Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DÖRT: • CUMHURtYET: IBIT »ldım. tpek »anayiinde *• merik» ile rekabet halindeyiı. t)ç bnçuk «sr» T*kın bir süreden beri ipekçilikle u|raşan Tür kiyenin dururaunu yakısdan ii* Uyorum. Arzu edersen» yeaıekten sonra çalışmalanmın Örnek. lerini gösterelrtHrim.» Yemekten sonra yandakl odalardan birine ReçtiV:. Kapısmı açtığı madenl bir dolabm içi lpek böcegi yetiştirilmesine ait Smels ler, kozalar VÖ bu tonud» düzenlenmiş koleksiyonlarla doluydu. Çalışrnalan «e ilgill olarak bilgi verirken de «Hükümetimin emrini yerine getirmek için nzman olmaya çalışıyonun» desüşti. îşte Japonlar, bugünkü başarılanna ulaşmak için yarım yiiz yıl önce, en küçük ayrsntıyt biİe gözden uzak tutmvyacak bir sistemle işe koyulmuşlardı. Her halde biz de bundan gerekli dersi almalıydık. 4 Eylul 1971 irkiye'nin yönetim eklinin Cumhurioluşundan ve kesin mlarla batı uygar ıa yönelmesinden, jpa ülkeleri ile ilişrini kuvvetlendirinden memnun olranlar da Tardı. tfar ild grupta toptyordu [ilâfet Şeriat taraflan ve komünistler. îirinci grupta olant İngilizler, ikinci ıpta olanlan da Rus1 destekliyordu. tngilizler bir de Kürıtan meselesi yaratık emelindeydiler. Aı bu da hilafet • şeriperdesl altmda tezhlanıyordu. 1925 yıda Şeyh Sait İsyanıhazırlayarak Musul îselesini kcndi çıkarnna uygun bir şekilçözümlemek, aynı manda Türkiye'de trol bulunması ihtiali kuvvetli olan (ki ı tahminin doğruluğu nradan ortaya çıkıştur) doğu güney erini içine alan bir ürdistan kurmak için ıgilizler çaba harcı>rdu. Kurulmasma addî, manevî her tür ISTAHBUL EMHIYET MUDURUYDUM Seıiatçılar ve komünistler faaliyette lü desteği sağlayan tngiltere, elbette ki Müstakil Kürdistan'ın kontrolünü ve dolayısiyle petrol bölgelerini elinde bulundurmak istiyordu. •AniatMi*. Emckfl Korg«n«rat ZKRtM BAYDAR Gazî'nin emri omünistler de fikrî alandaki cahşmalann» tas vermMerdi. Bütün bu yıincı aVnmlann ida re merkezi, benim Emniyet Müdürü olduğum Istanbul şehriydi. Mustala Kemal Paşs, verdigi talimatta ber iki akımın birbiri karşısroa çıkanlrnak suretiyle yıpratılmalarını uygun görmüştü. Anc«k bunun sınırlandmlması üzerinds de hassasiyeüe dunnuştu. lngilizler t&raîından yönetüen ve hilâfet • şeriat isteği perdesi altında yürütülen Şeyh Sait isyaruna karşı, silâhla, komünistlerin K karşısına da Hmî, tikrî açıdan v» kanun yolu üe çüalmas kararlaştmlmıştı. Şeyh Sait isyanı silâhla bastt nldıktan sonra, komünizml bir nevitoulaşıcıhastalık olarak el« alan Mustafa Kemal Paşa, bu hastalığa yakalananlann tecrtt edilmesi gerektiğl görüşünü savunuyordu. 1923 komünist tutuiUması bu yüzden yapıldı. TutuklamalarHB yanı sır», bftlticü, ayırıcı yaym yapan organlar da ayıu çekilde Takriri Sükun» Kanunu hükümleri gereğince hükümet kararlan 11» 1tapatıldı. İki yıl stlre İle yttrürlükt» kal mak uzers 4 Mart 1925 günü yürürlüğe giren kanundm çu hükilm yer alıyordu: «trtic» ve isyan» ve memleke» tin içtimai nix»mıyle buzur ve sük&neti ns emniyet ve asavifini ihlâle bais büumum teşkilit ve tahrifcat ve teşvikat TC teçebhüîat ve me?riyeti hukfimet, Reisicurahurun tasdild. ile r*s*n TC idartten raen'e mernndur. îş» bu cfal erbabım hükümet tstiklil Mahkemesine tevdi edebUirj. Şeyh Sait isyanı sırasmda tle g«ç«n belgelerden, lsyancılann, Terakkiperver Cumhuriyet Pırka. suun desteklenmesinl istedikleri »nlaşıhyordu. Bu aıada Pıriîanın îstanbul Genel Sefcreteri ile lljiH olarak bir lhbar y»pütmştı. İhbarda K u ı Vanf Beyin: «Haliteji istİTOramnı* bîrim Fır k ı m » gelinic, MnaUf» Kmnal Psşa'yı tstİTorsanız Cumhuriyrt Halk Fırkasm» tidinlı» dedıgi •bclirtlüyordu. Kapatılan Fırka Shbar uz«rine, îstütlâl Mah I kemesinin verdiği emırle, • Kara Vastf Bey V9 ar\tadaşlannın tstanbul'd» iladelerl alındı. Bu arada yin» îstiklâl Mahkeme3inin isteği üzerine, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının îstanbul tl Merlcect ıl» ban şubelertade arama yaparak aldıeıinıa evnua Ankara*y» göndetdik. Gerek eld« edilen belgelerl, (Cerekse Şeyh Sait İsyanı samklannm iîadelerini değerlendiren Hükümet, 5 Haziran 1925 günti «irticaı körnklediği» gerekçest ilo Terakk.ipener Cumhuriyet Fırkasmın kapaUlmasını İLararlaştırdı. Karan uy^uladık, Bütün bunlar olurken, îstanbul'daki komünlstleri de gözaltında bulunduruyor, salguun başba bölgelere siçrayıp mçTamadığım da izliyorduk. Komttnist «ntellektüellertlen direktif alarak komünizmi tstan bul'da yaymak İçin çabştıklan tesbit edilenlerl gönneyi ve kenâileri ile konuşmayı arzulamıştım. Bir kaçı kadın olmak Uzere 15 kişiyi Müdüriyete getirdiler. Kimliklerini öğrendikten sonra kendilertne «Komünizm nedir?» diye aordum. Vüzürne hayretle bekarak bu hususta bügileri oltnadıgını söylediler. Konuşma bitince vttTdığımız sonuç çu olmuştu: «Komünistler, tam bir dikta olan komünizmi bütün dün yay» yaymak için saf insanlan ele alıyor ve onlan parlak bir gelecek. vaad edeı*k kandınyorlardı.» Komünizml Bnlemenin ba;lıc& yoiu da cehaletl kaldırmak, aydmlan bu knnuda selerber etmektl. «HaUfeyî istiyorsanıs bizim tırkamıza gelinir...» dediğinin ihbar edilmesi üzerîne Kt'klâl Mahkemesinin isteci Ue sorguya çekileıı Kar:ı Vasıl 3ey. YARIN: Mustafa Kemal Paşa'ya suikast Beyaz Ruslar omünizmle mücadeledeld kanunî silâhımız 13 Mart 1936'da yürürlüge giren 165 sayıh kanundu. Ancak. psikolojilt yönden taydah clan bir süâhıımz daha vardı ö kendiliğinden çahşıyordu. Rusvadan komünist latuall sırasında Türkiyeye gelen ve sonTa da tstanbula yerleşen Vrangel ordusuna bağlı Beyaz Ruslar, komünizm aleyhindekl en somut propagandap yapjyorlardı. Bütün çabarma, Türkiyenm bağınasızlığını ve bütünlüğünü konımasına harcıyorduk. Gerçek bir halk idaresi olan Kemalizm, emperyalizmin ve komünizınm karşısındaydı. K e z Tahsin BERKAHD 97 konu veresim: AYHAN BAŞOĞLU GÜNAHK^R KRAÜÇE Misafir denizciler " stanbul lşgalden kurtulalı henüz bir iki yıl olmuştu. Bu ytlzden halkm yabancı aa kerlere karşı alerjisi devam ediyor, bu da yabancı lilo ziyaretleri sırasmda sıkı güvenlik tedbirleri almamm gerektiriyordu. Halkm, sil&lılı yabancı asker görmek istemiyen tutumu karşısmda, Istanbulu ziyaret eden füolarda görevii personelin, şehre silâhsız olarak çıkmalanna izln veriyor. emniyetlerinl biz sağlıyorduk. Bunun için Mer kez Kumandanlıgı İle işbirliği yapıyor, memurlarımızla askert polisten meydana gelen özel emniyet ekiplerl kuruyorduk. Şehirde herhangi bir suç işleyen misaîir derü2Ciler, bu ekipler taralmdan almarak Adliyeye sevk ediliyorlardı. Misafir denizciler arasmda en faz'.a taşkmlık yapanlar Amerikalılaröı. Bunlann şehre çıkış •e gezi \programlanm, Büyükv elçl Amiral Bristol ile birlikte nazırlıyorduk. Amiral Bristol'e göre taşkmhk sebebi «çok par» almalan» ydı. tnglliz denizcilerl lse, işgal sırasmda yaptıklanndan dolayı •Urkek, kOTkak (ve belki utangaç) bir şekilde sessia sadasız, gruplar halinde dolaşıyoriardı. Japon gemileri ziyarett sırasm da ise hiç bir olay çıkmıyordu. I Evet. Her halde stx de oray» jidijorsu. nuz. Bu »kîam son del» oUr»k. Neden son defa? Doktor Cengiz tatlı tatu (ftl&mscdi: Sunanın emri böyle. Anlamadım. Bir kaç gün görüşmKecekmi?». Bu defa gülmek «ırası Gunsrlinindi. Nikih gonnne k»d»r birbirinizi bzlemeniı İçin değil mi? Öyle. Siz buna ne dediniı Cengiı? Ne diyeceBim? Çares» kabnl ettim »m» bes gtinü nasıt geçireceğîml Mlmiyorum. Celecek mutln gunleri düîünürsenU vakit çabuk geçer. Suna Ue birlilrte olursam vakit d»h» çabuk geçmez mi idi? Haklısınız una aşağı yukan bnttin jenj kwUr böyle raptyorUr. Vani kendilerini Bzlettyorlar. Ooğrosu bu. Lüzumsuz bir Işkene». Bir kapris deyiniı. Isterseniı kapris diyelim. Her h»lde ho? bir m değH. Siı âdeta oTkelisiniı dokto». Suuaya öfkelenmem itnkânsız. öyle tatlı bir kıı ki... Bana bu karannı bildirirken sevimll bir çocuMan farksızdı. Gerçefcttn çok tatb bir tazdır. Onsîz o sırad» geçen çaycıy» sestendl: :• Bize iki çay Retirîr misiniz? Ganseliye bir sigar» uzattıktan »onra litı dfğiştirdi: Siz bir kaç jece Kmltoprakt» kalacaknn«t değil mi? Evet. Öğlcden »onr» S«n»«|ıın teleton etti. Gelmezsent Meziyet teyıem gücenecekmi?. Gelmemek için bir sebep var mı idi? Doğrusunu söylemek lâzun gelîrse hiç bir sebep yoUtu. Fakat... Sizi çok seviyorlar. En yatan »krabalanndmn Snde geliyorsunu». Ben de onlsrı çok seviyorum. Mustaf» Dikmen »ilesine neleı borçln olduğumu bilemezsiniz. Suna ttalyadakt tesadürüntafi b*n* «ntattı. Çok ilgi çeldci MT olay. Ondan »onra d» SmrümBD gidişl de|iştt. Düşünün kî orm»nda onlar» rastUmasavdım ve çocuklann »nne ve babalarına stslendiklerini duymasaydım belkj kendi dilimi bile öğrenmlyecektim. Olaylann ne yol alacagim kestirmek kabil değil t a u ber balde mesut bir rastlayı; olmu«. Günseli çaytm içerken bir kaç dakik» Için nzkklara. o eski günlere zitmişti. Mostelk amcun benimle hemen Ugilea Tabattct memlekette Wr Turk tan Idinlm. Sirinle me^gul olmak biru da vazitesl İdi »anıyorum. Ban» dost kollarını açması d» vazifesi de> tüdl y»... Sonra, Meziyet teyzemin şefkat ve •nlayı?!. Doşanla Sunanın dostlukları... Size Türkçeyi Doğan ö|retmişti deftU mi? YeryUzünün en sabırh bocasi idi o. Mükemmel bir tnsandır Ooğan. Bu sözleri o kadar candan gelen bir tnançla »öylemişti U Günseli (iilümsemekten kendini a* Uuuadı. Kayınbir»d*rlnitl çok •evdifînlt beUl. Onu hem »evîyorum, hem de pek bejentyorum. Her batomdtn müste»n» bir gençtir. Siz ö.Tle düşünmüyor mnsnnuz? Bu «ualde biraz «oriarış. gizll blt mak*at •ezen genç kız hafifçe alay etti: Aksini töylersem taBnmıyac»ksın« »an»yorum. t'sküdar» yıklaşmiîlardı. Günseli: Biraz sonra evde göriişürüz. Diyerek arabasını siirdü. Volda düsünüyordo: Acab» Doktor Cenglı, Doğanın vaktiyle beni sevmiş olduğunu biliyor n n idi? Ona medhederken çiril bir düşüncesl v«r mıydı, yoksa o sözleri maksattnz m» söylemişti? Acaba Aylindcn haberi var mı? Benim bakkimdaki fikrl nedir? Aklı haşınd», ciddî bir gfnç. Sunayı da çok seriyor Onunl» ilk defa bn kadar uzun çöriiştüm. Hoşuma gittl. Benim için ne düşündüğünü bilmek isterdim. Halnkla aramda çeçcnlerl de elbette bîliyor. Bn yüzden beni tradesiz, TV yıf, ne yaptığın» bHmiyen hir kız olarak mı görüyor? Bana acıyor mu? îoksa benim Oogam sevmekte oldoğnmu anladı mı? Halukun maskesinin düşmesinde bana en büvük yardımı yapmiî olan Doğamn bu dostluçunu nasıl karşıladı? Günseli, önüne birdenbire çıkan bir kedi>i ennemek için tren yaparken kafasının içinde büttin bu sualleri »rka srkays geçiriyor ve bir cevap bnlamamaktan gf'M kararsnUk içinde gaza basarak daha süratle Kuıitopcağa varmak istiyorda. vmr) Ipek böceği \ DIŞİ BOND SÖÖ*VİAS/NA |W SAAT döBETÇl ÖÛP S 'öz Japcmlardan kaltanmada ulaştıkları bugünkü nokta «mucize» olarak nitelenen bu ülkcnin, bu duruma nastl geldifini ortaya k o yan ve örnek ahnması gereken tutumunu da belirtmek istiyo 71 Beriküer, haklı olduğunu helirtmek Için çenelerini göguslerine indirip kaldırarak onayladılar. «Mal birkaç kilodan Ibaret olsa haydı neyse deyip göî yumacaklanndan eminim... Fakat bunun yüz kiloluk bir parti olduğunu duyarlarsa çılgına öör.eceklerinden ve kudurmuşçasına saldınya geçeceklerinden eminim... Benim için en dojru hareket vakit kaybetmeksizin malı yine Amerika yönünde yola çıkarmafctı. Area durumu bir kere Fransa'ya göre a5ıarlamışım... Şimdi sîlbaştan misali işi yeniden tezgâhlamak teknik bakımdan son derece güç... Başıma dert açmak isterniyoTum...» Clavet araya girmişti: «Anlaclığım teadarı biz s«ninle iş yaprnaktan memnunuz.. Sen de bizimle ayta şeyl yapmaktan şikâyetçi görünmüyorsun... Tamam mt?...» «Aşafı yukan dediğin gibi... Şimdi söyleyin bakalım beyler... Size nasıl bir koıaylık göstermemi istiyorsunuz?..» Soruyu Valoci cevaplandırdı: «Bize biraz kredi açmanı isüyoruz...» Serruti madem yatkm şörilnüyordu, Iırsattan sonuna kadar faydalanabüirlerdi pekâ',â. Beriki çenesini sıvazlıyor, yil zünü gözünü buruşturuyordu: «lyi gtizel ama, böylesine tehlikeli bir işe bir de üredi durunrmnu kBrışünrsak...» «Şu halde senin fikrin n«dirT... Açıkla... Buna eöre tartışahm. anlaşma 2emini hazırlamağa gra^Tet edelim...> «Biraz önce bütün malı bir defada çekecek dururada olma dığmızı söyletniştiniz... Hattâ yansmı bile... Aroa küçük partiler halinde çekecek kadar gucünüz var herhalde?...» «Biz sana bu konuda Mç» bir şey söyiemeseyöik çok daha iyi olacaktı galiba?... Fakat madem açık kaTt oynuToruz...» Bunu Clavct söylemişti. Sonra sustu. Sernıti'nin devam ev tnesini bekledi. «Meseîâ onar kiloVuk paketler halinde çekebiiırsiniz yanılmıyoTsani. tlk on küoyu piyasaya sürdükten sonra ikin& partiyl daha da yüksek tutabilirsiniz... Böylece de kısa bir rum. O yülarda Sovyetler Birligl Sefareti harig diğer sefaretler, tstanbuîdaydı. Bir akşam dâvet^ li olarak Japon Sefarethanesine gitmiştim. Bü\ükelçi, orta yaşlı, sevimli bir kişiydi. Sık sık Bursaya gitmesi dikkatinıi çekmişti. Tedavi için gittiğini sanıyordum. Lât arasmda bu konuya değinerek, «BajDYOİar için mi fidi} or' sunuz?» diye sordum. Gülerek cevap verdi: «Hîç bir rahatsızlıtım yok. tpçk b&cefi ve ipeh sanayîini incelemem için hükümetiınrten e Türkcesi : Sehbal AYGEN zamancla «naiın tümünü para ha lezzetlisira bulamazsm...» «Bundan eminim...» ya çevirir, bu dertten kurtulursunuz... Benim de bu ışe feu Valoti ıkı ortağma dönmüştü: «Beyler... Şayet çok onemli cak dolusu para yatıruıSvmı unutmuyorsunuz şüphesiz... Pa bir işinız ya da randevunuz yok ray\ uzun zaman için bir vere sa siz de davetüsiniz.» bağlamanın ne demek oldutuJabeke'nm o gece ne işi varnu benim kadar siz de bilîvor dı ne verilmiş sözü. Dâvetı mzrt sunuzdur Şimdi söz sırasl nuniyetle Kabul edebüecetini s;zin... Düşünün, taşının, kara sbyledi. Fakat Clavet aynı durınuı verin...» rumda değildj: Cç ortak ne yapmalan lâzırn «Aksıliğe bakın... Benirn geldigini kestiTebilmek ıçin btr birlerine Oakular. Hal çaresı «Kupa Asıonoa tam do'suzda ögerçekten eüzeldi Pakat se*uv nemlı Dir randevum var... Sis diklerini. memnun oldukl«r:ni beni beklemeden kanunızı ş'Jkarşı tarala bcHı etmek Oe ış zelce doyurun... Ben veıneâin lerine gelmiyordu. Nihavet se sonuna dogru vetışırım..» «Kannı da aı..» diye Varekli cevabı Valoti verdi: «Kabul eüivoruz tekliö loti hatırlatn.. «Ben buımkini de çağıracağım .. Kıris yılda bir ni...» bız de başbaşa verip mirasye «Mesele yok su halde,.. dıler gıbı RÖnlümüzce Iseıy Ben Marsılya'ya döner dönrnez dımize öiı rtyatet çekçlim» ilk partiyi size teslitn etmete üSerruti Dardagını kaldırmıstı: zere serekli hazırhgT vap3Hm. «Yenı ışlerimizin iyi çitBu defa sizden birinin orava kadar gebnesme lüzıun vok... me?i dileği ile. » Bizim çocuKlardan birivle volGörühüşe bakıiiRa lslercls lanm emaneti... Moreau'dan da gergeKten lyiye dognı bir yoha şanslı olmasını temenni e nelme vardı. Ya aslmda?... O deüm hep biTİikte... Şimdı sa rasmı anrak Tann bılirdi. ym arkadaşlar. iki tarat ıcin OOKUTt'NCU BOLtM de hal çaresınin en uygunu bulunduğuna göre soğuk bir biraSaat akşamın sekizin) geçnızı zevkle içebüirim...» rmştt. «Kupa Ası»nuı «cngln vı Valoti hemen bara doğru sa hovarda müşterileri masalan ya jrtrtti. Oradaki buz dolabmdan vas yavaş doldurrnaga başhvor bir şişe çıkardı, birayı, çok za du. Bu masalardan bir Kısmı rif bir bardağa köpürte köpürte tam oyun temposuna gırmısü bile. doldurdu, misafire sundu: «Ne vakit yola çıkmak nlMadeleine Clavet, lokalitı büyetindesin ...» ro kısmmda kocasmı sabırsız «Yarın öğlene doğru... Bu Ukla bekliyordu. Serrut! ile *;> gece söyle raliat bir yatakta de pılan görüşmelerin nasıl bir sorin bir uyku çekmek istıyo nuca ba^îandığmı haklı olarak tnerak ediyordu. rum.» «Bak bu habere de seritıKocası öteden berl gtnştigl dim... Seni bu akşam için ve her türlü teşebbüsü bütün aymeğ« dâvet ediyonan Şerefine nntılan ile kendisine anlatu, gizll lokalin en lyi şampanyasını aç« taaHyetlerinden hiçbirinl cağım sana.. Bütün Paris'te da» tutmaya lüzum görmezdl. lArkaaı ft TİFFANY JONES Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğünden 1 Televizyonun ibtiyacı olan muhte'ül tip 16 ve 35 mm.'lik filmlerin temini maksadile ihale yapüacasnr. I İhalemizle ilgill ^artnameler, mümessülik belgesinin ibrazı şartile 50. TL. bedel muKabilinde Genel Müdürlük Malzeme Müduılüğünden ahnabilir. 3 Kapalı zart içinde verllecek olan teklifleT en geç, 4 Ekirft 1971 günü saat M.OO'de kadar •TRT Kurunvu Genel Evrak MUdürlüğü, MiV hatpaşa Caddesi 3t ANKARA» adresiiM makbuz mukabilinde tesliro edilmiş veya iadeli taahhütlü olaraK posta ile gönderümis olacaktiT. 4 Kurumumuz 2490 Sayıh Kanuna tâb* oUnadığından ihaleyi vao:p yapmamakta, kısmen veya diledigine yapmakta serbesttir. 12R29 • 19B04) 7İ36 GARTH CIVOI.