15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 ürkiye'nin iktisaden kalkınma yolunda karsılaştığı güçlüklerin basmda yer alan, fakat üzerinde pek az durulan bir sorun var <Iır: Bu, karma ekonomi modelimizin özelliğidir. Türk karma ekonomi modeli oldukça eskl görüşler uzerine kurulmus ve gelismeler dikkate alınmadan kalıplaftınlmıstır. Bu yüzden Birinci, îkinci ve Üçüncü Beş Yıllık Plânlarda bazı yetersizlikler, tuUrauüJc VB ahenksizlikler ortaya çıkmiftır. Genellikle kabul edlldiği gibt karm» ekonomiyl, kamu ve özel sektörün üretime birlikte katıldıklan bir düzen olarak tarif etmek yetersizdir, hattâ yarüıştır. Plânlı karma ekonomi düzenluln daha geniş bir kavrama ve anlama sahip olması gerekir. Türkiye'de milll ekonomik hedefler hükümet ve parlamento tarafından tayin edilmekte ve buna ulaşılmak için Mşisel karar ve tercihlere çok defa müdahale edilmektedlr. Baska bir deyimte «Kamu» başhgı içinde yer alan icra re yasama organlan ekonomik kalkınmanın hedeflerini tayin edip bu hedeflere varmak için gerekli tedbirleri alarak kişisel karar ve tercihlere yön vermektedir. Böyle bir 9«na içtnde kamu iktisadl teşebhüsleri hedef değil, alettir. Belirlenen hedeflere ulaşmak için ülke gerçeklerine urduğu kabul edilen bir alet. Ülkemizde cari karma ekonomi anlayışı ve uygulaması çok dardır, dinamizmden nzaktır. CTJMHURÎYET 23 ESm T Olaylar ve görüşler Karma Ekonomi Modeli Prof. Dr. Ahmet KILIÇBAY faaliyette bulunan Teşekküllerin başanlannı öl' çecek bir tKıstas» ta fikir birliğine vanlmamıştır. Bazıian başannın «Karlılik» ölçüsünü, savunmakta, bazılan ise bu teşekküllerin yarattıklan dolaylı, dolaysız sosyal faydanın besaba katılması gerektiğlne inanmaktadırlar. Karma ekonomi duzeninin iyi işlemesini önleyen engellerin basında bu ölçü ve değerlendirme lkiliği yeralır. Türkiye'de plyasa mekanizması iyl çalısmadığından «Karülık» ölçüsü, en uygun kararı verme hususunda yeterli olamaz. Sosyal fayda fcriteri ise yanlış anlaşılıp uygulandığı gibi ölçüsü, sının tâyin edilmiş bir model ıçine sokulmadığından yararlı sonuçlar doğuramaınaktadır. tktisadi Devlet Teşekküllerini, istihdamı arttıran yönleriyle ele alıp onun sosyal verimliliğı bir ke' nara Itildiği zaman istihdam edilen işçinin sosyal refamnın mümkün olabilenden daiıa küçük kalmasına yol açabilecektir. Bu basit örnekler îktisadi Devlet Teşekküllerinin ekonorai ıçindeki yerlerini tâyin ve başanlannı en iyi ölçecek kriterlerin *bulunması gereğinin bulunması zorunJuğunu ortaya koymaktadır. Böyle bir durumda ilk yapılacak lş karma ekonomi modelimizi, milli hedeüerimize ve plân lı ekonominin koşul ve gereklerine uygun bir biçimde yeniden dUzenlemektir. Karma ekonomi ve kararlar Türkiye'de ekonomik sonuçlar doğuran kararlar şu kesimlfirde verilmektedir: • Kamn kesiml: tktisadi hedefleri ve iktisat politikasınm ana hatlannı tâyin eden kesimdir. Baskca prganlann Yüksek Plî.nlama Kurulu, Bakanlar Kurulu ve Parlamento'dur. • Ikti&dî Devlet Teşekkülleri: Ana hedeflere varmak için ülke şartlanna uygun üretin» birimleridir. • ö ı e l SektSn Doğrudan doğruya Devlet ve İktisadl Devlet Teşekkülleri dışında bütiin üretim faaliyetlerinto yürütüldüğü kesimdir. Bu kesimde tam bir karar ve tercih serbesîliği var görünraekte ise de bunlar genel iktisat politikası tedbirleri lle ve başka etkenlerle kısrtlanmakta ve yönlendlrllmektedir. • Tüketici: Karma ekonomi düzenimizde tü Öte yanda bugünkü felsefe çerçevesinde ve dar kalıp içinde dahl karma ekonominin isleyi«inde bir çok aksaklıklar vardır. Nasıl bir model? Türk karma ekonomi modeli çok az gelişmistir. tktisadi Devlet Teşekkülleri adı verilen kuruluslar sermaye, mfiteşebbis kıtlığı karşısmda Devletin dolaylı olarak giriştiği ekonomik faaliyetlert yürütmektedir. Böyle bir ortamda kettd prensip olarak gellrinl dflediği giM hareamak, dilediği kadarmı tasarruf edip onu dilediğt biçimde muhafaza etmek serbestligine sabiptir. Bu serbestllk genel ikösat poliHkası tedbirleri lle sımrlandınlmakta ve yönlendlrilmektedir. Türk Karma Ekonomi modelmin ea İyi blçlme sahip olması, yukandakl unstırlar arasında, k&lkınma hedeflerimize en uygun bağlantmın ve dengenln kurulmasına, sistemta en iyi biçimde işlemesine bağlıdır. Modelin iyl kurulması ve sistemin İyl çalıştnası için evvelfl genel iktlsat poliökan ve plftnının gerçekçi, bilimsellik esaslanna uygun biçimde hazırlanması, hedeflerin ve hedeflere varmak için almacak tedbirlerin tâyinl gereklidir. Daha sonra, uzun vâdeli genel iktisat politikası ve plân çerçevesi içinde tktisadi Devlet Teşekküllertnin ve özel Isletmelerin rolleri, yerleri tayin edilebilir Böyle bir model içlnde tktlsadî Devlet Teşekküller. kalıplaşmış, asın derecede şekilleşmiş, değişmeyen varlıklar olamaz. Değlşen koşul lara, hedeflere ve duruma ayak uyduran bir hareketlilik, uyarhlık kazanır. tktisad' Devlet Teşekkülleri çeken, sürükleyen, götüren bir güçle ekonomik kalkınmanto özelllkle sanaylleşraenin temelinin kurulmasına yardımcı olmalıdırlar. 22 yüı kavrayan Teni Strateji ve Üçüncü Beş Tıllık Plânda Iktfeadi Devlet Teşekkülleri temel endüstrilerlrj kurulup gelişmesinde, endüstrilerarası yatırım ve ara malj dengesinin kurttlmasında, bölgelerarası Relişmişlik dengesinin gerçekleştirilmesinde en büytik yardımca olabilirler. Sonuç olarak çunu söyleyebiliriz: Karma eko noml modelimize yenilik, şartlara uygunluk ve dinamizm verememlş bulunmamız tuzlı kalkınmayı önlemiştir. Bilimsel Kehanet Türkiye nasıl kalkınabllir? Yatınmla. Nasıl? Hesabı var. Blr memleket ancak yatınmlar yaparak kalkınabilir Kalkmma hızı yatınmlarla doğıjı orantılıdır. • Türkiye'de yatınmr kim yapar? Devlet. Nasıl? Onun da hesabı var. Türklye'de yatınmlann flçte ikisinl devlet yapar. Çünkü en büyük sermaye lahibl devlettir. özel sermaye birikimini tamamlamamış bütün az Celişmis ulkelerde aynı durum görülür. Ya özel teşebbüs? Türkiye'de özel teşebbüs yatınmların üçte birine ancak yetişmektedir Bu üçte birin üçte ikisı de gayrimenkul yatınmı olduğuna göre, gerçek anlamda genel yatınmın üçte birinin ttçte biri kadar yatınm yapmaktadır özel sektör... Şu halde devletçilik, hem de büyük çapta devletçilik bir mecburiyet Türkiye'de... Şüphesiz. Peki bu özel teşebbüsçülük ve devletçilik tartışması ' neden doğuyor? . Özel teşebbüs der ki: Devlet benl desteklesin, ben sermaye biriktireyim. Blriktirdlğim sermayeyi tekrar yatırayım. memleket kalkmsml özel teşebbüste sermaye nasıl blrikirt Ucuz ahp, pahalı satarak! Kimden ucuz alıp, kime pahaîı sataeak? Vanl özel teşebbüsün pazan neresidir? Dünya pazarlan bize çofunlukla kapalı oldHığu !çln blzim özel teyebtfüsün büyük pazarı Türkiye'dir... Yani kendi memleketimizdir. Demek ki özel tesebbüsümüz, memleketimizin hal* kından sağlayacağı parayı biriktirecek. biriktirecek, biriktirecek. Bu arada halk ne oluyor? Halk, sermayenin ban tesebbüseülerm elinde birikmesinl ,bekliyecek! Yani özel teşebbüse çahşacak... ki, sermaye birikimi (terakümü) sağlanabilsin. Niçin yapacak bunu? Batı böyle kalkıncııs, böyle zenginleşmiş. Nasü? Batı, geçen yüzyıllarda Isçisini ucuza çalıstırarak, müstemleke pazarlanndaki köle milletlerin pazarlarını istediği gibi sömürerek Fermaye birikimine çitmiş. Türkiye müstemleke pazan değil! Hele demokrasi düzeninde ve bârTiyetler rejiminde kim kendi milletirtin sömürülmesine imkân yaratır? Buna serınaye birikimi değil, Euii<!timal derler Şüphesiz haklısınız. Geçmis on yıl TOrkiye bn yola girmisti. Hızla birlkiyordu özel teşebbüsün sermayesi .. «Her mahallede bir milvoner» formülu bu tutumun sloganıdır. Ama paranın olaganüstü blr hızla bazı ellerde topIanması. toplumu temelinden sarsacak buhranlara sebep oldu. Suiistimaller vazılmasm diye demokratik hürriyetler kısıldı Bugün Soruşturma Kurullannda bekleyen binlerce dosya bu maceranın romanıdır. Ve sonra... Sonra? Türkiye'de sermaye birikimi tamamlanmadan Wr ihtilâl oldu. Çünkü 20. yüzyılda Türktye'de hiç kimse, kimsenin kendisini sömürmesini kabul edemez. Peki 8zel teşebbüs bu gerçeklerı kavramış mıdır? Ne gezer?. Hâlâ devletten öncelikler talep etmektedlrler. Daha buhafta içinde işadamlanntfan bazılarının iktidardan istediklerl ne idi? ?.. Anayasa'nm kamulaştırmaya dalr 39 uncu maddesinln uyffulanmıyacağını Hükümetin İlân etmesini istediler. tnanamam! tnanımz 1962 yılında Türldye'deld işadamı. TürHye Cumhuriyeti Hükümetinden, Ansyasa*nın bir maerdesini fiilen yürürlükten kaldırmasını lstiyor. Aynca vergilerd* indirimler ve her türlü teşvik ve destek talepleri var. * Peki Hükümet, özel teşebbüsün taleplerinl kabul edecek mi? Bir cflmle ile sorayım: Türkiye gene geçmlş on yıldaki gibi özel teşebbüse sermaye blrikimj Için hef K türlfl kolaylıgı yaratmak voluna mı ifh^cefctir? . . Bunu bir yana bırakınız, ama size bir kehanette bulunayım dostum' Tâbir caizse bu. bilimsel bir kehanettir: Az gelişmiş ulkelerde kalkınma davasını özel teşebbüsün sermaye biriktirmesine ve isadamlarının kaprislerine b»2layan her iktidar batacaktır! KARA GÜÇ ŞAHLANIYOR OKTAY AKBAL Evet Hayır raporu A nce bir mektuptan birkaç satır okuyalım. Yazan bir köyI I lüdür, Elâzığ'dan bir yurttaş... • " «1965'ten aonra DP'nin devamı olan AP iktidara geldi. 27 Mayıs'tan hiç bir ders almaj'arak aşırı derecede bölücülük yaptı, memleketin sağcı, solcu, şeriatçı, hilâfetçi, nurcu, süleymancı, kürtçü gibi kamplara bölünmesine seyirci kaldı. Padişahlar devrinde bile duyup görmecîiğimiz teşkilâtlar kuruldu. Bugun de öyle devam etmekledir. Bu olaylar birkaç yerde patlak verdi. Kinkhan, Adıyaman, Malatya. Kayseri'de böyle olaylar görüldü. Bunlar gizli birer örgüttür. 12 Mart Muhtırası üzerine öylece kaldı. Fakat hepsi hazır durumda bekliyorlar. Herhalde TCrkiye'nin her yanında bu teşkilâtlar mevcuttur. Elâzığ'da böyle dernekler var. Bunlar hepsi sağcı, nurcu kimseler.» Mektupta ayrıca bu çeşit gerici örgütlerin Elâzığ'da bir gece harekete geçmeye karar verdikleri, fakat abnan tedbirIcrle böyle bir durumun önlfendiği yazılıj'or. Bu gerici örgütlerin Alevi halka karşı düşmanlık besledikleri belirtiliyor. Adlarııu verdiği ö"erneklerin AP iktidarınca desteklendiği, hepsinin Atatürkçülere, devrimcilere, aydınlara düsman olduğu bildiriliyor. Elâzığh köylü okurum şöyle diyor bir yerde: «Bunlar hep Atatürk düşmanıdır. Samanın altından suyu yürütüyorlar. Atatürk'ün hangi devrimleri kaldı? Hepsi yok edildi. Atatürk şapka tfevrimi yaptı, elliden bu yana kara cübbeli yobazlar baslarında çeytan bereleriyle dolaşıyorlar. Kara çarftf gene duruyor. Arapça okutulmaya devam ediliyor.» Kısacası köylü okurum. birçok kentli avdından daha açık görüşlü, daha gerçekçi, daha uyanık. Belki de çevresinde olup blten acı olaylan. korkunç hanrlıkj«n gördügünden, bildiğinden... Bir bjldirl bu. Blr haber. Kim aldıracak? Kim Atatürkçü ayduıları. öğretmenleri, halkı, köylüyü. işçiyi günden güne azan gericilik sellerinden koruyacak? Hep yazıyoruz, söylüyoruz, aldıran çıkmıyor. AP'nin iktidar yıllanndan, «yüzbinleri silâhlandırmak» niyetlerinden, halkı afyon gibi duygularla uyutmak heveslerinden kalma örgütler bugün de ayaktadır. Atatürk devrimcilerinden son kırk • elli yüın acısuu çıkarmak, böylece öç almak amacındadır. tşte son olaylar: Boğazlıyan'da, Kaman'da galdınya uğrsyan öğretmenler... Bunlar basına yansıyanlar. Birtaklm kişiler yol kesiyor, bıçakla, sopayla. tornavidayla öğretmenleri yaralıyor, öldürmeye kalkışıyor. Bu aşın cür'eti onlara verenler var. Elâzıglı okurun sözünü ettiği örgütler olmasa, o örgütlerin ardında birtakım daha yüksek politik kuruluşlar bulunmasa sokak kabadayılannın haddine ml düşmüş Cumhuriyet ilkelerini savunan öğretmenlerin karşısma dikilmek? Evet. Içel Milletvekili Çetin Yılmaz'ın Meclls kürsüsünde söylediği gibi, «Atatürkçü öğretmenin karşı karşıya kaltfığı ve bir ölçüde de artık alıstıgı çileler. sıkıntılar. bekçiliğini yaptığı Mustafa Kemalci düsiinceyi yayma, eyleme koyma çalışmasından gelmektedir.» Bu yüzden zaman zaman tutucu iktidarların düşmanhklarını üzerine çeken devrimci öğretmenler türlü acılar lçindedirler. Son günlerde birtakım kabadayılar aydınlara karsı bir baskı. bir sindîrme aracı olarak kullanılmaktadır. Dövmek, vurmak, yaralamak, öldürmek... Kubilây'dan beri devrimci öğretmen bu savajı veriyor, verecek de .. Ölürn korkusuyla yaşayan bir öSretmen okulda, derste ne denli başarılı olabilir? Ne denli kendini bilime, kültüre verebilir? Çevresini aydınlatmakta, öğrencilerl cağdaş uygarlık İlkelerin0 gore yetistirmekte ne denli ileri gidebilir? Eğitim rfavamız bir kısır döngüye girmekteyse, yurdu saran karanlık bir türlü çözülemiyorsa biraz da bundan. Aydm gücünün karşısına kara gücü çıkartan gerici örgütlerden, onlan koruyan siyasal güçlerden, kisilerden.. Işte Elâzığ'dan gelen bir mektup. tşte Kaman'da ve Boğazhyan'daki öğretmenlere saldırı. îşte öğretmenlerden gelen ötekl mektuplar... Her biri öğretmenlerin içinde bulundukları güç koşullan. gereği gibi ders verememenin, öğrencilere yararlı olamamanın, her gün ölüm korkusu içinde yaşamanın ıstırabını duyuran seslenişler, çığlıklar... On binierce öğretmen gitmiş Almanya'ya işçi olmuş. Emeklilik süresı dolan öğretmen bir gün daha meslekte kalmıyormuş!.. Başka ne beklenebilir bu durumda? Adamı göndermişiz köye kasabaya, uzak bir kente, sen Cumhuriyet ilkelerini savunacaksın. Atatürkçüluğü öğreteceksin, çağdaj bilim kurallannı yayacaksm demişiz, sonra da karşısına karagCç örgütlerini çıkarmışız .. lşte ulusun gözü önünde oynanan bir dram. Ne zamana dek? CARLO VANETTİ'NlN SAADET HAPI İNSANLARI OYALAMANIN, EĞLENB DİRMENİN GEREKSİZLİĞİNİ KİMSE SÖYLEYEMEZ. SİNEMANlN, TİYATenün gazetelerim, insanlığın boynuna geçirüebilecek en ağu* boyunduruk olan can sıkmtısı ile savaşır diyor Carlo Vanetti. Carlo Vanetti, Alman yazar Hans Habe'nin «Ağdakiler» adlı romanırun kahramanlanndan bi ri. lnsanlann zenginleştikleri ölçüde can sıkıntısına düştüklerine inanryor. Zenginlerin, fakirlerin başmdan can sıkıntısının eksik olmaması için ellerinden gelenl koymadıklannı da lâl ara sına sıkıştırıyor. Kısacası herkesin canı süalmaktadır ve mes lekdasımız Carlo Vanetti'nin sa natı. buna bir çare bulmaktır. Bir reçete toplumunda yaşıyoruz diyor Carlo Vanetti. «Her şey o kadar açık o kadar ortada ki, hayâl etme olanagı kalmadı. Artık gezı röportajlarıyla insanlan eglendirebilmek mümkün degil. Bir uçak biletini tercih ediyor okuyucu.» RONUN, FUTBOL MAÇININ, STRİPTİZ PROGRAMININ, DEĞİŞİK RENKLİ RUJUN VERDİĞİ MUTLULUĞU KÜÇÜMSEMIYORUZ. AMA BASININ, CAN SIKINTISINI GİDERİCİ BİR SAADET HAPI REÇETESİ HALİNE GETİRİLMESİNE RAZI OLUNAMAZ". SADUNTANJU ama onun diyemeyiz. yaptığına da gazete Basının yeri ve görevi Hans Habe'nin bir romanı ürerine hafta içinde bizi mesgul eden mesleki düşünceler, Cumhuriyet'in yanm asıra yaklasan yayın iayatuam jfcnü. ve kalitesi hakkında araştırmalar yapma mıza yol açtı. Bir kez daha gördük ki, Cumhuriyet «Eğlencelik» değildir. Cumhuriyet. 49 yüdır, kişide ve toplumda «Can sılantısı» yaratan olayların kaynağını bulmakla, nedenlerini an latmakla, bunlardan kurtulma yollannı göstermekle kendini görevll saymış bir gazetedir Cumhuriyetin gözleri. ve düşüncesi daima çağdaş düzeyden Uerilere doğru yönelmiştir. Sorura luluk ve görev hissi her zaman canlı kalmıştır. SHELL Şirkeönin Eylul ayında sonuçlannı aldığı bilimsel bir anket, Cumburiyet'in çok geniş bir aydm kesiminde birinci derecede etkıü bir gazete olduğunu bir kez daba göstermiştir. Ankete göre günde en az iki gazete okuyan sendikacılar, öğretmenier, ümversiteliler, pro. fesörler ve politikactlar mutlaka Cumhuriyet okumaktadırlar. Bu sonuç, Cumhunyet'in, kamuoyu yapan. etkin bir gücü olduğunu kamtlamaktadır. TiraJı Cumhuriyet'in çok üzerinde olan gazeteler, ankette, Cumhuriyet'ten sonraki sıraları paylasmaktadırlar. Bu da gösteriyoı ki, Hans Habe'nin kahramanı Carlo Vanetti'nin oyalayıcı Dasın türü kâr getirebilir. fakat, kamuoyu yaratamaz. Gazete. ka muoyu Üzerinde etkin olamadığı zaman, Uzerine cicili bicili desen basılmış yeni moda bir emprime kumaştan farklı görülemez. dış kamuoyunda hftKfrı olan itl» ban sağlamıştır. Genel tutum Biz, okuyuculaniTuza «Hangı nedenle Cumhuriyet okuyorsunuz» sorusunu yöneltince şu cevabı almışızdır:. «Genel tutumunuzla ilerid, çağdaş düşünceleri sımınduganuz için...» .^ , Okuyuculann blr kısmı, «Makaleleri, röportajlan, fıkralan, dış haberleri, iç haberlerdeki doğruluğu ve tarafstzlığı...» giDl cevaplar da vermişlerdir ama, hepsınin üstüne çıkan «Genel tutumadur. Cumhuriyet, güven veren bu tutumunda 197172 Temmuzlan arasında biraz gölgeli davrandı diye okuyuculannın protestosuna ugramıştır. Cumhuriyet okuyucusu, gazetenin misyonunu kaybetmesine, görev hissinin zayıflamasına hoş görülü davranaruaz. Okuyucu ile gazete öylesine bütünleşmıştir ki, bize ait her meseleye okuyucular da sahip çıkarlar ve bize hiçbir zaman •yalnız olmadigımız kıvancmı tattınrlar. Ham madde llginç doğrusu. E^kideaokuyucunun ilgisini çeken macera serüerinin. hayali kanaUandıran Ay'a seyahat gibi konuİarm artık kimseyi etkilemediğini görmesi ve pek çok şeyın sırrına eren lnsanlann gittlkçe sor oyalanır olmasını bilmesi, Carlo Vanetti türünden meslekdaşlanmızı akla gelmedik tesebbüsler peşinde kt>şturmaktadır. Onlar, durmadan canlı kalan ilgi merkezlerini aramaktadırlar. «Savaşlar, insanlar öldügü ya da yiyecek maddeleri vesikaya bağlandığı İçin ilginç. Katiller, hangi köşeden insanın karşısına çıkacaklan bilinmediği için ilginç. Hastalıklar, kimsenm onlara karşı mutlak ba&sıklığı bulunmadığı için Uginç. Fahişeler de öyle. Kimsenm onlara karşı bağışıklığı düşünülemez. Oyleyse, elirode mevcut bu ham maddelerle çalışmaya mecburum: Savaşlar, katiller, nastalıklar, fahişeler ve bütün bunlarla iliskisi bulunduğu için politika..» Carlo Vanetti, «Hertha Enzian'ı Ben Öldürdüm» serisine ha zırlanırken, mesleğin inceliklen üzerinde kafasinı yormaktadır. Genç güzel bir kokofu, Hertha Enzian'ı öldüren adamı polısten evvel bulup îspanya'da bir yere kaçıran ve orada amlannı yazmaya zorlayan bu basın agasının kesin inancı ahlâka hızmet ettiğidir. «Canı sıküan insana yapacak bir şeyler saglayan. ab lâka hizmet etnıış olur. Ben de her türlü kötülüğün kaynağı olan can sıkmtısını gideriyorum.» Cumhuriyetin okuyucuları ' Blzim bundan 4 yıl kadar 6nce yaptığımız bir büyük anket, Cumhuriyet'in gelecekteki çizgisini belirlemek yönünden ilginç sonuçlar vermişti. Cumhuriyet'in okuyuculannm yandan fazlasınm ortalama yaşı 34'ün altmdadır. Okuyuculanmızm yüzde 25"inln üniversite bğrencileri olduğu yine bu anket sonucunda meydana çıkmıştı. Cumhunyet okuyan her 100 kişiden 79'u 44 yaşın altmdadır. Bu yüzden genç kusaklara ve düşüncesini durmadan yenileyen orta ve yaşlı kuşaklara hitap ettiğimizi hiçbir zaman gözden ırak tutmuyoruz. Cumhuriyet okuyanların yüzde 40'ının yüksek tahsilli, yüzde 35' inin lise mezunu oluşu, onun kamuoyu yaratıcı nlteliğinı belirleyen rakamlardır. . Okurlanmızm yüzde 16'sı serbest meslek sahjplerıdir. Yapılan araştırma. Cumhuriyet okuyanların yüzde 93'ünün az ve orta gelirli olduklarını, sadece yüzde Tsinin yüksek gelir sahibi bulunduğunu ortaya koymaktadır. 4fl yıllık ya yın hayatımızda daima toplumun gepış kesimini ilgılendlren meselelere parmak basışın doğal bir somıcudur bu. Cumhuriyet, toplumun bütününü kapsayan gazetecüik görevinl yaparken, halkın büyük kesiminin de. azmhkta kalaalann ekonomik, politik, sosyal haklanna eriştirilmesi görüşüne baglı kaimıştır. Bu tutum. gazeteye, iç ve •VEFAT. Çok sevgili annemiz,' kardeşimiz, teyzemiz, kayiBvalldemi* ve Periköylülerin taymetli hocalan, emekli öğretmen Niçin' İşte gazete budur. Basın budur. Niçın buzdolabı fabrikasına, otomobil sanayiine, konfeksiyon'da harıkalar yaratan iş adamına «Dördüncü knvvet» demezler de, basına derler. Çünkü basm, sadece bir târ müessesesı, emprime tezgâhı, herhangi bir mamul yapan Uretim aracı değildir de ondan. Dostumuz Carlo Vanetti'nin can sıkıntısını gidermd ilâcmdan bolca imâl etmeye başlaıuk mı, sonra onu kanser veya netrit tedavisinde de kullanmaya baslarız ve iş işten geçtikten sonra «Vah, bunun ilâoı değilmiş!* dlye dövünürüz. Şifa verici a a ilâcı Carlo VanettiieT yapamazlar. vefatını teessürle bildiririz. Cenazesi bugün 23 Ekim 1972 öğle namazını müteakip Feriköy Camiinden almarak, Feriköy aüe mezarliğına defnedilec e k U r Ailesl adına ŞAHAP GÖNENÇ Dl? Tbb. ORHAN TÜZÜN JCumhuriyet 7630) Nakiye GÖNENÇ'in 364uncü Subemiz: Yeni tür basın tnsanlan boş bırakmamak, onlan bir ilgi noktasından yakaiayarak sürüklemek, tıpkı askerükte boş zaman bırakmayan taiimler gibi basım boş zamanlar doldurucusu naline getirmek bugün kâr saglayan bir tutumdur. Ve bu anlayışm ürünü olan gazeteler, dergiler yepyeni bir basım şekillendirmektedirler. Ama basımn gerçek misyonu, yüklendiği görev, herhalde, canı sıküan insanlan oyalamak, onlara geçicı doyumlar, mutluluklar vermek değildir. Basın, çağdaş haberleşmenin, tuzlı fiiar alışverişınin, ekonomik, politik ve sosyal nayatın kışıyi ve toplumu tedirgin eden bütün eksiklerini ve aksaklıklannı görüp, düzelmesini sağiama hareketınin en güçlü aracı olarak kaldığı için, önem taşımaktadır. Yoksa, dostumuz Carlo Vanetti gibi düşündükten sonra, gazetenın. eğlendirici bir filmden, bir televizyon programından veya büyük bir gazino atraksiyonundan farkı nedir? İnsanları oyalamanın, eğlendirmenın gereksızliğini kımse söyleyemez. Sınemanın. tiyatronun, futbol maçının, otomobil yanşmasının, televizyonun, striptiz programlı gazinonun. moda desenli kumaşın. değişik renklı rujun, içkınin., sigaramn ve incecik bellerde aşağı sarkıtılmış kalın kemerlerdekı kocaman tokanın insanlara verdığı mutluluğu küçümsemıyoruz. Ama basın, Mary Juana'da aramlan mut luluğun benzerini vermeyi üstlenirse, sıkmtılan unutturan bir otatlı dakikalar aracı» hallne getirilirse, o zaman, dostumuz Carto Vanetti'nin iş adamlığına bayranlık duymadan edemeyiz, tmar ve tskan Bakanlığı İstanbui İli İmar MUdürlüğünden KAMULAŞTIRMÂ İLÂNI Aşağıda belirtilen gayrımenıaıl 775 sayılı gecekondu kanununda belirtilen amsçlarda fcullanılmak Uzere İmar ve tskân Bakanlığmca kamulaştırılmasma karar verildiğinden 6830 ve 122 sayılı kanunlar uyannca kıymet takdiri yapurılmış olup aşağıda gösterilmiştir. 3 Maliklerin nzai ferağ verip Bedelmı almak üzere Cağaloğlu, Ankara caddesl Saadet Han, Kat 3'teki İl lmar Müdürlüğümüze müracaaüan, 2 tlân tarihinden itibarer. 30 gün içerisinde: Istimlâk muamelesine karşı Damştay'da ve takdir edilen bedel ile tnaddı hatalara karşı da Bakırköy Asliye Hukuk Hâkımliğlnde dava açılabilir. Toplam bedel M2'sine takdir edilen bedel tlçesi MahaUesi Mevkii Alanı • 125, ' '.420.000, Bakırköy Osmaniye Çırpıcı 3360 Ağaçlar .... • 300,TOPLAM BEDEL: 420.300,TL. SAHtPLERÎ 1/2 SamiyiB Yurdakul 1/2 Kâmil özaksby Mezkur 13. maddesi mucibince üân olunur,. / • 4.LEVENT (İSTANBUL) (Akçam Sok. No. 1820) .'123 Ekim 1972 Pazartesl) hizmetinize girdi. Bu Şubemize ait ODUN ALIM, KESİM, NAKLİ YAPTIRILACAK BUGÜN İstanbıd Vilâyeti Daimi Encümeninden 1 Adalar, Beykoz, Kadıköy, Kartal ve Üsküdar ilçelerindeki Ukokullar üe bu ilçelerdeki İlköğretim Müdürlüklerinin ihtiyacı bulunan 1349^5 ton sobalık kesilmiş meşe ve gürgen kanşığı odunun nakliye dahil 674.625 lira çevresinde alımı. tlk temlnatı 30.735 liradır. 2 Beşiktaş, Beyoğlu, Sanyer ve Şişli ilçelerindeki ilkokullar ile İlköğretim Müdürlüklerinin ihtiyacına binaen Istanbul Orman Başmüdürlüğünce 1600 steri Sanyer Soğukpınar deposundan, 1743 steri de Kurtkemeri ve Bentler depolarmdan verilecek 3343 ster odunun kesilerek 508 sterlnin Beşiktaş, 674 sterinin Beyoğlu ve 307 sterinin Sanyer, 1854 sterinin de Şişli ilçelerindeki ilkoknllara nakil ve istifinin 250.725 lira çevresinde yaptınlması. İlk teminatı 13.779 liradır. Keşif ve tahmin bedelleri ile ilk teminatları yukanda yazılı lşler 14 Kasım İ972 Salı günü saat 15. de Sultanahmet Yerebatan Caddesindeki özel İdare binasmda toplanan Daiml Encümende ayrı ayrı kapalı zarf suretiyle ihale edilecektir. Şartnamelerl tst. Milll Eğitim MUdürlüğünden almacaktır. îsteklilerin ilk teminat makbuz veya mektubu 1972 yılı Ticaret Odası veslkasım havi olarak hanrlayacaklan kapalı zarflannı ihale günü saat 14.'e kadar Daiml Encümene vermeleri lâamdır. (Basın 23040) 7620 tutarında özel ikramiye çekılişi. özet çekilişte ve aynca bir defada 14 tnilyon lira tutarında ikramiyelerin dağıtılacağı yılın son çekilisinde Sayın Mevduat Sahlplerine bol şanslar dilerir. 50.000 lr ia (Basın: 23030) 7627 YAPI ve KREDİ BAN KASI MORAN: 2335 7614 Asistan ve Memur Almacaktır, İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSÜK MIMARLIK FAKÜLTESİ DEKANLIĞINDAN Fakültemiz İçin 4936 sayılı Üniversiteleî Kanununa göre Inşaat. Mimarlık, Elektrik, Maden ve Temel Bilimler (Matematık) Bölümlerine Aastanlar ve aşağıda smıf, dereceleri yazıü açık kadrolara, 657 sayılı Devlet Memurlan Kanununun 48 ci maddesinde yazıh şartlan haiz askerHğini yapmış, niçbir okulla ilişkisı bulunmayan ve bu derecelere hak fcnTOnmı^ erk'ek ve bayan elemanlar alınacaktır. İsteklilerin, bir düekçe ile 31.10.1972 Salı günü saat 13.30'a kadar Fakülte Sekreterligine (MAÇKA) müracaatlan ilân olunur. Meraurlar içiıı seçme sınavı 31.101972 Salı günü saat 14.00'de yapılacaktır. Asistanlıklar için Lisan ve Bılim tmtihan günleri aynca adreslerine bilâlrilecektir.' Oerecesi Sınıfı Görevi G. t. Hizmetlerl 8, 13. 13, 16 15 Memur. Daktilo Tek. Hizmetler 10, 12, 12, 12 Teknisyen, Marangoz, Usta Yard. Hizmetler 9, 11. 13, 16 Hademe, Gece Bekçisı (Basm: 22993) 7623 Bayan Memur Almacaktır Başmfldürlüğümüz Şehirlerarası tşletme Müdürlüğünde boş (60) adet ve boşalacatt memur kadrolannın doldurulmannı teminen 2.11.1972 günü saat 14.00'de yapılacak sınavla bayan memur almacaktır. .Aşağıdakl şartlara baiz olanlann sınava girebilemeleri İçin nüfos cüzdanı, diploma ve 1 adet fotoğraOa birlikte Gayrettepe Yıldız Posta Caddesindeki Pers<lel Servtsimize şahsen müracaatlan İlân olunur. tST. TELEFON BAŞMÜDÜRLÜGÜ ŞARTLAR i • 1) En az Ortaokul mezunu olmak, 2) 18 yasından küçük, 30 yasından büyük ölmamak. MİLLİ VARLIĞINI KORUMA VE IDAM I A V A KUVVETLERİNİ GÜÇLENDIRMEKL MUMKUNDUR. "K HAVA KUVVCTLERlNt C. (Basın 22896) 7617
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle