmanın sonunda bir hükme varmanın lüzumu da yoktur. Halk Partisi içinde çctin bir kavga olmuştur. Bu kavgada taraflar mevkilerini ye iddialarını mahafaza etmişler ve eğer bir frün bu mesele çözülecekse, bu tartısmalardan aldıklan kanaatla onn cözecek olanlar çösecektir. Bu kavgada, her kavgada olduğu gibi, gerçekçilik, demagoji, sivri noktalan örtme çabası, tehdid, santaj, aracılık, fırsaV tan istifade gajTeti, gibi insanlara has her türlü duygn, mari« fet karışmış, fakat, Ecevit yine taş gibi dararak fikirleri hakkında hiçbir açıklık vermeden susmnştnr. Kendisinin Marksist Allende'den ötede bir kişi olduğu ithamına, o ithanu yanana karşı dnydugn saygı yfizünden cevap reremezmiş!, Sayın Ecevit, biraz az saygıh, fakat daha çok vâzıh olsa daha iyi etmes mi?. şey . 6. Filo, bizi haklarımızı savunmaktan tehdit yolu ile vazge<;irmek için caydırıcı bir güç olarak mı Yunaristan'a davet edilmistir? Veya bu filo Klbns'ta 1960'larda cereyan eden ve vatandaşlarımızı kanlı ve merhametsiz tecavuzlere maruz bırakan hSdiselerin tekran halind'e. onlan korumaya ko?acak harp fılomuzu önlemek için mi kullanılacaktır? Bu hnsosta snnn tekrar edelim ki, Yeşilada'daki vatandaşlanmızın hayat ve geleceği ile, Kıbns'ın rtratejik öneml, bizim için karşımıza çıkanlaeak ber c a y d ı n a knyvetten daha büyfiktür. Sonuc n dönemde, Varşova ve NATO paktlarının birbirine yaklaşman ve hattâ bir Avrnpa Birligi'ni yaratacak şekilde birbirı içinde erimesi fimitleri belirmiştir. Anlaşmaya doğru gidilen bu dönemde. Dofu Akdeniz'i çalkalandıracak ve bulntlandıracak durumlardan çekinmek her barışsever devlet için barısa tıizmet yolunda serefli bir taisseye sahip olma fırsatını verebilir. Bütün bo endise, ümit ve isteklerin 5tesinde, bizim için en önemli olan problem, Kıbrıs ve Kıbrıs'ta yasayan Türklerdir. Milli çıkarlarımızın korunması hususunda azim ve kararımızı hiçbir knvvet kırmamaIıdır. B Personel Kanunu uygulama yanlışlığı ıyıl sonra mı anlaşılabildi? Şu Personel Kanunu ortahğa koleradan daha bulasıcı, daha tehlikeli birhastalık getirdı. fîsşhlsinl ne bir dokton ne da bir büyük söyliyebiliyor. Nelerıne gerek başını almıs gitmiş hayat pahalılığı.. Nelerine gerek dar gelirll bir memurun geleceginden cmin olmayışı.. Nelprine gerek vatandaş. Be» yıllık öğretmenim. 1/12/ 197O't9 uygulanan Personel Kapacakmış. L&f 11» peynir gemisl yürümez. Eğer egitim «enununa göre 190 göstergeye inferberliği yapılacaksa, evvell tlbakım yapıldı. 1/12/1971 tarlbu kanunları yapanları, uyguhine kadar 190 gösterged'en malayanları eğitsinler kl, kanun. a? aldırn. 1/1/1972'de göstergemi lar önünde eşit olalım. Bu y a . gayın Sayıştay murakıpları 175'e zımı büyükler okur da soruna indlrmişler. Bir yıldan beri aleğilirlerse benim gibi haksızdığım 190 175 göstergesi aralığa uğrayan blnlerce öğretmen sındaki farkları gerı aldıiar mutluyuz. Yoksa geleceğimizKanunun yanhş uygulandığını, den umutsuzuz. bir yıl sonra anlamışlar. Ama aynı kanun, benimle mezun Bursa'da çalışan bir arkadaşıma bir başka, Konya'da çalıçan arkadaşıma bir başka, Yozgat'ta çalışan bir arkadaşıma t i r başka usulle uygulanıyor. Bursa'da çalışan bir çocuklu arkad'açım ayda 976 TL., Kon. yada çalışaa bir arkadaşım iki çocuklu ayda 1010 TL. Ben bir cocuklu ayda; Ocak ayı 671 TL. Şubat ayı 831 TL. Ne biçim karun? Ne biçim uygulama? Su< kimde? Nasıl olur da bir kanunun yanlıs uygulandığının bir yıl sonra farkına vanrlar? Burun yanında Sayın M Egitim Bakanı eğitım seferberliği yaKoray BtLGE öğretmen KAYSERİ Cumhuriyete mektuplar ağımızın en güçlü silâhı nedir diye sorsalar hiç düşünmeden TV. derim. Bir ülkenin üzerinde elli megaton gücünde bir bom ba patlatırsanız, büyük tahribat yapar ama ölenler ölür, kalanlar yaşamağa devam eder. Zamanla o tahribat da kaybolur, hayat eski haline döner. C 11 profiramlarında TARTISMA mek lsteriz. Eglence nedir? Hoşça vakıt geçirmek degıl midir? Örnegin. sineraa guzel bir eğlencedir. bununla beraber TV'nin sınemaş. ama«ına ulaşamıyof. G6rüntü"ve ses yönünden yeterlı dlftmadığı gibi konu bakımından da titir bır seçiroe gidildigi kanısını uyandırmıyor. Sözü sanatçılara getirırsek, çok büyıik ısımlerden değersiz programlar çıkabildiği gibi, çok küçük isimlerden değerli programlar çıkabıliyor. Herhalde sanatçüar isun ve etıketlerine göre degil. gerçek sanat güçler.ne gors TV vayınlarına girmelidirler. Bir de, yeterli sanat yetenegine erişememiş sanatçüarın hangı branştan olursa olsun yayına alınmamalan gerekir. Zira, TV'nin blr ilkesi de en iyi örneği vermek olmalıdır. Halkla beraber, halkın tıuzurunda yapılan eğlence progra^ılanna gelince. güldürmek bır sanattır, hem de güç bir sanat. İki tarafı keskin bir ustura gibi. Güldurürken belirli bir düzeyin altına inmemek ve inmeden güldürebilmek, herhalde en gücü fakat en güzeli... Aynca, eğlence programlannın içinde bile belli olmayan eğitsel bir yön olmalıdır. ücudun beslenmesınde alınan gıdalara ne kadar dikkat edlyorsak (ekmek alırken pişkininın, elma alırken kır m ı a ve olgunlarının seçilmesi gibi) aynı dikkat ve titizliği beynin beslenmesinde de göstermek çok dogal v* gereklidir. Belld de, buraya kadar söylediklerimizi kısaca fonnUle etmek gerekirse: (\) Egitim içinde eğlence, eğlence içinde egitim, (5) Üzerinde en çok durulması gereken konu Kalite »e Deger olmalıdır. Yurdumuzda çok fcaa blr geç mişl olan TV'nin her türlü hoş görü İle karşılanması gerekmekle birlikte, ilerde tamirl güç birikimiere kaışı uyancı olroai da en büyük yurtseverliktir. Türk ulusunun daha iyi yannlara kaTUşmasında en etkin araç olarak: gb'rdüğümüz TV'nin, kendinden beJüenenleri yerine getireceği inancındayız. Ergun ÖZYÜCEL CumhurbaşkanuKi Senfonl Orkestraa Üyesi GönUl lsterdi kl, bu tUrde bL yazı, aydın din adamlanmızdan birinin imzasiyle yaymlansın. Nedense onlar çekingen darranıyorlar, belki de çoğunluğun kalıplaştınlmıs" köhne lnânçla"* rını ve egilimlerini bildikleri için../ • • ' Sözü edilen, yukandaki başlık altında değerll bir meslekdaşımızm, öğretmen S ı m Da. daşbilge'nln adı var. Yine gönül ister ki, bu yazı Diyanet Işleri Başkanlığmca yayınlanan dergiye aktanlsın ve tüm dın gö revlileri tarafından okunabilsin... Sayın S ı m Dadaşbilge'nln ya zısını sadece Müslüman vatandaşlar değil, îslaml deferlert ögretme durumunda olanlar, kendilerine din adamlığı görevi verüenler ya da öyle geçinme yolunu bulanlar dikkatle okumalıdırlar. Sütunun yazı sının bakımından özetlenerek hazırlanmış olan yazıda îslâm! bazı deyimler tanımlanmıs, anlamlan Uzerinde durulmuş, ve «tlme hizmet, ibadetten efdaldir», «Amme (kamn) hizmeti ibadete mfireccehtir» ilkeleri örnekler verilerek açıklanmıştır. Yazar: «1. Demek ki öfrenim çağında bulunan bir öğrencinin kendisini yetistirmesl ve çajpnın bilgilerini öğrennıesi; bir ögretmenin veya bir profesörün ve bilginin bilgisel araştırmalar da bulnnması öneelik taşıyan bir İbadet demektir. öyle ise ba yüzden namazını edada veya herhangi bir ibaderini ifcda eksikllk ve noksan g&rfilflrse; onun, dlnl görevlerini yerine ge tirmediginden 6tnrfl kınamnaması gerekmektedir.» Ve: «2. Kamn hizmetinl gören bir bekci, bir küçük memurdan başvekile kadar bütün hükümet ve devlet hizmetinde çalışanların da bn ödevlerini yaparken herhanti bir ibadet bahanesiyle işlerini aksatması veya eksik bırakman hoş görülemez. Herkes sorumlulugunu yüklendiği görevi, raktinde ve dürüst bir şekilde yapmakht yukümlüdur. Sevap kazanacağım diye isinl bırakıp ibadete koşmasi tslâmlıga aykın duşmektedir^ diyor. Aynca, «K&be», « H a o ve «yararlı insan» bo'iümleıi altında dogrulara dayanan bllgiler sunuyor. Halbukı, günümuzün ortamına ge^jnceye det opler duyma'dık neler görmedîlt''fa! Abdest almak için resmt deıslet "dairelerini takunyalarla dolaşan l c mı? Namaza yetişeceğim, lftar zamanı evimde olacağım diye dairelerdeki işlerini ihmal edip fırsattan alabildiğine yararlananlar mı? Devlet daireslni ibadet yeri haline getirenler mi? Her kuruluşta «mescit» özentisine kapılanlar mı? Ve daha başka «türlüçeşitUı lstek ler, davTanışlar... Bu durumda olanlar gerek kl şisel gerekse politik eğüimli ve amaçlı yorumlamaların arkasına gizlenerek güya dinl gorevlerini yapmakta ve sevap kazanmaktadırlar! Aslında ise, kişısel ve zümre çıkarlanna dönük bir tur sömürü düzenidir bu! Başka bir deyişle, çıkar hesaplan vardır çeşitli uygulamalarm kökenınde... Doğumdan ölüme kadar tüm yaşantüarımızın safhalanna bu açıdan bakmız: Din adamı kısvesine bürünen uygulayıcılar çoğunlukla mfinevl değerlerden uzaklaşarak elde edileces çıkaruı Cmenfaatin) miktanna göre hattâ pazarlıkla dinsel işlemJeri yerine getirirler ya da sevap blr yana ondan vazgeçerler. Tarihe kanşmış görilnen znuska yazmalar böyleydi, kuTşun dökmeler böyleydl. Günümüzde ruhlara «hediye» edilan okuma düzenl de böy'edir. Zengin . voksul cenazelerinde ve diğer uygulamalarda din adına gördüklerimlzden acı duyuyoruz. Kim ne derse desin, nasıl yorumlarsa yorumlasın bu gerçekler yasantüanımzla içiçedlr; belU çevrelerce gü ya din adına fakat toplum zaranna sürdürülmektedir. îbadeü ve kulluğu bireysel ve vicdanl anlamda anlamadıkça; çıkar hesaplanndan annmadıkça ve özellikle politik eğilimli ıliskilerden uzaklaşılmadıkça ne ibadetler Tanrı admadır, ne inançlar sevap içindir!. Kemal ÜSTÜN Kadıköy tst. Yarının büyikleri için yardım isteniyor Midyat ilçesinln Ali thsan Kal> maz llkokulunun çocuklannı Ko nuna Derneği olarak; Hamiyetli yardnnsever is adamlanna, fabrikatörlere, bankalara, bütün mO essese ve her meslekten yardımsevenlere sesleniyoruz, Okulumuzda çok sayıda, ayagı yalın, sırtı önlüksüz, her imkândan yoksun olan kimsesiz faJdr çocuğu bulunmaktadır. Dernek olarak da imkânlarımtt eİTeıişli değıldir. Bir vicdan borcu olarak milletinüzin hayırseverliğine Inanarak T. C. Midyat Ziraat Bankası Şubesinde 630/25 numaralı hesap açtırmış bulunuyoruz. Yegane desteğimiz hayırsever kıırumlar va hamiyetli vatandaşlanmızın sıcak kalpleri ve temiz vicdanlandır. Gayemiz bugünün küçüklerl, yannın büyükleri oîacak olan bu mirıi mini yavrularımızı normal şartlar altmda, geleceğe üstün bir şekilde hazırlamaktır. Para yardımı yapacaklar doğrudan doğruya, bankadaki hesabımıza, giyecek defter, kalem gibi kırtasiye yardımı yapacaklar da Koruma Derneği adresine göndermelerini, yardım yapacak hamiyetsever vatandaşlarrmıza şimdiden tejekkü rü bir borç bilirim. NOT: Para yardımı yapacaklara ahndı dernek teberru makbuzu gönderilecektir. Sakin KURŞUN Ali thsan Kalmaı îlkokula öğrencilerini Konıma Derneği Ba5k. MİDYAT Ablan bomba ne kadar gilçİU olursa olsun, insan kafasında bir degişme meydana gelmec. Oysa insara. öldilrmediği halde onun kafasın» hükmeden bir araç, en güçlü «lâbUr. îşte giinUnıUzun en aktüel konusu olan TV., hemen herkesi yakından ılgilendiriyor. Programlar Üzerinde tartışmalar şimdiden başladı bile. Aslında bu tartışmaların başlaması bir bakıma sevindirici bir olay. Tabii, daha güzele, daha iyiye gitmek amacıyla. Az önce belirttiğim bombayı atma sorumlulugu ne kadar önemll ise, TV. programlannın sorumluluğu ondan daha az önemli degildir. Zamanla. toplumdakl kültür birikimleri o toplumun yarınlanru yaratacaktır. Program tartışrnalanna bu yönden bakılınca, yaym saatini ve günlerıru çoğaltmaktan once, üzerinde durulacak en onemll konu Kaüte ve Deferlilik olması gerekir. Yayınlar, kalite ve değer süzgeçlerinden geçerek halka sunulduğunda, belki daha gliç, fakat amacına daha uygun olacaktır. Herhalde devlet elinde olan bir TV. nın de böyle bir çabası ve ama cı olmalıdır. Belirli bir kültür birikinüni amaç edinecek TV. nin belirli bir kültür politikası oknak gerekir. MJRAT CÖTKtt (ÖıaH») Ue ÜNAL CÖTELt EvlendUer. TEŞEKKÜR 6M972 Pazar günO ebediyen aramızdan «yrılân. ailc büyüjumüz Necati Yörükoğlu'nun cenaze törenine lstlrık etmek lutfunda bulunın uyın akraba. dost ve mesat arkadsşlarımıza; bizzat evlerimize gelerek veya çeletüc, teîgraf. mektup göndererek büyük acıraızı paylaşan börün yakınlarımıza en Içten teşekkürlerimizl arzederiz. Ydnikoğlu . Özet ve Anday «ileleri Cumhurivet ^ 1240 Cumhuriyet 1242 ÇOK AGI BİR KAYIP Bankanuzm müfettiş muavini; sevğili mesad arkadaşımız; Evcan; Köstem; Çınar; Uğural; Selgil; Öztrak; Atman ailelerinın sevgili evlatları SONUÇ Emekli maaşım hâlâ bağlanmadı Emekli olarak 2.11.1971 gününda görevimden aynldığım halde bugüne kadar erneklilik lşlemim bir sonuca baglanmış degüdir. Bir memurun üstelik üniversitede çocuğıuıu okutuyorsa gerek kendı imkânı, gerekse borçlanmak suretiyle geçimi ni ne zamana kadar sürdürebı leceğinl insafa bırakıyorum Tarafıma Emekli Sandığından rerilen evrak kavıt fişine gore: Emekli s:cil No: 1983202 Verildiğı servıs: 20 Tarihi: 15.12.1971'dir. Ben bu konuda fiiemi doldurmak üzereytrn. Ancak bundan böyle emekli olacaklann bu zor duruma düşmerneleri için ışçılere emekli işlernı süresirce •o 50 avar.s venlmektedT bu/ na benzer bir tedbir düşünülmekte midir? Ahmet Bilginer 1771 sok. No. 1518 Karşıyaka Izmir iyatro için yetişkinlerin okulu denir, aynı şeyi TV için de kullar.abiliriz. Hattâ, kapsamını daha da genişletirsek, yetişenlerin ve yetişkinlerin okuludur denebilir. Türk toplumu ve onun özelllği dikkate alınarak, sıkıcı olmayan eğiüm programlannın planlanması, gerekli ve kaçınıVmas bir görevidir. Hemen bugün, Avrupa • Amerika standartlannda TV programlarını beklemek hem olanaksız, hem de yararlı değildir. Yakın bir gelecekte, yurdun her köşesinde yayınlann izleneceğini düşünüTKk, en ileri standartlara ulaşmı? bir TV yayırunın otuzaltı milyona yararlı olup olmayacağı tarbşma konusudur. Burada önemll nokta Türkiyenin koşullan çerçevesinde sıkıcı olmayan, çeklci, egitim programlanna agrrlık verilmesidir. Gellşmekt* olan bir ülke için, TV bir salon eglencesl değil, genis halk kitlelerinin reslmli okulu durumunda olmalıdır. Tam yetişmlşlerin «kıntısı pahasma, yetişenlerin yaran göz onttnden uzak tutulamaz. T Yetişenlerm ve yetişkinlerin okulu V SERİM KÖSTEM'i kaybetmenin acısı içindeyiz. Cenazesı 23 Şubat 1972 Çarşamba gunü (bugünı öğle namazını möteakip Ankara Maltepe Camiinden kaîdınlarsk toprafa. verileccktir. Merhuma Tanndan rahmet; kederli ailesı ve mesal arkadaşlarina başsaghfeı dileriz. TÜRKİYE t ş BANKASI Yeni Ajans: 565'1247 Burdur Valiliğinden Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve İmar İşleri Reisliğinin, 1 Burdur îli Tefennı ilçesi Karamanlı rjucaSı 100. öğrencilik; pratik Sanat Okulu binası inşaatı 2490 sayılı kanun hükümlerine göre kapah rart usulö ile eksütmeye konulmuştur. 2 İşin keşif bedeli (960.000.00) liradır, 3 Eksiltme Burdur Bayındırlık Mödürlügu thale Komisyonunda 6 Mart 1972 Pazartesi Rünü saat 15.30 da yapJacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve diğer evrak Bayındırlık Müdürlutünde görülebilir. 5 Eksütmeye girebilmek için isteklilerin. a) (42.150.00) lira geçici temınatını; b) 1972 yilma ait Ticaret Odası belgesinı; O Müracaat dilekçeleri Ue birlikte verecekleri (Eksiltme şartnamesinde belirtilen ve usulüne göre hazirlanmıs olan) plan ve teçhizat beyannamesini taahhflt beyannamesim teknik personel beyannamesini; Bayındirhk Bakanlıgından alrmş olduklan ( o gurubundan keşiî keşif bedeli kadar işin eksiltmpsinp <;irPbilecpklerinl gösterir mflteahhitlik kamesinin aslını ibraz suretiyle; Bavmdırhk MOdürlü&onden alacaklan yeterlik belgesini teklıf mektuplan üe birlikte zarfa koymalari lazımdır. 6 Istekliler teklif mektunlannı fi Mart 1972 Pazartesi gönü saat 14.30 a kadar makbıız karşıbfnda Ihale Komisyonu Başkanlıfına vereceklerdir. P Yeterlik beigesi almması için son müracaat tarihi 2 Mart 1972 Perçembe çönü mesal saati snnıına kadardir. Telgrafla muracaatlar ve postads vâkı gecikmeler kabul edümez Keyfiyet ilfln oluntır İbadet knlluk konusunda BAŞSAĞLIĞI Genel Müdürümüz ran'ın dayısı sayın jthsan Göksa uraya kadar eğitimle ügili görüşlerimizi açıklamaya ça lıatüc TV'nin bir de eğlenc« programlanna kısaca degin Eğlence nedir? B C umhurlyet'in «Tartısma» sütununda doğrulugu ve 1 & ikllk llkesine uygunluğu yönünden tartışılaıruyacak kadar anlamlı ve güıel blr yan yayı&lazub. NİMBÜS Enver MESTA 21 Şubat 1972 günü Hakkuı rahmetine kavuşmuştur. Merhuma Tanndan rahmet, kederli ailesine başsağhğı dileriz. TÜRK HAVA YOLLARI A.O. (Basın: 11380/1232)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle