Katalog

CUMHURÎYET 16 Aralık 1972 ir sureden berf hasında «Devlet Güyenlik Mahkemeleri» adıyle yeni mahkernelerin kurulacağı haberleri yer alraaktadır. Bu haberlere göre, Sıkıyönetimin sona ermesi" halinde, Sıkıyönetim Mahkemelerınde gorülmekte olan davalara hangi mahkemeleY tarafından bakılacağı, özellikle Anayasa Mahkemesı'nin, Sıkıyönetim yasası ile ılgîli som iptal kararından sonra, bir sorun *haline gelmiştir Bilindiği .gibi Anayasa Mahkemesi, Sıkıyönetim yasasının, Sıkıyönetimin sona ermefi halinde de Sıkıyönetim Mahkemelerinin gorevlerini sürtfüreceklerine dai'r 23. maddesıri Ap.ayasa'ya aykın bularak iptal etmistır. B'J iptal kararır.a gore Sıkıyönetim kalktıktan sonra, Sıkıyönetim raahkemelerinin görevleri de sona erecek ve , gdrmekte olduklan davalara artık bakamayacakl&rdır. tşte bu davalan görmek üzere «Devlet Güvenîik Mahkemeleri»nin kurulacağı anlaşılmaktadır B Olaylar ve görüşler dan gayrı merciler umumî değil özeldir, madde prensiplerme aykındır.» (5) ve İlkeden Vazgeçilemez «AJaletin gerçekten var sayılabıleceği ve gelişebileceği tek ortam demokrasidir. . Ziıa yalnız demokrasilerde adaleti siyasî rejım ar.]ay<şına alet etmek ıddiasıoa ve teşebbüsüne raştlanmaz. Baska bir deyimle bu ıddia ve teşöbbüslere rastlanmaya başîandığında demokrasidçn uzlaklasmak tehlikelerı belırmis cieTnfektir. Icind'e yasadığımız'asrm «adalet çağı» ' olmasmı istemek demokrasiyi istemekle müm: kündür. Fakat bu istek, bazı kavramlâra verilecek anlamda ve uygulamada aldanmamakla yerine getirilebilir. Böylesine. önemji. kavramlann b'aşında'Tabii Hâkim gelir.»(6) ' Okuyucu Mektüpları Almanya'da Satılan Bır Işçinin Öyküsü Ben «Almanya» denen yerde bir Türk işçisiyim Günlerden bir gün patron benı ışten cıkardı. Bir arkadaşa anlattım. Gel dedi, bizim firmada iş' al.. Brtesı günü gittim Bir buro, yazchlar çızdiler, behi ışe ajdılar. Burodan bir mınıbüse bındık, epey gittık, bır HişaaVi'e'rir.s geldık. Başladık çalışmaya. Neyse uzatınayaiım; bir ay çahştım. dunya, bu ne bıçi:a n 0 Djçjm Ay başında para almak içrc düzen? büroya gittik. Bizi işe alan a. »îtSTAFA TANRIKULC dam yok olmuş. 7 Stottgart Znffenhansen Çahştıgımız fırtnaya gerisin \Vohnbaraeke der Baufirma geri gittik, Türkjer,'Yugoslavlar hep karısıktık. Oradan bize dediler ki,. biz sizin paranızı sizi bize kir^layan büroya verdik. Tepemiz attı,. o*«mek ki düpedüz satılmıştık. Büro bizi firmaya satmış, paraları da cebine indirdikten sonra toz olmuş, gitmi?. 11.6.1972 tarihinde geç vakit Günlerce koştuk, sağa sola. taksi ile Hayman2'dan Ankaöfkelendik, çok öfkelendik, ra'ya dönerken bjr trafik kabir bnlsaydık, ne yapardık zası geçirdik. Arabada bulukimbilsm! nan dört arkadaşımızdan ikisi En sonunda bir avukata duöldü, ikisi de yaralı olarak rumu anlattık. Mahkemeye kurtuldu. Bu kazayı görenleverildl. Eksik olmasın mahkerin insaniyet adma bana adme karar verdi, beni satan büreslerini göndermelerini rica ro bana 1600 tnarkın üstünde ediyorum. borçlu. Sağa gidîyorum. sola Halen cezaerinde tutuklu gidiyorura, paramı ödeyn bulunuyomm. Kazanın suçluyok ortada. Adam yok ortasu dışanda gezerken benim da, yer yanldı da oraya girdi cezaevinde tutuklu bulunmam sanki. Ben böyle söylüyorum sağlığuru kaybetmeme sebep da ağabeylerirn, bizleri düşüolmaktadır Vatanî göreve git nenler, kardeşlerim başkalan mek üzere sevkimi de beklediyor ki; o herif binlerce marmekteyim. kı cebine indirdi. şimdi kimKazanın tanıklanmn acele bilsin hangi güneşli ülkede olarajc bana adreslerini bildirgüzellerle keyfedivnrdur. Bilmelerini insanlık adına bir mem ki doğru mudur? kez daha rıca ediyorum. Saim Ertürk Cumhuriyet*i tren istasvoAnkara Merkez nundan alınm her gün, okıı' Cezaevinde tutukln rum. Hemi de Yüzbaşı SelâANKARA hattin'in romanını da okurum. Bizim dedelerimiz cephelerde ölmüsler, bize bir güzel yurt, onurlu bir ülke btrakmak için. Şimdi biz yabanellerde He sovgun fırtına'ip» kapıldık. Bu FATİH ÇELEBİ GüvenJik Mahkemeleri HalitÇELENK ' Anayasa'mızın esprisine. ye «tabü hakim» iLkesine aykarı düşecektiü. • • Tabii hakim «Juge Naturel» özet olarak, «suçun işlenmesinden önce» yasa ile belli edilmiş olan hâkimdir. Yani ö'nceden ve belki de davalar tfüşünülmekşizin. gpsterilen hâjdm,.tabii hâkimdir.. ' '." . •• '•'...."' Kişi, suç lşledîği zaman kendisini hangi bâkimin yargılayacağırlı bilmelidir. Bu hâkitı, suçun işlenmesînden önce yasar.ın gösterdiği hâkimdir. Kişi bunu bilirse adaiete güven du•yabilir. Ama eğer kişi suç işledikten sonra, kendisini. yargılamak üzere özel bir mahkeme kurulduğunu görürse adaiete güveni sarsılır, ondan kuşku duyar. Bu, yalnız kişiyi değil. toplumsal vicdanı da rahafsız eder. Toplumun bütun bireyleri bundan tedirgin olur. Tabii hâkim kavramı toplumların hukuksal hayatında yüzyıllann deneylerinin bir ürünüdür. Birçok ülkelerin Anayasalarında bu kavrama önemli bir yer verilmişrlr. Kişi güvenliği açısından bu bir «teminat»tır. «Tabii hâkim kanunla önceden kurulmuş her bafoımdan yetkili mahkemenin hâkimi diye tarif edilebilir. Tabii hâkim esası, yürütme erkİDİn yargılama makamlan iizerincTeki muhtemel tesirini önlemek için kabul edilmiş bir teminat tedbiridir. Tabii olmayan yani orağanüstü hâkim de .bir olaydan sonra sırf o olav içîn kurulmuş veya olaya göre sonradan yetkili kılınmış mahkemenin hâkimidir.» (3) Çünkü suç. işlendikten ve özellikle sanıklsn da belli oicfuktan sonra bu suçlarla ilgili davalan gormek üzere kurulan bir mahkemeye olağan mahkeme ve bu mahkemelerin hâkimine de tabii hâkim denilemez. Böyle bir mahkeme, * ! *'• ... ''*• •.7 .; ..'; ^. % Neden Yeni Mahkemeler? Bapmdan oğrendiğimîze gore. yeni Anayasa değişikliği ve bu arada Güvenîik Hahkemelerinin kuruluş hazırlıklarım yapmak üzere göV rev alan Partilerarası Komisyon, Sıkıyönetimin kaldınlmasından sonra. Sıkıyönetim Mahkeme lerinin elinde bulunan.davaların genel mahkemelere gönderilmesine taraftar olmamıştır. Bundan ötüru de komisyon, Anayasa'nın 136. maddesine Güvenîik Mahkemeleri ile ılgili gV çici bir fıkra eklemek suretiyle meseleyi çözmeyi düşünmüş, sözü geçen davaların bu yolIa yeni kurulacak «Devlet Güvenîik Mahkemeleri»nde görülmesini uygtın bulmuştur fl) Anlaşılmaktadır ki, Güvenîik Mahkemelerinin kuruluş nedeni, Sıkıyönetimin sona ermesmden sonra, Sıkıyönetim Mahkemelerinin elinde bulunan davaların genel mahkemelere gönderilmek istenmemesidir. Bugün SıkıyöTıetinı Mahkemelerinin elinde bulunan davaları görmek üzere ister yasa, ister Anayasa d'eğişikliği yolu ile olsun, yeni mahkeraeler kurarak sorona çözüm getinnek mümkün müdür? «önceden» işlenmiş suçlar hakkında açılmış veya açüacak davaları, «sonradan» kurulacak mahkemelerde yargılamak. Anayasa'mızın «tabii hakim» (2) ilkesine v; hukuk biliminin temel prensip ve kuralîanna uygun düşeçek midir? Inancımjza göre bu yol, olağanüstü mahkeme rriteliği kazanmakta':' i* kişinin güvenliğini ortadan kaldırmaktadır. «Davayı görecek hâkimin kanunla gösteritmiş olması ile, kanunun bunu suçun jşlenmesınden evvel yapmış olması arasmda fark vardır. Suçtan sonra bilhassa o suçun" samkiarının belli olmasından sonra , tıâkimin kanunla gösterilmiş olması olağan&stü mahkeme kurmak demektir. Anayasa bunu. yasaklamıstır. (Madde: 32).. (4) Sonuç Dsvlet Guvenlik Mahkemeleri içter An;ıyasa, ister yasa değişikliği yoluyle kâruİsun, ' daha önce işlenmiş ve. sanıklan befli olmuş suçîar açısındar. Anayasamızm «Tabii Hâkımi ilkesine ve hukuk biliminin temel prensiplerine aykırı düşecektir Kuruluş Anayasa degisikliği j'oluyle perçeklestırildiği. takdırde bu, Anayasa hükümleTİ arasında bir çelişki rara• tacaktır. Sıkıyönetim sona erd'igi takdirde Sıkıvrinetim Mahkemelerinin elinde bulunan dnv'alafin, genel mahkem.elere güven buyularak bu mahkemalere devredilmesi inancımıza feöre en çıkar yol olacaktır. (1) Cnmhuriyet Gazetesi. 26 Kasmı 1973. (2) Anayasa. Madde: 32, Gerekçe: vBir ki?nse. nin tabii tâkinti» devitni ire ffiir kimsenin kannnen tabi olrîuStı mahkemr» deyimi arasında hiçhir fark görülmemis ve sırf kavram karısıklıeını 5nlemeJ< Kİn ikinci deyirn tercih edilmistir Bu devim. olağanüstö mahkemelerin koTnlmasjna izin vermez.» (iy Knnter. Ceza Mnhakemesi Hoknkn. Sa.yf»: (4) Erem. Ceıa Csolü'pt.nkttkrf. Baskı 1970. Sayfa: 87 ve devamı. (5) Ansvasa Mahkemesi. 28''3'1963 gfln. 1963/4 es. 1.963/71 K. (S) Erem. Ceza Usulü Hukuku. Baskı 1970. Sayfa; 87. 226. Yüksek Mahkeme'nin tabii hâkim konusundakî düşüncesi şöyledir: «32. Madde Hiç Jdmse tabii hâkürunden başka bir merci önüne çıkanlamaz. Bir kimseyi tabii hâkimincten başka bir merci önüne çıkarma sonucunu doğuran yârgı yetkisine sahip olağanüstü merciler kurulamaz şeklindeki hükümlerle olağanüstü mercilerin tabü hâkim olamayaeağı belirtilmektedir. «Anayasa Komisyonu raporunda ise Herkesin, kanunun genel olarak koyduğu görev ve yetki esaslan ile belli olan hâkim tarafmdan muhakeme edilmesi, şahıs güve,nliğinin baş şartıdır. Kisinin kanunî yar»! tabii hâkimden başka mercilerde muhakeme edilmesi, bu alanda özel nauameleye tabl tutulması,' hukuk devletinin aslâ kabuİ edemiyeceği bir •tutum teşki! eder" ibareleri ve bunlarla 32 Madda esasları vnzuh kazanmaktadır. Bunlardan anlaşılmaktadır ki. genel olarak ve herkes için kurulmuş. gorev ve yetkileri kanunla belli edilmis olan mahkemeler tabii mahkeme ve bunlann hâkimlari dç fabii hâkimdir. Bunlar Anayasa Mahkem,esi Ne D.yor? . TANIK ARANIYOR • • . • . * Gülmeli mi, Ağlamalı mı? OKTAY AKBAL Evet Mayit Uyuşturucü Maddeler Sorunıı aşhaş Olayı'nda bugunkü durum tersine olsaydı, acaba ne olurdu? Yani, ABD haşhaş Ureten, Tttrkiye'de gençligı bozulan ülkeler olsatlardı da, Türkiye Cumhuriyeti'nin Basbakanı, ABD'nin Devlet Başkanma başvurarak haşhaş üretiraine son vermeleTini isteSeydi, acaba, Saym Başkan, Sayın Amerikan Basını ve Sayın Amerikalı üreticiler bn teklifi nasıl Jıarşılarlardı? Hiç kuşkusuz' Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ı. Amerıka Birleşik Devletleri'ne yaptığı bu geziden bırtakım kuru vaatler ve; «Sizin g^nçliğiniz bozulnyor diye biz ülkemizin ana zirai üriinJerinden biri olan haşhaş'ın üretimini yasaklayamayız. Sizler ülkenizin yöneticileri olarak genç liğinize sahip çıkmay» ve bonun yollanm araştırmaya bakm.» dive bır «öğiit» alacak dönerdi. ( H .**'.trAJşftJRÛCU'MADDELERE ALIŞKAN• "LIK VE DÜŞKÜNLÜK TÜRKİYE'Yİ DE ETKİLEYEBİLİR. HEMEN ARAŞTIRMÂYA GEÇİLİP TEDBİR ALINMA.LI. Türk toplumundaki belirtl ve etkilerini nasıl değerlendirmek gerekir. bir de bu yar. «Fikir başka yazı başkadır. Fikir yazıya döküldiiğü zaman eylem haline gelir.» Mösyö de la Palisse'in özdeyişlerinden biri mi? Hayır, eski bir Adalet Bakanımızm Meclis kürsüsünden söylediği bir özlü söz! Fikir başkaymış, yan başkaymış! tnsan düşününce bir tuhaf oluyor. Fikir nedir acaba? diye. Tek ba^ınâ .fikir» nedir? Bir siz bileceksiniz o «fikir» denen nesneyi, içiniz4e saklayacaksınız, kimse bilmeyecek, duymayacak! O zaman fikir sahibisinız, teMikesiz bir kişismiz, kafanızdaki fikir başkasma geçemez, bulaşamaz, etkileyemez onu bunu. Ne iyi, ne iyi! Ama bir de yazarsaruz tamam, dünya yıkıhr! Herkes kendi kafasındakini kendine saklasın, bay eski Bakan da kızmasın! • Yıllarm Parlamento üyesi, bakanı, politikacı bir kişi nasvl böyle bir söz söyleı'? Fikir nasıl başka olur. hem yazılmayan, söylenmeyen bir fikir nasıl olur? Biz ne bileceğiz bir kişide fikrin var olup olmadığını? Yazmazsa, konuşmazsa, anlatmazsa, insanlara sunmazsa!.. Ona fikir, düşühce, göriiş demezler. Ne derler, bilmem? Belkj hiç bir şey demezler. Ad verilmez olmayan bir şeye... Ne sanıyorlar «fikir» derken? Bu akşam bilmem nerde y?mek yemeli! Ya da Ahmetle şu kulüpte poker oynamalı! Fener Galatasaray maçına gitmeli! Falancanm söylevini dinlememeli! diye kafamızdan geçirdiğimiz bir takım «nenler» midir Dkir? B05 gevezelikler. boş gürültüler, bos takırtılar fikir diye yutturuluyor ya durmadan. bu eski Bakanın da kafada saklanacak «fikir.Ieri böyle şeyler!. Peki. ama ne yazılacak? tlle de .fikir.siz şeyler mi? Fikir kafada kalacak siz bambaşka şeyler yazacaksınız! Bir takım kişileri sevindirmek, hoşnut bırakmak böyle oluyor demek? Nasrettin Hoca'nın hindisine benzeyecek o ceşit fıkir adamları, «Bu da düşünür» demiş ya hani... Susan, konuşmayan, yazmayan kişi bir köşeye çekilir kara kara düşünürse «fikir. yapıyor olacak! Fikir adamı sayılacak! Kafasmdan ne geçiyor, ne geçmiyor, kimse bilmiyecek. sorun yok! Alır kalemi yazarsa. birine söylerse yandı gitti. Fikir eyleme dönüşmüş olur, yapışırsın yakasma!.. 1972 yılında TBMM'nde böyle şeyler konuşuluyor işte!... Fikir başkaymış yazı başkaymış1.. Eti tırnaktan ayırmsktan başka bir şeye benzemez bu. •Fikir» tek başına yoktur. Yazarsan, başkasma ulaştırırsan vardır fikir. görüş, düşünce Oturduğun yerde pinekle dur sabaha kadar, buna fikir denmez. uynşukluk hali denir. Fikir yazıyla oluşur, sözcüklerle ortaya çıkar. Yazılı ya da sözlü bir bildirimdir fikir. Bugüne yarına sesleniştir. Başka insanlara yansıyan bir güçtür. Kuşaklar boyu süriip giden bir akıştır. Hele o 'fikir yazıva dönüldüğü zaman eylem haKne pelir» özdeyişine ne demeli? Ama fikir başka. yazı başkadır diyen •fikir» adammdan beklenir böylesi? Aristo mantığma baş\nıralım, fikirsiz yazı olur mu, olmaz, Demek ber yazıda bir fikir, birçok fikir vardır. Fikir yazı halinde ortaya çıkmca madem ki eyleme dönüşür, her çeşit eylem> de suç sayildığına göre bu ülkede kimse yazı yazmamalı, kimse yazar olmamalı! Herkes çekilsin bir köşeye suskular içinde «fıkir» yumurtlasın kendi içinde!... Gülünç sözler bunlar. Bir senatör, bir eski Bakan ciddi ciddi nasıl söyler bunu ulusa. tarihe, bugüne, düne, yanna karşı? Fikir başka yazı başkadır özdeyişine uyarsak işte size gerçek bir «fikir» diyebiliriz buna. Baksanıza yazıya gelmiyor, eyleme dönüsmüyor. Ne yapıyor? okuyanı güldürüyor!.. Hem kendine, nem başkalarına... Acı acı gülesiye, ağlayasıya!... Tedbir Alınmalı Keslnlikle söylenebilecek olan şudur ki, Türk toplumu ve özellikle de işçl • öğrenci aydın kesimi Amerika'dan dünyaya yayılan bu salpından etkiJeneceklerdir. Çünkü Türklve, Amerikanvari etkiler altında bir ülkedir. Bunun kaçınılmaz sonucu olarak da Türk toplumu pek yakın bir gelecekte uyuşturucu • maddelerden büyük ölçüde etkilenmeve, toplumunda birtakım sosyal çözulmeler • çöküntüler görmeye başlayacaktır. Uyuşturucu maddeler olayına mantık göstergesin den bakıldığında bu kaçınılmaz sonuca varmak «kehanet* değildir. Şfandive dek bu konu ile İlgili ne bir Meclis araştırması yapılmış jıe d^e en ufak bir tedbir düşünülmüştür. Oysa Türkiye'de, uvuşturucu maddeler sanıldıgı gibi hiç kullanılmıyor degildir. Büyük kentlerimizde. özellikle de Istanbul'da gerek lumpen takım arasında gerekse imkânlı sınıfın çocuklan arasmda, uyuşturucu maddeleri kullanmak her geçen gün biraz daha yaygınlaşan blr sorun haiindedir. (1) The Politics of Ecstasy / rimothy Leary. Sayfa 180 Paladin. 1970. (2) Steal This •Botjk / AW?ie H6ffman. Pirate Edition: Sşyfa 100 • 101. 1971 ' ' ' (3) Mart 1967 tarihli The San Francisco Oracle adlı Yeraltı Dergisinden alınrmştır. (4) Oyusturucu Maddeler Sorunu' / Hastürk Yayınlan Say fa 7. 1972. (5) Mayor's Commlttes on Marihuana. Problem in the ,City of New* York. Söciologiçal, medıcal, psychological and pnarmaoologicsl studles Lancester Pennsylvania. Cathpll Pre« 1944. Aytüiîç İ&TİNDAL bilmeleri için ISD tculla'nmaya muhtaçtırlar.» <I) (Kaldı ki, bir bilım adamı olan Dr. Tımothy Leary, ilkokul!arda çocuklara LSD verilmesini istemektedır. I»eary'nin kitabında ayrıca uyuşturucu maddeleri kullanan yazarlann, milletvekillerinin ve Pentagon mensuplannm da isim leri verilmektedir.) b) «Arkadaş, kendi Marihuananı kendin yetiştir.» (2) c) «Çay tçersen Görtirsün / LSD içersen olgunla$ırsyı.» (3). Kitabın adı: LSD. The Problem Solving Psychedelic. Yazarlan: P. G. Stafford ve B. H. GoHghty. LSD kullanjnalc. isteyenlere reh ber diye sunulan kitaptan «ACIDıı'irı naal alınması gerektiğini açıklayan bölümünden bir özeti asağıya ahyoruz: «LSD sizi'ce k,utsal ne de akıllı kılar. Ama kendinizi tanımanız için yararlı bir etitim aracı olabilir. LSO'den birşevler ögrenebilirsiniz.il (İ1. d) «Yapılan bilimse) araştırmalann sonucu olarak marihuananın Içicisinde cinsel güç«üzlük. ageressiveness mütecaviz olmak • cinayete yöneCklik gibf egi lim ve biyolojik etkiler yaratma dığı sapfanmıştır.» (5). ,• . CHP Rozet mı? . Artık Türk milletinin gerçek temsilcisi olduğuna bütün güçümle inandığMn ve güvenâigim halkm partlsi Cumhuriyet Halk Partisi'ne. bir vatanda; olarak maddî yardım etmek istiyorum. Yurt ölçüsünde bütün vatandaşların bu yardımlan daha kolay yapabilmeleri için de, Batı Almanya seçimlerinden önce yapıldığı gibi bizrfe de uzerinde meselâ büvük kurtarıcımız Atatürk'ün yahut, milli bir amblemimizin bulunduğu rozetlerin bastınlarak. halka bir bedel karşılığı dagıtıiması mümkün olamaz mı? Ar7u edenlerin rozet alırken daha fazla vardım etmelerl halinde de yine, makbırz kesme u.«ulü tatbik edilebilir. Ali TEOMAN Kadıköy SÜLEYMAN SOKAĞI NE ZAMAN YAPILACAK ? Yıllardanberi ihmâle uğramış olan sokağımızın onarımı için çeşitli. yollara başvurduk. Nihayet 1970 yılı yol yapım programma almdığı basın yolu ile yetkili ağızlardan biz ma halle sakinlerine ve dolayışiyle KAMU'ya duyurulduğu halde istanbul Belediyesı Yollar Mudürlügü hâlâ faaliyete geçmemiş ve sokafımız da yapılmamıştır. Çektiğımiz acı ve ızdırap son haddinı bulmuştur artık. Belediyemizin yetkililerini yine basın yolu ile uyanyor ve verilen söztin yerine getirilmesi suretiyle sokagımızın yapılması işinin biran önce ele altn masını ve mahallemiz halkının çektigl eöyet »e ıedıraba bir son verilmesini tekrar Belediye Meclisimizden ve Belediye yetkililerinden istirham ediyoruz. Bir okuyucn Çelebi Süleyman Sokağı FATİH Niçin Amerika'da? Uyuşturucu maddeler, dünyada bu kadar ülke dururken acaba niçin en çok Amerika'yı etkilemiştir? Niçin en çok bu ülkenin gençlerini sarmıştır? üjtışturueu maddelerin ılkin Amerika'da. sonra da öbür Batı Bk> ku Ülkeleri'nde önü alınamayan brr sorun haline gelişi nasıl olmustur? Ve bu oluşum kimler tarafmdan hangi amaçlarla körüklenmiş'tr? Amerikalı yöneticiler kendi gençliklerinin yozlaşmasrnın dışardac gelen etkenlerle oluştuğunu ileri sürmektedirler. Bu yöneticiler böyle diye dursunlar. ABD'deki bazı yayınlarda, bazı yazarlar açıkça uyuşturucu maddelerin propagandasını yapmaktadırlar. Ne demek bu? Yani Amerika'da adama «ujaıştUiTicu madde kullan» diven yaynlar mı voılıvor' EVET. ana zirai ürüntl olan Haşhas'ı üretmekten menedilmektedir. Bu yetmezmiş gibi bir de yaklaşık olarak 5.5 milyar TL. zarara uğratıtmaktadır. 30 Haziran 1971 tarihll fcararla TürJdye'de haşhaş üretimini yasaklatarak Amerikan Gençliği'ni kurtardığına inanan Anayasa Pro fesörü Başbakan Nihat Erim, Türk Kövlüsü'nün »u karardan ugrayacağı sosyo ekonomik zararlann matematifini degerlendiremerniştir. Hattâ öyle ki, • kanımızcs dünyanın hiç bir «yerinde, bu tür bir anlaşma yapılmamıştır Nihat Erim, önce yasaklama karannı çıkartmış ondan lonra da ABD'nin vereceğl tazminat konusunda masa başına oturulmuştur. Birkaç Örnek a) «Genç Amerikalılar akıllannı dolduran düzenın simgesel salgınmdan kendilerini kurtartJ Oys'a, ABD'den alınacak tazminat konusunda bir anlaşma olmadığı takdirde Nihat Erim'in yasaklama kararı almak yerine, bu teklifi reddetmesi gerekirdi. Nihat Erim, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı olarak böyle yapabilseydi. Uzerinde çeşitli 'i^tismarlar yapılan «bafımlıyjz/ b'ağımJ] değiliz» tartışmalanna da bir açıklık kazandınnış olurdu. Fakat vapmadı. Amerika'da baslayan ve zaman •la öbür Batı Bloku Ülkelerine • sıçrayan uyuşturucu maddelere Yasaklama Kararı bağımlılık salgımnın TUrkiye'ye, Türkiye'nin isçi • öğrenci • ayÜzerine dın kesimlerine etkisi olacak mıYukardaki • örneklere daha ni dır? Olacaksa nasıl önlenecektir? uyuşturucu maddelerin kurtancesi eklenebilir Konunun ilginç cılığına tnanmak bir «düşün» yan] ABD'de birtatam ariamlar olarak özellikle toplumlardaki uynşturucu maddeleri överek isçi ögrenci aydin kesiminf gençleri bunlan kullanmaya itef » kiledieine göre bu • oluşumun biltrlerken 500 bln Türk köylüsil ^ııııııııııııınııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHiıııııııııııımııııııiHiıı^ 1 E ^ ş S ''Sx TEŞEKKÜR 1 E H S 5 Rahatsızlığımın teşhis ve tedavisi için yattığım SSK istanbul Hastahanesinde kaldatım sürece yakın ilgi ve ihtimamlanru esirgemeyen Dahiliye Mütehassısı Sayın | Dr. ORHAN UYGUR | S ş ^ ve Asistan Dr. HÜSETİN VULAŞ ile, ner minnettar olduğumuz dostlanımz Cildiye Mütehassısı Sayın zaman = S ğ | Dr. TARIK Z. KIRBAKAN ve Ortopedi Mütehassısı Sayın | E E E = £*»*•••••>»•>•••••••••>•••••••• DİS TABİBİ D O K I O 1 Orhan TÜZÜN Saat: 13.30 19.J0 Samatya Cad. No. 400 j Tarık Z. Kırbakan | S Deri, Sae ve Zührev) tstfklâl ; tıkları Miitrhasstsı Rasta : Cad Parmakkapı No: 66 • TEL.: 44 10 73 [ I E E 3 E Dr. AZIZ ÇÖL'e 1 B^hernştre .Fikrive Kapatan öemşire Mine Okay, Hüsniye Mandacı. Gün Kılıç ve yardımlanru gördüğitm diğer% personfile Içten teşekkürleriıni sunanm. . . .% SITK1 YENER Cumhuriyet 8974 • s İSTANBUL DEVLET SENFONİ ORKESTRASI ; KONSERLERİ TEKNİK ÜNİVERSİTE MADEN FAKÜLTESİ SALONU ( MAÇKA ) ŞEF • İ I I | = = TEL: Z\ 75 82 '••••••«••» • • • • • • •• • •: Cumhuriyet 8975 TÜKETİCİ $İMDJ EVİNDE GÖRÜYOR ve DİNLİYOR ACABA HANGİ REKLÂM DAHA ETKİLİ OLUYOR? . .',' TV'de NE GÖRDÜNÜZ? ETÜDÜMÜZE ÜYE OLUNUZ PüVA TV Etüdlerı reklâmlannızyî verimlilik derecesiru ölçer • TV reklamlannın diğer reklâm kaynakJanna • •• etkilerini inceler. Tamamlayıcı tailgi için müracaat: • rîıııııııııııııııiııııiıiııllıııuniııııiMiııııııiMiııııııııııııııııııiHiııııııır 16 Arahk 1972 Cumartesi saat 17.00 17 Aralık 1972 Pazar saat 11.00 , I İ | | İstanbul Teknik Üniversitesi Temel Bilimler Fakültesi Dekanlığından Asistan Alınacaktır • = R O L F A G O P SOLİST = AYŞEGÜL SARIC.A . • '• • ' | H H = ' Biletler; Şân Sıneması ve Konser günleri Maçka Maden Fakültesınde (PİYANO) Ternel Bilimler Fakültesinin aşağıda adlan yazıl; kürsülerinde açık asistanlık vardır. Durumu Üniversiteler Kanununun ve Asistanlık Yönetmeliğinın koşullarına uygun olanlann 30 Aralık 1972 tarihine kadar Dekanlığa ayrmtılı dilekge ile ve girmek istediklen Kürsüyü bildirerek müracsatlan ilân olunur. 1 2 3 4 5 .Mümerik ve Fonksiyonel Analiz, Analiz ve Geometriye uyguJaması, tlygulamalı ve tasan Geometri, Genel Fizik, Mekanik, (Basın: 254,58/8970) İstaîibul Bankası T.A.Ş. Şirketı İdare Meclısı Reıslığmden 15 Aralık 1972 tarihinde yapılan fevkalâde umumî heyet ' toplantısında, Bankamız sermayesınin 30.000.000. liradan 50.000JH). lıraya çikarılmasının kararlaştınlmaş]»rrajnasebetiyle behen 500. lira itibarî kıymette nânıa yazılı olmak ve Dedellennin tamamı taafthüt edllip dörtte bm ödenmek üzere, yeniden ve IV tertibini teşkil eden 20.000.000. (YtRMÎ MİLYON) liralık 40.000 adet tıısse senedı çıkanldığını Sayın Ortaklanmızm ittilâına arz ederiz. Eski Ortaklarımızın rüçhan haklannı feullanmalan hususunda (15) on beş günlük mehil verilmesine ve Ortaklanmızca taahhüt edilmeyen mıktann tse tıalka arz edilmesine fevkalâde umumî heyetçe Karar verilmiştir. Alınan bu karar gereğınce ortaklanmızın rüçhan haklannı fcullanmak üzere 30 Arahk 1972 Cumartesi günü mesaî saat) sonuna kadar Dmum Müdürlügümüz Hissedarlar ServisiBe veva şubelerimıze mü racaatla taahhütnamelerini imza ederek ieahhüt ettiklen miktann % 25 tutarlannı makbuz mukabilmde yatır malan gerekmektedır 30 Aralık 1972 tarihi mesaî saat leri sonuna kadar rüçhan haklannı Kullanmak üzere müracaat etmeyen ortaklanmızın artanlan sflrmayemlze iştirak haklan sona ermiş olacaktır • . Keyfiyet, sayın ortaklanmıza saygı İle duyurulur (IHIIUIIIHIIUIIHIIIimilllllllllinilllMIIIIIIJIIIIIIIIIIIIIIIIIllltlHli? (Basın: 25424/8972) PEVA Piyasa Etiid, Damşma ve Araştırma Ltd Şti Beyoğlu, Istiklâ] Cad. tmam Sok 1 IstanbuJ U YA1S MEMVR AUNACAKT1R BaşmudürMgümüz Şehirlerarası tşlettne Müdürlügünde oş 35 adet ve iieride oosalacak memur ıradrolanniD doiduulrnasmı tennnen 26 121972 çünü saat 14.00 de vapilacak sıavla veten Kariar Bayan Memur alınacalîtır Asagıdafc sartiara fıaız olanların sınava girebilmeleri İçin üfııs cıizrianı diploma (Aulları ile) ve bır adet fotografla irnkte eneec 2S 12 1972 eünü mesai bıtım'ıne kadaı Gavrettei Yıldjz Pres'a Cartriesındek) Personel Servisimıze çahsen müıcaatlan ılSn olunur istanbul Defterdarhğıha Sınavla Memur Alınacaktır Teşkilâtımızda münhal bulunan kadrolara »tanmak Uzere; 19 yaşına girmiş, 30 yaşını geçmernjş, askerliğini yapmış, lise mezunu bayanlar ve baylar arasında yapılacak' sınavla memur alınaoaktır. Sınav, 9.1.1973 Salı günü saat 13.30'dadır. Müracaat süresi. 8.1.1973 Pazartesi günü saat 1630'a kadardır. ' Sınavda kazananlann, rr.emuriyete alınıp alınmamalan hususunda idarenin takdir hakkı mahfuzdur. Defterdarlık Sicil Bürosu Şefliğine (Cağaloğlu) müracaat edilmesi rica olunur. NOT: Sınavda kazananlar, mülâkata tâbi tutülacaklartur. (Basın: 25465/8971) 49 40 11 Cumhuriyet: 8982 ÎTANBUL TELEFON BAŞMÜDÜRLÜCÜ •i K I L 4 K: Bna? ürraoirul mezunu olmaR, İ vasından KüçUJt 36 va»ınaan büyük olmamafe H Herhaneı öır tatısıı müessesesı Ue uışkisı oimamak lsterrtıen oelgeler ile şahsen müracaat etrniyenlenD dllekçeierı muameieve konulmayacaStır. (Basm: 25078/8969) Ankara Fidan Bahçesı Yediveren muhtelif güller, salon yeşilliklerl, büyüi çamlar. kamelya, tnanolya vesaire. Dereboju Cad. ORTAKÖY Reklâmcılık: 2606/8977 Eektaş: 1567/8980